Metropol Dergileri 62. Sayı
- 1988’den günümüze güven ve kalitenin adresi… Hiposan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Camgöz - Prof. Dr. Sema Sevinç Çetin Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Abd - Türkiye Spor Yazarları Derneği Konya Şubesi Başkanı Murat Dönmez - SİME-SEN Orta Anadolu Bölge Başkan Yardımcısı ve Konya İl Başkanı Fehmi Mıngır - Başkan Altay: “2022’de 31 İlçemizdeki Yol Yatırımlarımız 1 Milyar 320 Milyon TL” - KSO Başkanı Kütükcü: “Konya, savunma sanayine daha fazla destek vermeye hazır” - Selçuklu-Saraybosna Arasındaki Tarihi Bağlar Kuvvetleniyor - KONYAGİAD Başkanı Korkmaz’dan Ramazan Erkoyuncu’ya Ziyaret- Gülvezir Korkmaz: Konya Şeker gururumuz olmaya devam ediyor - Hüyük Kırmızı Altın Geleneksel El Sanatları ve Gençlik Festivali coşkuyla kutlandı - Üçüncü Dünya Savaşı- Mustafa Tatlısu Haber Dairesi Yönetim Kurulu Başkanı - Faiz Oranları Düştü Fiyatlar Arttı- Erkan Başar - Erkan Başar Gayrimenkul Sahibi - Başkan Altay: “Türkiye’nin En Güzel Otobüslerini Şehrimize Kazandırdık” - Yarım asırlık hizmet aşkı... Hizmet Petrol - Dünden Bugüne: Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Reklamcilik Bölüm BaşkanıProf. Dr. Hüseyin Altunbaş - Yurt Dışı Fuar Desteği - Mehmet Emin Yıldırım KOBİ Danışmanı -İhracat Destekleri Uzmanı - Margherita Caffe İşletmecisi Hülya Yılmaz - Siz de alerjik misiniz? Prof. Dr. Kayhan Öztürk Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Baş Boyun Cerrahisi - Fotoğraf Sanatçısı Yeşim Savaş - Yıllık İzinde Hatalara Düşmeyelim - Serdar Selamoğlu Serbest Muhasebaci Mali Müşavir - Bozulmuş Beden Algısı - Dyt. Büşra Söylemez Ay B&B Beslenme ve Diyet Danışmanlığı - Prof. Dr. Hüseyin Elmas’ın 26. Kişisel Resim Sergisi Kendi Restore Ettiği Dedesinden Kalma Ahırda Açıldı - Klasik Otomobil Tutukunları Meram’da Buluştu - Classi Mobilya’dan Görkemli Açılış- Classi Mobilya Mağazası’nın 14. Şubesi Konya Meram’da açıldı
- 1988’den günümüze güven ve kalitenin adresi… Hiposan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Camgöz
- Prof. Dr. Sema Sevinç Çetin Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Abd
- Türkiye Spor Yazarları Derneği Konya Şubesi Başkanı Murat Dönmez
- SİME-SEN Orta Anadolu Bölge Başkan Yardımcısı ve Konya İl Başkanı Fehmi Mıngır
- Başkan Altay: “2022’de 31 İlçemizdeki Yol Yatırımlarımız 1 Milyar 320 Milyon TL”
- KSO Başkanı Kütükcü: “Konya, savunma sanayine daha fazla destek vermeye hazır”
- Selçuklu-Saraybosna Arasındaki Tarihi Bağlar Kuvvetleniyor
- KONYAGİAD Başkanı Korkmaz’dan Ramazan Erkoyuncu’ya Ziyaret- Gülvezir Korkmaz: Konya Şeker gururumuz olmaya devam ediyor
- Hüyük Kırmızı Altın Geleneksel El Sanatları ve Gençlik Festivali coşkuyla kutlandı
- Üçüncü Dünya Savaşı- Mustafa Tatlısu Haber Dairesi Yönetim Kurulu Başkanı
- Faiz Oranları Düştü Fiyatlar Arttı- Erkan Başar - Erkan Başar Gayrimenkul Sahibi
- Başkan Altay: “Türkiye’nin En Güzel Otobüslerini Şehrimize Kazandırdık”
- Yarım asırlık hizmet aşkı... Hizmet Petrol
- Dünden Bugüne: Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Reklamcilik Bölüm BaşkanıProf. Dr. Hüseyin Altunbaş
- Yurt Dışı Fuar Desteği - Mehmet Emin Yıldırım KOBİ Danışmanı -İhracat Destekleri Uzmanı
- Margherita Caffe İşletmecisi Hülya Yılmaz
- Siz de alerjik misiniz? Prof. Dr. Kayhan Öztürk Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Baş Boyun Cerrahisi
- Fotoğraf Sanatçısı Yeşim Savaş
- Yıllık İzinde Hatalara Düşmeyelim - Serdar Selamoğlu Serbest Muhasebaci Mali Müşavir
- Bozulmuş Beden Algısı - Dyt. Büşra Söylemez Ay B&B Beslenme ve Diyet Danışmanlığı
- Prof. Dr. Hüseyin Elmas’ın 26. Kişisel Resim Sergisi Kendi Restore Ettiği Dedesinden Kalma Ahırda Açıldı
- Klasik Otomobil Tutukunları Meram’da Buluştu
- Classi Mobilya’dan Görkemli Açılış- Classi Mobilya Mağazası’nın 14. Şubesi Konya Meram’da açıldı
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
www.metropoldergileri.com 1
RÖPORTAJ<br />
2<br />
www.metropoldergileri.com<br />
3
4<br />
www.metropoldergileri.com<br />
5
EDİTÖRDEN<br />
6<br />
Ahmet ÇAKIR<br />
Editör<br />
a.cakir@metropoldergileri.com<br />
Büyük Şehir, Büyük Organizasyon<br />
Yine yeni bir sayımızla karşıcıdayız<br />
sevgili okurlar,<br />
Dünyada devam eden ekonomik kriz ziyadesiyle<br />
ülke ekonomimizi de etkilemeye devam ediyor. Temennimiz<br />
en kısa sürede bu zorlu süreçten kurtulmamız.<br />
Bu sayımızda kapak konuğumuz Hiposan Yönetim<br />
Kurulu Başkanı Ali Camgöz.<br />
Kendi sektöründe söz sahibi, sektörünün öncüsü,<br />
onlarca ülkeye ihracat yapan, %100 Yerli, %100 Milli<br />
bir Konya firması. Kendisini tanımaktan mutluluk<br />
duyduğum, duruşuyla, söylemleriyle beni her zaman<br />
hayran bırakan bir iş insanı. Aynı zamanda<br />
spora olan tutkusu, Konyaspor sevdası, ön planda<br />
olan spor dostu bir Konyalı. Konyaspor Basketbol<br />
takımı başkanı ve kendisinin başkanlığı döneminde<br />
bu sene Konyaspor 1. Lige yükseldi. Kendisini yürekten<br />
tebrik ediyorum, hem iş dünyasında hem de<br />
Konyaspor’da başarılarının devamını diliyorum.<br />
Değerli okurlar, şehrimizin tanıtımına ciddi katkı<br />
sağlayacak önemli bir organizasyon başlıyor. Hem<br />
ekonomimize, hem de yıllardır her fırsatta dile<br />
getirdiğimiz ‘’Marka Şehir Konya’’ imajına büyük<br />
katkı sağlayacak, büyük organizasyon... 5. İslami<br />
Dayanışma Oyunları 9-18 Ağustos tarihleri arasında<br />
şehrimizde düzenlenecek. Bu organizasyonun<br />
şehrimizde yapılması için katkı verenlere bizzat<br />
teşekkür etmek istiyorum. Benzer ulusal ve uluslararası<br />
etkinliklerin Konyamız’da düzenlenmesini<br />
arzu eder bundan mutluluk duyacağımızı dile getirmek<br />
istiyorum. Şehrine aşık bir Konyalı olarak<br />
‘’Dünya Kenti Konya’’, ‘’Marka Şehir Konya’’ gibi<br />
sloganların altının özenle doldurulması biz Konyalıları<br />
onore ediyor.<br />
Bu sayımızı 25 Temmuz’da Hakk’ın rahmetine<br />
kavuşan sevgili Annem Ayşe Çakır’a ithaf etmek<br />
istiyorum.<br />
Sağlıcakla, sevdiklerinizle kalın...<br />
www.metropoldergileri.com<br />
7
D E R G İ S İ<br />
Haziran - Temmuz 2022<br />
İÇİNDEKİLER<br />
D E R G İ S İ<br />
Yaygın, Süreli,<br />
Haziran - Temmuz 2022<br />
YAYINCI / İMTİYAZ SAHİBİ<br />
www.hiposan.com<br />
HİPOSAN Yönetim Kurulu Başkanı<br />
Ali CAMGÖZ<br />
Adına Seycan ÇAKIR<br />
YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ<br />
Ahmet ÇAKIR<br />
YAYIN YÖNETMENİ<br />
Seycan ÇAKIR<br />
YAYIN KOORDİNATÖRÜ<br />
Beycan AKSOY<br />
PROJE KOORDİNATÖRÜ<br />
Beyzat AKSOY<br />
KURUMSAL İLETİŞİM<br />
Canan ŞAYİR<br />
GRAFİK TASARIM<br />
KAPAK KONUSU<br />
Ali CAMGÖZ<br />
HİPOSAN Yönetim Kurulu Başkanı<br />
14<br />
HUKUK DANIŞMANI<br />
Av. Seda KARA<br />
YÖNETİM YERİ<br />
Buhara Mh. Edipoğlu Cd. No :95<br />
Selçuklu/ KONYA<br />
Tel: 0332 323 10 18<br />
www.metropoldergileri.com<br />
info@metropoldergileri.com<br />
DİJİTAL TASARIM<br />
Başkan Altay:<br />
“2022’de 31 İlçemizdeki Yol<br />
Yatırımlarımız 1 Milyar 320 Milyon TL”<br />
KSO Başkanı Kütükcü:<br />
“Konya, savunma sanayine daha<br />
fazla destek vermeye hazır”<br />
Serdika Street, fl. 3, Office 1,<br />
Burgas 8000, Bulgaria<br />
DİJİTAL YAYIN<br />
www.yumpu.com/user/metropoldergileri<br />
BASKI<br />
Ekopi- Nişantaş Mh. Dr. Mehmet Hulisi Baykal Cd.<br />
Selçuklu/ Konya - 0332 236 1515<br />
Temmuz 2022<br />
Dergide yayınlanan yazı, fotograf, illustrasyon ve konuların her<br />
hakkı saklıdır. İzinsiz ya da kaynak gösterilerek<br />
dahi kullanılamaz, alıntı yapılamaz.<br />
KONYAGİAD Başkanı Korkmaz’dan<br />
Ramazan Erkoyuncu’ya ziyaret<br />
Hüyük Belediyesinin<br />
Projeleri Hız Kesmiyor<br />
www.metropoldergileri.com 9
RÖPORTAJ<br />
10<br />
D E R G İ S İ<br />
Haziran - Temmuz 2022<br />
İÇİNDEKİLER<br />
32<br />
62<br />
58<br />
Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim<br />
Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi ABD<br />
Prof. Dr. Sema SEVİNÇ ÇETİN<br />
Türkiye Spor Yazarları Derneği<br />
Konya Şubesi Başkanı<br />
Murat DÖNMEZ<br />
Margherita Caffe İşletmecisi<br />
Hülya YILMAZ<br />
KBB Hastalıkları ve Baş Boyun Cerrahisi<br />
Prof. Dr. Kayhan ÖZTÜRK<br />
43 46<br />
64<br />
68<br />
HABER:<br />
Faiz Oranları Düştü Fiyatlar Arttı<br />
SİME-SEN Orta Anadolu Bölge<br />
Başkan Yardımcısı ve Konya İl Başkanı<br />
Fehmi MINGIR<br />
Fotoğraf Sanatçısı<br />
Yeşim SAVAŞ<br />
Serbest Muhasebeci/ Mali Müşavir<br />
Serdar SELAMOĞLU<br />
76<br />
HİZMET PETROL<br />
Yarım asırlık hizmet aşkı...<br />
Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi<br />
Reklamcilik Bölüm Başkanı<br />
Prof. Dr. Hüseyin ALTUNBAŞ<br />
26. Kişisel Resim Sergisi<br />
Prof. Dr. Hüseyin ELMAS<br />
Classi Mobilya’dan Görkemli Açılış<br />
www.metropoldergileri.com<br />
11
HABER<br />
12<br />
Başkan Altay:<br />
“2022’de 31 İlçemizdeki Yol<br />
Yatırımlarımız 1 Milyar 320 Milyon TL”<br />
Konya Büyükşehir Belediye Başkan Uğur İbrahim Altay, Konya merkezde devam eden<br />
yeni caddeler ve ilçelerde devam eden yol yatırımlarıyla ilgili basın toplantısı düzenledi.<br />
“Yol Medeniyettir” şuuruyla yatırımları sürdürdüklerini belirten Başkan Altay, “Konya<br />
merkezde ve tüm ilçelerimizde yol altyapısını güçlendirmek için sadece bu yıl yapacağımız<br />
yatırımların tutarı toplam 1 milyar 320 milyon liradır. Yaptığımız her şey Konya’mızın<br />
ve Konya’da yaşayan vatandaşlarımızın huzur ve refahı için.” dedi.<br />
Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay,<br />
Konya merkezde ve ilçelerde devam eden yol yatırımlarıyla<br />
ilgili basın toplantısı düzenledi. Büyükşehir Belediyesi Mevlana<br />
Kültür Merkezi’ndeki toplantının başında Marmaris’te<br />
meydana gelen yangınlar ve Karadeniz’de yaşanan sel felaketleri<br />
nedeniyle vatandaşlara geçmiş olsun dileyen Başkan<br />
Altay, “Devletimiz yaraları sarmak için gerekeni yapıyor.<br />
Bizler de Konya olarak zor durumda kalan, afetlerden etkilenen<br />
tüm kardeşlerimize Türkiye’nin neresinde olurlarsa<br />
olsunlar her daim tüm imkânlarımızla destek olmaya gayret<br />
ediyoruz.” açıklamasını yaptı.<br />
“YOL VE ALTYAPI ÇALIŞMALARINI MİLLİ BİR<br />
SORUMLULUK OLARAK GÖRÜYORUZ”<br />
Konya’yı her alanda kalkındırmak için yoğun bir gayret<br />
gösterdiklerini ifade eden Başkan Altay, bu gayretlerin en<br />
başında milli bir sorumluluk olarak gördükleri yol ve<br />
altyapı çalışmaları geldiğini ifade etti. Konya Büyükşehir<br />
Belediyesi’nin 31 ilçede 4 bin 100 kilometrelik devasa bir<br />
yol ağına sahip olduğunu kaydeden Başkan Altay, tüm<br />
çalışmaları “Yol Medeniyettir” şuuruyla sürdürdüklerini<br />
belirtti. Başkan Altay, şehir merkezinde trafik yükünü<br />
azaltmak amacıyla daha önce Celaleddin Karatay<br />
ve İsmail Ketenci Caddelerini hizmetine sunduklarını<br />
hatırlatarak, Beyşehir Çevre Yolu ile Beyhekim Caddesi’ni<br />
birbirine bağlayacak 14,5 kilometre uzunluğundaki<br />
Abdülhamid Han Caddesi’nin de ilk etabının tamamlanarak<br />
hizmete açıldığını, ikinci etabın tamamlanmak<br />
üzere olduğunu, üçüncü etapta da çalışmaların sürdüğünü<br />
söyledi. Başkan Altay, Abdülhamid Han Caddesi’nin<br />
kamulaştırma dahil tüm etaplarıyla birlikte toplam maliyetinin<br />
214 milyon 800 bin lira olduğunu paylaştı.<br />
ŞEHİR TRAFİĞİNİ RAHATLATACAK<br />
4 YENİ CADDE DAHA<br />
Yapımına başladıkları caddelerle ilgili de açıklamalarda<br />
bulunan Başkan Altay, “Prof. Dr. Necmettin Erbakan<br />
Caddemiz 2,8 kilometre uzunluğa ve 30 metre genişliğe<br />
sahip olacak. Cadde, Fatih Caddesi’nden başlayarak,<br />
Azerbaycan Caddesi ve Gazze Caddesi üzerinden Antalya<br />
Çevre Yolu’na bağlantı sağlayacak. Bu caddemizin birinci<br />
etap kamulaştırmasına 140 milyona yakın bir bedel ödüyoruz.<br />
Yol yapım maliyeti ise 33 milyon 500 bin lira. İkinci<br />
etap kamulaştırmaların da 100 milyon liranın üzerinde<br />
tutacağını dikkat alırsak bu caddemiz 273 milyon 500 bin<br />
liraya mal olacak. Gazze Caddesi ile Karaman Caddesi’ni<br />
birbirine bağlayacak 64 milyon lira maliyetli Alparslan<br />
Türkeş Caddemiz; 3,6 kilometre uzunluğa ve 30 metre genişliğe<br />
sahip olacak. Hızlı Tren Demir Yolu Hattı’na paralel<br />
olacak şekilde, Çeçenistan Köprülü Kavşağı ile Antalya<br />
Çevre Yolu arasındaki bağlantıyı sağlayacak 17 milyon<br />
500 lira maliyetli Kazakistan Caddemiz; 3,5 kilometre<br />
uzunluğunda ve 20 metre genişliğinde olacak. 23 milyon<br />
500 bin lira maliyetli, 2,6 kilometre uzunluğa ve 20 metre<br />
genişliğe sahip olacak Karabağ Caddemiz de yine Hızlı<br />
Tren Demir Yolu Hattına paralel olacak şekilde, Çeçenistan<br />
Köprülü Kavşağı ile Antalya Çevre Yolu birbirine<br />
bağlayacak.” ifadelerini kullandı.<br />
SADECE 2022’DE 596 KİLOMETRE MAHALLE<br />
YOLU YAPILACAK<br />
31 ilçede 2 milyon 830 bin metrekare parke ve bordür<br />
çalışmasını tamamladıklarını kaydeden Başkan Altay,<br />
2022 yılı içinde Konya genelinde yürüttükleri yol çalışmalarından<br />
bahsederek, “İlçelerimizde büyük bir yol<br />
yapım seferberliği sürdürüyoruz. Bu kapsamda bu yıl 28<br />
www.konya.bel.tr<br />
ilçemizdeki ilçe merkezi dışında kalan mahallerimizde<br />
505 milyon lira maliyetle 596 kilometrelik mahalle yolu<br />
çalışması yapıyoruz.” dedi.<br />
“BİRLİKTE ŞEHRİMİZİ DÜNYANIN EN GÜZEL<br />
ŞEHİRLERİNDEN BİRİ HALİNE GETİRECEĞİZ”<br />
Başkan Altay, “İlçe merkezlerimizde ise ihtiyaç olan bölgelere<br />
yaklaşık 175 bin ton sıcak asfalt çalışması yürütüyoruz.<br />
İlçelerimize sadece bu sene için sağlayacağımız<br />
parke desteğimiz 1 milyon 900 bin metrekare. Bu sene<br />
28 ilçemizdeki mahalle yolları, sıcak asfalt ve parke yapımının<br />
toplam maliyeti 900 milyon lirayı buluyor. Şehir<br />
merkezimizde bu sezon yapacağımız asfalt, tretuvar, altyapı<br />
ve sanat yapıları gibi yol çalışmalarımızın toplam<br />
tutarı da 420 milyon lira. Dolayısıyla Konya merkezde<br />
ve ilçelerimizde yol altyapısını güçlendirmek için sadece<br />
bu yıl yapacağımız yatırımların tutarı toplam 1 milyar<br />
320 milyon liradır. Şehrimiz için, hemşehrilerimiz için<br />
hayırlı olmasını diliyorum.” diye konuştu.<br />
“KONYA’DA ADETA BİR ÖRÜMCEK AĞI GİBİ FA-<br />
ALİYETLERİMİZİ YÜRÜTÜYORUZ”<br />
Yol çalışmalarının Konya için hayati derecede öneme<br />
sahip olduğunu belirten Başkan Altay, “Biz arazide çok<br />
yoğun şekilde çalışıyoruz. Konya’nın her alanında adeta<br />
bir örümcek ağı gibi faaliyetlerimizi yürütüyoruz. İnşallah<br />
söz verdiğimiz bütün işleri yerine getirmeye çaba sarf<br />
edeceğiz. Biz bu şehre hizmet etmenin gururunu yaşıyoruz.<br />
İnşllah Konya’ya en güzel hizmetleri yapmak için de<br />
ekibimizle birlikte gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz.”<br />
dedi. Başkan Altay programda; toplu ulaşım için<br />
yeni hizmete alınan otobüsler, 9. Konya Bilim Festivali, 5.<br />
İslami Dayanışma Oyunları, Güle Oynaya Camiye Gel<br />
Projesi, Yeni Hayvan Pazar Yeri gibi Konya gündemindeki<br />
önemli konular hakkında da bilgi verdi. Başkan Altay<br />
toplantı sonrası basın mensuplarıyla birlikte yapımı süren<br />
Abdülhamid Han Caddesi 2. Etap ile Alparslan Türkeş<br />
Caddesi’nde inceleme gezisi gerçekleştirdi.<br />
www.metropoldergileri.com 13
HABER<br />
14<br />
Dünyadaki her iki uçaktan biri<br />
TEI parçaları ile uçuyor<br />
Ziyarette gerçekleştirilen sunumda savunma sanayinin<br />
zorlu ve fedakârlık isteyen bir iş olduğu vurgulandı. TEI<br />
olarak son yıllarda yerlilik oranını artırmak için çalıştıklarını<br />
ifade eden yetkililer, TEI’nin bugün 3 binden fazla<br />
çalışana sahip olduğunu ve Dünyadaki her iki uçaktan<br />
birinin TEI parçaları ile uçtuğunu paylaştılar. Yan sanayi<br />
kullanım oranlarının yüzde 46’lara ulaşmış durumda<br />
olduğunu aktaran sunum sonrası yapılan görüşmelerde<br />
TEI ile çalışma potansiyeli olan firmaların belirlenip,<br />
eğitimler verilebileceği; sektörde akredite birer tedarikçi<br />
olmak için neler yapılabileceği hususlarında bilgi paylaşımı<br />
yapılabileceği değerlendirildi.<br />
faaliyetlerimizi kendi bünyemizde yürütüyoruz. Mevcut<br />
kaynaklarımızın yetmediği durumlarda alt yüklenici<br />
firmalar ile çalışıyoruz. Alt yüklenicilerimiz ile uzun vadeli,<br />
karşılıklı güvene dayalı ilişkiler kurarak, havacılık<br />
sanayinde sahip olduğumuz tecrübe ve bilgiyi alt yüklenici<br />
firmalarla paylaşarak güvenli bir alt yapıya sahip<br />
olunmasını hedefliyoruz” dedi.<br />
Konyalı heyet bilgilendirme sunumunun ardından Alp<br />
Havacılık’ın üretim tesislerinde inceleme gezisinde bulunarak<br />
bilgi aldı.<br />
TEI ve Alp Havacılık teknik gezisi için Eskişehir’e giden<br />
Konyalı sanayiciler, Eskişehir Sanayi Odası’nı da ziyaret<br />
ederek, Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş<br />
ve Meclis Başkanı Süha Özbay ile de bir araya geldi.<br />
Konya Sanayi Odası,<br />
savunma ve havacılık<br />
sanayinin önde gelen<br />
firmalarından Eskişehir’deki<br />
TUSAŞ Motor<br />
Sanayii A.Ş. (TEI) ve Alp<br />
Havacılık’a iş gezisi düzenledi.<br />
Ziyarette konuşan<br />
Konya Sanayi Odası<br />
(KSO) Başkanı Memiş<br />
Kütükcü, Konya’nın tüm<br />
ana sanayi firmaları ile<br />
çalışma potansiyeline<br />
sahip olduğunu, bu potansiyel<br />
ile savunma sanayine<br />
daha fazla destek<br />
vermeye hazır olduklarını<br />
söyledi.<br />
KSO Başkanı Kütükcü:<br />
“Konya, savunma sanayine<br />
daha fazla destek vermeye hazır”<br />
KSO Yönetim Kurulu üyeleri ve KSO tarafından kurulan Bütünsel<br />
Güvenlik ve Sağlık Kümelenmesi (BÜSAT) üyelerinin katılımı ile<br />
gerçekleştirilen Eskişehir programının ilk durağı TEI oldu. Burada<br />
konuşan Başkan Kütükcü, Konya Sanayi Odası olarak savunma<br />
sanayi alanında yaptıkları çalışmalarla şehirde çok önemli bir<br />
farkındalık oluşturduklarını ve bu çalışmaların sektördeki Konyalı<br />
tedarikçi sayısını artırdığını vurguladı.<br />
Konya, tüm ana sanayi firmaları ile<br />
çalışma potansiyeline sahip<br />
Konyalı sanayicilerin TEI ve Alp Havacılık gibi sektördeki önemli<br />
firmalarla daha fazla çalışmasını istediklerinin altını çizen Kütükcü,<br />
“Pandemi öncesi dönemde Aselsan, FNSS, Roketsan ve MKE gibi<br />
ana sanayi firmalarına Konyalı sanayicilerimizin katılımı ile iş gezileri<br />
düzenlemiştik. Pandeminin etkisinin zayıflaması ile birlikte bu<br />
programlarımıza yeniden başladık ve Eskişehir’de bulunan TEI ile<br />
ALP Havacılık’ı ziyaret ediyoruz. Konya, savunma sanayinde Türkiye’nin<br />
önde gelen şehirleri arasında yer alıyor. Savunma sanayi<br />
ile çalışma disiplini şehrimizde oluşmuş durumda. Tüm ana sanayi<br />
firmaları ile birlikte çalışma potansiyeline sahibiz. TEI de, savunma<br />
sanayimizin medarı iftarı olan şirketlerimizden. Konyalı sanayicilerimizin<br />
de TEI ile daha fazla çalışmasını arzu ediyoruz. Bugün yapılacak<br />
görüşmelerin buna vesile olacağına inanıyorum” dedi.<br />
Yapılan konuşmaların ardından Konyalı sanayiciler, TEI<br />
teknik ekibi ile ikili iş görüşmeleri de yaptı. Konyalı sanayiciler<br />
daha sonra TEI’nin üretim tesislerini ve motor<br />
test alanını ziyaret ederek, yetkililerden bilgi aldı.<br />
Alp Havacılık: “Alt yükleniciler ile<br />
uzun vadeli işler yapmak<br />
istiyoruz”<br />
Konyalı sanayicilerin TEI’den sonraki durağı havacılık<br />
ve uzay sanayine özgü çalışmalar yapan ALP Havacılık<br />
oldu. ALP Havacılık ile ilgili bilgi veren Helikopter İş<br />
Merkezi Direktörü Mehmet Serkan Erten, şirketin 1998<br />
yılında kurulduğunu ve bugün 1300’ün üzerinde çalışanı<br />
olduğunu söyledi. Yüzde 98 ihracat potansiyeline sahip<br />
olduklarını aktaran Erten, “Amerikan şirketlerinin<br />
yoğunlukla çalıştığı bir firmayız. Tüm talaşlı imalat ile<br />
birlikte özel proseslerin montaj hizmeti ve test hizmetini<br />
tek çatı altında yapabiliyoruz. Tasarım ve mühendislik<br />
Düzenlenen gezilere KSO Başkan Yardımcısı M. Veli<br />
Tekelioğlu, Yönetim Kurulu Üyeleri Ömer Faruk İyibildiren,<br />
Hıfsı Soydemir, Fatih Olgun, Veysel Yaman ve<br />
Muhammet Selman Eryılmaz ile BÜSAT üyesi sanayiciler<br />
katıldı.<br />
www.kso.org.tr<br />
www.metropoldergileri.com 15
HABER<br />
16<br />
Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı “Saraybosna<br />
Kardeşlik Köprüsü” projesi ile Konya’da misafir edilen 130 Bosna<br />
Hersekli öğrenciyi havaalanından ülkelerine uğurladıktan sonra<br />
Bosna’dan gelen Konyalı öğrencileri de karşıladı<br />
SELÇUKLU-SARAYBOSNA<br />
ARASINDAKİ TARİHİ BAĞLAR KUVVETLENİYOR<br />
Konya’da Selçuklu Belediyesinin kardeş şehri olan<br />
Stari Grad Belediyesi ile farklı ülke ve kültürden öğrencilerin<br />
karşılıklı olarak bir arada güzel paylaşımlarda<br />
bulunarak tarihi bağların kuvvetlenmesinin<br />
hedeflendiği “Saraybosna Kardeşlik Köprüsü” projesinin<br />
ilk etabı tamamlandı.<br />
“Saraybosna Kardeşlik Projesi” Selçuklu Belediyesi,<br />
Stari Grad Belediyesi, Selçuklu İlçe Milli Eğitim<br />
Müdürlüğü, Saraybosna Yunus Emre Enstitüsü, Saraybosna<br />
Kantonu Eğitim, Bilim ve Gençlik Bakanlığı<br />
ile birlikte yürütülüyor. Proje ile Selçuklu’dan<br />
107 öğrenci Bosna’ya gitti 130 öğrenci de Bosna’dan<br />
Konya’ya gelerek toplamda 237 öğrenci kültür elçisi<br />
oldu.<br />
Sabah erken saatlerde Bosnalı öğrencileri Konya<br />
Havaalanından uğurlayan Selçuklu Belediye Başkanı<br />
Ahmet Pekyatırmacı Bosna’daki kültür gezisini<br />
tamamlayan Konyalı öğrencileri de havaalanında<br />
karşıladı. Hem giden öğrencilerle hem de dönen öğrencilerle<br />
sohbet eden Başkan Pekyatırmacı projeye<br />
katılan öğrencilerin duygu ve düşüncelerini aldı.<br />
Başkan Pekyatırmacı “Öğrencilerimizin her<br />
biri kültür elçimiz oldu”<br />
Selçuklu Saraybosna kardeşlik köprüsü projesinin ilk<br />
etabının tamamlandığını ifade eden Selçuklu Belediye<br />
Başkanı Ahmet Pekyatırmacı: “Saraybosna’dan<br />
gelen öğrencilerimiz uçağa bindiler ve Saraybosna’ya<br />
doğru gidiyorlar. Bugün inşallah Saraybosna’daki<br />
Türk öğrencilerimiz de oradan Konya’mıza gelmiş<br />
olacaklar. 130 öğrencimiz Saraybosna’dan Konya’ya<br />
geldi. 107 öğrencimiz de Konya’dan Saraybosna’ya<br />
gitti. 237 öğrencimiz Konya’da ve Saraybosna’da<br />
kardeş öğrencilerle buluştular. İnşallah bundan sonra<br />
kardeş öğrencileriyle ilişkilerini sürekli hale getirecekler.<br />
İletişimleri sürekli olacak. Biz Saraybosna<br />
ile Konya arasında, Selçuklu arasında bir kardeşlik<br />
köprüsünü kurduk. İnşallah bu ilişkiler ilelebet devam<br />
edecek ve bu kardeşlik köprüsü ilişkilerinde bu<br />
ilk etabı tamamladıktan sonra bundan sonraki süreçte<br />
de inşallah bu etapları devam ettirmeyi planlıyoruz.<br />
Tabi çok önemli bir operasyonu, çok önemli<br />
bir organizasyonu gerçekleştirdik. Bu organizasyonda<br />
görev alan, yer alan paydaşlarımıza, başta Stari<br />
Grad Belediyemize, Yunus Emre Enstitümüze, Saraybosna<br />
Kantonu Milli Eğitim Bakanlığımıza, Selçuklu<br />
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüze, belediye<br />
yetkililerimize ve belediyede bu organizasyon için<br />
çaba sarf eden tüm arkadaşlarımıza, tüm ekibimize<br />
yürekten teşekkür ediyorum. Hakikaten burada çok<br />
güzel anılar biriktirdi gelen çocuklarımız, çok güzel<br />
vakitler geçirdiler. Okullarda arkadaşlarıyla buluştular.<br />
Tarihi kültürel mekanları ziyaret etme imkanına<br />
sahip oldular. Türkiye’mizi tanıdılar, Türk insanını<br />
tanıdılar, Konya’yı tanıdılar. İnşallah bundan sonra<br />
ki süreçte de bu ilişkileri en güzel şekilde devam<br />
ettirecekler. Bosna Hersek bizim kardeş ülkemiz.<br />
Boşnak Müslüman kardeşlerimiz bizim yüzyıllardır<br />
kardeşimiz olan bir topluluk, bir millet ve biz onlarla<br />
ilişkilerimizi, diyaloglarımızı sürekli devam ettireceğiz.<br />
Biz her zaman Bosna Hersek’in yanındayız.<br />
Biz her zaman Saray Bosna’nın yanındayız. Oradaki<br />
Boşnak kardeşlerimizin, Müslüman kardeşlerimizin<br />
yanındayız. Bunu her zaman ifade ediyoruz, söylüyoruz.<br />
Bunu sadece sözle değil, bütün eylemlerimizle<br />
ve bütün icraatlarımızla da bunu ortaya koyuyoruz.<br />
Bundan sonra da inşallah en güzel şekilde bu kardeşliğimiz<br />
ve ilişkilerimiz devam edecek” dedi.<br />
“ Saraybosna Kardeşlik Köprüsü” projesinden faydalanan<br />
öğrenciler gezdikleri yerler ve yaşadıkları ile<br />
ilgili memnuniyeti dile getirerek Selçuklu Belediye<br />
Başkanı Ahmet Pekyatırmacı’ya teşekkür ettiler.<br />
www.selcuklu.bel.tr<br />
www.metropoldergileri.com 17
HABER<br />
18<br />
KONYAGİAD BAŞKANI KORKMAZ’DAN RAMAZAN ERKOYUNCU’YA ZİYARET<br />
Gülvezir Korkmaz: Konya Şeker gururumuz olmaya devam ediyor<br />
Konya Genç İş İnsanları Derneği (KON-<br />
YAGİAD) Başkanı Sn. Gülvezir Korkmaz,<br />
yönetim kurulu üyeleriyle birlikte<br />
PANKOBİRLİK Genel Başkanı ve Konya<br />
Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu<br />
Başkanı Sn. Ramazan Erkoyuncu’yu<br />
ziyaret etti. Korkmaz, Türkiye’nin en büyük<br />
sanayi kuruluşları arasında ön sıralarda yer<br />
alan Konya Şeker’in şehrin gururu olmaya<br />
devam ettiğini belirtti.<br />
Konya Genç İş İnsanları Derneği (KONYAGİAD) Başkanı<br />
Sn. Gülvezir Korkmaz, beraberindeki yönetim kurulu üyeleriyle<br />
birlikte PANKOBİRLİK Genel Başkanı ve Konya Pancar<br />
Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Ramazan<br />
Erkoyuncu’yu makamında ziyaret etti. Görüşmede PANKO-<br />
BİRLİK ve Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi Başkanlığı olağan<br />
genel kurulu sonucu başkanlığa seçilen Erkoyuncu’ya “hayırlı<br />
olsun” dileklerini ileten ve çalışmalarında başarı dileyen<br />
Korkmaz, İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından açıklanan<br />
Türkiye’nin İlk 500 Büyük Sanayi Kuruluşu-2021 sıralamasında<br />
en önlerde yer alan Konya Şeker A.Ş. ile Panagro Tarım<br />
Hayvancılık A.Ş’nin şehrin gurur kaynağı olduğunu belirtti.<br />
Her iki kuruluşun başarısından dolayı Sn. Ramazan Erkoyuncu<br />
ve tüm yöneticiler ile çalışanları kutlayan Sn. Gülvezir<br />
Korkmaz ‘‘Tarım ve sanayi kenti Konya’mızda şehir ekonomisinin<br />
lokomotifi olan Konya Şeker’in önümüzdeki süreçte de<br />
başarılarıyla adından söz ettireceğine olan inancımız tamdır.<br />
Başta Konya Şeker olmak üzere şehrimizin, bölgemizin, ülkemizin<br />
ekonomisine kattıkları güç için tüm firmalarımıza yürekten<br />
teşekkür ediyorum. Hep söylüyoruz. Bizim en büyük<br />
gücümüz birliğimiz, beraberliğimiz ve kardeşliğimizdir’’ dedi.<br />
PANKOBİRLİK Genel Başkanı ve Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi<br />
Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Ramazan Erkoyuncu<br />
da ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, çalışmalarını<br />
yakından takip ettiği KONYAGİAD’a başarılar diledi.<br />
www.konyagiad.org.tr<br />
www.metropoldergileri.com 19
HABER<br />
20<br />
Hüyük Kırmızı Altın<br />
Geleneksel El Sanatları ve<br />
Gençlik Festivali coşkuyla<br />
kutlandı<br />
Hüyük Kırmızı Altın, Geleneksel El Sanatları ve Gençlik<br />
Festivali’ne katılan Bakan Kasapoğlu toplu açılış programında<br />
Gençlik ve Tarım Kampı’nın açılışını da gerçekleştirdi...<br />
Kasapoğlu, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet<br />
Misbah Demircan ve protokolün diğer mensuplarıyla<br />
ilçeye kazandırılacak halk kütüphanesinin temelini atmak<br />
üzere sembolik olarak hep birlikte kurdele kesti.<br />
21-24 Temmuz 2022 tarihleri arasında 4 gün boyunca<br />
devam eden festival, düzenlenen etkinlikler ve konser<br />
programlarıyla çok sayıda ünlü sanatçıyı Hüyüklüler’le<br />
buluşturdu.<br />
21 Temmuz 2022 tarihinde Hüyük meydanında saat<br />
19.30’ta yapılan açılış programı ile başlayan festivalin ilk<br />
gününde Şükriye Tutkun ile Oğuz Boran sahne aldı.<br />
Hüyük Belediyesi tarafından gerçekleştirilen festivalin<br />
ikinci gününde düzenlenen konser programında sanatçı<br />
Murat Kekilli sahne aldı. Sanatçılar Yasemin Özkol ve<br />
Aysel Yakupoğlu’nun ardından sahneye çıkan Kekilli,<br />
sevilen eserlerini seslendirdi. Hüyük Belediye Başkanı<br />
Mehmet Çiğdem Kekilli’ye Hüyük yöresine ait seramik<br />
süslü toprak bir testi hediye etti. Ayrıca konser programları<br />
arasında düzenlenen en iri çileği belirleme yarışması<br />
renkli görüntülere sahne oldu.<br />
Festivalin üçüncü gününde Şebnem Sezer ve Damla<br />
Yıldız’ın ardından sahneye çıkan Manuş Baba’nın konserine<br />
yoğun ilgi gösteren hayranları, cep telefonlarının<br />
Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet<br />
Muharrem Kasapoğlu Hüyük’te...<br />
ışıklarını yakarak şarkılara eşlik etti. Hüyük Belediye<br />
Başkanı Mehmet Çiğdem, çocuklarla birlikte çıktığı<br />
sahnede Manuş Baba’ya teşekkür ederek ilçenin simgesi<br />
olan seramik işlemeli bir toprak testi hediye etti. Festival<br />
kapsamında düzenlenen Hüyük çileği temalı fotoğraf<br />
yarışmasında dereceye giren isimlere konser arasında<br />
ödülleri de verildi.<br />
Hüyük’de ki gençlik festivali,<br />
Yavuz Bingöl konseriyle sona erdi<br />
Hüyük Belediyesi tarafından şehir meydanında düzenlenen<br />
4 gün süreli Hüyük Kırmızı Altın, Geleneksel El<br />
Sanatları ve Gençlik Festivali’nin son gününde Hüyüklüler’le<br />
buluşan Türk Halk Müziği’nin başarılı isimlerinden<br />
Yavuz Bingöl hayranlarına türkü ziyafeti yaşattı.<br />
Belediye Başkanı Mehmet Çiğdem de Bingöl’e teşekkür<br />
ederek, hediye takdim etti.<br />
Hüyük Belediye Başkanımız Mehmet Çiğdem final<br />
konuşmasında geleneksel hale getirdikleri gençlik festivalinin,<br />
ilçeye ekonomik anlamda iyi geldiğini belirtti.<br />
“Anadolu’nun en kapsamlı festivalini gerçekleştirmiş olmanın<br />
mutluluğunu dile getiren Çiğdem, yoğun katılım<br />
ile festival coşkusunu zirveye taşıyan herkese teşekkür<br />
edip, önümüzdeki yıl daha büyük bir meydanda yapma<br />
temennisinde bulundu.<br />
Hüyük’te Gençlik ve<br />
Tarım Kampı<br />
tamamlanmak üzere<br />
Anadolu Selçuklu mimarisi<br />
kerpiç ve ahşaptan yapılan<br />
15 konut tamamlandı tefrişat<br />
ve peyzaj düzenlemesi<br />
sonrasında Eylül ayında öğrenci<br />
almayı planlıyor.<br />
Gençlik ve Spor Bakanlığının<br />
destekleri ile yapılıyor.<br />
Hüyük Belediyesinin<br />
Projeleri Hız Kesmiyor<br />
Hüyük Belediye Başkanı<br />
Mehmet Çiğdem, ilçeye yapmış olduğu<br />
projeler ve hizmetlerle halkın<br />
takdirini toplamaya devam ediyor<br />
Başkan Çiğdem’in çabalarıyla Hüyük<br />
Belediyesi yeni yerinde tamamı kendi öz<br />
kaynakları ile yapılan yeni binasında hizmete<br />
devam ediyor. İlçenin çehresini değiştiren<br />
hizmet binası görenlerin beğenisini<br />
topluyor.<br />
Taş Yaka Projesi ile<br />
tarih yeniden<br />
canlanıyor<br />
Hüyük Belediye Başkanı Mehmet<br />
Çiğdem’in, Anadolu Kerpiç<br />
Evlerinden sonra Hüyük Çukurkent<br />
Mahallesinde başlattığı<br />
proje büyük merak uyandırmıştı.<br />
Tamamı yöresel taş yapılardan<br />
oluşan, inşası devam<br />
eden ‘Taş Yaka Projesi bölge<br />
halkı, yerli ve yabancı misafirler<br />
tarafından büyük ilgi görüyor.<br />
www.huyuk.bel.tr<br />
www.metropoldergileri.com 21
KÖŞE<br />
22<br />
Mustafa TATLISU<br />
tatlisumustafa@gmail.com<br />
Haber Dairesi Yönetim Kurulu Başkanı<br />
ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞI<br />
Pandemi dünyanın dengesini bozdu.<br />
Dünya süper gücü Amerika Birleşik Devletleri’nde<br />
enflasyon bir önceki yıla göre 4 kat arttı.<br />
Aynı şekilde dünya ekonomi çarkının güçlü bileşeni<br />
Avrupa Birliği ülkelerinde de enflasyon 4 kat<br />
arttı.<br />
Türkiye’de aynı şekilde bir önceki yıla göre enflasyon<br />
aynı miktarda arttı.<br />
Avrupa’da birçok sektörde çarklar durdu. Özellikle<br />
havayolları ve taşıma sektöründe sorun<br />
var. Kopan tedarik zincirleri bir türlü tamir edilemiyor.<br />
Almanya ve bazı Avrupa ülkeleri taze<br />
işgücü bulma peşinde.<br />
Rusya bu yıl Avrupa Birliği ülkelerine gaz vermeyeceğini<br />
açıkladı. Almanya ve Fransa daha<br />
şimdiden vatandaşlarını enerjiyi kullanmada<br />
tasarruflu davranmaya çağırıyor. Rusya-Ukrayna<br />
savaşının bitmemesi halinde Avrupa bu kışı<br />
sıkıntılı geçirecek gibi.<br />
Ekonomistler gelişmiş ekonomilerin resesyona<br />
gireceğini iddia ediyor. Yani durgunluktan bahsediyorlar.<br />
Çin birkaç yıldan buyana ne bulursa topluyor.<br />
Aklınıza ne gelirse…<br />
Çin ile Hindistan arasındaki gerginlik artıyor.<br />
Sınır çatışmasında 20 Hintli, 4 Çinli asker hayatını<br />
kaybetti. Çin ile ABD arasında ise Tayvan<br />
gerginliği var. Çin, ABD’nin Tayvan sorununa<br />
burnunu sokmamasını istiyor. ABD ise Çin’in<br />
yumuşak karnı Tayvan’ı kaşımaya devam ediyor.<br />
Halk arasında ‘atlar tepişir ezilen çimler olur’<br />
diye bir söz var. Atlar tepişiyor ve gerçekten de<br />
çimler eziliyor. Ezilme bu noktada kalacak mı?<br />
Sorulan soru bu?<br />
Enerji darboğazının dünyayı götürdüğü bir<br />
nokta var. Dünya büyüyor ve her geçen gün<br />
daha fazla enerjiye ihtiyaç duyuluyor. Enerji ise<br />
belirli ellerde... Rusya gibi enerjiyi silah olarak<br />
kullanan çok devlet var. Petrolün varili zaman<br />
zaman 120 dolara kadar yükseldi. Doğalgazsız<br />
bir dünya düşünülemiyor. Fiyatlar o kadar<br />
yükseldi ki insanlar tükettikleri enerjinin maliyetini<br />
karşılamada güçlük yaşıyor. Türkiye’de<br />
doğalgaz faturalarının yüzde 75’ini devlet karşılıyor.<br />
Tüm bunlar bütün dünyanın gözleri önünde yaşanırken<br />
faturayı Erdoğan’a kesmeye çalışan bir<br />
muhalefet var. Onlara bakılırsa dünyadaki tüm<br />
olumsuzlukların kaynağı Erdoğan… Hayat pahalılığının<br />
da, artan döviz fiyatlarının da, yükselen<br />
enerji maliyetlerinin de sebebi o.<br />
Bir tarafta tüm dünyanın canını yakan ekonomik<br />
sıkıntılar var, diğer tarafta yalan. İnsanımız<br />
yalana inanır mı dersiniz? Bence inanmaz. Ana<br />
muhalefetin lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na atfedilen<br />
‘yalancı’ yakıştırması son dönemde ciddi<br />
manada ayağına dolanmaya başladı. Tabi Erdoğan’ın<br />
kendisini tanımladığı ‘Bay Kemal’ hitabında<br />
kastettiği anlam bu olunca konu öncelikli<br />
bir mesele haline geldi. CHP uzun zamandır<br />
halk nezdinde tutan bu tanımlamadan kurtulmaya<br />
çalışıyor. “ Ben bu yakıştırmadan nasıl<br />
kurtulurum? “ diye çok düşünmüş olmalı ki,<br />
sonunda ‘Bay Kemal’ sıfatını kendini yakıştırmaya<br />
başladı Kemal Kılıçdaroğlu. Aslında ‘Bay<br />
Kemal’ sıfatında bir sorun yok. Ancak baktı olmuyor,<br />
‘en iyisi bu titri ben kullanmaya başlayayım´<br />
diye düşündü. Şimdi artık vaat bildiren<br />
sloganlarında ‘Bay Kemal Sözü’ ifadesini kullanıyor.<br />
Tuhaf. Gerçekten tuhaf.<br />
Dünyanın gündemi başka, muhalefetin gündemi<br />
başka. Bay Kemal’in gündemi ise daha başka…<br />
Gelinen noktada şunu belirtmek isterim ki, ‘durum<br />
ciddi’. Mesele Bay Kemal’in vizyonunu aşıyor.<br />
Dünya hızla üçüncü dünya savaşına doğru<br />
gidiyor. Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Bay Kemal<br />
sözü, üçüncü dünya savaşını ben durduracağım”<br />
kükremesini duyar gibiyim.<br />
www.metropoldergileri.com 23
KAPAK KONUSU<br />
24<br />
Beyzat Aksoy<br />
1988’den<br />
günümüze güven ve<br />
kalitenin adresi…<br />
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?<br />
Adım Ali Camgöz, 46 yaşındayım. Evliyim, 5 çocuk<br />
babasıyım. İşletme mezunuyum ve insan kaynakları<br />
yönetimi üzerine yüksek lisansımı yaptım.<br />
2003 yılında kendi aile şirketimiz olan Hiposan<br />
firmasında iş hayatıma başladım.<br />
Hiposan firmasının kuruluş sürecini anlatır<br />
mısınız?<br />
1988 yılında Konya Karatay’da babam tarafından<br />
aile şirketi olarak kuruldu. Hidrolik ve damper<br />
ekipmanları üreterek iş hayatımıza başladık. Karatay<br />
Sanayi’sinde 70 m² bir dükkânda başlayan<br />
serüvenimiz şuan da 4. Organize Sanayi Bölgesinde<br />
11 bin m² kapalı alanı bulunan toplamda 20<br />
bin m² bir alanda devam etmektedir. 21 yıllık deneyimimiz<br />
ve tecrübemizle söz sahibi olduğumuz<br />
sektörde tek değişmeyen ana unsurumuz kaliteli,<br />
güvenli ve standartlara uygun ürünler üretip müşterilerimizin<br />
memnuniyetini devam ettirmektir.<br />
Hiposan firmasının ürün ve ürün grupları nelerdir?<br />
Hangi sektörlere hizmet vermektesiniz?<br />
Biz hidrolik pompa , pto valf grupları üretiyoruz.<br />
Treyler, damper ve araç üstü olmak üzere bu araçlarda<br />
kullanılan hidrolik ekipmanlarının üretimini<br />
yapıyoruz.<br />
Hidrolik damper pompaları, pto, valfler, ara bağlantı<br />
ekipmanları, flanşlar, adaptörler, damper<br />
düğmeleri, soketler ve kardan milleri gibi birçok<br />
kaliteli ürünü müşterilerimize sunuyoruz.<br />
Müşterilerden gelen talepler doğrultusunda<br />
ürün yelpazenizi geliştiriyor musunuz?<br />
Tabi ki. Hem müşterilerimizden gelen talepler doğrultusunda<br />
hem de yeni çıkan yeni model araçlara<br />
göre ürün yelpazemizi geliştirip büyütüyoruz.<br />
Sektörünüzün zorluklarından bahsedecek<br />
olsanız bu konuda neler söylersiniz?<br />
Sadece sektör olarak değil sanayinin kanayan yarası<br />
olarak ilk başta yetişmiş eleman sorununu<br />
söyleyebilirim. Artık günümüzde çalışacak yetişmiş<br />
eleman bulmayı geçtik çalışması için vasıfsız<br />
eleman bulmakta zorlanıyoruz.<br />
Birde sektörümün zorlukları arasında kalitede de<br />
değil de fiyatta rekabetin olması en büyük sorunlardan<br />
bir tanesidir diyebilirim.<br />
Hiposan Yönetim Kurulu Başkanı<br />
Ali CAMGÖZ<br />
Kaliteli ve standartlara uygun ürünler üreterek, 21 yıllık deneyim ve tecrübesiyle sektöründe<br />
söz sahibi olan HİPOSAN, müşteri memnuniyetini esas alan yaklaşımıyla bir dünya<br />
markası olarak yolunda ilerlemekte. 7 kıtada 50’den fazla ülkeye ihracat yapmayı başaran<br />
Hiposan Firması sektöründe öncü firmalardan biri olmayı çoktan başarmış durumda.<br />
1988 yılından bu yana sektöründe emin adımlarla ilerleyen her geçen gün başarılarına bir<br />
yenisini eklemeyi başaran, güven ve kalitenin adresi HİPOSAN’ı şehrin sevilen ismi ve firmanın<br />
Yönetim Kurulu Başkanı Ali Camgöz ile konuştuk.<br />
www.metropoldergileri.com 25
KAPAK KONUSU<br />
26<br />
Sizi rakiplerinizden ayıran<br />
özellikler neler?<br />
Bizim en büyük özelliğimiz yaptığımız<br />
ürünün kalitesinden ödün vermememiz.<br />
Sürekli olarak yenilikleri<br />
takip edip kendimizi geliştirmeye<br />
devam ediyoruz. Kalitemizi standart<br />
hala getirdik bunu devam ettirmek<br />
içinde var gücümüzle çalışıyoruz.<br />
Hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz?<br />
İhracat oranınızı yükseltmek<br />
adına yurt dışı pazarlarına<br />
yönelik çalışmalarınız neler?<br />
Şu anda Amerika, Afrika, Avustralya<br />
yani bütün kıtalar olmak üzere<br />
ellinin üzerinde ülkeye ihracatımız mevcut. Bu<br />
ihracatı yükseltmek içinde yurtdışı fuarlarına katılıyoruz.<br />
Bazı e-ticaret siteleri üzerinde çalışmalarımıza<br />
devam etmekteyiz. Elbette ki internette<br />
ki farklı kanallar üzerinden de sürekli araştırıyor<br />
ve bu araştırmalar doğrultusunda planlar yapıp<br />
planlarımız üzerinde çalışıyoruz.<br />
2021 yılı firmanız adına nasıl geçti?<br />
2022 yılından beklentileriniz neler?<br />
2021 yılı firmamız adına iyi geçti. 2021 yılında ciromuzu<br />
artırttık ve ürün yelpazemizi genişlettik.<br />
2021 yılında GES güneş enerjisi yatırımını gerçekleştirdik.<br />
Ayrıca tezgâh parkurumuza birkaç tane<br />
yeni tezgâhlar ekledik.<br />
2022 yılında da aynı şekilde yeni yatırımlar yaptık<br />
ve yapmaya devam ediyoruz. Çalışmalarımız<br />
sonucunda 2022 de de şuana kadar elde ettiğimiz<br />
ciromuzdan memnunuz ve ivmemiz yukarı doğru<br />
hareket etmeye devam ediyor. Bu sene ayrıca<br />
mevcutta bulunan döküm fabrikamıza otomatik<br />
kalıplama hattı kurduk.<br />
Ar-Ge çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz?<br />
Ar-Ge firmamızın devamlı olarak çalıştığı bir<br />
alan. Ar-Ge bölümümüzün başında kardeşim<br />
Mehmet Camgöz bulunmakta. Yeni ürünler konusunda<br />
ve hangi ürünlere ihtiyaç duyulmakta<br />
bunların Ar-ge çalışmaları yapılarak hayata geçirme<br />
çabalarımız her gün devam etmekte. Türkiye’de<br />
bulunmayan ya da daha az üretimi yapılan<br />
ürünler üzerinde çalışıyoruz.<br />
Hayata geçirmeyi düşündüğünüz yeni<br />
projeleriniz var mı?<br />
Hem kendi sektörümde hem de diğer sektörlerde<br />
ihtiyaç olup dışardan tedarik ettiğimiz ürünler<br />
var. Önümüzde ki 1-2 yıl içerisinde bu konuda yatırımlarımız<br />
olacak.<br />
Yoğun iş temponuz dışında vaktinizi nasıl<br />
değerlendiriyorsunuz, hobileriniz nelerdir?<br />
Çok fazla iş dışında kendime ayırabileceğim vaktim<br />
kalmıyor. Aslında işe ayırdığım vakitten daha<br />
www.metropoldergileri.com 27
KAPAK KONUSU<br />
28<br />
‘‘Farkımız olsun dedik,<br />
kalitemize kalite ekledik…’’<br />
fazlasını bende bir sevda olan Konyaspor’a ayırıyorum.<br />
Hafta sonları mümkün olduğunca aileme<br />
vakit ayırmaya onlarla zaman geçirmeye çalışıyorum.<br />
Kitap okumayı severim ve çok fazla kitap<br />
okuyorum. Hafta sonları bilhassa birkaç saatimi<br />
kitap okumaya ayırıyorum. Doğa ve toprak ile uğraşmayı<br />
seviyorum. Bir bahçemiz var orda vakit<br />
geçiriyoruz.<br />
Konyaspor Basketbol şubede görevlisiniz.<br />
Bu sene şampiyon oldunuz. Gelecek seneki<br />
planlarınız neler?<br />
Konyaspor Basketbol 1. Ligi Play-Off final maçlarında<br />
kazanarak süper lige çıkan takım oldu.<br />
Bunun mutluluğunu verdiği gururu kelimelerle<br />
anlatmak imkânsız. Başkan dahil olmak üzere<br />
23 kişiden oluşan yönetim kurulumuzdaki arkadaşlarımızla<br />
beraber vermiş olduğumuz emeklerin<br />
karşılığı almak çok farklı bir his. Bu sene hem<br />
futbolda hem de basketbolda çok güzel kadrolar<br />
kuruyoruz.<br />
Bir Konyaspor sevdalısı olarak şunu söyleyebilirim<br />
ki Konyaspor’un hedefi her zaman en yukarı<br />
da olmak ve önemli başarılara imza atmaktır.<br />
Hem futbolda hem de basketbolda Konyaspor üst<br />
sıralarda yer alan ve her ikisinde de şampiyonluğu<br />
kovalayan ve şampiyon olan takım olacaktır.<br />
Son olarak neler söylemek<br />
istersiniz?<br />
Her zaman söylerim iş hayatı olarak<br />
ve insan olarak daima kendimizi<br />
geliştirmeliyiz. Hem bireysel olarak<br />
hem de iş hayatına devam eden<br />
firmaların kendilerini geliştirerek<br />
çalışma hayatlarına devam etmeleri<br />
gerektiğini düşünmekteyim. Çünkü<br />
bu ülkenin kendini geliştirip çalışan<br />
insanlara ihtiyacı var. Çok çalışarak<br />
üzerimize düşeni hepimizin yapması<br />
gerekiyor. Unutmayalım ki başka<br />
bir Türkiye yok o yüzden memleketimizin<br />
kıymetini bilelim.<br />
www.hiposan.com<br />
@hiposan.hydraulic<br />
@hiposan.hidrolik<br />
www.metropoldergileri.com 29
RÖPORTAJ<br />
30<br />
www.metropoldergileri.com<br />
31
RÖPORTAJ<br />
32<br />
Seycan Çakır<br />
Sema Sevinç Çetin’i biraz<br />
kendinden dinleyebilir<br />
miyiz? Nasıl biridir,<br />
nelerden hoşlanır?<br />
Şunu söyleyebilirim<br />
ki hiçbir zaman bir<br />
okul okumak yeterli<br />
olamaz. İnsan her<br />
zaman kendisini<br />
geliştirmeli ve her<br />
zaman yeni bilgilere<br />
ulaşmalıdır.<br />
PROF. DR.<br />
SEMA SEVİNÇ ÇETİN<br />
NECMETTİN ERBAKAN ÜNİVERSİTESİ<br />
AHMET KELEŞOĞLU EĞİTİM FAKÜLTESİ<br />
GÜZEL SANATLAR EĞİTİMİ BÖLÜMÜ MÜZİK EĞİTİMİ ABD<br />
Çocuk yaşlarda sanata ilgi duyup sanatla tanışan ve tüm hayatını sanat üzerine kuran<br />
Prof. Dr. Sema Sevinç Çetin, müziğe başladığı ilk yıllardan bugüne dek sanat yaşamı içinde<br />
olmasına rağmen sürekli kendini geliştiren bir eğitimci olmayı kendine ilke edinmiş.<br />
Yeni yetenekler keşfetmiş, keşfettikçe mesleğine daha da sıkı sıkı sarılıp hedefleri doğrultusunda<br />
çalışmalarına devam etmiş. Öğrencilerine yol gösteren, ışık olan değerli Hocamız<br />
ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz. Keyifli okumalar.<br />
1969 İskenderun’da doğdum.<br />
İlk, orta ve lise öğrenimimi<br />
tamamladıktan sonra Selçuk<br />
Üniversitesi Müzik Eğitimi Bölümüne<br />
girdim. Yüksek lisans<br />
eğitimimi Konya’da, doktora<br />
eğitimimi Ankara’da yaptım.<br />
Doktora eğitimimi bittikten<br />
sonra Selçuk Üniversitesine<br />
geri döndüm. 2011 yılında<br />
Necmettin Erbakan Üniversitesi<br />
kurulduğunda burada<br />
öğretim üyesi olarak çalışmaya<br />
devam ettim, halen daha<br />
çalışmaktayım. Çocukları çok<br />
sevdiğim için doktora tezimde<br />
ilköğretim öğrencileri ile<br />
çalıştım. 2006 ve 2014 yılında<br />
çocuk koroları kurup çalışmalarıma<br />
devam ettim. Spor<br />
yapmayı, müzik dinlemeyi ve<br />
gezmeyi çok seviyorum.<br />
Konservatuarda okumaya nasıl karar verdiniz?<br />
Müziğe ilginiz ne zaman başladı?<br />
Ben konservatuvarda okumadım. Eğitim Fakültesi<br />
Müzik Eğitimi Bölümünde okudum. Müziğe çocuk<br />
yaşlarda ilgi duydum. Ben 4 - 5 yaşlarındayken kuzenim<br />
bağlama çalıyordu sanırım o beni çok etkiledi.<br />
Ve ben de ondan öğrendiklerimi söylemeye başladım.<br />
İlkokulda, ortaokulda öğretmenlerim beni çok destekledi.<br />
Ailem de her zaman bana destek olduğu için<br />
Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Bölümünde ve Müzik<br />
Öğretmeni olarak mezun oldum.<br />
İlk olarak ne zaman kendinize müzik ile ilgili<br />
kariyer hedefi belirlediniz?<br />
Her zaman müzik öğretmeni olmak istedim. Bunu çocuk<br />
yaşlarımdan itibaren istedim desem daha doğru<br />
olur. Üniversite ikinci sınıfta iken Bölüm Başkanımız<br />
beni çok destekledi ve derslerime çok iyi çalışmamı, bu<br />
okulda asistan olarak kalmamı söyledi. Bu sayede Lisans<br />
2. Sınıfta iken kariyerimi planlamış oldum.<br />
Söylemeyi en çok sevdiğiniz şarkı veya şarkılar<br />
hangileri?<br />
Ben lisans öğrenimim süresince Şan eğitimi aldım. En<br />
çok Azeri türküleri söylemeyi seviyorum.<br />
Müzik dünyasında başarılı olmak için Konservatuar<br />
eğitimi almak yeterli mi?<br />
Dediğim gibi ben konservatuvar okumadım ama şunu<br />
söyleyebilirim ki hiçbir zaman bir okul okumak yeterli<br />
olamaz. İnsan her zaman kendisini geliştirmeli ve her<br />
zaman yeni bilgilere ulaşmalıdır. Yani okul bize sadece<br />
www.metropoldergileri.com<br />
33
RÖPORTAJ<br />
34<br />
eğitim veriyor yetiştiriyor ama yine iş kişinin kendisine<br />
yani bizlere düşüyor.<br />
Eğitimsiz bir sesten şarkı dinlemek sizi rahatsız<br />
ediyor mu? Ne hissediyorsunuz?<br />
Bazen eğitim almamış olsa dahi o kadar güzel sesler<br />
oluyor ki onları dinlemek asla beni rahatsız etmiyor.<br />
Doğal yetenekler var ama okuma fırsatları olmamış o<br />
kişileri dinlemek çok keyifli. Ses biraz da Allah vergisi<br />
bazen eğitim verseniz dahi söylenilen şarkıyı beğenmeyebiliyorsunuz.<br />
Sema Hocam, Şan eğitiminin yaş sınırı var mıdır?<br />
Konservatuarın Ses Eğitimi bölümüne ilgisi olan<br />
çocukların aileleri onlara nasıl destek olmalıdır?<br />
Tam anlamıyla bir Şan eğitimi almak için 18 yaşını beklemek<br />
gerekiyor. Eğitim alacak kişi larenks gelişimini<br />
tamamlamalı. Her yaşta ses eğitimi yapılabilir tabi ki<br />
yaşın ve sesin özellikleri dikkate alınarak…<br />
Ebeveynlerimize tavsiyemiz ise doğru insanı bulmak<br />
doğru eğitimci ile çalışmak.<br />
Her insan Şan eğitimi ile güzel şarkı<br />
söyleyebilir mi?<br />
Ses Eğitimi Bölümünden mezun<br />
olanların iş alanları nedir?<br />
Ses Eğitimi bölümden mezun olan arkadaşlarımız<br />
Kültür Bakanlığı Korolarında,<br />
opera korolarında, müzik bölümlerinde<br />
şan hocası olarak ve ya müzik öğretmeni<br />
olarak iş bulabilirler.<br />
Konservatuarların Ses Bölümlerinde<br />
eğitim almak isteyenlerin ne gibi<br />
çalışmalarla hazırlanmaları gerekir?<br />
Deneyimli ses eğitimi hocalarıyla çalışmak<br />
zorundalar aksi takdirde sesleri zarar görür.<br />
Doğru eğitimciyi bulsunlar lütfen…<br />
Müzik kulağı olan herkese bu eğitim verilebilir ve kendi<br />
sesinin yeterliliği doğrultusunda daha da güzelleştirebiliriz.<br />
Bu elbette ki kişiye göre değişmektedir.<br />
Ailelerin Güzel Sanatlar alanına yaklaşımı nasıl?<br />
Çocuklarını bu alanlara yönlendirip destekliyorlar<br />
mı?<br />
Ülkemizde ailelerin güzel sanatlara yaklaşımı maalesef<br />
çok iyi değil. Çocuklarının genelde hobi olarak<br />
sanatla uğraşmalarını istiyorlar. Meslek olarak desteklemeseler<br />
de hobi olarak uğraşmalarından son derece<br />
memnunlar.<br />
Müzik dünyasına kazandırmış olduğunuz çeşitli<br />
kitaplarınız ve makaleleriniz mevcut bunlardan<br />
bahsedebilir misiniz?<br />
Müzik eğitimi alanında özellikle de çocuk sesleri<br />
konusun da birçok makalem var. Kitaplarımdan bahsedecek<br />
olursam “Çocuklara Şarkılar” ve “İlköğretim<br />
Müzik Programları” diye 2 kitabım bulunmaktadır.<br />
Son olarak sanatın ve müziğin gelişimi hakkında<br />
neler söylemek istersiniz?<br />
Sanat daha çok desteklenmeli ve sanatla uğraşan insanların<br />
değerlerinin bilinmesi çok önemlidir. Ulu<br />
Önder Atatürk’ün sanat hakkındaki görüşlerini hepimiz<br />
biliyoruz bu doğrultuda eğer sanatı ve sanatçılarımızı<br />
desteklersek daha iyiye ve güzele doğru gideceğimiz<br />
bir gerçektir.<br />
www.metropoldergileri.com<br />
35
36<br />
www.metropoldergileri.com<br />
37
RÖPORTAJ<br />
38<br />
Seycan Çakır<br />
Ahmet Çakır<br />
Türkiye Spor Yazarları Derneği<br />
Konya Şubesi Başkanı<br />
Murat DÖNMEZ<br />
Sporla iç içe olmayanımız yoktur? Birçoğumuz birçok spora merak salmış aktif veya amatör olarak<br />
ilgilenmişizdir. Peki, tüm spor dallarıyla iç içe olan spor ve sporcunun daima arkasında olan<br />
Türkiye Spor Yazarları Derneği’ni merak edeniniz oldu mu? Türkiye’nin en önemli basın kuruluşlarından<br />
biri olan Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin (TSYD) Konya Şubesi Başkanı Murat Dönmez’<br />
e merak ettiklerinizi sorduk. Bu güzel röportaj için öncelikle Murat Bey’e teşekkür eder sizlere<br />
keyifli okumalar dileriz…<br />
Konyalıyım diyebiliyorum.<br />
1983 yılında muhabir olarak göreve başladım. Bu işe<br />
başlamam Ortaokulda ki Edebiyat öğretmenimin tavsiyesi<br />
ve abimin gazeteci olması ile oldu. O dönemde<br />
öğretmenim bir konu vermişti ve ben beş altı sayfa<br />
kompozisyon yazmıştım. Bunun üzerine benim bu<br />
yönde ilerlemem gerektiğini söyleyip aileme tavsiyelerde<br />
bulunmuştu. Abimin de o dönemlerde gazetecilik<br />
yapmasından dolayı kendisinin yanına gide gele bizde<br />
bu işe başlamış olduk. Ekim ayında meslekte 40. yılımı<br />
bitirmiş olacağım. Evliyim ve bir çocuğum var.<br />
- Spor gazeteciliği, yazarlığı nedir, tanımlayabilir<br />
misiniz?<br />
Gazeteciliğe ilk başladığımda branşlaşma yoktu. İlk Adliye<br />
muhabiri olarak işe başladım. Karakollarda kaldım,<br />
mezar kazdım, cinayet, kaza gibi çok adli vaka ile karşılaştım.<br />
Boş zamanlarımda özellikle Cumartesi - Pazar<br />
günleri Konya’da yapılan tüm spor dallarının amatör<br />
maçlarını yakından takip ettim. İlerleyen zamanlarda<br />
spora daha fazla zaman harcamaya başladım ve emekli<br />
olduktan sonra tamamen sporla iç içe oldum. Yaklaşık<br />
4 yıldır Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin Konya Şube<br />
Başkanlığını yürütüyorum. Daha öncesinde Yönetim<br />
Kurulu Üyeliğini yapmıştım.<br />
Spor çok farklı bir şey, spor güzelliği paylaşmak, başarıyı<br />
paylaşmak, mutlu olmaktır. Sporcuların o mutluluğuna<br />
biz de eşlik ediyoruz. Dünya’da ve ülkemizde gençlerin<br />
sporla illa ki buluşması lazım diye düşünüyorum. Çünkü<br />
dünya her geçen gün daha kötüye gidiyor. Gençlerde<br />
zararlı alışkanlıklar giderek artmakta. Benim çocuğum<br />
da dahil olmak üzere boş kalan çocuklarımızın ister istemez<br />
bu alışkanlıklara yönelmemeleri için sporla vakit<br />
geçirip, zamanlarını kaliteli değerlendirmeleri gerek.<br />
Hem beden hem de ruhen başarılı olmaları için spor<br />
önemli bir faktör.<br />
Biz sporun perde arkasında olan kişileriz. Sporcu ve<br />
antrenörün yanında değiliz ama elde edilen başarıların<br />
Türkiye’ye yansıtılması aşamasında her zaman spor ve<br />
sporcunun arkasındayız.<br />
Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin toplamda 11 şubesi 2<br />
spor kulübü var. Bu spor kulüplerinin biri İstanbul’da diğeri<br />
ise Konya’dadır. Yani biz Türkiye Spor Yazarları Derneği<br />
ve aynı zamanda Türkiye Spor Yazarları Derneği ve<br />
Spor Kulübüyüz. Konya’da tekvando boks, bisiklet, gibi<br />
özellikle bireysel sporun her dalında varız. 300 - 350’ye<br />
yakın sporcumuz vardı. Sporcu sayımızda azalmalar<br />
oldu. İster istemez azalmasında pandeminin olması ve<br />
bu sebeple müsabakaların olmaması etkili oldu. Aynı zamanda<br />
belli bir yaştan sonra spor yapamamaları ve evlilik<br />
gibi nedenleri de sebepler arasında gösterebiliriz. Bu<br />
senenin sonunda sporcu sayımızda artış bekliyoruz.<br />
Türkiye Spor Yazarları Derneği ve Spor Kulübü olarak<br />
engelli sporcularımız arasında Olimpiyat şampiyonu,<br />
Dünya şampiyonu, Avrupa şampiyonu ve Türkiye şampiyonu<br />
olan sporcularımız var.<br />
‘‘Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin<br />
toplamda 11 şubesi 2 spor kulübü var.<br />
Bu spor kulüplerinin biri İstanbul’da<br />
diğeri ise Konya’dadır’’<br />
- Tanımayanlar için kısaca kendinizden bahseder<br />
misiniz? Murat Dönmez kimdir?<br />
Devlet memuru bir babanın en küçük çocuğuyum. İstanbul’da<br />
dünyaya geldim. Beş kardeşiz, babamın memuriyeti<br />
nedeniyle hepimiz farklı şehirlerde doğduk.<br />
En son babamın tayini nedeniyle Konya’ya geldik ve<br />
babam emekli olduktan sonra burada yaşamaya devam<br />
ettik. Aile fertlerimin bir çoğu ben de dahil olmak<br />
üzere Konya’da iş hayatına atıldık ve evlendik. Bu nedenle<br />
Konya artık bizim memleketimiz oldu. Gururla<br />
www.metropoldergileri.com 39
RÖPORTAJ<br />
40<br />
Son 10 yıl içerisinde gazeteciliği ele alacak olursak ilk<br />
10 içerisinde tercih edilen mesleğimiz maalesef yaşanan<br />
olumsuzluklar sebebiyle artık çok tercih edilmemekte.<br />
Yanlış hatırlamıyorsam Türkiye’de 17 İletişim Fakültesi<br />
var ama mezun olanların belki %1’i bu meslekte ilerliyor.<br />
Artık birçoğu sadece üniversite okumak diploma almak<br />
için bu bölümü okuyor. Daha öncesinde yerel gazeteler<br />
çok iyi bir şekilde hayatlarına devam ederken televizyon<br />
yayıncılığının çıkması ile yerel gazeteler zayıfladı. Sonrasında<br />
internet yaygınlaştı özel televizyonlar aktifliğini<br />
kaybetti. Şimdilerde ise sosyal medyanın gelişmesi, yaygınlaşması<br />
ile internet aktifliğini yitirdi. Artık bir olay<br />
olduğu zaman bir kişi üç beş kişi etiketleyip paylaşıyor<br />
ve herkes bu sayede haberi görüyor. Akşam televizyonda<br />
o haberi görmek ya da ertesi gün gazete okumak kişilere<br />
sıkıcı geliyor çünkü bayatlamış haber niteliği taşıyor.<br />
Gazeteler hayatımızda elbette olacak. Onlarda artık internet<br />
gazeteciliğine geçiş sağlıyor. Bu konuda yeni dönemde<br />
yeni kanun çıkarılacak. Umarım sağlıklı ve güzel<br />
kararlar ile karşılaşırız.<br />
Ülke çapında yaygın medyada bir çok gazete kapanmak<br />
zorunda kaldı. Konya’da 3 yerel gazete maalesef yayın hayatına<br />
son verdi. Ben yerel medyanın yaşaması gerektiği<br />
düşüncesindeyim. Çünkü bir yerel haberin ulusal basında<br />
yer alması zordur. Bu yüzden yerel gazetelerin ve yerel kanalların<br />
olması gerektiğini düşünüyor ve savunuyorum.<br />
‘‘Konya’da 3 yerel gazete,<br />
2 televizyon kanalı kapandı.<br />
Ben yerel medyanın yaşaması<br />
gerektiği düşüncesindeyim’’<br />
- Türkiye’nin en önemli basın kuruluşlarından<br />
biri olan Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin<br />
(TSYD) Konya Şubesi Başkanlığını yürütüyorsunuz,<br />
TSYD’nin görevlerinden bahsedebilir<br />
misiniz?<br />
Türkiye’nin en önemli basın kuruluşlarından biri olan<br />
Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) ülkedeki spor<br />
müsabakalarında akreditasyonu yapan kuruluştur.<br />
Gazetecilerin spor müsabakalarını izlemesiyle ilgili her<br />
türlü organizasyon ve girişimini TSYD yapar. Stadyumlardaki<br />
basın tribünlerinin kontrolü TSYD’dedir.<br />
- Konya şubesinin önemine, görevine değinecek<br />
olursak ne söylersiniz?<br />
Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin merkezi İstanbul’dur.<br />
Şu anda 11 şube, 1800’e yakın üye ile görevine<br />
devam etmektedir. Kurum işleyişimiz ve etkinliklerimiz<br />
farklıdır. Cezai müeyyidelerimiz vardır. Dernek<br />
kurallarına aykırı davranan bir organizasyonda yanlış<br />
yapan üyelerimiz kurul kararı ile uyarı, kınama ya da<br />
dernekten ihraç gibi cezalar alabilir. Üye olmak için<br />
belli şartları ve kuralları olan bir dernek olduğu için<br />
herkes bize üye olamaz.<br />
- TSYD Konya şubesi olarak ayrıca bir spor<br />
kulübünüz de mevcut. Kulüp hakkında bilgi<br />
alabilir miyiz?<br />
Daha öncede söylediğim gibi Türkiye Spor Yazarları<br />
Derneği bünyesinde biri genel merkez olmak üzere<br />
diğeri de Konya’da spor kulübü faaliyeti sürdürülüyor.<br />
Yani biz aynı zamanda Türkiye Spor Yazarları<br />
Derneği ve Spor Kulübüyüz. Ben Türkiye Spor Yazarları<br />
Derneği ve Spor Kulübü Konya Şubesinin 5.<br />
Başkanıyım ve 2. dönemimi yapıyorum.<br />
Tüm spor müsabakalarında yer alan bir dernektir. Bu<br />
sebeple ilk ve tek olan bir dernektir. Sporcularımız<br />
müsabakalara katılabilmek için bizlere gerekli evraklar<br />
ile başvurmaları gerekmektedir. Birçok sporcumuz<br />
kendi branşlarına yönelik yarışmaları takip edip<br />
katılmak istedikleri müsabakaları bizlere bildirerek<br />
katılım sağlarlar.<br />
- Bu yıl 100. Yılını kutlayan Konyaspor hakkında<br />
neler söylersiniz?<br />
Sevgili meslektaşım Ömer Altan’ın araştırmaları<br />
sonucu bulduğu bir evrak ile Konyaspor’un 1922<br />
yılında kurulduğunu kanıtladı ve gerekli kurum ve<br />
kuruluşlara başvurarak bunu tescilletti. Bu nedenle<br />
bu sene Konyaspor’umuzun 100. yılını idrak etmiş<br />
olduk.<br />
Bu sene Konyaspor’un iyi bir sezon geçirdiğini düşünmekteyim.<br />
Konyaspor Süper Lig’i 2. kez 3. bitirdi<br />
ve bu başarısı sayesinde 3 kez de Avrupa’ya gitme<br />
şansını yakaladı.<br />
Yaşadığımız şehir Konya. Konyaspor’u yakinen takip<br />
ediyor, seviyor ve destekliyoruz. Lakin bizler<br />
tarafsız olmalıyız. Bireysel ya da özel toplantılarda<br />
Konyaspor’u övebiliriz de yeri gelir kızabiliriz de.<br />
Ama bizler doğru neyse onu ele alıp onu yazmalıyız.<br />
Bunu yapmazsak gazeteci değil taraftar oluyoruz.<br />
- Konyaspor futbolun yanı sıra basketbolda da<br />
önemli başarılara imza attı, siz ne düşünüyorsunuz?<br />
Konyaspor sadece futbolda değil basketbolda da elde<br />
etiği başarı ile hepimizi gururlandırdı. Bildiğiniz üzere<br />
Konyaspor basketbolda da süper lige çıktı. Futbolda<br />
transfer süreci tamamlandıktan sonra basketbolda da<br />
güzel transferler yapılıp başarılı olunacağına inancım<br />
sonsuz.<br />
- Son yıllarda Konya’da spora karşı ilgi ne<br />
durumda?<br />
Konyaspor’un bu sene 100. Yılı olduğu için yapmış<br />
olduğu etkinliklere binlerce kişi katılım sağladı.<br />
www.metropoldergileri.com<br />
41
RÖPORTAJ<br />
42<br />
‘‘Kendimize Konyaspor<br />
konusunda bir özeleştiri<br />
yapmalıyız. Süper Lig’i<br />
3. bitirdiğimiz bu dönemde<br />
kaç kişi stat da takımını<br />
destekledi. Hepimiz biliyoruz<br />
ki taraftar sahadaki<br />
12. adamdır’’<br />
Pandemiden sonra böyle güzel bir etkinliğe Konya’nın<br />
ihtiyacı vardı. Binlerce kişi bu etkinlikler sayesinde<br />
eğlendi.<br />
Kendimize bu konuda özeleştiri yapmalıyız. Süper<br />
Lig’i 3. bitirdiğimiz bu dönemde kaç kişi stat da takımını<br />
destekledi. Kışın sert geçmesi, pandemi ve aşı<br />
zorunluluğu derken taraftar sayısında azalma yaşandı.<br />
Umarım bu sene 20- 25 bin taraftar ortalaması yakalarız.<br />
Çünkü hepimiz biliyoruz ki taraftar sahadaki<br />
12. adamdır. Oyunun seyrini değiştiren en önemli<br />
faktörlerden biri olma özelliğini sergiler seyirci.<br />
- Ağustos ayında 5.İslami Dayanışma Oyunları<br />
Konya’da gerçekleştirilecek bunun yanı sıra<br />
2023 yılında şehrimiz Spor Başkenti seçildi bu<br />
konuda neler söylemek istersiniz?<br />
<strong>Sayı</strong>n Cumhurbaşkanımız, <strong>Sayı</strong>n Spor Bakanımız,<br />
<strong>Sayı</strong>n Büyükşehir Belediye Başkanımızın desteği ile<br />
Konya’da yapılacak olan 5. İslami Dayanışma Oyunları<br />
için birçok yeni tesis yapıldı. Bilindiği üzere spor<br />
bir şehrin tanıtımında en önemli etkenlerden biridir.<br />
Hz. Mevlana Konya’nın Dünya’ya açılan kapısı iken<br />
Konyaspor’un da Avrupa’da şehrimizi tanıtması ve<br />
sonrasında 5. İslami Dayanışma Oyunların Konya’da<br />
yapılması şehrimizin tanıtılması için önemli bir etken<br />
olacaktır. 28- 30 ülkeden 3000 sporcu şehrimize gelecek.<br />
Bunun yanı sıra 2023 yılı için şehrimiz Spor Başkenti<br />
seçildi. Şuan net bir açıklama yapılmadı ama üst<br />
üste gelen bu güzel haberler Konya’nın tanıtım için çok<br />
faydalı olacaktır.<br />
Yapılan bu tesisleri sonrasında binlerce sporcu kullanacak<br />
ve gelişimlerine etki edecektir. Umarım kapalı<br />
kalmaz ve sporcuların kullanmasına olanak sağlanır.<br />
- Son olarak genç spor yazarlarımıza<br />
tavsiyeleriniz neler olur?<br />
Her insanın gönlünde bir aslan yatar. Kimisi büyük<br />
takımları tutar. Ben büyütülmüş renkli takımlar diyorum<br />
onlara. Ama insan yaşadığı şehre ve o şehrin<br />
takımına sahip çıkmalı. Tüm branşlarda desteklemeli.<br />
Genç muhabirlere öncelikle tarafsız olmalarını öneriyorum.<br />
Her gördüğünü ya da duyduğunu yazacak diye<br />
bir kural yok. Önce araştırmalı doğru olup olmadığını<br />
öğrenip o doğrultuda şehre zarar vermeyecek ifadelerle<br />
tarafsız olarak konuyu ele almalıdır. Çoğu zaman birçok<br />
genç yazar katıldıkları toplantılarda kendilerini göstermek<br />
adına soru sormakta. Bu yapılan en büyük yanlışlardan<br />
biri. Öncelikle kime soru soracaksak o kişiyi<br />
araştırmalıyız, sorularımızı bilinçli yöneltmeliyiz. Laf<br />
olsun diye değil, kavrayarak soru sorma alışkanlıkları<br />
olmalı. Tabi genç arkadaşlarımızı yetiştirenlerin de<br />
aynaya bakmaları lazım. Bizim zamanımızda öyle değildi.<br />
Usta çırak ilişkisi vardı. Şimdi ki gençler ise; dün<br />
bir bugün iki ‘’ben oldum’’ diye ortalıkta geziyorlar. Bu<br />
da mesleğimize büyük zarar veriyor. Mesleğimiz teknolojiye<br />
karşı ciddi kayıplar verdi ama ne yazık ki genç<br />
kuşak muhabir kardeşlerimiz de zarar verdiler ve vermeye<br />
devam ediyorlar. Çünkü yetiştirilme noktasında<br />
sıkıntıları var. Müdürleri yetişmemiş ki bu gençleri yetiştirsinler.<br />
Gazetecilik değil maalesef yapılanlar. Böyle<br />
olunca da kalite düşüyor. Gazetecilik değil değnekçilik<br />
yapanlar mutlaka yok olacak ve meydan gerçek gazetecilere<br />
elbet kalacak.<br />
www.tsyd.org.tr<br />
HABER<br />
43<br />
FAİZ ORANLARI DÜŞTÜ<br />
FİYATLAR ARTTI<br />
Erkan Başar Gayrimenkul Firma Sahibi Erkan Başar, konut kredisi desteğinin açıklanmasından<br />
sonra fırsatçıların yine sahneye çıktığını belirterek fiyatların yüzde 30-40 civarında artış<br />
gösterdiğini aktararak bu durumdan sektörün olumsuz etkilendiğini açıkladı.<br />
FİYATLARIN UÇMASI SEKTÖRÜ OLUMSUZ ETKİLEDİ<br />
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı destek<br />
paketleri kapsamında ilk defa konut sahibi olmak isteyen<br />
vatandaşlar için değeri 2 milyon liraya kadar olan<br />
dairelere 10 yıl vadeli olarak, 0,99 faizle kredi verileceği<br />
açıklanmıştı. Özellikle gayrimenkul sektöründe piyasanın<br />
yüksek olduğu bir dönemde, konut kredisi seçeneği<br />
ev fiyatlarını yeniden uçurdu. Ev, dükkân gibi gayrimenkul<br />
değere sahip binalar kredi desteğinin açıklanmasının<br />
ardından daha da pahalandı. Bu durum özellikle ihtiyaç<br />
sahibi vatandaşları derinden düşündürürken, yatırım<br />
yapmak isteyenleri de olumsuz yönde etkiledi.<br />
FIRSATÇILARA GÜN DOĞDU<br />
Emlak sektörüne yön veren, Konya’nın güvenilir firmalarından<br />
biri olmayı başaran Erkan Başar Gayrimenkul<br />
Firma Sahibi Erkan Başar, kredi paketinin ardından sektörün<br />
olumsuz yönde etkilendiğini ve fiyatların yeniden<br />
tavan yaptığını söyledi. Piyasada fırsatçıların olduğunu<br />
kaydeden Başar, yaz aylarında iş yapmayı umduklarını<br />
fakat kendilerinin de tedirginlik yaşadığını ifade ederek,<br />
“Kredi destek paketlerinin açıklanmasının ardından ev<br />
ve dükkân fiyatlarının maalesef daha da arttığını, evini<br />
ya da dükkanını satmak isteyenlerin kendilerini arayarak<br />
@erkanbasargayrimenkul<br />
+90(541) 365 25 46<br />
erkanbasargayrimenkul.sahibinden.com<br />
fiyatlarını arttırdığını dile getirirken bu saatten sonra fiyatların<br />
düşeceğini düşünmediklerini söyledi.<br />
TEK ÇÖZÜM SINIFLANDIRMANIN OLMASI<br />
Fiyatların yüksek olmasından dolayı üzüntüsünü dile getiren<br />
Erkan Başar, “Konut kredisi desteğinin açıklamasından<br />
sonra, ev fiyatları ortalama belki de yüzde 30-40<br />
civarında arttı. Fiyat politikasını bizlerde işimiz gereği takip<br />
ediyoruz. 30 yıllık evlerin fiyatları bile inanılmaz derece<br />
yükseldi. 800 bin liralık bir daire bir anda 1 milyona<br />
dayandı. Fiyatların duracağını düşünmüyoruz. Çünkü ülkemizde<br />
serbest piyasa adı altında satış yapılıyor. Aslında<br />
burada ev ve dükkan konusunda bir sınıflandırma yapılmalıdır.<br />
Yani konutlar, evler, daireler, dükkanlar bölgenin<br />
gelişmişlik düzeyi, merkezi konumu, ulaşımı gibi etkenlere<br />
dayanarak sınıflandırılmalı ve ona göre bir fiyat belirlenmelidir.<br />
Yetkili mercilerin sınıflandırma konusunda bir<br />
şeyler yapması şarttır. Misal bir bölgede ev 600 bin lira<br />
ise, o evin fiyatı 600 bin lira olarak sabit kalmalıdır. Bizler<br />
vatandaşların alım gücünün düşmesini istemiyoruz” diye<br />
konuştu.<br />
DOĞRU YATIRIM YAPMAK İÇİN DİKKATLİ OLUNMALI<br />
Vatandaşların yatırım yaparken dikkatli olmaları gerektiği<br />
konusunda çeşitli uyarılar yapan Başar, “Şu an ki<br />
şartlarda yatırım yapmak gerçekten çok zor bir hal aldı.<br />
Gene de bu hususta ev alırken dikkat etmeliyiz. Çünkü<br />
paramızı doğru zamanda doğru bir şekilde kullanmalıyız.<br />
Vatandaşlarımız, daire alırken bilindik, güvenilir<br />
ve sektörde söz sahibi olan yerleri tercih etmelidir. Bir<br />
binanın iskanı yoksa almamalı, ruhsatına dikkat etmelidir.<br />
Tapusu olup olmadığını mutlaka araştırmalı sormalıdır.<br />
Binanın borcunun olup olmadığını incelemelidir.<br />
En önemli konulardan birisi ise emsal bir şekilde fiyat<br />
araştırması yapmalıdır. Çünkü doğru yatırım yapmak<br />
kazandırır” diyerek sözlerini tamamladı.<br />
Güven ve çözümün adresi olarak tanıdığımız Erkan Başar<br />
Gayrimenkul sahibi Erkan Bey “bilgi almak isteyenlere<br />
bir telefon kadar yakın olduklarını” dile getirdi.<br />
www.metropoldergileri.com 43
HABER<br />
44<br />
otobüs hatlarımız var ve bir günde yaklaşık 91 bin kilometre yol kat<br />
ediyoruz.” diye konuştu.<br />
Konya Büyükşehir Belediye Uğur İbrahim Altay, Büyükşehir<br />
Belediyesi’nin toplu ulaşım filosunu güçlendirecek 73 otobüsün<br />
teslim alına ilk partisi olan; 11 solo, 7 körüklü ve 1 çift katlı<br />
otobüsün tanıtımını gerçekleştirdi. Başkan Altay, “Şu anda ilk etabını<br />
paylaştığımız yerli üretim, Türkiye’nin en güzel otobüslerini şehrimize<br />
kazandırdık. Toplamda 73 otobüs için öz kaynaklarımızla 281 milyon<br />
lira ödeme gerçekleştirdik. Bugün 19 otobüsümüzü hizmete alıyoruz<br />
ama yılsonuna kadar peyderpey 73 otobüsümüz Konyalıların hizmetinde<br />
olacak. ‘Konya Modeli Belediyecilik’ anlayışıyla vatandaşımıza<br />
en iyi hizmeti, en kaliteli hizmeti en uygun fiyatla sunmaya devam<br />
edeceğiz.” dedi.<br />
Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Büyükşehir<br />
Belediyesi tarafından alımı yapılan otobüslerin ilk partisinin<br />
hizmete alınmasıyla ilgili basın tanıtımı gerçekleştirdi. Konya Büyükşehir<br />
Stadyumu otoparkında düzenlenen programda konuşan<br />
Başkan Altay, son dönemde yaptıkları işleri örneklerken, ‘Konya<br />
Modeli Belediyecilik’ ifadesini mutlaka vurguladıklarını belirtti.<br />
Başkan Altay:<br />
“Türkiye’nin<br />
En Güzel Otobüslerini<br />
Şehrimize Kazandırdık”<br />
“BİR GÜNDE 91 BİN KİLOMETRE<br />
YOL KAT EDİYORUZ”<br />
Başkan Altay, “Konya, kadim bir şehir.<br />
Belediyecilik hizmetlerinin bugüne kadar<br />
iyi olduğu, bundan sonra da iyi olmaya devam<br />
edeceği bir şehir. Göreve geldiğimiz<br />
günden itibaren yeni bir başarı hikayesi<br />
oluşturmak için yoğun şekilde çalışıyoruz.<br />
Konya, coğrafi olarak Türkiye’nin en büyük<br />
ili. Nüfus olarak da Türkiye’nin 6. en<br />
büyük ilinde bulunuyoruz. Özellikle şehir<br />
yaşamında insanların hayatını etkileyecek<br />
önemli işlerden birisi toplu taşıma faaliyetleri.<br />
Konya merkezde yaklaşık 1 milyon<br />
400 bin kişi yaşıyor. Ve biz yaklaşık 400 bin<br />
kişiyi bir günde toplu ulaşımla bir yerden<br />
bir yere taşıyoruz. Bu sayının yaklaşık 135<br />
bini raylı sistemle, 265 bini de otobüslerimiz<br />
vasıtasıyla taşınıyor. Baktığınızda<br />
Konya coğrafyasının büyüklüğü aslında<br />
işimizin ne kadar zor olduğunun da bir<br />
göstergesi. Çünkü 72 bin kilometreyi bulan<br />
TOPLU TAŞIMADA<br />
BÜYÜKŞEHİRLER ARASINDA EN UCUZU KONYA<br />
Aynı zamanda toplu taşıma işini en ucuza yapmak için de çaba sarf<br />
ettiklerini anlatan Başkan Altay, öğrenci fiyatlarına 4 yıldır, sivil fiyatlarına<br />
da 2 yıldır zam yapmadıklarını belirterek şöyle devam etti:<br />
“Yani 4 yıl önce üniversite okumak için Konya’ya gelen bir öğrenci<br />
mezun olduğunda da aynı fiyatla toplu ulaşımdan faydalanıyor. En<br />
ucuz derken belki tam anlaşılmıyor onun için ben Türkiye’nin en büyük<br />
10 ilindeki toplu ulaşım fiyatlarını sizlerle paylaşmak istiyorum.<br />
Aslında bunlara coğrafyayı da eklemek lazım ama nüfusla ilgili olan<br />
kısmını paylaşıyorum: İstanbul’da toplu ulaşım 7 lira 67 kuruş, Ankara’da<br />
6 lira 50 kuruş, İzmir’de 7 lira 64 kuruş, Bursa’da 5 lira 50<br />
kuruş, Antalya’da 8 lira, Konya’da 2 lira 50 kuruş, Adana’da 5 lira 75<br />
kuruş, Şanlıurfa’da 4 lira 50 kuruş, Gaziantep’te 5 lira 20 kuruş, Kocaeli’nde<br />
5 lira 50 kuruş. Yani baktığınızda Türkiye’nin nüfusa göre<br />
ilk 10 ilinde neredeyse illerin büyük kısmı Konya’dan iki katı ya da üç<br />
katı fiyatla yolcu taşıyor. Biz inşallah bu yılsonuna kadar bu fiyatlarla<br />
yolcu taşımaya devam edeceğiz.<br />
” YERLİ ÜRETİM 73 OTOBÜSÜN<br />
MALİYETİ 281 MİLYON TL<br />
Bir taraftan da otobüslerin konforunu artırmak için uzun süredir<br />
yaptıkları çalışmaların meyvesini aldıklarını anlatan Başkan Altay,<br />
“Şu anda ilk etabını gördüğünüz, Türkiye’de üretilen, yerli üretim<br />
olan, Türkiye’nin en güzel otobüslerini şehrimize kazandırdık. Bugün,<br />
11 solo, 7 körüklü ve 1 çift katlı otobüsümüzü sizlerle paylaşıyoruz.<br />
İnşallah bunların plaka işlemleri ve şoför eğitimleri bittikten<br />
sonra bu hafta itibariyle yollarda yolcularımıza hizmet etmeye başlayacak.<br />
Toplamda 73 otobüs için 281 milyon lira ödeme gerçekleştirdik.<br />
Ve bu 281 milyon liranın tamamı öz kaynaklarla gerçekleştirildi.<br />
Herhangi bir finansman kullanılmadı. İlk etapta üretimi tamamlanan<br />
bugün 19 otobüsümüzü hizmete alıyoruz ama yılsonuna kadar<br />
peyderpey bu 73 otobüsümüz Konyalıların hizmetinde olacak. Bu<br />
yeterli mi? Değil. İnşallah en kısa sürede yeni otobüs sayımızı 100’e,<br />
sonra da daha fazlaya çıkarmak için görüşmelere devam ediyoruz.”<br />
ifadelerini kullandı.<br />
EN KALİTELİ HİZMETİ EN UYGUN FİYATLA<br />
SUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ<br />
Fabrika yetkililerine de teşekkür eden Başkan Altay, konuşmasını şu<br />
sözlerle tamamladı: “Başlangıçtan itibaren koordinasyon manasında<br />
bizimle çok güzel bir şekilde çalıştılar ve Türkiye’de üretilen bu yerli<br />
otobüsleri Konya’mıza hep birlikte kazandırdık. Emeği geçen herkese<br />
teşekkür ediyorum. Biz yine ‘Konya Modeli Belediyecilik’ anlayışıyla<br />
vatandaşımıza en iyi hizmeti, en kaliteli hizmeti en uygun fiyatla<br />
sunmaya devam edeceğiz. Şehrimize hayırlı, uğurlu olsun.”<br />
www.konya.bel.tr<br />
www.metropoldergileri.com 45
RÖPORTAJ<br />
46<br />
SİVİL DEVLET<br />
MEMURLARINA<br />
SAHİP ÇIKILMALI<br />
SİME-SEN Orta Anadolu Bölge Başkan<br />
Yardımcısı ve Konya İl Başkanı Fehmi<br />
Mıngır, <strong>Metropol</strong> <strong>Dergileri</strong>’nin sorularını<br />
yanıtladı. Sendika olarak yıllardır görmezden<br />
gelinen bir zümrenin feryadını dile getirip,<br />
kazanımlar elde etmeye çalıştıklarını<br />
vurgulayan Mıngır; “Üniformalı personelin<br />
yaptığı her faaliyetin tamamlayıcı bir unsuru<br />
olarak görev yapmanın haklı gururunu<br />
yaşadığımızı dile getirmenin yanı sıra, şehit<br />
ve gazi olan her mesai arkadaşımızın da<br />
acısını derinden hissediyoruz” dedi.<br />
Röportajımız aşağıda…<br />
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?<br />
11 Nisan 1969 Konya Meram doğumluyum. Altınçeşme<br />
olarak bilinen Cumhuriyet İlkokulu, Karma Ortaokulu<br />
ve Ticaret Lisesi’nden sonra Selçuk Üniversitesi<br />
ve Anadolu Üniversitesi’nde üniversite eğitimimi tamamlayarak<br />
Necmettin Erbakan Üniversitesi Siyaset<br />
Fehmi MINGIR<br />
SİME-SEN Orta Anadolu Bölge Başkan Yardımcısı ve Konya İl Başkanı<br />
Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünde yüksek lisansımı<br />
yaptım. Kamu görevine 1996 senesinde 3’üncü<br />
Ana Jet Üs Komutanlığı’nda memur olarak başladım<br />
ve halen görevime devam etmekteyim. İyi bir Konya<br />
ve Konyaspor sevdalısı olarak futbol, yüzme, dağcılık,<br />
yamaç paraşütü hobilerim arasındadır. Evli ve iki çocuk<br />
babasıyım.<br />
Sivil Memurlar Sendikası’nın kuruluş süreci hakkında bizleri bilgilendirir<br />
misiniz? SİME-SEN hangi kurumlarda faaliyet yapmaktadır?<br />
Sivil Memurlar Sendikası (SİME-SEN) 2011 yılında<br />
sosyal medya üzerinden sendika platformu olarak bir<br />
araya gelen kişiler tarafından kurulmuş, 2011 yılında<br />
sendikal yasak olmasına rağmen Ankara Valiliği’ne<br />
resmi başvurusunu yaparak sendika kurma işlemi akabinde<br />
yürütülen hukuki süreç sonucunda da Anayasa<br />
Mahkemesi’nin 2013 yılında verdiği kararla sendikal<br />
yasak kaldırılarak resmen ve hukuken tescillenmiştir.<br />
4688 <strong>Sayı</strong>lı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununun<br />
01 No’lu hizmet kolu olan BÜRO, BANKACILIK ve<br />
SİGORTACILIK HİZMET kolunda sendikal faaliyetlerine<br />
başlamıştır. TBMM ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nde<br />
de sendikal özgürlüğü kazandırmak için aynı<br />
süreç yaşanmıştır.<br />
Sivil Memurlar Sendikası (SİME-SEN) Türkiye Büyük<br />
Millet Meclisi, Millî Savunma Bakanlığı, Genelkurmay<br />
Başkanlığı, Kara Kuvvetleri Komutanlığı, Deniz<br />
Kuvvetleri Komutanlığı, Hava Kuvvetleri Komutanlığı,<br />
Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı<br />
ve Emniyet Genel Müdürlüğü gibi stratejik<br />
kurumların yanı sıra içinde bulunduğumuz hizmet<br />
konunda sendikal faaliyetler yürüten bağımsız BİR Sİ-<br />
VİL TOPLUM kuruluşudur.<br />
Sime-Sen Konya İl Başkanı olarak kaç yıldır bu görevi<br />
yürütmektesiniz?<br />
SİME-SEN Sivil Memurlar Sendikası Konya İl Başkanlığı’na<br />
20 Temmuz 2018 tarihinde geldim. Genel<br />
merkezimizin bölgeselleşme çalışmaları sonrasında<br />
Sime-Sen Orta Anadolu Bölge Başkanlığı kuruldu. 03<br />
Temmuz 2022 tarihinde yapılan seçimlerden sonra<br />
Orta Anadolu Bölge Başkan yardımcılığına seçildim.<br />
Halen Konya İl Başkanlığı ve Orta Anadolu Bölge Başkan<br />
Yardımcılığı görevini yürütmekteyim.<br />
SİME-SEN’in hizmetlerinden bahseder misiniz?<br />
SİME-SEN olarak amacımız; üyelerimize çalıştıkları<br />
kurumlarda çalışma hayatında karşılaştıkları<br />
sorunlarda hukuki destek sağlamak. Bu hukuki<br />
destek, ilk savunma aşamasından başlayıp gerekirse<br />
Bölge İdari Mahkemesi’nde SİME-SEN’in kadrolu<br />
avukatları tarafından davaları açılarak takip edilmeyi<br />
de kapsamaktadır.<br />
Hizmetlerimiz arasında ayrıca sendikamızın faaliyet<br />
gösterdiği kurumların açtığı “görevde yükselme<br />
ve unvan değişikliği” sınavlarında yayımlanan, sınav<br />
mehazına göre özenle hazırlanmış kitabın üyelerimize<br />
ücretsiz dağıtılması, indirimli dershane anlaşması,<br />
uzaktan eğitim verilmesi ve alanında uzman kişilere<br />
tüm imkânları sendika tarafından hazırlanan yüz<br />
yüze eğitim verilmesi de yer alır.<br />
Sendikamız üyelerine sosyal ve kültürel açıdan çeşitli<br />
destekler sağlamakla birlikte yine tüm üyelerine üyelik<br />
başlangıcından sonlanmasına kadar geçen sürede ferdi<br />
kaza sigortası yapmaktadır.<br />
SİME-SEN’e kimler üye olabilir? Üye olmak için belli şartlar ve üye<br />
olduktan sonra uyulması gereken kurallar var mı?<br />
SİME-SEN’e 01 BÜRO BANKACILIK ve SİGORTA-<br />
CILIK Hizmet Kolunda faaliyet gösteren kamu kurumlarında<br />
çalışan 657 Devlet Memurları Kanun’una<br />
tabi çalışan tüm devlet memurları üye olabilir. Üye olabilmek<br />
için üyelik formunun doldurulup SİME-SEN<br />
Genel Merkezine ulaştırması yeterlidir.<br />
SİME-SEN’e üye olmak kişiye nasıl avantajlar sağlıyor.<br />
Öncelikle yukarıda da belirttiğimiz üzere SİME-SEN<br />
sendikası üyesi için özelde; hukuk, eğitim, sosyal, kültürel<br />
özlük, mesleki hak ve menfaatlerini korumayı ve<br />
geliştirmeyi sağlayıcı avantajlar elde etmek için çalışmalar<br />
yapmakla birlikte genelde; ülkemizde cereyan<br />
eden her türlü adaletsizlik, haksızlık ve hukuksuzluğa<br />
karşı çıkmayı temel amaç sayar. Bu nedenle sendikamız,<br />
üyelerinin güvenli bir limanıdır.<br />
Üyelerinizden sizlere gelen talepler genelde hangi konularda<br />
oluyor?<br />
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu 232. ve 233. maddelerinin<br />
iptali, faaliyet gösterdiğimiz kurumlarda<br />
çalışan sivil memurlarının Ek göstergelerinin 3600’e<br />
çıkarılması, Milli Savunma Bakanlığı’nda çalışan<br />
rütbelilerin yararlandığı fiili hizmet zammından sivil<br />
memurların da faydalandırılması, kurumda eşit<br />
görev dağılımı, sivil memurların sosyal tesislerinin<br />
OLMAMASI ve askeri personelin kullandığı sosyal<br />
tesislerden geçerli hiç bir gerekçe olmadığı halde FAY-<br />
DALANDIRILMAMASI gibi uygulamaların biran<br />
www.metropoldergileri.com 47
RÖPORTAJ<br />
48<br />
önce çözümlenmesi, fazla mesai ve nöbetler için maddi<br />
karşılık alınması, tayin atama ve becayiş başvurularının<br />
cevapsız bırakılması veya geçersiz sebeplerle<br />
iptal edilmesinin önüne geçilmesi, kurumda çalışan<br />
sivil memurların lojman payının az olması sebebiyle<br />
kira yardımı yapılması ya da personelin lojman payının<br />
%20 yapılması, nöbet hizmetleri 657 <strong>Sayı</strong>lı Kanuna<br />
tabi olmasına rağmen, 211 <strong>Sayı</strong>lı İç Hizmet Kanunu<br />
işaret edilerek karşılığının verilememesi sorununun<br />
çözümlenmesi, Devlet Personel Dairesi Başkanlığı envanterinde<br />
sivil memur karşılığı kadro ve görevle ilgili<br />
bilgilendirmeler olmadığı için “çalışırken” ve “emeklilikte”<br />
maddi manevi kayıplar yaşanması probleminin<br />
çözülmesi, Sivil memurun 211 sayılı iç hizmet kanununa<br />
karşı tüm bağlayıcıların karşılığında maddi kazanımlarında<br />
verilmesi, kadrosu farklı olmasına rağmen<br />
sözlü emir ile memurun rızası olmadan başka görevde<br />
süresiz çalıştırılması, Kadrolara ait görev tanımları yapılamadığı<br />
için kadro dışı görevlendirilmeler, amirin<br />
mezuniyet seviyesinin memurdan düşük olması pozisyonunun<br />
engellenmesi vb daha birçok başlıkta üyelerimizin<br />
talepleri olmaktadır.<br />
SİME-SEN olarak önümüzdeki süreçteki planlarınız ve hayata<br />
geçirmek istediğiniz projeleriniz nelerdir?<br />
Bu soruya en güzel cevabı sendikamızın misyonu vermektedir.<br />
Ama kısaca şöyle ifade edebilirim. Sendika<br />
olarak yıllardır görmezden gelinen bir zümrenin feryadını<br />
dile getirip, kazanımlar elde edebilmek. Bunu<br />
sağlamak için de var gücümüzle çalışıyoruz. Sorunlarımızı<br />
çözüm önerileriyle birlikte dile getirip, yüce<br />
devletimizin ilgili makamlarına ileterek çözüme kavuşturulması<br />
noktasında girişimlerde bulunuyoruz.<br />
Faaliyetlerinizi ya da kararlarınızı gerçekleştirme noktasında<br />
yeterli desteği alabiliyor musunuz?<br />
Bu konuda maalesef üyelerimizden yeterli desteği<br />
ALAMAMAKTAYIZ. Bu konuyu şöyle açabiliriz;<br />
sendikamızın faaliyet gösterdiği kurumlar çalışma<br />
koşullarının zor olduğu kurumlar. Aynı zamanda memur<br />
arkadaşlarımız tabi oldukları disiplin kanunlarından<br />
dolayı bazı çekinceler de yaşamakta. Durum<br />
böyle olunca sorunların çözümünde karşılıklı aksiyon<br />
almak da güçleşiyor. Dolayısıyla yasal tüm izinleri<br />
alınmış eylem kararlarında (basın açıklaması, sosyal<br />
medya) üyelerimizin katılımı yeteri kadar olmayıp,<br />
sosyal medyada organize olamamakta bu da eylemin<br />
etkinliğini azaltmaktadır.<br />
Son olarak neler söylemek istersiniz?<br />
Son yıllarda dünyayı saran ekonomik sıkıntılar ülkemizi<br />
de derinden etkilemeye başlamıştır. Sosyal ve<br />
ekonomik hayatta da derin çatlaklar oluşturan döviz<br />
artışı ve buna bağlı olarak kat ve kat artan yakıt fiyatları<br />
başta olmak üzere günlük tüketim ürünlerinin<br />
fiyatlarındaki artış hepimizin ana gündem maddesi<br />
haline geldi.<br />
Ekonomiye hayat verecek olan kişiler alt gelir guruplarıdır.<br />
Bu kişilerin gelirlerinin %90’ı gıda, ulaşım ve<br />
barınma harcamalarını kapsamaktadır.<br />
Dolar ve altın fiyatları karşısında birikim sahibi üst gelir<br />
gurubu olan kişiler timsah gözyaşları dökerken, tek gayesi<br />
çocuklarına helal lokma götürmek olan kişiler bir kez<br />
daha devletinin yanında olduğu mesajları vermektedir.<br />
Ekonomiyi canlandırma hedefi ile mücadele eden maliye<br />
artık bütçenin yönünü gerçek ihtiyacı olan kişilere<br />
yöneltmelidir.<br />
Belki birkaç yıl asfalt olmadan da yollarda yürüyebiliriz<br />
fakat halkımız tencereleri dolmadan sağlıklı çalışacak<br />
gücü bulamaz.<br />
Zorunlu fatura giderleri dahi artık ödenemez hale<br />
gelmiştir. Personel istihdam rejimi tekrar gözden geçirilerek<br />
ekonomiye maliyeti daha az olan hizmet sınıflarına<br />
yönelinmelidir. Kamuda herkesin görebildiği<br />
israfın önüne geçilmeli ve israftan edilen tasarruf alt<br />
gelir guruplarına pay edilmelidir.<br />
Halkımızın siyasi tercihlerini ekonomi üzerinden yönlendirmeye<br />
çalışan kişiler ve uluslararası kuruluşlar,<br />
asgari ücretliler, Kamu çalışanları, emeklileri vicdanları<br />
ve cüzdanları arasında bırakmaya çalışmaktadır.<br />
15 Temmuz gecesinde ülkesine bayrağına ve demokrasisine<br />
canı pahasına sahiplenen halkımıza bu sefer de<br />
ekonomiye sahip çıkma fırsatı verilip gelirleri artıracak<br />
projeler ve destekler hayata geçirilmelidir.<br />
Sendikamız SİME SEN olarak Milli Savunma Bakanlığı<br />
bağlılarının en büyük sendikası olarak faaliyetlerimizi<br />
artan bir üye desteği ile sürdürmekteyiz. Bu<br />
çalışmalarımızın karşılığı olarak, Milli savunma Bakanımız<br />
ve İçişleri bakanımızdan kurumlarında görev<br />
yapan Sivil Devlet Memurlarına sahip çıkmalarını bir<br />
kez daha talep etmekteyiz. Üniformalı personelin yaptığı<br />
her faaliyetin tamamlayıcı bir unsuru olarak görev<br />
yapmanın haklı gururunu da yaşadığımızı dile getirmenin<br />
yanı sıra, şehit ve gazi olan her mesai arkadaşımızın<br />
da acısını derinden hissediyoruz.<br />
www.metropoldergileri.com 49
HABER<br />
50<br />
Yarım asırlık hizmet aşkı...<br />
Konya’da akaryakıt sektöründe yıllardır çalışmalarına devam eden Hizmet Petrol,<br />
Mevlana güzergâhındaki istasyonu ile hem uygun fiyat politikasıyla hem de kaliteli<br />
akaryakıtıyla tercih ediliyor. Konya’ya hizmet veren Hizmet Petrol Firma Sahibi Hasan<br />
Yellice çalışmalarını anlattı.<br />
BİRİNCİ SINIF HİZMET VERİYORUZ<br />
Hizmet aşkıyla çalışmalarına devam ettiklerini aktaran<br />
Hasan Yellice; “Konya’nın merkezinde Mevlana<br />
Türbesinin yanı başında bir petrol istasyonuyuz. Burası<br />
insanların sadece yakıt almak için uğradığı bir<br />
yer değil. Kimi zaman başkalarının alacağı eşyaları<br />
bırakıp gidenlerin emanet bürosu, aracı bozulanların<br />
tamirhanesi, çarşı işi olanların otoparkı, çocukların<br />
fotokopi çektirdiği kırtasiye, fenalaşan birinin ilk<br />
yardım yeri yani birçok kişinin toplandığı bir ortak<br />
noktadır. Çeyrek asırdır hizmet veren bir istasyonuz.<br />
İstasyonumuz Konya’mızın manevi mimarlarından<br />
Mevlana Hazretlerine komşu olup üçler mezarlığı yanındadır.<br />
İstasyonumuzda “Akaryakıt, Lpg, Madeni<br />
Yağlar ve Araç Yıkama” gruplarında 1.Sınıf hizmet<br />
veriyoruz” diye konuştu.<br />
PETROL, ARTIK OLMAZSA OLMAZIMIZDIR<br />
Petrol rezervleri hakkında konuşan Hasan Yellice “ Sektörümüz<br />
tüm dünya ve insanlık için önem arz eden bir<br />
sektördür. Petrol artık olmazsa olmazımızdır. Dünya<br />
rezervleri azaldıkça devletler yeni arayış içine girdiler,<br />
teknoloji yenilenebilir alanlara yöneldi. Akaryakıt sektöründe<br />
önümüzdeki yirmi yılda % 50 düşüş bekliyoruz”<br />
ifadelerini kullandı.<br />
HİZMET AŞKIMIZIN BİR GÖSTERGESİ<br />
Sektördeki tecrübesini anlatan Hasan Yellice; “1950<br />
yılında Elektrik-Elektronik sektöründe başlayan ticaret<br />
hayatımız, 1998 yılından bu yana yarım asırlık bir<br />
tecrübeyle petrol sektöründe devam ediyor. Müşteri<br />
memnuniyeti ve kaliteden asla taviz vermeyen firmamıza<br />
“Hizmet” ismini müşterilerimizin vermesi Hizmet<br />
aşkımızın bir göstergesi oldu. Hizmet petrol bugün<br />
Akçeşme Mahallesi ve Hatunsaray yolunda olmak üzere<br />
iki farklı merkezde hizmet vermektedir. Yakında üçüncü<br />
şubemizi de açmayı düşünüyoruz. Biz işimizi sadece<br />
petrol satmak olarak görmüyor istasyonlarımızda kültürel<br />
ve insani hizmetlere de imza atıyoruz” dedi<br />
www.metropoldergileri.com 51
DÜNDEN BUGÜNE<br />
52<br />
Seycan Çakır<br />
Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi<br />
Reklamcilik Bölüm Başkanı<br />
Prof. Dr.<br />
Hüseyin ALTUNBAŞ<br />
2 Soru<br />
2 Cevap<br />
Konya’da reklam, iletişim denilince ilk akla<br />
gelen isimlerden olan Prof. Dr. Hüseyin<br />
Altunbaş ile 2012 yılında <strong>Metropol</strong> <strong>Dergileri</strong><br />
olarak şehrimizdeki reklam sektörü üzerine<br />
bir söyleşi gerçekleştirmiştik. Konya reklam<br />
sektörüne katkıları yadsınamaz Hocamız dergimizin<br />
2. sayısında kapak konuğumuz olarak<br />
yer almıştı. Değerli Prof. Dr. Hüseyin Altunbaş<br />
Hocamız ile dile kolay, kalbe zor bu 10 yılı<br />
anarken sektördeki yenilikler, değişimler ve<br />
önümüzdeki süreci konuştuk. Bu söyleşimizin<br />
herkese katkı sağlaması dileğiyle...<br />
Hocam yıl 2012 sizinle karşılıklı şehrimizdeki<br />
reklam sektörünü, reklama<br />
bakış açısı ve olması gerekenler<br />
üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.<br />
O günden bugüne konumuzla ilgili<br />
neler değişti, neler gelişti?<br />
Reklam sektörü değişimin sektörüdür.<br />
Sürekli değişimin kaçınılmaz<br />
olduğu sektördür. Reklam sektörü<br />
çok bileşenli bir sektör olmasından<br />
dolayı değişim kaçınılmazdır. Teknolojiden<br />
beslenir, teknoloji değiştikçe<br />
değişir. Yaşam biçiminden beslenir<br />
yaşam biçimi değiştikçe değişir.<br />
Psikolojiden beslenir psikolojimiz<br />
değiştikçe değişir. Sosyolojik yapıdan<br />
beslenir, sosyolojik yapımız değiştikçe<br />
değişir. Özellikle son dönemdeki<br />
yaşadığımız pandemi süreci teknolojiyi,<br />
yaşam biçimimizi, psikolojimizi<br />
ve sosyolojik yapımızı önemli ölçüde<br />
etkiledi.<br />
Bu da kaçınılmaz olarak reklamcıları, reklam<br />
mecraların etkisini ve reklam sektörünü değiştirdi.<br />
Reklam eğitimimiz de bundan etkilendi tabi.<br />
Daha yakın ve interaktif olması gereken eğitimimiz<br />
uzaktan ve soğuk bir hale geçti. Bu da bizim<br />
öğrencilerin eğitimden nispeten soğumasına neden<br />
oldu. Bu anlamda da bir değişim olduğunu<br />
söyleyebiliriz.<br />
Ama reklamın krize ilk giren ama krizden de ilk<br />
çıkan özelliğinden dolayı şimdi firmalarımızın<br />
krizden reklamla çıktıklarını görüyoruz. Bu anlamda<br />
ilaç gibi bir özelliğini de reklam sektörü için<br />
söyleyebiliriz. Pandemi sürecinde bizim özellikle<br />
ticaretimizi reklam sıkıntıdan kurtaracak ve nefes<br />
almasını sağlayacaktır diye düşünüyorum.<br />
Özellikle geleneksel reklam mecralarımız yanında<br />
dijital reklam mecralarımızın kendini ispatladığı<br />
bu süreci yaşadık. Bu 10 yılda en radikal değişiklik<br />
dijitalin güçlenmesi oldu. Dijital reklamı ve<br />
‘‘İnsanlar gözünün boyandığını<br />
anlıyor ve size anında tepkisini<br />
koyabiliyor. Bu sebeple tepkiyi<br />
yönetme çağındayız’’<br />
iletişim mantığını bilen firmaların, kurumların,<br />
bireylerin, ülkelerin ve şehirlerin bu dönemde çok<br />
hızlı yol kat edebileceklerini düşünüyorum. Krizi<br />
fırsata ancak bu mantıkla çevirebilirler.<br />
Dijital dönüşümü fırsata çevirirsek ülke olarak<br />
da şehir olarak da farklılaşabiliriz. Bunu yapmak<br />
hem kolay hem de çok çok zor. Kolay, sağladığı fırsatlardan<br />
dolayı ama çok çok zor, tamamen bilgiye<br />
dayalı ilerlemek zorunluluğundan dolayı çok çok<br />
zor. Bu 10 yıllık süreç aslında bilimle fikir üretmeyi<br />
bize apaçık gösterdi. Önceden belki bilgisiz<br />
fikirler iş yapabilirdi. Fikirlerle günü geçirebiliyordu<br />
firmalar. Göz boyama etkili olabiliyordu. Ama<br />
bu dijital çağda göz boyadığınız süre ancak 30 saniye.<br />
İnsanlar sizin söylediğinizi 1 dakika içinde<br />
öğreniyor. Gözünün boyandığını anlıyor ve size<br />
anında tepkisini koyabiliyor. Bu sebeple tepkiyi<br />
yönetme çağındayız. İletişim bilimsel iletişimle<br />
yapılırsa herkese ilaç gibi gelecektir. Ama günü<br />
kurtarayım, yaygara kopartayım diye düşünenler<br />
www.metropoldergileri.com 53
DÜNDEN BUGÜNE<br />
54<br />
‘‘Reklam sadece satışları<br />
artırmak için kullanıldığında,<br />
etkisizdir’’<br />
için kral çıplak cümlesini anında duyacakları bir<br />
çağı yaşıyoruz. O yüzden bir reklam yapayım da<br />
sonrasını düşünürüz denilecek bir dönemde değiliz.<br />
Sonrasını ve sonrasını düşünerek yani satranç<br />
oynar gibi düşünerek iletişim işini yapmayı<br />
düşünmelisiniz.<br />
Bilgiyle temellendirilerek bulunacak fikirler uzun<br />
vadeli sizi bir yere götürür bu çağda.<br />
Maalesef bu konuda iyi olduğumuzu söyleyemem.<br />
Özellikle hala iletişimi tabela iletişimi olarak görüyor<br />
bizim çoğu firmamız ve çoğu ajansımız.<br />
Tabela yaparak iletişim yapmış olmazsınız. Dijital<br />
tabelalar süreklilik istiyor. Dijital mecralar sürekli<br />
mesaj istiyor. Bunu yapabilmek için de sizin iletişimi<br />
ancak işin bilimsel uzmanlarıyla ve profesyonel<br />
ajanslarıyla yürütmenizle mümkün olacaktır. Hatta<br />
kendi bünyenizde bu bilimselliği yaşatmanızla<br />
bu mümkün olabilir. Yani firmalarda çalışanların<br />
reklam ve iletişim eğitimi alması bu dijital çağda<br />
çok önemli avantaj elde etmelerini sağlayacaktır.<br />
O zaman firmalar kurumsal olarak işin özünü anlayacaklar.<br />
Özellikle kendilerine sunulan reklam<br />
işlerini daha doğru ve etkili olarak değerlendirebilme<br />
yetilerine sahip olacaklardır.<br />
Özellikle firmalarımızın reklam işlerini doğru<br />
anlamadıklarını görüyorum. Doğru isteklerini<br />
yanlış işlerle öldürüyorlar. Para bende ben de onu<br />
beğendim dediklerini söylüyorlar. Ama yineliyorum<br />
bu çağda bu ego firmaları başarısızlığa götürür.<br />
Başarısızlıkla başarı arasındaki çizgi bu dijital<br />
çağda çok kısaldı ve çok inceldi. Bu yüzden bu<br />
kısa ve ince çizgiden başarılı çıkmak için doğru<br />
yerlerden iletişim hizmetini almalılar ve kurumsal<br />
iletişimle fikirlerini yenilemeliler.<br />
Önümüzdeki yıllar için Reklam sektörü hakkında<br />
neyi bilmeliyiz, nasıl hareket etmeliyiz?<br />
Özellikle Kurumsal İletişim yıllar içerisinde<br />
ne gibi değişimlere uğradı, ne gibi başlıklar<br />
önem kazandı?<br />
Reklam sadece satışları artırmak için kullanıldığında,<br />
etkisizdir. Özellikle dijital dünyada sürekli<br />
mesaj üretilmesi gerektiği için siz sürekli benim<br />
ürünümü al diyen bir firmanın reklamlarına kayıtsız<br />
kalırsınız. Hem o firmadan hem de ürünlerinden<br />
kaçarsınız. Tüketicinin bu hassas yapısını<br />
firmalar ve reklamcıları artık anlamalı. Geleneksel<br />
medya yapılanmasında tüketiciyi anlamadan<br />
dinlemeden reklamlar yapıldığında tüketicinin<br />
geri dönüşüne şahit olunmuyordu. Ama tüketicinin<br />
geri dönüşü anlık ve çok etkili olabiliyor bu<br />
dijital araçlarda.<br />
Bu yüzden firmalar daha iyi iletişim odaklı personele<br />
ihtiyaç duyacaklar. Yani mevcut personele<br />
acil iletişim eğitimi vermeliler. Sürekli iletişim eğitimi<br />
vermeliler. İletişimi bilmeyen çalışanlar kriz<br />
yaratmaya meyillidirler. İletişimin zehir alıcı gücünü<br />
kullanan firmalar ve çalışanlar özellikle bu<br />
kriz ve stresli dönemlerden kıymetlenerek çıkarlar.<br />
Kıymetlendirdikleri şirketlerine marka değeri<br />
yüklemiş olurlar.<br />
Geleneksel mantıkla çalışan firmalar hala basın<br />
bülteni ile ve tanıtım filmleriyle kamuoyunu etkileyeceklerini<br />
düşünüyorlarsa yanılıyorlar. Artık<br />
bu geleneksel iletişim yöntemleri dijitalle yoğrulmadıkça<br />
etkili değiller. Yani uzun tanıtım filmlerini<br />
dijitalde kimse seyretmiyor. Yine geleneksel<br />
basın bültenleri kimse tarafından okunmuyor.<br />
Yeni, hızlı, açık ve anlaşılır iletişim ürünleri hazırlamak<br />
lazımdır. Bir de bunları sürekli hazırlamak<br />
lazımdır. Yani gelenekselde yılda bir iki hareketle<br />
kamuoyuna yapılan açıklamalar zihinleri tamir<br />
edebiliyordu belki de. Ama dijital ve sosyal medya<br />
yapılanmasında kamuoyunun zihnini sizin lehinizde<br />
tutmak için çok güçlü bir iletişim ekibinize<br />
ihtiyacınız var. Bu ekip sürekli iletişim içeriği<br />
üretmeliler. Bir de rekabette güçlüyse iletişim ekibi<br />
durmadan rekabetçi iletişim ürünleri üretmeliler.<br />
Aksi takdirde bu kızgın rekabetten sağ çıkmaları<br />
cidden zor. Kafayı deve kuşu gibi gömerek artık bu<br />
ortamda ayakta kalamazsınız. Sürekli yenilenmek<br />
zorundasınız. Bu yeniliği de ancak iletişim yani<br />
pazarlama iletişimi mantığı ile yapabilirsiniz.<br />
Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Reklamcılık<br />
Bölümü olarak da biz bu değişime destek vermek<br />
için, nitelikli iletişimciler ve reklamcılar yetiştirmek<br />
için çalışıyoruz. Bu değişime açık olan firmaları<br />
Reklamcılık Bölümümüzle iş birliğine davet<br />
ediyorum. Ortak iş birliğiyle yapacağımız kurumsal<br />
projelerle hem öğrencilerimize pratik yapma<br />
alanı açabiliriz hem de kendi kurumsal kimliklerine<br />
değer yükleyebilirler diye düşünüyorum.<br />
www.metropoldergileri.com 55
KÖŞE<br />
56<br />
D E R G İ S İ<br />
Yurt Dışı Fuar Desteği<br />
Sevgili okurlar,<br />
On bir yılı aşkın bir süredir eğitim ve danışmanlık sektöründe<br />
faaliyet gösteren İPED Danışmanlık Eğitim ve Bilişim<br />
LTD. ŞTİ. olarak <strong>Metropol</strong> <strong>Dergileri</strong> vasıtası ile bilgi ve<br />
tecrübelerimizi firmalarımız ile paylaşarak bu süreçte üreticimize<br />
ve ihracatçımıza güç katmayı amaçladık.<br />
İmalat ve İhracatçı firmalarımıza yönelik destekler hakkında<br />
en merak edilen soruları yanıtlayarak konu hakkında<br />
detaylı bilgi vermek istedik.<br />
Mehmet Emin YILDIRIM<br />
KOBİ Danışmanı -İhracat Destekleri Uzmanı<br />
yildirim@iped.com.tr<br />
Üretmek ve ihraç etmek ülke olarak tüm paydaşların çıkış formülü olmalıdır.<br />
Tam bu noktada imalat konusunda belli bir noktaya gelmiş firmalarımızın, ihracat<br />
konusunda ellerini güçlendirecek bir destekten bahsetmek istiyorum.<br />
“Yurt Dışı Fuar Desteği”<br />
Pandeminin yoğun olduğu dönemde iptal olan, gidilemeyen<br />
birçok fuar oldu, yasakların kalkmasıyla birlikte<br />
fuarlar firmalar ve katılımcılar için yeniden gözde<br />
olmaya başlamıştır. Ayrıca tüm dünya da fuarlara<br />
karşı hem ziyaret hem de katılım noktasında bir istek<br />
mevcuttur.<br />
Durum böyleyken,<br />
Bu sayımızda, yılın tam ortasında bu desteği konu aldık<br />
ki hem yılın son yarısında hem de 2023 yılı için<br />
şimdiden ihracat yönelik pazarlama planlarını yapan,<br />
katılacağı fuarları belirleyen ya da fuarlara gitmek istiyoruz<br />
ama çok masraf diyen KOBİ’lerimize fikir vermesi<br />
içindir.<br />
Fuarlar milli ve bireysel katılım olarak değişkenlik<br />
göstermektedir. Aralarında fark nedir diye sorarsanız<br />
aslında muhatap olduğunuz birim değişmektedir. Milli<br />
katılımda tüm işlemleri bakanlığın belirlediği bir organizasyon<br />
firması ile yaparken, bireysel katılımlarda<br />
doğrudan fuar şirketi ile sizler irtibata geçiyorsunuz.<br />
Desteğin başlıca amacı;<br />
Firmalarımızın üretip sattığı ya da sadece sattığı ürünlerin<br />
pazarlamasını yapmak, yeni müşterilere ulaşmak<br />
için katıldıkları fuarlarda yapmış olduğu masraflarının<br />
bir kısmının desteklenmesi içindir.<br />
Kim tarafından? Bağlı bulundukları ya da organizasyonu<br />
yapan İhracatçı Birlikleri tarafından.<br />
Kimler Faydalanabilir?<br />
Türk Ticaret Kanunu hükümleri çerçevesinde kurulmuş,<br />
ihracatçı birliğine üye şirket ile Türkiye’de yerleşik<br />
üretici veya da üreticinin pazarlamacı şirketi<br />
Başvuru Yeri Neresidir?<br />
Başvuru Nasıl Yapılır?<br />
Destek dosyaları bağlı bulunduğunuz ya da ilgili fuarın<br />
başvurusunu alan İhracatçı Birlikleri tarafından<br />
incelenmektedir. Dosyalarınız bakanlığın DYS (Dosya<br />
Yönetim Sistemi) üzerinden gönderim yapılacaktır.<br />
Başvuru Süresi Nedir?<br />
Başvurularınızı fuar bitimine müteakip 3 ay içerisinde<br />
yapmanız gerekmektedir.<br />
Destek Oranları ve Miktarı Nedir?<br />
Fuar desteğinin belirli sabit bir oranı ve miktarı yoktur.<br />
Katılım gösterdiğiniz fuara göre değişmektedir.<br />
Nasıl oluyor derseniz, katılım göstereceğiniz fuarı, bakanlığın<br />
desteklediği yurt dışı fuarları yayınladığı fuarlar<br />
listesinden bularak karşısında metrekare<br />
birim fiyatını görebilirsiniz. Sizin katıldığınız<br />
metrekare ile çarparak fuara katılmadan kaç<br />
para alabileceğinizi görmüş oluyorsunuz. Bu<br />
da size pazarlama bütçesi yaparken de ekstra<br />
kolaylık sağlamaktadır.<br />
Üst limitleri ise her sene katılacağınız fuarın<br />
genel, sektörel ve prestijli fuar olmasına göre<br />
değişkenlik göstermektedir.<br />
Not: Desteklenen fuarların olduğu liste devamlı<br />
güncellenmektedir. Fuarınızı listede<br />
göremezseniz tedirgin olmayın, fuar tarihine<br />
doğru tekrar kontrol edin liste sürekli güncellenmektedir.<br />
Fuarınızın tarih yaklaştıkça<br />
kontrol ediyor ve listede göremiyorsanız fuar<br />
tarihinde en az 1 ay önce eklenmesi için talepte<br />
bulunabilirsiniz.<br />
Paramız Ne Zaman Yatar?<br />
Paranın yatması, başvuru yaptığınız birliğin yoğunluğuna<br />
göre değişiklik gösterebilmektedir. Eksiksiz dosya<br />
gönderiminizde ortalama 3 ay içerisinde geri dönüş<br />
olmaktadır.<br />
Vergi Borcumuz Var<br />
Desteğe Başvurabilir miyiz?<br />
Vergi borcunuzun olması desteğe başvuruyu yapmanıza<br />
engel değildir. Başvurunun onaylanıp hak edişiniz<br />
hesaplandıktan sonra vergi borcunuza mahsup<br />
edilmektedir.<br />
Başvuru Yol Haritası Nedir?<br />
Sektörde çok karşılaştığımız ve aklınıza takılabilecek<br />
tüm soruları yukarıda cevaplamaya çalıştım, bu destekler<br />
sizlerin ticaretinizi, ihracatınızı artırarak ülke<br />
ekonomisine katkı sağlamanız için verilmektedir. Başvuru<br />
yapmak gözünüzü korkutmasın Başvuru aşamalarını<br />
özetlemek gerekirse;<br />
Katılmak istediğiniz fuarı belirliyorsunuz, gerekli sözleşmeleri,<br />
faturaları ve ödemeleri yaptıktan sonra fuar<br />
bitiminden 3 ay içerisinde fuar faturaları ödemeleri ve<br />
birliğinizin talep edebileceği diğer belgelerle birlikte<br />
DYS sistemi üzerinden müracaat ediyorsunuz.<br />
www.iped.com.tr<br />
E-mail: bilgi@iped.com.tr<br />
www.metropoldergileri.com 57
RÖPORTAJ<br />
58<br />
Seycan Çakır<br />
için bu süreç benim için çok ürkütücü<br />
bir durumdu. Fakat sektöre adım atar<br />
atmaz işi sevmeye başladım. Hatta keşke<br />
çok daha önceden emekliye ayrılıp böyle<br />
bir iş yapsaymışım diye kendi kendime<br />
düşündüm. Çünkü pandemiden önce<br />
burayı öğrenciler çok tercih ediyordu.<br />
Buraya gelip ders çalışıp arkadaşları ile<br />
vakit geçirirlerdi. Ben onların anneleri,<br />
ablaları gibiydim. Onların sıkıntılarını<br />
dinler onlarla dertleşirdim. Aramızda<br />
kurulan bu bağ beni mutlu ediyordu.<br />
Konya’nın tanınmış,<br />
nezih mekânlarından biri<br />
olmayı başaran Margherita Caffe<br />
sunmuş olduğu hizmet ile fark yaratmaya<br />
devam ediyor. Doğal lezzetlerinin yanında<br />
Margherita Caffe İşletmecisi Hülya Yılmaz güler<br />
yüzü ve samimiyetiyle insanı kendi evinde gibi<br />
hissettiriyor. Konya’da en merak edilen mekânlardan<br />
biri olan Margherita Caffe’yi yerinde ziyaret<br />
edip işletmecisi Hülya Hanım ile güzel bir röportaj<br />
gerçekleştirdik.<br />
Bu hafta bir değişiklik yapıp ailenizle, dostlarınızla<br />
farklı bir ortamda buluşup güzel vakit<br />
geçirmek isterseniz Margherita Caffe’ye<br />
uğramayı unutmayın…<br />
Margherita Caffe<br />
İşletmecisi<br />
Hülya YILMAZ<br />
Adıyla Değil Tadıyla<br />
Akıllarda Kalır…<br />
Merhaba Hülya Hanım, sizi tanıyabilir miyiz?<br />
Seydişehirliyim, 1985 yılında Konya İl Sağlık<br />
Müdürlüğü’nde göreve başladım ve 30 yıllık hizmet<br />
hayatımdan sonra emekliye ayrıldım. Evli<br />
ve üç çocuk annesiyim. Şu anda Margherita Cafe’nin<br />
işletmeciliğini yapmaktayım.<br />
Kafe işletmeciliği serüveniniz nasıl başladı?<br />
Kısaca anlatabilir misiniz?<br />
Emekliye ayrıldıktan sonra boş duramayacağımı<br />
biliyordum. Kafe ya da bayanlara yönelik<br />
ne yapabilirim diye düşünürken eşim bu<br />
mekânın devredildiğini görmüş. ‘’Yaparız,<br />
yapamayız’’ diye düşünürken eşimle beraber<br />
‘’Neden olmasın..’’ diyerek bir cesaretle işe<br />
atıldık. Yeni bir başlangıca adım atayacağım<br />
Daha önce bu sektörde hiç tecrübeniz<br />
oldu mu?<br />
Hayır, tecrübem yoktu ben 30 yıl devlet<br />
memuru olarak çalıştım. Ticaret yapma<br />
fikri beni hep tedirgin ederdi.<br />
Sizin için yepyeni bir sektör, başlangıç<br />
aşamasında hiç ‘acabalarınız’ oldu mu?<br />
Sizi en çok düşündüren konu neydi?<br />
Acabalarım oldu mu? İlk etapta çevrenin<br />
de etkisi ile ‘’siz bunu yapamazsınız,<br />
bilmediğiniz bir iş, niye böyle<br />
bir işe girdiniz’’, diyen çok oldu. En<br />
yakınlarımız bile yapamayacağımıza<br />
inanmıştı. Bu da beni kamçıladı aslında.<br />
‘’Neden yapamayayım? Yapacağım,<br />
sonuna kadar da direneceğim’’ dedim.<br />
Heves ve azim vardı ama tabi ki hiçbir<br />
şey bilmiyordum. Çay nerden alınır,<br />
kahve nerden alınır. Eşim ile birlikte<br />
kafa kafaya verip her şeyi en baştan öğrenip,<br />
büyük bir keyifle işimi yürütmeye<br />
odaklandım. Burası benim için bir<br />
aile ortamı oldu. Sabahtan gelip yatana<br />
kadar ailecek buradayız. Kahvaltımız,<br />
akşam yemeğimiz her şeyimiz burada.<br />
Peki, aile düzeninizi nasıl etkiledi?<br />
Artısı - eksisi ne oldu?<br />
Hep birlikte burada olunca, burada buluşunca<br />
çok da kötü yönde etkilemedi.<br />
Arkadaş gurubundan biraz uzaklaşı-<br />
www.metropoldergileri.com 59
RÖPORTAJ<br />
60<br />
tercihlerimi hazır almaktansa her şeyiyle kendim<br />
ilgilenip hazırlayıp sunma taraftarıyım.<br />
Bunun dışında misafirlerimin evlilik teklifleri,<br />
doğum günleri, özel gün kutlamaları yapabileceği<br />
odalar ve bayanların gün yapabildikleri özel alanlarımız<br />
mevcut.<br />
yorsun veya bir yere gideceksen, özel bir gün vb. o<br />
günleri biraz daha erteliyorsun. Daha önceki yaşam<br />
tarzımızı değiştirdi biraz. Kafe’den önce bir<br />
anda karar verip hafta sonu tatile giderken şimdi<br />
ister istemez planlayarak gitmek durumunda<br />
kalıyoruz. Akşam oturmalarım vardı onlar iptal<br />
oldu. Artık samimi arkadaşlarım ile burada buluşuyoruz.<br />
Pasta böreğimizi burada yapıp yiyoruz.<br />
Arkadaşlarımızın desteği de çok fazla oldu bize.<br />
Kafe işletmenin keyifli yanları neler?<br />
Peki, ya zorlukları?<br />
Ben Margherita Caffe’yi açmadan önce Kafe kültürüm<br />
bile yoktu diyebilirim. Oldukça sosyal bir iş<br />
ve bu iş sayesinde yeni insanlar tanıyorsun, onlar<br />
da seni tanıyor. Yolda, sokakta bile sen onları tanımadığın<br />
halde bize selam veriyorlar. Ben bu işimi<br />
çok sevdim ve keyifle yapıyorum, ‘’iyi ki böyle bir<br />
işe girmişim’’ diyorum. Margherita Caffe, benim<br />
geniş ailem gibi oldu. İnsanların sevinçlerine ortak<br />
oluyorsun, bazen benim bir konuşmamla küs<br />
olanlar barışıyor, çok değişik olaylar yaşıyorsun<br />
aslında bu da hoşuma gidiyor.<br />
Margherita Caffe’nin konseptinden ve verdiğiniz<br />
hizmetlerden bahseder misiniz?<br />
Kendi yaptığım acı sos ve reçel gibi ürünleri de ikram<br />
ettiğim bol çeşitli kahvaltımız mevcut. Bunun<br />
yanında yine kendi hazırladığım ev mantısı, anne<br />
köftesi, sigara böreği gibi birçok lezzetimizi misafirlerimizin<br />
beğenisine sunuyoruz. Kısacası ürün<br />
Misafirleriniz tarafından en çok tercih edilen ürünleriniz<br />
neler?<br />
Sunduğum ürünleri misafirlerimin beğendiğini<br />
düşünüyorum. Arayıp abla biz geliyoruz mantımı<br />
hazırla diyen grubum var. Yaz içeceği olarak Nane<br />
Rüyası çok beğenilir. Frozen ve Frappe’leri ben doğal<br />
meyvelerden hazırlamayı tercih ediyorum, süt<br />
tozu kullanmıyorum. Bu içecekler daha çok tercih<br />
edilip beğenilerek içiliyor. Süt ile yapılan ürünlerimiz<br />
çok beğenilir.<br />
İşletmeciliğiniz esnasında yaşadığınız ilginç bir<br />
olay var mı? Bizimle paylaşır mısınız?<br />
Elbette birçok ilginç olay yaşıyoruz. Birinde nişanlısının<br />
doğum gününü unutan tanıdığım sürekli<br />
müşterim olan bir genç vardı. O gün benden<br />
‘’Arka odada oturabilir miyiz?’’ diye izin istedi. Ben<br />
de ‘’Tabi ki’’ diyerek onları o gün doğum günü kutlaması<br />
yapılıp biten odaya aldım. Tabi odada doğum<br />
günü kutlandığı için ‘’İyi ki doğdun’’ yazan<br />
pankartlar, süsler var. Tabi kız odayı görünce çok<br />
mutlu oldu. Ama ortada pasta yok, hediye yok, genç<br />
arkadaş unuttuğu için şok oldu. Hemen yanıma<br />
gelip benden yardım istedi. Bende onlar otururken<br />
gittim yaş pasta aldım, gümüşçüden küçük bir kolye<br />
aldım. Gencin unuttuğunu hiç belli etmedim. Bu<br />
gençlerle hala görüşürüz, hala bana ‘’Beni kurtardın<br />
@margheritacaffe<br />
@margherita.caffe<br />
abla’’ der ve kız hala bunu bilmez.<br />
Sonra ders çalışmaya gelen öğrenciler var. Onlara<br />
bir anne gibi kızıp ders çalışmaları için ellerinden<br />
telefonlarını aldığım zamanlar olur. Telefonlarını<br />
aldığım için bazen kızarlar ama sonrasında derslerinden<br />
kalmadan geçince beni arayıp sayende iki<br />
yıldır geçemediğim dersten geçtim diye teşekkür<br />
ederler. Onlar çalışırken kalkar kek yaparım, onlara<br />
ikram ederim bu da tabi onların çok hoşuna gider.<br />
Gecenin bir vakti sıcak kek kokusuyla ders çalışırlar.<br />
Böyle güzel anılarımız oldu, hakikaten çok anılar<br />
biriktirdik, şu an aklıma gelenler bunlar.<br />
Son olarak neler söylemek istersiniz?<br />
Bu sektöre atılırken tereddütlerim olsa da sonrasında<br />
hiç pişmanlık duymadım ve yine diyorum ki<br />
keşke daha önce emekli olup gençken daha verimli<br />
bir şekilde hizmet edebilseydim. Tabi genç kafası<br />
çok daha farklı, daha yenilikçi oluyor. En büyük<br />
istediğim ise deniz olan bir yerde bu işi yapmak.<br />
www.metropoldergileri.com 61
KÖŞE<br />
62<br />
Prof. Dr. Kayhan ÖZTÜRK<br />
Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Baş Boyun Cerrahisi<br />
D E R G İ S İ<br />
kayhanozturkmd@hotmail.com<br />
SİZ DE ALERJİK MİSİNİZ?<br />
Bugün çevremizden gittikçe daha sık duymaya başladığımız,<br />
nerdeyse her hekime gittiğimizde karşılaştığımız bir hastalıktan<br />
bahsetmek istiyorum. Gerçekten alerji bu kadar yaygın mı? Günümüz<br />
şehirde yaşayan insanlarda %20-25’lere çocukluk döneminde<br />
bu oran %30-35’lere kadar artmaktadır. Neredeyse<br />
üç kişiden birinde alerji görülür. Şehirlerde hava kirliliğinin<br />
artması alerjik ajanların üzerine yapışarak alerjenlerin<br />
alerjik reaksiyon oluşturma potansiyelini arttırır.<br />
Son yıllarda daha çok boyar maddelerin ve kimyasal<br />
ajanların hayatımıza girmesi, farklı gıdaların tüketilmesi,<br />
daha izole ortamlarda yaşamak, alerji görülme<br />
oranını ve alerjik reaksiyonların şiddetinde artışa neden<br />
olmaktadır. Gerçekten kırsal kesimde daha fazla polen,<br />
daha fazla hayvan, daha fazla küf mantarı veya böcek<br />
olmasına rağmen daha az alerji görülmektedir. Alerjide<br />
ailesel geçiş söz konusudur. Ebeveynlerinde alerji görülen<br />
bir bebekte alerji riski iki kat daha fazladır. Alerjenler<br />
hava yolu, sindirim ya da cilt yolu ile vücudumuza ulaşarak<br />
reaksiyon oluşturabilir. En sık burun tıkanıklığı,<br />
hapşırık, burun akıntısı, göz yaşarması, burun ve genizde<br />
kaşınma, geniz akıntısı, astım, ciltte kızarma, kaşıntı,<br />
boğaz ağrısı, karın ağrısı, şişkinlik ya da ishal gibi<br />
şikâyetler görülür. Ağaç, ot ve çiçek polenleri, akarlar,<br />
küf mantarları, böcekler, tahıllar, kuruyemiş, balık, süt,<br />
yumurta, meyveler en bilinen alerji nedenleri olarak karşımıza<br />
çıksa da dünya üzerindeki her maddeye, hatta hiç<br />
karşılaşmamış olduklarımıza karşı bile alerjimiz olabilir.<br />
Bu nedenle alerji sıklığı gittikçe artmaktadır.<br />
Alerji şikâyeti olan hastalara alerji testleri yapılmalıdır.<br />
En yaygın kullanılan testler cilt testleridir. Bu testte alerji<br />
örneğinden bir parça hemen cilt üzerine ince bir delik<br />
ile verilir ve oluşturduğu reaksiyona göre alerji olup<br />
olmadığı tespit edilmeye çalışılır. Çok güvenilir, ağrısız<br />
ve hassas testlerdir. Test için alerjen seçiminde o bölgede<br />
görülen ajanlar seçilir. Alerji testlerinde en çok görülen<br />
alerjenlerden bir grup incelenir. Bu nedenle negatif çıkması<br />
alerji olmadığını göstermez. İki türlü tedavi yöntemi<br />
vardır. Alerjen tespit edilebilirse alerjenden uzak<br />
durmak en etkili tedavi yöntemidir, diğeri de oluşan<br />
hastalığın tedavisidir. Dışarı çıkarken gözlük ve maske<br />
kullanılması, dışarıdan gelince elin burunun ve yüzün<br />
yıkanması, evde polen ve alerjen hava temizleyicilerin<br />
kullanılması, polen döneminde kapı ve pencerelerin kapatılması,<br />
yünlü- pamuklu çarşaf, halı ve yastıklar yerine<br />
sentetik ürünlerin kullanılması, yüksek ısı ile çarşafların<br />
yıkanıp ütülenmesi, ortamdaki akarları yok edecek<br />
temizlik maddelerinin kullanılması, nemli ortamların<br />
azaltılması, haşere ile mücadele alerjen sayısını azaltarak<br />
reaksiyonları azaltabilir. Alerji ilaçları içerisinde tek başına<br />
ya da kombine antihistaminikler, burun spreyleri,<br />
kremler en bilinen ilaçlardır. Eğer polen alerjiniz varsa<br />
polen döneminden hemen önce ilaçların başlanması oluşacak<br />
reaksiyonları ve şiddetini azaltır. Aşılama uygun<br />
hastalarda hastalığın doğal seyrini değiştirebilir. Alerji<br />
ile uyumlu şikâyetleriniz varsa en yakın hekiminizde<br />
destek alabilirsiniz.<br />
Hepinize doğa ile iç içe mutlu sağlıklı bayramlar dilerim<br />
www.metropoldergileri.com 63
RÖPORTAJ<br />
64<br />
Seycan Çakır<br />
Üniversite yıllarında başlayan<br />
tutkusu ve bu tutkuya<br />
sanatsal değer katma isteği<br />
ile şekillenen bir yolculuk<br />
aslında fotoğraf onun için…<br />
En özelini en güzelini ortaya<br />
koyabilmek için kendi kendini<br />
yetiştirmiş bir fotoğraf sanatçısı<br />
da diyebiliriz Yeşim Savaş<br />
için. Çalışmalarıyla birçok<br />
sergiye katılan Yeşim Savaş<br />
ile fotoğraf üzerine konuştuk.<br />
FOTOĞRAF SANATÇISI<br />
Yeşim<br />
SAVAŞ<br />
Yeşim Savaş kimdir?<br />
1978 Rize Pazar’da doğdum. 1997’de Marmara Üniversitesi<br />
Atatürk Eğitim Fakültesi Resim-İş bölümünde öğrenim gördüm,<br />
2001 yılında Dinçer ERİMEZ atölyesinden mezun oldum.<br />
Aynı yıl öğretmenliğe başladım. Kocaeli’de görev yapmaktayım.<br />
Çalışmalarımla birçok sergiye katıldım.<br />
Fotoğraf merakınız nasıl başladı?<br />
Fotoğrafa olan merakım üniversite yıllarımda başladı ve o zamandan<br />
bu zamana gelişerek devam etti.<br />
Tarzınıza dair etkilendiğiniz bir sanatçı<br />
var mı? Örnek aldığınız ve beğendiğiniz<br />
sanatçılar kimlerdir?<br />
Tarzını beğendiğim bir sanatçı elbette var; National<br />
Geographic dergisinin ve ünlü Afgan kız portresinin<br />
fotoğrafçısı Steve McCurry’nin fotoğraf<br />
stilini seviyorum. Çok dokunaklı portreleri var<br />
ve bana çok yaşanmış ve anlamlı gelir. Dolayısıyla<br />
ben de ondan biraz etkileniyorum diyebilirim.<br />
Bunun yanında Eric Lafforgue’i de sayabilirim.<br />
Farklı türlerde çalışmalarınız var...<br />
Çalışmalarınız ile vermek istediğiniz<br />
mesaj nedir?<br />
Farklı türden çalışmalarım var evet, çünkü daha<br />
iyiyi arayıp bulmak oluyor insanın derdi. Hep<br />
daha güzel ve daha yapılmamış bir ilki bulmaya<br />
çalışıyor. Bu bir süreç... Fotoğraflarımın öznesi<br />
genelde insan, insanın konu olmadığı bir fotoğraf<br />
ya da resim bana biraz yavan geliyor. Bu sebepten<br />
insanla haşır neşir bir fotoğraf anlayışım mevcut.<br />
Eserlerin türü genelde insan halleri duygu durumlarını<br />
konu alıyor. Ama doğaya da kayıtsız kalamıyorum<br />
elbette.<br />
Teknolojinin gelişmesi fotoğraf sanatını<br />
nasıl etkiliyor? Bu bir avantaj<br />
mıdır sizce?<br />
Teknolojinin gelişmesi günlük hayatta hepimizi<br />
fotoğraf çeker hale getirdi, hepimiz birer fotoğrafçı<br />
www.metropoldergileri.com 65
RÖPORTAJ<br />
66<br />
Sustum, Tuval Üzeri Karışık Teknik- 2017<br />
olduk. Elimizdeki akıllı telefonlarla her anı ölümsüzleştirmeye<br />
çalışıyoruz. Artık çok kolay olmaya<br />
başladı fotoğraf çekmek, eski yöntemlerle kıyaslanamayacak<br />
kadar basitleşti. Bunun iyi yanları<br />
olduğu gibi kötü yanları da var tabi. Mesela her<br />
çekilen fotoğrafın sanatsal bir değeri var diyemeyiz.<br />
Bu hızlı ilerleme seyahat- gezi fotoğrafçılığı,<br />
düğün fotoğrafçılığı, moda fotoğrafçılığı gibi çeşitli<br />
meslek dalları oluşmasını sağladı. Belki böyle<br />
bir faydadan bahsedebilirim.<br />
Fotoğraf çekmeye ilgisi olanlara ne<br />
gibi tavsiyelerde bulunursunuz?<br />
Fotoğraf çekmeye ilgisi olanlar ellerindeki akıllı<br />
Koz, Tuval Üzeri Karışık Teknik- 2017<br />
telefonlarla bol bol fotoğraf çeksinler ama fotoğrafın<br />
tarihini bilerek. Cep telefonları pratik için<br />
önemli. Daha sonra profesyonel fotoğrafla kendilerini<br />
geliştirebilirler.<br />
Son olarak eklemek istedikleriniz?<br />
Doğru bir kare yakalamak için kompozisyon –<br />
ışık bilgisi önemli, çünkü bunlardan mahrumsanız<br />
hangi fotoğraf makinesi olursa olsun güzel bir<br />
fotoğraf elde etmek mümkün olmayacaktır. Unutulmayacak<br />
şey fotoğrafı makine değil fotoğrafçının<br />
sezgisi ve estetik gücü çeker, fotoğraf makinesi<br />
bu durumu kaydeder sadece!<br />
Galatea, Tuval Üzeri Karışık Teknik- 2017<br />
KATILDIĞI SERGİLER<br />
• 2018 Never Give Up, LONDON<br />
• 2018 Euro Expo Art 3, FORLI<br />
• 2017 Sinerji Sergisi, MUĞLA<br />
• 2017 Synergie Sergisi, ANKARA<br />
• 2017 2. Efeler Belediyesi Sanat Çalıştayı,<br />
AYDIN<br />
• 2017 Galerie Art’et Miss, PARİS<br />
• 2017 Platform-A Taurus Sanat Merkezi<br />
(Synerge Sergisi), ANKARA<br />
• 2017 Modern Kimlikler Çağdaş Sanat Sergisi,<br />
İZMİR<br />
• 2017 Devrim Erbil Çağdaş Sanatlar Müzesi<br />
(Selection Balıkesir), BALIKESİR<br />
• 2017 Bodrum Belediyesi Şevket Sabancı<br />
Kültür ve Sanat Merkezi (Selection Bodrum), BODRUM<br />
• 2017 Hobi Sanat Galerisi (Küçük İşler),<br />
İSTANBUL<br />
• 2016 Pinelo Gallery (Made by Artist), SE-<br />
LANİK<br />
• 2016 Platform –A Sanat Merkezi , ANKARA<br />
• 2016 Mustafa Kemal Kültür Merkezi (Sanatta<br />
Varoluş), İSTANBUL<br />
• 2016 Port-Art, ANKARA<br />
• 2016 Mustafa Kemal Kültür Merkezi (Ölümün<br />
Nefesi), İSTANBUL<br />
• 2016 Port-Art, ANKARA<br />
• 2016 Adres İstanbul (Şifreli Hikayeler),<br />
İSTANBUL<br />
• 2015 Port-Art, ANKARA<br />
• 2014 Sakarya Sanat Galerisi (Suret), SAKARYA<br />
• 2014 Kocaeli Mimarlar Odası, İZMİT<br />
• 2014 Barış Petekleri, ÇANAKKALE<br />
• 2013 Vehbi Koç Vakfı Ford Otosan (35.<br />
Yılın Işığı), KOCAELİ<br />
2009 Osman Zeki Oral Sergi Salonu, KARADENİZ<br />
EREĞLİ<br />
www.metropoldergileri.com 67
KÖŞE<br />
68<br />
D E R G İ S İ<br />
Serdar SELAMOĞLU<br />
Serbest Muhasebaci Mali Müşavir<br />
serdar@serdarselamoglu.com<br />
YILLIK İZİNDE<br />
HATALARA DÜŞMEYELİM<br />
Sınavların bitmesi, Okulların tatil olması, havaların ısınması,<br />
deniz ve yayla sezonunun açılması işyerlerinde izin kullanımına<br />
ilişkin taleplerde patlama yaşatabilir. Çalışanların yıllık ücretli<br />
izin hakkı, gücünü Anayasa’dan alan en temel haklardan bir<br />
tanesidir. Çalışanların her yıl ücretleri ödenerek belirli bir süre<br />
dinlendirilmesi sağlıklarının korunması ve iş güçlerinin yenilenmesi<br />
bakımından son derece önemlidir. Bu sayıdaki yazımda<br />
gücünü Anayasa’dan alan detaylarının 4857 <strong>Sayı</strong>lı İş Kanunu’nda<br />
yazıldığı yıllık izinden bahsedeceğim.<br />
İZİN HAKKI VE SÜRELERİ<br />
İşyerinde işe başladığı tarihten itibaren, deneme süresi<br />
de dâhil olmak üzere en az bir yıl çalışmış olan işçi<br />
yıllık ücretli izne hak kazanır. İşyerinde çalışma süresi<br />
bir yıldan az olan çalışana işverenin izin verme zorunluluğu<br />
yoktur. İşyerindeki çalışması bir yılı doldurmayan<br />
işçiler işveren onay verdiği takdirde izin yapabilir.<br />
Ancak kullanılan izin, işçinin bir yılı dolduğunda kazanacağı<br />
14 günlük izinden düşülür. Eğer işçi bir yıl<br />
dolmadan işten çıkarsa, işveren bu işçiden izin yaptığı<br />
günlerin ücretini ancak işçinin yazılı onayıyla kesebilir.<br />
Bu durumda işçi ve işvereni karşı karşıya getirebileceği<br />
için dikkat etmekte fayda vardır. Yıllık ücretli izin<br />
süresi, işyerindeki çalışma süresi ve yaşa göre değişiyor.<br />
Hizmet süresi; – Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl<br />
dahil) olanlar için 14 iş gününden, – Beş yıldan fazla 15<br />
yıldan az olanlar için 20 iş gününden, – 15 yıl (dahil)<br />
ve daha fazla olanlar için 26 iş gününden az olamıyor.<br />
Yer altı işlerinde çalışanlar için izin süreleri dörder gün<br />
artırılarak uygulanıyor. Ancak 18 ve daha küçük yaştaki<br />
işçilerle 50 ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek<br />
yıllık ücretli izin süresi 20 iş gününden az olamıyor.<br />
Bu süreler asgari izin süreleri olup, toplu iş sözleşmeleri<br />
veya bireysel iş sözleşmeleri ile artırılabiliyor.<br />
YILLIK İZİN UYGULAMASINDA BİLİNMESİ<br />
GEREKEN ÖNEMLİ BİLGİLER<br />
*Yıllık izin hakkı anayasal haktır ve özel sözleşmeler ile<br />
işçi bu hakkından yüksek ücretli ya da gönüllü olarak<br />
vazgeçemez bu tip sözleşmeler yapılsa dahi geçersizdir.<br />
* Yıllık izin zamanını belirlemek işverenin yönetim hakkı<br />
kapsamındadır. İşçinin yıllık izin kullandığını belirterek<br />
işyerine gelmemesi işverence izinli sayılmadığı sürece<br />
devamsızlık halini oluşturur.<br />
* Kural olarak yıllık izin süresi bölünemez ancak tarafların<br />
anlaşması ile bir bölümü 10 günden aşağı olmamak<br />
üzere bölümler halinde kullanılabilir. Bu anlamda<br />
işçi en az 10 günlük bir dinlenmeden sonra kalan izinlerini<br />
1,2 gün şeklinde de kullanabilir.<br />
* İzin süresine rastlayan ulusal bayram, hafta tatili ve<br />
genel tatil günleri izin süresinden sayılmamaktadır. Bu<br />
günlerin izin sürelerine eklenmesi gerekmektedir.<br />
* İşveren tarafından yıl içinde verilmiş bulunan diğer<br />
ücretli ve ücretsiz izinler veya dinlenme ve hastalık izinleri<br />
yıllık izne mahsup edilemez.<br />
* Yıllık izin döneminde işçi ücret karşılığı başka işte çalışamaz.<br />
Çalıştığı tespit edilirse bu izin süresi içinde kendisine<br />
ödenen ücret işveren tarafından geri alınabilir.<br />
* Kısmi süreli( part time) veya çağrı üzerine iş sözleşmesi<br />
ile çalışanlar yıllık izin hakkından tam süreli çalışanlar<br />
gibi yararlanır.<br />
* İşçinin yıllık ücretli izin süresi içinde hastalanması ve<br />
istirahat alması halinde hastalıkta geçirilen süreler izin<br />
süresine eklenmelidir.<br />
* Yıllık ücretli izinleri işyerinin kurulu bulunduğu yerden<br />
başka bir yerde geçirecek olanlara istemde bulunmaları<br />
ve bu hususu belgelemeleri koşulu ile gidiş ve dönüşlerinde<br />
yolda geçecek süreleri karşılamak üzere işveren toplam<br />
dört güne kadar ücretsiz izin vermek zorundadır.<br />
YILLIK İZİN ÜCRETİ HESABI<br />
VE ÖDEME ZAMANI<br />
İş Kanunu’na göre “İşveren, yıllık ücretli iznini kullanan<br />
her işçiye, yıllık izin dönemine ilişkin ücretini<br />
ilgili işçinin izine başlamasından önce peşin olarak<br />
ödemek veya avans olarak vermek zorundadır. Yıllık<br />
ücretli izin süresine rastlayan hafta tatili, ulusal bayram<br />
ve genel tatil ücretleri ayrıca ödenir” denilmiştir.<br />
İZİN PARASI SORUNU<br />
Yazımızın başında yıllık iznin Anayasal bir hak olduğu<br />
ve çalışanın belirli bir süre dinlendirilmesi sağlıklarının<br />
korunması ve iş güçlerinin yenilenmesi bakımından<br />
son derece önemli olduğundan bahsetmiştik.<br />
Fakat bazı sebeplerden dolayı işçiler yıllık izinlerini<br />
kullanmayarak izin karşılığı ücret talep etmektedir.<br />
Uygulamada çok sık görülmekle birlikte avans olarak<br />
yıllık izin kullanımı ise yasal değildir. Bu durum<br />
iş akdinin ilerleyen zamanlarında ya da iş akdinin<br />
sona ermesi durumunda bazı sorunlar meydana getirmektedir.<br />
Burada tavsiyemiz iznin eksiksiz kullandırılmasıdır<br />
fakat işçi ve işveren izin süresinin ücreti<br />
iznin kullandırılmadığı yıllara ait ücretler üzerinden<br />
değil, iş akdinin sona erdiği tarihteki son brüt ücret<br />
göz önünde tutularak ödenir. İş ilişkisi devam ettiği<br />
aşamada ve henüz izin kullanılmayan dönemde yıllık<br />
izin ücreti altında yapılan ödemeler avans niteliğindedir<br />
çalışırken izin ücreti altında yapılan ödemeler<br />
de (avans olarak) ödenir ve işten çıktığı tarihteki son<br />
brüt ücreti üzerinden hesaplanan yıllık izin ücretinden<br />
mahsup edilir.<br />
SONUÇ<br />
İşveren işçi arasındaki ilişkilerde kanuni düzenlemeler<br />
olsa da zaman içinde oluşan karşılıklı muhabbet ve<br />
samimiyet sonucunda uygulamalarda kanunların emredici<br />
hükümleri dışına çıkılabilmektedir. Zaman içinde<br />
ise menfaat çatışmaları sonucu daha önce karşılıklı<br />
devşirilen menfaatler iş uyuşmazlığa gidince pazarlık<br />
konularını oluşturabilmektedir. Bu konuda yukarıda<br />
saydığımız kurallara riayet edildiği takdirde işveren işçi<br />
ilişkilerinde problemlerle karşı karşıya kalınmayacaktır.<br />
www.metropoldergileri.com<br />
69
DİYET<br />
70<br />
Dyt. Büşra SÖYLEMEZ AY<br />
B&B Beslenme ve Diyet Danışmanlığı<br />
D E R G İ S İ<br />
BOZULMUŞ<br />
BEDEN ALGISI<br />
Bozulmuş ve olumsuz beden algısı kişinin gerçek ağırlığından çok, algıladığı<br />
beden ağırlığıyla ilişkili bir durumdur. Olumsuz beden algısına sahip kişiler<br />
bedenlerini beğenmez ve bedenlerinin başkaları tarafından da<br />
beğenilmeyeceğini düşünürler.<br />
Neredeyse tüm dünya uluslarında güzellik ve başarı<br />
dış görünüş ile eş değer görülmektedir. Güzellik kadınlarda<br />
ince bir bedene sahip olmak iken; erkekler<br />
için kaslı, sportmen bir vücut yapısına sahip olmaktır.<br />
Bu durum; toplumun dayattığı mükemmel fiziki görünüme<br />
sahip olamayan kişilerde, özgüvenlerinin ve<br />
özsaygılarının azalmasına neden olmakta, kendilerini<br />
her konuda yetersiz ve başarısız görmeleri ile sonuçlanmaktadır.<br />
Bozulmuş beden algısına sahip kişilere, genellikle aç<br />
kalma ve tıkınırcasına yeme gibi bozulmuş beslenme<br />
alışkanlıkları da eşlik eder. Bu bulgular ışığında beslenme<br />
ve diyet programlarının sadece kilo vermeye<br />
odaklanmak yerine sağlıklı beslenmeye odaklanması<br />
daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Bunun yanında<br />
olumsuz beden algısına neden olan psikolojik ve sosyal<br />
sorunların çözümü için bir profesyonelden destek<br />
almak da çok iyi sonuçlar verecektir.<br />
@bbbeslenmevediyet<br />
www.metropoldergileri.com 71
SANAT<br />
72<br />
Prof. Dr. Hüseyin Elmas’ın<br />
26. Kişisel Resim Sergisi<br />
Kendi restore ettiği<br />
dedesinden kalma ahırda açıldı<br />
22 Temmuz 2022 tarihinde açılışı yapılan sergi Hüseyin<br />
Elmas’ın 26. Kişisel resim sergisi. Elmas’ın son<br />
30 yıl içerisinde yapmış olduğu yaklaşık 40 resimden<br />
oluşan sergide, Anamur’un tarihi ve turistik<br />
mekânlarından oluşan peyzaj resimleri başta olmak<br />
üzere, gelincikler, atlar, Mevleviler, güvercinler<br />
ve balık temalarından oluşmaktadır. 22 Eylül 2022<br />
tarihine kadar açık kalacak sergi gün içerisinde yaz<br />
tatili için Anamur’a gelen turistler ve Anamurlu sanatseverler<br />
tarafından gezilebilecek.<br />
Dedesi tarafından 100 yıl önce Anamur’un<br />
Bozdoğan Köyü’nde bahçe<br />
evi olarak yaptırılan, süreç içerisinde<br />
saman deposu ve ahır olarak<br />
kullanılan taş binayı restore ederek<br />
sanat merkezi ve resim heykel<br />
müzesine dönüştüren Gazi Üniversitesi<br />
Öğretim Üyesi Profesör Doktor<br />
Hüseyin Elmas, 26. Kişisel Resim<br />
Sergisi’nin açılışını da aynı binada<br />
g e r ç e k l e ş t i r d i .<br />
Anamur’un tanınmış ailelerinden Nadir & Günay Elmas<br />
çiftinin oğulları olan ve Gazi Üniversitesi’nde Prof.<br />
Dr. unvanı ile görev yapan, doğup büyüdüğü, var olma<br />
nedeni olan bu topraklara bir şeyler yapma isteğinin<br />
kendisini bu yola sevk ettiğini belirten Elmas’ın, hayata<br />
geçirmek üzere olduğu Hüseyin Elmas Kültür Sanat<br />
ve Yaşam merkezi, toplam 2000 metrekarelik bir alana<br />
kurulmuş olup kapalı ve açık alanlardan oluşmaktadır.<br />
Bu alan, içerisinde sanatsal aktiviteler için gelecek sanatçıların<br />
konaklayabilecekleri bir bina, açık ve kapalı<br />
alanlardan oluşan çalışma mekânları, sanat galerisi ve<br />
müzeden oluşmaktadır. Müzede yaklaşık 200 civarında<br />
heykel, resim ve etnografik malzeme ile açık alanlara<br />
yerleştirilen heykeller izleyicilerle buluşmaktadır.<br />
@helmas33<br />
@hsyinelms<br />
www.metropoldergileri.com 73
ŞEHİRDE YAŞAM<br />
74<br />
KLASİK OTOMOBİL TUTUKUNLARI<br />
MERAM’DA BULUŞTU<br />
Meram Belediyesi’nin organizasyonuyla düzenlenen Klasik Otomobil Sergisi Tantavi<br />
Kültür Merkezi’nde açıldı. Klasik otomobillerin kendilerini geçmişte yolculuğa<br />
götürdüğünü ve yoğun ilginin olduğunu belirten Meram Belediye Başkanı Mustafa<br />
Kavuş, daha geniş katılımlı yeni bir klasik otomobil etkinliği için hazırlıklara şimdiden<br />
başladıklarını ifade etti.<br />
Meram Belediyesi, klasik otomobil tutkunlarını biraraya<br />
getirdi. Birbirinden değerli klasik otomobillerin<br />
görücüye çıktığı sergi Tantavi Kültür ve Sanat<br />
Merkezi’nde açıldı. Nostalji rüzgarının estiği serginin<br />
açılış programına Meram Belediye Başkanı Mustafa<br />
Kavuş, MHP Meram İlçe Başkanı Mahmut Yaman,<br />
AK Parti İl ve İlçe teşkilatı yöneticileri, meclis üyeleri,<br />
muhtarlar, klasik otomobil tutkunları ve çok sayıda<br />
basın mensubu katıldı. Sergiyi ziyarete gelenler klasik<br />
otomobillere yakın ilgi göstrirken, otomobillere dair<br />
sahiplerinden bilgi aldılar. En eskisi 1956 model olan<br />
Chevrolet, Cadillac, Ford, Oldsmobile, Pontiac marka<br />
araçlar katılımcıların büyük beğenisini topladı.<br />
“HEPİMİZİN ANILARINI<br />
YENİDEN CANLANDIRAN ARAÇLAR…”<br />
Klasik otomobilin bir tutku olduğunu dile getiren<br />
Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, “Klasik arabalar<br />
artık insanların çoğunlukla trafikte görmediği,<br />
ancak bir dönemin güzelliğini yansıtan, hepimizin<br />
anılarını yeniden canlandıran, geçmiş güzel günlerini<br />
anımsatan araçlar. Belki de bu özellikleri sebebiyle<br />
bu araçlar bu kadar değerli ve önemli. Gerçekleştirdiğimiz<br />
klasik otomobiller sergisi ile geçmişi günümüze<br />
taşımanın yanında şehrin ve şehrin insanının<br />
hatıralarına da uzanmalarını amaçladık. Klasik otomobiller<br />
üzerinden hemşerilerimize hatıralarını tekrar<br />
yaşatalım ve aynı zamanda bu sevgiyi gelecek nesillere<br />
de taşıyalım istedik” şeklinde görüş belirtti.<br />
BAŞKAN KAVUŞ’TAN DAHA GENİŞ<br />
KATILIMLI KLASİK OTOMOBİL<br />
ETKİNLİĞİ MÜJDESİ<br />
Tantavi Kültür ve Sanat Merkezi gibi tarihi bir mekanda<br />
organizasyona ev sahipliği yapmaktan mutluluk<br />
duyduklarını ifade eden Başkan Kavuş, “Tüm hemşehrilerimi<br />
bu güzel sergiyi görmeye, bu güzel duyguyu<br />
hissetmeye ve klasik otomobiller sayesinde geçmişe<br />
yolculuk etmeye davet ediyorum. Tantavi Kültür ve<br />
Sanat Merkezi belkide en renkli etkinliklerinden birine<br />
şahit oluyor. İnşallah yaz bitmeden Meram Dutlu<br />
Millet Bahçemizde daha geniş katılımlı ve daha büyük<br />
bir klasik otomobil etkinliği daha gerçekleştireceğiz.<br />
Bunun da müjdesini hemşehrilerimize vermiş olayım.<br />
Serginin gerçekleşmesinde emeği geçen, destek veren,<br />
www.meram.bel.tr<br />
hemşehrilerimizle bu otomobillerin buluşmasına gayret<br />
gösteren herkese teşekkürlerimi sunuyorum” açıklamasında<br />
bulundu.<br />
OTOMOBİL SAHİPLERİNDEN<br />
BAŞKAN KAVUŞ’A TEŞEKKÜR<br />
Sergilenen klasik otomobillerin sahipleri adına konuşan<br />
kolleksiyoner Mehmet Koç, klasik otomobillerin<br />
sevgiye ve dostluğa vesile olduğunun altını çizerken,<br />
“Bu işe gönül verdiğimiz ilk zamanlarda kendi kendimze<br />
küçük etkinlikler düzenlemeye çalışıyorduk.<br />
Klasik otomobil sevgisinin büyümesiyle birlikte şu an<br />
Türkiye’de çok büyük bir aile olduk. İnsanların eski<br />
fotoğraflarda, filmlerde gördükleri otomobilleri yakından<br />
görmesi için bugün de burada sergimizi açtık. Bizleri<br />
destekleyen Meram Belediye Başkanımız Mustafa<br />
Kavuş’a çok teşekkür ediyoruz” dedi.<br />
www.metropoldergileri.com 75
ŞEHİRDE YAŞAM<br />
76<br />
classi_konya<br />
Classi Mobilya’dan<br />
Görkemli Açılış<br />
Classi Mobilya Mağazası’nın<br />
14. Şubesi<br />
Konya Meram’da açıldı<br />
İşletmeciliğini Mustafa Tezcan ve Yasin Tezcan kardeşlerinin<br />
yaptığı Meram Şehir Caddesi istikameti<br />
üzerindeki 1200 metrekare alana sahip Classi Mobilya<br />
Mağazası görkemli bir açılış töreniyle müşterilerini<br />
ağırlamaya başladı.<br />
Classi koleksiyonundan yüzlerce çeşit ürün seçeneğini<br />
sunan Classi Konya mağazası açılışına Selçuklu Belediye<br />
Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, Karatay Belediye<br />
Başkanı Hasan Kılca, Meram Belediye Başkanı Mustafa<br />
Kavuş, Hadim Belediye Başkanı Ahmet Hadimlioğlu,<br />
Konya Ticaret Odası Başkanı ve TOBB Başkan Yardımcısı<br />
Selçuk Öztürk, Konya Sanayi Odası Meclis Başkanı<br />
Tahir Büyükhelvacıgil, Konya Mobilyacılar, Esnaf ve<br />
Sanatkarlar Odası Başkanı Mehmet Günbaş, MÜSİAD<br />
Konya Şube Başkanı Mehmet Hilmi Kağnıcı’nın yanı<br />
sıra çok sayıda mimar, tasarımcı ve sektör temsilcisi de<br />
katıldı.<br />
Açılış da konuşan Classi Mobilya Mağaza yetkilisi Yasin<br />
Tezcan.’’ Hemşerilerimizin bu ürünlere en üst hizmet<br />
kalitesiyle ulaşması için gayret ettiklerini “ dile getirdi.<br />
www.metropoldergileri.com<br />
77
RÖPORTAJ<br />
78<br />
TEK ARACA DEĞİL, HER ARACA<br />
TEK SEFER DEĞİL, HER SEFERİNDE<br />
ANINDA İNDİRİM!<br />
www.metropoldergileri.com<br />
79
RÖPORTAJ<br />
80<br />
Ö Z F A T İ H L E R V İ N Ç İ L E<br />
ZİRVEDE<br />
KALIN!<br />
ÖZFATİHLER olarak, vinç sektöründe verimlilik, kalite,<br />
iş ve çalışan güvenliği konularındaki standartları ile<br />
Türkiye’nin en güvenilir şirketleri arasında<br />
yer almaktadır.<br />
Büyükkayacık Mahallesi 4.Organize Sanayi Bölgesi<br />
404 No’lu Sokak No: 2 Selçuklu/KONYA<br />
www.ozfatihler.com.tr<br />
+90 332 342 57 61 - 62 - 63<br />
+90 332 342 57 55 bilgi@ozfatihler.com.tr