17.02.2016 Aufrufe

EUROPA JOURNAL - HABER AVRUPA FEBRUAR2016

EUROPA JOURNAL - HABER AVRUPA FEBRUAR2016

EUROPA JOURNAL - HABER AVRUPA FEBRUAR2016

MEHR ANZEIGEN
WENIGER ANZEIGEN

Sie wollen auch ein ePaper? Erhöhen Sie die Reichweite Ihrer Titel.

YUMPU macht aus Druck-PDFs automatisch weboptimierte ePaper, die Google liebt.

Wir sagenJA<br />

© Aydan Özoguz<br />

zur<br />

Almanya Göç, Mülteci ve Uyum Bakanı Aydan Özoğuz:<br />

‘‘Eskiden Türk toplumu<br />

‘Türk’ olarak dışlandı,<br />

bugün ise ‘Müslüman’<br />

olarak dışlanıyor...’’<br />

SAYFA 4<br />

GLEICHBERECHTIGUNG<br />

© Peter Lechner / HBF<br />

Bundespräsident Heinz Fischer<br />

nimmt Willkommenskultur in Schutz<br />

"Was viele Flüchtlinge auf dem<br />

Weg [...] bis zu den Flüchtlingslagern<br />

oder Auffanglagern in<br />

Mitteleuropa erleben und erleiden,<br />

ist wahrscheinlich gerade jenen<br />

nicht bewusst, die eine angebliche<br />

„Willkommenskultur“ ironisieren<br />

und kritisieren."<br />

Es ist "besser einem verängstigten<br />

Flüchtlingskind am Wiener Westbahnhof<br />

einige aufmunternde<br />

Worte zu sagen [...] als wegzuschauen<br />

oder sich feindselig<br />

zu verhalten."<br />

UNABHÄNGIGE MONATLICHE ZEITUNG FÜR WIRTSCHAFT, INTEGRATION UND BILDUNG<br />

<strong>HABER</strong><br />

VRUP<br />

A A<br />

<strong>AVRUPA</strong>’NIN AYLIK BAĞIMSIZ EKONOMİ, ENTEGRASYON VE EĞİTİM GAZETESİ<br />

SAYI: 54 ŞUBAT 2016 - AUSGABE: 54 FEBRUAR 2016<br />

P.b.b. Verlagsort: 6020 Innbruck 11Z038817M<br />

Retour- und Postsendungen: Mehmet Inak - Roßbachstr. 10 - 6020 Innsbruck<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

R<br />

E<br />

C H<br />

www.europa-journal.net<br />

I<br />

PROF. DR. MUSTAFA ÇAKIR:<br />

AKADEMİSYEN GÖRÜŞÜ<br />

Stresi bırak,<br />

yaşamaya<br />

bak<br />

SAYFA 2<br />

Salzburg tarihinin ilk Türk kökenli ve Müslüman milletvekili olarak Eyalet Meclisi’nde göreve başlayan Tarık Mete tarihe geçti<br />

TEBRİKLER<br />

TARIK METE<br />

‘‘Bu hepimizin başarısı ve zaferi’’<br />

‘‘Salzburg Eyalet Milletvekili olarak<br />

göreve başlamamın özellikle göçmen<br />

kökenli gençlere güzel bir işaret ve motivasyon<br />

kaynağı olmasını diliyorum.<br />

Salzburg gibi, çok farklı insanları bir<br />

araya getiren ve dünyaya açık bir<br />

toplumda çeşitliliğin varolması herkesin<br />

yararınadır. Göçmenliğin beraberinde<br />

getirdiği bu büyük potansiyeli ve<br />

şansı en güzel şekilde değerlendirelim.<br />

Tabii ki de varolan sorunlara gözümüzü<br />

kapatmadan, yapmamız gerekenleri<br />

yaparak hep beraber emin adımlarla<br />

ilerleyelim.<br />

Salzburg Eyalet Meclisi’nde partim SPÖ<br />

adına Entegrasyon konusunun yanı sıra<br />

Gençlik, Spor ve Teknoloji alanlarından<br />

sorumlu olarak siyasi çalışmalarımı<br />

sürdüreceğim. Bu çalışmalar sürecinde<br />

son yıllarda topladığım hukuki ve<br />

siyasi tecrübelerinde faydalı olacağını<br />

düşünüyorum. Salzburg tarihinin ilk<br />

Türk kökenli ve Müslüman milletvekili<br />

olarak eyaletimizin tüm vatandaşlarına<br />

hizmetimi en iyi şekilde sürdürmeye<br />

devam edeceğim. Hepinize sonsuz<br />

desteğinizden dolayı minnettarım.<br />

Bu sadece sizlerin desteği ile mümkündü.<br />

Bu hepimizin başarısı ve zaferi.<br />

Teşekkürler.’’ Tarık Mete<br />

Erster Abgeordneter aus einer Gastarbeiterfamilie im Salzburger Landtag - Tarık Mete feierlich angelobt<br />

Mete: “Wir müssen es schaffen, jungen Menschen Perspektiven zu bieten”<br />

“Am 3. Februar 2016 wurde ich als<br />

Landtagsabgeordneter in Salzburg angelobt.<br />

Dass ich es bis in den Salzburger<br />

Landtag geschafft habe, soll Zeichen und<br />

Motivation für alle Salzburger mit<br />

Migrationshintergrund sein, speziell für<br />

die jüngere Generation. In einer bunten,<br />

gemischten und weltoffenen Gesellschaft<br />

wie in Salzburg profitieren wir alle von<br />

der Vielfalt. Nutzen wir dieses Potenzial<br />

und die Chancen, die sich aus der<br />

Zuwanderung ergeben, aber verschließen<br />

wir deshalb nicht die Augen vor den<br />

Herausforderungen, die ebenso damit<br />

einhergehen.<br />

Inhaltlich freue ich mich, dass ich<br />

in meiner Funktion als Landtagsabgeordneter<br />

für überaus interessante und<br />

Foto: LMZ/Franz Neumayr<br />

spannende Themen zuständig sein<br />

werde. Als langjähriger Jugendvertreter<br />

ist es mir wichtig, die Politik für junge<br />

Menschen wieder greifbarer zu machen.<br />

Wir müssen es schaffen, jungen Menschen<br />

Perspektiven zu bieten. Neben dem<br />

Thema Jugend bin ich innerhalb meiner<br />

Fraktion im Salzburger Landtag für<br />

die Themen Zusammenleben, Asyl, Technologie<br />

sowie Neue Medien und Universitäten<br />

zuständig. Ich denke, dass meine<br />

politischen und juristischen Erfahrungen,<br />

die ich in den vergangenen Jahren<br />

sammeln durfte, durchaus hilfreich für<br />

meine politische Arbeit im Landtag<br />

sein werden.<br />

Als erster Abgeordneter mit türkischen<br />

Wurzeln möchte ich Politik für alle<br />

Salzburgerinnen und Salzburger betreiben<br />

und insgesamt für ein besseres Miteinander<br />

eintreten. An dieser Stelle<br />

möchte ich allen, die mich unermüdlich<br />

unterstützt haben, von ganzem Herzen<br />

danken. Ohne Eure Hilfe wäre dies<br />

nicht möglich gewesen. Das ist unser<br />

gemeinsamer Erfolg! “<br />

Tarık Mete<br />

Stadträtin für Frauen, Bildung,<br />

Integration, Jugend & Personal<br />

Sandra Frauenberger<br />

Abgeordnete zum Nationalrat (Die Grünen)<br />

ALEV KORUN:<br />

Abgeordnete zum Nationalrat (SPÖ)<br />

NURTEN YILMAZ:<br />

© Kromus/PID<br />

Bildung bringt’s<br />

Die Wiener Volkshochschulen<br />

ermöglichen<br />

Chancen für alle<br />

SEITE 3<br />

© Parlamentsdirektion / PHOTO SIMONIS<br />

Die Angst<br />

um Identität<br />

© Parlamentsdirektion / PHOTO SIMONIS<br />

Den sozialen<br />

Zusammenhalt<br />

sichern<br />

SEITE 4 SEITE 6


ŞUBAT 2016<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

AVUSTURYA - 2<br />

Bundan önceki yazılarımda akran<br />

baskısından söz etmiştim. Yazıları<br />

okuyan kimi öğrencilerim, arkadaşlarım<br />

bu durumun okul hayatının<br />

sıradan olayları olarak görüldüğünü<br />

örnekleri ile anlattılar. Hatta bir<br />

okul yöneticisi “Hocam, gençler çok<br />

acımasız olabiliyor” diyebildi.<br />

Bu yazıda da aynı konuya devam<br />

etmek istiyorum. Çünkü gerek yurt<br />

içinde gerekse yurt dışında yaşayan<br />

ergenler veya yetişkinler, hayatlarını<br />

maruz kaldıkları psikolojik baskılar<br />

nedeniyle çok yönlü bir stres altında<br />

sürdürmektedir. Yaşanan olumsuz<br />

koşullardan etkilenenler ve stresle<br />

başa çıkma konusunda yeterli<br />

direnci gösteremeyenler, grup içindeki<br />

saldırganların doğrudan hedefi<br />

olmakta; hayatları arzu edilmeyen,<br />

önceden hesapta olmayan yönlere<br />

doğru evrilmektedir. Bu süreçte<br />

çevre desteğinden mahrum kalan<br />

mağdurların en azından stres ile<br />

başa çıkabilme tekniklerini öğrenmesi,<br />

içinde bulundukları olumsuzluklardan<br />

kurtulmalarına yardımcı<br />

olacaktır.<br />

Stres, kısaca bireyin kendini çevresindeki<br />

tehdit unsurlarına karşı<br />

çaresiz hissetmesi durumu olarak<br />

özetlenebilir. Birey yaşadıklarını<br />

değerlendirip, üzerinde durmaya<br />

değer görmüyorsa, olup bitenler<br />

onun için her hangi bir stres kaynağı<br />

olmaz; buna karşın yaşananlar bireyi<br />

tehdit ediyor ve bunlarla mücadele<br />

edilmesi gerekiyor gibi bir algı<br />

oluşturuyorsa, stres başlar. Bu duygu<br />

AKADEMİSYEN GÖRÜŞÜ<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

hissedilmeye başladığı andan itibaren<br />

de birey yaşadığı olumsuzluklar<br />

ile başa çıkabilmek için kendince bazı<br />

stratejiler, davranış modelleri geliştirir<br />

ve uygulamaya koyar. Bu süreçte<br />

bir bakıma kendi gücünü de sınar.<br />

Yaşadıklarının üstesinden geldiğine<br />

inandığında ise stres kaynağı ile birlikte<br />

ortadan kalkmış olur. Dolayısı<br />

ile bireyin süreçte ne yaşadığından<br />

ziyade, yaşadıklarını nasıl hissettiği<br />

ve kendi iç dünyasında nasıl değerlendirdiği<br />

önemlidir. Aynı ortamı<br />

paylaşan iki kişiden biri yaşananlardan<br />

dolayı üzerinde duygusal bir<br />

baskı hissederken, bir diğeri olayları<br />

son derece olağan karşılayabilmekte<br />

ve rahat olabilmektedir. Bunların<br />

arasındaki farkın nedeni ise bireylerin<br />

karşı karşıya kaldıkları durumu<br />

duygusal olarak algılama biçimlerinden<br />

kaynaklanmaktadır.<br />

Stres altındaki bireylerde hızlı<br />

kalp atımı, terleme, baş ağrısı,<br />

baş dönmesi, omuz ağrısı gibi<br />

bir dizi davranışsal durumlar gözlenebilir.<br />

Bu etkiler kısa süreli olup,<br />

bireyde kalıcı hasar bırakmaz.<br />

Örneğin, sözlü sınav öncesi, bir iş<br />

görüşmesine giderken bu sayılan<br />

belirtilerden biri veya birkaçı görülebilir.<br />

Bunlar geçici tepkiler olduğundan<br />

psikolojik ve fiziksel hastalık<br />

kaynağı olmaz.<br />

İş ve okul hayatında karşılaşılan<br />

güçlüklere bağlı olarak yaşanan stresin,<br />

psikolojik baskının azaltılması,<br />

soruna dönüşmemesi için bireylerin<br />

stresle başa çıkma tekniklerini öğrenmesi,<br />

önemli bir kazanım olmaktadır.<br />

Çünkü olumsuz durumla karşılaşan<br />

bir birey, en azından ne yapabileceğini,<br />

hangi durumlar karşısında<br />

nasıl karşılık vermesi gerektiğini<br />

önceden bilebilir; bu bilgi donanımı<br />

bireyin gücünü artıracak<br />

bir kazanımdır ve yaşadığı veya<br />

muhtemelen yaşayacağı olumsuzlukla<br />

arasına mesafe koymasına<br />

yardımcı olur.<br />

Stresle başa çıkabilme stratejilerinde<br />

dikkat edilmesi önerilen bir diğer<br />

husus, saldırganın gözde büyütülmemesi<br />

ve bütün hayatına engeller<br />

koyacakmış gibi algılanmamasıdır.<br />

Mağdur olan kişi kendini çaresiz<br />

ve karşı koyacak güçten yoksun<br />

hissettikçe stres de artar.<br />

Stres ile baş edebilmek için bireyin<br />

karşı karşıya kaldığı taleplerin kendi<br />

kontrolü dışındaki paydaşlardan veya<br />

değişkenlerden geldiğini anlaması<br />

ve kendi sahip olduğu donanımı<br />

geliştirmesi gerektiğinin farkına<br />

varması önemli bir aşamadır.<br />

Örneğin, okula giden bir öğrenci<br />

için birbiri ardına yapılan ve yıl içinde<br />

hiç bitmeyecekmiş gibi gelen sınavlar<br />

ve yılsonunda bir üst eğitim kurumuna<br />

yerleştirilme gibi belirsizlikler<br />

önemli bir stres kaynağı oluşturabilir.<br />

Bununla birlikte eğitim sisteminin<br />

önemli ve kaçınılmaz bir parçası<br />

olan sınavların tamamen ortadan<br />

kaldırılması mümkün olmayacağına<br />

göre, öğrencinin sınavları kabul<br />

etmesi ve kendini eğitim sürecinde<br />

hedeflenen sonuca göre ayarlamaya<br />

I<br />

E<br />

C H<br />

Prof. Dr. Mustafa ÇAKIR<br />

Anadolu Üniversitesi Yurtdışı Türkler Araştırma Merkezi Müdürü – Eskişehir<br />

mcakir@anadolu.edu.tr<br />

Stresi bırak, yaşamaya bak<br />

çalışması, ilgi alanından çok akademik<br />

gereksinimlere odaklanması<br />

gerekir. Hatta stresin belli miktarda<br />

yaşanması, başarıya ulaşmak için<br />

gerekli olduğu da akıldan çıkarılmamalıdır.<br />

Bu süreçte öğrencilerin, velilerin<br />

okul hayatından beklentilerini<br />

yeniden gözden geçirilmesi, öğrencinin<br />

sınavları algılamasındaki hatalı<br />

tutumlarının farkına varılması, bireysel<br />

kaynakların ve hazır bulunuşluk<br />

düzeylerinin geliştirilmesine katkı<br />

sağlayabilir.<br />

Stresle başa çıkabilmek için duygu<br />

odaklı, problem odaklı ve sosyal<br />

destek almaya dayalı davranış<br />

modelleri vardır. Duygu odaklı davranışta,<br />

stresin yarattığı gerilimden<br />

kurtulmak amaçlanır ve sorun bazen<br />

küçümsenir, bazen görmezden gelinir;<br />

ötekiler suçlanır; birey kendine<br />

kızar; sorunu başkalarının çözmesini<br />

bekler veya kendine problem oluşturan<br />

ortamlardan kaçınır. Problem<br />

odaklı davranışta ise birey ilk önce<br />

kendine problem oluşturan durumu<br />

tanımlar, sınırlarını çizer ve gücünü,<br />

aklını kullanarak yaşadığı olumsuzluğun<br />

üstesinden gelmeye çalışır. Bu<br />

yaklaşım sorunu çözebilir; çözülemediği<br />

durumlarda da bireyin kendi iç<br />

huzurunu sağlayacak ara çözümler<br />

okul yönetimi ile işbirliği yapılarak<br />

geliştirilmeye çalışılır. Sosyal destek<br />

alma konusundan da bireyin başa<br />

çıkamayacağı olumsuz durumlarda<br />

yardım verebilecek etkili kişilere,<br />

alan uzmanlarına yönelme anlaşılmalıdır.<br />

Öğrencilerin okulda, çalışanların iş<br />

yerlerinde maruz kaldıkları baskılar<br />

nedeniyle tükenmişlik içine girmemesi<br />

için günlük hayatın stresleri ile<br />

baş edebilmeyi öğrenmeleri gerekir.<br />

Bununla ilgili olarak, bireyler kendilerince<br />

bazı tedbirlere başvurabilirler.<br />

Bunlar kısaca şu şekilde özetlenebilir:<br />

• Zamanı iyi yönetmek ve amaçların<br />

farkına varmak,<br />

• İnsanlarla beraber olmak ve kendini<br />

sosyal ilişkilere kapamamak,<br />

• Arkadaş çevresinde bağımlılık ilişkisine<br />

girmemek,<br />

• Zevk alınan faaliyetlerde bulunmak,<br />

• Birey olarak neler hissettiğinin<br />

farkına varmak ve bunları ilişki kurulan<br />

diğer kişilere uygun bir şekilde<br />

dile getirmek,<br />

• Belirsizliklerle yaşamayı kabul<br />

etmek,<br />

• Uyku ve beslenmeye dikkat etmek,<br />

• Spor yapmak.<br />

Burada sayılan ve tamamen bireyin<br />

kendiliğinden alabileceği bu küçük<br />

tedbirler, günlük stresin üstesinden<br />

gelinmesine yardımcı olur. Günlük<br />

hayatın baskısı kimi zaman olumsuzluklara<br />

odaklanmamızı sağlasa da<br />

hayatın yaşamaya değer güzelliklerini<br />

gözden kaçırmamaya çalışmak,<br />

daha mutlu ve huzurlu bir geleceğe<br />

yol alınmasını sağlar.<br />

Konuya ilişkin kaynak önerisi: Poussard, J.M. ve Çamuroğlu, M. İ. (2015).<br />

Psikolojik Taciz: İş Yaşamında Gerilim.<br />

Ankara: Akılçelen Kitaplar. ISBN 978-605-5069-81-0<br />

6€<br />

Hızlı Havale*<br />

Havalenizi DenizBank ile yapın, Türkiye’nin 81 şehrinde 4.200 noktaya anında ulaşın!<br />

• DenizBank A.Ş.’nin 760 şubesine göndereceğiniz havaleleri<br />

bir saat içinde Türkiye’de hiçbir ek masraf kesilmeden<br />

memlekete gönderiyoruz.<br />

• Havalelerinizi ister Avusturya genelindeki 27 şubemizden,<br />

ister internet şubemiz üzerinden online yapın, paranızı hesaplı,<br />

güvenli ve hızlı bir şekilde memlekete ulaştıralım!<br />

Haftaiçi uzun çalışma<br />

saatlerimizle hizmetinizdeyiz.<br />

Ayrıca Viyana şubelerimiz<br />

Cumartesi günleri de açık!<br />

* Bireysel müşterilerin DenizBank A.Ş., İş Bankası ve Halk Bankası’na yaptıkları 200 Euro’ya kadar olan havaleleri için bir sonraki değişikliğe kadar geçerli ücret.<br />

Müşteri Hizmetleri 0800 88 66 00, www.denizbank.at<br />

DenizBank bir Sberbank grubu kuruluşudur.<br />

Entgeltliche Einschaltung


3 - AVUSTURYA<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

ŞUBAT 2016<br />

Anketlerde hangi aday önde gidiyor?<br />

Cumhurbaşkanlığı yarışı<br />

devam ediyor...<br />

Avusturya 24 Nisan’da yapılacak Cumhurbaşkanlığı<br />

seçimlerine hazırlanıyor.<br />

Farklı enstitüler de yaptıkları anketlerle<br />

seçim öncesi halkın nabzını ölçmeye<br />

devam ediyorlar.<br />

Yeşillerin eski sözcüsü ve şimdinin Cumhurbaşkanı<br />

adayı Alexander Van der<br />

Bellen şu ana kadar yayınlanmış anketlerde<br />

hep ilk sırada görülüyor.<br />

Gallup ve OGM Enstitüleri tarafından<br />

yapılan en son seçim anketlerinde de<br />

açık ara ilk sıradaki yerini koruyan Van<br />

der Bellen, Hofburg’un yüksek olasılıkla<br />

yeni sahibi olacak.<br />

Österreich Gazetesinin yayınladığı, Gallup<br />

anketine göre, ‘Cumhurbaşkanlığı<br />

seçiminde kime oy vermek istersiniz?’<br />

sorusuna katılımcıların %27’si Van der<br />

Bellen (Yeşiller), %19 Irmgard Griss<br />

(Bağımsız), %18 Norbert Hofer (FPÖ),<br />

%17 Rudolf Hundstorfer (SPÖ), %13<br />

Andreas Khol (ÖVP) ve %7 ile Richard<br />

Lugner (Bağımsız) cevabını verdiler.<br />

Kurier gazetesinin yayınladığı OGM anketine<br />

göre Van der Bellen %26 alırken<br />

Hundstorfer %23 gibi bir orana ulaştı.<br />

Griss %20, Hofer %17 ve Khol %14 ile çok<br />

gerilerde kaldı.<br />

© Gerd Altmann / pixelio<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

Sandra Frauenberger<br />

Stadträtin für Frauen, Bildung,<br />

Integration, Jugend & Personal<br />

Bildung bringt’s –<br />

Die Wiener Volkshochschulen<br />

ermöglichen Chancen für alle<br />

Liebe Leserin! Lieber Leser!<br />

Gleiche Chancen in der Bildung sind eine Frage<br />

der Gerechtigkeit! Alle müssen die gleichen<br />

Chancen auf Bildung haben, egal wieviel sie verdienen,<br />

woher sie kommen oder welche Sprache<br />

sie sprechen. Das beginnt im Kindergarten,<br />

geht über die Schule und die außerschulische<br />

Jugendarbeit bis hin zur Erwachsenenbildung.<br />

Die Volkshochschule Wien bietet als eines der<br />

Bildungszentren der Stadt ein breites Spektrum<br />

an Bildungsmöglichkeiten, die allen Wienerinnen<br />

und Wienern zugänglich ist. Sie punktet mit<br />

arbeitsmarktpolitischen Projekten, schulischen<br />

Angeboten genauso wie mit ihrer Kompetenz<br />

im Kursbetrieb.<br />

Mit ihrer Bildungsarbeit wurden in den letzten<br />

Jahren große Meilensteine gesetzt: 10.000<br />

SchülerInnen profitierten von der kostenlosen<br />

Lernhilfe, 20.000 Personen wurden auf ihr<br />

Deutschniveau eingestuft und 300.000 Wienerinnen<br />

und Wiener besuchten Kurse und Veranstaltungen.<br />

Somit erfüllt die Volkshochschule<br />

Wien ihre Funktion als zentralen Ort für Weiterbildung<br />

und Ausbildung in der Stadt. Dieser<br />

erfolgreiche Weg wird 2016 gestärkt und<br />

fortgesetzt.<br />

Mehrsprachigkeit ist bei 2.000 Sprachkursen für<br />

ca. 45 verschiedene Sprachen pro Semester ein<br />

großes Thema. Aktuell wird etwa die Veranstaltungsreihe<br />

„Eine Familie – viele Sprachen“ zum<br />

Thema mehrsprachige Erziehung angeboten.<br />

Jeden Monat gibt es an einem anderen VHS-<br />

Standort die Möglichkeit zum Erfahrungsaustausch,<br />

zur Diskussion und Vernetzung.<br />

Rechtzeitig zum Start des Sommersemesters<br />

setzt die VHS Wien gratis Lernhilfe für die Schülerinnen<br />

und Schüler um. Im Rahmen der Förderung<br />

2.0 werden seit Mitte Februar Schülerinnen<br />

und Schüler der 1. bis 4. Schulstufe von öffentlichen<br />

AHS- und Neuen-Mittelschulen in den<br />

Fächern Deutsch, Mathematik und Englisch<br />

unterstützt.<br />

Im Frühjahr werden auch heuer wieder die<br />

beliebten Ermäßigungskarten „VHS cards“ zur<br />

Verfügung gestellt. Mit diesen Karten bekommt<br />

jede und jeder die Chance viele Vorteile der VHS<br />

Wien kostengünstig zu nutzen. Von Workshops<br />

und Bewegungsangeboten bis hin zum Science-<br />

Frühstück ist alles dabei.<br />

Die VHS Wien ist sich seiner gesellschaftspolitischen<br />

Verantwortung bewusst. Das beweist sie<br />

auch in der aktuellen Flüchtlingsthematik. In der<br />

Beratungs- und Betreuungseinrichtung erhalten<br />

Zuwanderinnen und Zuwanderer einen Zugang<br />

zu speziell für sie ausgewählten, maßgeschneiderten<br />

Deutschkursen.<br />

Die VHS Wien baut hier auf ihre jahrelange<br />

Erfahrung im Bereich der Basisbildung vor allem<br />

für Migrantinnen und Migranten auf.<br />

Die VHS Wien trägt mit ihrem vielfältigen Angebot<br />

einen wichtigen Beitrag zur Chancengleichheit<br />

in unserer Stadt bei. Als Bildungsstadträtin<br />

ist es mir ein großes Anliegen, Bildung für<br />

alle Wienerinnen und Wiener hürdenfrei zu<br />

gestalten.<br />

Weitere Informationen zum Angebot<br />

der VHS Wien auf www.vhs.at<br />

© Kromus/PID<br />

NOCH MEHR NETTO<br />

wien.arbeiterkammer.at/steuer<br />

Nichts verschenken: Machen Sie jetzt Ihre<br />

Arbeitnehmerveranlagung und holen Sie<br />

sich zuviel bezahlte Steuern zurück.<br />

GERECHTIGKEIT MUSS SEIN<br />

Entgeltliche Einschaltung


ŞUBAT 2016<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

AVUSTURYA - 4<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

© Parlamentsdirektion / PHOTO SIMONIS<br />

Alev Korun<br />

Abgeordnete zum<br />

Naonalrat (Die Grünen)<br />

alev.korun@gruene.at<br />

Die Angst<br />

um Identität<br />

Zurzeit ist bei den Berichten über Flüchtlingsbewegungen<br />

viel von "Angst" die Rede und<br />

von Sorge um "die eigene Identität". Nüchtern<br />

betrachtet ist Angst ein schlechter Ratgeber.<br />

Aber in der Emotionalität fehlt eben genau die<br />

Nüchternheit, um mit klarem Kopf und ohne<br />

Panik Dinge abzuwägen, Für und Wider zu<br />

überlegen und dann eine klare, vernünftige<br />

Entscheidung zu treffen.<br />

Ich bin seit Wochen viel auf BürgerInnenversammlungen,<br />

Informationstreffen und Ähnlichem,<br />

wo Bewohner und Bewohnerinnen<br />

einer Gemeinde zusammenkommen, um das<br />

Wie der Flüchtlingsunterbringung in ihrer<br />

Gemeinde zu besprechen, Fragen zu stellen<br />

und sich Antworten von offizieller Stelle anzuhören.<br />

Oft kommt die Sorge um die Identität:<br />

"Wenn da uns völlig unbekannte Menschen<br />

und Familien in unserem Ort Platz nehmen,<br />

wie wirkt sich das auf unser Leben aus? Was<br />

ist dann mit unserem Lebensstil, mit Gewohnheiten,<br />

die uns lieb und teuer sind?".<br />

Das Um und Auf der Flüchtlingsunterbringung<br />

ist eine gute Begleitung, damit das Zusammenleben<br />

funktioniert, damit Menschen<br />

einander kennenlernen, in Kontakt treten und<br />

gemeinsam und möglichst ohne Konflikte ihr<br />

Zusammenleben in die Hand nehmen und<br />

regeln können. Daher steht und fällt die Akzeptanz<br />

von Schutzsuchenden durch die lokale<br />

Bevölkerung meistens damit, ob Erstere nur in<br />

einer Gemeinde "abgeladen" und dann sich<br />

selbst überlassen werden oder ob SozialarbeiterInnen,<br />

DolmetscherInnen, falls notwendig<br />

PsychologInnen Anfangsschwierigkeiten meistern<br />

helfen, damit "die Neuen" in einer<br />

Gemeinde auch gut "ankommen".<br />

Dabei spielt manchmal - und derzeit besonders<br />

oft - Sorge um die eigene Identität eine<br />

Rolle. Für die Einheimischen: wird sich mein<br />

Leben durch die Neuankömmlinge negativ<br />

verändern? Und für die Schutzsuchenden:<br />

werde ich an diesem mir noch ganz fremden<br />

Ort Anschluss und Freunde finden, in Sicherheit<br />

leben können und dabei auch meine mitgebrachte<br />

Identität behalten dürfen/können?<br />

Auf beiden Seiten gibt es also die Sorge und<br />

den Wunsch, "so sein zu dürfen, wie man ist".<br />

Das ist verständlich, zumal das Neue für beide<br />

Seiten Veränderung bedeutet und diese oft<br />

auch verunsichert. Durch eine gute Betreuung<br />

durch Organisationen wie das Rote Kreuz,<br />

Caritas, Diakonie oder Volkshilfe kann aber<br />

auf Sorgen auf beiden Seiten eingegangen und<br />

ein guter Weg fürs Zusammenleben gefunden<br />

werden. Damit alle sich mit der neuen Situation<br />

konstruktiv beschäftigen, ihre Bedürfnisse<br />

aussprechen und für ein gutes<br />

Zusammenleben ihre Berücksichtigung und<br />

ein GEMEINSAMES Regelwerk erreichen können.<br />

Reibungen und Konflikte wird es - wie in<br />

jeder Gemeinschaft - sicherlich geben, aber es<br />

ist entscheidend für das Zusammenleben,<br />

dass Menschen AnsprechpartnerInnen haben<br />

und unterschiedliche Bedürfnisse durch<br />

Gespräch und Ausverhandeln gut und<br />

befriedigend unter ein Dach bringen<br />

können. Daher: Entängstigen wir uns und<br />

gehen wir das Gespräch und den Austausch<br />

miteinander an!<br />

AB’den Avusturya’ya iyi haber...<br />

Avusturya’nın payına düşen<br />

mülteci sayısı düşürülecek<br />

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, Avusturya’nın<br />

son zamanlarda artan göçmen<br />

akımı baskısı nedeniyle alması gereken<br />

mülteci kotasını düşürdü. Bu tedbir süreli<br />

ve sadece bu yıl için geçerli olacak.<br />

Maliye Bakanı Hans-Jörg Schelling (ÖVP)<br />

AB Komisyonuna Avusturya’nın mülteciler<br />

için AB yapılandırma fonundan ekstra 600<br />

milyon avroluk talebini ve korunma ihtiyacı<br />

olanlar kotasının yeniden belirlenmesini<br />

isteyen bir mektup yazmıştı.<br />

AB üye devletleri Yunanistan ve İtalya üzerinden<br />

Avrupa’ya gelen 160 bin mültecinin<br />

ülkelere dağılımı için Eylül’de bir sistem<br />

üzerinde anlaşmıştı. Avusturya’nın alacağı<br />

mülteci 120 bin kuralından 3.640 olarak<br />

hesaplanmış daha sonra bu sayı 1.935’e<br />

indirilmişti. Son olarak komisyon, Avusturya’nın<br />

alması gereken sayıda bir kez daha<br />

indirime gitti ve bu miktar 1.350 oldu.<br />

Hahn: „Türkiye AB’nin yükünü hafifletti“<br />

AB Komisyonu Komşuluk Politikası ve Genişleme<br />

Müzakerelerinden Sorumlu Üyesi<br />

Avusturyalı Johannes Hahn, Türkiye’ye<br />

verilecek 3 milyar euroya karşılık, Ankara’nın<br />

sınırları daha güçlü şekilde koruması<br />

ve Avrupa’dan gönderilecek ilticası kabul<br />

edilmeyen mültecileri geri kabul etmesi<br />

gerektiğini söyledi.<br />

Sonbaharda aylık 215 bin civarında olan<br />

mülteci sayısının ocak ayında 60 bine indiğini<br />

belirten Hahn, bunun Türkiye’nin Avrupa’nın<br />

yükünü hafiflettiğini gösterdiğini<br />

ve 28 AB üyesi ülke hükümetinin de<br />

Türkiye ile işbirliğini arttırmasının önemini<br />

vurguladı.<br />

© Lupo / pixelio.de<br />

AB, kaçak işçi çalıştıranlara karşı<br />

etkili mücadele kararı aldı<br />

Avrupa Parlamentosu kısa süre önce, kayıt<br />

dışı çalışmayı engelleyici ve caydırıcılık<br />

konusunda Avrupa Birliği (AB) ülkeleri<br />

arasında birlikte çalışmayı yoğunlaştırmayı<br />

öngören bir platform kurmayı içeren planı<br />

onayladı. Kurulması planlanan bu platformla<br />

şunlar amaçlandı: -Kayıt dışı çalışmayı<br />

engelleme, kaçak işçileri işgücü<br />

piyasasına entegre etme ve çalışma şartlarını<br />

iyileştirme. - Sosyal damping ve AB içi<br />

serbest işgücü dolaşımı temel ilkesinin<br />

suiistimal edilmesiyle mücadele edilmesi.<br />

Platformla ilgili diğer ayrıntılar ise şöyle:<br />

Platform kaçak çalışmaya karşı alınan milli<br />

tedbirlere müdahil olmayacak ve kaçak<br />

çalışma kavramı ülkeden ülkeye farklı olduğu<br />

için milli yasalarda Avrupa genelinde<br />

uyumluluk olmayacak.<br />

Kaçak işçiliğin en yoğun olduğu branşlar<br />

ise şunlar: İnşaat, ev hizmetleri, bireysel<br />

hizmetler, güvenlik hizmetleri, bina temizliği,<br />

tarım ve konaklama.<br />

Platform yüksek dereceli temsilcilerden<br />

oluşuyor: Her üye ülkeden bir temsilci,<br />

komisyondan bir temsilci, ulusal düzeyde<br />

Almanya Göç, Mülteci ve Uyumdan<br />

Sorumlu Devlet Bakanı Aydan Özoğuz:<br />

‘‘Eskiden Türk toplumu<br />

‘Türk’ olarak dışlandı,<br />

bugün ise ‘Müslüman’<br />

olarak dışlanıyor...’’<br />

Almanya Göç, Mülteci ve Uyumdan Sorumlu<br />

Devlet Bakanı Aydan Özoğuz, Türk basın mensuplarına<br />

yaptığı açıklamada, Avrupa Birliği<br />

ülkelerinde mülteci krizinin ardından Müslümanlara<br />

karşı olumsuz bir tutum oluştuğuna<br />

ve bunun giderek arttığına vurgu yaparak,<br />

‘‘Resmen, 'Müslümanlar' şeklinde yeni bir<br />

çekmece açıldı. Esas problem hep İslam, Müslümanlık<br />

gibi. Hani 'kolay o çekmeceyi açıp<br />

kapattığım zaman çok rahatım' gibi. Onu kullanmaya<br />

çalışıyorlar. Bu durum çok tehlikeli<br />

ve toplumun bilinçlendirilmesi gerekiyor.”<br />

TÜRK TOPLUMUNA ÖNYARGI<br />

Özellikle Almanya’da Türk toplumuna karşı<br />

herzaman bir önyargının varolduğunu ancak<br />

geçmiş yıllardaki dışlanmanın daha çok olduğunun<br />

altını çizen Bakan Özoğuz, ‘‘Bugüne<br />

kıyasla eskiden Türk toplumuna karşı çok<br />

daha fazla dışlanma olduğunu söyleyebilirim.<br />

Ancak geçmişte Türk toplumu "Türk" olarak<br />

dışlanıyordu, bugün ise "Müslüman" olarak<br />

dışlanma devam ediyor.’’<br />

MÜLTECİ KRİZİ VE <strong>AVRUPA</strong>’NIN TUTUMU<br />

Avrupa Birliği ülkelerinin ve özellikle Almanya'nın<br />

mülteci krizine karşı strateji geliştirmede<br />

çok geç kaldığını belirten Özoğuz: ‘‘Kriz<br />

kapımıza gelene kadar neredeyse hiçbirşey<br />

sosyal ortakların seçtiği branşlar üstü en<br />

fazla dört temsilci.<br />

Gözlemci olarak katılabilecekler: Kaçak<br />

işçilerin yoğun olduğu branşlardan sosyal<br />

ortakların kendilerinin seçtiği en fazla 14<br />

temsilci, Avrupa hayat ve çalışma şartlarını<br />

iyileştirme fonundan (Eurofund), Avrupa işyeri<br />

güvenlik ve sağlığı koruma bürosundan<br />

(EU-OSHA), Uluslararası çalışma örgütünden<br />

(IAO) ve Avrupa ekonomik alanına<br />

dahil olan 3. ülkelerin her birinden birer<br />

temsilci.<br />

Platform yılda en az iki kez toplanacak.<br />

Konusuyla ilgili uzman gruplar kaçak çalışmanın<br />

değişik her bir yönünü ele alacak.<br />

Platform ve çalışmaları, Avrupa Parlamentosu<br />

ve komisyonun belirlediği araçla<br />

AB’nin istihdam ve sosyal yenileşme (EaSI)<br />

programının alt programı ‘‘Gelişme’’ çerçevesinde<br />

finanse edilecek, düşünülen miktar<br />

senede 2.1 milyon euro.<br />

Karar metni resmi olarak Avrupa Komisyonu<br />

tarafından kabul edilmek zorunda ve<br />

AB resmi gazetesinde yayınlandıktan<br />

hemen sonra da yürürlüğe girecek.<br />

yapılmadı. Bu durum kapımızı çalmaya başladığında,<br />

yani kriz Almanya ve Avrupa’ya yayıldıktan<br />

sonra Türkiye'ye yardım etmeye<br />

başlandı.’’<br />

HERKES EŞİT YÜK ALMALI<br />

Aydan Özoğuz, ‘‘Almanya ve Avusturya’nın<br />

yanı sıra diğer ülkelerin de taşın altına<br />

elini koyması gerekiyor. Bu yük hep beraber<br />

taşınmazsa Avrupa Birliği ülkeleri kendi<br />

aralarında ciddi sorunlar yaşayacak ve<br />

gerginlik olacaktır.’’<br />

RADİKALİZMİN KAYNAĞI DİN DEĞİL<br />

Bakan Aydan Özoğuz, Müslümanlar arasında<br />

radikalleşmenin asıl kaynağının din olmadığını,<br />

Türkler arasında radikal gruplara kayan<br />

kişilerin ailelerinin dindar olmadığını ve bu<br />

kişilerin genellikle ailevi sorunları bulunduğunun<br />

altını çizdi.<br />

MÜLTECİ AKIMINDA SON DURUM<br />

Avrupa Birliği ile Türkiye arasında yapılan<br />

belli anlaşmaların ardından, Türkiye’den daha<br />

az mülteci geldiğine ilişkin bir kanaatin henüz<br />

Almanya toplumu ve hükümetinde oluşmadığını<br />

açıklayan Bakan Özoğuz, son dönemde<br />

gelen mülteci sayısındaki azalışın kış aylarındaki<br />

zor şartlardan kaynaklandığının düşünüldüğünü<br />

sözlerine ekledi.<br />

© Aydan Özoguz<br />

© pixabay


Foto: Lisi Niesner / BMWFW<br />

5 - AVUSTURYA<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

ŞUBAT 2016<br />

Politikwissenschaftler Univ.Prof. Dr. Peter Filzmaier (links) und Landtagspräsident Ing. Hans Penz (rechts) mit Marcel Starka aus der 3AS der HAK/HAS Mödling<br />

und Anna Zimmel aus der 7bm des Gymnasiums Sacré Coeur Pressbaum bei der Jugendenquete "Politik hört zu" im NÖ Landtagssitzungssaal.<br />

‘’SİYASET DİNLİYOR’’<br />

Aşağı Avusturya Eyalet Meclisi’nde 180<br />

Öğrenci geleceği değerlendirdi<br />

‘‘Siyaset dinliyor’’ sloganıyla<br />

7. Sınıfa giden toplam 180<br />

öğrenci St. Pölten’deki eyalet<br />

meclisi toplantı salonunda<br />

‘‘Avrupa Birliği’nin<br />

geleceği ne olacak?’’, ‘‘İş<br />

dünyası - Hareketlilik’’ ve<br />

‘‘Değerler - Kurallar - Özgürlük’’<br />

konularını tartışmak<br />

üzere bir araya geldi.<br />

Eyalet Meclisi Başkanı Hans<br />

Penz, meclis toplantı salonunun<br />

önemini vurgularken;<br />

bu salonun Aşağı Avusturya<br />

siyasetinin kalbi olduğunu,<br />

eyalet yönetiminin burada<br />

seçilip yemin ettiğini ve bütçenin<br />

karara bağlandığını<br />

ifade etti. Bu toplantının,<br />

davetlileriyle, konularıyla<br />

ayrı bir değer taşıdığını söyledi.<br />

Katılımcı öğrencileri<br />

‘Geleceğin Mimarları’ olarak<br />

niteledi ve onları geleceğin<br />

huzurla yaşanılacağı yaşam<br />

alanını oluşturacak ve düzenleyecek<br />

bireyler olarak<br />

tanıttı.<br />

Penz konuşmasını şu sözlerle<br />

tamamladı: ‘‘Sizleri<br />

buraya geleceği birlikte<br />

belirlemek ve sorumluluk<br />

almak için davet ettik. Daha<br />

önceki toplantılarda bizler<br />

için çok güzel tecrübeler<br />

oldu. Katılımcıların nasıl<br />

büyük bir ciddiyetle konulara<br />

hazırlandığını ve bunun<br />

yanında önemli sunumlar da<br />

yaptıklarını görmek gerçekten<br />

çok etkileyiciydi.’’<br />

Siyaset Bilimci Peter Filzmaier,<br />

öğrencilerin yaptığı<br />

sunumların önemli olduğunu,<br />

özellikle ‘Avrupa’ başlıklı<br />

konuda çok farklı düşüncelere<br />

sahip olmalarından etkilendiğini<br />

söyledi. Filzmaier<br />

öğrencilerin böyle karışık bir<br />

konuyu çok iyi ifade etmelerinin<br />

altını çizdi.<br />

© NÖ Landespressedienst / Filzwieser<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

SERBEST DOLAŞIM KALKARSA<br />

AB EKONOMİSİ ÇÖKÜŞE GEÇER<br />

Avusturya Ticaret Odası Başkanı Christoph<br />

Leitl, Avrupa Birliği (AB) içerisinde<br />

serbest dolaşım sistemi Schengen’in iptalinin<br />

Avusturya ekonomisine yıllık en az<br />

1.2 milyar euro zarar vereceğini açıkladı.<br />

Leitl; Avusturya, Almanya ve İsveç dışındaki<br />

AB ülkelerine sert eleştiriler yönelterek,<br />

bu ülkelerin mülteci paylaşımında<br />

yeterince katkı sağlamadığını belirterek:<br />

‘‘Birçok AB ülkesinin tutumu tam bir hayal<br />

kırıklığıdır. Avrupanın insani değerlerinin<br />

değişeceği endişesindeyim. Aşırı milliyetçiliğin,<br />

sahip olduğumuz insani değerlerin<br />

önüne geçeceğinden korkuyorum.’’<br />

Başbakan Yardımcısı Reinhold Mitterlehner,<br />

‘‘Avusturya olarak AB ülkeleri üzerinde<br />

baskıyı arttıracağız. Çünkü birçok<br />

ülke mülteci krizinde bizleri yalnız bırakıyor.<br />

Artık Avrupa Birliği ve Avrupa Komisyonu’ndan<br />

daha somut katkı ve sonuçlar<br />

bekliyoruz.’’<br />

AB’YE AĞIR FATURA<br />

Schengen ülkelerinin tamamında sınır<br />

kontrollerine tekrar başlanması halinde<br />

pasaport ve sınır kontrolleri yapılmasının<br />

doğrudan maliyetinin yıllık 18 milyar euro<br />

olacağı tahmin ediliyor.<br />

TURİZM ÇÖKECEK<br />

Serbest dolaşıma olanak sağlayan Schengen’in<br />

iptal edilmesi ve vize sistemine dönülmesi<br />

halinde, bunun ulaşım ve turizm<br />

sektörlerine ağır darbe vuracağı ayrıca<br />

ortak iş piyasasını da olumsuz etkileyeceği<br />

öngörülüyor. Turizm sektöründe<br />

zararın yıllık en az 20 milyar euro olacağı<br />

tahmin ediliyor.<br />

Wirtschaftskammer-Präsident Christoph Leitl (links), Vizekanzler und Wirtschaftsminister Reinhold Mitterlehner (rechts)<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

BILDUNG. FREUDE E INKLUSIVE.<br />

<br />

<br />

<br />

• Stapler<br />

• <br />

• <br />

<br />

<br />

• çleri <br />

/ <br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

Entgeltliche Einschaltung


ŞUBAT 2016<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

AVUSTURYA - 6<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

© Parlamentsdirektion / PHOTO SIMONIS<br />

Nurten YILMAZ<br />

Abgeordnete zum Nationalrat (SPÖ)<br />

nurten.yilmaz@parlament.gv.at<br />

Den sozialen<br />

Zusammenhalt<br />

sichern<br />

Seit Wochen fahren konservative Kräfte<br />

eine Kampagne gegen die schwächsten<br />

3% in unserem Land. Die "bedarfsorientierte<br />

Mindestsicherung" (BMS)<br />

soll gekürzt werden, das letzte und<br />

unterste "soziale Netz", das in Österreich<br />

dann greift, wenn Menschen aus<br />

anderen (Ver-)Sicherungssystemen<br />

rausfallen und/oder zu wenig verdienen,<br />

um damit über die Runden zu<br />

kommen. Die BMS dient seit 2010 – eingeführt<br />

um die vormalige Sozialhilfe zu<br />

vereinheitlichen – dazu, den Menschen<br />

das Überleben zu sichern. Das kostet<br />

dem Staat ca. 0,7 % der Sozialausgaben,<br />

verhindert aber wirksam, dass 256 000<br />

Menschen (2014) in die völlige Armut<br />

abrutschen. Insgesamt lag der Anteil<br />

der Frauen an den BMS-BezieherInnen<br />

bei 39%, während auf die Männer 33%<br />

und auf die Kinder 27% entfielen. Von<br />

den Frauen als Betroffenengruppe abgesehen,<br />

bildeten die Alleinstehenden<br />

die größte Unterstützungsgruppe (61%<br />

der Haushalte), gefolgt von Alleinerziehenden<br />

(16%) und Paaren mit Kindern<br />

(12,3%). Gründe für den Bezug (aktuell<br />

838€/Kopf; 1.256,64 € für Partnerschaften)<br />

gibt es viele: schlecht<br />

entlohnte und instabile Jobs, Arbeitslosigkeit,<br />

nicht-existenzsichernde AMS-<br />

Leistungen, psychische Erkrankungen.<br />

Und: Fast 70 % der BMS-BezieherInnen<br />

sind sogenannte "Aufstocker", d.h.<br />

bekommen auf 838 € aufgestockt, weil<br />

ihr Einkommen aus Erwerbstätigkeit,<br />

Unterhalt, Arbeitslosengeld oder Notstandshilfe<br />

eben nicht ausreicht.<br />

Und diesen Menschen wollen die Konservativen<br />

nun das Geld kürzen. Unter<br />

dem Vorwand, es würde "eh nur Flüchtlinge"<br />

treffen – an sich schon verurteilungswert<br />

genug – wird hier ein<br />

sozialpolitischer Angriff auf den Wohlfahrtsstaat<br />

gefahren – auf uns alle. Das<br />

Ziel: Sozialabbau und die Delegitimierung<br />

des Sozialstaats. Gegen solch eine<br />

Politik treten wir SozialdemokratInnen<br />

auf, oder, um es mit den Worten unseres<br />

Bürgermeisters Michael Häupl zu<br />

sagen: "Wir lehnen das strikt ab. Das<br />

wird es mit uns sicher nicht spielen.<br />

Wir dürfen nicht die Ärmsten der<br />

Armen gegeneinander ausspielen."<br />

Eine Politik, die Stimmung gegen die<br />

Schwächsten erzeugt und gleichzeitig<br />

nicht gegen Steuerflüchtlinge und Vermögenskonzentration<br />

vorgeht, arbeitet<br />

an der Unterminierung des sozialen<br />

Zusammenhalts in Österreich.<br />

Linz Düşünce ve Araştırma Enstitüsü Spectra’nın Anketi:<br />

‘‘Avusturya’da karamsarlık artıyor’’<br />

Spectra Enstitüsü, 20 yıldan<br />

fazladır Avusturyalıların<br />

memnuniyet derecesi ile ilgili<br />

anketler düzenliyor. Son<br />

yapılan anket ile 2008’de<br />

ekonomik krizin zirvede olduğu<br />

dönemki sonuçları birbirine<br />

benzerlik gösteriyor.<br />

Ankete katılanların %45’i bu<br />

yıl ekonominin inişe geçeceğini<br />

söylüyor, %8’lik oran<br />

ise ekonomide ileriye doğru<br />

bir hareketlenme yaşanacağı<br />

görüşünde.<br />

2015 yılının ilk üç çeyreğinde<br />

az fakat devamlı olan bireysel<br />

tüketimdeki canlanma bu<br />

eğilimini Ekim 2015’ten itibaren<br />

kaybetmeye başladı.<br />

%47‘lik kesim parasını daha<br />

dikkatli kullanmayı planlarken,<br />

%24 daha çok harcama<br />

yapma düşüncesinde.<br />

Avusturyalılar işgücü pazarı<br />

konusunda da geleceğe<br />

oldukça karamsar bakmaktalar.<br />

Spectra’nın son anket<br />

sonuçlarına göre Aralık<br />

2015 itibariyle katılımcıların<br />

%72’si işsizliğin 2016 yılında<br />

da artacağını söylüyor, bu<br />

oran 2015 Ekim ayı sonunda<br />

%64’tü.<br />

Avusturyalılar en çok neden korkuyor?<br />

IMAS Düşünce Kuruluşu‘nda<br />

görevli anketörler, 16 yaşından<br />

büyük 1002 deneğe,<br />

olabilecek tehditleri 4 dereceli<br />

skaladan oluşan bir<br />

liste halinde verdiler ve<br />

hangi seçeneklerden ne<br />

kadar endişe duyduklarını,<br />

‘çok büyük’, ‘az büyük’, ‘çok<br />

değil’, ‘hiç değil’ şeklinde<br />

sıralamalarını istediler.<br />

Silahlara Talep Arttı: 16.000 yeni kayıt<br />

Yeşillerin güvenlik sözcüsü<br />

Peter Pilz mecliste cevaplanması<br />

için Avusturya’daki<br />

silah kayıtları ve kayıtların<br />

artış nedeni hakkında soru<br />

yöneltti. İçişleri Bakanlığı<br />

adına soru bakanlık sözcüsü<br />

Karl-Heinz Grundböck tarafından<br />

yanıtlandı. Bakanlık<br />

sözcüsü Grundböck’ün açıklamaları<br />

şöyle: ‘‘Aralık 2015<br />

başı itibariyle Avusturya’da<br />

Terör saldırısı ve nükleer kaza<br />

Skalada ‘çok büyük endişe’<br />

kategorisinde nükleer kazalar<br />

(%33), terör saldırıları<br />

(%32), soygunlar (%29), kasırga<br />

(%24) olduğu görüldü.<br />

Sonuçlar ‘endişeli’ ve ‘endişem<br />

yok’ olmak üzere iki<br />

grupta özetlendiğinde soygun<br />

ve kasırga %60 ile terör<br />

ve nükleer kazaların (%56)<br />

kayıtlı silah sahibi sayısı<br />

262.231’dir. Yasal silah bulundurma<br />

ile ilgili güvenilir<br />

sayılar Temmuz 2014’den<br />

beri mevcuttur. Silah bulundurma<br />

ve taşıma birbirinden<br />

farklıdır. Veriler, silah bulundurma<br />

ve taşımadaki artışları<br />

sadece sayısal olarak açıklamakta<br />

fakat nedenlerini yorumlamak<br />

için değildir.<br />

İçişleri Bakanlığı verilerine<br />

önünde yer alırken, ev kazaları<br />

%40, uzun elektrik kesintisi<br />

%39 ile alt sırada kaldı.<br />

Bütünde anketörlere göre,<br />

düşük eğitimliler, yaşlılar ve<br />

kadınlar daha çok endişe<br />

duyan kesimler. Kırsal bölgelerde<br />

soygunlardan korku<br />

yaygınken, şehirliler ise daha<br />

çok bir nükleer kazanın etkilerinden<br />

korkuyor.<br />

göre 266.095 silah sahibi ve<br />

922.297 silah 1 Ocak 2016<br />

itibariyle kayıt altındadır.<br />

Kayıtlarda %7.7’lik artış<br />

vardır. Bakanlık şahısların<br />

silah edinimini zorlaştıracak<br />

ya da engelleyecek tedbirler<br />

düşünmemektedir. Mevcut<br />

yasa ve yönetmeliklerin tam<br />

uygulanması, doğabilecek<br />

tehlikeleri daha oluşmadan<br />

önlemeyi sağlamaktadır.’’<br />

‘Kadın ve kızlar korumasız değildir’<br />

Geçtiğimiz günlerde İçişleri<br />

Bakanlığı Suçları Önleme<br />

Dairesi, kızlar ve kadınların<br />

kendilerini korumaları ve<br />

özgüvenleri üzerine bilgilendirici<br />

bir ilan yayımladı.<br />

İlanda bazı açıklamalarla<br />

birlikte kız ve kadınlara<br />

önemli tavsiyeler yer aldı:<br />

Temelde şiddet içeren saldırılar<br />

her yerde olabilir ve<br />

sadece polis tedbirleriyle<br />

hepsi önlenemez. Toplumda<br />

herkesin şiddet ve<br />

cinsel saldırılara karşı mücadelede<br />

yer alması gerekir.<br />

Saldırılar çoğunlukla<br />

yakın çevreden gelmektedir.<br />

Suçun sorumluluğu,<br />

yapana aittir. Şiddet suçlarının<br />

gelişimine paralel<br />

olarak ‘Yasa Koyucu’ ceza<br />

kanununda bazı değişikliğe<br />

gitmiştir: Ağır yaralamada<br />

ceza 5 yıla çıkmıştır. Ağır<br />

sonuçlar doğuran yaralamaların<br />

cezası özel hallerde<br />

10 yıla, ölümle sonuçlanan<br />

yaralamalarda 15 yıla kadar<br />

çıkmıştır. Zorla evlilik (Ceza<br />

Kanunu 106a), kendi cinsiyetini<br />

belirleme hakkının<br />

Tipps zum Selbstschutz und zur Selbstbehauptung für Mädchen und Frauen<br />

ZOR DURUMDA KALDIĞINIZDA YAPMANIZ GEREKENLER...<br />

ihlali (Ceza kanunu 205a),<br />

Sosyal medya yoluyla taciz<br />

‘‘Cyber taciz’’ (Ceza kanunu<br />

107c) gibi yeni suç konuları<br />

da ceza kanununa eklenmiştir.<br />

Yayımlanan ilanda<br />

şu tavsiyelere de dikkat<br />

edilmesi öğütlenmiştir:<br />

• Hislerinize kulak verin.<br />

Kötü his en sağlıklı uyarıdır.<br />

• Ne kadar erken davranır<br />

ve mesafeyi korursanız, o<br />

kadar hareket kabiliyetiniz<br />

artar.<br />

• Karşınızdakine mimik,<br />

davranış ve sert duruşunuzla<br />

kurban olmadığınız<br />

mesajını verin.<br />

• Duygularınızı yüksek olarak<br />

seslendirin ve açıkça<br />

HAYIR deyin. Korunmanızı<br />

sağlamak için doğrudan<br />

karşıdakiyle konuşun.<br />

• Korku durumunu zihninizden<br />

geçirerek kendinize<br />

özgü davranış biçimini<br />

bulun.<br />

• Uzman kurumlardan danışmanlık<br />

ve eğitim alın.<br />

Ayrıca suç önleme uzmanlarını<br />

059-133 ile arayın.<br />

• Şiddet ve saldırıya maruz<br />

kaldığınızda mutlaka polise<br />

suç duyurusunda bulunun.<br />

Bu gizli ve profesyonelce<br />

değerlendirilecektir. Şikâyet<br />

cesaretli ve önemli bir<br />

adımdır. Aksi takdirde fail<br />

takip edilemeyecek ve durdurulamayacaktır.<br />

• Bütün ülke genelinde<br />

mağdur koruma birimleri<br />

ve müdahale birimlerini:<br />

www.gewaltschutzzentrum.at<br />

adresinde bulabilirsiniz.<br />

Buralarda danışmanlık hizmeti<br />

anonim ve ücretsizdir.<br />

Yeni ceza yasaları hakkında:<br />

Madde 106 a bendi: Zorla<br />

evlilik 6 aydan 5 yıla kadar<br />

hapis cezası.<br />

Madde 205 a bendi: Zorla,<br />

korkutarak durumdan faydalanarak<br />

cinsel ilişkide<br />

bulunur ya da cinsel ilişkiye<br />

zorlarsa 2 yıla kadar hapisle<br />

cezalandırılır.<br />

Madde 107 c bendi: Sosyal<br />

medya yoluyla taciz (onurunu<br />

kırma, uygunsuz resimlerini<br />

yayınlama) 1 yıla<br />

kadar hapis ya da para cezası,<br />

taciz sonucunda ölüm<br />

olursa 3 yıla kadar hapis.<br />

© JörgBrinckheger / pixelio.de<br />

Die Kriminalprävention rät jedenfalls folgende Tipps zu beachten:<br />

• Achten Sie auf Ihr Bauchgefühl! Ein<br />

"ungutes" Gefühl ist ein gesundes<br />

Warnzeichen und soll unbedingt beachtet<br />

werden.<br />

• Je früher Sie reagieren und Distanz<br />

wahren können, desto eher bleiben Sie<br />

handlungsfähig.<br />

• In einer konkreten Situation vermitteln<br />

Sie dem Gegenüber, dass Sie kein<br />

Opfer sind. Setzen Sie dazu mit Mimik,<br />

Gestik, Auftreten starke Zeichen.<br />

• Verbalisieren Sie Ihr Gefühl und sprechen<br />

Sie laut und deutlich NEIN! Sprechen<br />

Sie gezielt andere Personen direkt<br />

an um sich Unterstützung zu sichern.<br />

• Es gibt keine allgemeingültige<br />

Anleitung, wichtig ist, entschlossene<br />

Gegenwehr und ein Ausnützen des<br />

Überraschungseffektes. Gehen Sie<br />

gedanklich eine Angstsituation durch<br />

und finden Sie so Ihre persönliche<br />

Verhaltensweise.<br />

• Lassen Sie sich von spezialisierten Einrichtungen<br />

beraten und trainieren,<br />

wenden Sie sich an die Experten der<br />

Kriminalprävention unter 059-133.<br />

• Was kann getan werden, wenn es tatsächlich<br />

zu einer Gewalttat oder einem<br />

Übergriff kommt? Besonders wichtig<br />

ist es, in jedem Fall eine polizeiliche<br />

Anzeige zu erstatten. Diese wird vertraulich,<br />

einfühlsam und professionell<br />

behandelt. Die polizeiliche Anzeige<br />

ist ein mutiger und wichtiger Schritt:<br />

Ansonsten können die Täter weder<br />

verfolgt noch gestoppt werden!<br />

• Unter www.gewaltschutzzentrum.at<br />

sind bundesweit Opferschutzeinrichtungen<br />

und Interventionsstellen für<br />

Opfer von Gewalt zu finden. Diese<br />

beraten natürlich auch anonym und<br />

kostenlos.<br />

Quelle: BMI


Avusturya Başbakanı<br />

Werner Faymann:<br />

‘AsgariGeçim<br />

Parası için sıkı<br />

kontrol şart’<br />

© BKA / Regina Aigner<br />

Avusturya hükümeti henüz<br />

asgari geçim parasına yeniden<br />

nasıl şekil vereceğine<br />

karar veremedi. Başbakan<br />

Faymann yeni bir düzenlemede<br />

sıkı kontrolden yana.<br />

Sosyal İşler Bakanı Alois<br />

Stöger (SPÖ) asgari geçim<br />

parasının değişmemesini savunuyor.<br />

Hak sahibi herkese<br />

ve başvurusu kabul edilen<br />

mültecilere verilen bu paradaki<br />

kısıtlamalara sıcak bakmıyor.<br />

Bu yardımın temel<br />

prensipleri evsiz kalınmasını<br />

engellemek ve açlıktan ölmeyi<br />

engelleyecek bir geliri<br />

sağlamaktır ve Stöger’e göre<br />

bu hedefler herkes için geçerli<br />

olmalıdır.<br />

Faymann ise federal devlet<br />

ve eyaletler arasındaki yürürlükte<br />

olan asgari geçim<br />

parasıyla ilgili 15-a anlaşmasının<br />

yıl sonunda biteceğine<br />

ve bu nedenle yeni bir sözleşmenin<br />

gerektiğine ve konunun<br />

sadece koalisyon ortağı<br />

ÖVP’nin dayattığı şartlar<br />

değil, kontrol sorularının da<br />

olduğuna işaret etti.<br />

Başbakan yardımcısı ÖVP’li<br />

Reinhold Mitterlehner ise,<br />

Yukarı Avusturya gibi asgari<br />

geçim parası noktasında<br />

kendi kurallarını koymak isteyen<br />

bölgelerde, konunun<br />

eyaletlerin sorumluluk alanında<br />

olduğunu ifade etti.<br />

w w w . b e s t i n f o . a t<br />

© LMZ/Franz Neumayr<br />

Salzburg Eyalet Uyum Sorumlusu Martina<br />

Berthold, ‘‘Entegrasyon Yol Haritası’’ adı<br />

verilen hedef ve tedbirler paketini şöyle<br />

açıkladı: ‘‘Yalnız ve genç mülteciler için<br />

şubat sonuna kadar 100 yeni barınak sağlanacak,<br />

şu anki entegrasyon için mevcut<br />

bütçe 755.200 euro. ‘‘En Başından İtibaren<br />

Entegrasyon’’ sloganına uygun olarak<br />

2016’da uygulanacak tedbirlerin ağırlık<br />

noktası dil, Avusturya toplumunun temel<br />

değerleri, eğitim, barınma ve birlikte<br />

yaşama alanları olacak. Şimdilik 200‘e yakın<br />

kurs planlanıyor ve temel ihtiyaçların giderilmesi<br />

için bütçeden 300 bin euro ayrıldı.<br />

Hedeflerimizden biri de mültecilerin A1<br />

Sertifikası alması. Çünkü bu belge İş Piyasası<br />

Kurumu’nun, mültecinin işgücü pazarına<br />

entegrasyonunu sağlamak için, onu<br />

yetiştirmesinin bir şartıdır.<br />

Foto: H.Käfer<br />

Aşağı Avusturya (NÖ) Eyaleti,<br />

Bölge Sağlık Kurumu ve<br />

ARBÖ ile arabalarda sigara<br />

içmeme kampanyası başlattı.<br />

Eyalet Meclisi Sağlık Sözcüsü<br />

Maurice Androsch, kampanyanın<br />

çok önemli olduğunu<br />

zira özellikle araba gibi küçük<br />

alanlarda sigara içmenin<br />

ortamın zararlı madde konsantrasyonunu<br />

oldukça yükselttiğini<br />

ve sigaraya bağlı<br />

Salzburg Eyalet Meclis Üyesi<br />

Martina Berthold:<br />

‘Entegrasyon yol<br />

haritasındaki<br />

hedef ve tedbirler’<br />

Şu an 220’den fazla yalnız çocuk ve genç<br />

mültecinin on iki eyalet barınma evinde<br />

bakımı sürüyor, ilaveten 18 yaş altı 200’den<br />

fazla mülteci de Wals-Siezenheim’daki<br />

devlet barınma yerine yerleştirildi. Bu<br />

sadece acil çözüm için. Şubat sonuna kadar<br />

yalnız çocuk ve genç mülteciler için 100<br />

yeni barınma yeri yapmayı hedefliyoruz.<br />

Baharda ise ailelerin yanına yerleştirmeler<br />

başlayacak.<br />

Cinsel taciz ve saldırıları önlemek için,<br />

Salzburg Mağdurları Koruma Kuruluşu<br />

Şubat’tan itibaren açıklayıcı faaliyetlerine<br />

sığınmacı yerleşim yerlerinde başladı. Konuşma<br />

ve danışma saatlerinin merkezinde<br />

kadın ve erkeklerle eşit şekilde iletişimin<br />

nasıl olması gerektiği yer alıyor.<br />

Ayrıca „Männerwelten“ kurumunun danışmanları<br />

Mart ayında başlayacak bir projeyle,<br />

göç ve mültecilik deneyimleri olan<br />

erkekleri elçiler olarak eğitmeyi amaçlıyor.<br />

Bu elçiler; mülteci erkeklere, kaldıkları<br />

yerlerde, organizasyon ve festivallerde<br />

bayanlarla saygılı iletişim, hakkaniyetle<br />

davranma, yakınlık ve mesafe gibi önemli<br />

konularda eğitici bilgiler aktaracaklar.’’<br />

Kampagne:„Unser Auto ist rauchfrei“<br />

‘‘Artık Arabamızda Sigara İçmiyoruz’’<br />

v.l.n.r.: Franz Pfeiffer (Geschäftsführer ARBÖ), Ing. Maurice Androsch (Gesundheitslandesrat), Mag. Jan Pazourek (Generaldirektor NÖGKK).<br />

kanseri tetikleyici, kalp,<br />

damar, solunum yolu ve alerjik<br />

rahatsızlıklar olmak üzere<br />

40’tan fazla farklı hastalığın<br />

sebebi olduğunu söyledi.<br />

Sağlık Kurumu Müdürü Jan<br />

Pazourek, ‘‘Araçta sigara<br />

içmek özellikle çocuklar için<br />

büyük bir tehlike oluşturuyor.<br />

Pasif içiciler de zehirli<br />

maddelerden büyük zarar<br />

görüyor. Sigara dumanı<br />

250’si zehirli, 90’ı kanser tetikleyici<br />

madde olmak üzere<br />

4.800 madde içeriyor.’’<br />

NÖ ARBÖ Müdürü Franz<br />

Pfeiffer, ‘‘Kampanyayı 21<br />

kontrol noktası ile destekliyoruz.<br />

İnsanların sigaranın<br />

zararları konusunda bilinçlenmesi<br />

çok önemlidir.’’<br />

2016<br />

3. bis 6. März<br />

Wiener Stadthalle<br />

9 bis 18 Uhr, 6. März bis 17 Uhr<br />

Eintritt frei<br />

www.facebook.com/bestinfo.at<br />

www.twitter.com/bestinfo_at<br />

Die große Bildungsmesse<br />

sse<br />

se


ŞUBAT 2016<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

AVUSTURYA - 8<br />

Salzburg’da çok anlamlı bir etkinlik...<br />

"Benim Geleceğim<br />

Meine Zukunft"<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

Türk Toplumunun Eğitim alanında<br />

farkındalık yaratması amacıyla Viyana'da<br />

yerleşik "Verein Gemeinsam"<br />

isimli bir kuruluşun<br />

hazırladığı "Eğitim ve Gelecek"<br />

isimli projenin tanıtılması için geçtiğimiz<br />

günlerde Salzburg Belediyesine<br />

ait Lehen Salonunda bir<br />

etkinlik düzenlenmiştir.<br />

Benzeri bir etkinlik de daha öncede<br />

Ocak ayında Viyana’da düzenlenmiştir.<br />

Sözkonusu etkinliğe Salzburg Eyalet<br />

Meclisi Milletvekili Tarık Mete,<br />

Salzburg Belediyesi Meclis Üyesi<br />

Osman Güneş, Salzburg Üniversitesi<br />

Rektör Yardımcısı Sylvia Hahn,<br />

Salzburg Belediye Başkan Yardımcısı<br />

Anja Hagenauer, Viyana Büyükelçiliği<br />

Çalışma ve Sosyal<br />

Güvenlik Müşaviri Mahmut Musa<br />

Karabulutlu, Türk Derneklerinin<br />

Başkanları ve diğer yetkililer ile birlikte<br />

çoğu Türk vatandaşı ve bazı<br />

Avusturyalı konuklardan oluşan<br />

yaklaşık 200 konuk katılmışlardır.<br />

Salzburg Başkonsolosu Sayın Gürsel<br />

Evren’in tanıtım etkinliği çerçevesinde<br />

yaptığı konuşmada özetle,<br />

çocuklarımızın Avusturya'daki eğitimlerini<br />

tamamlamış ve donanımlı<br />

bireyler olarak iş piyasasına dâhil<br />

olmalarının önemine ve Avusturya'nın<br />

meslek eğitiminde sunduğu<br />

olanaklar ile velilerin çocuklarının<br />

eğitim süreçlerini yakından izlemelerinin<br />

gerekliliğini ifade etmiştir.<br />

Başkonsolos Evren etkinliğe katılan<br />

Salzburg Eyalet Meclisine SPÖ Milletvekili<br />

olarak atanmış bulunan<br />

Türk kökenli SPÖ üyesi Sayın Tarık<br />

Mete'yi örnek göstererek adı geçenin<br />

Türk gençleri için bir rol<br />

model olduğunu, iyi eğitimli gençlerimizin<br />

neler başarabileceğinin<br />

güzel bir örneğini teşkil ettiğini<br />

vurgulamıştır.<br />

Etkinliğe, Viyana'da kain "Grup<br />

Muhabbet" isimli müzik grubunun<br />

Türk Halk müziğinden sunduğu<br />

kısa bir müzik dinletisinin ardından<br />

yine Viyana'da yerleşik olan ve<br />

üyeleri öğrencilerden oluşan<br />

"Thema SCHAU" tiyatro grubunun<br />

"Benim Geleceğim - Meine Zukunft"<br />

isimli bir tiyatro oyunu sergilenmesiyle<br />

devam edilmiştir.<br />

Etkinliğin sonunda Salzburg İşçi<br />

Odası'nın gençlik ve eğitim bölümü<br />

sorumlusu Franz Fuchs Weikl bilgilendirme<br />

standında gelen konuklara<br />

eğitim imkânları ile alakalı bilgi<br />

vermiştir.<br />

Sözkonusu Proje kapsamında<br />

benzer salon programlarının<br />

önümüzdeki aylarda Linz şehrinde<br />

de gerçekleştirilmesi öngörülmektedir.<br />

AVUSTURYA EĞİTİM SİSTEMİ<br />

VATANDAŞLARA AKTARILACAK<br />

Salzburg Başkonsolosluğu olarak<br />

yürütülen proje çerçevesinde, Başkonsolosluk<br />

görev bölgesindeki<br />

Türk gençlerinin eğitim süreçlerini<br />

tamamlayarak bir meslek sahibi<br />

olarak hayata atılmalarını teşvik<br />

etmek amacıyla, Salzburg Başkonsolosluğunun<br />

bekleme salonunda<br />

Mart ayı boyunca, her Cuma<br />

günü müracaat saatlerinde (09:00-<br />

12:00) Avusturya eğitim sisteminin<br />

vatandaşlarımıza anlatılması ve<br />

sorularının yanıtlanması için bir<br />

danışma masası hizmet vermeye<br />

başlayacaktır.<br />

“Askerlik Kanununda Değişiklik<br />

Yapılmasına Dair Kanun (6661<br />

Sayılı)” 27.1.2016 tarihli ve 29606<br />

sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak<br />

yürürlüğe girmiştir.<br />

Yeni dövizle askerlik kanununa<br />

ilişkin önemli hususlar<br />

aşağıda sunulmaktadır:<br />

-Yeni düzenleme ile 6.000 Euro’dan<br />

1.000 Euro’ya düşürülen dövizle<br />

askerlik hizmetinden yararlanmak<br />

için, yabancı ülkede işçi, işveren ve<br />

bir meslek veya sanat mensubu statülerinden<br />

birine sahip olarak, Türkiye’de<br />

geçen süreler hariç olmak<br />

üzere en az 3 yıl (1095 gün) süreyle<br />

çalışmış olmak ve dövizle askerlik<br />

hizmeti dışında diğer hizmet şekillerinden<br />

biri ile silahaltına alınmamış<br />

olmak şartlarının yerine<br />

getirilmesi gerekmektedir.<br />

-Yeni yasa ile birlikte taksit uygulamasına<br />

son verilmiş olup, 1.000<br />

Euro olan dövizle askerlik bedelinin<br />

başvuru sırasında peşin olarak<br />

ödenmesi gerekmektedir. Ayrıca,<br />

dövizle askerlik hizmetinden yararlanmak<br />

için yükümlülerin başvurabilecekleri<br />

en son tarih, 38 yaşlarını<br />

tamamlayacakları yılın 31 Aralık tarihi<br />

ile sınırlandırılmıştır. Yeni yasa<br />

yürülüğe girdiğinde 38 yaşını tamamlamış<br />

olanlara ise başvuru için<br />

31 Aralık 2017 (dahil) tarihine kadar<br />

süre tanınmıştır.<br />

-38 yaşını tamamlamamış ve daha<br />

önce hiç dövizle askerlik başvurusu<br />

yapmamış olanlar: Bu kişiler, dövizle<br />

askerlik şartlarını haiz olmaları<br />

kaydıyla 1000 Avro ödeyerek başvurularını<br />

yapabilirler<br />

-38 yaşını tamamlamış ve daha<br />

önce dövizle askerlik başvurusunda<br />

bulunmuş ancak ödemelerini tamamlamadığı<br />

için dövizle askerlik<br />

kapsamı dışında bırakılanlar: Daha<br />

evvelki mevzuata göre 5112 veya<br />

6000 Avro üzerinden ödedikleri bir<br />

taksit tutarı bile 1000 Avro'nun üzerinde<br />

olan bu kişiler, başvuru tarihi<br />

itibariyle dövizle askerlik şartlarını<br />

haiz olmaları kaydıyla, en geç 31<br />

Aralık 2017 (dahil) tarihine kadar<br />

başvuru yapmak suretiyle herhangi<br />

bir ödeme yapmadan dövizle askerlikten<br />

yararlanabilirler.<br />

-38 yaşını tamamlamış ve daha<br />

T.C. Salzburg Başkonsolosluğu’ndan Önemli Duyuru:<br />

Dövizle Askerlikle İlgili<br />

Yasal Değişiklikler Hakkında<br />

* Yeni Askerlik Kanunu Kimler İçin Geçerli?<br />

* Başvuru İçin Gereken Belgeler?<br />

* Ücret Ne Kadar ve Ödeme Nasıl Yapılacak?<br />

önce hiç dövizle askerlik başvurusu<br />

yapmamış olanlar: Bu kişiler, dövizle<br />

askerlik şartlarını haiz olmaları<br />

kaydıyla, en geç 31 Aralık 2017<br />

(dahil) tarihine kadar 1000 Avro<br />

ödeyerek başvurularını yapabilirler.<br />

İlk kez dövizle askerliğe başvuracak<br />

vatandaşlarımız ile daha önceden<br />

1.000 Euro’dan fazla ücret ödemiş,<br />

fakat döviz ödemesini 38 yaşını tamamladıkları<br />

yılın sonuna kadar tamamalamamış<br />

olan vatandaşlarımız<br />

aşağıda yazılı belgelerle başvurularını<br />

yapabilirler.<br />

Başvuru için gerekli belgeler:<br />

- Banka havale dekontunun aslı ve<br />

fotokopisi (Başkonsolosluğumuzdan<br />

temin edilir)<br />

- Nüfus Cüzdanı ve ön-arka 2 adet<br />

fotokopisi.<br />

- Avusturya çalışma/oturma kartı<br />

(Aufenthaltstitel) ve fotokopisi.<br />

- İkamet İlmuhaberinizin (Meldezettel<br />

veya Meldebestätigung) fotokopisi<br />

- 3 adet vesikalık fotoğraf (son 6 ay<br />

içinde çekilmiş olmalı).<br />

- Geçerli pasaport (Türk veya Avusturya<br />

pasaportu) ve işlem görmüş<br />

sayfaların fotokopisi (Türkiye’ye<br />

giriş-çıkış kayıtlarının tespiti için<br />

varsa evvelki pasaportlar)<br />

- Sigorta kurumundan (Gebietskrankenkasse)<br />

alınacak hizmet belgesi<br />

(Versicherungsdatenauszug)<br />

- Çalışanlar için işveren tarafından<br />

düzenlenecek işyeri çalışma belgesi<br />

(Arbeitsbestätigung)<br />

- İşsizler için işsizlik sigortasından<br />

yararlandklarına dair belge (Arbeitslosenbestätigung)<br />

- İşverenler için işyerinin Ticaret<br />

veya Sanayi odasına kayıtlı ve halen<br />

faal olduğuna dair belge (Firmenbuchauszug),<br />

varsa Gewerbeschein ve son 3 vergi<br />

yılında ödenen vergilere dair bilançoların<br />

aslı ve fotokopisi<br />

Durumları Kanunun yukarıda maruz<br />

şartlarına uyan vatandaşlarımız,<br />

Başkonsolosluğumuzca kendilerine<br />

verilecek “Döviz Ödeme Belgesi” ile<br />

bankadan döviz transferini yaparak<br />

dekontun aslını Başkonsolosluğumuza<br />

ibraz edeceklerdir.<br />

Vatandaşlarımıza saygıyla duyurulur.<br />

T.C. Salzburg Başkonsolosluğu<br />

Fiziksel aktiviteyle<br />

beynin yaşlanması<br />

önlenebilir mi?<br />

Geçtiğimiz günlerde ‘Neurology’<br />

dergisinde Graz Tıp Fakültesi<br />

Moleküler Biyoloji ve Biyokimya<br />

Enstitüsü’nden Helena Schmidt’in<br />

‘‘Fizik kondisyonla beynin yaşlanması<br />

ve verimsizliği önlenebilir<br />

mi?’’ konusunda yaptığı bir araştırmanın<br />

sonuçları yayınlandı.<br />

Schmidt araştırma ve sonuçlar<br />

hakkında şunları söyledi:<br />

‘‘Çalışmamızda somut olarak yaşlılıkta<br />

kalp, beyin fonksiyonları ve<br />

bunların düşünme ve hafıza işlemleri<br />

arasındaki ilişkileri araştırdık.<br />

Teste katılan ve yaş ortalaması 65<br />

olan 877 Grazlı, kilolarının, tansiyonlarının<br />

dinlenme ve yüksek efor<br />

harcadıkları anda ölçüldükleri bir<br />

kondisyon testinden geçti. Testin<br />

sonucunda fiziksel olarak güçlü<br />

olan kişilerin beyin fonksiyonlarının<br />

kendilerinden 7 yaş genç<br />

olanların seviyesine denk olduğu<br />

gözlendi. Çalışmamızdan, ‘Yüksek<br />

fizik kondisyon bunamayı da engelleyebilir<br />

mi?’ sorusuna cevap<br />

niteliğinde bir sonuç çıkaramayız.<br />

Ama gerçek şu ki bunama riski 65<br />

yaşından sonra çok hızlı bir şekilde<br />

artıyor ve şu anda yaklaşık 100.000<br />

Avusturyalı bundan muzdarip ve<br />

bu sayının 20 yıl içinde ikiye katlanacağı<br />

öngörülüyor. Şu kesin; Düzenli<br />

hareketin kimseye zararı<br />

dokunmaz ve bu amaçlanmalıdır.<br />

Kişi nasıl zinde kalacağına kendisi<br />

karar vermelidir.’’


9 - AVUSTURYA<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

ŞUBAT 2016<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

Viyana Büyükelçiliği Ticaret Müşaviri Ayşe Şule<br />

Özdoğan’dan Vorarlberg’e ziyaret<br />

Vorarlberg İşadamları<br />

Bir Araya Geldi<br />

Viyana Büyükelçiliği Ticaret<br />

Müşaviri Ayşe Şule Özdoğan,<br />

beraberinde müşavirlik<br />

uzmanı Murat Darama<br />

olmak üzere, Vorarlberg<br />

eyaletinde faaliyet gösteren<br />

işadamlarımızla temaslarda<br />

bulunmak üzere geçtiğimiz<br />

günlerde Bregenz'e bir<br />

çalışma ziyaretinde bulunmuştur.<br />

Önce Bregenz Başkonsolosluğumuzu<br />

ve Vorarlberg'de<br />

yerleşik muhtelif firmaları<br />

ziyaret eden Ticaret Müşaviri<br />

Özdoğan, daha sonra<br />

"Tüm Sanayici ve İşadamları<br />

Derneği" (EUBA TÜMSİAD)<br />

tarafından Bregenz’de<br />

"Messmer Hotel"de düzenlenen<br />

işadamları toplantısına<br />

katılmıştır. EUBA<br />

TÜMSİAD Avusturya Başkanı<br />

Efraim Özkan ve TÜM-<br />

SİAD Vorarlberg Başkanı<br />

Engin Karabulut ile 60 civarında<br />

esnaf ve işadamımızın<br />

da hazır bulunduğu toplantıda,<br />

diğer hususlar meyanında<br />

Vorarlberg eyaletinde<br />

faaliyet gösteren işadamlarımızın<br />

sorunları, talepleri<br />

ve beklentileri de masaya<br />

yatırılmıştır.<br />

Vorarlberg Tüm Sanayici<br />

ve İşadamları Derneği’nin<br />

(TÜMSİAD) düzenlemiş olduğu<br />

toplantının açılış konuşmasını<br />

yapan Vorarlberg<br />

TÜMSİAD Başkanı Engin Karabulut<br />

derneğin faaliyetleri<br />

hakkında yaptığı sunumun<br />

ardından desteklerinden<br />

ötürü Bregenz Başkonsolosluğuna<br />

teşekkür etmiştir.<br />

Bregenz Başkonsolosumuz<br />

Cemal Erbay da bir konuşma<br />

yaparak Vorarlberg<br />

eyaleti; eyaletin ticaret<br />

hacmi, küçük ve orta ölçekli<br />

işletmelerimizin durumu ile<br />

Vorarlberg’deki büyük sanayi<br />

firmalarının Türkiye ile<br />

olan sınai, ticari yatırım<br />

ilişkileri hakkında istatistiki<br />

bilgiler sunarak, Vorarlberg’daki<br />

işadamlarımızı bir<br />

araya getirecek ciddi bir çatı<br />

derneğine ihtiyaç bulunduğu<br />

belirtmiş; ayrıca, bu<br />

vesileyle, hem muhtelif<br />

iş alanlarındaki faaliyetlere<br />

hem de önümüzdeki<br />

dönemde düzenlenecek<br />

konsolosluk vatandaş bilgilendirme<br />

toplantılarına<br />

kadınlarımızın ve gençlerimizin<br />

daha geniş ölçekte<br />

katılımlarını beklediğini<br />

ifade etmiştir.<br />

Daha sonra söz alan ve toplantı<br />

için Viyana’dan gelen<br />

TÜMSİAD - Avusturya Genel<br />

Başkanı Efraim Özkan ise<br />

“TÜMSİAD”ın dünya genelinde<br />

10 ülkede hizmet verdiğini;<br />

amaçlarının dil, din,<br />

ırk, siyaset ve renk farkı gözetmeksizin<br />

dünyadaki tüm<br />

insanlara hizmet etmek olduğunu,<br />

yakında Vorarlberg<br />

eyaletinde de bir şube açmayı<br />

planladıklarını, Vorarlberg’deki<br />

Türk işadamlarını<br />

destekleyeceklerini ve her<br />

zaman onların yanında olacaklarını<br />

söylemiştir.<br />

Son olarak söz alan,<br />

T.C.Viyana Büyükelçiliği<br />

Ticaret Müşaviri Ayşe Şule<br />

Özdoğan da power-point<br />

destekli sunumunda Ekonomi<br />

Bakanlığının çalışmaları<br />

hakkında kapsamlı bilgi<br />

vermiş, Bakanlığının yurtdışındaki<br />

Türk işadamlarına<br />

ne gibi yatırım destekleri<br />

sağladığını örnekler ve<br />

şemalarla izah ederek,<br />

Türkiye’de ve yurtdışında<br />

iş yeri açmak isteyenlerin<br />

hangi teşviklerden yararlanabileceklerini,<br />

Türkiye’nin<br />

Avusturya ile olan ikili<br />

ticari ve ekonomik ilişkilerini,<br />

ithalat ve ihracat<br />

hacmini anlatmıştır. Müşavirimiz,<br />

daha sonra toplantıya<br />

katılan Vorarlbergli<br />

Türk işadamlarının sorularını<br />

uzman Darama ile<br />

birlikte ayrıntılı olarak<br />

yanıtlamıştır.<br />

İki saat süren ve yerel Türk<br />

basınının da büyük ilgi gösterdiği<br />

toplantıdan fevkalade<br />

memnun kaldığını<br />

belirten Vorarlberg Tüm<br />

Sanayici ve İşadamları Derneği<br />

Başkanı Engin Karabulut<br />

toplantıya katılanlara<br />

teşekkür etmiş ve etkinlik<br />

sonunda topluca hatıra<br />

fotoğrafı çekilmiştir.<br />

Haber ve Fotoğraflar: Bregenz Başkonsolosluğu<br />

Şirket ve kurumlarda kadınlar yeterince üst kademede yer almıyor<br />

Kadınlar İşletmelerde<br />

Kolay İlerleyemiyor<br />

© Depositphotos / nastia1983<br />

Frauen kommen in Unternehmen nicht voran<br />

• Nur etwa ein Drittel der Fachkräfte und Manager<br />

in Europa sind weiblich<br />

• Mit den bislang etablierten Maßnahmen sind in den<br />

nächsten zehn Jahren keine Verbesserungen zu erwarten<br />

• Lösungen, die sich nur auf die Ebene des<br />

Top-Managements beschränken, sind nicht nachhaltig<br />

Viyana (OTS)- Dünya genelinde<br />

kadınlar uzman ve yüksek yönetim<br />

pozisyonlarında yeterli<br />

oranda temsil edilmiyor. Uzman<br />

ve yönetici kadroların Avrupa’da<br />

sadece 1/3’ü kadın. Şimdiye kadar<br />

uygulanan tedbirlere rağmen gelecek<br />

10 yıl içinde bir gelişme beklenmiyor<br />

ve yüksek yönetici<br />

seviyesinde sınırlı çözümler kalıcı<br />

değil. Bunlar Mercer Araştırma<br />

şirketinin yaptığı yeni bir araştırmanın<br />

sonuçlarından bazıları.<br />

Araştırma, %21’i Avrupa’da olan<br />

600 işletme ve kurumu kapsıyor.<br />

Mercer’in Avusturya, Almanya ve<br />

İsviçre işletme yöneticisi Achim<br />

Lüder araştırma ve sonuçları hakkında<br />

şunları söyledi:<br />

‘‘Bu oranlar da gösterdi ki, dünyanın<br />

birçok bölgesinde gerçek bir<br />

eşitlikten söz edilemez ve kadının<br />

işletmelerde teşviki için şimdiye<br />

kadarki uygulanan tedbirler de yeterli<br />

olmamıştır. Uzman ve kalifiye<br />

seviyesinde ilerleme kaydedilemediğinden<br />

durumda uzun süreli<br />

ve kalıcı bir iyileşme kadın lehine<br />

görülmemiştir. Demografik değişim<br />

sebebiyle önümüzde duran<br />

kalifiye işgücü eksikliği çok yakında<br />

derin sorunlarla karşılaşmamıza<br />

neden olabilir. Bu nedenle<br />

eldeki kalifiye işgücü, ekonomik<br />

başarımızı güvence altına almak<br />

için en iyi şekilde kullanılmalıdır.<br />

Araştırmaya göre tüm pozisyonların<br />

%40’ında kadınlar vardır.<br />

Hiyerarşide yukarı doğru her kademede<br />

kadın oranı azalmaktadır.<br />

İşletmeler kadınları pozisyonlarında<br />

tutmak için gerekli koşulları<br />

yerine getirmelidir. Erkek ve kadınların<br />

ihtiyaçları ve özellikleri<br />

birbirinden farklıdır. Şirketler<br />

buna göre hesap yapmalıdır.<br />

CEO’lar farklılıkları gelecekte<br />

gelişmeyi tetikleyici olarak kullanmak<br />

istiyorsa, bugünden etkili<br />

tedbirlere el atmalı, kendileri de<br />

aktif olarak bir şeyler getirmelidir.<br />

Lüder’e göre bu tedbirlerin<br />

en önemlilerinden bazıları şöyle<br />

sıralanabilir:<br />

-İletişimci ve paylaşıcı bir üst<br />

yönetim.<br />

-Erkek ve kadının farklılıklarını<br />

olumlu şekilde kullanmak için<br />

erkek çalışanları da planlanan<br />

inisiyatiflere dahil etmek.<br />

-Farklılık tedbirlerini, yetenekli<br />

ve kalifiye kadınları yönetime<br />

kazandırmak, onları orada tutmak<br />

ve geliştirmek için tüm çalışanlar<br />

seviyesine yaymak.<br />

-Adaletli bir ücret analizi.<br />

-Cinsiyet özellikli kuvvetli yönleri,<br />

gelişme potansiyellerini göz<br />

önünde tutarak terfi ve performans<br />

işlemleri uygulamak.<br />

-Cinsiyet özellikli sağlık ve yan<br />

performans programları sunmak.<br />

-Farklı yaşam tarzlarına imkân<br />

tanıyan ve ebeveynlik sırasında ve<br />

daha sonra çalışanı destekleyici<br />

serbest zaman ve kısmi çalışma<br />

ayarlamalarına dikkat edilmesi.<br />

-Siyasiler ve işletmeler kariyer<br />

ve ailenin birlikte olabileceği<br />

modeller üzerinde tartışmalı ve<br />

geliştirmeli.


ŞUBAT 2016<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

AVUSTURYA - 10<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

Ömer Erkan<br />

omererkan92@hotmail.com<br />

Bu Hiç Tanıyamadığım<br />

Beni Hiç Sevmiyorum...<br />

Günlerdir terk-i diyar etmeyen<br />

soğuklardan mıdır, yoksa ruhsal<br />

çöküşümden midir bir türlü oturup<br />

da kağıt kalemi alamıyorum<br />

elime. Kendimi sürekli tembihlerken<br />

buluyorum. Bu ayki yazıyı<br />

çok geciktirdin, bunu yapmamalısınlarla<br />

kızıyorum. Sonra öfkelenip<br />

kendime kızan kendimle<br />

kavga ediyorum. Ne zaman böyle<br />

olsa müzikle dizginlemeye çalışırım<br />

kendimi. Açıyorum müziği;<br />

MFÖ çalıyor...<br />

Katbekat giysem de yünden, pamuktan<br />

kıyafetleri üşümeme<br />

engel olamıyorum. Hayır, öyle<br />

can alıcı bir soğuk da yok aslında.<br />

İçimde kocaman bir boşluk<br />

hissediyorum. Ve o boşluğu<br />

kimsenin ve hiçbir şeyin dolduramayacağını<br />

bildiğim bir hissiyat.<br />

Kızmıyorum bu duruma. Serzeniş<br />

veya yakarış değil bu. Mutsuz<br />

muyum? Hayır, tabi ki de<br />

değilim. Fakat nedenine anlam<br />

veremediğim bir boşvermişlik<br />

var.<br />

Günlerdir elime kağıdı kalemi<br />

alamayışıma isyan ederken kitaplığıma<br />

çarpıyor gözüm. Kitaplarım<br />

bir bir ayıplarcasına<br />

bakıyorlar bana. Kaç hafta oldu<br />

kim bilir karıştırmadım elime alıp<br />

da birini. Onlar da kırgınlar belli<br />

ki. Bu hiç tanıyamadığım beni hiç<br />

sevmiyorum. Kabul ettiremiyorum<br />

gönlüme içsel değişimimi.<br />

Odamın duvarları yüz çevirmişler<br />

adeta bana. Onların da gönlünü<br />

almam gerekecek.<br />

Kulaklıklarımı takıp atıyorum<br />

kendimi sokağa. Yürüdüğüm ve<br />

geçtiğim her sokakta biriktirdiğim<br />

anılarımla karşılaşıyorum.<br />

İçimi ılık ve hoş kokulu bir şey<br />

ısıtıyor sanki. Sevdiklerimi ve<br />

özlediklerimi koyuyorum yolun<br />

tam karşısına. Ve o an yüzüme<br />

kocaman bir gülümseme yerleşiyor<br />

ve aynı anda çiseleyen yağmur.<br />

İşte diyorum, yine eski ben.<br />

Sanki onlara gidermişcesine<br />

yürüyorum. Evet, belki hiç varamıyorum<br />

ama şarkının da dediği<br />

gibi; ‘‘nasıl da mecburmuşuz<br />

sabretmeye.’’<br />

Düşünmüyorum artık bazı şeyleri.<br />

Bir on sene sonra nerede<br />

olacağım, sağlık sigortam ne durumda,<br />

yazlık tekerler ne zaman<br />

değişecek, fatura bu ay kesildi<br />

mi, ekmeğin beyaz olanını mı<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

alsam yoksa tam tahıllıyı mı tercih<br />

etsem diye yormuyorum artık<br />

kendimi. Yumurtaların tazeleri<br />

umrumda bile değil. Silinmeyen<br />

en son arananlar listesi hala aynı<br />

duruyor. Cevapsız aramalara geri<br />

dönmüyorum. Uzayan saçlarım<br />

ve kesilmeyi bekleyen sakallarım<br />

umrumda mı? Canı cehenemme<br />

yıkanmamış çamaşırların.<br />

Boşvermişliğimle birlikte kendimi<br />

evin kapısında buluyorum. Yavaş<br />

adımlarla çıktığım merdivenlerin<br />

gıcırtısıyla dönüyorum ruhsal<br />

ve bedensel yolculuğumdan.<br />

Mutfağa gidip az önce kokusunu<br />

ve sıcaklığını duyduğum poşet<br />

çayını yapıyorum. Mutfaktan<br />

geçerken gülümsüyor sanki bana<br />

her nesne.<br />

Artık güler yüzle karşılıyorum<br />

yine eskisi gibi neyse ki.<br />

Elimde en sevdiğim kupamla birlikte<br />

kitaplığımın önüne varıp,<br />

boş bir kağıdı müzik eşliğinde alıyorum.<br />

Ve başlıyorum yazmaya;<br />

‘’Bu hiç tanımadığım beni hiç<br />

sevmiyorum...’’<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

Avusturya Ulaştırma Bakanı Gerald Klug:<br />

‘Araçta Cep Telefonu<br />

Kullanımına Ağır Cezalar’<br />

Yeni Motorlu Taşıtlar Kanunu yolda<br />

ve kısa sürede yasalaşacak. Buna<br />

göre araç sürücülerinin cep telefonu<br />

kullanımına büyük sınırlamalar<br />

getiriliyor.<br />

Avusturya Ulaştırma Bakanı Gerald<br />

Klug yaptığı açıklamada, ‘‘Mesaj<br />

yazmak, E-Postaları kontrol etmek,<br />

internette gezinmek ve telefon tutacağı<br />

olmadan telefonlaşmak zaten<br />

yasak. Bunun yanında akıllı telefonların<br />

navigasyon olarak kullanılması<br />

da sadece uygun bir telefon tutacağı<br />

olursa mümkün olacak.’’<br />

Değerli Haber Avrupa okuyucuları<br />

merhaba;<br />

Uzun zamandır konuşulan<br />

Kanun artık yürürlüge girdi.<br />

Şimdiye kadar kullanılan standart<br />

kasa sistemleri artık işe<br />

yaramaz hale geldi. Buna kısaca<br />

sebep, eski kasaların teknik<br />

olarak istenilen şartlara<br />

yeterli gelmemesi. Ayrıca,<br />

şimdiye kadar kasa ihtiyacı olmayanların<br />

da büyük ihtimalle<br />

kanunlardan dolayı yeni<br />

bir kasa sistemine ihtiyaç duyması.<br />

Çıkan kanun detaylı olmakla<br />

birlikte, size kısaca önemli<br />

noktaları özetleyerek sunmak<br />

istiyorum:<br />

Yılda 15.000 Euro ciro/umsatz<br />

yapıyorsanız ve aylık nakit<br />

para alışverişi 625 Euro`yu geçiyorsa<br />

kasa ihtiyacınız var<br />

demektir. Bu şartlardan biri<br />

sizin için oluşmuyorsa, kasa<br />

ihtiyacınız da yok.<br />

Mobil veya seyyar olanlar -<br />

Taksiciler mobil sayılmıyoriçin<br />

30.000 Euro ciro şartı ve<br />

625 Euro nakit akışı şartı var.<br />

Şubesi olanlar, her şube başına<br />

bir kasa sistemine ihtiyaç<br />

duyacak<br />

Bağış/Spende gibi durumlar<br />

nakit akışı düzenlemesi içinde<br />

değil, yani sayılmıyor. Dernek<br />

ve camiler için önemli. Sadece<br />

üyelik aidatları ve bağışlar<br />

alan derneklerin kasaya ihtiyacı<br />

yok.<br />

Hemen gider olarak gösterebilirsiniz.<br />

Örnegin 1.500<br />

Euro`luk sistem aldınız, normal<br />

şartlarda 4-5 yıla bölerek,<br />

yıllık 375 Euro gider gösterebiliyordunuz.<br />

Şimdi hepsini<br />

hemen gösterebilirsiniz.<br />

Maliye ayrıca 200 Euro`luk bir<br />

yardımda bulunuyor. Gerekli<br />

Form ve bilgileri bizden elde<br />

edebilirsiniz.<br />

Kasa sistemi alın veya almayın,<br />

mutlaka 01.01.2016 tarihinden<br />

itibaren her müşteriye<br />

Fatura vermek zorundasınız.<br />

2016 yılında şirket kapanacaksa,<br />

kasa alma zorunluluğunuz<br />

yok.<br />

Kullandığınız kasa sistemi herhangi<br />

bir sebepten dolayı 48<br />

saati geçen kesintiye uğradıysa,<br />

maliyeye muhasebeciniz<br />

üzerinden bildirmek<br />

zorundasınız. Detaylı bilgileri<br />

bizden elde edebilirsiniz.<br />

31.03.2016`ya kadar herhangi<br />

bir ceza yok. 30.06.2016`ya<br />

kadar mantıklı sebepler gösterilirse,<br />

yine ceza yok.<br />

Kanuna uymama durumunda<br />

5.000 Euro ceza – Kasa manipulasyonu<br />

durumunda ise<br />

25.000 Euro cezaya çarptırılabilirsiniz.<br />

DAHA AĞIR CEZALAR:<br />

50 eurodan 2180 euroya kadar ceza<br />

Kurallara uyulmadığı takdirde, normal<br />

ceza 50 eurodan başlayacak. Bu<br />

cezalar sonradan bireylerin adreslerine<br />

de yollanabilecek.<br />

Cep telefonu kaynaklı kaza olursa?<br />

Araç sürücüsü cep telefonu ile uğraşırken<br />

trafikte bir hata yapar, herhangi<br />

bir kazaya sebep olur veya bir<br />

yayayı tehlikeye düşürürse, normal<br />

masraf ve cezaların dışında 2180<br />

euroya kadar ekstra cezaya da<br />

çarptırılabilecek.<br />

Soldan sağa: Yeni Sosyal İşler Bakanı Alois Stöger ve Yeni Ulaştırma, İnovasyon ve Teknoloji Bakanı Gerald Klug<br />

Foto: Arman Rastegar<br />

CEBU MUHASEBE ve DANIŞMANLIK:<br />

‘YENİ KASA KANUNU<br />

ve GEREKLİ BİLGİLER’<br />

Cebu CASH gibi kanuna uygun<br />

olan sistemlerde internet<br />

bağlantısına ihtiyacınız yok.<br />

Problemli dönem 2017'den<br />

itibaren başlıyor. Bu tarihten<br />

itibaren daha detaylı ve teknik<br />

donanımlı şartlara uyulmak<br />

zorunda, örneğin:<br />

Her çıkarılan faturada bir QR<br />

Kodu olacak. Bu QR Kodunda<br />

bütün gerekli olan bilgiler şifrelenecek.<br />

Ayrıca ciro/umsatz<br />

toplamı kaydedilecek. Bunun<br />

haricinde o faturadan önceki<br />

fatura numarası kaydolacak.<br />

Yani silmek veya değiştirmek<br />

mümkün olmayacak. QR kodu<br />

ayrıca özel bir kart okuma cihazı<br />

ile dijital imzalanacak.<br />

Doktora gittiğinizde kartınızı<br />

bir kart okuma cihazına koyuyorlar<br />

biliyorsunuz. Ona benzer<br />

bir cihaz ve kasa<br />

sisteminizin bunu okuyabilir<br />

olması gerekecek.<br />

Bu şartlara kasa sisteminizin<br />

uygun olup olmadığını, kasa<br />

sistemi üreten ve pazarlayan<br />

şirketlerden bir garanti belgesi<br />

alarak kendinizi güvence<br />

altında alabilirsiniz.<br />

Biz „CEBU CASH“ sistemiz ile<br />

bu şartlara uyan, Wirtschaftskammer'de<br />

yani Ticaret Odası'nda<br />

kayıtlı şirketler<br />

grubundayız.<br />

www.cebusoft.at


FEBRUAR 2016<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

INTEGRATION - 11<br />

Kindergarten als interkulturelle Brücke<br />

Erfolgreiches Integrationsprojekt<br />

(LK) Den Landeskindergarten in der Schanzlgasse<br />

in Salzburg besuchte kürzlich Landesrätin<br />

Martina Berthold. Dort kommen seit<br />

Dezember 2015 im Integrationsprojekt "Familien<br />

mit Familien" geflüchtete Eltern mit ihren<br />

Kindern aus Syrien mit Salzburger Familien<br />

in Kontakt. Kooperationspartner des Landeskindergartens<br />

ist das Flüchtlingshaus Mülln,<br />

betrieben durch die Caritas Salzburg.<br />

Integration durch Begegnung<br />

Im Projekt "Familien mit Familien" erfolgt<br />

Integration durch Begegnung und Dialog. Jeden<br />

Mittwochnachmittag treffen einander die<br />

Familien zwei Stunden lang zum Austausch,<br />

zum gemeinsamen Kochen und Essen. Der Leiter<br />

des Kindergartens, Sebastian Wirnsberger,<br />

koordiniert die Einteilung der freiwillig Helfenden,<br />

die Erledigung von Einkäufen und die<br />

Abstimmung mit dem Flüchtlingsquartier<br />

Mülln. Bis zu fünf Flüchtlingskinder und ihre Familien<br />

können am Begegnungstag teilnehmen.<br />

"Integration braucht Begegnung und Kommunikation.<br />

Sie muss gelebt werden und ist eine<br />

bewusste Entscheidung. Dieses grundlegende<br />

Verständnis von Integration ist wesentlicher<br />

Teil aller Maßnahmen des Salzburger Integrationsweges.<br />

Wichtig und erfreulich ist, wenn<br />

innovative Aktionen so rasch mit Begeisterung<br />

Im Medienzentrum Steiermark präsentierten<br />

Integrationsminister Sebastian Kurz, Landeshauptmann<br />

Hermann Schützenhöfer, Soziallandesrätin<br />

Doris Kampus und Stadtrat Kurt<br />

Hohensinner die neuen Werte- und Orientierungskurse<br />

des Österreichischen Integrationsfonds<br />

(ÖIF) für Flüchtlinge in der Steiermark.<br />

Die Kurse vermitteln Asylberechtigten und<br />

subsidiär Schutzberechtigten die Grundwerte<br />

des Zusammenlebens sowie Verhaltensregeln<br />

und gesellschaftliche Normen in unserem<br />

Land. Erste Kurse starten im Februar in der<br />

Steiermark.<br />

In den vergangenen Wochen wurden zur Evaluierung<br />

des Kurskonzepts bereits erste Werteund<br />

Orientierungskurse in Graz abgehalten. Ab<br />

sofort werden diese für die gesamte Steiermark<br />

und Nachdruck umgesetzt werden", so<br />

Landesrätin Berthold.<br />

Durch das Zusammentreffen der Familien<br />

in der Schanzlgasse wird das Fremde zum<br />

Vertrauten. Vorurteile, Ängste und Gerüchte<br />

haben hier keinen Platz. Im Gegenteil: Hier<br />

werden Vertrauen aufgebaut und persönliche<br />

Kontakte geknüpft. Das Beste für die eigenen<br />

Kinder zu wollen, verbindet alle Eltern.<br />

"Rasch hat sich das Projekt 'Familien mit<br />

Familien' in den Kindergartenalltag eingefügt",<br />

schilderte Sebastian Wirnsberger, "die Kontakte<br />

zwischen den Eltern bestehen auch<br />

außerhalb des Kindergartens weiter."<br />

Gemeinsam am Tisch: Kochen und Essen verbindet<br />

Gemeinsames Kochen und Essen verbindet.<br />

Falafel, Humus, syrischer Gemüsesalat oder<br />

österreichischer Apfelstrudel helfen dabei mit,<br />

nicht nur die Essenskultur der jeweils anderen<br />

Familien besser kennen zu lernen.<br />

Durch "Familien mit Familien" wird vieles<br />

ermöglicht: Ein syrischer Junge kann nun am<br />

Fußballtraining teilnehmen. Einer Flüchtlingsfamilie<br />

wird beim Übersiedeln geholfen.<br />

Manche Familien treffen einander auch außerhalb<br />

des Treffens am Mittwoch auf dem<br />

Spiel- oder Eislaufplatz oder gehen gemeinsam<br />

ins Museum.<br />

Kurse in der Steiermark starten im Februar<br />

© LMZ/Neumayr/SB<br />

Werte- und Orientierungskurse für Flüchtlinge<br />

angeboten. Im Rahmen des verpflichtenden<br />

Integrationsplans sollen künftig alle Asylberechtigten<br />

und subsidiär Schutzberechtigten<br />

Werte- und Orientierungskurse durchlaufen.<br />

Weitere Integrationsangebote des ÖIF wie<br />

Beratung vor Ort und die finanzielle Förderung<br />

von Deutschkursen fördern einen raschen<br />

Integrationsprozess.<br />

Für Teilnehmer/innen mit noch geringen<br />

Deutschkenntnissen stehen Dolmetscher/innen<br />

für Arabisch und Farsi/Dari zur Verfügung.<br />

Für die vertiefende Beschäftigung mit den<br />

Kursinhalten wurden diese für die Zielgruppe<br />

der Flüchtlinge in Form der Lernunterlage<br />

"Mein Leben in Österreich" in den häufigsten<br />

Flüchtlingssprachen Arabisch und Farsi/Dari<br />

sowie in Englisch aufbereitet.<br />

© Fischer<br />

MESLEKİ EĞİTİMİ TAMAMLAMA:<br />

TEKSTİL ve MODA TASARIMI<br />

Bu eğitim programında bulunmak isteyen değerli ilgililer,<br />

Her zaman yeteneklerinizi ortaya çıkarmak ve modayı yaşamak mı isterdiniz?<br />

Kaliteli malzemeyi tanıyor, hassas işler için yetenekli ellere sahip, renkler ve şekillerden<br />

iyi bir şekilde anlıyor musunuz? En az 20 yaşında ve iyi bir Almancaya sahip misiniz?<br />

Sizler için bu yıl ‘çok iyi ölçülmüş ve tam size göre’<br />

bir Eğitim imkânı sunuyoruz:<br />

Meslekî Eğitimi Tamamlama „Tekstil ve Moda Tasarımı Bölümü“<br />

Tarih: 04 Nisan 2016’dan, 08 Eylül 2017’ye kadar<br />

Kurs Saatleri: Pazartesi’den Cuma’ya, 09:00 - 13:00 saatleri arası<br />

Kurs Yeri: Uygulamalı eğitim, Meslek Okulları’nda yapılacaktır<br />

Kursu Uygulayan: WIFI Tirol, Egger Lienz Str. 116, 6020 Innsbruck<br />

Şimdi kayıt olun ve katılımınızı garanti altına alın!<br />

Kayıt yaptırmanızdan memnun olacağız. AMS Tirol’ün her şubesinde kayıt yapılabilir.<br />

LEHRABSCHLUSS: BEKLEIDUNGSGESTALTER/IN<br />

Kompetenzcheck, Sprachtraining und Qualifizierung<br />

„Integration durch Arbeit“<br />

(LK) Eine qualitativ hochwertige,<br />

intensive,<br />

mehrsprachige und muttersprachliche<br />

Betreuung<br />

und Beratung für<br />

Asylberechtigte und subsidiär<br />

Schutzberechtigte<br />

mit uneingeschränktem<br />

Arbeitsmarktzugang<br />

wird eine möglichst gute<br />

und rasche Einbindung<br />

am Arbeitsmarkt in OÖ<br />

ermöglichen. Seit 1. Jänner<br />

2016 bis Ende 2020<br />

bieten die Volkshilfe<br />

FMB und migrare – Zentrum für<br />

Migrant/innen OÖ mit dem AMS flächendeckend<br />

in ganz Oberösterreich Arbeitsmarktintegration<br />

an.<br />

LR Rudi Anschober: „Integration wird die Herausforderung<br />

2016 – auch, was den Arbeitsmarkt<br />

betrifft. Hier müssen wir jetzt<br />

Anstrengungen unternehmen, Beratungen<br />

vornehmen, Geld investieren, um langfristig<br />

von der Arbeitskraft und den Kompetenzen<br />

unserer neuen Mitbewohner/innen auch<br />

wirtschaftlich zu profitieren. Das Projekt IdA –<br />

Integration durch Arbeit – ist dazu ein wichtiges<br />

Instrument. Durch intensive – auch mehrsprachliche<br />

– Beratung und Betreuung, Abchecken<br />

der Kompetenzen und Angebote und<br />

Kontaktvermittlung sollen die passenden<br />

Arbeitsplätze bzw. die nächsten Aus- und Weiterbildungsmaßnahmen<br />

entdeckt werden.“<br />

Das Interesse und der Zulauf zum Projekt sind<br />

groß, im Jahr betreut die Volkshilfe ca. 1.000<br />

Liebe Ausbildungsinteressierte,<br />

wollten Sie immer schon Ihre Kreativität leben und modisches Flair erleben? Haben<br />

Sie ein gutes Materialgefühl, geschickte Hände für genaues Arbeiten und Sinn für<br />

Formen und Farben? Sie sind mindestens 20 Jahre alt und haben gute Deutschkenntnisse?<br />

Wir bieten Ihnen in diesem Jahr eine für<br />

Sie maßgeschneiderte Ausbildung:<br />

Lehrabschluss „BekleidungsgestalterIn“<br />

Termin: 04. April 2016 bis 08. September 2017<br />

Kurszeiten: Montag bis Freitag, 09:00 Uhr bis 13:00 Uhr<br />

Kursort: Praktische Ausbildung durch Träger in der Berufsschule<br />

Durchführung: WIFI Tirol, Egger Lienz Str. 116, 6020 Innsbruck<br />

Jetzt anmelden und Teilnahme sichern!<br />

Wir freuen uns auf Ihre Anmeldung. In jeder Geschäftsstelle des AMS Tirol.<br />

Entgeltliche Einschaltung<br />

© Land OÖ / Linschinger<br />

Personen über das Projekt IdA – Integration<br />

durch Arbeit.<br />

Durch die individuelle Betreuung, auch mehrsprachig,<br />

wird gemeinsam mit den<br />

Klient/innen herausgearbeitet, welche<br />

Kompetenzen, Ausbildungen, Fertigkeiten,<br />

Interessen, Erfahrungen und welches soziales<br />

Umfeld sie haben, welchen Job sie sich<br />

vorstellen – und wie der Weg dorthin, z.B.<br />

über Schulungsangebote läuft–, aber auch<br />

welche Bereiche am oö. Arbeitsmarkt gefragt<br />

sind, wie die Bewerbung läuft, was im<br />

Arbeitsvertrag an Rechten und Pflichten zu<br />

finden ist oder welche wichtigen Kontakte<br />

und Netzwerke es gibt.<br />

Die Zuweisung zu den Projekten erfolgt, je<br />

nach Wohnort, durch das AMS. Sofern die<br />

Personen beim AMS als arbeitssuchend oder<br />

arbeitslos gemeldet sind, können die Bezirkshauptmannschaften<br />

über das AMS eine<br />

Zuweisung anregen.


© aau/Marinelli<br />

© Kromus<br />

FEBRUAR 2016<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

BILDUNG / WIRTSCHAFT / JUGEND - 12<br />

Alpen-Adria-Universität in Kinderhand<br />

Großer Andrang zur jährlichen “UNI für Kinder”<br />

Einen halben Tag lang hat die<br />

Alpen-Adria-Universität auch<br />

in diesem Jahr wieder<br />

ihre Tore für Kinder geöffnet.<br />

Wissenschaftlerinnen<br />

und Wissenschaftler stellten<br />

ihre Forschungsthemen in<br />

eigens gestalteten Vorträgen<br />

vor. Die Zahl der Anmeldungen<br />

war wieder überwältigend.<br />

Die Alpen-Adria-Universität<br />

bietet regelmäßig Veranstaltungen<br />

für Kinder und Jugendliche<br />

an. Für Kinder von acht<br />

bis zwölf Jahren findet einmal<br />

jährlich seit 2006 die<br />

„UNI für Kinder“ statt. An<br />

einem Vormittag kommen<br />

Schulklassen zu eigens gestalteten<br />

Vorlesungen an die<br />

Alpen-Adria-Universität.<br />

Die Veranstaltung gehört zu<br />

den beliebtesten Formaten<br />

Sozialpartner helfen Jugendlichen bei der Berufsorientierung<br />

„Berufe zum Angreifen“<br />

Sankt Pölten (OTS) - Mehr als 1.000<br />

SchülerInnen und Jugendliche<br />

aus den Bezirken Mödling<br />

und Baden besuchten die<br />

Messe „Berufe zum Angreifen“<br />

in der Vösendorfer<br />

Eventpyramide. Die Veranstaltung<br />

der AK Niederösterreich<br />

in Kooperation mit der<br />

Wirtschaftskammer Niederösterreich<br />

und dem AMS<br />

Niederösterreich machte Kinder<br />

ab dem Volksschulalter<br />

neugierig auf die unterschiedlichen<br />

Berufe.<br />

Die Messe bot Kindern und<br />

Jugendlichen gemeinsam mit<br />

ihren Eltern die Möglichkeit,<br />

Bekanntschaft mit 30 Ausstellern<br />

aus der Region zu<br />

machen und dabei eine erste<br />

positive Verbindung zur Welt<br />

der Arbeit herzustellen.<br />

Die jungen Besucherinnen<br />

und Besucher erhielten einen<br />

der Alpen-Adria-Universität.<br />

Alljährlich ist die Zahl der Anmeldungen<br />

wesentlich höher<br />

als die Zahl der zu vergebenden<br />

Plätze. Deshalb werden<br />

die Plätze unter allen angemeldeten<br />

Klassen verlost.<br />

600 Kinder aus 18 Schulen<br />

aus ganz Kärnten konnten<br />

heuer an der „UNI für<br />

Kinder“ teilnehmen. Das<br />

Programm endete mit der<br />

Gewinnspiel-Verlosung und<br />

der Urkundenverleihung<br />

durch Rektor Oliver Vitouch.<br />

Der wichtigste Schauplatz der<br />

„UNI für Kinder“ war auch in<br />

diesem Jahr der Hörsaal A.<br />

Die Vorträge, die bei dieser<br />

Veranstaltung geboten wurden,<br />

waren wie gewohnt<br />

vielfältig: Peter Mandl (Institut<br />

für Geographie & Regionalforschung)<br />

lud zu einer<br />

kindergerechten und praxisnahen<br />

Überblick über die<br />

verschiedenen Berufsmöglichkeiten.<br />

„Berufsorientierung kann<br />

nicht früh genug starten,<br />

denn es gibt allein fast 200<br />

Lehrberufe in Niederösterreich<br />

und eine große Vielfalt<br />

an Ausbildungsmöglichkeiten.<br />

Deswegen informieren wir<br />

Schülerinnen und Schüler<br />

rechtzeitig über ihre Chancen<br />

und Möglichkeiten, damit die<br />

persönlichen Talente zu<br />

den richtigen Ausbildungen<br />

führen“, so AK Niederösterreich-Präsident<br />

und ÖGB NÖ-<br />

Vorsitzender Markus Wieser<br />

anlässlich der Messe.<br />

„Die Berufs- und Ausbildungsmöglichkeiten<br />

in Niederösterreich<br />

werden immer<br />

breiter. Umso wichtiger ist<br />

es, unsere Jugend bei ihrer<br />

Reise in die Welt der<br />

Daten(verarbeitung) und<br />

Geoinformationswissenschaft<br />

ein. Daniel Krenn (Institut<br />

für Mathematik) zeigte<br />

anhand des Themas der<br />

Kombinatorik, wie viele<br />

mathematische Möglichkeiten<br />

es gibt und wie man<br />

diese errechnen kann. Judith<br />

Glück (Institut für Psychologie)<br />

ging mit den Schülerinnen<br />

und Schülern dem<br />

Konzept der Weisheit auf die<br />

Spur und fragte, wie man<br />

weise handeln kann. Ursula<br />

Esterl (Institut für Deutschdidaktik)<br />

zeigte in ihrem Vortrag<br />

auf, wie viele Sprachen<br />

wir sprechen und wie Sprachenlernen<br />

funktioniert.<br />

Geheime Botschaften verschickte<br />

Peter Schartner<br />

(Institut für Angewandte<br />

Informatik) gemeinsam<br />

mit dem jungen Publikum<br />

– bestens verschlüsselt<br />

–. Den Abschluss<br />

bildete auch in diesem<br />

Jahr eine Einführung in<br />

die Gebärdensprache<br />

von Elisabeth Bergmeister<br />

(Zentrum für Gebärdensprache<br />

und Hörbehindertenkommunikaon).<br />

Das Programm wurde<br />

umrahmt und begleitet<br />

vom Science Center<br />

EXPI, das wieder zahlreiche<br />

physikalische<br />

Experimente vorstellte.<br />

QUELLE: Alpen-Adria-Universität Klagenfurt<br />

Berufswahl immer intensiver<br />

und immer besser zu begleiten“,<br />

betont Sonja Zwazl, die<br />

Präsidentin der WKNÖ.<br />

Die AK Niederösterreich setzt<br />

bei Berufsorientierung regelmäßig<br />

Initiativen um. Die<br />

Jugend- und Bildungsmesse<br />

„Zukunft.Arbeit.Leben“ informiert<br />

jährlich an zwei niederösterreichischen<br />

Standorten<br />

gezielt über Angebote nach<br />

der Pflichtschule, dazu gibt<br />

es Bewerbungstrainings. Gemeinsam<br />

mit der WK Niederösterreich<br />

wurden zuletzt<br />

zwei österreichweite Vorzeige-Maßnahmen<br />

realisiert:<br />

An sechs polytechnischen<br />

Schulen gibt es kostenlosen<br />

Nachhilfe-Unterricht. An der<br />

Pädagogischen Hochschule in<br />

Baden wurde erstmals Berufsorientierung<br />

in der LehrerInnen-Ausbildung<br />

verankert.<br />

Gemeinsam für Kinder in Not<br />

700 youngHeroes, 50 Schulen und 290 Unternehmen<br />

Wien (OTS) - 700 engagierte Jugendliche aus<br />

50 Schulen setzten sich drei Wochen in Wien,<br />

Niederösterreich, Salzburg, Tirol, im Burgenland<br />

und der Steiermark für Kinder in Not ein.<br />

Dabei schnupperten sie am Aktionstag in<br />

Betriebe ihrer Wahl. Für jeden youngHero<br />

spendeten die Unternehmen mindestens 40<br />

Euro für Caritas Projekte, die Kinder in Not in<br />

Osteuropa und Flüchtlingskinder unterstützen.<br />

Im Vorfeld wurden die Jugendlichen von der<br />

youngCaritas zu Kinderarmut informiert und<br />

sensibilisiert. Insgesamt haben sich 290<br />

Unternehmen aus verschiedenen Branchen<br />

beteiligt und über 850 Jobs auf der Plattform<br />

www.youngHeroes.at zur Verfügung gestellt.<br />

Erste Bank und Sparkassen sind Hauptsponsor<br />

der Aktion und unterstützen mit zahlreichen<br />

Jobs.<br />

700 youngHeroes übernahmen soziale<br />

Verantwortung und gewannen Einblick in<br />

ein Berufsfeld ihrer Wahl<br />

Die 290 Unternehmen boten eine vielfältige<br />

Auswahl an Jobs an. Diese reichte von<br />

Mädchen von 11-16 Jahren schnuppern in die Berufswelt<br />

Jetzt anmelden zum Wiener Töchtertag<br />

KFZ-MechanikerIn über WebdesignerIn und<br />

JournalistIn zur Ordinationsassistenz und<br />

Bankkraft. Große Unternehmen wie Erste<br />

Bank und Sparkassen, Spar, C&A, IKEA oder<br />

Austrian Airlines nahmen genauso teil wie<br />

Klein- und Mittelbetriebe. Sie nutzten die<br />

Chance, sich als potentielle ArbeitgeberInnen<br />

zu präsentieren und junge engagierte<br />

Arbeitskräfte und mögliche Lehrlinge kennenzulernen.<br />

Caritas Präsident Michael Landau: „Der young-<br />

Heroes Day bringt Jugendliche und Unternehmen<br />

auf der Ebene des gemeinsamen Helfens<br />

für Kinder in Not zusammen. Es gelingt somit<br />

konkrete Unterstützung zu leisten und auch<br />

Zukunftsperspektiven zu schaffen, sowohl<br />

bei benachteiligten Kindern als auch bei den<br />

youngHeroes. So bekommen beispielsweise<br />

alle Jugendlichen die Chance, über die<br />

Jobplattform auf youngheroes.at spannende<br />

Unternehmen auszuwählen und wichtige<br />

erste Kontakte für einen Einstieg ins Berufsleben<br />

zu knüpfen.<br />

© Astrid-Knie<br />

Wien (OTS) - Der Wiener Töchtertag geht am<br />

28. April 2016 bereits in die 15. Runde. Wie<br />

auch in den vergangenen Jahren werden mehr<br />

als 150 Wiener Unternehmen Mädchen zwischen<br />

11 und 16 Jahren einen Tag lang zu sich<br />

einladen. Die Mädchen können sich ab sofort<br />

online auf www.toechtertag.at anmelden.<br />

„Mädchen werden bis heute in vielen Bereichen<br />

unterschätzt. Der Wiener Töchtertag soll ihnen<br />

zeigen, dass ihnen in technischen, naturwissenschaftlichen<br />

und handwerklichen Berufen<br />

genauso viele Möglichkeiten offenstehen, wie<br />

den Burschen.“, so Frauen- und Bildungsstadträtin<br />

Sandra Frauenberger. Noch immer sind<br />

Frauen in vielen dieser Bereiche eine Minderheit.<br />

Die Mädchen sollen am Töchtertag die<br />

Chance erhalten, verschiedene Berufe kennenzulernen<br />

und vielleicht noch ungeahnte Talente<br />

zu entdecken.<br />

Geschlechterverhältnis in technischen Bereichen<br />

noch immer unausgewogen<br />

Die unausgeglichene Verteilung von Mädchen<br />

und Burschen ist bereits in den höheren Schulen<br />

bemerkbar. In Schulen mit technischem<br />

Schwerpunkt ist diese ungleiche Verteilung<br />

sowohl in Lehrpositionen als auch bei dem<br />

Verhältnis von Schülerin zu Schüler erkennbar:<br />

Rund ein Drittel der SchülerInnen ist weiblich<br />

und auch der Anteil der LehrerInnen liegt<br />

nur bei 15%. Im Universitätsbereich sieht es<br />

ähnlich aus: Nur 27% der Studierenden auf der<br />

Technischen Universität Wien sind Frauen.<br />

(Quelle: Wiener Gleichstellungsmonitor 2013)<br />

Auch bei technischen Lehrberufen sind<br />

Mädchen unterrepräsentiert. Auf rund 7900<br />

männliche Kraftfahrzeugtechniker kamen 2013<br />

in Österreich rund 240 weibliche Lehrlinge<br />

(Quelle: WKO). Noch immer entscheiden<br />

sich fast 50% aller weiblichen Lehrlinge für<br />

die typischen Frauenberufe Handelskauffrau,<br />

Bürokauffrau und Friseurin.<br />

Es sind aber auch Fortschritte zu erkennen.<br />

Beim Lehrberuf Metalltechnik stieg die Anzahl<br />

der Mädchen von 2013 auf 2014 um rund 10<br />

Prozent. Damit lernen in Österreich mehr als<br />

800 Mädchen diesen Beruf. (Quelle: WKO)<br />

© Caritas


13 - BILDUNG / WIRTSCHAFT / JUGEND<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

FEBRUAR 2016<br />

Schwerpunkte im "Jahr der Jugendarbeit"<br />

Engagierte Jugendliche<br />

sollen belohnt werden<br />

Dornbirn (VLK) – Der Bund und die Länder<br />

haben für 2016 das "Jahr der Jugendarbeit"<br />

ausgerufen. Das Land Vorarlberg wird eine<br />

Reihe von Maßnahmen, Aktionen und<br />

Veranstaltungen dazu beisteuern und hat<br />

für die Jugendförderung in Summe 4,17<br />

Millionen Euro budgetiert. Die Schwerpunkte<br />

stellte Landeshauptmann Markus<br />

Wallner vor: die Einführung eines Anerkennungssystems<br />

für freiwilliges Engagement<br />

von Jugendlichen, die weitere Stärkung der<br />

Jugendbeteiligung und die Überarbeitung<br />

des Vorarlberger Jugendgesetzes unter<br />

breiter Mitwirkung von Jugendlichen.<br />

Laut einer Studie der Fachhochschule<br />

Vorarlberg ist das Potenzial in Sachen<br />

Bürgerschaftliches Engagement bei der<br />

Altersgruppe der 15- bis 29-Jährigen am<br />

größten. Um dieses Potenzial für die<br />

Gesellschaft zu aktivieren, wird in Zusammenarbeit<br />

des Büros für Zukunftsfragen<br />

und des Fachbereiches Jugend und Familie<br />

des Landes Vorarlberg sowie des Jugendinformationszentrums<br />

"aha" mit Gemeinden,<br />

Schulen, Vereinen, Unternehmen,<br />

Organisationen und Jugendlichen ein Anerkennungssystem<br />

zur gezielten Förderung<br />

von Jugendengagement entwickelt, dessen<br />

Umsetzung noch heuer starten soll. "Wir<br />

wollen junge Vorbilder vor den Vorhang<br />

holen und ihre Leistungen belohnen.<br />

Zugleich sollen dadurch noch mehr Jugendliche<br />

motiviert werden, sich ehrenamtlich<br />

zu betätigten", so Landeshauptmann<br />

Wallner.<br />

Vorgesehen ist, dass Jugendliche für ihre<br />

freiwillige Tätigkeit im Rahmen von Projekten,<br />

in Vereinsfunktionen, bei gemeinnützigen<br />

Aktionen etc. Punkte sammeln<br />

können und dafür eine Belohnung bzw.<br />

Anerkennung bekommen. Dies reicht von<br />

sinnvollen Produkten bis zur Möglichkeit<br />

auf besondere Erfahrungen wie z.B. Mitgestaltung<br />

einer Radiosendung, Training<br />

mit Profisportlern oder ein Tag in der Führungsetage<br />

eines Top-Unternehmens. Dazu<br />

bekommen die Jugendlichen einen "Engagement-Lebenslauf".<br />

Dieser verschafft<br />

ihnen zudem einen Vorteil bei der<br />

Jobsuche, denn potenzielle Arbeitgeber<br />

können dadurch Nachwuchskräfte rekrutieren,<br />

die ihre Leistungswilligkeit bereits<br />

unter Beweis gestellt haben.<br />

Um persönliche Zukunftserwartungen und<br />

das Lebensgefühl von Vorarlbergs Jugendlichen<br />

zu erheben, werden Befragungen an<br />

70 Schulen durchgeführt. Die aktive Beteiligung<br />

von Jugendlichen ist auch ein<br />

wesentlicher Faktor bei der geplanten<br />

Überarbeitung des Jugendgesetzes. Rund<br />

1.000 Jugendliche haben an Online-Umfragen<br />

und Gruppendiskussionen mitgewirkt.<br />

Auf dieser Grundlage werden die Empfehlungen<br />

für das neue Gesetz formuliert, die<br />

der Landesjugendbeirat im Frühjahr an<br />

die Landesregierung weiterleiten wird.<br />

Foto: Pixabay<br />

Antworten auf alle Fragen, die Jugendliche betreffen<br />

Jugendinformationsstelle in Wiener Neustadt<br />

St. Pölten (OTS/NLK) - In Wiener Neustadt informierten<br />

Landesrat Mag. Karl Wilfing und Bürgermeister<br />

KO Mag. Klaus Schneeberger über eine<br />

neue, direkt im Alten Rathaus untergebrachte<br />

Jugendinformationsstelle. Wilfing erinnerte<br />

dabei an das Jahr 2001 und die Gründung der<br />

Jugend:info NÖ in St. Pölten. Die Einrichtung, die<br />

somit heuer ihren 15. Geburtstag feiert, habe<br />

sich zur zentralen Informations- und Servicestelle<br />

für junge Menschen entwickelt, die mit über<br />

2 Millionen Aufrufen im Internet und zusätzlich<br />

über 8.000 Anfragen pro Jahr hervorragend<br />

angenommen werde.<br />

„Hier werden Antworten auf alle Fragen<br />

gegeben, die Jugendliche betreffen – von den<br />

europäischen Jugendprogrammen Erasmus+<br />

über Rechtsfragen bis zur Jugendkarte 1424 mit<br />

über 60.000 Kartenbesitzern in Niederösterreich<br />

zwischen 14 und 24 Jahren“, sagte der Jugend-<br />

Landesrat. Gleichzeitig würden auch Möglichkeiten<br />

der Mitbestimmung und Teilhabe forciert,<br />

seit dem Landtagsbeschluss zur Einführung<br />

von Jugend-Gemeinderäten im Jahr 2012 gebe<br />

es mittlerweile 1.243 Gemeinderäte unter 30<br />

Jahren.<br />

Bürgermeister Schneeberger betonte: „Die<br />

Jugendinfostelle mitten im Herzen der Stadt<br />

steht für das große Interesse der Stadt an der<br />

Jugend und ist ein weiterer Beweis für die<br />

gute Zusammenarbeit zwischen dem Land<br />

und der Stadt.“ Solcherart symbolisiere die<br />

neue Einrichtung auch den Neustart in<br />

Wiener Neustadt für Jugendliche. Ihr Leiter,<br />

Onur Yavuz, repräsentiere zudem hervorragend<br />

funktionierende Integration über Bildung und<br />

Sport.<br />

„Neben den Serviceangeboten des Landes bieten<br />

wir in Wiener Neustadt speziell auch eine<br />

Lesepatenschaft mit bereits über 20 Lesepaten<br />

in sechs Schulen sowie in Kooperation mit<br />

dem Sport.Land.NÖ ein Nightskating“, meinte<br />

Schneeberger abschließend.<br />

oder<br />

Geld zurück! 1<br />

Immer für Sie & Ihr Kind da - für alle Schulklassen und<br />

alle Fächer von der Volksschule bis zur Matura!<br />

Herzaman sizin ve çocuğunuz için burada - bütün<br />

sınıflar ve dersler için, İlkokul‘dan Matura‘ya kadar.<br />

Halbzeit im Schuljahr! Das Semesterzeugnis<br />

entscheidet noch nicht über den Aufstieg,<br />

ist jedoch eine wichtige Information über<br />

den gegenwärtigen Leistungsstand des<br />

Schülers. Erhöhte Aufmerksamkeit ist jetzt<br />

nötig, falls das Semesterzeugnis nicht so<br />

ausgefallen ist, wie erwartet.<br />

Mit Fleiß und der richtigen Unterstützung<br />

können SchülerInnen in den kommenden<br />

Monaten viel Lernstoff aufholen und ihre<br />

Leistungen verbessern.<br />

Die Schülerhilfe Glugovsky begleitet die<br />

Kinder und Jugendlichen seit 27 Jahren<br />

Schritt für Schritt auf dem Weg zum schulischen<br />

Erfolg. Qualifizierte und engagierte<br />

NachhilfelehrerInnen unterstützen die Kinder<br />

und Jugendlichen durch individuellen<br />

Nachhilfeunterricht erfolgreich in allen<br />

Schularten, Klassen und Fächern. Sie gehen<br />

gezielt auf die Bedürfnisse und Lernsituationen<br />

des Schülers ein und helfen dadurch,<br />

Die Schülerhilfe löst Schulprobleme!<br />

© VLK/Serra<br />

Jetzt Aufstieg sichern<br />

persönliche Fähigkeiten weiterzuentwickeln,<br />

Lernziele zu erreichen und Lerndefizite<br />

langfristig zu beheben.<br />

Vereinbaren Sie mit uns einen Beratungstermin<br />

und nützen Sie unser Angebot von<br />

zwei Gratis-Schnupperstunden.<br />

Die Schülerhilfe ist das erste Nachhilfe-<br />

Institut mit TÜV-Siegel nach ISO 9001.<br />

SCHÜLERHILFE – Theresia Glugovsky,<br />

die Nachhilfe<br />

INNSBRUCK, Salurner Str. 18, 0512/570557<br />

HALL, Stadtgraben 1, 05223/52737,<br />

SCHWAZ, Münchner Str. 46, 05242/61077<br />

WÖRGL, Speckbacherstr. 8, 05332/77951<br />

TELFS, Obermarktstr. 2, 05262/63376<br />

Mehr Infos unter:<br />

www.schuelerhilfe.at<br />

Rechtzeitig aktiv werden:<br />

Gezieltes & intensives Training<br />

für die Zentralmatura!<br />

Şimdi aktif bir şekilde, hedefe<br />

odaklı ve yoğun bir eğitim<br />

ile Yeni Sınav Sistemi‘ne<br />

(Zentralmatura) hazırlanın.<br />

Nur für Neukunden: Testen Sie 2 kostenlose Schnupperstunden!<br />

Sadece yeni öğrenciler için: 2 ücretsiz deneme saatine katılabilirsiniz.<br />

1 Sondertarif: Aktionsbedingungen unter www.schuelerhilfe.at/fuenfwegodergeldzurueck.<br />

INNSBRUCK, Salurner Str. 18, 0512 / 570557<br />

HALL, Stadtgraben 1, 05223 / 52737<br />

SCHWAZ, Münchner Str. 48, 05242 / 61077<br />

WÖRGL, Speckbacherstr. 8, 05332 / 77951<br />

TELFS, Obermarktstr. 2, 05262 / 63376<br />

WWW.SCHUELERHILFE.AT<br />

Entgeltliche Einschaltung


© Pixabay<br />

© Alexandra Serra<br />

© PENZINGER Thomas<br />

FEBRUAR 2016<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

BILDUNG / WIRTSCHAFT / JUGEND - 14<br />

Schüler/innen der 8. Schulstufe müssen sich entscheiden<br />

So funktioniert die Schulanmeldung<br />

Viele Schüler/innen der 8. Schulstufe müssen<br />

in den kommenden Tagen darüber entscheiden,<br />

welche weiterführende Schule sie<br />

besuchen werden - gleich nach den Semesterferien<br />

beginnt die Anmeldung. Sich für<br />

eine passende Schule zu entscheiden, ist ein<br />

wichtiger Schritt, der gut durchdacht und<br />

geplant werden sollte. In Vorarlberg können<br />

BIFO-Berater/innen dabei helfen, offene<br />

Fragen zu klären.<br />

„Welche Schule passt zu mir, zu meinen<br />

Interessen und meinen Fähigkeiten? Welche<br />

Berufschancen habe ich nach dem Schulabschluss?<br />

Oder ist doch eine Lehre das<br />

Richtige für mich?“ Diese und viele andere<br />

Fragen stellten sich viele Schüler/innen<br />

spätestens in den Semesterferien. Viele<br />

haben bereits Tage der offenen Tür besucht<br />

und vielleicht sogar schon ihre Wunschschule<br />

gefunden. Sollte die Entscheidung schwer<br />

fallen, kann ein Gespräch mit Bildungs- und<br />

Berufsberater/innen hilfreich sein um die<br />

richtige Wahl zu treffen.<br />

"Zukunftslabor Salzburg 20.16"<br />

10 Projekte des Wettbewerbs prämiert<br />

(LK) Für den landesweiten Wettbewerb<br />

"Zukunftslabor Salzburg" als Teil von "Salzburg<br />

20.16" gab es insgesamt 238 Einreichungen<br />

aus allen Regionen. Es gab zwei<br />

Projektkategorien: Regionale Zukunftsprojekte<br />

(148 Einreichungen) und Good<br />

Practice-Beispiele (90 Einreichungen). Beim<br />

"1. Zukunftsdialog" im Kulturzentrum Schloss<br />

Goldegg wurden die von einer Jury ausgewählten<br />

besten Einreichungen der Kategorie<br />

Regionale Zukunftsprojekte präsentiert. Im<br />

April werden bei einem 2. Zukunftsdialog<br />

die Preisträger der Good Practice-Beispiele<br />

vorgestellt und prämiert.<br />

Für Regionale Zukunftsprojekte standen insgesamt<br />

150.000 Euro zur Verfügung. Die Jury<br />

würdigte folgende fünf Einreichungen mit<br />

einer Unterstützung von jeweils 20.000 Euro:<br />

Ankommenstour Querbeet (Stadt und Land<br />

Salzburg; Projektträger: Verein Ikult. Interkulturelle<br />

Projekte und Konzepte), Handicap-<br />

Guide (Hallein/Tennengau, Projektträger:<br />

Horst Eckstein), WIRunternehmenINKLUSION<br />

(Lungau, Projektträgerin: Maria Bogensberger),<br />

Menschenrechtsschule (Stadt und Land<br />

Salzburg; Projektträger: Verein Plattform<br />

Wie funktioniert die Schulanmeldung?<br />

Die Anmeldefrist für weiterführende Schulen<br />

beginnt am 22. Februar und endet am 4.<br />

März 2016. Auf der Rückseite der Schulnachricht<br />

sind sämtliche zur Auswahl stehenden<br />

Schulen in Vorarlberg aufgelistet. In diesem<br />

Formular werden die Wunschschule und bis<br />

zu fünf mögliche Alternativen eingetragen,<br />

gereiht nach persönlicher Wichtigkeit mit<br />

Ziffern von 1 bis 6. Bei der sogenannten<br />

„Erstwunschschule“ wird dann während der<br />

Anmeldefrist die originale Schulnachricht<br />

mit dem ausgefüllten Anmeldeformular<br />

abgegeben. Je nach Platzangebot, Nachfrage<br />

und notwendiger Qualifizierung des Schülers/der<br />

Schülerin für die Wunschschule,<br />

erfolgt die vorläufige Aufnahme bzw. Zuweisung<br />

zur weiterführenden Schule in der<br />

Regel bis April. Die endgültige Aufnahme wird<br />

nach Abgabe des Jahreszeugnisses an der<br />

Auswahl-Schule bestätigt.<br />

Alle Infos rund um das Thema Schule sind<br />

unter www.bifo.at/schule zu finden.<br />

Menschenrechte) und OK. Offene Kreativwerkstatt<br />

(Stadt Salzburg, Projektträger:<br />

OK.Werkstatt Verein zur Förderung von<br />

kreativer Werkarbeit).<br />

Folgende fünf Regionale Zukunftsprojekte<br />

werden jeweils mit 10.000 Euro unterstützt:<br />

Refugee TV (Stadt und Land Salzburg, Projektträger:<br />

David Groß), Umbrella – Integration<br />

von jugendlichen Flüchtlingen/Migranten<br />

und deren Familien (Hallein, Projektträger:<br />

IKU/Stadtgemeinde Hallein), 7HOCH2 – Festival<br />

für zivile Auftragskunst (Stadt Salzburg;<br />

Projektträgerinnen: Siglinde Lang, Sandra<br />

Chatterjee), fairMatching – Arbeit als Motor<br />

für Integration (Projektträger: Mario Wagner<br />

- Gemeinschaft von mehreren EPUs) sowie<br />

Spielend Einander Verstehen (Stadt und Land<br />

Salzburg; Projektträger: Theaterensemble<br />

Brettspiel).<br />

Ideen für die künftige<br />

Entwicklung der Regionen<br />

Beim Wettbewerb "Zukunftslabor Salzburg<br />

20.16" waren die Salzburgerinnen und Salzburger<br />

eingeladen, sich mit ihren Ideen für<br />

die Entwicklung des Bundeslandes Salzburg<br />

einzubringen. Es sollten möglichst viele<br />

Menschen motiviert und<br />

aktiviert werden, sich mit<br />

den auf uns zukommenden<br />

Herausforderungen<br />

zu identifizieren und<br />

Lösungsmodelle in den<br />

Bereichen Arbeit und<br />

Wirtschaft, Soziales und<br />

Gemeinden, Kultur und<br />

Bildung zu entwickeln. Das<br />

Zukunftslabor richtete sich<br />

an Privatpersonen und<br />

Unternehmen, an Vereine,<br />

Kultureinrichtungen, Gemeinden<br />

und Schulen.<br />

Jungunternehmerpreis 2016<br />

Neue Ideen und innovative Lösungen<br />

Mit dem Jungunternehmerpreis<br />

werden Unternehmen<br />

ausgezeichnet, die mit neuen<br />

Ideen und innovativen Lösungen<br />

wichtige Impulse für<br />

Oberösterreichs Wirtschaft<br />

setzen. „Du kannst dein Licht<br />

unter den Scheffel stellen –<br />

oder du zeigst uns, wofür du<br />

brennst. Ergreif die Chance<br />

und begeistere unsere Jury<br />

mit deinem Projekt!“, lautet<br />

der Aufruf der Jungen Wirtschaft.<br />

Auf die GewinnerInnen<br />

warten Ruhm und Ehre. Und natürlich<br />

die „Jupito-Trophäe“, die auch heuer wieder<br />

von den Mitgliedern der Jungen Wirtschaft<br />

komplett neu gestaltet wird. “Du willst gewinnen?<br />

It’s up to you!”<br />

Raketenstarter, Platzhirsche und Regionen-<br />

Rocker - dies sind die drei Kategorien, die<br />

heuer beim JUP, dem wichtigsten Preis für<br />

Jungunternehmer in Oberösterreich, ausgeschrieben<br />

werden.<br />

Pro Kategorie gibt es jeweils drei Preisträger.<br />

Die Preisgelder pro Kategorie betragen:<br />

1. Platz: € 2.000,-<br />

2. Platz: € 1.500,-<br />

3. Platz: € 1.000,-<br />

Quelle: jungunternehmerpreis<br />

Das innovative Wiener Unternehmen x.test<br />

schreibt zum fünften Mal den begehrten<br />

AXAWARD (Austrian x.test Award) für TechnikschülerInnen<br />

aus.<br />

Eine Chance für junge Talente<br />

x.test hat den AXAWARD 2012 ins Leben<br />

gerufen, um jungen Techniktalenten die Chance<br />

zu geben ihre Ideen und Erfindungen vor<br />

einem fachkundigen Publikum zu präsentieren.<br />

Der Wettbewerb richtet sich österreichweit<br />

an EinzelteilnehmerInnen oder Teams (max.<br />

vier Personen) der Fachrichtungen Elektrotechnik,<br />

Nachrichtentechnik, Hochfrequenztechnik,<br />

Mechatronik, Kommunikationstechnik, Technische<br />

Informatik und Technische Kommunikation.<br />

Ziel ist es, den jungen Talenten einen<br />

Austausch zu ermöglichen.<br />

Beispielprojekt: Ein Leiberl,<br />

das Menschenleben rettet<br />

Die Projekteinreichung 2016 der Wiener HTL<br />

tgm (Technologisches Gewerbemuseum)<br />

beschäftigt sich mit „wearable“ Elektronik<br />

für Kinder. In ein Kleidungsstück integrierte<br />

Elektronik soll Menschenleben retten. Ein<br />

Sensor misst Temperatur, Puls und Atem eines<br />

Kleinkindes. So soll der plötzlich eintretende<br />

Tod von Neugeborenen verhindert werden.<br />

Es werden pro Kategorie die 10 besten<br />

Einreicher auf der Homepage veröffentlicht.<br />

Die prämierten Unternehmen werden in den<br />

Medien präsentiert.<br />

Der Jungunternehmerpreis wurde auf Initiative<br />

der Jungen Wirtschaft in Kooperation mit<br />

der Fachgruppe Unternehmensberatung und<br />

Informationstechnologie ins Leben gerufen.<br />

Die Preisverleihung findet im Rahmen einer<br />

festlichen Gala am 19. Mai 2016 in Linz statt.<br />

Der glanzvolle Höhepunkt des Abends ist<br />

die Überreichung des Jungunternehmerpreises<br />

2016 an die GewinnerInnen der drei<br />

Kategorien.<br />

Einreichfrist für den Preis ist der 11.03.2016<br />

Weitere Informationen unter:<br />

www.jungunternehmerpreis.at<br />

Chance für HTL-SchülerInnen<br />

AXAWARD<br />

© Ryan McGuire<br />

Zudem bekommen die Eltern und Ärzte<br />

allgemeine Informationen über den Körper<br />

des Kindes.<br />

Technik ist ein Lebensfaktor<br />

Als führendes Unternehmen für elektronische<br />

Messtechnik in Österreich will x.test die<br />

nächste Technik-Generation fördern. Ein<br />

besonderer Fokus liegt auf Mädchen-Teams,<br />

die von den Geschäftsführern von x.test persönlich<br />

gecoacht werden. „Technik ist ein wesentlicher<br />

Faktor für Lebensqualität. Wir wollen<br />

den technischen Nachwuchs motivieren und<br />

einen Beitrag zur technologischen Entwicklung<br />

in Österreich leisten“, sagt Christan Bauer. „Es<br />

ist wichtig, innovative Ideen zu haben, sie weiterzuentwickeln<br />

sie mit Durchhaltefähigkeit<br />

auch zu verwirklichen“, ergänzt Jakob Udier.<br />

Deshalb bekommen nicht nur die GewinnerInnen<br />

des Wettbewerbes einen persönlichen<br />

Preis, sondern auch die jeweilige HTL, damit die<br />

weitere Forschung an der Schule gesichert ist.<br />

Einreichschluss ist am 4. März 2016. Im Finale<br />

matchen sich die Besten der Besten. Das Technik-<br />

Battle findet am 28. April 2016 im Wiener<br />

WUK statt. Die Gewinner-Teams und ihre Schulen<br />

erhalten Sachpreise im Wert von rund 7.000<br />

Euro. Mehr Infos gibt es unter www.axaward.at


15 - AVUSTURYA<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

ŞUBAT 2016<br />

Eurostat’ın son verilerine göre<br />

kanser nedenli ölümlerde AB<br />

ortalaması 2013’de %26. En<br />

yüksek oran %32 ile Slovenya’da<br />

görülürken, listenin sonunda<br />

%17 ile Bulgaristan yer<br />

aldı. Avusturya’da oran ise AB<br />

ortalaması ile aynı (%26).<br />

Avrupa’da resmi rakamlarla<br />

1.296.902 kişi kanserden<br />

hayatını kaybetti. Almanya<br />

224.386 kişi ile ilk sırada yer<br />

alırken, Almanya’yı sırasıyla<br />

İtalya (168.144), İngiltere<br />

A<br />

Uzm. Psikolog Sebiha Devrim: Sağlıklı ve düzgün bir ilişki kendi kendine oluşan bir durum değildir.<br />

VRUP<br />

<strong>HABER</strong><br />

SAĞLIKLI BİR İLİŞKİ NASIL OLUR?<br />

Uzm. Psikolog Sebiha Devrim, Otizm ve İlişki uzmanıdır. Daha<br />

önce kendi hikâyesi hakkında ''Anne, ben uzaylı mıyım?'' adlı kitabı,<br />

sonrasında ''Otizm'e pozitif bakış açısı ve Otizm'i anlamak adlı<br />

kitapları yazdı. Şuan Uzm. Psikolog olarak Türkiye ve Avrupa da<br />

yaptığı çalışmaları, verdiği eğitim ve sunumları pozitif psikoloji<br />

yönünden sürdürüyor. Kendi yaptığı çalışmalar ve edindiği tecrübeler<br />

sonucunda pozitif psikolojinin otizmli kişilerde ne kadar güzel<br />

sonuçlar getirdiğini gördü ve bu yüzden uzmanlık alanını pozitif<br />

psikoloji ile geliştirdi. Yetenekleri vurgulamak ve bunlara yönelmenin<br />

otizmin zayıf yönlerinden daha da önemli olduğunu düşünüyor.<br />

Avrupa’da her 4 ölümden birinin nedeni kanser<br />

A<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

Gazete Kurucusu (Gründerin)<br />

Katrin VORHAUSER<br />

İmtiyaz Sahibi (Herausgeber und Inhaber)<br />

Mehmet İNAK<br />

Genel Yayın Yönetmeni (Chefredaktion)<br />

Hasan KESKİN<br />

Türkiye Temsilcisi<br />

Mag. Ahmet ZUBİ<br />

18.02.2016 - 14.03.2016<br />

SAYI: 54 ŞUBAT 2016 - FEBRUAR 2016 AUSGABE: 54<br />

ANSCHRIFT - ADRES<br />

<strong>HABER</strong> <strong>AVRUPA</strong> - <strong>EUROPA</strong> <strong>JOURNAL</strong><br />

Roßbachstr. 10 - 6020 Innsbruck<br />

Baskı-Druck: Medien-Druck Salzburg GmbH<br />

Yayımlanan köşe yazıları ve reklamların içeriğinden<br />

gazetemiz sorumlu değildir.<br />

www.europa-journal.net - info@europa-journal.net<br />

R<br />

I<br />

E<br />

C H<br />

(161.645), Fransa (155.986)<br />

ve İspanya (107.136) takip<br />

etti. 65 yaş altı kanser nedenli<br />

ölümlerin AB ortalaması %37,<br />

Avusturya’da ise %38, 65<br />

yaş üstünde kanser nedenli<br />

ölümlerin AB ortalaması oranı<br />

%23’e kadar düşüyor. 65 yaş<br />

üstü ölümlerde Avusturya’daki<br />

oran AB ortalaması<br />

ile aynı (%23 ).<br />

Kanser türlerine göre, akciğer<br />

kanseri ölüm sebebi olarak ilk<br />

sırada. AB’de %21; erkeklerde<br />

(%26) kadınlara (%15) göre<br />

oldukça yüksek. Avusturya’da<br />

ise %22 erkek, %14<br />

kadın, genel olarak ise %18<br />

akciğer kanserinden öldü.<br />

Kalın bağırsak kanserinden<br />

ölümlerin kadın ve erkek aynı<br />

olmak üzere AB ortalaması<br />

%12, Avusturya’da ise %11<br />

Uzm. Psikolog Sebiha Devrim:<br />

Sağlıklı ve düzgün bir ilişki<br />

kendi kendine oluşan bir<br />

durum değildir. Bunun için<br />

âşık olduğunuz ve ilişkiye başladığınız<br />

ilk zamanlardan itibaren<br />

dikkat etmeniz gereken<br />

unsurlar vardır. Kolay değil<br />

ama karşılığında birçok şey kazanacaksınız!<br />

Altta bir ilişkinin<br />

temelinde olması gereken<br />

unsurları anlatacağım.<br />

Birbirinize güvenin<br />

Sağlıklı bir ilişkinin temelinde<br />

güven duygusu çok önemlidir.<br />

Güven duygusu ise zamanla<br />

oluşan bir durumdur,<br />

kendi kendine oluşmaz.<br />

Önyargıda bulunmayın. Partnerinize<br />

güvenmemeniz gerektiği<br />

bir konu olduğunu mu<br />

düşünüyorsunuz? Bu konuyu<br />

dile getirin. Çoğunlukla yeni<br />

başlayan bir ilişkide bu<br />

şüphelerinizin yersiz olduğunu<br />

göreceksiniz.<br />

Birbirinizin arkadaşı olun<br />

Plan yapın, geleceğiniz için<br />

çalışın ve dışa yönelik, birbirinize<br />

bağlı bir çift olun. Üçüncü<br />

şahısların yanında birbirinizi<br />

küçük düşürmeyin. Partnerinizle<br />

bir ortamda bir konuyla<br />

ilgili aynı fikirde değilseniz,<br />

oldu. Kalın bağırsak kanserinden<br />

sonra göğüs kanseri<br />

(yanız kadınlarda) AB ve Avusturya’da<br />

aynı oranda (%7)<br />

ölüm nedeniydi. Pankreas<br />

kanseri AB ortalaması %6 (%6<br />

erkekler, %7 kadınlar), Avusturya’da<br />

ise %7 (%7 erkek, %8<br />

kadın), prostat kanseri ölüm<br />

nedeni olarak AB ve Avusturya’da<br />

%6 olarak görüldü. Dikkati<br />

çeken prostat kanseri<br />

nedenli ölüm oranının %11 ile<br />

İsveç’i zirveye taşımasıydı. En<br />

az prostat kanserinin ölüme<br />

sebep olduğu ülkeler (hepsinde<br />

%4) Lüksemburg, Malta,<br />

Hollanda ve Romanya oldu.<br />

Geçtiğimiz baharda Avusturya’da<br />

yapılan bir araştırmaya<br />

göre kanser vakaları artma<br />

eğiliminde. 2000 yılında her<br />

100 bin kişide 465,3, 2010’da<br />

© Tim Reckmann / pixelio.de<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

konuyu yalnız kaldığınızda<br />

konuşun başkalarının yanında<br />

bunu asla yapmayın. Başkalarının<br />

yanında yapacağınız<br />

değerlendirmeler ilişkiyi daha<br />

çok yıpratıcı olabilir.<br />

Üçüncü şahıslara<br />

fırsat vermeyin<br />

Büyük bir kavga sonrasında<br />

kalbinizin rahatlaması için<br />

yaşananları annenize veya<br />

arkadaşınıza anlatmak cazip<br />

gelebilir fakat bunu yapmayın.<br />

Partnerinizle problemi çözdüğünüzde<br />

sizin için her şey<br />

yine normal ve güzel bir hale<br />

dönebilir ancak anlattığınız kişi<br />

de anlattıklarınız saklı kalır<br />

ve partnerinize farklı gözle<br />

bakabilir bu yüzden.<br />

Birbirinize bağımlı olmayın<br />

Kendi arkadaş grubunuza ve<br />

hobilerinize devam edin. Partneriniz<br />

için birden bunlardan<br />

vazgeçmeyin.<br />

Anlaşma yapın aranızda<br />

Kendi arkadaş grubunuzun<br />

ve hobilerinizin olması, her<br />

zaman istediğinizi yapabilirsiniz<br />

anlamına gelmez. Her<br />

ilişkide anlaşma olması gerekir,<br />

çünkü ilişkide iki insan<br />

vardır ve her birinin kendi<br />

istekleri ve düşünceleri vardır.<br />

Kanser yaygınlaşıyor...<br />

I<br />

E<br />

C H<br />

461,7 yeni vaka kayıt edildi.<br />

2020 yılında sayının 1 milyon<br />

kişide 451 yeni vaka olacağı<br />

tahmin ediliyor. Erken tanı,<br />

gelişen tedavi yöntemleri,<br />

kanser hastalarının yaşam sürelerinin<br />

uzaması ve demografik<br />

gelişme de diğer<br />

taraftan kanserle yaşayan insanların<br />

sayısını arttıracak.<br />

Avusturya’da 2000’de yaklaşık<br />

190.000, 2010’da 305.000<br />

insan kanserle yaşarken bu sayının<br />

2020’de 390.000 olacağı<br />

hesaplanıyor. Yükselme eğiliminin<br />

2020’den sonra süreceği<br />

öngörülüyor. 2009<br />

verileri baz alındığında kanserin<br />

maliyeti 27 AB ülkesine yıllık<br />

yaklaşık 117 milyar euro.<br />

Dünya da kanserden hastalananların<br />

ve ölenlerin sayısı da<br />

giderek artmakta. 2008’de<br />

toplam teşhisi konmuş 12.7<br />

milyon yeni kanserli hasta varken,<br />

2012’de bu sayı 14.1 milyon<br />

oldu. 2008’de 7.6 milyon<br />

ölüm kayıt edildi. Geçtiğimiz<br />

yıl bu sayı 8.2 milyon oldu.<br />

Modern tıp ise bu hastaları<br />

daha uzun yaşatmaya çalışırken<br />

diğer yandan bu hastalıkları<br />

normal kronik sorunlar<br />

haline getirme çabası içinde.<br />

İstatistiklere göre 2012’de<br />

dünyada kanser teşhisi konmuş<br />

32.6 milyon 15 yaş üstü<br />

insan yaşıyordu.<br />

Bunları konuşarak eşit bir<br />

şekilde çözüme bağlayın.<br />

Konuşmayı öğrenin<br />

birbirinizle<br />

İçinizden geçenleri konuşarak<br />

paylaşın ve beraberce çözüm<br />

bulun. Paylaşmadığınız zaman<br />

konu büyür içinizde ve farklı<br />

bir şekilde patlak verir.<br />

Tartışmayı öğrenin<br />

Bir ilişkide bazen büyük<br />

tartışmalar çıkabilir, bu sağlıklı<br />

olanıdır. Duyguların oturması<br />

ve partnerinizi tanımak için<br />

bazen sarsıntılara da ihtiyaç<br />

vardır. Fakat tartışmaların<br />

seviyeli bir şekilde olması<br />

unutulmamalıdır. Tartışma<br />

esnasında kendinizin de<br />

duymak istemediği sözleri<br />

kullanmamayı öğrenin ve<br />

gözyaşlarınızı asla silah olarak<br />

kullanmayın.<br />

Affetmeyi bilin<br />

Partnerinizin hatasını ona<br />

karşı silah olarak kullanmayın,<br />

konuşarak çözüm bulun<br />

ve noktalayın bir daha aynı<br />

konuyu sürekli açıp tekrarlamayın.<br />

Beraber olmak için<br />

zaman ayırın<br />

Kendinizi sürekli işinize vermeyin.<br />

Sakinlik içinde en az<br />

v.l.n.r.: Finanzminister Hans Jörg Schelling, Finanzstadträtin Renate Brauner, Gesundheitsstadträtin<br />

Sonja Wehsely, Vizekanzler und Wissenschaftsminister Reinhold Mitterlehner<br />

Sağlık ve Araştırmada<br />

Viyana Merkez Olacak<br />

Viyana’nın geleceğin sağlık<br />

ve araştırma merkezi olması<br />

için hazırlanan paketin<br />

tanıtımı Bilim Bakanı<br />

yarım saat birbirinize zaman<br />

ayırın. Gün içerisinde yaşadıklarınızı<br />

konuşun.<br />

Cinsellik konusunda<br />

birbirinize açık olun<br />

İlişkinin başlangıcında cinsellik<br />

konusunda birbirinizi fizyolojik,<br />

duygusal ve biyolojik olarak<br />

doğru tanıtın. Nelerden<br />

zevk aldığınızı belirtin.<br />

Kendinize güvenin<br />

Partnerinizden sürekli onay<br />

beklemeyin. Kendinize güvenin,<br />

sevin ve inanın. Kendini<br />

seven insan, başkasını da<br />

sevebilir.<br />

Ev işlerinizi paylaşın<br />

Evde yapılacak işleri paylaşın<br />

ve bunun için plan yapın.<br />

Partnerinizin hatalarını kabul<br />

edin (çünkü sizinde var)<br />

Zaman içerisinde partnerinizin<br />

sizi irite (rahatsız) edecek bazı<br />

özellikleriyle karşılaşabilirsiniz.<br />

Genellikle bunlar küçük şeylerdir,<br />

mesela diş macununun<br />

kapağını kapatmaması gibi.<br />

Konuyu büyütmeyin konuşun<br />

ve onu küçük hatalarıyla<br />

olduğu gibi kabul edin.<br />

Daha fazla bilgi ve iletişim için:<br />

www.sebihadevrim.com<br />

info@sebihadevrim.com<br />

Reinhold Mitterlehner,<br />

Maliye Bakanı Hans Jörg<br />

Schelling, Viyana Belediyesi’nden<br />

Renate Brauner ve<br />

Sonja Wehsely, Tıp Fakültesi<br />

ve Viyana Devlet<br />

Hastanesinden temsilcilerin<br />

katıldığı bir basın konferansıyla<br />

tanıtıldı.<br />

Bakan Mitterlehner, ‘‘Hedefimiz<br />

tıbbi araştırma ve<br />

eğitimin uygun yatırımlarla<br />

geliştirilmesi ve finansmanının<br />

uzun vadede<br />

planlı bir şekilde garanti<br />

altına alınmasıdır. Somut<br />

olarak bu paket için devlet<br />

ve Viyana il yönetimi birlikte,<br />

2030’a kadar 2.2 milyar<br />

euro yatırım yapacak.<br />

Araç ve binaların da tekniğin<br />

en son seviyesinde olması<br />

için, yıllık 40 milyon<br />

euro ek eğitim ve araştırma<br />

masrafları ve 2030’a<br />

kadar bina projeleri için<br />

1.4 milyar euro yatırım öngörülüyor.<br />

Viyana Tıp Fakültesi<br />

dünyada alanında<br />

en iyiler arasında ve Viyana<br />

Devlet Hastanesi<br />

uluslararası kıyaslamada<br />

en büyük hastanelerden<br />

biri. Bunun devamlılığını<br />

sağlamak önemli meselelerimizdendir.’’<br />

dedi.<br />

Maliye Bakanı Schelling:<br />

‘‘Atılan her adım Avusturya’yı<br />

tekrar zirveye taşımalı.<br />

Geçmişte birlikte<br />

çeşitli problemlerin üstesinden<br />

geldik ve şimdi<br />

daha parlak bir geleceğe<br />

yürüyoruz. Pakette imzası<br />

olan taraflar bir dönüm<br />

noktası için birleşti. Devlet<br />

ve Viyana ilinin de paketin<br />

birlikte finansmanı için anlaşması<br />

özellikle büyük bir<br />

başarı. Planlama güvenliğini<br />

garantiye almakla sağlık<br />

sistemimizdeki finansal<br />

dalgalanmaların hakkından<br />

gelmede kolaylaştı ve<br />

Viyana Tıp Fakültesini<br />

dünya sıralamasındaki 58.<br />

liğinden tekrar en iyi 10’a<br />

getirmeye katkı sağlamış<br />

olduk. Herkese katkıları<br />

için teşekkür ederiz.’’<br />

© MedUni Wien / Matern<br />

Que le: BMWFW


ŞUBAT 2016<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

AVUSTURYA - 16<br />

OECD rakamlarına göre Avusturya’da<br />

öğrencilerin durumu iyi değil...<br />

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma<br />

Örgütü'nün (OECD) en son PISA<br />

araştırmasına göre, Avusturya’da<br />

15 yaşındaki öğrencilerin %11’i<br />

okuma, matematik ve fen bilimleri<br />

testlerinden çok kötü sonuçlar<br />

aldılar. Bu öğrenciler, OECD’nin<br />

PISA araştırması için belirlediği<br />

standart notların altında puan alan<br />

ve öğrenme güçlüğü olan öğrenciler<br />

olarak adlandırılıyor ve gelecekteki<br />

yaşamlarında sorunlarını<br />

ve karışık görevleri kendi başlarına<br />

halledemeyecekler kategorisinde<br />

görülüyorlar.<br />

Avusturya Sosyal Demokrat Partisi<br />

(SPÖ) bu sorunun çözümü olarak<br />

orta öğretimi ve tam gün okul<br />

sistemlerini talep ediyor. Eğitim<br />

Bakanı Gabriele Heinisch-Hosek’e<br />

göre ‘‘Birleşik Okul - Gemeinsame<br />

Schule’’nin öğrencilerin öğrenmesine<br />

olumlu etkileri var, tüm gün<br />

okullar ise okul gününün uzamasını<br />

sağlıyor, böylelikle öğrencilere<br />

etkili bir destek sunulmuş oluyor.<br />

Almanca dilini az bilme ya da sosyal<br />

statü gibi risk faktörleri de<br />

daha iyi dengelenmiş oluyor.<br />

Viyana Okul Dairesi Başkanı Jürgen<br />

Czernohorszky de aynı sorunu dile<br />

getiriyor. Avusturya’da öğrencilerin<br />

matematikte %19’u, okumada<br />

%19.5’i ve fen bilimlerinde %16’sı<br />

‘‘zayıf öğrenciler’’ grubuna dahil.<br />

Tüm üç alanda %11’lik kesim de<br />

riskli gruba bulunmakta.<br />

GÖÇMEN KIZLARIN DURUMU<br />

OECD ülkeleri genelinde; ‘‘Göçmen<br />

bir kız, eğitimi ve geliri düşük<br />

bir aileden ise, kırsal alanda yaşıyorsa,<br />

evinde okuldakinden farklı<br />

© szoszi - Fotolia.com<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

Mehr als jeder zehnte Schüler ist ein echter Risikofall<br />

Başarısız eğitim<br />

sistemi alarm veriyor<br />

Yapılan araştırmaya göre Avusturya’da 15 yaşındaki<br />

öğrencilerin %11’ini sorunlu bir gelecek bekliyor!<br />

bir dil konuşuluyorsa, kreşe hiç gitmemiş<br />

ve meslek okulunu seçmiş<br />

ve sınıf tekrarlamış ise’’, bunlar en<br />

büyük risk grubu olarak görülüyorlar.<br />

Ancak diğer bir karşılaştırma<br />

sosyo-ekonomik geçmişe diğer<br />

birçok faktörler nedeniyle çok<br />

önem verilmemesi gerektiğini<br />

gösteriyor: Göçmen kökenli olmayan<br />

erkek bir öğrenci ana-babalı,<br />

orta gelir ve eğitim seviyeli,<br />

şehirde bulunan, içinde okuldaki<br />

dil konuşulan bir evden geliyor,<br />

bir yıldan fazla kreşe gitmiş, sınıf<br />

tekrarlamamış ve düz okula gitmiş<br />

ise bu öğrencinin matematikte<br />

zayıf olanların arasında olma<br />

olasılığı %10.<br />

Göçmen kökenli bir kız öğrenci,<br />

tek kişinin çalıştığı eğitimi ve gelir<br />

düzeyi düşük olan, içinde okuldakinden<br />

farklı dil konuşulan bir<br />

evden geliyor, hiç kreşe gitmemiş,<br />

sınıf tekrarlamış ve bir meslek<br />

okuluna gitmekte ise, bu öğrencinin<br />

matematiği zayıf öğrenciler<br />

grubunda olma ihtimali ise %76.<br />

VİYANA BAŞKONSOLOSLUĞU<br />

DUYURUSU...<br />

‘‘Gençlerimiz ve ailelerinin Avusturya<br />

eğitim sistemi hakkında<br />

bilgilendirilmesi için başlatılan<br />

"Eğitim ve Gelecek" isimli proje<br />

kapsamında, her Pazartesi<br />

sabahı Başkonsolosluğumuzda<br />

Avusturyalı uzmanları işlem için<br />

gelen vatandaşlarımızla buluşturmaya<br />

devam ediyoruz.’’<br />

Saygıyla duyurulur.<br />

T.C. Viyana Başkonsolosluğu<br />

"Eğitim ve Gelecek"<br />

Projesi Başladı...<br />

Avusturya eğitim sistemini gençlerin<br />

ve ailelerin yakından tanıması<br />

başarının anahtarı olacaktır.<br />

Bu çerçevede, Başkonsolosluklarımızda<br />

başlayacak bilgilendirme<br />

projesinde vatandaşlarımızın sorularını<br />

yanıtlamak üzere uzmanlar<br />

hazır bulunacaktır.<br />

İlgililerin bu çalışmadan yararlanmaları<br />

çok önemlidir.<br />

© Gerd Altmann / pixelio


ŞUBAT 2016<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

AVUSTURYA / TIROL<br />

© Grüne Tirol<br />

Abgeordneter zum Tiroler Landtag<br />

Yeşiller Partisi Milletvekili<br />

Ahmet Demir:<br />

Tirol Yerel Seçimleri...<br />

Seçme hakkınızı<br />

mutlaka kullanın<br />

28 Şubat’daki Tirol yerel seçimleri yaklaşıyor<br />

ve yabancı uyruklu vatandaşlarımız<br />

yine seçim telaşına giriyor. Güzel bir<br />

koşuşturmadan sonra herkes heyecanla<br />

neticeleri bekleyecek.<br />

Çalışmalarının karşılığını alacak mı? Çalışmaları<br />

boşa mı çıkacak? Bu gibi soruları da<br />

çok duyacağız...<br />

Hemen hemen her partiden aday olan<br />

tüm arkadaşlarımıza şimdiden başarılar<br />

dilerim. Çünkü demokratik bir toplumda<br />

her kesimden, her görüşten insanların<br />

farklı farklı partilerde aday olması gerekir.<br />

Tek taraflı düşünmememiz lazım.<br />

Belediye, Eyalet ve Avusturya genelinde<br />

siyasi alanda temsil edilmek, siyaset yapmak,<br />

kararlar vermek, hesap sormak, neticelere<br />

varmak ve sorunların çözümlerine<br />

ulaşmak gerekiyor.<br />

Çözülmesi gerekiyor ki gelecek nesillere<br />

iyi bir altyapı sunabilelim ve onlar bizim<br />

yaşadığımız sorunları yaşamasınlar. Dışlanmak<br />

toplumların gelişmelerini engeller<br />

ve dışlanmıs toplumlar doğal olarak tam<br />

olarak kendilerini yaşadıkları yere adapte<br />

edemezler.<br />

Bu sebeplerden dolayı, adaylarımıza sahip<br />

çıkalım, onlara soru ve sorunlarımızı iletelim,<br />

parti tüzüklerini okuyalım ve bundan<br />

sonra da kime oy vereceğimizi kararlaştıralım.<br />

Ben onu tanıyorum, akrabamdır, köylümdür,<br />

iş arkadaşımdır gibi vasıflar siyasi<br />

alanda pek önemli değildir. Sizi en çok<br />

kim temsil ediyorsa, sizin için en çok kim<br />

çalışıyorsa ona destek olmanızı tavsiye<br />

ederim.<br />

Ama yine de bu adayların sizleri temsil<br />

ettiğini unutmayın!<br />

Ben sizi eğitim ve sosyal, ayrıca entegrasyon<br />

gibi alanlarda iyi bir şekilde temsil<br />

ettiğimi düşünüyorum ve bu önümüzdeki<br />

seçimlerde yine desteğinizi istiyorum.<br />

Sizlere % 0 vaat de bulunma ve % 100<br />

çalışma sözü veriyorum. Bu önümüzdeki<br />

seçimlerin Tirol toplumuna renk katacağını<br />

düşünüyorum. Belediyelerimizde,<br />

ana okulundaki eğitim, şehir ve köy<br />

gelişimi, sosyal ve sağlık alandaki<br />

altyapıyı sağlama, makul fiyatda konut,<br />

spor ve kültürel faaliyetlerin sunulmasında<br />

yapılması gereken daha çok iş var.<br />

Bunları önümüzdeki süreçte de ele almak<br />

ve sizi belediye meclisinde de temsil<br />

etmek istiyorum. Herkese tekrar başarılar<br />

diliyorum!<br />

‘’Özüyle sözüyle bir olan, işi her zaman vatandaşa hizmet olan vekiliniz.’’ Güven Tekcan<br />

Telfs Belediyesi Yönetim Kurulu Üyesi<br />

Güven Tekcan:<br />

‘‘Yüksek Tercihli<br />

Oylarınızla İlk<br />

Belediye Başkan<br />

Yardımcınız<br />

olabilirim...’’<br />

Değerli Telfs Belediyesi vatandaşlarım;<br />

Öncelikle sizlere bana 6 yıl önce vermiş<br />

olduğunuz yetkiden dolayı çok teşekkür<br />

ederim. Vermiş olduğunuz bu yetkiyle<br />

hem sizlere hem de Telfs’de yaşayan<br />

bütün vatandaşlarıma aynı eşitlikle,<br />

doğru bildiğim yolda üst düzey bir<br />

hizmet sunduğuma inanıyorum.<br />

Çalışmalarımda öncelikli olan 3 madde;<br />

1- Konutlar: Belediyemizin sosyal konutlarındaki<br />

adaletli dağılım,<br />

2- Eğitim: Birçok ücretsiz Almanca kursları,<br />

ilkokul talebelerine Almanca ağırlıklı<br />

1 sınıf kurulması gibi birçok proje,<br />

3- Sosyal Çalışmalar: Kermes ve sosyal<br />

projelerle çeşitli kültürleri biraraya<br />

getirdik, Belediye müzesinde bir Türk<br />

köşesi kurularak vatandaşlarımızın<br />

geçmişleri ve buradaki varlıkları ebedileştirilmiştir.<br />

Sorumluluğum: Entegrasyon Komisyon<br />

Başkanlığı, Eğitim Komisyon Üyesi,<br />

Gençlik ve Spor Komisyon Üyesi olarak<br />

siz değerli vatandaşlarım için sürekli<br />

kalıcı eserler bırakma hedefinde<br />

oldum.<br />

2016 Belediye Meclisi ve Başkanlık<br />

seçimlerinde aday olan vatandaşlarıma<br />

tavsiyem şudur; Aday oldukları partilerin<br />

içeriğini çok iyi tanımaları ve seçim<br />

listelerindeki sıralamalarına dikkat<br />

etmeleri. Yani seçilmesi ancak tercihli<br />

oyla mümkün olan sıralandırmaları<br />

kabul ederken çok iyi düşünmeliler.<br />

Ne için, hangi gaye için aday gösterildiklerini<br />

iyi hesap etmelidirler.<br />

2016 seçimleri için ÖVP Partisinden<br />

3. sıradan tekrar adayım. Sizden ricam<br />

istikrardan yana olmanız.<br />

Oy Kullanma Şekli:<br />

• ÖVP Partisine çarpı işareti<br />

• Tercih olan kısıma (Vorzugsstimme)<br />

Güven Tekcan yazılması.<br />

Yüksek tercihli oylarınızla ilk defa<br />

bir Türk kökenli siyasetçiyi Belediye<br />

Başkan Yardımcısı yapabilirsiniz.<br />

Telfs Belediyesi Yönetim Kurulu Üyesi ve<br />

Eyalet Bakanı Johannes Tratter’in<br />

Yabancılar Siyasi Danışmanı<br />

Güven Tekcan


ŞUBAT 2016<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

EĞİTİM / BILDUNG - 18<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

Lust auf Neues. Lust auf FiT.<br />

AMS Tirol fördert Frauen in Handwerk und Technik<br />

Frauen haben in den letzten Jahren hinsichtlich Qualifikation<br />

und Bildung deutlich aufgeholt und die Männer in vielen<br />

Bereichen bereits überrundet. Es gibt trotzdem viel zu tun.<br />

Yeniye İstek. FiT’e İstek.<br />

AMS Tirol el sanatları ve teknikte kadınları destekliyor<br />

Kadınlar kalifiyelik ve eğitim konularında hergeçen yıl<br />

daha çok mesafe katediyorlar ve erkekleri birçok alanda<br />

geride bıraktılar. Buna rağmen yapılacak daha çok şey var.<br />

Noch immer wählen die<br />

Hälfte der Mädchen, die<br />

sich für einen Lehrberuf<br />

entscheiden, die drei traditionellen<br />

Berufe Einzelhandelskauffrau,<br />

Bürokauffrau<br />

und Frisörin. Dies bedingt<br />

eine Konzentration<br />

vieler Frauen auf wenige<br />

Berufe. Dabei gibt es bei<br />

genauerem Hinschauen eine<br />

Reihe anderer, großartiger<br />

Möglichkeiten, die berufliche<br />

Zukunft spannend zu<br />

gestalten.<br />

Das AMS unterstützt nicht<br />

nur Mädchen bei der alternativen<br />

Berufswahl, sondern<br />

auch Frauen bei ihrem beruflichen<br />

Neustart – mit dem<br />

Programm Frauen in Handwerk<br />

und Technik (FiT). Das<br />

AMS ermöglicht dabei das<br />

Kennenlernen unterschiedlicher<br />

technischer und handwerklicher<br />

Berufe, hilft bei<br />

der Berufswahl und finanziert<br />

die Ausbildung.<br />

FIT - Frauen in Handwerk<br />

und Technik ist ein Programm<br />

des AMS Tirol. Es<br />

beinhaltet Beratung, Orientierung<br />

und Ausbildung für<br />

Frauen in handwerklichen,<br />

technischen oder<br />

nicht-traditionellen Berufen.<br />

„Mit dem AMS-<br />

Programm FiT bieten wir<br />

Frauen ein attraktives<br />

Sprungbrett in Berufe,<br />

die bislang noch Männerdomänen<br />

sind. Qualifizierte<br />

Fachkräfte werden<br />

in vielen technischen<br />

Betrieben gesucht.<br />

Immer mehr<br />

Unternehmen setzen auf<br />

die Potentiale von<br />

Frauen. Zugleich bieten<br />

solche Tätigkeiten Frauen<br />

viele Entwicklungsmöglichkeiten,<br />

Aufstiegschancen<br />

und einen besseren Verdienst“,<br />

fasst die Frauenreferentin<br />

des AMS Tirol, Gaby<br />

Dallinger-König, die Fakten<br />

zusammen.<br />

Son yıllarda kadınlar nitelik<br />

ve eğitim bakımından mesafe<br />

kat edip erkekleri birçok<br />

alanlarda geçseler de,<br />

meslek eğitimine karar<br />

veren kızların yarıya yakını<br />

satış elemanı, büro elemanı<br />

ve kuaför gibi geleneksel<br />

olan meslekleri seçmeye<br />

devam ediyor. Bu da<br />

kadınların sadece birkaç<br />

meslek alanında yoğunlaşması<br />

anlamına geliyor.<br />

İş Piyasası Kurumu (AMS)<br />

hem kızları alternatif meslek<br />

seçimlerinde güçlü bir<br />

şekilde destekliyor, hem de<br />

meslek hayatına yeni<br />

başlangıç yapan<br />

kadınlara - El Sanatlarında<br />

ve Teknikte<br />

Kadınlar (FİT) - programıyla<br />

yardımcı<br />

oluyor. AMS bu<br />

çalışması ile, kadınlara<br />

farklı el sanatları<br />

ve teknik<br />

meslekleri tanıtıyor,<br />

meslek seçiminde<br />

yardımcı oluyor ve<br />

aynı zamanda<br />

alınacak eğitimi de<br />

finanse ediyor.<br />

Fotocredit: AMS<br />

FIT - AMS Tirol’un, ‘El Sanatları<br />

ve Teknikte Kadınlar’<br />

programıdır. FİT el sanatları,<br />

teknik ya da geleneksel olmayan<br />

mesleklerde kadınlar<br />

için danışmanlığı, yönlendirmeyi<br />

ve eğitimi kapsıyor.<br />

Tirol İş Piyasası Kurumu<br />

(AMS Tirol) kadın işleri sorumlusu<br />

Gaby Dallinger-<br />

König bu program hakkında<br />

şunları söylüyor: ‘‘Program<br />

kadınlar için, şimdiye kadar<br />

erkeklerin egemen olduğu<br />

mesleklere çekici bir sıçrama<br />

tahtası. Kalifiye işgücü birçok<br />

teknik işletmelerde aranıyor.<br />

Her geçen gün daha çok<br />

işletme kadın potansiyeline<br />

ihtiyaç duyuyor. Aynı zamanda<br />

bu tür çalışmalar<br />

kadınlara gelişme fırsatları,<br />

yükselme imkânı ve daha iyi<br />

bir gelir sunuyor.’’<br />

Nachstehend die FiT–Kurse in Tirol für 2016 / Tirol 2016 FİT Kursları Takvimi<br />

Wörgl 18.4.2016 Innsbruck 25.4.2016 Reutte 9.5.2016 Jenbach 10.5.2016 Imst 23.5.2016<br />

FiT – Kurse starten im 2. Halbjahr 2016 / FiT – 2016 2. Yarıyıl Kursları<br />

Wörgl 10.10.16 Innsbruck 19.9.2016 Landeck 11.10.2016<br />

Bei Interesse an diesem Angebot melden Sie sich in Ihrer Geschäftsstelle des AMS Tirol,<br />

bei der zuständigen Beraterin für das FiT-Programm. Besuchen Sie auch unsere Homepage<br />

www.ams.at/tirol oder kontaktieren Sie die AMS-ServiceLine unter 0512/58 19 99.<br />

Almanca Öğrenmek Müzikle<br />

Şimdi Daha Kolay<br />

Almanya’nın Aşağı Saksonya Eyaletinde Kültür<br />

Bakanlığı ve Bertelsmann Vakfı’nın birlikte<br />

hazırladığı ‘‘Müzik, dil ve katılım’’ adlı bir<br />

pilot proje hayata geçirildi. Projenin amacı<br />

doğdukları vatanlarını terketmiş çocuk ve<br />

gençlere geldikleri Almanya’da Almancayı<br />

daha kolay öğretmek ve Almanya genelinde<br />

uygulanan olumlu sonuçları görülen Müzikal<br />

ilkokul projesinin de üstüne bir şeyler katarak,<br />

bu çocuk ve gençlerin Almancayı öğrenmelerinde<br />

müzik aracılığıyla destek olacak<br />

eğitimcileri yetiştirmek.<br />

Bertelsmann Vakfı yönetim kurulu başkan<br />

vekili Liz Mohn’a göre başarılı bir eğitim<br />

hayatının anahtarı dildir. Bertelsmann Vakfı,<br />

mülteci çocuk ve gençlerin eğitim hakkının<br />

gerçekleşmesine katkı sağlamak için bu projeye<br />

ortak olmuştur. Proje bu çocuk ve gençlerin<br />

eğitime güçlü bir katılımlarının başlangıç<br />

noktası olacaktır.<br />

Aşağı Saksonya göç ve katılım eyalet sorumlusu<br />

Doris Schröder-Köpf’e göre ise müzik<br />

yeni çevreye bir köprüdür. Müzik çocuklara<br />

katılımın ve paylaşımın değişik fırsatlarını ve<br />

© pixabay<br />

Mit Musik Deutsch lernen<br />

dilin yeni kavramlarını ve farklı seslerini<br />

tanıma imkânı sunar.<br />

Aşağı Saksonya, eğitim kalitesini geliştirme<br />

eyalet enstitülerinin dil öğretim sınıflarında<br />

ve destek kurslarında ders gören Almancayı<br />

ikinci dil olarak müzikal metotla öğretecek<br />

eğitimcilerin memnuniyeti nedeniyle bölgesel<br />

olarak ta eğitimci yetiştirilmesi ‘‘müzik, dil<br />

ve katılım’’ projesiyle hedef olarak belirlendi.<br />

Bu projenin 3 yıl sürmesi ve Aşağı Saksonya<br />

Kültür Bakanlığı ve Bertelsmann Vakfı ortak<br />

çalışma sözleşmesinin de 2016 baharında imzalanması<br />

planlanıyor.<br />

Bertelsmann Vakfı mülteci ve göçmenler üzerine<br />

söylenenlerin hayata geçirilmesi ve sürekli<br />

bir çözüm bulunmasına katkı sağlamak<br />

istiyor. Kültür Bakanı Frauke Heiligenstadt bu<br />

işbirliği için şunları söyledi: ‘‘Girişimlerimizi<br />

önemli tecrübelere sahip olduğumuz yetki<br />

alanlarında arttıracağız. Bilimsel bulgular ve<br />

deneysel gözlemler bazında uzun süreli ve etkili<br />

uygulanır konseptler ve ölçeklendirilebilir<br />

çözümler geliştireceğiz. Bunun için de<br />

devlet ve sivil toplumdan ve gelinen ülkelerden<br />

her seviyeden aktörleri de hesaba<br />

katacağız. Bu sıkı iletişim ağı<br />

sayesinde bu aktörlere ihtiyaç<br />

duydukları yerde desteğimiz<br />

ulaşacak. Müzik dile erişimi kolaylaştırır.<br />

Dil ve müzik arasında<br />

paralellik ve ilişki vardır; Ritim,<br />

ölçü ve melodi.’’<br />

Bertelsmann Vakfı yönetim kurulu<br />

başkan vekili Liz Mohn ise bu işbirliğinin<br />

her bir kişinin potansiyel ve<br />

kişiliğini geliştirmeye ve toplumsal<br />

birlikteliği kuvvetlendirmeye katkı<br />

sağlayacağını ifade etti.<br />

Bu fırsatı değerlendirmek ve bilgi almak istiyorsanız, bölgenizdeki AMS Tirol şubesinde<br />

program ile ilgilenen danışmana başvurunuz. www.ams.at/tirol internet sayfamızı<br />

ziyaret ediniz ya da 0512/5819 99 numaralı AMS Hizmet Hattı’nı arayınız.<br />

Entgeltliche Einschaltung<br />

Çıraklık – Yeteneğini Keşfet<br />

Praxis, Know-How und<br />

Begeisterung werden in den<br />

heimischen Betrieben immer<br />

gesucht. Gerade durch ihre Praxisnähe<br />

sind Lehrlinge besonders<br />

gefragt und können punkten.<br />

Wer sich deshalb für eine Lehre<br />

entscheidet, entscheidet sich auch<br />

für einen sicheren Arbeitsplatz<br />

und eine gute Entlohnung.<br />

Die Lehre – lebe dein Können<br />

Die duale Ausbildung ist einer der Eckpfeiler<br />

des österreichischen Bildungssystems und<br />

hat international einen sehr hohen Stellenwert.<br />

Durch die optimale Verbindung von<br />

praktischem Können im Betrieb und fachtheoretischem<br />

Hintergrundwissen aus der<br />

Berufsschule kann die duale Ausbildung<br />

dem spürbaren Fachkräftemangel entgegenwirken.<br />

Die Lehre ist für viele der direkte Weg in die<br />

Selbstständigkeit. Mehr als ein Drittel aller<br />

UnternehmerInnen haben einen Lehrabschluss<br />

als Sprungbrett für ihre betriebliche<br />

Tätigkeit genützt.<br />

In den letzten Jahren wurden auch die<br />

Rahmenbedingungen in der dualen Berufsausbildung<br />

kontinuierlich weiter verbessert.<br />

So wurden zahlreiche neue, moderne Lehrberufe<br />

geschaffen um zusätzliche Berufsfelder<br />

für die duale Ausbildung zu erschließen<br />

(zB. Bankkauffrau/-mann, Pharmatechnologie,<br />

Fitnessbetreuer/-in usw.). Auch bestehende<br />

Berufsbilder werden laufend<br />

modernisiert und an den letzten Stand der<br />

Technik angepasst.<br />

Mit Lehre und Matura steht den Lehrlingen<br />

nach der Ausbildung die ganze Welt offen.<br />

Das Selbstverständnis von lebenslangem,<br />

begleitendem Lernen wird den Jugendlichen<br />

mit auf den Weg gegeben. Bereits 900 Lehrlinge<br />

nützen in Tirol diese Möglichkeit.<br />

Ein wesentlicher Beitrag zur Optimierung der<br />

betrieblichen Ausbildung wurde durch die<br />

Gründung des Ausbildungsverbundes Tirol<br />

geleistet. Durch zusätzliche Kursbesuche und<br />

zwischenbetriebliche Praktika wird die Ausbildung<br />

noch attraktiver und abwechslungsreicher<br />

gestaltet.<br />

Fachkräfteausbildung für Maturanten<br />

Besonders interessant ist eine Lehre auch<br />

für AHS-Maturanten, weil sie hier ihre fundierte<br />

schulische Ausbildung durch die so<br />

wichtige berufliche Praxis erweitern können.<br />

Die Betriebe bieten hier für Maturanten<br />

eine verkürzte Lehrzeit, interessante Zusatzausbildungen,<br />

Auslandspraktika und tolle<br />

Karrierechancen.<br />

Nähere Informationen unter:<br />

www.tirol-bildung.at<br />

© Monkey Business - Fotolia


19 - EĞİTİM / BILDUNG<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

ŞUBAT 2016<br />

© evgenyatamanenko / Fotolia<br />

BİLGİ KUTUSU - INFOBOX: Öğrenmede stres, çalışma ve testlerden korku eskidendi. Yaz sömestrinin ilk sınavlarına<br />

iyi hazırlanmış olarak başlamak isteyenler, hemen 21 Mart’tan 25 Mart’a kadar sürecek olan AK Tirol’ün Paskalya<br />

ders yardımı programına başvursun! Daha detaylı bilgi için: www.ak-tirol.com - Son Başvuru Tarihi: 4 Mart<br />

KURS YERLERi VE KAYIT:<br />

BFI Innsbruck, Ing.-Etzel-Straße 7,<br />

Tel. 0512/59660 – 0<br />

oder in den Bezirksstellen<br />

BFI Imst, Rathausstraße 1,<br />

Tel. 05412/63805<br />

BFI Kitzbühel, Rennfeld 13,<br />

Tel. 05356/63699<br />

BFI Kufstein, Arkadenplatz 4,<br />

Tel. 05372/61087<br />

BFI Landeck, Malser Straße 11,<br />

Tel. 05442/62829<br />

BFI Lienz, Beda-Weber-Gasse 22,<br />

Tel. 04852/61292 - 23<br />

BFI Reutte, Mühler Str. 22,<br />

Tel. 05672/72728<br />

BFI Schwaz, Münchner Straße 20,<br />

Tel. 05242/66063<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

Paskalya tatilinde okul<br />

başarısı için doğru adım...<br />

Tam da yaz sömestrinde<br />

öğrenciler önemli sınav ve<br />

çalışmalarını imkân dahilinde<br />

iyi notlarla başarmak zorundalar.<br />

Neden yakında gelecek<br />

olan Paskalya tatilinden<br />

iyi şekilde yararlanılmasın,<br />

kaynaklar derinleştirilmesin,<br />

eksik bilgiler tamamlanmasın<br />

ve öğrenilmiş olanlar tekrar<br />

hatırlanmasın. Çünkü böylelikle<br />

sadece tehditkâr bütünleme<br />

sınavlarından kurtulmuş<br />

olmazsınız, birçok derslerin<br />

notlarını da yükseltmiş<br />

olursunuz.<br />

***<br />

7 ana ders: AK Tirol, BFI Tirol<br />

ile birlikte uzmanların<br />

yardımına ihtiyaç duyan<br />

öğrencileri, Paskalya ders<br />

Tirol’de Siyasi Katılımcılar Yeni Eğitim Reformu’nu Değerlendirdi<br />

AK Tirol tekrara ihtiyacı olan Tirol’lü öğrenciler için 21-25 Mart tarihleri<br />

arasında Paskalya etütlerini yeniden sunuyor. İyi, hesaplı ve tüm ilçelerde!<br />

yardımı ile destekliyor. Dersler<br />

21 Mart Pazartesinden 25<br />

Mart Cuma’ya kadar Tirol’ün<br />

bütün ilçelerinde yapılacak.<br />

Çok tecrübeli eğitimciler<br />

BFI Tirol’ün dersliklerinde,<br />

Matematik, Muhasebe, Almanca,<br />

İngilizce, İtalyanca,<br />

Fransızca ve Latince ana<br />

derslerini verecek. DiKKAT<br />

SON BAŞVURU 4 MART!<br />

***<br />

İyi ve uygun: AK Tirol Başkanı<br />

Erwin Zangerl: ‘‘Adaletli eğitim<br />

çok önemlidir. Eğitim her<br />

bireye açık ve ders yardımı<br />

da herkes için ödenebilir olmalı.’’<br />

Bu sebeple, AK üyeleri<br />

çocuklarına, 12.5 saatlik bir<br />

ders sadece 75 euro ve diğer<br />

herkes için 115 euro.<br />

5. sınıftan itibaren, yani ilkokul,<br />

yeni ortaokul, AHS alt<br />

basamak ve üst basamak,<br />

meslek ortaokul ve lise<br />

öğrencileri bu ders yardımı<br />

programına katılabilirler.<br />

***<br />

Küçük gruplar: Bir ya da aynı<br />

anda iki kurs yapılmasına<br />

göre ders her gün 8.30’dan<br />

11.00’e ve/veya 11.00’den<br />

13.30’a kadar yapılır. Çocuklar<br />

en fazla 6 kişilik küçük<br />

gruplarda öğrenip alıştırma<br />

yapacağı için yüksek<br />

öğrenme başarısı sağlanabilir.<br />

Tatil sevinci ve dinlenmeye<br />

de buna rağmen vakit<br />

kalır. Her bir kursun gerçekleşmesi<br />

için en az 4 öğrencinin<br />

katılımı gereklidir.<br />

Entgeltliche Einschaltung<br />

Avusturya’da yakında resmileşmesi beklenen<br />

ve 6-14 yaş arasındaki çocukların<br />

farklı kökenlerini, kültürlerini ve yeteneklerini<br />

değerlendirerek eğitimde adalet<br />

ve fırsat eşitliğini hedefleyen ‘Yeni<br />

Eğitim Reformu’ üzerine bir toplantı<br />

yapıldı ve özellikle ‘Ortak Okul - Gemeinsame<br />

Schule’ konusu gündeme alındı.<br />

Tirol Eyaleti Eğitimden Sorumlu Üyesi<br />

Beate Palfrader, Eyalet Milletvekili Gebi<br />

Mair, Avusturya Parlamento Milletvekilleri<br />

Sigrid Maurer ve Karlheinz Töchterle’nin<br />

hazır bulunduğu değerlendirme<br />

toplantısı sonrası yapılan açıklamada;<br />

planlanan reformun hukuki, organizasyon,<br />

teknik ve pedagojik yönlerinin<br />

konuşulduğu ve ‘Ortak Okul - Gemeinsame<br />

Schule’ uygulamasına geçilmesi<br />

durumunda da, liselerin kaldırılmayacağı<br />

belirtildi.<br />

Siyasi katılımcılar, paskalya tatiline kadar<br />

kapsamlı bir rapor hazırlanacağını ve<br />

bu süreçte herkesimin fikirlerine ihtiyaç<br />

duyulduğunu açıkladılar.<br />

Die politische Steuerungsgruppe (v.li.): Nationalratsabgeordneter Karlheinz Töchterle, Bildungslandesrätin<br />

Beate Palfrader, Nationalratsabgeordnete Sigrid Maurer und Landtagsabgeordneter Gebi Mair. (Foto: Land Tirol/Sax)<br />

www.tirol-bildung.at<br />

DIE LEHRE<br />

PRAKTISCH<br />

UNSCHLAGBAR<br />

| MODERN | PRAXISNAH | SICHER | UNABHÄNGIG |<br />

VORBILDLICH | INTERNATIONAL |<br />

Entgeltliche Einschaltung


LANDECK<br />

STARKESGRÜN.<br />

DU HAST ES<br />

IN DER HAND.<br />

28.02. AHMET DEMIR<br />

Die Grünen Tirol (Medieninhaber), Museumstraße 11, 6020 Innsbruck. Hersteller: Reproteam Hansbauer GmbH. Verlagsort: Innsbruck. Herstellungsort: Graz.<br />

LANDECK’TE SİZİN SESİNİZ AHMET DEMİR

Hurra! Ihre Datei wurde hochgeladen und ist bereit für die Veröffentlichung.

Erfolgreich gespeichert!

Leider ist etwas schief gelaufen!