16.06.2022 Views

Metropol Dergisi 53. Sayı

- Bölgenin Okuma Kültürüne KOP Desteği Sürüyor -MEMET MAKİNA YÖNETİM KURULU BAŞKANIMEHMET BÜYÜKÇİFTÇİ- “Türkler iyi çikolatayı öğrendi” - ZER KAPI FİRMA SAHİBİ NASUH OZAN ÖNAL - YÖNETİM DANIŞMANI CEM BURAK PİR - “Şirket kurucuları hobi edinmeli” - Duha İnşaat’ta kaliteden ödün yok - Cannes’ta Finale Hak Kazanan Filmlerin Galası, Selçuk’ta Gerçekleştirildi

- Bölgenin Okuma Kültürüne KOP Desteği Sürüyor
-MEMET MAKİNA YÖNETİM KURULU BAŞKANIMEHMET BÜYÜKÇİFTÇİ- “Türkler iyi çikolatayı öğrendi”
- ZER KAPI FİRMA SAHİBİ NASUH OZAN ÖNAL
- YÖNETİM DANIŞMANI CEM BURAK PİR - “Şirket kurucuları hobi edinmeli”
- Duha İnşaat’ta kaliteden ödün yok
- Cannes’ta Finale Hak Kazanan Filmlerin Galası, Selçuk’ta Gerçekleştirildi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

www.metropoldergileri.com 1


RÖPORTAJ<br />

2


www.metropoldergileri.com 3


RÖPORTAJ<br />

4


www.metropoldergileri.com 5


RÖPORTAJ<br />

6


www.metropoldergileri.com 7


YAYIN KURULU BAŞKANI<br />

8<br />

Ömer Faruk MEYDAN<br />

Sanayici / Yazar<br />

o.farukmeydan@metropolkonya.com<br />

Konya her alanda var<br />

Yıllarca hep tarım şehri olarak anılan Konya; artık sanayi, turizm, eğitim ve pek çok alanda kendisini gösteriyor.<br />

Konya belki de kendine yüklenen “tarım şehri” misyonunun çok ötesine geçmiş ve kendine yeni misyonlar yüklemeyi<br />

başarmış bir şehir. Tarım elbette olmazsa olmazımız. Ancak tek başına tarımla devam etseydik ne sanayide bu<br />

kadar üretim sağlar, ne üniversitelerimizle konuşulur ne de diğer alanlarda biz de varız, bizi de görün diyebilirdik.<br />

Konya aynı anda dört fuar organize edebilen, insanların turizmde tatil planlarına dahil ettiği, tedariğinde göz atmadan<br />

geçemediği, yatırımlarında, pazarlamalarında özel politikalar geliştirdiği bir şehir haline geldi. Konya bu misyonunu<br />

kendi sağladı, başardı.<br />

Lojistik merkezden tutun da endüstri merkezinin kurulmasına, teknik üniversiteden, ulaşım yatırımlarına kadar dört<br />

gözle beklediğimiz projelerin hayata geçmesi ile Konya bambaşka bir Konya olacak. Biz de bu Konya’yı heyecanla<br />

bekleyecek, yarınlara taşıyacağız.


www.metropoldergileri.com 9


RÖPORTAJ<br />

10


www.metropoldergileri.com 11


EDİTÖRDEN<br />

12<br />

Seycan ÇAKIR<br />

Editör<br />

s.cakir@metropoldergileri.com<br />

Yine, Yeni, Yeniden<br />

Türkiye yine bir seçim arifesine girdi. Vatanımıza, milletimize hayırlı olsun. Seçimler demokratik bir şekilde yapılacak<br />

her zaman ki gibi vatandaşlarımız seçim sandıklarına gidecek ve kararını verecek.<br />

<strong>Metropol</strong> Dergileri olarak her sayımız bizim için ayrı bir heyecan; <strong>Metropol</strong> Türkiye, <strong>Metropol</strong> Antalya dergilerimiz ve<br />

aramıza yeni katılan, şimdi 3. sayı hazırlığında olan Metropopüler dergimiz. Her yeni yayınla daha da yenilenen, enerji<br />

toplayan ekibimizle siz okurlarımıza en iyi sunumu yapabilmek için hevesle çalışıyoruz. Sizin ilgi ve beğenileriniz bizi<br />

motive eden en büyük güç. Teşekkürler Konya.<br />

Konya sanayisi her geçen gün daha da büyüyor, gelişmeye devam ediyor. Yeni üreticiler yeni markalar sektörlerinde yerlerini<br />

alıyor. Bu sayımızda konuğumuz olan Mehmet Büyükçiftci, geçmişte ki deneyimleri ve markalaşma konusunda ki<br />

tecrübesi ile Memet Makine olarak yeni fabrikasında üretime başladı. Mehmet Büyükçiftci’nin hayat serüveni hep başarılarla<br />

dolu. Mehmet Bey, yapılmayanı, zor olanı başaran, dünya çapında sektörünün söz sahibi üreticisi olmanın gerekliliklerini<br />

ve ne demek olduğunu çok iyi bilen bir sanayici. Yeni markası Memet Makine ile neler yapabileceğini tahmin etmek<br />

zor değil. Hedefinde hep ihracat olan işinin aşığı Mehmet Büyükçiftci ile çok güzel ve keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.<br />

Mehmet Büyükçiftci’ye dünya markası olma yolunda başarılar diliyoruz.<br />

Kısaca; Yine bir seçim, yeni bir dergi, yeniden bir marka yolculuğu...<br />

Hayat sürprizlerle dolu, fikirlerinizi özgür bırakın.<br />

Esen kalın


www.metropoldergileri.com 13


RÖPORTAJ<br />

14<br />

İÇİNDEKİLER<br />

Kapak<br />

Konusu<br />

28<br />

MEHMET<br />

BÜYÜKÇİFTÇİ<br />

MEMET MAKİNA<br />

YÖNETİM KURULU<br />

BAŞKANI<br />

Köşe<br />

6<br />

26<br />

70<br />

Ömer Faruk MEYDAN<br />

Mustafa TATLISU<br />

Tuğba BALDEDE<br />

14 DUVAR 20 HABERLER 74 SAĞLIK 76 ŞEHİRDE YAŞAM<br />

Yerel, Süreli • Nisan/2018<br />

YAYINCI / İMTİYAZ SAHİBİ<br />

Adına Seycan ÇAKIR<br />

YAYIN KURULU BAŞKANI<br />

Ömer Faruk MEYDAN<br />

YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ<br />

Ahmet ÇAKIR<br />

YAYIN KOORDİNATÖRÜ<br />

Çiğdem KURUT<br />

GÖRSEL YÖNETMEN<br />

Ahmet TOK<br />

PROJE KOORDİNATÖRÜ<br />

Beyzat AKSOY<br />

KURUMSAL İLETİŞİM ASİSTANI<br />

Canan ŞAYİR<br />

GRAFİK TASARIM<br />

KAPAK FOTOGRAFI<br />

Ahmet ÇAKIR<br />

HUKUK DANIŞMANI<br />

Av. Seda KARA<br />

KATKIDA BULUNANLAR<br />

Prof. Dr. Kayhan ÖZTÜRK, Dr. Serdar<br />

AYDEMİR, Prof. Dr. Hüseyin ELMAS,<br />

Mustafa TATLISU, Ceyhun KÜÇÜKÖZMEN,<br />

Şakir TÜRKAN, Elif AYDEMİR, Şeref<br />

DEVECİOĞLU, Zeynep ÖZTOP<br />

YÖNETİM YERİ<br />

Akabe Mh. Şehit Furkan Doğan Cd.<br />

Bey Plaza A Blok 5/503<br />

Karatay/ KONYA<br />

Tel: 0332 323 10 18<br />

Faks: 0332 323 10 19<br />

www.metropoldergileri.com<br />

info@metropoldergileri.com<br />

BASKI<br />

Fevzi Çakmak Mh. Aslım Cd.<br />

Kobisan San. Sit. No: 67 Karatay/KONYA<br />

E-mail: bilgi@ayrintiofset.com<br />

Tel : 0332 342 65 80<br />

Faks: 0332 342 65 81<br />

DAĞITIM<br />

Nisan 2018<br />

Dergide yayınlanan yazı, fotograf, illustrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. İzinsiz ya da kaynak gösterilerek dahi kullanılamaz, alıntı yapılamaz.


Nisan 2018<br />

38<br />

50<br />

17 20<br />

Röportaj<br />

34<br />

ZEKİ ARICI<br />

ARC MERMER<br />

FİRMA SAHİBİ<br />

42<br />

NASUH OZAN<br />

ÖNAL<br />

ZER KAPI<br />

FİRMA SAHİBİ<br />

46<br />

NECMİYE<br />

TUROĞLU<br />

HANIMELİ IZGARA<br />

İŞLETME SAHİBİ<br />

52<br />

CEM BURAK PİR<br />

YÖNETİM DANIŞMANI<br />

SAYI<br />

53<br />

www.metropoldergileri.com 15


DUVAR<br />

16<br />

S.Ü.’denYerli Roket<br />

Selçuk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi<br />

öğrencileri tarafından 2016 yılında 10 kişilik<br />

ekiple başlayan ve şu anda 15 kişiyle roket<br />

projelerine devam eden Uzay Teknolojileri<br />

Topluluğu’na bağlı Selçuk Roket Takımı’nın<br />

yeni projesi “Tuğra-11”.<br />

Selçuk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi<br />

Makine Mühendisliğiöğrencisi ve Takım Lideri<br />

Altan Berdan Minaz, Tuğra-11’in, 3 bin feet<br />

yüksekliğe ulaşabildiğini belirtti. Elektronik<br />

yüklerinde hava basıncıyla yükseklik ölçen<br />

sensörler kullanıldığını dile getiren Minaz,<br />

roketin en yüksek seviyeden aşağı düşmeye<br />

başladıktan sonra kurtarma sistemine bağlı<br />

motorun hareketiyle paraşütün açıldığını<br />

kaydetti. Roketin uçuş esnasında birtakım<br />

verileri kaydettiğini vurgulayan Minaz,indikten<br />

sonra gerekli bilgilerin alındığının altını<br />

çizdi. Uçuş esnasında roketle sürekli iletişim<br />

halinde olduğunu aktaran Minaz, aynı anda<br />

verilerin bilgisayar ortamında görünebildiğinin<br />

altını çizdi. Ateşleme için önceki roketlerden<br />

farklı olarak daha güvenli bir yol olan<br />

kablosuz ateşleme sisteminin geliştirildiğini<br />

aktaran Minaz, 500 metreye kadar ateşleme<br />

imkanının sağlandığını belirtti.<br />

Selçuk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi<br />

Elektrik- Elektronik Mühendisliğiöğrencisi<br />

Samet Cömert, “Bu yola çıktığımızda belirlediğimiz<br />

her seferinde daha da gelişmiş 3<br />

çeşit roket tasarlamıştık. İlk projemizi 2016<br />

da 1 atış yaparak denediğimiz Tuğra-10’dan<br />

sonra ikinci projemiz olan Tuğra-11 den de<br />

2017-2018 yılları arasında 3 atış yaparak<br />

toplamda 4 atış yapmış olduk. Sıradaki proje<br />

ise yine tüm tasarımı bize ait olan Tuğrul-20<br />

adını verdiğimiz 10 binfeetyüksekliğe sahip<br />

canlı görüntü ve veri aktarabilen projemizdir.<br />

Bu projemizle aynı zamanda Teknofest<br />

İstanbul yarışmasına hazırlanmaktayız. Öte<br />

yandan misyonumuz ise atmosferin troposfer<br />

tabakasını aşacak roket projesini hayata<br />

geçirmek” dedi.<br />

Karatay Hobi Bahçeleri’nde Ekim Zamanı<br />

Şehir hayatının stresinden bir nebze<br />

uzaklaşarak toprakla uğraşmak ve yeşille<br />

iç içe vakit geçirmek isteyenler; Karatay<br />

Belediyesi Saraçoğlu ve Karaaslan Hobi<br />

Bahçelerine yoğun ilgi gösteriyor. Sebze<br />

fidelerinin ekim zamanının yaklaşması ile<br />

birlikte hobi bahçelerinde büyük bir hareketlilik<br />

yaşanıyor. Karatay Belediyesi’nin<br />

vatandaşlara ekim ve dikim yapmaları için<br />

tahsis ettiği Hobi Bahçelerinde sebze fidelerinin<br />

dikimi için çalışmalar hızla devam<br />

ediyor.<br />

Saraçoğlu Hobi Bahçesini ziyaret eden Karatay<br />

Belediye Başkanı Mehmet Hançerli bahçelerde<br />

ekim dikim hazırlığı yapan vatandaşlarla<br />

sohbet etti. Başkan Hançerli mevsim şartları<br />

itibarı ile vatandaşların hobi bahçelerine yoğun<br />

ilgi gösterdiğini söyledi. Başkan Hançerli<br />

“ Saraçoğlu Hobi Bahçesi’nde 431, Karaaslan<br />

Hobi Bahçesinde 240 parselde hemşerilerimiz<br />

havaların ısınması ile birlikte bahçelerinde<br />

hem piknik yapıyorlar hem de ekim dikim<br />

faaliyetleri ile ilgili olarak toprağın sürülmesi,<br />

damla sulama sistemlerinin yerleştirilmesi<br />

işlemlerini gerçekleştiriyorlar. Hemşerilerimiz<br />

hafta sonlarını değerlendirerek hoşça vakit<br />

geçiriyorlar. “dedi.<br />

Konya’nın İlk Outlet Çarşısı<br />

Konya’da mağaza tarzında bir ilk olan İstanbul<br />

Outlet Çarşısı, İstanbul yolu MTA durağı<br />

karşısına açıldı.<br />

eş bin altı yüz metrekare kapalı çarşı ve sekiz<br />

bin metrekare açık otoparkı ile hizmete giren<br />

İstanbul Outlet Çarşısında, İhraç fazlası<br />

marka ürünlerden oluşan giyim, hediyelik<br />

eşya, zücaciye, ayakkabı, çanta, bujileri,<br />

kozmetik ürünleri ve ev tekstili ürünlerinin<br />

satışının yanı sıra, çocukların da sıkılmadan<br />

eğlenebileceği çocuk eğlence merkezi ve<br />

kafeterya bulunmakta.<br />

Açılış sonrası açıklama yapan Yönetim<br />

Kurulu Başkanı Ömer Yıldız şu ifadelere<br />

yer verdi; “Konyamızda ihtiyaç hissettiğimiz<br />

Outlet Çarşımızda kaliteli markaların<br />

ihraç fazlası ürünlerini halkımızla buluşturuyoruz.<br />

Salı, Cumartesi ve Pazar olmak<br />

üzere haftada üç gün Sabah 08:00’den<br />

Akşam 21:00’e kadar halkımıza hizmet<br />

edecek olan çarşımıza dolmuş ve tramvay<br />

ile kolay bir şekilde ulaşıldığı gibi, Konya’nın<br />

her bölgesinden de ücretsiz servis<br />

hizmetimiz mevcuttur diyen Ömer Yıldız;<br />

Halkımızı çarşımızı görmesi için mutlaka<br />

bekliyoruz” dedi.


Dış Ticarette Yeni Rota: “Özbekistan”<br />

Genç MÜSİAD Konya Şubesi tarafından<br />

gerçekleştirilen, “Anadolu Liderlik Modeli”<br />

projesi eğitim programları devam ediyor.<br />

Eğitim programları kapsamında “Dış ticarette<br />

yeni Rota: Özbekistan” konusu masaya<br />

yatırıldı.<br />

MÜSİAD Konya Şubesi Brifing salonunda<br />

gerçekleştirilen programda konuşan Karabük<br />

Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim<br />

Üyesi Prof. Dr. NodirkhonHasanov, Özbekistan’ın<br />

tarihi anlattı. Özbekistan’ın zengin bir<br />

tarihi geçmişe sahip olduğunu kaydeden<br />

Prof. Dr. Hasanov, “Özbekistan, Türkiye için<br />

hem manevi hem de maddi açıdan oldukça<br />

önemlidir. Vizelerin geçtiğimiz dönemlerde<br />

kaldırıldığı Özbekistan’da Türk mallarına<br />

talep oldukça fazladır. Özbekistan halkının<br />

yüzde 99’u Türk malını tercih etmektedir.<br />

Buda sizin için bir avantajdır” dedi.<br />

Meram Gümüştepe’ye Seyir Terası<br />

Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek,<br />

ağaçlandırma ve düzenleme çalışmaları devam eden<br />

Meram Gümüştepe Mesire Alanında incelemelerde<br />

bulundu.<br />

İşte Konya sanayisini 2023’e taşıyacak yeni<br />

meclis ve yönetim kurulu üyeleri<br />

Meram Tavusbaba Ormanlık Alanında güzel bir çalışma<br />

yürütüldüğünü, öncelikle Büyükşehir bünyesinde bulunan<br />

TavusbabaKAFEM’in hizmete girdiğini hatırlatan<br />

Başkan Akyürek, Meram Gümüştepe’de de bir seyir<br />

terası ve kır kahvesini faaliyetini hayata geçirme çalışması<br />

yürüttüklerini dile getirdi.<br />

Proje çerçevesinde Gümüştepe’ye giden yol üzerine<br />

çok sayıda kameriye, piknik alanı, yürüyüş yolu, otopark<br />

ve sosyal alanlar oluşturulduğunu ifade eden<br />

Başkan Akyürek, proje tamamlandığında Konya’nın en<br />

güzel göründüğü yer olan Gümüştepe’de vatandaşların<br />

şehrin görsel açıdan çok güzel bir alanında farklı bir<br />

görüntüye kavuşabileceklerini vurguladı.<br />

İkinci etabında teleferik istasyonunun da yer alacağı<br />

projenin ilk etabı olan Meram Son Durak Yeraltı Otoparkı<br />

ve Gümüştepe Kırk kahvesinin yılsonunda bitirilmesi<br />

hedefleniyor.<br />

Konya Sanayi Odası’nın 14 Nisan’da<br />

gerçekleştirilen meslek komiteleri<br />

ve meclis üyeliği seçimlerinin<br />

ardından, yeni yönetim kurulu,<br />

yönetim kurulu başkanı, meclis<br />

başkanlık divanı ve TOBB delegeliği<br />

seçimleri de tamamlandı. Konya<br />

Sanayi Odası’nın yeni meclis<br />

üyeleri tarafından yönetim kurulu<br />

başkanlığına yeniden seçilen mevcut<br />

başkan Memiş Kütükcü güven<br />

tazelerken, Meclis Başkanlığına da<br />

Tahir Büyükhelvacıgil seçildi.<br />

Konya Sanayi Odası en yaşlı meclis<br />

üyesi Mustafa Ceylan’ın başkanlığında<br />

toplanarak 12. dönem<br />

seçimlerini tamamladı. İlçe Seçim<br />

Kurulu gözetiminde yapılan seçim<br />

sonuçlarına göre Memiş Kütükcü’nün<br />

başkanlığındaki KSO<br />

Yönetim Kurulu’nda şu isimler yer<br />

aldı: Mustafa Veli Tekelioğlu, Ömer<br />

Saylık, Sevda Kayhan Yılmaz, Hüsamettin<br />

Sönmez, İbrahim Bozkurt<br />

Çağlayan, Ömer Faruk İyibildiren,<br />

Hıfsı Soydemir, Veysel Yaman,<br />

Fatih Olgun, Muhammed Selman<br />

Eryılmaz.<br />

KSO Meclis Başkanlığına Tahir Büyükhelvacıgil,<br />

Meclis Başkan Yardımcılıklarına<br />

Kadir Büyükkara ve<br />

A.Vasıf İnan, Meclis Katip Üyeliklerine<br />

Kemal Özarpa, H.Emre Tekbaş,<br />

TOBB Genel Kurulu Delegeliklerine<br />

Ahmet Şekeroğlu, Tahir Büyükhelvacıgil,<br />

Mustafa Veli Tekelioğlu, Ömer<br />

Saylık, İbrahim Özen,Hesapları İnceleme<br />

Komisyonuna ise Mehmet<br />

Ali Acar, Necip Çimen, Levent Çalık,<br />

M.Ulvi Yıldırım ve Gül Vezir Korkmaz<br />

seçildi. Disiplin Kurulu ise Mehmet<br />

Ali Korkmaz, Fevzi Serin, Ali Deresoy,<br />

Ömer Şen, Mevlüt Tosunoğlu<br />

ile Mehmet Çolak’tan oluştu.<br />

www.metropoldergileri.com 17


DUVAR<br />

18<br />

Selçuklu Müftülüğünden anlamlı proje<br />

Kur’an kurslarına olan ilginin daha<br />

da artırılması amacıyla Selçuklu İlçe<br />

Müftülüğünce ücretsiz umre turları<br />

düzenleniyor.<br />

Kur’an-ı Kerim, temel dini bilgiler ve<br />

hafızlık gibi dini eğitimlerin alınmasında<br />

Kur’an kurslarına olan ilginin daha<br />

da artırılması amacıyla Selçuklu İlçe<br />

Müftülüğünce ücretsiz umre turları<br />

düzenleniyor. Konuyla ilgili açıklama<br />

yapan Selçuklu İlçe Müftüsü Nusret<br />

Karabiber, öğrencileri teşvik etmek ve<br />

onların Kur’an kurslarına olan ilgilerinin<br />

ve motivasyonlarının daha da artırılmasını<br />

sağlamak amacıyla, Türkiye Diyanet<br />

Vakfı Selçuklu Şubesi ve hayırseverlerin<br />

desteği ile ücretsiz umre turları düzenlediklerini<br />

söyledi.<br />

Önümüzdeki günlerde umre turlarının<br />

bir yenisini daha gerçekleştireceklerini<br />

ifade eden Karabiber, “Manevi ve psikolojik<br />

yönden destek olunarak topluma<br />

kazandırılması bakımından Kur’an-ı<br />

Kerim ve temel dini bilgileri öğrenmelerine<br />

katkıda bulunulan işitme, görme<br />

ve bedensel engelli öğrenciler ile hafızlık<br />

eğitimini tamamlayan toplam 66<br />

öğrencimizi taltif etmek amacıyla, 14<br />

günlük umre ibadetini yapmak üzere 25<br />

Nisan’da kutsal topraklara uğurlayacağız”<br />

dedi.<br />

Karabiber, Umreye gidecek engelli ve<br />

hafız öğrenciler için 24 Nisan Salı günü<br />

saat 12.00’de, Selçuklu İlçesi Meydanlı<br />

Kur’an Kursunda bir uğurlama töreni<br />

düzenleyeceklerini de sözlerine ekledi.<br />

Müslüman Ülkelere Su Ve Atıksu Eğitimi<br />

Başbakanlık Türk İşbirliği ve Koordinasyon<br />

Ajansı Başkanlığı ve Konya<br />

Büyükşehir Belediyesi KOSKİ Genel<br />

Müdürlüğü işbirliğiyle Müslüman<br />

ülkelere yönelik su ve atıksu yönetimi<br />

eğitimleri veriliyor. Eğitimler için Konya’ya<br />

gelen Afganistan’ın 8 şehrinden<br />

yöneticiler Büyükşehir Belediye Meclisine<br />

katıldı.<br />

Başbakanlık Türk İşbirliği ve Koordinasyon<br />

Ajansı Başkanlığı ve Konya<br />

Büyükşehir Belediyesi KOSKİ Genel<br />

Müdürlüğü ortaklığıyla yürütülen ve<br />

29 ülkeden çok sayıda şehrin talep<br />

ettiği “Uluslararası Su ve Atıksu Yönetimi”<br />

eğitimleri, İslam dünyasında<br />

büyük bir ihtiyaç olan dayanışmayı<br />

hedefliyor. Su ve atıksu yönetimi<br />

konusunda birçok ilki gerçekleştirerek<br />

belli bir standarda ulaşan KOSKİ,<br />

çoğu gelişmekte olan Müslüman<br />

ülkeye edindiği tecrübeleri aktarıyor.<br />

Eğitimlerin öğleden önceki kısmında<br />

teorik, öğleden sonraki kısmında ise<br />

uygulamalı bilgiler veriliyor.<br />

Eğitim programlarının ilkinde Afganistan’ın<br />

8 ayrı şehrinden gelen belediye,<br />

kaymakamlık ve su idareleri<br />

üst düzey yöneticilerinden oluşan 22<br />

konuk ağırlandı.<br />

“Geç kalma bugün gel”<br />

Meram Belediye Başkanı Fatma Toru ve Meram İlçe<br />

Sağlık Müdürü Dr. Muammer Özdemir, Hasanköy<br />

Mahallesi’nde 1 ay süreyle hizmet verecek Pembe<br />

Prenses Kanser Tarama Tırı’nı ziyaret etti.<br />

“KANSER TEŞHİSİ İÇİN GEÇ KALINABİLİYOR”<br />

Meram İlçe Sağlık Müdürlüğü’nün “Geç Kalma,<br />

Bugün Gel” isimli pembe tır uygulaması için Sağlık<br />

Müdürlüğü ekipleriyle birlikte tırda incelemede bulunan<br />

Başkan Toru, “Maalesef şu anda ülkemizde kanser<br />

vakalarıyla ilgili olarak özellikle kırsal kesimdeki<br />

kadınlarımızın hastanelerde tedavi ya da olayı takip<br />

anlamında geç kalabildiği durumlar oluyor. Bunların<br />

erken aşamada teşhisi için ‘Pembe Tır’ uygulamasıyla<br />

Meram İlçe Sağlık Müdürlüğümüz güzel bir hizmete<br />

imza atmış durumda. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum”<br />

dedi.


TEŞEKKÜRLER KONYA<br />

TEŞEKKÜRLER TÜRKİYE<br />

Ekonomi 2017 ödüllerinin en önemli<br />

iki değerlendirmesi “ihracat”ve<br />

“Türkiye’nin en büyük ilk 500 sanayii<br />

kuruluşu” dalında iki ayrı ödül<br />

alan Aydınlar (AYD) bu ödül tüm<br />

Konya adına alınmıştır açıklamasıyla<br />

teşekkür etti. Aydınlar Otomotiv<br />

Yedek Parça Sanayi Yönetim Kurulu<br />

Başkanı Harun Aydın “bizi ihracat<br />

şampiyonu yapan ve ülkemizin<br />

en büyük ilk 500 sanayii kuruluşu<br />

arasına sokan başta Konya’mıza ve<br />

sanayicinin önünü açan Cumhurbaşkanımıza<br />

,Hükümetimize ülkemize<br />

ve ülkemiz insanlarına teşekkür ediyoruz<br />

dedi.<br />

Aydınlar Otomotiv Yedek Parça Sanayi<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Harun<br />

Aydın yaptığı açıklamada şu görüşlere<br />

verdi. “Konya Sanayii Odamız,<br />

Ticaret Odamız, Borsamız, Vergi<br />

Dairesi Başkanlığımız, SGK’mız<br />

ve İşkur’umuz’un ev sahipliğinde<br />

gerçekleşen 2017 Ekonomi Ödül<br />

töreninde “ihracat”ve “Türkiye’nin<br />

en büyük ilk 500 sanayii kuruluşu”<br />

dalında iki ayrı ödül almamız Konya’mız<br />

ve Ülkemiz adına büyük bir<br />

moral oluşturmuştur. TOBB Başkanımız<br />

Rıfat Hisarcıklıoğlu Beyin<br />

elinden aldığımız bu ödüller, bizi<br />

ziyadesiyle memnun etmiş ve geleceğe<br />

dair daha çok çalışma, daha çok<br />

istihdam oluşturma, daha çok ihracat<br />

yapma azmimizi arttırmıştır. Bizi<br />

ihracat şampiyonu yapan ve ülkemizin<br />

en büyük ilk 500 sanayii kuruluşu<br />

arasına sokan başta Konya’mıza<br />

ve sanayicinin önünü açan Cumhurbaşkanımız<br />

<strong>Sayı</strong>n Recep Tayyip Erdoğan’a<br />

, Hükümetimize ,ülkemize<br />

ve ülkemiz insanlarına teşekkür ediyoruz.<br />

3 Bin’e yakın çalışanımızı ve<br />

yöneticilerimizi bu vesileyle bir kez<br />

daha tebrik ediyorum.” .<br />

www.metropoldergileri.com 19


DUVAR<br />

20<br />

Türk Yıldızları ve Solo Türk’ten Muhteşem Gösteri<br />

Türk Hava Kuvvetleri’nin göz bebeği<br />

Türk Yıldızları ve Solo Türk,<br />

Türkiye’nin havacılık temalı en<br />

büyük parkı olan Türk Yıldızları<br />

Parkı’nda nefes kesen bir gösteri<br />

düzenledi.<br />

Gösteriye 3. Ana Jet Üs ve Garnizon<br />

Komutanı Hava Pilot Tuğgeneral<br />

Fidan Yüksel, Konya Büyükşehir<br />

Belediye Başkanı Tahir<br />

Akyürek ile askeri ve mülki erkan<br />

katıldı.Programda Konya 3’üncü<br />

Ana Jet Üs Komutanlığı’nda<br />

konuşlu dünyanın sayılı süpersonik<br />

akrotimlerinden olan Türk<br />

Yıldızları ile Solo Türk muhteşem<br />

bir gösteri gerçekleştirdi. Türkiye’nin<br />

havacılık temalı en büyük<br />

parkı olan Türk Yıldızları Parkı<br />

ve çevresini dolduran on binlerce<br />

kişiye unutamayacakları bir<br />

gösteri sunan Türk Yıldızları ve<br />

Solo Türk, solo ve takım olarak<br />

sergiledikleri hareketlerle adeta<br />

nefesleri kesti.<br />

Tuzcuoğlu Yeni Şehir Konseptini Viyana’da Anlattı<br />

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşar<br />

Yardımcısı Refik Tuzcuoğlu, Avusturya’nın<br />

Başkenti Viyana’da Birleşmiş Milletler<br />

Sınai Kalkınma Teşkilatı (UNIDO)<br />

temsilcileri ile bir araya geldi.<br />

Avusturya’nın Başkenti Viyana’ya bir<br />

çalışma ziyaretinde bulunan Çevre ve<br />

Şehircilik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı<br />

Refik Tuzcuoğlu, burada UNIDO Genel<br />

Direktörü LiYong ile bir araya geldi. UNI-<br />

DO’nun yaptığı çalışmalara ilişkin yetkililerden<br />

bilgi alan Müsteşar Yardımcısı<br />

Tuzcuoğlu, UNIDO’nun son yılarda çevresel<br />

sürdürülebilirlik, küreselleşme ve<br />

yoksulluğun azaltılması kapsamında<br />

hayata geçirdiği çalışmaları değerlendirdi.<br />

Söz konusu çalışmaların önemine<br />

vurgu yapan Tuzcuoğlu, Çevre ve Şehircilik<br />

Bakanlığı’nın çalışmaları hakkında<br />

da Yong’a bilgi verdi. Yong ile bir araya<br />

geldiği toplantıda Türkiye’deki ulusal<br />

kalkınma modelinde, ekonomik büyüme,<br />

sosyal kapsayıcılık ve çevrenin<br />

korunması ilkelerini temel alan insan<br />

odaklı bir kalkınma modelinin benimsendiğini<br />

belirten Tuzcuoğlu, hızla artan<br />

nüfusa dikkat çekti. Artan nüfusun kalkınmayı<br />

doğrudan etkilediğini vurgulayan<br />

Tuzcuoğlu, bu kapsamda çevre üzerindeki<br />

baskının da arttığını belirterek<br />

Türkiye tarafı olarak çevrenin korunması<br />

ve enerji verimliğinin sürdürülebilmesi<br />

için yapıcı tutumun sürdürüleceğini ifade<br />

etti. Yong ise Türkiye’nin UNIDIO için<br />

çok önemli bir ülke olduğunu, UNIDO<br />

ile Türkiye arasında mevcut projelerin<br />

başarı ile uygulandığını yeni projelere<br />

de her zaman açık olduklarını dile getirdi.<br />

Yong, “Sürdürülebilir Şehirler” konusunda<br />

yeni bir proje başlanması konusunda<br />

ad anlaşmaya varıldığını açıkladı.<br />

Şehir Hastanesi’ne rahat ulaşılacak<br />

Karatay Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü<br />

ekipleri yapım çalışmaları büyük<br />

bir hızla devam eden Şehir Hastanesi<br />

çevresinde gerçekleştirdikleri yol genişletme<br />

çalışmalarının ardından parke ve<br />

tretuvar çalışmaları yapıyor.<br />

Karatay Belediye Başkanı Mehmet<br />

Hançerli, Şehir Hastanesi hizmete açıldığında<br />

çok büyük bir trafik yoğunluğu<br />

oluşacağına dikkat çekerek; yapılan<br />

titiz planlamalar ile hastane tamamlanmadan<br />

gerekli hazırlıkların sürdüğünü<br />

söyledi. Başkan Hançerli, gerçekleşen<br />

düzenleme çalışmalarının; Şehir Hastanesi’ne<br />

ulaşımı kolaylaştıracağını<br />

vurguladı. Başkan Hançerli, Şehir Hastanesi<br />

hizmete açıldığında yoğun bir talep<br />

göreceğini belirterek; yapılan çalışmaların<br />

geleceğe hazırlık olduğunu söyledi.<br />

Başkan Mehmet Hançerli Yol Boyu<br />

Caddesi’nin genişliğinin 10 metreden<br />

25 metreye çıkarıldığını belirterek; 1.2<br />

km uzunluğunda çalışma alanına sahip<br />

caddenin, Kanal Caddesi, BezmiAlem<br />

Caddesi ve Şehir Hastanesi ile Bahri<br />

Dağdaş Uluslarası Tarımsal Araştırmalar<br />

Enstitüsünün arasına açılacak yol ile<br />

Ereğli Çevre Yoluna ana çıkış güzergahı<br />

olduğunu dile getirdi.


Buğday Pazarı’na otopark<br />

Konya Büyükşehir Belediyesi’nin Türkiye’ye örnek<br />

projelerinden biri olan Tarihi Osmanlı Buğday<br />

Pazarı’nda yürüttüğü çalışmalar yoğun bir şekilde<br />

devam ederken, proje kapsamında yapımı<br />

tamamlanan yeraltı katlı otoparkı hizmete açıldı.<br />

Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek,<br />

Bedesten bölgesinde içinde Tarım Müzesi,<br />

işyerleri ve kafeteryasıyla bölgeyi cazibe merkezi<br />

haline getirecek Tarihi Osmanlı Buğday Pazarı<br />

projesinde son aşamaya geçildiğini belirterek,<br />

proje kapsamında tamamlanan yaklaşık bin<br />

araçlık yeraltı katlı otoparkın hizmete girdiğini<br />

söyledi.<br />

Otoparkın 2017’nin sonunda tamamlandığını,<br />

ancak üstte inşaat sürdüğü ve çeşitli riskler<br />

nedeniyle hizmete girmesinin bu zamana bırakıldığını<br />

kaydeden Başkan Akyürek, otoparkın<br />

hizmete girmesiyle bölge esnafını ve müşterilerini<br />

otopark konusunda rahatlatmış olacağını<br />

ifade etti.<br />

Peyman’dan Konyalı çiftçilere eğitim<br />

Kuruyemiş sektörünün öncü şirketlerinden<br />

Peyman, sözleşmeli tarım uygulamaları<br />

kapsamında, Konya’da “Kabak<br />

Çekirdeği Yetiştiriciliği Bilgilendirme<br />

Semineri” düzenledi. Konyalı çiftçiler<br />

seminere büyük ilgi gösterdi.<br />

Seminerde, Eskişehir Tarımsal Araştırma<br />

Enstitüsü’nden Dr. Sali Fidan ve<br />

doğru tarım uzmanları tarafından çiftçilere;<br />

yetiştiricilik, sulama, gübreleme<br />

ve bakım süreçlerinin en doğru şeklinde<br />

nasıl olacağı konusunda eğitim<br />

verildi. Çiftçilerin karşılaştığı sorunlar<br />

için çözüm önerileri aktarıldı, eğitim sonunda<br />

katılımcılara sertifikaları verildi.<br />

Peyman Agro Müdürü AdemKılıçkaya,<br />

sözleşmeli tarım çalışmaları bünyesinde<br />

düzenledikleri seminerle, üreticiyi<br />

tarım konusunda bilinçlendirmeyi hedeflediklerini<br />

belirtti. Kılıçkaya; “Doğru<br />

tarım tekniklerinin uygulanmasıyla toprağın<br />

en verimli şekliyle kullanılmasını,<br />

ekim süreçlerinin uzun yıllara dayandırılmasını<br />

ve tarımda yüksek rekoltelere<br />

ulaşılmasını destekliyoruz. Dünya için<br />

önemli bir hammadde hazinesi olan<br />

Türkiye, böylelikle daha yüksek kalitede<br />

ve miktarda ürün için vazgeçilmez<br />

bir üretim alanı olduğunu tüm dünyaya<br />

gösterebilir. Kadının tarımdaki önemi<br />

ve değişmez rolünü göz önüne alarak,<br />

onları toplantılarımıza davet ediyoruz.<br />

Kadınların çözüm üretme yeteneği<br />

ve çalışkanlığıyla bilinçli tarım uygulamalarında<br />

önemli bir rol üstlendiğine<br />

inanıyoruz. Kadınların tarım alanındaki<br />

varlığını güçlendirmek, bilinçlendirmek<br />

ve çalışmalarını sistemli hale<br />

getirmek için biz de üzerimize düşen<br />

görevin bilincindeyiz” dedi.<br />

23 Nisan’da doyasıya eğlendiler<br />

Meram Belediyesi tarafından 23 Nisan<br />

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle<br />

Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü’nün<br />

takibinde olan ailelerin çocuklarına yönelik<br />

Beyşehir gezisi düzenlendi. Gün boyunca<br />

çeşitli aktivitelerle doyasıyla eğlenen minikler<br />

keyifli saatler geçirdiler.<br />

Meram Belediyesi tarafından 23 Nisan<br />

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda<br />

Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü’nün takibinde<br />

olan ailelerin çocuklarına yönelik<br />

“Neşeli Çocuklar, Mutlu Yarınlar” etkinliği<br />

düzenlendi. Beyşehir İzcilik Tesisleri’nde<br />

düzenlenen programda çocuklar, gün<br />

boyu farklı aktivitelerle keyifli anlar yaşadılar.<br />

Aileleri ile birlikte Beyşehir Gölü<br />

kıyısında Meram Belediyesi tarafından<br />

hediye edilen uçurtmaları uçuran çocuklara<br />

yönelik eğlenceli yarışmalar düzenlenirken,<br />

etkinlikte Hacivat-Karagöz, illüzyon<br />

ve palyaço gösterisi gerçekleştirildi. Ayrıca<br />

alanda bulunan hedefe ok atan miniklere<br />

çeşitli hediyeler verildi.<br />

www.metropoldergileri.com 21


HABER<br />

22<br />

Türkiye ekonomisi 2017’de<br />

yüzde 7,4 büyüdü<br />

Küresel ekonominin yüzde 3,5 büyüyeceği tahmin edildiği 2017’de Türkiye’nin yüzde 7,4 büyüme ile tüm dünyada büyüme<br />

rekoru kırdığını belirten Konya Ticaret Odası (KTO) Başkanı Selçuk Öztürk, “Türkiye ekonomisi her türlü engele<br />

rağmen yoluna devam ediyor. Büyümeye özel sektörümüz büyük katkı sağladı. Çalışan, üreten, istihdam sağlayan<br />

tüm tüccar ve sanayicilerimizi kutluyorum” dedi.<br />

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK),<br />

2017 yılının Ekim – Kasım – Aralık<br />

dönemine ilişkin 4. Çeyrek Gayrisafi<br />

Yurtiçi Hasıla (GSYH) verilerini<br />

açıkladı. Büyüme rakamlarını değerlendiren<br />

KTO Başkanı TOBB Başkan<br />

Yardımcı Selçuk Öztürk, “Türkiye<br />

ekonomisi, 2017 yılının dördüncü<br />

çeyreğinde yüzde 7,3 2017’nin tmamaında<br />

ise yüzde 7,4 oranında büyüdü.<br />

2016’nın son çeyreğinde başlayan<br />

ekonomide toparlanma eğiliminin,<br />

2017’de hızlı büyüme olarak devam<br />

ettiğini görmekteyiz. Ekonomi yönetiminin<br />

öncülüğünde, devlet - özel sektör<br />

birlikteliği ile Türkiye ekonomisi<br />

tüm dünyada büyüme rekoru kırmıştır.<br />

Küresel ekonominin yüzde3,5 büyüyeceği<br />

tahmin edildiği 2017 yılında<br />

Türkiye yüzde 7,4 oranında büyüme<br />

ile dünya ortalamasının iki kat üzerinde<br />

bir artış sağlamıştır. Ekonomideki<br />

iyileşme ile moral kazanan özel sektörümüzün<br />

çalışması, üretmesi istihdam<br />

sağlaması bunun yanında artan iç talep,<br />

artan ihracat, kredi genişlemesi ve<br />

vergi indirimlerinin etkisi ekonomik<br />

büyümenin sürükleyicisi olmuştur.<br />

2017’de elde edilen yüksek büyüme<br />

rakamları, Hükümetimizin uygulamaya<br />

koyduğu teşvikler ve desteklerin<br />

özel sektörde karşılık bulduğunu göstermiştir.<br />

Yüksek oranda büyümede<br />

en büyük pay özel sektörümüze aittir.<br />

Üreten, yatırım yapan, dünya pazarlarına<br />

açılan, istihdam sağlayan;<br />

vafakarca çalışarak ülkesinin büyümesinde<br />

katkısı olan tüm tüccar ve<br />

sanayicilerimizi kutluyorum. Sanayi<br />

üretimindeki hızlı artışın yanı sıra ihracat<br />

ve istihdamda canlanma sürmektedir.<br />

Ekonomik göstergeleri etkileyen<br />

tüm bu olumlu gelişmeler ile birlikte<br />

2018’de de her türlü engelemelere karşın<br />

Türkiye ekonomisi dünya ekonomisinin<br />

üzerinde büyüecektir. Küresel<br />

ekonomide Türkiye yoluna devam<br />

etmektedir. 2016 ikinci yarısından<br />

itibaren ve 2017’de yurt dışı kaynaklı<br />

not indirimleri, kur spekülasyonları<br />

gibi Türkiye üzerinde uygulanan küresel<br />

oyunların amacına ulaşamadığını<br />

görmekteyiz. Bu şartlarda yoluna<br />

devam eden ekonomimiz için yüksek<br />

oranda büyüme büyük bir başarıdır.<br />

Hedefimiz bu başarının sürdürülebilir<br />

olmasını sağlamaktır” dedi.<br />

Konya’nın büyümeye en fazla katkı<br />

sağlayan iller arasında yer aldığına<br />

dikkat çeken Başkan Öztürk, “2017’de<br />

Türkiye ihracatını yüzde 10,2 Konya<br />

yüzde 17.4 artırdı. 2017’de Konya ihracatta<br />

Türkiye ortalamasının 7 puan<br />

üzerinde artış sağladı. İşsizlikte de<br />

2017’de Türkiye ortalaması yüzde<br />

10.9 iken Konya yüzde 5.9’a düşürdü.<br />

İşsizlik rakamlarını da Konya Türkiye<br />

ortalamasının 5 puan altına düşürdü.<br />

Bu rakamlar yüzde 7,4 büyüyen Türkiye<br />

ekonomisine Konya’nın sağladığı<br />

katkıyı göstermektedir. Konyalı tüm<br />

tüccar ve sanayicilerimize şehrimizin<br />

ve ülkemizin büyümesine sağladıkları<br />

katkı için teşekkür ediyorum” dedi.


www.metropoldergileri.com 23


HABER<br />

24<br />

Bölgenin Okuma Kültürüne<br />

KOP Desteği Sürüyor<br />

KOP Okuyor Mali Destek Programı ile Mahalle Kütüphaneleri Kurulacak.<br />

Konya Ovası Projesi (KOP) Bölge<br />

Kalkınma İdaresi Başkanlığı, kısa adı<br />

“KOP Okuyor” olan “KOP Bölgesinde<br />

Okuma Kültürünün Geliştirilmesi<br />

Projesi” kapsamında 2018 yılı Mali<br />

Destek Çağrısına çıktı.<br />

Kalkınma Bakanlığına bağlı KOP İdaresi<br />

Başkanlığı, ilk defa 2016 yılında<br />

başlattığı mali destek çağrı programını<br />

2018 yılında da sürdürüyor. KOP<br />

Okuyor Mali Destek Programının<br />

bu yılki ana teması “Mahalle Kütüphaneleri”<br />

olarak belirlendi. İnternet<br />

üzerinden yapılacak başvurularda;<br />

“Yeni mahalle kütüphanelerinin oluşturulması”,<br />

“Mevcut kütüphanelerin<br />

yaşam merkezi haline getirilmesi”<br />

ve “Çocukların ve gençlerin okuma<br />

kültürünün geliştirilmesinin yanında<br />

yazma etkinlikleri, söyleşiler, yarışmalar<br />

gibi çeşitli sosyal etkinlikler ile<br />

mahalle kültürünün yaşatılmasına ve<br />

geliştirilmesine” yönelik mahalle kütüphaneleri<br />

kurulacak ve bu kütüphanelerdekisosyal<br />

faaliyetlere mali destek<br />

verilecek.<br />

“KOP Okuyor Projesi<br />

Türkiye’ye Örnek Oldu”


Aksaray, Karaman, Kırıkkale, Kırşehir,<br />

Konya, Nevşehir, Niğde ve Yozgat<br />

illerinden oluşan KOP Bölgesinin,<br />

okuma alışkanlığı ve kültürünü artırmak<br />

ve bunu sürdürülebilir kılmak<br />

amacıyla ilk kez 2016 yılında başlatılan<br />

KOP Okuyor Projesinin, bugün<br />

Türkiye genelinde Okuma Kültürüne<br />

dayalı projelere örnek gösterilir hale<br />

geldiğini belirten KOP İdaresi Başkanı<br />

İhsan Bostancı, gösterdikleri çabanın<br />

hedefine ulaşıyor olmasından büyük<br />

mutluluk duyduklarını ifade etti.<br />

Yerel katılımcılığı çok önemsediklerini<br />

belirten KOP Başkanı Bostancı,<br />

mali destek programından bölgenin<br />

en ücra köşesinde kalmış kamu paydaşlarının<br />

da istifade etmesi için il ve<br />

ilçelerde birçok tanıtım toplantıları<br />

düzenlediklerini hatırlatarak; “Kalkınma<br />

Bakanlığımızın himaye ve destekleri<br />

ile iki yıldır devam eden KOP<br />

Okuyor Projesi ile okumanın önemi<br />

konusunda farkındalık oluşturduğumuza<br />

inanıyorum. Kamu ve yerel<br />

yönetimlerinuyguladığı okuma alışkanlığına<br />

yönelik projelerle çocuklar,<br />

gençler ve vatandaşlarımızda okuma<br />

kültürü ve alışkanlığı oluşturulmaya<br />

çalışıldı. Bugün gelinen noktada<br />

KOP Okuyor Projesi, ülkemizde örnek<br />

gösterilen projeler arasında yerini<br />

aldı. İki yıldır KOP Bölgesi illerinde<br />

uygulanan KOP Okuyor Mali Destek<br />

Programının bu yılki ana teması<br />

“Mahalle Kütüphaneleri” olarak belirlendi.<br />

Bu yıl mahalle kültürünün<br />

yaşatılabilmesi, kütüphanelerinin bir<br />

yaşam alanına dönüştürülmesi, çocukların<br />

ve gençlerin kütüphanelere<br />

çekilmesi için mahalle kütüphaneleri<br />

kurulmasına yönelik kamu kurum ve<br />

kuruluşların projeleri desteklenecektir.<br />

Bu kapsamdaAksaray, Karaman,<br />

Kırıkkale, Kırşehir, Konya, Nevşehir,<br />

Niğde ve Yozgat illerinden Valilikler,<br />

Kaymakamlıklar, İl Özel İdareleri,<br />

İl ve İlçe Belediyeleri, İl Kültür<br />

ve Turizm Müdürlükleri, İl ve İlçe<br />

Milli Eğitim Müdürlükleri, İl ve İlçe<br />

Müftülükleri, İl ve İlçe Gençlik Hizmetleri<br />

ve Spor Müdürlükleri ve diğer<br />

kamu kurum ve kuruluşlarının ve bu<br />

kurumların ortaklığında hazırlanacak<br />

projelere en düşük 100 bin TL ile en<br />

yüksek 300 bin TL arasında yüzde 85<br />

ve yüzde 100 oranlarında hibe desteği<br />

verilecek” diye konuştu.<br />

KOP Bölgesinde Okuma Kültürünün<br />

Geliştirilmesi Projesi 2018 yılı Mali<br />

Destek Çağrısı başvuruları proje.kop.<br />

gov.tr internet adresinden 15 Mayıs<br />

2018 tarihine kadar yapılabilecek.<br />

www.metropoldergileri.com 25


HABER<br />

26<br />

Otomotiv sektörü büyük dönüşümün eşiğinde<br />

Geçtiğimiz günlerde Konya Sanayi Odası tarafından düzenlenen OSEG (Otomotiv Sektörünün Geleceği) 2018 Konferansının<br />

sonuç raporu açıklandı.<br />

Türkiye’den ve dünyadan sektör otoritelerinin<br />

yoğun katılımı ile gerçekleştirilen<br />

OSEG Konferansının sonuç raporunda,<br />

otomotiv sektörünün ekonomi<br />

üzerindeki ağırlığının devam edeceğine<br />

ancak sektörde ciddi dönüşümler<br />

yaşanacağına vurgu yapıldı.<br />

Otomotivde Yenilikçi Teknolojiler ana<br />

temasıyla iki gün boyunca dört oturumda<br />

gerçekleştirilen OSEG konferansı sonuç<br />

raporunda elektrikli otomobillerden<br />

ve otonom araçlardan ‘geleceğin otomobilleri’<br />

olarak bahsedilirken, 2025 yılının<br />

altı çizildi. Raporda, şu anda elektrikli<br />

araç maliyetlerinin yüzde 45’ini<br />

oluşturan batarya maliyetlerinin 2025<br />

yılında yüzde 25 seviyesine düşmesinin<br />

beklendiği, dolayısıyla 2025 yılının<br />

elektrikli araçların içten yanmalılara kıyasla<br />

daha ucuz olmaya başlayacağı yıl<br />

olacağı öngörüsü paylaşıldı.<br />

OSEG 2018 raporunda sektörde yaşanması<br />

beklenen gelişmelerle ilgili şu görüşlere<br />

de yer verildi: “Geleceğin aracı<br />

elektrikli olacak. Fosil yakıtların kullanımı<br />

sürdürülebilir olmadığı için ülkemiz<br />

dahil tüm ülkeler otomotivde gelecek<br />

stratejilerini elektromobilite üzerine kuruyor.<br />

Bundan böyle elektrikli araç geri<br />

döndürülebilecek bir gelişme değil. Ayrıca<br />

araçlar sürücüsüz olacak. Sürücüsüz<br />

olarak da bilinen otonom araçlar, çevrelerini<br />

algılamak için sahip oldukları çeşitli<br />

sensörler ile insan müdahalesine gerek<br />

duymadan, özerk bir şekilde hareket etme<br />

kabiliyetine sahip olacaklar.”<br />

Araçlar internete bağlanacak,<br />

ambulans ve itfaiyeye yol<br />

açacak<br />

Sürücüsüz, otonom araçlarla birlikte güvenilir<br />

bir sürücü olmadan trafiğe çıkamayan<br />

çocuk ve yaşlıların da araç kullanmalarının<br />

mümkün olabileceğinin vurgulandığı<br />

raporda, araçların internete de bağlanabileceği<br />

ifade edildi: “Şu anda Avrupa’da bazı<br />

araçlar internete bağlanıyor. Ancak bu<br />

teknolojinin kullanım oranı ve yaygınlığı<br />

ciddi bir şekilde artacak. İnternet bağlantılı<br />

araçlardan çarpışmayı önlemenin yanı<br />

sıra, park yeri aramada, şarj istasyonu aramada,<br />

ambulans ya da itfaiyeye yol açmak<br />

amacıyla da faydalanabileceğiz.”<br />

Konya ve yerli otomobil vurgusu<br />

Türkiye’nin çalışmalarını yürüttüğü<br />

yerli otomobil konusuna da değinilen<br />

raporda, Konya’nın yerli otomobil yatırımı<br />

için en doğru adres olduğuna<br />

bir kez daha vurgu yapıldı. Raporda;<br />

“Marmara Bölgesi artık kendi yükünü<br />

çekemez hale geldi. Dolayısıyla Türkiye’nin<br />

kalkınma sürecini hızlandırması<br />

için sanayiyi Anadolu’ya yayması<br />

gerekiyor. Konya da bu anlamda yerli<br />

otomobil yatırımının yapılabileceği en<br />

doğru adres. Bu konuda yatırımcıya<br />

5 farklı yer önerisi sunan şehir, ‘Konya’da<br />

Otomobil Üretilebilirliği Fizibilite<br />

Raporu’nda da belirtildiği gibi<br />

Aksaray, Bursa, İstanbul, İzmir, Kocaeli,<br />

Manisa, Sakarya gibi illerden daha<br />

avantajlı bir konuma ve yatırım alt yapısına<br />

sahip.”<br />

Konya Sanayi Odası tarafından ilki 2010<br />

yılında yapılan OSEG konferanslarının<br />

5.si, Türkiye’nin farklı illerinin yanı sıra,<br />

Almanya, Polonya, Romanya, Güney Afrika<br />

ve Hindistan gibi ülkelerden sektör<br />

temsilcilerinin katılımıyla 28-29 Mart’ta<br />

Konya’da gerçekleştirilmişti.


www.metropoldergileri.com 27


KÖŞE<br />

28<br />

Mustafa TATLISU<br />

Basın Konseyi Başkanı<br />

tatlisumustafa@gmail.com<br />

chpKKipHDPsp<br />

ÇİN MUTFAĞI<br />

Hiç Çin mutfağı gördünüz mü?<br />

Görmediniz mi?<br />

Tarif edeyim.<br />

Yirmibeş otuz metrekare bir alan düşünün.<br />

Dört beş tane yukarıya doğru uzayan baca.<br />

Dünyada kaç koku varsa hepsinin karıştığı,<br />

ne koktuğunu,neyin koktuğunu bilmediğiniz<br />

buharlı, nemli,kesif kokulu bir mekan.<br />

Çöp kovalarını andıran on onbeş adet yemek kovasına<br />

bir göz atın.Birinde yılan, birinde çıyan, birinde akrep,<br />

birinde sümüklü böcek, birinde hamam böceği vesaire.<br />

Ortaya karışık isteseniz bir türlü, istemeseniz bir türlü.<br />

Yeseniz mideniz kaldırmaz yemeseniz mal bu.<br />

Şimdi bize ne Çin mutfağından diyorsunuzdur.<br />

Bence de bize ne?<br />

Ama Ankara’da siyaset tam bir Çin mutfağını andırıyor.<br />

Midenin kaldırmadığı her türlü pislik mevcut.<br />

Bir gecede istifa ettirilen satılık vekiller,<br />

İP’i ele geçirilen partiler, Kandil’den tebrik edilen liderler,<br />

41 yıl sonra kurulan vekil pazarları, Güneş Motel ahlaksızlıkları.<br />

Ortada ne buharlı, ne kesif , ne de mayıs kokusu var.<br />

düpedüz fosseptik kokuyor.<br />

Köle pazarlarını andıran vekil pazarlarına ne diyeceksiniz.<br />

Adamların utançlarından yüzlerini kaldırmaya mecali<br />

yok.<br />

Yaptıklarının yada yapılanların ne kadar yüz kızartıcı<br />

olduğunu biliyorlar.<br />

25 Trilyondan bahsediliyor. Bu parayı kimin alacağı<br />

bilinmiyor.<br />

Yüzlerini kaldıramayan satılık vekiller mi, İP’i ele<br />

geçirilen<br />

Parti mi, ya da CHP,PKK, SAADET,HDP,İP aralarında<br />

mı paylaşacak<br />

bilen yok.<br />

Bilinen tek şey var kayıkçı ittifakı Çin mutfağı gibi.<br />

Her türlü koku mevcut.<br />

Her kovada ayrı bir yaratık haşlaması yatıyor.<br />

Bukalemun bütün öğünlerin ana menüsü gibi duruyor.<br />

Vazoya konulacak canlı bir gül ile bile masaya oturulacak<br />

gibi değil.<br />

Müslüman mahallesine salyangozu reva görenlerin<br />

sofrasına<br />

oturacaklara şimdiden afiyet olsun diyorum.<br />

Bize annemizin tarhanası yeter.<br />

Ya Allah Bismillah…


www.metropoldergileri.com 29


KAPAK KONUSU<br />

30<br />

Çiğdem Kurut<br />

Ahmet Çakır<br />

“Türkler<br />

iyi çikolatayı<br />

öğrendi”<br />

Binlerce çocuk Roald-<br />

Dahl’ın “Charlie’nin<br />

Çikolata Fabrikası” isimli<br />

kitabını okurken ya da<br />

aynı kitaptan uyarlanmış,<br />

JoonyDeep’in başrolde<br />

oynadığı filmi izlerken<br />

satır aralarına, ekrana<br />

girip o çikolata serüvenine<br />

dahil olmak istemişti.<br />

O yıllarda bizler kaliteli<br />

çikolatalarla yeni yeni<br />

tanışırken iştah kabartan<br />

görüntüler, betimlemeler<br />

pek çoğumuzu o fabrikaya<br />

hapsetmiş, adeta<br />

o kokuyu burnumuzun<br />

dibinde hissettirmişti.<br />

Yıllar geçti. Türk insanı<br />

artık kaliteli bir çikolatayı<br />

tanır, tercih eder oldu.<br />

Türkiye’de de çikolata<br />

kültürü oluştu. Bu kültürün<br />

gelişiminde büyük<br />

pay sahibi olan, üretimiyle,<br />

istihdamıyla, buluşlarıyla<br />

da ekonomiye ciddi<br />

katkı sağlayan Mehmet<br />

Büyükçiftçi ile Memet<br />

Makine’yi konuştuk..<br />

MEMET MAKİNA YÖNETİM KURULU BAŞKANI<br />

MEHMET BÜYÜKÇİFTÇİ


Sizi tanıyabilir miyiz?<br />

1972 doğumluyum. Konyalıyım.<br />

12 yaşında sanayi serüvenimiz<br />

başladı. O yıllarda ya okuyacaksın<br />

ya da meslek sahibi olacaksın.<br />

Ben de sanayiyi tercih ettim. Arkadaşlarım<br />

hep sanayideydi. Ben<br />

de Hidromas diye bir firmada çırak<br />

olarak işe başladım. Karatay Sanayide<br />

küçük bir dükkândı. 6 yıl<br />

orada çalıştım. Devamında Öztekfen<br />

isimli başka bir firmada devam<br />

ettim. Çıraklık, kalfalık aşamalarını<br />

geçip 1997 yılında kendi işyerimizi<br />

kurduk. Küçük bir sanayi<br />

sitesinde, 80 metrekarede 1 torna<br />

tezgahıylaMemakMakina’yı kurarak<br />

faaliyetlere başladık. Şekerleme<br />

ve çikolata makineleri ürettik.<br />

80 metrekareden, 14 bin kapalı<br />

alanı, 200 çalışanı olan, dünyada<br />

55 ülkeye ihracatı olan, sektöründe<br />

şeker ve çikolata makinelerinde<br />

söz sahibi olan bir firmaydı. Türkiye’de<br />

rakibi yoktu. Dünyada da en<br />

büyükler arasındaydı. 2007 yılında<br />

yanıma ortak aldım. 10 yıl süren<br />

ortaklığı 2017 yılında sonlandırdık.<br />

Orada hisselerimizi devrettik<br />

ve MemetMakina’yı kurduk. Şu<br />

anda ise Memet Makine adı ile yolumuza<br />

devam ediyoruz.<br />

MemetMakina’yı kurmak<br />

daha mı kolay oldu?<br />

Sanayide uzun bir geçmişimiz,var.<br />

Yani 34 yıllık deneyimimiz olduğu<br />

için daha kolay oldu.<br />

Okul mu, sanayi mi tercihinde<br />

pişmanlık duyduğunuz<br />

oluyor mu?<br />

Bu konu zaman zaman arkadaşlarla<br />

sohbetimizde de geçer. Çok<br />

şükür hiçbir zaman pişmanlık<br />

duymadım. Okusaydım belki bu<br />

kadar başarılı da olamayacaktım.<br />

Okuduğunuz zaman da belli bir<br />

kültürle yetişiyorsunuz. Ama sanayide<br />

yetiştiğimiz kültür de o günün<br />

şartlarına göre iyi bir okuldan daha<br />

üst seviyedeydi. Hem eğitim, hem<br />

disiplin hem ahlak anlamında ciddi<br />

bir hiyerarşi vardı. Sevgi, saygıda<br />

da öyle. Bu değerler de elbette<br />

insan hayatında çok önemli. İnsanın<br />

başarılı olmasında çok önemli<br />

bir faktördür.<br />

Şu an aynı sistem devam<br />

ediyor mu?<br />

Bir usta, bin usta anlayışındayız.<br />

Yüzde yüz aynı sistemi uygulama<br />

şansımız yok ancak biz de kendi aldığımız<br />

kültür doğrultusunda hareket<br />

etmeye çalışıyoruz. Yerleşik<br />

bir düzenimiz var. Çalışanlarımız<br />

arasında saygı, sevgi çerçevesinde<br />

bir iletişim söz konusudur. Mesela<br />

işyerimizde kimse birbirine argo<br />

hitaplarda bulunulamaz. En üst seviyeden<br />

en alt seviyeye kadar hitap<br />

şekline bile dikkat edilir. Biz de<br />

yeni ustalar yetiştirip üretimyapacak,<br />

istihdam yaratacak, ülke ekonomisine<br />

katkılar sunacak insanları<br />

hayata hazırlıyoruz. Bu da bize<br />

büyük keyif veriyor.<br />

Neden Memet?<br />

Bu gün tüm dünyanın sorunu marka<br />

ve isim. Hangi isme baksanız ya<br />

patentli yada dolu. Memet global<br />

bir isim. Tüm dünyada, tüm gelişmiş<br />

ülkelerdeki markaların çoğu<br />

kuran kişinin ismini taşır. Kısa ve<br />

anlaşılır olması, hafızada kalması<br />

birde altının dolu olması (yani<br />

www.metropoldergileri.com 31


KAPAK KONUSU<br />

32<br />

işinizin kaliteli olması) sizi marka<br />

yapar.<br />

Me-mak da ismimin bir parçasını<br />

taşırdı. Açılımı Mehmet Makine<br />

idi. Hatta o yıllarda anlaşılmakta<br />

zorluk çekiyorduk. Ne mak? diye<br />

tekrarlanırdı. 2 yıl sona aradaki<br />

“-” işaretini çıkarıp birleştirdim. O<br />

dönemde telaffuzu zor gelirdi ama<br />

dünya markası oldu. Yeni işte aynı<br />

sektörde devam etme kararı aldığımda<br />

da Memet olsun istedim.<br />

İlk firmanızı kurarken küçük<br />

bir dükkânda, belki zor<br />

şartlarda başlamışsınız.<br />

MemetMakina’yla büyük<br />

çapta bir yatırım ve üretimle<br />

yeni bir başlangıç yapıyorsunuz.<br />

Aynı heyecanı<br />

yaşıyor musunuz?<br />

Aynı heyecan ama daha bilinçli,<br />

kendine güvenli bir şekilde. Sonuçta<br />

sektörde belli bir deneyimimiz<br />

de oluştu. Diğer işyerimden 50 kişilik<br />

profesyonel bir ekip de benim<br />

yanıma geldi. Hatta bana “Kendin<br />

çıkmadan bizi çıkar” dediler.<br />

Onların çıkışlarını da vermiştim.<br />

Devamında üretime devam edip<br />

etmemek konusunda da kararsızlık<br />

da yaşamıştım. Ama devam etmem<br />

gerektiğini düşündüm. Çünkü birikmiş<br />

bilgimiz, geçmiş yıllarımız,<br />

en önemlisi de 50 kişilik ekibim<br />

vardı. O ekibin ortalama çalışma<br />

süresi de 7 yıldı. Sektörde en iyi<br />

mühendisi alsanız bile 3 yıla yakın<br />

bir eğitimden sonra tam verimli<br />

olmaya başlıyor. O birikimlerin de<br />

boşa gitmesini istemedim.<br />

Türkler çikolata ve şekerleme<br />

konusunda hep yurtdışından<br />

gelenlerin ellerine<br />

bakardı. O ürünler hep<br />

farklıydı. Şu an diyorsunuz<br />

ki 55 ülkede, Konya’da,Memetya<br />

da bir başka fabrikada<br />

üretilen makinalar<br />

kullanılıyor. Bunu sağlamak<br />

nasıl mümkün oldu?<br />

Sektöre başlangıcımız aslında şöyle;<br />

Konya, Türkiye’de şekercilikte<br />

merkez konumunda. Şeker üretiminin<br />

orijini. Geçmişi 80 yıla dayanır.<br />

Şekercilik kültürü belli bir seviyede.<br />

2003 yılında şeker ve çikolata<br />

makinalarının üretimine başladığımız<br />

tarihlerde yakın arkadaşlarımla<br />

bir araya geldik. O dönem<br />

kalıpçıydık. Çikolata yapacaklarını<br />

ve çikolata kalıbına ihtiyaç duyduklarını<br />

söylediler. O dönem Türkiye’de<br />

bir tane kalıpçı vardı. 3 ay<br />

sonraya sıra veriyor, yüksek fiyata<br />

satıyordu. Bana yapar mısın diye<br />

kalıbı getirdiler. Bizim için basit<br />

bir kalıptı. O kalıpla bizim makine<br />

serüvenimiz başladı. İlk çikolata<br />

kalıbını yaptık. 6 ay sonra, buradan<br />

3 firma daha çikolata işine girdi ve<br />

onların kalıplarını da verdik. Kârlı,<br />

güzel bir sektördü. Bu firmalar<br />

tekrar makineye yatırım yapmayı<br />

düşünüyorlardı. Biraz da şakayla<br />

karışık “ Makinanız da benden.<br />

Ben yapayım” dedim. Ortada bir<br />

makina da yoktu. Sadece konuşma<br />

esnasında gelişti. Hayal ederek kafamda<br />

makinayı canlandırmıştım.<br />

30 bin dolar dedim. Hayalimdeki<br />

makinayı anlattım ve onlar da ina-


nıp paranın yarısını getirdi. Mesela<br />

aynı cesareti ben gösteremezdim.<br />

Çünkü ortada makinanın m’si bile<br />

yoktu. 45 günde makinayı yapıp arkadaşın<br />

işyerine kurduk. Bir mucizeydi.<br />

Ortaya beklentisinin 10 kat<br />

üzerinde bir makina çıktı. O makina<br />

da bizi direk makinacı yaptı.<br />

Piyasadaki çikolata makinelerinin<br />

farklı bir mantığında ürün ortaya<br />

koyduk. Olanın aynısını kopya<br />

edelim diye uğraşmadık. Mantığı<br />

çözdük ve makinanın tüm proseslerini<br />

ona göre geliştirdik.<br />

Artık yolunuza makinacı<br />

olarak mı devam ettiniz?<br />

Konya’da çok fazla şekerci vardı.<br />

Sonra peş peşe sipariş geldi. Büyüme<br />

trendi de orada başladı. Konya<br />

dışında pek çok ile üretim yapmaya<br />

da başladık. 2004 yılında da<br />

ihracatımız gerçekleşti. Yaptığın<br />

işi kaliteli ve ekonomik yaparsan<br />

kocaman bir pazar var. Tüm dünyanın<br />

tek parametresi en kaliteliyi<br />

en uygun fiyata almak. Yada rakiplerden<br />

üst teknoloji yapmak.Bunu<br />

yapabildiğin zaman zaten başarılısındır.Yaptığın<br />

ürünün muadili<br />

de yoksa tek sensin. Bunu geliştirmek<br />

de ciddi Ar-Ge çalışmalarıyla<br />

mümkün. İşimiz ancak bilgi donanımlarıyla<br />

gelişebiliyor. Pat diye<br />

olacak işler de değil.<br />

Çıraklık dönemlerinizde<br />

ileride bir işadamı olmayı<br />

hayal ediyor muydunuz?<br />

O amaçla çalışıyordum. Çalıştığım<br />

her dönemde içimde hep satış vardı.<br />

Başkalarından farklı, sıra dışı<br />

bir iş yapıyorsanız zaten satışçısınız<br />

demek.<br />

Babanız nasıl bir destek<br />

verdi<br />

Traktörle başlayan bir hikaye. Babamın<br />

bir traktörü vardı. Onu satarak<br />

başladım. Aslında o traktör, tornanın<br />

yarı parasıydı. Yarısına da borç-<br />

www.metropoldergileri.com 33


KAPAK KONUSU<br />

34<br />

lanıp başlayan bir serüven. Doğru<br />

bir serüven. Sonra babama yeni bir<br />

traktör almak istedim, söyledim de.<br />

Ama artık traktöre ihtiyacının olmadığını<br />

söyleyerek istemedi.<br />

Çikolata ve şekerlemede<br />

kullanılan makinenin kalitesi<br />

ne kadar önemli?<br />

Direk etki sağlar. Bizim üretimimizin<br />

çok önemi vardı. Türkiye’de<br />

70’e yakın çikolata üreticisi var.<br />

Bunların 65’inde bizim makinalarımız<br />

var. Makinaları biz üretmiyor<br />

olsaydık, bu firmaların hepsi yurt<br />

dışından ithal edeceklerdi. Ülke<br />

dışına döviz çıkacaktı. Üretim yaptık,<br />

döviz çıkmadığı gibi ihracatla<br />

ülkeye döviz getirdik. Sektörün<br />

gelişmesine de ciddi katkılarımız<br />

oldu. Biz bu işi yapmadan önce çikolata<br />

fabrikası kurmak çok zordu.<br />

Belki de hayaldi. Ciddi paranız,<br />

ciddi bilginiz, ekibiniz, malzemeniz<br />

olması gerekiyordu ki; bu imalatı<br />

yapabilesiniz. Biz bu olguyu<br />

değiştirdik. Daha küçük paralarla<br />

çikolata yapılabileceğini gösterdik.<br />

Anahtar teslim fabrika kuruyoruz.<br />

Konya’da 10’un üzerinde kurduğumuz<br />

fabrika var. Anahtar teslim<br />

fabrika kurduğumuz, ödeme kolaylığı<br />

sağladığımız, 80 metrekare<br />

alanda şekercilikle başlayıp bugün<br />

bizim kurduğumuz fabrikalarda<br />

üretim yapan firmalar var. Onlar<br />

da ihracata başladı.<br />

En kaliteli çikolatalar da<br />

size geliyor olmalı :)<br />

Dünyadaki tüm çikolataların tadını<br />

biliyorum. Çikolatanın hangi<br />

proseslerden geçtiği, nasıl olduğu,<br />

hangi malzeme kullanıldığına kadar<br />

ayırt edebiliyoruz. Hangi kalitede<br />

bir çikolata yapmak istiyorlarsa<br />

onun formülünü de veriyoruz. Dünyanın<br />

en iyi çikolatalarının ürünlerini<br />

biliyoruz. İsviçre bu işin duayeni.<br />

Kaliteli bir süt tozu, kakaodan,<br />

yağdan, kaliteli bir çikolata meydana<br />

geliyor. Bunları doğru oranda<br />

birleştiren iyi bir makinadan kaliteli<br />

bir çikolata çıkıyor.<br />

Çocukken çok çikolata yer<br />

miydiniz?<br />

Halen çok seviyorum ve yiyorum.<br />

Tabi ki çok çikolata geliyor ama tadına<br />

bakıyorum.<br />

Gelişime açık bir sektör<br />

müdür?<br />

Hayaliniz ne kadarsa gelişiminiz<br />

de o kadar geniş. Her bir yeni ürün<br />

gelişimi yeni bir makine prosesi<br />

gerektirebiliyor. Kocaman bir pazar.<br />

Teknolojik makinalarınolması<br />

gerekiyor.<br />

Kurduğunuz fabrikada ilk<br />

çikolata kokusu aldığınızda<br />

ne hissediyorsunuz?<br />

Mutluluk hissediyorum ama bu<br />

mutluluk çikolatadan değil, başarmaktan<br />

geliyor. Aldığımız kokudan<br />

çikolatanın kalitesini hemen<br />

anlayabiliyoruz. Konya’dan da<br />

dünya markası çikolatalar çıkartalım<br />

diye çok uğraştık ama bir marka<br />

dışında başaramadık. Böyle bir<br />

marka çıkarmak çok zor değil. Bu<br />

işler biraz vizyon işi. Ne kadar görebiliyorsanız,<br />

düşünebiliyorsanız


o kadar kaliteye ulaşılır. Daha kaliteli<br />

bir çikolata üretilse daha kaliteli<br />

bir pazara ulaşılacak. Mesela<br />

Suudi Arabistan’da bir müşterimiz<br />

vardı; çikolatanın kilosunu 100<br />

dolara satıyordu. En iyi çikolatanın<br />

ana hammaddesinin maliyeti 5<br />

dolardır. En iyisini yaptım deseniz<br />

6 dolar olmaz. Ama bunu nasıl şekillendirdiğiniz,<br />

nasıl sunduğunuz<br />

katma değerinizi yükseltir. En iyi<br />

kakaoyu, en iyi süt tozunu kullansanız<br />

bir fiyatı var. Zaten içerisinde<br />

dört bileşen var. Yağ, şeker,<br />

kakao, süttozu. Bunların oranları<br />

ve kaliteleri çikolatanın kalitesini<br />

belirler. 100 dolara yediğiniz bir<br />

çikolatanın da ana hammaddesinin<br />

maliyeti 5 dolardır. Güzel bir tasarımınız,<br />

modeliniz varsa, içerisini<br />

neyle süslemişseniz, yeme kalitesini<br />

artırmışsanız fark ve fiyatı orada<br />

değişiyor. Çok karlı bir iştir.<br />

Bu durumda sizin için iyi<br />

bir çikolata gurmesi de diyebiliriz<br />

Bir çikolatayı tattığım zaman formülünü<br />

çıkartabiliyorum :) Oranları<br />

ne kadar, hangi yağ kullanılmış.<br />

Gözlemlerinize göre Türklerin<br />

çikolatayla arası nasıl?<br />

Son yıllarda insanlarda artık iyi çikolata<br />

yeme kültürü oluştu. Mesela<br />

bir tedarikçimiz çikolata ikram etti<br />

ve dedi ki; Türkiye’de artık eski çikolataların<br />

tadı yok. Bozuldu. Ben de<br />

dedim ki; aslında onlar bozulmadı,<br />

senin damak tadın değişti. Biz Avrupa’da<br />

üretilen çikolataların tadını<br />

bilmiyorduk. Onları yedikten sonra<br />

iyi çikolata yemeye diğer çikolatanın<br />

tadını beğenmemeye başladık. Eskiden<br />

kokolin üretimi popülerdi. Şimdi<br />

artık gerçek çikolatanın pazar payı<br />

yükseliyor. Bu da insanların yeme<br />

keyfinin yükselmesinden kaynaklanıyor.<br />

2 dolarlık kokolini artık kimse<br />

yemiyor. Güzel gelişme.<br />

Son olarak neler söylemek<br />

istersiniz?<br />

Daha kaliteli makinalar üretebilmek<br />

istiyoruz. Bu potansiyeli ve yeterliliği<br />

kendimizde görüyoruz. Şu<br />

anda çikolata fabrikası sektöründe<br />

dünyanın en iyisi 5 büyük firma var.<br />

Bunlardan ilk 3’ünün içine girmeyi<br />

hedefliyoruz. Geçmişten gelen tecrübemizle<br />

istihdamımızı artırmak<br />

istiyoruz. Müşterilerimize ikram<br />

için çok spesifik, kaliteli bir çikolata<br />

üretip liderlik etmek de istiyoruz.<br />

Her gelen “Çikolata yok mu?” diye<br />

soruyor. Makinesini yapıyoruz ama<br />

iyi bir çikolatayı her zaman ikram<br />

edemiyoruz. Kendi markamız ile<br />

special bir çikolata ikram etmeyi<br />

planlıyoruz. Kocaman bir pazar var<br />

fakat müşterilerimize etik olmaz<br />

diye o pazara girmek istemiyoruz.<br />

Yalnızca ikram edeceğimiz kadar<br />

çikolata üreteceğiz. Memet Makina<br />

ile nasıl çikolatalar yapılabildiğini<br />

göstermek için.<br />

www.metropoldergileri.com 35


RÖPORTAJ<br />

36<br />

Çiğdem Kurut<br />

Beyzat Aksoy<br />

Doğanın insanlara sunduğu en güzel<br />

maddelerden biri. Tarih boyunca hep<br />

kullanılmış, kullanıldığı alana tüm<br />

estetiğini, doğallığını hatta heybetini<br />

sunmuş. Mermer nerede yer aldıysa<br />

oraya değer katmış. Koca bir sektör<br />

de oluşturan mermeri ve bu işin adeta<br />

sanatçısı ARC Mermer’in patronu<br />

Zeki Arıcı’yla konuştuk…<br />

Mermer<br />

altın<br />

değerinde<br />

ARC Mermer’in kuruluşu hakkında<br />

bilgi verir misiniz?<br />

Mermercilik baba mesleğimiz.Babam<br />

80’li yıllarda faaliyete başlamış. Ben<br />

de bu sektöre 13 yaşlarında babamın<br />

yanında çırak olarak başladım. Abimle<br />

devam ettik. 2006 yılında babam işi<br />

tamamen bize devretti. Hızla büyüterek<br />

bugüne getirdik. Bu sektörde ilerlerken<br />

bir taraftan da inşaat sektörüne<br />

atıldık.Ama esas işimiz mermer.<br />

ARC MERMER<br />

FİRMA SAHİBİ<br />

ZEKİ ARICI<br />

Firmanızı kuruluşundan bu yana nasıl<br />

bir seviyeye getirdiniz?<br />

Babamın başladığı yıllarda, arz talep<br />

dengesi de göz önünde bulundurulduğunda<br />

küçük çapta ama güvenilir, kaliteli<br />

hizmet anlayışıyla faaliyet devam<br />

etmiş. Bizim de dahil olmamızla birlikte<br />

mevcut faaliyetlere hedefler eklendi.<br />

Fabrika kurmamız lazım,ihracat yapmamız<br />

lazım, kurumsallaşma adımları<br />

atmamız lazım gibi düşüncelerle,


hep ileriye dönük hareket ettik. Mermer<br />

satışı ve uygulamaları konusunda<br />

ticari faaliyetlerimizi genişlettik.<br />

Devamında inşaat sektörüne de ısınmaya<br />

başladık. Küçük projelerle adım<br />

atıp ilerleyen zamanlarda bu alanda<br />

da faaliyetlerimizi arttıracağız. Emin<br />

adımlarla ilerleyerek farklı projelere<br />

imza atacağız.Bundan sonra da bu<br />

düşünceleri geliştirerek devam edeceğiz.<br />

İş hayatına küçük yaşlarda başlamak<br />

size ne kazandırdı?<br />

Küçük yaşlardan itibaren en büyük<br />

kazancımız tecrübe oldu.İlk başladığımda<br />

her işe burnumu sokuyordum.<br />

Belki de o merak, o istek bu işi benim<br />

mesleğim yaptı.Babam çok iyi bir sanatkardı.<br />

O yıllarda aynı zamanda<br />

inşaatlarda da çalışıyorduk. İşçiliğin<br />

bir inşaatta ne denli önemli olduğunu<br />

da babamdan öğrendik. Çalışırkenki<br />

titizliği, disiplini bize çok iyi aşılandı.<br />

Babanın yanında yetişmek, işi öğrenmek<br />

o zaman çok zor gelirdi. Hiçbir<br />

zaman torpilli olmadık. İşyerimizde<br />

yapılması gereken ne iş varsa titizlikle<br />

yapar, bir taraftan da babamızın gözüne<br />

girmeye çalışırdık.Babamızdan öğrendiğimiz<br />

iş ahlakı, ticari prensipler,<br />

sektörün püf noktaları gibi değerleri<br />

bilgimizle, gördüklerimizle pekiştirdik.<br />

İş hayatında nasıl adım atılması<br />

gerektiği konusunda bilgi sahibi olduk.<br />

İtibarın ne demek olduğunu, büyümek<br />

için risk alınması gerektiğini<br />

ya da sektörde söz sahibi olmak için<br />

gerekli olan argümanları da bu birikimimiz,<br />

tecrübemizle elde ettik.<br />

İyi bir mermeri bir bakışta anlıyorsunuzdur.<br />

İyi, kaliteli bir mermer nasıl<br />

anlaşılır?<br />

Dokusundan, renginden, damarlarından<br />

anlaşılır. İşlenmesi de son derece<br />

önemli. Güzel ve iyi işlenmiş bir mermer<br />

sıkılmadan izlenebilecek bir sanat<br />

eseri gibidir. Doğanın bize bahşettiği<br />

en büyük zenginliklerden biridir.<br />

Hammadde teminini nasıl gerçekleştiriyorsunuz?<br />

Ağırlıklı olarak İran ve Hindistan’dan<br />

ihraç ediyoruz. Bu bölgeler<br />

güzel ve kaliteli mermer açısından<br />

zengin bir pazar. Türkiye’den aldığımız<br />

ürünler de var.Türkiye de bu<br />

anlamda iyi bir pazar.Biz de müşterilerimize<br />

en iyi ürünü sunma çabasıyla<br />

hareket ediyoruz.<br />

Konya’da mermere ilgi nasıl ?<br />

Mermer kullanımı konusunda Konya<br />

önümüzdeki birkaç yıl içerisinde İstanbul,<br />

Ankara ve İzmir’i geçecek diyebilirim.<br />

Seramik kullanımı oldukça<br />

yaygındı. Son dönemlerde mermere<br />

karşı yoğun bir ilgi dikkat çekiyor.<br />

www.metropoldergileri.com 37


RÖPORTAJ<br />

38<br />

İnsanlar natürel ürünlere yönelmeye<br />

başladı. Herkes projesinde bir fark<br />

yaratmak istiyor. Mermer de bu farkı<br />

yaratacak en güzel malzemelerden<br />

bir tanesi. Bizim gözümüzde zaten<br />

mermerin üzerinde yer alabilecek bir<br />

malzeme yok.Mermer altın değerinde.<br />

Dolayısıyla yalnızca konut değil; otel,<br />

hastane, restoran gibi çok farklı mekanlarda<br />

da tercih ediliyor. Biz de tüm<br />

bu mekanlar için de özel uygulamalar<br />

yapıyoruz.<br />

Mermer yer aldığı bir projeye ne kazandırıyor?<br />

Tabi ki en önemli katkısı natürel şıklık.<br />

Kullanıldığı alana güzel bir estetik<br />

katıyor ve lüks bir görünüm sunuyor.<br />

Çok sağlam ve yıllarca deforme olmuyor.<br />

İyi işlenmiş ve uygulanmış bir<br />

mermeri çok uzun yıllar deforme olmadan<br />

kullanabiliyorsunuz.Erişilmesi<br />

zor bir malzeme algısı uyandırsa da<br />

kullanım süresi ve konforu göz önünde<br />

bulundurulduğunda vazgeçilmez<br />

bir malzeme olarak karşımıza çıkıyor.<br />

Mermer elbette pahalı, çıkarılması,<br />

işlenmesi zor, zahmetli. Ama kullanıldığı<br />

her alanda o uğraşın değerini<br />

görebiliyorsunuz. Mermer kullanıldığı<br />

her alanda adeta bir emeğin, değerin<br />

ürünü olduğunu yansıtıyor.İşçiliği iyi<br />

yapılmadığı sürece o mermerin kalitesinin<br />

önemi kalmıyor. Mermer kaliteli,<br />

işçilik de kaliteli olursa çok güzel<br />

bir elmas, pırlanta bunun yanında sönük<br />

kalabilir.<br />

İnşaat alanında da faaliyet göstermeye<br />

başladınız. Bu da özel bir proje<br />

mi?<br />

Özel bir villa projesi hazırladık. Aslında<br />

biz bu projede konsepti biraz mermer<br />

üzerine oluşturduk. Bir mermerin<br />

nasıl kullanılabileceğini göstermek<br />

istedik. Mevcut çizgiyi biraz değiştirerek,<br />

mermeri alışılagelmişin dışında<br />

kullanarak bambaşka bir algıyla<br />

yaklaşılmasını amaçladık.Mermerin<br />

kullanım alanı hayal gücü kadar geniş.Projemizde<br />

de geniş alan uygulamalarıyla<br />

bir vitrin oluşturmaya çalışacağız.<br />

Son olarak; mermerin de modası var<br />

mı? Ve bu takip ediliyor mu?<br />

Mermer tarih boyunca hep değer bulmuş.<br />

Dönemsel kullanım şekilleri<br />

var. Tarih boyunca da hep modası olmuş.<br />

Rengi, deseni, kullanım alanları<br />

dönemlere göre değişmiş. Daha çok<br />

butik alanlarda kullanıyoruz. Cephe<br />

kaplama, kolon, asansör kapısı gibi<br />

insanların direk dikkatini çekeceği<br />

alanlarda yer alıyor. Mermere bakarken<br />

keyif alırsınız, üzerine basarsanız<br />

bu sizi rahatlatır. Doğal malzemenin<br />

en önemli özelliği de sanırım<br />

böyle etkilerinin olması. Bu yüzden<br />

mermerin gözle, tenle temas etmesi<br />

de önemli.


www.metropoldergileri.com 39


HABER<br />

40<br />

EKONOMİDE GURUR TABLOSU<br />

Konya Sanayi Odası, Konya Ticaret Odası, Konya Ticaret Borsası, Konya Vergi Dairesi Başkanlığı,<br />

SGK İl Müdürlüğü ve İŞKUR Konya İl Müdürlüğü tarafından düzenlenen Konya Ekonomi Ödülleri<br />

2017 töreni gerçekleştirildi. Türkiye Odalar ve Borsalar Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun da katıldığı<br />

programda 11 dalda ödül verildi.<br />

Ödül alan firmalar<br />

şöyle:<br />

2017 YILI GELİR<br />

VERGİSİ ÖDÜLÜ<br />

ALAN FİRMALAR<br />

Mustafa Tarip, Ali<br />

Akkanat<br />

2017 YILI KURUM-<br />

LAR VERGİSİ ÖDÜ-<br />

LÜ ALAN FİRMA-<br />

LAR<br />

Konya Çimento A.Ş.,<br />

Safa Tarım A.Ş., Konya<br />

Şeker A.Ş.<br />

2017 İHRACAT<br />

ÖDÜLÜ ALAN FİR-<br />

MALAR<br />

S.S.P Otomotiv<br />

San., Konya Şeker<br />

San., Eti Alüminyum<br />

A.Ş., Topçuoğlu Hayvancılık<br />

Dayanıklı<br />

Dayanaksız Tüketim<br />

Malları Giyim Tic. ve<br />

San.<br />

Selva Gıda San. A.Ş.<br />

2017 İSO İLK 500<br />

FİRMALARI<br />

Konya Şeker San.,<br />

Eti Alüminyum A.Ş.,<br />

TÜMOSAN Motor ve<br />

Traktör San., Hasçelik<br />

San., Ova Un<br />

Fabrikası, Aydınlar<br />

Yedek Parça, Helvacızade<br />

Gıda İlaç<br />

Kimya San., Enka Süt<br />

ve Gıda Mamülleri<br />

San., Akova süt ve<br />

Gıda Mamülleri San.,<br />

Hekimoğlu Un fabrikası<br />

Tic.


2017 İSO İKİNCİ 500 FİRMA-<br />

LARI<br />

Konya Çimento A.Ş., Büyükhekimoğulları<br />

Gıda San., Kombassan<br />

Kağıt Matbaa Gıda ve<br />

Tekstil San., Safa Tarım A.Ş.,<br />

Golda Gıda San., Atiker Metal<br />

İthalat İhracat ve İmalat San.,<br />

Selva Gıda San. A.Ş., Altınapa<br />

Değirmencilik Tic., Kompen<br />

PVC Yapı ve İnşaat Malzemeleri<br />

SAn., Çöğenler Yemcilik Tarım<br />

Ür. Hay. ve Petrol Ür. Tic. San.,<br />

Gitaş Gıda ve İhtiyaç Maddeleri<br />

Tic. ve San., Kontensan Konya<br />

Teneke Kutu Ambalaj ve Makine<br />

San. ve Tic., Tosunoğulları<br />

Mobilya San. ve Tic.<br />

2017 YILI EN ÇOK TARIMSAL<br />

TESCİL YAPAN FİRMALAR<br />

Konya Şeker San., Erser Grup<br />

Tarım Ürünleri San. ve Tic.,<br />

Büyük Hekimoğulları Gıda<br />

ve San. Tic., Altınapa Değirmencilik<br />

Tic. ve San., Toprak<br />

Tarım Hayvancılık Gıda İletişim<br />

Nakliyat Paz. San., Konuklar<br />

Tarım Ürünleri Otomotiv Tic.<br />

Ltd. Şti., Şakiroğlu Tarım Gıda<br />

Ürünleri Hayvancılık İnşaat<br />

Nak. San., Tekbaş Ambalaj<br />

Gıda İnşaat Turizm San., LDR<br />

Tarım Ürünleri Nakliye Petrol<br />

Hay. ve İthalat İhracat Tic. Ltd.<br />

ŞTi., Mustafa Eroğlu Yem Tic.<br />

ve San. Ltd. Şti.<br />

2017 YILI EN ÇOK İSTİHDAM<br />

OLUŞTURAN FİRMALAR<br />

Konya Şeker San., Adese Alışveriş<br />

Merkezleri Tic.,Eti Alüminyum<br />

A.Ş., Panagro Tarım<br />

Hayvancılık San., Yeni Mağazacılık<br />

A.Ş.<br />

www.metropoldergileri.com 41


HABER<br />

42<br />

2017 YILI EN FAZLA İŞ BAŞI EĞİTİM<br />

PROGRAMI DÜZENLEYEN FİRMA-<br />

LAR<br />

Callus Bilgi ve İletişim Hizmetleri A.Ş.,<br />

Adese Alışveriş Merkezleri Ticaret<br />

A.Ş., Özçelikkkayalar Alışveriş Merkezleri<br />

Pet. Tar. ve Gıda San. ve Tic.,<br />

Işıl Sağlık Hizmetleri A.Ş., Yıldız Pul<br />

Otomotiv Motor Parçaları Sanayi A.Ş.<br />

KONYA SANAYİ ODASI 35. YILINI<br />

DOLDURAN FİRMALAR<br />

Arıkol Aerosol Ambalaj San. ve Tic.<br />

A.Ş., Gitaş Gıda ve İhtiyaç Maddeleri<br />

Tic. ve San. A.Ş.


KONYA TİCARET BORSASI 40. YILINI DOLDU-<br />

RAN FİRMALAR<br />

Osman Çakır, Süleyman Cömert, Hüseyin Taşan<br />

Mehmet Gödeneli, Mustafa Küçükavcı<br />

KONYA TİCARET ODASI 40. YILINI DOLDURAN<br />

FİRMALAR<br />

Kale Möble Tic., Paksu İnşaat Tesisat Malzemeleri<br />

San., Sefer Motorlu Araçlar Nakliyat Taşımacılık<br />

Tic. A.Ş., Mustafa Yılmaz-Ağalar Ticaret, Necati<br />

Çiller -Oto Yüksel, Salih Eser, Ahmet Üçer, Cemal<br />

Altınsoy, Mevlüt Özcan, Ramazan Eseroğlu, Osman<br />

Ayhan Karavelioğlu, İbrahim Bestil, İbrahim<br />

Kolcu, Ahmet Dikici, Necati Eker, Osman Mümtaz<br />

Kulluk, Seyit Mehmet Meneviş, Ayhan <strong>Sayı</strong>lar, Muammer<br />

Uğur, Ahmet Yanılmazer, Osman Küçükkulu,<br />

Mustafa Tuluk<br />

www.metropoldergileri.com 43


RÖPORTAJ Çiğdem Kurut Ahmet Çakır<br />

44<br />

Adına güzel sözler söylenir. Bazen umut,<br />

bazen huzur, bazen de her şeyin başlangıcı,<br />

bitişidir.Üzerinde en güzel sanatsal<br />

çalışmalar yapılır, dili vardır, anlamı<br />

vardır. Kapı tarih boyunca hep olmuştur,<br />

hem de çok önemli olmuştur. Teknolojiyle<br />

birlikte pek çok şey değişse de kapı<br />

önemini hiç yitirmez. Malzemesi, modeli,<br />

fonksiyonu değişir ama huzurun, güvenin<br />

adı aynı kalır. Zer Kapı’yı Nasuh Ozan<br />

Önal’la konuştuk…<br />

Çelik kapı<br />

deyip<br />

geçmeyin<br />

Sizi tanıyabilir miyiz?<br />

1985 yılında Konya’nın Cihanbeyli ilçesinde<br />

dünyaya geldim. İlkokul 3. sınıfa<br />

kadar Cihanbeyli’de ikamet ettik. Sonra<br />

Konya’ya taşındık. Yapıcı İlköğretim<br />

Okulu, Barbaros İlköğretimOkulu,Dolapoğlu<br />

Anadolu Lisesi veDiltaş Koleji’nde<br />

öğrenim gördüm. Devamında2<br />

sene Kıbrıs’ta Yakındoğu Üniversitesi’nde<br />

Hukuk Fakültesi’nde öğrencilik<br />

yaptımBazı nedenlerden dolayı yarım<br />

bıraktım. Şuanda hala Selçuk Üniversitesi’nde<br />

Ziraat Teknikerliği bölümünde<br />

aktif öğrenciyim.<br />

İş hayatına ne zaman başladınız?<br />

İş hayatıma Kıbrıs’tan döndükten sonra<br />

başladım. Sarıyer Börekçisi’nin bayiliğini<br />

aldım ve Konya’da şube açtım.<br />

İşler istediğim gibi yürümeyince de o<br />

işe son vererek Konya’da kapı sektöründe<br />

hizmet veren bir firmayla imalat<br />

şeklindeyeni bir başlangıç yapmış<br />

olduk. 2011 yılından beri çelik kapı<br />

ZER KAPI<br />

FİRMA SAHİBİ<br />

NASUH OZAN ÖNAL


işiyle uğraşıyorum. Şuan aktif olarak<br />

2 senedir Ankara firması Mina Çelik<br />

Kapıyla yolumuza devam ediyoruz.<br />

Bayi şeklinde çalışıyoruz. Kapı işi<br />

inşaat taşeronuolarak geçiyor. İmalatın<br />

ayrıntılarını tamamen öğrendikten<br />

sonradaha köklü bir firmayla bayi<br />

şeklinde çalışma yapmak cazip geldi.<br />

Konya’da tek bayi olarak devam ediyoruz.<br />

Sadece Ankara Mina Çelik kapının<br />

bayiliğini yapıyoruz.<br />

Mina, Çelik Kapıda sektörde önemli<br />

firmalardan biri. 22 yıllık geçmişi, kalitesi<br />

ve yenilikçi çalışmalarıyla adından<br />

söz ettiriyor.Kaliteli bir tarzı var ve kendine<br />

has ürünleri var. Mina Çelik Kapı<br />

kapıların üzerinde bulunan çekme kollardan<br />

diğer ayrıntılara kadar ürünlerini<br />

kendi tasarlar.Senelik 50 bin kapasiteyle<br />

sektörde söz sahibi olan bir firma olarak<br />

da düşünebiliriz.<br />

Kapı dendiği zamanakla güvenlik sisteminin<br />

ilk basamağı geliyor.Konya’da bu<br />

bilinç var mı?<br />

Maalesef bu bilince yeteri kadar sahip<br />

değiliz. Yüksek maliyetli bir daire alan<br />

müşterimiz bile müteahhiti sorgulamıyor.<br />

Bu sorgulama sadece çelik kapı<br />

için değil. Mutfakta ne kullandık, çelik<br />

kapının markası ne veya çelik kapının<br />

özelliklerine gibi sorular hiç sorulmuyor.<br />

1 milyon liraya daire satılıyor ama<br />

kullanılan malzemeler standartların<br />

çok altında. Müşterinin bu konuda bilinçlenmesi<br />

gerekiyor.<br />

Çelik kapı deyince akıllara çok ayrıntı<br />

gelmiyor. Var mıdır ayrıntıları?<br />

Çelik kapının çok ayrıntısı var. Sadece<br />

kasa ve kanat kısmının çelik olması<br />

önemli değil. Kanat içi kısmında belli<br />

bir dolulukta olması lazım. Genelde<br />

baktığımız zaman en çok karşılaştığımız<br />

şey en uygun fiyatlı kapıaranması.<br />

Oda kapısının fiyatında çelik kapı almak<br />

isteyen çok kişi var.<br />

Çelik kapı denildiğinde neyi sorgulamalıyız?<br />

Çelik kapı denildiğinde saç kalınlıklarını,<br />

kullanılan malzemeleri sorgulamamız<br />

lazım. Şimdi imalattan geldiğimiz<br />

için bunun ayrıntılarını iyi biliyoruz.<br />

Mesela fitilden fitile ses yalıtımı dahil<br />

pek çok şey değişir. Sesi ve rüzgârıönleyen<br />

üst sistemkaliteli bir conta kullanılmışsa<br />

yaşam kalitesi artar. Bunları<br />

sorgulamak lazım mesela. Özellikle<br />

yüksek statülüevlerde bunları sorgulamak<br />

lazım. Onun dışında güvenli bir<br />

kapı istiyorsanız kanat içinde kullanılan<br />

sac, kilit sistemi de çok önemli. Barel<br />

www.metropoldergileri.com 45


RÖPORTAJ<br />

46<br />

sistemini de sorgulamaları lazım. Türkiye’de<br />

Mina Çelik Kapı da dahil olmak<br />

üzere birkaç firmada bunlara dikkat<br />

ediliyor.<br />

Kartla kapı açma devri sona erdi diyebilir<br />

miyiz?<br />

Kaliteli bir çelik kapı kesinlikle kartla<br />

içeriye girişe müsaade etmez. Kalite seviyesine<br />

göre bu değişse de VIP serilerimizde<br />

dışardan kartla giriş yapamazsınız.<br />

Çilingir müdahale edebilir.<br />

Neler hedefliyorsunuz?Üretim noktasında<br />

ya da inşaatla alakalı planınız<br />

var mı?<br />

İmalat düşünmüyorum. Özellikle Konya’da<br />

ucuz fiyatlara kapı veriliyor. Onlarla<br />

rekabet etmek istemiyorum. Mina<br />

Çelik Kapının kalite standartları çok<br />

yüksek. Bazı üreticiler ürünlerini çok<br />

ucuz fiyata veriyorlar. Bu da açıkçası<br />

bazı müteahhitlerimizin işine geliyor.<br />

Konya’da çok kaliteli kapılar yapılıyor<br />

fakat çok düşük kar marjıyla piyasa kırılıyor.<br />

Bu yüzden de benim hedefimde<br />

kesinlikle imalat diye bir şey yok.<br />

Projeye ya da kişiye özel tasarımlar da<br />

yapıyor musunuz?<br />

Perakendede değil ama toptan olarak<br />

öyle hizmet verdiğimiz müşterilerimiz<br />

var. Onların isteklerine özel yapılmış<br />

kapılarımız mevcut. Mina Kapı da projeye<br />

özen gösteren, özel tasarımlar yapan<br />

ender firmalardan bir tanesi<br />

Kapı hem çok güvenli hem de şık bir<br />

malzeme haline dönüştürülebiliriyor o<br />

zaman.<br />

Aynen öyle. Özellikle üst segmentli<br />

ürünlerde bunu görmek mümkün.Fason<br />

üretim de yapmıyoruz.2018 modellerimiz<br />

de görücüye çıktı. Taklitlerine, kopyalarına<br />

karşı özel önlemler de alınıyor.<br />

Kapının da modası oluyor mu?<br />

Kapının da modası var. 2015 yılında<br />

en son büyük kataloğumuzu yaptık.<br />

2018’de yeniliyoruz. 2021’ kadar böyle<br />

devam edecek. 2021 yılından sonra<br />

artık başka şekilde üretimler yapmaya<br />

çalışacağız. 3 senede bir yeniliyoruz.<br />

Her seferinde ürünler üzerine bir şeyler<br />

katarak ortaya güzel çalışmalar<br />

konuyor. Kalite açısından çok fazla<br />

üzerine çıkmamız mümkün değil. Bir<br />

zirve vardır orada durursunuz. Ama<br />

model olarak, görsellik olarak üzerine<br />

yeni şeyler katılıyor.<br />

Genel standartlarınız nedir?<br />

Genel bir standardımız var. Mesela<br />

VIP serisi,pırlanta serisi,Premium serimiz<br />

var. Sac kalınlıklarına göre bu<br />

ayrım yapılıyor. Ama en alt seviyedeki<br />

kapımızın standardı bile kaliteli diyebileceğimiz<br />

özellikler taşıyor.<br />

Size Kapıcılar Kralı deniyor. Bunun bir<br />

esprisi var mı?<br />

Valla o bir espriydi. Düğün esnasında<br />

sunucuo an için cevaplanması zor bir<br />

soru sordu.Mesleğiniz ne diye sordu.<br />

“Kapıcıyım” diye ağzımdan çıktı.<br />

Ondan sonra arkadaşlar da “Kapıcılar<br />

kralı” diye bağırmaya başladı. Adım<br />

öyle kaldı.<br />

Son olarak söylemek istediğiniz bir şey<br />

var mı?<br />

Müşterilerimize tavsiyem; daire alırken<br />

özellikle müteahhitleri sorgulasınlar.Verdikleri<br />

ücretin karşılığında ne<br />

aldıklarını bilsinler.


www.metropoldergileri.com 47


RÖPORTAJ<br />

48<br />

Çiğdem Kurut<br />

Beyzat Aksoy<br />

Izgaraya<br />

hanım eli<br />

değerse…<br />

Hanım eli ızgaraya<br />

ilk adımınızı attığınızda,<br />

sizi önce<br />

hayranlık uyandıracak<br />

bir ortam<br />

karşılıyor.Nereye,<br />

hangi köşeye baksanız<br />

çok zevkli ve<br />

mükemmel ötesi,<br />

insanı hayran<br />

bırakacak bir ambiyans.<br />

Ama daha<br />

da ötesi sıcacık<br />

bir ilgi ile sizi<br />

karşılayan Hanım<br />

Eli Izgara’nınkurucusu<br />

idealist<br />

ve iş aşkını hem<br />

tasarıma hem de<br />

yapmış olduğu<br />

yemeklere katan<br />

End. Müh. Necmiye<br />

Turoğlu doğru bir<br />

yerde olduğunuzu<br />

hissettiriyor.<br />

Röportajımız da<br />

Necmiye<br />

Hanım’la…<br />

HANIMELİ IZGARA İŞLETME SAHİBİ<br />

END. MÜH. NECMİYE TUROĞLU


Sizi tanıyabilirmiyiz?<br />

Aslen Karadeniz kökenliyim asker çocuğuyum<br />

babamın mesleğinden dolayı<br />

çocukluğumu güzel yurdumun birçok<br />

şehrinde geçirdim. Son 20 yıldır<br />

da Konya’dayız. Çok küçük yaşlardan<br />

beri hayatın içinde oldum. Hem çalıştım,<br />

hem de okudum. Okulumu<br />

bitirdikten sonra eğitimini aldığım<br />

bölümün gereği olarak çalışma hayatımda<br />

benim için yeni bir dönem oldu.<br />

Çalıştığım iş yerlerini kendi işim gibi<br />

görüp gece gündüz demeden hep, durmadan<br />

koşturdum. Hem kendime<br />

hem de çalıştığım iş yerlerine değerler<br />

katmaya çalıştım. Bunları yaparken<br />

çocukluktan beri hayalim olan restoran<br />

işini de kafamdan bir türlü çıkaramadım<br />

ve şuan bulunmuş olduğunuz<br />

yerle çocukluktan beri beslediğim<br />

hayali gerçekleştirmeye, kendi işimi<br />

www.metropoldergileri.com 49


RÖPORTAJ<br />

50<br />

hayata geçirmeye adım attım.<br />

İnsan kaynakları uzmanlığından<br />

farklı bir sektöre geçmeyi neden<br />

tercih ettiniz? Ve bu güzelliği nasıl<br />

ortaya koydunuz?<br />

Güzel bir soru öncelikle iş yerimi<br />

ziyaret etmenizden dolayı<br />

teşekkür ederim. Demek ki fark<br />

edilecek kadar güzel şeyler ortaya<br />

koymuşum ve bunun fark edilmesi<br />

mutluluğunu yaşattınız. Sorunuzun<br />

cevabına gelince; benim<br />

için sevdiğim ve hayal ettiğim<br />

şeyleri yapmak önceliklerim arasındadır.<br />

Bir insan ne iş yaparsa yapsın<br />

severek yapmalı ki yaptığı işe saygı<br />

duyulsun ve fark yaratabilsin. Şu an<br />

bulunduğunuz ortama inanmış olmanın<br />

yansımalarını görüyorsunuz …<br />

Neden bu iş” derseniz yaratılış gereği<br />

yemek yapma özellikleri yüce yaratıcı<br />

tarafından genlerimize işlenmiş.<br />

Fakat lokantacılık sektörüne bakınca<br />

işletme sahiplerinin erkeklerden teşkil<br />

olduğunu gördüm. Esasında bu işi kadınların<br />

yapması gerektiğine inandım<br />

ve severek yaptığım insan kaynakları<br />

uzmanlığı mesleğimi üzülerek de olsa<br />

ideallerimi gerçekleştirmek adına bıraktım.<br />

Burayı açtıktan sonra henüz<br />

bir yılımı bile doldurmadan beklediğim<br />

bir teveccühle karşılaştım. Bu<br />

durum ne kadar doğru bir adım attığımın<br />

bir yansıması. Artık hayallerimi<br />

gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyorum.<br />

Yapmış olduğunuz bu iş mesleğinizle<br />

örtüşüyor mu?


Mutlaka eğitimini almış olduğum<br />

ve yıllarca emek verdiğim<br />

mesleğimin de katkısı olmuştur.<br />

Ama bu şu demek değildir; Mühendislikle<br />

Restoran ne alaka.<br />

Şu gerçeği göz ardı etmemek<br />

lazım; zaten bu yeteneğin doğuştan<br />

tarafıma verilen bir yeti<br />

olduğunu düşünüyorum. Kadınların<br />

genlerine işlenmiş ve ona<br />

göre dizayn edilmiş. Ben sadece<br />

bu yeteneklerden yola çıktım.<br />

İdealim, hayalim olan bu işi yapmaya<br />

karar verdim ve bu kararımın<br />

ne kadar doğru olduğuna<br />

inancım da katlanarak artmakta.<br />

İş yerime gelen müşterilerimin<br />

göstermiş olduğu teveccüh de bu<br />

inanç ve kararlılığımı daha çok<br />

arttırıyor. Ben sizlerin aracılığı<br />

ile de Konya halkına kadın eli<br />

değince nelerin değiştiğini, nasıl<br />

bir lezzet katıldığını göstermek<br />

istiyorum. Konyalılara, nezih,<br />

sıcak bir atmosferde, kaliteli<br />

yemekleri yerinde tespit etmeleriniöneriyor,<br />

bunun bir bağımlılık,<br />

sürekliliksağlayacağını da<br />

iddialı bir söylem olarak ifade<br />

ediyorum. Kısacık yol yürüyüşümde<br />

bunun farklılığını yaşatanHanımeli<br />

müdavimlerine de<br />

şükranlarımı sunuyorum.<br />

www.metropoldergileri.com 51


HABER<br />

52<br />

Okul Öncesinden<br />

Liseye Kadar<br />

Mis Koleji<br />

Konya’da eğitim sektörüne yeni bir vizyon getirmek amacıyla kurulan Mis Koleji yeni eğitim öğretim yılını bekliyor.<br />

Mis Koleji Yönetim Kurulu Başkanı Salih Özkan, Konya’da eğitim sektöründeki sıkıntıları bilerek ve bu sıkıntılara kesinlikle<br />

çözüm bulmak amacıyla Mis Koleji’ni kurduklarını ifade etti.<br />

2018-1019 eğitim-öğretim yılında<br />

eğitime başlayacak olan Mis Koleji,<br />

Konya’daki eğitim sektörü anlayışını<br />

değiştirmek konusunda iddialı. Kısa<br />

sürede eğitim kadrosunu kuran Mis<br />

Koleji yeni eğitim öğretime hazır.<br />

Kayıt almaya devam eden Mis Koleji<br />

Konya’da ciddi bir boşluğu dolduracak.<br />

Mis Koleji Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Salih Özkan, “Her yaptığımız işte<br />

disiplinden asla taviz vermedik. Hep<br />

müşterilerimizin memnuniyetini temel<br />

aldık. Bu anlayışı eğitim sektöründe<br />

de uygulayacağız. İşin uzmanı, profesyonel<br />

ekibimizi kurduk. Disiplinli ve<br />

planlama yaparak ilerliyoruz. Eğitim<br />

öğretim döneminde öğretmenlerimiz,<br />

öğrencileriyle ve velileriyle buluşacak.<br />

Konya’da şikayet edilen tüm konulara<br />

eğiliyoruz. Problemleri öğrenci ve velimizin<br />

memnuniyeti için anında çözen<br />

bir Mis anlayışını tesis ediyoruz.<br />

Kayıtlarımız gayet iyi gidiyor. Öğrenci<br />

velilerimizin kayıt olmasalar bile gelip<br />

sormalarını ve Mis anlayışımızı öğrenmelerini<br />

çok arzuluyoruz. İşinin ehli<br />

tecrübeli öğretmenlerimizle heyecanlı<br />

ve başarılı öğretmenlerimizi bir araya<br />

getiren kaliteli bir eğitim kadrosu<br />

kurduk. Okul binamız örnek olacak bir<br />

bina. Öğrencilerimizi ve öğretmenlerimizi<br />

düşünerek keyifle uzun zaman<br />

geçirebilecekleri, güvende olacakları<br />

ve sadece eğitime odaklanacakları mükemmel<br />

bir Mis Koleji’ni Konya’mıza<br />

kazandırdık. Konya’mıza hayırlı uğurlu<br />

olsun” dedi.<br />

Eğitim başlamadan önce öğrencilerimize<br />

ve velilerimize yönelik eğitimler<br />

planladıklarını da ifade eden Özkan,<br />

“Türkiye’mizin geleceği için eğitim<br />

çok önemli. Milli bilince sahip gençlerimiz<br />

bizim teminatımız. Bu anlayışla<br />

okul öncesinden, ilkokula, ortaokuldan<br />

liseye kadar her alanda Konya’ya örnek<br />

olacak bir eğitim anlayışı kazandırmak<br />

istiyoruz. Buradaki adımlarımız bizi<br />

üniversiteye taşıyacak. İleride üniversite<br />

konusunda da adımlar atmak istiyoruz”<br />

diye sözlerine ekledi.


www.metropoldergileri.com 53


RÖPORTAJ<br />

54<br />

Çiğdem Kurut<br />

Herşey “TheHich” bloğuna şöyle<br />

bir göz atmakla başladı.“İhmaller<br />

ihmale gelmez”, “Karar almaya karar<br />

vermek” gibi makaleleri okurken kıssadan<br />

hisselerde bir mola vermek iyi<br />

geldi. Yönetim Danışmanı Cem Burak<br />

Pir kişisel bloğunda ilginç içeriklere<br />

yer verse de aslında oAnte’yle firmalara<br />

adeta cansuyu veriyor. Pir’le<br />

Ante’yi ve TheHich’i konuştuk.<br />

“Şirket<br />

kurucuları<br />

hobi edinmeli”<br />

Pir’den TheHich. Böyle bir blog açmak<br />

aklınıza nereden geldi?<br />

Benim bloğum bireysel bir blog aslında.20<br />

yılı aşkın bir süredir Türkiye’nin<br />

en büyük gruplarından bir tanesinde üst<br />

düzey yöneticilik yaptım ve daha sonra<br />

ayrıldım. Bu birikimimi (ki çalışırken<br />

de ilgi duyduğum alanlar örgütsel ve bilişsel<br />

psikolojiydi) insanlarla paylaşmak<br />

üzere yola çıktım.TheHich tamamen kişisel<br />

bir blog.Kendi okuduklarımı, kendi<br />

tecrübelerimi harmanlayarak paylaşımlar<br />

yapıyorum. İlgisini çeken insanlar<br />

faydalanıyorlar, ilgisini çekmeyen insanlar<br />

doğal olarak okumuyorlardır. Bir<br />

kişi bile yazılarımdan faydalanabiliyorsa,<br />

aklında bir fikir uyanıyorsa, yeni bir<br />

bakış açısı oluşuyorsa amacıma ulaşıyorum<br />

demektir. Ben bunları zaten okuyorum.<br />

Yazmak da iyi geliyor. İnsanlarla<br />

paylaşıyorum. Amacım tamamen bu.<br />

Ve Ante. Çok yeni ve umut dolu.<br />

Profesyonel hayattan sonra bir arkada-<br />

YÖNETİM DANIŞMANI<br />

CEM BURAK PİR


şımla (Necati Telçeker) birlikte özellikle<br />

kurumsal olmayan aile yapısındaki<br />

şirketlere kurumsallaşmaya yönelik<br />

adımlarında yardımcı olmak üzereAnte’yi<br />

kurduk. Ante, Latince bir kelime.<br />

“İleri” demek.Burada da sektör ayrımı<br />

gütmeden daha çok aile şirketlerine<br />

kurumsallaşmaya yönelik yardımcı olmayı<br />

amaçlıyoruz. Çalışma sistemimiz<br />

departmanlararası ilişkilerin düzenlenmesi,<br />

yetki onay sistemleri, iş süreçleri<br />

gibi şirketin bütün olarak yapısının<br />

röntgenini çekip, ihtiyaçları ortaya<br />

koyup sonra da değişim için kararı şirketin<br />

sahibine bırakmak suretiyle yön<br />

göstermek. Özellikle Konya, Balıkesir,<br />

Bursa, Denizli gibi Anadolu’daki şehirlerdebuna<br />

ihtiyaç olduğunu görüyoruz.<br />

Bu şehirlerde her alanda üretim yönü<br />

güçlü şirketlerimiz var. Ancak bugün<br />

sadece üretimde güçlü olmak yeterli<br />

değil. Ürettiğimiz ürünleri doğru stratejilerle<br />

tüm dünyadaki müşterilere ulaştırabilmeliyiz.<br />

Bu anlamda iş süreçleri<br />

çok hızlı değişiyor. Bir yıl önce uyguladığımız<br />

stratejiler bugün güncelliğini<br />

yitirebiliyor. Zaten görüştüğümüz firma<br />

sahipleri de “Ben üretimi biliyorum,<br />

bunun dışındaki kurumsallaşmaya yönelik<br />

satış, dış ticaret, finansman, insan<br />

kaynakları gibi konularda uzman değilim<br />

ve bu konuda desteğe ihtiyacım var”<br />

diyor.<br />

Bu çalışmaları yaparken size göre<br />

firmalarda en çok sorun teşkil eden<br />

konu hangisi oluyor?<br />

Son zamanlarda sanayicimiz el yordamıyla<br />

da olsa, fuarlar aracılığıyla<br />

da olsa yurtdışına açılmaya başladı.<br />

Bunun tabi ki daha profesyonel,<br />

daha kurumsal yapılması lazım. En<br />

basitinden hazırlanan bir broşürün<br />

detayında bile yabancı müşteri o<br />

firmanın kurumsallığı konusunda<br />

fikir sahibi olur. Dolayısıyla oradan<br />

başlayarak her türlü aşamada şirketin<br />

buna hazır hale getirilmesi için<br />

çalışmalarına yardımcı olmak istiyoruz.<br />

Bugün pek çok şirketimiz<br />

maalesef henüz daha gerçek ürün ve<br />

üretim maliyetlerini hesaplayamıyor.<br />

Birçok firma maliyet yapılarının<br />

bile farkında değil. Çok kaba hesaplamalarla<br />

fiyatlarbelirleniyor.<br />

Tüm bu işleyiş çok ince bir ayrıntı mı<br />

gerektiriyor?<br />

Tabiki. Çünkü bir sürü yüksek bedelli<br />

üretim ekipmanı, tezgah, malzemeler<br />

vs. kullanılıyor.Bunların maliyeti var.<br />

Olayı net görürlerse doğru fiyat verirler.<br />

Belki yüksek fiyat verip bilmeden müşteri<br />

kaçırıyorlar, belki de onları zarara<br />

sürükleyecek bir fiyat veriyorlar. Yine<br />

istedikleri fiyatı versinler ama bilerek<br />

versinler. Ben bu fiyattan zarar ediyor<br />

muyum etmiyor muyum, karım ne kadar<br />

gibi yorumlamaları yapsınlar. Bu,<br />

işin daha çok finansal tarafı. Pazarlamayla,<br />

dış ticaretle,insan kaynaklarıyla,<br />

satın almayla ilgili yani şirketin her<br />

fonksiyonuyla ilgili çeşitli ihtiyaçlar<br />

olduğunu düşünüyorum. Çünkü danışmanlık<br />

döneminden önce profesyonel<br />

hayatta çalışırkende bu tespit ve gözlemleri<br />

yapmıştım.İşimiz gereği pekçok<br />

bölgede farklı şirketleri görme ve tanıma<br />

fırsatımız oldu. Dolayısıyla da böyle<br />

bir ihtiyacın olduğunu o zaman da fark<br />

etmiştik. Firmalar özellikle 2. , 3.kuşağakadar<br />

gelmiş ve 3. kuşağa gelene<br />

kadar hiçbir kurumsallaşma kaygıları<br />

olmamış. İhtiyaç da sonradan hissedilir<br />

olmuş.<br />

Firmalar kurumsallaşma ihtiyacını<br />

nasıl hissediyor? İhracat çalışmaları<br />

bir etken midir ve yeni jenerasyonundaha<br />

eğitimli olması bu farkındalığı<br />

etkiledi mi?<br />

Kesinlikle. Tabiki geçmiş jenerasyonu<br />

da suçlayamayız.<br />

Bu konularda eğitimi olmadan kendi<br />

yöntemleriyle bugünkü halini alan ve<br />

sistemini kurmuş çok fazla firma var.<br />

Tam olarak kırılma noktası ne zaman<br />

başlıyor?<br />

Geçmiş jenerasyon kendi koşulları<br />

içerisinde doğruyu yapmış ve başarılı.<br />

Eğer bugün bu kişilerden bahsedebiliyorsak<br />

ozamanki aldıkları kararlar<br />

bir girişimcilik ruhuyla alınmış. Risklerde<br />

alınmış. Burada esasında değişen<br />

şey dünya.Belki onlar hala doğru<br />

yönde gittiklerini düşünseler de dünya<br />

çok hızlı değişiyor. Dünyanın gerekleri,<br />

ihtiyaçları değişiyor. Yeni jenerasyon<br />

bunun farkında. Çünkü böyle bir<br />

dünyaya doğdular. Dolayısıyla onlar<br />

mümkün mertebe kendi gördüklerini,<br />

kendi doğrularını işe yansıtmaya çalışıyorlar.<br />

Ama çok tipik olarak görüyorum<br />

ki burada kuşak çatışması da var.<br />

İşin ilk sahibi kendi iktidarını kaybetmek<br />

istemiyor. Tabi ki hak verilebilir<br />

ama dünya o yönde ilerlemiyor.Elbette<br />

diğer taraftan, yeni jenerasyonunda sadece<br />

dünyadaki trendleri takip ederek<br />

değil, kuruluşun değerlerine, kültürüne<br />

sahip çıkarak ilerlemesi gerekiyor.<br />

Elbette her şirketin o şirketi diğerlerinden<br />

ayıran ve farklı yapan belli bir<br />

değeri, kültürü vardır. Dolayısıyla onlara<br />

sahip çıkarak ama dünyadaki gelişmelere,trendlere<br />

de ayak uydurarak<br />

ilerlemek zorundalar.Bir süre sonra<br />

işler yeni jenerasyonlara devredilecek.<br />

Çünkü doğanın kanunu gereği kurucular<br />

devreden çıkmak zorunda kala-<br />

www.metropoldergileri.com 55


RÖPORTAJ<br />

56<br />

caklar. Daha sonra iş yeni jenerasyona<br />

devrolacak. Onlarında işi kolay değil.<br />

Çünkü her türlü alanda ciddi bir rekabet<br />

var.Yani dünya artık gerçekten<br />

herkesin birbirinden haberdar olduğu<br />

bir yer haline geldi. Şirketimizin adı<br />

da bu yüzden“İleri”ve sloganımız da<br />

“Geleceği birlikte tasarlıyoruz”. Gerçekten<br />

de klasik bir tabir ama bu sonu<br />

olmayan bir yürüyüş. Çünkü siz ne<br />

kadar geleceği yakalamaya çalışırsanız<br />

çalışın o her zaman en az bir adım<br />

sizin önünüzde.<br />

Psikolojiyle ilgileniyorum demiştiniz.<br />

Bu çalışmaları yaparken psikoloji<br />

tüm bunların neresinde yer alıyor? 3<br />

jenerasyonun bir arada olduğu şirketler<br />

mevcut. Karar çatışmaları<br />

olduğu zaman ne gibi tavsiyelerde<br />

bulunuyorsunuz?<br />

Psikoloji hayatımızın her yerinde.<br />

Ben psikolog değilim ama ilgi duyduğum<br />

bir alan olduğu için bu konuda<br />

çok okudum. Okudukça insanın ilgisi<br />

daha da artıyor. Herşeyden önce bu<br />

insana kendini tanıma fırsatı veriyor.<br />

Neyi niçin yaptığımızın sebeplerini<br />

anlayınca insan şaşırıyor.İş hayatında<br />

da psikolojinin önemi büyük. Günlük<br />

hayatımızda yaptığımız birçok şeyin<br />

aslında farkında değiliz. Hele ki psikolojinin<br />

bizi nasıl etkilediğinin hiç<br />

farkında değiliz. Jenerasyonların iş<br />

anlayışı farklı olduğu gibi psikolojileri<br />

de farklı.Kurucuyu da anlamak lazım.<br />

Çok zor şartlar altında, yoktan var<br />

ettiğini sahiplenme duygusuyla hareket<br />

ediyor. Başkasına emanet etmekte<br />

kendi oğlu, kızı bile olsa çekingen<br />

davranıyor. Ama bu oğlundan, kızından<br />

kaynaklanan bir sebep değil. Onlara<br />

güvenmediği için değil, ebeveyn<br />

olma içgüdüsüyle hareket ediyor. Biz<br />

kaç yaşına gelirsek gelelim, ebeveynlerimizin<br />

bizi hiçbir zaman yetişkin<br />

olarak görememesinin de vermiş olduğu<br />

bir etki. Kendi çocuğu olmasa bile<br />

üçüncü bir kişiye işini emanet etmek<br />

de olumsuz geliyor. Sanki birileri yanlış<br />

yapacak ve onun emeğini heba edecek<br />

varsayımında bulunuyor. Burada<br />

kime ne düşüyor derseniz; yeni jenerasyona<br />

daha çok iş düşüyor. Çünkü<br />

artık belirli bir yaşa gelmiş insanların<br />

düşüncelerini düzeltmek kolay değil.<br />

Buradaki durumu ve süreci idare etmek<br />

yeni jenerasyona düşüyor. Büyüklerini<br />

onurlandırarak, sabrederek ve doğruları<br />

göstererek orta yolu bulmaya çalışmaları<br />

gerek. Bu öyle bir anda gerçekleşebilecek<br />

bir süreç değil. Bazı şirketlerde<br />

bu yumuşak bir geçişle olabilir. Fakat<br />

istisnadır. Genelde büyük holdinglerde<br />

bile böyle sıkıntılar yaşanabiliyor. Eski<br />

jenerasyon orada bulunmak, yönetmek<br />

istiyor. Ömürlerini çalışarak geçirmiş<br />

insanlar bir anda işten elini ayağını çekince<br />

yada çektirilince boşluğa düşüyor<br />

ve buda onları psikolojik olarak çöküntüye<br />

uğratıyor. İktidar dediğimiz şeyin<br />

içinde aslında buda var. Birşeyleri yönetiyor<br />

olmak, karar veriyor olmak onların<br />

haz duydukları konular. Bir anda<br />

çekilmek o neslin alışmamış olduğu bir<br />

durum. Ne yapacağını bilmiyor. Çünkü<br />

bir hobisi yok. Hayatının 24 saatini o<br />

işe vermiş. Emeklilik dönemine yatırım<br />

yapmamış. Doğal olarak ozamanın<br />

koşullarıyla bunu planlamamış. Bunun<br />

için aslında iş hayatından sonra boşluğa<br />

düşmemeleri için bir hobi edinmeleri<br />

gerekiyor. Hobi sonra meslek haline de<br />

gelebilir. İş hayatından ayrılmak kolay<br />

değil fakat bir hobi edinmek o boşluğu<br />

doldurmak için yararlı olur.<br />

Belirli bir noktaya gelmiş ve artık değişim<br />

zamanını hisseden firmalar var.<br />

Bu değişime ilk olarak nereden başlamaları<br />

gerekiyor?<br />

Bu aslında çok zor bir nokta. Öncelikle<br />

zihinsel dönüşüm şart. Yani gerçekten<br />

ne yapmak istediklerine, bu noktadan<br />

sonra nereye varmak istediklerine karar<br />

vermeli ve bütün şirket en alttan<br />

üste kadar ortak fikirde olmalı.Kültür<br />

ve değerler çok net olmalı. Bu değerleri<br />

sadece şirket sahibinin değil tüm<br />

şirket çalışanlarının tek bir cümleyle<br />

ifade edebiliyor olması lazım. İşini<br />

yapan herkes yaptığı işin neye hizmet<br />

edeceğini düşünebilmeli. Örneğin kahveyi<br />

getiren çalışan bile o kahveyi vererek<br />

sadece işini tamamladığını değil,<br />

kahveyi verdiği kişiye motivasyon sağladığını,<br />

şirkete katkıda bulunduğunu<br />

düşünebilmeli, görebilmeli.Amaç rutin


olan şeyleri yapıp mesaiyi tamamlamakolmamalı.<br />

Şirketin vizyonu neyse çalışanlar<br />

buna yönelik hareket etmeli. İş<br />

akışında elbette rutin olan şeyler vardır<br />

ama değerleri ve vizyonu da işin içine<br />

katmak gerekir.<br />

Oysa kurumsallaşmanın ilk adımı hep<br />

misyon ve vizyonun tanımlanmasıyla<br />

başlatılıyor.<br />

Maalesef öyle. Kurumsallaşmanın ilk<br />

adımı misyon, vizyon olarak görülüyor.<br />

Bu durum artık kopyala yapıştır olayına<br />

dönmeye başladı. Bunun hakkıyla yapılabilmesi<br />

için şirketteki herkesinkatkısının<br />

alınması, şirketin kendi değerlerine<br />

göre hareket edilmesi gerekir. İşte bu olduğu<br />

zaman gerçek vizyondur. Reklam<br />

konusu da çok önemli. Reklam tanıtım<br />

faaliyetleri bir ihtiyaç ancak başlangıç<br />

noktası değil. Eğer siz reklamla sonradan<br />

altını dolduramayacağınız tarzda<br />

bir talep yaratıyorsanız bütün reklama<br />

verdiğiniz bedel boşa gidecektir. Size<br />

menfi bir şekilde yansımış olacaktır.<br />

Doğru bir planlamayla reklam çalışması<br />

yapıldığı takdirde sonuçları da yüz<br />

güldürür.<br />

Bir firmaya girdiğiniz zaman o firmada<br />

ilk olarak neye bakıyorsunuz?<br />

Önce bizi davet eden şirket sahibi veya<br />

müdürü gerçekten bir dönüşüm istiyor<br />

mu? Buna dikkat ediyoruz. Birkaç<br />

soruyla bunu anlıyoruz. Çünkü bazen<br />

zorlu bir süreç olabiliyor ve yeterli istek<br />

olmadığı zaman her iki taraf için de<br />

zaman kaybı oluşuyor. Kişi gerçekten<br />

o düşüncedeyse sizin yolunuzu zaten<br />

açıyor. Sonrada şirkette mümkünse herkesle,<br />

değilse her departmanıntemsilcileriyle<br />

bire bir görüşmeler yapılıyor.<br />

Her bölümün kendine has dinamikleri<br />

mevcut. Departmanlar arasındaki ilişkilerde<br />

yaşanan sıkıntıları,yöneticilerine<br />

ifade edemedikleri durumları öğrenmek<br />

gerekiyor. İlk toplantıda şirket<br />

sahibine bunların olabileceğini, bunlara<br />

karşı tahammül göstermesi gerektiğini,<br />

gerçeklerle yüzleşebilmesi cesaretini<br />

gerçekten gösterebilmeleri gerektiğini<br />

söylemek gerekiyor. Çünkü siz ne yaparsanız<br />

yapın, o şirketin lideri buna<br />

inanmıyorsa kısa süre sonra eski düzen<br />

hakim olacaktır. Şirketin artık genlerine<br />

sirayet etmiş o kültür bir şekilde kendi<br />

yolunu bulup gerçekten dirayetli bir dönüşüm<br />

gerçekleştirmezse kendi hakimiyetini<br />

hemen kurar. Farkında olmadan<br />

eski düzenine dönmüş olur.<br />

Yeni kurulan çok fazla şirket var. Bir<br />

şirketin yeni kurulduğu andan itibaren<br />

kurumsal bir yapıyla hareket etmesi<br />

mümkün mü, yoksa bir aşama<br />

gerektiriyor mu?<br />

İlk kurulan şirket bir anda kurumsal<br />

olarak işe başlayamaz. Zaman içerisinde<br />

bu ihtiyaç kendini gösterir. Çünkü bu<br />

biraz da maliyetli bir iştir. Doğru kadroyu<br />

oluşturmak önemli. Kurumsallığın<br />

getirdiği, bazı sorgulanamaz ama<br />

sürekli yapılması gereken, yöneticilerin<br />

inisiyatifinde olmayan kurallar da konulur.<br />

Yeni başlayanşirketler için zor.<br />

Kurumsallık çalışmaları çok maliyetli<br />

işler fakat bu çalışmalara girildiği<br />

takdirde bunun mevcut firmaya getirisi<br />

ne yönde oluyor?Kurumsallık bir<br />

yatırım olarak görülebilir mi?<br />

Geri dönüşümüne bakıldığı zaman<br />

maliyet de ürkütücü boyutlarda değil.<br />

Zaten kurumsallık, şirket belli bir büyüklüğe<br />

geldiği zaman ihtiyaç gösterir.<br />

Şirket eğer gerçekten böyle birşeyi<br />

istiyorsa, bu işi denemek için değil de<br />

yapmak için istiyorsa başarılı olur. Burada<br />

yük danışmanda değil. Biz sadece<br />

yol gösterici olabiliriz.Şirket yetkilisi<br />

bunu içselleştirmezse ve sahiplenmezse<br />

zaten olmaz.Biz mucize yaratmak<br />

için gelmiyoruz. Doğru bildiğimiz<br />

şeyleri gösteriyoruz. İşin psikolojik<br />

boyutuna önem veriyoruz. O şirkette<br />

çalışıyormuşuz gibi biz de benimseyip<br />

çalışıyoruz. Yani bir danışmanlık<br />

firmasını davet eden şirketin kurucusu<br />

yada genel müdürü gerçekten bu yönde<br />

bir ihtiyacı olduğuna kendi kendini<br />

ikna etmeli ve bu süreç içerisinde<br />

karşısına çıkacak engelleri, zorlukları<br />

göğüslemeye hazır olmalı. Sadece danışmanı<br />

davet edip, gelin bir tespit yapın<br />

sonra biz duruma bakarız demek<br />

için değil, böyle bir ihtiyacın olduğuna<br />

inanarak ve süreç içerisinde gerçekten<br />

danışmanın yönlendirmelerine uyarak<br />

hareket etmeye niyeti varsa ozaman<br />

başarılı olabilir. Ne yaparsanız yapın,<br />

şirketin lideri buna inanmıyorsa,<br />

danışmanlar şirketten gittiği gün eski<br />

kültür yine hakim olur.<br />

www.metropoldergileri.com 57


HABER<br />

58<br />

Duha İnşaat’ta<br />

kaliteden ödün yok<br />

Ortaya koydukları projelerle adından söz ettiren Duha İnşaat, kaliteyi en uygun fiyata müşterisiyle buluşturuyor.<br />

Duha İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Serin,<br />

“İş hayatında başarılıolmak için ilkelerimizi ardımıza<br />

almayı değil, ön plana çıkarmayı tercih ettik. İlkelerimiz<br />

arasında en önemlisi de projemizin kalitesiyle ve<br />

satış sonrası hizmetlerimizle müşterilerimizi memnun<br />

etmek” dedi.<br />

Öncelikle güven ve dürüstlüğün teminatları olduklarını<br />

dile getiren Serin, “ Bize güvenen ve bizi tercih eden<br />

tüm müşterilerimize dürüstlük anlayışı ile hizmet veriyoruz.<br />

Bunlarla birlikte kaliteden ödün vermeden<br />

çalışıyoruz. En iyiyi, en kaliteli haliyle buluşturuyor<br />

ve ekonomik fiyatlarla sunuyoruz. Yaşamınıza mutluluk<br />

katmak en önemli ilkemiz.Bunun için tüm konutlarımızdaçeşitli<br />

ve konforlu yaşam alanı sunuyoruz.”<br />

İfadelerini kullandı. Serin, müşterilerine ticari gözle<br />

bakmadıklarına da dikkat çekerek, “Bilakisprojelerimizi<br />

‘Onları nasıl mutlu edebiliriz’ düşüncesi ile<br />

tasarlıyoruz.Müşterilerimizle ilişkilerimiz daireyi sattıktan<br />

sonra de devam ediyor.” Diye konuştu.<br />

Hedef öncü firma olmak<br />

Uzun vadede en büyük hedeflerinden de bahseden<br />

Serin, bu konuda da şunları söyledi, “ Konya başta<br />

olmak üzere tüm Türkiye’de güvenirliliğimizle öncü<br />

firma olabilmek.Müşterilerimizi ev sahibi yapmaya ve<br />

mutlu etmeye devam edeceğiz. Bizleri tanımak, projelerimiz<br />

hakkında bilgi almak isteyen vatandaşlarımızı<br />

Ahmet Özcan Caddesi’nde yeni açtığımız ofisimizde<br />

ağırlamaya bekliyoruz.”


www.metropoldergileri.com 59


HABER<br />

60<br />

İkindi Sohbetlerinde<br />

“KONYA SELÇUKLU SARAYI KAZILARI”<br />

konuşuldu.<br />

Yusuf Benli: “Doğu Roma döneminde<br />

Alaaddin Tepesi’nin etrafı sur ve<br />

burçlar ile çevriliyken 2.Kılıçarslan<br />

tepenin kuzey eteklerindeki iki burcu,<br />

iki köşk arasındaki sur duvarı ile iki<br />

köşklü Selçuklu sarayına dönüştürdü.<br />

Alaaddin Keykubad döneminde dış<br />

surların yapılması ile beraber Alaaddin<br />

Tepesi’nin etrafındaki surlar içinde<br />

sarayının da bulunduğu iç kaleye<br />

dönüşmüştür. ”<br />

Konya Büyükşehir Belediyesi ile<br />

Konya Fikir, Sanat, Kültür Adamları<br />

Birliği Derneği ve SÜ Selçuklu Araştırmaları<br />

Merkezinin ortaklaşa düzenlediği<br />

Yaşayan Konya Hafızası İkindi<br />

Sohbetlerinde bu hafta Konya Müze<br />

Müdürü Yusuf Benli “Konya Selçuklu<br />

Sarayı Kazıları ” konulu slayt eşliğinde<br />

bir konferans verdi.<br />

Kültür Bakanlığı ile Konya Büyükşehir<br />

Belediyesi arasında 2008 yılında yapılan<br />

protokolle Alaaddin Tepesi’ndeki<br />

kazılara başlandığına dikkat çeken Yusuf<br />

Benli “Niebuhr 1766 yılında çizdiği<br />

planda 21 m. yüksekte bir höyük olan<br />

Alaaddin Tepesi’nin etrafında bir sur<br />

duvarının bulunduğundan bahsetmektedir.<br />

Selçuklular Konya’ya yerleştiklerinde<br />

bu surları yeniden değerlendirerek<br />

iç kaleye dönüştürmüştür.<br />

ALAADDİN TEPESİ’NDEKİ KAZI<br />

ÇALIŞMALARI<br />

Texier 1835’te iç kalede sarayın olduğunu<br />

belirtir. Yapı etrafı balkonlarla<br />

çevrili dışa taşan büyük tuğla konsollar<br />

üzerine oturan kare şeklindedir.<br />

Kesme taş duvarlar üzerinde yükselen<br />

köşkün güney cephesinde aslan heykeli<br />

bulunmaktadır. Türk Tarih Kurumu<br />

tarafından Remzi Oğuz Arık başkanlığında<br />

1940 yılında Alaaddin Tepesi’nde<br />

kazı çalışması başlamıştır. Bu çalışmalar<br />

sırasında Selçuklu sarayının<br />

tespiti için 2.Kılıçarslan Köşkü’nün<br />

etrafında da kazı çalışması yapılmıştır.”<br />

dedi.<br />

Tepedeki ilk yerleşimin MÖ 2000’e<br />

kadar uzandığını, kazılarda 2.Kılıçarslan<br />

Köşkü’nün Konya iç kalesine


ait bir burcun üzerine kurulduğu tespit<br />

edildiğini, Mahmut Akok tarafından<br />

1941 yılında köşk ve sarayın restitüsyonu<br />

yapıldığını belirten Benli,<br />

1961yılında 2.Kılıçarslan Köşkü’nün<br />

üstü betonarme bir kabuk ile kapatıldığını<br />

söyledi.<br />

KILIÇARSLAN KÖŞKÜ’NÜN KO-<br />

RUNMASI ÇABALARI<br />

Benli, “Konya’da 700 civarında höyük<br />

bulunmaktadır. En büyük höyüklerden<br />

birisi de Alaeddin Tepesi’dir.<br />

Konya Büyükşehir Belediyesi’nin<br />

başvurusu üzerine 2008’de Selçuk<br />

Üniversitesi Mühendislik Mimarlık<br />

Fakültesindeki görevli öğretim üyeleri<br />

Kılıçarslan Köşkü kalıntısının üzerini<br />

örten betonarme kabukta oluşan çatlama<br />

ve hasarlar incelenme sonucu bir<br />

rapor olarak düzenlendi. Heyetin yaptığı<br />

değerlendirme raporunda betonarme<br />

yapının zaman içinde çatlama ve<br />

bozulmaların olduğu, demirlerde korozyon<br />

oluştuğu belirtilmiştir. Kabuk<br />

örtünün köşk kalıntısını yağmur, kar<br />

gibi etkilerden koruyamadığı, kerpiç<br />

malzemede yüzey aşınmaları ve rutubetlenmeye<br />

bağlı olarak dökülmeler<br />

görüldüğü rapora yazıldı. 2009 yılında<br />

Konya Büyükşehir Belediyesi ile<br />

Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında<br />

düzenlenen protokol doğrultusunda<br />

2.Kılıçarslan Köşkü’nün üst betonarme<br />

kabuğun kaldırılması, restorasyon<br />

ve koruma projesinin hazırlanması<br />

için 2010 yılında Konya Müze Müdürlüğü<br />

tarafından kazı çalışmaları yapılmıştır.”<br />

dedi.<br />

KAZI ÇALIŞMALARINDA İKİNCİ<br />

KÖŞK BULUNDU<br />

Benli, müze çalışanlarının yaptığı<br />

kazı çalışmalarında sarayın iki köşkten<br />

oluştuğu tespit edilmiştir. Köşkün<br />

üzerine oturduğu duvar, batı yönünde<br />

16 metre sonra aynı mimari özelliklere<br />

sahip ikinci köşk ile birleşmektedir.<br />

Kazı çalışmaları sonucunda Köşkün<br />

doğusunda Texier gravüründe görünen<br />

duvar ve buna bağlı kuzeye doğru<br />

uzanan temel kalıntıları görülmüştür.<br />

Yapılan kazı çalışmalarında köşke<br />

ait temel kalıntılarının güneye doğru<br />

uzandığını söyledi.<br />

KÖŞKTE BÜYÜK YIKIMA SEBEP<br />

OLAN YANGIN<br />

Köşkün güney doğusunda tespit edilen<br />

galerideki toprak dolgusu alınırken bol<br />

miktarda alçı, tuğla ve çini parçalarına<br />

rastlandığını söyleyen Benli, tespit<br />

edilen çini ve alçıların üzerinde yoğun<br />

yangın tabakasının bulunmasının<br />

köşkte çıkan büyük bir yangın sonucu<br />

köşkün güneyinde bir yıkılmanın olduğunu<br />

göstermektedir. Sunumunda<br />

köşk ve burçların 3D denemeleri üzerinde<br />

durarak sırlı Sgrafitto tekniğinde<br />

sırlı figürlü kaplar, at figürlü kilit, aslan<br />

başlı kapı tokmağı, ejder başlı kap<br />

kulpu, askılı kandil, çan bulunmuştur.<br />

Buluntulardan da anlaşılacağı üzere<br />

ikinci köşk ile Kılıçarslan köşkü aynı<br />

döneme tarihlendirilmekte olup sarayın<br />

iki burçlu olduğu görülmektedir.<br />

Yusuf Benli konuşmasının sonunda<br />

2010-2015 yılları arasında yapılan<br />

kazı çalışmaları ile ilgili çekilen videolar<br />

eşliğinde dinleyicilere bilgi verdi.<br />

Alınan karar gereği açığa çıkarılan<br />

duvarların batıya doğru devamının<br />

açığa çıkarılması için hazırlanan proje<br />

doğrultusunda kazı çalışmalarına<br />

devam ettirildiği belirtildi. Benli’nin<br />

konuşmasından sonra Mimar Orhan<br />

Arda, Gazeteciler İhsan Kayseri ve Seyit<br />

Küçükbezirci Alaaddin Tepesi’nde<br />

yapılan kazılar hakkında görüşlerini<br />

açıkladılar. Program sonunda Yusuf<br />

Benli’ye Selçuk Üniversitesi Edebiyat<br />

Fakültesi Türk ve İslâm Sanatları Tarihi<br />

Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yaşar Erdemir<br />

tarafından günün anısına hediye<br />

takdim edildi.<br />

www.metropoldergileri.com 61


HABER<br />

62<br />

Aracınızı, yaza hazırlayın<br />

Makine Mühendisleri Odası Konya ŞubeBaşkanı Aziz Hakan Altun, havaların ısınmasıyla birlikte vatandaşların<br />

araçlarını yaza hazırlamaları gerektiğini söyledi. Altun’un araç sahiplerine tavsiyeleri şöyle;<br />

Aracın boyasını ve camlarını kontrol<br />

etmek ve sorunlu yerleri belirlemek gerekir.<br />

Bunun için en iyi yöntem aracın<br />

elle yıkanmasıdır. Paslanmayı önlemek<br />

için bu kontrol çok önemlidir. Kıştan<br />

sonra güzel bir kaporta cilası da araç<br />

için gayet iyi olacaktır.<br />

Jantların üzerindeki tuz, yağ ve kir temizlenmelidir.<br />

Pas varsa bakımı yapılmalıdır.<br />

Kullanıcı el kitabı okunarak tavsiye<br />

edilen bakım koşulları takip edilmelidir.<br />

El kitabı aracın bakımı konusunda<br />

en önemli bilgiyi verecek ve en kapsamlı<br />

yolu gösterecektir.<br />

Motor soğutma sistemindeki (radyatördeki)<br />

sıvı değiştirilmelidir. Bu sıvının<br />

seviyesi, durumu ve konsantrasyonunu<br />

periyodik olarak kontrol edilmelidir.<br />

Bu kontrol yapılırken motorun çalışmadığından<br />

ve soğumuş olduğundan emin<br />

olunmalıdır.<br />

Zor çalışma, arada durma ve zorlanma<br />

gibi bir performans problemi varsa, bu<br />

tamir ettirilmelidir. Böylelikle daha<br />

iyi bir yakıt tüketimi yanında ilerideki<br />

daha pahalı tamiratın da önüne geçilmiş<br />

olur. Örneğin basit bir arıza aracınızın<br />

katalitik konvertörünü bozabilir.<br />

Eğer gerekli işlemleri kendiniz yapamıyorsanız,<br />

bakım için gittiğiniz tamir<br />

servisinin veya araç üreticisinin yetkili<br />

servisinin, yeterli olup olmadığından<br />

emin olun. Aracınızı emin ellere teslim<br />

edin.<br />

Kayış, hortum ve kablo gibi harici<br />

uzantıların sıkılıklarının ve durumlarının<br />

profesyonel oto tamircileri tarafından<br />

kontrol edilmeleri gerekiyor. Sahip<br />

olduğunuz kişisel bakım setleri genelde<br />

uygun aletleri içermeyebilir.<br />

Aracın yıllık bakımları muntazam yaptırılmalıdır.<br />

Çalışmasından memnun olunmayan<br />

klima, yetkili servise götürülüp tamir<br />

ettirilmelidir. Eski araçlardaki klimaların<br />

bazılarındaki ozon açıklarına yol<br />

açan kimyasal maddeler kötü bir tamir<br />

veya bakım sonucu havaya karışabilir.<br />

Yağ ve yağ filtresi kullanım el kitabına<br />

uygun olarak değiştirilmelidir. Çoğu<br />

zaman ihmal edilen bu konu aslında<br />

aracın ömrünü uzatan en önemli konulardan<br />

birisidir.<br />

Hava, yakıt ve diğer filtreler el kitabında<br />

tavsiye edilen şekilde değiştirilmelidir.<br />

Yedek lastik dahil, tüm lastiklerin durumları<br />

kontrol edilmelidir. Basınçlarını<br />

kontrol ederken lastiklerin soğuk<br />

olmasına dikkat edilmelidir. Aşınmış,<br />

yamulmuş vs. şekilde göze çarpan anormal<br />

durumlar yabana atılmamalıdır.<br />

Transmisyon kontrol ettirilmelidir. Basit<br />

bir bakım büyük masrafların önüne<br />

geçebilir.<br />

Aracın frenleri mutlaka kontrol ettirilmelidir.<br />

Tüm aydınlatma sistemi ve ampulleri<br />

gözden geçirilmelidir. Çalışmayanlar<br />

yenilenmelidir.<br />

Yıpranmış silecek lastikleri yenilenmelidir.<br />

Camları yıkamada kullanılan<br />

sıvı alaşımının eksik olmadığından<br />

emin olunmalıdır. Yaz aylarındaki toz<br />

ve uçan böcekler sebebiyle ihtiyaç artacaktır.<br />

Paspaslar sabunla yıkatılmalıdır. Böylece<br />

varsa tuz ve yağlı kısımlar temizlenecektir.<br />

İç kısımdaki vinil yüzeylerin çatlama<br />

ve kurumalarını önlemek için özel bir<br />

vinil cilası ile bakımını yapılmalıdır.


www.metropoldergileri.com 63


HABER<br />

64<br />

Başkalarının bilgisayarlarını kullanarak gerçekleşen kriptopara madenciliği, dünyanın en<br />

yaygın görülen siber tehdidine dönüştü<br />

ESET Uyarıyor: Dijital para<br />

üretiyorsunuz, haberiniz yok!<br />

Dijital para çılgınlığı, siber suçlular için büyük bir fırsat haline geldi. Ev ve şirket bilgisayarlarına zararlı yazılım<br />

bulaştırıp, bu bilgisayarların kaynaklarını kullanıyor ve bu sayede kriptopara üretiyorlar. Global antivirüs yazılım<br />

kuruluşu ESET’in son tehdit raporuna göre, yüzde 17’lik oranla kriptopara madenciliği, dünyanın en yaygın<br />

görülen siber tehdidine dönüşmüş durumda.<br />

Bilgisayarınız yavaşlıyor, aşırı ısınıyor,<br />

normal olmayan davranışlar sergiliyor<br />

veya elektrik faturalarınız normalden<br />

daha yüksek geliyor. Bu tür şeyler yaşıyorsanız,<br />

farkında olmadan başkaları<br />

için kriptopara üretiyor olabilirsiniz.<br />

ESET, bunlara sebep olan zararlı yazılımı<br />

“JS/CoinMiner” olarak etiketledi.<br />

ESET Türkiye İstanbul Teknik Müdürü<br />

Gürcan Şen’in verdiği bilgiye göre<br />

CoinMiner, bilgisayar kullanıcısının<br />

bilgisi olmadan kriptopara birimi madenciliği<br />

gerçekleştiren bir zararlı yazılım.<br />

ESET’in yayınladığı Şubat ayı global<br />

tehdit raporunda CoinMiner, yüzde<br />

17,77’lik oranla, dünyada en çok görülen<br />

siber tehdit olarak öne çıktı.<br />

Neden en yaygın tehdite dönüştü?<br />

Başta Bitcoin olmak üzere Etherium,<br />

Riple, Monero gibi çeşitli kriptoparalar,<br />

yükselen değerleri nedeniyle tüm dünyada<br />

büyük ilgi odağı konumunda. Bu<br />

paraların üretilmesini ifade eden “kripto<br />

para madenciliği“ de son dönemin en<br />

popüler iş kolu haline geldi.<br />

Ancak bu kpitoparaların üretilmesi için<br />

yüksek miktarda bilgisayar işlemci gücüne<br />

(CPU) ihtiyaç duyuluyor. İşte siber<br />

korsanlar, bu yüksek işlemci gücünü,


aşkalarının sistemlerini çalıştırarak<br />

elde etmenin yolunu buldular. Zararlı<br />

yazılımlar oluşturarak, bireylerin ve<br />

kurumların sistemlerini kollektif olarak<br />

kullanıyor ve çeşitli birimlerde kriptopara<br />

üretiyorlar.<br />

Şirketler daha büyük hedef<br />

Doğal olarak şirketlerin sahip olduğu<br />

gelişmiş dijital sistemler, evlerdeki bireysel<br />

sistemlere oranla daha yüksek<br />

kapasitelere sahip. O nedenle siber korsanlar<br />

açısından kriptopara üretmek<br />

için şirket kaynaklarını kullanmak daha<br />

cazip.<br />

Nasıl bulaşıyor?<br />

ESET Türkiye İstanbul Teknik Müdürü<br />

Gürcan Şen’in verdiği bilgiye göre, JS/<br />

CoinMiner enfekte web siteleri üzerinden<br />

bulaşıyor. Özellikle ücretsiz indirilebilen<br />

uygulamalar, ücretsiz film veya<br />

maç yayını yapan web sayfalarında bu<br />

zararlıya daha sık rastlanıyor. Sıklıkla<br />

‘Coinhive’ isimli JavaScript kod parçacığı<br />

web sayfalarına enjekte edilerek<br />

Monero adlı kriptopara biriminin madenciliği<br />

yapılabiliyor.<br />

Siber korsanlar bununla birlikte, sık<br />

ziyaret edilen pek çok popüler ve legal<br />

siteyi de hedef alabiliyor. Örneğin geçtiğimiz<br />

hafta Hindistan’ın bir devlet<br />

kurumunun web sayfası bu durumdan<br />

etkilendi. Web sayfasına giren kullanıcıların<br />

bilgisayarlarında 10 saniye<br />

herhangi bir hareket olmadığında, zararlı<br />

yazılım devreye girerek Monero<br />

madenciliği başlatabiliyordu. Bunun<br />

öncesinde de Amerika ve İngiltere’nin<br />

bazı devlet kurumlarının web sayfalarının<br />

benzer bir şekilde enfekte olduğu<br />

bilgisi var.<br />

Son 6 ayda giderek artan bir grafiğe<br />

sahip olan JS/CoinMiner’ın, Ocak ayı<br />

içinde 33 bin’den fazla web sitesini etkilediği<br />

ve bunların arasında 2 bin 500<br />

de alışveriş sitesi bulunduğu bildiriliyor.<br />

Ayrıca yine kullanıcının izni olmadan<br />

indirilen bazı uygulamaların içine<br />

enjekte edilen tarayıcı eklentileriyle de<br />

aynı zararlı işlem yapılabiliyor.<br />

Nasıl korunmalı?<br />

Tüm global antivirüs markaları, bu zararlı<br />

yazılıma karşı önlem almış durumda.<br />

Ancak siber korsanların, bu zararlının değişik<br />

versiyonlarını piyasaya sürmesi an<br />

meselesi. O nedenle proaktif güncelleme<br />

yapan antivirüs ve internet güvenliği yazılımları<br />

tercih edilmeli. Bununla birlikte<br />

işletim sistemi ve kullanılan yazılımlara<br />

ilişkin yamaların yapılması, güncellemelerin<br />

takip edilmesi büyük önem taşıyor.<br />

ESET, bu tür yamalara ilişkin de kullanıcılarına<br />

uyarılarda bulunuyor.<br />

www.metropoldergileri.com 65


HABER<br />

66<br />

Cannes’ta Finale Hak Kazanan Filmlerin<br />

Galası, Selçuk’ta Gerçekleştirildi<br />

71. Cannes Film Festivali’nde binlerce film arasından finale kalmaya hak kazanan Selçuk Üniversitesi Radyo, TV ve Sinema<br />

son sınıf öğrencisi Ömer Sevinç’in senarist ve yönetmenliğini yaptığı “Başlangıç” isimli kısa filmi ile yönetmen ve senaristliğini<br />

Selçuk Üniversitesi Radyo, TV ve Sinema son sınıf öğrencisi SimayYaykır’ın yaptığı “Kazak” isimli tarihi dönem kısa filminin<br />

galası, Selçuk Üniversitesi’nde gerçekleştirildi.İstanbul Kısa FilmcilerDerneği’nde finalist olan Selçuk Üniversitesi İletişim<br />

Fakültesi öğrencisi Esra Yıldırım’ın yönetmen ve senaristliğini yaptığı “Çalıkuşu” filminin de gösteriminin gerçekleştirildiği<br />

galada, genç yönetmenlere plaket verildi.<br />

Merkezi Derslik Çatalhöyük Salonu’nda<br />

düzenlenen galayaSelçuk Üniversitesi<br />

Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin,<br />

İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet<br />

Kalender, Selçuk Üniversitesi Tıp<br />

Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serdar Göktaş,<br />

Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr.<br />

Necmi Uyanık ile öğretim üyeleri ve<br />

çok sayıda öğrenci katıldı.<br />

Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi<br />

Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü<br />

Başkanı Prof. Dr. Aytekin Can, öğrencilerin<br />

başarılarından dolayı gururlandıklarını<br />

belirterek, “Bugün burada<br />

Cannes Film Festivali’nde ve İstanbul<br />

Kısa Film Festivali’nde finale kalan<br />

öğrencilerimizin filmlerini izlemek için<br />

gala gecesinde buluştuk. Rektörümüze,<br />

Dekanımıza, öğretim üyelerimize, bölümdeki<br />

tüm arkadaşlarıma ayrı ayrı<br />

teşekkür ediyorum. <strong>Sayı</strong>n Rektörümüze<br />

Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi’ne<br />

verdiği destek için özellikle Kısaca<br />

Film Atölyesi’ne verdiği teknik destek<br />

için çok teşekkür ediyorum” dedi.Selçuk<br />

Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı<br />

Prof. Dr. Ahmet Kalender,Rektör<br />

Prof. Dr. Mustafa Şahin’e desteklerinden<br />

dolayı teşekkür ederek, önemli başarılara<br />

imza atan öğrencilerini kutladı.<br />

“İLETİŞİM ALANINDA EN<br />

İYİLERDENSİNİZ”<br />

Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.<br />

Mustafa Şahin, öğrencileri başarılarından<br />

dolayı tebrik ederek, başarılarının<br />

devamını diledi. Gençlerin, toplumun<br />

morali, dinamizmi olduğunu ifade eden<br />

Prof. Dr. Şahin, “Hayatın neşesisiniz.<br />

Toplum, bunalım ve depresyonda bir<br />

topluma dönüşüyor. O açıdan yaptığınız<br />

işler, toplumu canlı ve diri tutma<br />

adına büyük önem arz ediyor. Çok şey<br />

söylemeye gerek yok, zaten en iyilerdensiniz.<br />

Ülkemizde, bu alandaki en<br />

iyilerdensiniz. Bunu aldığınız ödüllerle<br />

de ispatlıyorsunuz. Bu noktada öğretim<br />

üyelerimizin katkısı çok büyük. Sizinle<br />

yaşıyorlar, sizi konuşarak, sizi zikrederek<br />

size verecekleri eğitimi telaffuz<br />

ederek yatıp kalkıyorlar.Bizlere taleplerinizi,<br />

size vereceğimiz destekleri<br />

iletiyorlar. Biz de elimizden geleni,imkanlarımız<br />

ölçüsünde yapmaya çalışıyoruz.<br />

Size düşen şey; gençliğinizi boşa<br />

harcamayın. Gençliğinizi, kendinizi<br />

geliştirmek ve yetiştirmek adına harcayın.<br />

İslam, çalışmayı ibadet sayar. Bizim<br />

gelişmeye, ilerlemeye ihtiyacımız<br />

var. Milli ve yerli değerlere sahip olan<br />

nesiller olarak modern ve çağdaş dünyanın<br />

tüm gereklerini, bilgi birikimini<br />

toplayarak, gereklerini yerine getirerek<br />

gelişmemiz lazım” şeklinde konuştu.<br />

KISA FİLMLERİN<br />

KONULARI:<br />

“Başlangıç”, bir Türk savaş muhabiriyle<br />

Ukraynalı bir askerin esir alındıkları<br />

kamptan kaçış öykülerini anlatıyor.<br />

“Kazak”, I. Dünya Savaşı’nın Kafkas<br />

Cephesi’nde gerçekleşen çatışma sonucu<br />

esir düşen Rus Çarlığı Subayı Viktor<br />

ile Osmanlı Subayı Musa arasında,<br />

tutsaklık ilişkisiyle başlayan zorunlu etkileşim,<br />

iletişim sürecini ve bu süreçte<br />

yaşanan duygu değişimlerini dönemin<br />

tarihi şartları üzerinden inceliyor.<br />

“Çalıkuşu”, Cumhuriyet’in ilk öğretmenlerinden<br />

Sabiha Özar’ın hikayesine<br />

odaklanıyor. Babasız büyüyen ve Atatürk’ü<br />

babası yerine koyan Özar, öğretmenlik<br />

mesleğine de yine Atatürk’ün<br />

isteği üzerine başlıyor.


www.metropoldergileri.com 67


HABER<br />

68


www.metropoldergileri.com 69


HABER<br />

70<br />

Konya’da bir inci<br />

HMFA İnşaat tarafından projelendirilen İnci Konakları, sadece yaprağın ve rüzgarın sesini duymak<br />

isteyenlere, modern mimari, şık tasarım ve huzur dolu bir yaşam alanı sunuyor.<br />

Binalardan mutluluğa açtığınız kapının<br />

kollarına kadar birçok detay profesyonel<br />

mimarlar tarafından özenle hazırlanan<br />

İnci Konakları’nda uyanıp pencerenizden<br />

baktığınızda gördüğünüz tek<br />

şey yemyeşil bir bahçe ya da kapınızı<br />

açtığınız an duyduğunuz o huzurlu ses<br />

su sesi olabilir.<br />

Kentin tüm karmaşasından uzak ama<br />

bir o kadar da şehre yakınbir lokasyonda<br />

yer alan, yüzde 80’a yakın bir oranda<br />

yeşil alanı bulunan İnci Konakları’nda<br />

çocuklar da düşünülmüş. Çocukların<br />

doğal çimlere ayak basma keyfini doyasıya<br />

yaşayabileceği bu özel projede<br />

müstakil evin rahatlığı site hayatının<br />

imkanlarıyla sunulmuş.Farklı konseptlerde<br />

tasarlanan binaların arasındaki<br />

geniş alanlar sayesinde gökyüzünü<br />

doya doya görebilecek, odalarınızdaki<br />

camlardan doğayı evinizin içine taşıyabileceksiniz.<br />

Benzersiz bir kalite anlayışı<br />

ile inşaa edilen projede kullanılan<br />

malzemeler de özenle seçilmiş ve doğa<br />

dostu bir anlayış hakim kılınmış.<br />

Lüks bir konut için hayal ettiğiniz pek<br />

çok olanağı bir arada sunan İnci Konakları’nda<br />

mutluluğa bir adım atmakda<br />

çok kolay. Bu ayrıcalığa sahip olmak<br />

için uygun ödeme planlaması mevcut.<br />

Size sadece bu yaşamın tadını çıkarmak<br />

ve mutlu olmak kalıyor..


www.metropoldergileri.com 71


KÖŞE<br />

72<br />

Tuğba BALDEDE<br />

Beslenme Uzmanı<br />

t.baldede@metropoldergileri.com<br />

Veremediğiniz kiloların sebebi insülin direnciniz olabilir!<br />

Dikkat ettiğiniz halde kilo veremiyor musunuz ya da kontrolsüz<br />

şekilde kilo mu alıyorsunuz? Belki de sebebi insülin<br />

direncidir. O zaman konuya en başından başlayalım yani<br />

insülin nedir sorusundan.<br />

İnsülin nedir?<br />

İnsülin midemizin arka tarafında bulunan pankreas tarafından<br />

salgılanan bir hormondur.<br />

Yediğimiz bazı besinler sindirildikten sonra şekere parçalanır.<br />

Şeker kan ile vücut hücrelerimize taşınır hücrelerin<br />

enerji sağlayabilmesi için şekerin hücre içine girişi gereklidir.<br />

İnsülin de burada devreye girmektedir. İnsülin sayesinde<br />

kandan şeker ayrışıp hücre içine girer. Bununla birlikte kan<br />

şekeri azalmış olur.<br />

İnsülin direnci nedir?<br />

Genel bir ifadeyle vücut ürettiği insülini kullanamamaya<br />

başlar. İnsülin hormonuna karşı duyarsızlık gelişmesi sonucunda<br />

da direnç oluşur. Direnç arttıkça vücut daha fazla<br />

insülin salgılamaya başlar. Bu da vücutta gereğinden fazla<br />

insülin salgılanması anlamına gelir. insülinin vücutta<br />

depolanmasına neden olduğu için kilo alımına, karaciğer<br />

yağlanmasına, kalp ve damar hastalıklarına neden olabilir.<br />

İnsülin direnci önlem alınmazsa zamanla şeker hastalığına<br />

ve hatta pankreas yetmezliğine dönüşebilir.<br />

Küçük bir insülin direnci testi yapalım. Sorulara vereceğiniz<br />

evet cevaplarının sayısı insülin direnci riski ile doğru<br />

orantılı.<br />

İnsülin direnci testi<br />

• Sıklıkla abur cubur tüketiyor musunuz?<br />

• Kilo vermede güçlük çekiyor musunuz?<br />

• Hızlı ve kontrolsüz kilo mu alıyorsunuz?<br />

• Bel çevresinde yağ birikimi var mı?<br />

• Ailenizde şişman ve diyabet hastası kişiler var mı?<br />

• Yemek sonrası konsantrasyon güçlüğü, dengesizlik ve baş<br />

ağrısı oluyor mu?<br />

• Kolesterolünüz yüksek mi?<br />

• Ani olarak şeker yeme ihtiyacınız oluyor mu?<br />

• Açlık anında el ayak titremeleri, baş dönmesi, her yemekten<br />

sonra yorgunluk ve uyku hali hissediyor musunuz?<br />

• Açlık kan şekeri yüksek tespit edildi mi?<br />

• Hareketsiz bir yaşam şekliniz mi var?


İnsülin direnci bir hastalık mı?<br />

İnsülin direnci hastalık değildir, vücudun bir savunma şeklidir.<br />

Vücudunuz sizi şeker hastası olmadan önce insülin<br />

direnci ile uyararak savunmuş oluyor. O zaman biz bunu<br />

‘şeker hastası olabilirsin önlemini al’ sinyali olarak kabul<br />

edelim. Bu sinyale kulak verirseniz şeker hastalığına dönüşmesini<br />

engellersiniz .<br />

Belirtileri nelerdir?<br />

• Açıklanamayan kontrolsüz kilo artışı<br />

• Kilo vermede zorluk<br />

• Sık tatlı yeme isteği<br />

• Çabuk acıkma<br />

• Doygunluk hissinin geç oluşması<br />

• Yemek sonrası uyku hissinin bastırması<br />

• Yorgunluk hissi<br />

• Bel çevresinin giderek genişlemesi<br />

• ‘AkantozisNigrikans (Boyun, sırt, diz kapağı ve dirsekler<br />

gibi cildin bazı bölgelerindeki koyulaşma)<br />

• Karaciğerde yağlanma<br />

• Kadınlarda adet düzensizlikleri.<br />

İnsülin direncinin suçlusu kim? Genetik mi?<br />

Cevap basit ‘kendimiz’. Besinler konusunda yaptığımız<br />

yanlış seçimler bununla birlikte ortaya çıkan kilo problemleri,<br />

yüksek miktarda yağlı, şekerli besin tüketimi yapmak<br />

ve kısıtlı miktarda hareket etmek gibi sebepler, sonrasında<br />

insülin direncini doğurabiliyor.<br />

İlaç kullanmam gerekir mi?<br />

Bu bir hastalık değildir demiştik ancak bazı gerekli hastalarda<br />

direnci kontrol altına almak amacıyla ilaç başlanabiliyor.<br />

Tabiî ki ilaç başlangıcı doktor kontrolünde olmalıdır.<br />

Güzel haber şu ki eğer insülin direnci kontrol altına alınabilinirse<br />

ilaç kullanımı sonlandırılacaktır.<br />

Tedavisi için ne yapmalıyım?<br />

Tahlil sonuçlarınız sonrasında direnç ortaya çıktıysa öncelikle<br />

diyetisyen kontrolünde bir beslenme programı çıkarılmalı<br />

ve takibi sağlanmalıdır. Sonrasında bir spor ya da<br />

yürüyüş ile bu diyet desteklenmelidir. Eğer ilaç tedavisi<br />

gerekli görülmüşse ilaç düzenli kullanılmalıdır.<br />

Özel bir beslenme şekli var mıdır?<br />

Burada yapılacak en büyük yanlışlardan biri herhangi bir<br />

listeyi uygulamak olur. Çünkü günlük aldığınız enerji, ana<br />

ve ara öğünler hem kilo vermeniz hem de insülin direnciniz<br />

için çok önemli. İnsülin direnci olan birçok hastam var ve<br />

kişi kendisine özel listeye uyum sağladığında hem rahatlıkla<br />

kilo veriyor hem de sonrasında bu direnç kırılıyor.<br />

Eğer sizde insülin direncinden şüpheleniyorsanız bir an<br />

önce gerekli kan tahlilini yaptırmalısınız.<br />

www.metropoldergileri.com 73


HABER<br />

74<br />

Konya Kitap Günleri’ne<br />

1 Haftada 100 Bin Ziyar etçi<br />

Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ve şehrin sosyal ve kültürel hayatına önemli katkı<br />

yapan Konya Kitap Günleri büyük ilgi gördü. 1 milyon kitap, 101 yazar, 223 yayınevinin katılımı, imza<br />

etkinlikleri, söyleşiler ve konferanslarla gerçekleştirilen Konya Kitap Günleri’ni ilk hafta ziyaret edenlerin<br />

sayısı 100 bini aştı.<br />

Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından<br />

geleneksel olarak düzenlenen ve<br />

bu yıl Mevlana Kültür Merkezi’nde<br />

kapılarını açan Konya Kitap Günleri<br />

büyük ilgi gördü.<br />

Açılışı Konya Valisi Yakup Canbolat,<br />

Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir<br />

Akyürek, yazarlar ve kitapseverlerin<br />

katılımı ile yapılan Konya Kitap Günleri,<br />

şehrin kültür ve sosyal hayatına<br />

önemli katkı yaparken şehirde kitap<br />

coşkusu yaşanmasını sağlıyor. Yüzbinlerce<br />

kitap ile çok sayıda yazarı<br />

okuyucularla buluşturan Konya Kitap<br />

Günleri, açıldığı ilk bir haftalık süreçte<br />

100 bini aşkın ziyaretçiyi ağırladı.<br />

101 YAZAR OKURLA BULUŞTU<br />

Konya Kitap Günleri’nde birbirinden<br />

değerli 101 yazar, 196 imza etkinliğinde<br />

kitapseverlerle bir araya geldi.<br />

Etkinlik kapsamında çok sayıda<br />

konferans ve seminer de düzenlendi.<br />

Türkiye Cumhuriyeti 62, 63, 64’üncü<br />

Hükümetlerinin Başbakanı ve AK<br />

Parti Konya Milletvekili Prof. Ahmet<br />

Davutoğlu’nun etkinlik kapsamında<br />

“Bilgi, Bilinç ve Ahlak” konulu konferansının<br />

yanında Araştırmacı-Yazar<br />

Bahadır Yenişehirlioğlu Sultan Abdülhamid<br />

Han dönemini anlattı. Etkinlikler<br />

kapsamında Prof. Dr. İlber<br />

Ortaylı, Rasim Özdenören, Yavuz Bahadıroğlu,<br />

Ahmet Ümit, Gazeteci-Yazar<br />

İbrahim Karagül gibi birçok isim<br />

imza etkinlikleri ile söyleşilere katıldı.


www.metropoldergileri.com 75


SAĞLIK<br />

76<br />

MUTLULUK VE ENERJİ<br />

VEREN 5 BESİNE<br />

SOFRALARINIZDA YER AÇIN<br />

Yoğun iş temposu, hızlı şehir yaşamı, trafik, gürültü ve daha pek çok stres<br />

kaynağı gün içinde enerjinizi düşürüp sizi mutsuz edebilir. Ancak bazı<br />

yaşam tarzı değişiklikleri ve size mutluluk verecek besinlerden oluşan<br />

doğru bir beslenme programı keyfinizi yerine getirebilir. Dyt. Aslıhan<br />

Altuntaş, besinlerin mutluluk verici etkisi hakkında bilgi verdi.<br />

Mutluluk hissi besini gördüğümüz<br />

anda başlıyor<br />

Sağlıklı beslenmenin özellikle de bazı<br />

besinlerin mutlulukla yakından ilgisi<br />

bulunmaktadır. Bazı insanlar yaşamak<br />

için yediğini bazılarıysa yemek için yaşadığını<br />

ifade etmektedir. Kişinin yemek<br />

yediği zaman mutlu hissetmesi ya da<br />

sevdiği bir besini yediğinde mutlu olması<br />

bir tesadüf değildir. Bu besinler daha<br />

görüldüğü anda kişinin vücudunda birtakım<br />

kimyasal değişimler olmasını sağlar,<br />

fiziksel olarak bedeni ve beyni uyararak<br />

bireyi mutlu eder. Bunu da vücutta mutluluk<br />

hormonu olarak bilinen serotoninin<br />

ve dopaminin salgılanmasını sağlayarak<br />

yapmaktadır. Hemen herkesin yediğinde<br />

mutlu olduğunu ifade ettiği çikolata da<br />

bunlardan biridir.<br />

Mutluluk veren besinlerden doğru yararlanmak<br />

için miktara dikkat edin<br />

Dengeli ve yeterli bir beslenme programı<br />

ile birlikte bu besinleri tüketmek depresyona<br />

bile iyi gelmektedir. İşte mutluluk<br />

veren 5 önemli besin…<br />

YUMURTA<br />

En değerli protein kaynaklarından biri<br />

olan yumurta aynı zamanda mutluluğunda<br />

kaynağı olarak da bilinmektedir. Kişide<br />

herhangi bir sağılık problemi yoksa<br />

her gün 1 yumurta ile kahvaltı yapabilir<br />

ve güne mutlu başlayabilir. Ancak mutluluk<br />

etkisini daha da artırmak için yanında<br />

3 yemek kaşığı lor peyniri ve 1 dilim<br />

yulaf veya çavdar ekmeği de tüketilebilir.<br />

Yumurta gün içinde seçilebilecek herhangi<br />

bir öğünde rahatlıkla kullanılabilecek<br />

çok değerli bir besindir.<br />

KİNOA<br />

Son dönemlerde adını sıkça duyuran bir<br />

tahıl olan kinoa serotoninin öncü maddesi<br />

olan triptofan aminoasidi yönünden


eti ile özellikle soğuk havaların neden<br />

olduğu enerji düşüklüğünden kurtulmak<br />

mümkündür. Hindinin mutluluk veren<br />

etkisinden en iyi şekilde yararlanabilmek<br />

için yanında mutlaka bir kompleks karbonhidrat<br />

tüketilmelidir. Örneğin yulaf<br />

veya çavdar unundan yapılmış bir ekmek<br />

veya yulaflı, kinoalı salata, kinoa pilavı<br />

gibi yiyecekler iyi birer seçenek olacaktır.<br />

zengin bir besindir. Akşam yemeklerinde<br />

salata ya da sebze yemekleri içerisinde<br />

tüketilen 3 yemek kaşığı kinoa günün<br />

stresinin atılmasına ve yemekten keyif<br />

almaya yardımcı olmaktadır. Kinoa beyaz,<br />

kırmızı, siyah renkteki seçenekleriyle<br />

kısır, salata, köfte, tahıllı kurabiye ve<br />

hafif tatlıların içinde değerlendirilebilir.<br />

KABAK ÇEKİRDEĞİ<br />

20 gr kabak çekirdeğinde 120 mg triptofan<br />

bulunmaktadır. İçerdiği bu mutluluk<br />

öncüsü aminoasit sayesinde serotonin<br />

salgılanmasına yardımcı olur. Kabak<br />

çekirdeği stresi ve endişeleri önlerken<br />

kişinin rahatlayıp sakinleşmenize de yardımcı<br />

olur.<br />

HİNDİ ETİ<br />

Hindi eti yine triptofan açısından zengin<br />

bir besindir. Hem yüksek miktarda protein<br />

içermesi hem de selenyum ve B12<br />

vitaminleri açısından zengin bir besin olması<br />

nedeni ile tüketimi önerilmektedir.<br />

Öğle yemeklerinde tüketilecek bir hindi<br />

AMARANTH<br />

Halk arasında “horozibiği” tohumu olarak<br />

da bilinen amaranth, protein değeri<br />

yüksek olması nedeni ile beslenme<br />

programlarında yer almaya başlayan bir<br />

besindir. Kinoa gibi triptofan içeriği yüksektir.<br />

İçerdiği protein sayesinde emilimi<br />

de arttığından mutluluk veren besinler<br />

arasındadır. Akşam yemeklerinde 3 yemek<br />

kaşığı amaranth tüketilebilir.<br />

www.metropoldergileri.com 77


ŞEHİRDE YAŞAM<br />

Şehirde Yaşam<br />

78<br />

Konya Yapı Fuarı<br />

TÜYAP Konya Fuarcılık tarafından düzenlenen bu yıl 2. si düzenlenen Yapı<br />

Fuarı gerçekleşti.<br />

Konya Kent 2018 Yerel Yönetim İhtiyaçları Fuarı ile Konya İnşaat, Gayrimenkul,<br />

Mobilya, Dekorasyon ve İdeal Ev Fuarı KTO Tüyap Uluslararası Fuar Merkezi’nde<br />

açıldı. Fuara katılım ve ilginin yoğun olduğu gözlendi.


www.metropoldergileri.com 79


ŞEHİRDE YAŞAM<br />

80<br />

DERGİMİZE ABONE OLMAK İÇİN<br />

İLETİŞİM NUMARAMIZDAN BİZE ULAŞIN<br />

BU DERGİ TAM SENLİK!<br />

0507 456 85 85<br />

www.metropopuler.com


Memet Makina Sahibi Mehmet Büyükçiftçi ile.<br />

Yunus Derebağ ve küçük kızı Ceyda ile.<br />

Muharrem Özbaran’ı Konya inşaat Fuarı Standında ziyaret.<br />

Köşe Yazarımız Diyetisyenimiz Tuğba Baldede ile.<br />

Dergimizin Yazı İşleri Müdürü Ahmet Çakır ve<br />

Editörü Seycan Çakır’ın Antep Ziyareti<br />

www.metropoldergileri.com 81


RÖPORTAJ<br />

82


www.metropoldergileri.com 83


RÖPORTAJ<br />

84


www.metropoldergileri.com 85


RÖPORTAJ<br />

86

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!