Boğaziçi Tıp Dergisi
Boğaziçi Tıp Dergisi Cilt: 4 Sayı: 1 Yıl: 2017
Boğaziçi Tıp Dergisi Cilt: 4 Sayı: 1 Yıl: 2017
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Mehmet Akif Sargın ve ark.<br />
BOĞAZİÇİ TIP DERGİSİ; 2017; 4 (1): 40-44<br />
Resim 1: Hastanın acil serviste çekilen Beyin-Diffüzyon MR tetkiki görüntüleri. Sağ serebral hemisfer frontal lobda yerleşimli,<br />
yaklaşık 60x57x54 mm boyutlu ve solid komponentlerinde yaygın heterojen kontrastlanma gösteren glioblastom. Tümör dokusu<br />
sağ lateral ventrikülü belirgin komprese etmekte olup orta hat yapılarında 12-13 mm sola kayma izlenmektedir.<br />
OLGU 1<br />
- 41 -<br />
35 yaşında gravida 3 ve 2 vajinal doğum<br />
hikayesi olan hasta 38 gebelik haftasında acil<br />
servisimize baş ağrısı, bulantı, kusma ve uyku<br />
hali şikayetleriyle başvurdu. Alınan anamnezde<br />
bir gün önce özel bir hastaneye yürüyememe,<br />
bilinç bulanıklığı şikayetleri ile başvurduğu ve<br />
obstetrik muayenesinde patoloji izlenmeyerek<br />
hastanın evine geri gönderildiği öğrenildi. Ertesi<br />
gün şikayetleri artan gebenin hastanemize<br />
başvurusunda baş ağrısı, kusma ve uyku hali<br />
şikayetlerinin de eklenmesi üzerine; hastadan<br />
mevcut gebeliği nedeniyle öncelikli olarak<br />
Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğimizden<br />
konsültasyon istendi. Hastanın yapılan vajinal<br />
muayene ve ultrasonografi incelemesine göre;<br />
aktif doğum eyleminde olmayan, 35-36 hafta<br />
ölçülerinde, tahmini 2700 gr ağırlığında, plasentası<br />
intakt tek canlı gebelik izlendi. Klinik<br />
durum nedeniyle ağır pre-eklampsi tanısının<br />
ekartasyonu için hastadan tahlil istendi. Tansiyon<br />
arteryel değerleri 120/70 mm/Hg, lökosit<br />
15600 hücre/mL, hemoglobin 11.5 gr/dl, trombosit<br />
333000 hücre/mL, tam idrar tahlilinde<br />
protein negatif, keton 3+ bulundu. Karaciğer<br />
ve böbrek fonksiyon testleri, serum elektrolit<br />
değerleri normal sınırlarda bulundu. Hastanın<br />
bilinen sistemik rahatsızlığı yoktu. Mevcut<br />
muayene ve laboratuar bulgularıyla obstetrik<br />
patoloji düşünülmeyen hasta nörolojik hastalıklar<br />
ve intrakranial patolojiler açısından tetkik<br />
için tekrar acil servise gönderildi. Hastadan<br />
istenen beyin MR’ında; sağ serebral hemisfer<br />
frontal lobda yerleşimli, yaklaşık 60x57x54<br />
mm boyutlu, santrali büyük ölçüde kistik-nekrotik<br />
vasıfta, superolateral kesiminde duvar<br />
kalınlaşması formunda düzensiz solid komponentler<br />
barındıran kitle görüntülendi (Resim 1).<br />
İstenen beyin cerrahisi konsültasyonu sonucu<br />
kitlenin “orta hat kayması” yapması nedeniyle<br />
hastaya acil kraniotomi kararı alındı. Klinikler<br />
arası yapılan konsültasyonlar sonucu hastaya<br />
sezaryen yapılması ve aynı seansta kraniotomi<br />
uygulanmasına karar verildi. Hasta genel anestezi<br />
altında ilk olarak usulüne uygun yöntemle<br />
sezeryan yapılarak canlı kız bebek doğurtuldu.<br />
Sezeryan operasyonun bitimi akabinde Beyin<br />
Cerrahisi uzman doktorları tarafından yapılan<br />
kraniotomide frontal lobda, kortekste solid kısımları<br />
parankim dokusundan belirgin olarak<br />
ayrılan, kistik komponenti de bulunan kitle total<br />
olarak çıkarıldı. Postoperatif dönemde Kadın<br />
Hastalıkları ve Doğum Kliniği ve Beyin<br />
Cerrahisi Kliniği tarafından ortak takip edilen<br />
hastada herhangi bir komplikasyon görülmedi.<br />
Postoperatif onuncu gün taburcu edilen hastanın<br />
patoloji sonucu sarkamatöz değişiklikler<br />
gösteren glioblastoma multiforme, WHO<br />
grade IV şeklinde raporlandı. Hasta Onkoloji<br />
Kliniği’ne takip ve tedavi için yönlendirildi.<br />
OLGU 2<br />
39 yaşında gravida 2 ve 1 sezeryan doğumu<br />
olan hasta 37-38 gebelik haftasında acil<br />
servisimize yüz bölgesi de dahil olmak üzere<br />
vücudun sol tarafında uyuşukluk şikayetleriyle<br />
başvurdu. Anamnezinde şikayetlerinin dört gün<br />
önce sol elde ve kolda uyuşma, karıncalanma<br />
şeklinde başladığını belirtti. Bilinen nörolojik<br />
hastalığı olmadığı için evde şikayetlerinin<br />
geçmesini beklemiş ve hastaneye hemen başvurmamış<br />
olduğu öğrenildi. Ancak şikayetleri<br />
yüz bölgesinin sol tarafını da içine alacak şekilde<br />
giderek şiddetlenmesi üzerine hastaneye