buradan - Mithat Alam Film Merkezi - BoÄaziçi Ãniversitesi
buradan - Mithat Alam Film Merkezi - BoÄaziçi Ãniversitesi
buradan - Mithat Alam Film Merkezi - BoÄaziçi Ãniversitesi
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Nuri Bilge Ceylan <strong>Film</strong>leri<br />
Mayıs Sıkıntısı<br />
Yönetmen: Nuri Bilge Ceylan<br />
Senaryo: Nuri Bilge Ceylan<br />
Oyuncular: Muzaffer Özdemir(Muzaffer), Emin Toprak<br />
1999 / Türkiye / Türkçe / 130’<br />
Anton Çehov’a göre: “Her şey basit olmalıdır... Tümüyle basit... Teatral olmamakr esas olan.”. Nuri<br />
Bilge Ceylan; Antalya <strong>Film</strong> Fesvali’nden en iyi yönetmen, en iyi ikinci film, en iyi laboratuvar ve jüri<br />
özel ödülleriyle dönen Mayıs Sıkınsı’nı Çehov’a adıyor. Mayıs Sıkınsı’nda da her şey pkı Çehov’un<br />
anlamındaki gibi oldukça basit, saf, gösterişsiz ve yalın.<br />
Nuri Bilge Ceylan Mayıs Sıkınsı’nda ilk filmi Kasaba (1997)’nın çekim hikayesini ve ailesini<br />
kamera karşısına geçirirken yaşadığı süreci tasvir ediyor. <strong>Film</strong> içinde film çekilirken, Mayıs Sıkınsı’nın<br />
kahramanlarının gerçekten de yaşamın kendisinden bir kesit sunduğu hissediliyor. Bunda Nuri Bilge<br />
Ceylan’ın anne ve babası da dahil olmak üzere yerliyi filmine taşıması etkili.<br />
Mayıs Sıkınsı, oldukça ‘gerçek’ bir film. Varolanı farklılaşrmak için özel bir çaba harcamıyor,<br />
olanı sadece olduğu gibi gösteriyor. Her şeyin az ve öz olarak anlalmasına karşın; film izleyici üzerinde<br />
oldukça yoğun bir etki bırakıyor. İzleyici; filmden bir karaktermişçesine monotonluğun, yılgınlığın ve<br />
bıkkınlığın; ‘mayıs sıkınsı’nın alnda kalıyor.<br />
<strong>Film</strong>, kır insanlarının kenen uzak yaşamlarının portresini çizerken, doğa ve doğalın yalınlığı<br />
ön plana çıkarlıyor. Çanakkale dolaylarındaki bir kasabada şekillenen öykü, gerçek Türkiye’nin kır<br />
insanının günlük yaşamından, hayallerinden ve hayal kırıklıklarından bir kesit sunuyor.<br />
<strong>Film</strong>in öyküsü, sınırlı sayıdaki karakter üzerinden döndürülüyor. Bir yanda Muzaffer, çocukluğunun<br />
geçği kasabada film çekmeye çalışırken; diğer yanda Muzaffer’in babası Emin, arazideki ağaçların<br />
kesilmesini önlemeyi kendisine hayat amacı seçip, kadastroculara karşı savaşını kazanmayı hedefliyor.<br />
Üniversite sınavını bir türlü kazanamayan Saffet ise İstanbul’a gidip iş bulduğunda kendi ayakları<br />
üzerinde durabileceği yanılgısını taşıyor. <strong>Film</strong>in küçük karakteri Ali de müzikli saat alma hayali için<br />
‘yumurta’sına güveniyor. Mayıs Sıkınsı’nda adeta kişilik kazanan ‘yumurta’, izleyicinin odak noktası<br />
haline geliyor. Ali, müzikli saat hayalini gerçekleşrmek için kırk gün boyunca kırmadan cebinde<br />
yumurta taşıma sorumluluğunu alıyor. Böylece yumurta; sorumluluğun, sabrın, emeğin ve dürüstlüğün<br />
sembolü haline geliyor.<br />
Mayıs Sıkınsı, karakterlerin hayat amaçlarını gerçekleşrmeye çalışırken; etrandakilere<br />
karşı kayıtsız ve duyarsız kalmasını, birbirleriyle empa kuramamasını anlayor. Nitekim Muzaffer,<br />
babasının hayat amacına değer vermeyip hep devlen ‘taranı tutarken’; babası da Muzaffer’in ‘para<br />
eden bir film’ çekemeyeceğini düşünüyor.<br />
Mayıs Sıkınsı, Nuri Bilge Ceylan’ın önemli filmlerinden. Hem Nuri Bilge Ceylan sinemasından bir<br />
örnek izlemek hem de yönetmenin kurduğu atmosferi deneyimlemek için iyi bir seyir.<br />
Burçak Baş<br />
29