Bülten 41 (Temmuz-2006) - Mimarlar Odası Ankara Şubesi
Bülten 41 (Temmuz-2006) - Mimarlar Odası Ankara Şubesi
Bülten 41 (Temmuz-2006) - Mimarlar Odası Ankara Şubesi
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
18<br />
19<br />
5491 SAYILI KANUN ÝLE YENÝ“LENMÝÞ”<br />
2872 SAYILI ÇEVRE KANUNU<br />
Yýlmaz Kilim, Çevre Mühendisi, ÇMO Yönetim Kurulu Üyesi<br />
II. Dünya Savaþý sonrasýndaki hýzlý kapitalist<br />
büyümenin ekolojik denge üzerinde yarattýðý<br />
risklerin farkýna varýlmasý ile kalkýnma ve çevre<br />
arasýndaki baðlarýn ortaya çýkmasý 1960'lý yýllarýn<br />
sonuna rastlamaktadýr. 1950'lerde ortaya çýkan,<br />
dünyayý hýzla saran “ekonomik büyüme dalgasý”<br />
1970'lerde yerini “çevre koruma” dalgasýna<br />
býrakmýþtýr. 1972 yýlýnda Stockholm'de Birleþmiþ<br />
Milletler farklý bloklardan yüzden fazla ülkenin<br />
katýldýðý bir konferans düzenlemiþ ve bu konferans<br />
uluslararasý ortak hareket edebilmede dönüm<br />
noktasý oluþturmuþtu. Konferans sonunda<br />
yayýnlanan bildirgede insan-çevre iliþkilerine, insan<br />
faaliyetlerinin çevre üzerindeki olumsuz etkilerine,<br />
ülkelerin iktisadi geliþme sorunlarýna, yaþam<br />
koþullarýnýn geliþtirilmesine, uluslararasý örgütlere ve<br />
hukuka deðinilmiþtir.<br />
1978 yýlýnda, çevre politikalarýnýn oluþturulmasý<br />
amacý ile Ülkemizde Baþbakanlýk Çevre<br />
Müsteþarlýðý kurulmuþtur. 1984 yýlýnda Baþbakanlýða<br />
baðlý Çevre Genel Müdürlüðü'ne,<br />
1989 yýlýnda ise<br />
tekrar Çevre Müsteþarlýðý'na<br />
dönüþtürülmüþtür.<br />
1991 yýlýnda Çevre Bakanlýðý kurulmuþ, Yüksek<br />
Çevre Kurulu, Özel Çevre Koruma Kurumu, Çevre Ýl<br />
Müdürlüðü, Mahalli Çevre Kurulu gibi kurumlar<br />
Bakanlýða baðlý kuruluþlar / organlar olarak<br />
tanýmlanmýþtýr. 2003 yýlýnda ise kamu yönetiminde<br />
yeniden yapýlanma ya da “devlette reform” sürecinin<br />
bir sonucu ve çevre politikasý olmayan bir siyasal<br />
iktidarýn göstergesi olarak “Çevre ve Orman<br />
Bakanlýðý” kurulmuþtur.<br />
Bu kurumsal ve politik arayýþ sürecinde yapýlan en<br />
önemli yasal düzenleme olan 2872 Sayýlý Çevre<br />
Kanunu 9 Aðustos 1983 tarihinde kabul edilmiþ, 11<br />
Aðustos 1983 tarih ve 18132 sayýlý Resmi Gazete'de<br />
yayýmlanarak yürülüðe girmiþtir. 1970'lerde baþlayan<br />
”çevre koruma” dalgasýnýn Ülkemizdeki yansýmasý<br />
olarak kabul edebileceðimiz kurumsal ve politik<br />
arayýþýn çöküºünü gösteren son durum ise <strong>2006</strong><br />
yýlýnda çýkarýlan 5491 Sayýlý Kanun olmuþtur.<br />
1983 yýlýnda çýkan 2872 Sayýlý Çevre Kanunu 1984,<br />
1986, 1988, 1990 ve 1991'de olmak üzere beþ kez<br />
deðiþikliðe uðramýþtýr. 1995 yýlýnda Çevre<br />
Kanunu'nda köklü bir deðiþiklik yapýlmasý ihtiyacý<br />
duyulmuþ, TBMM'ye gönderilen teklif 11 yýl sonra<br />
5491 Sayýlý Çevre Kanununda Deðiþiklik<br />
Yapýlmasýna Dair Kanun ile “yenilenmiþtir”.<br />
SÜRDÜRÜLEBÝLÝR ÇEVRE / KALKINMA:<br />
5491 Sayýlý Kanunun 1. Maddesi 2872 Sayýlý Çevre<br />
Kanunun “Amaç” baþlýklý 1. Maddesi ile ilgilidir ve<br />
“ Bu Kanunun amacý, bütün canlýlarýn ortak varlýðý<br />
olan çevrenin, sürdürülebilir çevre ve sürdürülebilir<br />
kalkýnma ilkeleri doðrultusunda korunmasýný<br />
saðlamaktýr.”<br />
Þeklinde Kanunun amacýný tarif<br />
etmektedir. Ancak, Kanun incelendiðinde ikisi<br />
“Ýlkeler” baþlýklý 3. Maddede olmak üzere toplam<br />
dört defa “sürdürülebilir kalkýnma ilkesi”ne<br />
gönderme yapýlýrken 1. Madde dýþýnda Kanunun<br />
hiçbir yerinde “sürdürülebilir çevre ilkesi”ne yer<br />
verilmemektedir.<br />
“Sürdürülebilir Kalkýnma” kavramý Uluslararasý<br />
Doða ve Doðal Kaynaklarý Koruma Birliði (IUCN)<br />
tarafýndan 1980 yýlýnda yayýmlanan Dünya Koruma<br />
Stratejisi adlý raporda kullanýlmýþ olmasýna raðmen<br />
kavramýn uluslararasý politikalarda ün kazanmasýna<br />
yol açan olay 1987 yýlýnda Ortak Geleceðimiz<br />
Raporu'nun yayýmlanmasýdýr. “Sürdürülebilir Çevre”<br />
kavramý ise yeterince tartýþýlmýþ, bilimsel ve politik<br />
temellere sahip, Kanun içindeki tanýmýnda bile bir<br />
farklýlýk taþýyan özelliklere sahip deðildir.<br />
1983 yýlýnda BM tarafýndan görevlendirilen ve<br />
baþkanlýðýný Norveç Baþbakaný Gro Harlem<br />
Brundtland'ýn yaptýðý araþtýrmada sürdürülebilir<br />
kalkýnma baþlýðý altýnda insanlýðýn sürdürülebilir bir<br />
ekonomik kalkýnmayý saðlayabileceði savunulmakta,<br />
kaynaklarýn bugünkü ihtiyaçlara yetmesini saðlarken<br />
gelecek kuþaklarýn da kendi ihtiyaçlarýný ellerinden<br />
almadan kalkýnmanýn gerçekleþmesi gereðinden söz<br />
edilir.<br />
Bu arada geçtiðimiz son 20 yýlda “çevre koruma”<br />
anlayýþý üzerinde çok büyük deðiþiklikler olmuþ;<br />
“kirleten-öder” ilkesi yerine “kirlilik önleme” veya<br />
“ihtiyat” ilkeleri; “boru sonu” yöntemler yerine atýk<br />
azaltma, geri kazanma, temiz üretim ve beþiktenmezara<br />
kadar takip yöntemleri kabul görmeye<br />
baþlamýþtýr. 2872 Sayýlý Çevre Kanunun hazýrlandýðý<br />
1980'lerin baþýnda çevre sorunlarý bölgesel ölçekte<br />
yaþanan hava ve su kirliliði gibi konulardan<br />
oluþurken, ilerleyen yýllarda kirleticilerin sýnýr<br />
tanýmadýðý fark edilerek, sorunlarýn çözümü için<br />
ülkelerin birlikte hareket etmelerinin gerekliliði<br />
ortaya çýkmýþ, daha sonraki yýllarda da çevre<br />
sorunlarýnýn çeþitlendiði, boyutlarýnýn büyüdüðü<br />
görülmüþtür.<br />
Bu sorunlarý aþmak için ortaya sürülen<br />
“sürdürülebilir kalkýnma” kavramýnýn da geliþmekte<br />
olan ülkelerin önüne çekilen bir engel olduðu, iddia<br />
edildiði gibi yoksulluðu ve eþitsizliði ortadan<br />
kaldýramayacaðý görülmüþtür. Doðal ve kültürel<br />
varlýklarý bitmez-tükenmez bir kaynak olarak gören<br />
kapitalist anlayýþ “sürdürülebilir kalkýnma” kavramýný<br />
da ekonomik bir araç olarak kullanmýþtýr.