Print_On_Demand_Ocak_Subat2019

Print On Demand
yılını ve mevcut durumunu değerlendirirken sektördeki
en eski derneklerden biri olduğunu ve geçen yıllarda
önemli bir başarı elde ettiklerini söylüyor: “Etiket Sanayicileri
Derneği, ASD’den sonra sektördeki en eski dernek.
Başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Derneğimizin
kendi imkânları ile döndürdüğümüz bir yapımız var. Zaman
zaman iki, zaman zaman üç personelimiz oluyor.
Sigortalarını, maaşlarını gününde ödüyoruz. Kullandıkları
araçları tahsis ediyoruz. Bu konularda başarılıyız
ama bazı işlerde gücümüz bir yere kadar yetiyor bir
yerden sonra toplu hareket etme noktasına geliyoruz.”
Okay, 1998’de kurulan Derneğin Başkanlığını devraldığı
2003 yılından yaşanan gelişmeleri de şöyle özetliyor:
ESD, 2003’den bu yana ESD neler yaptı?
“2003’de göreve geldiğimiz de ilk yaptığımız iş, Edale firmasından
Bernhard Grob’un önerisi ile sektörümüzün
Avrupa’daki etkin gücü olan FINAT’ın Yönetim Kuruluna
girmemiz oldu. FINAT’ta gördüğümüz ve olumlu bulduğumuz
baskı ve grafik tasarım yarışmalarını Türkiye’ye
taşıdık. Üniversite ve liselerde tasarım, sektörde de
baskı yarışması düzenledik. Bizim bu yarışmaları düzenlememiz,
buradaki şirketlerin FINAT’ta ödül almaları,
Amir Sayar’ın FINAT Teknik Komitesine katılması,
Murat Sipahioğlu’nun yarışma jürisinde asil üye olması
Türk etiket sektörüne çok büyük katkı sağladı. Yarışmaların
dışında yayın hizmetlerimiz oldu. Mike Fairley’ın
Etiket Ansiklopedisi kitabını Türkçe’ye çevirdik ve Türkiye’de
dağıttık. Yine “Etiketin Kitabı”nı yaptık ve dağıttık.
Bütün bunların sağladığı katkılar sayesinde uluslararası
ilişkilerimizi geliştirdik. O gün FINAT’a Türkiye’den üye
bir firma vardı. Bugün yirmiye yakın firma var. Bugün
FINAT’ın yarışmalarına katılan çok sayıda firmamız var.
Bu sebeple Türkiye’de yarışma düzenlemek yerine FI-
NAT’ın düzenlediği yarışmalara direkt katılım sağlamak
daha çekici hale geldi. Biz de kendilerine Labelicious
çerçevesinde kristalleri vermeye devam ediyoruz. FI-
NAT bize bizim kendimize yardımcı olamayacağımız
kadar yardımcı oldu. Jürisine bizden misafir gözlemci
üye davet etti. Prof. Efe Gençoğlu bu şekilde jüriye davet
edildi. Büyük bir jest yaptılar ve asil üye olarak jüriye
aldılar. Dört kişilik bir jüride iki Türk’ün yer alması çok
önemli. Ardından Özgül Hoca’yı da gönderdik. ESD Akademik
Konseyini oluşturduk. Bu konseyin başkanı olan
hocalarımızı Labelexpo fuarına götürmeye başladık.
Son teknolojilere yakından şahit olarak bakış açılarını
geliştirdiler.” Okay, ESD’nin yirmi yıllık geçmişi boyunca
yaşanan teknik gelişmeleri de kendi şirketi üzerinden
anlattı. Okay, ilk yatırım yaptığı yedi santimetrelik Edale
ile başladığı işteki o gün itibariyle iddiasının bugün çok
daha yüksek kapasiteli makine parkına rağmen tekrar
edemiyor olmalarını da Türkiye’deki etiket sektörünün
hızlı gelişimine bağlıyor:
20 senelik teknolojik gelişmeler
“Değişmeyen tek şey değişim. Benim ilk aldığım makine
yedi cm’lik bir Edale’ydi. Bu makinenin iki baskı istasyonu
vardı. Ben zannetmiştim ki Türkiye’nin bütün etiketlerini
ben basarım. Rahmetli Babamı Bostancı’dan
Yenibosna’ya getirerek göstermiştim, Baba Türkiye’de
etiket artık benden sorulur, demiştim. Çok büyük bir
tesise sahip olmamıza rağmen bugün artık bunu söy-
2019
71
Ocak - Şubat