29.06.2022 Views

MERCAN 2022- İÇ SAYFALAR (2)

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Röportaj

BAHAR

ALERJiSi

UZMAN DOKTOR

HÜSEYİN KADI

GÖGÜS HASTALIKLARI

Röportaj

Özel Mercan Hastanesi Göğüs

Hastalıkları Uzmanı Dr. Hüseyin

Kadı, alerjik hastalıkların çevresel

faktörler ve genetik yatkınlık ile

ortaya çıktığını, bu iki olgunun

hastalığa yakalanma riski

arttırdığını söyledi.

Özel Mercan Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı

Dr. Hüseyin Kadı, alerjik hastalıkların bireyleri çocukluk

ve gençlik çağında daha çok etkilediğini belirterek mevsim

geçişlerine dikkat çekti.

Sayın Kadı, Alerjik Hastalıklar Hakkında Bilgi

Alabilir miyiz?

Alerjik hastalıklar, çevresel faktörler ve genetik yatkınlığın

sonucu olarak ortaya çıkar. Genellikle mevsim

geçişlerinde görülür. Toplumun yüzde 20’si yaşamının

bir döneminde bundan etkilenir. Hastalık genellikle

çocukluk veya gençlik çağında başlar, en sık rastlandığı

dönem çocukluk çağıdır. Orta yaşlarda belirtilerde

azalma izlenir. Alerjiden etkilenen yaşlı insan sayısı

çok azdır. Ebeveynlerden birinin alerjik olması çocukta

alerji ortaya çıkma riskini iki katına çıkarır ve annenin

etkisi babanınkinden fazladır. Her iki ebeveyn alerjik

ise risk dört kat artar.

Sayın Kadı, Bahar Alerjisi Nedir?

Bahar aylarında çiçek tozları dediğimiz polenlerin

havada dolaşımı artmaktadır. Polen alerjisi olan kişilerde

bu dönemde gelişen şikâyetler “Bahar Alerjisi” veya

“Saman Nezlesi” olarak da tanımlanır.

Kuzey yarımkürede ağaç polenleri ilkbaharda,

çimen polenleri yaz aylarında ve

yabani ot polenleri sonbaharda erken dönemlerde

semptom oluşumundan sorumludur.

Aslında polenler zararlı maddeler değildir ancak alerjik

olan kişilerde bağışıklık sistemimiz bu maddeleri tehlikeli

olarak tanımlayarak “histamin” ve benzeri maddelerin

salgısını arttırır. Göz, burun ve nefes borusunun

Hastalık genellikle çocukluk veya gençlik çağında

başlar, en sık rastlandığı dönem çocukluk

çağıdır. Orta yaşlarda belirtilerde azalma izlenir.

Alerjiden etkilenen yaşlı insan sayısı çok azdır.

üzerini kaplayan “mukoza” denilen yüzeyde mikrobik

olmayan iltihaba neden olurlar.

Sayın Kadı, Mevsim İtibariyle Bahar Alerjisi Öne

Çıkmaktadır. Bahar Alerjisi Belirtileri Nelerdir?

Polen tanecikleri esas olarak burunda yakalanırlar ve

göze de ulaşırlar, bu nedenle en sık belirtiler burun ve

gözlerde görülür.

Bahar Alerjisinin belirtileri:

- Burun tıkanıklığı ve akıntısı

- Burun, ağız ve boğaz kaşıntısı

- Hapşırma

- Gözlerde kızarıklık, sulanma ve kaşıntı

- Göğüste sıkışma

- Öksürük

- Koku ve tat almada azalma

- Burun tıkanıklığı olanlarda horlama, baş ağrısı ve

uyku bozukluğu

Sayın Kadı, Bahar Alerjisi Risk Faktörleri Nelerdir?

- Ailede alerji veya atopi öyküsünün olması,

- Sosyoekonomik düzeyin yüksek olması,

- Siyah ırk

- Hava kirliliği,

- Ailenin ilk çocuğu olma,

Ebeveynlerden birinin alerjik olması çocukta alerji

ortaya çıkma riskini iki katına çıkarır ve annenin etkisi

babanınkinden fazladır. Her iki ebeveyn alerjik ise risk

dört kat artar.

- Ev içinde hayvan beslenmesi,

- Evde sigara içilmesi,

- Bebeğin anne sütü almaması ya da kısa süreli alması

- Polen sezonunun hemen öncesinde doğmak,

- Sezaryenle doğmak,

- Sık gereksiz antibiyotik kullanımı

Sayın Kadı, Bahar Alerjisi Teşhisi Nasıl Konur?

Bahar Alerjisi teşhisi genellikle hastanın öyküsüne dayanılarak

konur. Belirtiler genellikle her yıl belirli zaman

diliminde tekrarlar. Bahar alerjisinin belirtileri mikropların

neden olduğu hastalıklarla karışabilir. Bu nedenle, ayrıntılı

muayene gerekirse alerji deri testi veya kan testleri yapılmalıdır.

Sayın Kadı, Bahar Alerjisinin Tedavisi Nasıl Yapılır?

Bahar Alerjisinin tedavisinde alerjenden kaçınma, ilaç

tedavisi, immünoterapi ve cerrahi tedavi seçenekleri bulunmaktadır.

1-Allerjenden Kaçınma

Allerjenden tamamen kaçınmak mümkün olmasa da alınan

tedbirlerle alerji yükü azaltılabilmektedir. Bu nedenle;

- Polenlerin yoğun olduğu sabah saatlerinde, kuru ve

rüzgarlı havalarda zorunlu değilse dışarı çıkmayın.

- Polen mevsiminde spor için kapalı alanları tercih edin.

- Siperli şapka kullanın.

- Göz nezleniz varsa güneş gözlüğü faydalı olabilir.

- Eve geldiğinizde giysilerinizi değiştirin.

- Uzun kollu elbiseler ve pantolon giyin.

- Eve geldiğinizde duş alın ve bol su ile yüzünüzü

yıkayın.

- Çok şiddetli bulgularınız varsa evinizde ve aracınızda

polen filtresi kullanın.

- Polen mevsiminde çamaşırlarınızı evde kurutmaya

özen gösterin.

- Polenlerin yoğun olduğu saatlerde kapı, pencere

açmayın.

- Toplu taşıma araçlarında açık kapı ve pencere önlerinde

durmayın.

- Çimlerin biçildiği ortamlardan uzak durun.

- Polenlerin yüksek olduğu mevsimlerde uygun bir maske

kullanın.

- Sigara içmek şikayetleri artırır, sigara içmeyin ve sigara

içilen ortamlardan uzak durun.

- Çimenli, çiçekli ortamlarda yerde uzanmayın.

2- İlaç Tedavisi

- Antihistaminikler

- Kortikosteroidler

- Kromoglikat

- Vazokonstriktörler

- Antikolinerjikler

- lökotrien antagonistleri

- Humanize monoklonal anti-IgE antikorları

Bütün bu ilaçlar tek başına veya kombine, lokal ya da

sistemik olarak kullanımı, hastalığınızın şiddetine ve semptomlara

göre doktorunuz tarafından belirlenmektedir.

3- İmmünoterapi

Allerjen-spesifik immünoterapi (allerjen aşıları), allerjik

duyarlanmayı azaltmak ve bunun neticesinde burun, göz

ve akciğerlerde oluşan semptomları hafifletmek üzere hazırlanmış

olan bir allerjen formülasyonunun düzenli olarak

cilt altı yoldan enjekte edilmesini ifade eder.

İmmünoterapi için seçilecek hastalar genellikle alerjisi

ilaçlarla kontrol edilemeyen veya ilaç yan etkilerinden

rahatsız olan hastalardır.

Genç erişkinler ve 5 yaş üzerindeki çocuklar bu tedavi

için en iyi adaylardır; yaşlı hastalarda alınan sonuçlar yüz

güldürücü değildir ve yan etkiler daha sıktır.

İmmünoterapi ağır astımlı hastalar ve kardiyovasküler

hastalığı olanlara uygulanmaz.

4- Cerrahi Tedavi

Cerrahi müdahale nadiren gereklidir. Fakat ilaç

tedavisinin başarısız kalması durumunda konka redüksiyonu

ve/veya septum deviasyonuna yapılacak

bir müdahale, özellikle nazal spreylerin bölgeye daha

iyi ulaşabilmesini sağlaması nedeniyle yararlı olabilir.

Yine drenajı bozuk haftalar süren tıbbi tedaviye yanıt

vermeyen kronik rinosinüzitte endoskopik sinüs cerrahisi

uygulanabilir. Ayrıca ilk tanı konulduğunda poliplerin

histolojik incelemesi için cerrahi girişim gereklidir.

12 13

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!