10.05.2017 Views

Pharma Turkey Dergisi Mayıs- Haziran 2017 Sayısı

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

May / June <strong>2017</strong><br />

Berko İlaç<br />

istikrarlı büyümesini<br />

sürdürüyor<br />

14 <strong>Mayıs</strong> Eczacılık<br />

Günü kutlu olsun<br />

Takeda heals the life it<br />

touches and increases<br />

its quality<br />

All the<br />

stakeholders<br />

of the pharma<br />

sector met<br />

at the IVEK<br />

Congress<br />

Antibiyotiklerin<br />

geleceği akılcı<br />

kullanıma bağlı<br />

Yanlış emzik<br />

kullanımı çene<br />

bozukluğuna<br />

neden olabiliyor<br />

TÜM ECZACILARIN 14 MAYIS ECZACILIK GÜNÜ KUTLU OLSUN


Publisher<br />

Ferruh IŞIK<br />

on behalf of<br />

İSTMAG Magazin Gazetecilik<br />

İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.<br />

General Manager<br />

Mehmet SÖZTUTAN<br />

mehmet.soztutan@img.com.tr<br />

Editorial Consultants<br />

Simge GÜNDÜZ<br />

simge.gunduz@img.com.tr<br />

Recep ARSLANTAŞ<br />

recep.arslantas@img.com.tr<br />

Graphic & Design<br />

Tayfun AYDIN<br />

tayfun.aydin@img.com.tr<br />

SORUMLU MÜDÜR<br />

Yusuf OKÇU<br />

yusuf.okçu@img.com.tr<br />

Foreign Relations Manager<br />

İsmail ÇAKIR<br />

ismail.cakir@img.com.tr<br />

Bilgi Eşlem<br />

Emre YENER<br />

emre.yener@img.com.tr<br />

Sosyal Medya<br />

Emir YENER<br />

emir.yener@img.com.tr<br />

Corporate Communication Manager<br />

Ebru PEKEL<br />

ebru.pekel@img.com.tr<br />

MUHASEBE ve FİNANS MÜDÜRÜ<br />

Mustafa AKTAŞ<br />

mustafa.aktas@img.com.tr<br />

Subscription<br />

İsmail ÖZÇELİK<br />

ismail.özcelik@img.com.tr<br />

Advertising Coordinator<br />

Recep ARSLANTAŞ<br />

recep.arslantas@img.com.tr<br />

Head Office<br />

Evren Mah. Bahar Cad. Polat İş Merkezi<br />

B Blok No:1 Kat:4 Güneşli-Bağcılar / İstanbul<br />

Tel: +90 212 604 50 50<br />

Faks: +90 212 604 50 51<br />

Printing / CTP Baskı<br />

Matsis Matbaa Hizmetleri San. Tic. Ltd Şti<br />

Tevfikbey Mahallesi Dr. Ali Demir Cad.<br />

No:51 34290 Sefaköy -İstanbul/TURKEY<br />

Tel: 0 212 624 21 11<br />

2 <strong>Pharma</strong> www.matbaasistemleri.com<br />

May- June ‘17<br />

Sektörde Biyoteknolojik İlaç Atılımı<br />

Biotechnological Drug breakthrough<br />

in the sector<br />

2005 yılından 2015 yılına kadar en büyük 100 ilaç şirketi<br />

arasında yer alan gelişmekte olan ülkeler merkezli<br />

şirketlerin gelirleri 4.5 milyar dolardan 119 milyar<br />

dolara yükselmiş durumda. Bu şirketlerin, daha<br />

fazla yükselme potansiyeli olduğu da belirtiliyor.<br />

Türkiye’de ise yatırımların özellikle biyoteknoloji<br />

alanında yoğunlaştığı görülüyor.<br />

Sektörün de son dönemde bu alanda attığı<br />

adımlar dikkat çekiyor. Dünyada biyoteknolojik<br />

ilaçların kullanım oranı yüzde 20’leri<br />

aşmış durumda ve artmaya devam ediyor.<br />

Ülkemizde de benzer bir durum söz konusu.<br />

Türkiye’de biyoteknolojik ilaçların<br />

2016’da toplam pazar büyüklüğü 3.40<br />

milyar liraya ulaştı. Bu değer toplam<br />

reçeteli ilaç pazarının yaklaşık yüzde<br />

16.5’ini oluşturuyor. Türkiye’yi biyoteknoloji<br />

alanında güçlendirmek<br />

için geçtiğimiz günlerde Türkiye<br />

Biyoteknolojik İlaç Platformu da kuruldu.<br />

Biyoteknolojik ilaç alanı ülkemiz için<br />

oldukça yeni bir alan. Endüstrimizin<br />

bu alandaki insan kaynağı ve bilgi birikimi<br />

ise henüz kısıtlı. Ancak firmalar,<br />

uzun vadeli bakış açısıyla, geri dönüşü<br />

yıllar sürecek, yüksek maliyetli yatırımlar<br />

yapıyor. Biyoteknoloji alanında başlayan<br />

yatırımların gerçekleşmesi ve yeni yatırımların<br />

devreye girmesiyle, endüstrinin bu<br />

alanda atılım yapması hedefleniyor.<br />

Türkiye Biyoteknolojik İlaç Platformu’nu oluşturan<br />

Abdi İbrahim, Adeka, Arven, Atabay, Centurion,<br />

Dem, EİP Eczacıbaşı, Hasbiotech, İlko,<br />

Koçak, Liba, Mustafa Nevzat, Nobel, Onko, Sandoz,<br />

Teva, TR Pharm, Turgut gibi köklü ve güçlü firmaların<br />

ilaç sektörünü daha iyi yerlere taşıyacağına dair<br />

inancımız tam.<br />

Bir sonraki sayımızda görüşmek dileğiyle<br />

FROM<br />

THE<br />

From 2005 to 2015, the<br />

incomes of developing<br />

country-based companies,<br />

one of the top 100 pharmaceutical<br />

companies, have risen<br />

from $ 4.5 billion to $ 119 billion.<br />

It is also stated that these<br />

companies have more potential to<br />

rise. In <strong>Turkey</strong>, on the other hand,<br />

investments are concentrated in the<br />

field of biotechnology.<br />

The recent steps taken by the sector in<br />

this field are drawing attention. The rate<br />

of biotech drugs in the world has exceeded<br />

20 percent and continues to increase. There<br />

is a similar situation in our country. The<br />

total market size of biotechnological drugs in<br />

<strong>Turkey</strong> in 2016 reached 3.40 billion liras. This<br />

value is about 16.5 percent of the total prescription<br />

drug market. <strong>Turkey</strong> Biotechnology Drug<br />

Platform was also established in the days when<br />

we are going to strengthen <strong>Turkey</strong> in the field of<br />

biotechnology.<br />

The field of biotechnological medicine is quite<br />

new for our country. The human resources and<br />

know-how of our industry in this area is still<br />

limited. However, companies are investing in<br />

high-cost, long-term perspectives which will<br />

take years to return. With the realization of<br />

investments starting in the field of biotechnology<br />

and the introduction of new investments,<br />

it is aimed that the industry will<br />

make a breakthrough in this field.<br />

We are fully convinced that our well-established<br />

and leading companies in Biotechnological<br />

<strong>Pharma</strong>ceutical Platform<br />

of <strong>Turkey</strong> such as Abdi İbrahim,<br />

EDITOR<br />

Simge GÜNDÜZ<br />

Adeka, Arven, Atabay, Centurion,<br />

Dem, EİP Eczacıbaşı, Hasbiotech,<br />

İlko, Kocak, Liba, Mustafa Nevzat,<br />

Nobel, Onko, Sandoz, Teva, TR<br />

Pharm and Turgut Ilac will provide<br />

a better position for the<br />

pharmaceutical industry.


10<br />

16<br />

20<br />

24<br />

28<br />

34<br />

40<br />

50<br />

Takeda dokunduğu<br />

hayatı iyileştiriyor ve<br />

kalitesini arttırıyor<br />

Kadın sağlığı<br />

konularında eczacı<br />

danışmanlığında yeni<br />

dönem!<br />

Son 10 yılda Türkiye’nin<br />

en fazla ilaç ihracatı<br />

yapan grubu<br />

“Novartis”<br />

Berko İlaç istikrarlı<br />

büyümesini sürdürüyor<br />

Nezih Barut 4. kez<br />

İlaç Endüstrisi<br />

İşverenler Sendikası<br />

Başkanlığı’na seçildi<br />

Yanlış emzik kullanımı<br />

çene bozukluğuna<br />

neden olabiliyor<br />

Onko Koçsel İlaçları<br />

European GMP<br />

Sertifikası’nı aldı<br />

Artık insanlar sağlık<br />

için seyahat ediyor


Ecza sektörünün tüm paydaşları<br />

İVEK Kongresi’nde buluştu<br />

İVEK Vakfı tarafından “İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı”<br />

temasıyla bu sene üçüncüsü düzenlenen İVEK Uluslararası İlaç ve<br />

Eczacılık Kongresi 9 bine yakın katılımcıyı ağırladı<br />

Marmara Üniversitesi Eczacılık<br />

Fakültesi Dekanı Prof.<br />

Dr. Güniz Küçükgüzel’in<br />

başkanlığını üstlendiği, sektörün<br />

tüm paydaşlarını bir araya getiren<br />

İVEK Uluslararası İlaç ve Eczacılık<br />

Kongresi’nin açılışı Sağlık Bakanı<br />

Prof. Dr. Recep Akdağ’ın katılımıyla<br />

yapıldı. İkincisi geçen yıl 6 binden<br />

fazla katılımcı ile gerçekleştirilen<br />

kongreye, bu sene aralarında<br />

akademisyenlerin, eczacılık fakültesi<br />

öğrencilerinin, serbest eczacıların,<br />

kamu eczacılarının, meslek<br />

örgütlerinin ve ilaç endüstrisinin<br />

temsilcilerinin de olduğu 8800 kişi<br />

kayıt yaptırdı. İVEK Vakfı, bu sene<br />

ayrıca bir ilke imza atarak, Türkiye’nin<br />

ilaç biyoteknolojisi atılımlarının<br />

detaylıca ele alındığı İVEKBio<br />

kongresini de eş zamanlı olarak<br />

gerçekleştirdi.<br />

Açılışta konuşan Sağlık Bakanı<br />

Prof. Dr. Recep Akdağ, “Sağlıkta<br />

dönüşüm programımızın bütün<br />

hikayesi, vatandaşın yaşadığı<br />

problemlerin sonlandırılmasıdır.<br />

4 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

Bizim dönemimiz kuyrukların ve<br />

buyrukların son bulduğu dönem<br />

olmuştur. Amacımız herkesin hayatını<br />

kolaylaştırıp sıkıntılarını ortadan<br />

kaldırmak amaçlı bir programdı. Bu<br />

programlar ve yaptığımız çalışmalar<br />

doğrultusunda bağımsız kuruluşlar<br />

tarafından yapılan anketlerle vatandaş<br />

memnuniyetinin %39’dan %75’e<br />

yükseldiği belirlendi. Vatandaşın<br />

sağlık memnuniyeti neredeyse<br />

2’ye katlanmış durumda. Yine<br />

2002 yılından önce yıkıcı sağlık<br />

harcamasına maruz kalan 166 bin<br />

ailemiz varken, 2015’e geldiğimizde<br />

bu sayı 60 binlerin altına düştü.<br />

Sağlıkta dönüşümün ikinci<br />

dönemi vatandaşlarımızı finansal<br />

anlamda korumayı ve daha da<br />

güçlendirmeyi amaçlıyor. Türkiye’de<br />

hiç bir vatandaşımız her hangi bir<br />

sağlık harcaması yapma ihtiyacı<br />

duyduğu zaman harcadığı paradan<br />

dolayı mağdur olmamalıdır. Sayın<br />

Cumhurbaşkanımızın sağlıkta<br />

dönüşüm ile ilgili bana verdiği en<br />

önemli görev de budur” şeklinde<br />

konuştu.<br />

Kongre Başkanı Marmara Üniversitesi<br />

Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr.<br />

Güniz Küçükgüzel ve Kongre Genel<br />

Sekreteri Yrd. Doç. Dr. Mahmut<br />

Tokaç yaptıkları değerlendirme<br />

açıklamasında şunları söyledi;<br />

“İVEK’in dernek olarak kuruluşunun<br />

ardından 2016 yılında İlaç, Eczacılık,<br />

Sağlık Bilim ve Teknolojileri<br />

Vakfı’na dönüştükten sonraki bu<br />

ilk kongresinde İlaç ve Eczacılıkta<br />

Küresel Bilgi Paylaşımını en üst<br />

düzeye çıkarmak için Türkiye’de ve<br />

dünyada ilaç, tıbbi cihaz, eczacılık,<br />

eczacılık eğitimi ve meslekteki<br />

gelişmeler 4 gün boyunca ayrıntılı<br />

olarak tartışıldı. İlaç ve eczacılıkla<br />

ilgili çözüm odaklı olma adına<br />

“benim de söyleyecek bir sözüm<br />

var” diyerek ülkemizin ve dünyamızın<br />

değişik yerlerinden koşup buralara<br />

gelmiş tüm katılımcıları bir kez daha<br />

gönülden kutluyor, saygı ve sevgi ile<br />

selamlıyoruz.”


All the stakeholders of the pharma sector met at the<br />

IVEK Congress<br />

International Convention of <strong>Pharma</strong>ceuticals and <strong>Pharma</strong>cies, which was organized<br />

by the IVEK Foundation with the theme of “Global Information Sharing in Medicine<br />

and <strong>Pharma</strong>cy” this year, welcomed close to 9 thousand participants<br />

Minister of Health Prof. Dr.<br />

Recep Akdag attended<br />

the opening ceremony of<br />

İVEK International Congress of<br />

<strong>Pharma</strong>ceuticals and <strong>Pharma</strong>cy,<br />

which brings together all the<br />

stakeholders of the industry and held<br />

under the presidency of Professor. Dr.<br />

Guniz Kucukguzel, Marmara University<br />

Faculty of <strong>Pharma</strong>cy Dean. The<br />

congress, which was held with more<br />

than 6 thousand participants last<br />

year, registered 8800 people this year,<br />

including academicians, pharmacy<br />

faculty students, independent<br />

pharmacists, public pharmacists,<br />

professional organizations and<br />

representatives of the pharmaceutical<br />

industry. The IVEK Foundation has<br />

also concluded the İVEKBio congress,<br />

in which <strong>Turkey</strong>’s drug biotechnology<br />

breakthroughs are discussed in<br />

detail, at the same time by signing<br />

a new policy this year. Speaking at<br />

the opening Minister of Health Prof.<br />

Dr. Recep Akdag said, “The whole<br />

story of our health transformation<br />

program is to end the problems that<br />

the citizen has. Our period has been<br />

the end of queues and commands.<br />

Our aim was to make everyone’s life<br />

easier and remove troubles from their<br />

life. With these programs and the<br />

surveys conducted by independent<br />

organizations in line with our work,<br />

it was determined that citizens’<br />

satisfaction increased from 39% to<br />

75%. Citizen’s health satisfaction has<br />

almost doubled. Again, we had 166<br />

thousand families who were exposed<br />

to devastating health expenditures<br />

before 2002, but when we arrived in<br />

2015, this number dropped below<br />

60 thousand. The second period of<br />

transformation in health aims to<br />

protect and strengthen our citizens<br />

financially. No citizen in <strong>Turkey</strong> should<br />

not be a victim because of the money<br />

he / she spends when he / she needs<br />

to make any health expenditures. This<br />

is also the most important duty that<br />

the President gave to me regarding<br />

the transformation of health in<br />

health.” Congress President Marmara<br />

University Faculty of <strong>Pharma</strong>cy<br />

Professor Dr. Guniz Kucukguzel and<br />

Congress Secretary General Assist.<br />

Assoc. Dr. Mahmut Tokac said that in<br />

the evaluation they made, “In the first<br />

congress of İVEK, which was founded<br />

in 2016 after the establishment<br />

of İVEK as an association in the<br />

<strong>Pharma</strong>ceuticals, <strong>Pharma</strong>cy, Health<br />

Sciences and Technologies Foundation<br />

in 2016, in order to maximize<br />

the Global Knowledge Sharing in<br />

<strong>Pharma</strong>ceuticals and <strong>Pharma</strong>cy,<br />

pharmaceuticals, medical devices,<br />

pharmaceuticals, pharmacy Education<br />

and development in the profession<br />

were discussed in detail for 4 days.<br />

We celebrate once again all the<br />

participants who ran from different<br />

parts of our country and our world,<br />

saying “I have a statement to say” in<br />

order to be focused on pharmaceutical<br />

and pharmaceutical solutions, and<br />

salute them with respect and love.<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 5


Türkiye İlaç Sektörü Raporu 2016<br />

100.000’den fazla katılımcısıyla, dünyanın<br />

eczacılık konusunda lider ağ oluşturma<br />

etkinliği olan CPhI,– <strong>Pharma</strong> Insight<br />

raporlarını, ilaç sektörünün bağımsız<br />

birimlerinin analizini, ayrıca uzmanların<br />

global panellerini (artık ikinci yılında) içeren<br />

saygın ve hevesle beklenen Yıllık Raporu<br />

oluşturmak için artık müşterek kaynaklarını<br />

kullanıyor.<br />

Türkiye: “Tüm zorluklara rağmen yüksek<br />

büyüme gösteren ve geleceği parlak bir<br />

pazar”<br />

80 milyona yakın bir nüfusa ve Avrupa’nın 6.<br />

en büyük ilaç pazarına sahip olan Türkiye,<br />

22.1 milyar TL’lik (~ $ 6,31 milyar) satış<br />

hacmiyle dünyanın 17. en büyük İlaç Pazarı<br />

haline gelmiştir. Daha da heyecan verici<br />

olan, yerel para birimindeki dalgalanmalar<br />

ve ekonomik büyüme gibi küresel ve yerel<br />

ekonomik zorlayıcı dinamiklere rağmen,<br />

2015 yılına kıyasla pazarın % 17 ve 2012-2016<br />

yılları arasında yıllık bazda % 12 büyümesidir.<br />

Bu büyümenin temellerini incelediğimizde,<br />

tüm pazarın sadece %12’sini temsil etmesine<br />

rağmen, hastane kanalının bu alandaki özel<br />

ve kamusal yatırımlarla %28 oranında hızlı<br />

bir büyüme gösterdiği görülüyor. 25.000’den<br />

fazla münferit eczaneden oluşan perakende<br />

pazarı da 2015’e kıyasla %15 oranında hızlı<br />

bir büyüme göstermiştir.<br />

Bu rakamların bu şekilde<br />

somutlaşmasında temelde birkaç<br />

iyi ve sürdürülebilir sebep vardır.<br />

Her şeyden önce, hastanelerin<br />

sayısı hızla artmaktadır.<br />

Yeni açılan özel zincirler ve<br />

kamu hastaneleri vasıtasıyla<br />

nüfusun etkili bir şekilde sağlık<br />

hizmetlerine erişimi artmaktadır.<br />

Ürün portföyü perspektifinden<br />

bakıldığında nispeten yüksek<br />

fiyatlı uzmanlık ürünlerinin pazar<br />

payını artırdığını ve Türkiye’nin<br />

gelişmiş ekonomilere benzer<br />

şekilde ilaç harcamalarının<br />

çoğunluğunu uzmanlık<br />

ürünlerinin oluşturduğu bir<br />

ilaç pazarı yapısına kaymakta<br />

olduğunu görmekteyiz. Bunun<br />

yanında Biyobenzerler de,<br />

hükümetin AR-GE ve üretime<br />

yatırım yapma konusunda yerel<br />

şirketleri teşvik ettiği cazip bir<br />

alan haline geliyor.<br />

Türkiye’nin demografik yapısı,<br />

büyüme rakamlarından da<br />

görüldüğüı üzere, bu tedavi<br />

alanları için esaslı bir hacim<br />

büyümesini de desteklemektedir.<br />

Yaşlanan nüfus ve yaşam<br />

tarzlarındaki değişim, uzmanlık<br />

alanı gerektiren ürünler için ana<br />

büyüme faktörleridir. 2013 yılında<br />

toplam nüfusta 60+ yaş grubunun<br />

payı % 11’di. Bu rakamın 2023’te<br />

%15, 2050’de %27 olacağı tahmin<br />

edilmektedir. Bunun yanında,<br />

Türkiye beslenme takviyeleri gibi<br />

kişisel bakım ürünlerini almaya<br />

istekli ve bunları alabilecek<br />

büyüyen bir orta ve üst orta gelir<br />

sınıfına sahiptir.<br />

Yukarıda açıklanan hususların<br />

hepsi Türkiye’ye büyüme<br />

açısından sürdürülebilir bir<br />

yol sağlayacaktır. QuintilesIMS<br />

olarak önümüzdeki dört yıl<br />

içinde pazarın yıllık olarak yerel<br />

para birimi bazında % 13-15<br />

arasında büyüme göstermesini<br />

öngörüyoruz. Bu, Türkiye’yi<br />

2020’deki sıralamada 14’üncü<br />

en büyük ülke haline getirecektir.<br />

Önümüzdeki dönemde diğer<br />

Gelişen Pazarların yavaşlayacağı<br />

göz önünde bulundurulduğunda,<br />

bu rakamların oldukça cazip<br />

olduğu görülecektir.<br />

Ne yazık ki, bu büyüme beklentisi<br />

yanında bazı kaygıları da<br />

beraberinde getiriyor. Kârlılık, fiyat<br />

baskısı ve kur dalgalanmaları<br />

ışığında odaklanılması gereken<br />

daha önemli bir alan haline<br />

gelmiştir. Son üç yılda Türk<br />

Lirasında görülen devalüasyon,<br />

Türkiye’de faaliyet gösteren<br />

yerel ve çok uluslu ilaç<br />

firmaları açısından zorlu bir<br />

ortam yaratmıştır. Fiyatlamada<br />

kullanılan referans fiyatlandırma<br />

mekanizması, ürün fiyatlarını<br />

diğer Avrupa ülkelerine kıyasla<br />

en düşük düzeyde kıldığı<br />

için şirketlere hala baskı<br />

yapmaktadır. Ruhsatlandırma<br />

süreci gelişmektedir, ancak yine<br />

de ürünlerin, özellikle de ithal<br />

ürünlerin ruhsatlandırması<br />

zaman almaktadır.<br />

Bununla birlikte, bu zorluklara<br />

rağmen, Türkiye’nin diğer<br />

Gelişen Pazarlar arasında<br />

benzersiz bir büyüme<br />

fırsatı sunduğuna fazlasıyla<br />

inanmaktayız. Gelişmekte olan<br />

pazarların büyüme açısından<br />

yavaşlamış olduğu göz önünde<br />

bulundurulduğunda, şirketlerin<br />

önümüzdeki 5 yıl içerisinde<br />

kârlılığa odaklanarak bu yüksek<br />

büyüme gösteren ülkeden<br />

yararlanmaları mümkün<br />

görünüyor. Yenilikçi ürün portföyü,<br />

OTC ve yerel üretim alanlarındaki<br />

yatırımlar, kesinlikle kârlı yatırım<br />

getirisi sağlayacaktır.<br />

6 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


<strong>Turkey</strong> <strong>Pharma</strong>ceutical Market Report 2016<br />

There are a several good and<br />

sustaining reasons for those<br />

numbers . First of all, the<br />

number of hospitals is growing<br />

rapidly enabling the population<br />

to access healthcare effectively<br />

through new private chains and<br />

public hospital campuses. From<br />

a product portfolio perspective,<br />

we see that relatively high-priced<br />

specialty products are increasing<br />

their market share. <strong>Turkey</strong> is<br />

shifting to a pharma market<br />

structure similar to advanced<br />

economies where specialty<br />

products account for the majority<br />

of pharma spending. Biosimilars<br />

are also becoming an attractive<br />

area, where the government is<br />

motivating local companies to<br />

invest in R&D and manufacturing.<br />

<strong>Turkey</strong>’s demographic structure<br />

also supports strong volume<br />

growth for these therapy areas,<br />

as evidenced by growth figures.<br />

For specialty products, the ageing<br />

population and shift in lifestyles<br />

are the main growth drivers. The<br />

share of 60+ aged people of the<br />

total population was 11% in 2013.<br />

It is estimated to account for 15%<br />

in 2023 and 27% in 2050. Besides,<br />

<strong>Turkey</strong> has a growing middle and<br />

upper middle class which can<br />

afford and are willing to pay for<br />

consumer care products such as<br />

nutritional supplements.<br />

All of the points described above<br />

would provide <strong>Turkey</strong> a sustained<br />

path to grow. As QuintilesIMS, we<br />

expect that the market will grow<br />

between 13-15% in local currency<br />

terms on a yearly basis within the<br />

next four years. This will make<br />

<strong>Turkey</strong> the 14th biggest pharma<br />

market in the world in 2020.<br />

These figures are quite attractive<br />

given the fact that other Emering<br />

Markets will slow down over the<br />

coming years.<br />

Unfortunately this growth is not<br />

coming without any concerns.<br />

Profitability has become a more<br />

important area to focus on in<br />

the light of price pressures<br />

and currency fluctuations. The<br />

devaluation of the Turkish Lira in<br />

the last three years has created a<br />

challenging environment for both<br />

local and multinational pharma<br />

companies operating in <strong>Turkey</strong>.<br />

Reference pricing scheme is still<br />

putting pressure on companies as<br />

prices of products are the lowest<br />

compared to other European<br />

countries. Registration process is<br />

improving but still takes time for<br />

products, especially if they are<br />

being imported.<br />

Despite these challenges, we<br />

strongly believe <strong>Turkey</strong> is offering<br />

a unique growth opportunilty<br />

among its other Emerging<br />

Market peers. Given the fact that<br />

emerging markets are slowing<br />

in terms of growth, companies<br />

could benefit from this high<br />

growth country by focusing on<br />

profitability within the next 5<br />

years. Investments in the areas<br />

of innovative products, OTC<br />

and local manufacturing would<br />

definitely provide lucritive return<br />

on investment.<br />

CPhI <strong>Pharma</strong> Insights reports: CPhI, the<br />

world’s leading pharmaceutical network<br />

platform with its over 100.000 participants,<br />

now uses shared resources to create its<br />

respected and anticipated Annual Report that<br />

covers <strong>Pharma</strong> Insight reports, analyses of<br />

independent units of the sector and global<br />

specialist panels, which marks its second<br />

year.<br />

<strong>Turkey</strong>: “A high growth and promising<br />

market despite all constraints”<br />

<strong>Turkey</strong>, with a population of close to 80 million<br />

people and being the 6h largest European<br />

pharma market, has reached to 22.1B TL<br />

(~$6,31B) in size becoming the 17th largest<br />

<strong>Pharma</strong>ceutical Market in the world. What is<br />

more exciting is the fact that the market grew<br />

by 17% year-over-year compared to 2015<br />

and 12% on a yearly basis between 2012-<br />

2016, despite global and local economical<br />

constraints such as fluctuations in local<br />

currency. If we look into the fundamentals of<br />

this growth, we see that the hospital channel<br />

is growing rapidly at 28% due to private and<br />

public invesments in this area despite the<br />

fact that it represents only 12% of the whole<br />

market. The retail market, which consists<br />

of more than 25,000 individually owned<br />

pharmacies also grew strongly by 15%<br />

compared to 2015.<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 7


Bu test ile utanmaya son! ​<br />

Yakın zamanda sperm testi için utana sıkıla laboratuvara gitmenize<br />

gerek kalmayacak. Cep telefonuna ekleyeceğiniz bir aksesuar sayesinde<br />

tıpkı eczanede satılan gebelik testi gibi kolay şekilde sperm testi<br />

yapabileceksiniz<br />

8 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr.<br />

Seval Taşdemir<br />

Dünya çapında yaklaşık 45 milyon<br />

çift kısırlık sorunu yaşıyor ve<br />

bunların yüzde 40’ını erkek<br />

kısırlığı oluşturuyor. Amerikalı bilim<br />

adamları, erkekler için son derece<br />

stresli bir test olan sperm testini<br />

daha basit bir hale getirmek için<br />

akıllı telefonla erkek doğurganlığını<br />

ölçebilen bir sistem geliştirdi. Yakın<br />

zamanda laboratuvara gitmeden<br />

sperm kalitesini birkaç tıklama ile<br />

test etmek mümkün olabilecek.<br />

Ferti-Jin Kadın Sağlığı ve Tüp Bebek<br />

Merkezi Klinik Direktörü, Kadın<br />

Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek<br />

Uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir, bu<br />

testlerin hastaları ve doktorları<br />

yanlış yönlendirip tedaviyi geciktirme<br />

olasılığına karşı şimdilik temkinli<br />

yaklaşmanın daha doğru olacağı<br />

görüşünde.<br />

Gebelik testinden yola çıkılarak<br />

geliştirildi<br />

“Science Translational Medicine’da<br />

yayınlanan çalışmanın sonucunda,<br />

bu cihazın 350 denek üzerinde yüzde<br />

95 güvenilirlikle sonuç verdiği ve<br />

prototip aşamasında olduğu bildirildi.<br />

Bu yöntem, eczanelerde satılan basit<br />

gebelik testlerinden yola çıkılarak<br />

geliştirildi. Akıllı telefona adapte<br />

edilecek bir aksesuarın içindeki<br />

mikroçip yardımıyla içine konacak<br />

sperm örneği özel bir yazılım<br />

sistemiyle analiz edilebilecek. Sistem,<br />

sperm sayısı ve hareketliliğini analiz<br />

etmek için spermlerin videosunu beş<br />

saniye içerisinde kaydedecek. Yapılan<br />

analizlerin, Dünya Sağlık Örgütü’nün<br />

sperm kalitesi kriterlerine uygun<br />

sonuç verdiği de bildirildi.”<br />

Teknolojik açıdan çok büyük bir başarı<br />

“Gelişen teknoloji kişilerin kendi<br />

kendilerine birçok şeyi yapabilmelerine<br />

imkan sağlıyor. Gelinen noktada<br />

laboratuvar testlerinin belirli<br />

kriterlerinin kurallar çerçevesinde cep<br />

telefonu gibi herkesin sahip olduğu<br />

bir cihaza kadar indirgenebilmesi<br />

teknolojik açıdan çok büyük bir<br />

başarı. Yapılan testlerde güvenilirlik<br />

derecesinin yüksek bulunması<br />

da zaman içerisinde yapılacak<br />

iyileştirmeler ile daha uygun hale<br />

gelecektir. Fakat bu sonuçları bir<br />

hekimin yorumlaması, tedavinin<br />

planlamasında önemli rol oynar.”<br />

Hastalar sonuçları kendileri<br />

yorumlamamalı<br />

“İnfertilite konusu, doğru<br />

teşhislerin doğru zamanda<br />

konarak zaman kaybedilmeden<br />

tedavilerin planlanması açısından<br />

önemli noktalar içerir. Tedavilerin<br />

yönlendirilmesi için en temel<br />

testlerden olan spermiogram<br />

ve hormon testlerinin hızlı ve<br />

doğru bir şekilde çalışılması ile<br />

hastalara ekonomik katkı ve zaman<br />

kazandırılması söz konusu olur.<br />

Hastaların elde ettikleri sonuçları<br />

kendilerinin yanlış veya eksik<br />

yorumlamaları veya olası teknolojik<br />

yanılmalar; bizleri de yanlış<br />

yönlendirebilir. Bu ihtimalleri göz<br />

önüne aldığımızda henüz gelişmekte<br />

olan bu teknolojiye şimdilik temkinli<br />

yaklaşmak ve zaman içerisinde<br />

çalışmaların sayısındaki artışı<br />

değerlendirmekte fayda olduğunu<br />

düşünüyorum”


Takeda dokunduğu hayatı iyileştiriyor ve<br />

kalitesini arttırıyor<br />

Takeda Türkiye Genel Müdürü Gamze Yüceland ile firma faaliyetleri ve<br />

annelik üzerine söyleşi yaptık<br />

geliştirme çalışmalarıyla değer<br />

yaratmaya çalışıyoruz.”<br />

“Dürüstlük,<br />

adalet, bütünlük ve<br />

azmi içeren Takeda-izm<br />

adını verdiğimiz kurumsal<br />

değerlerimiz ile toplumun,<br />

hastaların, paydaşlarımızın<br />

güvenini kazanmayı;<br />

dokunduğumuz hayatları<br />

iyileştirmeyi ve hayat<br />

kalitelerini arttırmayı<br />

hedefliyoruz”<br />

Takeda Türkiye pazarında hangi<br />

alanlarda faaliyet gösteriyor?<br />

“Takeda, 1781 yılında Chobei<br />

tarafından kurulan, merkezi Osaka’da<br />

bulunan hasta odaklı inovatif ve global<br />

bir ilaç firması. Dünyanın 70’den<br />

fazla ülkesinde, 30.000 çalışanı<br />

ile insanlara daha sağlıklı, daha<br />

parlak bir gelecek sunma misyonunu<br />

edinmiştir ve bugün Japonya ve<br />

Asya’daki çeşitli pazarlarda birinci<br />

sırada ve dünyanın en büyük 15 global<br />

ilaç şirketi arasında yer almaktadır.<br />

Takeda olarak, ülkemizde hematoloji,<br />

onkoloji, gastroenteroloji, solunum,<br />

metabolizma, enfeksiyon ve kas<br />

iskelet sistemi gibi önemli terapötik<br />

alanlarda faaliyet gösteriyoruz ve<br />

dürüstlük, adalet, bütünlük ve azmi<br />

içeren Takeda-izm adını verdiğimiz<br />

kurumsal değerlerimiz ile toplumun,<br />

hastaların, paydaşlarımızın güvenini<br />

kazanmayı; dokunduğumuz hayatları<br />

iyileştirmeyi ve hayat kalitelerini<br />

arttırmayı hedefliyoruz.”<br />

10 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

Ar-Ge çalışmalarına büyük bütçeler<br />

ayırıyorsunuz. Türkiye’de ve<br />

dünyada ulaşmak istediğiniz noktayı<br />

öğrenebilir miyiz?<br />

“Takeda AR-GE çalışmalarına<br />

yıllık 4 milyar dolar yatırım<br />

sağlıyor. Globalde Ar-Ge odağımızı<br />

yeniden yapılandırarak 3 anahtar<br />

tedavi alanına yöneldik; Onkoloji,<br />

Gastroenteroloji ve CNS-artı aşılar.<br />

Bu doğrultuda da Kyoto Üniversitesi<br />

iPS Hücre Araştırma ve Uygulama<br />

Merkezi (CiRA) ortak bir araştırma<br />

programı başlattık. Bu ortak<br />

araştırma programı yedi tane proje<br />

içeriyor. 2015’de de dış araştırma<br />

ortaklıkları ile altı ilave proje<br />

başlatılmıştı. İleriye dönük hedefimiz<br />

temel olarak odaklandığımız<br />

alanlarda Ar-Ge çalışmalarımızı<br />

sürdürmektir. Türkiye’de ise<br />

halihazırda yürütmekte olduğumuz<br />

onkoloji ve gastroenteroloji alanında<br />

14 tane faz çalışmamız var ve bu 14<br />

uluslararası çalışma 41 merkezde<br />

yürütülmektedir. Bu araştırma ve<br />

Lenfoma ve Osteosarkomun<br />

tedavisi için hastaların kullanımına<br />

sunduğumuz iki yeni onkoloji<br />

ilacınız ile kanser hastalarına umut<br />

oldunuz. Yeni çalışmalar hangi<br />

alanlarda olacak?<br />

“Global Ar-Ge odağımızla paralel<br />

olarak ülkemizde de önümüzdeki<br />

dönemde onkoloji-hematoloji ve<br />

gastroenteroloji alanlarında hastalar<br />

için yeni tedaviler üzerinde çalışmaya<br />

devam edeceğiz. Önümüzdeki<br />

dönemde gastroenteroloji alanında<br />

yeni çözümler sunacak ve Hematoloji<br />

alanında ise hastaların damar yolu<br />

ile aldıkları ilaç yükünü azaltacak<br />

yenilikçi tedavileri ülkemize<br />

getirebilmek en büyük amacımız.<br />

Bu tedavi alanlarında yenilikçi<br />

ilaçları hastalara en kısa sürede<br />

ulaştırabilmek bizim için çok büyük<br />

önem teşkil ediyor.”<br />

Öncelikle sizin de anneler gününüzü<br />

kutlarız. 19 yaşında ikiz annesisiniz<br />

ve başarılı bir kariyeriniz var.<br />

Kariyer basamaklarını tırmanırken<br />

annelik işinizi nasıl etkiledi?<br />

“Çok teşekkür ederim, ben de tüm<br />

annelerin bu güzel gününü kutlarım.<br />

Anne olmak hayatımda en mucizevi<br />

anlardan biriydi; iş hayatına adım<br />

attığımdan bu yana her ikisini beraber<br />

yürütebilmek adına büyük çaba sarf<br />

ettim. Tabi bunu yaparken yalnız<br />

değildim; çok şanslıyım ki hayatımda<br />

her zaman beni destekleyen çok<br />

kıymetli insanlar var; annem, eşim;<br />

artık ailemizin bir parçası olan sevgili<br />

Melek. Onlar olmasa gerçekten çok<br />

zor olurdu.


Onlar sayesinde hayallerimden<br />

vazgeçmeden; bir denge ile hayatıma<br />

yön verdim. Dengenin hayatımızda çok<br />

önemli bir yeri olduğuna inanıyorum.<br />

Bir de ikizler beni çok mutlu etti,<br />

insan mutluyken çok enerjik ve<br />

üretken oluyor, iş hayatımı çok<br />

olumlu etkiledi bile diyebilirim. Tabii<br />

çok çalıştım ama çok mutluyum ki<br />

karşılığını da aldım.”<br />

benim en büyük önceliklerimden biri.<br />

O yaşlardaki farkındalık ve yetenekler;<br />

öncelikle aileyle karşılıklı paylaşarak<br />

ve fikir alışverişleriyle daha da ortaya<br />

çıkıyor, bunu çok önemsiyorum. 20<br />

yılı aşkın süren ilaç şirketi kariyerim<br />

onlar için güzel bir örnek; başarının<br />

yolda renk katan, fark yaratacak<br />

özellikler haline geldi, bu durumdan<br />

çok memnunum. Kendi çocuklarım<br />

Ece, Kaan’ın ve diğer tüm güzel çocuk<br />

ve gençlerimiz için hep en iyisini<br />

diliyorum.”<br />

Yoğun meslek hayatınızda<br />

geriye dönük keşkeleriniz ya da<br />

pişmanlıklarınız var mı?<br />

“Çok şanslıyım ki şimdiye kadar<br />

yaşadığım hayattan ve yaptığım<br />

seçimlerden hiç bir zaman<br />

pişmanlığım olmadı.”<br />

Çalışan annelerin yaşadığı sorunlar<br />

hakkında ne düşünüyorsunuz ve bu<br />

sorunlar için önerileriniz neler?<br />

“Yılın büyük bir kısmını işim<br />

dolayısıyla seyahat ederek<br />

geçiriyorum. Bu yoğun iş tempomda<br />

her çalışan anne gibi çocuklarıma<br />

yeteri kadar vakit ayıramadığımı<br />

düşündüğüm zamanlar oldu fakat<br />

tecrübe edindikçe gördüm ki; kaliteli<br />

zamanlar yaratıp, sadece onları odak<br />

noktama aldığım ilgimi ve sevgimi<br />

dilediğim gibi gösterebildiğimde<br />

çok daha değerli ve eşsiz anlar<br />

yaratabildim. Bana kalırsa, işin püf<br />

noktası sevgi ve iletişim. Çocukların<br />

oyun çağında kısa süreleri bile mutlu<br />

anlar haline getirmek bizim elimizde.<br />

İkizler, şimdi 19 yaşındalar; artık<br />

beraber yapabileceğimiz pek çok<br />

aktivite var, bu zamanlarda; beraber<br />

yapmaktan keyif aldığımız şeyleri<br />

tercih ediyoruz.”<br />

Çocuklarınızın kariyer<br />

planlamasında hem anne hem de<br />

başarılı bir iş kadını olarak etkiniz<br />

oluyor mu?<br />

“Çocuklarım bu sene itibariyle<br />

yurtdışında okumaya karar verdi ve<br />

kendi ayakları üzerinde duran iki<br />

yetişkin oldular. Onlar ve benim için<br />

yeni bir dönem başlamış oldu. Bu<br />

süreçte onları her zaman motive<br />

edip, hayallerine her geçen gün daha<br />

da yaklaşmaları için yol göstermek<br />

emek istediğini biliyorlar, çünkü<br />

onlar da aslında bu uzun sürecin<br />

tanıkları. Kariyer planlaması, uzun<br />

bir yolculuk. Geleceği planlasanız<br />

da bazen işler sandığınız gibi<br />

olmayabiliyor bu nedenle onlara hep<br />

söylediğim; gelişime açık olun, dürüst<br />

yaşayın, kendiniz gibi olun, kendiniz<br />

için çalışın, ilgi alanlarınızı belirleyip<br />

onların üzerine gidin, hobileriniz<br />

olsun ve bu yolda karşılarına çıkacak<br />

engelleri “pozitif” olarak görün<br />

şeklinde oluyor.<br />

Artık iş hayatında başarı sadece<br />

eğitim hayatıyla sınırlı değil, hobileri<br />

olan, eğlenmesini bilen, öğrenmesini<br />

seven insanlarla beraber olmak bu<br />

Son olarak, 14 <strong>Mayıs</strong> Eczacılık<br />

Haftası için sağlık sektöründeki tüm<br />

paydaşlarına mesajınız nedir?<br />

“Eczacılık mesleği insanların<br />

hastalıklarla verdiği mücadelede<br />

çok önemli ve vazgeçilmez bir yere<br />

sahip. Bu mücadelede mesleğine<br />

bir ömür, emek ve gönül vermiş ve<br />

sağlık hizmeti için çok önemli bir yere<br />

sahip olan değerli eczacılarımıza;<br />

bu hizmetin kesintisiz olarak<br />

verilebilmesini sağlamak için<br />

gösterdikleri üstün gayretten ötürü<br />

teşekkür ediyorum ve Eczacılık<br />

bayramlarını yürekten kutluyorum.”<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

11


Takeda heals the life it touches and increases its quality<br />

We made an exclusive interview with Takeda <strong>Turkey</strong> General Manager<br />

Gamze Yuceland about company activities and being a mother<br />

“With our<br />

corporate value we<br />

call Takeda-ism including<br />

honesty, fairness, integrity and<br />

perseverance, we aim to win the<br />

trust of society, patients and<br />

our stakeholders, heal the life<br />

we touch and improve the<br />

quality of life”<br />

12 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

What areas does Takeda operate in<br />

<strong>Turkey</strong>?<br />

“Takeda is a patient-focused<br />

innovative and global pharmaceutical<br />

company founded in 1781 by Chobei,<br />

headquartered in Osaka. With more<br />

than 30,000 employees in more than<br />

70 countries around the world, it<br />

has gained a mission to provide a<br />

healthier, brighter future for people<br />

and today it ranks first in various<br />

markets in Japan and Asia and among<br />

the top 15 global pharmaceutical<br />

companies in the world.<br />

As Takeda, we operate in important<br />

therapeutic areas such as hematology,<br />

oncology, gastroenterology,<br />

respiration, metabolism, infection<br />

and musculoskeletal system in our<br />

country and win the confidence of<br />

our society, patients and stakeholders<br />

with our corporate values ​we give for<br />

Takeda-ism with honesty, justice, we<br />

aim to improve our lives and increase<br />

our quality of life.”<br />

You allocate large budgets for R & D<br />

work. Can you inform us about the<br />

point you want to reach in <strong>Turkey</strong><br />

and in the world?<br />

“Takeda R & D is investing $<br />

4 billion a year in its work. We<br />

have restructured our R & D<br />

center globally to 3 key treatment<br />

areas; Oncology, Gastroenterology<br />

and CNS-plus vaccines. In this<br />

direction, Kyoto University iPS Cell<br />

Research and Application Center<br />

(CiRA) launched a joint research<br />

program. This joint research program<br />

includes seven projects. In 2015, six<br />

additional projects were initiated with<br />

external research partnerships. Our<br />

future goal is to continue our R &<br />

D activities in areas we focus on. In<br />

<strong>Turkey</strong>, we have 14 phase studies in<br />

oncology and gastroenterology that<br />

we are currently conducting and 14<br />

international studies are conducted<br />

in 41 centers. We are trying to create<br />

value through these research and<br />

development works.”<br />

You are hopeful for cancer patients<br />

with two new oncology drugs we<br />

offer for the use of patients for<br />

lymphoma and osteosarcoma<br />

treatment. In what areas will new<br />

work be in place?<br />

“Parallel to our Global R & D<br />

effort, we will continue to work<br />

on new treatments for patients<br />

in the oncology, hematology and<br />

gastroenterology fields in our country<br />

in the coming period. In the coming<br />

period, we will present new solutions<br />

in the field of gastroenterology and<br />

in the field of Hematology, it is our<br />

greatest aim to bring innovative<br />

treatments that will reduce the drug<br />

burden patients get through the<br />

veins. It is of great importance for<br />

us to be able to deliver innovative<br />

medicines in these areas of treatment<br />

as soon as possible.”<br />

First of all, you and your mothers<br />

celebrate your day. You are a<br />

19-year-old twin mother and have<br />

a successful career. How did your<br />

motherhood work affect your career<br />

steps?<br />

“Thank you very much, I also<br />

congratulate all the mothers on this<br />

beautiful day. Being a mother was<br />

one of the most miraculous moments<br />

in my life; Since I stepped into my<br />

business life, I made great efforts<br />

to be able to walk both together. Of<br />

course I was not alone when I was<br />

doing this; I am very lucky that there<br />

are many precious people in my life<br />

who always support me; My mother,<br />

my wife; Dear Angel, who is now<br />

part of our family. It would have been<br />

really difficult if not for them. Without<br />

giving up my dreams thanks to them;


I gave life and direction with a<br />

balance. I believe it is a very<br />

important place in our lives. Also,<br />

the twins made me very happy, when<br />

people are happy, I become very<br />

energetic and productive, and I can<br />

even say that my business life has<br />

been very positive. Of course I have<br />

worked hard, but I am very happy that<br />

I also have the opposite.”<br />

Do you have retrospectives or<br />

regrets in your busy career?<br />

“I am very lucky that I have never<br />

regretted the choices I have made and<br />

the duties I have lived up to now.”<br />

What do you think about the<br />

problems experienced by working<br />

mothers and what are your<br />

suggestions for these problems?<br />

“I spend most of the year traveling for<br />

work. In this busy work, I thought that<br />

I could not spend as much time as a<br />

child like every employee, but when<br />

I experienced it, I created quality<br />

moments and more valuable and<br />

unique moments when I could show<br />

them just as I wanted my interest<br />

and love to focus on them. As far as<br />

I’m concerned, the trick is love and<br />

communication. It is our choice to<br />

make even the shortest moments<br />

happy moments in the game. The<br />

twins are now 19 years old; There are<br />

many activities we can do together, at<br />

this time; We prefer things we enjoy<br />

doing together.”<br />

Are you active as a mother and a<br />

successful business woman in your<br />

child’s career planning?<br />

“My children decided to study abroad<br />

as of this year and they were two<br />

adults standing on their feet. A new<br />

era has begun for them and me. It<br />

is one of my top priorities to always<br />

motivate them and guide them<br />

to their dreams every day. Those<br />

are the awareness and talents of<br />

the ages; First of all, sharing with<br />

the family and getting more out of<br />

ideas, I take it very seriously. A good<br />

example for them is my career as<br />

a pharmaceutical company over 20<br />

years old; They know that success<br />

wants to labor because they are<br />

actually witnesses of this longrunning<br />

witness. Career planning<br />

is a long journey. If you plan on the<br />

future, sometimes it may not be<br />

like you think it works; Be open to<br />

development, be honest, be like<br />

yourself, work for yourself, identify<br />

your interests and go over them,<br />

become your hobbies, and see the<br />

obstacles that will come out in this<br />

way as “positive”. Now, success in<br />

business life is not limited only to<br />

education life, but to be with people<br />

who are hobbies, who know how to<br />

play, and who like to learn, it has<br />

become a feature that adds color and<br />

makes a difference in this way.<br />

I always wish for my own children<br />

Ece, Kaan and all the other beautiful<br />

children and young people.”<br />

Finally, what is your message to all<br />

the stakeholders in the healthcare<br />

sector for May 14th <strong>Pharma</strong>cy<br />

Week?<br />

“The pharmacy profession has a<br />

very important and indispensable<br />

role in the fight against disease by<br />

people. In this struggle, our valuable<br />

pharmacists have given life, labor and<br />

heart to their profession and have<br />

a very important place for health<br />

care; I thank you for your outstanding<br />

efforts to ensure that this service<br />

can be provided without interruption<br />

and I heartily congratulate <strong>Pharma</strong>cy<br />

Holidays.”<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 13


(NEM ALMA CİHAZLARI)<br />

|<br />

TÜRKİYE DİSTRİBÜTÖRÜ<br />

www.nabiztip.com


Nebulizatörler<br />

Ateş Ölçerler<br />

TÜRKİYE DİSTRİBÜTÖRÜ<br />

www.nabiztip.com


Kadın sağlığı konularında<br />

eczacı danışmanlığında yeni dönem!<br />

Bayer İlaç Ülke Müdürü<br />

Dr. Oğuz Mülazımoğlu<br />

Eczacılara yönelik eğitimler<br />

sunacak olan Kadın Sağlığı<br />

Akademi’nin eğitim programı,<br />

akademisyen jinekolog ve eczacılar<br />

ile birlikte geliştirilecek. Bu işbirliği<br />

kapsamında TEB üyesi 25 binden<br />

fazla eczacının kadın sağlığı<br />

konusunda bilgi düzeyinin artırılması<br />

hedefleniyor. Bayer ve Türk Eczacıları<br />

Birliği yöneticileri tarafından uzun<br />

zamandır üzerinde çalışılan proje ile<br />

eczacılar uzaktan eğitimle bilgilerini<br />

tazeleyecekler. Üreme sağlığı<br />

alanındaki yeni gelişmelerden an be<br />

an haberdar olacaklar. Danışanlara<br />

daha iyi hizmet vermek için<br />

çalışacaklar.<br />

Bayer İlaç Ülke Müdürü Dr. Oğuz<br />

Mülazımoğlu proje ile ilgili; “Kadın<br />

Sağlığı alanının lideri olarak faaliyet<br />

gösteren Bayer, hamileliğin arzulanan<br />

bir deneyim olarak yaşanmasını<br />

amaçlıyor. Sosyal sorumluluk<br />

faaliyetlerimiz çerçevesinde, tüm<br />

dünyada sağlıklı aile planlaması<br />

ve üreme sağlığı konusundaki<br />

eğitimlere destek vererek, özellikle<br />

gençlerin aile planlaması konusunda<br />

gelecekleri ile ilgili daha bilinçli<br />

karar vermelerine yardımcı oluyoruz.<br />

Bayer olarak, 2014 yılında hayata<br />

geçirdiğimiz Kadın Sağlığı TV ile<br />

ise; cinsel sağlık, infertilite, aile<br />

planlaması yöntemleri, gebeliğe<br />

hazırlık, adet dönemi, mutlu<br />

cinsellik, kadınlarda en çok görülen<br />

hastalıklar, vajinal estetik ve menopoz<br />

gibi A’dan Z’ye kadınları yakından<br />

ilgilendiren tüm konularda kadınları<br />

bilinçlendirmek üzere çalışmalarımızı<br />

sürdürüyoruz. Eczaneler de kadınlar<br />

için önemli danışma merkezlerinden<br />

bir tanesi. Bu kapsamda TEB ile<br />

birlikte toplumu kadın sağlığı<br />

konusunda bilinçlendirme misyonu<br />

ile yürüteceğimiz Kadın Sağlığı<br />

Akademi projesi için çok heyecanlı ve<br />

mutluyuz.” ifadelerini kullandı.<br />

TEB Başkanı Erdoğan Çolak ise<br />

Bayer işbirliği ile hayata geçirecekleri<br />

projeden memnun olduklarını<br />

belirterek; “Bayer ile birlikte<br />

gerçekleştireceğimiz Kadın Sağlığı<br />

Akademi projesi ile hâlihazırda<br />

kadın sağlığı ve üreme sağlığı<br />

alanında danışman rolüne sahip<br />

olan eczacıların bu rolünü daha da<br />

geliştirmeyi planlıyoruz. Eczacılara<br />

vereceğimiz eğitimlerle, üyemiz<br />

olan 25 binden fazla eczacının<br />

kadın-üreme sağlığı konusunda bilgi<br />

düzeyini artırmayı ve eczanelerin<br />

referans noktası haline gelmesini<br />

hedefliyoruz.” dedi.<br />

TEB Başkanı Erdoğan Çolak<br />

Türkiye’de;<br />

• Her yıl 1 milyon 325 bin 783 bebek dünyaya geliyor.<br />

• Bebek ölüm oranı binde 10,7 ve bir yılda ölen bebek sayısı 14 bin 164.<br />

• Ölen bebeklerin %64,2’si bir ayını, %87,1’i ise beş ayını tamamlayamadan ölüyor.<br />

• 6 bin 132 çocuk cezaevinde.<br />

• 5-17 yaş arası toplam çalışan çocukların sayısı 8 milyon 397 bin.<br />

Bu tabloya bakıldığında, kadın sağlığı konusunda toplumun bilinçlenmesi, alınabilecek önlemlerin halkla<br />

paylaşılması amacıyla yapılan çalışmalar olumsuzlukların önüne geçilebilmesi için son derece önemli. Türk<br />

Eczacıları Birliği ve Bayer işbirliği ile bilgileri güncellenen eczacılar, bundan sonra da bir toplum sağlığı sorunu<br />

olan kadın sağlığı konusunda danışmanlık vermeye devam edecekler. Siz de kadın sağlığı ile ilgili soru ve sorunlarınız<br />

için ECZACINIZA DANIŞIN!<br />

16 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


New period in pharmacist counseling on women’s<br />

health issues!<br />

Dr. Bayer <strong>Pharma</strong> Country Manager<br />

Oguz Mulazimoglu<br />

TEB President Erdogan Colak<br />

The training program of the<br />

Women’s Health Academy,<br />

which will provide training<br />

for pharmacists, will be developed<br />

together with academicians,<br />

gynecologists and pharmacists.<br />

Under this cooperation, more<br />

than 25 members of TEB member<br />

pharmacists are expected to increase<br />

their knowledge of women’s health.<br />

Bayer and Turkish pharmacists have<br />

been working on this project for a<br />

long time and the pharmacists will<br />

refresh their knowledge with distance<br />

education. They will be aware of<br />

new developments in the field of<br />

reproductive health. They will work to<br />

better serve counselors.<br />

Bayer Country Manager Dr. Oguz<br />

Mulazimoglu related to the project<br />

said; “Bayer, the leader in the field of<br />

women’s health, aims to experience<br />

your pregnancy as a desirable<br />

experience. In the context of our<br />

social responsibility activities, we<br />

are helping to make more informed<br />

decisions about the future of family<br />

planning, especially for young people,<br />

by supporting healthy family planning<br />

and reproductive health education<br />

all over the world. As Bayer, with<br />

the Women’s Health TV, which we<br />

have been living in in 2014, We<br />

are continuing to work on raising<br />

awareness of women in all matters<br />

that are closely related to women<br />

from A to Z such as sexual health,<br />

infertility, family planning methods,<br />

pregnancy preparation, menstruation,<br />

happy sexuality, diseases most<br />

common in women, vaginal aesthetics<br />

and menopause. <strong>Pharma</strong>cies are also<br />

one of the most important counseling<br />

centers for women. In this context,<br />

we are very excited and happy with<br />

the TEB and the Women’s Health<br />

Academy project, which we will<br />

carry out with the mission of raising<br />

awareness on women’s health.”<br />

TEB President Erdogan Colak<br />

stated that they are satisfied with<br />

the project that they will pass on<br />

their life with Bayer cooperation;<br />

“We plan to further develop this<br />

role of pharmacists who already<br />

have an advisory role in the field of<br />

women’s health and reproductive<br />

health through the Women’s Health<br />

Academy project, which we will<br />

conduct together with Bayer. With<br />

the education we will give to the<br />

pharmacist, we aim to increase<br />

the knowledge level of womenreproductive<br />

health of more than 25<br />

pharmacists who are our members<br />

and to become the reference point of<br />

pharmacies.”<br />

In <strong>Turkey</strong>;<br />

• Every year 1 million 325 thousand 783 babies come to the world.<br />

• The infant mortality rate is 10.7 and the number of babies who die per year is 14.164.<br />

• 64.2% of dead babies die before completing a month and 87.1% die before completing five months.<br />

• 6 thousand 132 children in prison.<br />

• The total number of working children aged 5-17 is 8 million 397 thousand.<br />

Considering this picture, it is very important for the society to become conscious about the women’s health<br />

and the studies done to share the preventable measures with the public. The pharmacists, whose information<br />

is updated in cooperation with the Turkish <strong>Pharma</strong>cists’ Association and Bayer, will continue to provide counseling<br />

on women’s health, which is a public health problem. CONSULT YOUR PHARMACIST for your questions<br />

and problems about women’s health!<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 17


Dermaceutic K Ceutic ile<br />

Cildinizi Beslerken Güneşten Koruyun<br />

Dermaceutic K Ceutic, içerdiği Kompleks K ile ciltteki ödem ve kızarıklık<br />

oluşumunu en alt düzeye indirmeye yardımcı oluyor. Hyaluronik asit<br />

ve glikoproteinler ile cildin yeniden yapılanmasını, E vitamini ile hücre<br />

zarlarını serbest radikallerin yıkıcı etkilerine karşı korumayı, C vitamini ile kolajen<br />

oluşumunu destekliyor. SPF 50 cildi güneş ışınlarına karşı korumaya yardımcı oluyor.<br />

Oksibenzon, oktokrilen, paraben ve koku verici maddeler içermeyen Dermaceutic K<br />

Ceutic, bileşimindeki shea ağacı yağı ve aloe vera sayesinde cildi hem nemlendiriyor,<br />

hem besliyor hem de korumaya yardımcı oluyor. Türkiye’de Seltek Estetik A.Ş.<br />

tarafından temsil edilen Dermaceutic K Ceutic’i tüm seçkin eczanelerden temin<br />

edebilirsiniz.<br />

Babanızı saçlarıyla mutlu edin<br />

Siz de her şeyin en güzeline layık babanıza bu Babalar Günü’nde Ducray<br />

Anaphase+ Şampuan ile gençlik yıllarındaki güzel saçlarını ve karizmasını<br />

hediye edebilirsiniz. Ducray Anaphase+ Şampuan saçları, saç dökülmesi<br />

tedavisine de hazırlar. Canlılığını kaybetmiş, hassas ve bakımsız saçların<br />

kullanımına uygun olarak üretilmiştir. Saçın kırılganlığını azaltır, canlılığını<br />

arttırır. Saç derisindeki kan akımını harekete geçirip, saç köklerini besler. Orijinal<br />

formülü sayesinde saç derisinin mikrosirkülasyonunu uyaran hareketi hazırlar ve<br />

saç soğanının metabolizmasına gerekli enerjiyi veren öğeleri, saç soğanına taşır.<br />

İçeriğindeki B5, B6, B8 vitamin kompleksi ile saçların daha canlı ve gür çıkmasını<br />

sağlar, GP4G ile uzamasını tetikler ve tokoferol nikotinat ile saç hücrelerinin<br />

ömrünü uzatarak, gelişimini hızlandırır. Özellikle yumuşak krem yapısı, saç derisi<br />

masajına izin verdiğinden, nemli saç derisine masaj yaparak 2-3 dakika bekletip<br />

durulayabilirsiniz.<br />

Eczacılık fakültelerine yeni düzenleme<br />

Sağlık Bakanı Recep Akdağ ve Eczacı İşverenler Sendikası’nın çalışmaları doğrultusunda<br />

Eczacılık Fakültelerindeki yapılacak yeni düzenleme ile ilgili düğmeye basıldı<br />

18 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

Yeni mezun eczacıların istihdam<br />

sorunu yıllardır konuşulan bir<br />

konu. Çözüm için farklı öneriler<br />

olsa da somut adımlardan birini<br />

Sağlık Bakanı Recep Akdağ açıkladı<br />

ve eczacı ihtiyacının belirlenip buna<br />

göre öğrenci alınacağını duyurdu.<br />

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, eczacılık<br />

fakültelerinin ihtiyaçtan fazla<br />

mezun verdiğini belirterek; “YÖK<br />

ile konuşacağız, 2030’a kadar olan<br />

eczacı ihtiyacını belirleyip, bu sayıyı<br />

dolduracak kadar yeni öğrenci alımı<br />

planlayacağız” dedi.<br />

YÖK tıp, hukuk, mimarlık,<br />

mühendislik, eğitimdeki başarı<br />

barajı uygulamasını eczacılık ve diş<br />

hekimliği fakültelerine de getireceğini<br />

duyurmuştu. Tüm Eczacı İşverenler<br />

Sendikası (TEİS) Genel Başkanı<br />

Nurten Saydan da, 2023’e kadar<br />

ihtiyaçtan fazla 9 bin eczacı olacağını<br />

belirterek; “YÖK’e yazı gönderdik.<br />

Yeni açılmış eczacılık fakültelerinin<br />

standartları belli kriterlere<br />

ulaşmadan öğrenci alınmamasını<br />

istedik” dedi.<br />

50 eczacılık fakültesi olduğunu<br />

kaydeden Saydan, şunları söyledi;<br />

“Fakülte sayısı ve kontenjan artışına<br />

bakıldığında önümüzdeki yıllarda<br />

işsizlik, eczacılığın en önemli<br />

sorunlarından biri olacak. İşsiz<br />

üniversite mezunu her yıl artıyor.<br />

Mezunların nerede istihdam edileceği<br />

düşünülmeksizin uygulanan yanlış<br />

politikadan vazgeçilerek sorun<br />

kaynağından halledilmeli. Fazla<br />

olmasından dolayı eczane sayısına<br />

kısıtlama getirildiyse, eczacılıkta<br />

öğrenci kontenjanlarının da<br />

sınırlandırılması gerekiyor.”


Son 10 yılda Türkiye’nin en fazla ilaç ihracatı yapan grubu<br />

“Novartis”<br />

Novartis Türkiye Ülke Başkanı Dr. Peter Catalino; “Uzun vadeli hedefimiz<br />

Türkiye ile birlikte büyümek ve daha fazla yatırım, daha fazla üretim ve daha<br />

fazla Ar-Ge faaliyeti ile sektördeki öncü konumumuzu devam ettirmek”<br />

Novartis Türkiye Ülke Başkanı Dr. Peter Catalino<br />

60 yılı aşkın süredir Türkiye’de<br />

faaliyet gösteren Novartis Grubu,<br />

bugün Yenilikçi İlaçlar, Onkoloji,<br />

Sandoz ve Alcon birimleri ve 4 üretim<br />

tesisi ile Türkiye ilaç sektörünün<br />

öncüleri arasında yer alıyor. İki<br />

yıldır Novartis Grubu’nun Türkiye<br />

Ülke Başkanlığı görevini yürüten<br />

Dr. Peter Catalino, geçtiğimiz yılı<br />

değerlendirerek önümüzdeki dönem<br />

hedeflerini paylaştı.<br />

2 ve Tuzla olmak üzere Türkiye’de 4<br />

üretim tesisimiz var. Bu tesislerde<br />

ürettiğimiz katma değeri yüksek<br />

ilaçlarla Türkiye’nin yüksek teknolojili<br />

üretimine katkı yapıyoruz. Devletin<br />

ilaç sanayisi vizyonunu destekliyoruz<br />

ve gerek üretim gerekse Ar-Ge<br />

alanındaki yatırımlarımızı sürdürmek<br />

konusunda kararlıyız. Katma değerli<br />

moleküllerimizi hem Türkiye’deki,<br />

hem de 100’den fazla ülkedeki<br />

hastalar için üretiyoruz. Geçen yıl<br />

toplam ihracatımız 150 milyon dolar<br />

seviyesinde gerçekleşti. Son 10<br />

yılda 100’den fazla ülkeye 1,2 milyar<br />

dolar ihracat gerçekleştirdik; bu da<br />

bizi Türkiye’nin en fazla ilaç ihracatı<br />

yapan grubu yapıyor. Kurtköy üretim<br />

tesisimizin kapasitesi ve teknik<br />

altyapısı sayesinde birçok ürünü<br />

lokalde üretebiliyoruz. 2016’da 2 tane<br />

katma değeri yüksek ürünümüzü<br />

üretebilmek için 15 milyon dolar ek<br />

yatırım yaptık. Son 10 yılda üretim<br />

tesislerimiz için 240 milyon doların<br />

üzerinde yatırım yaptık. Gebze 1<br />

tesisimiz Türkiye’nin ilaç ihracatı<br />

şampiyonudur. 2010 yılından bu yana<br />

her yıl İlaç İhracatçıları Listesi’nde<br />

yer almış, ve birçok yıl ilk sırada<br />

olmuştur. Katı, sıvı ve yarı katı formda<br />

45 molekülün üretildiği bu tesisten<br />

Avrupa, Latin Amerika, Kanada ve<br />

Asya Pasifik’te 50’den fazla ülkeye<br />

ihracat yapılmaktadır. Novartis Grubu<br />

olarak halen devam etmekte olan<br />

100’ün üzerinde klinik araştırma ile<br />

Türkiye’de Ar-Ge alanında da lider<br />

ilaç şirketlerinden birisiyiz. 2016<br />

yılında klinik araştırmalara 39.4<br />

milyon dolar yatırım yaptık. Son 7<br />

yılda Türkiye’deki klinik çalışmalara<br />

144 milyon doların üzerinde kaynak<br />

ayırdık, böylece Ar-Ge alanındaki<br />

global rekabette Türk hekimlerine<br />

destek sağladık. Bugün Novartis<br />

Grubu olarak Türkiye’de 2.300’e<br />

yakın kalifiye çalışanımız var.<br />

Çalışanlarımıza yatırım yapıyoruz ve<br />

onlar için en iyi iş ortamını yaratmak<br />

hedefiyle çalışıyoruz.” dedi.<br />

Novartis Türkiye Ülke Başkanı Dr.<br />

Peter Catalino, önümüzdeki dönemde<br />

de Türkiye ile birlikte büyüme<br />

hedefiyle, daha fazla yatırım yapmak<br />

ve ihracatta liderliklerini sürdürerek<br />

sektörün öncüsü olmak konusunda<br />

kararlı olduklarını vurgulayarak;<br />

“Novartis Grubu olarak 1955’ten beri<br />

Türkiye’deyiz. Kurtköy, Gebze 1, Gebze<br />

20 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


<strong>Turkey</strong>’s largest drug exporter in the last 10 years<br />

“Novartis”<br />

Country President of Novartis <strong>Turkey</strong> Peter Catalino said; “Our long-term goal<br />

is to grow together with <strong>Turkey</strong> and maintain our leading position in the sector<br />

with more investment, more production and more R & D activities”<br />

Operating in <strong>Turkey</strong> for more than 60 years, The Novartis<br />

Group is among leading companies of the Turkish<br />

pharmaceutical industry today with its Innovative Drugs,<br />

Oncology, Sandoz and Alcon units and four production facilities.<br />

Dr. Novartis has been serving as Country Head of <strong>Turkey</strong> for two<br />

years. Peter Catalino shared his goals for the coming period,<br />

evaluating the past year.<br />

With the goal of growing together with <strong>Turkey</strong> in the upcoming<br />

period, Country President of Novartis <strong>Turkey</strong> Peter Catalino<br />

emphasizes that they are determined to be the pioneer of the<br />

sector by investing more and maintaining their leadership<br />

in exports, he said, “We have been in <strong>Turkey</strong> since 1955 as<br />

Novartis Group. As Kurtkoy, Gebze 1, Gebze 2 and Tuzla, we<br />

have 4 production facilities in <strong>Turkey</strong>. We are contributing to<br />

the high technology production of <strong>Turkey</strong> with high value-added<br />

medicines produced in these facilities. We support the vision of<br />

the pharmaceutical industry and we are committed to continuing<br />

our investments in R & D as well as production. We produce<br />

our value-added molecules for patients in <strong>Turkey</strong> and in more<br />

than 100 countries. Last year our total exports amounted to 150<br />

million dollars. We exported 1.2 billion dollars to more than 100<br />

countries in the last 10 years; Which makes us the largest drug<br />

exporting group in <strong>Turkey</strong>. Thanks to the capacity and technical<br />

infrastructure of our Kurtkoy production facility, we are able to<br />

produce many products locally. We invested an additional $ 15<br />

million to produce two high value products in 2016. Over the last<br />

10 years we have invested over $ 240 million for our production<br />

facilities. Our Gebze 1 facility is <strong>Turkey</strong>’s pharmaceutical export<br />

champion. She has been at the Drug Exporters List every year<br />

since 2010, and has been in the forefront for many years. This<br />

product, which produces 45 molecules in solid, liquid and semisolid<br />

form, is exported to more than 50 countries in Europe,<br />

Latin America, Canada and Asia-Pacific. As a Novartis Group,<br />

we are one of the leading pharmaceutical companies in R & D in<br />

<strong>Turkey</strong> with over 100 ongoing clinical trials. In 2016 we invested<br />

$ 39.4 million in clinical trials. Over the last 7 years we have<br />

allocated more than $ 144 million to clinical trials in <strong>Turkey</strong>, so<br />

we have provided support to Turkish doctors in global R & D<br />

field. Today, as Novartis Group, we have close to 2,300 employees<br />

in <strong>Turkey</strong>. We are investing in our employees and we are working<br />

to create the best business environment for them.”<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 21


Erken aşama yerli akıllı ilaç teknolojisine<br />

4.3 Milyon TL yatırım<br />

ŞEHİR Teknoloji Transfer<br />

Ofisi’nin 2015 yılından bu yana<br />

gerçekleştirdiği Teknoloji<br />

Transferi Hızlandırıcı Programı<br />

(TTHP) başarılı sonuçlar almaya<br />

devam ediyor. Bugüne kadar çok<br />

sayıda girişimci fikre erken aşama<br />

teknoloji yatırımının kapısını<br />

aralayan ŞEHİR TTO, bu kez de<br />

hedefli kanser ilaçları ve ilaç taşıyıcı<br />

yöntemleri üzerine araştırma ve<br />

geliştirme yapan RS Araştırma İlaç<br />

A.Ş.’ye (RS Research) destek verdi.<br />

ŞEHİR TTO yönetiminde teknolojinin<br />

ticarileştirilmesi amacıyla<br />

uygulanan Teknoloji Transferi<br />

Hızlandırıcı Programı sonrasında<br />

yatırımcılarla bir araya gelen RS<br />

Research, Türkiye’de erken aşama<br />

teknolojilere yatırım yapan ACT<br />

Erken Aşama Teknoloji Fonu’ndan<br />

4.3 Milyon TL yatırım almayı<br />

başardı. RS Research aldığı yatırımı,<br />

patentli ‘ilaç taşıyıcı’ teknolojisinin<br />

uygulanacağı çeşitli kanser ilacı<br />

moleküllerinin geliştirilmesi ve<br />

insan üzerinde klinik deneylerinin<br />

yapılması için kullanmayı planlıyor.<br />

Patentli ilaç teknolojisi yan<br />

etkileri azaltacak yeni bir çözüm<br />

getiriyor<br />

RS Research firmasının patentli ilaç<br />

taşıyıcı teknolojisi ile geliştirilecek<br />

kanser ilaçları, bir defada çok daha<br />

fazla miktarda ve birden fazla farklı<br />

ilacı tümörlü hücrelere iletebiliyor.<br />

Böylece hem ilacın kanserle<br />

savaşta etkinliği artıyor hem<br />

de hastalardaki saç dökülmesi,<br />

yorgunluk, diğer organlardaki<br />

olumsuzluklar gibi yan etkiler<br />

minimuma iniyor. Yan etkilerin<br />

azalması ve tedavi süresinin<br />

kısalması kanserli hastaların hayat<br />

kalitesini yükseltiyor.<br />

Kanser vaka sayısının 2030 yılına<br />

kadar %70 artması bekleniyor<br />

Dünya Sağlık Örgütü verilerine<br />

göre her yıl 14 milyon yeni hasta<br />

ve 8 milyonu aşan ölüm vakası ile<br />

kanser, tüm dünyada en başta gelen<br />

ölüm nedenlerinden biri. Uzmanlar,<br />

2030 yılına kadar geçen süre içinde<br />

yıllık yeni kanser vaka sayısının<br />

%70 artmasını beklediklerini<br />

belirtiyorlar. Hali hazırda birçok<br />

değişik yöntemle kanser tedavisi<br />

yapılıyor. Ancak kanser tedavisi için<br />

kullanılan ilaçlar kanserli hücreler<br />

dışında sağlam hücrelere de zarar<br />

veriyor ve kanser tedavisi gören<br />

hastalar tedavi süresince çeşitli<br />

yan etki ve rahatsızlıklar yaşayarak<br />

hayat kaliteleri düşüyor.<br />

22 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


4.3 Million TL investment in early stage domestic smart<br />

medicine technology<br />

Technology Transfer Accelerator<br />

Program (TTHP), which SEHIR<br />

Technology Transfer Office<br />

has been implementing since 2015,<br />

continues to receive successful<br />

results. So far, many entrepreneurial<br />

initiatives have opened the door to<br />

early stage technology investment,<br />

and SEHIR TTO has again supported<br />

RS Research İlac A.S. (RS<br />

Research), which researches and<br />

develops targeted cancer drugs<br />

and drug delivery methods. RS<br />

Research, which came together<br />

with investors after the Technology<br />

Transfer Accelerator Program for<br />

the commercialization of technology<br />

under the management of TTO,<br />

succeeded to invest 4.3 million TL<br />

from the ACT Early Stage Technology<br />

Fund, which invests in early-stage<br />

technology in <strong>Turkey</strong>. RS Research<br />

plans to use the investment to<br />

develop various cancer drug<br />

molecules to be applied by patented<br />

‘drug carrier’ technology and to<br />

conduct human clinical trials.<br />

Patented pharmaceutical<br />

technology brings a new solution<br />

that will reduce side effects<br />

Cancer drugs to be developed<br />

by RS Research’s patented drug<br />

carrier technology can be passed<br />

on to a much larger number of<br />

cells and more than one different<br />

tumor-bearing cells. In this way,<br />

the effectiveness of the medicine<br />

increases with the cancer, and<br />

the side effects such as hair loss,<br />

fatigue, negativities in other organs<br />

are minimized. Decreased side<br />

effects and shortened duration of<br />

treatment increase the quality of life<br />

of cancer patients.<br />

The number of cancer cases is<br />

expected to increase by 70% by<br />

2030<br />

According to the World Health<br />

Organization, 14 million new<br />

patients and more than 8 million<br />

deaths each year are the leading<br />

cause of death worldwide. Experts<br />

say that by 2030, they expect to<br />

see a 70% increase in annual new<br />

cases of cancer. There are many<br />

different ways to treat cancer.<br />

However, the drugs used for cancer<br />

treatment also damage healthy cells<br />

other than cancer cells, and the<br />

patients who have cancer treatment<br />

experience various side effects and<br />

discomfort during the treatment and<br />

the quality of life is decreasing.<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 23


Berko İlaç istikrarlı büyümesini sürdürüyor<br />

Son yılların en hızlı ve istikrarlı büyüyen firması Berko İlaç, <strong>2017</strong>’nin ilk<br />

çeyreğinde kutu bazında en fazla büyüyen firma oldu<br />

Berko İlaç, <strong>2017</strong>’nin ilk<br />

çeyreğinde kutu bazında en<br />

fazla büyüyen firma oldu. IMS<br />

raporlarına göre, ciro sıralamasında<br />

56. sıradan %33 büyüme göstererek<br />

44. sıraya çıkmayı başaran Berko<br />

İlaç, kutu sıralamasında da geçen<br />

senenin aynı dönemine göre 29.<br />

sıradan %25 büyüme yakalayarak<br />

26. sıraya çıkmayı başardı.<br />

30 yılı aşkın süredir, “Sağlıklı<br />

Yarınlara” vizyonuyla insan sağlığına<br />

katkı sağlamayı amaçlayan,<br />

son yılların en hızlı ve istikrarlı<br />

büyüyen firması Berko İlaç, İVEK’in<br />

(İlaç, Eczacılık, Sağlık Bilim ve<br />

Teknolojileri Vakfı) düzenlediği<br />

3. İlaç ve Eczacılık Kongresi’nde<br />

yerini de aldı. Berko İlaç Yönetim<br />

Kurulu Başkanı Ecz. Berat Beran’a<br />

T.C. Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın<br />

tarafından teşekkür plaketi takdim<br />

edildi.<br />

Kongre ile ilgili açıklama yapan Ecz.<br />

Berat Beran; “Sağlık Bakanımızın<br />

elinden böyle anlamlı bir plaket<br />

almak çok onur verici. İVEK her<br />

sene katlanarak artan bir başarıyla<br />

devam ediyor. İlaç ve eczacılık<br />

alanındaki tüm paydaşların böyle<br />

bir kongrede bir araya gelmesi ve<br />

bu alanın gelişimi adına çaba sarf<br />

etmesi tüm sağlık camiası adına<br />

anlamlı katkılar sağlamaktadır.<br />

Biz de Berko İlaç olarak burada<br />

olmaktan ve üzerimize düşen görevi<br />

yerine getirmekten mutluyuz.”<br />

şeklinde konuştu.<br />

Ecz. Berat Beran<br />

Buzda Engel Yok<br />

Sosyal sorumluluk konusuna verdiği önemden yola çıkan<br />

Berko İlaç, çocuklara ve topluma katkı sağlamaya<br />

devam ediyor. Otizmli beş çocuktan oluşan buz pateni<br />

takımını kuran Berko İlaç, “Buzda Engel Yok” mottosuyla<br />

antrenmanlara başladı. Otizmin bir engel olmadığına<br />

dikkat çekmeyi amaçlayan buz pateni takımı, Berko İlaç’ın<br />

iki yöneticisi tarafından çalıştırılıyor. Yöneticiler, Berko<br />

İlaç’taki profesyonel yaşamlarının yanısıra, buz pateni<br />

antrenörlüğü yapıyor.<br />

24 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


Berko <strong>Pharma</strong>ceuticals continues to grow steadily<br />

Berko <strong>Pharma</strong>ceuticals, which is the fastest and steadily growing<br />

company in recent years, became the biggest growing company on the box<br />

basis in the first quarter of <strong>2017</strong><br />

In the first quarter of <strong>2017</strong>, Berko <strong>Pharma</strong>ceuticals<br />

became the biggest growing company on the<br />

basis of the box. According to IMS reports, Berko<br />

<strong>Pharma</strong>ceuticals achieved a growth of 44th rank in<br />

the turnover ranking with a growth of 33% from the<br />

56th rank and succeeded in reaching 26th rank in the<br />

box order by catching 25% growth from 29th rank in<br />

the same period last year.<br />

Berko <strong>Pharma</strong>ceuticals, the fastest and steadily<br />

growing company of recent years, aims to<br />

contribute to human health with the vision of<br />

“Healthy Tomorrows” for more than 30 years.<br />

Berko took his place in the 3rd <strong>Pharma</strong>ceutical and<br />

<strong>Pharma</strong>cy Congress organized by İVEK (Medicine,<br />

<strong>Pharma</strong>cy, Health Science and Technology<br />

Foundation). Chairman of Berko <strong>Pharma</strong>ceuticals,<br />

<strong>Pharma</strong>cist Berat Beran was presented with a plaque<br />

of thanks by Turkish Minister of Health Recep Akdag.<br />

Made statements about the Congress, <strong>Pharma</strong>cist<br />

Berat Beran said, “It is very honorable to receive<br />

such a meaningful plaque from the hands of our<br />

Health Minister Recep Akdag. İVEK continues with an<br />

increasing success every year. The participation of all<br />

stakeholders in the field of medicine and pharmacy<br />

in such a congress and making efforts on behalf of<br />

the development of this field provides meaningful<br />

contributions to the entire health community. We are<br />

delighted to be here as Berko <strong>Pharma</strong>ceuticals and<br />

to fulfill our duty to ourselves.”<br />

Turkish Minister of Health Recep Akdag<br />

<strong>Pharma</strong>cist Berat Beran<br />

No Obstacle in Ice<br />

Berko <strong>Pharma</strong>ceuticals, which has set out on the<br />

importance given to social responsibility, continues to<br />

make contributions to children and collective. Berko<br />

<strong>Pharma</strong>ceuticals, who founded the ice-skating team<br />

consisting of five autistic children, started training with<br />

the motto “No Obstacle in Ice” motto. The ice-skating<br />

team, which aims to draw attention to the fact that there<br />

is no obstacle to autism, is being run by two managers<br />

of Berko <strong>Pharma</strong>ceuticals. The managers, as well as<br />

their professional life in Berko <strong>Pharma</strong>ceuticals, is an ice<br />

skating coach.<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 25


Uyku Laboratuvarı<br />

Gün Işığı Lambaları<br />

|<br />

Kızılötesi Lamba<br />

TÜRKİYE DİSTRİBÜTÖRÜ<br />

www.nabiztip.com


Süt Pompaları<br />

Bebek Telsizi<br />

Beslenme<br />

Ağırlık<br />

|<br />

Ateş Ölçerler<br />

TÜRKİYE DİSTRİBÜTÖRÜ<br />

www.nabiztip.com


Nezih Barut 4. kez İlaç Endüstrisi<br />

İşverenler Sendikası Başkanlığı’na seçildi<br />

İlaç Endüstrisi İşverenler<br />

Sendikası’nın (İEİS) Olağan<br />

Genel Kurul Toplantısı, geçtiğimiz<br />

günlerde gerçekleştirildi. İEİS<br />

Genel Kurul Toplantısı’nın<br />

ardından yapılan ilk Yönetim<br />

Kurulu Toplantısı’nda 9 yıldır<br />

İEİS Başkanlığı’nı yürüten Nezih<br />

Barut, yeniden Yönetim Kurulu<br />

Başkanlığı’na, Ali Arpacıoğlu ise<br />

yeniden Başkan Yardımcılığı’na<br />

seçildi. 4. kez Yönetim Kurulu<br />

Başkanı seçilen Nezih Barut; ilaç<br />

endüstrisi için yapılacak çok şey<br />

olduğunu belirterek, “Gelecek<br />

dönem hedefimizde üretim, ihracat,<br />

Ar-Ge ve biyoteknoloji yer alıyor.<br />

Sağlık Bakanlığı tarafından hayata<br />

geçirilen Yerelleşme Uygulamasını<br />

sonuna kadar destekliyoruz. Bu<br />

uygulama, ülkemizin dış ticaret<br />

açığının azaltılmasına önemli katkı<br />

sağlayacaktır. İkinci fazı da devreye<br />

alınan yerelleşme uygulaması<br />

sayesinde her iki fazın toplamında,<br />

dış ticaret açığında neredeyse<br />

600 milyon dolarlık bir iyileşme<br />

rakamına ulaşmış olacağız” dedi.<br />

İEİS Yönetim Kurulu Başkanı: Nezih Barut / Abdi İbrahim İlaç San. ve Tic. A.Ş.<br />

Başkan Yardımcısı: Ali Arpacıoğlu / Adeka İlaç San. ve Tic. A.Ş.<br />

Üyeler<br />

Ali Raif İlaç San. A.Ş. / Muzaffer Bal<br />

Bilim İlaç San. ve Tic. A.Ş. / Bülent Karaağaç<br />

EİP Eczacıbaşı İlaç Pazarlama A.Ş. / Elif Neşe Çelik<br />

Farma-Tek İlaç San. ve Tic. A.Ş. / Hakan Yıldırım<br />

İlko İlaç San. ve Tic. A.Ş. / İsmail Öncel<br />

İnnogens ilaç San. ve Tic. A.Ş. / Öztürk Oran<br />

Liba Laboratuarları A.Ş. / Murat Barlas<br />

Denetleme Kurulu<br />

Nobel İlaç San. ve Tic. A.Ş. / Hakan Şahin<br />

Recordati İlaç San. ve Tic. A.Ş. / İsmail Yormaz<br />

UCB <strong>Pharma</strong> A.Ş. / Özdemir Şengören<br />

28 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

Disiplin Kurulu<br />

Daiichi-Sankyo İlaç Tic. Ltd. Şti. / Hayri İlker Özbay<br />

Takeda İlaç Sağlık San. Tic. Ltd. Şti. / Gamze Yüceland<br />

Tripharma İlaç San. ve Tic. A.Ş. / Halit Süha Taşpolatoğlu


Nezih Barut was elected as President of<br />

<strong>Pharma</strong>ceutical Manufacturers Association of<br />

<strong>Turkey</strong> for the fourth times<br />

Annual General Meeting<br />

of <strong>Pharma</strong>ceutical<br />

Manufacturers Association<br />

of <strong>Turkey</strong> (İEİS) was held recently.<br />

Nezih Barut, who has been the<br />

chairman of İEİS for 9 years,<br />

was elected as President of<br />

<strong>Pharma</strong>ceutical Manufacturers<br />

Association of <strong>Turkey</strong> for the fourth<br />

times after the General Assembly<br />

Meeting of İEİS in the first Board<br />

of Directors Meeting, and Ali<br />

Arpacioglu was elected as Vice<br />

Chairman again.<br />

Declaring that there is a lot to do<br />

for the pharmaceutical industry,<br />

Chairman of the Board of Directors<br />

a Nezih Barut, who was elected as<br />

the 4th Chairman of the Board of<br />

Directors, said, “We aim to focus<br />

on production, export, R & D and<br />

biotechnology in next term. We<br />

support the Localization Practice,<br />

which has been passed on by<br />

the Ministry of Health. This will<br />

contribute significantly to reducing<br />

the foreign trade deficit of our<br />

country. Thanks to the localized<br />

implementation of the second<br />

phase, we will be able to achieve a<br />

recovery of nearly $ 600 million in<br />

foreign trade.”<br />

IEIS Board of Management: Nezih Barut / Abdi Ibrahim Ilac San. ve Tic. A.S.<br />

Vice President: Ali Arpacıoglu / Adeka Ilac San. ve Tic. A.S.<br />

Members<br />

Ali Raif Ilac San. A.S. / Muzaffer Bal<br />

Bilim İlaç San. ve Tic. A. S. / Bulent Karaagaç<br />

EİP Eczacibasi Ilac Pazarlama A. S. / Elif Nese Celik<br />

Farma-Tek Ilac San. ve Tic. A.S. / Hakan Yildirim<br />

İlko Ilac San. ve Tic. A.S. / İsmail Oncel<br />

İnnogens ilac San. ve Tic. A.S. / Ozturk Oran<br />

Liba Laboratuarları A.S. / Murat Barlas<br />

Supervisory Board<br />

Nobel İlac San. ve Tic. A.S. / Hakan Sahin<br />

Recordati İlaç San. ve Tic. A. S. / Ismail Yormaz<br />

UCB <strong>Pharma</strong> A.S. / Ozdemir Sengoren<br />

Board of discipline<br />

Daiichi-Sankyo İlaç Tic. Ltd. Sti. / Hayri İlker Ozbay<br />

Takeda İlac Health San. Tic. Ltd. Sti. / Gamze Yuceland<br />

Tripharma İlaç San. ve Tic. A.S. / Halit Suha Taspolatoglu<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 29


Antibiyotiklerin geleceği, akılcı kullanıma bağlı<br />

The future of antibiotics depends on rational use<br />

Ürettiği ve ithal ettiği yüksek teknolojili ilaçlarla<br />

çağdaş, kaliteli ve sağlıklı yaşamın Türkiye’deki<br />

öncüsü olan Eczacıbaşı İlaç Pazarlama’nın,<br />

hekimler arasında akılcı antibiyotik kullanımına dikkat<br />

çekmek için başlattığı “Bir Boğaz Klasiği: Akılcı İlaç<br />

Fotoğraf Yarışması” nın ödülleri sahiplerini buldu.<br />

Zorlu bir eleme sürecinin ardından 1564 fotoğraf<br />

arasından ilk sırayı alan Ali Fuat Varol, “Sahne” isimli<br />

fotoğrafıyla ödülün sahibi oldu. Yarışmanın jüri başkanı<br />

duayen fotoğrafçı İzzet Keribar olurken, jüri üyeliklerini<br />

ise seyahat yazarı ve rehber Saffet Emre Tonguç ile<br />

Hacettepe Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim<br />

Dalı Başkanı Prof. Dr. Serhat Ünal üstlendi.<br />

Ödül gecesinde, Türkiye’de tüketilen antibiyotik<br />

sayısının yüksekliğine ve yanlış kullanımına dikkat<br />

çeken Prof. Dr. Serhat Ünal, konuşmasında, akılcı<br />

olmayan antibiyotik kullanımının doğurduğu sonuçlara<br />

değinerek; “Antibiyotiklere karşı direnç kazanan<br />

bakteriler konusunda ancak akılcı ilaç kullanımı<br />

ile zafer kazanabiliriz. Geçmişte bakteriler bir<br />

antibiyotiğe her direnç kazandığında yeni bir antibiyotik<br />

geliştirilirken, son 15 yılda artık yeni antibiyotikler<br />

geliştirilemiyor. Yani elimizdeki antibiyotikleri akılcı<br />

kullanmak artık çok daha önemli bir konu haline<br />

geldi. Bu konu, Dünya Sağlık Örgütü’nün, hatta G20<br />

Zirvesi gibi platformların bile gündemine girdi ve akılcı<br />

kullanım yaygınlaştırılmaz ise antibiyotiklerin yok<br />

edemediği süper mikroplar nedeniyle ortaya çıkacak<br />

salgınlar tartışılıyor. ‘Bir Boğaz Klasiği’ yarışması ile<br />

farkındalık oluşturduğu, ortak bilinç oluşturulması<br />

gereken bu konuda bizleri bir araya getirdiği ve elini<br />

taşın altına koyduğu için Eczacıbaşı İlaç Pazarlama’ya<br />

teşekkürlerimi sunuyorum.” ifadelerini kullandı.<br />

Eczacıbaşı <strong>Pharma</strong>ceuticals Marketing, the pioneer<br />

of contemporary, high quality and healthy life with<br />

the high technology products it produces and<br />

imports, has found the rewards of “Bir Bogaz Klasigi’ (A<br />

Bosphorus Classic): Rational Drug Use Photo Contest”<br />

which has been launched by physicians to draw attention<br />

to the use of rational antibiotics among physicians. Ali<br />

Fuat Varol, who took the first place among the 1564<br />

photographs after a difficult screening, became the<br />

owner of the award with his photo named “Sahne”. The<br />

head of the jury is the veteran photographer İzzet Keribar,<br />

while the jury members are the travel writer and guide<br />

Saffet Emre Tonguç and the head of the Department of<br />

Infectious Diseases of Hacettepe University Professor. Dr.<br />

Serhat Unal took over. At the award ceremony, he noted<br />

the high number of antibiotics consumed in <strong>Turkey</strong><br />

and misuse, Dr. Serhat Unal, in his speech, referring to<br />

the consequences of irrational use of antibiotics said,<br />

“We can only triumph over bacterias that are resistant<br />

to antibiotics with rational drug use. In the past, new<br />

antibiotics can no longer be developed in the last 15<br />

years, when bacteria have developed a new antibiotic<br />

when it gains resistance to an antibiotic. In other words,<br />

using rational antibiotics now becomes even more<br />

important. This subject, the World Health Organization,<br />

even the G20 Summit agenda and rational use of inputs<br />

can not even spread of the epidemic will emerge as<br />

the platform is being discussed because of super<br />

germs that could destroy antibiotic. Thank Eczacıbaşı<br />

<strong>Pharma</strong>ceuticals Marketing for ‘Bir Bogaz Klasigi’<br />

contest which makes awareness with the competition, we<br />

have brought together in this regard need to establish a<br />

common consciousness and to put under his hand.”<br />

30 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


Sistemik ilaçlar en fazla ağız ve diş sağlığını etkiliyor<br />

İstanbul Aydın Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd.<br />

Doç. Dr. Esra Somtürk, astım, andidepresyon, kalp, kanser, epilepsi gibi<br />

tedavilerde kullanılan sistemik ilaç kullanımının en fazla ağız ve diş<br />

sağlığını etkilediğine dikkat çekiyor<br />

İstanbul Aydın Üniversitesi<br />

Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Esra Somtürk<br />

Toplumumuzda yaşlı nüfus<br />

sayısı arttıkça, kronik bir<br />

sistemik hastalığa sahip hasta<br />

sayısı ve kullanılan ilaç miktarı<br />

da artış gösteriyor. Kullanılan bazı<br />

ilaçlar ağız içi dokular üzerinde<br />

de etki oluşturuyor. İstanbul Aydın<br />

Üniversitesi (İAÜ) Diş Hekimliği<br />

Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç.<br />

Dr. Esra Somtürk, sistemik ilaç<br />

kullanımının en fazla dişeti sağlığını<br />

etkilediğine dikkat çekiyor. Yrd.<br />

Doç. Dr. Somtürk, sistemik olarak<br />

32 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

kullanıldığında, antihipertansifler,<br />

immünsüpresanlar, antikonvülzanlar,<br />

non-steroid anti-inflamatuar ilaçlar,<br />

antibiyotikler, kortikosteroidler,<br />

bifosfonatlar, oral kontraseptifler<br />

ve hormonların ağız içi dokuları da<br />

etkileyen başlıca ilaçlar arasında<br />

olduğunu söylüyor.<br />

Dişeti büyümesine yol açan ilaçlar…<br />

Ağız yoluyla alınan doğum kontrol<br />

ilaçlarının hormonal değişikliklere<br />

paralel olarak periodontal duyarlılığı<br />

artırdığını kaydeden Yrd. Doç. Dr.<br />

Somtürk; “Araştırmalar, cinsiyet<br />

hormonlarının seviyelerindeki<br />

değişikliklerin dişeti iltihabını<br />

artırdığını ortaya koymuştur. Gebelik<br />

esnasında kadınlarda dişeti iltihabı<br />

vakalarının daha çok görülmesinin<br />

sebebi de budur. Doğum kontrol<br />

ilaçları da hormon seviyelerinde<br />

değişikliklere neden olduğundan<br />

plağa bağlı gingivitise benzer şekilde<br />

dişeti değişimlerine yol açar” diyor.<br />

Kanser tedavisinde kullanılan bazı<br />

ilaçların da kemik ve yara iyileşmesi<br />

üzerine de etkileri olduğundan,<br />

kullanımı süresince ve bırakıldıktan<br />

en az bir sene sonraya kadar ağız<br />

içi cerrahi işlemlerin yapılmasının<br />

uygun olmadığını söylüyor. Organdoku<br />

nakli sonrasında ve hemolitik<br />

anemi tedavisinde kullanılan vücudun<br />

savunma sistemini baskılayan<br />

immunosupresif ilaçların da diş<br />

ve dişeti üzerinde etki yaptığını<br />

belirten Yrd. Doç. Dr. Somtürk,<br />

organ nakillerinde savunma sistemi<br />

olan immun sistemi baskılamak<br />

için kullanılan ilaçların da dişeti<br />

iltihabı, dişeti büyümesi, gingivit, diş<br />

eti hiperplazisi, diş etlerinde şişlik<br />

veya hassasiyet gibi ağız içi etkiler<br />

içerdiğine işaret ediyor. Yrd. Doç.<br />

Dr. Somtürk, yine vücuttaki istem<br />

dışı kasılmaları önleyen ve epilepsi<br />

tedavisinde kullanılan antiepileptik<br />

ilaçları kullanan hastaların da<br />

yüzde 40 ile yüzde 90’ında değişen<br />

oranlarda dişeti büyümesi ve buna<br />

bağlı olarak estetik problemler,<br />

dişlerde yer değiştirme ve gömülü diş<br />

vakalarının görüldüğünün bilimsel<br />

makalelerde ortaya konduğunu<br />

vurguluyor.


Antidepresanlar ağız ve diş sağlığı<br />

için zararlı mı?<br />

Yrd. Doç. Dr. Somtürk,<br />

antidepresanlar ve psikiyatrik<br />

ilaçların da bruksizm (diş sıkma), diş<br />

çürükleri, periodontal hastalıklar ve<br />

ağız kuruluğuna neden olduğunun<br />

altını çiziyor ve; “Hastanede yatan<br />

psikiyatrik hastalarda, koruyucu diş<br />

hekimliği programlarının yanı sıra<br />

psikiyatrik rehabilitasyon programları<br />

ile ağız-diş sağlığı eğitimi köprüsünün<br />

önemi büyüktür” diyor.<br />

Kalp hastalıklarında ve antihipertansif<br />

(hipertansiyon düzenleyici) olarak<br />

kullanılan ilaçların da Fenitoin’e bağlı<br />

oluşan dişeti problemlerine benzer<br />

sorunlara neden olduğunu belirten<br />

ve dişeti dokularının büyümesini ve<br />

yemek yemeyi zorlaştırdığını söyleyen<br />

Somtürk, yapılan çalışmaların astımlı<br />

hastalarda kullanılan ilaçlara bağlı<br />

olarak da diş çürükleri, diş erozyonu,<br />

gingivit, oral candida enfeksiyonu,<br />

tükürük içeriği ve akış hızında<br />

değişikliklere neden olduğu ve<br />

dental problemlerde artış olduğunu<br />

gösterdiğinin altını çiziyor.<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 33


Yanlış emzik kullanımı<br />

çene bozukluğuna neden olabiliyor<br />

Diş Hekimi ve Protez Uzmanı Çağdaş Kışlaoğlu<br />

Ebeveynler bebeklerinin gelişimleri<br />

konusunda oldukça dikkatli<br />

davranıyorlar. Her şeyin en iyisini<br />

istemeleri sağlıklı büyümeleri için… Bebek<br />

doğunca, annelerin bir derdi de emzik<br />

verip vermeme konusunda yaşadıkları<br />

kararsızlık. Bebeğin uzun süre emzik<br />

emmesi kalıcı yüz bozukluklarına ve<br />

kulak, burun, boğaz hastalıklarının sık<br />

tekrarlanmasına neden olabiliyor. Bu<br />

nedenle akıllarda şu sorular beliriyor;<br />

‘Emzik kullanmak gerçekten gerekli<br />

midir?’, ‘Nelere dikkat edilmelidir?’, ‘Emzik<br />

hangi durumlarda bebeğe zarar ve emzik<br />

ne zaman bırakılmalıdır?’. Diş Hekimi ve<br />

Protez Uzmanı Çağdaş Kışlaoğlu annelerin<br />

sorularına yanıt olacak bilgiler paylaşıyor…<br />

Emzik kullanımında ideal yaşlar…<br />

Bebek, emme becerisini tam olarak<br />

kazanana kadar emzik için beklenmelidir.<br />

Bunun için önerilen süre bir ay olarak ifade<br />

edilmektedir. Bu sürede bebek, emmeye<br />

adapte olur ve belli bir emzirme düzeni<br />

oluşur. Diş Hekimi ve Protez Uzmanı<br />

Çağdaş Kışlaoğlu bebeğin çene yapısına<br />

uygun emzik alınması gerektiğini ifade<br />

ederek; “Tabanı, bebeğinizin emziğini<br />

yutmasını engelleyecek şekilde geniş<br />

olmalı. Bu delikler, bebeğinizin salyalarının<br />

dudak kenarlarını ve çenesini tahriş<br />

etmesini önler. Emzik, biberon, diş<br />

kaşıyıcıları ve çocuğun kullandığı her türlü<br />

eşyalarda BPA (bisphenol A) ve Pthalates<br />

gibi maddeler olmamasına dikkat edilmeli.<br />

34 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


Bebeğin çene yapısına uygun<br />

birkaç emzik alınmalı ve bebek<br />

büyüdükçe her 2-3 ayda bir bu<br />

emzikler değiştirilmelidir. Silikondan<br />

ya da kauçuktan yapılan emzikler<br />

kullanılabilir” dedi.<br />

Emzik bıraktırmak için 1 yaş uygun<br />

bir zamandır. Bazen istenmese de<br />

bu süre 2-3, hatta 4 yaşına kadar<br />

uzayabilir. 2 yaşından sonra emmeye<br />

devam eden bebeklerde üst dişleri<br />

öne, alt dişleri arkaya çekerek iki<br />

diş arasındaki açıklığın artmasına<br />

neden olabilir. Bu da “V” tipi üst<br />

çene darlığını meydana getirerek yüz<br />

yapısında bozulmalara sebep olabilir.<br />

Emzik emme 3-3,5 yaşına kadar<br />

devam ederse bu bozukluklar kalıcı<br />

olabilir. Gün boyu ve uzun süreli emzik<br />

emmek özellikle 1 yaşın üzerindeki<br />

çocuklarda konuşmayı öğrenmeyi<br />

geciktirebilir. Bu gecikme konuşmada<br />

ve telaffuzda bozukluklara yol açabilir.<br />

Sağlıklı bebeklerin dişleri ortalama<br />

6-7 aylıkken çıkmaya başlar. Diş<br />

çıkarma 3-4 aylıkken olabildiği gibi<br />

12-16 ayı da bulabilir. Bu kalıtım<br />

anne ve babadan geçen bir özelliktir.<br />

Dişlerin tamamlanması genellikle 27-<br />

29 aya kadar sürmektedir.<br />

Annelerin emzik hakkında merak<br />

ettikleri…<br />

Emziğin tabanı olmalı mı?<br />

“Emziğin tabanı olmalıdır. Çünkü<br />

emzik tabanı bebeğin emziği<br />

yutmasını engeller. Ayrıca taban<br />

üzerinde hava geçişini sağlamak için<br />

delikler olmalıdır.”<br />

Silikon emzik mi, kauçuk mu?<br />

“Özellikle silikon emzikler önerilir.<br />

Silikon emzikler, daha dayanıklıdır<br />

ve daha kolay temizlenir. Kauçuk<br />

emzikler ise daha kolay bozulur.”<br />

Damaklı mı, damaksız mı?<br />

“Damaklı emzikler, damağa daha iyi<br />

adapte olurlar ve damak yapısında<br />

herhangi bir bozukluğa neden<br />

olmazlar. Damaksız emzikler,<br />

damağa baskı yaparak damak yapısını<br />

bozabilecekleri için 1 yaşından sonra<br />

önerilmez.”<br />

Gece de kullanılabilir mi?<br />

“Gece kullanımında hiçbir sakınca<br />

yoktur. Çocuğun uykuya dalmasını<br />

kolaylaştırabilir. Ayrıca son çalışmalar,<br />

uykuda emzik kullanımının ani bebek<br />

ölümü riskini azalttığını gösterir.”<br />

Şekere batırılabilir mi?<br />

“Şekere veya reçele batırılması asla<br />

önerilmez. Bu uygunsuz kullanım<br />

şekli diş çürüklerine yol açar.”<br />

Nasıl temizlenmeli?<br />

“İlk 6 ay çocuğun bağışıklık sistemi<br />

henüz olgunlaşmakta olduğu için<br />

kullanımdan önce kaynatılmalı<br />

(yaklaşık 5 dakika) veya bulaşık<br />

makinesinde yıkanmalıdır. İlk<br />

6 aydan sonraki kullanımlarda<br />

sabunla ve ılık su ile yıkanmalı, iyice<br />

durulanarak kurumaya bırakılmalıdır.<br />

Bu dönemde sterilizasyon gerekli<br />

değildir. Anne, emziği temizlemek için<br />

asla kendi ağzına sokmamalıdır. Bu<br />

durum ağızdaki mikropların emzik<br />

aracılığıyla çocuğa bulaşmasına yol<br />

açar.”<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 35


“İyi” işyerlerinin sayısı hızla artıyor<br />

Yeşilay’ın ev sahipliğinde 28<br />

Nisan’da Sepetçiler Kasrı’nda<br />

düzenlenen toplantıya İYİ<br />

programına üye olan Siemens,<br />

Torku, Ideasoft, Etiya, Alpplas, İstinye<br />

Üniversitesi, Spor İstanbul’dan üst<br />

düzey yöneticiler katıldı. Toplantıda,<br />

İş Yaşamını İyileştirme (İYİ)<br />

programının detayları ve Siemens<br />

İYİ projesine yönelik şirket içi<br />

uygulamaları paylaşıldı. Yeşilay’ın<br />

İş Yaşamı İyileştirme Programı (İYİ),<br />

işyerlerinde sağlıklı bir çalışma<br />

ortamını sağlamayı ve bağımlılıkla<br />

mücadele etmeyi amaçlıyor. İstanbul<br />

Kalkınma Ajansı desteği ve KalDer<br />

işbirliği kapsamında yürütülen<br />

projede, çalışanların psikolojik ve<br />

fiziki sağlığı ön planda tutularak işyaşam<br />

dengesine katkı sağlanması<br />

hedefleniyor.<br />

proje izleme ekibi tarafından<br />

kuruluşa bir ön izleme ziyaretinde<br />

bulunuluyor. İzleme ziyareti<br />

sonucunda bu kuruluşun Sağlıklı ve<br />

Mutlu İşyeri Puanı ortaya çıkıyor. Bu<br />

puanlama sistemi sağlıklı işyeri olma<br />

yolculuğunda hem basamaklandırma<br />

sağlıyor, hem de şirket için ölçülebilir<br />

veri ortaya koyuyor. Sisteme göre 1000<br />

puan üzerinden 250-349 puan alan<br />

kuruluşlar “İYİ Düşünen” 350-449<br />

puan alan “İYİ’de Kararlı” kuruluşlar<br />

olarak adlandırılıyor, 450-549 puan<br />

arası “İYİ’de Farklı” kuruluş ve 550<br />

puan üstü olanlar “İYİ’de Mükemmel”<br />

olarak tanımlanıyor. İzleme ve<br />

ölçümleme sistemi, 7 ana ve 169 alt<br />

kategoriden oluşan bir arka plana<br />

sahip. Projenin mevcut aşamasında<br />

işletmelerin ilk izleme ziyaretleri ve<br />

puanlamaları gerçekleştiriliyor. Bu<br />

puanlamalara göre şirketler ile 1<br />

yıllık yol haritaları ve gelişme planları<br />

hazırlanıyor, sürecin sonunda son<br />

ölçümler yapılıp şirketin sağladığı<br />

ilerleme gözleniyor. Özellikle şirketler<br />

bağımlılığa yol açan risk faktörlerini<br />

azaltmak adına uygulamaları<br />

hayata geçirerek, Sağlıklı Çalışma<br />

Platformu üzerinden tüm aktörlerle<br />

paylaşıyorlar.<br />

Sağlıklı ve mutlu işyeri modeli<br />

kuruluyor<br />

İş Yaşamını İyileştirme Programı,<br />

sürece dahil olan işletmelere aşamalı<br />

bir uygulama süreci sunuyor. Şirket<br />

programa dahil olduktan sonra<br />

öncelikle yöneticiler bazında Sağlıklı<br />

ve Mutlu İşyeri Modeli konusunda<br />

eğitime tabi tutuluyor. Daha sonra<br />

36 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


Atamalar<br />

Sezay Demirbacak, Pfizer<br />

Türkiye Bilgi Teknolojileri<br />

(BT) Direktörlüğü görevini<br />

üstlendi<br />

Sezay Demirbacak undertakes<br />

the role of Pfizer <strong>Turkey</strong><br />

Information Technology (IT)<br />

Director<br />

2008 yılında Satış ve Pazarlama Sistemleri<br />

Uzmanı olarak Pfizer ailesine katılan<br />

Demirbacak, 2010’da Gelişen Pazarlar<br />

Çözüm Merkezi’ne Çözüm Yöneticisi<br />

olarak atandı. Sonrasında ise Kıdemli<br />

Bilgi Teknolojileri Çözümleri Yöneticisi<br />

oldu. 2014-2016 yılları arasında Avrupa<br />

Bölgesi Çözüm Mühendisliği Liderliği yaptı.<br />

<strong>Mayıs</strong> 2016’dan itibaren BT İş Analizleri<br />

ve Portföy Lideri olarak görev yapan Sezay<br />

Demirbacak’ın yeni görevi ise Pfizer Türkiye<br />

Bilgi Teknolojileri (BT) Direktörlüğü.<br />

Demirbacak joined Pfizer as Sales and Marketing Systems<br />

Specialist in 2008 and was appointed Solution Manager for<br />

Emerging Markets Solution Center in 2010. Later, he became Senior<br />

Information Technology Solutions Manager. From 2014 to 2016 he<br />

was the Leader of the European Area Solution Engineering. Sezay<br />

Demirbacak, who has been working as IT Business Analysis and<br />

Portfolio Leader since May 2016, is the new director of Pfizer <strong>Turkey</strong><br />

Information Technologies (IT).<br />

Sanofi Pazara Erişim<br />

ve Sağlık Ekonomisi<br />

Direktörlüğüne Güliz<br />

Karcebaş getirildi<br />

Guliz Karcebas was assigned<br />

to Sanofi Market Access and<br />

Health Economy Directorate<br />

After her decision to return to <strong>Turkey</strong> in 2008 and then to 2013, Güliz<br />

Karcebas served as Director of Licensing and Market Access in<br />

Actelion <strong>Turkey</strong>, specialist in rare diseases, and worked as Director<br />

of Health Policy and Patch Access in Merck <strong>Turkey</strong> between 2013-<br />

2016. In 2016, Karcebas continued her career as a Health Policy and<br />

Market Access Director at GSK <strong>Turkey</strong>, and as of March 1, <strong>2017</strong>, she<br />

is working as Sanofi Market Access and Health Economy Director.<br />

2008 sonu itibariyle Türkiye’ye dönme kararı<br />

ardından 2013 yılına kadar, nadir hastalıklar<br />

alanında uzman olan Actelion Türkiye’de<br />

Ruhsatlandırma ve Pazara Erişim Direktörü<br />

olarak görev yapan Güliz Karcebaş, 2013-<br />

2016 yılları arasında Merck Türkiye’de<br />

Sağlık Politikası ve Pazara Erişim Direktörü<br />

olarak çalıştı. 2016 yılında GSK Türkiye’de<br />

Sağlık Politikası ve Pazara Erişim Direktörü<br />

olarak kariyerine devam eden Karcebaş, 1<br />

Mart <strong>2017</strong> tarihi itibariyle de Sanofi Pazara<br />

Erişim ve Sağlık Ekonomisi Direktörü olarak<br />

çalışmalarını yürütüyor.<br />

38 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


Takeda, Ricardo Marek’i<br />

Gelişen Pazarlar İş<br />

Birimi’nin yeni başkanı<br />

olarak atadı<br />

Takeda İlaç Limited Şirketi Ricardo<br />

Marek’in, 1 Nisan <strong>2017</strong>’den geçerli olmak<br />

üzere, merkezi Singapur’da bulunan Gelişen<br />

Pazarlar İş Birimi (EM BU) Başkanı olarak<br />

atandığını açıkladı. Marek yeni görevinde<br />

EM BU – Asya Pasifik (Japonya hariç), Çin,<br />

Latin Amerika, Orta Doğu ve Afrika ile<br />

Rusya-CIS’i kapsayan beş coğrafi bölgenin<br />

bütün iş operasyonlarını yönetecek. Aynı<br />

zamanda Şirket Yöneticisi ve Takeda Yönetici<br />

Kadrosunun üyesi olarak da çalışacak<br />

olan Marek, Takeda Başkanı ve CEO’su<br />

Christophe Weber’e bağlı olacak.<br />

TAKEDA appointed Ricardo<br />

Marek as new president<br />

for the Emerging Markets<br />

Business Unit<br />

Takeda <strong>Pharma</strong>ceuticals Limited Ricardo<br />

Marek announced that he was appointed<br />

Head of Emerging Markets Business Unit<br />

(EM BU), headquartered in Singapore, as<br />

of April 1. In his new tasks, Marek will<br />

manage all business operations of the five<br />

geographical regions such as EM BU - Asia<br />

Pacific (excluding Japan), China, Latin<br />

America, covering a Russian-cis with the<br />

Middle East and Africa. Marek, who will also<br />

work as a member of the Company Manager<br />

and Takeda Managing Director, will be linked<br />

to Takeda President and CEO Christophe<br />

Weber.<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 39


Onko Koçsel İlaçları European GMP Sertifikası’nı aldı<br />

GMP Sertifikası sayesinde Onko Koçsel ürünleri için<br />

70’den fazla ülkenin kapıları açıldı<br />

ve Afrika ülkelerine ulaşmayı<br />

hedefledik. Bunun yanı sıra Körfez<br />

ülkeleri ve Orta-Güney Amerika’da<br />

lokal ithalatçı firmalarla işbirliği<br />

görüşmelerimizi de finalize etmek<br />

üzereyiz. Bu çerçevede Türkiye’de<br />

birçok ilaç firmasının denetiminden<br />

geçemediği Bulgaristan ve Sudan<br />

Sağlık Otoritesi denetimlerinden<br />

başarıyla geçtik. Ardından 2-3 aylık<br />

süreç içerisinde sırasıyla Sudan GMP<br />

ve EU GMP sertifikalarımızı aldık.<br />

Sahip olduğumuz bu sertifikalarla<br />

dünya üzerinde 70’den fazla ülkeye<br />

ihracat yapabilme gücünü elde ettik.<br />

Yapacağımız ciddi orandaki ihracatla<br />

ülkemizin cari açığının kapanmasına<br />

da önemli katkılarda bulunacağız.”<br />

2015’te Bilim, Sanayi ve Teknoloji<br />

Bakanlığı tarafından onaylanan<br />

Onko Koçsel Ar-Ge Merkezi,<br />

Türkiye’de GMP lisansı ile üretim<br />

yapabilen ilk onkolojik Ar-Ge Merkezi<br />

olarak faaliyet gösteriyor. Türkiye’nin<br />

onkoloji alanında en büyük ve<br />

kapsamlı Ar-Ge laboratuvarını hayata<br />

geçiren Onko Koçsel İlaçları’nın<br />

temel taşını da Ar-Ge faaliyetleri<br />

oluşturuyor. İlaç sanayinde Türkiye’de<br />

onkoloji alanında ilk GMP lisansı<br />

ile üretim yapan Ar-Ge merkezi ile<br />

faaliyet gösteren Onko Koçsel İlaçları,<br />

yüksek kaliteli üretim standardıyla<br />

global pazarlara açılma hedefi<br />

doğrultusunda önemli bir başarı<br />

daha kaydetti. Avrupa Birliği ve<br />

dünya pazarlarına adım atmak için<br />

önemli bir sertifika olan European<br />

GMP Sertifikası’nı (İyi Uygulamalar<br />

Sertifikası) her iki tesisinin tamamı<br />

bazında alan Onko Koçsel İlaçları,<br />

dünya üzerinde 70’den fazla ülkeye<br />

ihracat yapabilme imkanına sahip<br />

oldu.<br />

Onko Koçsel İlaçları Yönetim Kurulu<br />

Üyesi Tuğba Koç EU GMP Sertifikası<br />

süreci hakkında şunları söylüyor;<br />

“Başarımız şaşırtıcı olmadı, çünkü<br />

üretim tesislerimiz temel atma<br />

aşamasından itibaren FDA süreç<br />

ve beklentilerine göre dizayn edildi.<br />

Beklentilerimizi geleceğe yönelik<br />

planlayıp inşa ederek öngörülerimiz<br />

doğrultusunda somutlaştırdık. Onko<br />

Koçsel İlaçları olarak gelişmekte olan<br />

ilaç pazarlarında da ilk adımlarımızı<br />

attık. Malezya, Pakistan ve Sudan’ın<br />

en önemli ilaç dağıtım şirketleriyle<br />

yüksek bütçeli anlaşmalar imzaladık<br />

ve bu sayede diğer Güney Asya<br />

40 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


Onko Kocsel <strong>Pharma</strong>ceuticals Receives<br />

European GMP Certificate<br />

GMP Certificate opens doors to more than 70 countries for<br />

Onko Kocsel products<br />

The Onko Kocsel R & D Center,<br />

approved by the Ministry<br />

of Science, Industry and<br />

Technology in 2015, is the first<br />

oncological R & D center capable<br />

of producing with GMP license in<br />

<strong>Turkey</strong>. R & D activities are also<br />

the cornerstone of Onko Kocsel<br />

Medicines, which has experienced the<br />

biggest and most comprehensive R<br />

& D laboratory in <strong>Turkey</strong>’s oncology<br />

field. Onko Kocsel <strong>Pharma</strong>ceuticals,<br />

which operates in the pharmaceutical<br />

industry with an R & D center that<br />

produces with the first GMP license<br />

in the field of oncology in <strong>Turkey</strong>, has<br />

made a significant success in the<br />

direction of opening to global markets<br />

with high quality production standard.<br />

The European GMP Certificate (Good<br />

Practices Certificate), an important<br />

certificate to step into the European<br />

Union and world markets, had the<br />

opportunity to export to more than 70<br />

countries around the world, receiving<br />

both on the basis of all Onko Kocsel<br />

Medicines.<br />

Onko Kocsel <strong>Pharma</strong>ceuticals Board<br />

Member Tugce Koc comments on the<br />

EU GMP Certificate process; “Our<br />

performance was not surprising<br />

because our production facilities<br />

were designed according to the<br />

FDA process and expectations from<br />

the groundbreaking phase. We have<br />

planned and built our expectations<br />

for the future and embodied them in<br />

the direction of our predictions. As<br />

Onko Kocsel <strong>Pharma</strong>ceuticals, we<br />

also took our first steps in developing<br />

pharmaceutical markets. We have<br />

signed high budget agreements with<br />

the most important pharmaceutical<br />

distribution companies in Malaysia,<br />

Pakistan and Sudan, and we aim<br />

to reach other South Asian and<br />

African countries. We are also about<br />

to finalize our cooperation talks<br />

with the local importer companies<br />

in the Gulf countries and Central-<br />

South America. In this context, we<br />

successfully passed the inspections<br />

of the Bulgarian and Sudanese<br />

Health Authorities, which many<br />

pharmaceutical companies in<br />

<strong>Turkey</strong> can not control. Then we<br />

got the Sudan GMP and EU GMP<br />

certifications in 2-3 month period<br />

respectively. With these certifications,<br />

we have the power to export to more<br />

than 70 countries around the world.<br />

We will make significant contributions<br />

to the closing of the current account<br />

deficit of our country with serious<br />

export.”<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 41


Yeni Çıkanlar<br />

Folifor: Türkiye’de ilk ve tek 4. Jenerasyon folat içeren Folifor,<br />

gebelik dönemi öncesinde, gebelik döneminde ve folik asit<br />

eksikliğinde, folik asit ve D3 vitamini ihtiyaçlarının karşılanmasına<br />

yardımcı oluyor<br />

Folifor:Folifor, the first and only 4th generation folate in <strong>Turkey</strong>,<br />

helps to meet the needs of folate and vitamin D3 before pregnancy,<br />

pregnancy and folic acid deficiency<br />

Efa Mom: Gebelik dönemi öncesindeki, gebelik<br />

dönemi sırasındaki ve emzirme dönemindeki vitamin<br />

ve mineral ihtiyaçlarının karşılanmasına yardımcı<br />

oluyor.<br />

Efa Mom: Helps to meet vitamin and mineral<br />

requirements during pregnancy, during pregnancy<br />

and during breastfeeding.<br />

Efa One: Sağlığı korumak, kronik<br />

rahatsızlıklardan korunmak ve tek<br />

kapsülde maksimum düzeyde omega 3<br />

almak için yüksek doz omega 3 ihtiyacının<br />

karşılanmasına yardımcı oluyor.<br />

Efa One: Helps to meet high-dose omega-3 needs to<br />

protect health, protect against chronic illnesses and<br />

get the maximum level of omega 3 in a single capsule.<br />

NBL Probiotic Travel: Nobel İlaç, NBL Probiotic ailesini, seyahat sırasında yaşanan<br />

sindirim sistemi problemlerine destek olmak amacıyla geliştirdiği NBL Probiotic<br />

Travel ile zenginleştiriyor. Probiyotik içeren takviye edici gıda kategorisinin son ürünü<br />

olan NBL Probiotic Travel, yolculuk esnasında ve süresince sindirim sisteminin<br />

düzenlenmesine, bağışıklık sisteminin desteklenmesine yardımcı oluyor.<br />

42 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

NBL Probiotic Travel: Nobel <strong>Pharma</strong>ceuticals enriches the NBL Probiotic<br />

family with NBL Probiotic Travel, developed to support digestive system problems<br />

during travel. NBL Probiotic Travel, the latest product of the probiotic-containing<br />

supplementary food category, helps promote the immune system during the journey<br />

and during the regulation of the digestive system.


ŠKODA SUPERB:<br />

OTOMOBİLİNİZ<br />

KARTVİZİTİNİZ!<br />

Şık tasarımı ve konforuyla çok konuşulan ŠKODA Superb, işinde adından çok söz ettirenleri<br />

güvenli ve prestijli bir yolculuğa çıkarıyor. Uygun filo yönetimi çözümleri, sınıfının en geniş iç ve<br />

bagaj hacmiyle ŠKODA Superb, sizi işinizin yıldızı yapacak.<br />

/SkodaTurkiye<br />

www.skoda.com.tr<br />

ŠKODA Superb için ortalama yakıt tüketimi 4.1-7.1 litre/100 km arasında olup CO 2 salımı 107-160 g/km arasındadır.


Probiotic 12: Probiyotic12, gösterdiği<br />

rahatlatıcı etkisinin yanı sıra içeresindeki<br />

farklı bakteri kültürleriyle sindirim<br />

ve bağışıklık sistemini güçlendirerek,<br />

hastalıklara karşı kalkan görevi üstleniyor<br />

ve vücudumuzu zinde tutuyor.<br />

Probiotic 12: Probiyotic12 is responsible<br />

for the diseases and strengthens the body<br />

by strengthening the digestive and immune<br />

system with different bacterial cultures inside<br />

as well as the relaxing effect it shows.<br />

BEE’O Suda Çözünür Propolis Damla: BEE’O Suda Çözünür Propolis Damla, İstanbul<br />

Teknik Üniversitesi Arı Teknokent’te geliştirilen, propolisin yararlı bileşenlerinden<br />

maksimum oranda faydalanacağınız %100 doğal ve sağlıklı içeriğiyle güçlü antibakteriyel<br />

ve antioksidan etkisiyle vücudu koruyor ve zindelik veriyor. Yetişkinler günde 2 defa 10’ar<br />

damla, çocuklar ise 5’er damla su, süt, meyve suyu, çay, kahve vb. içeceklere damlatarak<br />

tüketebiliyor. Günlük olarak düzenli tüketildiğinde bağışıklık sisteminin güçlenmesine<br />

yardımcı oluyor.<br />

BEE’O Water Soluble Propolis Drop: BEE’O Water Soluble Propolis Dam was developed<br />

in ARI Teknokent, Istanbul Technical University. You will benefit from the propolis beneficial<br />

ingredients in the maximum extent. 100% natural and healthy content with strong<br />

antibacterial and antioxidant effect protects your body and gives vitality. Adults drop 10<br />

drops 2 times a day, children 5 drops water, milk, fruit juice, tea, coffee and so on. You<br />

can consume the drinks by dripping. It helps strengthen the immune system when it is<br />

consumed regularly on a daily basis.<br />

Combo Cardio: Zade Vital ® Combo Cardio, vücudun günlük Omega 3-9,<br />

vitamin(A,D,E), mineral ve eser element ihtiyaçlarını karşılıyor ve kalp damar<br />

sağlığını korumaya destek olmak amacıyla kullanılıyor. Zade Vital ® Combo<br />

Cardio’nun içeriğinde antioksidan, bağışıklık sistemini güçlendirici, kan lipit<br />

seviyelerini düzenleyici etkisinden dolayı kalp damar sağlığına destek amaçlı<br />

kullanılabilen Cold Press Çörek Otu Yağı, kolesterol tedavisinde yardımcı<br />

olarak kullanılabilen Cold Press Ketencik Yağı, dolaşım sisteminin sağlıklı<br />

işleyişinin sağlanmasına yardımcı Cold Press Üzüm Çekirdeği Yağı ve kalp<br />

damar sağlığına destek amaçlı kullanılabilen Yetişkinler İçin Omega 3 Balık<br />

Yağı bulunuyor.<br />

Combo Cardio: Zade Vital ® Combo Cardio meets the body’s daily Omega 3-9, vitamin (A,<br />

D, E), mineral and trace element needs and is used to support cardiovascular health. Cold<br />

Press Calendula Oil which can be used to support cardiovascular health due to antioxidant,<br />

strengthening of immune system, regulating blood lipid levels in the content of Zade Vital ® Combo<br />

Cardio, Cold Press flaxseed oil which can be used to help in the treatment of cholesterol, helps to<br />

ensure healthy functioning of circulation system Cold Press Grape Seed Oil has Omega 3 Fish Oil<br />

for adults that can be used to support oil and cardiovascular health.<br />

44 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


Nobel Tüketici Sağlığı’na iki ödül birden<br />

sindirim sistemini ve bağışıklık<br />

sistemini destekliyoruz. 4000’i aşkın<br />

tüketicimizin bu desteği daha iyisini<br />

yapmak için bizlere büyük motivasyon<br />

sağladı. Nobel İlaç; tüketici sağlığı ve<br />

ihtiyaçlarına uygun yeni desteklerle<br />

kategorilerinde öncü olmaya devam<br />

edecek.” dedi.<br />

Nielsen Türkiye tarafından<br />

Türk tüketicileri arasında<br />

gerçekleştirilen “Yılın Seçilmiş<br />

Ürünü” pazar araştırması sonuçlandı.<br />

4109 tüketicinin oy kullandığı<br />

araştırmada, Nobel Tüketici Sağlığı<br />

“Gıda Takviyeleri” kategorisinde NBL<br />

Algea Oil ve “Probiyotik Kategorisinde”<br />

NBL Probiotic Travel ile <strong>2017</strong> “Yılın<br />

Seçilmiş Ürünü” ödülüne hak<br />

kazandı. Ödülü değerlendiren Nobel<br />

Tüketici Sağlığı Pazarlama Müdürü<br />

Ecz. Ayşen Dincer; “ Nobel Tüketici<br />

Sağlığı olarak 2008 yılından bu<br />

yana sağlıklı yaşamı destekleyen<br />

markamız NBL’i kategorilerinde en<br />

yenilikçi 14 ayrı form ile tüketiciye<br />

ulaştırıyoruz. Ailenin en yeni üyeleri<br />

NBL Algea Oil ile hamilelerin kendi<br />

sağlıkları ve bebeklerinin zeka<br />

gelişimi için elzem olan Omega-3’ü<br />

bitkisel kaynakla, en saf şekilde<br />

onlara sunuyor, NBL Probiotic<br />

Travel ile de seyahat edenlerin<br />

Two awards for Nobel Consumer Health<br />

Nielsen <strong>Turkey</strong>’s “Selected<br />

Product of the Year” market<br />

survey has been concluded<br />

among Turkish consumers. Nobel<br />

Consumer Health awarded NBL<br />

Algea Oil and “Probiotic Category”<br />

NBL Probiotic Travel <strong>2017</strong> “Selected<br />

Product of the Year” in the category of<br />

“Food Ingredients” in the survey that<br />

4109 consumers voted. Evaluating<br />

the award, Nobel Consumer Health<br />

46 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

Marketing Manager <strong>Pharma</strong>cist<br />

Aysen Dincer said, “As Nobel<br />

Consumer Health, we are delivering<br />

to consumers with 14 innovative<br />

forms in the category of our brand<br />

NBL which supports healthy life<br />

since 2008. With the newest member<br />

of the family, NBL Algea Oil, we<br />

offer the purest of the pregnancy’s<br />

own health and Omega-3, which is<br />

essential for the infant’s intelligence<br />

development, in the purest form, and<br />

with NBL Probiotic Travel, we support<br />

the digestive system and immune<br />

system of travelers. This support of<br />

over 4000 consumers has given us<br />

great motivation to do better. Nobel<br />

<strong>Pharma</strong>ceuticals will continue to<br />

be a pioneer in categories with new<br />

supports for consumer health and<br />

needs.”


Roche’un Multipl Skleroz’un (MS) tüm tiplerinin<br />

tedavisi için geliştirdiği yeni ürünü Amerikan Gıda<br />

ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından onaylandı<br />

Roche, yeni geliştirdiği tedavi<br />

ürününün, hastalığın hem<br />

Tekrarlayan ve Düzelen hem de<br />

İlerleyici MS tiplerinde etkin ilk ve<br />

tek tedavi ürünü olarak ABD Gıda<br />

ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından<br />

onaylandığını duyurdu. İlerleyici<br />

ile Tekrarlayan ve Düzelen<br />

MS tipleri, hastalığın en çok<br />

görülen iki tipi olarak biliniyor.<br />

Roche’un onaylanan yeni ürünü,<br />

daha önce kullanılan tedavi<br />

ürünü ile karşılaştırıldığında,<br />

hastalığın en önemli üç<br />

göstergesinde sergilediği üstün<br />

etkiyle, Tekrarlayan ve Düzelen<br />

MS hastaları için önemli, yeni<br />

bir tedavi seçeneği sunuyor.<br />

Hastalığın erken evresinde<br />

bulunanlar da dahil olmak<br />

üzere farklı özelliklerdeki<br />

hastalarla yürütülen üç büyük<br />

Faz III çalışmasında, yeni ürünün<br />

olumlu bir risk/fayda profiline<br />

sahip olduğu gösteriliyor. Yeni<br />

tedavi ürününün FDA tarafından<br />

onaylanmasının ardından<br />

ürünün almış olduğu bu ilk onayı<br />

kutlanmaya değer bulduğunu<br />

belirten Roche İlaç CEO’su Daniel<br />

O’day; “Bu onay, MS tedavisinde<br />

tarihsel olarak yeni bir dönemi<br />

işaret ediyor. Gelinen nokta,<br />

kuruluşumuzdaki birçok kişi<br />

tarafından uzun yıllar sürdürülen<br />

sıkı çalışma ve kararlılığın doruk<br />

noktasıdır” dedi.<br />

The new product developed by Roche for the<br />

treatment of all types of Multiple Sclerosis (MS)<br />

has been approved by the US Food and Drug<br />

Administration (FDA)<br />

Roche has announced<br />

that its newly developed<br />

treatment product has been<br />

approved by the US Food and Drug<br />

Administration (FDA) as the first<br />

and only effective treatment for<br />

the disease in both Recurrent and<br />

Recurrent and Progressive MS<br />

types. Progressive and Recurrent<br />

and Correct MS types are known<br />

as the two most common types<br />

of disease. Roche’s approved new<br />

product offers a new treatment<br />

option that is important for<br />

Recurrent and Degrading MS<br />

patients, with superior efficacy<br />

on three of the most important<br />

indicators of the disease when<br />

compared to previously used<br />

treatment products. Three<br />

large Phase III trials conducted<br />

with patients with different<br />

characteristics, including those<br />

in the early stage of the disease,<br />

show that the new product has<br />

a positive risk / benefit profile.<br />

Roche <strong>Pharma</strong>ceutical CEO<br />

Daniel O’Day said that after the<br />

FDA approved the new treatment<br />

product, it was worth celebrating<br />

the initial approval of the product.<br />

He said, “This approval has<br />

historically indicated a new era in<br />

MS treatment. The point reached<br />

is the culmination of long years of<br />

hard work and determination by<br />

many people in our organization.”<br />

48 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


Artık<br />

insanlar<br />

sağlık için<br />

seyahat<br />

ediyor<br />

Wellbeing oteli<br />

kavramı bilindiği gibi<br />

sadece diyet ve Spa’yı<br />

değil sağlıklı yaşam<br />

adına bütüncül bir<br />

yaklaşımı ele alıyor<br />

Sağlık Eğitmeni,<br />

Raw Food ve Detoks<br />

Danışmanı Çisem Çakır<br />

50 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

Wellbeing oteli, merkezinde<br />

sağlıklı yaşamı insanlara<br />

deneyimletme amacı<br />

güden, diğer otellerden, misafirlere<br />

sunduğu wellbeing uygulamalarıyla<br />

farklılaşan oteldir aslında. Son<br />

zamanlarda hayat tarzına bağlı<br />

hastalıkların (diyabet, kanser,<br />

kalp) artması, modern hayatın<br />

sağlığımıza getirdiği kötü yan<br />

etkiler sebebiyle artık insanların<br />

sağlıklarına çok daha fazla yatırım<br />

yaptıklarını görüyoruz. Tüm<br />

Wellness-Wellbeing ekonomisi<br />

dünyada 3.7 trilyon doları bulmakta.<br />

Dolayısıyla Wellness turizmi bu<br />

segmentte 3. sırada yer alarak,<br />

yaklaşık 564 milyar dolarlık bir<br />

ekonomiyi oluşturuyor. Üstelik<br />

diğer turizm segmentlerine<br />

göre %59 daha hızlı büyüyor. Bu<br />

aslında insanların seyahat ederken<br />

önceliklerinin sağlıklı yaşam<br />

olduğunun bir göstergesi. Yani<br />

seyahat eden insanlar gidecekleri<br />

yerde sağlıklı beslenmek, spor<br />

yapmak, yoga-meditasyon,<br />

ses terapisi, spa gibi çeşitli<br />

uygulamaların bir arada olduğu<br />

yerleri öncelikli tercih ediyor. Biz<br />

de Sağlık Eğitmeni, Raw Food ve<br />

Detoks Danışmanı Çisem Çakır<br />

ile gerçekleştirdiğimiz röportajda<br />

Wellbeing oteli kavramının<br />

bilinmeyenlerini Beauty <strong>Turkey</strong><br />

okuyucuları için keşfettik…<br />

Wellbeing Oteli nedir?<br />

Çalışmalarınızdan bahseder<br />

misiniz? Sianji Wellbeing Resort<br />

hakkında bilgi alabilir miyiz?<br />

“Bodrum Kadıkalesi’nde yer alan<br />

Sianji Wellbeing Resort olarak<br />

yaklaşık 7 sene önce başladığımız<br />

Wellbeing oteli yolculuğunda, iyi<br />

bir yol kat ettiğimizi düşünüyorum.<br />

Hemen hemen herkesin sağlıklı<br />

yaşam adına otelimize geldiğinde<br />

rahatlıkla uygulayabileceği bir diyet<br />

ya da terapi var. Seçenekleri çok<br />

geniş tuttuk. Şu anda Türkiye’de<br />

wellbeing oteli dendiği zaman bir<br />

diyet programı ve spa terapileri<br />

ile rahatlıkla kendilerine bu isimi<br />

takabileceklerini düşünüyorlar ama<br />

Wellbeing oteli olmak çok büyük<br />

sorumluluk. Sadece diyet ve spa<br />

ile çözülebilecek bir anlayış değil.<br />

Bütüncül bir bakış açısına sahip<br />

olmak gerekir, gelenlerin size<br />

hayat tarzlarını değiştirmek için<br />

geldiklerini veya kilo vermek için<br />

geldiyse bile uzun vadede sağlıklı<br />

yaşam bilincinin hem yaşam<br />

sürelerini uzatacağının hem de<br />

yaşam kalitesini sağlayacağının<br />

bilincini vermeniz gerekiyor.<br />

Alkali diyet, çiğ beslenme, detoks,<br />

günboyu devam eden grup egzersiz<br />

programları, spa terapileri, ozon<br />

terapisi, Infrared, Thalasso, yoga,<br />

meditasyon, ses terapisi gibi ruhbeden-zihin<br />

bütünlüğünü sağlayıcı<br />

çeşitli uygulamaları şu anda bizde<br />

bulabiliyorsunuz.


Bu şekilde öne çıktığımızı<br />

düşünüyorum. Ayrıca otelimiz<br />

dünyanın enerji merkezlerini<br />

barından Ley Hattı üzerinden de<br />

geçtiği için, bir gece uyuyan bir<br />

kişi bile daha dinç uyandığını,<br />

daha iyi hissettiğini söylüyor. Ley<br />

hatları dünyanın belli noktalarından<br />

geçen enerjilerin yoğun olarak<br />

aktığı manyetik alana sahip<br />

enerji bölgeleridir. Coğrafi<br />

konumumuzun da konuklarımızın<br />

otelimizi tekrar tercih etmesinde<br />

önemli rolü var.”<br />

Sianji Wellbeing Resort ruhbeden-zihin<br />

bütünlüğünü sağlayıcı<br />

her türlü uygulamayı sunuyor…<br />

Kısa kısa bahsedebilir misiniz?<br />

Alkali Diyet: “Alkali diyet, çiğ<br />

beslenmenin ağırlıkta olduğu bir<br />

beslenme şekli, çünkü en alkali<br />

gıdalar zaten çiğ yeşillikler, filizler,<br />

yosunlar, sebzeler, meyveler,<br />

yağlı tohumlar, kuruyemişlerdir.<br />

Bunların ağırlıklı tüketildiği<br />

bir diyet alkali diyettir. Alkali<br />

diyetin kolay uygulanabilir oluşu<br />

şu, yasak yok, alternatifler var.<br />

Örneğin inek sütünü önermez<br />

ama keçi sütü, koyun sütü, manda<br />

sütünden yapılmış ürünleri<br />

tüketilmesini tavsiye eder,<br />

çünkü bunların asit yükü daha<br />

azdır. Normal nötr pH su yerine,<br />

içine limon suyu, elma sirkesi<br />

ya da bikarbonat koyduğumuz<br />

alkali suyu önerir. Sebep hep<br />

aynı, hücrenin asit yükünü<br />

azaltmak, enzim-oksijen-vitaminmineral-fitokimyasalları<br />

zarar<br />

görmemiş, işlenmemiş yiyecekleri<br />

temiz yakıt olarak kullanmak.<br />

Hücrelerinizi besledikçe, zamanı<br />

geriye alıyorsunuz, cildiniz<br />

güzelleşiyor, daha zinde, daha iyi<br />

hissediyorsunuz, hastalıklara çok<br />

daha az yakalanıyorsunuz ve kronik<br />

hasta olma ihtimaliniz de oldukça<br />

düşüyor.”<br />

Master Detoks: “Detoks, zararlı<br />

toksinlerin vücuttan atılması,<br />

vücutta doğru pH dengesinin<br />

oluşması ve vücudun arınması<br />

için en etkili yöntemdir. 21.<br />

yüzyılda yaşıyoruz. Modern yaşam<br />

bize birçok kolaylık sunuyor,<br />

fakat bu kolaylık bizi zehirliyor.<br />

Örneğin paketli ürünlerin<br />

çoğunda, raf ömrü uzun olsun<br />

diye kimyasal koruyucular, rafine<br />

şeker ve renklendiriciler vardır.<br />

Bunlar azımsanmayacak kadar<br />

zararlı toksinlerdir ve vücut<br />

bunları tanımlayamaz. Aslında<br />

vücudumuzun toksinlerle başa<br />

çıkabilme yetkisi var. Yalnız<br />

toksinler yani serbest radikaller<br />

fazla olunca, vücudumuz tepki<br />

vermeye başlar. Alerji, mantar,<br />

hazımsızlık, kabızlık, fazla kilo,<br />

depresyon, cilt problemleri ve<br />

benzeri problemler baş göstermeye<br />

başlar. Detoks bu şikayetleri yok<br />

etmede en etkili yöntemdir. Aslında<br />

yeni bir uygulama değildir, yıllar<br />

öncesine dayanır. Tedavi amaçlı<br />

uygulanır. Sıvı beslenme sayesinde<br />

vücudun kendi detoks sisteminin<br />

daha efektif çalışmasına yardımcı<br />

oluyoruz.”<br />

80/20 beslenme: “80/20 beslenme<br />

programı gerek ev koşullarında<br />

gerekse çalışma hayatında<br />

kolaylıkla yaşam tarzına adapte<br />

edilecek tarzda basit bir yöntem<br />

aslında. Besin seçiminde tabağın<br />

%80’ini bitkisel, geri kalan %20’sini<br />

ise hayvansal kaynaklı besinlerle<br />

doldurmak gerekiyor. Diyetin<br />

temeli sebze ve meyve ağırlıklı bir<br />

beslenme şeklindedir. Bu tarz bir<br />

beslenme şekli kaybedilen ağırlığın<br />

korunmasını sağlayabildiği gibi<br />

ömür boyu da uygulanabilecek bir<br />

sistemdir.”<br />

Egzersiz: “Sporun sağlığımıza<br />

artısı artık günümüzde çeşitli<br />

araştırmalarla da kanıtlanmış<br />

durumda, hiçbir beslenme<br />

programı spor olmadan etkili<br />

değildir. Düzenli yapılan spor kemik<br />

ve kas sağlığında, hastalıkların<br />

önlenmesinde ve uzun yaşamda<br />

gerçekten büyük öneme sahip.<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 51


Otelimizde pilates, circuit training,<br />

kinesis, reformer, aletli fitness,<br />

stretching, trambolin, doğa<br />

yürüyüşü gibi çeşitli uygulamalar<br />

bulunmakta.”<br />

Spa Terapileri: “Tüm dünyadan<br />

masaj çeşitleri başta olmak üzere,<br />

İnfrared Sauna, Ozon Terapisi,<br />

Thalasso, Ayurvedik terapiler<br />

de Sianji Life’ta uygulanıyor.<br />

İnfrared Sauna, far-infrared ısı,<br />

güneşi yaşam kaynağımız yapan<br />

ısıdır. Güneşe çıkan çocukların<br />

kemiklerinin gelişmesi, güneş<br />

alan bitkinin büyümesi, meyvesinin<br />

gelişmesi, güneş alan bir evin daha<br />

sağlıklı olması size bunu kolayca<br />

açıklayabilir. Bu ışınların en ilginç<br />

özelliği direkt olarak nesneleri<br />

ısıtıyor olmasıdır. Kızılötesi ısı<br />

sistemleri vücudunuza işleyerek<br />

doğal bir ısı sağlar. Tıpkı güneş<br />

gibi, etki ettiği alandaki havayı değil<br />

cisimleri ısıtır. Derine işleyebilir.<br />

Vücudunuzdan 4 cm derine kadar<br />

etki edebilen bir ısıdır. Bu sayede<br />

klasik saunalara göre daha<br />

derinden bir terletme sağlar. Bu<br />

olay da netice olarak 7 kat daha<br />

fazla toksin atımı sağlar. Genel<br />

kabule göre infrared saunalar<br />

vücuttan 100 birim terleme ile 20<br />

birime kadar toksin atabilir, bu<br />

şekilde zayıflamaya da yardımcıdır.<br />

Aynı zamanda endorfin salgılatması<br />

sebebiyle ağrılara yardımcı olduğu<br />

da biliniyor. Cilt sağlığında da<br />

önemli bir yere sahip, bağışıklı<br />

sistemini de güçlendirmeye<br />

yardımcıdır.”<br />

Thalasso: “Ortalama 37 derece<br />

olarak ısıtılan deniz suyu, solunum<br />

yoluyla iyot alınmasına olanak tanır.<br />

Thalasso terapi, kendi içinde birçok<br />

uygulamayı barındırır. Vücuttaki<br />

toksinleri atmak için kullanılır.”<br />

Ayurvedik terapiler: “Ayurveda<br />

kökleri 5000 yıl öncesine uzanan<br />

geleneksel bir Hint tedavi şeklidir.<br />

Hindistan’da başlayan ve günümüze<br />

uzanan bu yöntemin bugün tüm<br />

dünyada kabul görmüş anlamı<br />

“Yaşam Bilimi” olan beden ve ruh<br />

sağlığını dengede tutmayı sağlayan<br />

en eski şifalandırma tekniklerinden<br />

biridir. Abhyanga, Sirodhara, Bolug<br />

Bag, Kati Vasti gibi çeşitli teknikleri<br />

Sianji Life’ta bulabiliyorsunuz. Kas<br />

ve eklem sağlığında önemli yerleri<br />

vardır.”<br />

Ozon terapi: “Kan dolaşımını<br />

arttırma yeteneği, dolaşımla ilgili<br />

bozuklukların tedavisinde kullanılır<br />

ve organik fonksiyonların yeniden<br />

canlandırılmasında ozonu çok<br />

değerli kılar. Düşük dozlarda<br />

kullanıldığında, vücudun direncini<br />

arttırır, diğer bir deyişle ozon<br />

bağışıklık sistemini aktive eder.”<br />

Bize sağlıklı beslenme ile ilgili ipuçları verebilir misiniz?<br />

• Öncelikle alkali suya geçiş yapmak herkesin yapabileceği bir şey. Suyunuza ekleyeceğiniz birkaç damla<br />

limon suyu onu alkali yapacaktır. Bu şekilde su içsem yarıyor’dan su içsem yakıyor’a geçebilirsiniz.<br />

• Beslenmenizdeki çiğ sebze meyve oranını arttırmak. Son araştırmalara göre, ne kadar çok çiğ sebze<br />

meyve tüketirsek o kadar iyi, çünkü bozulmamış halde vitamin, mineral, fitokimyasallar, oksijen ve<br />

enzimler içeriyorlar. Ne kadar çok çiğ sebze meyve tüketirsek canlılığımız o kadar artıyor ve ömrümüz<br />

uzuyor.<br />

• Akşam yemeklerini mümkün olduğu kadar erken yemek ve akşam yemeği olarak protein, sebzeyeşillik<br />

ve yağ üçlüsünü tercih etmek. Akşam yemeğinde yiyeceğiniz karbonhidratlar size kilo olarak geri<br />

dönebilir. Sebebi ise insülini yükselteceği için melatonin hormonunun salgılanmasını geciktirerek, bu da<br />

yağ yakmayı sağlayan leptin hormonunun da salgılanmasını geciktirecektir.<br />

• Sağlıklı yağları tüketmeye özen göstermek. Çoğu insan yeterince sağlıklı yağ tüketmiyor. Avokado,<br />

zeytin, hindistancevizi, çiğ kuruyemişler, yağlı tohumlar, soğuk sıkım yağlar, iyi tereyağı beslenmemizden<br />

eksik olmamalı. İyi yağ tüketerek beynimizin iyi çalışmasını, hücrelerimizin sağlıklı olmasını sağlıyoruz.<br />

Hatta kilo vermenin bir yolu da iyi yağ tüketmekten geçiyor!<br />

52 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


PHARMACEUTICALS<br />

WHATEVER THE PROBLEM<br />

BE PART OF THE SOLUTION<br />

Throat Ache<br />

Baby Comfort<br />

Wound Care<br />

Child Health<br />

Reflux Therapy<br />

Muscle and Joint Health<br />

Health Products


Novo Nordisk üst üste beşinci kez ‘En Etik Şirketler”<br />

listesine girdi<br />

EDMER tarafından yapılan ve<br />

katılımcıların etik değerler<br />

ve iş ahlakı, itibar yönetimi,<br />

kurumsal yönetim, kurumsal<br />

sosyal sorumluluk, uyum yönetimi,<br />

liderlik ve yaratıcılıktan oluşan altı<br />

kategorideki 80 EDMER kriteriyle<br />

değerlendirildiği çalışmayla Novo<br />

Nordisk, “ETİKA 2016 Türkiye’nin En<br />

Etik Şirketleri” ödülünün sahibi oldu.<br />

Daha önce dört kez ödülün sahibi<br />

olan Novo Nordisk, beşinci kez aynı<br />

ödülün sahibi olarak, etik değerlere<br />

verdiği önemi ve sürdürülebilirlik<br />

başarısını bir kez daha kanıtladı.<br />

Ödülü değerlendiren Novo Nordisk<br />

Türkiye Başkan Yardımcısı ve<br />

Genel Müdürü Dr. Burak Cem;<br />

“Novo Nordisk ailesi olarak Etik<br />

Değerler Merkezi Derneği’nin verdiği<br />

Türkiye Etik Ödülü’nü 5. defa üst<br />

üste kazanmanın haklı gururunu<br />

yaşıyoruz. Novo Nordisk 1923<br />

yılından beri diyabetliler için yeni ve<br />

daha iyi tedaviler geliştirmek için<br />

çalışan bilim odaklı küresel bir sağlık<br />

şirketidir. 90 yıllık yolculuğumuz<br />

boyunca kurumsal yapımızdan, etik<br />

yaklaşım ve kalite anlayışımızdan<br />

ödün vermeden, bilim üretmek adına<br />

çalıştık ve var gücümüzle çalışmaya<br />

devam ediyoruz” diye konuştu.<br />

Burak Cem, Novo Nordisk <strong>Turkey</strong> Vice<br />

President and General Manager<br />

Novo Nordisk for the fifth time in the list of<br />

‘Most Ethical Companies’<br />

Novo Nordisk is awarded “ETİKA<br />

2016 <strong>Turkey</strong>’s Most Ethical<br />

Companies” by EDMER and<br />

the participants are evaluated with 80<br />

EDMER criteria in six categories of<br />

ethical values ​and ethics, reputation<br />

management, corporate governance,<br />

corporate social responsibility,<br />

harmony management, leadership<br />

and creativity it was. Novo Nordisk,<br />

which has been awarded four times<br />

54 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

in the past, has once again proved<br />

its success and the importance it<br />

attaches to ethical values ​as the<br />

owner of the same award for the fifth<br />

time.<br />

Burak Cem, Novo Nordisk <strong>Turkey</strong><br />

Vice President and General Manager<br />

said, “We are proud of winning the<br />

<strong>Turkey</strong> Ethics Award for 5th time by<br />

the Ethical Values ​Center, a member<br />

of the Novo Nordisk family. Novo<br />

Nordisk is a science-focused global<br />

healthcare company that has been<br />

working to develop new and better<br />

treatments for diabetes since 1923.<br />

Throughout our 90-year journey, we<br />

have been working to produce science<br />

without sacrificing our corporate<br />

approach, ethical approach and quality<br />

understanding, and we continue to<br />

work with our existing power. “


Abdi İbrahim,<br />

Kazakistan’da geliştirdiği<br />

ve ürettiği ilaçların,<br />

Gürcistan ve Azerbaycan’a<br />

ihracatına başlıyor<br />

Abdi Ibrahim International Markets<br />

Sales and Marketing Director,<br />

Cengiz Zaim<br />

56 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

105 yıldır cesur, öncü ve yenilikçi<br />

çalışmalarıyla hayatı ve geleceği iyileştirmek<br />

için faaliyetlerini aralıksız sürdüren Abdi<br />

İbrahim, yurtdışındaki yatırımlarının en önemli<br />

halkası olan Kazakistan yatırımı ile 2020<br />

hedeflerine adım adım yaklaşıyor. Abdi<br />

İbrahim’in temelini 2013 yılında attığı<br />

Kazakistan’daki tesisi, üretime geçtikten<br />

kısa bir süre sonra en iyi üretim<br />

uygulamaları alanında verilen referans<br />

belge niteliğindeki GMP Sertifikası’nı<br />

almaya hak kazanan üretim tesisi,<br />

Kazakistan’ın en büyük ve modern<br />

ilaç fabrikası olma özelliğini taşıyor.<br />

Yılda 24 milyon kutu üretim kapasitesiyle faaliyetlerine<br />

başlayan, Abdi İbrahim’in 60 milyon dolarlık yatırımla<br />

hayata geçirdiği Kazakistan üretim tesisi ilk uluslararası<br />

ruhsatlarını aldı ve Gürcistan’ın ve Azerbaycan’ın ulusal<br />

ihalelelerini de kazandı. Bu tesiste Abdi İbrahim kalite ve<br />

güvencesiyle üretilen hepatit ve diyabet alanındaki ürünler<br />

Gürcistan ve Azerbaycan’a ihraç edilecek.<br />

Toplam 12 bin metrekare kapalı alan üzerine kurulu olan<br />

ve yaklaşık 200 kişinin çalıştığı üretim tesisinde başta<br />

diyabet ve antiviral ürünler olmak üzere, merkezi sinir<br />

sistemi hastalıklarının tedavisinde kullanılan ürünler ve<br />

kardiyovasküler ürünlerden oluşan yaklaşık 100 ürün<br />

üretiliyor.<br />

Kazakistan yatırımı ile ilgili konuşan Abdi İbrahim<br />

Uluslararası Pazarlar Pazarlama ve Satış Direktörü<br />

Cengiz Zaim; “Kazakistan fabrikamız, 2020 stratejimiz<br />

doğrultusunda belirlediğimiz beş büyüme alanından<br />

biri olan uluslararası pazarlarda güçlü bir marka<br />

olmakta kararlı olduğumuzun bir göstergesi. Bu<br />

tesisimizden 10 senedir faaliyette olduğumuz Gürcistan<br />

ve Azerbaycan’a ihracata da başlıyoruz. Hepatit ve<br />

diyabet alanında ürettiğimiz ürünleri Abdi İbrahim<br />

güvencesiyle bu ülkelere ihraç edeceğiz. Daha sonraki<br />

yıllarda bu ülkeler dışında Avrasya Gümrük Birliği’ndeki<br />

ülkelere ve BDT ülkelerine de ihracat yaparak mevcut<br />

potansiyeli artırma hedefindeyiz. 2020’ye doğru giderken<br />

ihracat faaliyetlerimize hız katarak, serbest pazarda da<br />

büyümemizi sürdüreceğiz.” dedi.<br />

Turkish <strong>Pharma</strong> Giant Abdi<br />

Ibrahim kicks off exports to<br />

Azerbaijan and Georgia from<br />

its Kazakhstan Facilities for<br />

Product Development and<br />

Manufacturing<br />

The leader of the pharmaceutical industry in <strong>Turkey</strong>, Abdi<br />

İbrahim kicks off exports to Azerbaijan and Georgia from<br />

its Kazakhstan company, Abdi Ibrahim Global Pharm,<br />

which houses pharmaceutical production facilities. Hepatitis<br />

and diabetes products from the largest and most modern<br />

pharmaceutical plant in Kazakhstan will be exported to both<br />

countries under the assurance of Abdi Ibrahim.<br />

Abdi Ibrahim has maintained its operations incessantly for<br />

the last 105 years in order to heal lives and the future through<br />

pioneering and innovative initiatives. The company has taken<br />

another firm step towards its 2020 targets through its Kazakhstan<br />

investment which marks the most significant component in its<br />

overseas investment portfolio. Abdi Ibrahim laid the foundations<br />

of the Kazakhstan facility in 2013. Soon after the launch of<br />

its operations, the production facility was awarded the GMP<br />

Certificate, which constitutes a reference document for best<br />

practices in manufacturing. The plant represents the largest<br />

and most modern pharmaceutical facility in Kazakhstan. Put<br />

to life by Abdi Ibrahim upon an investment of 60 million USD,<br />

the facility kicked off its operations with a production capacity<br />

of 24 million boxes per year. Furthermore, it earned its first<br />

international licenses and won the national tender in Georgia and<br />

Azerbaijan. Hepatitis and diabetes products manufactured here<br />

will be exported to Georgia and Azerbaijan under the quality and<br />

assurance of Abdi Ibrahim. Abdi Ibrahim is already solo supplier<br />

of several products in these categories Kazakhstan for several<br />

years.<br />

The production site, which is built on an indoor space covering<br />

12.000 square meters, employs around 200 people. There are<br />

approximately 100 products manufactured in the facility, ranging<br />

from key products such as diabetes and antiviral products to<br />

cardiovascular products and products used in the treatment of<br />

central nervous system diseases.<br />

Abdi Ibrahim International Markets Sales and Marketing Director,<br />

Cengiz Zaim shared the following information regarding the<br />

company’s Kazakhstan investment: “Our plant in Kazakhstan<br />

is an indicator of our determination to become a strong brand<br />

in international markets; one of our five growth areas that we<br />

identified in line with our 2020 strategy. We will initiate our<br />

exports to Georgia and Azerbaijan where we have maintained our<br />

operations for the last 10 years. Hepatitis and diabetes products<br />

to be manufactured in our facility will be exported to these two<br />

countries under the assurance of Abdi Ibrahim. In coming years,<br />

we aim to export to the countries in Eurasia Customs Union and<br />

CIS countries so as to augment our current potential. On the path<br />

to 2020, when we target to be in top 100 companies of the world,<br />

we will speed up our export activities so as to sustain our growth<br />

in the local markets.”


BİRİKİMLERİNİZ<br />

BİZİMLE GÜVENDE<br />

Konut, araç, işyeri, mühendislik...<br />

Kişisel ya da kurumsal tüm sigorta ihtiyaçlarınızda<br />

Osmanlı Sigorta Brokerliği yanınızda.<br />

İşbirliği içinde olduğumuz 24 sigorta şirketi ile<br />

sizin için en uygun teklifi hazırlıyor ve<br />

birikimlerinizi güvence altına alıyoruz.<br />

ACIBADEM - AIG - AK SİGORTA - ALLIANZ - ANADOLU SİGORTA - ANKARA SİGORTA<br />

AXA SİGORTA - DOĞA SİGORTA - DUBAI STARR SİGORTA - ERGO SİGORTA - EULER HERMES - GENERALI<br />

GROUPAMA - HALK SİGORTA - HDI SİGORTA - KORU SİGORTA - LIBERTY SİGORTA - MAPFRE - RAY SİGORTA<br />

SBN SİGORTA - SOMPO JAPAN SİGORTA - TURKLAND SİGORTA - TÜRK NİPPON SİGORTA - UNICO SİGORTA<br />

Florya Cad. Florya Plaza No: 88/4 34153 Florya - İstanbul<br />

Tel: +90 212 468 60 70 Faks: +90 212 468 60 99<br />

www.osmanlisigorta.com


AstraZeneca’nın CVD-REAL çalışması, SGLT-2<br />

inhibitörlerinin kalp yetmezliği nedeniyle hastaneye<br />

yatış ve ölüm oranlarını diğer tip 2 diyabet ilaçlarına<br />

kıyasla anlamlı düzeyde düşürdüğünü gösterdi<br />

AstraZeneca, diyabet<br />

ilaçlarında yeni bir sınıf<br />

olan SGLT-2 inhibitörleri<br />

(SGLT-2i) ile tedavi edilen tip 2<br />

diyabet (T2D) hastalarında kalp<br />

yetmezliği nedeniyle hastaneye<br />

yatış riskini ve tüm nedenlere<br />

bağlı ölümü değerlendiren ve<br />

türünün ilk örneği olan geniş<br />

kapsamlı gerçek yaşam verisi<br />

çalışması CVD-REAL’in sonuçlarını<br />

58 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

duyurdu. CVD-REAL çalışmasında,<br />

toplam altı ülkede %87’sinin<br />

kardiyovasküler hastalık öyküsü<br />

olmayan 300.000’den fazla hastayla<br />

elde edilen verileri değerlendirildi.<br />

Veriler, T2D hastalarından oluşan<br />

bu geniş popülasyonda SGLT-2i<br />

ilaçları (Forziga (dapagliflozin),<br />

kanagliflozin, empagliflozin) ile<br />

tedavinin diğer T2D ilaçlarına<br />

kıyasla kalp yetmezliği nedeniyle<br />

hastaneye yatış oranını %39<br />

(p


middle east & africa<br />

<br />

NEW<br />

for 2018<br />

September 2018<br />

Abu Dhabi, United Arab Emirates


Polikistik Böbrek Hastalığında yeni bir umut<br />

Önümüzdeki aylarda Türkiye’de ilk kez hayata geçirilecek olan ilaç<br />

tedavisi, polikistik böbrek hastalığının tedavisinde yeni bir umut olma<br />

özelliğini taşıyor<br />

10 <strong>Mayıs</strong> Polikistik Böbrek<br />

Hastalığı Günü dolayısıyla,<br />

kalıtımsal bir hastalık olan<br />

polikistik böbrek hastalığına<br />

dikkat çeken Abdi İbrahim Otsuka,<br />

bu hastalığın görülme sıklığının<br />

bölgelere göre değişkenlik gösterirken<br />

her iki cinsiyette oranın aynı olduğunu<br />

belirtiyor.<br />

Hastalığın kliniği sessiz<br />

seyrettiğinden dolayı hastaların<br />

büyük çoğunluğu son dönem böbrek<br />

yetmezliğiyle doktora başvuruyorlar.<br />

Bu hastaların büyük bir<br />

çoğunluğunun diğer aile bireylerinde<br />

de polikistik böbrek hastalığına bağlı<br />

diyalize girme öyküsü bulunuyor.<br />

Eşlerden birinde polikistik böbrek<br />

hastalığı varsa kız veya erkek çocukta<br />

hastalığın görülme olasılığı da yarı<br />

yarıya oluyor. Diyaliz ya da böbrek<br />

60 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17<br />

nakli gereken hastaların yüzde 5 ila<br />

10’unu polikistik böbrek hastaları<br />

oluşturuyor.<br />

Polikistik böbrek hastalığı olan<br />

hastaların bazılarında hiçbir şikâyet<br />

ve bulgu olmayabiliyor. Hatta bazı<br />

hastalarda hastalık yaşam boyu fark<br />

edilmeyebiliyor. Bazı hastalarda ise<br />

çeşitli şikâyet ve bulgular ortaya<br />

çıkabiliyor. Hastaların yaşı ilerledikçe<br />

şikâyet ve bulguların ortaya çıkma<br />

riski artıyor. Bunlar arasında en<br />

sık görülenler böğür ağrısı, kanlı<br />

idrar yapma, idrar yolu infeksiyonu<br />

bulguları, böbrek taşı oluşumu ve<br />

yüksek tansiyon.<br />

Polikistik böbrek hastalığında<br />

böbrek harici organ tutulumları da<br />

görülebiliyor. Karaciğer ve pankreasta<br />

kist oluşumları, kalp kapakçığı<br />

kusurları, beyin damarlarında<br />

anevrizma adı verilen genişleme ile<br />

seyreden ölümcül olabilen durumlar<br />

olabiliyor.<br />

Polikistik böbrek hastalığında tanı<br />

koymak için ultrasonografi, tomografi<br />

ve MR gibi görüntüleme yöntemleri<br />

kullanılıyor. Ayrıca kan örneği<br />

alınarak gen analiziyle polikistik<br />

böbrek hastalığı gelişme olasılığını<br />

görmek mümkün. Polikistik böbrek<br />

hastalığında kistlerin büyümesini<br />

geciktiren çeşitli ilaçlar ile ilgili<br />

çalışmalar sürüyor. Kistlerin büyüme<br />

hızını %50 oranında azaltan ve böbrek<br />

yetersizliğinin ilerlemesini belirgin<br />

olarak yavaşlattığı ispatlanan, şu anda<br />

Japonya’da, Kanada’da ve Avrupa<br />

Birliği’ne bağlı ülkelerde onaylanmış<br />

tedavi seçeneği, Türkiye’de de<br />

önümüzdeki aylarda kullanılmaya<br />

başlanacak.


Bitki ekstrelerinin saç dökülmesi üzerine etkileri<br />

Biota Laboratuvarları Ar-Ge Merkezi bitki eksterelerinin saç<br />

dökülmesindeki etkilerini araştırdı ve ortaya etkili sonuçlar çıktı…<br />

Biota Laboratuvarları Ar-Ge<br />

Merkezi Müdürü Prof. Türkoğlu,<br />

yaptıkları araştırmada, Biocomplex<br />

B11 gibi bitki ekstrelerinin,<br />

saç dökülmesinde ilaçlar gibi<br />

etkili olabileceği sonucuna<br />

ulaştıklarını belirtti. Konuyla ilgili<br />

makale, 21 Şubat <strong>2017</strong> tarihinde<br />

American Journal of Dermatology<br />

and Venereology dergisinde<br />

yayınlandı. Biota Laboratuvarları<br />

Ar-Ge Merkezi Hücre Kültürü<br />

Laboratuvarı’nda, saç dökülmesi<br />

ve saç sağlığı özelinde bitkilerin<br />

sağladığı fayda konusunu 2010<br />

yılından bu yana araştırdıklarını<br />

söyleyen Prof. Murat Türkoğlu,<br />

bu kapsamda 100’den fazla bitki<br />

ekstresinin gen düzeyindeki<br />

etkilerini incelediklerini belirtti.<br />

Bitki aktifleri arasında yer alan<br />

flavonoidlerin, dermal papilla<br />

üzerinde değişik farmakolojik<br />

etkileri bulunduğunu belirten<br />

Biota Laboratuvarları ARGE<br />

Merkezi Müdürü Prof. Dr. Murat<br />

Türkoğlu, “Apigenin, kaempferol<br />

ve mirisetin gibi flavonoidlerin<br />

en önemli etkileri, testosteronun<br />

dihidrotestosterona dönüşümünü<br />

engellemeleridir. Bu etki, saç<br />

folikülünün minyatürizasyonu<br />

şeklinde ortaya çıkan erkek tipi<br />

saç dökülmesiyle mücadele etme<br />

konusunda çok faydalı bir çözüm<br />

sunmaktadır. Biocomplex B11<br />

isimli ticari ekstremiz bahsedilen<br />

flavonidleri içermektedir” dedi.<br />

Effects of plant extracts on hair loss<br />

R & D Center of Biota Laboratories investigated the effects of plant<br />

extracts on hair loss and found effective results ...<br />

Biota Laboratories Director of R<br />

& D Center Turkoglu stated that<br />

in their research, plant extracts<br />

like Biocomplex B11 have reached<br />

the conclusion that they can be<br />

effective as drugs in hair loss.<br />

The article on the subject was<br />

published in the American Journal<br />

of Dermatology and Venereology<br />

on February 21, <strong>2017</strong>. Biota<br />

Laboratories R & D Center In Cell<br />

Culture Laboratory, professor<br />

who says that they have been<br />

researching the benefit of plants<br />

for hair loss and hair health since<br />

2010. Murat Turkoglu stated that<br />

they are studying the effects of<br />

more than 100 plant extracts at the<br />

gene level. Indicating that there are<br />

different pharmacological effects<br />

on the dermal papilla, flavonoids<br />

among the plant actives, Dr. Murat<br />

Turkoglu, Biota Laboratories<br />

said, “The most important effects<br />

of flavonoids, such as apigenin,<br />

kaempferol and myristate, inhibit<br />

the conversion of testosterone<br />

to dihydrotestosterone. This<br />

effect is a very useful solution for<br />

combating male pattern hair loss,<br />

which occurs as a miniaturization<br />

of the hair follicle. Biocomplex<br />

B11 named commercial extreme<br />

contains the mentioned flavonoids.”<br />

62 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


TG Expo Uluslararası Fuarcılık A.Ş.<br />

Eğitim Mahallesi Poyraz Sokak Ertogay İş Merkezi Kat : 9<br />

Kadıköy İstanbul / Türkiye Tel: +90 216 338 45 25 www.tgexpo.com.tr - info@tgexpo.com


Yüzen bebeğe de Canbebe<br />

Bebek bezi ve bebek bakım<br />

ürünlerinin öncü markalarından<br />

Canbebe; ‘’Minik Yüzücü’’ mayo<br />

beziyle tüm bebekleri havuza ve<br />

denize çağırıyor. İçerisindeki özel<br />

malzemesi sayesinde ıslandığında<br />

şişmeyen ve su içinde meydana<br />

gelebilecek küçük kazaları önleyen<br />

Minik Yüzücü, bebeğinizin rahatça<br />

hareket etmesini de sağlıyor. Külot<br />

formlu özel tasarımıyla kolaylıkla<br />

giyilen mayo bez, yüzme sonrası<br />

kenarları yırtılıp çıkartılarak<br />

atılabiliyor.<br />

Canbebe Swim Pants for baby swimming<br />

Canbebe from leading brands<br />

of baby diapers and baby care<br />

products; ‘’ The Little Swimmer ‘’<br />

invites all babies to the pool and<br />

the sea with a bathing suit. Thanks<br />

to its special material inside, the<br />

Little Swimmer, which prevents<br />

small accidents that do not swell<br />

when it gets cold and can come<br />

into the water, makes it easy for<br />

your baby to move. Canbebe Swim<br />

Pants, which is easily worn with<br />

special design in panty form, can<br />

be removed by tearing off the sides<br />

after swimming.<br />

Bebeğinizin hassas bakımı için: Wee Baby<br />

Bebekler, dünyaya geldikleri andan itibaren gelişimleri için özenli ve<br />

düzenli bir bakıma ihtiyaç duyarlar. Bunun ilk koşulu da bebeklerin<br />

temizliğidir. Bebeklerin sağlıklı gelişimlerini önemseyen Wee Baby,<br />

bakım ürünleriyle annelerin gönül rahatlığıyla kullanabileceği ürünler<br />

tasarlayıp oluşturuyor.<br />

For your baby’s sensitive care:<br />

Wee Baby<br />

Babies need careful and orderly care for their development from the<br />

moment they are born. The first condition is the cleanliness of the<br />

babies. Considering the healthy development of babies, Wee Baby<br />

designs and builds products that can be used by mothers with care<br />

products.<br />

64 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


Expomed’e 34.086 kişilik rekor ziyaretçi<br />

Expomed, İstanbul’u 4 gün boyunca medikal sektörün kalbi haline getirdi<br />

heyeti programı kapsamında fuarı<br />

ziyaret eden firmalar ise katılımcı<br />

firmalarda memnuniyet oluşturdu.<br />

İnovasyon harikası ürünleri de<br />

takipçileriyle buluşturan fuar,<br />

katılımcılardan tam not aldı.<br />

Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanı Recep Akdağ<br />

REED TÜYAP tarafından sağlık<br />

endüstrisinin tüm bileşenlerini<br />

bir araya getirmek için yola<br />

çıkan Expomed Eurasia Fuarı, 30<br />

Mart-2 Nisan <strong>2017</strong> tarihleri arasında<br />

TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde<br />

gerçekleştirildi. Yurt içinden olduğu<br />

kadar yurt dışından da yoğun ziyaretçi<br />

ilgisiyle karşılaşan fuar, 4.972<br />

uluslararası ziyaretçiyi ağırlayarak bir<br />

rekora imza attı. 673 firma ve firma<br />

temsilcisinin ürünlerini 32.645 m2<br />

alanda sergilediği fuar; Kore, Çin,<br />

Tayvan, Almanya, İtalya, Yunanistan,<br />

Sırbistan, Çek Cumhuriyeti, Polonya,<br />

İsviçre, Malezya, Pakistan, Hindistan<br />

ve BAE’den gelen katılımcılar önemli<br />

iş birliklerine zemin hazırladı. Alım<br />

REED TÜYAP, Sağlık Yönetimi ve<br />

Eğitimi Derneği (SAYED) ve Kamu ve<br />

Özel Ortaklığı Derneği işbirliğiyle<br />

gerçekleşen ‘Şehir Hastaneleri,<br />

Sağlık Turizmi ve Kamu Özel<br />

İşbirliği’ konulu sempozyumun ikinci<br />

gününde Kamu-Özel işbirliğiyle<br />

hayata geçirilen şehir hastanelerinin<br />

tüm detayları masaya yatırıldı.<br />

Sempozyumun açılış konuşmasını<br />

Kamu ve Özel Ortaklığı Derneği<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Tosun<br />

yaparken; TBMM Sağlık Aile ve<br />

Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu<br />

Başkanı Prof. Dr. Vural Kavuncu,<br />

Kazakistan Sağlık Gelişimi Genel<br />

Müdür Yardımcısı Kuzambayev Nurbol<br />

Irismatovich, Azerbaycan Sağlık<br />

Bakan Yardımcısı Elsever Agayev,<br />

Kosova Sağlık Bakan Yardımcısı<br />

Kadir Hüseyin, Suudi Arabistan<br />

Sağlık Bakan Yardımcısı Fayyad<br />

Dandashi, Pakistan Pencap Eyaletinin<br />

Sağlık Bakanı Khawaja Salman<br />

Rafique, Bahreyn Sağlık Bakanı<br />

Faeqa Saeed Alsaleh, Kırgızistan<br />

Sağlık Bakanı Talantbek Batraliev,<br />

Madagaskar Sağlık Bakanı Mamy<br />

Lalatiana Andriamanarivo ve Türkiye<br />

Cumhuriyeti Sağlık Bakanı Recep<br />

Kamu ve Özel Ortaklığı Derneği Yönetim Kurulu<br />

Başkanı Nihat Tosun<br />

Akdağ, konuşmacı olarak yer aldı.<br />

Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanı<br />

Recep Akdağ; “Türkiye, sağlıkta<br />

dönüşüm programının ikinci<br />

dönemine başlıyor”<br />

Genellikle tüm dünyada sağlık sistemi<br />

yöneticilerinin fazla para harcadığı gibi<br />

bir yanlış inanış olduğunu söyleyen<br />

Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanı<br />

Recep Akdağ, aslında sağlığa yapılan<br />

harcamaların ülkelerin kalkınmasına<br />

yapılan harcama anlamına geldiğini<br />

söyledi. Finansman sağlayıcılarının<br />

bunu bir kalkınma kalemi olarak<br />

almaları gerektiğinin altını çizen<br />

Akdağ; “Sağlıkta dönüşüm programı<br />

adını verdiğimiz bu program, 10 yıl<br />

içerisinde büyük başarı gösterdi.<br />

66 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


Vatandaşımızın sağlıkta memnuniyeti<br />

yüzde 39’dan yüzde 75’lere ulaştı.<br />

Anne ve bebek ölümlerinde çok<br />

ciddi azalmalar yaşandı. Bu oran,<br />

her yüz bin annede /hamilede yüzde<br />

70’lerde iken yüzde 14’lere geriledi.<br />

Biz bakanlık olarak bu rakamı<br />

daha da aşağıya çekeceğiz. Öte<br />

yandan finansal koruma açısından<br />

Türkiye’deki sistem, oldukça<br />

mükemmel bir sitemdir. Bugün 80<br />

milyon vatandaşımız koruyucu bir<br />

kamu sağlık sigortası şemsiyesi<br />

altındadır. Vatandaşlarımız sağlık<br />

haklarına hem birinci basamak<br />

hizmetlerinde hem ikinci basamak<br />

hizmetlerinde mükemmel şekilde<br />

ulaşır. Oluşturduğumuz sistem hem<br />

ucuz maliyetli hem de herkesin<br />

ulaşabildiği bir sistemdir.” dedi.<br />

Bu dönüşümü gerçekleştirmek<br />

için sistemin birçok noktasına<br />

dokunduklarını ve değiştirdiklerini<br />

söylen Akdağ; “Biz öncelikle<br />

çalışanlarımıza performanslarına<br />

göre ödeme yapmaya başladık. Bu<br />

çalışan verimliliğini çok ciddi ölçüde<br />

arttırdı. Kuşkusuz bunun daha<br />

mükemmel hale getirilmesi gerekiyor.<br />

Bunun ikincisi de kamu özel ortaklığı<br />

ile yapmış olduğumuz işlerdir.<br />

Çünkü Türkiye, sağlıkta dönüşüm<br />

programının ikinci dönemine başladı.<br />

Bu dönem verimlilik, etkinlik ve<br />

bunun sonunda gerçekleşen kolay<br />

erişimin, artık çok kaliteli bir hizmete<br />

dönüştürülmesiyle değişecek. Türkiye<br />

bu yolda önemli adımlar atıyor.<br />

Türkiye’de bu ikinci dönem, erişimi<br />

güçlendirirken, çok daha kaliteli bir<br />

hizmet sunumunu ortaya çıkartacak.<br />

Sağlık işbirliği yapabileceğimiz<br />

en önemli alanlardan birisi olan<br />

dost ülkelerle münasebetlerimiz<br />

ve işbirliklerimiz devam edecek<br />

“ifadelerini kullandı.<br />

Azerbaycan Sağlık Bakan Yardımcısı<br />

Agheyev Elsevar; “Şehir hastaneleri<br />

dünyada nadir görülen bir<br />

sistem”<br />

Azerbaycan olarak Türkiye’nin<br />

sağlık alanındaki reformlarını takip<br />

ederek yol haritası oluşturduklarını<br />

belirten Agheyev Elsevar,<br />

Türkiye’nin ilk olarak sigorta<br />

sistemini değiştirdiğini şimdi<br />

ise şehir hastaneleriyle yoluna<br />

devam ettiğini söyledi. Kamu-Özel<br />

işbirlikleri (PPP) modeliyle hayata<br />

geçirilen şehir hastanelerinin<br />

dünyada nadir görülen bir sistem<br />

olduğunun altını çizen Elsevar,<br />

Azerbaycan’da da sistemin hayata<br />

geçirilmesi için yoğun olarak<br />

çalıştıklarını belirtti.<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 67


Kosova Sağlık Bakan Yardımcısı<br />

Kadir Hüseyin; “Türkiye’nin<br />

sağlık reformlarını yakından takip<br />

ediyoruz”<br />

Kosova Sağlık Bakan Yardımcısı<br />

Kadir Hüseyin ise dünyanın farklı<br />

ülkelerinden gelen dostlarla<br />

EXPOMED’de buluşmaktan mutlu<br />

olduğunu dile getiren Hüseyin;<br />

“Kosova hükümetinin önemli<br />

hedeflerinden biri AB üyeliğine<br />

girmek. Bunun için de hukuk ve sağlık<br />

alanında önemli reformlara imza<br />

atmamız gerekiyor. Ve bunu kısıtlı<br />

imkanlarımızla hayata geçirmemiz<br />

gerekiyor. Biz Kosova olarak<br />

balkanların en genç ülkelerinden<br />

biriyiz. Dolayısıyla tüm dünyanın<br />

özellikle de yakın komşumuz<br />

Türkiye’nin sağlık reformlarını<br />

yakından takip ediyoruz” dedi.<br />

bir sağlık sistemiyle çalıştıklarını<br />

belirtti. Türkiye sağlık sistemini<br />

yakından takip ettiklerini ve ilgili<br />

alanları kendi sistemlerine entegre<br />

ettiklerini aktaran Rafique, böyle bir<br />

organizasyonda olmaktan çok mutlu<br />

olduğunu da sözlerine ekledi.<br />

Bahreyn Sağlık Bakanı Faeqa Saeed<br />

Alsaleh; “PPP modeliyle önemli<br />

projelere imza attık”<br />

Alsaleh’da sempozyumun sağlık<br />

alanında önemli bir misyonu<br />

üstlendiğini belirtti.<br />

Pakistan Punjab Eyaletinin Sağlık<br />

Bakanı Khawaja Salman Rafique;<br />

“Çağın getirilerini sağlık sistemimize<br />

entegre ediyoruz”<br />

Rafique, ülkesinin sağlık<br />

çalışmalarına imza atarken<br />

Türkiye’den esinlendiklerini<br />

söyledi. Bugüne kadar Pakistan’da<br />

mega projelere imza attıklarını<br />

belirten Rafique, çağın getirilerini<br />

sisteme entegre ederek yeni nesil<br />

68 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17


Bu tarz toplantıların yeni iş ortaklıklarına<br />

da vesile olduğunun da altını<br />

çizen ve Bahreyn olarak 10 yıldır PPP<br />

projelerini hayata geçirdiğini aktaran<br />

Alsaleh, farklı ülkelerin hayata geçirdiği<br />

projeleri detaylıca dinlemenin çok<br />

önemli olduğunu aktardı.<br />

Kırgızistan Sağlık Bakanı Talantbek<br />

Batraliev; “Türkiye vatandaşlarına<br />

dünya standartlarında hizmet<br />

veriyor”<br />

Sempozyumun bir diğer konuşmacısı<br />

olan Kırgızistan Sağlık Bakanı<br />

Talantbek Batraliev, Türkiye’nin sağlık<br />

alanında vatandaşlarına üst düzey<br />

hizmet sunduğunu söyledi.<br />

Batraliev, 2002 yılından bugüne<br />

kadarki süreci, üstünde durulmuş<br />

bir stratejinin yansıması olarak<br />

değerlendirdi. Kardeş ülke olarak bu<br />

stratejiden önemli doneler aldıklarını<br />

söyleyen Batraliev, yol haritalarını bu<br />

donelerle oluşturduklarını sözlerine<br />

ekledi.<br />

Madagaskar Sağlık Bakanı Mamy<br />

Lalatiana Andriamanarivo; “Sistemin<br />

ülkemizde uygulanabilirliğini yüksek<br />

olarak görüyoruz”<br />

Andriamanarivo ise Madagaskar<br />

olarak Kamu-Özel işbirlikleri (PPP)<br />

modelini ülkelerinde yaygın olarak<br />

kullanmak ve herkesin ulaşabileceği<br />

bir sağlık sistemi kurmak istediklerini<br />

söyledi. Andriamanarivo;<br />

”Sistemin ülkemizde<br />

uygulanabilirliğini yüksek olarak<br />

görüyoruz. Buraya geliş amacımız da<br />

biraz bu yüzden.<br />

Farklı ülkelerin deneyimlerini, bilgi<br />

birikimlerini yakından takip etme<br />

fırsatı bizim için çok önemli. Birlikten<br />

güç doğar ilkesiyle önemli bir yapı<br />

oluşturmaya çalışıyoruz” dedi.<br />

<strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17 69


Türkiye, 900 bin kişilik dev sağlık ordusuyla daha güçlü!<br />

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof.<br />

Dr. Eyüp Gümüş; “Şimdiye kadar<br />

21 şehir hastanesi imzaladık.<br />

Hedefimiz 40 bin yatağa ulaşmak”<br />

Son 14 yılda Türkiye’nin sağlık<br />

reformu çerçevesinde önemli işlere<br />

imza attığını belirten Sağlık Bakanlığı<br />

Müsteşarı Prof. Dr. Eyüp Gümüş,<br />

bu sayede memnuniyet oranının<br />

yüzde 70 oranına çıktığını söyledi.<br />

Türkiye’nin 900 bin çalışanıyla güçlü<br />

bir sağlık ordusunun olduğunun<br />

altını çizen Gümüş; “Şimdiye kadar<br />

21 şehir hastanesi imzaladık.<br />

3 tanesini de faaliyete geçirdik.<br />

Dolayısıyla hedef yatak sayımızı<br />

da 40 bine çıkardık. Hedefimizde<br />

ölçülebilen iyi bir sağlık hizmeti<br />

sunmak var. Nitelikli iş yapanların<br />

sayılarını artırarak, aile hekimlerini<br />

güçlendirmek için çalışıyoruz.<br />

Öte yandan uluslararası klinikler<br />

dizayn ederek sağlık turizmimizi de<br />

güçlendireceğiz. Şuan yurt dışından<br />

gelen kayıtlı hasta sayısı 400bin<br />

civarında. Ancak biz bunun 700bin<br />

civarında olduğunu düşünüyoruz”<br />

dedi. Öte yandan sağlık endüstrisinin<br />

geliştirilmesi için çalıştıklarını<br />

söyleyen Gümüş, tıbbi malzemelerin<br />

üretimini artık Türkiye’de<br />

gerçekleştirmek istediklerini belirtti.<br />

Üretimde aşıların ve ilaçların<br />

öncelikli olduğunun altını çizen<br />

Gümüş; “Yurt dışından aldığımız<br />

5 farklı cihazımız var. Bunlara<br />

ek olarak yeni hastanelerimize<br />

4-5 milyar dolar civarında daha<br />

cihaz alımı gerçekleştireceğiz. Bu<br />

nedenle yerli üreticiler yaratmak<br />

istiyoruz. Gelecek dönemlerde<br />

KOBİ’leri destekleyerek, bu alanda<br />

üretim yapılmasını sağlayacağız. Ve<br />

yaklaşık 5milyarlık ilaç üretimini<br />

Türkiye’de üretmeyi hedefliyoruz.<br />

Türkiye’de sağlık sektöründe birçok<br />

ürünün kaliteli şekilde yönetildiği bir<br />

atmosfer oluşturacağız.”<br />

Sağlık Bakanlığı Turizm Daire<br />

Başkanlığı Birim Sorumlusu Uzm.<br />

Dr. Hüsrev Diktaş; “Türkiye Onuncu<br />

Kalkınma Planı’nda Sağlık Turizmi<br />

önemli bir konu başlığı”<br />

Türkiye’nin 4 saatlik uçuş<br />

mesafesinde 1,5 milyar insana<br />

ulaşabildiğinin altını çizen Diktaş,<br />

“Türkiye sağlık turizminde kaliteli ve<br />

ucuz sağlık hizmetini; kısa bekleme<br />

süresini yeni ve gelişmiş tıbbi<br />

teknoloji ve cihazlarla buluşturarak<br />

yeni nesil şehir hastanelerinde<br />

misafirlerine sunuyor. 1 saatlik uçuş<br />

mesafesinde 12’den fazla ülkeye, 4<br />

saatlik uçuş mesafesinde 57 ülkeye<br />

ve toplamda 1,5 milyar insana<br />

ulaşabilen Türkiye, sağlık turizminde<br />

bölgesinin en önemli gücü. Çünkü<br />

biz, Türkiye 10’uncu Kalkınma Planı<br />

doğrultusunda ülkemizin, dünyanın<br />

ilk 5 ülkesi arasında yer alması için<br />

tüm gücümüzle çalışıyor, projeler<br />

geliştiriyoruz. Çağrı merkezimiz<br />

sayesinde hastalarımızla, İngilizce,<br />

Arapça, Rusça, Almanca, Fransızca<br />

ve Farsça dillerine iletişime<br />

geçebiliyor, şikayetlerin alınması<br />

ve yönetilmesi için yoğun bir çaba<br />

sarf ediyoruz. Ayrıca, hasta- doktor<br />

randevularında talep edildiği<br />

taktirde tercümanlık hizmetleri<br />

veriyoruz. Türkiye olarak 2023<br />

hedefimiz çok net. Tüm alanlarda<br />

ülkemizi daha yukarılara<br />

çıkarmak. Dolayısıyla Sağlık<br />

Turizminde Genel Hedeflerimiz;<br />

Türkiye’nin Sağlık Turizminden<br />

aldığı payı yükseltmek, Sağlık<br />

Turizmi ihtiyaçlarına konforlu,<br />

güvenilir ve planlı bir entegre<br />

çözüm üretebilmek ve Türkiye’yi<br />

Sağlık Turizmi alanında bir<br />

marka haline getirebilmek. 2023<br />

hedefimiz ise; 2.000.000 sağlık<br />

turistine ülkemizde sağlık hizmeti<br />

sunmak, 20 milyar dolar sağlık<br />

turizmi geliri elde etmek ve<br />

sağlık turizminde dünyanın ilk 2<br />

ülkesi arasında yer almaktır” diye<br />

açıkladı.<br />

OHSAD Yönetim Kurulu Üyesi<br />

Bilal Yıldırım; “Hekim sayımız<br />

her yıl artıyor”<br />

Özel Hastaneler ve Sağlık<br />

Kuruluşları Derneği (OHSAD)<br />

Yönetim Kurulu Üyesi Bilal<br />

Yıldırım’da Türkiye’deki<br />

hastanelerin alt-yapılarının ve<br />

donanımlarının yüksek kalitede<br />

olmasının yanı sıra hekimlerin<br />

ve hizmet sunucularının eğitim<br />

ve deneyim düzeyinin yüksek<br />

standartlarda olduğunu belirtti.<br />

Türkiye’nin diğer ülkelere göre<br />

sunduğu fiyat avantajıyla pazarda<br />

ayrıştığını aktaran Yıldırım,<br />

Türkiye’nin sağlık turizmi<br />

kapsamında kaplıca, iklim,<br />

mağara, deniz, şifalı bitki ve<br />

diğer doğal tedavi yöntemlerinin<br />

en iyi uygulanabileceği zengin<br />

bir potansiyele sahip olduğunu<br />

aktardı. Türkiye’nin Uluslararası<br />

JCI Akredite Kuruluşuna akredite<br />

olmuş hastane sayısı (41 adet) ile<br />

dünyada birinci olduğunu söyleyen<br />

Yıldırım, Türkiye’nin termal<br />

kaynak ve jeotermal alanların<br />

çokluğu bakımından Avrupa<br />

ülkeleri içinde 1. sırada, dünyada<br />

ise 7’inci sırada olduğunun altını<br />

çizdi.<br />

T.K.H.K Tıbbi Hizmetler Kurum<br />

Başkanı Uzm. Dr. Murat Parpucu;<br />

“Türkiye ekonomik fiyatla üst<br />

düzey hizmet veriyor”<br />

Panelin son konuşmacısı olan<br />

T.K.H.K Tıbbi Hizmetler Kurum<br />

Başkanı Uzm. Dr. Murat Parpucu’<br />

da Türkiye’nin Termal Sağlık<br />

Turizmi, Medikal Turizm, Yaşlı<br />

Turizmi ve Engelli Turizmi alanında<br />

hizmet sunan nadir ülkelerden<br />

biri olduğunun altını çizdi.<br />

Tedavi amaçlı sağlık turizminin<br />

nedenlerini sunumunda anlatan<br />

Parpucu, hastaların başka bir<br />

ülkede, kendi ülkesinde bulunan<br />

sağlık hizmetlerinden daha<br />

kaliteli bir hizmet almak istediği<br />

için farklı ülkelere yöneldiğini<br />

belirtti. Türkiye’nin Sağlık Turizmi<br />

açısından avantajlı konumda<br />

olduğunu söyleyen Parpucu,<br />

Türkiye’nin ekonomik fiyatla üst<br />

düzey hizmet verdiğini söyledi.<br />

70 <strong>Pharma</strong><br />

May- June ‘17

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!