8FULLı
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
TEST - 15
5.
Servigiller familyasından iğne yapraklı bir ağaç olan
ardıç, üreyip çoğalması için ardıç kuşuna ihtiyaç duyan
oldukça ilgi çekici bir bitkidir. Ardıç ağacı sivri, sert
ve yeşilimsi iğnesi sayesinde kurak ve sert iklimlerde
bile rahatlıkla yaşayabilir. Çok geniş bir yetişme alanı
olan ardıç ağacı, bazen çalı biçiminde olabilirken
bazen de yüksekliği 10 metreyi aşabilir. Ardıç ağacının
siyah bir meyvesi bulunur. Bu meyveler, eylül ile
kasım ayları arasında toplanır ve tıpta ilaç yapımında
kullanılır. Ardıç meyvesinin, bünyesinde birçok şifayı
barındırdığına inanılır. Türk tarihinde olduğu kadar
dünya tarihinde de kutsal ağaçlar listesinde yeri olan
ardıç ağacının, manevi anlam taşıdığına inanılır.
7.
Gün ağardığında Ağrı Dağı yüceldikçe yücelir. Büyüyüp
sarp dağların anası olur. Tepesinden hiç eksilmeyen karla,
üzerindeki yeşil örtüyle, yazın güneşin görkemiyle, binlerce
yıldır bilinmezden haber verecekmiş gibi sessizce
düşünür durur. Bahar gelince eteklerinde açan rengarenk
çiçekler, rüzgârların okşayışıyla kendinden geçer, kuşların
o cıvıltılı sesiyle âdeta dans ederlerdi.
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Sayısal verilerden yararlanılmıştır.
B) Örneklemeye başvurulmuştur.
C) Betimleme yapılmıştır.
D) Açıklama tekniği kullanılmıştır.
Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Ağrı Dağı’nın niteleyici sözcüklerle tasviri yapılmış.
B) Dağın kış mevsimindeki durumu anlatılmıştır.
C) Kişileştirme yapılmıştır.
D) Benzetmeden yararlanılmıştır.
6.
Uzun bir yürüyüşten sonra kamp yerimize varmıştık. Yol
boyunca sedir ve ıhlamur ağaçlarının baş döndüren kokusu;
cırcır böceklerinin, kırlangıçların, ağaçkakanların o dinlendirici
sesleri eşlik etmişti bize. Tarlaların etrafını saran
incirlerin ağızlarından fışkıran ballar, böğürtlenlerin mest
eden lezzeti karınlarımızı doyurmaya yetmişti. Ormanın
hiç bitmeyecek sandığımız büyüleyici yeşilliğinden sonra
Kelebekler Vadisi’nin tepesindeydik ve kendimizi bu cennet
misali manzaranın güzelliğine bırakmıştık.
Bu parçada ayrıntıların seçiminde aşağıdaki duyuların
hangisinden yararlanılmamıştır?
A) Tatma B) İşitme
C) Dokunma D) Koklama
8. Daracık sokakları ağır adımlarla geçtikten sonra karşımıza
Osmanlı Dönemi’nden kalma bir han çıktı. Hana dışarıdan
bakıldığında kara taşların simetrik bir şekilde üst üste
sıralanışı ve pencerelerin süslü taş pervazları dikkatimizi
hemen çekmişti. Hanın kapısı ise bir ejderhanın ağzını andırıyordu.
Bu kapıdan içeri girer girmez ise telkâri dükkânlarının
ışıl ışıl vitrinleri, bakırcıların kap kacakları ve hanın
tam ortasındaki havuzun şırıl şırıl akan berrak suyu bizi
büyülemiş, âdeta zamana yolculuğa götürmüştü.
Yukarıdaki paragrafın dil ve anlatımı için aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Duygu bildiren cümleler vardır.
B) Varlıkların niteleyici özellikleri verilmiştir.
C) Hem ikilemeler hem de benzetme kullanılmıştır.
D) Tanımlama yapılmıştır.
105