Sayı 07- Ocak / Mart 2012 - Antalya Rehberler Odası
Sayı 07- Ocak / Mart 2012 - Antalya Rehberler Odası
Sayı 07- Ocak / Mart 2012 - Antalya Rehberler Odası
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Hacı Bektaş Veli<br />
Hacı Bektaş Veli Anadolu’ya<br />
geldiğinde, Türk boylarının<br />
Türkçe’den yavaş yavaş koptuğunu<br />
ve çeşitli eğitim kurumlarının<br />
Türkçe yerine Arapça veya<br />
Farsça kulladığını görmüştür.<br />
Türkçe’nin yerleşip kullanılması<br />
için aktif olarak çaba göstermiş,<br />
Karamanlı Mehmet<br />
Bey’le birlikte Türkçe’nin resmi<br />
dil olmasını sağlamıştır.<br />
Kendisi ve tüm çevresindekiler<br />
katkısız Türk dili kullanmaya<br />
özen göstermişlerdir.<br />
Yeniçeri ocaklarının kuruluş felsefesini<br />
de Hacı Bektaş Veli’nin fikirleri<br />
oluşturmuş, asırlarca bu fikir ve gelenekler<br />
yeniçerilerin önderi olmuş,<br />
yeniçeriler onu en büyük “Pîr”<br />
olarak tanımış, kabul etmişlerdir.<br />
Osmanlı askeri sisteminin felsefesine<br />
Hacı Bektaş Veli’nin yol göstericiliği<br />
kaynak oluşturmuştur. Zamanımızdan<br />
yaklaşık 850 yıl önce<br />
“Kadınları okutunuz, kadını<br />
okumayan milletler yükselemez.”<br />
diyerek kadının toplumdaki yerinin<br />
önemini bu veciz sözü ile<br />
belirlemiş hem İslam’da hem de<br />
Türk kültür ve geleneklerinde kadına<br />
verilen önemi kendi çağında<br />
etkin bir biçimde dile getirmiştir.<br />
Kısaca özetlersek: Hacı Bektaş<br />
Veli felsefesinin kökeni İslam inancı<br />
ve Türk geleneklerden kaynaklanmaktadır.<br />
Bilimci, özgürlükçü,<br />
doğaya, sanata ve topluma önem<br />
veren, insan merkezli bir inanç<br />
sistemidir. Mevlanalar, Kaygusuz<br />
Abdallar, Karaca Ahmetler, Bestami<br />
Bayazıtlar, Yunuslar ve sayamayacağımız<br />
binlercesi hep aynı<br />
inanç kaynağından gelmektedir.<br />
Mevlana yaşam felsefesini üç kelime<br />
ile tanımlamıştır “Hamdım,<br />
Piştim, Yandım”. Hacı Bektaş Veli<br />
de yaşam felsefesini şu üç sözcüğe<br />
sığdırmıştır “Eline, Diline, Beline”.<br />
Atatürk ve<br />
Hacı Bektaş<br />
Veli<br />
Büyük önder Atatürk Sivas<br />
Kongresi’nden sonra 22.12.1919<br />
tarihinde Hacı Bektaş’ı ziyaret<br />
ediyor. İki gün bu ilçede kalan<br />
Atatürk’ü Hacı Bektaş Dergahı’nın<br />
Postnişi Salih Niyazi Dedebaba<br />
ve dergah erkanı karşılamış, Milli<br />
Mücadele’ye destek için Dergahtaki<br />
1800 altın Atatürk’e verilmiştir.<br />
Ayrıca Hacıbektaş Çelebisi Cemalettin<br />
Efendi Milli Mücadeleyi<br />
desteklediğini Atatürk’e bildiriyor.<br />
Cumhuriyetin kuruluşundan sonra<br />
da Atatürk bir çok Hacı Bektaşlıya<br />
önemli görevler vermiştir.<br />
Hacı Bektaş Veli felsefesi ile<br />
Atatürk’ün felsefelerinin de bir çok<br />
nokta da örtüştüğünü söyleyebiliriz.<br />
Hacı Bektaş Veli, Kösedağ<br />
Savaşı’nda Selçukluların yenilmesiyle<br />
başlayan kültürel, ekonomik<br />
ve toplumsal bir kargaşa içerisinde<br />
Anadolu’ya ayak basmış, onun gibi<br />
düşünen yüzlerce Veli ile birlikte<br />
Anadolu’da kültürel, toplumsal ve<br />
siyasi birliği sağlamıştır. Atatürk’ün<br />
“Hayatta en Hakiki Mürşit İlimdir”<br />
sözü ile Hacı Bektaş Veli’nin<br />
“İlimden Gidilmeyen Yolun Sonu<br />
Karanlıktır” sözü söyleşi olarak<br />
farklı, anlam olarak hemen hemen<br />
aynıdır.<br />
Hacı Bektaş Veli’nin sanata, topluma,<br />
kadına ve doğaya verdiği<br />
önem ve bu konularla ilgili söylediği<br />
veciz sözcükler Atatürk düşüncesi<br />
ile hemen hemen aynıdır. Atatürk<br />
de kadınların toplumdaki yerini<br />
vurgulamış, bilime, sanata, doğaya<br />
önem vermiş ve hükümet<br />
programında bunu uygulayarak<br />
yasal hale getirmiş, Türkçe’yi diğer<br />
dillerin etkisinden kurtarmak<br />
için yasal ve toplumsal önlemler<br />
almıştır.<br />
Daha da önemlisi her ikisi de<br />
Anadolu’nun kültürel, toplumsal ve<br />
siyasal olarak dağıldığı bir zaman<br />
diliminde ortaya çıkmışlar, yeniden<br />
toplumu birlik, dirlik ve düzen içerisine<br />
sokmak için düşünsel ve askeri<br />
olarak mücadele vermişlerdir.<br />
Hacı Bektaş<br />
Veli’nin Soy<br />
Şeması<br />
Hz. Muhammed, Hz. Ali, Hz. Fatıma,<br />
İmama Hüseyin, İmama Zeynel<br />
Abidin, İmama Muhammed<br />
Bakır, İmama Caferi Sadık, İmama<br />
Musai Kazım, Seyit İbrahim el Mucab,<br />
Seyit Musa Sani, Seyit Sultan<br />
İbrahim Sani, Hacı Bektaş Veli<br />
“Kaynak: Sümer, Ali 1989, Anadoluda<br />
Türk Öncüsü, Hacı Bektaş<br />
Veli, Ankara, Sevilay Matbaası.”<br />
Eserleri<br />
Fevaid, Şahdiyye, Şerh-i Besmele,<br />
Makalat ve Hacı Bektaş Veli’nin kerametlerini<br />
anlatan bir derme eser<br />
olan Vilayetname’dir. Hacı Bektaş<br />
Veli’ye ait en önemli eser şüphesiz<br />
ki Makalat’dır. Hacı Bektaş Veli,<br />
düşünce ve inançlarını doğrudan<br />
bu eserinde anlatmıştır.<br />
Hacı Bektaş Veli’nin türbesinin<br />
bulunduğu tekke, halen Hacı<br />
Bektaş ilçesinde Kültür ve Turizm<br />
40>41 ANTALYA REHBERLER ODASI DERGİSİ