Metinlerin içerisinde geçen bazı harfler / sesler : KAYNAK : HEMŞİN ...
Metinlerin içerisinde geçen bazı harfler / sesler : KAYNAK : HEMŞİN ...
Metinlerin içerisinde geçen bazı harfler / sesler : KAYNAK : HEMŞİN ...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Aĉaŕ(aĉal) : Genç öküz.<br />
HAÇAPİT' TE YAŞAYAN<br />
BİR AVUÇ <strong>HEMŞİN</strong>'Lİ SÖZCÜK<br />
Bizum aĉal da ĝenä mesuŕa duşmiş.<br />
Aĉkai : Gözde çıkan arpacık.<br />
Afķuŕmak : Havlamak.<br />
Ĝozumun ķenäŕindä ĝenä aĉkai ĉikti.<br />
Mal ķòpäği här zåmån afķuŕmäz. Afķurdimi da atlaŕ.<br />
Agos : Tarla sürerken sabanın toprakta açtığı yol.<br />
"Aĉal, agosa ĝäl" demağilen aĉal agosa ĝälmäz. Biŕ tåne yapiştuŕ, bak nasi ĝäluŕ.<br />
Age düşmek : Erik, karayemiş gibi meyvelerin ağaçta henüz kızarmaya başlaması.<br />
Ernafil erukläŕinun age duşma zåmåniduŕ.<br />
Ağdun : Bir tarla ismi (khaçapit'te)<br />
Ağdun’un iŕmaği daşmiş, baħĉenun tumbini alup ĝotuŕmiş.<br />
Aitlamak : Toprağın kazma ile ince parçalara ayrılıp ufalanması, havalandırılması<br />
Aitlenmiş baħĉenun iĉindä yabåni ot az bitäŕ, lazuti da bol oluŕ.<br />
Alaf : Kış aylarında, ineklere yiyeceği olarak kesilen diken, karayemiş gibi yeşil<br />
dalların genel adı.<br />
Enduk Kalećuğa, alaf edä edä ĝäştuk säslikayanun ustina.<br />
Arķiŕluk : Uzunca ve düzgün güzergah, yol.<br />
Avzon<br />
Bi dä baktum ki, Ćevailläŕun katiri Şişmånläŕun arķiŕlukten bòyåni ĝäluŕ.<br />
Haboylä arkiŕi yolläŕilen biŕ ĝidäŕum biŕ ĝäliom.<br />
: İneklerin su içmesi amacıyla yapılan uzun ve dar düzenek, yalak.<br />
Ĉoćuğ_iķen ara sira avzona giŕup seŕinlarduk.<br />
Badron : Hasadı yapılan mısırı kurutmak amacıyla bir tümsek yer yukarıdan aşağıya doğru<br />
delinerek, üstüne uzun odunlar dizilir, bir tür toprak fırın yaratılır.<br />
Badron'un üstüne dizilen odunların üzerine mısırlar serilir, yağmurdan korumak<br />
için mısırların üstü geniş ve düz tahtalarla kapatılır, tabanda ise ateş yakılır.<br />
E biza un lazim_idi dää. Ķendi başina kuŕumasini bekliyemäzduk. Lazuti ħaŕmån<br />
edäŕduk, dolduŕurduk badron'a, bazi da furuna... ònden soğra doğri däğoŕmona<br />
oğutmağa ĝotuŕurduk. Badron lazutinden ĉok ätmäk yemişim.<br />
Baħaŕdak : Beşikteki bebeğin üstüne serilen örtüyü sabitlemek için kullanılan çubuk.<br />
Baħaŕdaği muķem takmäinćä uşak peşikten aşaği aseldi.<br />
2