KEMALiZM - Toplumsalbilinc.org
KEMALiZM - Toplumsalbilinc.org
KEMALiZM - Toplumsalbilinc.org
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
194<br />
nasibini almak yeterlidir sanıyoruz. Eğer tekrar aynı sahneleri görmek<br />
istemiyorsak... Neyse, Alman emperyalizmi bunları görmüyor ama ne<br />
kerametse bir asker görüyor(?) hem de bütün ordunun denetimi<br />
Almanlardayken(?)<br />
3) Lozan Konferansında bile Kemalistler açık açık emperyalistlerle<br />
kol kola girdiği, Sovyetleri de dıĢtaladığı halde Sovyetler Birliği (doğrusu<br />
BolĢevik Parti) Kemalistlere yaranmak için yapmadıklarını bırakmamıĢlardır.<br />
Bu öyle bir hal alır ki giderek, BolĢevik Parti dün söylediğini<br />
bugün reddetmiĢ, yarın ise sanki bu laflan eden kendisi değilmiĢ gibi<br />
özeleĢtiri verme tenezzülüne bile gitmemiĢtir. Bunlan bu kitabın II. Cildine<br />
bırakıyoruz.<br />
Halifelik kurumu gelinen aĢamada (1918 sonrası) emperyalistleri son<br />
derece rahatsız eden bir kurum haline gelmiĢti. Buna Abdülhamid'in ağzından<br />
bir yalanma örneği vermek isteriz; "...Fransızlar bize eskisine<br />
nazaran daha az sevimli gelmektedirler. Bunda bizden Tunus'u almalarının<br />
dehli olduğu gibi, idare şekillerinin "Cumhuriyet" olması da rol oynamaktadır.<br />
Çünkü bizce hükümdarın hakim olmadığı yerde intizam devam<br />
edemez" (aktaran M. Özyüksel, Bağdat Demiryolları)<br />
Gerçekten emperyalistler o güne kadar Osmanlı Ġmparatorluğundan<br />
kopardıkları her ülkede "Cumhuriyet" ilan etmiĢlerdi. Halifenin dinsel<br />
etkisini de kırmak için. Ama artık imparatorluktan kol-bacak koparıp,<br />
bu yollarla dini otoriteyi "zayıflatmaya" gerek kalmamıĢtı. Mondros<br />
mütarekesi ile çökmüĢtü Osmanlı. Ġyi ama emperyalistlerin elinde bulunan<br />
Irak'tan Hindistan'a kadar bir sömürge ve yarı-sömürge<br />
ülkelerde bulunanların çoğu müslümandı ve halifelik kurumunun<br />
bunlar üzerinde küçümsenmeyecek etkisi vardı? Emperyalistler artık<br />
Halifelik kurumundan faydalanmayı değil kurtulmayı düĢünüyorlardı.<br />
Bu kadar muazzam nüfus içinde yatırdıkları veya yatıracaktan<br />
sermayeyi "Halifelik kurumunun" iki dudağı arasına terk etmeyi, ayrı bir<br />
otorite kaynağını yaĢatmayı hiç mi hiç düĢünmüyorlardı. M. Kemal<br />
eliyle adım adım yönlendirilerek önce bu yıpranmıĢ kurumu prestij<br />
olarak daha çok yıpratılacak, eli ayağı bağlanacak, sonra da yine aynı<br />
taktiklerle ortadan tamamen kaldırılacaktır.<br />
195<br />
4) Sayın okurlar, Kemalist dönemde, Kürtlerin istemlerine katliam ve<br />
toplu imhayla verilen bir yığın savaĢ var bizzat M. Kemal'in emriyle. Bu<br />
nun için Uzun Yürüyüş sayı 17'de Ata Yadigar ve Ferhat Korkmaz arka<br />
daĢların derlediği (farklı bir gözle de olsa) "Sömürgecilik" yazılarını<br />
okumalarını öneririm. Yapılanlar konusunda gayet güzel bir yazı.<br />
5) Burada kast edilen 1919-1923 yıllarına iliĢkin Komüntern'in, "Ke<br />
malizm" hakkındaki düĢünceleri ve bu tarihlere iliĢkin söylediklerimiz.<br />
Yoksa Komüntern 1943 yılına kadar varlığını devam ettirmiĢtir.<br />
6) Bizim buradaki bu bakıĢ açımız (aynı zamanda ÇKP'nin de Stalin'e<br />
aynı noktalarda eleĢtirisi var Çan Kay ġek konusunda, Sabah Tufanı, Cilt 1)<br />
Troçki cephesinin Stalin saldırılarıyla karıĢtırılmamalı. Troçkistler,<br />
Stalin'in bazı hatalarını kullanırken doğruyu yerine koymak için değil,<br />
hayatı hizipler arası bir maratonda geçmiĢ sözde "sol" özünde "sağın sağı"<br />
Troçki'nin tasfiyeciliğini kutsamak, kapatmak için kullanırlar. Eğer bir<br />
"doğru" bir yanlıĢı kapatmak için kullanılıyorsa bu da apayn bir oportünist<br />
taktiktir. Troçkistlerin bu konudaki hamaratlığını biliyoruz. Mao, Stalin'i<br />
eleĢtirirken haklıydı, çünkü yanlıĢları reddederken ML ilkelere dayanıyor,<br />
Marksist cepheden yaklaĢıyordu soruna.<br />
Troçki, Stalin'e saldırırken özellikle yurtdıĢına çıktıktan bir müddet<br />
sonra kendi tasfiyeciliğini, yıkıcılığını saklamak istiyordu. Bunlar çok<br />
farklı Ģeyler. Troçki "bazen" doğru "eleĢtiriler"i de kullanıyordu Stalin'e<br />
karĢı, ama siz de kabul ediniz ki bozuk saat bile günde iki defa doğruyu<br />
gösterir. Bunlar birbiriyle karıĢtırılmamalı.