makaleyi okumak için lütfen tıklayınız. - Jeoloji Mühendisleri Odası

06.05.2010 tarihinde T.C.Çevre ve Orman Bakanlığı’nda, kapsam ve format toplantısına eski
Bakanlarımızdan Yaşar Topçu, Metin Bostancıoğlu, Özer Gürbüz, Yalçın Oğuz, Milletvekilimiz Engin Atay,
Gerze, Sinop, Erfelek, Belediye Başkanları, Meslek Odalarının Başkanları, Demokratik Kitle Örgütlerinin,
Siyasi Parti temsilcileri, Sendikaların Başkanları,YEGEP ve Sinop Çevre Platformunun temsilcilerinden oluşan
26 kişilik heyetin ile katılımlarıyla ÇED sürecine müdahil olunarak, Türkiye’de bir ilk gerçekleşmiş ve
toplantıya katılarak, konu ile görüşlerini komisyona bildirmişlerdir.
21.06.2010 tarihinde format alan firma, bir yıllık ÇED süreci içerisinde Raporu hazırlayamayarak 21.06.2011
tarihinde ,Bakanlıktan 6 ay süre uzatımı almış ve 19.12.2011 tarihinde ÇED sürecinin bitmesine 2 gün kala
eksiklikleri ile Raporu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sunmuştur.
Hatırlanacağı üzere, 22 Ağustos ve 5 Eylül 2011 tarihlerinde termik santral istemeyen Gerze ve Sinop
halkı,Yaykıl Köylüsü ile emniyet güçlerini karşı karşıya getiren Anadolu Grubu, zemin etüdü yapamadan
termik santral sahasını terk etmek zorunda kalmıştır. 6 Ağustos 2011 tarihinden bugüne kadar Yaykıl Köyü
Çakıroğlu Mahallesinde gece gündüz demeden çadır nöbeti tutularak yaşam alanlarına sahip çıkılmaktadır.
Raporun Bakanlığa sunulmasından itibaren, ÇED Yönetmeliği gereği 3 gün içerisinde formata uygunluğunu
incelenmesi gereken ÇED İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü 22.12.2011 tarihinden itibaren 30 iş günü süre
uzatımı almıştır. Bu zaman zarfında incelemesini tamamlayamayan Müdürlük,01.02.2012 Tarihinden itibaren 30
iş günü daha ek süre almış ve raporu formata uygun bularak inceleme değerlendirme kapsamında, ÇED
Yönetmeliğinin 11. Maddesi gereğince Sinop Valiliği, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünde halkın erişimine
açılarak askıya çıkarılmıştır.
Planlanan termik santralin deniz sahası;
1- T.C.Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından 18 Nisan 1983 Tarih ve18022 Sayılı Resmi Gazetede
yayımlanarak yürürlüğe giren “Su Ürünler İstihsal(üreme) Alanı”dır Buna rağmen deniz sahasında 2.900
metre uzunluğunda bir liman ve deniz üzerinde 189 dönümlük kömür depolama sahası için 1.500.000 m3
deniz dolgusu yapılacaktır.
2- 1/100.000 ölçekli Sinop-Kastamonu-Çankırı Çevre Düzeni Planında da santralin deniz sahası “Doğal
Sit Alanı” ve koruma altındadır.Yine aynı planda santralin kül depolama ve santral sahası tarım arazisi ve orman
alanıdır.
3- Santralin deniz sahası, Sinop Tarım İl Müdürlüğü tarafından ”Voli Alanı” ilan edilmiştir.
4- Sinop ili içme suyunun bir kısmı ve Organize Sanayi Bölgesi içme ve kullanma suyunun tamamı, termik
santrale 600 m mesafedeki Kabalı Çayındaki su kuyularından temin edilmektedir. Santralin yapılması
durumunda su kaynaklarının kirlenmesi kaçınılmaz olacaktır.
5- Gerze İlçesi içme suyunun temin edildiği Sarımsak Çayı ,termik santralin 20 km2’lik etki alanı içinde
kalmaktadır. Ayrıca Gerze ilçe merkezi de santralin etki alanı içerisindedir.
6- Santralin soğutma suyu olarak denizden 3 metre çaplarındaki 3 adet boru ile günlük 3.888.000 m3 su
çekilecektir. Bu suyu, denizin 10 metre derinliğinden çekilmesi esnasında, deniz içerisindeki, balık, balık
yumurtası, larva, ve diğer canlılar da çekilerek telef olacaktır. Bu durum ilimizde kayıtlı bulunan 3.700
balıkçının gelir ve hak kaybı anlamına gelmektedir.
7- Santralin liman inşaatı için deniz tabanında 5.000.000 m3’lük tarama kazısı ve diğer dolgu malzemeleri ile
10.300.000 m3’lük kazı ve dolgu yapması sonucunda oluşan kirlilik ve bulanıklılık deniz
ekosisteminin bitmesi anlamına gelmektedir. İnşaat süresinin 5 yıl olduğu düşünüldüğünde felaketin boyutları
ortaya çıkmaktadır.
8- Soğutma suyu olarak denizden çekilen günlük 3.888.000 m3 su, santralin soğutma ve kullanma suyu olarak
kullanıldıktan sonra sıcak olarak, 2,6 metre çapındaki 3 adet boruyla denize verilmesi deniz ortamında ısı artışına
neden olacaktır.
9- Termik santral, saatte: 393 ton, günde: 9.432 ton, yılda 3.100.000 tondan fazla kömür yakacak olması,
neyle karşı karşıya olduğumuzun ip uçlarını vermektedir.
10- Santralin baca yüksekliği 180 m olup, hemen arkasında yükseklikleri 1.600 metreyi bulan Küre Dağlarının
bir uzantısı olan Dranaz Dağları mevcuttur. Santralin bacasından çıkan, karbondioksit,azot oksit gibi zehirli
gazların, hakim olan kuzey ve kuzeybatı rüzgarlarının etkisiyle dağları aşamayarak havada
3-4 gün içerisinde tepkimeye girerek asit yağmurlarına dönüşüp, su kaynaklarımızı, ormanlarımızı, denizinizi,
toprağımızı, tarım ürünlerimizi, arılarımızı, balıklarımızı, tehdit edecektir.
Kimsenin itiraz edemediği rakamlar ve veriler yaşam alanlarımızı ve yaşam kalitemizi tehdit eder niteliktedir.
Bizlere düşen görev sürece müdahil olup, İlimize ve doğal kaynaklarımıza sahip çıkmaktır.
SİNOP ÇEVRE PLATFORMU
Adına
Metin GÜRBÜZ
Enerji Sanayi ve Maden
Kamu Emekçileri Sendikası İl Temsilcisi