15.01.2016 Views

HASTANE AFET VE ACİL DURUM PLANI (HAP) HAZIRLAMA KILAVUZU

hap_kilavuz_2

hap_kilavuz_2

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

GİRİŞ<br />

Afet, doğa ya da teknoloji kaynaklı tehlikenin, insan faaliyetiyle olumsuz etkileşimi ile ortaya çıkan<br />

veya doğrudan insan marifetiyle meydana getirilen (siyasi, sosyal, ekonomik parametrelerle ilgili) durumların<br />

sonucunda, tehlikeye maruz kalan varlıkların baş etme kapasitesinin yeterli olmadığı koşullarda,<br />

olağan yaşantının ve faaliyetlerin fiziksel, ekonomik, sosyal ve psikolojik bakımdan ağır kayıp ve zarar<br />

nedeniyle tamamen durması ya da ciddi biçimde kesintiye uğramasıdır.<br />

Günümüzde afetler tür, sayı ve kayıplar bakımından artış göstermektedir. Bu artışta, afetlerin günümüzde<br />

daha düzenli izlenebilmesi ve kaydedilebilmesi rol oynamakla birlikte, esas olarak dünya nüfusundaki<br />

artışa paralel olarak, hızlı şehirleşme ve iklim değişikliğinin, fiziksel, sosyal, ekonomik ve idari<br />

süreçlerle olumsuz etkileşimi sonucunda ortaya çıkan, istikrarsız ve güvenli olmaktan uzak koşullar belirleyici<br />

rol oynamaktadır. Afetlerin meydana gelmesinde olduğu gibi önlenmesinde de insan faaliyeti<br />

etkilidir. Bu çerçevede, afet risklerinin yönetilmesi tehlikenin riske, riskin afete dönüşmesini önleyici,<br />

engelleyici, değilse zarar azaltıcı tüm eylem, işlem ve süreçler bütününü kapsar.<br />

Risk Yönetimi, bir sağlık kurumunun tüm faaliyetlerinin risk içerdiği dikkate alındığında, sağlık kurumlarında<br />

olağan işleyişin her alanı ve aşamasının temel bir bileşenidir. Sağlık kurumlarında risk değerlendirme,<br />

önleme ve güncelleme uygulamaları mevzuatla belirlenmiş, olağan faaliyet ve hizmet standartları<br />

kapsamındadır ve tüm sağlık sektörü çalışanlarını ilgilendirmektedir.<br />

Sağlık kurumlarında olağan risklerin yanı sıra afet risklerinin yönetimi, hastanelerin afet yönetiminin<br />

tüm süreçlerindeki yeri bakımından, başka hiçbir kurumla karşılaştırılamayacak derecede önemlidir:<br />

• Sağlık hizmetinin olağan ve olağandışı tüm durumlarda etkili ve kesintisiz sürmesi hayati önemdedir.<br />

• Hastanelerde her zaman çok sayıda zarar görebilir insan bulunmaktadır.<br />

• Hastaneler, düzenli korunması gereken yüksek maliyetli sistemler, tesisatlar, tıbbi cihazlar ve diğer<br />

donanımla hizmet vermektedir.<br />

Bu çerçevede, uluslararası kabul gören Güvenli Hastaneler yaklaşımı, gerek yeni hastanelerin tasarımında<br />

gerekse mevcut hastanelerin güvenliğini geliştirmede dört temel hedefi esas almaktadır:<br />

1. Hastanelerin acil durum ve afetler sırasında ve sonrasında fonksiyonlarını sürdürebilmesi, gereken<br />

sağlık hizmetlerini kesintisiz olarak sağlayabilmesi;<br />

2. Sağlık çalışanları, hastalar ve ailelerin korunması;<br />

3. Hastane binalarının, donanımın ve kritik hastane sistemlerinin fiziksel bütünlüğünün korunması;<br />

4. Hastanelerin, iklim değişikliği dahil gelecekteki risklere karşı güvenli ve dayanıklı hale getirilmesi.<br />

Ülkemiz hastanelerinde afetlerden korunma ve afetlere hazırlık çalışmaları 1990’lardan itibaren, BM<br />

Uluslararası Doğal Afetleri Azaltma On Yılı (IDNDR) uygulamalarının da etkisiyle gelişmeye başlamış,<br />

1999 Marmara ve Düzce depremlerinden sonra hız kazanmıştır. Sağlık kurumlarında afet güvenliği ve<br />

afete hazırlık kapsamında sürdürülmekte olan Hastane Afet ve Acil Durum Planı (<strong>HAP</strong>) ve İl Sağlık Afet<br />

ve Acil Durum Planı (İL-SAP) geliştirme ve uygulama çalışmaları önem taşımaktadır. Bu çalışmalarda,<br />

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından desteklenen Güvenli Hastaneler yaklaşımı ve diğer ilgili uluslararası<br />

bilgi ve tecrübe paylaşımına önem verilmektedir.<br />

Güvenli Hastane Kontrol Listesi çalışması, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Pan Amerikan (Amerika<br />

Kıtası) Sağlık Örgütü (PAHO) tarafından, özellikle 1970’ler sonrası Orta ve Güney Amerika ülkelerinde<br />

hastanelerin karşılaştığı ağır afet kayıp ve zararları 1 dikkate alınarak, hastanelerin daha güvenli, afetlere<br />

daha dayanıklı ve müdahaleye daha hazırlıklı olmasını desteklemek amacıyla başlatılan ve uluslararası<br />

1<br />

Örnek olarak, 1972 Managua (Nikaragua) Depremi’nde kentteki bütün hastaneler kullanılmaz hale gelmiş, 1985 Mexico-City (Meksika)<br />

Depremi’nde iki büyük hastanenin çökmesiyle yaklaşık bin kişi ölmüş, hasta yatak kapsitesinin yüzde 40’ı kaybedilmiştir. Latin Amerika ve<br />

Karayipler bölgesinde benzer yıkımlar yaratan diğer afetler arasında Peru 1970 ve 2007, El Salvador 2001, Haiti, Şili, Meksika 2010 depremleri<br />

ile kasırga, sel, heyelanlar sayılabilir.<br />

214 Hastane Afet ve Acil Durum Planı (<strong>HAP</strong>) Hazırlama Kılavuzu

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!