Journo Almanak 2020
Unutulmaz yıl 2020'nin unutulmaz Journo içeriklerinden bir seçki...
Unutulmaz yıl 2020'nin unutulmaz Journo içeriklerinden bir seçki...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
14
YILIN EN ÇOK OKUNAN DOSYASI
Haber aramaları, reklamlar
ve kötülüğün finansmanı
EMRE KIZILKAYA
Corona “üretilmiş” bir virüsmüş… Türkiye “koronavirüsü yok eden milli cihaz” yapmış…
Ha bu arada, Fatih Portakal ve Barış Terkoğlu gibi gazeteciler ‘terörist’miş!
İktidara yakın birkaç medya kuruluşunda son günlerde çıkan “haber” ve yorumlardan
bazıları böyle. Google ise bunları; arama sonuçları, dijital reklamlar ve şimdi de fonlar
üzerinden her yıl milyonlarca lira aktararak destekliyor.
Google bunu rahatça yapıyor çünkü tepki almıyor. Kamuoyu şeffaflıktan uzak bu düzeni
bilmiyor. Reklamları bu sözde “haberlerin” içinde yayımlanan markaların ise bazıları
mağdur, bazıları umursamaz. “Yeter” deme zamanı.
B
Başlıkta “kötülük” derken hem
insani açıdan “kötücüllüğü” kastediyorum,
hem de gazetecilik
açısından kalitesizliği…
Önce bunlara dair birkaç
örnek:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan’ın suç duyurusu
üzerine geçen hafta yüzbinlerce
vatandaş “Fatih Portakal” ismini
aradı. Google’ın birinci sıraya
layık gördüğü içerik ise Sabah’ta
yer alan şu “haber” idi.
Saygın bir gazeteci olan
Portakal sırf iktidarı eleştiriyor
diye bir terör örgütüyle ilişkilendiriliyor
ve Google bu iftira
dolu propaganda metnini alıp
günlerce sanki bir habermiş gibi
yayıyor.
Normalde o sitede belki
10.000 kişi görecekken, bu
sayede Sabah okuru olmayan
milyonlara da ulaşıyor bu sözde
haber…
Farklı bir örneğe bakalım.
“Corona virüs aşısı” aramasında
Google’ın geçen hafta getirdiği
sonuçlar…
“Ne var bunda” mı diyorsunuz?
Şu var: Google o gün
binlerce kez yapılan bu aramada
bütün sonuçları Demirören’in
haber sitelerine tahsis etmiş
gibi… Ama daha da kötüsü şu:
Birinci sıradaki Milliyet haberi
çalıntı.
Üstelik haberin sahibi Voice
of America’dan gazeteci Dilge
Timoçin uyardığı hâlde Google
sonuçlarından gelen bütün trafik
saatlerce Milliyet’e yönlendirilmeye
devam ediyor.
Oysa Google geçen yıl özgün
içerikleri öne çıkaracağını
açıklamıştı. Biz de Türkiye’deki
kopyala-yapıştır haberciliği bitecek
diye safça sevinmiştik.
Bu ortamda insan ister istemez
soruyor: Google neden iktidara
yakın medyayı ve özellikle
de Demirören’i kayırıyor?
Hatırlarsanız, sanki başkası
kalmamış gibi, Google Habercilik
Girişimi’nin destek fonu
da bu yıl Türkiye’den sadece
Demirören’e verilmişti.
Üyesi olan gazeteciler daha
birkaç ay önce tazminat ödenmeden,
hukuksuz bir şekilde
Hürriyet’ten atılan Türkiye
Gazeteciler Sendikası’nın açık
mektubunu ise Google yanıtsız
bırakmıştı.