22.09.2021 Views

Voyant (Ocak 2021) internet (1)

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

V<br />

MAKALE<br />

Kolajenler ve etkileri<br />

Neye göre<br />

seçmeliyiz?<br />

Çeşitli formda olan kolajen<br />

ürünlerinden şase (toz) formda<br />

olanı seçin ve hiçbir şekilde<br />

tatlandırıcı, aroma, boyar madde<br />

içermemesine, ağzınızda acı<br />

bir tat bırakmamasına dikkat<br />

edin. Bu şekildeki toz ürünleri<br />

suya karıştırarak içebileceğiniz<br />

gibi kahvenize, yoğurdunuza,<br />

sütünüze, kefirinize,<br />

smoothie’lerinize kolaylıkla<br />

katabilirsiniz. Süt ve yoğurt<br />

içerikleriyle birlikte tüketilmesini<br />

emilimini artırdığı için özellikle<br />

tavsiye ediyorum.<br />

“Gıda takviyesi olarak kolajenler”<br />

konusunda doktor veya kullanıcı<br />

olarak önerilerimizi ve seçimlerimizi<br />

yaparken dikkat etmemiz gereken<br />

noktalar önemli, çünkü tüm takviyeler<br />

içerik olarak aynı değil.<br />

Hangi kolajenin hangi etkiyi<br />

gösterdiğini ve etki mekanizmalarının<br />

nasıl olduğunu bilmemiz gerekiyor.<br />

Örneğin, Tip 2 kolajenini sağlam<br />

kemikler ve sağlam kıkırdak dokusu<br />

desteği için özelikle 40 yaş sonrasında<br />

öneriyoruz.<br />

Dr. Seran Göçer<br />

Medikal Estetik Uzmanı<br />

1Eklemde kıkırdak yapısının sağlamlığı ve<br />

stabilitesini sağlar (özellikle Tip 2 kolajen;<br />

UC 2). Kolajen 2, eklem hareketliliğini ve<br />

sağlıklı bir enflamatuar yanıtı desteklemeye<br />

yardımcı olan glisin ve prolin amino<br />

asitlerini içerir. Yapılan çalışmalarda özellikle<br />

yaşlanmayla birlikte kaçınılmaz olarak ortaya<br />

çıkan, sporcularda eklemlerde dejenerasyon<br />

ve erken yaşlanmayla kendini gösteren,<br />

diz eklemi kireçlenmesi olarak bilinen<br />

osteoartrit, osteoartroz gibi tablolarda ağrının<br />

azaltılmasına, kıkırdak dokuda yenilenmeye<br />

ve tamir süreçlerine olumlu katkılarda<br />

bulunduğu gösterilmiştir.<br />

2Yeni kemik üretimini uyarır (özellikle<br />

Tip 2 kolajen; UC I2). Tip 2 kolajen<br />

içeren gıdaların tüketilmesinin kırıklar<br />

sonrası iyileşme sürecinin hızlanması, kemik<br />

erimesinin yavaşlatılması gibi süreçlerde<br />

olumlu katkılarının olabileceği araştırmalarda<br />

ortaya konmuştur.<br />

3Saç, cilt ve tırnakların yapısında yer<br />

alır ve bu yapıların sağlıklı durumda<br />

kalmasını sağlar. Cildin normal elastikiyetinin<br />

korunması, yaşlanmayla birlikte görülen<br />

kırışıklıkların, renk değişikliklerinin<br />

azaltılması, saç ve tırnak sağlığının<br />

korunmasında kolajen içeren gıdaların ve/veya<br />

beslenme desteklerinin tüketilmesinin katkıda<br />

bulunduğunu gösteren çalışmalar vardır.<br />

4Sağlıklı yaşamın temel noktalarından<br />

biri de vücut ağırlığının kontrolüdür.<br />

Kolajen, protein içeren gıdaların tüketilmesi<br />

metabolizmayı hızlandırıp tokluk hissi<br />

yaratarak kilo kontrolünde yardımcı olabilir.<br />

5Diğer yandan kolajen, protein bağışıklık<br />

sistemini de düzenlemektedir. Bağışıklık<br />

sisteminizin normal işlevlerini sürdürebilmesi<br />

bağırsak dokusunun sağlıklı durumda<br />

olmasıyla yakından ilişkilidir. Kolajen takviyesi<br />

alınması veya kolajen içeren gıdaların daha sık<br />

tüketilmesi sızdıran bağırsağın onarılmasına<br />

katkıda bulunabilir. Son yıllarda tanımlanmış<br />

olan sızdıran bağırsak sendromunda bağırsak<br />

mukozasının yer yer hasara uğradığı, mukoza<br />

bütünlüğünün bozulduğu gözlenmiştir.<br />

Sızdıran bağırsağınız olduğunda toksinler,<br />

gıda partikülleri ve enfeksiyon etmenleri olan<br />

mikroplar veya bunların ürünleri bağırsak<br />

duvarınızdan kan dolaşımınıza geçer. Sızdıran<br />

bağırsak sendromu pek çok otoimmun<br />

hastalığın temelini oluşturmaktadır. Diyete<br />

kolajen içeren gıdaların eklenmesiyle kolajen<br />

içindeki amino asitler hücresel sağlığı ve doku<br />

büyümesini destekleyerek “sızıntıyı kapatır.”<br />

6Yapılan çalışmalarda kolajen içeren<br />

takviyelerin kullanılmasının kötü<br />

kolesterol seviyelerinin azaltılmasına katkıda<br />

bulunduğu gösterilmiştir. Böylece kalp-damar<br />

sağlığının korunmasında olumlu etkilerinin<br />

olabileceği düşünülmektedir.<br />

Cildin gençliği ve güzelliği için Tip 1 ve Tip 3 kolajen<br />

l Kolajen, vücudumuzun yapıtaşı olan proteinlerin yaklaşık<br />

%30’unu oluşturur. Adeta bir zamk gibidir, hücrelerimizin<br />

bir arada sıkıca durmasını sağlar ve dokuya sağlamlık<br />

verir. Bu muhteşem proteinin 20’den fazla tipi olup Tip<br />

1 ve Tip 3 kolajen daha çok cildimizde, saçlarımızda,<br />

kemiklerimizde, kaslarımızda, göz küresinde yaygın<br />

olarak bulunur. Cilt dokusunun kuru ağırlığının neredeyse<br />

%80’i kolajenden oluşmaktadır. Yine beraberinde sıkça<br />

duyduğumuz hyalüronik asit ise cilt altı bağ dokuda<br />

kolajenle birlikte yer alan, su tutarak cildin nemliliğini ve<br />

gerginliğini sağlayan polisakkarit yapısında bir maddedir.<br />

Cildin yanı sıra eklem boşluklarındaki sıvılarda, göz<br />

küremizde, damarlarımızın çeperlerinde, kaslarımızda da<br />

yaygın olarak bulunur.<br />

l Cildimiz, yaşlanma belirtilerinin en çarpıcı olarak<br />

göründüğü organlarımızdan biridir. Yaşlanmayla birlikte<br />

ciltte kırışıklıklar, renk değişiklikleri, lekelerin artması,<br />

elastikiyet kaybı, kuruluk, sarkmalar gibi bulgular ortaya<br />

çıkmaya başlar. Bunun temel nedeni cilde gerginliğini,<br />

elastikiyetini ve nemliliğini veren başlıca maddeler<br />

olan kolajen ve hyalüronik asit üretiminin yaşla birlikte<br />

azalmasıdır. Yaş almanın yanında güneş ışınlarına<br />

maruz kalma, çevre kirliliği, sigara veya benzeri tütün<br />

ürünlerine aktif veya pasif olarak maruz kalma, sağlıksız<br />

beslenme, hormonal değişiklikler, diyetteki eksiklikler ve<br />

genetik yatkınlıklar da kolajen ve hyalüronik asit kaybını<br />

artırmaktadır.<br />

l Yapılan çalışmalar, dışarıdan kolajen ve hyalüronik<br />

asit desteği almanın bu süreçte olumlu etkiler<br />

gösterebileceğini ortaya koymaktadır. Ancak alınacak<br />

destekteki miktarların ve madde formlarının kritik<br />

önemi vardır. Bu desteklerdeki içerik miktarlarının diğer<br />

organlarımıza zarar vermeyecek güvenli ve yeterli<br />

miktarda olması, madde formlarının ise bağırsaklardan<br />

emilimi mümkün olan ve emilim oranı en yüksek formda<br />

olması tercih edilmelidir. Kolajenler protein yapısında<br />

maddelerdir; günlük protein alımının fazlası böbreklerden<br />

atılmaktadır. Günlük ihtiyacımızdan daha fazla miktarlarda<br />

protein aldığımızda bu proteinin kullanımı mümkün<br />

olmaz ve atılması gerekir. Bu noktada yüksek protein<br />

alımı böbreklerimiz için önemli bir yük teşkil etmekte<br />

ve risk oluşturmaktadır. O nedenle ihtiyacımızdan daha<br />

fazla protein almama konusunda dikkatli olmamız<br />

gerekmektedir. Bu yüzden lütfen içeriğindeki kolajen<br />

miktarlarının etkin ve günlük ihtiyacımızı karşılayabilecek<br />

dozda ayarlanmış olmasına dikkat edin. Bir diğer önemli<br />

nokta da üründeki ham maddelerin klinik çalışmalarla<br />

etkinliği gösterilmiş patentli ham maddeler olmasıdır.<br />

l Biz bu alanda çalışan doktorlar olarak yaşlanmaya sadece<br />

ciltteki kırışıklıklar açısından değil, tüm vücudu etkileyen<br />

bir hastalık olarak bakmaktayız. Buradan hareketle<br />

cilt sağlığını desteklerken, genç olmanın en önemli<br />

göstergelerinden biri olan kas kitlesini korumak, kasların<br />

sağlamlığını ve protein içeriğini artırmak ve yağ dokusunu<br />

azaltmak diğer hedefimizdir. En önemlisi de hastamıza<br />

zarar vermeden bunu yapmaktır.<br />

34 OCAK <strong>2021</strong> OCAK <strong>2021</strong> 35

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!