yerel ve global krizlerin dıŠticaretimiz üzerine etkileri
yerel ve global krizlerin dıŠticaretimiz üzerine etkileri
yerel ve global krizlerin dıŠticaretimiz üzerine etkileri
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Çubukcu, F., Naycı, Ö., Akpınar, Ş., Ayyıldız A.<br />
Bu çalışmada, öncelikle <strong>krizlerin</strong> nedenleri, türleri <strong>ve</strong> kriz modelleri üzerinde<br />
durulacak, daha sonra iç faktörlerin daha yoğun etkili olduğu 2001 krizi ile son yaşadığımız<br />
Global Finansal Kriz karşılaştırmasına gidilecektir.<br />
2.Kriz Kavramı<br />
Yunanca “krisis” kelimesinden türeyen kriz, günlük dilde, zor seçim, bunalım, buhran<br />
karşılığı olarak kullanılmakta; farklı kullanım alanlarında, dengesiz, olumsuz <strong>ve</strong> istenmeyen<br />
duruma geçişi ifade etmektedir. Bir ekonomi-finans terimi olarak kriz, mal, hizmet, faktör,<br />
para <strong>ve</strong> döviz piyasalarında, tolere edilebilir düzey ötesinde yaşanan dalgalanmayı anlatır. [1]<br />
Ekonomik kriz, insan ihtiyaçlarının çeşitlenmeye <strong>ve</strong> bunu karşılayacak kaynakların<br />
yetersiz olmaya başladığı dönemden itibaren üretimde düşüşler <strong>ve</strong> buna bağlı olarak refah<br />
seviyesinde azalmalar şeklinde kendini gösteren bir olgudur. Bu çerçe<strong>ve</strong>de kriz olgusu da<br />
üretim <strong>ve</strong> tüketim kalıplarında meydana gelen değişmelere bağlı olarak evrim göstermiştir.<br />
Temelde üretim <strong>ve</strong> tüketimde farklılaşma ise sanayi inkılabı öncesi <strong>ve</strong> sonrası olarak ele<br />
alınabilir. Ancak sanayi inkılabı sonrasında yaşanan kriz olgusunda 1929 Büyük Bunalımı,<br />
yaşanan krizlerden farklılık göstermiştir. Diğer taraftan, 1950’li yıllardan sonra az gelişmiş<br />
ülkelerin kalkınmalarını finanse etme amacıyla borçlanmaya başlamaları <strong>ve</strong> 1970’li yıllarda<br />
yaşanan maliyet enflasyonu şokları <strong>ve</strong> buna bağlı stagflasyon olgusu da bilinen kriz<br />
literatüründe değişime yol açmıştır. Bu süreçte ilk defa 1982’de Meksika’nın borç<br />
ödeyemezlik sorununu gündeme getiren finansal kriz <strong>ve</strong>ya bankacılık krizi ile dış ödeme<br />
dengesizliğinden kaynaklanan ödemeler bilançosu <strong>ve</strong>ya para krizleri, günümüzde giderek ilgi<br />
odağı haline gelmiştir.[2]<br />
En geniş anlamıyla “ulusal ekonomilerin dünya piyasalarına eklemlenmesi <strong>ve</strong> iktisadi<br />
karar süreçlerinin giderek dünya piyasalarının dinamikleriyle belirlenmesi” olarak tanımlanan<br />
küreselleşme sürecinin, ulusal mal, hizmet <strong>ve</strong> finans piyasalarının serbestleştirilmesi <strong>ve</strong><br />
uluslararası sermayenin önündeki idari <strong>ve</strong> yasal engellerin kaldırılarak ulusal üretim <strong>ve</strong> emek<br />
piyasalarının kuralsızlaştırılması kanallarından oluştuğu görülmektedir. Bu süreç dış<br />
dünyadan bağımsız ekonomi politikaları takip etmeyi sınırlandırdığı <strong>ve</strong>ya ortadan kaldırdığı<br />
için ülke ekonomilerini de dış etkilere açık hale getirmektedir. Ülkelerin birbirlerine karşı<br />
bağımlılığının arttığı, birinde yaşanan bir olumsuzluğun diğerini kolayca etkilediği bir<br />
ortamda, <strong>krizlerin</strong> oluşum süreçleri <strong>ve</strong> nedenleri ülkeden ülkeye farklılık göstermektedir. [3]<br />
3.Kriz Türleri<br />
Krizlerin sınıflandırılması konusunda genel bir uzlaşma olmamasına karşın, IMF’nin<br />
tasnifi sıkça kullanılmaktadır. Buna göre krizler üç genel kategoriye ayrılmaktadır:<br />
1. Kur krizleri: Beklenmedik bir olay <strong>ve</strong>ya kura yönelik spekülatif bir harekete bağlı<br />
olarak ortaya çıkan kuru koruma çabalarının, faiz oranlarını önemli ölçüde yükseltmesi<br />
<strong>ve</strong>/<strong>ve</strong>ya rezervlerin erimesine yol açması ile yaşanan kur devalüasyonunu nitelendirmektedir.<br />
2. Bankacılık krizleri: potansiyel <strong>ve</strong>ya fiili bir bankacılık başarısızlığı ile bankaların<br />
sorumluluklarını yerine getirememesi <strong>ve</strong> böylece hükümetlerin sisteme geniş ölçekte<br />
müdahale etmesiyle yaşanan krizlerdir.<br />
3. Dış borç krizleri: Kamu <strong>ve</strong>ya özel, bir ülkenin dış borç ödemelerini yerine<br />
getirememesiyle meydana gelen krizleri nitelemektedir. [4]<br />
2