makaleyi okumak için lütfen tıklayınız. - Jeoloji Mühendisleri Odası

hazırlanmış. Raporu bu kez İTÜ Hidrolik Laboratuvarı hazırlamış ve yine Hoca “approve”
etmiş. Rüzgar ve dalga verileri kullanılarak kıyı boyu tortul taşınımı ve mendirek yapıldığında
bunun arkasında kıyının nasıl açığa doğru ilerleyeceği bu çalışmada incelenip ortaya konmuş.
Yazarlara göre uydu görüntüleri incelendiğinde 2003 ile 2010 arasında kıyıda bir değişim
olmadığı ve uzun bir kıyının duraylı göründüğü belirlenmiş. Mendirek yapıldığında bunun
KB yanında sürekli bir çökel birikimi olacak ve 30 yıl içinde bugünkü kıyıdan 30 m açığa
kadar deniz dolacakmış.
Aynı ekip bir de verili rüzgar ve dalga koşullarıyla tasarlanan limanda gemilerin
manevralarınıu modellemiş ve ayrı bir rapor hazırlanmış.
ASLINDA KIYI, ONLARCA KİLOMETRE ETKİLENECEK
“Projenin kıyı şeridinden 2,9 km açığa kadar devam eden mendirek ve yanaşma rıhtımı ile birlikte Liman
yapılacaktır. Projenin kıyı şeridinden başlayarak deniz bölümünde kıyı ile birleşik ve kıyıya paralel olarak dolgu
malzemeleri kullanılarak oluşturulan alan kömür depo alanı olarak kullanılacak olan Dolgu Sahası inşaa
edilecektir. Dolgu Sahası’nın kıyı şeridi ile bütükleşik olarak yaklaşık 225 m x 740 m ebatlarında olup toplam
yüzölçümü 18,9 hektardır.”
Derinsu, derlediği verilerle farklı yönlere göre dalga kabarma olasılıklarını da modellemiş.
Vardığı sonuçlara göre 5 yıllık bir dönemde %90 olasılıkla oluşabilecek en yüksek dalga 4,65
m; 50 yıllık dönemde 6,65 m; ve 500 yıllık dönemde 8,65 m olabilecek. Bunlar hep K ve KD
yönlerden geliyor. Nitekim, 1961-2008 arasında en yüksek dalgalar K’den ve 6 m’ye kadar
çıkmış.
“Yapılacak olan Liman için denizde yaklaşık 3,8 milyon m 3 ’lük dolgu malzemesine kullanılacak dalga kıran
(mendirek) yapılacaktır. Mendirekde kullanılacak malzemenin, Proje Sahibi’nin arama ruhsatına sahip olduğu
ocaklardan ve bu ocakların bulunduğu bölgedeki mevcut veya yeni açılacak malzeme ocaklarından temin
edilmesi planlanmaktadır. 17,5 metre drafta sahip olan 180.000 DWT kapasiteli kömür taşıyan gemilerin, inşaa
edilecek Liman’a yanaşabilmesi mevcut batimetrinin derinleştirilmesi gerekmektedir. Şekil V-1’de -20 metreye
kadar taranacak navigasyon kanalı ve -19,5 metreye kadar taranacak gemi manevra baseni görülmektedir. ECAP
tarafından Ek-S Liman için Kuramsal Tasarım ve Numerik Modelleme Raporu’ndaki kavramsal tasarım
değerlerine göre, taranacak toplam hacim 5 milyon m 3 olarak hesaplanmıştır.”
“Yapılması planlanan mendireğin akıntı sirkülasyonu üzerindeki etkisi, model sonuçlarını, sualma yapısı
lokasyonu ve difüzör lokasyonu seçimini önemli derecede etkilemiştir. Model sonuçlarına göre, hem Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı Derin Deniz Deşarjı Kriterleri sağlanmaktadır, hem de deşarj edilen ısıtılmış deniz suyunun
tekrar sualma yapılarına ulaşarak resirkülasyona sebep olmadığı görülmektedir.
Kumlanma çalışmasının sonuçlarına göre liman sahasının içinde kuzey batı tarafındaki kıyı şeridinde az
miktarda birikme, güneydoğu kıyısında ise önce az miktarda birikme, sonrasında ise erozyon hareketleri
oluşabileceği belirlenmiştir. Ancak yapılan analizler sonucunda, bu kumlanma hareketlerinin kıyı çizgisi
değişimine etkisinin önemsiz düzeyde gerçekleşeceği sonucuna varılmıştır.
Ayrıca, tarama yapılacak olan navigasyon kanalı ve gemi manevra basen sahalarında sedimantasyon potansiyeli
ECAP tarafından Ek-S‘de yer alan Liman için Kuramsal Tasarım ve Numerik Modelleme Raporu’nda
modellemelerle incelenmiştir. Uzun dönemli dalga istatistikleri kullanılarak yapılan analizlerde, sedimantasyon
oranının çok zayıf olduğu ve tarama bölgelerinin 30 yılda ancak % 10’unun tekrar dolacağı görülmüştür.”
“Planlanan kömür limanı çevresindeki kumlanma hareketi için 1, 5 ve 10 yıl süreli benzetim çalışmaları
yapılmıştır. Benzetimlerde ortalama kum tane çapı (D50) 0,2 mm olarak kullanılmıştır.
“Kumlanma çalışmasının sonuçlarına göre liman sahasının içinde kuzey batı tarafındaki kıyı şeridinde az
miktarda birikme, güneydoğu kıyısında ise önce az miktarda birikme, sonrasında ise erozyon hareketleri
oluşabileceği belirlenmiştir. Ancak yapılan analizler sonucunda, bu kumlanma hareketlerinin kıyı çizgisi
değişimine etkisinin önemsiz düzeyde gerçekleşeceği sonucuna varılmıştır.”
Acaba öyle mi?
Pek benzemiyor.
Derinsu Raporıu ve ÇED Raporu’nda verilen aşağıdaki görüntülere bakılınca, mendireğin K
yanındaki kıyıda 80 m açığa kadar kum birikeceği anlaşılıyor.