You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
BEYLİKLER VE
OSMANLI DÖNEMİ’NDE
AKHİSAR
Akhisar, Selçuklu Devleti’nin dağılmasından
sonra Saruhan Beyliği’nin bir parçası ve önemli
şehirlerinden biri olmuştur. Bu dönem, beyliğin
1410 yılında Osmanlı İmparatorluğu’na
katılmasına kadar sürmüş ve bu süre içinde
Saruhan Bey, İshak Bey, Hızır Bey bu bölgeyi
yönetmiştir.
Saruhan Bey, 14. yüzyılın başında Akhisar’ı
fethettikten sonra bu bölgenin Türkleşmesi ve
İslamlaşması için İç Anadolu Bölgesi’nden
(Sivas ve civarından) Müslüman aileler getirtip
onları buraya yerleştirmiştir. Bu ailelerin içinde
Ejder sülalesi önemli bir yere sahiptir ki Şeyh İsa
bu sülaleye mensuptur. Akhisar’da “Çağlak”
adıyla her yıl ona ithafen festival
düzenlenmektedir. Ayrıca Şeyh İsa’nın adı
Akhisar’da bir mahalleye ve liseye verilmiştir.
Şeyh İsa ve oğlu İlyas Çelebi’nin türbeleri inanç
turizmi açısından önemlidir.
Akhisar, Osmanlı Dönemi’nde de coğrafi,
ekonomik ve stratejik öneminden dolayı
canlılığını yitirmemiştir. Osmanlı Devleti’ni
yöneten otuz altı padişahtan yedisinin şehzadelik
ve valilik yaptığı Manisa (Magnesia), önemli bir
vilayet olup Akhisar’ın da bu vilayete bağlı
olması, ayrıca Fatih Sultan Mehmet’in
şehzadeliği döneminde Manisa’dan Edirne’ye
kadar yaptırdığı yolun Akhisar’dan geçmesi
Akhisar’ı ön plana çıkarmıştır. Bu tarihte yapılan
yolun bir bölümü Ballıca, Sünnetçiler, Yatağan
gibi köylerden geçmekte ve günümüzde arazi
yolu olarak hâlâ kullanılmaktadır.
Tarihî ticaret yollarının kesişme noktasında
bulunmasından dolayı Akhisar daima ön planda
olmuştur. Ayrıca burada yetişen pamuğun tuz
oranının düşük ve liflerinin uzun olması
nedeniyle Akhisar pamuğu bütün dünyada tercih
edilmiş ve yelkenli gemilerin bezlerinin
dokunmasında kullanılmıştır.
19