marketing europe & anatolia Sayı: 097
marketing europe & anatolia, ekonomi, medya, reklam, iletişim ve pazar alanında aylık olarak yayınlanan bir e-dergidir. marketing europe & anatolia’da reklamcı Nurgül Eryıldır Günay'ın kelebek etkisi yaratan ve Yönetmen Abdullah Ekşioğlu'nun adresini bilen yazılarını okuyabilir, ilgi çekici röportajları, haberleri, reklam kampanyaları künyelerini, kültür – sanat ya da gezi gibi sayfaları da bulabilirsiniz. marketing europe & anatolia Ekşioğlu Medya Grup tarafından yayınlanmaktadır.
marketing europe & anatolia, ekonomi, medya, reklam, iletişim ve pazar alanında aylık olarak yayınlanan bir e-dergidir. marketing europe & anatolia’da reklamcı Nurgül Eryıldır Günay'ın kelebek etkisi yaratan ve Yönetmen Abdullah Ekşioğlu'nun adresini bilen yazılarını okuyabilir, ilgi çekici röportajları, haberleri, reklam kampanyaları künyelerini, kültür – sanat ya da gezi gibi sayfaları da bulabilirsiniz. marketing europe & anatolia Ekşioğlu Medya Grup tarafından yayınlanmaktadır.
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
marketing europe & anatolia
Tarih: Haziran 2020 Sayı: 97
retorik
Sandık sandık
dedikleri…
kelebeğin fırtınası
‘‘Hayat eve sığar’’
(sığmadı)
satır ayracı
Savaş bitti mi?...
Normalleşme
Süreci...
İçindekiler
Sayı: 97 Tarih: Haziran 2020
İmtiyaz Sahibi
Eksantrik Film Prodüksiyon
P.K.: 112 34725 Fenerbahçe - İstanbul - Tr.
Genel Yayın Yönetmeni ve
Sorumlu Yazı İşler Müdürü
Elvin Ekşioğlu
e-mail: elvineksioglu@gmail.com
Haber ve Fotoğraflar
Agency Europe & Anatolia
http://aea.eksantrik.com
aeanews@gmail.com
Katkıda Bulunanlar
Nurgül Eryıldır Günay
Ali Erdem Ekşioğlu
Seval Duban
Kübra Nebioğlu
Yusuf Yener Günay
Danışman
Abdullah Ekşioğlu
İlan Rezervasyon
Ayşe Yılmaz
Yayın Türü
Süreli Yayın
marketing
europe & anatolia
Yönetim Yeri
Agency Europe & Anatolia
e-mail: meadergi@gmail.com
marketing europe & anatolia
Agency Europe & Anatolia tarafından
Süreli yayınlanan bir e-dergidir.
Bu yayının tüm hakları Eksantrik Film
Prodüksiyon’a aittir. Tamamı ya da bir
bölümü yayıncısının izni olmaksızın
çoğaltılamaz ve yayınlanamaz.
Tüm ilanların sorumluluğu firmalara,
makalelerdeki görüşler ve hukuki
sorumluluk yazarlara aittir.
Bu derginin yayınlanma sürecinde
hiçbir ağaç zarar görmemiştir.
http://www.meadergi.com
mobil: http://m.meadergi.com
http://www.facebook.com/meadergi
instagram: meadergi
https://twitter.com/meadergi
Bir Ekşioğlu Medya Grup kuruluşudur.
Kısa Kısa 04 - 07
Teknoloji 10 - 11
retorik 12
Medya Dünyası 13 - 14
Röportaj 16 - 21
kelebeğin fırtanası 23
Reklam dünyası 24- 25
satır ayraçı 26
Röportaj 28- 30
Kampanyalar 33 - 41
Gezi 42- 44
Game On 44 - 47
Kültür Sanat 48- 49
marketing europe & anatolia / 1
Köşe
Elvin Ekşioğlu / elvin@eksantrik.com
( editörden
)
Normalleşme süreci...
Merhaba,
Mart ayının başından beri evlerdeyiz. Çin'den tüm dünyaya yayılan corona
virüs nedeniyle ülkemizde alınan önlemler, diğer ülkelerde olduğu gibi sağlık
sistemimizin çökmesine izin vermedi. Ama Mart ayından bu yana beşbine yakın
insanımızın vefat etmesine ve 160 binden fazla insanımızın hastalanmasına
neden oldu. Halen hergün bine yakın insanmınıza da bulaşmaya devam ediyor.
Tüm dünya ilacı ve aşısı olmayan corona virüsle savaşmaya çalışıyor.
Savaşmaya çalışıyor diyorum çünkü dünyada hiç kimse bu virüse karşı nasıl bir
çare bulacağını bile bilmiyor. Ülkeler ortak bir tedavi yöntemi geliştiremedi.
Tüm dünya ülkelerinin birleştiği tek önlem; Maske takmak,1,5 metre fiziki mesafe
ve hijyen.
Dünyanın diğer ülkelerinde olduğu gibi bizim devletimiz de hayatlarımızı esir alan
corona virüsün yayılmasının kontrol altına alındığına karar verdi ve normalleşme
süreçlerini başlattı. Ben hala erken bir karar olduğunu düşünüyorum.
Haziran ayından itibaren biz de normalleşmeye başlayacağız. Normalleşme
sürecimiz ikinci dalgaya neden olmaması için, maske, 1,5 metre fiziki mesafe ve
hijyenimize dikkat edelim.
Dergimiz yine dopdolu. Haber sayfalarımız, teknoloji sayfalarımız, kampanya
sayfalarımız yine büyük bir özenle hazırlandı. Ali Erdem Ekşioğlu Gameon
sayfalarımızı ve kültür sanat haberlerini sizler için derledi. Abdullah Ekşioğlu,
Nurgül Günay Eryıldır, Kübra Nebioğlu yazılarıyla yine bizlere yeni pencereler
açtılar.
Sevgiler
marketing europe & anatolia / 3
Kısa Kısa
Groupe Renault tasarruf planı...
Groupe Renault, yıllık sonuçlarını açıkladığı tarihte vaat
ettiği gibi, üç yıl içerisinde 2 milyar avrodan fazla tasarruf
sağlamayı ve yeni bir rekabetçi yapının temellerini atmayı
hedefleyen dönüşüm programını bugün gerçekleştirdiği
toplantı ile kamuoyuna açıkladı.
Şirketin dönüşümünü hızlandırma çalışmasının temelinde
yatan etkenler, Grubun karşılaştığı güçlükler, otomotiv
endüstrisinin karşı karşıya kaldığı büyük kriz ve bir an
önce hayata geçirilmesi gereken ekolojik dönüşüm olarak
belirlendi.Müşteriyi önceliklerinin merkezinde tutarak nakit
akışı oluşturmak üzerinde yoğunlaşan plan taslağı,
şirketin dayanıklılığını artıracak. Operasyonel faaliyetlere
daha verimli bir yaklaşım getiren taslak, kaynakların daha
özenli bir biçimde yönetilmesi üzerine kurulu.
Bununla birlikte, bu plan taslağı ile Groupe Renault’nun
uzun vadeli gelişim temellerinin atılması amaçlanıyor.
Grubun Fransa’daki faaliyetleri, elektrikli araçlar, hafif ticari
araçlar, döngüsel ekonomi ve yüksek katma değerli
inovasyon gibi gelecek vaat eden stratejik faaliyet alanları
üzerinde yoğunlaşacak. Fransa’da yoğunlaşacak olan
bu büyük bölgesel mükemmellik merkezleri, Grubun hızlı
toparlanmasında ana rol oynayacak. Grubun Flins ve
Guyancourt’daki faaliyetleri yeniden düzenlenecek.
Groupe Renault, kârlı ve sürdürülebilir bir büyüme
sağlamak için yapmayı planladığı iş gücü düzenlemelerini,
sosyal paydaşlar ve yerel kurumlarla örnek bir diyalog
içinde gerçekleştirilmek için her türlü çabayı gösterecek.
İş gücünü yeniden yapılandırma projesi, yeniden eğitim
kurum içi görev değişiklikleri ve gönüllü ayrılma üzerine
kurulu olacak. Üç yıla yayılacak proje kapsamında,
Fransa’da 4 bin 600, dünyanın geri kalanında da 10 binden
fazla pozisyon daha azaltılacak.
Teknosa açılıyor...
Türkiye teknoloji perakendeciliğinin öncü markası Teknosa,
22 Mart akşamından bu yana kapalı olan Türkiye
genelindeki mağazalarının kapılarını, çalışanlarının ve
müşterilerinin sağlığı ve güvenliği için aldığı önlemlerle
birlikte 1 Haziran’da açıyor.
Sabancı Holding iştiraklerinden Teknosa, Türkiye
genelindeki mağazalarını Covid-19 sürecinde izlenen
normalleşme sürecine uygun olarak 1 Haziran’da
yeniden açıyor. Tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi
nedeniyle mağazalarını geçici süre ile kapatan Teknosa,
aldığı maksimum önlemlerle birlikte teknoloji severleri
mağazalarında ağırlamaya başlayacak. Mağazalarının
kapalı olduğu dönemde Teknosa.com ve mobil platformları
üzerinden tüketicilerle buluşmaya devam eden Teknosa, 1
Haziran’dan itibaren hem çalışanları hem de müşterileri
için tedbirleri en üst düzeyde tutarak teknolojiye dair tüm
ihtiyaçların güvenilir adresi olmaya devam edecek.
Pandemi sürecinde çalışanların ve toplumun sağlığına
öncelik verdiklerini, bu çerçevede sürecin başından itibaren
en üst seviyede önlemleri alarak hizmet sunduklarını
vurgulayan Teknosa Genel Müdürü Bülent Gürcan, “Bu
dönemde teknolojiye erişim Türkiye’nin eğitim, ekonomi
ve sosyal hayatını ayakta tuttu, hayatın devamlılığını
sağladı. Evden çalışmayı, eğitimi sağlayan, ev hijyenini
kolaylaştıran, evde vakit geçirmeyi konforlu kılan ve kişisel
hijyen/bakıma dönük teknoloji ürünleri ihtiyaç listesinde
ön plana çıktı. Biz de bu yönde sağlık ve güvenlik tedbirlerini
en üst seviyede alırken, topluma hizmet vermeye
devam ettik. Tüketicilerimizi Teknosa.com ve mobil
platformlarımızdan teknoloji ürünleriyle kesintisiz olarak
buluşturduk. Bu zor dönemde güçlü altyapımız, müşteri
odaklı dijitalleşme ve dönüşüm konusunda son yıllarda
attığımız adımların faydasını gördük.
4 / marketing europe & anatolia
Kısa Kısa
SunExpress uçuşlarına başlıyor...
haftada 2, Samsun ve Kayseri’ye haftada 1 kez uçuş
sunacak.
Aktarma merkezi İzmir ile merkezi Antalya arasında
günde 2 sefer düzenleyecek olan SunExpress’in
İzmir’den, Antalya dışında toplamda 11 Anadolu kentine
düzenleyeceği seferler ise şu şekilde: Diyarbakır’a
haftanın her günü, Adana’ya ve Gaziantep’e haftada
4, Trabzon ve Kayseri’ye haftada 3, Erzurum, Samsun
Covid-19 salgınının yayılımını önlemek amacıyla getirilen
kısıtlamalar kapsamında tüm yurt içi ve yurt dışı
ve Van’a haftada 2, Kars, Konya ve Malatya’ya haftada
1 kez. Havayolu, hem İzmir’den hem de Antalya’dan
seferlerini askıya alan SunExpress, misafirlerinin ve uçuş
düzenlediği sefer sayısını kademeli olarak artıracak.
ekiplerinin sağlıklı ve emniyetli seyahati için gerekli tüm
Seyahat edecek yolcuların, alınan hijyen ve sosyal mesafe
önlemleri nedeniyle havalimanlarına her zamankin-
tedbirleri alarak 1 Haziran’da iç hat uçuşlarına kademeli
olarak başlıyor. Antalya ve İzmir’i hem iç hem de dış hatlarda
en fazla noktaya bağlayan havayolu SunExpress’in
den daha erken gelmelerini tavsiye eden SunExpress,
misafirlerinin ve uçuş ekiplerinin sağlıklı ve emniyetli
1 Haziran itibarıyla merkezleri Antalya ve İzmir’den
seyahati için ulusal ve uluslararası sağlık ve havacılık otoriteleri
ile iş birliği içinde gerekli tüm önlemleri almaktadır.
sunacağı ve önümüzdeki günlerde kademeli olarak
güncelleyeceği iç hat uçuş planı şu şekilde:
Türk vatandaşlarının iç hat uçuşlarına kabulü HES kodu ile
SunExpress, yeniden başlayan iç hat uçuşları çerçevesinde
ana merkezi Antalya’dan Adana’ya haftada
sağlanacak. HES kodu sorgulamalarında uçuşa elverişli
olmadığı tespit edilen yolcular, SunExpress uçuşlarına
5, Diyarbakır’a haftada 4, Gaziantep, Trabzon ve Van’a
alınmayacak.
TAYSAD’dan Erken Uyarı...
TAYSAD, Koronavirüs Etki Araştırması’nın sonuçlarını
paylaştı. Ankete göre, 1 Haziran’dan itibaren tedarik
sanayisinde ‘komple duruş’ eğilimi sona ererken, 21 Haziran
itibariyle üyelerin yüzde 42’si sosyal mesafeli normal
çalışma düzenine döneceğini bildirdi. Tedarik sanayisinde
üretim hacimlerinin Haziran ayıyla birlikte yüzde 60’ların
üzerine çıkacağının da ortaya koyulduğu ankette, sektörün
yaşaması muhtemel ciro ve istihdam kaybı özellikle
dikkatleri çekti. Anket sonuçlarına göre, TAYSAD üyelerinin
en az yarısı, Nisan ayında yüzde 55’ten fazla ciro
kaybı yaşadı. Her iki tedarik sanayiciden biri yıl sonunda
yüzde 25 ciro kaybı yaşayacağını öngörmekte. Pandeminin
yarattığı iş kaybı nedeniyle çalışan sayısında azalmaya
gidilebileceğini de dile getiren katılımcılar, sene sonuna
kadar mavi yaka çalışanlarında yaklaşık yüzde 15; beyaz
yaka çalışanlarında ise yüzde 9 azalma olabileceğini belirtti.
TAYSAD Başkanı Alper Kanca, otomotiv sektörü için
erkenden alınacak önlemlerin birçok olumsuz senaryonun
önüne geçebileceği gibi Türkiye’ye ciddi avantajlar
sağlayabileceğini belirtti. Avrupa’da otomotiv sektörü için
açıklanan önlem paketlerinden
örnekler
veren Kanca, “Son
anketimiz, Haziran
ayı itibariyle tüm üyelerimizin
yeniden
üretime başladığını
ve üretim hacimlerinin
kademeli
olarak arttığını ortaya
koyuyor. Bununla beraber,
anket otomotiv
endüstrisinin geleceği için acil sinyaller de veriyor. TAYSAD
olarak, iç pazarı hareketlendirecek vergi düzenlemelerinin
bir an evvel yapılması ve kamu bankaları aracılığıyla yerli
araç satışının desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Ayrıca, Kısa Çalışma Ödeneği sürecinin uzatılması da
açıklanması gereken diğer önemli destekler arasında yer
alıyor. Aksi halde, ankette de görüldüğü üzere özellikle istihdam
anlamında kayıplarla karşı karşıya kalabiliriz” dedi.
marketing europe & anatolia / 5
Kısa Kısa
Penti’den Coronavirüs İstihdami...
Penti, küresel ölçekte
yaşadığımız Covid-19 pandemisinde
de istihdam yatırımını
sürdürme kararı aldı. “Hep birlikte”
ilkesiyle, salgının ülkemizde
gö-rüldüğü andan itibaren 30
kamu hastanesinde görev alan
kadın sağlık çalışanlarına destek
paketlerini ulaştırırken, tüm sağlık çalışanları için 500 bin
maske üretiminin ilk etabında 100 bin adet maske üretimine
de katkı sağladı. Penti şimdi de, e-ticarette artan
talebi karşılamak amacıyla lojistik ağına 120 kişiyi dahil
edecek.
E-ticaretteki satış hacminin Nisan ayının başından
bugüne % 600 artığını ifade eden Penti Giyim CEO’su
Mert Karaibrahimoğlu “Sürecinin ilk gününden bugüne
tedbirlerimizi maksi-mum seviyede tutarak tüketicilerimizin
yanında olduk, olmaya da devam ediyoruz. Corona
virüs süreci öncesinde de toplam ciro içerisinde
Türkiye ortalamasının da üzerinde yüzde 7’lik pay alan
penti.com’un son bir ay içerisindeki performansını %600
oranında arttırarak büyük bir başarıya imza attık’’ ifadesini
kullandı. Karaibrahimoğlu sözlerine; ‘’1 ayı aşkın
süredir evlerimizde olduğumuz, birçoğumuzun uzak-tan
çalıştığı ve öğrencilerin evden uzaktan eğitime başladığı
bu süreçte, Penti olarak lider olarak konumlandığımız
özellikle pijama ve ev giyim ürünleri kategorisi, dışarı da
rahatlıkla giyilebilen ürünleriyle iç giyim kategorisi, evde
sporun vazgeçilmezi active grubu altında yer alan ürünlerimiz
ile birlikte ev patikleri ve soket çoraplar yoğun
olarak talep ediliyor. Tüm kategorilerimize olan talep 6 kat
artmış durumda. Evde hem kadınlar hem de çocuklar için
her zaman olduğundan daha da çok ihtiyaca dönüşen tüm
bu ürün gruplarına özel geliştirdi-ğimiz koleksiyonlar ve
tüketicimizin ihtiyaçlarına en rahat şekilde ulaşabileceği
kampanyalar ile bu dönemde de tüketicimizin yanında
olmaya devam ediyoruz’’ şeklinde devam etti. Son 1
ayda elde ettiğimiz talep artışını karşılayabilmek ve
mükemmelleştirilmiş müşteri memnuniyeti için lojistik operasyonumuzda
yeni istihdam sağlayarak yeni 120 kişiyi
bünye-mize dahil ettik’’ ifadesini kullandı.
Atama...
Türkiye İş Bankası’nın üst yönetiminde
gerçekleşen atama ile Ozan
Gürsoy Genel Müdür Yardımcısı oldu.
Gürsoy Kurumsal Bankacılık Pazarlama
ve Satış, Ticari Bankacılık Satış
Bölümleri ile Sınır Ötesi Bankacılık
Birimi ve Serbest Bölge Şubeleri’nden
sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapacak.
1974 yılında Adana’da doğan Ozan Gürsoy, Orta
Doğu Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun oldu. 1996
yılında İş Bankası Teftiş Kurulu Başkanlığı’nda Müfettiş
Yardımcısı olarak göreve başlayan Gürsoy, 2003 yılında
Birmingham Üniversitesi’nde Uluslararası Bankacılık
ve Finans alanında yüksek lisans eğitimini tamamladı.
2006’da Kurumsal Krediler Tahsis Bölümü’nde Müdür
Yardımcısı olan Gürsoy, ardından aynı bölümde Birim
Müdürü olarak görev yaptı. 2011’de Ticari Bankacılık
Ürün Bölümü Müdürü, 2015’te ise Gebze Kurumsal
Şube Müdürü olan Ozan Gürsoy, Mayıs 2020’de Genel
Müdür Yardımcısı olarak atandı.
Atama...
Vodafone Türkiye üst yönetiminde
yeni bir atama gerçekleşti. Vodafone
Türkiye Finanstan Sorumlu İcra Kurulu
Başkan Yardımcılığı pozisyonuna 4
Mayıs itibarıyla Tulu Karagöz getirildi.
Karagöz, Vodafone Türkiye’nin Finans
alanındaki tüm fonksiyon ve operasyonlarının yönetiminden
sorumlu olacak. Tulu Karagöz, Vodafone bünyesine
katılmadan önce Coca-Cola İçecek Türkiye Finans
Direktörü olarak görev yapıyordu. Bu görevi sırasında
şirketin tüm Türkiye finans operasyonlarından, iş planlama
ve bütçeleme sürecinin koordinasyonundan, tüm
finansal performans göstergelerinin izlenmesinden, gelir
büyümesi yönetimine ilişkin alınan inisiyatiflerin koordinasyonundan
ve izlenmesinden sorumlu oldu. Ayrıca,
şirket genelinde Paylaşılan Hizmetler Projesi’nde liderlik
rolünü üstlendi. İş hayatına Ernst&Young’da başlayan
Tulu Karagöz, daha sonra sırasıyla Gillette, P&G ve
Shaya firmalarında çalıştı; çeşitli kurumlarda direktörlük
görevleri üstlendi. Boğaziçi Üniversitesi İşletme bölümü
mezunu Tulu Karagöz, evli ve bir çocuk annesidir.
6 / marketing europe & anatolia
Kısa Kısa
Henkel’in 2025 Hedefleri...
Henkel, 2025 yılı için yeni ambalajlama
hedefleri ile plastik
atıkları azaltmayı ve önlemeyi
hedefliyor. Henkel, Karbondioksit
salınımları yüzde 31
oranında azaltıldı ve bir ton
ürün başına düşen atık miktarı
yüzde 40 oranında aşağı çekildi. İş sağlığı ve güvenliği
alanındaki yüzde 42 oranında bir ilerleme ile Henkel bu
alandaki 2020 hedefinden daha üst düzeyde bir gelişme
kaydetti. Bir ton ürün başına tüketilen su miktarı ise
2010’a kıyasla yüzde 28 oranında azaldı. Bu da, yüzde
30 oranında azalma hedefine ulaşmanın oldukça mümkün
olduğuna işaret etmektedir.
Şirket, üretimlerinden kaynaklanan karbon ayak izini
2025’e kadar yüzde 65 oranında azaltmayı planlıyor.
Henkel bu hedefe enerji verimliliğini sürekli artırarak ve
kullandığı elektriği yenilenebilir kaynaklardan sağlayarak
ulaşmayı amaçlıyor. Henkel buna ek olarak, marka ve
teknolojilerini müşterilerin, tüketicilerin ve tedarikçilerin
2025’e kadar uzanan 10 yıl boyunca 100 milyon
ton karbondioksit tasarruf etmelerine yardım amacıyla
güçlendirmek istiyor.
2025 İçin Yeni Ambalajlama Hedefleri
- Döngüsel bir ekonomiyi teşvik etmek amacıyla sürdürülebilir
ambalajlama alanında gerçekleştirdiği ilerleme ve
faaliyetleri daha ileri taşımak hedefiyle Henkel, 2025 için
yeni ve daha da iddialı sürdürülebilir hedefler belirledi:
%100 geri dönüştürülebilir ya da yeniden kullanılabilir*:
Tüm Henkel ambalajları geri dönüştürülebilir ya da
yeniden kullanılabilir* olacak.
- Fosil esaslı plastikleri %50 oranında azaltmak: Henkel,
tüketim ürünlerinde fosil kaynaklı geri dönüştürülmemiş
plastik miktarını yüzde 50 oranında azaltmayı amaçlıyor.
Bu hedef ise tüketim ürünlerinde kullanılan geri
dönüştürülmüş plastik oranını, küresel ölçekte yüzde 30
seviyesinin üzerine çıkarmak, plastik kullanımını azaltmak
ve yenilenebilir biyolojik kaynaklarla üretilen plastiğin
kullanımındaki artış ile gerçekleşecektir.
- Sıfır atık: Henkel, atıkların doğaya bırakılmasını engellemek
için katkı sağlamayı amaçlıyor. Bu sebeple şirket,
atık toplama ve geri dönüşüm girişimlerini destekliyor ve
kapalı döngü geri dönüşümü teşvik etmek amacıyla yenilikçi
çözüm ve teknolojilere yatırım yapıyor.
Atama...
Esas Private Equity’de Direktör olarak
görev yapan, aynı zamanda Esas
Holding’in Medline markası altında
yer alan Acil Sağlık şirketi ve Adana
Hastanesi’nin İcradan Sorumlu Yönetim
Kurulu Üyeliği görevini üstlenen Ergenekon,
Ayakkabı Dünyası Genel Müdürlüğü
görevine getirildi. İTÜ Elektronik ve Haberleşme
Mühendisliği Bölümü’nden mezun olan ve sonrasında
aynı üniversitede elektronik ve haberleşme alanında
yüksek lisansını yapan Ahmet Gürkan Ergenekon, iş hayatına
Alcatel Teletaş’ta başladı. Türkiye ve Belçika’da
görev yaptıktan sonra KoçSistem ve CPG Ericsson’da
çalışan Ergenekon, kuruluşunda yer aldığı Sabancı
Telekom’da ve İşNet’te Genel Müdür Yardımcısı olarak
görev yaptı. Aynı dönemde kuruluşundan itibaren üyesi
olduğu Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği
Telkoder’de Yönetim Kurulu Üyeliği de yapan bulunan
Ergenekon, 2007 yılında Esas Holding’e ait Medline Acil
Sağlık’da Genel Müdür Yardımcısı olarak çalışmaya
başladı. 2010-2015 yılları arasında Esas Holding’in özel
sağlık sektörü alanındaki tüm yatırımlarını içeren Medline
Sağlık Grubu CEO’su olarak görev yaptı. Ahmet Gürkan
Ergenekon, evli ve 2 çocuk babasıdır.
İşbirliği...
Bünyesinde bulunan
markalara
iletişim, pazarlama,
deneyim,
kreatif ve sosyal
medya hizmetleri
veren WPP’nin
“End-to-end Creative
Commerce”-
Uçtan Uca Kreatif
Ticaret Ajansı Geometry
İstanbul,
farklı hizmetler kapsamıda yeni iş birlikleriyle marka
portföyünü güçlendiriyor.
Kapılarını 2008 yılında açan ve 9 şubesiyle Türkiye’nin
en büyük ve yaygın konser mekanları ile güncel müzik
ve eğlenceyi erişilebilir kılmayı hedefleyen Jolly Joker,
marka yapılandırma çalışmaları için Geometry İstanbul
ile anlaştı.
marketing europe & anatolia / 7
Teknoloji
Canlı Yayınlar Osmo Action’la...
Osmo Action 4K/60fps video
kalitesinde, titreşim engelleyiciye
sahip çift ekranlı
aksiyon kamerası sayesinde
profesyonel bir şekilde
kaydediliyor.
Canlı yayınlar artık, içerik
üreticilerinin takipçileriyle
günlük etkileşimde kalmak
için sürekli kullandığı bir platform
haline geldi. Osmo Action, içerik üreticileri tarafından
evlerde ve dışarıda sürekli olarak kullanılıyor.
Osmo Action’la Canlı Yayın Yapacaklara Öneriler
Toplamda 104 dakikalık canlı yayın süresi sunan Osmo Action;
720p 4Mbps netliğe sahip. Aksiyon kamerasının tüm
güncel özelliklerini kullanabilmek için ilk olarak DJI Mimo
uygulamasını yüklemek gerekiyor.
Spor içeriği üretenler için:
Oldukça hafif ve taşınabilir özelliğe sahip Osmo Action,
yaptığınız sporlara sorunsuz bir şekilde eşlik edebiliyor. Aksiyon
kamerası tüm iklim koşullarında kullanılabildiğinden,
yaz ve kış sporlarında sizlere eşlik ediyor.
Yemek içeriği üretenler için:
Gurmeler ve yeme/içme alanında içerik üretecileri, sosyal
medya hesaplarında Osmo Action’la yaptığı çekimlerde profesyonel
görüntüler yakalama imkanı bulacak.
Seyahat alanında içerik üretenler için:
Çift kameraya sahip Osmo Action’ın ön kamerası, çekim
sırasında kendinizi canlı olarak izleyebilmenize olanak veriyor.
Osmo Action’la Facebook ve Youtube’dan Nasıl Canlı Yayın
Yapılır?
1. Osmo Action’ı DJI Mimo uygulamasına bağlayın ve ekranı
kaydırarak canlı yayın özelliğini aktifleştirin.
2. Hangi platformdan canlı yayın yapacağınızı seçin. Facebook
ve YouTube’da ilk kez oturum açtığınızda, bu işlemi
onaylamanız istenir;
3. Canlı akış adınızı, çözünürlüğünüzü, bit hızınızı ve daha
fazlasını içeren seçeneklere ayarlardan ulaşabilirsiniz. Canlı
yayının kimlere ulaşılabilir olacağına ‘herkese açık/özel/
liste dışındakilerle paylaşma’ seçeneklerinden birini seçerek
karar verebilirsiniz.
Zyxel’den Multi-Gigabit Switchler...
Yapay zeka destekli bulut tabanlı ağ çözümleri sunan Zyxel
Networks, XS1930 serisi gigabit switchlerini pazara sundu.
Küçük ve orta ölçekli işletmelerin tüm ağ taleplerine cevap
veren ürün, WiFi 6 teknolojisi desteği ile kurumların hız
kapasitesi beklentisini karşılıyor.
WiFi 6 yani IEEE 802.11ax teknolojisi, çok kısa mesafelerde
teorik olarak 10Gbps ve 12Gbps hızlarına ulaşabiliyor. Bu
da bir önceki WiFi 5 teknolojisine göre yüzde 30 - 40 daha
anlamına geliyor.
İşletmeler, WiFi 6 teknolojisi
destekli ürünleri bünyelerine
entegre ettiklerinde yüksek
hız ve daha kaliteli bağlantı
dahil olmak üzere birçok
avantaja sahip oluyorlar. Öte
yandan WiFi 6 ile beraber
iyi performans anlamına geliyor. Öte yandan WiFi 6, 20MHz mevcut bant genişliği
kanalları 64 yerine 256 alt kanala bölüyor. Bunun yanında
alt kanallarda da değişiklik yapıyor ve bu sayede birkaç
802.11ax cihazıyla aynı anda etkileşimde bulunabiliyor. Dokuza
kadar cihaz, tek kanal üzerinde veya 160Mhz bloğu
üzerinde 74 cihaz rahatça iletişim kurabiliyor.
Günümüzde başta akıllı telefonlar ve tabletler olmak üzere
internete bağlanan pek çok cihazın bulunduğunu belirten
Zyxel Networks Kanal Satış Müdürü Ömer Faruk Erünsal
“Buzdolabından tutun, elektrikli perdelere ve kombilere kadar
birçok ürün birbiri ile iletişim kurabiliyor. Daha da önemlisi
artık endüstri 4.0’dan bahsediyoruz. Bu nedenle daha fazla
birbiri ile bağlantılı cihaz, daha fazla kesintisiz internet ihtiyacı
yetenekleri üzerinde daha
büyük bir baskı yaratılıyor. Bu soruna çözüm olan Zyxel’in
yeni Multi-Gigabit ağ anahtarları, WiFi 6’nın tüm potansiyelini
ortaya çıkartabilmek için güvenilir bir ağ omurgası
oluşturabiliyor” sözleriyle yeni switchlerin kurumlara sunduğu
avantajları anlatıyor.
Pazardaki birçok switch, yalnızca 1G veya 10G bağlantı hızı
sunuyor. ZyXEL’in XS1930 serisi multi-gigabit switchleri ise
100M, 1G, 2.5G, 5G ve 10G – gibi değişken hızları destekliyor.
Böylece özelikle küçük işletmelerin farklı iş uygulamaları
ve farklı kapasitede cihazları için ihtiyacı olan değişken ağ
hızı talebi karşılanmış oluyor.
10 / marketing europe & anatolia
Teknoloji
Yeni BMW 5 - 6 Serileri...
Borusan Otomotiv’in Türkiye distribütörü olduğu BMW,
düzenlediği online basın toplantısı ile Yeni BMW 5 Serisi ve
Yeni BMW 6 Serisi Gran Turismo’nun dünya prömiyerlerini
gerçekleştirdi.
Premium otomobil standartlarını, üretimine başlandığı 1972
yılından bu yana belirleyen BMW 5 Serisi ve lüksü sportif
görünüm ve sürüşle birleştiren BMW 6 Serisi Gran Turismo
kapsamlı tasarım ve teknolojik değişimlerle yenilendi. En son
teknolojik yenilikler ile donatılan Yeni BMW 5 Serisi Temmuz
ayından itibaren Türkiye’de yollarla buluşmaya hazırlanıyor.
Yeni BMW 5 Serisi Türkiye’de; 170 bg güç üreten 1.6 litrelik
520i benzinli, 252 bg güç üreten 2.0 litrelik 530i xDrive benzinli
ile 190 bg güç üreten 2.0 litrelik 520d xDrive dizel motor
seçenekleri ile otomobil severlere sunulacak.
Yeni BMW 5 Serisi, Türkiye’de, standart olarak sunulan Adaptif
LED Farlar, Apple CarPlay ve Android Auto uyumlu Akıllı
Telefon Arayüzü, gelişmiş özelliklere sahip Sürüş ve Park
Asistanlarına ek olarak lansmana özel olarak Harman Kardon
Ses Sistemi, BMW Live Cockpit Professional, Kablosuz
Şarj özellikli Akıllı Telefon Bağlantı sistemini içeren “Special
Edition” yapısıyla satışa sunulacak. Yeni BMW 6 Serisi Gran
Turismo’da 12,3 inçlik bilgi-eğlence ekranı ve yeni gösterge
paneli grubu standart olarak yer alırken, orta konsoldaki
kontroller ise parlak siyah renkte sunuluyor. Yeniden düzenlenen
çok fonksiyonlu düğmelere sahip deri spor direksiyon
simidi ve genişletilmiş özelliklere sahip dört bölgeli otomatik
klima kontrolü, Yeni BMW 6 Serisi Gran Turismo’yla standart
donanım olarak geliyor. Yeni nesil sürücü destek sistemleri
ve genişletilmiş fonksiyonlarıyla Yeni BMW 6 Serisi Gran
Turismo, yarı otonom sürüş keyfine göz kırpıyor.
Samsung Jey Dikey süpürge...
Koronavirüs salgını nedeniyle daha fazla vakit geçirdiğiniz
evinizi detaylı bir şekilde temizlemek önemli. Evinizi daha
kolay ve verimli bir şekilde süpürmenize imkân veren
Samsung Jet Dikey Kablosuz Şarjlı Süpürgesi güçlü emiş
gücüyle gelişmiş temizlik performansı sunarken havayı
temiz tutmasının yanı sıra sağladığı ergonomik rahatlıkla
size yardımcı olacak. Samsung Jet Dikey Kablosuz Şarjlı
Süpürgesi maksimum emiş gücüyle sunduğu gelişmiş tem-
izlik performansı sayesinde farklı zeminleri üst seviyede
temizlemenizi sağlayan bir ürün olarak öne çıkıyor. 200
Watt’a kadar güç üreten Samsung Dijital Inverter Motor ile
çalışan bu süpürge, fırçadan filtreye kadar uzanan aerodinamik
tasarımı ile hava akışını optimize ediyor, çoklu siklon
özelliğine sahip hava filtresi de ince toz parçacıklarını
hapsediyor. Ultrasonik kaynaklı kanatlarla hava akışını optimize
eden bu motor 550W’a kadar giriş gücü sayesinde
de yüksek enerji verimliliği sunuyor.
Güçlü emiş gücü
Yüksek verimli, çoklu siklon yapısıyla daha uzun süre daha
temiz hava ve güçlü emiş gücü sağlayan Jet Siklon teknolojisiyle
ideal bir hava yolu oluşturarak emiş gücü kaybını en
az indiren bu süpürge ayrıca, ince toz parçacıklarını hijyenik
bir şekilde havadan ayırmasıyla da öne çıkıyor. Turbo Aksiyonlu
Fırçası ile hem halılardaki hem de sert zeminlerdeki
ince toz parçacıklarını temizleyebilen süpürge 180 derece
dönebilen kafası ile de kolayca yön değiştirip her köşeyi temizlemenizi
sağlıyor. Üstelik tek tıkla çıkarabileceğiniz döner
hazneye kolayca bakım da uygulayabiliyorsunuz.
marketing europe & anatolia / 11
Köşe
Abdullah Ekşioğlu / eksioglu70@gmail.com
(retorik
)
Sandık sandık dedikleri...
Bazen birileri demokrasilerde iktidar olmak için sandık
yeterli değildir diyor, karşılığında ise “darbe istiyorlar”,
“milli iradeye saygı göstermiyorlar” diye ortalık yer
yerinden oynuyor. İşlerine gelince sandık fetişizmi,
işlerine gelmeyince başka önceliklerle hareket
edenler, tutarsız uygulamalarıyla demokrasiden
zerre kadar nasiplerini almadıklarını, tek amaçlarının
kendi iktidarlarını korumak olduğunu yoruma gerek
bırakmayacak şekilde gözler önüne seriyorlar.
Peki nedir bu sandık meselesi?
Şüphesiz ki sandık demokrasilerde iktidara gelmenin
tek yoludur. Ancak sandıktan çıkmak size her istediğinizi
yapma hakkı vermez. Yani demokrasilerde iktidar olmak
ile muktedir olmak aynı şey değildir. Örneğin sandıktan
çıkmış olmanız size demokrasiyi ortadan kaldırma
hakkını vermez. Denge ve denetim için kurumsal ve
anayasal önlemler vardır. Uygulamadan çok basit
bir örnek verecek olursak, sandık tek başına yeterli
değildir diyenlere darbeci yaftası yapıştıranlarla bazı
belediyelerde sandıktan çıkmış başkanları görevden
alıp kayyum atayanların aynı kişiler olmaları ironiktir.
Anayasa’dan ve sandıktan aldığı yetkiyle yürütme
görevini icra edenler, hukukun ve yasamanın üzerinde
olamayacaklarına göre meşruiyet için sandığın yanında
denge ve denetimin de gerektiği aşikardır. Seçmenler
belirli bir süre için belirli bir görevi yerine getirsin diye
oy verdikleri kişiler, yanlış işler yaptığında ki bu ihtimal
dahilindedir, bu yanlışın görev süresinin sonuna kadar
sürmesine maruz kalmak zorunda değildirler. Tabii ki söz
temsili yanlış işler yapan bu seçilmiş kişileri darbe yoluyla
indirmekten bahsetmiyorum. Ancak demokrasilerde
anayasal kurumlar, demokratik teamüller ve yasalar
yanlış işlere bulaşan iktidarların tahliyesine ve yerlerine
yine sandık yoluyla yeni bir görevlendirme yapılmasına
olanak sağlayacak şekilde düzenlenir. Aksi halde bir
cumhuriyetten bahsedebilirsiniz ancak demokrasiden
bahsedemezsiniz.
Kaldı ki anayasal kurumlar eliyle olabilecek böyle bir
müdahaleyi, hukuka ihtiyaç duymadan idari kararlarla
uygulamakta bir sakınca görmeyenler, mesele kendi
koltukları olduğunda sandığın sorgulanamaz olduğunu
savunmaktan da geri kalmıyorlar.
Sandıktan çıkmak, halkın teveccühüne mazhar olmak,
bu meşruiyetle yürütme görevini ifa etmek çok onurlu
ve saygı duyulası bir iltifat olsa da iktidar olmayı yanlış
yorumlayıp, iltifatın şehvetine kapılarak, demokrasiye,
insan haklarına, ulusal ve kamu çıkarına aykırı işler
yaparak, meşruiyetinin devam ettiğini iddia etmek ve
bunun için sandığı delil göstermek de en az o kadar
acziyettir.
Tabii ki bir iktidarın yanlış işler yaptığına ve meşruiyetini
kaybettiğine karar vermek sistem içerisinde meşru bir
süreç ve yöntemle mümkündür. Zaten bu yazının amacı
da kimsenin meşruiyetini kaybettiğini iddia etmek değil,
sandığın tek başına meşruiyet için yeterli olup olmadığını
ortaya koymaktır. Sandık tek başına hiç kimseye sınırsız
yetki vermese de iktidarı elde etmenin yegâne meşru
yoludur. İktidar olmak için sandık yeterlidir, meşru
kalmak için ise sandığın verdiği yetki ve görevlerin
sınırlarının içerisinde kalmak gerekir. Sınırlarını aşanlar
ise diğer anayasal kurumlar eliyle yeni sınırların içerisine
hapsolunmakla karşı karşıya kalabilir. Umarım hiçbir
hükûmet, iktidarın şehvetine kapılıp kendisini böyle bir
çıkmazın içerisine sokmasın aksi halde hukukun da
ötesinde halkın vicdanındaki mahkûmiyet çok acı olabilir.
Yine de yüce Türk milleti hatalarından dönenler için
affedicidir.
12 / marketing europe & anatolia
Medya Dünyası
Görev değişiklikleri...
Görsel Basında Görev Değişiklikleri
Yazılı Basında Görev Değişiklikleri
• TV100’de görev yapan muhabir Aydemir Kadıoğlu Hürriyet
gazetesi ile anlaştı. Kadıoğlu Hürriyet’te bölge muhabiri
olarak görev yapacak.
• İHA’da görev yapan Erhan Yılmaz görevinden istifa
etti.
• Posta.com.tr’nin Cheff of Dijital Office görevine,
Milliyet’in ekonomi müdürü Şükrü Andaç’ın eşi Defne
Tozan Andaç atandı.
• İHA’daki görevinden ayrılan Erhan Yılmaz’ın yeni adresi
Pendik Belediyesi oldu. Yılmaz, Belediyede basın
müşaviri olarak görev yapacak.
• Gazeteci İsmail Saymaz, Halk TV’nin internet sitesinde
köşe yazmaya başlıyor. Saymaz izleyicinin karşısına bir
de haber programıyla çıkacak.
• Demirören Medyada üst düzey atamalar gerçekleşti.
Buna göre; Milliyet Gazetesi Fotoğraf Servis Müdürü
Sn.Mahmut Bünyamin Aygün 01.04.2020 itibari ile
Demirören Görsel Medya Direktörü olarak atanmıştır.
D- Smart Yabancı Kanallar Direktörü Sn. Ezgi İnci,
01.05.2020 itibari ile D- Smart İçerik Direktörü olarak
atanmıştır. Milliyet Gazetesi Kurumsal İletişim Koordinatörü
Sn. Zeynep Gümüşmakas 15.05.2020 itibari ile
Hürriyet ve Milliyet Gazeteleri Kurumsal İletişim Direktörü
olarak atanmıştır.
• Posta gazetesinde ‘Benden Duymuş Olmayın’ isimli
köşeyi hazırlayan Eylem İpek Şafak’ın gazete ile yolları
ayrıldı.
• Hürriyet gazetesi yazarları, Cengiz Semercioğlu ve
Onur Baştürk’ün yazılarına son verildi.
• Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, Aydınlık gazetesindeki
köşe yazarlığı görevinden ayrıldı.
• Deneyimli gazeteci Figen Balcı Medyaradar ailesine
katıldı.
• CNN Türk muhabiri Özgür Deniz Kaya’nın görevine
son verildi.
• Ünlü spiker Ercan Taner, beIN Sports ile yollarını ayırdı.
• Kanal D Haber Başkanı ve Ana Haber Sunucusu Buket
Aydın, sosyal medyada paylaştığı bir mesajla Demirören
Medya Grubu’nda üstlendiği görevlerden istifa
ettiğini duyurdu.
• Kanal D’deki görevinden ayrılan Buket Aydın’ın yerine
CNN Türk’te görev yapan Deniz Bayramoğlu atandı.
Medya Dünyasından Diğer Haberler
• Gazete yazarı Refika Birgül, ‘Refika ile Test Mutfağı’
ile hafta içi her gün saat 14.45’te Show TV’de izleyiciyle
buluşuyor.
• Bayrak Radyo Televizyon Kurumu Çalışanları Sendikası
(Bay-Sen), çalışan ve risk altında bulunan basın
emekçilerine yapılacak Covid-19 testlerine, BRTK’da
başlanacağını belirtti.
• Milliyet gazetesi 70.yılını kutladı.
• Kanal 7 Genel Yayın Yönetmeni Zahit Akman’ın koronavirüs
testi pozitif çıktı.
• Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği’nde medya çalışanlarına
Koronavirüs testi yapılmaya başlandı.
• TV100 1. yaş gününü kutladı.
• 2020 Pulitzer Ödülleri’nde en fazla ödülü New York Times
gazetesi kazandı.
• Video platformu Netflix dizi çekimlerine yeniden başlıyor.
Firmadan yapılan açıklamaya göre kalabalık insanların
bulunduğu sahneler bir süre çekilmeyecek. Senaristler
kadın ve erkek oyuncuların yakınlaştığı sahneler
yazmayacak.
• 1990 yılında yayın hayatına başlayan Star TV kuruluşunun
30.yıl dönümünü kutladı.
• Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK). Halk TV’de Şirin
Payzın’ın sunduğu ‘Sözüm Var’ programı için ceza kesti.
• Turkuvaz Medya Grubu, Berna Laçin’in yer aldığı hiçbir
reklama yer vermediklerini ve vermeyeceklerini duyurdu.
• Halk TV’de yayımlanan 5 program için toplamda 129
bin 405 lira olan 5 ayrı para cezası verildi.
14 / marketing europe & anatolia
Medya Dünyası
marketing europe & anatolia / 15
Açıklama
Changes for the B
Savaş Ceneviz
Mitsubishi Electric Türkiye Reklam ve
Halkla İlişkiler Müdür Yardımcısı
Markalar, dijitalleşmeyle birlikte her geçen yıl
hedef gruplarına ve paydaşlarına daha kolay yollarla
ulaşabilmenin yeni yöntemlerini keşfediyor.
Ancak rekabetin artması aynı zamanda
markaların daha da
stratejik davranmasını gerekli hale getiriyor.
Elvin Ekşioğlu / elvineksioglu@gmail.com
- Bir şirketin, diğer şirketlerden
farklılaşmasında kurumsal iletişim
stratejilerinin katkısı nedir?
Stratejik iletişim araçları içerisindeki en
önemlilerinden biri kurumsal iletişimdir.
Kurumsal iletişim, kurumun algı sensörleri
gibidir. Bu doğrultuda, iç ve dış
iletişim faaliyetlerinin tümünü stratejik
bir yaklaşımla yönetmek için gereken
çalışmaların bütününü ifade eden
“kurumsal iletişim” kavramı, marka
itibarının temelidir ve tıpkı bireyler gibi
şirketler için de doğru iletişim hedeflere
ulaşabilmenin anahtarıdır. Kurumların
kendilerini doğru şekilde ifade edebilmesi
sağlıklı bir iletişim döngüsü için
oldukça önemlidir. Kurumsal iletişim,
günümüzde kurumsal bir vatandaş
olarak görülen şirketlerle iç ve dış
paydaşlar arasında önemli bir köprü
görevi görüyor. Dolayısıyla şirketin
çalışanlar, müşteriler, iş ortakları, kamuoyu,
yerel ve merkezi yönetimler,
kanaat önderleri ve sivil toplum örgütleri
gibi pek çok paydaşla doğru, tutarlı
ve güvenilir bir iletişim kurması ve rakiplerinden
farklılaşması açısından kurumsal
iletişim olmazsa olmazdır.
- Rekabet açısından çok sayıda
oyuncunun bulunduğu bir sektörde
markalaşma başarısının arkasında
yatan dinamiği bizimle paylaşabilir
misiniz?
Kendine özgü bir kimlik kazanmak
ve farklılaşmak için uzun vadeli
markalaşma stratejisini kurgulayabilmenin
önemi büyüktür. “Evden uzaya”
kadar çok sayıda sektörde ileri teknoloji
çözümleriyle öne çıkan Mitsubishi
Electric; bilgi işlem ve iletişim sistemleri,
uydu teknolojileri ve haberleşme,
tüketici elektroniği cihazları, sanayi
teknolojileri, enerji, nakliye ve inşaat
makinelerinde kullanılan elektrikli
ve elektronik donanımların üretimi,
pazarlaması ve satışında dünyanın
öncü şirketleri arasında yer alıyor.
Birbirinden bu kadar farklı sektörlerde,
dünya genelinde yaklaşık 100
senedir öncü bir marka olmak zorlu bir
yolculuğu başarıyla yürüyor olmanın
en büyük kanıtı diye düşünüyorum.
Bu başarının kilit noktalarının başında,
Mitsubishi Electric’in her çağın gerek-
16 / marketing europe & anatolia
etter...
Açıklama
Mitsubishi Electric’in
dünya çapında benimsediği
kurumsal ilkesi
“Changes for the Better”
sinimlerini önceden görüp geleceğin
ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik yeni
teknolojiler geliştirmeye odaklanmış
olması geliyor. Günümüzde, sadece
bir ürünün kalite ve fiyatına değil o
ürünü üreten şirketin topluma, çevreye
ve geleceğe ne kadar katkı sağlayıp
sağlamadığına da bakılıyor. Mitsubishi
Electric’in dünya çapında benimsediği
kurumsal ilkesi “Changes for the Better”
(Daha İyisi İçin Değişim) ve çevre
ilkesi “Eco Changes” (Eko Değişim),
markamıza bu noktada büyük bir avantaj
kazandırıyor.
Markalaşma başarısı için bir diğer
önemli nokta ise global bir şirketin aynı
zamanda faaliyet gösterdiği ülkeye
ve topluma özgü çözümler de üretebiliyor
yani doğru ve ihtiyaca yönelik
şekilde yerelleşebiliyor olmasıdır.
Bunu yaparken de sahip olduğu bilgi
birikimini topluma
optimum şekilde
entegre edebilmesi gerekir. Örneğin
Mitsubishi Electric, potansiyeline ve
gücüne inandığı Türkiye’yi önemli bir
üretim üssü olarak konumlandırıyor
ve bu kapsamda Avrupa’daki ilk ev tipi
klima fabrikası olma özelliğini taşıyan
Manisa’daki dijital fabrikasında Türkiye
ve Avrupa için yüksek enerji tasarruflu
ve çevre dostu klimalar üretiyor. Türk
sanayisinin fabrikaların dijital dönüşüm
sürecine entegrasyonu için çalışan bir
marka olarak, otomasyon teknolojilerimiz
ile dünyanın en derin batırma tüp
tüneline sahip Marmaray projesi gibi
birebir hayata dokunan projelerde de
global bilgi birikimini faaliyet gösterdiği
ülkede yerelleştirerek dikkat çekiyoruz.
- Bulunduğunuz sektörlerde tüketici
güveni ve sadakatini sürdürülebilir
bir şekilde sağlayabilmek için nelere
önem gösteriyorsunuz?
Teknolojinin ve dijitalleşmenin
hayatımızı derinden etkilediği ve baş
döndürücü bir hızla her gün farklı
gelişmelere şahitlik ettiğimiz bu devirde,
biz de geleceği şekillendirmeye
devam ediyoruz. Mitsubishi Electric
olarak, Türkiye’de klimadan asansör
ve yürüyen merdivene, fabrika otomasyonundan
ileri robot teknolojilerine,
CNC mekatronik sistemlerden görsel
veri sistemlerine kadar farklı kulvarlarda
faaliyet gösteriyoruz. Ar-Ge gücümüz
ve teknolojik avantajlarımızla iş
ortaklarımıza ve müşterilerimize inovatif
ürün ve çözümler sunuyoruz.
İş ortaklarımızla uzun vadeli ilişki
kurmak, topluma fayda üretmek ve
ekonomiye katkı sağlamak üzere
çalışıyoruz. İş yapış biçimimiz, ilkelerimiz
ve köklü bir geçmişe sahip
global bir marka olmamızın verdiği
güç ve sahip olduğumuz teknolojilerimizden
aldığımız güç müşterilerimiz
ve iş ortaklarımızla uzun vadeli güven
ve sadakate dayalı bir ilişki kurmamızı
sağlıyor. Bunu gerçekleştirirken toplumun
normlarına dikkat ediyoruz. Eğer
ürettiğiniz ürün ve hizmetlere güveniyor
ve tüketicilerinizin ihtiyaçlarını doğru
şekilde analiz edebiliyorsanız tüketici
güveni ve sadakati de beraberinde
geliyor. Türkiye’de gerek klima sistemleri
ve fabrika otomasyon sistemleri
gerekse asansör sistemlerimize ilişkin
faaliyet gösterdiğimiz tüm alanlarda
tüketici beklentilerine uygun stratejiler
ve uygulamalar gerçekleştiriyoruz.
- Kurumsal iletişim ile hizmet kalitesi
arasındaki ilişki ve denge sizce nasıl
olmalıdır?
Teknolojik gelişmelerin etkisiyle satın
alım öncesi ve sonrası için hizmet kalitesi
beklentisi yükseliyor ve tüketiciler
artık daha bilinçli kararlar veriyorlar.
Tüketiciler, beklentilerinin daha hızlı ve
doğru bir şekilde karşılanmasını, kendilerine
çok daha çeşitli ve özelleştirilmiş
ürün, hizmet ve çözümler sunulmasını
talep ediyorlar. Aynı zamanda, ürün
ve hizmet sağlayıcılarla çok daha
esnek, anlık ve kolay bir şekilde
iletişim kurabilmek istiyorlar. Böylece
markaların müşterileriyle etkileşimi
artıyor.
Hizmet kalitesi noktasında, müşterinin
ürünü ya da çözümü deneyimledikten
sonraki görüşlerinin ürünü almadan
önceki olumlu beklentisinden düşük
olmaması gerekiyor. Bu noktada,
marka imajı müşterinin hizmet kalitesi
beklentisine katkı sağlayan çok önemli
bir araç haline geliyor. Kurumsal iletişim
de markanın algısını gerçekçi bir
şekilde güçlendirmek ve doğru mesajlarla,
doğru hedef grup ve paydaşlara
ulaşmak için olmazsa olmaz konumunda.
Kısacası, marka olarak topluma
vaat ettiğiniz çalışmaları eksiksiz yerine
getirmeniz önemli bir nokta. Yani söylem
ve eylem birliğinizin tutarlı olması,
kurumsal iletişim çalışmalarınızın faaliyetlerinizle
tutarlı ve senkronize olması
önemlidir. Paydaşlarınıza ilettiğiniz
mesajlarınızın sahada da uygulanması
ve toplum tarafından karşılık bulması
önemlidir.
- Markanızın son 5 yılına baktığınızda
18 / marketing europe & anatolia
önemli bir hal alıyor. Türkiye gibi gönül-
Açıklama
markalaşma, bilinirlik, tüketici güveni,
sadakati açılarından gelişimini
nasıl değerlendirirsiniz?
Markalar, dijitalleşmeyle birlikte
her geçen yıl hedef gruplarına ve
paydaşlarına daha kolay yollarla
ulaşabilmenin yeni yöntemlerini
keşfediyor. Ancak rekabetin artması
aynı zamanda markaların daha da
stratejik davranmasını gerekli hale getiriyor.
Dijitalleşmeyle birlikte bireysel
alışkanlıklar değişiyor, kişiselleştirilmiş
ürün ve hizmetlere olan ilgi daha
da artıyor. Bu noktada tüketicilerle
oluşturulan sağlıklı bir marka bağlılığı,
her marka için her geçen gün daha
önemli hale geliyor.
Geçtiğimiz beş sene içinde Mitsubishi
Electric olarak, Türkiye’de iş
ortaklarımız ve müşterilerimiz arasında
iletişim faaliyetlerine ağırlık verdik.
Markamızın bilinirliğine katkıda bulunmak
ve uzun vadeli bir marka bağlılığı
oluşturmak için müşteri odaklı bir
stratejimize devam ettik. Ürettiğimiz
içerikler ve projelerle konvansiyonel ve
dijital medyada çok geniş bir görünürlük
elde ettik. Saha çalışmalarına ağırlık
vererek Türkiye’nin pek çok farklı ilinde
etkinliklere katıldık ve kendimiz
özel etkinlikler düzenledik. Katıldığımız
fuarlarda her yıl yeni bir konseptle
inovatif ürün ve çözümlerimizi hedef
gruplarımız ve paydaşlarımıza tanıttık.
Eğitime destek projemiz kapsamında
mühendislik fakültelerinde robot eğitim
merkezleri kurulmasına destek olarak
ve öğrencilerle yakın temasta olarak
geleceğin karar vericilerine bugünden
dokunduk, sadece mühendislik değil,
diğer disiplinlerdeki paydaşlarımıza
kendimizi ifade ettik, onlara iş dünyasına
ilişkin vizyoner bir bakış açısı sunmaya
çalıştık. İletişimin her alanında özgün
ve hedef odaklı proje ve içeriklerimizle
sürdürülebilir bir strateji ile yol aldık.
Dünyadaki gelişmeleri yakından
takip ederek ve markamızın global
Türkiye gibi
gönülden gönüle iletişimin değer
gördüğü toplumlar samimiyete
çok önem veriyor.
kapsamda belirlenen iletişim stratejilerini
ülkemizin dinamiklerine uygun
şekilde yerelleştirerek her yıl ürettiğimiz
yeni fikirlerle çalışmalarımıza artan
bir ivmeyle devam ediyoruz. Düzenli
bir şekilde marka itibar araştırmaları
yapıyor markamızın hedeflerine
ulaşması için planlarımızı gözden
geçiriyoruz.
- Kurumsal iletişimin başarıya
ulaşması için sizce en önemli faktör
nedir?
İletişimini doğru yöneten kurum ve
markaların uzun süre hayatta kalması
ve bu şirketlerin yöneticilerinin sektörde
fikir önderi olarak kabul edilmesi daha
kolay oluyor. Olumlu-olumsuz her şeyin
çok kolay yayılabildiği dijital dünyada
ise iletişimin önemi katlanarak artıyor.
Bu noktada, kurumsal iletişimin şirket
içinde kilit bir birim olarak görülmesinin
çok önemli olduğunu düşünüyorum.
Söylem ve eylem birliği içerisinde, yalın,
dürüst ve şeffaf bir iletişim kurmanız
den gönüle iletişimin değer gördüğü
toplumlar samimiyete çok önem veriyor.
Kurumsal iletişim stratejilerinizin
toplumun gerçekleriyle ve beklentileriyle
uyumlu şekilde kurgulanmış olması
çok önemli.
- Marka açısından konumunuzu
nasıl tanımlarsınız ve 2021 yılı için
hedefleriniz nelerdir?
Dijitalleşmenin hayatımıza etkisini
neredeyse her alanda görüyoruz.
2020’de bu gelişmelerin hızlanmasını
beklerken koronavirüsle birlikte tüm
dünya aynı anda büyük bir değişimi
deneyimlemeye başladı. Yaşanan
bu değişim süreci elbette markaları,
işletmeleri ve tüketicileri yakından etkiliyor.
Bu yeni süreçte, mobil iletişim, giyilebilir
cihazlar, akıllı araçlar, akıllı evler,
akıllı şehirler, Nesnelerin İnterneti,
yapay zekâ, artırılmış gerçeklik gibi
teknolojilerin etkisiyle geleneksel iş
modellerinin değişimi de hızlanabilmesi
muhtemel.
Markamızın faaliyet alanları açısından
bakarsak; üretim tüm dünyanın en hassas
konularından biri olmaya devam
edecek. Artan rekabet, maliyetlerdeki
artış, tüketici bilincinin artması, yepyeni
ihtiyaçların oluşması ve son sürat
ilerleyen teknolojinin yarattığı baskılar
işletmeleri ve markaları farklı çözüm
marketing europe & anatolia / 19
Açıklama
arayışlarına sürüklüyor. Rekabetin
anahtar elementi ise üretim maliyetleri...
Bu doğrultuda tüm dünya “Dijital
Fabrika” kavramı üzerine yoğunlaşıyor.
Kilit bileşen ise nesnelerin birbirleri ile
bağlanması. Birbiriyle konuşan cihazlar
sayesinde mevcut üretim hattının takip
edilmesinin, hammadde efektifliğinin
sağlanmasının, Ar-Ge maliyetlerinin
aşağı çekilmesinin ve hatta pazardan
gelen anlık bilgilere göre üretim
hacimlerinin, siparişlerin kontrol altına
alınabilir olmasının rekabet koşullarına
avantaj getireceği artık biliniyor. Fabrikalarda
birbirleriyle konuşan robotların
ve montaj ekipmanlarının oluşması üretim
verimliliğini önemli ölçüde artırıyor.
Örneğin birbirleriyle konuşabilen robotlar
bir üretim esnasında oluşabilecek
olumsuz bir durumda “bir sorun
yaşanıyor, kalan üretime yardımcı
olamayacağım” sinyalini verip, üretim
planlama için altın değerinde bir
bilginin oluşmasını sağlayacak, bu da
olası duraksamaların önüne geçecek.
İnsanlar ve robotlar birlikte çalışarak
belki de mükemmele yakın bir üretim
çağını başlatacaklar. Günümüzde bu
alanı destekleyen ve tanımlayan olguya
“yeni sanayi evresi” diğer bir adıyla
Bu doğrultuda tüm dünya
“Dijital Fabrika”
kavramı üzerine yoğunlaşıyor.
Sanayi 4.0 adı veriliyor. Ülkemizde de
önemli adımlar atılmaya başlanan bu
dönemde Sanayi 4.0 tanımı ile sık sık
karşılaşmaya devam edeceğiz. Hatta
pandemi ile birlikte çok daha hızlı
değişim gösteren yeni dünya düzeninde
Sanayi 4.0’ın da ötesinde, “teknolojik
gücü doğru yönetecek akıllı toplum
felsefesi” olarak özetlenen Toplum 5.0
(Society 5.0) anlayışının çok daha fazla
öne çıkacağını göreceğiz. Akıllı
şehirler, bir diğer öneme sahip alan,
dolayısıyla bireysel temasın daha
sınırlı hale geleceği, planlı iletişim
sistemleri üzerinden bir çalışma modeli
oluşabilecek. Bireylerin ve kurumların
mobil teknoloji ve internet kullanımları
yoğunlaşmasıyla birlikte bu çalışma
sürecini destekleyecek iletişim sistemleri,
uydu ve haberleşme konuları önemini
artırarak sürdürecek.
- Sizce kurumsal iletişimde organizasyon
şeması örgütlenmesi nasıl
olmalıdır?
Bir şirketin sürdürülebilir ve istikrarlı
bir şekilde büyümesi ve güçlü bir
kurum algısına sahip olması için
doğru kurgulanmış bir organizasyon
şemasının olması çok önemli. Profesyonelce
belirlenen şemalar, uzun
vadede şirkete yol gösterir; şirketin
fonksiyonlarını, istihdam politikasını ve
birimlerin birbiriyle olan ilişkisini şeffaf
bir şekilde açıklar. Kurumsal iletişim
de strateji çerçevesinde hazırlanan
organizasyon şemalarında mutlaka
ilgili iş birimlerini (örneğin iç iletişim,
pazarlama ya da kamusal ilişkiler)
kapsayacak şekilde yer almalıdır.
Ek olarak, doğrudan tepe yönetime
bağlı olarak ve şirketteki diğer tüm
birimleri kendi alanıyla ilgili koordine
eder şekilde konumlanmalıdır. Aynı
zamanda kurumsal iletişimi, uçtan
uca kurum içindeki tüm paydaşların
süreçlerine entegre etmek gerekiyor.
Kurum iletişimi aynı zamanda markanın
itibarıyla doğru orantılı olduğu için kurumda
dış paydaşlara dokunan tüm
mekanizmaların “kurumsal iletişim”
bölümleriyle yakın ve şeffaf bir şekilde
çalışabiliyor olması çok önemlidir.
Doğru bilgi ve bilgiye erişimin sürdürülebilir
olması da kurumsal iletişimin
varlığının öneminin altını çizmektedir.
- Sizce kurum, kurumsal iletişim
departmanı, reklam ajansı ve halkla
ilişkiler firması iletişim ve çalışma
yöntemi nasıl olmalıdır?
Kurumsal iletişim, pazarlama, reklam
gibi iç ve dış iletişimlerle bağlantılı
tüm birimler şirketlerin algı sensörleri
gibidir. Ben kurumsal iletişimin sensör
yönetimi olarak da tanımlıyorum. Kurumunuz
ile ilgili toplumda oluşacak,
oluşan veya oluşmuş bir algıyı yönetebilmeniz
için onun hakkında bilgi sahibi
olmanız şarttır. Teknoloji; pek çok
sektörü olduğu gibi medya, reklamcılık,
halkla ilişkiler ve pazarlama alanlarını
da çok hızlı şekillendiriyor. Artık küçük
ya da büyük tüm işletmeler ve markalar
çağı yakalamaya çalışıyor. Dijitalleşme
20 / marketing europe & anatolia
Dijital dünyada artık iletişim ve paz-
Açıklama
sonu olmayan bir süreç ve markaların
PR, pazarlama, reklam ve konumlanma
stratejilerinin eskiden olduğundan
çok daha hızlı değişmesi kaçınılmaz.
Bu nedenle, markaların destek aldığı
iletişim ajanslarının deneyimli oldukları
kadar kendilerini sürekli yenilemeleri ve
markalarıyla bir ekip gibi çalışmaları,
temel iletişim stratejilerinin birlikte 360
derece olarak oluşturulması başarının
önemli bir anahtarı… Bunun yanı
sıra kurumsal iletişim tarafının da
ajanslarını marka ile ilgili sürekli olarak
besleyen ve vizyon açan bir tarafının
olması oldukça önemli. Kurumsal
iletişim departmanları, kurumun iletişim
faaliyetlerini destekleyen tüm ajanslara
önemli bir kılavuz görevi görmektedir
ve marka algısını değiştirebilecek tüm
adımların analiz edilebilmesi için bu
ajansların birbirleriyle entegre şekilde
çalışması çok önemli. Eskiden, ajanslar
kurumlarca daha çok ayrı toplantılarla
yönetilirken, artık iletişim, reklam, dijital,
prodüksiyon ve etkinlik ajansları
gibi paydaşların bir araya geldiği stratejik
iletişim oturumları ve toplantıları
yapılıyor, böylece daha şeffaf ve yakın
iç paydaş çalışmaları mümkün oluyor.
- Sizi kurumsal iletişiminde başarıya
taşıyan kişisel altın kurallarınız var
mı? Varsa nelerdir?
Mitsubishi Electric Türkiye’nin Kurumsal
Yönetim Bölümü’nde Reklam ve
Halkla İlişkiler Müdür Yardımcısı olarak
görev alıyorum. Pazarlama, ticari pazarlama
ve marka iletişimi alanlarında
yaklaşık olarak 17 yıllık bir geçmişe
sahibim. Aynı zamanda sektörümle ilgili
web sitesi ve dergilerde makaleler
yazıyorum. Çeşitli üniversitelerde pazarlama,
dijital pazarlama, marka iletişimi
ve marka yönetimi üzerine sunumlar
ve konuşmalar gerçekleştiriyorum.
İstanbul Aydın Üniversitesi’nin Reklam
ve Halkla İlişkiler Sektör Temsilcisiyim.
Ek olarak, 2019 yılında Business
Life Dergisi tarafından gerçekleştirilen
Dijitalleşmeyle birlikte yaşanan
değişimden en çok etkilenen
alanların başında kuşkusuz
iletişim geliyor.
ve Türkiye’nin önde gelen gazetecileri,
yazarları ve iletişimcilerinin
jüri olduğu “Basın Dostu 50 İletişim
Lideri” araştırmasında 50 iletişim lideri
arasında yer aldım. Dijitalleşmeyle birlikte
yaşanan değişimden en çok etkilenen
alanların başında kuşkusuz iletişim
geliyor. Geleneksel iletişim mecraları,
hızla yeni dünya dinamiklerine adapte
oluyor. Ben de hem teknolojik ve global
bir markada görev almanın avantajıyla
hem de ilgi alanım olması nedeniyle
dijitalleşmenin gelişimime büyük katkı
sağladığını düşünüyorum. Dijital pazarlama
içinde yer alan, günümüzde aktif
kullanımı ve çeşidi gitgide artan dijital
medya kanallarını titizlikle yönetmek
çok önemli bir hale geldi. Hem gündemi
takip etmek hem de genç nüfusu
ağırlıklı olan ülkemizde dijital mecralar
üzerinde marka hakkında konuşulanları
izlemenin her zaman öncelikli konular
arasında yer alması gerektiğine
inanıyorum.
arlama yöneticilerinin bilgi işlem
departmanlarıyla yakın temasta
çalışmaları gerekeceğini ve çalışanların
belki yazılım mühendisi kadar yoğun
bir bilgiye gerek duymasa da ileriki
süreçte pazarlama otomasyonları
ve yazılımlarına ilişkin fikir sahibi
olmalarının fayda sağlayabileceğini
söylemek mümkün. İletişim profesyonelleri
olarak markaların tüketicileriyle
bire bir iletişim halinde oldukları
bu dönemde pazarı eskisinden daha
hızlı ve detaylı analiz etmek ve takip
etmek durumundayız. Ben de bu
kadar hızla değişen dünyada gündemi,
pazarı, trendleri ve sosyal
mecraları çok yakından takip etmeye
çalışıyorum; şeffaf, samimi, interaktif
ve sürdürülebilir bir iletişim modeli
vazgeçilmezimdir. Görev yaptığım
alan, algılarınızın ve sensörlerinizin
açık olması gerekliliğini beraberinde
getiriyor. Bunu yapabilmeniz için belki
de sistem içindeki birçok kişiden daha
aktif bir algıya sahip olmanızı şart
kılıyor. Tüm paydaşlarımla zamanımın
ve enerjimin elverdiği süreçlerde direkt
iletişim halinde olmaya önem veriyorum.
Empati kurabilmenin başarı
yolculuğumda bunların payının büyük
olduğunu söyleyebilirim.
marketing europe & anatolia / 21
Köşe
Nurgül Eryıldır Günay / nurguleryildir@gmail.com
(
kelebeğin
fırtınası)
‘‘Hayat eve sığar’’ (sığmadı)
1 Haziran itibarı ile Türkiye'de normalleşme yönünde
çok büyük bir atıldı ve 18-65 yaş arası için nerdeyse
bütün kıstlamalar kaldırıldı. Cafeler, restaurantlar, parklar,
bahçeler, müzeler, spor salonları her yer açılıyor. 81
gün sonra özellikle İstanbul, İzmir, Ankara gibi nüfus
yoğunluğunun olduğu büyük şehirlerde sokaklar dolup
taşacak. Bu karar 'Bilim Kurulu'nun onayı ile mi verildi
bilmiyorum. Bildiğim tek şey pek çok insanın Covid-19'dan
korunmak için kişisel tedbir konusunda yeterli özeni
göstermediği. Umarım 2. dalgaya neden olmadan bu
beladan kurtuluruz.
Ve biz içerdeyken Elon Musk'ın SpaceX şirketi uzay
yolculuğu çalışmalarında son aşamaya geldi. NASA ve
SpaceX firmasının ortak çalışmaları meyvesini verdi.ve
Amerika'nın Florida eyaletinde bulunan Kennedy Uzay
Merkezi'nden 30 Mayıs'ta Türkiye saati ile 22.22'de
fırlatma işlemi yapıldı. Crew Dragon isimli uzay aracı 2
astronot ile başarılı şekilde uzaya gönderildi. SpaceX'in
bu muhteşem projesi ile tarihte ilk kez özel bir şirket
uzaya insan yollamış oldu. Crew Dragon, Robert Behnken
ve Douglas Hurley isimli astronotları Uluslararası Uzay
İstasyonu’na (ISS) götürecek.
NASA 2011 yılından beri ABD topraklarından uzaya
astronot gönderemiyor. Amerika ve Rusya ISS
operasyonunu yürüten iki ortak ülke olmasına karşın,
2011’den bu yana, Rusya ISS’e mürettebatlı mekik
fırlatabilen tek ülke olma özelliğini elinde bulunduruyor.
Amerika 9 yıldır astronotlarını Kazakistan'da bulunan
Baykonur Uzay Üssü'nden Rusya'nın Soyuz füzeleriyle
gönderiyordu. Bu nedenle SpaceX'in görevi başarıyla
tamamlaması NASA için de yeni bir dönemin
kapılarını açacak. İnsanlı uzay uçuşları tekrar Amerika
topraklarından yapılması hem maliyet hem de prestij
açıcından tekrar NASA'nın uzay çalışmalarında ivme
kazanması konusunda katkıda bulunacaktır.
Albert Einstein’ın çok sevdiğim sözlerinden biri: ''Hayal,
bilimden daha önemlidir; çünkü bilim sınırlıdır. İnsan aklın
sınırlarını zorlamadıkça hiçbir şeye ulaşamaz.''
Hayal kurmaktan, imkansızı hayal etmekten asla
vazgeçmeyelim. Günlük hayatta bizi yoran insanlar, olaylar
ve dedikodulardan sıyrılıp hayallerimize odaklanalım.
Evet biliyorum parasız bir şey olmaz, ama hayaliniz yoksa
para kazanma şansınızı tamamen yitirebilirsiniz. Pandemi
döneminde işini kaybedenler, zarar edenler lütfen hayattan
umudunuzu kesmeyin. Dünyanın bir ucunda bir adam
uzaya insan gönderebiliyorsa, sizin de işlerinizi yoluna
koymak için mutlaka bir yol vardır. Yoldan çıkmadan, çıkış
yolunu bulun!
Ajda Pekkan'ın Ergül Mobilya reklamını izlemişsinizdir.
Ajda her zamanki Ajda. Yıllardır dans ederken ellerini
kollarını ne yapacağını bilemeyen ona rağmen sahip
olduğu parlak yıldız ışığıyla kendini izlettiren özel bir
sanatçı. O bizim ulaşılmaz, erişilmez, konuşurken utangaç,
şarkı söylerken devleşen süperstarımız. Toplumun her
kesiminden hayran sahibi olmak kolay değil. Son birkaç
yıldır hükümete yakın görünme çabalarıyla hayran
kitlesinin bir kısmının eleştiri oklarına hedef olsa da o bir
Ajda Pekkan...
Geçtiğimiz yılın sonuna doğru Süperstar, Ergül Mobilya
ile 1 yıllık reklam kampanyası karşılığında 4 milyon liraya
anlaşmıştı. İlk reklam filminde “Yıldızların Altında” şarkısını
seslendiren sanatçı, 2020 yılında marka için çekeceği iki
reklam filminden ilki ile yine karşımızda. Ajda ''eskilere
aldırma'' reklam filminde, eskilere aldırma yeni neslin
tercihi Ergül Mobilya'' şarkısıyla gençleri ve kendini genç
hissedenleri Ergül Mobilya'yı seçmeye çağırıyor. Kendini
genç hissetmek de yeterli gelmemiş olacak ki son reklam
filminde ''ve Ajda'nın tercihi'' spotu slogana eklenmiş. Çok
da güzel olmuş. Filmdeki şapkayı fırlatma sahnesi efsanevi
sanatçı Michael Jackson'a da bir selam gibi geldi.
Yeni normal hayatımızda reklamı yapılan yeni ürünler
de hayatımıza girdi. Erke mask siperlik bunlardan biri.
''21. yüzyılın antibakteriyel savaş miğferi'' çok güzel bir
tanımlama olmuş. Diğer bir siperlik reklamı da Covidur
maske. Covid-19'a dur diyecek bir maske olarak kendini
konumlandıran marka, yüze biraz daha oturan, burun için
oyuntusu olan rakiplerinden farklı bir tasarımla siperlik
üretmiş.
Yeni ürünler hayatımıza girerken yeni reklam filmi
konseptleri de hayatımıza girdi. Evde kaldığımız süreçte
dijital platformlar üzerinden birbirimizle görüştüğümüz,
toplantılar yaptığımız hatta ekranlardan karşılıklı birlikte
yemekler yediğimiz süreç, reklamlara da yansıdı. TBWA\
Istanbul imzası taşıyan Molped'in ''Biz Ayrılamayız'' reklam
filmi sokağa çıkma kısıtlaması nedeniyle evlerinde olan
genç kızların görüntülü görüşmelerle bir araya geldiği
anlardan oluşan güzel bir yapım olmuş. Takipçilerinden
gelen biz ayrılamayız şarkısı eşliğindeki görüntülerden
oluşan filmde, günlük hayattaki aktivitelerini eve taşımak
zorunda kalan arkadaşların keyifli anlarını izliyoruz.
Reklamda da dediği gibi ''arkadaşlık ne güzel şey''!
Sevgili okurlarım arkadaşlarımızla yüzümüzü güneşe
çevireceğimiz, sağlıklı bir Haziran ayı diliyorum.
Unutmadan #masketak #elleriniyıka #sosyalmesafenikoru
Sevgiyle...
marketing europe & anatolia / 23
Reklam Dünyası
İmkansızı Başaran Bir Adam…
Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 101’inci yıl dönümü kapsamında
anlamlı bir projeye imza atan Kiğılı, ilk kez milli takıma
seçilen 101 gencin giyim sponsorluğunu üstlendi.
Türk erkek giyiminin önde gelen firmalarından Kiğılı, Mustafa
Kemal Atatürk’ün, kurtuluşa giden yolda attığı adımları,
“İmkansızı Başaran Bir Adamın Hikayesi’ ismiyle taçlandırdığı
reklam filmine taşıdı. Yokluğun içinden gelerek nice
zorluklara göğüs germeyi başaran ulu önderin anlatıldığı
reklam filminde, başarılarla yazılmış bir tarihe kısa bir yolculuk
yapılıyor. 19 Mayıs ruhunu yaşatan ve #BizeEmanet
sloganı ile kalplere dokunan videoda, emanet aldığı takım
elbiseyle dünyayı değiştirmek için yola çıkan bir liderin hikayesi
anlatılıyor. 19 Mayıs reklam filmine yönelik konuşan
Kiğılı CEO’su Hilal Suerdem, “Ülke olarak zor bir dönemden
geçiyoruz ancak ihtiyacımız olan karamsarlık değil, birlik ve
beraberlik duygusudur. Kiğılı olarak, bugüne kadar sayısız
sponsorluk projelerine imza attık. 19 Mayıs ruhunu tüm benliğimizde
hisseden bir şirket olarak, bu anlamlı güne yakışır
bir çalışmayla gençlerimize desteğimizi sürdüreceğimizi belirtmekten
mutluluk duyuyorum. 19 Mayıs’ın 101’inci yılı şerefine,
ilk kez milli takıma seçilen 101 gencimize giyim sponsoru
olarak; Atamız gibi, içindeki inançla imkansızı başaran
tüm gençlerimizi desteklemeye devam edeceğiz.” ifadelerini
kullandı.
Weltew Home’un reklam yüzü...
Weltew Home’un ekran yüzü güzel oyuncu, sunucu ve model
Özge Ulusoy oldu.
Yönetmenliğini Enes Erkan’ın gerçekleştirdiği reklam filminde,
kalite, emek ve ustalıkla ortaya çıkan Weltew Home
ürünleri Özge Ulusoy’un zarafetiyle buluştu.
Grand Pera’nın muhteşem ambiyansında gerçekleşen çekimlerde
Özge Ulusoy, zümrüt yeşili elbisesi ve tüm zarafetiyle
dikkatleri üzerine çekerken, markanın reklam yüzü
olması nedeniyle duyduğu mutluluğunu da dile getirdi.
“Korona günlerinde ev dekorasyonuna merak sardım”
Korona günlerinde evde çok vakit geçirdiği için dekorasyona
iyice merak sardığını ve evini baştan sona yenilemek istediğini
belirten Özge Ulusoy, “Bu süreçte gardrobumda kullanmadığım
eşyalarımı da tamamen ayırdım ve bir nevi bahar
temizliği yaptım” dedi.
Mobilya markası Weltew Home ile 1 yıllık reklam anlaşmasına
imza atan güzel model,
Weltew Home ürünleriyle evini yaza özel yeni baştan dizayn
edeceğini söyledi.
24 / marketing europe & anatolia
Reklam Dünyası
Daha Güçlü Geri Dön...
Clear’ın ‘Daha Güçlü Geri Dön’ dediği ve dijital kanallarda
yayınladığı yeni kampanyasına, marka yüzü Bensu sürecini nasıl değerlendirdiğini sosyal medya hesabı üze-
kapsamında, tüm dünyanın içinde bulunduğu karantina
Soral’dan da destek geldi. Sosyal medyada da büyük yankı rinden takipçileriyle paylaştı.Evde geçirdiği günlerde sık sık
bulan kampanya ile Clear, herkesi evde geçirilen bu süreçte resim yapan oyuncu, yaptığı paylaşım ile takipçilerine de
potansiyelini keşfetmeye teşvik ediyor.
kendilerini yeniden keşfetmeleri ve içlerindeki potansiyeli ortaya
çıkarmaları için çağrıda Bugüne kadar yayınladığı reklam filmleriyle herkesi daha
bulundu.
Effie Türkiye’de Finalistler...
Bu yıl 12. kez düzenlenen Effie Türkiye Reklam Etkinliği
Ödülleri’nde ön eleme süreci tamamlandı
Reklamcılar Derneği ve Reklamverenler Derneği’nin Effie
Worldwide Inc. iş birliğiyle düzenlediği, Effie Türkiye ödüllerinde
finalistler belli oldu. Finale kalmaya hak kazanan başvurular,
Effie Türkiye web sitesinde açıklandı. Pazarlama
ve iletişim alanında dünyanın en zorlu ve itibarlı yarışması
olarak kabul edilen, Effie Ödülleri’nin Türkiye ayağı, bu yıl
27’si sektörel, 14’ü özel olmak üzere, toplam 41 kategoride
başvuru kabul etti.
Finalistler, Eti Pazarlama Grup Başkanı ve Reklamverenler
Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Dipçin’in başkanı
olduğu, 7’si reklam ajansı üst düzey yöneticileri, 6’sı rekiyisini
yapmak için cesaretlendiren ve onlara güç veren Clear,
‘Daha Güçlü Geri Dön’ çağrısı yaptığı yeni dijital reklam
filmini yayınladı.
Özgüvenin gücüne inanarak hayatın her alanında özgüvenli
olmaları için insanlara destek olmayı amaç edinen Clear,
tüm dünyanın içinde bulunduğu karantina süreci boyunca
da onlara kendilerini yeniden keşfetmeleri ve içlerindeki potansiyeli
ortaya çıkarmaları için yol gösteriyor. Clear, “Dünya
mola vermek istediğinde, bunu daha güçlü geri dönmek
için kullan” diyerek, kendi evinde olmanın avantajına sahip
binlerce kişiye, zorlukları aşarak gerçek potansiyelini keşfetme
yolunda eşlik ediyor.
Clear’ın dijital kanallarda yerini alan kampanyasına, markanın
ilk Türk kadın yüzü Bensu Soral’dan da destek geldi.
Soral, Clear’ın global kampanyası “#dahagüçlügeridön”
lamveren üst düzey yöneticileri, 1’i araştırmacı , 1’i PR’cı
ve 1’i de akademisyenden oluşan, 17 kişilik jüri tarafından
zorlu bir değerlendirme sürecinin sonunda belirlendi. Pandemi
süreci nedeniyle jüri, ön elemeleri bu yıl ilk kez online
olarak gerçekleştirdi.
Effie Türkiye 2020 Jüri Başkanı Zeynep Dipçin, “Effie
2020’ye başvuran tüm ajans ve reklamverenlere teşekkür
ederiz. Pandemi sürecinde olmamıza rağmen birbirinden
iddialı işleri değerlendirdiğimiz ilk aşamayı geride bıraktık.
Pazarlama dünyasının Effie’ye verdiği değer her geçen
yıl katlanarak artıyor, her yıl çok daha iyi yazılmış vakalar
görüyoruz. Bunda RVD ve RD’nin, Effie’yi bir yarışmadan
çok sektörün iş yapış standartlarına ve kültürüne katkıda
bulunan bir “eğitim platformu”na dönüştürmesinin etkisinin
büyük olduğunu biliyoruz” dedi.
Finalistlerin ana eleme ve Effie 2020 ödül tarihlerinin, pandemi
süreci nedeniyle dünya ve Türkiye gündemine bağlı
olarak belirleneceği belirtildi. Effie Ödülleri’nde ön elemeyi
geçmek kritik değer taşıyor; çünkü Effie Global Endeksi’ne
girebilmek için finalist olmak puan kazandırıyor.
marketing europe & anatolia /25
Köşe
Kübra nebioğlu / nebioglukubra@gmail.com
( satır
ayracı)
Savaş bitti mi?...
Sevgili Dostlar Merhaba,
Soruyorum size; “Hazır mıyız normalleşmeye?”. Hiçbir şeyin eskisi gibi
olmayacağına inanıyor musunuz siz de? Haziran ayı itibariyle “yeni normal”
hayat mı başlayacak yoksa “eski normal”e hızlıca dönecek miyiz? Şahsen ben
yaşananların büyük bir hız ile unutulacağını düşünüyorum. Genlerimiz de bize
bunu söylemiyor mu zaten? Tehlikede olduğunu anladığında ya savaş ya da kaç.
Eğer kaçmayıp savaşmayı seçtiysen, gün sonunda her ne yaşadıysan geride bırak
ve aynısını tekrar yaşamamak için savaş alanından uzaklaş. Ama öğrendiklerini de
zihnine yaz, kendini korumak için yarattığın her şeyi çantana at. Bundan sonrası
için ise akıllı davran ve kendini koru.
Peki siz neler yaşadınız Mart ayından beri? Her bir birey kendi dünyasında birçok
durum ile karşılaştı, belirsizlik içerisine düştü. Bu belirsizlik zihinlerimizi kurcaladı
durdu. Hem maddi hem de manevi kayıplarımız oldu. Maalesef yakınlarımızı ya da
hiç tanımadıklarımızı her gün bir sayı olarak gördük televizyonda. Bir savaştaydık
aslında biz de değil mi? Karşımızdaki düşman ise sinsi ve saldırgandı ne yazık ki.
Savaşmak için ne gerekiyorsa yaptık. En zayıf ve güçsüz olanlarımızı koruduk.
Savaşçılar en öndeydi ve her gün, her dakika halkını korumak için ellerinden geleni
yaptılar.
Bu şekilde yazınca Game of Thrones’ un savaş sahneleri geldi aklıma. :)
Peki bizler ne öğrendik bu savaşta? Biraz sakinleşmeyi ve birbirimizden
uzaklaşmayı, hijyenimize dikkat etmeyi, kendimizi ve başkalarını önemsemeyi.
Ayrıca Türk halkı olarak istediğimiz zaman çok ama çok hızlı değişim adaptasyonu
sergileyebildiğimizi, yaratıcı zihnimizi kullanabiliyor olduğumuzu ve kısıtlı imkanlar
ile büyük değişimler yaratabilme kabiliyetimizi kaybetmediğimizi.
Savaşın başlamasından tam 3 ay sonra, savaş bitmedi ama düşman kontrol
altında. Şimdi her şeyi geride bırakabilir miyiz?
Siz soruyu cevaplamadan hatırlatayım; aşı yok, tedavi yok, virüsün kalıcı hasar
verip vermediği bilinmiyor, denizlerde ve suda bulaş haritası bilinmiyor ve daha
birçok belirsizlik var. Yani her şey geride kalmadı ve hiçbir şey bitmedi. Düşman
surların önünde gücünü geri topluyor olabilir, herhangi küçük bir hatayı gözlemliyor
olabilir. Tüm gücüyle geri saldırmak için bekliyor olabilir.
Şimdi ise bir daha aynı tehlikelere düşmemek için lütfen akıllı davranalım ve
kendimizi koruyalım.
Sevgiyle ve Sağlıkla Kalın.
26 / marketing europe & anatolia
Koronavirüs sür
Açıklama
ecinde Kobi’ler...
Markakod CEO
Ahmet Göker
Açıklama
Günlük alışkanlıklara ve iş hayatına
dair birçok değişikliği beraberinde getiren
koronavirüs süreci ve sonrasında
yapılacak iletişim çalışmaları,
her zamankinden daha fazla önem taşıyor.
Günlük alışkanlıklara ve iş hayatına
dair birçok değişikliği beraberinde getiren
koronavirüs süreci ve sonrasında
yapılacak iletişim çalışmaları, her zamankinden
daha fazla önem taşıyor.
Dijital alanda KOBİ’lerin sahip olması
gereken varlıklar ve çalışmalar ise bu
yeni dönemde artık bir gereklilik değil,
zorunluluk. Yazılım, tasarım, sosyal
medya, dijital pazarlama ve sadakat
uygulamaları konularında markalara
hizmet veren Markakod’un CEO’su Ahmet
Göker, kritik salgın dönemi ve sonrasında
dijital dünyada KOBİ’lerin mutlaka
atması gereken adımları paylaştı.
Çevrimiçi varlıkların önemi artıyor
Karantina sürecinin getirdiği yaşam süreci
dolayısıyla şimdiye kadar olmadığından
çok daha fazla insan çevrimiçi
durumda. Bu durumu fırsata çevirmek
için KOBİ’lerin online varlıklarını geliştirmeleri,
mümkünse küçük bütçelerle
yenilemeler ve düzenlemeler yapmaları
önemli pazarlama fırsatları sunuyor.
KOBİ’lerin müşterileriyle buluştuğu ilk
alanlardan biri olan web sitelerinin yanı
sıra mobil aplikasyon, blog, Youtube
kanalı gibi mevcut online varlıklara küçük
de olsa yatırımlar yapmalarının bilinirlik,
satış ve gelir artırışını beraberinde
getireceği unutulmamalıdır.
Dijital itibar KOBİ’ler için de öncelik
İtibar yönetimi sadece büyük markalar
için değildir. Küçük ve orta boy işletmeler,
daha iyi hizmet vermek için müşterilerinin
onlar hakkında ne düşündüklerini
ne söylediklerini bilmeli ve yazılan
tüm yorumları mutlaka takip etmelidirler.
Dijital dünyada işletmeye ait itibarın
doğru yönetimi için dijital PR’a ya da diğer
bir deyişle dijital halkla ilişkilere yatırım
yapılmalıdır. Ayrıca dijital dünyada
olumsuz görüş bildiren müşterilerle iletişim
kurulmalı ve mevcut sorunlarına
çözüm sunulmalıdır.
Google Benim İşletmem hizmeti
KOBİ’ler içinde müşteriye ulaştıracak
dijital araçlardan biri de Google Benim
İşletmem (Google My Business)
hizmetidir. Google üzerinden kolayca
ulaşılabilecek bu hizmet, KOBİ’lere ait
bilgileri Google üzerinden kullanıcılarına
ücretsiz olarak sunuyor. Bu hizmeti
kullanmak için bir gmail e-posta hesabınız
sahip olmanız yeterli.
Facebook, Linkedin ve Instagram
reklamları
Facebook, daha fazla lokal bilinirlik
oluşturulmasına, hedefleme yaparak
daha fazla takipçi ve müşteriye ulaşılmasına
yardımcı olan birçok reklam türüne
sahip. Facebook’un yanı sıra Lin-
marketing europe & anatolia /29
den uzak, okunması ve anlaşılması ko-
Araştırma
kedin ve Instagram, sundukları reklam
alternatifleri sayesinde de KOBİ’lere,
ürün ve hizmetlerine ait bilinirliği artırarak,
daha çok satışı ve gelir elde etmelerini
mümkün kılıyor.
Mobil uyumluluk olmazsa olmaz
Günümüzde web siteleri bir anlamda
KOBİ’lerin web dünyadaki dijital ofisleri
durumunda. İşletme hakkındaki
bilgilerin yanı sıra ürün ve hizmetlere
ait detaylara da bir tıkla ulaşılmasını
sağlayan web sitelerinin içeriği ve tasarımları
günümüzde de ihmal ediliyor.
Web sitesinin KOBİ’ler için günümüzde
bir gereklilik değil zorunluluk olduğu ve
müşterilere daha hızlı ve kolay erişimi
sağladığı unutulmamalıdır. Şirketi, hizmetlerini
ve ürünlerini anlatan web sitesinin
içeriği ve tasarımının yanı sıra
mobil uyumlu olması da çok önemlidir.
KOBİ’lerin halen sitelerinin büyük bölümünün
mobile uyumlu olmadığı bir gerçek.
Oysaki günümüzde insanlar web
dünyasına erişimlerini ağırlıklı olarak
mobil cihazlar üzerinden gerçekleştiyorlar.
Video içerik artık daha ucuz
Video içerik günden güne gelişme gösteren
bir alan olarak karşımıza çıkıyor.
Günümüzde büyük ve pahalı yatırımlar
30 / marketing europe & anatolia
Doğru türde içerik üretmek,
küçük ve orta boylu işletmelerin
dijital pazarlamasının önemli
bir parçasıdır.
yerine küçük bütçeler harcayarak videolar
oluşturmak ve müşterilere ulaşacak
pazarlama çalışmaları yapmak
mümkün. Videolar hazırlanırken KO-
Bİ’lerin mutlaka dikkat etmeleri gereken
noktalar; videonun ürün ve hizmet
ile uyumluluğu, akılda kalıcı ve özgün
olması, ilk 10 saniyede müşteriye verilmek
istenen mesajları sunması, ağır
olmayan ve mümkünse eğlenceli bir dil
kullanılmasıdır.
Doğru içerik her zaman “kral”
Doğru türde içerik üretmek, küçük ve
orta boylu işletmelerin dijital pazarlamasının
önemli bir parçasıdır. Sıradan,
kalıplaşmış cümleler ve ağır dil içeren,
uzun, okuması ve anlaşılması zor içerikler
KOBİ’lerin en önemli sorunlarından
biri durumunda. Hem sosyal medya
hesapları hem de dijital dünyanın
diğer alanlarında kullanılan içerikler
kısa, sıradan ve kalıplaşmış cümleler-
lay bir yapıda olmalıdır.
KOBİ’lerin yeni silahı webinar
İnternet semineri ya da online toplantı,
online buluşma olarak da adlandırılan
webinar, internet üzerinden gerçekleştirilen
seminerlere ya da canlı video
konferanslara verilen addır. KOBİ’ler
için yeni ve korkutucu gözüken bu terim,
aslında çok kolay uygulanabilecek
ve işletmeye fayda sağlayacak bir pazarlama
aracıdır. KOBİ’lerin bayilerine,
acentelerine, çalışanlarına veya müşterilerine
yönelik gerçekleştirebilecekleri
düşük maliyetli online buluşmalar-webinarlar,
izleyicilerle bağlantı kurmaya
yardımcı olan harika bir yöntemdir.
E-posta pazarlama ile daha fazla geri
dönüş
Kişiye özel e-posta gönderimi, özellikle
kritik dönemlerde KOBİ’lerin daha fazla
geri dönüş almalarına olanak sağlıyor.
Herkese aynı mesajı gönderen
KOBİ’lerin satış anlamında fazla şansı
yokken, kişiye özel e-posta gönderenlerin
okunma ve geri dönüşüm oranlarının
fazla olduğu görülmektedir. Aylık bir
e-posta bülteni oluşturmak veya özel
teklifleri ve indirimleri içeren, müşteriye
fayda sunan pazarlama e-postaları
göndermek bilinirliği ve gelir artışını beraberinde
getirmektedir.
Online işbirliklerinin değeri artıyor
Markakod’un CEO’su Ahmet Göker
son olarak, özellikle kritik dönemler
ve sonrasında gerçekleştirilen işbirliklerinin,
KOBİ’lere büyük markalardan
daha fazla değer kattığını belirtiyor.
KOBİ’lerin hem ürün ve hizmetlerini
tanıtmalarını sağlayacak hem de farklı
sektörlerden potansiyel müşterilere
dokunacak işbirliklerine mutlaka açık
olmaları gerektiğini ifade eden Göker;
bunun içinde uygun bir bütçeyle ve
uzmanlığıyla dijital alanda yetkin ve
işbirliklerini doğru yönetecek, aynı zamanda
işletmeye gelir de sağlayacak
danışmanlık hizmetlerinden KOBİ’lerin
mutlaka yararlanmalarını öneriyor.
Kampanyalar
Her Bayramın Şekeri...
Kent’in reklam filmi evinde tek başına oturan yaşlı bir teyzenin
camdan sarkan şeker sepetini görüp mutlu olması ile
başlıyor. Fotoğraf albümlerine bakarak bir arada olmanın
özlemini çekenlerle devam eden filmde, görüntülü konuşma
yaparak hasret gidermeye çalışan aileler görünüyor. “Evin
Senin Bu Bayram, Sevin Senin Bu Bayram” diyen reklam
filmi küçük bir kız çocuğunun Kent’in bu bayrama özel olarak
ürettiği kapı kolu askılığına bayram şekerlerini koyup yaşlı
komşusunun kapısına asması ve mutluluk içinde bayramlaşmaları
ile sona eriyor.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Mondelez
Reklamveren Yetkilisi: Bahadır Demir, Zümrüt Bakkal,
Kübra Uslu, Cansu Aydoğmuş
Ajans: Ogilvy İstanbul
Yönetici Yaratıcı Yönetmen: Selim Ünlüsoy
Head of Advertising: Murat Derman
Yaratıcı Yönetmen: Önder Bayraktar
Sanat Yönetmeni: Gökçe Akın
Metin Yazarı: Özgür Güven
Müşteri İlişkileri: Emine Sarpyener Tonguç,
Simge Özgülenç, İrem Erkul
Head of Production: Fulya Akay
Stratejik Planlama: Pelin Aydın, Eren Alphan
Yapım Şirketi: Depo Film / Gönenç Uyanık
Medya Ajansı: Wavemaker / Sercan Doğan, Pınar Mecit,
Ceren Ulus
marketing europe & anatolia / 33
Kampanyalar
Anne sevgisi mesafe tanımaz...
Evidea, Anneler Günü’nü duygusal bir reklam filmiyle karşılıyor.
“Anne sevgisi mesafe tanımaz” sloganıyla hayata geçen
film, bir anne ve kızın birbirlerine olan sevgisini konu ediniyor.
Evidea’nın Anneler Günü için hazırladığı reklam filmi, mesafelerin
sevgiye engel olmadığını vurguluyor. Filmde sosyal
mesafe nedeniyle annesinin yanına gidemeyen ve onunla
internet üzerinden görüşen kız, kalp atışlarını dinleterek
sevindirdiği annesine “Aramızdaki ilk bağ bu kalp atışlarıyla
başladı. Bugün sana ne kadar uzak olsam da aramızdaki
mesafe iki kalp atışı kadar.” diyor.
Bu yıl Anneler Günü’nde sevdiklerinden uzak kalacak olanlara
dokunan film, markanın “Anne sevgisi mesafe tanımaz”
mesajıyla sona eriyor.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Evidea
Reklam Ajansı: Lokal
Mecra: Dijital
Bu Bayram da Böyle Olsun...
Yurtbay Seramik’in hazırlamış olduğu
yeni reklam filmi, bizleri düşündürmeye
çalışan duygusuyla, aslında sokağa çıkma
yasağının olduğu bugünlerde tüm
sosyal mesafeleri ortadan kaldıran bir bakış
açısını misyon edinerek, “Bu Bayram
da Böyle Olsun” dedi ve #BuBayramda-
BöyleOlsun hashtag’i ile birlikte tüm sosyal
medya mecralarında yayınlandı.
Ramazan Bayramı evlerde geçirilecek
olsa da mesafeleri yakın eden duyguların,
gönül birliklerinin, aile bağı ve sevgisinin
umudundan bahsedilerek, “mutluluk” ve
“umut” duygusuna vurgu yapılarak hazırlanan
moral videosu yayınlandığı andan
itibaren birçok insan tarafından beğenildi
paylaşıldı.
Kampanya Künyesi
Müşteri: Yurtbay Seramik Ajans
Yurtbay Seramik Kreatif Ekibi
Kreatif Direktör: Melis Yurtbay
Sanat Yönetmeni: Fatih Güzey
Grafik Tasarım: Uğur Tunçer
Kurumsal İletişim: Merve Yunusoğlu
Sosyal Medya Yöneticisi: Umut Kaymaz
Müzik: Piano Turca
34 / marketing europe & anatolia
Kampanyalar
Şampiyon Karpuz...
Profilo, yeni reklam filmi ile tüketicileriyle buluşuyor. Yine
kendine has diliyle fark yaratan filmde başrolü XXL buzdolabı
ile şampiyon karpuz paylaşıyor.
Profilo Dayanıklı Ev Aletleri’nin XXL Buzdolabı için hazırladığı
reklam filmi yayına girdi. XXL Buzdolabının geniş iç
hacmine vurgu yapan yeni reklam filminde yaz aylarının vazgeçilmezi
olan karpuzların en büyüğünün tarladan XXL buzdolabına
olan eğlenceli yolculuğu anlatılıyor
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Profilo
Reklamveren yetkilisi: Zeynep Cebeci, Ahu
Çorbacıoğlu
Reklam Ajansı: Rafineri
Yönetici Yaratıcı Yönetmen: Emre Kaplan
Kreatif Direktör: Doğu Göçük
Yaratıcı Ekip: Anıl Tiryaki, Burçak Beşlioğlu,
Özge Ateş, Rana Görüger, Emre Ergül, Ebru
Karaman
Müşteri İlişkileri: Erbek Onur, Melike Aşçı,
Pelin Önal, Gökçe Er, Alara Urul
Prodüksiyon: Şafak Serter, Açelya Ülkümen,
Cansu Arcan
Prodüksiyon şirketi: Norr
Yönetmen: Fatih Kızılgök
Post prodüksiyon: ABT
Medya Ajansı: OMD
Annenin Gözünden Sen...
Annelerin çocuklarına bakışı bambaşkadır. Herkes
kendisini annesinin gözünden görebilsin diye, Anadolu
Hayat Emeklilik Instagram sayfasında Anneler Günü’ne
özel bir filtre yayınladı.
“Annenin Gözünden Sen” filtresi, kullanıcıyı farklı
senaryoların içinde göstererek, herkese annelerinin sevgi
dolu ve renkli dünyasından kendisine bakma fırsatı veriyor.
Filtreyi denemek için @anadoluhayatemeklilik Instagram
hesabı ziyaret edilebilir.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Anadolu Hayat Emeklilik
Reklamveren Yetkilisi: Nihan Güney, Ayşen Yılmazgil,
Hale Sabancı, Mert Küçükay, Duygu Şener
Reklam Ajansı: Havas İstanbul
CCO: Ergin Binyıldız
ECD: Volkan Dalkılıç
Kreatif Ekip: Alican Kılıçoğlu, Mert Özkaner,
Abdullah Çelikoğlu, İlayda Serbest
Müşteri İlişkileri: Birol Ecevit, Özge Asan Dereçayır,
İlayda Bahçıvan
Dijital Grup Başkanı: Zihni Başsaray
Sosyal Medya Ekibi: Burcu Küçük, Betül Güneş
Filtre Kurgu: Ege İşlekel
marketing europe & anatolia /35
Kampanyalar
‘Evde Kal’an Büyüklerimiz...
Evony markası, pandemi döneminde sabırla, güzel dilekleriyle
evlerinde kalan 65 yaş üstü değerli büyüklerimize
hazırladığı kısa film ile teşekkür ediyor. Umutlarını; sağlık
çalışanları başta olmak üzere, bu süreçte evlerimizdeki ihtiyaçlarımız
için çalışanlara aşılayan büyüklerimize “Sizin
varlığınız olmasa biz bu günleri çok zor atlatırdık” mesajını
veren Evony, hislere tercüman oluyor.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Evony
Reklamveren Temsilcisi: Gülhan Eğilmez, Ozan Türk,
İdil Rodoplu
Reklamveren Prodüktör: Balca Enşenol
Reklam Ajansı: Über Dijital
Yönetmen: Burak Kolcu
Kreatif Ekip: Cüneyt Kılıç, Hande Arslan
Art Director: Eda Köktepe
Müşteri İlişkileri: Ömer Gezici, Cüneyt Tabanoğlu
Prodüksiyon: 85/90 Projects
Biz Ayrılamayız...
Molped’in “Biz Ayrılamayız” kampanyasının devamı olan, en
yakın arkadaşların Instagram üzerinden ilettikleri kliplerin kolajından
oluşan görüntüler şimdi ekranlarda! “Arkadaşlık Ne
Güzel Şey!” diyerek, Molped’in “Biz Ayrılamayız” kampanyası
için kendi kameralarının karşısına geçen arkadaşlar, bağlarını
Molped’le beraber tüm Türkiye ile paylaşıyor.
Molped jürisi tarafından yaratıcılık, video ve görüntü kalitesi,
ışık yeterliliği ve şarkının seslendirildiği karelerin filme uygunluğu
esas alınarak belirlenen 44 yakın arkadaş yaklaşık
1.000 başvuru arasından seçildi.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Molped
Reklamveren Ekibi: Gülhan Eğilmez, Esra Gerek,
Eda Dereli, Selin Dekeli
Reklamveren Ülke Pazarlama Ekibi: İklim Burcu Sevindi,
Gülşah Luş Tellioğlu, Kağan Artunç
Reklamveren Prodüktör: Balca Enşenol
Reklam Ajansı : TBWA\Istanbul
Yaratıcı Ekip: Renan Erdener, Erdem Güler, Bilgin Aydın,
Ece Aktürk
Marka Ekibi: Funda Eriş, Ezgi Pedal, Buket Törin,
Deniz Yavuz, Sena Gürtuğ
CSO: Toygun Yılmazer
Genel Müdür Yardımcısı: Ela Bilgisel
Stratejik Planlama Ekibi: Ceren Şehitoğlu, Gizem Yalçın
Ajans Prodüksiyon Ekibi: Evrim Saraçoğlu,
Cansev Erdemir
Prodüksiyon Şirketi: Shortcut
Yönetmen: Senem Bay
Müzik Düzenleme: Onur Cumaoğlu
36 / marketing europe & anatolia
Kampanyalar
Boşa Harcama...
hatırlatırken, eski alışkanlıklarımızın geri gelmesini temenni
etmeyi de ihmal etmiyor.
Fairy, Türkiye’deki 10. yılında gıda israfını önlemek için Gıda
Kurtarma Derneği ile birlikte “BOŞA HARCAMA” kampanyasını
başlattı.
Kampanya kapsamında çekilen reklam filminde, insanlara
gıdayı ziyan etmemeleri gerektiğini hatırlatan Fairy, izleyenlere
hiçbir şeyin israf edilmediği geçmişteki güzel günlerden
örnekler veriyor. Çevresel sürdürülebilirliğe ve Türkiye’nin
yemek kültürüne önem veren ve “BOŞA HARCAMA” diyen
Fairy, geleceğimiz için elimizdeki gıdanın değerini izleyicilere
Kampanya Künyesi
Reklamveren: P&G
Reklamveren Yetkilisi: Ezgi Öztorun Kızmaz,
Tülay Çolakoğlu, Nesli Kılıçal
Reklam Ajansı: 4129Grey
Ajans Başkanı: Alemşah Öztürk
Yaratıcı Yönetmen: Merve Şubaşı, Ahmet Terzioğlu
Yaratıcı Ekip: Selen Eşit, Eray Hökelek, Özülkü Usel
Marka Direktörü: Levent Tüker
Marka Yöneticileri: Selin Uruç, Bilge Azazi
Ajans Prodüktörleri: Gülşah Batıbeki, Kasım Bektaş,
Can Aran
Yapım Şirketi: Nexting
Yönetmen: Kuntay Alpman
Post Prodüksiyon: İmaj
Müzik: Opus Müzik
Medya Ajansı: Starcom
Halkla İlişkiler Ajansı: Medyaevi
Bir Tatlı Tuzak...
Siemens Ev Aletleri’nin yeni reklam filmi serisinin Home
Connect uygulamasının vurgulandığı geniş hacimli Siemens
XXL buzdolabına çekilen ikinci filminde “Her gününüzü özel
bir gün gibi yaşamak elinizde” mesajı veriliyor.
Kampanya Künyesi
Reklam Ajansı: MullenLowe İstanbul
Yönetici Yaratıcı Yönetmen: Berkay Özay
Reklam Yazarı: Galip Makarnacı, Nadir Aydın, Lesli Luza
Sanat Yönetmeni: Ezgi Tanyeri
Ajans Prodüktörleri: Tuğrul Karadeniz, Hülya Toptaş,
Emirhan Akıncı
Stratejik Planlama: Yusuf Muslubaş, Alper Çetik
Müşteri Grubu: Ceyda Coşkun, Merve Günay,
Ceren Kaban, Ilgım Kurşun
Yapım Şirketi: Sugar Rush
Prodüktör: Yonca Alpaslan
Yönetmen: Ozan Yalabık
Görüntü Yönetmeni (D.O.P): Matthias Helldoppler
marketing europe & anatolia / 37
Kampanyalar
Son Doritos’u kalan genç...
PepsiCo’nun yiyecek grubu markalarından
Doritos’un yeni reklam filmi yayına
girdi! Reklam filmi, market siparişinin
gelmesine daha günler olan bir Doritos
severin son bir Doritos tanesiyle siparişini
beklemesinin trajikomik hikayesini anlatıyor.
Son Doritos cipsinin tadını çıkarmaya
çalışırken bir yandan da bitmesin
diye küçük küçük yiyen gencin görüntüleri
yer alıyor.
Kampanya Künyesi
Ajans: Leo Burnett Israel
Yönetmen: Asaf Asulin
Adapte eden ajans: Pep Creative Studio
powered by
OLIVER
PepsiCo Lideri: Volkan Budak
Ajans Yaratıcı Grup Başkanı: Atakan Demiral
Yaratıcı Ekip: Alican Şengül, Engin Aktaş, Serap Erdoğan,
Eylem Çankaya, Akın Topuzlu
Müşteri İlişkileri: Gözde Bumin
Reklamveren : PepsiCo
Reklamveren ekip: Osman Dilber, Burcu Karadayı Akgül,
Gülben Gürak Akkan, Tuğçe Gamsız Özkazanç,
Demet Ağun, Volkan Budak, Nadin Mısırlıyan,
Ezgi Özer Yılmazkul
Ozmo Fun...
Çocukların hayallerine, kakaonun kendi yağından ve çekirdeğinden
üretilen %100 çikolatasıyla lezzet katan ve onları
oyun arkadaşları Ozmo ile eğlendiren Ozmo Fun’ın, yepyeni
meslekler serisinin reklam filmi ekranlarda.
Happy People Project imzası taşıyan keyifli reklam filminin
yönetme koltuğunda ise Mehmet Kurtuluş yer alıyor.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Şölen Çikolata
Reklamveren Temsilcileri: Hayat Kapukaya,
Didem Evgülü, Mehtap Şahin, Selim
Esemenli, Mert Cankurtaran
Yaratıcı Ajans: Happy People Project
Ajans Başkanı: Yaşar Akbaş, Orçun
Onural
Strateji Ekibi: Emel Göker, Maral Karagöz
Yaratıcı Ekip: Atilla Karabay, Setenay
Özcan, Ahmet Ülkü, Ayça Altmışoğlu, Yiğit
Ayvazoğlu, Mert Kalabalık; Nida Filiz
Müşteri Ekibi: Nathalie Samur, Gözde
Nur Akbaş,
Neşe Stamati
Prodüksiyon Ekibi: Kerem İlbeyli, Alev Cihan
Prodüksiyon Şirketi: Anima Film
Yönetmen: Mehmet Kurtuluş
Yapımcı: Seda Eroğlu, Gencer Yeşilyurt
Müzik: Nil İşleri
38 / marketing europe & anatolia
Kampanyalar
adidas Uncancelled Cup...
adidas, son dönemde iptal edilen tüm etkinliklere karşın “hayat
durmadı evde devam ediyor” diyerek herkesi davet ettiği
#HOMETEAM projesini hayata geçirmişti. Evde sporla sağlıklı
kalmaya teşvik eden adidas, #HOMETEAM çatısı altına
eğlence ve oyunu da dahil etti.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: adidas Türkiye
Anneliğin bir rengi...
“Renklendir hayatı” mottosuyla
yıllardır dokunduğu hayatları renklendiren
Marshall boya, anneler
günü için özel bir video hazırladı.
Sosyal medya platformları üzerinden
yayına aldığı çalışmasında Marshall;
“anneliğin bir rengi olsaydı ne
olurdu” Sorusunun yanıtını arıyor.
Anneliğin faziletlerinden bahsedilen
çalışmada “Anneliğin bir rengi, binlerce
tonu vardır. Her tonu ayrı bir
sevgidir” vurgusu yapılıyor.
Kreatif Ajans: Wunderman Thompson
Yönetici Ortak: Fulya Özarı
Yönetici Kreatif Direktör: Sami Basut
Kreatif Direktör: Ümit Taşlı
Metin Yazarı: Onur Kutluer
Sanat Yönetmeni & İllüstratör: Burak Tozkoparan
Jr. Sanat Yönetmeni: Doğa Çalık
Jr Metin Yazarı: Korcan Kuzucuoğlu
Müşteri İlişkileri Direktörü: Vanessa Taragano
Proje Yönetimi Ekip Lideri: Ferhat Kateşçi
Proje Yöneticisi: Derya Sabah
Dijital Sanat Yönetmeni: Uğur Şeker
Müşteri Temsilcisi: Barlas Çetin
Teknoloji ortaklarımız: amvg & Pub Medya
Amvg CEO: Berk Uder
Amvg Kreatif Direktör: Suzan Öztürk
Medya Ajansı: MediaCom / Can Şenses, Nesil Taştan,
Cansu Özcan
PR Ajansı: Ogilvy İstanbul
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Marshall Türkiye
Reklam Ajansı: Glamly Digital
marketing europe & anatolia / 39
Kampanyalar
Azra Akın’dan Canbebe reklam filmi...
Canbebe’nin marka yüzü Azra Akın, Anneler Günü’nü kendi
çektiği özel bir filmle kutluyor.
Karantina nedeniyle Azra Akın’ın evinde çektiği Anneler
Günü’ne özel film, “İnsan, kendisinden bile vazgeçebilir ama
annesinden vazgeçmez” sloganıyla dijital platformlarda izleyiciyle
buluştu
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Ontex / Canbebe
Reklamveren Ekibi: Cem Çalık, Gülen Teksin,
Dilek Öztürk Boyraz
Reklamveren Prodüksiyon Danışmanı: Hilal Erdebil
Reklam Ajansı: Titrifikir
Kreatif Direktör: Emre Gökdemir
Yaratıcı Ekip Lideri: Andaç Erkök
Yaratıcı Ekip: Gökhan Tosun, Eylül Ergin
Marka Ekibi: Dilek Sezen, Sahra Ofluoğlu, Seren Koyuncu
Stratejik Planlama Ekibi: Kerem Sabuncu, Merve Oynargül
Ajans Prodüktörü: Ediz Alptekin, Abdullah Şahin
Yapım Şirketi: Public Film
Post Prodüksiyon: Bando Post
#TeknolojiyleBirlikteyiz...
.MediaMarkt Türkiye ise Anneler Günü’nün yaklaştığı bugünlerde
bu konuya vurgu yaptığı yeni bir reklam filmi yayınladı
MediaMarkt, COVID-19 pandemisi nedeniyle Anneler
Günü’nde tüketicilerin sevdikleriyle yan yana gelemese de
göz göze, kalp kalbe, omuz omuza ve gönül gönüle olduğuna
vurgu yaptığı yeni bir reklam filmi yayınladı. Görüntülü
konuşmaların, videoların ve diğer tüm teknolojilerin insanları
sevdiklerine bağladığı bugünlerde MediaMarkt Türkiye #TeknolojiyleBirlikteyiz
diyor.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: MediaMarkt
Reklamveren ekibi: Çağanur Atay Uçtu,
Sinem Görgöz İnnice, Levent Göksu Özsaygı, İhsan Aktürk,
Neslihan Yurt
Reklam Ajansı: TBWA\Istanbul
Prodüksiyon Şirketi: Sihirli Eller
40 / marketing europe & anatolia
Kampanyalar
Güzel Günler Çok Yakın...
DİMES, reklam filmlerinde, hayata başka bakmaya devam
ediyor. “Umut en güzel vitamindir” mesajının verildiği filmin
ardından yayına giren yeni filmde “Kendine iyi bak, özlediğimiz
güzel zamanlar yakın” mesajı veriliyor.
Kadınlar isterse yapar...
Kotex, sektöründeki klişe ve
önyargıları yıkmayı hedefleyerek
tüketicisine cesur, farklı,
modern ve ön kabullerden
bağımsız bir iletişim diliyle
yaklaşmayı sürdürüyor.
“Kadınlar isterse yapar” diyerek
çeşitli klişelere sıkışmış
olan futboldaki tabuları yıkan
ve kadın futboluna destek
veren Kotex, bu alana baş
koyan kadınların arkasındaki
güçlü anne desteğini de
unutmadı.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: DİMES
Reklamveren Yetkilisi: Duygu
Süleymanoğlu, Merve Keten,
Burcu Karadayı Gülşen, Ezgi
Özyıldırım, İpek Yıkılmaz, Begüm
Tuncel, Merve Ekem, Eren Saydan,
Merve Çıtak, Yazgı Atar
Reklam Ajansı: Reklamania
Yaratıcı Ekip: Görkem Sofuoğlu,
Necla Yağız
Müşteri İlişkileri: Simge Hekimgil,
Efe Göynügüzel
Prodüksiyon Şirketi: CO-OP
İSTANBUL
Yapımcı: Yalkın Yel
Yönetmen: Görkem Sofuoğlu
Kurgu & Post-Prodüksiyon: Özkan Aksular
Görüntü Yönetmeni: Hakan Gök
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Kotex
Reklamveren Temsilcisi: Orjin İbar
Reklam Ajansı: Über Dijital
Kreatif Ekip: Aydeniz Ertunç, Hande Arslan
Art Director: Zeynep Oğulmuş
Müşteri İlişkileri: Tuğçe Kahveci
Seslendiren: Kalben
Prodüksiyon: Moxie Film
Medya Ajansı: Mindshare
PR Ajansı: Ogilvy İstanbul
marketing europe & anatolia / 41
Evlerdeyiz...
Gameon
Excalibur E600...
Casper Excalibur ailesinin güçlü oyun kasası olan E600, dahili
otomatik hız kontrollü fanlarına ve dahili RGB fanına ek
olarak opsiyonel soğutma sistemleri ile ısınma korkusu yaşamadan
yüksek performanslı kullanım vadediyor. En yoğun
programları aynı anda çalıştırıp, güncel ve zorlu tüm oyunları
donma olmadan oynama imkanı sunan ayrıca mimarlık ofisleri
ve tasarım ofislerinin tüm ihtiyaçlarını karşılayan Excalibur
E600, yüzlerce konfigürasyon seçeneği arasından size
uygun içeriklerle masaüstü bilgisayarınızı oluşturmanızı
mümkün kılıyor.
Casper web sitesinde istenilen özellikler ile istenilen modelin
konfigüre edilebildiği Excalibur E600, güçlü performans
arayan oyuncular ve profesyoneller için geliştirildi. E600, 2
adet RTX2080Ti GDDR6 Ekran Kartı ile konfigüre edilmiş İ9
Overclock işlemci ile SLI sistem seçeneğini performans tutkunlarına
sunuyor. Dünyanın önde gelen firmaların Anakart,
Güç Kaynağı , Solid State Drive , Harddisk , Ekran Kartı gibi
komponentlerin kullanıldığı ve Casper sistem garantisi ile
ESD alanda üretilen E600, oyun ve performans dünyasına
yepyeni deneyimler sunmayı vadediyor.
Son teknoloji donanımlar ile maksimum ve kesintisiz performans
vadeden Excalibur E600, hem oyuncular hem de
iş dünyasında performans arayanlar için birbirinden farklı
konfigürasyon seçenekleri sunuyor. Ürün ile ilgili tüm yeni
konfigüsyon seçeneklerine
https://www.casper.com.tr/excalibur-e600 adresinden ulaşabilirsiniz.
Logitech G915 TKL...
Üstün mühendislik teknolojileri ile özenle tasarlanan Logitech
G915 TKL Mekanik Oyuncu Klavyesi tanıtıldı. G915
TKL, oyun tutkunlarını güç ve performansı keşfetmeye davet
ediyor.
Oyun teknolojileri ve ekipmanlarının lider markası Logitech,
hem özellikleri hem de kompakt tasarımıyla öne çıkan
G915 TKL Mekanik Oyuncu Klavyesini duyurdu. G915 TKL,
Sınıfının en iyisi 40 saat pil ömrü, mekanik GL anahtarları,
LIGHTSPEED teknolojisi ve Bluetooth ile kablosuz bağlantı
özelliğiyle oyun severlere profesyonel bir oyun deneyimi
sunuyor. Turnuva sınıfı kompakt tasarıma sahip klavye, daha
küçük alanlara sığıyor ve kolayca başka bir yere taşınabiliyor.
LIGHTSPEED teknolojisi sayesinde tuş aydınlatmaları
kapalı olarak günde ortalama 8 saat
kullanıldığında 135 saate kadar kesintisiz
kablosuz oyun deneyimi sunan
G915 TKL, LIGHTSYNC teknolojisi ile
de oyunlarla senkronize olan dinamik
ve kişiselleştirilebilir bir aydınlatma vadediyor.
Standart mekanik anahtarların
yarısı kadar yüksekliğe sahip olan
klavye, hız ve performansı artırıyor.
G915 TKL oyun severlerin beğenisine
sunulduğu için çok mutlu olduklarının altını çizen Logitech
Türkiye Pazarlama Müdürü Birol Sülük, “Alanında dünya lideri
bir marka olarak oyun keyfini ve profesyonelliğini artırmak
için kullanılan klavyenin en az diğer ekipmanlar kadar
önemli olduğunun bilincindeyiz. Bu nedenle yeni ürünlerimizi
oyuncuların istek ve ihtiyaçları doğrultusunda geliştirmeye
devam ediyoruz. Logitech G’nin en ince ve gelişmiş mekanik
oyuncu klavyelerinden biri olan G915 TKL ile ürünlerimizdeki
üstün teknolojiyi daha kompakt bir tasarımla bir araya getirdik.
Oyuncu klavyeleri için adeta yeni bir standart yaratan
şık ve ultra ince tasarımın ürün kullanıcılarından tam puan
alacağından eminiz” diye konuştu.
44 / marketing europe & anatolia
Gameon
E-Spor pazarı 1,5 milyar dolar...
KPMG Football Benchmark
ekibi, koronavirüs döneminde
E-Spor’un yükselişini
araştırdı.
Araştırmaya göre; koronavirüs
dönemindeki E-Spor
oyun satışları yüzde 63 arttı.
2021 yılına kadar yüzde
21.7 büyümesi beklenen
E-Spor’un piyasa değeri 1,5
milyar doları bulacak
Koronavirüs pandemisi nedeniyle
dünyadaki tüm spor
organizasyonları dururken, bu süreçte E-Spor’a ilgi arttı.
KPMG Football Benchmark ekibi E-Spor dünyasını araştırdı.
Küresel karantina döneminde büyümeye devam eden
E-Spor dünyasında oyun satışları yüzde 63 arttı. Araştırmaya
göre E-Spor’un 2021 yılına kadar yüzde 21.7 oranında
büyümesi, piyasa değerinin 1,5 milyar dolara çıkması bekleniyor.
Aynı dönemde sinema endüstrisinin yüzde 4.4, müziğin
yüzde 3.5, radyonun ise yüzde 2.1 küçülmesi öngörülüyor.
664 milyon kişi takip edecek
2015 yılnda 235 milyon kişinin izlediği E-Spor’un şu anda
toplam 454 milyon kişi tutkuyla takip ediyor. 2022 yılında ise
E-Spor’un takipçi sayısının 644 milyon olacağı hesaplanıyor.
E-Spor kitlesinin yaş ortalaması da dikkat çekici. Dünya
futbolunu izleyenlerin yaş ortalaması 39, Premier Lig’i takip
edenlerin yaş ortalaması 42’yken, NBA’nin izleyici kitlesinin
yaş ortalaması 53. E-Spor takipçilerinin yaş ortalaması ise
32.
Yaklaşık 32 milyon oyuncu bulunuyor
KPMG Spor Sektör Lideri Hakan Uçak, ‘’Koronavirüs döneminde
her yerde E-Spor turnuvaları izledik. E-Spor çok büyük
bir endüstri olmaya koşuyor. Koronavirüs bunu hızlandırdı.
Salgın dönemi yaşanan küresel karantina, sonrasında
başlayan kontrollü sosyal hayat en fazla gençleri etkiliyor.
Gençler E-Spor dünyasına çok ilgili ve bir futbolcu olmak
için çabalamak yerine E-Spor oyuncusu olmayı tercih ediyorlar.
Şu anda yaklaşık 32 milyon E-Spor sporcusu var. Bu
gelecek yıllarda daha da artacaktır. Olimpiyatların E-Spor’a
açılması halinde rakamların katlanarak büyüdüğünü görebileceğiz”
dedi.
Sihirdar Vadisi Arena Sancakları...
Riot Games, resmi League of Legends esporu yayınlarında
görülecek, kişiselleştirilebilir Sihirdar Vadisi Arena
Sancaklarını duyurdu. Marka partnerlerine yeni reklam
imkanları sunan Sihirdar Vadisi Arena Sancakları, pek çok
geleneksel sporda görülen saha ve stadyum içi markalaşma
çalışmalarına benzer bir deneyim oluşturup, oyun içi haritaya
özgün, modüler marka çalışmalarına imkan verecek.
League of Legends, dünyanın en çok izlenen esporu konumunda.
2019 Dünya Şampiyonası Finali tüm dünyada dakika
başına ortalama 21,8 milyon kişi tarafından izlendi.
Resmi yayınlar ise YouTube, Twitch ve Huya da dahil olmak
üzere 30’dan fazla dijital ve geleneksel dağıtım partneri
tarafından gerçekleştiriliyor. Riot Games’in hayata geçirdiği
yeni uygulamayla birlikte, 2020 Yaz Mevsimi’nden itibaren,
Dünya Şampiyonası da dahil olmak üzere bölgesel rekabetçi
ligler Arena Sancaklarını kullanmaya başlayarak tercih
ettikleri marka partnerlerine yeni reklam imkânları sunacak.
Riot Games’in League of Legends esporu için özel olarak
tasarladığı en yeni dijital ürün olan Sihirdar Vadisi Arena
Sancakları, ilk etapta LCK, LPL, LCS, LEC ve global etkinliklerde
aktif olacak.
Riot Games’in Küresel Espor Partnerlikleri Lideri Naz Aletaha,
konuyla ilgili yaptığı açıklamada:
“Canlı etkinliklerimizden çevrimiçi yayınlara, League of
Legends’ın izleyicilere sunduğu deneyimi sürekli yenileyerek
modern sporları şekillendirmeye çalışıyoruz. Sihirdar Vadisi
Arena Sancakları sayesinde LoL tarihinde partnerlerimizin
markalarını ilk kez doğrudan oyun alanına yerleştiriyor ve
büyük spor arenalarındaki enerjiyi yansıtan sürükleyici bir
deneyim oluşturuyoruz” dedi.
46 / marketing europe & anatolia
Kültür - Sanat
Google Arts & Culture platformu...
Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi Resim
Koleksiyonu’nda bulunan, Osman Hamdi Bey’e ait 6
tablonun bilimsel araştırma ve konservasyon çalışmalarının
süreçleri ve bulguları Google Arts & Culture platformuna
taşındı.
Osman Hamdi Bey’in, Sakıp Sabancı Müzesi (SSM) Resim
Koleksiyonu’nda yer alan 6 tablosunun bilimsel araştırma
ve konservasyon çalışmalarının süreç ve bulguları, kültür
sanat dünyasının en önemli dijital platformlarından Google
Arts & Culture’a taşındı. 6 Haziran 2018’den bu yana Atlı
Köşk’te ziyaret edilebilen Görünenin Ötesinde Osman
Hamdi Bey sergisine de kaynaklık eden araştırma, böylece
uluslararası düzeyde erişime açıldı.
Türkçe ve İngilizce seçenekleriyle ziyaret edilebilen
çevrimiçi sergi, bir sanatçının üretimini daha yakından
tanımak için kullanılan bilimsel yöntemleri anlaşılır
kılmasının yanı sıra Osman Hamdi Bey’e atfedilen eserlerin
teknikleri ve malzeme yapılarına dair ayrıntılı bilgiler
sunuyor. Sanatçının Vazoda Çiçekler, Kuran Okuyan
Hoca, Kokona Despina, Naile Hanım Portresi, Arzuhalci
ve Cami adlı tablolarının karşılaştırmalı olarak incelendiği
proje, sadece Türkiye’de değil, dünyadaki konservasyon
çalışmaları için de yol haritası ortaya çıkarıyor.
Necib Mahfuz...
Kırmızı Kedi etiketiyle yayımlanan
Necib Mahfuz’un unutulmaz eserleri
şimdi yepyeni kapaklarıyla bir
kez daha okurlarıyla buluşuyor.
1988 yılında Nobel Edebiyat
Ödülü’nü kazanan ve
“Ortadoğu’nun Balzac’ı” olarak
nitelendirilen usta yazar Necib
Mahfuz’un Mısır’da yıllarca yasaklanan
Cebelavi Sokağı’nın Çocukları; Mısır’ın saklı
yüzünü anlattığı Aşk Zamanı; Mısır’ın arka sokaklarındaki
insanların acılarını, sevinçlerini ve heyecanlarını büyülü
bir Doğu masalı havasında betimlediği Midak Sokağı
ve 30’lu yılların başında devrimlerle çalkalanan, yol
ayrımındaki Mısır toplumunun eksiksiz bir panoramasını
sunan Kahire Modern adlı kitapları yeni kapaklarıyla
raflardaki yerini aldı.
Yeni kapak tasarımında, yazarın kitaplarında ustalıkla
anlattığı dönemin Mısır sokaklarından siyah beyaz
fotoğraflara, toplumsal değişimin keskinliğini vurgulayan
bir yazı karakteri eşlik ediyor.
Öldüren Roman...
221B Dergisi’nin
düzenlediği Polisiye İlk Roman
Yarışması’nın birincisi
Baytan Uğur Yem’den etkileyici
bir polisiye…
Toygar, hayatının zor bir
döneminden geçerken
onu ayakta tutan tek şey,
çok güvendiği romanının
yayımlanma ihtimalidir;
fakat yayınevlerinden ve
dosyasını okuyan editörlerden
beklediği ilgiyi göremez. Bunun üzerine harekete
geçer ve editörleri cezalandırmaya başlar. Oyun içinde
oyun, roman içinde roman ilerlerken polis de elbette katilin
peşindedir.
Baytan Uğur Yem, yarattığı karakter ve karakterin
cinayet işleme biçimiyle yerli polisiyemiz için özgün bir
yol açıyor. Polisiyeseverlere soluk soluğa okunacak bir
roman bırakıyor.
48 / marketing europe & anatolia
Kültür - Sanat
Digital Dali sergisi...
Sakıp Sabancı Müzesi (SSM), geçmiş sergilerinden zengin
içerikleri kapsamlı seçkilerle dijital kanallarında paylaşıma
açmaya devam ediyor. Müze, 20 Eylül 2008 - 1
Şubat 2009 tarihleri arasında Akbank’ın desteğiyle gerçekleştirdiği
İstanbul’da Bir Sürrealist: Salvador Dalí sergisini
çevrimiçine taşıdı.
İspanya’da bulunan Gala-Salvador Dalí Vakfı koleksiyo-
nuna ait eserlerle vakıf dışında gerçekleştirilen en büyük
geçici sergi olma özelliğine sahip İstanbul’da Bir Sürrealist:
Salvador Dalí, sanatçının yağlıboya tablo, çizim ve
grafiklerinden oluşan geniş bir seçki sunmuş; açık kaldığı
süre içinde 252 bin kişi tarafından ziyaret edilmişti.
DigitalSSM arşiv kaynaklarıyla hazırlanan ve SSM web
sitesi, sosyal medya hesapları ile YouTube kanalından
erişilebilen İstanbul’da Bir Sürrealist: Salvador Dalí çevrimiçi
sergisinde; Salvador Dalí’nin benzersiz sanat anlayışıyla
oluşturduğu eserlerinin yanı sıra, el yazmaları,
fotoğraflar ve çeşitli dokümanlar yer alıyor.
Gala - Salvador Dalí Vakfı Dalí Çalışmaları Merkezi Yöneticisi
ve İstanbul sergisinin küratörü Montse Aguer
Teixidor’un yeni bir söyleşisiyle zenginleştirilen çevrimiçi
sergi kapsamında; daha önce yine SSM’de gerçekleştirilen
Dalí konferans serisi de yeniden paylaşıma açıldı.
Teixidor’un yanı sıra yazar Ferit Edgü, sanat eleştirmeni,
akademisyen ve yazar Hasan Bülent Kahraman gibi isimlerin
katıldığı konferanslarda; Dalí’nin yaşam öyküsü, çok
yönlü sanatsal üretimi ve etkisi konuşuluyor.
Sanal Müzeler...
Dünyaca ünlü müzeler ve manzaraları paylaşan Youtube
kanallarından oluşan bir seçki
Paris’teki Louvre Müzesi gezisini de iki bölüm olarak kanalında
paylaşıyor.
https://www.youtube.com/channel/UCYulrOk4EbqL833o-
ETw0bWQ
Dünyanın dört bir yanından çarpıcı manzaraları dron çekimleriyle
sanal gezi formatında paylaşan Prowalk Tours,
İtalya’nın güneyinde yer alan Paestum Antik Kenti’ni, Kahire
Mısır Müzesi’ni ve Keops Gemisi’ni 4k/60 fps seçenekle
sanal ortamda gezme imkanı tanıyor. Kanalda İtalya’nın
meşhur kenti Venedik’i de gezebilirsiniz.
https://www.youtube.com/channel/
UCNzul4dnciIlDg8BAcn5-cQ
Philadelphia Hekimler Koleji’nde yer alan Mütter Müzesi’ne
ait olan YouTube kanalı; tıp tarihine ait ilginç bilgileri,
Müze eğitmenleri ve akademisyenler aracılığıyla kısa videolar
olarak izleyiclere sunuyor. Kanalda Küratör Anna
Dhody’nin rehberliğinde Mütter Müzesi’ni de gezip göre-
bilirsiniz.
https://www.youtube.com/channel/UCY1P41HEck4KuuludCMUcFQ
Ambient Walking
Japonya’daki Kasuga-Taisha Mabedi, Kyoto Kraliyet Sarayı,
Moğolistan’ın başkenti Ulanbatur’u yürüyerek gezebiliyorsunuz.
Kanalın içerikleri arasında Londra’daki British
Museum ve Abu Dhabi’deki Louvre Müzesi gezisine de
katılabilirsiniz.
https://www.youtube.com/channel/UCvUJkGPWzj100gTHN2AJopA,
marketing europe & anatolia /49