makaleyi okumak için lütfen tıklayınız. - Jeoloji Mühendisleri Odası

tabanındaki güncel ve genç çökellerden oluştuğu anlaşılmakta. Yapılan SPT deney
sonuçlarının gereğince düzeltilerek kullanıldığı, yeterince örnek alınıp yeterince laboratuar
deneyi yapıldığı (yine Yükselen’den farklı olartak ince daneli üç örnekte hidrometre deneyi
yapılarak kil oranının da belirlenmiş olduğu) ve bu verilerin Rapor’da çekiştirilmeden
gereğince kullanıldığı görülmekte. Zeminin su yüzeyinden 25 m derinliğe kadar oldukça
gevşek ya da yumuşak oluşu da dikkat çekiyor.
İlginç bir bulgu, Yükselen santral alanında kayada zemin grubunu Z4 olarak vermiş iken,
Geosan’ın deniz tabanındaki güncel zeminler için bile Zemin Sınıfı’nı Z3 olarak nitelemiş
olması. Dokay, bu farkın farkında olmamış anlaşılan. Rapor’da değişik “zemin” tabakaları
için yapılan değerlendirmelerle hesaplanan geoteknik parametreler de makul görünüyor. Yine
Yükselen’in zayıf ta olsa kayaya yerleştirilebilecek temeller için alüvyon örneklerinden elde
ettiği parametrelerle 10 m genişlik ve 3 m derinlikli temeller için bile zorlaya zorlaya bulduğu
95 kPa’lık taşıma gücüne karşı, Geosan Raporu deniz tabanındaki güncel zeminlerde,
yumuşak kilde bile, üstelik 1 m genişlikli temeller için 105 kPa, kumların üzerinde de 756 kPa
bulmuş. Kazı şevlerinin duraylılığına ilişkin hesaplar da Geosan’da Yükselen’inkine göre
oldukça farklı. Bu farkların bir nedeni var, Geosan çalışmasındaki sondajlar “yapılmış”.
Geosan çalışmasının ortaya koyduğu şey deniz tabanında bir jeolojik sorun bulunmadığı.