Bilge Karasu - Gece

Recommendations

Info

Günün birinde ortalıktan yitiveren insanları, üç dört gün süreyle, sabahları, büyük alanda aramağa alıştı yakınlan. Üç dört sabah, gidip bulamazlarsa, ya başka yerde başkalannca bulunmasını bekliyorlar ya da dönmesini... Gerçi umutsuz bir bekleyiş oluyor bu. Ama arada bir, inanılmaz şeyler de oluyor; olmasa, umut diye bir şey kalır mıydı zaten? Bilinmeyeni söyletme uzmanlannın gözleri nasıldır ki? Gündüzün baktığınızda gece kuşlannda gördüğünüz ürkütücü bakışlardaki boşluk da, yırtıcı kuşlann bakışlanndaki diklik de bulunsa gerek bu gözlerde... (Ne tuhaf! Gündüzün bakıldığım düşünerek gece kuşlanndan söz etmek... <strong>Gece</strong> kuşlannın gözünü karanlıkta kim görmüştür avlarından başka?)
Söyleticilerin gözünü görebilenler, bu gözleri anlatabilecek durumda bulunmuyorlar büyük alanın kaldırımları üzerinde yatarken. Ama hem boş hem dik dik baktığını düşündüğümüz bu gözler yumuşamış, kırılmış, yırtılmış, koparılmış, kana belenmiş, küsüp kendini koyvermiş o et-kemik kütlesine nasıl bakar, merak edilmez mi? Nasıl görür onu o gözler?
Page 1:
BİLGE KARASU GECE © metis
Page 4 and 5:
Metis Yayınları İpek Sokak 5, 34
Page 6 and 7:
BİLGE KARASU • BÜTÜN YAPITLARI
Page 8 and 9:
pılıyor: "Hangi ayna kendimizi g
Page 10 and 11:
Anlatıdaki "ben"in, özdeşliğini
Page 12 and 13:
yenilmenin tohumunu taşır her paz
Page 15:
I
Page 18 and 19:
Pörsük kaslar bir pelteye dönü
Page 20 and 21:
gide artar. Demirden yapılmıştı
Page 22 and 23:
artan sayıda satılır. Küçük,
Page 24 and 25: Bir olanaksızlığa inanmak isteme
Page 26 and 27: güne gelesiye. Önce arkalan, yava
Page 28 and 29: Şehrin ana caddesine açılan en g
Page 30 and 31: 8. Balıkçılar sokağındaki olay
Page 32 and 33: 9. Duruma bakıp kendilerini daha a
Page 34 and 35: 2. Dipnot Uzatıyor, dolaştırıp
Page 36 and 37: yeterince aydınlatmadı mı? Bu ay
Page 38 and 39: aşladıklarında kendilerini taş
Page 40 and 41: Çantam hep koltuğumun altındayd
Page 42 and 43: Gecenin işçileri içinde, zincir,
Page 44 and 45: Bildiğim bir mahallenin bildiğim
Page 46 and 47: Gecenin işçilerinin kimin —ya d
Page 48 and 49: En kötü bir karabasanda duyulacak
Page 50 and 51: Büyük, kuşatıcı bir gecenin ha
Page 52 and 53: Anlaşılması oldukça güç bir
Page 54 and 55: "Gecenin işçileri" epeyden beridi
Page 56 and 57: Arkadaşımın oturduğu sokağın
Page 58 and 59: 3. Dipnot Başımı almış gidiyor
Page 60 and 61: umudunu gönlünden atamayan hastal
Page 62 and 63: n tuhaf bulanlar, bunlar. Ama buna
Page 64 and 65: ileriden girecektim, yeniden. Önce
Page 66 and 67: le diz çöktü, adamın başını
Page 68 and 69: Şehirden birkaç kilometre uzakta
Page 70 and 71: Gibi değil, yaklaşıyordu düped
Page 72 and 73: Kemikleri kırılanlar, pusuya dü
Page 76 and 77: Dipnot Zamanı yok etmeğe çalış
Page 78 and 79: Benim az önce gördüğüm kadarı
Page 80 and 81: korusu, yanlarındaki bahçeleriyle
Page 82 and 83: Dipnot Bu defter bitti. Şu anda el
Page 85 and 86: Bir anlamda, herkes düşman. Düş
Page 87 and 88: Buyruklarıyla bizi var edenlerin k
Page 89 and 90: Doğrusunu söylemek gerekirse, ken
Page 91 and 92: Ona N. diyeceğim bundan böyle. Ad
Page 93 and 94: Onu bugün Bilgiler Sarayı'nın b
Page 95 and 96: Savaş yıllarının getirdiği sı
Page 97 and 98: Bütün okumuşlara gölgelik etmek
Page 99 and 100: Dipnot Yazar mı kararsız, kişi m
Page 101 and 102: ilip dirilmediğine bakacağım. Ke
Page 103 and 104: göstereceğini görmek, onu sınam
Page 105 and 106: Biraz gizemli, biraz şiirli bir ş
Page 107 and 108: "İçeri gireceğini düşünemedim
Page 109 and 110: "Böcekler beşken yüz, bin, on bi
Page 111 and 112: İnsanlar, nedense, taşıdıkları
Page 113 and 114: "Örnek, şu ya da bu düşünceyle
Page 115 and 116: Her akşam, yatmadan önce, küçü
Page 117 and 118: Aramızda tartışılacak, tartış
Page 119 and 120: İnsanlar, elden geldiğince daralt
Page 121: Ill
Page 124 and 125:
Birkaç yıl sonra ayrıldık ama g
Page 126 and 127:
nınm hemen hemen herkesin çok gü
Page 128 and 129:
makta ne kadar haklılar; siz, böc
Page 130 and 131:
yerlerden her zaman dönülebilir;
Page 132 and 133:
nünün yumaklan, torbalarında, s
Page 134 and 135:
gin ettiği ölçüde, şu ya da bu
Page 136 and 137:
gerçekliği olsun bu...— karşı
Page 138 and 139:
Yüzyıllardır, tırnağın, yumru
Page 140 and 141:
akşamına dek "kaçmağı" kendini
Page 143:
IV
Page 146 and 147:
dıramayacak olaylar karşısında.
Page 148 and 149:
Oysa, olmayacak işler bununla kalm
Page 150 and 151:
Gecelerle gündüzler biribirine ka
Page 152 and 153:
Getirdiğim zarflardan ne çıktı
Page 154 and 155:
Dipnot Her şey yoldan çıkmağa b
Page 156 and 157:
tanımadan beklediğinize inandırm
Page 158 and 159:
da canlanır, kıpırdar. Yeni tan
Page 160 and 161:
lerimiz ölçüsünde "gerçekliği
Page 162 and 163:
Gece nerede, hangi anda başlar? Bu
Page 164 and 165:
Yazmış olmak için yazmak; eli du
Page 166 and 167:
İkinci zarfı açıp içindekileri
Page 168 and 169:
Yanınızdaki (önünüzdeki, karş
Page 170 and 171:
Küçük masanın üstündeki lamba
Page 172 and 173:
Hastanede Sevinç hep yanımda kald
Page 174 and 175:
(Yazdığımı, sonradan da yazsam,
Page 176 and 177:
Kaçmanın, kovalamanın, sevmenin,
Page 178 and 179:
Öykücü, romancı, her yazdığı
Page 180 and 181:
Okul yıllarından kalma anılan uz
Page 182 and 183:
Dört yıllık okul arkadaşlığı
Page 184 and 185:
Dipnot (!) (S.) Kaç gündür, orta
Page 186 and 187:
Bir kısır döngüye girdiğimi ka
Page 188 and 189:
Gönüllerinin, etlerinin, sinirler
Page 190 and 191:
"Daha düne dek..." diyebilirim, ö
Page 192 and 193:
Kanşık (ya da, karmaşık) olmaya
Page 194 and 195:
Gece, insanların içinde uyuklayan
Page 196 and 197:
Bir yapıt yaratmak, büyük bir i
Page 198 and 199:
Her gün bir kişinin (iki, üç, b
Page 200 and 201:
Gözümüzün, kafamızın, düşü
Page 202 and 203:
Çıkmazlar yumağı ile birlikte y
Page 204 and 205:
Nedensel dizilerin, nedensellik zin
Page 206 and 207:
N. için bir hiçolum tasarladım.
Page 208 and 209:
Dipnot (S.) (Burada "(S)" diye işa
Page 210 and 211:
Hava kararıyordu. Çukurlarda yür
Page 212 and 213:
Çelik, çınar, dağ, taş... Özl
Page 214 and 215:
Dinlenecek yer azdı. Biri yerinden
Page 216 and 217:
Bir gün gelir, sözcüklerin büy
Page 218 and 219:
Burası, bu yer, şu an, bir düş
Page 220 and 221:
"Büyüsünden sıyrılmamız gerek
Page 222 and 223:
Hepimiz birden saldırsak pek bir
Page 224 and 225:
Gerçekte Sevinç diye biri yok. Be
Page 226 and 227:
Ufacık bir iş kalır, o da şu: B
Page 228 and 229:
Babam sabırsızlanıyordu. Günler
Page 230 and 231:
Paris. Metro. Tanıma gelmez, bir k
Page 232 and 233:
mekte olduğunu göreceğim. Bildi
Page 234:
Bütün Yapıtları 2 BİLGE KARASU
show all

Bilge Karasu - Gece

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template?