Erfolgreiche ePaper selbst erstellen
Machen Sie aus Ihren PDF Publikationen ein blätterbares Flipbook mit unserer einzigartigen Google optimierten e-Paper Software.
15 - AVUSTURYA<br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
EYLÜL <strong>2015</strong><br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
Ömer Erkan<br />
omererkan92@hotmail.com<br />
Federal hükümet, bir yandan<br />
güncel sorunlara karşı<br />
durmak, diğer yandan olası<br />
boşlukları kapatmak ve yeni<br />
inisiyatiflerle Avusturya’da<br />
sosyal birlikteliği güçlendirmek<br />
için yenilikçi yaklaşımları<br />
sosyal politikalarında<br />
denemek amacıyla planladıkları<br />
“Şiddet mağduru kadınların<br />
ekonomik ve sosyal<br />
yönden güçlendirilmesi” adlı<br />
pilot projeyi Yukarı Avusturya’da<br />
uygulamaya koydu.<br />
Sosyal İşler Bakanı Rudolf<br />
Hundstorfer, Yukarı Avusturya<br />
sosyal işler eyalet<br />
meclis üyesi Gertraud Jahn<br />
ile birlikte yaptığı basın toplantısında:<br />
“Şiddete maruz<br />
kalan kadınlar, çalışma<br />
ve toplumsal yaşamlarında<br />
haksızlığın acısını çekiyorlar,<br />
ekonomik ve sosyal olarak<br />
da genellikle eşlerine bağımlılar.<br />
Bu projeyle durumu<br />
tersine çevirmek ve mağdur<br />
kadınları, yaşamlarını sürdürebilir<br />
ücret aldıkları bir işe<br />
kavuşmaları için desteklemek<br />
istiyoruz. Yukarı Avusturya<br />
şiddeti engelleme<br />
merkezini ve Linz kadın evini<br />
çok tecrübeli bir proje ortağı<br />
olarak yanımızda görmek<br />
ayrıca sevindirici.”<br />
3 senelik projenin uygulanması<br />
vakıflar ve kamu yararı<br />
güden kuruluşlarla işbirliği<br />
içinde bir nevi sosyal amaç<br />
çerçevesinde olacak. Projede<br />
hedef, uygulama süreci<br />
içinde 50 kadına yaşamını<br />
sürdürebileceği bir iş bulmasında<br />
aracı olmak ve asgari<br />
25 kadının işlerini muhafaza<br />
etmesini sağlamak.<br />
Şiddet istatistiklerine göre<br />
Avusturya’da her 5 kadından<br />
biri yakın sosyal çevresinden<br />
gelen şiddete maruz kalıyor,<br />
yılda 1700 şiddet mağduru<br />
ve 1600 mağdur ortağı<br />
çocuk kadın evlerinde, yaklaşık<br />
15000 kadın ve kıza<br />
şiddete karşı müdahale<br />
merkezi tarafından danışmanlık<br />
hizmeti veriliyor ve<br />
16000’den fazla çocuk ailede<br />
şiddetin şahidi oluyor.<br />
Hundstorfer: “Proje aynı zamanda<br />
mağdur kadınların<br />
çocuklarına geleceğe iyi bir<br />
yol açmaya da katkı sağlamalıdır.<br />
Şiddet çemberi kırılmalı,<br />
belirli tedbirlerle<br />
şiddet mağduru kadınların<br />
sosyal bağımlılıkları ve dışlanmasının<br />
üzerine gidilmeli<br />
ve böylelikle iş hayatına tekrar<br />
dönmelerini sağlayacak<br />
yollar hazırlanmalıdır.”<br />
Quelle: Land OÖ/Dedl<br />
Pilot proje çerçevesinde,<br />
proje ortakları şiddet mağduru<br />
kadınlarla ilgilenilmesi,<br />
onlara destek olunması, eğitim<br />
desteği, mesleki yönlendirme,<br />
AMS ve uygun ortak<br />
kuruluşlarla işbirliği içinde<br />
yerinde aracılık alanlarından<br />
hedef gruba özel tedbir<br />
Yoksul<br />
Bir yaprak düştü müydü yere cız ediverirdi<br />
Yoksul'un kalbinde bir yerlerde bir şeyler.<br />
Annesi onu dünyaya gerirken oracıkta<br />
öldüğündendir adına Yoksul denmesi.<br />
Kaderini isminin şekillendireceğini bilirler<br />
miydi ki köyün ahalisi, orası meçhul.<br />
Susayıp da varmıştı yine köyün gürül gürül<br />
akan çeşmesine. İnce bir zincirle bağlanmış<br />
tası eline aldı, suyun alna gerdi. Su<br />
öylesine hızla akıyordu ki, dolması için üç<br />
beş bardak taşması gerekiyordu. Sakin<br />
tavrıyla bardağı izlerken arkasında bir<br />
karartı hissetti. İşte yine onlar. Görmemiş<br />
gibi yapmayı denese de ilk anda fark ettiğini<br />
öylesine belli etmişti ki, artık bazı şeyler için<br />
geç kaldığını kabullenerek döndü arkaya.<br />
Köyün serserileri aradan yıllar geçmesine<br />
rağmen yüzlerindeki o alaylı gülümsemeden<br />
vazgeçmemiş gibiydiler. Ne istiyorlardı<br />
ondan? Köyü terk edip de başka köylere<br />
göçmesine sebep oldukları yetmiyor<br />
muydu? Yirmi yıla yakındır gelmiyordu<br />
köyüne, ana toprağına. Gidişi böyle mi<br />
olmalıydı? Onlara bakarken hatırına düştü<br />
yine eskiler, acımasızca...<br />
Bundan yirmi yıl veya daha az bi zaman<br />
kadar öncesiydi. Yine çeşmenin başında suyunu<br />
içmekteydi Yoksul. Anasızlık, babasızlık<br />
gönlünde tüten kor bir alev. Sanki<br />
içindeki yangını söndürmek istercesine çeşmenin<br />
başında buluvermiyor muydu kendini,<br />
şaşıp kalıyordu doğrusu. Dolmak<br />
bilmeyen bakır bardağın bir yirmi sene daha<br />
orada öylece asılı kalacağını o gün tahayyül<br />
edebilir miydi acaba? Heyhat. Yarı boş yarı<br />
modüllerini uygulamaktalar.<br />
Bunda belirleyici olan yalnız<br />
şiddet mağduru kadınların<br />
bütüncü, çok perspektifli<br />
ve kişisel bakım ve eşlik<br />
edilmesi değil, aynı zamanda<br />
koruma, barınma ve hareketliliği,<br />
istikrarlı ve destekleyici<br />
çocuk bakımının<br />
dolu ağzına götürürken bardağı arkasında<br />
bir karartı oluşuvermişti sanki. Aniden dönmesiyle<br />
bağırması bir olunca köyün meydanında<br />
çıkan veryansın ortalığı ayağa<br />
kaldırmış. Kimse ne olduğunu anlamıyor,<br />
her kafadan ayrı bir ses çıkıyordu. Yoksul<br />
daha on beşinde körpe.<br />
Neden sonra kahveden köyün muhtarı yetişiyor<br />
imdadına. Sarıp sarmalıyor. Etraftakilere<br />
ağzına geleni sayıyor. Defolsunlardı,<br />
uğraşmasınlardı gariple. Allahtan da mı korkuları<br />
yoktu? Ne isyorlardı yetimden.<br />
Muhtar dönüp yoksula ne olduğunu sorduğunda<br />
elindeki yazmayı gösterdi. Anasından<br />
kalan tek bez parçası. Onun kokusu sanki<br />
hala orada öylece duruyormuşcasına...<br />
O günden sonra kaçmıştı işte bu köyden.<br />
Şimdi döndüğünde aynı sahnenin yirmi yıl<br />
sonra ona sunulması içini titretmekteydi.<br />
Yüzlerine bak. Bir şey söylemek istiyor gibiydi.<br />
Dili sanki bi davransa çözülüverecekti.<br />
Serseriler etranı sardı. Biri ellerini, diğeri<br />
ayaklarını tutuyordu şimdi. En sonunda yazmayı<br />
aldılar elinden. Yoksul'un gözyaşları<br />
akan çeşmeye karıştı. Hiçbir şey diyemedi.<br />
Dili çözülecek sananlara inat daha da gömüldü<br />
garip sessizliğine. Yola revan oldu<br />
yine.<br />
Sonra yıllar da geçse, yollar da bitse kimse<br />
haber alamayacaktı ondan. Anasının gül<br />
kokulu yazması da köyün tozuna toprağına<br />
karışıp yok olacaktı...<br />
Sosyal İşler ve Çalışma Bakanı Rudolf Hundstorfer:<br />
"Şiddet mağduru kadınlara, yaşamlarını<br />
sürdürülebilir kılan işler sağlanmalı"<br />
Landesrätin Mag.a Gertraud Jahn und Bundesminister Rudolf Hundstorfer<br />
"Ökonomisches und soziales Empowerment von<br />
gewaltbetroffenen Frauen"<br />
garanti edilmesi ve işyerinde<br />
güvenli ve hassas yapıların<br />
olmasıdır. Katılımcı kadınlara<br />
korunan bir alanda<br />
yaşamı sürdürebilir ücret<br />
ödenen bir işe doğru yol alırken,<br />
onları bekleyen engellere<br />
karşı önlem alma fırsatı<br />
veriyor, onları bilinçlendiriyor<br />
ve yavaş yavaş istikrarlı<br />
davranış opsiyonları geliştirmelerini<br />
sağlıyorlar. Yoğun<br />
olarak bir ilgilenmeden<br />
sonra, yaşam sürdürülebilirliğini<br />
sağlayan bir ücret ödenen<br />
bir işe aracılık geliyor.<br />
Bu aracılığa sonradan işte de<br />
ilgilenme hizmeti dahil.