You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
16
YENI DÜNYANIN ANAHTARI:
KAMUCULUK
Dilek Çınar - TLB Genel Başkan Yardımcısı
Anadolu Üniversitesi - İktisat
Veba, kolera, sıtma, frengi, çiçek,
trahom, difteri, verem… Salgın
hastalıklarla tarihin her döneminde
devlet eliyle mücadele edilmiştir. Bugün
tüm dünyayı etkileyen koronavirüs salgınıyla
mücadele de devletlerin planlaması
ve önlemleri ile ilerlemektedir. Devlet eliyle
planlama, denetim, tedbir ve üretim olmadığı
zaman salgın hastalıkların nasıl bir hızla
yayıldığına ve nasıl bir yıkıma sebep olduğuna
ne yazık ki kısa bir süre
önce İtalya, İngiltere
ve İspanya
örneklerinde yüzleştik.
Peki salgın
hastalıkların etkisi sadece
sağlık alanıyla mı sınırlı kalır?
Korona virüsün dünya siyasetine
ve ekonomisine etkisi ne oldu? Virüsün
gözler önüne serdiği gerçekler
ve kaçınılmaz sonuçlar nelerdir?
Bu sorular etrafında koronavirüs salgınına
geniş bir pencereden bakacağız.
TAHTLAR YIKILDI,
TAÇLAR PARÇALANDI
Tarih boyunca büyük sorunlar büyük çözümleri
beraberinde getirmiştir. 1348-1351
yılları arasında “Kara Ölüm” olarak adlandırılan
veba salgınında toplam 23.840.000
kişi, Avrupa nüfusunun ise 1/3’ü salgın sebebiyle
hayatını kaybetmiştir. Ancak tarihin
en acımasız salgını olan veba, ortaçağın
feodal düzenini yıkmış ve Rönesans’a giden
yolu açmış, insanlığın ilerlemesine bir
anlamda katkıda bulunmuştur.
sosyal sınırları-engelleri tanımadığı gibi kullanışlı
bir efsane var. Benzeri birçok tabirde
olduğu gibi bunda da bir gerçeklik payı
var. On dokuzuncu yüzyılın kolera salgınında
sınıfsal ayrımların ortadan kalkması,
günümüze kadar uzanan bir kamu sağlığı
ve sağlık hareketinin (sonradan profesyonelleşen)
doğmasına yol açacak kadar tesirliydi.”
1
Bütün dünyada yayılan ve Dünya Sağlık
Örgütü tarafından pandemi (dünya
ölçeğinde salgın) ilan edilen koronavirüs
şimdiden dünya dengelerinin
değiştireceğini gösterdi. Elbette
tek başına korona virüsün etkisi demek
hatalı olur. Virüs, bardağı taşıran son
damla oldu. Emperyalizmin felç olan
hastalıklı sisteminin çöküşünü hızlandırdı.
Balondan süper güç ABD’nin havası
söndü; üzerinde güneş batmayan ülke İngiltere’nin
güneşi, liberal politikaları battı.
İngiltere koronavirüse karşı önlemler
almayarak “sürü bağışıklığı” politikasıyla
nüfusun büyük bir çoğunluğunun
enfeksiyona bağışıklık geliştirmesini
amaçladığını duyurdu. Liberallerin
nüfus politikasının ilahı Malthus’un
sadık çocuklarının
beklentisi sadece yoksul
halkın hastalanmasıydı.
Kraliçe sarayını
boşaltıp kaçtı.
Öyle ya zenginler
ve
seçkinler yaşamalıydı, gerisinin önemi
yoktu. Doğal seçilim! Ancak sağlık bakanı,
başbakan ve veliaht prensin testleri pozitif
çıkınca işler değişti. Milyonlarca insana bulaştığı
tahmin edilen virüs sebebiyle hayatını
kaybedenlerin sayısı gün geçtikçe artıyor.
İnsan sağlığını hiçe sayıp kar amacı güdülen
özel sağlık sisteminin yetersizlikleri tüm
kapitalist
devletler
gibi İngilte-
“Bulaşıcı hastalıkların sınıf veya diğer