11.05.2016 Views

Cinedergi 72

Binder72

Binder72

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

A Bittersweet Life (2005)<br />

Güney Kore sinemasının<br />

öne çıkan yönetmenlerinden<br />

Kim Jee-woon’un yönettiği<br />

“Acı Tatlı Hayat”, Uzak Doğu<br />

sinemasında “intikam” filmi<br />

denildiğinde akla ilk gelen<br />

filmlerden biri olmayı başardı.<br />

Aşk – intikam – mafya üçgeninde<br />

geçen bir temaya ve<br />

patronunun genç sevgilisine<br />

aşık olup bağlı olduğu çeteye<br />

karşı savaşan bir adam gibi klasik bir konuya sahip<br />

olan film, aksiyon sahnelerinin klasik müzikler<br />

eşliğinde farklı bir havaya bürünmesi, kan – şiddet<br />

dozajının aşırılık sınırlarında gezmesine rağmen<br />

aynı zamanda stilize yapısıyla naif, masum, tatlı<br />

bir melodrama dönüşebilmesi gibi hamleleriyle<br />

estetik bir mafya filmi olarak hafızalarda yer etti.<br />

The Chaser (2008)<br />

Güney Kore’li yönetmen<br />

Hong-jin Na’nın ilk filmi olan<br />

The Chaser, Kore’deki gerçek<br />

telekız cinayetlerinden<br />

esinlenilerek oluşturulmuş<br />

senaryosu üzerinden ülkedeki<br />

polis teşkilatının çaresizliği<br />

ve trajikomikliğine değinerek<br />

sistem eleştirisi sunuyordu.<br />

Eski bir dedektif olan kadın<br />

satıcısı başrolü ile baştan<br />

yabancılaştırma etkisi yaratan film, katili henüz<br />

filmin başlarında yakalattırarak klasik suç –<br />

polisiye formatını yapıbozumuna uğratıyordu.<br />

Olay örgüsünde beklediğimiz klişelerin hiçbirinin<br />

gerçekleşmemesi, aksiyon sahnelerinde karakterlerin<br />

koşarken yorulması, düşmesi gibi oldukça<br />

gerçekçi detaylar yakalaması filmin önemli kozları<br />

arasında yer alıyordu.<br />

I Saw the Devil (2010)<br />

Kim Jee-woon’un A Bittersweet<br />

Life’ta (2005) beraber<br />

çalıştığı Byung-hun Lee<br />

ve Oldboy (2003)’un unutulmaz<br />

oyuncusu Min-sik<br />

Choi’yi bir araya getirdiği<br />

“Şeytanı Gördüm”, Uzak<br />

Doğu yapımı intikam filmleri<br />

arasında hatırı sayılır bir yer edindi. Karısı<br />

bir seri katil tarafından öldürülen gizli ajanın,<br />

katil ile arasındaki kovalamacaya ve “intikam<br />

alma” hissine odaklanan film, karakter analizlerini<br />

derinlemesine işleyememesine ve Kore<br />

yapımlarının bu türdeki yapıbozucu eserlerine<br />

kıyasla gerilim ve polisiye klişeleri barındırsa<br />

da, canavarlaşan ruhlar ve intikam – adalet<br />

dengesinin zayıflığı üzerine söylediği önemli<br />

sözleri kasvetli sinematografisi ve kan – şiddet<br />

sahnelerinin fazlalığıyla harmanlıyordu.<br />

The Man from Nowhere (2010)<br />

Jeong-beom Lee’nin<br />

yönettiği, Güney Kore’de<br />

6 milyondan fazla kişi<br />

tarafından izlenen The<br />

Man From Nowhere,<br />

geçmişindeki gizemi<br />

koruyan tehlikeli bir<br />

adamın, küçük bir kız<br />

olan komşusu kaçırılınca<br />

saklandığı yerden<br />

çıkıp onu kurtarmaya<br />

çalışmasını konu alıyor.<br />

Kore sinemasının Leon (1994)’u ya da Man on<br />

Fire (2004)’ı olarak nitelendirebileceğimiz film,<br />

“sevgi”yi odak noktasına alıyor ve polisler,<br />

organ mafyaları, kaçakçılar, uyuşturucu<br />

satıcılarıyla dolu kirli bir dünyanın kapılarını<br />

stilize bir anlatımla sunuyor. Özellikle “camdan<br />

atlayan ve adamla birlikte aşağı inen kamera”<br />

sahnesi şimdiden efsane oldu bile!<br />

The Raid: Redemption (2011) / The Raid 2: Berandal<br />

(2014)<br />

Gareth Evans’ın 2011’de<br />

“yılın en iyi aksiyon filmi”<br />

sloganıyla ortaya çıkan<br />

Endonezya filmi “The<br />

Raid: Redemption”, Hollywood<br />

aksiyonlarının<br />

tekdüzeliğinden bıkmış<br />

olanlar için adeta bir nimetti.<br />

Tamamen azılı suçlularla<br />

dolu bir binaya yapılan polis<br />

baskınını anlatan film,<br />

izleyiciye nefes alma payı bırakmadan “pencak<br />

silat” dövüş sanatını temel alan koreografik

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!