Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
37<br />
Yunanistan’ın meşhur adası Santorini’ye arabayla gidiyoruz<br />
kemerlerinizi bağlayın uzun bir yol sizi bekliyor. İlk varış yeri<br />
Atina. Mesafe 1135 km. Arabada şoför sayısı 2. Gün ağarmadan<br />
yola çıkılır bu saatler en sevdiğim saatlerdir. İstanbul sessizdir,<br />
gökyüzü farklı bir tondadır, hava estirir, ezan sesi ürpertir.<br />
Vakit erken olduğu için İpsala sınırından çok rahat geçilir.<br />
Yolumuz otoban. Vur kendini aşağıya Kavala iline kadar<br />
dümdüz bir yol. Kavala’dan Selanik (Thesalloniki) tabelasını<br />
takip et. Daha sonra sırayla Katerini, Lamia merkezlerini geç,<br />
bu kısım yazlıkların olduğu bir bölge, kalabalıklaşır hareket<br />
başlar, sonra ver elini Atina! Yolda araç sayısı az, sol şerit<br />
boş. Yolculuk boyunca sol şeritte giden araba göremedim.<br />
34 plakalı aracımız alışkanlıkla sol şeritte kaptırır, selektör<br />
yapmayı, kornaya basmayı özlemeden ilerler rahat bir yolculuk<br />
olur. İstanbul-Antalya 730 km arabayla gidildiğinde sersemletir<br />
Atina yolu ise şaşırtıcı bir şekilde kolay, yol alma süresini<br />
kısaltır. Yurdumun otobanından başka bir farkı çok sık paralı<br />
geçiş olması gişe sayısı fazla. Yine mi? Yine mi? Dedirten<br />
cinsten. Sanırım bu nedenle kullanılmıyor olabilir otoban sakin.<br />
Atina’ya vardığımızda Mikanos adasına gidecek olan<br />
İstanbullu arkadaşlarımızla buluşuyoruz. Atina’yı değil ama<br />
insanlarını sevdim, halk olarak çok benzetiyorum bize. Saat<br />
gece yarısı olduğunda Santorini adasına geçmek için feribot<br />
bileti alınmadığı hatırlanır.<br />
PİRE LİMANINA VARIŞ<br />
Şaşırıyorum, denizcilik gelişmiş, limanda bir koşuşturma<br />
mevcut, her milletten insan var, çekçekli valizleriyle gemilere<br />
inenler, çıkanlar, liman ve çevresi ışıl ışıl, tatil heyecanı sarıyor<br />
beni. Blue Star Delos feribot gişesi kapanmış sabah erkenden<br />
açılmasını bekleyeceğiz. Otele gidip uyumak istemiyorum Atina<br />
sokaklarında kaybolarak açık mekanlarda geceleyip birer birer<br />
kapatıyoruz mekanları.<br />
Yabancısı olduğumuz bu şehirde sabah 7’deki Pire-Santorini<br />
arabalı feribota biletlerimizi ayarlıyorum. Arabayla feribota<br />
binerken Santorini telaffuzumdan Türk olduğumu anlayan<br />
Dedeağaçlı Türk görevli “gil, gil” (gel-gel) diyerek arabamıza yol<br />
gösteriyor ardından “hepimiz Mehmetçiğiz “ diyor.<br />
Araba yolculuğumuz süresi kadar daha yol gideceğim ve<br />
yorgunum. Akıllık edip kabinli bilet alıyorum. Hemen odama<br />
çıkıyor yatağa atıyorum kendimi. Başka yunan adalarına<br />
uğrayıp yolcu indiriliyor bindiriliyor hiçbirini görmüyorum<br />
yorgunluktan uyuyorum ta ki kapım yumruklanana kadar.<br />
İngilizce bilmeyen görevli yunanca hararetli bir şeyler anlatıyor.<br />
Santorini Adası’na varış.<br />
Bundan sonrası çok kolay adada yaşayan tek Türk<br />
arkadaşımız Aytunç Yıldız var. Adaya gelmeden ne okuduk, ne<br />
araştırdık, ne inceledik, ne program, ne yer ayırttık, İstanbul’da<br />
ki kariyerini bırakıp ani bir kararla rehberlik yapmaya başlayan<br />
daha sonra Santorini’de yaşamaya başlayan arkadaşımız Aytunç<br />
Yıldız bizim için her şeyi ayarlamış. Otelimiz Oia köyünde.<br />
(Adanın en güzel yeri.) Renkli rehberimiz varken Santorini’yi<br />
anlatmak bana düşmez. Adayı Aytunç’un kaleminden<br />
aktaracağım. O kadar güzel anlattı ki, gezdirdi ki bir şeyleri<br />
atlamak istemiyorum. Enfes tarih bilgiyle, muhabbetiyle,<br />
neşesiyle tatilimize başka bir boyut kattı. Sevgili arkadaşımızın<br />
Santorini ile buluşması okuduğu bir kitapla başlamış olaylar<br />
tesadüfler silsilesiyle şu anda Santorini de yaşayan tek Türk<br />
kendisi.<br />
SANTORİNİ’DE YAŞAYAN<br />
TEK TÜRK AYTUNÇ YILDIZ ANLATIYOR<br />
Adanın naçizane tavsiyelerim üzerine gezilecek yerlerine<br />
göz atarsak, elbette ki en önemli iki yer Fira ve Oia köyleridir.<br />
Fira zaten adanın merkezidir ve resmi adıdır. Örneğin, uçak<br />
bileti alırken Santorini seçtiğinizde Fira (Thera) Havalimanı<br />
karşınıza çıkar.<br />
Oia Köyü; anlatılmaz, yaşanır. Dünyanın en çok fotoğraf<br />
çekilen yerlerinden birisi olmakla birlikte, Santorini’nin<br />
bugünkü popülaritesinde %100 katkısı olan yerdir. Hatta<br />
“Santorini’yi Santorini yapan Oia Köyü’dür!” dersek yanlış<br />
olmaz. Çünkü Oia Köyü olmazsa Santorini bugünkü Santorini<br />
olamazdı.<br />
19. yüzyılda Oia Köyü popülerliğini kazanmaya başlamıştı.<br />
Gemi kaptanları buradaki Cave House (Mağara Ev)’lara<br />
yerleşmeye başlamıştı olağanüstü manzarasından dolayı.<br />
1950’li yıllarda turizmin başlaması, 1960’lı yıllarda buradaki<br />
Cave House’ların yavaş yavaş otele dönüşmesine sebep<br />
olmuştur. Buradaki olağanüstü atmosferi keşfeden turistlerin<br />
adaya gösterdikleri yoğun ilgi, adanın tarıma ve balıkçılığa<br />
dayalı hayatının turizme yönelmesine sebep olmuştur.<br />
Bugün Sophia Loren ile birlikte Brad Pit & Angelina Jolie<br />
çiftinin de ev sahibi olduğu bu köy halen popülaritesini tüm<br />
hızıyla sürdürmektedir. Internet üzerinde Yunanistan diye bir<br />
araştırma yapıldığında rastlanacak ilk resimler Oia Köyü’nün<br />
mavi kubbeli şapellerinin resimleridir. Sadece Yunanistan’ın<br />
değil, dünyanın en çok ziyaret edilen yerlerinden birisidir<br />
Oia Köyü. Beyaz mermer yürüyüş yolları, merdivenlerle inilen<br />
yamaçları, sanat galerileri ve elbette yerel halkın katkıları ile bir<br />
estetik abidesi olarak karşımıza dikilmektedir.<br />
Romantik çiftlerin ya da balayı çiftlerinin en çok tercih<br />
ettiği yerlerden birisi olan Oia Köyü’nde Caldera manzaralı<br />
cafe ve restoranlarında yemek yemek ve bir kadeh şarap<br />
içmek en önemli ritüellerdendir. Tüm Ege Denizinde olduğu<br />
gibi, tadına doyulmaz bir günbatımı sunmaktadır Oia Köyü.<br />
Özellikle buradaki günbatımı, bir başka ritüeldir. Genellikle<br />
köyün en ucundaki Lotza Kalesi’nden izlenir ve güneş<br />
alkışlarla uğurlanır yeni geleceği bir sonraki gün için. Her<br />
akşamüstü, birçok grubun otobüslerle bu günbatımına şahit<br />
olmak için geldiklerini göreceksiniz. Eğer yüksek sezonda<br />
Santorini’deyseniz, günbatımı için yerinizi önceden almanız<br />
gerekir. Çünkü buradaki günbatımı başka hiç bir yere<br />
benzemediğinden, ilgisi de aynı orandadır.<br />
Caldera Koyu’na bakan yamaç evlerin balkonlarında ya<br />
da havuzlarında güneşlenenler, yollarda ellerinde kamerayla<br />
görüntü alanlar, bir restoranda oturup manzaranın keyfini<br />
çıkaranlar… Dünyanın her yerinden insanların gelip buluştuğu<br />
bir yerdir yaşadığım Oia Köyü. Santorini’nin merkezi Fira<br />
Köyü’dür fakat kalbi Oia Köyü’dür. Mavi kubbeli beyaz şapelleri