16.01.2017 Views

VI MANTIK ÇALIŞTAYI KİTABI

OztE0E

OztE0E

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

doğru ya da yanlış olabilir. Önerme eklemleri kullanarak; örneğin, (α→β) gibi<br />

bir önermenin yazıldığı durumda bu koşul önermesinin doğruluk değeri α’nın<br />

ve β’nın aldığı doğruluk değerlerine göre değişmektedir. (α→β) önermesi α’nın<br />

doğru β’nın yanlış olduğu durumlarda yanlış değerini alırken diğer tüm durumlarda<br />

3 doğru değeri almaktadır. Veyahut (α˄β) önermesi söz konusu olduğunda<br />

bu önerme sadece α ve β aynı anda doğru olduğunda doğru ve α’nın veya β’nın<br />

en az birinin yanlış olma durumunda (α˄β) önermesi yanlış değeri alır.<br />

Görüldüğü üzere önermelerin doğruluk değeri hem içerdikleri önerme eklemine<br />

hem de eklemle birleştirilen küçük önermelerin doğruluk değerine bağlıdır.<br />

Bu iki özellik İbn Sînâ mantığının, özellikle de kıyas kısmının dönüm<br />

noktasıdır. Nitekim elimizde, söz gelimi şartlı önermelerden oluşan bir şartlı<br />

kıyas olduğunda, şartlı önermelerin, bir başka deyişle bileşik önermelerin bir<br />

doğruluk değeri olmasına karşın önermeyi oluşturan ön bileşen ve art bileşen<br />

kısımlarının, doğruluk değeri hakkında İbn Sînâ, modern mantığın yorumladığı<br />

doğruluk-fonksiyonluluk açısından farklı görüşe sahip olacaktır.<br />

İbn Sînâ’ya göre bitişik ve ayrık şartlı önermelerin doğruluk değeri vardır.<br />

Bununla birlikte İbn Sînâ bileşik bir önermeyi oluşturan cümleciklerin (yan bileşen)<br />

de kendi başlarına, bağımsız birer yargı olarak düşünüldüğünde, doğruluk<br />

değeri olduğunu reddetmez. Ancak söz konusu şartlı bir önerme olduğunda,<br />

şartlı önermeyi oluşturan cümleciklerin kendi başlarına doğruluk değerlerinden<br />

bahsetmek mümkün değildir. Dânişnâme-i Alâî’de bu durumu şöyle açıklar:<br />

Mukaddem ve taliden her biri kendi başına birer önermedir. Nitekim<br />

“Eğer Güneş doğarsa gündüz olur.” dersin ve burada “Güneş doğar”<br />

sözün bir önermedir. Fakat şart lafzı mukaddemi önerme olmaktan<br />

çıkarır. Çünkü “Eğer Güneş doğarsa” dediğin zaman “eğer” lafzının<br />

girmesiyle birlikte bu söz önerme olmaktan çıkar. O zaman ne doğrudur<br />

ne yanlıştır. Çünkü “O zaman gündüz olur.” dediğinde bu ne doğrudur ne<br />

de yanlıştır. “Bu sayı ya tektir” dediğin zaman ayrık şartlıda da böyledir.<br />

Eğer “ya” lafzı olmasaydı bu tali önerme olurdu. 4<br />

Alıntıda da görüldüğü üzere basit bir önerme bağlaçlarla birlikte ifade edildiğinde,<br />

İbn Sînâ’ya göre önerme olma özelliğini yitirmektedir. Şartlı önermelerin<br />

bileşenlerini birer önerme olarak kabul etmez İbn Sînâ. Önerme olmadıkları<br />

için de doğruluk değeri olmaz. Cümle eklemleri, İbn Sînâ için, her ne kadar<br />

önermeleri birbirlerine bağlasalar da bağlaç ekleri cümle ile beraber değerlendirilmektedir.<br />

Bu sebeple şartlı bir önermenin ön bileşeninin ve art bileşeninin<br />

doğruluk değeri olmamaktadır.<br />

3 p doğruyken q doğru, p yanlışken q yanlış ve p yanlışken q doğru.<br />

4 İbn Sînâ, Dânişnâme-i Alâî, çev. Murat Demirkol. (İstanbul: T.Y.E.K. Yay, 2013) 50.<br />

70

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!