07.05.2016 Views

Cinedergi 45

Binder45

Binder45

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Hayat Ağacı<br />

1950’li yıllarda,<br />

Orta Batılı bir<br />

aileyi merkezine<br />

alan film<br />

ailenin en<br />

büyük oğlu<br />

Jack’in,<br />

çocukluk<br />

masumiyetinin kaybolmasından<br />

başlayarak buruk bir yetişkinlik<br />

evresine geçişini konu alıyor.<br />

Tam bu geçiş sürecinde de<br />

babası (Brad Pitt) ile yaşadığı<br />

çalkantılı baba-oğul ilişkisi,<br />

öykünün merkezine oturuyor.<br />

Jack’in olgunluk hali (Sean<br />

Penn) artık modern çağda<br />

yolunu yitirmiş bir bireydir.<br />

Kaderin varlığını ve<br />

çıkmazlarını sorgularken,<br />

diğer yandan yaşamın<br />

anlamını bulmaya çalışır...<br />

Terrence Malick’in 2011<br />

Cannes Film Festivali’nde<br />

eleştirmenleri ikiye bölen son filmi<br />

Hayat Ağacı, yönetmenin baştan<br />

aşağıya imzasını taşıyan bir yapıt.<br />

Başrollerde Brad Pitt, Sean Penn<br />

ve Jessica<br />

Chastain yer<br />

alırken, filmin<br />

teknik ekibi de<br />

özellikle göze<br />

çarpıyor.<br />

İnce Kırmızı<br />

Hat<br />

kinci Dünya<br />

Savaşı<br />

sırasında<br />

Guadalcanal<br />

da savaşan<br />

bir grup Amerikalı erkeğin değişmelerinin,<br />

acı çekmelerinin ve kendileriyle ilgili önemli<br />

keşifler yapmalarının öyküsü. Film Pasifik<br />

adalarında Japonların ilerlemelerini durduracak<br />

olan, savaşta anahtar görevi görmüş<br />

çatışmalardan birini arka planına almış. Ama<br />

öykü, bunun ötesinde, hayatta kalmak için<br />

savaşan, korkunç stres altındaki insanların<br />

aralarında gelişen güçlü bağların arasında<br />

dolaşıyor. Doğanın sessizliği insanların sesine<br />

karışıyor, doğa insanın savaşma psikolojisine<br />

nüfuz ediyor ve onları derin bir sorgulamanın<br />

kucağına atıyor. Terrence Malick yönetiminde<br />

yine tabii…<br />

Mayıs Sıkıntısı<br />

Yıllar sonra ailesininakrabalarının<br />

yaşadığı,<br />

çocukluğunun<br />

geçtiği kasabaya<br />

elinde bir kamera,<br />

kafasında bir film<br />

yapma tasarısı ile<br />

giden bir adamın<br />

öyküsü bu film... Belki<br />

de, yıllardır bin bir<br />

emekle yetiştirdiği<br />

meşe ağaçlarını<br />

orman idaresine<br />

kaptırmamanın savaşını veren babasının;<br />

her mayıs içini sıkıntı basan, bir toprak ve<br />

gönül adamı olan babasının öyküsü... Belki de<br />

müzikli bir saat edinmenin hayali ile yaşayan,<br />

bu hayalin gerçekleşmesi için, bir yumurtayı<br />

kırmadan kırk gün cebinde taşımak zorunda<br />

olan küçük yeğenin öyküsü... Belki de... Belki<br />

de küçük dertleriyle, büyük düşleriyle, sevinciyle,<br />

sıkıntısıyla tüm bir yaşamın öyküsü<br />

demek daha doğru olur Mayıs Sıkıntısı için.<br />

Olağandışı bir içtenlikle yoğrulmuş, son derece<br />

yalın fakat bir o kadar inceliklerle dolu<br />

bir film. Her karesinde hayatın nabzı atan bir<br />

filmin yanında kelimelerin yetersiz kalması<br />

mümkün mü? Bu soruya filmi izledikten sonra<br />

bir yanıt da siz verin ya da bırakın yaşamın<br />

içinize sinen görüntüleri sıkıntılı da olsa derin<br />

bir soluk alsın!

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!