You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
n Bu ay yollarımız “Kavşak” filminde kesişiyor.<br />
“Kavşak”, daha önce “Anlat İstanbul”da “Külkedisi”<br />
hikâyesinin yönetmeni olarak karşımıza çıkan<br />
Selim Demirdelen’in yazıp yönettiği ilk uzun metraj<br />
film. İsmiyle de işaret ettiği üzere “kesişmeler”<br />
filmin merkezinde.<br />
Güven (Güven Kıraç), bir muhasebe firmasında<br />
şeftir. Dışardan bakıldığında: âşık olduğu karısı,<br />
canından çok sevdiği kızıyla mutlu bir aile<br />
tablosu çizmektedir. Kızı Bahar her gün okul<br />
dönüşü aramakta; Güven eve biraz geç kalsa eşi<br />
Ayla meraklanıp telefona sarılmaktadır. Güven,<br />
“dünyası gezdiği yollar, işten eve, işten ev kadar<br />
kısa”(2), sessiz- sakin, aile hayatının verdiği huzuru<br />
dışarıdaki eğlenceye yeğleyen, sınırlarını<br />
korunaklı hissedeceği mesafeye kadar daraltmış,<br />
kendini tercihen izole etmiş biridir; “Pencere önü<br />
çiçeğine, ne ansızın yağmur ne gök kuşağı, ne dipdiri<br />
sabah gözyaşı.”(3)<br />
Ofisteki odasında tek başına çalışan Güven,<br />
işe yeni alınan Arzu’nun (Sezin Akbaşoğulları)<br />
odasına yerleşmesiyle yalnızlığından olur.<br />
Arzu, alkol problemi olan eşiyle evini ayırmış,<br />
ilkokul çağındaki kızıyla ayakta kalmaya<br />
çalışan bir kadındır. Güven, Arzu’ya temkinli<br />
ve mesafeli davranır: “Kendini bırakmak en<br />
büyük korku, baş edemediğimizden belki”(4)<br />
Neticede tanımadığı biridir: “Bir yıldızın köşesi<br />
kadar uzakmışız öyle derler, oysa yakından<br />
bakınca yıldızlar yuvarlaktırlar.”(5)<br />
Güven, sıradan bir günün ardından şirketten<br />
çıkar, otobüse biner, evinin bulunduğu ıssız<br />
sokak boyunca yürür, oturduğu üç katlı apartmana<br />
varır. Dairesine girer, üstünü çıkarır,<br />
yüzünü yıkar, salondaki kanepeye oturur: Sa-