Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
yor, çünkü benden dolayı geçmişte çok<br />
hastane gezmiş, çok acılar ve zorluklar<br />
görmüş. Bu hastalığı yaşamak ayrı bir<br />
sıkıntı, tedavisi ayrı bir sıkıntı, bir de<br />
hastaneye her geliş gidişinizde yaşadığınız<br />
hastane ortamında gördükleriniz,<br />
yaşadıklarınız ayrı bir sıkıntıdır, bunları<br />
ayrı ayrı anlatsanız, kitap olur.<br />
1996 yılında askerlik çağım geldiğinde,<br />
her genç erkek gibi askerlik şubesine<br />
gittim, oradan beni bulunduğum ilin<br />
askeri hastanesine sevk ettiler, orası da<br />
beni GATA (Gülhane Askeri Tıp Akademisi)’ya<br />
sevk etti, ancak o dönemde<br />
GATA’ da İmmünoloji polikliniği yok,<br />
sadece laboratuar düzeyinde bir birimi<br />
ve bir uzman doktoru var, ancak<br />
muayene yine yoktu. Dahiliyeden giriş<br />
yaptırdılar ve beni laboratuardaki doktora<br />
yönlendirdiler, doktor hem şaşırdı,<br />
hem de sevindi. Hayatında ilk kez bir<br />
immün yetmezliği hastasının kendisine<br />
geldiği için. Tabi buna<br />
ben sevinemedim,<br />
çünkü benim durumumun<br />
ne olacağı<br />
belli değildi. Hacettepe<br />
Üniversitesinde<br />
ki değerli doktorlarım<br />
yardımcı olmaya çalıştı ancak, o günkü<br />
şartlarda GATA’nın yönetmelikleri çok<br />
katı ve sert olduğundan GATA’da ki hekimde<br />
bir şey yapamıyordu. İşin ilginç<br />
tarafı benim hastalığıma inanıyor, ancak<br />
tespit etmesi gerekiyor, fakat imkanları<br />
buna yetmiyordu. Sonuçta ben 3 hafta<br />
GATA’da çaba verdim ve bir şekilde<br />
GATA’da ki doktor TSK Sağlık Yeteneğine<br />
göre benim hastalığımı ortaya<br />
koydu ve kurula sevk etti, peki bu yeterli<br />
oldu mu dersiniz? Tabi ki de hayır.<br />
Çünkü kurul karşısında fiziken sağlıklı bir<br />
birey gördüğünden “neden askerlikten<br />
kaçıyorsun?” sorusunu bana doğrulttu.<br />
Ben onlara “askerlikten kaçmıyorum,<br />
benim böyle bir hastalığım ve böyle bir<br />
tedavim var” dedim. Kurul başkanı ilacımın<br />
değerini sordu, o günkü değerini<br />
söyledim kafasından kabaca hesapladı<br />
ve bana o zaman gitmene gerek yok”<br />
dedi. Bu benim yıkıldığım andı. Çünkü<br />
18 I <strong>Toraks</strong> Bülteni<br />
benim hasta olmamın önemli olmadığı,<br />
esas önemli olan şeyin ise maddi karşılığının<br />
ne olduğu anlamına geliyordu.<br />
Peki ya okul hayatı, biraz önce bahsettim<br />
ancak hepsi sizce o mu dersiniz? Ben<br />
iki yıllık meslek yüksekokulunu ailemin<br />
yanında okurken bölüm birincisi olarak<br />
bitirmiş, buna karşılık makine mühendisliğine<br />
dikey geçiş yapmış biriyim. Bu<br />
dönemde ailem, ev sahibinin çıkarması<br />
nedeniyle kendi evlerinin bulunduğu<br />
şehre taşınmak zorunda kalınca mecburen<br />
yurda çıktım. Yurt ortamında çok sık<br />
hastalanmaya başladım. Bundan dolayı<br />
YÖK (Yüksek Öğretim Kurumu)’e, okuduğum<br />
üniversite dekanlığına, gitmek<br />
istediğim üniversite dekanlığına dilekçeler<br />
yazdım, sağlık durumundan ailemin<br />
bulunduğu ildeki üniversiteye kaydımın<br />
alınmasını istedim, ancak hepsinden de<br />
RET yanıtını aldım ve makine mühendisliğini<br />
bırakmak durumunda kaldım.<br />
“Her okul açılışında annem veya babam öğretmenim<br />
ve okul müdürü ile görüşür durumumu onlara<br />
söylerlerdi, herkes bana cüzzamlı gibi davranır, beni<br />
izole etmeye çalışırlardı. Bu belki iyi gibi görünebilir<br />
ama bir iki gün değil, bir ömür boyu böyle.”<br />
Bunlara rağmen bir şekilde memur<br />
olmayı başardım. Ancak memur olmak<br />
sorunları bitirmedi. Şu an da TSK’da<br />
memurum, ancak amirlerim asker kökenli.<br />
Bu özrümü kapatmak için her<br />
insandan daha öz verili çalışmaya çalışıyorum.<br />
Ancak her 3 hafta da bir 2 gün<br />
IVIG tedavisi için hastaneye gidiyorum,<br />
tabi bende buna rağmen hastalanabiliyorum,<br />
genelde de üst solunum veya<br />
alt solunum yolu enfeksiyonu şeklinde<br />
oluyor. Bunlar, ilaç kullanma yanında<br />
normal insanların bile ihtiyaç duyduğu<br />
istirahat şeklinde oluyor. Ancak amirlerime<br />
bunu anlatamıyorum. Askerler,<br />
genelde 2 yılda bir görev değiştirir, yani<br />
benim her 2 yılda bir yeni gelen amire,<br />
komutana vb. kişilere durumumu izah<br />
etmem gerekiyor, önceleri anlayışla<br />
karşılıyor gibi görünüyorlar, ama sonra<br />
durumu görünce önce “Ne kadar<br />
çok hastalanıyorsun sen...” gibi ifadeler<br />
başlıyor, sonra “...hastalığını kullanıyorsun<br />
sen.” demeye başlıyorlar. Ardından<br />
kontrol muayenesine askeri hastaneye<br />
sevk etmeye kalkıyorlar, ama zaten<br />
oradan çıkmış raporu görünce bu sefer<br />
mahkemeye vermeye kalkıyorlar. Yani<br />
neler neler...<br />
Bu hastalıktan dolayı çoğu kez bir<br />
uzvumun olmamasının bu hastalıktan<br />
daha iyi olacağını düşünmüşümdür<br />
veya insanların direkt olarak anlayacağı<br />
ve bir süre sonra hayatımın sonlanacağı<br />
türden bir hastalığımın olması şeklinde<br />
olmasını düşünmüşümdür. Niye<br />
biliyor musunuz? Çünkü, çok acı ama<br />
ömür boyu bu sıkıntıları her an yaşamak<br />
insanı psikolojik olarak bitiriyor<br />
ve hayata küstürüyor. Bana Hacettepe<br />
Üniversitesinin CVID hastalığımla ilgili<br />
verdiği “Toplu Çalışma Alanlarında Bulunmaması<br />
gerekir” şeklinde ki raporunu,<br />
gerçek hastalığım için olmasa bile,<br />
psikolojimin geldiği<br />
yer itibarı ile toplum<br />
içinde olmak istemiyorum.<br />
İnsanlara<br />
sürekli hastalığımı anlatmak<br />
ve insanların<br />
benim hastalığımdan<br />
dolayı beni suçlamalarından yorulmuş<br />
durumdayım.<br />
2000’li yıllardan sonra İmmünoloji<br />
Bölümü-Alerji veya Romotoloji ile<br />
birleşerek Türkiye genelinde yaygınlaştırıldı.<br />
Bu olumlu gibi görünse de bazı<br />
sakıncaları da olmadı değil. Çok geniş<br />
ve spesifik bir konu olan immünoloji<br />
bölümünün, çok yüzeysel değerlendirildiği<br />
yerlerle karşılaştım. Bazı yerlerde<br />
sadece ana tetkiklere bakarak karar<br />
verme yoluna gidilebildiği ile karşılaştım.<br />
Örneğin size yaşadığım bir olayı<br />
anlatmak isterim. Memur olduğum için<br />
atama gördüğüm ilde tedavi için ilk kez<br />
başvurduğum hastanede raporumu ibraz<br />
ederek tedavimi yaptırmak istedim<br />
(IVIG tedavisi), ancak ilgili hekim (romotolog-immünolog)<br />
benim IgG değerimin<br />
1240 olmasından dolayı IVIG<br />
almamın gerekmediğini söyleyerek<br />
tedavimi durdu. 2 hafta sonra tekrar