Bu Devir Böyle Giderse, Bu Dünya Biter… - Kırsal Çevre Derneği
Bu Devir Böyle Giderse, Bu Dünya Biter… - Kırsal Çevre Derneği
Bu Devir Böyle Giderse, Bu Dünya Biter… - Kırsal Çevre Derneği
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
<strong>Kırsal</strong> <strong>Çevre</strong> Yıllığı ’2009<br />
� Yapılan düzenlemeler orman köylüsünün lehine olmalı ve bu kesim<br />
mağdur edilmemelidir.<br />
Sunulan çözüm önerilerinin yasalar ve fiili durum çerçevesinde<br />
uygulanabilirlik durumu değerlendirildiğinde şu sonuçlar ortaya çıkmaktadır.<br />
2-B sahalarının işgalcilerine satılarak tasfiye edilmesi ve satış işlemi<br />
sonucunda da hazineye gelir sağlanması görüşü, Anayasa Mahkemesi’nin,<br />
2-B sahalarının kullanıcılarına satışını iptal eden 23.01.2002 tarih 2001/382<br />
E. 2002/21 sayılı kararına aykırıdır. Dolayısıyla Anayasanın 170. maddesi<br />
değiştirilmeden bu sahaların satışı mümkün değildir.<br />
2-B alanlarının satış işleminin sorunsuz olarak gerçekleştirileceği ve satış<br />
sonucunda 25 milyar dolara yakın gelir elde edileceği öngörüsü, çeşitli<br />
kesimlerce eleştirilmekte ve söylendiği kadar gelir elde edilemeyeceği<br />
söylenmektedir (Şimşek, 2008: 202). Aynı zamanda, hazine arazileri ile<br />
orman dışına çıkarılan yerlerin büyük bir kısmı zaten mahkemelerde davalı<br />
durumundadır ve önemli bir bölümü de tapuda tescil edilmemişlerdir. Tescil<br />
edilenlerin üzerinde, haciz, ipotek, ihtiyati tedbir gibi daha pek çok kısa<br />
sürede kaldırılması olanaksız şerhler bulunduğu ve bu tür yerlerin çoğunun<br />
satış sürecinin 4-5 yıla uzayabileceği dile getirilmektedir.<br />
Satış işlemine konu olacak sahaların çoğunluğunun denize kıyısı olan<br />
illerde ve özellikle İstanbul ve Antalya gibi illerimizde yoğunlaştığı<br />
görülmektedir. <strong>Bu</strong> illerimizde bulunan ve yapılaşmaya maruz kalan alanların<br />
çoğunlukla kullanıcısı orman köylüsü değildir. <strong>Bu</strong> kullanıcılar kullandıkları<br />
arazileri ya doğrudan orman köylüsünden satın almışlar yada kendileri<br />
bizzat ormandan açmışlardır. 2-B arazilerindeki yapılaşma oranı kıyı<br />
bölgelerimizde daha yaygınken diğer bölgelerimizde daha düşük bir orana<br />
sahiptir. Özellikle İstanbul’un Beykoz ve Sultanbeyli ilçelerinde yapılan<br />
kaçak binaların hangilerinin 31.12.1981 tarihinden önce orman niteliğini<br />
kaybetmiş arazilerde, hangilerinin bu tarihten sonra orman niteliğini<br />
kaybetmiş arazilerde yapıldığını tespit etmek ve objektif bir şekilde kadastro<br />
tutanağında belirtmek çok titiz bir çalışmayı ve bu işte çalışanların etkili bir<br />
şekilde denetimini gerektirmektedir. Başka bir deyişle, kaçak yapıların 2-B<br />
kapsamına girip girmediği kaçak yapının inşa edildiği yıla göre değil,<br />
üzerine kaçak yapı inşa edilen arazinin 1981 yılından önce orman niteliğini<br />
kaybedip kaybetmediğine göre belirlenmektedir. <strong>Bu</strong> durumda olan yerlerde;<br />
1981 yılından önceki Harita Genel Komutanlığı veya ilgili kuruluşlar<br />
tarafından hazırlanan haritalar ve bu haritaların yapımında kullanılan veya<br />
diğer kuruluşlarca çekilen hava fotoğrafları, tahdit ve kadastro harita ve<br />
tutanakları, amenajman planları, mahalli orman arşiv ve dosyalarındaki suç<br />
tutanakları, dava takip defterleri, mahkeme ilamları, şehir, kasaba ve<br />
köylere ait sınır, halihazır harita ve imar planları ve benzeri yazılı belgeler,<br />
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce yapılan kadastro ve tapulama<br />
işlemine ilişkin kayıtlar, Özel İdare vergi kayıtları ve diğer belgeler<br />
kullanılarak sorun aşılmaya çalışılmalıdır.