30.12.2016 Views

cilt1sosyalkalkinma

cilt1sosyalkalkinma

cilt1sosyalkalkinma

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

[ÜNİDAP Uluslararası Bölgesel Kalkınma Konferansı (Muş-2016)<br />

UNIDAP International Regional Development Conference (Mus-2016)]<br />

Kalkınma literatüründe düşük, alt orta, üst orta ve yüksek gelirli ülkeler olmak üzere<br />

dört kategori vardır. Türkiye üst orta gelir grubunda olan bir ülkedir. Alt gelir<br />

grubunda değiliz, alt orta da değiliz, üst orta gelir grubundayız. Yüksek gelir grubunu<br />

da oluşturma potansiyeli olan ülkelerden bir tanesiyiz. Özellikle bu noktada olan<br />

ülkelerin kurumsal yapıları son derece önemlidir. Üst orta gelirden yüksek gelir<br />

grubuna terfi edecekseniz veya insani gelişmişlik anlamında söyleyecek olursak<br />

yüksek insani gelişmişlikten en yüksek insani gelişmişlik kategorisine geçecekseniz<br />

kritik bir takım kurumlarda mesafe almanız gerekiyor. Bunlardan bir tanesi, tabii<br />

kendi anlayışım çerçevesinde ifade edeceğim bir tanesi, az önce söylediğim,<br />

demokrasi, temel hak ve hürriyetlerdir.<br />

Değerli arkadaşlar, bunun ekonomiyle gelişmeyle ne alakası var diye<br />

düşünmemeliyiz. Ekonomi dediğimiz alan diğer alanlardan bağımsız, etrafı<br />

duvarlarla çevrili bir alan değildir. Özellikle de bu üst orta gelire geçmiş ve orta gelir<br />

tuzağıyla karşı karşıya olan ülkelerde özgürlükler olmadan yüksek gelir grubuna<br />

geçmemiz son derece zordur. Çünkü burada artık ucuz emekle rekabet edemezsiniz.<br />

Yüksek teknolojiye ve yüksek katma değer üretmeye yönelik politikalarınızı<br />

dönüştürmeniz gerekir. Bunun da temeli aslında insandır. İyi eğitilmiş, iyi yetişmiş,<br />

kendini ifade edebilen, potansiyelini harekete geçirebilen bireyler, topluluklardır.<br />

Düşünce hürriyeti, ifade hürriyeti, inanç özgürlüğü bu çerçevede kritik öneme<br />

sahiptir. Düşüncelerini ifade etme özgürlüğü olmayan, inançlarını özgürce<br />

yaşayamayan bir toplumun üst bir noktaya çıkması son derece güçtür. Yenilikçi bir<br />

ekonomi yapısı oluşturacaksak, yeni teknolojiler üreteceksek özgürlük alanlarını<br />

genişletmek durumundayız.<br />

Demokrasimizin standartlarını yükseltmek durumundayız, hukuku ve adalet<br />

sistemimizi çok daha iyi işler hale getirmek durumundayız. İçinde çetelerin olduğu,<br />

içinde paralel yapıların olduğu bir adalet sistemiyle birinci sınıf bir ekonomi<br />

olamazsınız. Bunları temizler, adalet sistemini ise sadece hukuka adalete uygun<br />

şekilde işleten bir toplum olursanız ekonominiz de ilerler bütün diğer sosyal<br />

göstergeleriniz de daha iyiye gider. Özgürlüklerin olduğu bir toplumda yeni fikirler<br />

ortaya çıkar. Farklılıklara tahammül edebilen, farklılıkları bir arada yaşatabilen<br />

toplumlar yeni birtakım inisiyatifler geliştirebilirler. Tek tipleşmiş, farklılıklara<br />

tahammül edemeyen, farklı inançları, görüşleri, yaşam tarzlarını bir arada<br />

yaşatamayan toplumlar yenilik de yapamazlar gelişme de sağlayamazlar. Dolayısıyla<br />

bu kritik dönemde ülkemizin bu meseleleri çok yakından tartışması gerekir.<br />

Bana en önemli dört konu nedir diye soracak olursanız yedi yıldan fazla kalkınma<br />

bakanlığı yapmış bir kardeşiniz, on sekiz yıl bürokraside çalışmış bir kişi olarak<br />

bunları şu şekilde sıralayabilirim doğrusu: Birincisi; demokrasi, temel haklar ve<br />

özgürlükler, özellikle de ifade hürriyeti ve inanç özgürlüğüdür. Burada işte başörtülü,<br />

başı açık kardeşlerimizi bir arada görüyoruz, ne mutlu. Çok şükür bu günleri gördü<br />

Türkiye. O eski kafayla gitseydik Türkiye bugün ulaştığı noktaya kesinlikle<br />

ulaşamazdı. Özgürlükler ekonomik etkilerinden bağımsız olarak kendi başına<br />

değerlidir, hadiseler bunun ötesinde ekonomik olarak da kalkınma perspektifi olarak<br />

da bize güç veren değerlerdir. Dolayısıyla birincisi bence demokrasi ve temel<br />

haklardır.<br />

23

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!