06.01.2021 Views

NYXmag SAYI 003

“İlham Veren Kadınlar” dosyasının ilkinde birbirinden özel kadınları sayfalarımıza taşıdık. Hazırladıkları görkemli koleksiyonlarla yurt içi ve yurt dışında pek çok ünlünün dikkatini çeken modacı ikiz kardeşler Raisa ve Vanessa Sason başarı hikayelerini paylaşırken, geleneksel yorganları yumuşacık şık çantalara dönüştüren bir işbirliğine imza atan tasarımcı Güneş Mutlu Mavituncalılar ile koleksiyoner tasarımcı Ayça Sarc’ın sizlere de ilham vereceğini düşünüyoruz. Sokakları sanat galerisine dönüştüren Mersin’li ressam Nazife Hazar Bilgin, dünyayı güzelleştirmek için hayal kurmanın gücüne inanarak Hayalini Al Gel Atölyesi’ni hayata geçiren Burçin Ölmez Türk ve ABD’de yaşayan ve gülümsemesiyle fark yaratan Aslı Mühürhancı Knowles’in hikayeleri de hayata karşı umudumuzu güçlendiriyor. Bundan böyle NYX Magazine'in her sayısında sizi ilham veren kadınlarla buluşturmaya devam edeceğiz.

“İlham Veren Kadınlar” dosyasının ilkinde birbirinden özel kadınları sayfalarımıza taşıdık. Hazırladıkları görkemli koleksiyonlarla yurt içi ve yurt dışında pek çok ünlünün dikkatini çeken modacı ikiz kardeşler Raisa ve Vanessa Sason başarı hikayelerini paylaşırken, geleneksel yorganları yumuşacık şık çantalara dönüştüren bir işbirliğine imza atan tasarımcı Güneş Mutlu Mavituncalılar ile koleksiyoner tasarımcı Ayça Sarc’ın sizlere de ilham vereceğini düşünüyoruz. Sokakları sanat galerisine dönüştüren Mersin’li ressam Nazife Hazar Bilgin, dünyayı güzelleştirmek için hayal kurmanın gücüne inanarak Hayalini Al Gel Atölyesi’ni hayata geçiren Burçin Ölmez Türk ve ABD’de yaşayan ve gülümsemesiyle fark yaratan Aslı Mühürhancı Knowles’in hikayeleri de hayata karşı umudumuzu güçlendiriyor. Bundan böyle NYX Magazine'in her sayısında sizi ilham veren kadınlarla buluşturmaya devam edeceğiz.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Soldan Sağa: Masai Kadın, Topuzlu Kadın, Dört Bakışlı Kadın, Sakallı Kadın, İnci Ağlayan Kadın, Kurdeleli Kız

Kültürlerarası sentez

Bugünün çizgilerinde hayat bulan geçmişin,

medeniyetlerin, kültürlerarası sentez arayışının

kapsamlı bir sergisi olarak nitelendirebilecek

“Dünya Diye Bir Yer”de, Selma Gürbüz’ün yıllar

içinde gittikçe rafine hale gelen sanat üretiminden

süzülerek vücut bulan görsel bir anlatı gözler

önüne seriliyor. Gürbüz’ün çalışmaları yaşadığımız

dünyanın gerçekliğinden uzak gibi görünse de, aslında

sanatseverlere hayatı, zamanın geçişini ve insanların

bu döngüdeki hallerini anlatıyor.

Her eserinde farklı hikâyeler anlatan sanatçı, kolektif

hafızamızdaki rüyaları, korkuları, iç yolculukları, ölüm

ve yaşam temalarını eserlerinde sanatseverlerle

paylaşıyor. Onlarla yüzleşmemizi ve başa çıkmamızı

istiyor. Gürbüz, İran, Hint, Türk minyatürü, uzakdoğu

sanatı ile ilişki kurarken, Batı resminin ögelerine de

aşinadır ve eserlerinde kullanıyor. Sanatçının izleyiciyi

davet ettiği dünyasında, insan ve hayvan figürleri

birbirinden ayrılmaz birliktelik içinde tasvir ediliyor.

Selma Gürbüz’ün Afrika seyahati sonrasında yaptığı

resimler, bu kıtanın cömert, sıcak, bazen de tehditkâr

doğasında insan ve hayvanların birbirleriyle kesişen

hayatlarını görselleştiriyor.

İşte ''Dünya Diye Bir Yer''

sergisindeki beni iyi hissettiren

eserler ve hikayeleri:

Selma Gürbüz, yarattığı kadın imgelerinin belirsiz

bir zaman dilimine ait olduğunu vurguluyor. Doğaya

karşı özel bir ilgi, özlem ve sevgisi olan bu kadınların

özgürlüğe olan inançları onların vazgeçilmezleridir.

Her bir kadın figürünün ayrı bir hikayenin kahramanı

olduğunu savunan sanatçı, ‘’Maskeler’’ serisinde de

aynı dünyada farklı oyunlar oynayan, hayaller kuran,

ya da farklı gerçekliklerle yüzleşen kadınlara bu sefer

yeni bir malzeme üzerinden hayat verir.

Afrika seyahati süresince karşılaştığı kadınlarla,

resimlerinde tasvir ettiği kadınlar arasında bir bağ

olduğunu hisseden Gürbüz, gördüğü kadınların yüz

ifadeleri ve yapılarından çok etkilenir.

Sanatçı özellikle Afrikalı kadınların değişik tarzlarda

topladıkları ve ördükleri saçlara hayran kalır.

Çocukluğundan itibaren ilgisini çeken saçları birer

sanat objesi olarak eserlerinde değerlendirmeyi

Tanzanya gezisi sırasında planlayan Gürbüz,

farklı yerlerden topladığı gerçek ve yapay saçları

İstanbul’daki atölyesinde çeşitli tarzlarda bir araya

getirir. Sanatçı hazırladığı saçları, Afrika halkı için hem

günlük ve dini hayatta, hem de sanat alanında önemli

bir yere sahip olan maske formu ile birlikte kullanır.

Son olarak hazırladığı saç ve kirpikler ile maskelerine

ifade kazandırır.

NYX

226

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!