11.09.2013 Views

Hazırlayan/Door: Zoetermeer camii din görevlisi/Religieuze ...

Hazırlayan/Door: Zoetermeer camii din görevlisi/Religieuze ...

Hazırlayan/Door: Zoetermeer camii din görevlisi/Religieuze ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

KORKU VE ÜMİT (HAVF VE RECA)<br />

Muhterem Müslümanlar!<br />

Korku ve ümit, insanın hayatındaki en önemli denge unsurudur. Bir yanı korku hezeyanlarıyla dolu olan insanın,<br />

bir yanının da sürekli ümi<strong>din</strong>i korumasıdır. Allah’a karşı üstlenmiş olduğumuz sorumluluğumuz süresince bu iki<br />

unsuru sürekli dengede götürmek zorundayız. Kuran-ı Kerim’de Allah (c.c.) bu dengeyi mealen bize şöyle haber<br />

vermektedir; “Korkuyla ve umutla Rablerine yalvarmak üzere (ibadet ettikleri için), vücutları yataklardan<br />

uzak kalır ve kendilerine verdiğimiz rızıktan Allah yolunda harcarlar.” 1<br />

Müslüman, denge insanıdır. Hayatının her anında dengeli bir şekilde yaşar. Görev ve sorumluluklarının bilincinde<br />

ama aynı zamanda hafif bir korku da yaşar. Allah’tan ümi<strong>din</strong>i hiçbir zaman kesmeden yaşar. Rasulullah<br />

Efendimiz bir gün son anlarını yaşamakta olan bir gencin ziyaretine gider. Ona; “Ken<strong>din</strong>i nasıl hissediyorsun?”<br />

diye sorar. Genç; “Ey Allah’ın Rasulü, Allah’tan ümidim var, ancak günahlarımdan da korkuyorum” der.<br />

Bunun üzerine Rahmet Peygamberi (s.a.s.); “Bu durumda olan bir kulun kalbinde ümit ve korku birleşti mi,<br />

Allah o kulun ümit ettiği şeyi mutlaka verir ve korktuğu şeyden de onu emin kılar.” 2 Buyurarak o gencin<br />

şahsında hepimizi müjdelemektedir.<br />

Muhterem Müminler!<br />

Hz. Ömer (r.a.)’a atfedilen bir sözde; yeryüzünde cehenneme gidecek bir kişinin olduğu söylenilse “o kişi ben<br />

miyim?” diye kendimden endişe ederim. Cennete gidecek sadece bir kişi var denilse o zaman da “o ben olurum<br />

diye ümit ederim”. Diyerek ümit ve korku arasındaki denge uyumunu en güzel şekilde ifade etmektedir.<br />

Gazze’de son dakikalarını yaşayan İmam-ı Şafiî’nin reca ile ilgili ifadeleri şu şekildedir; "Kalbim kasvet<br />

bağlayıp yollar da sarpa sarınca, ümidimi affına merdiven yaptım... Günahım gözümde büyüdükçe<br />

büyüdü ama onu alıp affının yanına koyunca, affını tasavvurlar üstü büyük buldum." 3<br />

Kıymetli İnananlar!<br />

Korku, insanı günahlardan uzaklaştırıp Allah’a yaklaştırdığı sürece gereklidir. Ümit de, ye’se düşülen<br />

durumlarda, her tarafı karamsarlığın kasveti bürüdüğünde sığınılması gereken bir melce’dir. “De ki: Ey kendi<br />

nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin! Çünkü Allah bütün günahları<br />

bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayan, çok esirgeyendir.” 4<br />

Korku ve Ümit arasında bir yaşam dengesini kurarsak o zaman sorumluluğumuzun gerekliliklerini daha iyi yerine<br />

getirebiliriz. Rabbim korkularımızdan emin eylesin. Ümidimizi de daim eylesin…<br />

1 Secde, 32;16.<br />

2 Tirmizi, Cenaiz, 8,III, 311.<br />

3 Zehebi, Siyeru Alami’n-Nübela, 1;150.<br />

4 Zümer, 39,53.<br />

Cuma Hutbeleri/Vrijdagspreken Sayfa/Pagina 62

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!