You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
kendi sorumluluğunu biliyor. Yatay bir<br />
yapılanma var. Arkadaşlar kendi fikirleriyle<br />
kendi bağımsız işlerine yöneliyor.<br />
Yaklaşık 20 yıldır burada olan 5-6 kişilik<br />
çekirdek bir kadromuz var. Yine yeni<br />
başlayan arkadaşlarımız var onlar da<br />
firmamızı çok sahiplendiler. Uyumlu bir<br />
ekiple işlerimize devam ediyoruz. Son 4<br />
- 5 yıldır bizden ayrılan ekip arkadaşımız<br />
olmadı. Yeni arayışlarımızın olduğunu da<br />
söyleyebiliriz. Satış sonrasına da hem<br />
kendi ekibimiz ile hem de temsilcisi olduğumuz<br />
markaların satış sonrası ekipleriyle<br />
birlikte hizmet veriyoruz. Kendimizin<br />
çözebileceği sorunları gideriyoruz,<br />
diğer durumda ise yurtdışından destek<br />
alarak sorunları çözüyoruz. Meta-Mak<br />
ürünlerinin piyasada çok tutulmasının<br />
önde gelen nedenlerinden bir de satış<br />
sonrası verdiğimiz teknik ve servis hizmetidir.<br />
Sektörümüze veya Türk sanayisine<br />
baktığınızda 50 yılını doldurmuş kuruluşlar<br />
önemlidir. Bir çok temsilcilikle<br />
hizmet veriyorsunuz, bunların hepsini<br />
bir arada tutuyorsunuz, yeni temsilcilikler<br />
alıyorsunuz, bunların hepsini bir<br />
arada tutmak önemlidir. Bu başarıyı<br />
nasıl değerlendirirsiniz?<br />
Dediğiniz çok doğru, 50 yıl temsilcilik<br />
yapmak zor. Ben 1985 yılında Erguvan<br />
Hanım ile başladığım dönemde döküm<br />
sektöründe yabancı dil bilen yoktu. Biz<br />
gidiyorduk bir nevi tercümanlık da yapıyorduk.<br />
Bilgiye ulaşmak da zordu.<br />
Teleksle çalıştık. Sonra faks çıktı. O dönem<br />
için önemli bir iletişim aracıydı. Şeridi<br />
takıyorsun, bir şey sormak istiyorsun<br />
Amerika’ya bir hafta sonra cevap geliyordu.<br />
İşler yavaştı, teklifler bize klasörler<br />
halinde postayla geliyordu. Ben işte<br />
George Fischer’den teklif istiyordum, bir<br />
hafta sonra üç klasör şeklinde geliyordu<br />
gibi. Yani şu andaki hızı düşünürsek Cem<br />
Yılmaz’ın dediği gibi ‘yazdım, uçtu gitti’<br />
olmuyordu. O zamanlar yabancı dil bilmenin<br />
bir önemi vardı, ikincisi de iyi ilişkilerin<br />
önemiydi. Ben metalürji mühendisi<br />
olduğum için firmalardaki mühendisleri<br />
de yakından tanıyordum. Birçoğu birlikte<br />
okuduğumuz arkadaşlarımdı. Örneğin<br />
Döktaş’a gidiyordum Sayın Seyfi<br />
Değirmenci arkadaşımdı, dönüyordum<br />
Akpınar’a Sayın Tahsin Akar sınıf arkadaşımdı.<br />
ODTÜ’de ikinci sınıfa kadar okudum,<br />
sonra İTÜ’ye yatay geçiş yaptım.<br />
Her iki okuldan bir çok arkadaşım vardı<br />
sektörde çalışan. Ferro Döküm’e gidiyordum<br />
Sayın Erdal Yollu vardı. Dolayısıyla<br />
iş ilişkileri kurmakta zorlanmadım. Aynı<br />
zamanda Erguvan Hanım da Meta-Mak’ı<br />
kurarken iyi ilişkiler kurmuştu tüm sektörle.<br />
Meta-Mak sağlam temeller üzerine<br />
kuruldu ve bu güne kadar da bu ilişkiler<br />
öyle devam etti. Belirttiğim gibi önce<br />
ocak satışıyla başladık. Ocak, insanın<br />
kalbi gibidir sürekli kan pompalıyor, indüksiyon<br />
ocağı olmadan o dökümhane<br />
çalışamaz. Inductotherm ocak satışı sayesinde<br />
biz tüm dökümhaneleri tanıdık.<br />
O zaman Erguvan Tezel Hanım vardı,<br />
sonra yönetime Aylin Zeynep Ertem Hanım<br />
geldi. Kendisi ile uzun yıllar çalışma<br />
fırsatımız oldu. Aylin Hanım vizyonu ile<br />
Meta-Mak’ı daha organize, daha bilinçli<br />
ve daha başarılı bir hale getirerek, kurumsal<br />
alt yapısını oluşturdu. Daha sonra<br />
görevi ben devraldım. Döküm sektörü<br />
ile ben ilgilenirken, diğer sektörler ile şu<br />
an Meta-Mak satış direktörü olan, şirket<br />
ortaklarımızdan Sayın Erol Turgut Bey ilgileniyordu.<br />
Bu 50 yıllık süreçte müşterilerimizle<br />
iyi ilişkilerimiz oldu. Müşteri ilişkilerimiz<br />
bizleri buraya getirdi. Erguvan<br />
Hanım da satış sonrası müşteri ilişkilerine<br />
çok önem verirdi. Sizin de belirttiğiniz<br />
gibi satış sonrası servis, markalarımızın<br />
güçlü olması ve diğer konular bizi bugüne<br />
taşıdı. Örneğin müşteri soruyordu, biz<br />
de o makine yok diyorduk, olsun siz getirin<br />
diyordu. Düşünün 20 milyonluk yatırım<br />
yapıyorsunuz bir makinaya ihtiyacınız<br />
var, dönüp bize siz getirin diyorsunuz.<br />
Bu güveni yaratmak güzeldir. Biz onu<br />
yarattık. Başarılı atfediliyorsak temel<br />
noktamız güvendir. Türk müşterisinin<br />
önce güvenmesi gerekiyor. Güvendikten<br />
sonra teknik ve ticari özelliklerine<br />
bakıyor. Döküm sektöründe aramızdan<br />
ayrılan ve hepsini rahmetle andığım<br />
Sayın Nuri Atik ile de çalıştım, Sayın<br />
Mümin Erkunt ile de beraber yolculuk<br />
yaptım, Sayın Tekin Mollaoğlu’yla da<br />
çalıştım. Yani sektörün duayenleriyle<br />
çalışma şansına sahip oldum. Onlara<br />
birebir satış imkanım oldu, onlardan da<br />
çok şey öğrendim.<br />
<strong>TÜRKDÖKÜM</strong> TEMMUZ-AĞUSTOS-EYLÜL'23 89