Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
anılarında öyle anlatır. Askerler öldürülür. Ve Şeyh Sait'in adamları silaha sarılır. Bu olayda hükümetin ilk<br />
günlerdeki soğukkanlılığı, sessizliği; gazetelerdeki sükut, olayın ancak 16 Şubat'ta Türk gazetelerine<br />
yansıtılması "enteresandır." Mustafa Kemal, Evkaflarla ilgili kararını bu direniş sırasında açıklar.. Konya'dadır.<br />
İnönü pusuda yatmaktadır. Kemalistler arasındaki hırlaşma, çıkar çatışmaları eskisi kadar olmasa bile devam<br />
etmektedir. Şeyh Sait olayından yaklaşık bir yıl önce, Mustafa Kemal'in halife olma hayalleri suya düşünce<br />
halifelik kaldırılmıştır: Kazım Karabekir'in iddiası budur 28 . Bunun bir yıl öncesinde ise Mustafa Kemal'e karşı<br />
aktif bir muhalefet yürüten Trabzon Milletvekili Ali Şükrü, Atatürk'ün Muhafız Alayı Komutanı Topal Osman'a<br />
tarafından öldürülmüş; ortada cinayetin izleri kalmasın diye İsmail Hakkı Tekçe ve Salih Bozok'a da, Topal<br />
Osman öldürtülmüş; olaya "silahlı çatışma" süsü verilmiş, ardından da meclisten çıkarılan bir kararla Topal<br />
Osman'ın ölüsü ipe çekilerek cinayete "hukukilik" kazandırılmıştır. Dr. Rıza Nur hatıralarında bu olayı böyle<br />
anlatır 29 . Topal Osman, Kemalizmin tetikçilerinden biriydi. Samsun'da Koçgiri'de yürütülen katliam<br />
politikalarına karışan bir katildi. Topal Osman'ın maharetleriyle ilgili ayrıntılar Meclisin Gizli Celseleri'nde<br />
bulunabilir.<br />
C-Anti-kemalist muhalefetin tasfiyesi<br />
Mustafa Kemal'in liderliğindeki Kemalist hareketin kendi dışındakileri tasfiye işi Şeyh sait Direnişi'nden çok<br />
önce başlamıştır. 28 Ocak 1921’de TKP Sekreteri Mustafa Suphi ve arkadaşları Karadeniz'de öldürülüyor.<br />
Belli ki TKP'ye karşı ve Moskova ile ilişkileri tek elden yürütmek için Türk Komünist Fırkası'nın Mustafa<br />
Kemal tarafından kurdurulması kafi gelmemişti, Mustafa Suphi'nin katledilmesi gerekiyordu! Peyam<br />
gazetesinin sahibi ve başyazarı, eski dahiliye Nazırı Ali Kemal, Mustafa Kemal hareketini "İttihat Terakkinin bir<br />
devamı olarak" gördüğü için; 29 Nisan 1920'de çıkarılan Hıyanet-i Vataniye Kanunu'na "uygun" bir şekilde, 6<br />
Kasım 1922'de Eskişehir'de öldürüldü! Ve "halk linç etti" propagandası ile "faili meçhul cinayet" muamelesi<br />
gördü. Mustafa Kemal'e karşı yaptığı sert muhalefetle tanınan Trabzon milletvekili Ali Şükrü de 27 Mart<br />
1923'te "kayboldu!" Cesedi , Çankaya "civarında" bulundu! Cinayet ancak 2 Nisan'da mecliste açıklanabildi ve<br />
Atatürk'ün Muhafız Alayı Komutanı Topal Osman'ın cinayeti işlediği ortaya çıktı ve öldürüldü. Daha sonra<br />
ölüsü idam edilerek, "meclis kararıyla" asılmış oldu! Dr. Rıza Nur, Ali Şükrü'nün öldürülmesi ile ilgili olarak,<br />
Topal Osman'a emrin "Atatürk tarafından verildiğini" iddia ediyor. Topal Osman'ın "jandarmayla girdiği<br />
çatışma sonucu değil, başının taşla ezilerek öldürüldüğünü" öne sürüyor.<br />
Şeyh Sait direnişi, muhalefet ve basının hizaya getirilmesi için iyi bir fırsat oluyor!<br />
Mustafa Kemal'in yaptığı ilk şeylerden birisi Şeyh Sait "ayaklanmasını" gerekçe gösterip Fethi Okyar'ı tasfiye<br />
edip CHP grubundaki toplantıda istifa etmeye zorlaması ve yerine İnönü'yü atamak oluyor. Ardından "zararlı<br />
basın ve muhalefete" karşı harekete geçiliyor ve Takriri Sükun Yasası'yla muhalif basın "hizaya" getiriliyor,<br />
İstiklal Mahkemeleri'nde estirilen terörle tek sesli basın yaratılıyor. "Kürt isyanı" gerekçe gösterilerek tüm<br />
devlet çapında olağanüstü yasalar meclise getiriliyor. Kemalist rejimin uygulamaları hakkında Dr.İsmail<br />
Beşikçi’nin kitapları bugün de temel başvuru yapıtlarıdır. Keamlizmin Şubat 1925 bahanesiyle yapmak<br />
istediklerini gören Kazım Karabekir'ler de o zaman hanyayı Konyayı anlıyorlar. Takrir-İ Sükun Yasası ve<br />
İstiklal Mahkemeleri dönemi başlıyor. Şeyh Sait direnişi "iritica-i bir kıyam" olarak değerlendirilip dış ve iç<br />
kamuoyuna sunuluyor. Kürtlerin arkasındaki İngiliz desteği somut olarak kanıtlanamamasına rağmen bu<br />
propagandaya yoğun bir şekilde devam ediliyor. Yeri gelmişken belirtmekte yarar bulunuyor: İngilizler de Şeyh<br />
Sait "ayaklanmasının" arkasında Mustafa Kemal parmağı aramaktadırlar 30 . İngilizlere göre Türkler<br />
"ayaklanmaya katılan Kürtleri Güney Kürtleriyle birleştirip Güney Kürdistan sınırına ulaşmayı amaçlayıp"<br />
Musul konusunda pozisyonunu güçlendirmeyi istemektedir.<br />
Şeyh Sait direnişinin siyasi sonuçlarının Musul'da İngilizlerin pozisyonunu güçlendirmesi Kürtlerin sorunu<br />
değildir. Kemalist iktidarın yarattığı bir sonuçtur. Ki İngilizler de dahil olmak üzere batılı devletler, Mustafa<br />
Kemal'in "Hilafeti" kaldırıp üzerinde etkili olabileceği müslüman halklarla kopuşmasını hayretle izlemişlerdir.<br />
Mustafa Kemal bunu hem iç politik nedenlerle hem de Batı devletleri nezdindeki pozisyonunu güçlendirmek<br />
için yapmıştı.<br />
Fransızlar, Suriye demiryolunu Türk askeri kuvvetlerine açıyorlar. Ankara Antlaşması'na göre sözkonusu<br />
demiryolu Türkiye'nin sınırları dahilindedir ama askeri amaçlarla kullanılacağına dair bir hüküm<br />
bulunmamaktadır. İngilizler de bu noktada pireleniyorlar. Türk askerinin Güney Kürdistan sınırına yığınak<br />
yapabileceğini düşünüyorlar ve Franszıları uyarıyorlar. Gerekli güvenceyi aldıktan sonra da köşelerine çekilip<br />
Kürtlerin katlini seyrediyorlar.<br />
D-Direniş öncesi ve sonrasında iki önemli antlaşma<br />
17 Aralık 1925'te Türk-Sovyet Saldırmazlık Anlaşması imzalanıyor. 2 nisan 1926'da ise Türk-İran anlaşması<br />
imzalanıyor. Türkiye ve İran'ın karşılıklı gerekçeleri vardır. İran, Türk-Sımko ilişkilerinden rahatsızdır. Bu<br />
nedenle Sımko'ya karşı Rıza han'ın politikasında yumuşama belirtileri vardır. İran'ın "otonom Kürdistan"<br />
28Kazım Karabekir Anlatıyor, Uğur Mumcu<br />
29Hatıratım,( 3 cilt),Dr. Rıza Nur, Altındağ yayınevi, 1969<br />
30İngiliz Belgelerinde Musul Kürdistan sorunu, Prof.Mim Kemal Öke, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü<br />
Yayınları<br />
14