You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
İğne deliğine<br />
ip geçirmek<br />
gibi bir şey<br />
yaşamak<br />
derdi ninem.<br />
Bazen o<br />
deliği tutturduğunu<br />
sanırsın ama<br />
ip boşluğa<br />
gider. Bütün<br />
yaşamın bir<br />
kandırmaca<br />
üstüne<br />
kuruludur.<br />
Gerçeği<br />
öğrendiğinde<br />
her şeye geç<br />
kalırsın.<br />
.<br />
Daha önce evde yaşayanlar neredeyse<br />
bütün eşyayı olduğu gibi bırakıp<br />
gitmiş. Askılıkta asılı montu, yatağın<br />
altına kaçmış çorabı ile bir erkeğin<br />
dağınıklığı kalmış odanın içinde. İlk<br />
gördüğüm an böyle düşünmüştüm. Ev<br />
sahibi anahtarı Bakkal İbrahim’e<br />
bıraktığından bana evi o gezdirdi.<br />
Burada daha önce yaşayan gençten bir<br />
adam varmış ama aylardır kendisinden<br />
haber alınamadığından, evin olduğu<br />
gibi, eşyalarıyla kiraya verildiğinden<br />
bahsetti mutfak kapısının önünde<br />
dururken. Gençten zayıf bir oğlan,<br />
sabahları bazen ekmek peynir sigara<br />
alırdı, onu gördüğüm tüm zaman<br />
bununla sınırlı, malum bakkalda<br />
akşama kadar çalışıyoruz, kapı önünde<br />
oturmaya bile zamanı olmuyor insanın.<br />
Birazdan bütün kişisel sorunlarını<br />
anlatacak diye geçiriyorum içimden.<br />
Bunun bir de kedisi varmış, pencerenin<br />
kenarındaki kabı gösterip. Yanında<br />
durup mutfak dolabına, masanın<br />
üstünde kurumuş menekşeye ve dolabın<br />
yanındaki içi boş yem kabına<br />
baktım. Buzdolabının üzerinde mıknatısla<br />
tutuşturulmuş iki fotoğraf<br />
gözüme çarptı. Deterjan neyim bir<br />
şeye ihtiyacınız olursa arayın çocukla<br />
yollayayım deyip, numarasının olduğu<br />
kartviziti bana uzattı. Dünya başka bir<br />
yere gitmiş de benim haberim yokmuş<br />
gibi geldi o sırada kartı alırken. Bakkal<br />
İbrahim kapıyı çekip gitti. Dışarıdan<br />
gelen sesleri saymazsak, tuhaf bir<br />
sessizliğin ortasına düşmüş gibi kalakaldım.<br />
Kızım Leyla, buraya kadarmış, dedim<br />
yüksek sesle. Oysa bu andan başlıyor<br />
benim anlatacaklarım. İğne deliğine ip<br />
geçirmek gibi bir şey yaşamak derdi<br />
ninem. Bazen o deliği tutturduğunu<br />
sanırsın ama ip boşluğa gider. Bütün<br />
yaşamın bir kandırmaca üstüne kuruludur.<br />
Gerçeği öğrendiğinde her şeye<br />
geç kalırsın. Yalnızca bir valize<br />
doldurduğum eşyalarımla bu şehre<br />
gelirken kendimi yeni bir hikâye bulacağıma<br />
inandırdım. Ya da bir hikâye<br />
beni bulup anlatmaya başladı bu eve<br />
girmemle birlikte.<br />
Nereden başlayacağımı bilmeksizin<br />
evin içinde dolaşıp durdum bütün gün.<br />
İnsan kendi seçmediği eşyalarla dolu<br />
bir evi, kendi evi gibi göremiyor. Ortalığın<br />
tozunu alırken gündelikçi gibi<br />
hissettim kendimi. Evin hanımı ya da<br />
beyi bir yerden çıkıp gelecek ve buraları<br />
iyi temizleyemedin diye söylenecekmiş<br />
gibi geldi. Buzdolabının üzerindeki<br />
fotoğrafı elime alıp kanepeye uzandım.<br />
Henüz yirmilerinin ortasında,<br />
kara kuru dedikleri cinsten genç bir<br />
adam. Sahilde arkadaşlarıyla yaktıkları<br />
ateşin etrafında oturuyor. Onun o<br />
olduğunu ikinci fotoğraftan anlıyorum.<br />
Hepsi gülümsüyor o fotoğrafta. O<br />
da benim gibi her şeyi geride bırakıp<br />
başka bir yerde mi yaşamaya karar<br />
vermiştir diye düşünmeden edemiyorum.<br />
Bütün gece rahatsız bir koltukta<br />
yolculuk yaptıktan sonra üstüne<br />
temizlik fazla ağır gelmiş olacak ki<br />
uzandığım kanepede uyumuşum.<br />
Sabaha doğru üşüyüp uyandığımda<br />
tuhaf bir şey hissediyorum. Odanın<br />
içinden şimşek çakımı hızıyla bir gölge<br />
geçip sanki benim içime girdi. Ürküyorum<br />
çocukluğumda olduğu gibi.<br />
Kalkıp odanın lambasını yakmaya çalışıyorum<br />
ama çalışmıyor. Diğer odalarda<br />
da yanmıyor elektrik. Dış kapıyı<br />
açıp apartmanın otomatiğini yakıyorum.<br />
Kapının önünde duruyorum bir<br />
süre. Korktuğumda içime yerleşen<br />
21