04.06.2018 Views

Yapı Malzeme Haziran 2018

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Kalıp ve İskele Sistemleri<br />

MESA<br />

NAL Tünel<br />

Kalıbı<br />

TEMEL ÖZELLİKLER<br />

• Yüksek yük taşıma kapasitesi ve beton basıncına dayanıklılık<br />

• Hızlı ve kolay montaj sağlayan modüler tasarım<br />

• Esneklik<br />

• Hızlı ve güvenli uygulama<br />

• Hidro-mekanik güç sistemleri ile zaman ve işçilikten tasarruf<br />

• Beton döküm kolaylığı ve vibrasyon sistemleri<br />

MESA<br />

TBM Segment<br />

Kalıpları<br />

TEMEL ÖZELLİKLER<br />

• Projeye özel, teknoloji odaklı kalıp tasarımı<br />

• Dayanıklı ve uzun ömürlü kalıplar ile sağlanan maliyet avantajı<br />

• <strong>Malzeme</strong> kalitesi ve üretim teknolojisi ile yüksek beton kalitesi ve<br />

ölçüsel hassasiyete sahip kalıplar.<br />

• Hızlı ve güvenli uygulama


editör<br />

İSTMAG Magazin Gazetecilik<br />

İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. adına<br />

İmtiyaz Sahibi<br />

H. Ferruh Işık<br />

Genel Müdür<br />

Mehmet Söztutan<br />

mehmet.soztutan@img.com<br />

Reklam Müdürü<br />

Hakan Girgin<br />

hakan.girgin@img.com.tr<br />

Yayın Editörü<br />

Tarık Oral<br />

tarik.oral@img.com.tr<br />

Grafik Tasarım<br />

Sami Aktaş<br />

sami.aktas@img.com.tr<br />

Sorumlu Müdür<br />

Cüneyt Aktürk<br />

cuneyt.akturk@img.com.tr<br />

Dış İlişkiler Müdürü<br />

Yusuf Okçu<br />

yusuf.okcu@img.com.tr<br />

Kurumsal İletişim Müdürü<br />

Ebru Pekel<br />

ebru.pekel@img.com.tr<br />

Muhasebe ve Finans Müdürü<br />

Mustafa Aktaş<br />

mustafa.aktas@img.com<br />

İklimlendirme alanındaki yenilikler<br />

sektöre hareket getirecek<br />

Geçtiğimiz ay düzenlenen bölgenin en büyük yapı, inşaat malzemeleri ve teknolojileri fuarı olan <strong>Yapı</strong> Fuarı – Turkeybuild<br />

İstanbul, sektörün önde gelen firmalarının katılımı ve 100 bine yakın ziyaretçi sayısıyla başarılı bir şekilde gerçekleşti.<br />

Sektörün en büyük derneği olan Türkiye İMSAD’da üyeleriyle tam kadro oradaydı. 31 üyesiyle fuara adeta çıkarma<br />

yapan Türkiye İMSAD Başkanı Ferdi Erdoğan yapmış olduğu konuşmada; “İnşaat ve inşaat malzemeleri sanayisi, Türkiye’nin<br />

lokomotif sektörü olduğunu rakamlarla net bir şekilde gösteriyor.” ifadelerini kullandı.<br />

Borusan Mannesmann proje ortaklığıyla Türkiye’deki mekanik tesisat profesyonelleri “Four Effects Mühendislik Buluşmaları”<br />

kapsamında bir araya geldi. İlk kez yapılan ve Mekanik Tesisat sektörünü buluşturan bu organizasyonun ana teması<br />

“Mekanik Tesisat; Geleceğin Kompleks Projeleri”ydi. Kendi alanlarında duayen olmuş isimlerin yaptıkları sunumlar<br />

ve sektör için önerdikleri çözümler dikkate değerdi. Umarız bu çabalar zamanla karşılığını bulur ve sadece kürsülerden<br />

beyan edilmiş söylemler olarak geride kalmaz.<br />

<strong>Yapı</strong> sektörünün tümünü ilgilendirmekle beraber özellikle iklimlendirme alanında büyük bir eksikliği dolduracak dev bir<br />

adım atıldı. İklimlendirme sektörünün lider markalarından Baymak, eğitim noktasındaki eksiklikleri tamamlayabilmek<br />

hedefiyle ‘Baymak Akademi’yi hayata geçirdi. Açılış töreninde bir konuşma yapan Baymak CEO’su Ender Çolak, Akademi’nin<br />

ücretsiz olacağını vurgularken, “Bu tesislerde genç üniversite öğrencilerini, teknik meslek lise öğrencilerini, bu<br />

sektörde daha iyi olabilmek için çalışan herkesi bir arada göreceğiz” dedi.<br />

Bu ayki dosya konularımızı; Isıtma & Soğutma & Havalandırma Sistemleri, Çatı & Cephe Sistemleri ve Ağaç Sanayi<br />

& Orman Ürünleri çerçevesinde şekillendirmeye çalıştık. Kendi alanında uzman isimlerle yapmış olduğumuz röportaj<br />

çalışmalarında merak ettiğimiz tüm konulara değinmeye gayret gösterdik. Çalışmalar esnasındaki genel izlenimimiz<br />

ise, mevcut pek çok problem ve belirsizliklere rağmen girişimci ve yatırımcılarımız ülkemizin yarınları için gayet umutlu.<br />

Türlü manipülasyon ve ortaya konmaya çalışılan karanlık tabloya rağmen, işlerine sabır ve azimle sarılmış, kurumsal<br />

hedeflerine doğru cesaretle yürüyen yönetici ve işverenlerimizi gönülden tebrik ediyoruz.<br />

Bilgi İşlem<br />

Emre YENER<br />

emre.yener@img.com.tr<br />

Abone<br />

İsmail Özçelik<br />

ismail.ozcelik@img.com.tr<br />

CTP - Baskı<br />

İhlas Gazetecilik A.Ş.<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Cad.<br />

İhlas Plaza No:11 A / 41<br />

Yenibosna - Bahçelievler / İstanbul<br />

Tel: 0 212 454 30 00<br />

Adres<br />

Evren Mahallesi Bahar Caddesi<br />

Polat İş Merkezi B Blok No:3 Kat:1<br />

Güneşli - Bağcılar<br />

İSTANBUL / TURKEY<br />

Tel : +90 212 604 51 00<br />

Fax : +90 212 604 51 35<br />

Faydalı bir sayı olması dileğiyle…<br />

Tarık Oral


İçindekiler<br />

17 - Mekanik Tesisat Profesyonelleri<br />

Sektörün geleceğini tartıştı<br />

34 - <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda Türkiye’nin<br />

ilk kayar çatı sistemini tanıttı<br />

Seramiksan Türkiye Satış Müdürü M. Süreyya Çağlar<br />

90 - Seramiksan Türkiye Satış Müdürü M. Süreyya Çağlar:<br />

“İyi Tasarım Herkesin Hakkı”<br />

93 - Tekfen İnşaat’tan Azerbaycan’da<br />

Stratejik İşbirliği İmzası<br />

94 - Austrotherm Türkiye; “Isı Yalıtımı,<br />

Ülke Kazanımı” dedi. Müdür Yollara Düştü<br />

99 - Akçansa Betonik Fikirler Proje<br />

Yarışması törenle tamamlandı<br />

REKLAM İNDEKSİ<br />

ABS YAPI ELEMANLARI............................................ 33<br />

DOKA KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ....... ÖN KAPAK<br />

KRATOS & KORDSA................................................. 101<br />

PERİ KALIP ve İSKELE SİST.............ÖN KAPAKİÇİ – 1<br />

AGT.............................................................................. 83<br />

ECA & SERAL............................................................. 89<br />

LAYHER................................................................ 10 - 11<br />

SARAY ALÜMİNYUM.......................................... 73 – 75<br />

BOSCH INDUSTRIAL.................................................. 39<br />

ERYAP........................................................................ 105<br />

MESA İMALAT......................................................... 6 – 7<br />

SİSTEM ALÜMİNYUM......................................... 66 – 67<br />

TMS KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ..................... 4 – 5<br />

BUDERUS.................................................................... 55<br />

FİXA........................................................................... 109<br />

NİMEÇATI.................................................................. 115<br />

URTİM KALIP VE İSKELE....................... ARKA KAPAK<br />

ÇİMSA.......................................................................... 97<br />

INTEK KALIP ve İSKELE........................................ 2 – 3<br />

ÖZLER KALIP ve İSKELE....................................... 8 – 9<br />

UZMAN KİREMİT......................................................... 79<br />

DAIKIN.......................................144 – ARKA KAPAKİÇİ<br />

KİLSAN...................................................................... 123<br />

PERİ DUO............................................................ 26 – 27<br />

VENTA & MOYAP...................................................... 127


Mekanik Tesisat Profesyonelleri<br />

Sektörün geleceğini tartıştı<br />

Aktüel<br />

Borusan Mannesmann proje ortaklığıyla Türkiye’deki mekanik tesisat profesyonelleri “Four<br />

Effects Mühendislik Buluşmaları” kapsamında bir araya geldi. İlk kez yapılan ve Mekanik<br />

Tesisat sektörünü buluşturan bu organizasyonun ana teması “Mekanik Tesisat; Geleceğin<br />

Kompleks Projeleri” ydi.<br />

Türkiye İMSAD, 41. <strong>Yapı</strong> Fuarı’na<br />

31 üyesiyle çıkarma yaptı<br />

Türkiye İMSAD Başkanı<br />

Ferdi Erdoğan:<br />

“İnşaat ve inşaat<br />

malzemeleri sanayisi,<br />

Türkiye’nin lokomotif<br />

sektörü olduğunu rakamlarla<br />

net bir şekilde gösteriyor.”<br />

İnşaat malzemesi sanayisinin çatı örgütü<br />

Türkiye İMSAD, inşaat sektörünün en<br />

önemli organizasyonlarından biri olan <strong>Yapı</strong><br />

Fuarı-Turkeybuild İstanbul’a, bu yıl 31 üyesiyle<br />

katıldı. Türkiye İMSAD Başkanı Ferdi<br />

Erdoğan’ın açılış konuşmasıyla başlayan<br />

41. <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda, Türkiye İMSAD Yönetim<br />

Kurulu Üyeleri ve Komite Başkanlarının<br />

konuşmacı olarak katıldığı forumlar ilgiyle<br />

izlendi. Ayrıca ‘Türkiye İMSAD Geleceğe<br />

Yatırım Ödülleri 2017’ de fuarda düzenlenen<br />

törenle sahiplerine verildi.<br />

Türkiye İnşaat <strong>Malzeme</strong>si Sanayicileri Derneği<br />

(Türkiye İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Ferdi Erdoğan, 41. <strong>Yapı</strong> Fuarı – Turkeybuild<br />

İstanbul’da gerçekleştirdiği açılış<br />

konuşmasında, “2017; ekonomide 7,4<br />

büyüme ve 850 milyar dolar ekonomik büyüklükle<br />

yılı kapattı. İnşaat sektörü 8,9 büyüdü<br />

ve 146 milyar dolar toplam büyüklüğe<br />

erişti. Bunun 3’te 2’si, yani yüzde 65’i inşaat<br />

malzemelerinden oluşuyor. Dolayısıyla<br />

112,3 milyar dolarlık bir büyüklükten, 95<br />

milyar dolarlık iç pazardan ve 17,3 milyar<br />

dolarlık ihracattan bahsediyoruz. İnşaat<br />

malzemeleri ve inşaat sektörü Türkiye’nin<br />

lokomotif sektörü olduğunu rakamlarla net<br />

bir şekilde gösteriyor” dedi.<br />

Sektörün ithalat tarafının da olduğunu belirten<br />

Ferdi Erdoğan, “İnşaat malzemeleri<br />

ithalatı 9 milyar dolar. Bir önceki yıla göre<br />

3,6 civarında bir küçülme yaşadı ama son<br />

yıllarda ihracat gelirimiz iniş çıkış gösterse<br />

de ithalat tarafı 9 milyar dolar bandına oturmuş<br />

vaziyette. <strong>2018</strong> beklentimiz tabii ki ihracatta<br />

18 milyar doları geçmek, 19 milyar<br />

dolara ulaşmak. İç pazarda ekonominin<br />

seçim sonrası tekrar kendi eski dinamiklerine<br />

dönmesi halinde 100 milyar dolara<br />

ulaşma beklentimiz var” diye konuştu.<br />

İnşaatlarda yüzde 90 civarında yerli<br />

malzeme kullanılıyor<br />

Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Ferdi Erdoğan ile birlikte sektör temsilcilerinin<br />

görüşlerini paylaştığı, ‘<strong>Yapı</strong> Sektörü<br />

Gündem Forumu’ büyük ilgi gördü. Fuarın<br />

ilk günü gerçekleşen forumda sektör temsilcileri,<br />

güncel gelişmeleri değerlendirdi.<br />

Konuşmasında, inşaatlarda yüzde 90 civarında<br />

yerli malzeme kullanıldığını belirten<br />

Ferdi Erdoğan, “Bir de Türkiye’de üretip<br />

yurtdışına gönderdiğimiz ve içinde küçücük<br />

bir üretim değişikliği ile tekrar başka<br />

markalar altında Türkiye’ye gelen malzemeler<br />

var. Ayrıca özellikle binaların görünen<br />

tarafında tüketicilerin ilgisini çekmek<br />

için ‘Biz ithal malzeme kullanıyoruz’ söylemiyle,<br />

algı yaratılıyor. Dolayısıyla Türkiye<br />

markasına önce insanımızı inandırmamız<br />

gerekiyor. Binalar yükseldikçe, asma köprülerin<br />

boyu uzadıkça, tüneller dağların<br />

içerisinden, denizin altından girdikçe, hem<br />

proje hem de malzeme ithal edilebiliyor.<br />

Oysa yerli üretim derken, bu projeleri örnek<br />

göstermemiz gerekiyor” dedi.<br />

Doğal malzemelerle mühendislik<br />

ustaca birleştirilmeli<br />

Konuşmasında sürdürülebilir büyüme konusuna<br />

değinen Ferdi Erdoğan “Sürdürülebilir<br />

büyüme hepimizin çok kullandığı bir<br />

kelime. Binalarımız, konutlarımız, inşaatlarımız<br />

geleneksel yapıdan performansa<br />

dayalı yapıya döndü. Haliyle tasarımın<br />

önemini söylemeden geçemeyeceğiz” dedi<br />

ve sözlerine şöyle devam etti “Ar-Ge ve tasarım<br />

inovasyonun itici güçleri. Türkiye’de<br />

854 faal Ar-Ge merkezi var. Geleneksel yapıdan<br />

performansa dayalı yapıya geçerken<br />

yeni ürünlerin ortaya çıkmasının Ar-Ge ve<br />

tasarımın ortak çalışmasıyla olacağı kesin.<br />

Burada önemli olan bir malzemeye çok<br />

fazla özellik sıkıştırmak kaygısından ziyade<br />

performansa dayalı özelliklerin en azından<br />

bir tanesinin en iyi sonucu elde etmesi<br />

yönündeki çalışmalardır. Her derde deva<br />

bir ürünün aslında hiçbir derde deva olmadığının,<br />

inovasyonun doğanın bir imitasyonu<br />

olduğunu bilincindeyiz. Dolayısıyla<br />

doğal malzemelerin davranış şekli, inşaat<br />

malzemelerinin inovatif ürün çıktısına en<br />

büyük kaynaktır. Doğal malzemelerle mühendisliğin<br />

ustaca birleştirilmesiyle inovatif<br />

ürünlerin eldesi artacaktır.”<br />

Borusan Mannesmann’ın proje ortaklığıyla,<br />

mekanik tesisat sektörünün önde<br />

gelen kuruluşlarından DekoGroup tarafından<br />

düzenlenen “Four Effects Mühendislik<br />

Buluşmaları”, 10 Mayıs <strong>2018</strong><br />

Perşembe günü Çırağan Sarayı Kempinski’de<br />

yapıldı.<br />

Türkiye’de ilk kez yapılan ve her yıl tekrarlanması<br />

planlanan bu etkinlik aynı<br />

zamanda mekanik tesisat sektörünün 4<br />

ana bileşenini; yatırımcıları, tasarımcıları,<br />

yüklenicileri ve tedarikçileri bir araya getiren<br />

ilk networking organizasyonu olma<br />

özelliğini taşıyor. Etkinliğe proje, uygulama<br />

ve taahhüt firmalarının yanı sıra uluslararası<br />

yüklenicilerin temsilcileri, yapı<br />

sektöründeki önemli firmaların satın alma<br />

müdürleri, devam eden projelerin şantiye<br />

şefleri ve müdürleri, belediye yöneticileri,<br />

inşaat, gayrimenkul ve yatırım firmalarının<br />

temsilcileri katıldı. İletişim ve görüş<br />

alışverişine olanak sağlayan, sektörde<br />

bilgi birikiminin artmasına ve yaygınlaşmasına<br />

katkıda bulunan “Four Effects<br />

Mühendislik Buluşmaları”nın ilki katılımcılar<br />

tarafından beğenildi.<br />

Firmaların stand açarak ürün ve hizmetlerini<br />

tanıtma fırsatı bulduğu toplantıda<br />

gazeteci Serdar Kuzuloğlu’nun moderatörlüğünde<br />

yapılan üç panelde önde<br />

gelen firmaların yönetici ve temsilcileri<br />

sektörün sorunlarını ve geleceğini tartıştı.<br />

800 profesyonelin katıldığı etkinlikte Borusan<br />

Mannesmann da sektöre damga<br />

vuran dijital platformu “Mekan”ı tanıtan<br />

bir sunum yaptı.<br />

Borusan Mannesmann’dan<br />

sektörün gelişimini destekleyen<br />

platform: Mekan<br />

Borusan Mannesmann, mekanik tesisat<br />

sektöründe dijital iletişimi desteklemek ve<br />

nitelikli bilgiye erişimi artırmak için Mekan<br />

adlı dijital platformu hazırladı. Sektörde<br />

faaliyet gösteren inşaat firması yetkili uzmanlarına,<br />

proje firması mühendis ile teknikerlerine<br />

ve taahhüt firması mühendislerine<br />

özel hazırlanan Mekan platformu<br />

sektörün ihtiyacı olan interaktif bilgi paylaşımının<br />

yapılabileceği bir networking<br />

alanı olacak şekilde oluşturuldu.<br />

www.mekanbybmb.com web sitesinden<br />

ve mobilde IBM Connections uygulaması<br />

üzerinden kullanılabilecek bu platformda<br />

üç farklı iş grubunda yer alan profesyonellerin<br />

kendi alanlarında çalışan kişilerle<br />

iletişim kurabilecekleri topluluklar yer alıyor.<br />

Kullanıcılar bu platform üzerinden projelerini<br />

anlatabiliyor, yazılı veya görüntülü<br />

yayınlar ve sorular paylaşabiliyor.<br />

Bunlarla beraber uygulama içerisinde<br />

vaka analizleri, proje reklamları, webinar’lar,<br />

“Sorunu Sor Saatleri” gibi tüm<br />

kullanıcıların kariyer gelişimlerine fayda<br />

sağlayabilecek içeriklerin yer alması<br />

planlanıyor. Sektör derneklerinin yayınları<br />

ve etkinlik davetleri de kullanıcılarla<br />

paylaşılabiliyor. Ayrıca Mekan’da yer alan<br />

“Danışman” uygulaması ile kullanıcılar<br />

ihtiyaç duydukları durumlarda Borusan<br />

Mannesmann müşteri temsilcilerine tek<br />

tıkla ulaşabiliyorlar.<br />

18 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 19


Çözüm Ortağı<br />

Kalıp-iskele sektörünün<br />

öncü firması Doka,<br />

Dev sağlık<br />

kampüslerine imzasını<br />

atmaya devam ediyor<br />

En büyük endüstriyel yatırımların çözüm ortağı olan Doka,<br />

Türkiye’nin batısından doğusuna yatırımı devam eden veya<br />

tamamlanmış birçok entegre sağlık kampüsleri ve hastane<br />

projelerine kalıp, iskele ve mühendislik çözümleri sunuyor.<br />

Elazığ Entegre Sağlık Kampüsü, Adana Entegre Sağlık<br />

Kampüsü, Ankara Etlik Sağlık Kampüsü, Gaziantep Entegre<br />

Sağlık Kampüsü gibi birçok dev projede imzası olan Doka,<br />

bu kez dünyanın en büyük sismik izolatörlü binası olmaya<br />

hazırlanan İstanbul İkitelli Şehir Hastanesi için en güvenli ve<br />

en hızlı kalıp-iskele sistemlerini tedarik ediyor.<br />

1.000.000 m2 kapalı inşaat alanında<br />

2.682 yatak kapasitesine sahip olacak<br />

İstanbul İkitelli Şehir Hastanesi, Sağlık<br />

Bakanlığı tarafından Kamu Özel İşbirliği<br />

modeli ile yapılan Türkiye’nin en büyük<br />

üçüncü sağlık yatırım projesi olup, İstanbul<br />

ve çevre illere hizmet vermeye hazırlanıyor.<br />

Rönans Medikal İnşaat’ın yatırımını<br />

üstlendiği projede, taşeron firmalar<br />

Görgülü ve Göç Kardeşler firmalarının da<br />

tercihi Doka sistemleri oldu.<br />

Farklı yükseklikler için ideal<br />

çözüm: Yüksek taşıma kapasiteli<br />

ağır yük taşıyıcı iskele d2<br />

Elazığ, Adana ve Ankara Etlik Sağlık<br />

Kampüsü gibi çoğu endüstriyel yatırımda<br />

olduğu gibi İkitelli Şehir Hastanesi’nde<br />

de yüksek yük taşıma kapasitesi ile öne<br />

çıkan Doka d2 ağır yük iskele sistemi tercih<br />

edildi. Çünkü sistem, modüler yapısı<br />

sayesinde hastane gibi geniş alanlara kurulacak<br />

olan ve farklı yüksekliklerden oluşan<br />

yapılar için en ideal çözümü sunuyor.<br />

Ağır yük taşıyıcı iskele d2, sahip olduğu 3<br />

tip 1.52 metre genişliğindeki ana çerçeve<br />

sistemi ile her yüksekliğe hitap edebiliyor.<br />

0,90 m, 1,20 m ve 1,80 m gibi farklı ana<br />

çerçeve yükseklik seçeneği sunan modüler<br />

sistemde krikolu ayak ve krikolu başlık<br />

sayesinde yükseklik ayarları istenilen<br />

şekilde yapılabiliyor. Böylelikle içerisinde<br />

farklı yükseklikler barındıran İkitelli Şehir<br />

20 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 21


Çözüm Ortağı<br />

Hastanesi için sistem en ideal ve<br />

kolay çözümü sağlamış oldu. Ayrıca<br />

masa tipi d2 iskelenin sağladığı<br />

daha geniş masalar ve ahşap<br />

kiriş çözümü sayesinde daha az<br />

işçilikle daha seri bir inşaat süreci<br />

sağlanırken, yüksek dayanım ve<br />

taşıma kapasitesi sayesinde proje<br />

güvenli şekilde ilerliyor. İskele,<br />

sahip olduğu galvanizli yapısı ve<br />

5 milimlik et kalınlığı sayesinde de<br />

herhangi bir burkulma veya bozulma<br />

riski taşımadığı için de işçiler<br />

için en güvenli ortamı sağlamış<br />

oluyor.<br />

Doka Framax Xlife ile<br />

değişik geometriler için hızlı<br />

ve kolay beton dökümü<br />

Firmaya, hem yükseklik hem de<br />

kalınlıkları itibariyle değişkenlik<br />

gösteren kolon ve perde duvarlarının<br />

dökümü için Doka Framax Xlife<br />

çift yüzeyli perde kalıp sistemi<br />

temin edildi.<br />

1.000.000 m2 kapalı inşaat alanına<br />

sahip olan projede, sahada<br />

montaj gerektirmeyen Doka Framax<br />

Xlife sayesinde yüzlerce kolonunun<br />

en hızlı şekilde dökümü<br />

sağlanmış oldu.<br />

Ayrıca ürün, sahip olduğu özel<br />

Xlife plywoodu sayesinde yeni bir<br />

plywood değişimi gerektirmeden<br />

300 döküm yapılabilmesine olanak<br />

sağlayarak firmaya ciddi bir<br />

maliyet avantajı sağladı.<br />

TS EN 12810 sertifikalı<br />

DokaUniversal Çalışma<br />

İskelesi ile maksimum<br />

güvenlikli çalışma ortamı<br />

Tüm ürün ve hizmetlerinde güvenliği<br />

ön planda tutan Doka, bu projeye<br />

de sağladığı ürün ve hizmetlerle<br />

farkını ortaya koydu. TS EN<br />

12810 sertifikasına sahip DokaUniversal<br />

çalışma iskeleleri projenin<br />

maksimum güvenlikte ilerlemesi<br />

sağladı. Projeye temin edilen tüm<br />

sistemlerde olduğu gibi, DokaUniversal<br />

çalışma iskelesi için firmaya<br />

kurulum veya uygulama süreci için<br />

süpervizör desteği de sağlandı.<br />

Sıcak daldırma galvaniz kaplama<br />

sayesinde uzun ömürlü olan sistem,<br />

güvenlik unsuru ön planda<br />

tutularak geliştirildiği için kurulum,<br />

kullanım ve söküm aşamalarında<br />

tam güvenlikli çalışma ortamı<br />

sağlanabilmektedir. Dikey yönde<br />

50 cm’de bir olan bağlantı parçası<br />

sayesinde istenilen seviyede<br />

platform olanağı sağlanıyor. Hızlı<br />

kurulum ve söküm olanağı sayesinde<br />

firmalara işçilik ve zaman<br />

tasarrufu sağlamaktadır.<br />

22 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 23


Çözüm Ortağı<br />

Proje Bilgileri:<br />

Dudullu- Bostancı Metro projesi<br />

,Kadıköy (Bostancı) – Ataşehir –<br />

Ümraniye güzergahları üzerinde<br />

olan,toplamda 14 km’lik bir hat olacaktır.14<br />

km uzunluğundaki Dudullu<br />

- Bostancı (Kadıköy – Ataşehir –<br />

Ümraniye İlçeleri) Metro Hattı ana<br />

hat tünelleri, delme ve aç-kapa tipinde<br />

toplam 13 adet istasyondan<br />

oluşmaktadır.Proje tamamlandığında,Dudullu<br />

- Bostancı Metro Hattı<br />

saatte bir yönde 70.000 kişi taşıma<br />

kapasitesine sahip olacaktır. Projenin<br />

2019 yılı sonuna kadar tamamlanması<br />

hedeflenmektedir. Teknik<br />

ve en ekonomik çözümler karşıklıklı<br />

istişare edilerek bulunarak kiralama<br />

yöntemi seçilmiştir. Şantiyenin<br />

ihtiyaçları,PERI’nın hzılı servisi sayesinde<br />

,şantiyede geceikmelere<br />

neden olmayacak hızda sağlanmıştır.<br />

Projede kullanılan PERI kalıp<br />

ürünlerinin % 95’i standart kiralık<br />

ürünlerdir.<br />

Dudullu-Bostancı Metro Hattı<br />

Yukarı Dudllu-Türk-İş Blokları-Kozyatağı Metro İstasyonları<br />

İstanbul Metro<br />

çalışmalarında PERİ farkı<br />

Dudullu-Bostancı Metro Hattı / Yukarı Dudllu-Türk-İş Blokları-Kozyatağı Metro İstasyonları<br />

Yukarı Dudullu / Ümraniye -İSTANBUL<br />

Türk-İş Blokları / Ataşehir-İSTANBUL<br />

Kozyatağı / Ataşehir-İSTANBUL<br />

24 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 25


Çözüm Ortağı<br />

Kullanılan PERİ Sistemleri:<br />

PERI-UP Merdiven Modülü x 3 Takım / hmax : 30 m.<br />

PERI-UP Demirci İskelesi x 5 Takım L =5.0 m / h =6.20 m.<br />

L= 12 mtül SKS Starter + TRIO Sistem Tek Yüzlü Perde Kalıbı x 3 Set<br />

L= 12 mtül SKS-180 Tırmanır Konsol + TRIO Sistem Tek Yüzlü Perde Kalıbı x 3 Set<br />

L= 12 mtül SB-2 590 + TRIO Tek Taraflı / h = 5.80 m. Perde Kalıbı<br />

A= 1.200 m2 / h =8.60 m. TBM Geçişi için PD8 İskele +RCS Sistem Döşeme Kalıbı x1 Takım<br />

TRIO + SRS Dairesel Formlu Perde Kalıpları / h =6.60 m.<br />

TRIO Sistem Şaft-Merdiven Kalıpları<br />

Ergün Gümüş<br />

Kaan Duman<br />

Proje Müdürlerinin beyanı;<br />

Projedeki yapım metodu ve betonarme elemanların boyutlarındaki<br />

büyüklükler sebebi ile karşılaştığımız güçlükleri, PERI’nin<br />

desteğiyle kolayca aşabildik.Vermiş oldukları mühendislk çözümleri,hızlıca<br />

malzeme temin etmemizi sağlayan servis hizmetleri<br />

destekeleriyle bu projede istediğimiz verimi elde etmemizde<br />

yardımcı olmaktadır.PERI’ye bu hizmetlerinden dolayı<br />

teşekkür ederiz.<br />

26<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


Çözüm Ortağı<br />

Biva Tower Yalıtımı BTM’den<br />

Avrupa’nın en yükseği su yalıtımında BTM ürünlerini tercih etti.<br />

Biva Mimarlık tarafından inşaatı sürdürülen<br />

Biva Tower şantiyesinde BTM’nin üstün<br />

performanslı ürün grubu olan Bituproof<br />

Temel Bohçalama Sistemi tercih edildi.<br />

Toplamda 8000 M2 ürün kullanılacak projenin<br />

uygulaması BTM Bayisi Eksper<br />

Yalıtım tarafından yapılıyor. 32 Kattan 96<br />

daireden oluşan projenin proje tamamlandığında<br />

151 metre ile Avrupa’nın en<br />

yüksek yapısal çelik binası olma özelliğini<br />

taşıyacak.<br />

Projenin temel yalıtımlarında kullanılan<br />

BTM’nin ödüllü ürünü Bitüproof yapılaşmanın<br />

yoğun olduğu kent merkezlerinde<br />

bitişik nizam vaziyette yapılacak yapıların<br />

temellerinde ve kentsel dönüşüm<br />

kapsamında yıkılarak yeniden yapılacak<br />

binaların temellerinde su yalıtımını pratik,<br />

güvenli, uzun ömürlü ve ekonomik bir şekilde<br />

çözmek için tasarlandı.<br />

Bitişik nizam yapıların bulunduğu kesimlerde<br />

temel çukuru dik olarak açıldığı ve<br />

su yalıtım membranlarının yapıştırılacağı<br />

uygun yüzey elde edilmesi gerektiği için<br />

dıştan bohçalama sistemlerine göre daha<br />

komplikedir. Buna ek olarak, iksa sistemine<br />

yapıştırılmış olan membranın yapının<br />

statik perde duvarına da yapışması, statik<br />

perde ile su yalıtım membranı arasında<br />

tam yapışmanın sağlanması ve böylelikle<br />

tam geçirimsiz bir sistem elde edilmesi<br />

yakın bir zamana kadar mümkün olamamaktaydı.<br />

BTM BituProof Sistemi, tüm bu zorlukları<br />

elimine ederek uygulamada sağladığı kolaylıklara<br />

ek olarak gerek temel tabanında,<br />

gerekse perde duvarda dökülen taze<br />

betona mükemmel bir yapışma sağlayarak<br />

tam bir su geçirimsizlik elde edilmesini<br />

olanaklı kılmaktadır.<br />

BTM Proje Ürünleri Kataloğu Çıktı!<br />

Yurtiçi ve yurtdışında sayısız projede kullanılan BTM proje ürünlerinin<br />

ayrıntılı bilgilerinin yer aldığı BTM Proje Ürünleri Kataloğu<br />

yayımlandı.<br />

Proje ve uygulama profesyonellerine bilgi kaynağı olarak ışık tutacak<br />

bu katalogda, 14 ürün grubu başlığı altında 104 ürün bulunuyor.<br />

Ürünlerin tanımı, kullanım yerleri, avantajları ve teknik<br />

özellikleri gibi bilgiler fotoğraflarıyla beraber yer alıyor.<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 27


PERI DUO<br />

Tek bir sistem ile<br />

perde, kolon ve döşeme imalatı<br />

bir yapıda olmaması, panellerin üst üste konularak çok kolay<br />

istiflenebilmelerine olanak tanır.<br />

Bağlantı elemanları;<br />

, Panelleri birbirine bağlamak için,<br />

, Köşe elemanlarının panellerle bağlantısı için,<br />

, Dolgu elemanlarının duvar kalınlığı belirleme elemanı ile bağlantısında,<br />

kullanılır.<br />

DUO kalıp sistemi çok kolay taşınabildiği ve düşük bir ağırlığa<br />

sahip olduğu için yenilikçi bir sİstemdir. Sadece malzeme<br />

yapısından dolayı değil, tüm tasarım konsepti ile yenilikçi bir<br />

sistemdir. Sistem, çok az sayıda malzeme çeşitliliği ile kolon,<br />

perde ve döşeme imalatlarının gerçekleşmesini sağlar.<br />

Panel ve betonla temas eden yüzey elemanına ek olarak, çoğu<br />

DUO elemanı politek malzemeden üretilmiştir. Bu yeni geliştirilen<br />

ürün, oldukça hafif olmasının yanı sıra, yüksek taşıma<br />

kapasitesine sahiptir.<br />

<strong>Malzeme</strong> yapısının dışında, kalıp elemanlarının kolay bir şekilde<br />

tutulması ve taşınabilmesine de oldukça önem verilmiştir.<br />

DUO sistemine ait neredeyse tüm uygulamalar herhangi bir harici<br />

alete ihtiyaç duyulmadan yapılır ve çalışma adımları oldukça<br />

kolaydır. Kalıp uygulamaları hakkında çok az bir tecrübeye<br />

sahip kişiler bile DUO sistemi ile çok hızlı ve verimli bir şekilde<br />

çalışabilir. Perde, kolon ve döşeme imalatında kullanılan sistem<br />

elemanlarının çoğu, çalışanların performans ve verimliliği<br />

arttırır.<br />

DUO paneller üzerindeki kiriş boşlukları kolay tutabilme<br />

imkanı sağlarken aynı zamanda bağlantı elemanının<br />

monte edildiği yer olarak görev yapar.<br />

DUO sistem elemanlarının karakteristik özellikleri,<br />

kolay kullanımı ve düşük ölçülerde olmalarıdır.<br />

Bağlantı elemanları pürüzsüz bir şekilde panelleri birbirine<br />

bağlarken, monte halde panel üzerinde dışa<br />

doğru çıkıntılı bir yapıda değildir ve düz bir görünüm<br />

sunar.<br />

Betonla temas eden yüzey elemanının kolay değişimi Sadece bir kaç vida ile kolay bir bakım olanağı<br />

DUO’nun önemli bir özelliği de betonla temas eden yüzey<br />

elemanının herhangi bir özel alete ihtiyaç duyulmadan kolay<br />

bir şekilde değiştirilmesidir.<br />

DUO sistem elemanları ve betonla temas eden yüzey elemanı politekden<br />

yapıldığı için oldukça uzun ömürlüdür. Düzgün kullanım<br />

ve düzenli bakım ile DUO elemanları yıllar boyunca kullanılabilir.<br />

Betonla temas eden yüzey üzerindeki küçük sıyrıklar kolaylıkla tamir<br />

edilebilir. Gerekli ise bu eleman değiştirilebilir.<br />

Kolon Kalıbı Standart Uygulamaları 5 cmlik artışlarla kare ve dikdörtgen kolonlar<br />

DUO ile kenar uzunları 15 cmden 55 cm’ye kadar ve 5 cmlik artışlarla tie-roda<br />

gerek duyulmadan dikdörtgen ve kare kolon imalatları yapılabilir.<br />

Çok Amaçlı Panel DMP 45 ya da DMP 75, Köşe bağlantı elemanı ve DUO Chamfer<br />

Strip Kolon imalatı için kullanılır.<br />

DUO paneller yatay ve dikey uygulamalar için kullanılabilir.<br />

Yatırım ve lojistik maliyetinin yanısıra, çalışanların eğitim ücretini<br />

de en aza indirir.<br />

Bu sistemin en büyük avantajı birden fazla alanda kullanılabilir<br />

olmasıdır. Paneller kolon, perde ve döşeme imalatı için<br />

kullanılabilir. Buna ek olarak, köşe ve bağlantı elemanı gibi<br />

malzemeler birden çok uygulamada kullanılabilecek şekilde<br />

tasarlanmıştır. Bu sayede sahadaki malzeme çeşitliliği ihtiyacı<br />

azalır ve daha sade ve rahat uygulama alanları oluşturulur.<br />

DUO’nun tüm kullanım süreci gözlemlenirse avantajları belirgin<br />

bir şekilde görülebilir. Kullanıcılar bu çok yönlü kalıp sistemi<br />

ile daha verimli kullanım elde eder, daha az istifleme<br />

alanına ihtiyaç duyulur ve sahaya transfer ücretleride önemli<br />

derecede azalır.<br />

2 çok amaçlı panel birbirine, DUO köşe bağlantı elemanı ve DUO köşe saplamasıyla doğru açıda bağlanır.<br />

Kolon ölçülerine göre 5’er cmlik artış veya azaltma uygulanabilir.<br />

Köşe bağlayıcısı kolayca panele<br />

takılır ve sonra çok amaçlı<br />

panele DUO köşe saplaması ile<br />

bağlanır ve güvenli hale gelir.<br />

Her görev için ergonomik kullanım Hafif, el ile taşınabilen, vinçsiz kullanım<br />

Sistem elemanlarının kullanım kolaylığı ve düşük ağırlığı<br />

iş sahasında üretim verimliliğini arttırır.<br />

DUO sisteme ait elemanların hiç biri 25 kg’dan fazla değildir.<br />

Bu sayede vince gerek duyulmaz, el ile taşınabilir. Personeller<br />

için, düşük ağırlıklarla çalışmak daha az yorucu olduğu için,<br />

günlük çalışma konsantrasyonunu yükseltir ve sahadaki iş<br />

kazası riskini azaltır. Bunun yanı sıra, elemanların hiç birinde<br />

keskin kenar olmadığı için yaralanma olasılığını da minimuma<br />

indirir.<br />

Yine de vinç kullanılması zorunlu ise, düşük kaldırma kapasiteli<br />

vinçler yeterli olacaktır. Bu sayede ekstra vinç masrafı da<br />

azaltılabilir.<br />

DUO bağlantı elemanı, sistem elemanlarının kullanımının<br />

çok kolay olduğunun en iyi örneğidir.<br />

DUO bağlantı elemanı doğrudan çerçeve boşluğuna geçirilip,<br />

hiçbir alete ihtiyaç duyulmadan el ile 90 derece döndürülerek<br />

monte edilir. Bu bağlantı tam anlamıyla panelleri aynı hizaya<br />

getirir. Monte edildikten sonra bu kilitlerin dışa doğru çıkıntılı<br />

DUO’nun döşeme kalıbı olarak kullanılması Güvenli şekilde sistematik kurulum<br />

DUO oldukça hafiftir ve 30 cm beton kalınlığına kadar kirişsiz döşemeler için döşeme kalıbı<br />

olarak kullanılabilir. Kurulumu oldukça pratik elemanları, döşeme kenarı veya dolgu gerektiren<br />

diğer boşluklar gibi çeşitli uygulamalara olanak tanır. DUO ile döşeme kalıbı kurulumu<br />

bir alt döşeme kotundan rahatlıkla yapılabilir. DUO ızgaralı yapısı sayesinde yandaki resimde<br />

görüldüğü gibi bir yardımcı ekipman ile kolayca kaldırılarak yatay konumuna getirilebilir. Kurulumu<br />

oldukça basit olan bu kalıp sistemi ile daha önce bu kalıp hakkında eğitimi olmayan<br />

bir personel bile kolayca kurulumunu gerçekletirebilir.


Çözüm Ortağı<br />

İNTEK<br />

Fabrika ve Endüstriyel Tesis Projelerinde<br />

çözüm ortağınız<br />

Projenin Adı: Abdioğulları Plastik ve<br />

Ambalaj San. A.Ş. Fabrika Binası<br />

Ana Yüklenicisi: Edak <strong>Yapı</strong> İnşaat<br />

San. Tic. A.Ş<br />

Projenin Yeri: Adana Hacı Sabancı<br />

Organize Sanayi Bölgesi, Türkiye<br />

Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi<br />

Bölgesi’nde Edak <strong>Yapı</strong> İnşaat A.Ş tarafından<br />

yapımı devam eden ABCO 7 tesisi<br />

14.500 m 2 taban oturum alanı, 2 bodrum<br />

kat ve 1 normal kattan oluşan toplamda<br />

45.000 m 2 ‘ye varan inşaat alanı ile bölgedeki<br />

en büyük yatırımlardan biri olarak<br />

dikkat çekmektedir. İnşaatına Ağustos<br />

2017’de başlanan ve 10 ay gibi kısa bir<br />

sürede tamamlanması planlanan ABCO<br />

7 tesisinde 2.Bodrum kat depolama alanı<br />

olarak kullanılacak olup diğer katlar üretim<br />

tesisi olarak planlanmıştır.<br />

Proje 6,75 metre yüksekliğinde 70 cm ve<br />

120 cm derinliğinde ağır kirişlerin bulunduğu<br />

bir betonarme döşemedir. Döşeme<br />

6 metre yüksekliğinde ki 70*70 kolonların<br />

üzerine oturmaktadır. Binanın üç cephesinde,<br />

toplam 500 metre uzunluğunda<br />

betonarme perdeler mevcuttur. Kaba inşaat<br />

süresi dikkate alınarak belirlenen<br />

kalıp miktarları ve tercih edilen sistemler<br />

şöyledir;<br />

- Döşeme Kalıbı ve İskelesi: 2.940 m² -<br />

HD 150 Masa Sistemi<br />

- 70x70 Kolon Kalıbı: 3 Takım – ‘’İnteva’’<br />

Geniş yüzeyli perde-kolon kalıbı sistemi<br />

- 100x120 Kolon Kalıbı: 2 Takım – ‘’Panemax’’Çelik<br />

çerçeveli vinçle taşınan panel<br />

kalıp sistemi<br />

- Perde Kalıbı: 20 metre tül – ‘’İnteva’’ Geniş<br />

yüzeyli perde-kolon kalıbı sistemi<br />

Projenin çok büyük bir kısmı standart<br />

açıklıklara sahip bir kirişli döşemedir. Ölçüler<br />

birbirini tekrar eden ölçüler olduğu<br />

için proje “masa sistemine’’ uygundur.<br />

Kat yüksekliğinin de 6,75 metre olması<br />

da masa sisteminin tercih edilmesinde<br />

önemli bir etken olmuştur. Masa sisteminin<br />

sağladığı avantajları kısaca özetlersek;<br />

İş güvenliği çok daha yüksek<br />

seviyededir:<br />

Sistemi oluşturan plywood, H 20 ahşap kiriş<br />

ve kalıp iskelesi elemanlarını, her sefer<br />

kurup-sökmek yerine, iş başlamadan önce<br />

bir ön montaj aşaması ile hazırlanan masaları<br />

sadece, alt ve üst ayar millerinden bir<br />

miktar indirerek betondan kurtarıp, masa<br />

taşıma arabaları ile bir sonra kurulacağı<br />

bölgeye taşımak, çok daha kolay ve her<br />

şeyden önce iş güvenliği açısından risklerin<br />

çok daha az olduğu bir yöntemdir. Yükseklik<br />

arttıkça masa sisteminin bu yöndeki<br />

faydaları daha da ön plana çıkmaktadır.<br />

Kontrolü kolaydır:<br />

Masa sisteminde, her sefer yerinde kurulup-sökülen<br />

iskele sistemine oranla operasyon<br />

sayısı, buna bağlı olarak da kontrol<br />

edilmesi gereken unsurların sayısı çok daha<br />

azdır. Operasyon sayısı azaldıkça insan faktörü<br />

ve hata yapma olasılığı da azalır.<br />

İşçilikten ve zamandan tasarruf<br />

sağlar:<br />

Her sefer ve daha zor şartlarda yapılması<br />

gereken işler, sadece ön montaj aşamasında<br />

ve çok daha güvenli bir ortamda<br />

yapıldığı için işçilikten ve zamandan tasarruf<br />

sağlanır.<br />

Kalıp ve iskele malzemesini<br />

korur:<br />

Kalıp ve iskele malzemeleri en çok<br />

söküm sırasında yıpranır. Masa kalıp<br />

sisteminin en önemli özelliği bu yıpranmayı<br />

engelleyerek kalıp ve iskele malzemelerini<br />

çok iyi korumasıdır.<br />

Masa kalıp her durumda avantajlı olmayabilir.<br />

Ölçüler ve şekil açısından<br />

projenin uygun olmaması, vincin yeteri<br />

kadar zamanı olmaması, tekrar sayısının<br />

çok az olması gibi durumlarda,<br />

masa kalıp faydadan çok zarar yaratabilir.<br />

Karar vermeden önce, tüm koşullar<br />

bir arada değerlendirilerek detaylı<br />

bir analiz yapılmalı ve toplam fayda<br />

hesaplanarak en doğru sistem seçilmelidir.<br />

Günümüzün zorlu rekabet ortamında<br />

beklentiler sürekli artmaktadır. Kaliteli<br />

bir ürünü uygun fiyata tedarik etmek<br />

tek başına yeterli değildir. Kullanıcılar,<br />

kendilerini doğru yönlendiren, işinde<br />

uzman ve güvenilir çözüm ortakları ile<br />

çalışmayı tercih etmektedirler.<br />

İntek’in temel ilkeleri, günümüzün bu<br />

koşulları ile tam bir uyum içerisindedir.<br />

İntek attığı her adımda müşterilerinin<br />

faydalarını düşünerek hareket eder<br />

ve bu zihniyeti sayesinde müşterilerinin<br />

günlük operasyonlarını basitleştirip<br />

hızlandıran, şantiyedeki iş güvenliği<br />

seviyelerini yükselten ürün ve hizmetleri<br />

sunarak, onların zaman ve maliyet<br />

tasarrufu yapmalarına yardımcı olur.<br />

30 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 31


Çözüm Ortağı<br />

Panel kaplaması WISA® Form Birch Plywood veya<br />

WISA® Form Elephant olarak kullanılabilir<br />

Nakliye ve Uygulama Avantajları<br />

Projelerin özellikle bodrum perdelerinde ya da çekirdek<br />

perdelerinde, ya da kutu menfez projeleri gibi düz<br />

perde imalatının söz konusu olduğu yerlerde, daha<br />

uzun imal edilebilen perde kalıpları işçilikte ve maliyette<br />

büyük avantaj sağlayabilmektedir.<br />

Ne var ki, panel kalıplar sahaya hazır bir şekilde indiği<br />

için panel ebatları çoğunlukla nakliye tarafından sınırlandırılmaktadır.<br />

MOPA panel kalıplarının tüm profilleri,<br />

cıvatalı birleşimleri sayesinde inşaat sahasında montajı<br />

yapılabilmektedir. Dolayısıyla parçalar halinde araçlara<br />

yüklenip, sahada montajı yapıldığında 6x6 metre<br />

ebatlarında panel kalıp imalatı yapılabilmektedir. Bu da<br />

işçilik ya da aksesuar tüketimi gibi birçok maliyetlerin<br />

azalması demektir.<br />

TMS - Mopa Panel Kalıpları<br />

ile artık işçilik azalıyor<br />

Her geçen gün yüklenici firmalar ve kalıp üreticileri,<br />

kalıp maliyetlerini nasıl düşürebileceğinin araştırmasını<br />

yapmaktadırlar. Bu yönde TMS Ar-Ge’si tarafından<br />

geliştirilmiş olan MOPA panel kalıp sistemi hem nakliyede<br />

hem de işçilikte kullanıcıya büyük avantaj sağlamaktadır.<br />

MOPA KOLON KALIBI<br />

MOPA kolon panel kalıp sistemi, uçları cıvatalarla bağlanan<br />

çelik dikdörtgen kutu ızgara profilleri ve soğuk<br />

şekillendirilmiş yüksek mukavemetli kenar profilleri ile<br />

birlikte, kilitleri, payandaları vb. gibi diğer aksesuarları<br />

ile MOPA perde panel kalıp sistemine benzemektedir.<br />

Tie-rod çubuklarının geçtiği deliklerin imalat sürecinde<br />

önceden hazırlanmış olması ve tie-rodların yüksek<br />

gerilim yüküne karşı tutulabilmesi için çift kutu profiller<br />

kullanılmış olması, perde kalıbından ayıran özellikleridir.<br />

Paneller birbirine dik olacak şekilde yerleştirilir, kolon<br />

kilitlerinin önceden hazırlanmış deliklere yerleştirilmesine<br />

olanak tanır ve aynı paneller kullanılarak 5 cm ara<br />

ile farklı kolon boyutları dökülebilir.<br />

MOPA perde ve kolon kalıplarında kullanıcı, TMS SIM-<br />

PEX perde ve kolon kalıplarındaki gibi, plywoodunu<br />

kendisi seçip sahada montajını yapmaktadır. Çelik kutu<br />

profilden imal edilen ve H20 Ahşap kirişlere kıyasla,<br />

daha uzun ömürlü olan panel kalıplar, müteahhitlere<br />

sunduğu fiyat avantajıyla da şantiyelerdeki alışkanlıkların<br />

yeniden gözden geçirilmesine vesile olmaktadır.<br />

Mustafa Kaya, İnş. Müh. / Satış Md. Yrd.<br />

MOPA PERDE KALIBI<br />

MOPA modüler panel kalıbı, endüstriyel,<br />

altyapı ve konut yapılarının inşasında geniş<br />

bir uygulama yelpazesine sahip inşaat<br />

mühendisliği projelerinde kullanılmak<br />

üzere tasarlanmış vinç ile kullanılan modüler<br />

panel kalıp sistemidir. MOPA, her iki<br />

uçta cıvatalı dikdörtgen kutu profillerden<br />

oluşan ve proje ihtiyaçlarına göre şantiyede<br />

montajı sağlanabilen çelik çerçeve sistemine<br />

sahiptir. MOPA dış çerçeve kenar<br />

profilleri VINCI 80 profilleri ile aynı şekle<br />

sahip ve aynı mukavemette tasarlanmıştır.<br />

Bu nedenle Vinci 80 panel kilitleriyle<br />

kolayca birleştirilebilir. Çelik çerçeve profilleri,<br />

bitişik panellerle herhangi bir noktadan<br />

kolayca bağlanacak şekilde tasarlanmıştır.<br />

MOPA panelleri genişlik ve yükseklik bakımından<br />

çeşitli boyutlarda olup farklı duvar<br />

ebatları için değişik kombinasyondaki<br />

modüler panellerin birleşimini sağlar. MO-<br />

PA’nın ana avantajlarından biri, dikey çelik<br />

kuşakların panellerin ızgara dizilimli kutu<br />

kirişlerine destek olacak şekilde gereken<br />

aralıklarda serbestçe kullanılabilmesidir.<br />

Özel kalıp bağlantıları T ve L köşelerinde<br />

kolaylıkla yapılabilir, çünkü gergi delikleri<br />

sabit bir konumda değildir. Taze beton<br />

basıncı taşıma kapasitesi DIN EN 18202<br />

Tab. 3, taze beton basıncı için 7. hat 80<br />

kN/m²’dir. MOPA panel kalıbının yüksek<br />

yük taşıma kapasitesi, daha kısa betonlama<br />

süreleri sağlar. DIN EN 18218’e göre<br />

(geciktirici yok ise, t ≥ 5 ° C) beton 4.5<br />

m/h’e kadar pratik olarak yerleştirilebilir.<br />

32 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 33


Çözüm Ortağı<br />

ABS Kör Kalıp Sistemleri:<br />

İnşaatta hız, yapıda hafiflik, bütçede tasarruf<br />

Nitelikli dolgu için kör kalıp sistemi<br />

H: 3-70 cm<br />

3 cm’den 70 cm’ye kadar değişen yüksekliklerde her türlü nitelikli dolgu<br />

yapılabilir. Ürünler tek kullanımlık ‘kör kalıp’ olarak kullanılırlar ve betona<br />

şekil vererek döşemeyi taşıyan yüzlerce betonarme kemer, kubbe<br />

ve onları destekleyen sütunlar oluştururlar. Sistem alternatif dolgulara<br />

kıyasla benzersiz nakliye, yatay-dikey taşıma ve yer tasarrufu sağlar.<br />

MODULO ile 3 cm’den 70 cm’ye kadar değişen yüksekliklerde her<br />

türlü nitelikli dolgu yapılabilir. Ürünler tek kullanımlık ‘kör kalıp’ olarak<br />

kullanılırlar ve betona şekil vererek döşemeyi taşıyan yüzlerce betonarme<br />

kemer, kubbe ve onları destekleyen sütunlar oluştururlar. Sistem<br />

alternatif dolgulara kıyasla benzersiz nakliye, yatay-dikey taşıma<br />

ve yer tasarrufu sağlar. Örneğin; 50 kamyon gazbetonluk bir dolgu, 1<br />

kamyon kör kalıpla yapılabilir. Kolay ve hızlı (90 m2/adam-saat) kurulumu<br />

sayesinde inşaat süresi ciddi oranda kısalır. Döşeme imalatında<br />

kullanılan beton, demir ve diğer tüm dolgu malzemelerinden tasarruf<br />

sağlanır, tüm yapı hafifler. Kör kalıpların oluşturduğu boşluk havalandırılabilir<br />

ve içinden her türlü mekanik/elektrik tesisat geçirilebilir. Oluşturulan<br />

yüzey beton olduğu için üzerine daha sonra serbestçe her türlü<br />

zemin kaplaması yapılabilir, tuğla-gazbeton-alçıpan vb. bölme duvar<br />

oluşturulabilir. Toprak altında kalan kotlarda kullanıldıklarında yapı Radon<br />

gazından ve nemden korunur, ısı ve ses izolasyonu sağlanır. Geri<br />

dönüşümlü polipropilen ile üretilen kör kalıplar projeye LEED puanı da<br />

kazandırırlar.<br />

Kör kalıp sistemi kullanılarak katta hafif dolgu, ters kiriş dolgusu, peyzaj<br />

dolgusu, asansör holü dolgusu, temel üzerinde dolgu veya mütemadi<br />

temel dolgusu yapılabilirken, sisteme ilave edilecek basit elemanlar<br />

ile havalandırılabilir temel oluşturulabilir, sistem modüler yükseltilmiş<br />

döşeme yerine kullanılabilir.<br />

Nitelikli dolgu için kör kalıp sistemi<br />

H: 15-250 cm<br />

15’den 250 cm’ye kadar değişen yüksekliklerde her türlü nitelikli dolgu<br />

yapılabilir. Ürünler tek kullanımlık ‘kör kalıp’ olarak kullanılırlar ve betona<br />

şekil vererek döşemeyi taşıyan yüzlerce betonarme kemer, kubbe<br />

ve onları destekleyen sütunlar oluştururlar. Sistem alternatif dolgulara<br />

kıyasla benzersiz nakliye, yatay-dikey taşıma ve yer tasarrufu sağlar.<br />

YENİ ELEVETOR ile 15’den 250 cm’ye kadar değişen yüksekliklerde<br />

her türlü nitelikli dolgu yapılabilir. Ürünler tek kullanımlık ‘kör kalıp’ olarak<br />

kullanılırlar ve betona şekil vererek döşemeyi taşıyan yüzlerce betonarme<br />

kemer, kubbe ve onları destekleyen sütunlar oluştururlar. Büyük<br />

açıklıklarda minimum imalat ile döşemeyi taşıyan betonarme bir<br />

yapı oluşturulur. Sistem alternatif dolgulara kıyasla benzersiz nakliye,<br />

yatay-dikey taşıma ve yer tasarrufu sağlar. Örneğin; 50 kamyon gazbetonluk<br />

bir dolgu, 1 kamyon kör kalıpla yapılabilir. Kolay ve hızlı (20<br />

m2/adam-saat) kurulumu sayesinde inşaat süresi ciddi oranda kısalır.<br />

Döşeme imalatında kullanılan beton, demir ve diğer tüm dolgu malzemelerinden<br />

tasarruf sağlanır, tüm yapı hafifler. Kör kalıpların oluşturdukları<br />

boşluklar, havalandırılabilir ve her türlü mekanik/elektrik tesisat<br />

geçişi yapılabilir. Kesilerek ayarlanabilen PVC sütunlar sayesinde her<br />

türlü kademe ve rampa yapılabilir. Geri dönüşümlü polipropilen ile üretilen<br />

kör kalıplar projeye LEED puanı da kazandırırlar.<br />

34<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


Çözüm Ortağı<br />

URTİM’den bir ilk<br />

<strong>Yapı</strong> Fuarı’nda Türkiye’nin ilk kayar<br />

çatı sistemini tanıttı<br />

Kalıp ve iskele üretiminde Türkiye’nin öncü şirketlerinden URTİM, 41. <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda<br />

Türkiye’de ilk defa üretilen kayar çatı sistemi SCAFSET®’i tanıttı.<br />

38 yıldır yurt içinde ve yurt dışında havalimanı,<br />

stadyum, rafineri, köprü, konut vb.<br />

birçok inşaat projesinde yer alan kalıp ve<br />

iskele üretiminde Türkiye’nin öncü şirketlerinden<br />

olan URTİM, bölgedeki en büyük,<br />

dünyada ise 5 büyük yapı fuarından<br />

biri olan <strong>Yapı</strong>, İnşaat <strong>Malzeme</strong>leri ve Teknolojileri<br />

Fuarı’nda yer aldı. Fuar süresince<br />

URTİM, 6. Hall F321 standında çeşitli<br />

sunumlar ve ürün tanıtımları gerçekleştirdi.<br />

Fuarın ilk günü <strong>Yapı</strong> Fuarı Seminerleri<br />

düzenleyen URTİM, ‘İnşaatlarda İşçilik<br />

Maliyetinin Azaltılması’ konusunda bir seminer<br />

verdi. Fuar boyunca URTİM, yeni<br />

ürünleri SCAFSET® Kayar Çatı Sistemi<br />

ve GRIDSET® Ayarlanabilir Kalıp Sistemi<br />

tanıtırken maliyet ve zaman avantajı sağlayan<br />

PROPEX – FLEXSET® ve EKO-<br />

SET® ürünleri hakkında ziyaretçileriyle<br />

detaylı bilgiler paylaştı. Aynı zamanda<br />

İstanbul Sanayi Odası Vakfı Zincirlikuyu<br />

Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Boğaziçi<br />

Üniversitesi, İTÜ, Yıldız Üniversitesi,<br />

Sakarya Üniversitesi, İstanbul Ticaret<br />

Üniversitesi öğrencileri URTİM fuarını<br />

ziyaret ederek kalıp ve iskele sistemleri<br />

hakkında detaylı bilgi edindi.<br />

Gap İnşaat’ın Türkmenistan’daki Garaboğaz<br />

Amonyak ve Üre Fabrikası, Doha’daki<br />

Lusail Metro İnşaatı, Azerbeycan’daki<br />

Üstay İnşaat’ın Azerikimya Polietilen<br />

Fabrikası, Tekfen İnşaat’ın TANAP projesi,<br />

Rönesans İnşaat’ın Yamal LNG Tesis<br />

projesi, Tekfen İnşaat’ın Tüpraş Rafinerisi,<br />

Tekfen, Gemsan, Günkon, IOT Vito ve<br />

İlk İnşaat’ın ortak projesi Star Rafinerisi,<br />

Rönesans İnşaat’ın Sibur – Zapsin 2 Polietilen<br />

ve Polipropilen Fabrikası, Socar’ın<br />

Azerbaycan’da ki Polyetilen ve Polypropilen<br />

Fabrikası, Ürdün’deki Le Gray Oteli,<br />

Sudan’daki Garri – 3 Santral projesi,<br />

Gürsoy Grup’un Çamlıca Camii, Giresun<br />

Stadyumu, Dia Holding ve IC İnşaat’ın<br />

Haydar Aliyev Kültür Merkezi gibi birçok<br />

özel projeye imza atan URTİM Kalıp ve<br />

İskele Sistemleri Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Serdar Urfalılar, “85 binin üzerinde ziyaretçinin<br />

katıldığı bölgedeki en büyük, dünyada<br />

ise 5 büyük yapı fuarından biri olan<br />

yapı, inşaat malzemeleri ve teknolojileri<br />

fuarı olan 41. <strong>Yapı</strong> fuarı sektörümüz için<br />

büyük önem taşımaktadır. Her sene üzerine<br />

koyarak büyüyen bir fuar ve bizim açımızdan<br />

her yıl çok verimli geçiyor, katılım<br />

her geçen sene artıyor. Hem yurt içinden,<br />

hem de yurt dışından, birlikte çalıştığımız<br />

müşterilerimizle ilişkilerimizi güçlendiriyoruz.<br />

Bu da bölge ticaretine katkıda bulunuyor.<br />

Aynı zamanda potansiyel müşterilerimizi,<br />

üniversite öğrencilerini ağırlama<br />

ve ürünlerimizi yakından tanıtma imkanı<br />

bulduk” dedi. Son iki senedir sektörün sorumluluk<br />

sahibi kurumsal firması olarak<br />

gerek seminerler gerekse workshoplarla<br />

hem fuarı desteklerken hem de paydaşlarımız<br />

olan öğrenciler, inşaat firmalarının<br />

yöneticileri ve ustalarımımıza faydası olacak<br />

konu ve konuklarla sahip olduğumuz<br />

bilgi birikimimizi aktarmak istiyoruz. Bu<br />

bağlamda hizmet içi eğitim konusunda<br />

da imzalamış olduğumuz sanayici – okul<br />

işbirliği protokollerine uygun olarak öğrencilere<br />

her tür desteğimizi sunuyoruz.<br />

Fuarda da onlarla beraberiz.<br />

Türkiye’nin ilk kayar çatı sistemi<br />

URTİM’den<br />

SCAFSET Kayar Çatı Sistemi hakkında<br />

bilgi veren Urfalılar, “Geçen sene<br />

<strong>Yapı</strong> fuarında SKYSET®, SCAFEX®,<br />

FLAMAX®, FLEXSET®, EKOSET® ve<br />

PROPEX® olmak üzere 6 tane yeni ürün<br />

veya sistem sergilemiştik. Bu sistemlerin<br />

özellikleri inşaatta verimliliği arttırmak, iş<br />

gücünü azaltmak ve kullanımı kolaylaştırmak<br />

amaçlı oldu. Bazılarını Türkiye’de<br />

üreten ilk firma olmamız da çok önemliydi.<br />

Bu sene de geleneği bozmadık ve<br />

SCAFSET® kayar çatı sistemini ilk kez<br />

ülkemizde ürettik. 24 metre maksimum<br />

açıklığa ve 25 metre yüksekliğe kadar<br />

geçici olarak sert hava koşullarına karşı<br />

başarı ile koruyabilen, hızla kurulup sökülebilen<br />

güvenli ve ekonomik çatı sistemi.<br />

Kolay montaj imkanı sağlayan hafif bağlantı<br />

parçaları sayesinde sistem gerektiğinde<br />

vinç ile gerekirse de vinç olmadan<br />

kurulabiliyor. Kurulumu kolay olan alev<br />

geciktirici branda çatıyı örterken iskeleyi<br />

ve giriş merdivenlerini de hava şartlarına<br />

karşı koruyor. İlk ihracatımızı da fuar<br />

öncesi gerçekleştirdik. Bir diğer yeni ürünümüz<br />

ise esnek ve ayarlanabilir kalıp<br />

sistemi olan GRIDSET® AR-GE departmanımızın<br />

yoğun çabası sonucu <strong>2018</strong> yılının<br />

önemli yeniliklerinden biri<br />

URTİM ailesi için’dedi.<br />

54 ülkeye ihracat<br />

gerçekleştiriyor<br />

URTİM olarak aralarında Ekvator<br />

Ginesi, Gana, Kenya,<br />

Etiyopya ve Kanada’nın da<br />

bulunduğu 54 ülkeye ihracat<br />

yaptıklarını belirten Serdar Urfalılar,<br />

“Bu yıl hedefimizi ABD<br />

pazarı olarak belirledik. Girilmesi<br />

çok zor ama sürdürülebilir<br />

bir başarı getirebilecek<br />

bir pazar. ABD’yi, hem inşaat,<br />

hem rafineri hem de enerji<br />

santralleri konusunda çok büyük<br />

potansiyel olarak görüyoruz.<br />

Üretimimizin yüzde 70’ini<br />

ihraç ediyoruz. Geliştirdiğimiz<br />

sistemler ile inşaatlarda zaman<br />

ve maliyet avantajı sağlıyoruz”<br />

dedi.<br />

36 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 37


Çözüm Ortağı<br />

Doğuş-Bilgili ortaklığıyla yürütülen<br />

Galataport Projesinde,<br />

Layher Taşıyıcı ve Kalıp Altı Modüler<br />

İskele Sistemleri tercih ediliyor<br />

Yüklenici BS Mimarlık’ın yürüttüğü çalışmada, tarihi yapıların korunması, restorasyonu ve<br />

yeni inşaat çalışma alanlarında güvenilir taşıyıcı iskele sistemleri ile çözümler sunuyoruz.<br />

Dünya’da bir numara olan Layher, Türkiye’deki tüm iskele çözümleri alanında hizmet<br />

vermeye devam etmektedir.<br />

TG 60 TAŞIYICI ÇERÇEVE –<br />

ALLROUND İSKELE İÇİN DAHA<br />

FAZLA OLANAK<br />

Allround TG-60 Taşıyıcı İskele, taşıyıcı<br />

kulelerin kolay, hızlı, esnek ve güvenli bir<br />

şekilde montajını sağlar. Çünkü tüm çerçeveler<br />

simetrik parçalardır ve kurulum<br />

sırasında hiçbir köşegen destek kullanılmamalıdır.<br />

Allround TG 60 Taşıyıcı İskele<br />

dikmeleri, 6 tona kadar yük taşıyabilir. Allround<br />

TG 60 Taşıyıcı İskelenin yapı analizleri,<br />

DIN EN 12812 normu gerekliliklerine<br />

uygundur. 1.09 m ila 3.07 m arasında<br />

değişen çeşitli Allround yatay elemanları<br />

ve ilgili köşegen destekler aracılığıyla kalıbın<br />

standart boyutlarına kolay bir şekilde<br />

uyarlanabilir.<br />

DEĞİŞKEN ALAN UZUNLUĞU<br />

SAYESİNDE – AKILLI SİSTEM<br />

Değişken alan uzunluğu<br />

Allround TG 60 İskele kuleleri, kalıp desteklerinin<br />

standart boyutuna veya yük<br />

gerekliliklerine esnek bir biçimde uyarlanabilir.<br />

Bunun için yapılması Allround<br />

yatay elemanları ve uygun uzunluklardaki<br />

köşegen destekleri seçmektir. Temel bileşenler<br />

yani Allround TG 60 Taşıyıcı Çerçeveler<br />

ile aynı kalır.<br />

Hızlı bir şekilde yeniden<br />

yerleştirme<br />

Kuleler, demontaj ve yeniden montajlanmak<br />

yerine kolaylıkla takılabilen tekerler<br />

kullanılarak hızlı ve pratik bir şekilde yeniden<br />

yerleştirilebilir. Böylece, tüm kule<br />

gruplarını tek bir harekette taşımak mümkündür.<br />

VİNÇ KONUMLANDIRMASI<br />

SAYESİNDE DAHA FAZLA<br />

OLANAK<br />

TG 60 Taşıyıcı Kule, vinç vasıtasıyla<br />

konumuna taşınmadan önce yer seviyesinde<br />

yatay olarak monte edilebilir veya<br />

dikey olarak kurulabilir. Ya doğrudan kullanım<br />

yerine monte edilebilir ya da kolaylıkla<br />

monte edilebilir tekerler kullanılarak<br />

yerine taşınabilir.<br />

Tekli taşıyıcı çerçeveler, çekme kuvvetlerini<br />

iletmek amacıyla güvenlik pimleri ile<br />

birbirine sabitlenir.<br />

38 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 39


Çözüm Ortağı<br />

Adana Entegre Sağlık Kampüsü’nün<br />

sıcak su kazanları<br />

Bosch Termoteknik’ten!<br />

Isıtma-soğutma sektörünün lider markalarından biri olan<br />

Bosch Termoteknik’in sıcak su kazanları artık Adana Entegre<br />

Sağlık Kampüsü’nde kullanılacak.<br />

Bosch Termoteknik endüstriyel sıcak su<br />

kazanları önde gelen projelerinde kullanılmaya<br />

devam ediyor. En son olarak da<br />

RMI Rönesans Medikal A.Ş. firması ile<br />

Adana Entegre Sağlık Kampüsü’nde toplam<br />

kapasitesi 46,5 MW olmak üzere, 5<br />

adet BOSCH UT-L serisi Endüstriyel Sıcak<br />

Su Kazanı satışı için anlaşma sağlandı.<br />

Projede kullanılan tüm kazanlar entegre<br />

ekonomizörlü olup, çift yakıtlı brülör kullanılmıştır.<br />

Bosch Termoteknik son yıllarda<br />

gerçekleştirilen ticari ve endüstriyel alandaki<br />

projeleriyle büyümesine devam ediyor.<br />

Adana Entegre Sağlık Kampüsü<br />

Proje, toplam 1.550 yatak kapasiteli 3 farklı<br />

hastaneyi kapsayan bir entegre sağlık<br />

kampüsü projesidir. Bu hastaneler, 1.300<br />

yatak kapasiteli Ana Hastane, 150 yatak<br />

kapasiteli Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon<br />

Hastanesi ve 100 yatak kapasiteli Yüksek<br />

Güvenlikli Adli Psikiyatri Hastanesi’nden<br />

meydana gelmektedir. Ana hastane, ortak<br />

bir çekirdek yapı etrafına kurulmuş olan 4<br />

adet bloktan oluşmaktadır ve içerisinde;<br />

182 yatak kapasiteli Onkoloji Hastanesi,<br />

185 yatak kapasiteli Kardiyoloji ve Kardiyovasküler<br />

Hastanesi, 349 yatak kapasiteli<br />

Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi ve 584<br />

yatak kapasiteli Genel Hastane bulunacaktır.<br />

Bosch Termoteknoloji<br />

Orta doğu<br />

ve Kafkasya<br />

Bölgesindeki<br />

Tüm İş Ortakları<br />

ile İlk Toplantısını<br />

Gerçekleştirdi!<br />

Bosch Termoteknoloji, bu sene ilk kez gerçekleştirdiği<br />

“Bosch Thermotechnology<br />

Partners Meeting <strong>2018</strong>” ile Orta doğu ve<br />

Kafkasya’da yer alan 12 ülkeden gelen tüm<br />

iş ortakları ile Bosch Türkiye Genel Merkezinde<br />

bir araya geldi.<br />

Bosch Termoteknoloji Türkiye Çalışanları;<br />

Orta doğu ve Kafkasya’daki İş Ortakları ile<br />

<strong>2018</strong> Partner Toplantısında bir araya geldi.<br />

2017 yılının değerlendirildiği toplantıda Bosch<br />

Termoteknoloji organizasyon yapısı ve<br />

işleyişi hakkında iş ortaklarıyla detaylı bilgiler<br />

de paylaşıldı. Toplantıda “Bosch Termoteknoloji’nin<br />

iş ortaklarıyla birlikte büyük bir<br />

ailenin olduğu” vurgusu yapıldı.<br />

Toplantıda dijitalleşen dünyadaki gelişmeler<br />

ve Bosch Termoteknolojinin bu alanda yaptığı<br />

çalışmalar da iş ortaklarına sunuldu.<br />

Bosch Termoteknoloji Ortadoğu ve Kafkasya<br />

Satış Direktörü Mert Kalafatoğlu, 2017<br />

yılında gerçekleşen dijitalleşme projelerini<br />

anlatırken, organizasyon yapısının gücü<br />

hakkında bilgilendirdi.<br />

Bosch Termoteknoloji Türkiye, Ortadoğu ve<br />

Kafkasya Satış Genel Müdürü Zafer Polat’ın<br />

ve Bosch Termoteknoloji çalışanlarının da<br />

katıldığı toplantıda, iş ortaklarına hizmet<br />

veren tüm departmanlar iş akış süreçleri ile<br />

ilgili bilgiler verdi.<br />

Fütürist Ufuk Tarhan’dan gelecek<br />

trendleri<br />

Orta doğu Partner Buluşmasının önemli<br />

konuşmacılarından biri olan Fütürist ve<br />

Ekonomist Ufuk Tarhan, geleceğin varacağı<br />

noktaya vurgu yaparak; mega trendleri katılımcılar<br />

ile paylaştı. Boğaz turunun ardından<br />

Lacivert Restaurant’ında gerçekleşen gala<br />

yemeği ile toplantı sona erdi.<br />

40<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


DOSYA<br />

DOSYA KONULARI:<br />

Isıtma & Soğutma &<br />

Havalandırma Sistemleri &<br />

Ekipmanları & Çözümleri …<br />

Alüminyum Sistemleri,<br />

Cephe Sistemleri, Çatı<br />

Sistemleri ve Teknolojileri …<br />

Ağaç Sanayi & Orman<br />

Ürünleri ve Teknolojileri …


Dosya<br />

“Daikin dört mevsim büyüyor ve<br />

büyümeye devam edecek”<br />

“Bu yıl ErP yönetmeliğinin devreye girmesiyle birlikte ısıtma pazarında yoğuşmalı kombilere<br />

doğru yönelme olacağı kesin. Soğutmada olduğu gibi ısıtmada da tasarruf değerleri<br />

yüksek, verimli cihazların kullanılması bizim gibi Ar-Ge’ye, inovasyona ve teknolojiye<br />

yatırım yapan firmaları güçlendirecek.”<br />

1978 yılından beri distribütörler vasıtasıyla<br />

Türkiye’de faaliyetini sürdüren Daikin,<br />

Temmuz 2011’de Türkiye iklimlendirme<br />

sektörünün en önemli oyuncularından Airfel’in<br />

%100 hissesini satın alarak Türkiye<br />

iklimlendirme sektörünün iddialı bir oyuncusu<br />

oldu. Firma bugün ısıtma, soğutma<br />

ve havalandırma alanında Türkiye’nin en<br />

geniş ürün gamına sahip şirketidir. Daikin<br />

Türkiye CEO’su Hasan Önder ile dsya konumuz<br />

çerçevesinde bir röportaj gerçekleştirdik.<br />

Sektöründe gerçekleştirmiş<br />

olduğunuz faaliyet ve hizmetlerinizi<br />

kısaca bizlerle paylaşır mısınız?<br />

Daikin, bugün 150 ülkede 20 milyar doları<br />

bulan cirosu, 60.000’den fazla çalışanı<br />

ve 90 üretim tesisi ile dünya ısıtma,<br />

soğutma, havalandırma ve florokimyasal<br />

ürünlerinde sektör lideri olan bir marka.<br />

Daikin’in başarılarla dolu hikayesi 1924<br />

yılında Japonya’nın Osaka şehrinde başladı.<br />

1972 yılında yenilikçi ürünlerini Avrupa<br />

pazarına sunmak için Belçika Oostende’de<br />

Türkiye’nin de bünyesinde yer aldığı Daikin<br />

Europe NV kuruldu. Daikin Industries<br />

Ltd.’in yüzde 100 iştiraki olan Daikin Europe<br />

NV, 5.500 çalışanı, Belçika, Türkiye,<br />

Çek Cumhuriyeti (2), Almanya, İtalya ve<br />

İngiltere’deki 7 üretim tesisiyle Avrupa’nın<br />

en büyük klima, ısı pompası ve soğutma<br />

cihazı üreticisi konumuna geldi.<br />

Daikin, Türkiye’de 1978 yılından beri distribütörler<br />

vasıtasıyla faaliyetlerini sürdürüyordu.<br />

Çin’den klima ithal eden ilk firma<br />

olan Airfel ise Türkiye’de iklimlendirme<br />

sektörünün önemli oyuncularından biriydi.<br />

Daikin, Temmuz 2011’de Airfel’i satın alarak<br />

Türkiye iklimlendirme sektörünün doğrudan<br />

bir yatırımcısı oldu. Bugün itibariyle<br />

Daikin, ısıtma, soğutma ve havalandırma<br />

alanında Türkiye’nin en geniş ürün gamına<br />

sahip şirketi.<br />

Sezonun yoğun olduğu bir<br />

döneme giriyoruz. Satış ve satış<br />

sonrası için yapmış olduğunuz<br />

hazırlıklardan biraz bahseder<br />

misiniz?<br />

Daikin Türkiye olarak Sakarya’da bulunan<br />

üretim tesislerimiz, 7 bölge müdürlüğümüz,<br />

300 bayimiz, 22 kadın girişimci Sakura<br />

bayimiz, 500 satış noktamız ve 500’ün<br />

üzerindeki yetkili servisimizle Türkiye’nin<br />

geniş bir coğrafyasına hizmet veriyoruz.<br />

Klimalar artık yalnızca havaya endeksli bir<br />

konu olmaktan çıktı. Hava kalitesini iyileştirme,<br />

enerji verimliliği sağlaması vs. özellikler<br />

kullanıcı nezdinde önem kazandı.<br />

Bu nedenle Daikin dört mevsim büyüyor<br />

ve büyümeye devam edecek. Bu yıl ErP<br />

yönetmeliğinin devreye girmesiyle birlikte<br />

ısıtma pazarında yoğuşmalı kombilere<br />

doğru yönelme olacağı kesin. Soğutmada<br />

olduğu gibi ısıtmada da tasarruf değerleri<br />

yüksek, verimli cihazların kullanılması bizim<br />

gibi Ar-Ge’ye, inovasyona ve teknolojiye<br />

yatırım yapan firmaları güçlendirecek.<br />

Ürün gruplarınız hakkında bilgi<br />

verir misiniz? Bu yıl için satış<br />

anlamında öne çıkardığınız ürün ve<br />

sistemler hangileri olacak?<br />

İklimlendirme sektöründe Türkiye’nin ürün<br />

gamı en geniş olan markasıyız. Isıtmadan<br />

soğutmaya, bireyselden ticari çözümlere<br />

kadar, her mevsim kullanıcılarımıza tam<br />

çözüm ve konfor sunuyoruz. Split klimalardan<br />

VRV ve merkezi sistemlere, ısı pompalarından<br />

kombiye, radyatörden fancoil’e<br />

kadar geniş ürün ve hizmet ağımız ile<br />

verimlilik ve tasarruf değerlerini ön planda<br />

tutuyoruz.<br />

Daikin, Avrupa’nın ve Türkiye’nin ilk R32<br />

(Reform 32) soğutucu akışkanını içeren cihazlarını<br />

piyasaya sunarak pek çok alanda<br />

olduğu gibi bu alanda da öncülük etmişti.<br />

Ürün geliştirme ve Ar-Ge departmanlarımız<br />

tüm ürün serimizi çevre ve kullanıcı<br />

dostu Reform 32 ile çalışacak şekilde<br />

güncellemek için çalışmalarını sürdürüyor.<br />

2019 yılında tüm ürünlerimizi Reform 32’li<br />

hale getireceğiz.<br />

Bu yıl için hedeflediğiniz ciro ve<br />

satış rakamları hakkında biraz bilgi<br />

verir misiniz?<br />

Daikin tüm dünyada Fusion20 diye bir<br />

program yürütüyor ve 5 yıllık planlar ile<br />

ilerliyor. Biz de bu doğrultuda 2020 yılına<br />

ilişkin hedeflerimizi belirledik, üretim tesislerimizden<br />

yurt dışı satış kanallarımıza<br />

kadar pek çok yeni ve inovatif çalışmayı<br />

devreye aldık. Bu süreçte çift haneli büyümemizi<br />

sürdürerek 2020 yılında ciromuzu<br />

2 milyar TL.’ye, istihdamımızı 1.500 kişiye,<br />

ihracatımızı da 200 milyon dolara çıkarmayı<br />

hedefliyoruz. Bu hedefler doğrultusunda<br />

<strong>2018</strong> yılı için 1.6 milyar TL ciro hedefliyoruz.<br />

Türkiye dışında hangi sistemlerle<br />

hangi pazarlarda daha güçlü<br />

konumdasınız?<br />

Daikin Türkiye olarak, CIS ülkeleri başta<br />

olmak üzere, Avrupa, Ortadoğu, Afrika<br />

ve Çin pazarlarına ürün ihraç ediyoruz.<br />

Fusion20 doğrultusunda hedefimiz, 2020<br />

yılında ihracatımızı 200 milyon dolara çıkarmak.<br />

Türkiye’nin 500 büyük sanayi<br />

kuruluşu arasında yer alıyoruz. Türkiye<br />

İhracatçılar Merkezi (TİM) tarafından açıklanan<br />

ihracatçı araştırmasına göre, Daikin<br />

Türkiye’nin en büyük 1.000 ihracatçı<br />

sıralamasındaki yerimizi 526’ncı sıradan<br />

171’inci sıraya taşıdık. Bu performans ile<br />

Türkiye’nin ihracat devleri sıralamasında<br />

355 basamak birden yükselerek, ihracatını<br />

en çok artıran üç şirketten biri olduk. Bugün<br />

itibariyle ihracatımız 100 milyon doları<br />

aşmış durumda. Avrupa ülkelerinden Çin’e<br />

kadar geniş bir coğrafyaya ısıtma ve soğutma<br />

ürünlerimizi ihraç ediyoruz. İhracattaki<br />

itici gücümüz olmasını hedeflediğimiz<br />

Daikin Kombi’yi, 2017 yılı sonundan bu<br />

yana Almanya, İtalya ve İngiltere pazarındaki<br />

kullanıcılarla buluşturuyoruz. Bu cihazımız<br />

diğer Avrupa ülkelerinde de <strong>2018</strong> yılı<br />

içerisinde satılmaya başladı.<br />

Hasan Önder / Daikin Türkiye CEO’su<br />

Sektörün içerisinde bulunduğu<br />

süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?<br />

Önümüzdeki dönemde bizi ne tür<br />

avantaj ve zorluklar bekliyor?<br />

İklimlendirme sektörü Türkiye’de son yıllarda<br />

büyük bir gelişme kaydetti. Gayrimenkul<br />

sektörünün gelişmesi, kentsel dönüşüm<br />

projeleri, artan tüketici bilinci gibi<br />

birçok gelişme sektörde gelişmeyi sağladı.<br />

Ayrıca, hane halkı harcamalarının artması,<br />

pazardaki olumlu gelişmeler ve ÖTV’nin<br />

kaldırılması gibi faktörler 2017’de iklimlendirme<br />

sektörüne olumlu yönde bir hareket<br />

kazandırdı. Bu olumlu gelişmeler stokların<br />

erimesini sağladı ve yeni stok alımları yapılmasına<br />

neden oldu. Türkiye’de toplam<br />

klima satışı yaklaşık 1 milyon adet olarak<br />

gerçekleşti. Veriler sektörün Türkiye ortalamasının<br />

üstünde büyüdüğünü gösteriyor.<br />

2017’de geç gelen ama sonradan oldukça<br />

hareketlenen bir yaz yaşadık. Temmuz ayı<br />

itibariyle artan hava sıcaklığı ve yüksek<br />

nem oranları klima talebini harekete geçirdi.<br />

2017 sonunda klima satışlarımız 150<br />

bin adede ulaştı.<br />

Sektör, üstün teknolojik özellikler taşıyan<br />

cihazlara yöneliyor. Akıllı kanat, akıllı göz<br />

teknolojisi, programlanabilme özelliği, düşük<br />

ses seviyesi ve online kontrol özelliği<br />

gibi gelişmiş özelliklere sahip cihazların<br />

geliştirilmesi alanında rekabetin hızlanacağını<br />

söylemek mümkün.<br />

44 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 45


Dosya<br />

“Beklentiler<br />

doğrultusunda<br />

hizmetlerimize hız<br />

kazandıracağız”<br />

“Yoğun sezonun son kritik noktası da montaj hizmeti. Hizmet verecek montörlerimizi sezon<br />

öncesinde bu yılın yenilikleri konusunda eğitim sürecinden geçirdik. Daha çevreci sistemler<br />

olarak sektörün son dönemde tanıştığı R32 soğutucu akışkanlı sistemler için pratik ve<br />

teorik süreçlerini tamamlayan montör ekibi, gerekli teknolojik alet ve ekipmanları ile Türkiye<br />

genelinde hazırlıklarını tamamladı.”<br />

İklimlendirme sektöründe<br />

gerçekleştirmiş olduğunuz faaliyet<br />

ve hizmetlerinizi kısaca bizlerle<br />

paylaşır mısınız?<br />

Ev-ofis klimaları ve ticari tip klimaların<br />

yanı sıra taze hava, kontrol ve el kurutma<br />

sistemleri ile ısıtma, soğutma, havalandırma<br />

ve sıcak su temini konularında<br />

satış ve satış sonrası hizmetler veren Mitsubishi<br />

Electric, çok farklı iklim koşulları<br />

için çözüm üretebilen inovatif bir marka.<br />

Sistem ömrünü tamamlayana kadar çevreye<br />

dost bir yaklaşımla maksimum enerji<br />

tasarrufu ve konfor sağlayacak sorunsuz<br />

bir ürün ve hizmet yelpazesi sunan firma,<br />

yeni sezona iddialı ürünleriyle merhaba<br />

diyor. Mitsubishi Electric Türkiye Klima<br />

Sistemleri Ürün Müdürü Caner Güçer ile<br />

şirket faaliyetlerini, yeni ürünlerini ve önümüzdeki<br />

dönem için yeni projelerini ele<br />

almaya çalıştık.<br />

Sezonun yoğun olduğu bir<br />

döneme giriyoruz. Satış ve satış<br />

sonrası için yapmış olduğunuz<br />

hazırlıklardan biraz bahseder<br />

misiniz?<br />

İleri teknolojiye sahip ürünlerimizin yanı<br />

sıra mühendislik deneyimimiz sayesinde<br />

satış öncesi, satış süreci ve satış sonrası<br />

hizmetlerimiz ile farklılaşıyoruz. Bu yoğun<br />

dönemde nicelik olarak hizmetlerimiz<br />

artarken nitelikli hizmet vermeye devam<br />

edebilmek için yoğun hazırlıklar yapıyoruz.<br />

Sektörde öncü olarak uyguladığımız<br />

teknolojik ve deneyimsel keşif hizmetimiz<br />

Keşfetteam sistemini bu sezonun yeni<br />

ürünleri ile güncelledik. Doğru kapasitede<br />

cihaz ve doğru montaj yeri seçimine<br />

profesyonel bir yaklaşım sergileyen bu<br />

sistem, mekanın termal incelemesini ve<br />

arttırılmış gerçeklik ile ürünün mekan içerisinde<br />

montaj sonrası nasıl duracağını<br />

daha ilk temasta gösterebiliyor. Yoğun<br />

dönemin başka bir ihtiyacı da hızlı ve<br />

konforlu satış ortamı. Tüketicilerin ürünleri<br />

fiziken de deneyimleyebilecekleri ev<br />

konseptinde oluşturulmuş konsept bayilerimiz<br />

kusursuz hizmet vermek için hazırlıklarını<br />

tamamladı. Sektörün en verimli<br />

klimalarından LEGENDERA serisi için<br />

mobil kitler ile tanıtım hizmetini tüketicinin<br />

olduğu yere taşıyoruz. Yetkili bayiler tarafından<br />

gerçekleştirilen bu hizmet, tüketiciler<br />

için olası zaman kayıplarını ortadan<br />

kaldırıyor.<br />

Yoğun sezonun son kritik noktası da montaj<br />

hizmeti. Hizmet verecek montörlerimizi<br />

sezon öncesinde bu yılın yenilikleri konusunda<br />

eğitim sürecinden geçirdik. Daha<br />

çevreci sistemler olarak sektörün son dönemde<br />

tanıştığı R32 soğutucu akışkanlı<br />

sistemler için pratik ve teorik süreçlerini<br />

tamamlayan montör ekibi, gerekli teknolojik<br />

alet ve ekipmanları ile Türkiye genelinde<br />

hazırlıklarını tamamladı. Hedefimiz,<br />

kurumsal felsefemiz olan “Daha iyisi için<br />

değişim” anlayışının ışığında, tüketici ve<br />

sektör beklentileri doğrultusunda hizmetlerimize<br />

daha da hız kazandırmak.<br />

Ürün gruplarınız hakkında bilgi<br />

verir misiniz? Bu yıl için satış<br />

anlamında öne çıkardığınız ürün<br />

ve sistemler hangileri olacak?<br />

İleri teknolojisi sayesinde zorlu iklim koşullarında<br />

bile sorunsuz performans gösteren,<br />

yüksek enerji tasarrufu sağlayan<br />

ve üretimden geri dönüşüme kadar her<br />

aşamada çevreye dost bir yaklaşım sergileyen<br />

sistemlerimiz ile dikkat çekiyoruz.<br />

Ev-ofis tipi klimalarda en yüksek enerji<br />

sınıfı olan A+++ verimliliğe sahip ürünleri<br />

en fazla alternatif modelle tüketiciyle<br />

buluşturan markaların öncüsüyüz. Sergilediğimiz<br />

bu teknolojik üstünlüğe ek<br />

olarak tasarımdan ihtiyaç duyulan alternatif<br />

fonksiyonlara kadar pek çok farklı<br />

beklentiyi karşılayabilecek geniş bir ürün<br />

yelpazesine sahibiz. Yapay zeka, renk<br />

alternatifleri ve ulaşılması güç yüksek<br />

verimliliği ile dikkat çeken LEGENDRA<br />

serisinin yanı sıra 19db(A)’e kadar inen<br />

ses seviyesi ve kompakt yapıdaki yüksek<br />

performans özellikleriyle Türkiye’de üretilen<br />

ENVIRO ME serisi sektörde farklılaşan<br />

ürünler arasında öne çıkıyor.<br />

Mağaza ve ofisler için tercih edilen, MR<br />

SLIM profesyonel seri ürünlerimiz de bu<br />

yıl yenilendi. Çevreci R32 soğutucu akışkanla,<br />

Avrupa’da yılbaşında yürürlüğe<br />

giren enerji verimliliği yönetmeliklerine<br />

uygun cihazlarımız, tüketici beklentilerini<br />

ülkemizde geçerli minimum gereklerin<br />

çok üzerinde bir performans ile karşılıyor.<br />

Aralarında yine yapay zeka teknolojisi ile<br />

donatılmış “3D i-See Sensör” adını verdiğimiz<br />

üç boyutlu sensör teknolojimize sahip<br />

cihazların olduğu bu ürün grubu, zorlu<br />

iklim koşullarında dahi performansından<br />

ödün vermeyen sistemler olarak ürün gamımızda<br />

yer alıyor.<br />

Merkezi iklimlendirme ihtiyaçlarını karşılayan<br />

MULTI veya CITY MULTI sistemlerimiz<br />

de bu sezon yeni ürünlerimiz arasında<br />

bulunuyor. Sistemlerin tamamen<br />

yenilenen yapısal özellikleri bireysel küçük<br />

sistemlerden büyük projelere, gerek<br />

projelendirme gerekse montaj anlamında<br />

kolaylık sağlıyor. Tüm sezon boyunca sistemin<br />

sergilediği yüksek enerji verimliliği,<br />

düşük ses seviyesi ve esnek kombinasyon<br />

özellikleri ile Türkiye’nin lokomotifi<br />

inşaat sektöründe özellikle sembol konumunda<br />

olan ayrıcalıklı projelerin ve kentsel<br />

dönüşüm projelerinin tercihi olmaya<br />

devam ediyor.<br />

Sektörün içerisinde<br />

bulunduğu süreci nasıl<br />

değerlendiriyorsunuz?<br />

Önümüzdeki dönemde bizi ne tür<br />

avantaj ve zorluklar bekliyor?<br />

Yüksek gelişme potansiyeli taşıyan bir<br />

ülke olan Türkiye’de iklimlendirme sistemleri<br />

pazarı da hızlı bir ivmeyle büyüyor<br />

ve bu gelişim sektörümüz için önemli<br />

fırsatlar oluşturuyor. İklim değişikliklerinin<br />

de etkisiyle enerji kaynaklarının verimli<br />

Caner Güçer / Mitsubishi Electric Türkiye Klima Sistemleri Ürün Müdürü<br />

kullanımı gün geçtikçe daha önemli hale<br />

geliyor ve bu doğrultuda iklimlendirme<br />

sektörü de yeni çözümler üretiyor. Çünkü<br />

artık ileri teknolojiye sahip, yüksek tasarruflu,<br />

yeni nesil binaların temel ihtiyaçlarını<br />

ve kullanıcıların konfor gereksinimlerini<br />

karşılayabilen, üretim ve kullanım<br />

aşamalarında çevreye dost klimalar çok<br />

daha kritik önem arz ediyor.<br />

Bu global gelişmelere paralel olarak<br />

Türkiye’de önemli bir yere sahip olan ve<br />

sürekli gelişen klima pazarının; küresel<br />

iklim değişiklikleri ve enerji maliyetlerindeki<br />

hızlı yükseliş doğrultusunda enerji<br />

verimliliği ihtiyacının daha fazla hissedilir<br />

olması, kamuoyunda yaşanan bilinç<br />

artışı, iç hava kalitesi ve konfor hassasiyetlerinin<br />

artması gibi faktörlerin etkisiyle<br />

büyümeye devam edeceğine inanıyoruz.<br />

Önümüzdeki dönemde pazarın sağlıklı<br />

ve sürdürülebilir büyümesinde ise yeni<br />

yönetmelikler ve yerli üretim konularının<br />

önemli bir rol oynayacağını görüyoruz.<br />

Jeopolitik gücümüze ek olarak sahip olduğumuz<br />

genç nüfusun da etkisiyle sektörümüzün<br />

önünde umut vadeden bir<br />

gelecek olduğuna inanıyoruz. Bunun için<br />

de sektörün sahip olduğu bilgi birikimi ve<br />

deneyimini bu genç nüfusa doğru şekilde<br />

aktarması gerekiyor. Ayrıca iklimlendirme<br />

sektörünün global pazarlarda rekabet gücünü<br />

artırabilmesi için gerekli teşviklerin<br />

sağlanması ve kalifiye eleman istihdamı<br />

oldukça önemli.<br />

Sektörün geleceğe yönelik<br />

uygulamaları ne şekilde olacak?<br />

Mitsubishi Electric bu alanda<br />

neler yapıyor?<br />

Günümüzde kısıtlı kaynaklar konusundaki<br />

farkındalık ve gittikçe artan bilinç düzeyi,<br />

yeşil bina sayısını ve bu alandaki<br />

teknolojilerin gelişimini destekliyor. Geleceğin<br />

yeşil binalarının daha az ekipman<br />

ile birçok sistemin kontrol edildiği, daha<br />

verimli bir yaşama imkan tanıyan binalar<br />

olacağını öngörüyoruz. Bu noktada, iklimlendirme<br />

ünitelerinin kendisini etkileyen<br />

bina içi ve bina dışı etkenlerle otomatik<br />

olarak iletişim içinde olacağını, kullanıcı<br />

alışkanlıklarını takip edeceğini ve ihtiyaç<br />

duyulan konforu en verimli şekilde sunacağını<br />

söyleyebiliriz. Dışarıdan müdahaleye<br />

daha az gerek duyan yapay zeka ile<br />

basit görünümlü, ancak kompleks yapıların<br />

ön plana çıkacağı bir yapıya doğru<br />

ilerliyoruz.<br />

Günümüzde yeni teknolojilerin en temel<br />

amacı daha az tüketim diyebiliriz. Tüketim<br />

derken sadece elektrik enerjisinden<br />

bahsetmiyoruz. Yer, enerji, zaman gibi<br />

her türlü kaynağı daha az tüketen sistemlerin<br />

hayatımızda olacağını düşünüyoruz.<br />

Biz de Mitsubishi Electric olarak aynı felsefe<br />

ile yapılarda fark yaratacak uygulamalar<br />

üzerine çalışıyoruz.<br />

Daha bugünden geleceğe yön verecek<br />

teknolojilerden biri de nano teknoloji.<br />

Bu teknoloji sayesinde iklimlendirme<br />

sistemlerimizde, nano boyuttaki üretim<br />

uygulamalarını temel alıyoruz. Bu teknoloji<br />

sayesinde, daha iyi iletkenliğe sahip<br />

elektronik devreler, çipler ve diğer uzun<br />

ömürlü mekanik parçalar üretilebiliyor.<br />

Tüm bu teknoloji görsel farkın yanı sıra<br />

asıl olarak detaylarda kendisini gösteriyor.<br />

Dolayısı ile şimdi ve gelecekte Mitsubishi<br />

Electric ürünlerindeki farkı detaylarda<br />

ayrışarak geliştirmeye ve sektör<br />

profesyonelleri tarafından daha çok tercih<br />

edilen marka olmaya devam edeceğiz.<br />

46 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 47


Dosya<br />

“Değişime uyum sağlayanlar<br />

ayakta kalacak”<br />

“Biz Samsung olarak eğitime çok önem veriyoruz. Geçtiğimiz süreçte Türkiye’de çok<br />

büyük bir kitleye teknik eğitimler verdik. Elbette eğitim sonrasında da kontrol ve denetim<br />

mekanizmasının oluşturulması gerekiyor. Bu süreçlerin sektöre yayılması ve bir çatı<br />

mekanizma tarafından denetlenmesi gerektiğini düşünüyorum.”<br />

Dünyanın inovasyon devi Samsung,<br />

iklimlendirme alanında da sektöre yön<br />

veren önemli bir aktör. Büyük ölçekli AR-<br />

GE yatırımları ile sektörünü yeniliklerle<br />

tanıştıran firma, satış öncesi ve satış<br />

sonrası sunduğu kaliteli hizmetleri ile<br />

de pazar hâkimiyetini üst noktalara<br />

taşımış durumda. Samsung Electronics<br />

Türkiye Sistem Klimaları Kıdemli<br />

Müdürü Okan Tutcu ile dosya konumuz<br />

çerçevesinde keyifli bir röportaj çalışması<br />

gerçekleştirdik.<br />

Sektöründe gerçekleştirmiş<br />

olduğunuz faaliyet ve<br />

hizmetlerinizi kısaca bizlerle<br />

paylaşır mısınız?<br />

Samsung isminin doğuşu 1938 yılına<br />

kadar dayanıyor. Samsung Electronics<br />

firması ise Kore Savaşı sonrası hafif<br />

sanayi alanında çalışmalarını geliştiren<br />

Samsung tarafından 1969 yılında kuruldu.<br />

Samsung Electronics olarak girdiğimiz<br />

birçok alanda da pazar liderliğine<br />

oynuyoruz. Örneğin; televizyon, cep<br />

telefonu, buzdolabı ve hafıza kartı gibi<br />

alanlarda kısa zamanda pazar lideri konumuna<br />

yükseldik. İklimlendirme sektörüne<br />

de son zamanlarda çok önemli yatırımlar<br />

yaptık ve bu sektörde çok önemli<br />

bir üretici ve sektöre yön veren bir oyuncu<br />

pozisyonuna yükseldik. Tabi ki bu yükselişi<br />

yakın zamanda sektöre kazandırmış<br />

olduğumuz yeniliklerle borçluyuz. Tek<br />

modülde 30 HP, 360 Kaset Klima veya<br />

WindFree teknolojisi bunlardan sadece<br />

bazıları... Hepimizin bildiği gibi Samsung<br />

bir mühendislik firması ve iklimlendirme<br />

alanında çok ciddi AR-GE yatırımları yaparak<br />

sektörü yeniliklerle tanıştırıyor.<br />

Diğer taraftan Samsung Electronics Türkiye<br />

olarak, Türkiye’nin iklimlendirme sektörü<br />

açısından bulunduğu coğrafyadaki<br />

en önemli pazarlardan biri olduğunun<br />

farkındayız. Bu nedenle Türkiye’de kendi<br />

organizasyonumuzu oluşturduk. Sektör<br />

paydaşları ile iletişimimizi arttırdık. Satış<br />

öncesi ve satış sonrası oluşturduğumuz<br />

kuvvetli yapı ile pazar hâkimiyetimizi üst<br />

noktalara taşıdık.<br />

Sezonun yoğun olduğu bir<br />

döneme giriyoruz. Satış ve satış<br />

sonrası için yapmış olduğunuz<br />

hazırlıklardan biraz bahseder<br />

misiniz?<br />

Sezon öncesi en önemli hazırlık satışta<br />

da satış sonrası için de stok planlamanızın<br />

doğru olması. Gelişmiş ERP sistemlerimiz<br />

sayesinde ürün ve yedek parça<br />

stok planlamasını çok hassas bir şekilde<br />

yapabiliyoruz. Bu nedenle sahadaki en<br />

kuvvetli stoğa sahibiz diyebilirim.<br />

Diğer taraftan elinizde ürün veya yedek<br />

parça stoğunuz olabilir. Fakat sahada bu<br />

ürünlerin satışı, montajı ve satış sonrası<br />

desteği konusunda uzman bir ekibinizin<br />

olması da çok önemli. Bu nedenle sezon<br />

öncesi Türkiye’nin birçok noktasında satış<br />

ve satış sonrası eğitimlerimizi tamamladık.<br />

Tabi ki kullanıcıların da sezona hazır olması<br />

gerekiyor. Bu yüzden bir yandan<br />

da sistem klima ürünlerinin ağırlıklı kullanıcısı<br />

olan kurumsal yapıların ve ticari<br />

tesislerin periyodik bakım ve kontrollerini<br />

yaz sezonuna bırakmamaları, sistemlerin<br />

temel ihtiyacı olan söz konusu bu teknik<br />

hizmetleri sezon öncesi tamamlamaları<br />

için farkındalık yaratacak çeşitli çalışmalar<br />

yürütüyoruz.<br />

Ürün gruplarınız hakkında bilgi<br />

verir misiniz? Bu yıl için satış<br />

anlamında öne çıkardığınız ürün<br />

ve sistemler hangileri olacak?<br />

Samsung’un AR-GE’ye çok ciddi yatırımlar<br />

yaptığından bahsetmiştim. Bu yatırımların<br />

meyveleri de zaman geçtikçe gün<br />

yüzüne çıkıyor. VRF alanında sektörde<br />

en dar alanda 30HP kapasitesini karşılayan<br />

cihazı geçtiğimiz yıllarda sektöre<br />

tanıttık. Çok dar alanlarda çok üst seviye<br />

soğutma kapasitelerini temin edebiliyoruz.<br />

Bazı önemli rakiplerimizle karşılaştırdığımızda<br />

istenilen kapasiteyi %50 daha<br />

dar bir alanda sağlayabiliyoruz. Dar alanda<br />

istenilen kapasiteyi karşılamak, özellikle<br />

mimarların bu ürünleri daha fazla tercih<br />

etmesini sağladı. Çünkü metre kare<br />

fiyatlarının çok değerli olduğu projelerde<br />

alanı en efektif şekilde kullanabilmek<br />

maliyetleri ciddi oranda düşürüyor.<br />

Sektöre sunduğumuz yeniliklerden bir<br />

başkası da 360 Kaset klimamız. Kaset<br />

klimalar bugüne kadar tek yöne üflemeli,<br />

2 yöne üflemeli veya 4 yöne üflemeli<br />

olarak biliniyordu. Samsung sektör literatürüne<br />

“360 Kaset Klima” kavramını<br />

kazandırdı. Bu ürün çok şık yuvarlak bir<br />

tasarıma sahip. Kanatçık kullanmadan<br />

şartlandırılmış havayı her yöne üfleyerek<br />

9,5 metre çapında ortamda iklimlendirilmemiş<br />

kör nokta bırakmıyor.<br />

Geçtiğimiz yıl ev tipi klimalarda, bu yıl da<br />

ticari ürünlerde ve VRF ürün gamında<br />

sektöre kazandırdığımız bir başka teknoloji<br />

ise WindFree teknolojisi. Bu teknolojiye<br />

sahip klima ilk önce odayı istenilen<br />

dereceye hızlıca soğutuyor. Ardından<br />

kanatçıklarını kapatıp sıcaklık kontrolünü<br />

üzerindeki mikro deliklerle yapmaya<br />

başlıyor. Yani ortamda hava hareketi ve<br />

ses olmadan konforu istediğiniz değerde<br />

tutuyor. Benim gibi bel ve boyun tutulma<br />

sıkıntısını sık sık yaşayanlar için WindFree<br />

klimalar aslında geleceğin teknolojisine<br />

sahip diyebilirim.<br />

Bu yıl için hedeflediğiniz ciro ve<br />

satış rakamları hakkında biraz<br />

bilgi verir misiniz?<br />

2017 yılında Türkiye genelinde yaygınlaşma<br />

planını başlattık. <strong>2018</strong> yılında da<br />

bu politikamızı devam ettiriyoruz. Hedefimiz<br />

2017 ve öncesinde yakaladığımız<br />

büyüme trendini <strong>2018</strong> yılında daha da<br />

arttırarak sürdürmek. Bu yıl geçtiğimiz<br />

yıl yapmış olduğumuz büyüme rekorunu<br />

kırmayı hedefliyoruz. <strong>2018</strong>’de ciroyu iki<br />

katına çıkarmayı hedefliyoruz.<br />

Türkiye dışında hangi sistemlerle<br />

hangi pazarlarda daha güçlü<br />

konumdasınız?<br />

Türkiye’de de olduğu gibi birçok ülkede<br />

Split Klima ve Ticari segment alanında<br />

pazarın önemli oyuncularından biriyiz.<br />

VRF ve multi sistemlerinde birçok ülkede<br />

yükselişimiz devam ediyor. Bu başarılı<br />

büyüme Samsung Electronics’in kendi<br />

altında bir başka şirket doğurmasına da<br />

olanak sağladı. Geçtiğimiz yıl Hollanda’da<br />

Samsung Electronics Avrupa İklimlendirme<br />

Sistemleri adı altında yeni bir<br />

şirket kuruldu. Bu yeni yapılanma ile iklimlendirme<br />

sektöründe Avrupa’daki işleyişimizi<br />

güçlendirmek ve verdiğimiz satış<br />

öncesi ve satış sonrası hizmeti arttırmayı<br />

hedefliyoruz.<br />

Sektörün içerisinde<br />

bulunduğu süreci nasıl<br />

değerlendiriyorsunuz?<br />

Önümüzdeki dönemde bizi ne tür<br />

avantaj ve zorluklar bekliyor?<br />

Sektörümüzde pazar büyüklüğü nüfustaki<br />

artış, yeni ev alım satımı, inşaat alanındaki<br />

yatırımlar, endüstriyelleşme gibi<br />

birçok dinamik değişkene göre değişiyor.<br />

Pazar büyüklüğünü tam olarak kestirebilmek<br />

kolay değil. Fakat global pazar<br />

işlem hacmi 450 milyar dolar civarında.<br />

Önümüzdeki süreçte bu rakamın artacağı<br />

öngörülüyor. Bu artışta en büyük etkinin<br />

ısı pompaları ve ev tipi klimalar alanında<br />

Okan Tutcu<br />

Samsung Electronics Türkiye Sistem Klimaları Kıdemli Müdürü<br />

olacağını düşünüyorum.<br />

Türkiye’nin global iklimlendirme sektöründeki<br />

pazar payı %2 - 2,5 civarında.<br />

Ülke içi işlem hacmi 11 milyar dolar, malzeme<br />

bazlı pazar büyüklüğü ise 2 milyar<br />

dolar civarında. Türkiye’nin hem kendi iç<br />

piyasasının dinamikliği hem de Ortadoğu,<br />

Afrika, Türki Cumhuriyetler gibi pazarların<br />

yanı başında bulunması ve ticari olarak<br />

partner olması dolayısıyla sektörün geleceğinin<br />

çok parlak olduğunu düşünüyorum.<br />

Sektördeki dış işlem hacmimiz ise 4<br />

milyar dolar seviyesine çıkmış durumda.<br />

Bu rakamın global trendlere paralel olarak<br />

ve bölgenin siyasi istikrara ulaşması<br />

ile birlikte artacağını düşünüyorum.<br />

Diğer taraftan sektörümüzde hala nitelikli<br />

personel problemimiz var. Bu açığı kapatmanın<br />

tek yolu ise eğitimden geçiyor. Eğitim<br />

olmadan ilerleme söz konusu olamaz.<br />

Biz Samsung olarak eğitime çok önem<br />

veriyoruz. Geçtiğimiz süreçte Türkiye’de<br />

çok büyük bir kitleye teknik eğitimler verdik.<br />

Elbette eğitim sonrasında da kontrol<br />

ve denetim mekanizmasının oluşturulması<br />

gerekiyor. Bu süreçlerin sektöre yayılması<br />

ve bir çatı mekanizma tarafından<br />

denetlenmesi gerektiğini düşünüyorum.<br />

Pazar büyüyor ve diğer taraftan dünya<br />

değişiyor. Dijital çağa girdik. BIM, VR, AI<br />

gibi teknolojilerin kullanımı artıyor. Bizim<br />

sektörümüzde de bu teknolojilere ayak<br />

uyduranlar bu değişime uyum sağlayanlar<br />

olacak.<br />

48 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 49


Dosya<br />

“Çevre ve<br />

enerji dostu ürünlerle<br />

ekonomimize katkı<br />

sağlamak istiyoruz”<br />

“Türkiye’de ilk kez 100.000 adet kombi satışı sınırını<br />

aşarak 117.000 adetle rekorlar kırdığımız 2017 yılını<br />

geride bıraktık. <strong>2018</strong> yılı hedeflerimiz doğrultusunda geniş<br />

bayi ağımız ve hem ısıtma hem de soğutma alanında<br />

genişlettiğimiz yenilikçi ürün gamımız ile yeni rekorlar için<br />

satış alanında hazır hale geldik.”<br />

Erol Kayaoğlu / Vaillant Satış ve Pazarlama Direktörü<br />

Türkiye ısıtma ve soğutma pazarında en<br />

geniş ürün gamına sahip markalardan birisi<br />

olan Vaillant; ısıtma sektöründe oluşturduğu<br />

müşteri memnuniyetini şimdi soğutma<br />

sektörüne de taşıyor. Geliştirmekte<br />

olduğu çevre ve enerji dostu ürünlerle ön<br />

plana çıkan firma, bu anlamda öncülük<br />

yapmakta. Vaillant Satış ve Pazarlama Direktörü<br />

Erol Kayaoğlu ile dosya konumuz<br />

çerçevesinde bir röportaj gerçekleştirdik.<br />

Keyifli okumalar.<br />

Sektöründe gerçekleştirmiş olduğunuz<br />

faaliyet ve hizmetlerinizi kısaca<br />

bizlerle paylaşır mısınız?<br />

144 yıllık köklü bir geçmişe sahip olan Vaillant<br />

olarak, Türkiye ısıtma ve soğutma<br />

pazarında en geniş ürün gamına sahip<br />

markalardan biriyiz. 250 yetkili satıcı ve<br />

300’den fazla satış noktası ile toplamda<br />

550’den fazla noktada son kullanıcılar<br />

ile buluşuyor, kendi bünyemize ait 7/24<br />

çözüm merkezimiz, tüketici deneyimi geliştirme<br />

birimimiz, 200’ün üzerinde 7/24<br />

faaliyet gösteren mobil servis araçlarımız<br />

ile benzersiz bir hizmet yapısı sunuyoruz.<br />

Tüm bunların yanı sıra hem tüketicileri<br />

hem de ustaları kapsayan sadakat kulübümüz<br />

Vaillant Club sayesinde hedef kitlemiz<br />

ile sürekli temas halinde bulunuyor,<br />

aynı zamanda kendilerini ödüllendiren birçok<br />

fırsat sunuyoruz.<br />

Sezonun yoğun olduğu bir<br />

döneme giriyoruz. Satış ve satış<br />

sonrası için yapmış olduğunuz<br />

hazırlıklardan biraz bahseder<br />

misiniz?<br />

Türkiye’de ilk kez 100.000 adet kombi satışı<br />

sınırını aşarak 117.000 adetle rekorlar<br />

kırdığımız 2017 yılını geride bıraktık.<br />

<strong>2018</strong> yılı hedeflerimiz doğrultusunda geniş<br />

bayi ağımız ve hem ısıtma hem de<br />

soğutma alanında genişlettiğimiz yenilikçi<br />

ürün gamımız ile yeni rekorlar için satış<br />

alanında hazır hale geldik. Ayrıca bu potansiyeli<br />

kolaylıkla karşılayabilecek güçlü<br />

ve köklü satış sonrası hizmetler yapımızı<br />

Self Servis gibi dijital inovasyonlarla destekleyerek<br />

gücümüzü bir kat daha arttırmış<br />

durumdayız.<br />

Ürün gruplarınız hakkında bilgi<br />

verir misiniz? Bu yıl için satış<br />

anlamında öne çıkardığınız ürün<br />

ve sistemler hangileri olacak?<br />

Sektörümüzde 21 Nisan itibari ile hayata<br />

geçirilen ErP regülasyonu ile artık konvansiyonel<br />

ürünler yerini daha tasarruflu<br />

ve daha çevreci olan yoğuşmalı ürünlere<br />

bırakıyor. Mevcut işimizin %75’ini 4 farklı<br />

yoğuşmalı kombi ile gerçekleştirdiğimizi<br />

düşündüğümüzde bu regülasyona en hazır<br />

marka olarak <strong>2018</strong> yılına girmiştik.<br />

Bu yıl da sektörde ses getiren, %85 geri<br />

dönüştürülebilir malzemelerden üretilen,<br />

beraberindeki VRC700f ile birlikte A++<br />

ısıtma verimliliğine sahip olan Green IQ<br />

Multi yoğuşmalı kombi ürününü lanse<br />

ederek 5 farklı yoğuşmalı kombi modeli<br />

ile tüketicilerin huzuruna çıkıyoruz.<br />

Ayrıca, A++ enerji verimliliklerine sahip<br />

VAI 8 Split Inverter klima, VAI 8 Multi Inverter<br />

klima ve yenilenebilir enerji ürünü<br />

Split ısı pompası ile tüketicilerimize benzersiz<br />

konfor deneyimi en üst seviyedeki<br />

verimlilik sınıfları ile sunuyoruz.<br />

Bu yıl için hedeflediğiniz ciro ve<br />

satış rakamları hakkında biraz<br />

bilgi verir misiniz?<br />

2017 yılında hem ısıtma hem de soğutma<br />

ürün gamlarında etkileyici bir performans<br />

sergileyerek 370 Milyon TL ciro ile rekor<br />

bir yılı geride bıraktık. <strong>2018</strong> yılında ise<br />

tüm planlarımızı yeni bir rekor için kurguladık<br />

ve yeni hedefimizi 500 Milyon TL<br />

ciro olarak belirledik. Bu yıl genişleyen<br />

ürün ailemiz ile hedefe<br />

doğru emin adımlarla ilerliyoruz.<br />

Sektörün içerisinde<br />

bulunduğu süreci nasıl<br />

değerlendiriyorsunuz?<br />

Önümüzdeki dönemde bizi<br />

ne tür avantaj ve zorluklar<br />

bekliyor?<br />

Nitelikli konut sayısındaki artış<br />

ve küresel iklim değişikliklerinin<br />

etkisiyle yaşanan kavurucu sıcaklar,<br />

dondurucu soğuklar gibi<br />

ani sıcaklık değişimleri, dünyada<br />

ve Türkiye’de iklimlendirme<br />

sektörüne büyüme olarak yansımaktadır.<br />

Ayrıca tüketici bilinç<br />

seviyesinin artması, tüketici ile<br />

üretici arasındaki mesafenin kısalması,<br />

tüketici konfor beklentisindeki<br />

artış, yenilenebilir enerji<br />

sistemlerine olan talep ve değişim<br />

pazarındaki potansiyel sektörümüzü<br />

olumlu yönde etkiliyor.<br />

Bunun yanı sıra Türkiye’de Avrupa<br />

Birliği Mevzuatlarına uygun<br />

tüm regülasyonlar çerçevesinde<br />

yenilenebilir ürünlere son kullanıcı teşvik<br />

sisteminin de inşa edilmesi ülkemiz ve<br />

sektörümüzün geleceği için büyük önem<br />

taşımaktadır.<br />

Kurdaki dalgalanmalar birçok sektörü etkilediği<br />

gibi bizim sektörümüzü ve tüketicinin<br />

satın alma kararlarını da etkiledi.<br />

Vaillant olarak bu süreci daha iyi yönetebilmek<br />

adına kur riskini üstlenerek iş ortaklarımıza<br />

ve tüketicilerimize daha kolay<br />

bir satın alma süreci sağlamaktayız.<br />

Son olarak eklemek istedikleriniz?<br />

Vaillant Türkiye olarak; ısıtma sektöründeki<br />

ürünlerimizle oluşturduğumuz tüketici<br />

memnuniyetini soğutma sektörüne<br />

taşımak, iş ortaklarımıza ek iş potansiyelleri<br />

yaratmak, çevre ve enerji dostu<br />

ürünler sunarak ülke ekonomisine katkıda<br />

bulunmak istiyoruz.<br />

Canım Kombim’de<br />

kazanan tasarım belli<br />

oldu<br />

Vaillant Türkiye’nin, takipçilerini kendi<br />

hayallerindeki kombiyi tasarlamaya davet<br />

ettiği sosyal medya kampanyası “Canım<br />

Kombim”de kazanan belli oldu. En<br />

yaratıcı kombiyi tasarlayan Aydın Biltekin<br />

Vaillant ecoTEC Plus kombi kazandı. Aydın<br />

Biltekin’in tasarımı kendisine hediye<br />

edilen kombinin üzerine dünyaca ünlü<br />

grafiti sanatçısı Zone tarafından çizildi.<br />

Takipçilerini, hayatın renklerini fark etmeye<br />

ve yaratıcılıklarını kullanmaya<br />

çağıran Vaillant Türkiye’nin, kullanıcılarının<br />

hayallerindeki kombiyi tasarlamaları<br />

amacıyla hayata geçirdiği sosyal medya<br />

kampanyası “Canım Kombim”de kazanan<br />

tasarım belli oldu. 2 Ocak – 22 Şubat<br />

tarihleri<br />

arasında<br />

gerçekleştirilen<br />

yarışmada<br />

1189 kişi<br />

hayallerindeki<br />

kombiyi<br />

tasarladı.<br />

Yarışmada<br />

birbirinden<br />

renkli ve<br />

yaratıcı<br />

kombi tasarımları<br />

sosyal<br />

medyada<br />

paylaşıldı.<br />

<strong>Yapı</strong>lan<br />

değerlendirme<br />

sonucunda<br />

kazanan,<br />

Aydın Biltekin’in<br />

“4 mevsimden esintiler” isimli tasarımı<br />

oldu. Biltekin, dünyaca ünlü grafiti<br />

sanatçısı Zone tarafından tasarımının<br />

çizildiği ecoTEC Plus kombinin sahibi<br />

oldu.<br />

Kampanya kapsamında Vaillant kullanıcıları<br />

tasarım fikirlerini Vaillant’ın<br />

Facebook ve Instagram hesaplarında<br />

bulunan kampanya içeriklerinin altında,<br />

#CanimKombim etiketiyle yorum olarak<br />

paylaştı. Zone tarafından çizilen tasarımın<br />

yer aldığı ecoTEC Plus kombiler,<br />

belirlenecek tarihlerde, seçili Vaillant mağazalarında<br />

da satışa çıkacak.<br />

#CanimKombim kampanyası<br />

3 milyon kişiye ulaştı<br />

Vaillant sosyal medyada yürüttüğü iletişim<br />

çalışmaları ve kampanyalarla kurduğu<br />

samimi ilişkiyi #CanimKombim<br />

kampanyasıyla sürdürdü. Sosyal medya<br />

kanallarında 8,7 milyon görüntülenen<br />

kampanya kapsamında yapılan paylaşımlarla<br />

1,6 milyon içerik etkileşimi sağlandı.<br />

3 milyon kişiye erişim sağlanan<br />

kampanya için sosyal medyada paylaşılan<br />

içeriklerin toplamında ise 102 bin<br />

etkileşim elde edildi.<br />

50 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 51


Dosya<br />

“Hedefimiz;<br />

bu yıl da %20’nin<br />

üzerinde büyümek”<br />

“Bozüyük’ten 50 ülkeye ihracat gerçekleştiren DemirDöküm,<br />

Türkiye’nin yanı sıra büyümesini ihracat pazarlarında<br />

da devam ettiriyor. Geçen yıl ihracatta dolar bazında<br />

%18 büyüme yakaladık. <strong>2018</strong> yılında ihracatta %25’lik<br />

büyüme gerçekleştirerek 100 milyon dolar barajını aşmayı<br />

hedefliyoruz.”<br />

Türkiye’nin ilk sanayi şirketlerinden biri<br />

olan DemirDöküm, kurulduğu 1954 yılından<br />

günümüze Türk sanayisinin gelişimine<br />

katkıda bulundu, birçok yeni yatırımı<br />

hayata geçirdi, tüketicilere üstün teknolojili<br />

ürünler sunarak, sektördeki kaliteyi her geçen<br />

gün yükseltti. 1.400’ün üzerinde çalışanı<br />

ile 267 bin m2 açık, 65 bin m2 kapalı<br />

alana yayılan Bozüyük fabrikasında ürettiği<br />

üstün teknolojiye sahip ürünlerle dünyanın<br />

50 ülkesine ihracat gerçekleştirmekte.<br />

DemirDöküm Yönetim Kurulu Üyesi Erdem<br />

Ertuna’ya firma ve sektör hakkında merak<br />

ettiklerimizi sorduk. Bizlere vakit ayırdıkları<br />

için kendilerine teşekkür ediyoruz.<br />

Sezonun yoğun olduğu bir<br />

döneme giriyoruz. Satış ve satış<br />

sonrası için yapmış olduğunuz<br />

hazırlıklardan biraz bahseder<br />

misiniz?<br />

Değişen tüketici ihtiyaçlarını mükemmeliyetçilik<br />

felsefesiyle ürettiği ürünlerle<br />

karşılayan DemirDöküm olarak, sadece<br />

Türkiye’de değil, uluslararası pazarda da<br />

verdiğimiz bir söz var. O da öncülük. Türkiye’de<br />

üretilen ilk ısıtma ürünlerinin üreticisi<br />

olarak tüm paydaşlarımızla birlikte genlerimizdeki<br />

kalite ile sektörün geleceğine ışık<br />

tutuyoruz. Tamamı yerli mühendislerimizle,<br />

yerli yazılımlar kullanarak üretimimizi<br />

Türkiye’de yapıp dünyanın 50 ülkesinde<br />

satıyoruz. Isıtma sektörünün öncüsü olarak<br />

geleneksel alanlardaki başarılarımızı<br />

yeni alanlarda da devam ettireceğiz.<br />

Bunun başında da satış ve satış sonrası<br />

hizmetler geliyor. Bunun nedeni ise tasarlayıp<br />

geliştirip ürettiğiniz ürünler ne kadar<br />

iyi olursa olsun, müşterileriniz ürünlerinize<br />

ulaşamazsa, satış sonrası hizmetlerde<br />

memnuniyet sağlayamazsanız büyümenizi<br />

sürdüremezsiniz.<br />

Satış ve satış sonrası hizmetler konusunda<br />

9 yılda büyük işlere imza attık. Tüm<br />

satış ve satış sonrası hizmetlerde süreçleri<br />

yenilemek için 13 bin ziyaret gerçekleştirdik.<br />

Destek programları hayata geçirdik.<br />

Türkiye genelindeki yetkili satıcı, satış noktası<br />

ve yetkili servislerimiz için yıl boyunca<br />

belirli periyodlarda düzenli organizasyonlar<br />

yapıyor, yeni ürünler, montaj, bakım gibi<br />

konularda eğitimler düzenliyoruz. Hizmet<br />

kalitemizi kusursuzlaştırmak için online<br />

platformlarda da önemli yatırımlar gerçekleştiriyoruz.<br />

Öte yandan, Sabancı Üniversitesi EDU<br />

Yönetici Geliştirme Birimi iş birliğiyle hayata<br />

geçirdiğimiz DemirDöküm Akademi ile<br />

saha organizasyonlarımızı geliştirmeyi ve<br />

müşteri memnuniyetini artırmayı hedefliyoruz.<br />

İş ortaklarımız ve satış noktalarımızın<br />

çalışanlarına günümüz trendlerine uygun<br />

olarak geliştirilmiş, değer odaklı satış<br />

eğitimleri verdik. Bu eğitimler sayesinde<br />

müşterilerimize mağazadan içeri girdikleri<br />

andan, çıktığı ana kadar, hatta evlerinde<br />

ürünlerini kullanmaya başladıkları zamana<br />

kadar uzanan yolculuğunda sorunsuz bir<br />

deneyim ve memnuniyet sunmayı hedefliyoruz.<br />

Satış sonrası hizmetler tarafında ise çalışmalarımızı<br />

‘her şikayet bir armağandır’<br />

prensibi ile yürütüyoruz. Bundan tam 10 yıl<br />

önce ‘Tüketici Deneyimi Geliştirme Bölümü’nü<br />

kurduk. Tüketici deneyimini<br />

360 derece birbirine<br />

bağlı bir ağ olarak kurguladık.<br />

0850 222 1 833<br />

numaralı Müşteri İletişim<br />

Merkezimize veya diğer<br />

kanallarımıza ulaşan her<br />

bir müşterimizin sorununu<br />

yüzde 100 müşteri<br />

memnuniyeti prensibi ile<br />

24 saat içerisinde çözüme<br />

kavuşturmayı hedefliyoruz.<br />

Çözüm sonrasında ihtiyaç<br />

veya şikâyetin ana nedenleri<br />

ile ilgili analizler yapıyoruz. Bu<br />

analizlerle de iş süreçlerimizi geliştiriyoruz.<br />

Birbirine sıkı sıkıya bağlı bu süreçler<br />

sayesinde her geçen yıl müşteri deneyimimizi<br />

daha da mükemmelleştiriyoruz.<br />

Tüm bu emeklerimiz kısa süre önce önemli<br />

bir ödülle taçlandırıldı. DemirDöküm, 19<br />

Erdem Ertuna / DemirDöküm Yönetim Kurulu Üyesi<br />

sektörde müşteri deneyimini en iyi yöneten<br />

ulusal ve uluslararası lider markaları belirleyen<br />

A.C.E. Awards (Mükemmel Müşteri<br />

Memnuniyeti Başarı Ödülleri) <strong>2018</strong>’de sektörünün<br />

lideri oldu. Şikayetvar.com’un her<br />

yıl kullanıcılarıyla gerçekleştirdiği “Müşteri<br />

Deneyim Endeksi” adını verdiği ve en iyi<br />

müşteri deneyimi yaşatan firmaları belirlemeyi<br />

amaçlayan yarışmada DemirDöküm;<br />

ısıtma sektöründe Türkiye’nin en iyi müşteri<br />

deneyimi yaşatan firması seçildi.<br />

Ürün gruplarınız hakkında bilgi<br />

verir misiniz? Bu yıl için satış<br />

anlamında öne çıkardığınız ürün ve<br />

sistemler hangileri olacak?<br />

Kendi teknoloji, tasarım, yazılım ve uygulamalarımız<br />

ile tüketicilerimizin ihtiyaçlarına<br />

uygun ürünler geliştiriyoruz. Kombi,<br />

radyatör, klima, su ısıtıcıları, merkezi sistem,<br />

güneş enerji sistemi ve VRF sistemlerinde<br />

geniş ürün gamına sahibiz. Türkiye’nin<br />

ilk kombi ve ilk yoğuşmalı kombi<br />

üreticisi DemirDöküm olarak, kaliteli ve<br />

yüksek tasarruflu ürünleri tüketicilerimiz<br />

ile bu yıl da buluşturmaya devam edeceğiz.<br />

Good Design ve Green Good Design<br />

ödülünün sahibi olan yoğuşmalı kombilerimiz<br />

Nitromix ve Nitron Condense ürün<br />

ailemize geçtiğimiz günlerde sektörün en<br />

iddialı ürünü olan Atromix’i ekledik. Bozüyük<br />

Fabrikası’nda tamamı Türk mühendisler<br />

tarafından geliştirilen Atromix, doğal<br />

gaz faturalarını kontrol altına alacak.<br />

Kompakt boyutlarıyla dar alanlara montaj<br />

imkanı tanıyan ürün, 20, 24, 28 kW farklı<br />

kapasite seçenekleri ile farklı ihtiyaçlara<br />

en uygun çözümü sunuyor. Alüminyum-silisyum<br />

eşanjörü ile kullanıcısına yüksek ısı<br />

verimliliği vadeden DemirDöküm’ün yeni<br />

yoğuşmalı kombisi, ‘Akıllı ısıtma sistemi’<br />

ile ortam ihtiyacına uygun güçte çalışarak<br />

yakıt tasarrufu sağlıyor. Atromix, kullanıcısına<br />

yüzde 109’a kadar sunduğu verimlilik,<br />

düşük emisyon değerleri, 5’inci sınıf NOx<br />

seviyesiyle de ön plana çıkıyor. Yoğuşmalı<br />

sınıfının en yeni ürünü sayesinde, daire<br />

başına yıllık ortalama 2 ton daha az NOx<br />

salımı gerçekleşecek. DemirDöküm Ar-Ge<br />

mühendislerinin yoğun çalışmaları sonucunda<br />

geliştirilen Atromix, üzerinde yer<br />

verilen yeni teknolojilerle tasarrufu kullanıcı<br />

inisiyatifine bırakmıyor. Üründe yer alan<br />

‘Debi sensörü’, kullanıcısına hızlı sıcak<br />

su konforu sağlarken, doğal gazın yanı<br />

sıra su sarfiyatını da önlüyor. Üründe yer<br />

alan hava tahliye fonksiyonuyla ilk tesisat<br />

dolumlarında sistemde oluşan istemeyen<br />

hava otomatik olarak tahliye edilirken, çift<br />

işlemcili ana kartı sayesinde Atromix, iki<br />

kademeli kontrol mekanizmasıyla yüksek<br />

güvenlikli kullanım imkanı sunuyor.<br />

Akıllı oda termostatımız Migo ile bildiğiniz<br />

üzere kombi kullanımında yeni bir dönemi<br />

başlattık. Migo, kendi kendine inisiyatif<br />

alarak kombi, radyatör kullanımındaki<br />

yanlışların önüne geçip yakıt tüketimini<br />

de önemli ölçüde azaltıyor. Migo, verilen<br />

komutları tüketicinin kullanım alışkanlıklarıyla<br />

birlikte değerlendirip, kombinin<br />

çalışmasını optimize ederken, kullanım<br />

suyu sıcaklığını uzaktan ayarlama imkânı<br />

sunuyor. İnternetten aldığı anlık bilgilerle<br />

dış hava sıcaklığının artması ya da<br />

azalması durumunda sıcaklığına otomatik<br />

müdahale eden Migo, kullanıcı bütçesine<br />

katkı sağlıyor. Haftalık ve günlük zaman<br />

programlarının yer aldığı ürün üzerinden<br />

arıza mesajları da görüntülenebiliyor.<br />

Ürün ayrıca çalıştırıldıktan iki hafta sonra<br />

akıllı programlanabilme özelliği sayesinde<br />

doğru zamanda, doğru ayara ulaşmak için<br />

kombinin ne zaman ve hangi sıcaklıkta<br />

çalıştırılacağını belirleyebiliyor. Enerji verimliliği<br />

konusunda da ön plana çıkan Migo<br />

kullanıcısına yüzde 10 ile yüzde 15 arasında<br />

ilave katkı sağlıyor.<br />

Uzun zamandır üzerinde emek verdiğimiz<br />

bir diğer ürün gamımız ise Kaskad.<br />

<strong>2018</strong>’de sektörün yine en iddialı ürününü<br />

satışa sunacağız. Bu alanda önümüzdeki<br />

yıl 2019’da tamamen yerli üretim gerçekleştireceğiz.<br />

MaxiCondense ürünümüzün<br />

yeni modellerini satışa sunacağız.<br />

Önümüzdeki dönemde adını daha sık<br />

duymaya başlayacağımız “Isı Pompaları”<br />

tarafında da MaxiAir ile tüketicilerimizin<br />

karşısında olacağız. Grubumuzun bu alanda<br />

50 milyon Euro’luk yatırımı bulunuyor.<br />

Bu yatırım her yıl katlanarak devam ediyor.<br />

Bozüyük’te ısı pompası üretimi, gündemlerimiz<br />

arasında.<br />

Bu yıl için hedeflediğiniz ciro ve<br />

satış rakamları hakkında biraz bilgi<br />

verir misiniz?<br />

DemirDöküm olarak tüm çalışmalarımızı<br />

mükemmeliyetçilik felsefesi ile sürdürüyoruz.<br />

Planlarımızın hepsi uzun soluklu. Sürdürülebilir<br />

büyümemizi devam ettirmek için<br />

her yıl üretimden Ar-Ge’ye, dijital dönüşüm<br />

çalışmalarından satış sonrası hizmetler ve<br />

tanıtıma kadar önemli bir yatırım gerçekleştiriyoruz.<br />

Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi<br />

<strong>2018</strong>’de de var olan ve satışa yeni sunacağımız<br />

ürün gamımız ile sektörde fark yaratacağız.<br />

2017’de yüzde 40 büyüme elde<br />

ettik. Hizmet verdiğimiz panel radyatör,<br />

şofben, termosifon alanında liderliğimizi<br />

sürdürüyoruz. Hedefimiz <strong>2018</strong> yılında da<br />

yüzde 20’nin üzerinde büyümek.<br />

Bozüyük’ten 50 ülkeye ihracat gerçekleştiren<br />

DemirDöküm, Türkiye’nin yanı sıra<br />

büyümesini ihracat pazarlarında da devam<br />

ettiriyor. Geçen yıl ihracatta dolar bazında<br />

yüzde 18 büyüme yakaladık. <strong>2018</strong> yılında<br />

ihracatta yüzde 25’lik büyüme gerçekleştirerek<br />

100 milyon dolar barajını aşmayı<br />

hedefliyoruz.<br />

Türkiye dışında hangi sistemlerle<br />

hangi pazarlarda daha güçlü<br />

konumdasınız?<br />

Isıtma sektöründe yurt içinde kombi, panel<br />

radyatör, şofben, termosifon alanında<br />

liderliğimizi sürdürürken yurtdışındaki konumumuzu<br />

da her geçen gün güçlendiriyoruz.<br />

Panel radyatörde Şili’de lider olan<br />

DemirDöküm, Yunanistan’da pazar ikincisi,<br />

Çin’de ise ilk 3’te yer alıyor. Latin Amerika’daki<br />

varlığımızı geliştirmeye başladık.<br />

Geçen yıl en fazla ihracat gerçekleştirdiğimiz<br />

ülkeler İtalya, Çin, Rusya ve İspanya<br />

oldu. Bu yıl da başta İtalya, İspanya ve<br />

Hollanda olmak üzere faaliyet gösterdiğimiz<br />

tüm ülkelerde satışlarımızı artırmayı,<br />

ihracatta yüzde 25’lik büyüme gerçekleştirerek<br />

100 milyon dolar barajını aşmayı<br />

hedefliyoruz.<br />

Sektörün içerisinde bulunduğu<br />

süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?<br />

Önümüzdeki dönemde bizi ne tür<br />

avantaj ve zorluklar bekliyor?<br />

Türkiye iklimlendirme sektörü, gerçekleştirilen<br />

yatırımlar, nitelikli insan kaynağı ile<br />

son yılların en hızla gelişen, Türkiye’nin<br />

gayri safi milli hasılasına katkısını artıran<br />

sektörlerin arasında yer alıyor. Sektörümüz,<br />

hem hızla gelişen iç pazar talebini<br />

karşılamada hem de küresel rekabetin<br />

yoğun olduğu uluslararası pazarlara olan<br />

ihracatı ile Türkiye ekonomisinin önemli<br />

bir parçası haline geldi. Bugün dünyadaki<br />

büyük üreticilerin neredeyse hepsi Türkiye’de<br />

yatırım yapmış durumda. Bu da<br />

Türkiye’yi dünya iklimlendirme sektöründe<br />

ana üreticilerden biri haline getirdi. Bugün<br />

AB bölgesinin üretim üssü konumundayız.<br />

Ülkemizdeki kentsel dönüşüm projelerinin<br />

yanı sıra doğalgazın yeni gittiği şehirler, inşaat<br />

sektörünün aktif ve dinamik yapısına<br />

ek olarak ihracat çalışmaları neticesinde<br />

sektördeki büyüme trendinin devam edeceğine<br />

inancımız tam.<br />

52 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 53


Dosya<br />

“Sezon satışı için gerekli imalat<br />

hazırlıklarımızı tamamladık”<br />

“İklimlendirme alanında Türkiye’de üretim yapan firmalardan ilk olarak biz çok<br />

daha çevreci olan R32 soğutucu akışkanına yatırım yaparak ürünlerimizi bu gaz<br />

ile çalışır hale getirdik. R32 gazı kullanımı ile ürünlerimizin enerji verimliliklerini<br />

arttırırken kompresör teknolojisinde yarattığımız avantajlar ile ürünlerimizin<br />

kompresör garanti süresini 10 yıla çıkarttık.”<br />

Dayanıklı tüketim ve tüketici elektroniği<br />

sektörlerinde satış, pazarlama<br />

ve satış sonrası destek hizmetleri<br />

ile faaliyet gösteren Arçelik Pazarlama<br />

A.Ş., kendine ait 4 markası<br />

(Arçelik, Beko, Grundig ve Altus) ve<br />

marka işbirlikleri ile Türkiye’nin her<br />

yerinde ürün ve hizmet sunmakta.<br />

3000’e yakın yetkili satıcısıyla Türkiye’nin<br />

en büyük kapalı satış alanına<br />

sahip Arçelik Pazarlama A.Ş,<br />

geniş ve yaygın yetkili satış ve servis<br />

ağıyla modern perakendeciliğin<br />

ülkemizdeki en büyük temsilcilerinden.<br />

Arçelik Pazarlama A.Ş. Pazarlama<br />

Direktörü Mehmet Tüfekçi ile<br />

İklimlendirme sektöründeki genel<br />

durum, şirket faaliyetleri ve önümüzdeki<br />

döneme dair planları üzerine<br />

konuştuk. Keyifli okumalar...<br />

Sektöründe gerçekleştirmiş<br />

olduğunuz faaliyet ve<br />

hizmetlerinizi kısaca bizlerle<br />

paylaşır mısınız?<br />

Son yıllarda iklimlendirme ürünlerini<br />

satın alan müşterilerimiz önemli<br />

değişiklikler gösterdi. Müşterilerimiz<br />

artık sadece ucuz bir ürün değil,<br />

doğaya saygılı olan ve zarar vermeyen<br />

tesislerde üretilmiş yüksek<br />

verimli cihazlar talep ediyorlar. Evlerine,<br />

iş yerlerine bu cihazları satın<br />

almadan önce mutlaka bir uzman<br />

tarafından keşif yaptırmak istiyorlar<br />

ve artık daha uzun garanti süreleri<br />

talep ediyorlar. Arçelik olarak biz de<br />

müşterilerimizin bu beklentileri çerçevesinde<br />

iklimlendirme departma-<br />

nımızı yeniden yapılandırdık.<br />

Öncelikle sıcak sezon içindeki talebi<br />

öne çekebilmek için müşterilerimize<br />

çeşitli avantajlar sunan kampanyalar<br />

yarattık. Bu çerçevede Şubat – Mart<br />

– Nisan aylarında ücretsiz klima keşfi<br />

yaptırıp klima cihazını aynı dönem içinde<br />

monte ettiren müşterilerimize daha<br />

uzun garanti süresi imkânı sağladık.<br />

İklimlendirme alanında Türkiye’de üretim<br />

yapan firmalardan ilk olarak biz çok<br />

daha çevreci olan R32 soğutucu akışkanına<br />

yatırım yaparak ürünlerimizi bu gaz<br />

ile çalışır hale getirdik. R32 gazı kullanımı<br />

ile ürünlerimizin enerji verimliliklerini<br />

arttırırken kompresör teknolojisinde<br />

yarattığımız avantajlar ile ürünlerimizin<br />

kompresör garanti süresini 10 yıla çıkarttık.<br />

Üstelik bu garantiyi verirken rakiplerimizden<br />

farklı olarak hizmetlerimizin<br />

içine eski kompresörün demontajı,<br />

Mehmet Tüfekçi / Arçelik Pazarlama A.Ş. Pazarlama Direktörü<br />

yeni kompresörün montajı ve gaz değişim<br />

bedelini de ekledik. Ürünlerimizin<br />

garanti süreleri Türkiye’de ürettiğimiz<br />

klima cihazlarımıza ne kadar güvendiğimizin<br />

bir kanıtıdır.<br />

Sezonun yoğun olduğu bir<br />

döneme giriyoruz. Satış ve satış<br />

sonrası için yapmış olduğunuz<br />

hazırlıklardan biraz bahseder<br />

misiniz?<br />

Tüm iklimlendirme firmaları için yaz dönemi<br />

yoğu geçer ancak iyi planlanmış<br />

pazarlama kampanyalarıyla bu yoğun<br />

dönemi öne çekebilmek ve daha geniş<br />

zamana yayabilmek mümkündür. Biz<br />

Arçelik olarak son kullanıcılarımızın<br />

avantajlarını artıracak kampanyalar ile<br />

tüketici hizmetlerimizin yükünü hafifletici<br />

çalışmalar yaptık. Sezon satışı için gerekli<br />

imalat hazırlıklarımız tamamlandı.<br />

Ürün gruplarınız hakkında bilgi<br />

verir misiniz? Bu yıl için satış<br />

anlamında öne çıkardığınız ürün<br />

ve sistemler hangileri olacak?<br />

Tüm iklimlendirme cihazlarımızı minimum<br />

A++ enerji seviyesi pazara sunacağımız<br />

<strong>2018</strong> yılında öne çıkan cihazımız<br />

Wi-Fi aracılığı ile evinizin dışından<br />

cep telefonu ile kumanda edebileceğiniz<br />

ProSmart Inverter serisi klimalarımızdır.<br />

Android ve İOS platformlarında bulunan<br />

Arçelik Klima uygulaması ile uzaktan<br />

kumanda edilebilen ProSmart İnverter<br />

klimalarımız müşterilerimize evlerine<br />

varmadan önce ortam sıcaklığını istedikleri<br />

gibi ayarlama imkanı sunuyor.<br />

Bu yıl için hedeflediğiniz ciro ve<br />

satış rakamları hakkında biraz<br />

bilgi verir misiniz?<br />

Tüm iklimlendirme firmaları için yaz dönemi<br />

sıcaklığı, nem oranı son derece<br />

önemlidir, çünkü bu değerlerin son kullanıcı<br />

ve satın alma kararı ile ilgili önemli<br />

etkisi vardır. Bu nedenle sadece ekonomik<br />

göstergeler değil meteorolojik göstergeler<br />

de klima pazarının büyüklüğü<br />

üzerinde etkilidir. Arçelik, iklimlendirme<br />

sektöründe, sahip olduğu markalar ile<br />

(Arçelik, Beko, Altus, Grundig) 1990’lı<br />

yıllardan beri daima pazar lideri olmuştur.<br />

<strong>2018</strong> yılında pazar payı oranımızı<br />

artımayı hedeflediğimizi söyleyebiliriz.<br />

Türkiye dışında hangi sistemlerle<br />

hangi pazarlarda daha güçlü<br />

konumdasınız?<br />

Türkiye dışında Romanya, İngiltere,<br />

Ukrayna, Güney Afrika pazarlarında da<br />

önemli pazar paylarına sahibiz.<br />

Sektörün içerisinde<br />

bulunduğu süreci nasıl<br />

değerlendiriyorsunuz?<br />

Önümüzdeki dönemde bizi ne tür<br />

avantaj ve zorluklar bekliyor?<br />

Türkiye’de 1950’lerde hayat bulan klima<br />

ve soğutma sektörü hızla gelişme<br />

gösterdi. Sektörün küresel standartları<br />

uygulamaya başlaması ile beraber aynı<br />

alanda faaliyet gösteren önemli oyuncular<br />

Türkiye’ye gelmeye başladılar. Türkiye<br />

bugün dünyanın en büyük ilk 10 pazarından<br />

birisi konumunda. Birçok önemli<br />

iklimlendirme üreticisi Türkiye’de satış<br />

şirketi ile veya üretim tesisi ile temsil ediliyor.<br />

Bu çerçeveden baktığımızda Ar-Ge<br />

merkezleri ile yenilikçi bir pazar olarak<br />

dış dünyaya entegre olmuş ve ciddi ihracat<br />

yapan bir sektör durumundadır.<br />

54 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 55


Dosya<br />

“Hedefimiz;<br />

yenilikçi ve<br />

tercih edilen<br />

bir marka<br />

olmak”<br />

Murat Erenoğlu / ISIDEM Genel Müdürü<br />

“2017 yılında toplam<br />

gelirimizin %45’ini<br />

ihracattan elde ettik. <strong>2018</strong><br />

yılında da hedeflerimizden<br />

biri de Amerika kıtasında<br />

daha etkin olarak hedef<br />

ülkelerde dağıtım<br />

kanallarımızı artırmak ve<br />

toplam gelirimizin %55 ’ini<br />

yurtdışına ihraç ederek<br />

kazanmak.”<br />

1998 yılında yuvarlak, kare ve dikdörtgen<br />

formlu sac hava kanalları üretimine başlayan<br />

ISIDEM, o tarihten bu yana sürekli<br />

kendini yenileyerek kalitesini, üretim teknolojisini<br />

ve kapasitesini artırmayı başarmış.<br />

Sektöründe Türkiye’nin en önemli markalarından<br />

biri olan firma, belirlediği hedefler<br />

doğrultusunda faaliyetlerini sürdürmekte.<br />

ISIDEM Genel Müdürü Murat Erenoğlu ile<br />

şirket faaliyetleri, yeni ürünleri, sektördeki<br />

son gelişmeleri ve önümüzdek döneme<br />

dair planlarını konuştuk.<br />

Sektöründe gerçekleştirmiş<br />

olduğunuz faaliyet ve<br />

hizmetlerinizi kısaca bizlerle<br />

paylaşır mısınız?<br />

ISIDEM, Isıtma, soğutma ve havalandırma<br />

sektöründe hizmet vermek üzere<br />

1998 yılında Tuzla’da faaliyete geçerek<br />

yuvarlak, kare ve dikdörtgen formlu sac<br />

hava kanalları üretimine başladık. 2001<br />

yılında Duct Connect markasıyla kanal<br />

bağlantı parçaları ve 2010 yılında Flexiduct<br />

markasıyla esnek hava kanalı ürünleriyle<br />

ürün gamımızı genişlettik.<br />

Havalandırma kanalları üretiminde edindiğimiz<br />

bilgi ve tecrübeyle, 2013 yılında ısıtma,<br />

soğutma ve havalandırma sektöründe<br />

yalıtım amaçlı kullanılan elastomerik<br />

kauçuk köpüğü üretimine başlama kararı<br />

aldık. Coolflex markasıyla farklı tiplerde<br />

ve fonksiyonlarda ürünün türevlerini pazara<br />

sunduk.<br />

Ürün gruplarınız hakkında bilgi<br />

verir misiniz? Bu yıl için satış<br />

anlamında öne çıkardığınız ürün<br />

ve sistemler hangileri olacak?<br />

Üç ana ürün grubumuz var; Duct Connect<br />

markasıyla kanal bağlantı parçaları, Flexiduct<br />

markasıyla esnek hava kanalı ve<br />

Coolflex markasıyla elastomerik kauçuk<br />

köpüğü alanlarında hizmet vermekteyiz.<br />

Yeni nesil ürün bağlamında, ISIDEM Yalıtım’ın<br />

<strong>2018</strong> yılında piyasaya sunduğu<br />

Coolflex PCS (Pre Cutting Sheet) elastomerik<br />

kauçuk köpüğü ürünleri, büyük<br />

çaplı boru yalıtımı için ölçülendirilerek, 45<br />

derecelik açıyla özel olarak kesilmiş ve<br />

paketlenmiş elastomerik kauçuk köpüğü<br />

levhalarıdır. Ayrıca μ (Mu) ≥ 10.000 değeri<br />

ile üretilen Coolflex PCS ürünleri TSE<br />

tarafından tescillenmiş ürünler arasında<br />

sektörün en yüksek su buharı difüzyon direnç<br />

katsayısına sahip ürün olma özelliği<br />

de taşıyor.<br />

Sektörde bir ilk olarak değerlendirilen<br />

Coolflex PCS ürünü tamamen uygulayıcı<br />

dostu olma özelliği ile ön plana çıkıyor.<br />

Ürün tesisat yalıtımlarında fireleri ve işçilik<br />

maliyetlerini azaltarak, hızlı ve kolay uygulanıyor.<br />

“Ambalajından çıkar ve uygula”<br />

sloganı ile piyasaya arz edilen ürün, ustalara<br />

büyük kolaylık sağlıyor.<br />

Bu yılki hedefleriniz hakkında<br />

biraz bilgi verir misiniz?<br />

ISIDEM Yalıtım olarak hedefimiz teknik<br />

yalıtım sektöründe kendi coğrafyamızda<br />

yenilikçi ve tercih edilen bir marka olmak.<br />

Bu hedefimiz doğrultusunda gerek yurt içi<br />

gerekse yurt dışı çalışmalarımız hızla devam<br />

ediyor. Bu süreçte Avrupa’daki pazar<br />

payımızı güçlendirmek, paydaşlarımıza<br />

daha hızlı ve kusursuz hizmet verebilmek<br />

adına ISIDEM İtalya ofisini ve deposunu<br />

faaliyete aldık.<br />

5 Kıtada 50’den fazla ülkeye ihraç ettiğimiz<br />

Coolflex, Flexiduct ve Duct Connect<br />

markalı ürünlerimizle 2017 yılında bir önceki<br />

yıla oranla yüzde 50 büyüme yakaladık<br />

ve 15’ten fazla yeni ülkeye giriş yaparak<br />

dağıtım kanallarımızı güçlendirdik.<br />

Özellikle elastomerik kauçuk köpüğü üretimimizi<br />

2 kat artırdık. 2017 yılında toplam<br />

gelirimizin yüzde 45’ini ihracattan elde<br />

ettik. <strong>2018</strong> yılında da hedeflerimizden biri<br />

de Amerika kıtasında daha etkin olarak<br />

hedef ülkelerde dağıtım kanallarımızı artırmak<br />

ve toplam gelirimizin yüzde 55 ’ini<br />

yurtdışına ihraç ederek kazanmak.<br />

Türkiye dışında hangi sistemlerle<br />

hangi pazarlarda daha güçlü<br />

konumdasınız?<br />

Avrupa pazarı diyebiliriz, ürünlerini 5 kıtada<br />

50’dan fazla ülkeye ihraç eden bir Türk<br />

firması olarak, Avrupa’daki pazar payını<br />

güçlendirmek, paydaşlarımıza daha hızlı<br />

ve kusursuz hizmet verebilmek adına<br />

2017 yılı ilk çeyreğinde ilk yurtdışı iştirakimiz<br />

olan İtalya ofisini ve deposunu hizmete<br />

açtık. Önümüzdeki dönemde Amerika<br />

kıtasındaki pazar payımızı arttırarak bu<br />

bölgede de daha güçlü hale gelmek için<br />

çalışmalarımızı yapıyoruz.<br />

56<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


www.buderus.com/tr 444 5 474


Dosya<br />

“<strong>2018</strong>’i satış hedeflerimize yakın<br />

olarak geçireceğimizi düşünüyorum”<br />

“Türkiye İklimlendirme Sektörü hem hızla gelişen iç pazar talebini karşılamada, hem<br />

de küresel rekabetin yoğun olduğu uluslararası pazarlara artan ihracatı ile Türkiye<br />

ekonomisinin önemli bir oyuncusu durumunda. Eğer doğru stratejiler ile ilerlenirse,<br />

İklimlendirme Sektörünün Türkiye’ de hızla artan iç talebinin karşılanmasında ve ihracat<br />

hacminin artırılmasında ciddi katkılar sağlayacağı inancındayım.”<br />

1965 yılında kurularak faaliyetlerine başlayan<br />

Form Şirketler Grubu, VRF klimaları,<br />

Merkezi iklimlendirme ve endüstriyel sistemler<br />

sektöründe faaliyet gösteriyor. Merkezi<br />

klimalar konusunda dünya markaları<br />

ile çalışan firma, ürün kalitesi ve satış sonrası<br />

destek noktasındaki çalışmalarını her<br />

geçen gün artırarak sürdürmekte. Form<br />

Şirketler Grubu İcra Kurulu Başkanı Tunç<br />

Korun ile dosya konumuz çerçevesinde<br />

gerçekleştirdiğimiz röportajımızda merak<br />

ettiklerimizi kendilerine sorma şansı yakalıdk.<br />

Sektöründe gerçekleştirmiş<br />

olduğunuz faaliyet ve hizmetlerinizi<br />

kısaca bizlerle paylaşır mısınız?<br />

Türkiye’de sektörde en uzun süredir faaliyet<br />

gösteren ikinci firmayız. Grup olarak<br />

200’e yakın çalışanımızla İstanbul, Ankara,<br />

İzmir, Adana, Bursa ve Antalya Bölge<br />

müdürlüklerimizle tüm Türkiye’de “İklimlendirme<br />

Endüstriyel Sistemler” alanında<br />

yaşam ve imalat kalitesini arttıracak cihazların<br />

üretimi, satış ve ithalatı ile bakım faaliyetlerini<br />

de sürdürüyoruz. Form Şirketler<br />

Grubu olarak Form Endüstri Ürünleri, Form<br />

VRF Sistemleri ve Form Endüstri Tesisleri<br />

Sanayi olmak üzere hizmet veriyoruz. İsveç<br />

Munters firması ile de Türkiye’de satış<br />

yapan Munters-Form firması ortaklığımız<br />

devam ediyor.<br />

Merkezi klimalar konusunda dünya markası<br />

olan birçok firmayla çalışıyoruz. Distribütörü<br />

olduğumuz Lennox, dünyada paket<br />

klima konusunda en fazla tanınan firmalardan<br />

biri. Climate Master ise ısı pompası<br />

cihazlarında çok büyük bir firma. Decsa firmasının<br />

soğutma kulelerini, Clivet ve Dunham-Bush<br />

firmasının ise her kapasitede<br />

soğutma grubu cihazların satışını yapmaktayız.<br />

VRF klima sistemleri konusunda ise<br />

Mitsubishi Heavy Industries firmasının Türkiye’deki<br />

tek yetkili distribütörü olarak ürün<br />

satış ve satış sonrası hizmetlerini gerçekleştiriyoruz.<br />

Üretim konusunda İzmir Pancar Organize<br />

sanayi bölgesinde yer alan fabrikamızda<br />

kendi markamız olan Euroform Fancoil<br />

üniteleri, Troke duman tahliye ve doğal havalandırma<br />

kapakları, Fes klima evaporatif<br />

soğutma üniteleri, Sunvia doğal aydınlatma<br />

sistemleri üretimi gerçekleştiriyoruz.<br />

Form Şirketler Grubu olarak satış<br />

sonrası hizmetleriniz konusunda<br />

nasıl çalışmalar yürütüyorsunuz?<br />

Mitsubishi Heavy VRF klima,en dinamik<br />

ürünlerimizden biri olarak dikkat çekiyor. O<br />

alanda tabii çok ciddi bir servis yapılanmamız<br />

var. 100’ün üzerinde yetkilendirdiğimiz<br />

servis firması var. Servislerin bir kısmı<br />

sadece montaj yetkisine sahip, bir kısmı<br />

sadece start up, bir kısmı montaj+start<br />

up yetkisi şeklinde. Düzenli olarak yılda<br />

iki defa servis eğitimi düzenliyoruz. Maslak<br />

merkez ofisimizin bulunduğu binanın<br />

giriş katında “Form Akademi” konseptiyle<br />

bir yapı kurduk. Eğitim konusu önem kazandıkça,<br />

eğitim düzenleyecek bir yerimiz<br />

olsun istedik. Form Akademi; 35 kişilik bir<br />

seminer odası, bir toplantı odası ve bir<br />

holden oluşan 300 m2’lik bir yer. Ayrıca<br />

tamamıyla montajlı vaziyette VRF’nin dış<br />

ve iç ünite örnekleri bulunuyor. Tüm eğitimlerimizi<br />

Form Akademi’de yapıyoruz,<br />

dolayısıyla bu bize çok büyük bir kolaylık<br />

sağladı. Bölgelerdeki partnerlerimizi de burada<br />

ağırlıyoruz ya da biz bölgelere gidip<br />

eğitimleri gerçekleştirebiliyoruz. Yılda en<br />

az bir kere Mitsubishi Heavy Industries’ten<br />

yetkili biri gelip bizim ana ekibimize eğitim<br />

veriyor. Daha sonra biz ana ekip olarak tamamen<br />

Türkçe olarak bütün servisleri belli<br />

bölümlerde toplayarak eğitimler veriyoruz.<br />

VRF’de 100’ün üzerinde anlaşmalı servisimiz<br />

var. Bu firmaları çok sıkı bir şekilde<br />

kontrol ediyoruz. VRF’de bire bir bakım<br />

hizmeti çok az sayıda veriyoruz. Bütün bakım,<br />

devreye alma işlemlerini dış kaynaklı<br />

yaptırıyoruz, biz sadece süpervizör bulunduruyoruz.<br />

Merkezi sistem ürünlerinin bakımında bir<br />

dönem 45 kişilik bir bakım firmamız da vardı<br />

ancak daha verimli hizmet sunabilmek<br />

için her bir bölgede bir süpervizör ayırıp,<br />

geriye kalan arkadaşlarımıza finansal destek<br />

verdik ve onların hepsinin kendi ofislerini<br />

kurmalarını sağladık. Zaten dışarıdan<br />

çalıştığımız belli birkaç firma vardı ama<br />

bizden ayrılan arkadaşlar, bizim ana yetkili<br />

servislerimiz haline dönüştü. Merkezi sistemde<br />

zaten mekanikçiler montaj uygulamasını<br />

yaptığı için bize sadece start up ve<br />

sonrasındaki servis hizmeti kalıyor. Orada<br />

ana konumda halen biz varız. Yani müşterilerimiz<br />

önce bizi arıyor, biz bir servisimizi<br />

ya da süpervizörümüzü yönlendirerek<br />

problemin ne olduğuna bakıyoruz. Garanti<br />

kapsamındaysa çözüm sağlıyoruz, garanti<br />

kapsamında değilse teklif veriyoruz. Müşteri<br />

teklifimizi kabul ederse servisimize<br />

yönlendiriyoruz ve iş tamamlanınca fatura<br />

kesiyoruz. Dolayısıyla bütün sorumluluğu<br />

biz üstleniyoruz. Bütün yedek parça teminini<br />

ve servislerin düzenli olarak kontrolünü<br />

üstleniyor, yetkilerini denetliyoruz. Bu<br />

konu bence çok önemli çünkü gerçekten<br />

Türkiye’de bu işi hakkıyla yapan firmalar<br />

olduğu gibi, düzgün şekilde yapamayan<br />

firmalar da var. VRF’de Mitsubishi Heavy<br />

ürünleri yüzde 100 güvendiğimiz cihazlardır.<br />

Doğru borulama yapılıp, doğru start up<br />

yapıldığı takdirde sorunsuz çalışır. Aynı durum<br />

paket klimalar ve soğutma grubu için<br />

de geçerli. Dünyanın en iyi cihazını yanlış<br />

uygulama, yanlış borulama ya da yanlış<br />

servise tabi tutarsanız, dünyanın en kötü<br />

cihazından hiçbir farkı kalmaz. Onun için<br />

müşterilerin satın alırken gösterdiği önemi<br />

ve itinayı, cihazın bakımı aşamasında<br />

da göstermeleri gerekiyor. Sırf birkaç lira<br />

daha ucuza hizmet veriyor diye yetkisiz bir<br />

kişiden veya firmadan doğru hizmeti beklememeleri<br />

gerekir. Türkiye’de, firmaların<br />

da servise verdiği önem git gide artmaya<br />

başladığı için eskisi kadar çok servis hatası<br />

görmüyor, duymuyoruz ama ne yazık<br />

ki bittiğini de söyleyemiyoruz. Firmaların<br />

uzun yaşayabilmesinin tek yolu, sürdürülebilir<br />

müşteri memnuniyeti. Yanlış ürün ve<br />

yanlış servisle hiçbir firma ayakta kalamaz.<br />

Ürün gruplarınız hakkında bilgi<br />

verir misiniz? Bu yıl için satış<br />

anlamında öne çıkardığınız ürün ve<br />

sistemler hangileri olacak?<br />

Tunç Korun / Form Şirketler Grubu İcra Kurulu Başkanı<br />

Yılbaşından itibaren Türkiye’deki ilk yerli<br />

imalat olan ve İzmir Pancar fabrikamızda<br />

üretimine başladığımız kendi markamız<br />

olan EUROFORM fancoil cihazlarımızın<br />

sektöre tanıtılmasına hız verdik. 4 borulu<br />

ve 2 borulu gizli tavan tipi olmak üzere 2<br />

seri ve her seride 10 farklı model üretimi<br />

gerçekleştiriyoruz. EUROFORM marka<br />

fancoiller, 2 - 12 kW ısıtma ve soğutma<br />

kapasitesi ve 220 – 2,520 m3/h hava debisi<br />

ile yüksek ve geniş kapasite aralığı<br />

sayesinde, projeleriniz için en uygun çözümler<br />

sunuyoruz. Bütün cihaz modellerinde,<br />

düşük ses seviyeli ve yüksek verimle<br />

enerji tasarrufu sağlayan monofaze ve 3<br />

hızlı asenkron motorlar kullanılıyor. EURO-<br />

FORM Serisi Fancoil ünitelerinin motor<br />

milleri, paslanmaya karşı özel kaplamadır.<br />

Ürün gamımız içerisinde bulunan Mitsubishi<br />

Heavy VRF yeni Airflex Kaset Tipi<br />

klimalarımız Dünyada bir ilk olma özelliğine<br />

sahip Airflex Kanat Dizaynı sayesinde<br />

tavana paralel üfleme yaparak hava konforunu<br />

maksimize ediyor. Ayrıca 4 yöne<br />

üfleme özelliğine sahip Airflex Kaset Tipi<br />

klima modellerinde her kanat birbirinden<br />

bağımsız olarak isteğe göre farklı açılarda<br />

ayarlanabiliyor.<br />

Yüksek verimle çalışan LENNOX paket<br />

klimalar, Clivet Soğutma Grupları, DUN-<br />

HAM BUSH WCFX Su Soğutmalı Vidalı<br />

Soğutma Grupları ve DECSA CTI Sertifikalı<br />

Soğutma Kulesi, sektörde yenilikçi ve<br />

yüksek verimle çalışan ürünlerimizden.<br />

Yine tüm dünyada kalitesiyle bilinen, uzun<br />

ömürlü ve düşük bakım maliyetiyle fiyatını<br />

hak eden CLIMATEMASTER ısı pompaları<br />

yine ürün gamımız içerisinde bulunuyor.<br />

Sektörün içerisinde bulunduğu<br />

süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?<br />

Önümüzdeki dönemde bizi ne tür<br />

avantaj ve zorluklar bekliyor?<br />

Türkiye de gelişen ekonomi ve yeni bina<br />

inşası ile konfor anlayışı ve iklimlendirme<br />

kullanımı da hızlı bir şekilde artmakta. Küresel<br />

ısınma da tüm Dünya da insanların<br />

daha çok klima kullanmasına sebep oluyor.<br />

Bu kapsamda, Türkiye İklimlendirme<br />

Sektörü hem hızla gelişen iç pazar talebini<br />

karşılamada, hem de küresel rekabetin<br />

yoğun olduğu uluslararası pazarlara<br />

artan ihracatı ile Türkiye ekonomisinin<br />

önemli bir oyuncusu durumunda. Eğer<br />

doğru stratejiler ile ilerlenirse, İklimlendirme<br />

Sektörünün Türkiye’ de hızla artan iç<br />

talebinin karşılanmasında ve ihracat hacminin<br />

artırılmasında ciddi katkılar sağlayacağı<br />

inancındayım.<br />

İnşaat sektörünün gelişimi doğrudan iklimlendirme<br />

sektörünün hızlı gelişimini de<br />

sağlıyor. Yeni ya da yenilenen binalarda,<br />

otellerde, AVM’lerde, havalimanlarında,<br />

aklınıza gelebilecek her yerde iklimlendirme<br />

uygulamasına ihtiyaç var.<br />

Özellikle son yıllarda yapılan inşaat projelerinde<br />

çevreye daha duyarlı sistemlerin<br />

seçilerek karbon salınımının azaltılmaya<br />

çalışılması enerji verimli, yüksek katma<br />

değerli ve inovatif ürünlerin satışlarını<br />

tetikliyor. Artık merkezi sistemler özellikle<br />

yeni projelerde önemli konfor şartlarından<br />

biri olarak algılanıyor.<br />

Dolayısıyla inşaat yatırımları iklimlendirme<br />

sektörünü de yakından ilgilendiriyor<br />

ve tamamlayıcı olduğu için işbirliği de gün<br />

geçtikçe kuvvetleniyor.<br />

58 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 59


Dosya<br />

Kubilay Çiftci / Genel Müdür<br />

“<strong>2018</strong>’de %25’in üzerinde büyüme<br />

hedefliyoruz”<br />

“Türkiye’de Avrupa teknolojisini kullanmaya devam ederek, yeni ürünlerimizi yeni<br />

lokasyonumuzda pazara sunacağız. İstanbul Anadolu yakası Yavuz Sultan Selim köprüsü<br />

güzargahında, Hüseyinli-Şile gişe çıkışındaki yeni tesisimizde, mevcut makine filomuza<br />

ilave olarak yeni bir sac işleme makine parkuru da olacak. Bu yatırımla birlikte yeni üretim<br />

tesisimizde üretim kapasitemizi 3 katına çıkarmayı ve projelere daha hızlı cevap vermeyi<br />

hedefliyoruz.”<br />

Uygun fiyat ve yüksek kalite anlayışıyla<br />

ürünleri tedarik eden AIRPLUS, havalandırma<br />

ve klima sektöründe zirveye odaklanmış<br />

durumda. AIRPLUS İklimlendirme<br />

Teknolojileri Genel Müdürü Kubilay Çiftçi<br />

ile gündemi ve şirket politikalarını değerlendirmeye<br />

çalıştık.<br />

Sektöründe gerçekleştirmiş<br />

olduğunuz faaliyet ve<br />

hizmetlerinizi kısaca bizlerle<br />

paylaşır mısınız?<br />

İklimlendirme sektöründe 10 senedir<br />

%100 Türk Sermayesi ile üretim yapan ve<br />

hizmet veren AIRPLUS İKLİMLENDİR-<br />

ME TEKNOLOJİLERİ’nin ürünleri, Türkiye’nin<br />

yanısıra, Türki Cumhuriyetler, Orta<br />

Doğu, Balkan ülkeleri gibi “farklı iklimlere<br />

sahip bir çok ülkede” yıllardır kullanılıyor.<br />

Üretimimizi halihazırda İstanbul Çekmeköy’deki<br />

tesisimizde, kalifiye personelimizle<br />

yapıyor, ilk yatırım maliyeti, ekipman<br />

ve işçilik kalitesi, enerji verimliliği,<br />

projeye uygun esnek çözüm alternatiflerimiz,<br />

uygun teslim süreleri ve özgün tasarımımızla<br />

yolumuza sağlam adımlarla<br />

devam ediyoruz.<br />

Sezonun yoğun olduğu bir<br />

döneme giriyoruz. Satış ve satış<br />

sonrası için yapmış olduğunuz<br />

hazırlıklardan biraz bahseder<br />

misiniz?<br />

2017 sonundan itibaren, <strong>2018</strong>’de faaliyte<br />

geçecek yeni lokasyonumuza da hazırlık<br />

olması amacıyla Satış ve Satış sonrası<br />

ekibimizi güçlendirdik.<br />

Ürün gruplarınız hakkında bilgi<br />

verir misiniz? Bu yıl için satış<br />

anlamında öne çıkardığınız ürün<br />

ve sistemler hangileri olacak?<br />

Ürün hattımızdaki lokomotif ürünler; Klima<br />

Santrali, DX Bataryalı Klima Santrali,<br />

Hijyenik Tip Paket Klima Santrali ve Çatı<br />

Tipi Paket Klima Santrali (rooftop). Diğer<br />

ürünlerimiz olan Fan Coil Ünitesi, Havuz<br />

Nem Alma Santrali, Isı Pompalı Isı Geri<br />

Kazanım Cihazı, Tavan Tipi Isı Geri Kazanım<br />

Cihazı, DX Bataryalı Tavan Tipi<br />

Isı Geri Kazanım Cihazı, Dik Tip Isı Geri<br />

Kazanım Cihazı, Sıcak Hava Apareyi,<br />

Hücreli Fanlar, Hücreli Vantilatör, Sığınak<br />

Fanı, Davlumbaz Santrali, Şaft Damperi,<br />

Yer Konvektörü, Dikdörtgen Kanal Tipi<br />

Fan, Kanal Tipi Isıtıcı, Aksiyal Jet Fan ve<br />

HEPA Filtre Kutusu ile müşterilerimize<br />

HVAC için tek noktadan tedarik ve satış<br />

sonrası hizmet alma imkanını veriyoruz.<br />

Bu yıl için hedeflediğiniz ciro ve<br />

satış rakamları hakkında biraz<br />

bilgi verir misiniz?<br />

AIRPLUS’ın 2017 yılında kendi markasıyla<br />

yaptığı üretiminin %80’ini iç pazara<br />

kanalize etti ve 2017’de %33 büyüdü,<br />

<strong>2018</strong>’de ise %25’in üzerinde büyüme hedefliyoruz.<br />

<strong>2018</strong>’de büyüme hedefimize ulaşmamızdaki<br />

temel unsur yine “satış sonrası<br />

hizmet” ve “inovatif ürünler” olacak,<br />

AIRPLUS için istikrarlı büyüme önemli bir<br />

konu.<br />

Bunun yanı sıra Türkiye’de Avrupa teknolojisini<br />

kullanmaya devam ederek, yeni<br />

ürünlerimizi yeni lokasyonumuzda pazara<br />

sunacağız. İstanbul Anadolu yakası<br />

Yavuz Sultan Selim köprüsü güzargahında,<br />

Hüseyinli-Şile gişe çıkışındaki yeni<br />

tesisimizde, mevcut makine filomuza ilave<br />

olarak yeni bir sac işleme makine parkuru<br />

da olacak. Bu yatırımla birlikte yeni<br />

üretim tesisimizde üretim kapasitemizi 3<br />

katına çıkarmayı ve projelere daha hızlı<br />

cevap vermeyi hedefliyoruz.<br />

Türkiye dışında hangi sistemlerle<br />

hangi pazarlarda daha güçlü<br />

konumdasınız?<br />

AIRPLUS Türkiye pazarının yanısıra,<br />

Türki Cumhuriyetler, Orta Doğu, Balkan<br />

ülkeleri gibi “farklı iklimlere sahip bir çok<br />

ülkede” yıllardır güvenle kullanılıyor.<br />

İhracat ve iç pazara yapılan satışların<br />

dengeli devam ettirmesinin yöntemi ise<br />

güncel teknolojiyi takip ederek, uluslararası<br />

standartlarda ürün imal edebilmek.<br />

Bu sebeple AIRPLUS Hijyenik tasarımlı<br />

“AHUPIus H” ürün aralığındaki klima<br />

santralleri üzerinde yapılan testlerin<br />

olumlu sonuçlarına dayanarak 2017’nin<br />

sonlarında DIN 1946 Bölüm 4’e (12/2008)<br />

standardına göre, TÜV SÜD lndustrie<br />

Service GmbH’nin Sertifika Programının<br />

şartlarını yerine getirerek TÜV SÜD<br />

Sertifikasyon İşaretini de kullanmaya hak<br />

kazandı.<br />

Sektörün içerisinde<br />

bulunduğu süreci nasıl<br />

değerlendiriyorsunuz?<br />

Önümüzdeki dönemde bizi ne tür<br />

avantaj ve zorluklar bekliyor?<br />

Türkiye iklimlendirme sektörünün ihracatta,<br />

uluslararası ölçekli şirketleri, nitelikli<br />

ve genç iş gücü, Ar-Ge çalışmaları ve<br />

yatırımları ile daha rekabetçi hale geldi.<br />

Tüketici bilincinin<br />

artması ve kişi<br />

başına düşen milli<br />

gelirin yükselmesi<br />

ile ‘konforlu yaşam’<br />

koşullarının<br />

‘alt limit’ haline<br />

gelmesi iklimlendirme<br />

sektörü için<br />

bir fırsat, fakat<br />

senelerdir yaşadığımız<br />

ekonomik<br />

dalgalanmalar<br />

ihracatın vazgeçilmez<br />

bir unsur<br />

olmasına sebep<br />

oluyor.<br />

Son olarak<br />

eklemek<br />

istedikleriniz?<br />

“Fan Coil” ve “Tavan<br />

Tipi Isı Pompalı Isı Geri<br />

Kazanım Cihazları”,<br />

2017 senesinde geliştirip<br />

pazara sunduğumuz<br />

yeni ürünlerimizdi:<br />

Fan Coil cihazlarımız,<br />

plastik fan kanadı ile<br />

daha sessiz ve hafif<br />

bir yapıya sahip, bu<br />

hafiflik sayesinde daha<br />

düşük motor gücüyle<br />

çalışmakta ve günlük<br />

işletmede rakiplere<br />

göre daha az enerji tüketiyor.<br />

5 kademe motoru<br />

ile ihtiyaç duyulan<br />

aralıkta rakiplere göre<br />

daha hassas kapasitede<br />

üretim yapıyor. Fan<br />

ve petek tasarımı, Fan<br />

Coil Ünitesi maksimum<br />

verimliliğe erişebilsin<br />

diye; fan peteğin üzerinden<br />

hava emişi yapacak<br />

ve peteğin tüm<br />

yüzeyinden hava geçişi<br />

yaparak ısı transferi<br />

sağlayacak şekilde düşünülmüştür.<br />

İklim şartlarının hızla<br />

değişmesinden dolayı<br />

projelerde klasik ısı<br />

geri kazanım cihazları<br />

yerlerini taze havayı<br />

şartlandırabilen ısı geri<br />

kazanım cihazlarına bırakmaya başladı.<br />

Tavan Tipi Isı Pompalı Isı Geri Kazanım<br />

Cihazlarımız, bu ihtiyacı karşılayacak şekilde<br />

geliştirildi ve rakiplerine göre aynı<br />

hava debisinde daha fazla soğutma ve<br />

ısıtma kapasitesine ulaşabiliyor. Gerekli<br />

tüm ayarları şık bir görüntüye sahip oda<br />

kontrol paneli ile yapabilmenin yanında,<br />

defrost ihtiyacı duyulması halinde, altında<br />

yer alan mikroişlemciye akıllı defrost senaryosunu<br />

hayata geçirtmektedir.<br />

2017 yılında ürün gamımıza giren Fan<br />

Coil ve Tavan Tipi Isı Geri Kazanımlı Isı<br />

Pompası Cihazı ile hedeflediğimiz ilave<br />

satış oranı %12 civarında.<br />

Yine 2017 senesinde geliştirilmesine başladığımız,<br />

<strong>2018</strong> senesinde pazara sunulması<br />

planlanan “Su Soğutmalı Rooftop<br />

Cihazı” ve kasası modernize edilecek<br />

olan “Hava Soğutmalı Rooftop Cihazı”s<br />

<strong>2018</strong> AR-GE çalışmalarımız dahilinde.<br />

60 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 61


Dosya<br />

“Teknoloji ve katma değeri<br />

yüksek ürünler üretmekten başka<br />

alternatifimiz yok”<br />

1951 yılında Mühendis Eduard Soler ve<br />

Mühendis Josep Palau tarafından kurulan<br />

Soler&Palau, o günden beri köklerinden<br />

kopmadan büyüme ve gelişme<br />

kaydetmeye devam ediyor.Havalandırma<br />

sistemlerinde bir dünya lideri olmak için<br />

faaliyetlerini sürdüren firma, kurulduğu<br />

günden bu yana sürekli büyüyerek önce<br />

ana tesislerini çoğaltmış, ardından dünya<br />

genelinde bağlı şirketler kurup diğer şirketleri<br />

bünyesine katmış. S&P AFS Havalandırma<br />

Sistemleri A.Ş. Genel Müdürü<br />

M. Zahid Poyraz ile gerçekleştirdikleri faaliyetleri,<br />

ürün ve sistemlerini, sektördeki<br />

son durumu ve yeni projelerini ele almaya<br />

çalıştık.<br />

Sektöründe gerçekleştirmiş<br />

olduğunuz faaliyet ve<br />

hizmetlerinizi kısaca bizlerle<br />

paylaşır mısınız?<br />

S&P AFS Havalandırma Sistemleri A.Ş.<br />

Flexible Hava Kanalları ve Aksesuarları,<br />

Fan ve Aksesuarlarını kısmen imal edip<br />

satan, kısmen alıp satan bir firmayız. Firmamız<br />

Türk ve İspanyol ortaklı bir firmadır.<br />

Firmamızın Türk ortağı AFS Boru Sanayi<br />

A.Ş’dir. İspanyol ortağı ise Soler&Palau<br />

Ventiliation Group’dur. İstanbul’da, Haramidere<br />

ve Tuzla yerleşkelerimizde toplam<br />

20.000 m² alanda faaliyet göstermekteyiz.<br />

Çok geniş bir yelpazede ürettiğimiz fanlar,<br />

flexible hava kanalları ve diğer havalandırma<br />

ekipmanlarının yanında, proje, teknik<br />

servis ve analiz gibi çözümlerle de havalandırmaya<br />

dair müşterilerimizin tüm ihtiyaçlarını<br />

karşılıyoruz.<br />

Sezonun yoğun olduğu bir<br />

döneme giriyoruz. Satış ve satış<br />

sonrası için yapmış olduğunuz<br />

hazırlıklardan biraz bahseder<br />

misiniz?<br />

Yıllardır iklimlendirme sektöründe faaliyet<br />

gösteriyoruz. Bizim işimiz inşaat yatırımları<br />

ile direk ilintili bir de tadilat konuları var.<br />

Lakin 25 yıllık tecrübemizde bir sezonluk<br />

aktivite tespit edemedik. Isıtma veya soğutma<br />

sektörü için geçerli olabilir ama<br />

bizde belirgin bir sezon kavramı yok. Satış<br />

sonrası hizmet işletmelerin hayati önem taşıyan<br />

unsurlarındandır. Biz de bu konuda<br />

çok hassasız. Malımızın her daim arkasındayız.<br />

Bir de burada belirtmek isterim; tüm<br />

ürünlerimiz de nakliye masrafları bize aittir.<br />

Ayrıca özel imalat dışındaki tüm ürünlerimizin<br />

koşulsuz şartsız iadesi mümkündür.<br />

Satamadığınız kullanamadığınız her ürünü<br />

geri iade alırız. Yeter ki ürün ticari vasfını<br />

kaybetmemiş olsun. Ayrıca sektörde öne<br />

çıkan bir diğer avantajımız ise ürün sigortamızın<br />

olmasıdır. Grup olarak bu konuya<br />

son derece ehemmiyet veriyoruz. Bizim<br />

ürünümüzden kaynaklı doğabilecek her<br />

türlü zarar sigorta altındadır. Türkiye’de<br />

henüz çok yaygın olmayan ve önemsenmeyen<br />

bir konu olsa da işletmelerin sigorta<br />

primlerine çok katkısı olacak bir hizmettir.<br />

Ürün gruplarınız hakkında bilgi verir<br />

misiniz? Bu yıl için satış anlamında<br />

öne çıkardığınız ürün ve sistemler<br />

hangileri olacak?<br />

Jet Fanlar, Duman Tahliye<br />

Fanları, Basınçlandırma<br />

Fanları, Kabinli Duman<br />

Tahliye ve Basınçlandırma<br />

Fanları, Dikdörtgen Kanal<br />

Tipi Fanlar, Plug Fanlar, Kayış<br />

Kasnaklı Fanlarla yine<br />

bu ürünlerin aksesuarlarını<br />

kendi bünyemizde imal<br />

etmekteyiz. Flexible Hava<br />

Kanallarını ise dünyanın<br />

ürün çeşidi ve sertifikasyonu<br />

konusunda en büyük imalatçısı<br />

olan yerli ortağımız AFS’den alıp satmaktayız.<br />

Diğer yandan imalatını yapmadığımız<br />

bir çok fanı da yabancı ortağımız<br />

olan Soler&Palau’dan alıp satmaktayız. Bu<br />

fan grupları da şu şekilde özetlenebilir;<br />

Quiet Mark tarafından tescillenmiş, kendi<br />

klasmanlarının en sessizi olan ürünlerde<br />

dahil olmak üzere Banyo Fanları ve Kanal<br />

Tipi Fanlar yine ilgili kuruluşlarca sertifikalandırılmış<br />

Ex-proof Fanlar, Endüstriyel<br />

Fanlar, Hava Perdeleri, Yangın Damperleri,<br />

Panjur, Menfez ve bunun gibi bir çok<br />

ürünle birlikte kendi markamızla ürettirdiğimiz<br />

Isı Geri Kazanım Cihazları, ürün gamımızda<br />

mevcut olup müşterilerin hizmetine<br />

günü birlik kargo ücreti dahil sevk edebiliyoruz.<br />

Bizim için bu yıl öne çıkacak ürünler ise<br />

enerji verimli ürünlerdir. Yüksek ve gerçek<br />

kapasiteli Isı Geri Kazanım Cihazları, EC<br />

motorlu fanlar yani ihtiyaç kontrollü fanlar<br />

bu yıl ön planda. Olmak da zorunda. Maalesef<br />

Türkiye olarak olmayan enerjimizi<br />

harcıyoruz. Cari açığımız kapanmıyor. Sebebinin<br />

büyük bir kısmı enerji. Avrupa ErP<br />

(Energy Related Products) uygulamalarını<br />

çoktan kanunlaştırdı ve ErP’ye uyumsuz<br />

ürünleri birlik ülkelerine satışını dahi yasakladı.<br />

Ama maalesef Türkiye’de henüz<br />

bir devlet politikası haline gelmiş olmasına<br />

rağmen takipsizlikten dolayı sadece bilinçli<br />

projecilerimiz ve tüketicilerimiz enerji verimli<br />

ürünlere teveccüh ediyorlar.<br />

M. Zahid Poyraz / S&P AFS Havalandırma Sistemleri A.Ş. Genel Müdürü<br />

Türkiye dışında hangi sistemlerle<br />

hangi pazarlarda daha güçlü<br />

konumdasınız?<br />

Hem AFS hem de Soler&Palau olarak<br />

faaliyetlerimiz dünyanın birçok ülkesinde<br />

yoğun bir şekilde devam etmektedir.<br />

Özetle AFS 65 ülkeye ihracat yapmaktadır.<br />

Merkezi Ankara’da olup 40.000 m²<br />

de imalat yapmakta buna ilaveten İspanya’nın<br />

Barcelona şehrinin 35 km kuzeyinde<br />

bir fabrikası bulunmaktadır.<br />

Soler&Palau ise Dünya’da 90’dan fazla<br />

ülkesinde bayi, satış ofisi, montaj hattı,<br />

imalat ve AR-GE merkezleri bulunmaktadır.<br />

Sektörün içerisinde<br />

bulunduğu süreci nasıl<br />

değerlendiriyorsunuz?<br />

Önümüzdeki dönemde bizi ne tür<br />

avantaj ve zorluklar bekliyor?<br />

İçinde bulunduğumuz sektör çok kıymetli<br />

bir sektör. Eğitimli iş gücünün oransal olarak<br />

yoğun olduğu katma değerli ürünleri<br />

imal eden ve ihracat yapabilen bir sektörüz.<br />

Aynı zamanda sektör ülkemizde<br />

pazar büyümesinin daha çok başındadır.<br />

Hem pazar olarak hem de ürün gamı olarak<br />

çok fırsat var önümüzde. Yeter ki ticareti<br />

kurallarına göre oynayalım.<br />

Şu anda Türkiye zor bir ekonomik dar<br />

boğazdan geçiyor. Ben kısa vadede basiretli<br />

bir tüccar olmamız gerektiğini karlılık,<br />

vade gibi hayati önem taşıyan unsurlardan<br />

taviz vermememiz gerektiğini düşünüyorum.<br />

Orta vadede Türkiye’nin hem<br />

ekonomik olarak hem de politik olarak<br />

çok iyi yerlere geleceğine inanıyorum.<br />

Çok çalışmamız gerekiyor. Tüm organlarımız<br />

ile aktif olmamız elzem. Biz dış<br />

ticaret açığı olan doğal enerji kaynakları<br />

az olan bir ülkeyiz. Bizim çok çalışmaktan<br />

teknoloji ve katma değeri yüksek ürünler<br />

üretmekten başka alternatifimiz yok.<br />

62 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 63


Dosya<br />

Selim Kabiloğlu / Termo Teknik Bayi Kanalı Satış Müdürü<br />

“Yüksek kaliteli ürünlerimiz ile<br />

sektörün kalitesini yukarı çıkarmaya çalışıyoruz”<br />

“Termo Teknik üstün teknoloji ile yeni ürünler geliştirmeye ve ihraç etmeye, Isıtma sitemleri<br />

piyasasında dünyanın önde gelen markalarının seçkin ürünlerini Türkiye’ye sunmaya, iş<br />

ortaklarının her zaman yanında olmaya ve son kullanıcılara etkili hizmet vermeye <strong>2018</strong><br />

yılında da devam edecektir.”<br />

Türkiye’deki yatırımı 120 milyon doların<br />

üzerinde olan Termo Teknik, yıllardır<br />

ISO500 listesinde en büyük sanayi şirketleri<br />

arasında yer aldığı gibi, sektöründe<br />

2005 yılından bu yana toplam 9 kez ihracat<br />

şampiyonu olarak sayısız ödüle layık<br />

görüldü. 1966 yılında Türkiye’nin lider radyatör<br />

üreticisi olarak faaliyetine başlayan<br />

firma, 1999’da uluslararası ısı devi Stelrad<br />

Radiators Group (SRG)’a katılmış; iç ve<br />

dış pazardaki gücünü katlayarak arttırmaya<br />

devam etti. Termo Teknik Bayi Kanalı<br />

Satış Müdürü Selim Kabiloğlu ile dosya<br />

konumuz çerçevesinde röportaj çalışması<br />

gerçekleştirdik.<br />

Sektörünüzde gerçekleştirmiş<br />

olduğunuz faaliyet ve hizmetlerinizi<br />

kısaca bizlerle paylaşır mısınız?<br />

Termo Teknik, 1966 yılında İstanbul İstinye’de<br />

kuruldu. Kat kaloriferi sistemleri üretimine<br />

1986’da başlayarak ısı sistemleri tedarikçisi<br />

olmanın ilk adımlarını attı. Bugün<br />

dünyanın en büyük panel radyatör üreticisi<br />

olan Termo Teknik, aynı zamanda Türk tüketicisine<br />

sunduğu yüksek verimli kombi<br />

ve kazan serisi ile de Türkiye’nin sayılı ısı<br />

sistemleri tedarikçilerindendir.<br />

Panel radyatör alanında iç piyasadaki öncülüğünün<br />

yanında, 50’den fazla ülkeye de<br />

ihracat yapmaktadır.<br />

Geniş bayi ve hizmet ağı<br />

Termo Teknik 50 yılı aşan süreden bu yana<br />

Türkiye’de faaliyet göstermekte. Köklü<br />

geçmişinin de verdiği güçle Türkiye’de hemen<br />

hemen bütün kullanıcılar ve profesyoneller<br />

tarafından bilinen bir markadır.<br />

Türkiye’deki bayi yapılanmamız açısından<br />

bakıldığında bugün 100’ün üzerinde yaklaşık<br />

500 satış noktası ile Türkiye’nin tamamında<br />

tüketiciye kolay ulaşılabilirlik imkânı<br />

sağlamaktayız. 2017 yılında panel radyatörde<br />

satışımızı yüzde 20’nin üzerinde<br />

arttırdık. Bununla birlikte premix yoğuşmalı<br />

kombimiz olan LOGIC satışlarımız yüzde<br />

100’den fazla bir artışla daha fazla Türk<br />

tüketicisi ile buluştu. Yine EVOMAX duvar<br />

tipi yoğuşmalı kazan satışlarımız da geçtiğimiz<br />

yıla oranla ciddi bir artış gösterdi.<br />

Bayilerimiz ile yıllardır devam eden ve yıllarca<br />

devam edecek güvene dayalı iş birliği<br />

esasına göre çalışmaktayız. Müşterilerimiz<br />

ile karşılıklı beklentileri gözeten kazan-kazan<br />

yapısı ile güçlü iş birliğimiz en büyük<br />

gücümüz.<br />

Termo Teknik olarak biz “uzun yıllardır, sorunsuz<br />

şekilde kullandığınız ısıtma ürünlerinin<br />

Termo Teknik markasına sahip olması<br />

kesinlikle tesadüf değildir.” sloganı ile hareket<br />

ediyoruz. Termo Teknik genel felsefesi<br />

de satış yapımızdan ürün kalitemize<br />

kadar bu prensiple yönetilmekte.<br />

Ürün gruplarınız hakkında bilgi<br />

verir misiniz? Bu yıl için satış<br />

anlamında öne çıkardığınız ürün ve<br />

sistemler hangileri olacak?<br />

Çorlu’da bulunan fabrikamızda ürettiğimiz<br />

klasik ve dekoratif panel radyatör serimiz<br />

ve nitelikli kombi kazanlarımız ile Türkiye’nin<br />

en büyük ısı tedarikçilerindeniz.<br />

Kombi ve kazan grubumuzda İngiltere’de<br />

110 yıllık tecrübe ve 6 Sigma ile üretilen,<br />

yüzde 109’a varan enerji verimliliğine sahip<br />

olan LOGIC Premix Yoğuşmalı Kombi<br />

ve İngiltere iş dünyasının en prestijli ödülü<br />

“The Queen’s Award” sahibi duvar tipi yoğuşmalı<br />

kazan EVOMAX, Türk tüketicisinin<br />

ve inşaat sahiplerinin çok sevdiği ürünlerimizden.<br />

IMAX XTRA EL yer tipi yoğuşmalı<br />

kazan serimiz ise merkezi ısıtma sistemleri<br />

portföyümüzü tamamlayıcı bir ürün.<br />

LOGIC 26/35 Yoğuşmalı Kombiler (****)<br />

enerji verimi ile sınıfının en yüksek enerji<br />

verimliliğine sahip. Aynı zamanda en<br />

düşük atık gaz seviyesi olan Sınıf 5 NOx<br />

sınıfı ile çevreci. Bu anlamda Türkiye’ye<br />

sunduğumuz her ürünün yüksek verimli,<br />

çevreci ve uzun ömürlü olması en önemli<br />

kriterlerimizden. Yeni bir gelişme olarak ise<br />

son günlerde Türkiye’de de konuşulmaya<br />

başlanan ERP uygulamasında da LOGIC<br />

kombimiz ile öncülük ediyoruz.<br />

Merkezi ısıtma sistemlerindeki ana ürün<br />

grubumuz olan EVOMAX kazanlarımız ileri<br />

teknoloji teknik tasarımı ve gelişmiş kontrol<br />

aksesuarları sayesinde, sabit verimlilikte<br />

çalışarak istenen sıcaklığı yakalayabilecek<br />

bir tasarıma sahip ve bu sayede minimum<br />

enerji tüketimi ile maksimum konfor sağlayabiliyor.<br />

EVOMAX, 42, 65, 90, 105, 125, 160 kW<br />

ısıtma kapasiteleri ile farklı büyüklükteki<br />

ısıtma ihtiyaçları için de kullanılabilmekte;<br />

talep edildiğinde gelişmiş tek kontrol paneli<br />

ile 15 adet kazan birlikte kaskad (sıralı)<br />

çalışmakta ve 2400 kW’a varan ısıtma kapasitesine<br />

ulaşabiliyor.<br />

Ideal Boilers ile Termo Teknik arasında<br />

yapılan işbirliğiyle 2016 yılında Türkiye’ye<br />

sunulan IMAX XTRA EL yer tipi yoğuşmalı<br />

kazan serisi, dar alanlarda yüksek ısıtma<br />

kapasite olanağı ve kullanım kolaylığı<br />

sağlıyor. IMAX kazan serimiz ile merkezi<br />

ısıtma sistemleri portföyümüzü de genişletiyoruz.<br />

Bu yıl özellikle üzerinde çalıştığmız ürün<br />

grubu dekoratif radyatörlerimiz. Yıl başında<br />

yaptığımız çalışmalar ile dekoratif serimizi<br />

geliştirmek ve daha fazla tüketici ile<br />

buluşturmak konusunda ilk adımlarımızı<br />

attık. Dekoratif radyatör grubumuzun garanti<br />

sürelerini kalitelerinin bir kanıtı olarak<br />

15 yıla çıkardık. Yeni ürünler ile çeşitlilik<br />

sağlamak gibi planlarımız da mevcut. <strong>2018</strong><br />

yılında dekoratif radyatör grubumuza ivme<br />

kazandırmak amacıyla yeni satış planlarımızı<br />

uygulamaya alacağız.<br />

Bu yıl için hedeflediğiniz ciro ve<br />

satış rakamları hakkında biraz bilgi<br />

verir misiniz?<br />

Termo Teknik’in 2017’de iç piyasada panel<br />

radyatörde yüzde 23, kombi ve kazan<br />

grubunda ise yüzde 100’ü aşan büyüme<br />

gerçekleştirdik. Bu büyüme rakamları ile<br />

Termo Teknik iç piyasada yerini sağlamlaştırdı<br />

ve Çorlu’da bulunan fabrikamıza yapılan<br />

yatırımlarla da <strong>2018</strong>’de hedeflenen<br />

büyümenin altyapısı oluşturuldu.<br />

2017 yılında yüzde 23’lük bir artış ile bir<br />

milyon üç yüz metreyi aşan panel radyatör<br />

serisi, Termo Teknik’in şüphesiz ana ürün<br />

serisidir. İngiltere ısıtma sektörünün lider<br />

kuruluşlarının Ideal Boilers’dan 2013 yılında<br />

ithal edilen, Türkiye duvar tipi yoğuşmalı<br />

kazan ısıtma pazarının aktif oyuncularından<br />

biri olan EVOMAX, 2017 yılında da<br />

kamu ve özel projelerin yoğunlukla tercih<br />

ettiği bir marka olma yolunda büyük yol kat<br />

etmiştir. Bu yıl radyatör ürün grubumuzda<br />

gerçekleştirdiğimiz yüzde 23’lük büyümemizin<br />

yanında, yenilikçi ve dekoratif bir<br />

radyatör serisi ile daha fazla tüketiciye hitap<br />

edebilmeyi istiyoruz.<br />

Termo Teknik olarak uzun vedeli hedefimiz,<br />

Türk tüketicisine bugün Avrupa ve<br />

Amerika dahil dünyanın dört bir yanında<br />

kullanılan panel radyatörlerimizin uluslararası<br />

standartlar tarafından kabul görmüş<br />

kalitesini sunmak; aynı zamanda yenilikçi<br />

ve dekoratif radyatör serimiz ile tüketicimizin<br />

zevkine de hitap edebilmek.<br />

Ayrıca İngiltere’de üretilen kombi ve kazan<br />

grubumuz ile de Türk tüketicisini Türkiye’den<br />

çok daha uzun yıllardır doğalgaz<br />

kullanan Avrupa ülkelerinde standartlaşmış<br />

enerji verimliliği ile buluşturabilmeyi<br />

hedefliyoruz.<br />

Türkiye dışında hangi sistemlerle<br />

hangi pazarlarda daha güçlü<br />

konumdasınız?<br />

Çorlu’daki fabrikamızda üretilen Panel radyatör<br />

serilerimiz AB ülkelerinden, ABD’ye<br />

kadar 50’den fazla ülkeye de ihracat edilmektedir.<br />

Sektörün içerisinde bulunduğu<br />

süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?<br />

Önümüzdeki dönemde bizi ne tür<br />

avantaj ve zorluklar bekliyor?<br />

Bugün sektörün en önemli sorunu bazı<br />

firmaların kaliteden taviz vermek zorunda<br />

kalması ve Türk üretiminin Avrupa’daki kalite<br />

algısı olumsuz yönde etkilenmesidir.<br />

Termo Teknik olarak yüksek üretim teknolojimiz<br />

ve modern yöntemlerimiz, uyguladığımız<br />

standartlar ve yüksek kaliteli ürünlerimiz<br />

ile sektöre örnek olmaya ve sektörün<br />

kalitesini yukarı çıkarmaya çalışıyoruz.<br />

Termo Teknik üstün teknoloji ile yeni ürünler<br />

geliştirmeye ve ihraç etmeye, Isıtma sitemleri<br />

piyasasında dünyanın önde gelen<br />

markalarının seçkin ürünlerini Türkiye’ye<br />

sunmaya, iş ortaklarının her zaman yanında<br />

olmaya ve son kullanıcılara etkili hizmet<br />

vermeye <strong>2018</strong> yılında da devam edecektir.<br />

Son olarak eklemek istedikleriniz?<br />

Ülkemizde 21 Nisan <strong>2018</strong> tarihinde devreye<br />

giren ErP Yönetmeliği’ni sevinçle karşılıyoruz.<br />

2015 yılından beri Türkiye’de ErP<br />

standartlarında ürünler satıyoruz. Bu düzenleme<br />

ile eneri verimliliği artacak, son<br />

kullanıcılar tasarruf yapacak ve ısıtma sistemleri<br />

daha çevreci hale gelecektir.<br />

Termo Teknik olarak ErP yönetmeliğine<br />

uygun, ileri teknolojiye sahip, çevreye duyarlı,<br />

kullanıcı dostu LOGIC Premix Kombi<br />

ve Evomax Duvar Tipi Yoğuşmalı kazanlarımız<br />

ile önümüzdeki dönemde de satışlarımızı<br />

arttırarak başarılarımızı devam<br />

ettireceğiz.<br />

64 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 65


Dosya<br />

Baymak Akademi’yle sektördeki<br />

eğitim ihtiyacına büyük destek<br />

İklimlendirme sektörünün lider markalarından Baymak, sahada ihtiyaç duyulan önemli<br />

eğitim eksikliklerini tamamlayabilmek hedefiyle Baymak Akademi’yi hayata geçirdi. Baymak<br />

CEO’su Ender Çolak Akademi’nin ücretsiz olacağını vurgularken, “Bu tesislerde genç<br />

üniversite öğrencilerini, teknik meslek lise öğrencilerini, bu sektörde daha iyi olabilmek için<br />

çalışan herkesi bir arada göreceğiz” dedi. Son 5 yılda 16 milyon Euro yatırımla Baymak’ı<br />

sektörde öncü konuma taşıdıklarını da belirten Çolak, <strong>2018</strong> yılının ilk çeyreğinde bir önceki<br />

yılın aynı dönemine göre yüzde 74’lük büyüme elde ettiklerini kaydetti.<br />

İklimlendirme sektörünün lider markalarından<br />

Baymak, sektörü ve geleceği emanet<br />

edeceği nesiller için harekete geçti. Sahada<br />

ihtiyaç duyulan eğitim eksikliklerinin giderilmesi<br />

için kurulan Baymak Akademi’nin<br />

açılış töreninde konuşan Baymak Satış<br />

Sonrası Hizmetler Müdürü Betül Başkır,<br />

amaçlarının Baymak’ı müşterisini anlayan,<br />

ona uygun çözümler sunan, huzurla güvenilecek,<br />

ailenin bir parçası haline getirmek<br />

olduğunu söyledi. Başkır, bu hedefler doğrultusunda<br />

Baymak’in müşteri deneyimlerini<br />

yeniden tasarladıklarını ifade etti.<br />

Açılış töreninde konuşan Baymak Ceo’su<br />

Ender Çolak ise, “Akademi ile hedefimiz<br />

sadece Baymak Ailesinin değil, tüm sektör<br />

çalışanlarının ve gelecek nesillerin, insana<br />

değer veren, konusunda en üst donanıma<br />

sahip şekilde ülkemizi ileri taşımasına katkı<br />

sağlamak” dedi.<br />

“Bu beklenti ve hedefler doğrultusunda<br />

kurulan Baymak Akademi’de ısıtma grubu<br />

içerisinde kombi ve kazandan doğalgaz<br />

sobasına, su grubu içerisinde yangın hidroforlarından<br />

sirkülasyon pompalarına, sıcak<br />

su hazırlayıcı grubu, soğutma cihazları,<br />

sistem yardımcı ekipmanları, otomasyon<br />

üniteleri ve geleceğin ürünleri yenilenebilir<br />

enerjiyi kapsayan 54 adet ürün, 9 adet<br />

otomasyon ve 5 tesisat bağlantı ünitesiyle<br />

birlikte 68 parçalık bir otomasyon sistemi<br />

mevcut” diyen Çolak, konuşmasının devamında,<br />

“Baymak Akademi’deki eğitimlerin<br />

hedefi sahada ihtiyaç duyulan en önemli<br />

eğitim eksiklerini tamamlayabilmek. Bu<br />

nedenle buraya gelenler eğitimlerini sözlü,<br />

ekrana yansıyan görüntülerle değil, bizzat<br />

cihazlara dokunarak, sistemler üzerinde<br />

işlemleri görerek eğitim alacaklar” ifadelerine<br />

yer verdi. Tüm katılımcılar için eğitimlerin<br />

ücretsiz olacağının da altını çizen<br />

Çolak, “Artık bu tesiste genç üniversite<br />

öğrencilerini, teknik meslek lise öğrencilerini<br />

ve bu sektörde daha iyi olabilmek için<br />

çalışan herkesi bir arada göreceğiz” dedi.<br />

İşimizin merkezinde insana<br />

verdiğimiz değer var<br />

Baymak olarak her noktada insana verdiğimiz<br />

değerin liderliğimizin en önemli<br />

destekçisi olduğunu biliyoruz diyen Çolak,<br />

konuşmasına şu sözlerle devam etti:<br />

“Müşterilerimiz satın alacağı markalara karar<br />

verirken ürünün özellikleri ve fiyat dengesi<br />

kadar aldıkları hizmetin özenine de<br />

dikkat ediyorlar. Bu nedenle, Baymak Akademi’nin<br />

hedefi de teknik donanım kadar<br />

hizmet sürecinde en yüksek memnuniyeti<br />

sağlayacak eğitimler ile müşterisini anlayan<br />

sektör insanları yetiştirmek olacak.”<br />

Ailemizi büyüterek gücümüze güç<br />

katıyoruz<br />

<strong>2018</strong>’de Baymak Ailesi’nin güçlenerek<br />

büyüyeceği dile getiren Çolak, yaklaşık 5<br />

milyon TL yatırım ile 100 yeni bayiyi daha<br />

Baymak’ın bir parçası haline getirmeyi hedeflediklerini<br />

belirtti. Ender Çolak; “Bunların<br />

25 tanesinin de özellikle yeni nesil enerji<br />

verimli ürünlerin satışını yapan Orange<br />

Store’lardan olmasını arzu ediyoruz. Geride<br />

bıraktığımız 4 aya baktığımızda bayi<br />

ailemizin %7 artış göstermesi markamıza<br />

olan güvenin yansımasıdır. Hali hazırda<br />

İstanbul, Erzurum ve Düzce’de Orange<br />

Store bayi yapılanması için adaylarımız ile<br />

anlaştık.<br />

Bu gelişmeler yıl sonunda belirlediğimiz<br />

hedefe hızla ulaşacağımızın sinyallerini<br />

veriyor.”<br />

Her zaman ilklere imza attık<br />

Baymak’ın 50’inci yılına da atıfta bulunan<br />

Ender Çolak, “Deneyimlerimizi her zaman<br />

daha ileriye gidebilmek için kullandık. Baymak<br />

olarak sektörün her zaman ilklerine<br />

imza attık. Sektörü ve tüketicilerimizi geleceğin<br />

teknolojisiyle buluşturan ilk marka<br />

olduk. Bunun en güzel örneğini de ErP –<br />

Enerji Verimliliği Direktifi ile yaşadık. 5 yıl<br />

önce “yoğuşmalı” önemli olacak dedik, bu<br />

alana yatırım yapılması gerekiyor dedik ve<br />

bugün geldiğimiz noktada sektör öncüsü<br />

pozisyonumuz ile liderliğimizi güçlendiriyoruz”<br />

şeklinde konuştu.<br />

Ciro Rekortmeni İklimsa,<br />

yetkili satıcı ve servisleri ile<br />

Fethiye’de buluştu<br />

Teknosa’nın iklimlendirme sektöründeki öncü markası İklimsa, Türkiye genelindeki<br />

yetkili satıcı ve servisleri ile Fethiye’de bir araya geldi. “Bir Klimadan Daha<br />

Fazlası” konsepti ile gerçekleşen buluşmada, 2017 yılı değerlendirmesinin yanı<br />

sıra İklimsa ve Teknosa’nın ortaklaşa hayata geçireceği yeni anahtar teslim proje<br />

atağı anlatıldı.<br />

Teknosa’nın iklimlendirme sektöründeki<br />

öncü markası İklimsa, Türkiye<br />

genelinde 450’den fazla bayi ve<br />

yetkili servisi ile “Bir Klimadan Daha<br />

Fazlası” konsepti ile Fethiye’de bir<br />

araya geldi. Teknosa Genel Müdürü<br />

Bülent Gürcan ve İklimsa İş Birimi<br />

Genel Müdür Yardımcısı Tansu Öztorun’un<br />

katılımıyla gerçekleşen Yıl<br />

Değerlendirme Toplantısı’nda, mevcut<br />

başarıların yanı sıra gelecek dönem<br />

hedef ve vizyonu da paylaşıldı.<br />

İklimsa merkezlerinin dijitalleşme<br />

atağının anlatıldığı toplantıda; son 3<br />

yılda cirosunu 2,5 kat büyüten İklimsa<br />

ve Teknosa’nın güç birliği yaparak<br />

hayata geçireceği kurumsal satış<br />

sisteminin detayları paylaşıldı.<br />

Yüzde 30’un üzerinde büyüme<br />

hedefliyor<br />

Toplantıda konuşan Teknosa Genel<br />

Müdürü Bülent Gürcan, “Bugün,<br />

farklı ihtiyaçlara göre farklı segmentlerde<br />

ürün gruplarımızla çok geniş<br />

bir kitleye hitap ediyoruz. Mitsubishi<br />

Heavy Insdutries ile öncüsü olduğumuz<br />

A segment ürünlerden her<br />

bütçeye uygun seçenekleri ile kendi<br />

private label markamız Sigma’ya<br />

ve VRF sistemlerinde Samsung ile<br />

sektörde doğru ürün karmasını oluşturduk.<br />

Geçen yıl sert kış ve sıcak<br />

yaz etkisiyle sektörün ana ürün grubu<br />

RAC pazarı yüzde 19 büyürken,<br />

İklimsa satışlarını yüzde 23 artırdı.<br />

Ürün ve hizmet kalitemizle pazardaki<br />

güçlü konumumuzu pekiştirdiğimiz<br />

bir yılı geride bıraktık. <strong>2018</strong>’de<br />

yapacağımız yeni atılımlarla pazar<br />

payımızı ve adet bazında satışlarımızı<br />

artırmayı ve yüzde 30’un üzerinde<br />

büyümeyi hedefliyoruz” dedi.<br />

66 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 67


Dosya<br />

Kalıp üretimi, ekstrüzyon imalatı, elektrostatik<br />

toz boya, ahşap kaplama, eloksal, mekanik<br />

işlem, kompozit panel imalatı ve nihai uygulamaları<br />

bünyesinde bulunduran entegre bir<br />

tesis olan Sistem Alüminyum, 45 bin ton yıllık<br />

ortalama üretim ile faaliyetlerini gerçekleştirmekte.<br />

Alüminyum profil sektöründe sürekli<br />

gelişmeyi ve kalıcı olmayı hedefleyen firma<br />

mühendislik çalışmaları ve mimari uyum<br />

konusunda müşterilerine hizmet vermekte.<br />

Sistem Alüminyum Satış Müdürü Erdoğan<br />

Yılmaz ile yapmış olduğumuz röportajda sektör<br />

ve şirketteki son yenilikleri kendisinden<br />

öğrendik.<br />

Geçtiğimiz hafta 41.si düzenlenen<br />

İstanbul <strong>Yapı</strong> Fuarı ve katılımınız<br />

hakkında neler söylemek istersiniz?<br />

Standımızda yerli ve yabancı pek çok ziyaretçiyi<br />

ağırlama imkanı bulduk. Alüminyum profil<br />

ve kompozit panel ürün serilerimizin tanıtımını<br />

başarılı şekilde gerçekleştirdiğimiz bu etkinlikte<br />

cephe mimarisi sistemlerimize yoğun<br />

ilginin olduğunu görmek bizi memnun etti.<br />

Bununla beraber; ziyaretçi katılımında yıldan<br />

yıla bir azalma göze çarpıyor. Tanıtım çalışmalarında<br />

da yeterli çabanın gösterilmediğini<br />

düşünüyoruz.<br />

Bu fuara özel yeni ürünleriniz var<br />

mıydı? Sergilediğiniz ürünlerinizde<br />

genel konsept ne şekilde oluştu?<br />

Ürünlerinize olan ilgiden memnun<br />

kaldınız mı?<br />

AlutechBond 100 A2 serisi Yanmaz nitelikli<br />

kompozit panelerimiz hakkında bilgi almak isteyen<br />

çok sayıda misafirimiz oldu. Ülkemizde<br />

ve çeşitli ülkelerde yaşanan bazı talihsiz yangın<br />

olaylarının da etkisiyle, özellikle yüksek<br />

yapılarda A2 yanmaz sınıfı kompozit panel<br />

ürünlerin kullanılması artık bir yasal zorunluluk<br />

haline geliyor. Dolayısıyla önümüzdeki<br />

Erdoğan Yılmaz / Sistem Alüminyum Satış Müdürü<br />

“Ülkemizin önde gelen ihracatçıları<br />

arasında bulunuyoruz”<br />

“Türkiye özelinde büyük uygulamacı ve yine büyük toptancı bayi ağı ile satış pazarlama<br />

çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Hedefimiz; kullanıcıların yani müteahhit ve uygulamacı<br />

firmaların, ülkemizin 81 ilinde Sistem Alüminyum ürünlerine kolayca ulaşabileceği<br />

yaygınlığı ve dağıtımı sağlamaktır.”<br />

zamanlarda A2 sınıfı yanmaz cephe kaplama<br />

ürünlerinin bu pazarın gündemini<br />

daha fazla oluşturacağını söyleyebiliriz.<br />

<strong>Yapı</strong> fuarında da AlutechBond markamızla<br />

ürettiğimiz A2 Yanmaz ve FR-B1 geç alev<br />

alan ürünlerimiz hakkında bilgi isteyen pek<br />

çok ziyeretçiyle görüşmelerimiz oldu. Ayrıca;<br />

Alutech cephe kaplama ürünlerimizde<br />

yeni modellerimizi tanıtma imkanı bulduk.<br />

Ahşap kaplamalı Cotta cephe uygulama<br />

ürünlerimiz yoğun ilgi gördü.<br />

Fuar süresince, diğer firmalara<br />

ait, ilginizi uyandıran Ürün veya<br />

Sistemler oldu mu? Bu anlamda bu<br />

şirketlerlerle işbirliği noktasında<br />

bir gelişme gerçekleşti mi?<br />

Sistemlerimizin üretiminde kullandığımız<br />

aksesuarlarla ilgili olarak birkaç üretici ile<br />

bağlantılar yapma imkanımız oldu.<br />

Yeni ürünlerinizin çevre/insan<br />

sağlığı ve kullanım kolaylığı<br />

noktasında barındırdığı<br />

niteliklerden biraz bahseder<br />

misiniz?<br />

Alüminyum, değerli bir metal olması nedeniyle<br />

üretilminden geri dönüşümüne<br />

kadar her aşamada ticari değerini muhafaza<br />

eder. Bugün alüminyumun kullanılmadığı<br />

bir sektör veya ürün hemen hemen<br />

yok gibidir. Her sektörden kullanım<br />

ömrünü tamamlayan alüminyum ürün<br />

atıkları, geri dönüşüm ile tekrar ekonomiye<br />

kazandırılıyor.<br />

Ayrıca; Sistem Alüminyum olarak üretim<br />

süreçlerimizde gerekli tasarruf denetlemelerini<br />

her zaman sağlıyoruz. Tesislerimizde<br />

kurulu olan yıllık 50 bin ton kapasiteli<br />

dökümhane ve iki adet ergitme<br />

ocağımız var. Yani, Fabrikamızda ekstrüzyon,<br />

yüzey işlemler ve mekanik işlem<br />

sırasında meydana gelen üretim firelerinin<br />

tamamının, dökümhanemizde geri<br />

dönüşümü sağlanmaktadır.<br />

Pazar payınız hakkında biraz<br />

bilgi verir misiniz? Hangi<br />

ülkelere ulaşıyorsunuz? Yeni<br />

pazar arayışlarınız hangi yönde<br />

gerçekleşiyor?<br />

Biz Sistem Alüminyum olarak yaklaşık 25<br />

yıldır faaliyet gösterdiğimiz bu alanda, gerek<br />

yeni alaşım araştırmalarımız gerekse<br />

üretim hatlarımızın yüksek katma değerli<br />

ürünler verecek şekilde modernizasyonu<br />

ve dünya piyasalarının taleplerine cevap<br />

verecek üstün kalitede üretim için geliştirilmesi<br />

konularında yatırım planlarımızı<br />

emin adımlarla uyguluyoruz.<br />

Yaptığımız Ar-Ge ve Ür-Ge yatırımlarının<br />

sonuçlarını da yıldan yıla yükselen başarı<br />

grafiğimizde görebiliyoruz. Geçtiğimiz<br />

aylarda İDDMİB Metalin Yıldızları değerlendirmesinde<br />

“Alüminyum Çubuk ve<br />

Profiller” kategorisinde ihracatta ikincilik<br />

ödülüne layık görülen şirketimiz yurdumuzun<br />

önde gelen ihracatçıları arasında<br />

bulunuyor.<br />

Şu anda Avrupa ve Ortadoğu ön planda<br />

olmak üzere ABD’den Türki Cumhuriyetlere<br />

dünya çapında 50’nin üzerinde<br />

ülkeye ihracat yapıyoruz. Önümüzdeki<br />

yıllarda Afrika pazarlarına daha fazla yoğunlaşmamız<br />

da söz konusu olabilir.<br />

Türkiye özelinde ne tür<br />

stratejilerle faaliyetlerinizi<br />

sürdürmeyi planlıyorsunuz?<br />

Türkiye özelinde büyük uygulamacı ve<br />

yine büyük toptancı bayi ağı ile satış pazarlama<br />

çalışmalarımızı sürdürüyoruz.<br />

Hedefimiz; kullanıcıların yani müteahhit<br />

ve uygulamacı firmaların, ülkemizin 81<br />

ilinde Sistem Alüminyum ürünlerine kolayca<br />

ulaşabileceği yaygınlığı ve dağıtımı<br />

sağlamaktır.<br />

70 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 71


Dosya<br />

“Türkiye genelinde bir çok proje ve<br />

bina Çuhadaroğlu imzası taşımaktadır”<br />

“Çuhadaroğlu olarak 4 kıtada 25 ülkeye ihracat yapmaktayız. Özellikle bölgesel gelişmelere<br />

paralel olarak hedefimiz, hali hazırdaki toplam ciromuz içerisindeki ihracat tutarlarımızı<br />

%25 seviyelerinden %30’a, toplam ciromuz içerisindeki dövizli satışlarımızı ise %35<br />

seviyelerinden %40’a çıkarmaktır.”<br />

Merhum Ahmet Çuhadaroğlu tarafından,<br />

64 yıl önce temelleri atılan ve çelik yapı<br />

elemanları üretimiyle sektöre adım atan<br />

Çuhadaroğlu; 1965 yılından beri ağırlıklı<br />

Kenan Aracı<br />

Çuhadaroğlu Şirketler Grubu Genel Müdürü<br />

olarak inşaat sektörü, mimari uygulamalar<br />

için alüminyum kapı, pencere, doğrama<br />

üretimi ve uygulaması alanlarında<br />

faaliyet göstermektedir<br />

Kuruluşundan bu yana Türkiye’de alüminyum<br />

ve metal sektöründe öncü olan<br />

firma, yenilikçi vizyonuyla sektörde pek<br />

çok ilklere de imza atmış durumda. Çuhadaroğlu<br />

Şirketler Grubu Genel Müdürü<br />

Kenan Aracı ile bir röportaj çalışması gerçekleştirdik.<br />

Arge yatırımlarınızda<br />

öncelikleriniz nelerdir? Hedef<br />

pazarlarınız nelerdir?<br />

Cezayir’den Türkmenistan’a, İngiltere’den<br />

Azerbaycan’a, Maldivler’den<br />

Amerika’ya, Kuzey Rusya’dan Güney Afrika’ya<br />

kadar geniş bir coğrafyada malzeme<br />

satışı ve uygulama yapmaktayız. Bu<br />

durumda iklim, yaşam tarzı, yerel iş ortaklarımızın<br />

uygulama yetenekleri ve projeye<br />

özgü parametrelerin dikkate alındığı<br />

geniş bir çözüm spektrumu söz konusu<br />

oluyor. Çuhadaroğlu tüm profil sistemlerini<br />

kendi AR-GE departmanında tasarlıyor,<br />

prototiplerini üretiyor, KAPEDAM test<br />

merkezimizde test ederek uygulamaya<br />

alıyor. Yüzde yüz Türk mühendisliği ve<br />

üretimi ile sonuca ulaşıyoruz.<br />

Çuhadaroğlu projeye özgü “terzi işi” çözümler<br />

konusunda uzman bir kuruluş.<br />

Projelerdeki cephe ve doğrama sistemleri,<br />

mimar, yatırımcı ve müteahhidin<br />

talep ve ihtiyaçlarının optimize edilmesi<br />

gereken bir alan olup; bazı koşulları öne<br />

çıkartıyor. Bu talep ve ihtiyaçlar Çuhadaroğlu’nda,<br />

proje bazında, AR-GE departmanının<br />

tasarımı ve Teknik Destek<br />

departmanının uygulamaları ile hayata<br />

geçiyor. Dolayısı ile Çuhadaroğlu standart<br />

çözümler ürettiği gibi projeye özgü<br />

uyarlamalar ve düzenlemeler ile özgün<br />

çözümler ortaya koyabiliyor. Son 10 yıla<br />

baktığımızda, karlılığımızın içinde AR-GE<br />

harcamalarımız %1 seviyesinden %10<br />

seviyelerine kadar gelişmiş durumdadır.<br />

İhtiyaçları karşılamaya devam ederek,<br />

katma değerli ürünleri pazara sunarak bu<br />

gelişime her zaman destek veriyor olacağız.<br />

Tesisleriniz hakkında bilgi<br />

alabilir miyiz? Şirketin yatırımları<br />

hakkında bilgi verir misiniz?<br />

Sanayide, birinci etap dediğimiz buharlı<br />

makinelerin bulunmasıydı, ikinci etap<br />

elektriğin bulunması, üçüncü etap mekanik<br />

ve elektroniğin sentezlenmesi yani<br />

mekatronik devir olarak tabir ettiğimiz süreçti.<br />

Dördüncü etap ise bilişimle entegre<br />

olma süreci olarak karşımıza çıkıyor. Bu<br />

noktada 2008’de yapmış olduğumuz üretim<br />

tesisimiz ile bizler, Türkiye’de belki 10<br />

yıl sonra başlayacak ya da hızlanacak,<br />

Sanayi 4.0 devrimini şimdiden uygulamaya<br />

alıyoruz. Özellikle yatırımlarımız anlamında<br />

fabrikamızda insan kontrolünün<br />

dışında tamamen otomasyon ayağına<br />

ağırlık vererek hem üretimi hızlandırıyor,<br />

hem de buradaki riskleri azaltarak çalışmalarımızı<br />

yön verebiliyoruz.<br />

Son dönemlerde yaptığımız yatırımlardan<br />

bahsedersek, en önemli yatırımımız;<br />

2017 yılı başlarında Beylikdüzü’nde devreye<br />

aldığımız ve ayrıca en büyük iştirakçimiz<br />

Çuhadaroğlu Alüminyum Sistemleri<br />

Üretim Tesisinin hayata geçirilmesidir.<br />

Kapı, pencere, cephe doğraması üreten<br />

tesisimiz,250.000 m2 kapasite ile üretim<br />

yapmakta, hali hazırda Çuhadaroğlu Metal<br />

şirketimize ait entegre fabrikamız ise<br />

dökümhane tarafında 32.000 ekstrüzyon,<br />

profil, 20.000 ton ve yüzey işleme tesislerinde<br />

15.000 ton kapasite ile üretim<br />

yapabilme gücüne sahiptir. Çuhadaroğlu<br />

Metal ve Çuhadaroğlu Alüminyum grup<br />

şirketleri olarak 2023 yılına kadar % 15<br />

istikrarla büyüme ve 500 milyon TL ciro<br />

ile üretime katma değer sağlama hedefindeyiz.<br />

Son yıllarda farklı formlara sahip<br />

mimari yapılar dikkat çekiyor.<br />

Bu projelere fonksiyonel ve<br />

estetik açıdan hangi avantajları<br />

sunuyorsunuz?<br />

Ürün gamımızı; alüminyum sistem profilleri,<br />

ısı yalıtımlı giydirme cephe sistemleri,<br />

ısı yalıtımlı doğrama sistemleri, özel izolasyonlu<br />

doğrama sistemleri, ısı yalıtımlı<br />

gizli kanat doğrama sistemleri, ses izolasyonlu<br />

doğrama sistemleri, ara bölme<br />

ve ofis bölme sistemleri, sürme sistemleri,<br />

ısı yalıtımlı ve yalıtımsız seriler, bombaya,<br />

kurşuna ve yangına dayanıklı güvenlik<br />

doğramaları, ışıklık sistemleri, güneş kırıcılar,<br />

interax otomatik kayar kapı ve döner<br />

kapı sistemleri, aksesuar sistemleri, inşaat<br />

sektörü dışında otomotiv, taşımacılık,<br />

makine sanayi gibi farklı sektörlerde sunduğumuz,<br />

alüminyum, ham, eloksalli ve<br />

boyalı profiller oluşturuyor.<br />

Özellikle inşaat sektöründe mimari uygulamalarda<br />

kullanılan alüminyum doğrama<br />

ve cephe sistemleri, genellikle üst düzey<br />

sızdırmazlık performansı ihtiyacı olan<br />

yüksek yapılarda ya da iklimsel olarak su,<br />

hava ve sızdırmazlık değerleri açısından<br />

yüksek dayanım gerektiren bölgelerimizde<br />

öne çıkmaktadır. Alüminyum kapı,<br />

pencere ve cephe sistemlerimizin tüm<br />

ürün, kalite ve sistem sertifikaları mevcut<br />

olup gerektiğinde alüminyum doğrama<br />

ve cephe sistemlerinin performansları,<br />

proje bazında yapılan modellemeler ve<br />

testler sonucu çıkan yüklere göre tasarımlanmaktadır.<br />

Binaların ihtiyaçları<br />

doğrultusunda tüm sistemlerimiz; ses,<br />

hava, ısı ve su sızdırmazlık ile statik mukavemet<br />

ve deprem testleri yapıldıktan<br />

sonra uygulamaya alınmaktadır. Tüm<br />

sistemlerimiz mimari tasarımlara uyum<br />

sağlamakta, estetik ve fonskiyonel olarak<br />

tasarlanmaktadır.<br />

Çözüm sunduğunuz projelere<br />

yada çözüm sunduğunuz<br />

projelerde dikkat ettiğiniz<br />

noktalara değinebilir misiniz?<br />

Türkiye genelinde bir çok projede, binada<br />

Çuhadaroğlu imzası görebilmektesiniz.<br />

Geniş satış ve uygulayıcı bayi kanalı<br />

ağımız ile Türkiye’de çok önemli binaların<br />

giydirme cephelerini, doğrama, sürme sistemlerini,<br />

yangına kurşuna, bombaya dayanıklı<br />

güvenlik ürünlerini, ışıklık, güneş<br />

kırıcı gibi uygulamalarını, 64 yıllık tecrübemiz<br />

ile çözümlendiriyoruz. Terzi hassasiyeti<br />

ile projelere özgü sorumluluk alıyor,<br />

sorumlu olduğumuz tüm projeleri titizlikle<br />

ve optimum bir zamanlama ile teslim etmeye<br />

gayret ediyoruz.<br />

Bu anlamda Çuhadaroğlu; sektöründe<br />

önde gelen firmalardan biri olmasının getirdiği<br />

sorumluluklardan hareketle, faaliyetlerinden<br />

doğan çevresel etkiyi en aza<br />

indirmeyi, çalışanların, müşterilerin ve<br />

çevre halkının sağlığını ve güvenliğini gözetmeyi,<br />

süreçlerinde ve geliştirdiği projelerde<br />

doğal kaynak ve enerji kullanımında<br />

maksimum tasarruf sağlamayı, gelecek<br />

nesiller adına çevreyi ve ekolojik dengeyi<br />

korumayı kurumsal sosyal sorumluluk yaklaşımının<br />

ve sürdürülebilirliğin odağı olarak<br />

kabul etmektedir.<br />

Gelecek beş yılın uzun vade<br />

hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?<br />

Geleceğe dönük projeksiyonda varmak<br />

istediğimiz hedeflere ulaşmak için grup<br />

olarak ana iştigal konularımıza son 10 yılda<br />

200 milyon TL yatırım gerçekleştirerek<br />

devam etmek olacak. Öte yandan ihtiyacımız<br />

olan hammadde üretiminde 32.000<br />

ton, alüminyum ekstrüzyon profil üretiminde<br />

20.000 ton, alüminyum kapı pencere<br />

ve cephe imalatında 250.000 m2 kurulu<br />

kapasitelere ulaşmış bulunmaktayız. Bu<br />

doğrultuda, orta vadede hedefimiz Cumhuriyetimiz’in<br />

100. yılını kutlayacağımız<br />

2023 yılında 500 milyon TL ciroya ulaşmak<br />

olacaktır. Sadece yurtiçi satış ağında değil<br />

ayrıca yurtdışında da büyüme hedefimiz<br />

bulunmaktadır. Çuhadaroğlu olarak 4 kıtada<br />

25 ülkeye ihracat yapmaktayız. Özellikle<br />

bölgesel gelişmelere paralel olarak<br />

hedefimiz, hali hazırdaki toplam ciromuz<br />

içerisindeki ihracat tutarlarımızı %25 seviyelerinden<br />

%30’a, toplam ciromuz içerisindeki<br />

dövizli satışlarımızı ise %35 seviyelerinden<br />

%40’a çıkarmaktır.<br />

Alüminyum sektörünün<br />

geldiği noktayı nasıl<br />

değerlendiriyorsunuz?<br />

Alüminyum, çelikten sonra dünyada en<br />

çok üretilen, genç bir malzemedir. Genç<br />

diyoruz çünkü 5000 yıllık demir, 3000 yıllık<br />

bakır, 2000 yıllık bronz gibi metallerle<br />

mukayese edildiğinde 150 yıllık bir metal<br />

olması bu metali kendi ailesinin en genç<br />

üyesi saymaktadır.<br />

Bu sene 15.si düzenlenen<br />

Çuhadaroğlu Öğrenci Proje<br />

Yarışmasının konusu;<br />

“KENT ODALARI”<br />

Alüminyum sektörünün önemli kuruluşlarından<br />

ÇUHADAROĞLU, her yıl tekrarlanan,<br />

ulusal, tek kademeli<br />

öğrenci proje<br />

yarışmasını duyuruyor.<br />

<strong>Yapı</strong> ve<br />

tasarım sektörünün<br />

gelişiminde,<br />

yaratıcı, genç<br />

fikirlerin üretilmesini<br />

teşvik<br />

eden, bu yıl on<br />

beşincisi düzenlenecek<br />

yarışmanın<br />

konusu “Kent<br />

Odaları” olarak<br />

belirlenmiştir. Yarışmanın<br />

amacı<br />

ve detaylı konu<br />

anlatımı için www.ogrenciprojeyarismasi.<br />

com adresine tıklayınız.<br />

YER<br />

Proje alanı herhangi bir kentte olabilmektedir.<br />

Yarışmacılardan tasarımlarını<br />

yapacakları yer ve bağlamı seçerken o<br />

kentin odak noktalarını dikkate almaları<br />

beklenmektedir. Seçilen kentsel bağlamın<br />

uygun teknik ve ölçekte tanıtılması<br />

gerekmektedir.<br />

PROGRAM<br />

Yarışmacılardan bir senaryo geliştirmeleri<br />

ve bu senaryo doğrultusunda bir program<br />

önermeleri beklenmektedir. Tüm öğrencilerimizin<br />

katılabileceği yarışmamıza başvurmak<br />

için www.ogrenciprojeyarismasi.<br />

com adresine tıklayınız.<br />

Sektörel olarak geleceğin malzemesi<br />

olan alüminyum, son 2 yılda yaşanan<br />

olumsuz gelişmelere rağmen, düşük<br />

performans sergilese de son 10 yılda<br />

ortalama %8 seviyelerinde kalmış, Türkiye<br />

ekonomisinin büyümesi üzerinde<br />

bir performans göstermiştir. Alüminyum<br />

kullanım alanlarının artmasının yanı sıra,<br />

yeni kullanım alanlarının devreye girmesi<br />

ile beraber, kişi başı kullanım miktarları<br />

son 10 yılda 7 kg seviyelerinden<br />

15 kg seviyelerine kadar yükselmiştir.<br />

Ağırlıklı inşaat sektörü ve mimari uygulamalarda<br />

kendine yer bulan alüminyum,<br />

bu sektörün dışında otomotiv, taşımacılık,<br />

makine, savunma sanayi ve yenilenebilir<br />

solar enerji panelleri gibi yeni kullanım<br />

alanlarına paralel, her geçen gün büyüme<br />

göstermektedir. Buna ilaveten, ülkemizin<br />

olası risk doğrultusunda güvenli yapıların<br />

üretimi, kentsel dönüşüm projeleri,<br />

enerji verimliliği, yüksek ve akıllı binalar,<br />

kentler, şehir hastaneleri, ülke geneline<br />

yayılmış okul, üniversite ve havalimanları<br />

projeleri sektörümüz açısından fırsatları<br />

da beraberinde getirecektir.<br />

72 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 73


“İnovasyon ve Ar-Ge alanlarında<br />

durmaksızın çalışıyoruz”<br />

“Şirketimiz sadece ekonomik değil, sürdürülebilir bir büyüme için gerekli olan sosyal ve<br />

çevresel yönlerini de sürekli olarak geliştirmeye odaklı bir strateji güdüyor. Aldığımız<br />

tüm aksiyonlarda, hem uluslararası pazarda, hem de Türkiye’de farkındalık yaratmak<br />

vizyonuyla hareket ediyoruz.”<br />

Giydirme cephe ve kapı pencere sistemleri,<br />

alüminyum kompozit panel, kış bahçeleri,<br />

güneş kırıcılar ve solar sistemler<br />

gibi mimari uygulamalarla ilgili üretimleri<br />

gerçekleştiren Saray Alüminyum; boya,<br />

kaplama, eloksal, ekstrüzyon, biyet döküm,<br />

levha boyama ve kompoze levha<br />

üretim tesislerini de bünyesinde bulunduran<br />

tam entegre bir kuruluş. 30 yılı<br />

aşkın deneyimiyle sektörde faaliyet gösteren<br />

firma, İstanbul Güneşli ve Tekirdağ<br />

Çerkezköy’ de, toplam 89.000 m² kapalı<br />

alanda üretim yapmakta. Bu ayki dosya<br />

konumuz çerçevesinde Saray Alüminyum<br />

A.Ş. adına, Saray Yönetim Kurulu Üyesi<br />

Talin Saraylı Dikici ile bir röportaj çalışması<br />

gerçekleştirdik. Bize vakit ayırıp sorularımız<br />

yanıtlayan sayın Dikici’ye teşekkür<br />

ediyoruz.<br />

Bu yıl pazara sunduğunuz yeni<br />

ürünleriniz var mıydı? Yeni<br />

ürünlerinizin çevre/insan sağlığı<br />

ve kullanım kolaylığı noktasında<br />

barındırdığı niteliklerden biraz<br />

bahseder misiniz?<br />

74<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


Dosya<br />

Binaların iç ve dış cepheleri için geliştirdiği<br />

yenilikçi sistemlerle yapı sektörüne<br />

yelpazemize bu yıl SARAYROLL Panjur<br />

ve Kepenk Sistemleri’ni ekledik. <strong>2018</strong>’in<br />

ilk aylarından itibaren hayata geçirdiğimiz<br />

yeni ürün grubumuz, yapı sektörüne yeni<br />

bir soluk getirirken, aynı zamanda dış pazarlara<br />

yönelik ihracat hedeflerimizi de<br />

yukarıya taşıyor.<br />

Panjur ve kepenk sistemleri yatırımımız,<br />

sektörün ihtiyaçlarına yönelik gözlemlerimizden<br />

doğdu. Akıllı ve modern binalar,<br />

daha büyük boyut alternatifleri sunan,<br />

bunu yaparken de uluslararası kalite<br />

standartlarını gözeten, sağlam, teknolojik,<br />

estetik monoblok panjur sistemlerine<br />

ihtiyaç duyuyor.<br />

Bu ihtiyacı karşılamak üzere ürün yelpazemize<br />

eklediğimiz SARAYROLL, hem<br />

monoblok hem de dıştan takma olmak<br />

üzere iki ayrı sistemde üretiliyor. Her iki<br />

sistemde de kullanılan poliüretan iç dolgusu,<br />

ısı ve ses izolasyonunu maksimum<br />

boyuta çıkarıyor, mükemmel bir yalıtım<br />

avantajı sunuyor. SARAYROLL, Türkiye’de<br />

monoblok sistemlerde tek parçada<br />

en geniş sarıma sahip panjur sistem olma<br />

unvanına sahip bulunuyor.<br />

Yerli ve yabancı markalı tüm pencere ve<br />

kapı sistemleriyle uyum sağlayan SA-<br />

RAYROLL ahşap desenli olarak üretilebildiği<br />

gibi çok geniş renk seçenekleri<br />

de sunuyor. Manuel, butonlu, uzaktan<br />

kumandalı ve grup kontrol sistemli olmak<br />

üzere değişik kullanım olanakları sunan<br />

SARAYROLL Panjur ve Kepek Sistemleri,<br />

akıllı ev konseptiyle uyum içinde otomasyon<br />

kolaylığı sağlıyor. SARAYROLL<br />

monoblok sistemlerde, ayrı bir profil<br />

kullanmadan sürme ve stor sineklik uygulamaları<br />

da yapılabiliyor. İleri düzeyde<br />

teknolojik makine ve kalıplarla üretilen<br />

SARAYROLL, motor, uzaktan kumanda,<br />

alıcı, aksesuar ve bağlantı ekipmanlarının<br />

tek elden tedarik edilebiliyor olmasıyla<br />

da benzerlerinden bir adım öne çıkıyor.<br />

Saray’ın ürettiği monoblok sistemlerde<br />

panjurun sarıldığı kutu ölçüsü 197<br />

mm’den başlıyor ve 250 mm’ye kadar büyüyebiliyor.<br />

Bu sayede profiller çok parçalı<br />

olmaktan kurtuluyor. Tek parça profil<br />

hem daha kolay monte ediliyor, hem<br />

de kullanım esnasında farklı parçaların<br />

uyumsuzluğundan kaynaklanabilecek<br />

problemler en baştan bertaraf edilmiş oluyor.<br />

Öte yandan tek parça profiller, daha<br />

şık ve estetik bir görüntü çiziyor. Dıştan<br />

takma panjur sistemlerinde ise profil ölçüleri<br />

137 mm’den başlayıp 400 mm’ye<br />

kadar genişliyor.<br />

Pazar payınız hakkında biraz<br />

bilgi verir misiniz? Hangi<br />

ülkelere ulaşıyorsunuz? Yeni<br />

pazar arayışlarınız hangi yönde<br />

gerçekleşiyor?<br />

Saray Alüminyum olarak yaklaşık 40 yıldır<br />

giydirme cephe ve kapı pencere sistemleri,<br />

alüminyum kompozit panel, kış<br />

bahçeleri, güneş kırıcılar ve solar sistemler<br />

gibi mimari uygulamalarla ilgili üretim<br />

yapıyoruz. Alüminyum biyet döküm, ekstrüzyon,<br />

boya eloksal, pvc ve kompozit<br />

panel üretim tesislerini de bünyesinde<br />

bulunduran şirketimiz, global bir kuruluş<br />

olarak hem yurt içine ve hem de yurt dışına<br />

hizmet vermeye devam ediyor.<br />

Şirketimiz, üretiminin yaklaşık yüzde<br />

35‘ini Avrupa, Afrika, Orta Doğu ve Asya’da<br />

yer alan 50’yi aşkın ülkeye ihraç<br />

ediyor. Bu yıl ise ABD’yi hedef pazar<br />

olarak belirledik. Bu ülkede ihracat olanaklarını<br />

değerlendireceğiz. Öte yandan<br />

ihracat pazarında yalnızca genişlemeyi<br />

değil, aynı zamanda derinleşmeyi hedeflediğimizi<br />

özellikle vurgulamak isterim.<br />

Ne tür stratejilerle faaliyetlerinizi<br />

sürdürmeyi planlıyorsunuz?<br />

Saray Alüminyum olarak temel prensiplerimizin<br />

başında üretimde kaliteden asla<br />

ödün vermemek, en iyi ve en doğru ürünlerle<br />

tüketicilerimizin karşısına çıkmak<br />

bulunuyor. Ürünlerimiz ile donatılmış yapıların<br />

sayısını, global ölçekte her geçen<br />

Talin Saraylı Dikici / Saray Yönetim Kurulu Üyesi<br />

gün daha da artırmayı hedefliyoruz. Bunun<br />

için dünyanın dört bir yanında, farklı<br />

coğrafyalarda yaşayan tüketicilerin istek<br />

ve ihtiyaçlarını keşfetmeye odaklı bir strateji<br />

ile faaliyetlerimizi sürdürüyoruz.<br />

Saray Alüminyum olarak inovasyon ve<br />

Ar-Ge alanlarında durmaksızın çalışıyoruz.<br />

Yıllık bütçemizin, ortalama olarak,<br />

%5’ini Ar-Ge’ye ayırıyoruz. Saray Alüminyum<br />

Ar-Ge’si, yeni teknolojilerin takibi ve<br />

yeni ürünlerin sektörle buluşturulması konusunda<br />

oldukça aktif rol oynuyor.<br />

Şirketimiz sadece ekonomik değil, sürdürülebilir<br />

bir büyüme için gerekli olan<br />

sosyal ve çevresel yönlerini de sürekli<br />

olarak geliştirmeye odaklı bir strateji güdüyor.<br />

Aldığımız tüm aksiyonlarda, hem<br />

uluslararası pazarda, hem de Türkiye’de<br />

farkındalık yaratmak vizyonuyla hareket<br />

ediyoruz. Avrupa normlarına uygun üretimin<br />

yanı sıra, ürünlerimizin EPD ile sürdürülebilir<br />

bir bakış açısı ve sorumluluk<br />

anlayışı ile belgelendirilmesi bizim için oldukça<br />

önem arz ediyor. Saray Alüminyum<br />

olarak, çevreye ve gelecek nesillere olan<br />

yükümlülüklerimizi yerine getirerek Türkiye<br />

yapı sektörü için örnek teşkil ettiğimiz<br />

gibi, uluslararası standartlara bağlı kalarak<br />

global pazarlarda avantaj sağlıyoruz.<br />

76<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


Dosya<br />

Ömer Karaman / Aluform Pekintaş İhale ve Pazarlama Mühendisi<br />

“Her zaman daha güzele ulaşma<br />

tutkusuyla hareket ediyoruz”<br />

“Aluform olarak ürettiğimiz tüm ürünlerin yaklaşık %35’ini dünyanın 5 kıtasındaki 32 farklı<br />

ülkeye ihraç etmekteyiz. Ülke olarak koyduğumuz hedeflerimizi desteklemekte ve bu<br />

hedeflere ulaşabilmek adına firma olarak ihracatta hep daha yukarıları hedeflemekteyiz.”<br />

Sürekli gelişmeyi yaşamın bir parçası<br />

olarak algılayan, topluma ve çevresine<br />

karşı sorumluluklarının bilincinde, kaliteyi<br />

ilke ve prensip edinmiş bir kuruluş<br />

olan Aluform Pekintaş Alüminyum, üretim<br />

segmentinde yeralan çatı, cephe, tekkat<br />

trapez ve endüstriyel soğuk depo paneli<br />

üretimi denilince akla gelen ilk isim olmak<br />

hedefiyle çalışmalarını gerçekleştiriyor.<br />

Ülke ekonomisine katkı sağlayan çözümleriyle<br />

kendinden söz ettiren firma kalite<br />

anlayışı ve yönetim sistemi ile iş mükemmelliğini<br />

sağlamakta. Aluform Pekintaş<br />

İhale ve Pazarlama Mühendisi Ömer<br />

Karaman ile dosya konumuz çerçevesinde<br />

bir röportaj gerçekleştirdik. Bize vakit<br />

ayırdıkları için kendilerine teşekkür ediyoruz.<br />

Geçtiğimiz hafta 41.si düzenlenen<br />

İstanbul <strong>Yapı</strong> Fuarı ve katılımınız<br />

hakkında neler söylemek<br />

istersiniz ?<br />

Dünyadaki ekonomik ve politik olumsuz<br />

gelişmeler son yıllarda ziyaretçi sayısında<br />

düşüşe yol açmıştır. Buna rağmen iyi ilişkiler<br />

içinde bulunduğumuz yurt dışı ve yurt<br />

içi müşterilerimiz bizleri yalnız bırakmadılar.<br />

Bu vesile ile standımızı ziyaret eden,<br />

ürünlerimize gerekli ilgiyi gösteren tüm<br />

misafirlerimize teşekkür ederim. Yıllardır<br />

birlikte çalıştığımız ve bu seneki fuarda<br />

ürünlerimizi yeni tanıyan misafirlerimizin<br />

bizimle çalışmaktan ve ürünlerimizin kalitesinden<br />

dolayı gösterdikleri teveccüh bizi<br />

çok mutlu etti. Önümüzdeki yıllar daha<br />

yüksek katılımlı fuarlar geçirmek dileğiyle<br />

<strong>2018</strong> İstanbul <strong>Yapı</strong> Fuarı’nın ülkemize ve<br />

şirketimize hayırlı olmasını diliyorum.<br />

Bu fuara özel yeni ürünleriniz var<br />

mıydı? Sergilediğiniz ürünlerinizde<br />

genel konsept ne şekilde oluştu?<br />

Ürünlerinize olan ilgiden memnun<br />

kaldınız mı?<br />

Bu fuarda iki yeni ürün sergiledik. Bunlardan<br />

birincisi Aluform Platinum Panel ,<br />

ikincisi Aluform Flat Panel. Aluform Platinum<br />

Panel , stratejik ortağımız olan Dow<br />

Chemicals ile birlikte geliştirdiğimiz farklı<br />

içeriğe sahip poliüretan ile EI45 yangın<br />

dayanım değerine ulaşmıştır. 100mm kalınlıktaki<br />

panelde ulaştığımız bu değer , bir<br />

ilk olması münasebetiyle standımızın en<br />

ilgi çeken ürünü olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.<br />

Ürettiğimiz yeni Flat Panel , kullanıcılarına<br />

yalıtımın ve uygulama kolaylığının yanı<br />

sıra estetik bir görüntü yakalama imkanı<br />

da sunduğu için standımızda yine çok ilgi<br />

çeken ürünlerden biri olmuştur. Bu fuarda<br />

,üstün teknolojiye sahip üretim hattımızda<br />

son derece pürüzsüz bir yüzeye sahip olacak<br />

şekilde ürettiğimiz bu paneli ziyaretçilerimize<br />

sunabilmek bizim için ayrıca bir<br />

gurur kaynağıydı.<br />

Yeni ürünlerinizin çevre/insan<br />

sağlığı ve kullanım kolaylığı<br />

noktasında barındırdığı<br />

niteliklerden biraz bahseder<br />

misiniz?<br />

Özellikle yangın riskinin yüksek olduğu<br />

yapılarda can ve mal kaybını önlemek<br />

için taş yünü izolasyonlu panellerimiz<br />

tercih edilmekteydi. Fakat bilindiği üzere<br />

taş yünü izolasyonlu panellerin ısı yalıtım<br />

performansları poliüretan izolasyonlu panellere<br />

göre daha düşüktür. Yeni ürünümüz<br />

Aluform Platinum panelde ulaştığımız<br />

yüksek yangın dayanım değeri sayesinde<br />

yangın esnasında meydana gelebilecek<br />

can ve mal kayıplarının önüne geçebiliyoruz.<br />

Ayrıca poliüretan ve poliizosiyanurat<br />

sayesinde yakaladığımız ısı yalıtımı ile<br />

birlikte yapılarda enerji tüketimi, fosil yakıt<br />

kullanımı ve CO salınımını azaltarak hem<br />

milli sermayeye katkıda bulunup hem de<br />

çağımızın sorunu küresel ısınma problemine<br />

çözüm üretebilmenin mutluluğunu<br />

yaşıyoruz.<br />

Pazar payınız hakkında biraz<br />

bilgi verir misiniz ? Hangi<br />

ülkelere ulaşıyorsunuz ? Yeni<br />

Pazar arayışlarınız hangi yönde<br />

gerçekleşiyor?<br />

Yurt içi pazarında %10’luk bir pazar payına<br />

sahibiz. Satışlarımızın büyük çoğunluğunu<br />

özel projeler kapsamaktadır, perakende<br />

satış oranımız düşüktür. Büyük ve prestijli<br />

projelerde tercih edilmemizin birkaç nedeni<br />

vardır. Birincisi tabiki ürünlerimizin yüksek<br />

kaliteli ve uzun ömürlü olması. İkincisi<br />

, şantiyelerimizde profesyonel ekipmanlar<br />

kullanılarak, sandwich panellerin montajının<br />

süratli, emniyetli ve kaliteli bir şekilde<br />

firmamızın eğitimini verdiği ve yetiştirdiği<br />

deneyimli uzman ekiplerimiz tarafından<br />

yapılıyor olması. Üçüncüsü ise müşterilerimize<br />

çatı ve cephe kaplama sistemlerine<br />

ilişkin mühendislik çözümleri de üretiyor<br />

olmamız.<br />

Yurt içi ve yurt dışında Pekintaş Ailesinin<br />

değerli fertleri olarak gördüğümüz bayilerimiz<br />

ve çözüm ortaklarımız Aluform markasının<br />

gelişimi için bize büyük katkıda bulunuyorlar.<br />

Bayilerimizin bulunduğu ülkeler:<br />

Türkmenistan, Mısır, İran, Bulgaristan,<br />

Kazakistan, Makedonya, Almanya, Ermenistan,<br />

Gürcistan, Lübnan, Nijerya, Fas,<br />

Libya, Azerbaycan, Romanya ve Suudi<br />

Arabistan. Özellikle Afrika Ülkeleri , Türki<br />

Cumhuriyetler ve Orta Doğu ülkelerinde<br />

katıldığımız fuarlar ve gerçekleştirdiğimiz<br />

B2B görüşmelerle yeni müşteri ve bayi<br />

arayışlarımızı gerçekleştirmekteyiz.<br />

Türkiye özelinde ne tür stratejilerle<br />

faaliyetlerinizi sürdürmeyi<br />

planlıyorsunuz?<br />

Kuruluşumuzdan bugüne ödün vermediğimiz<br />

kalite politikalarımız ve en yüksek kaliteyi<br />

en iyi fiyata sloganımız bizi zirveye taşıyan<br />

değerlerimizdir. Bu değerlerimizden<br />

taviz vermeden ilk günkü şevk ve azimle<br />

çalışarak en üst düzey müşteri memnuniyeti<br />

sağlamak öncelikli değerlerimizden biridir.<br />

Bunun yanı sıra Arge çalışmalarımıza<br />

daha fazla önem vererek yeni ve teknolojik<br />

ürünlerimizle müşterilerimize, ülkemize<br />

katma değer sağlayan ve doğaya saygılı<br />

ürünler üretmek stratejik planlarımızdaki<br />

öncelikli hedeflerimizdendir. Sürekli büyüme<br />

ve daha güzele ulaşma tutkumuzla<br />

geldiğimiz bu noktayı daha ilerilere taşıyıp<br />

uluslar arası tanınırlılığımızı ve pasta payımızı<br />

artırmak da stratejik planlarımızda<br />

yer almaktadır.<br />

Son olarak eklemek istedikleriniz?<br />

Aluform olarak ürettiğimiz tüm ürünlerin<br />

yaklaşık %35’ini dünyanın 5 kıtasındaki<br />

32 farklı ülkeye ihraç etmekteyiz. Ülke<br />

olarak koyduğumuz hedeflerimizi desteklemekte<br />

ve bu hedeflere ulaşabilmek<br />

adına firma olarak ihracatta hep daha yukarıları<br />

hedeflemekteyiz. Öncelikli hedefimiz<br />

ihracat rakamlarımızı %50 seviyesine<br />

çıkarmaktır. Genç ve dinamik satış-pazarlama<br />

ekibimiz ve yurt içi ve yurt dışı<br />

distribütörlerimiz vasıtasıyla ürünlerimizi<br />

yeni pazarlara sunarak bu hedeflerimize<br />

ulaşmayı planlamaktayız.<br />

78 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 79


Dosya<br />

Assan Panel Tüyap <strong>Yapı</strong> Fuarı ve<br />

Project Qatar Fuarı’na katıldı<br />

Sandviç panel sektörünün öncü kuruluşu Assan Panel, Tüyap <strong>Yapı</strong> Fuarı- Turkeybuild<br />

İstanbul’a ve Project Qatar Fuarı’na katılarak, birbirinden özel ve inovatif ürünlerini<br />

ziyaretçilerin beğenisine sundu.<br />

Kibar Holding’in grup şirketlerinden olan Assan Panel,<br />

inşaat ve yapı sektörünün en önemli fuarlarından olan<br />

Tüyap <strong>Yapı</strong> Fuarı-Turkeybuild İstanbul’da ve Katar’ın<br />

başkenti Doha’da düzenlenen Project Qatar Fuarı’nda<br />

özel stantlarıyla yer aldı. Her iki fuarda da çatı ve cephe<br />

kaplama, soğuk oda, özellikle yangın dayanımı açısından<br />

önemli olan taşyünü panelleri ile polikarbonatlarda<br />

yeni bir model olan Multilight’ı ziyaretçilerin beğenisine<br />

sunan Assan Panel, katılımcılardan yoğun ilgi gördü.<br />

Assan Panel’in 4. kez yer aldığı, dünyanın en önemli<br />

fuarlarından biri Project Qatar Fuarı’na 20 ülkeden toplam<br />

400’ün üzerinde firma katılım gösterdi. Yaklaşık 30<br />

bin ziyaretçinin ağırlandığı fuar, 07-10 Mayıs tarihleri<br />

arasında düzenlendi. Balkanlar, Rusya ve BDT Ülkeleri<br />

ile Ortadoğu ve Kuzey Afrika’yı kapsayan bölgedeki en<br />

büyük fuar olma özelliği taşıyan Tüyap <strong>Yapı</strong> Fuarı-Turkeybuild<br />

İstanbul’da ise toplam 1000 firma stantlarıyla<br />

yer aldı. 08-12 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen bu<br />

özel fuar, 15 binin üzerinde katılımcıya ev sahipliği yaptı.<br />

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Assan Panel Genel<br />

Müdürü Tolga Akar,” Assan Panel olarak hem sektörümüzün<br />

önemli temsilcileriyle bir araya gelerek inşaat<br />

ve yapı sektöründeki gelişmeleri yakında takip etmek,<br />

hem de müşterilerimizle daha yakın temas kurabilmek<br />

adına sene içerisinde birçok önemli fuara katılıyoruz.<br />

Bu tip organizasyonlarda yer almak firmamıza oldukça<br />

yüksek katma değer sağlıyor. Nitekim Project Qatar<br />

Fuarı’nda ve Tüyap <strong>Yapı</strong> Fuarı-Turkeybuild İstanbul’da<br />

birbirinden özel ürünlerimizi ziyaretçilere tanıtma fırsatı<br />

bulduğumuz için mutluyuz. Firmamız açısından son derece<br />

verimli geçen bu tip fuarların en büyük destekçilerinden<br />

biri olmaya devam edeceğiz” dedi.<br />

Tolga Akar / Assan Panel Genel Müdürü<br />

80<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


Dosya<br />

“Enerji verimliliğinin oldukça<br />

önemli olduğuna inanıyoruz”<br />

“Tüketicilerimize, günümüzde<br />

ulaşılabilen en üst düzey üretim<br />

teknolojilerinden farklı mimari<br />

tasarımlara hitap eden yenilikçi<br />

kiremit tasarımlarına, çatıya entegre<br />

güneş enerji sistemlerinden kaliteli<br />

çatı detay çözümlerine kadar<br />

genişleyen çok zengin<br />

bir ürün gamı sunmaktayız.”<br />

“Thermomanto Sistem”<br />

ısı yalıtımı çözümlerimiz<br />

de enerji verimliliğinde<br />

önemli unsurlardan bir<br />

tanesi. Bu anlamda bir<br />

diğer önemli ürünümüz<br />

ise Divoroll Clima Plus<br />

2S. Güçlü bir su yalıtımı<br />

örtüsü olmasının yanı<br />

sıra reflektif özelliği ile<br />

güneşten gelen ısıyı<br />

yansıtan ve böylece çatı<br />

katında 4,6 dereceye<br />

varan sıcaklık düşüşleri<br />

sağlayan Divoroll Clima<br />

Plus 2S, özellikle<br />

yaz aylarında soğutma<br />

amaçlı enerji kullanımının<br />

azaltılmasına yardımcı<br />

olan bir ürün. Son<br />

olarak, çatıları yapılarda<br />

bir enerji üssüne dönüştürmeyi<br />

amaçlayan Braas,<br />

fotovoltaik paneller<br />

ile yenilenebilir enerji<br />

kaynaklarından en etkin<br />

şekilde yararlanan; güneş<br />

enerjisini kullanarak kendi elektriğini<br />

üreten çevre dostu, akıllı binalar sunuyor.<br />

Güvenli, sürdürülebilir ve çağdaş yapılar<br />

için çatılarda yenilenebilir enerji kaynaklarının<br />

kullanımı ve enerji verimliliğinin oldukça<br />

önemli olduğuna inanıyoruz. Braas,<br />

önemli bir yenilenebilir enerji kaynağı<br />

olan “Güneş Enerjisi” ile “Çatı” kavramlarını<br />

özgün bir şekilde bir araya getirmesi<br />

ile öne çıkıyor. Braas Güneş Enerjili Çatı<br />

Sistemleri; çatılara kattığı estetik değer,<br />

tam su sızdırmaz detayları ve çatıya entegre<br />

yapısıyla da tam bir mühendislik<br />

çözümü.<br />

Daniş Navaro<br />

Braas Çatı Sistemleri Yönetim ve İcra Kurulu Başkanı<br />

BMI Grup’un bir kuruluşu olarak Braas<br />

Çatı Sistemleri dünyada 40’a yakın ülkede<br />

faaliyet göstermektedir. Ülkemizde ise<br />

tüm yurt çapında, eğimli çatının yer aldığı<br />

her bölgeye ürün ve hizmet sunabiliyoruz.<br />

Villalardan, apartmanlara, otellerden<br />

kamu binalarına kadar farklı yapı tiplerine<br />

ve ihtiyaçlara yönelik tasarlanan geniş ve<br />

güçlü bir ürün gamının yanı sıra ayrıcalıklı<br />

hizmetler de sunabilmekteyiz. İhracat<br />

ise, özellikle yakın coğrafi çevreye yönelik<br />

yapılmaktadır.<br />

35 ülkede, 100’den fazla üretim tesisi ve<br />

yaklaşık 7300 çalışanı ile eğimli çatılarda<br />

bir dünya lideri olan Braas Çatı Sistemleri;<br />

birbiriyle uyumlu ürünlerden oluşan<br />

geniş bir ürün portföyü ile müşterilerine<br />

hizmet vermekte. Braas Çatı Sistemleri<br />

Yönetim ve İcra Kurulu Başkanı Daniş<br />

Navaro ile dosya konumuz çerçevesinde<br />

röportaj çalışması gerçekleştirdik.<br />

Geçtiğimiz hafta 41.si düzenlenen<br />

İstanbul <strong>Yapı</strong> Fuarı ve katılımınız<br />

hakkında neler söylemek<br />

istersiniz?<br />

<strong>Yapı</strong> İstanbul Fuarı, özellikle çatı sektöründeki<br />

son teknolojileri, çatıdaki küresel<br />

ve uzun yıllara dayanan know-how’ımızı,<br />

başta Avrupa olmak üzere dünyada çatılardaki<br />

yeni trendleri ve işlevleri ziyaretçilerimizle<br />

paylaşabileceğimiz bir ortamı<br />

bize sundu. En yeni ürünleri, kendi alanımızdaki<br />

en son teknolojileri, uzun ömürlü<br />

ve konforlu çatılar için sunduğumuz inovatif<br />

çözümleri sergilediğimiz standımızda;<br />

tüketicilerimizin “Neden Braas?” sorusuna<br />

cevap bulabildiklerini düşünüyoruz.<br />

Bu fuara özel yeni ürünleriniz<br />

var mıydı? Sergilediğiniz<br />

ürünlerinizde genel konsept ne<br />

şekilde oluştu?<br />

Braas, İstanbul <strong>Yapı</strong> Fuarı’nın 41. yılında<br />

“Çatıda Çığır Açan Yeni Teknoloji: Evolution<br />

Innotech”, “Çatılarda Estetik”, “Çatılarda<br />

Su Yalıtımın Önemi”, “Çatı Katı Yaşam<br />

Konforu, “Uzun Ömürlü Detay Çözümleri”<br />

ve “Yağmur İndirme Sistemleri” konseptlerine<br />

vurgu yaparak ürünlerini tanıttı.<br />

Günümüzde ulaşılabilen en üst düzey<br />

çimentolu kiremit üretim teknolojisi Evolution<br />

Innotech, yeni su yalıtım ürünleri<br />

Divoroll Universal-S HYPER, Maksimum<br />

2S ve Kompakt, tasarım ve kalitenin mükemmel<br />

bileşimi Topas 13V Matt Antrasit<br />

kiremit modeli ve Çelik Yağmur İndirme<br />

Sistemi gibi birçok ürün fuar özel lansmanı<br />

ile ziyaretçilerle buluştu. Yeni ürünlere<br />

ek olarak Braas standında, BMI Grup’un<br />

diğer markaları “Wolfin” ve “Icopal “ ürünlerine<br />

de yer verildi.<br />

Ürünlerinizin çevre/insan sağlığı<br />

ve kullanım kolaylığı noktasında<br />

barındırdığı niteliklerden biraz<br />

bahseder misiniz?<br />

Braas Çatı Sistemleri; kiremit, çatı mantolama,<br />

su yalıtımı, baca ve duvar dibi,<br />

yağmur indirme ve güneş<br />

enerji sistemleri gibi birçok<br />

çözümden oluşan zengin bir<br />

ürün gamına sahip. Bu ürün<br />

gamında çatılarda enerji verimliliğini<br />

artıran ürünler ve<br />

ülkemiz için çok önemli bir yenilenebilir<br />

enerji kaynağı olan<br />

güneş enerjisi ile ilgili birçok<br />

çözüm bulunmakta. Ayrıca,<br />

Braas’ın “Nefes Alan Modüler<br />

Çatı Sistemi” birbiriyle uyumlu<br />

ürün ve çözümlerden oluşan bir<br />

konsept. Bu konseptte, örneğin,<br />

çatıda kullanılan ısı yalıtımının<br />

performansı artırılarak hem<br />

enerji verimliliği hem de çatı<br />

katı yaşam konforu sağlanabiliyor.<br />

Bu sistem içinde yer alan,<br />

çatılarda ısı köprüsü oluşturmadan<br />

tam bir mantolama sağlayan<br />

Hangi ülkelere ulaşıyorsunuz?<br />

Yeni pazar arayışlarınız hangi<br />

yönde gerçekleşiyor?<br />

Türkiye özelinde ne tür<br />

stratejilerle faaliyetlerinizi<br />

sürdürmeyi planlıyorsunuz?<br />

Braas için inovasyon temel bir strateji. Bu<br />

strateji sadece Türkiye’de değil, dünyada<br />

faaliyette bulunduğumuz tüm ülkelerde<br />

benimsediğimiz ve başarısını sıkı bir<br />

şekilde takip ettiğimiz ortak bir stratejidir.<br />

Braas bünyesinde daima kısa, orta ve<br />

uzun vadeli yatırımlar ve ürün geliştirmeler<br />

söz konusu.<br />

Tüketicilerimize, günümüzde ulaşılabilen<br />

en üst düzey üretim teknolojilerinden<br />

farklı mimari tasarımlara hitap eden yenilikçi<br />

kiremit tasarımlarına, çatıya entegre<br />

güneş enerji sistemlerinden kaliteli çatı<br />

detay çözümlerine kadar genişleyen çok<br />

zengin bir ürün gamı sunmaktayız. Birçok<br />

üründe Avrupa’daki operasyonlarımızla<br />

eş zamanlı lansmanlar yapmaktayız. Ayrıca<br />

uzman çözüm ortaklarımız aracılığı<br />

ile yaklaşık 20 yıldan beri sunulan anahtar<br />

teslim çatı hizmeti gibi farklı ve özgün<br />

hizmetlerimizin, önümüzdeki dönemde<br />

sonuçlarımız üzerinde olumlu katkısının<br />

artacağını düşünüyoruz.<br />

82 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 83


“Aranan bir marka olmak hedefiyle<br />

vargücümüzle çalışıyoruz”<br />

“Gürsan, 40 yıla yakın tecrübe bilgi ve birikimleri ışığında geliştirdiği sistemlerini dünyada<br />

akridite olmuş laboratuvarlarda test ettirmekte ve sertifikalandırmaktadır. Ürünlerinin<br />

güvenli bir şekilde montajının gerçekleşebilmesi için önemli bir adım atarak Türkiyede ilk<br />

defa uygulama bayilik ağını başarılı bir şekilde hayata geçirmiştir.”<br />

Dosya<br />

Sektörünün hep ilerisinde yenilikçi, kolay<br />

uygulanabilir, estetik tasarımlarıyla her<br />

geçen gün kendini yenilemeye devam<br />

Gürsan Aluminyum, Küpeşte Sistemlerine<br />

kattığı PROTON (Kare-Dikdörtgen)<br />

Korkuluk Sistemlerinden sonra yeni ELE-<br />

CTRON (Oval-Elips) Serisiyle Alüminyum<br />

Korkuluk Sistemlerine yeni bir soluk<br />

Bu fuara özel yeni ürünleriniz<br />

var mıydı? Sergilediğiniz<br />

ürünlerinizde genel konsept ne<br />

şekilde oluştu? Ürünlerinize olan<br />

ilgiden memnun kaldınız mı?<br />

Firmaların, fuara katılım amaçlarının arasında<br />

yer alan yeni ürün tanıtımı bizler<br />

barındırdığı niteliklerden biraz<br />

bahseder misiniz?<br />

Tüm ürünlerimizi, fonksiyon ve ergonomi<br />

uyumuna büyük bir hassasiyet göstererek<br />

tasarlamaktayız. Sistem profil<br />

ve aksesuarlarında daha cok mekanik<br />

işlemlere yer vererek montaj kolaylığı<br />

getirdi. Gürsan Aluminyum İmalat Sanayi<br />

Genel Müdür Yardımcısı Muammer Gürz<br />

ile kısa bır röportaj çalışması gerçekleştirdik.<br />

Bize vakit ayırdıkları için kendilerine<br />

teşekkür ediyor çalışmalarında başarılar<br />

diliyoruz.<br />

Geçtiğimiz hafta 41.si düzenlenen<br />

İstanbul <strong>Yapı</strong> Fuarı ve katılımınız<br />

hakkında neler söylemek<br />

istersiniz?<br />

İnşaat sektörünün tüm beklentilerinin buluşma<br />

noktası olarak kendini ispatlamış<br />

bir organizasyon … Son zamanlarda yabancı<br />

ziyaretçi sayısının artması ile uluslararası<br />

kimliği de dikkat çekmektedir.<br />

Gürsan , marka bilinirliği ve yaygınlığını<br />

geliştirmek amacı ile her yıl yapı fuarında<br />

yerini almaktadır. Temennimiz ; profesyonel<br />

fuar takvimi izleyen Ülkelerdeki gibi<br />

<strong>Yapı</strong> Fuarının da iki yılda bir düzenlenecek<br />

organizasyona kavuşmasıdır.<br />

içinde büyük önem taşımaktadır. Özellikle<br />

korkuluk sistemlerinde son zamanlarda<br />

yaşanan haksız rekabet koşullarının ortaya<br />

koyduğu ince kesitli, ekonomik ürünlerin<br />

doğurduğu güvenlik sorunları sıkça<br />

dikkat çekmekte, zaman zaman insan hayatını<br />

etkileyen kazalar yaşanmaktadır.<br />

Burada hem sistemdeki hem de uygulamadaki<br />

hatalar dikkat çekmektedir.<br />

Gürsan, 40 yıla yakın tecrübe bilgi ve birikimleri<br />

ışığında geliştirdiği sistemlerini<br />

dünyada akridite olmuş laboratuvarlarda<br />

test ettirmekte ve sertifikalandırmaktadır.<br />

Ürünlerinin güvenli bir şekilde montajının<br />

gerçekleşebilmesi için önemli bir adım<br />

atarak Türkiyede ilk defa uygulama bayilik<br />

ağını başarılı bir şekilde hayata geçirmiştir.<br />

Bu yıl özellikle Avrupa ve Amerika<br />

pazarları için geliştirilen ürünlerimizle dikkat<br />

çekmeye çalıştık.<br />

Yeni ürünlerinizin montaj ve<br />

kullanım kolaylığı noktasında<br />

oluşturacak ürün geliştirmektedeyiz. Bu<br />

sayede atölye imalatlarını artırıp sahada<br />

daha pratik uygulama yapılabilmesine<br />

imkan sunuyoruz.<br />

Pazar payınız hakkında biraz<br />

bilgi verir misiniz? Hangi<br />

ülkelere ulaşıyorsunuz? Yeni<br />

pazar arayışlarınız hangi yönde<br />

gerçekleşiyor?<br />

Ürünlerimizin %55-60 oranında ihraç<br />

edilmektedir. İhracatta, özellikle Avrupa<br />

pazarı ağırlığımızı oluşturmaktadır. Yunanistan,<br />

Almanya, Fransa, İtalya, Belçika<br />

ile yoğun bir şekilde çalışmaktayız.Yeni<br />

Pazar aratışlarımız yine Diğer Avrupa<br />

Ülkeleri, Amerika, Kanada olarak sıralanabilir.<br />

Gürsan, Korkuluk Sistemlerinde<br />

Alurail, Kapı Kollarında Alugriff, Oturma<br />

Gruplarında Aluseat markaları ile Yurtiçi<br />

ve Yurtdışı Pazarlarında aranan bir marka<br />

olmak hedefi doğrultusunda vargücü<br />

ile çalışmaktadır.<br />

84<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


Yenilik isteyene<br />

Yılın trendlerini parkelerine yansıtan AGT ile<br />

evinizde artık yenilik yer kaplayacak.<br />

Kolay temizlenen, çizilmeye dayanıklı yapısı<br />

ve geniş renk skalasıyla siz de hayatınızda<br />

yeniliğe yer açın. Yenilik isteyene AGT.


Dosya<br />

“Sektörün en beğenilen<br />

ve en çok takip edilen<br />

markasıyız”<br />

“Stratejik olarak belirlediğimiz ülkeler başta olmak üzere<br />

dünya genelinde ihracatımızı artırmaya yönelik stratejiler<br />

geliştiriyoruz. Bu çerçevede gerçekleştirdiğimiz yeni<br />

yatırımlarla üretim kapasitemizi ve ihracatımızı artırmayı<br />

hedefliyoruz.”<br />

Kurulduğu ilk günden bu yana, etik değerlerden<br />

ve kalite prensiplerinden ödün<br />

vermeyen w; kalite, trend ve gelişimi ana<br />

hedefi olarak benimsemiş durumda. Türkiye<br />

genelinde yaygın bayi kanalının yanı<br />

sıra 5 kıtada satış noktaları bulunan firma,<br />

başta Doğu Avrupa- Balkanlar, İran<br />

ve Rusya olmak üzere 70’ten fazla ülkeye<br />

ihracat gerçekleştirmekte. AGT Marka ve<br />

Pazarlama Müdürü Mimar Özge Sipahioğlu<br />

ile röportaj çalışması gerçekleştirdik.<br />

Öncelikle kısaca kendinizden<br />

ve faaliyetlerinizden bahseder<br />

misiniz?<br />

AGT 1984 yılında gelişen teknolojiyle<br />

ahşabın kişiye ve kurumlara özel işlenip<br />

geliştirilebileceği hayaliyle Antalya’da kuruldu.<br />

Bugün mobilya bileşenleri ve parke<br />

sektöründe sadece Türkiye’nin değil dünyanın<br />

önde gelen şirketlerinden biri olarak<br />

faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz. 400<br />

bin metrekare alana kurulu modern üretim<br />

tesislerimizde MDF, MDF-LAM, panel,<br />

profil ve parke üretimi gerçekleştiriyoruz.<br />

Mimar Özge Sipahioğlu / AGT Marka ve Pazarlama Müdürü<br />

Ürün gruplarınız ve yeni nesil<br />

ürünleriniz hakkında kısaca bilgi<br />

verir misiniz?<br />

Son derece zengin bir ürün gamına sahibiz.<br />

Dünya standartlarındaki MDF’mizi<br />

kullanılarak ürettiğimiz panellerimiz, sektörün<br />

en önemli sertifikalarından TSEK<br />

517’ye sahip AGT Panel’in 100’den fazla<br />

renk çeşidi ve farklı yüzey alternatifleri<br />

mevcut. Kartelamıza metalik renk ve dokularla<br />

taş hissini veren 11 yeni renk daha<br />

ekledik. MDF–Lam’da <strong>2018</strong> itibarıyla eklediğimiz<br />

yeni renklerle 24 farklı alternatifimiz<br />

mevcut. Ayrıca yeni 14 mm lamine<br />

parke serisi Legno, farklı ölçülerde geniş<br />

ve dar olarak tercih edebileceğiniz Natura<br />

Slim & Large ve bu sezon mekanlarınıza<br />

taptaze renkleri taşıyacak olan yeni Bella<br />

serisi ile birlikte parkede toplamda 44<br />

farklı dekor ve yüzey alternatifimiz mevcut.<br />

Teknoloji transferi ve ürün<br />

geliştirme konusundaki<br />

çalışmalarınızdan biraz bahseder<br />

misiniz?<br />

Dünya ve pazar trendlerine yoğunlaşıyoruz.<br />

Sezonun trend renk ve dokularını<br />

kullanarak yeni koleksiyonlar oluşturuyoruz.<br />

Pazarın beklentilerine uygun farklı ve<br />

yenilikçi ürünler sunmaya devam edeceğiz.<br />

AGT ürünleri zengin renk, dekor ve<br />

yüzey alternatifleriyle tüm pazara kolaylıkla<br />

hitap edebiliyor. Bu süreçleri yürüten<br />

alanlarında uzman Ür-Ge ve Ar-Ge ekiplerimiz<br />

mevcut. Kendi sektörünün ilk Ar-<br />

Ge merkezini kuran marka olarak tüketicinin<br />

alışkanlıklarını değiştirecek, hayatını<br />

kolaylaştıracak ürünler üretmek konusunda<br />

çalışmalarımıza devam ediyoruz.<br />

Pazar payınız hakkında biraz bilgi<br />

verir misiniz? Hangi ülkelere<br />

ulaşıyorsunuz? Yeni pazar<br />

arayışlarınız var mı?<br />

Türkiye’de üretilen 6 milyon metreküp<br />

MDF’nin yüzde 10’nunu AGT olarak biz<br />

üretiyoruz. Laminat parkede ise 25 milyon<br />

m 2 ’nin üzerindeki üretim kapasitemizle<br />

dünya pazarından %2’nin üzerinde<br />

pay alıyoruz. 5 kıtada 1000’den fazla satış<br />

noktamızla başta İran, Rusya, Doğu<br />

Avrupa, Balkanlar, Ortadoğu ülkeleri ol-<br />

mak üzere 70’ten fazla ülkeye ihracat<br />

yapıyoruz. Türkiye’nin İlk 1000 İhracatçı<br />

Firması arasında yer alıyor, toplam ciromuzun<br />

yaklaşık yüzde 50’sini ihracattan<br />

elde ediyoruz. Stratejik olarak belirlediğimiz<br />

ülkeler başta olmak üzere dünya<br />

genelinde ihracatımızı artırmaya yönelik<br />

stratejiler geliştiriyoruz. Bu çerçevede<br />

gerçekleştirdiğimiz yeni yatırımlarla üretim<br />

kapasitemizi ve ihracatımızı artırmayı<br />

hedefliyoruz.<br />

Türkiye özelinde ne tür<br />

stratejilerle faaliyetlerinizi<br />

sürdürmeyi planlıyorsunuz?<br />

Ar-Ge’ye, dijitalleşmeye, ürün inovasyonuna<br />

büyük önem veriyoruz ve sektöre<br />

getirdiğimiz yenilikleri sürdürüyoruz. Sosyal<br />

medyayla oldukça entegreyiz ve dijital<br />

pazarlama faaliyetlerimiz sayesinde, sosyal<br />

medyada sektörün en beğenilen ve<br />

en çok takip edilen markasıyız. Endüstri<br />

4.0 kapsamında geçen yıl başlattığımız<br />

Dijital Dönüşüm Projesi ile birlikte sürdürülebilir<br />

büyüme stratejisi ve operasyonel<br />

verimlilik üzerine dijitalleşme çalışmalarımıza<br />

devam ediyoruz. Bu çerçevede<br />

oluşturduğumuz proje ekipleriyle organizasyonların<br />

evrimleşmesi, gelişmelere<br />

cevap verebilmesi ve güncel kalabilmesi<br />

için tasarladığımız iş modelleriyle ilerlememizi<br />

sürdürüyoruz.<br />

AGT Mobil Uygulama’yı kısa süre önce 3<br />

dilde Türkçe, İngilizce ve Farsça yayına<br />

aldık. Ücretsiz olarak tüm iOS ve Android<br />

cihazlarda kullanılabilen AGT Mobil<br />

Uygulama, yaşadıkları ya da çalıştıkları<br />

mekanı yenilemek isteyen kullanıcılara<br />

büyük kolaylıklar sunarken, aynı zamanda<br />

sektörün dünyaya açılan penceresi<br />

konumunda. Sektörümüzün iş yapış<br />

şeklini değiştireceğine inandığımız AGT<br />

Mobil Uygulama, renk ve dekorları görüntüleme,<br />

mekanlar üzerinde uygulamanın<br />

yanı sıra karşılaştırma ve en yakın bayiyi<br />

bulma gibi birçok özelliğiyle öne çıkıyor.<br />

Son olarak eklemek istedikleriniz?<br />

AGT gerçekleştirdiği yeni yatırımlarla da<br />

hızla büyüyor. Geçtiğimiz yılı yaklaşık<br />

yüzde 30’luk bir büyüme ile tamamladık.<br />

Ciromuzun yarısını ihracattan elde ediyoruz.<br />

Aldığımız 2. MDF tesis yatırımı, İran<br />

Tesis yatırımı kararları ile, farklı coğrafyalar<br />

ile farklı beğenileri ve ürün fırsatlarını<br />

göz önüne alarak, başarılı bir yıl geçiriyoruz.<br />

86 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 87


Dosya<br />

“Yatırımlarımız ağırlıklı olarak yurt<br />

dışında devam edecek”<br />

“Kastamonu Entegre, sürdürülebilir büyümeyi sağlamak ve global pazardaki mevcut<br />

konumu güçlendirmek için, bundan sonraki yatırımlarına ağırlıklı olarak yurt dışında devam<br />

edecektir. Şirketin önümüzdeki dönemdeki temel hedefleri arasında, Türkiye dışındaki<br />

pazarlarda pazar payını daha da artırmak ve kendi sektöründe üretim ve satış coğrafyasını<br />

geliştirerek büyümeyi sağlamak bulunmaktadır.”<br />

Hayat Holding’in çok uluslu iki büyük grubundan<br />

biri olan Kastamonu Entegre,<br />

ağaç bazlı panel sektöründe üretim yapmak<br />

üzere 1969 yılında İstanbul’da kuruldu.<br />

1971 yılında ilk üretim tesisini Kastamonu’da<br />

faaliyete geçirerek yonga levha<br />

üretmeye başlayan firma, bugün artık 101<br />

ülkeye yaptığı ihracatla Türkiye’nin önde<br />

gelen kuruluşlarından biri konumunda.<br />

Kastamonu Entegre CEO’su Haluk Yıldız<br />

ile şirket faaliyetleri sektördeki son yenilikler<br />

ve önümüzdeki döneme dair planlarını<br />

ele almaya çalıştık. Keyifli okumalar.<br />

Öncelikle şirket faaliyetlerinizden<br />

kısaca bahseder misiniz?<br />

Hayat Holding’in çok uluslu iki büyük grubundan<br />

biri olan Kastamonu Entegre, ağaç<br />

bazlı panel sektöründe üretim yapmak<br />

üzere 1969 yılında İstanbul’da kuruldu.<br />

1971 yılında ilk üretim tesisi Kastamonu’da<br />

faaliyete geçerek yonga levha üretmeye<br />

başladı. Şu an, yurt içinde Kastamonu ve<br />

Gebze’de MDF ve yonga levha, Balıkesir,<br />

Samsun ve Tarsus’ta yonga levha, Adana’da<br />

MDF; yurt dışında ise Romanya’da<br />

kapı paneli ve yonga levha, Bosna Hersek’te<br />

kraft ambalaj kâğıdı, Bulgaristan’da<br />

yonga levha, Rusya’da MDF, İtalya’da yonga<br />

levha ve A.B.D’de odun yongası olmak<br />

üzere 7 ülke ve 12 lokasyonda toplam 18<br />

üretim tesisine sahiptir.<br />

Kastamonu Entegre<br />

bu tesislerde,<br />

mobilya,<br />

dekorasyon ve<br />

inşaat sektörünün<br />

ihtiyaç duyduğu,<br />

ham ve<br />

melamin kaplı<br />

MDF ve yonga<br />

levha, laminat<br />

parke, süpürgelik,<br />

yangına<br />

dayanıklı MDF<br />

ve yonga levha,<br />

neme dayanıklı<br />

MDF ve yonga<br />

levha, boyalı<br />

panel, petek<br />

dolgulu dekoratif<br />

panel, parlak<br />

panel, tezgah, kapı paneli üretmektedir.<br />

2017 yılı itibariyle yıllık 2.4 milyon m³ MDF,<br />

2.6 milyon m³ yonga levha, 70 milyon m²<br />

laminat parke, 19.5 milyon adet kapı paneli<br />

ile toplamda 5 milyon m³ ahşap levha<br />

üretim kapasitesine sahiptir. 2017 yılında<br />

512 milyon dolar yurt dışı faaliyetlerinden<br />

kaynaklı olmak üzere 1.2 milyar dolar konsolide<br />

ciro gerçekleştiren şirket, bir önceki<br />

yıla göre USD bazında yüzde 13 büyüme<br />

göstermiştir.<br />

Kastamonu Entegre, Türkiye’de sektör liderliğinin<br />

yanı sıra Avrupa’da 4’üncü sırada,<br />

dünyada ise 7’inci sırada yer almaktadır.<br />

Bugün yurt içi ve yurt dışı tesislerinden<br />

yaklaşık 100 ülkeye ihracat gerçekleştirmektedir.<br />

Kastamonu Entegre bünyesinde,<br />

yurt içi ve yurt dışı dahil olmak üzere toplamda<br />

yaklaşık 6.000 kişi görev almaktadır.<br />

Bu yıl için öne çıkardığınız ürünler<br />

hangileri olacak?<br />

Kastamonu Entegre, kurulduğu günden bu<br />

yana, mobilya sektörüne yönelik kaliteli,<br />

estetik ve çevre dostu ürünler geliştirmektedir.<br />

Tüketicinin değişen alışkanlıklarını<br />

ve ihtiyaçlarını, kentsel yaşam, yoğun tempo<br />

ve beraberinde getirdiği sağlıklı yaşam<br />

taleplerini üretim faaliyetlerinin temeline<br />

yerleştirerek çalışmalarına devam etmektedir.<br />

Bu doğrultuda, dünyadaki trendleri,<br />

değişimleri ve ihtiyaçları yakından etmekte,<br />

farklı ihtiyaç gruplarına yönelik geliştirdiği<br />

yüksek kalitedeki ürün grupları ile<br />

rakiplerinden farklılaşmaktadır.<br />

Kastamonu Entegre’nin Floorpan ve Artfloor<br />

markaları <strong>2018</strong> yılına üç yeni seri ile<br />

girmiştir. Bu yıl, Stone, Deluxe ve Elite serilerinin,<br />

tanıtımına yönelik çalışmalar hem<br />

yurt dışında hem yurt içinde devam edecektir.<br />

Stone, Deluxe ve Elite serileri <strong>2018</strong><br />

yılının parke trendlerine yön verirken, doğanın<br />

sade ve zarif dokusunu, güçlü çizgilerle<br />

dekorasyona taşımaktadır.<br />

Tüketiciye 30 yıl garanti süresi sunan Stone<br />

serisi, hijyen plus özelliği ile öne çıkmaktadır.<br />

Hijyen plus özelliği ile bakteri<br />

bulundurmayan seri, ahşabın doğallığı ve<br />

taşın dokusundan ilham almaktadır. Doğanın<br />

uyumunu yaşam alanlarına taşıyan bu<br />

mükemmel ikili, yenilikçi karakteriyle sıra<br />

dışı tasarımlara ilham vermektedir. Türkiye’de<br />

ilk ve tek AC6 aşınma sınıfındaki<br />

ürün, 8 mm kalınlığında ve dört tarafı derzli<br />

olarak kullanıma sunulmakta, özellikle de<br />

trafiği yüksek alanlar için önerilmektedir.<br />

Deluxe serisi, 8 mm kalınlığı ile kullanıcılara<br />

15 yıl garanti sunmaktadır. Sahip olduğu<br />

renk ve doku çeşitliliğiyle seçici davrananlara<br />

yönelik kombinasyonlar yaratan seri,<br />

şıklık ve estetiği modern çizgilerle buluşturmaktadır.<br />

Lüks yaşamdan ilham alan seri,<br />

yaşam alanlarına seçkin bir çözüm önerisi<br />

sunarken, fazla kullanıma ve zorlanmaya<br />

dayanıklılığı ile ön plana çıkmaktadır. Seri<br />

AC4 aşınma seviyesine sahiptir.<br />

Değişim çağından ilhamla tasarlanan Elite<br />

serisi, 12 mm kalınlığında ve dört tarafı<br />

derzli olarak sunulmaktadır. AC4 aşınma<br />

seviyesi ile hem ev hem de ofis ve mağaza<br />

gibi gezinimi yüksek alanlara yönelik<br />

tasarlanan seri, 15 yıl garanti süresi vermektedir.<br />

Bu yıl ayrıca, melamin kaplı MDF<br />

ve yonga levha ürünlerine yeni<br />

dekorların eklenmesi, antibakteriyel<br />

malzeme ile üretilme seçeneği,<br />

dekoratif duvar paneli üretimi,<br />

endüstriyel akrilik panel kartelasına<br />

yeni renklerin eklenmesi, high<br />

gloss parke üretimi, boyalı parke<br />

üretimi, laminat parkede yeni bir<br />

seri daha oluşturulması gibi projeler<br />

de değerlendirilecektir. Glossmax<br />

parlak levhanın önümüzdeki<br />

günlerde devreye alınacak olan<br />

yeni hattında, mat ve üst segment<br />

parlak ürünler de üretilecektir.<br />

Sektörün içerisinde<br />

bulunduğu süreci<br />

ve avantajlarını nasıl<br />

değerlendiriyorsunuz?<br />

Son 10 yılda Türkiye ekonomisinin hızlı<br />

büyümesi, inşaat sektörünün kentsel dönüşüm<br />

projeleriyle ivmelenmesi, komşu<br />

ülkelerin gelişimi, döviz kurundaki artış<br />

ile ihracat imkânlarının artması, Türkiye’yi<br />

bu sektörde dünyanın en büyük üreticilerinden<br />

biri haline getirdi. Ağaç bazlı panel<br />

sektöründe Türkiye, Çin, Amerika ve Kanada’nın<br />

ardından dünyada dördüncü sırada<br />

bulunuyor.<br />

Sektöre bakılırsa; Lif levha (MDF) üretiminde<br />

Avrupa´da 1., Dünyada 2.sırada; yonga<br />

levha üretiminde, Avrupa´da 3., Dünyada<br />

5. sırada; laminat parke üretiminde, Avrupa´da<br />

2., Dünyada 3. sırada yer alıyor.<br />

MDF, yonga levha ve OSB tüketimi olarak<br />

bakıldığında ise Türkiye, 10.3 milyon m3<br />

tüketim ile dünyanın üçüncü büyük pazarı<br />

konumundadır. Ayrıca gelişmekte olan,<br />

nispeten yüksek bir nüfus artış hızı ve şehirleşme<br />

oranına sahip Türkiye, sektörel<br />

anlamda büyüme potansiyeli taşımaktadır.<br />

Önümüzdeki dönemde sektörü ne<br />

tür zorluklar bekliyor?<br />

Sektörün yaşadığı iki önemli sorun, bugününü<br />

ve yarınını olumsuz etkilemektedir.<br />

Yaşanan en önemli sorunların başında<br />

kaliteli, yeterli ve uygun fiyatlı hammadde<br />

temininde yaşanan sıkıntılar gelmektedir.<br />

Odun fiyatlarının Avrupa’daki fiyatların iki<br />

misli, Rusya-Ukrayna-Amerika gibi ülkelerden<br />

3 misli daha pahalı olması, Türkiye’de<br />

doğal ormanlardan temin edilen odun<br />

hammaddesinin kalite ve fiyat açısından,<br />

Avrupalı üreticilere göre dezavantajlı bir<br />

duruma düşürmektedir.<br />

Hammadde açısından sektörün önündeki<br />

en büyük tehditlerden birisi odundan elektrik<br />

üreten biyokütle tesisleridir. Bu tesisler<br />

Ağaç Bazlı Panel (Yonga Levha ve MDF)<br />

üreten tesislerin hammadde kaynaklarına<br />

ortak ve ham madde fiyatlarının artmasına<br />

neden olmaktadırlar. Bu konuda Enerji Bakanlığımızdan<br />

talebimiz biyokütleye dayalı<br />

enerji santrallerinin kapasitesinin sınırlandırılması<br />

ve katma değerli orman ürünü<br />

Haluk Yıldız / Kastamonu Entegre CEO’su<br />

üreticileri dışında sınırlı odun kaynaklarının<br />

satışına limit getirilmesidir.<br />

Yeni yatırım planlarınız bulunuyor<br />

mu?<br />

Geçtiğimiz yıl satın alınan İtalya’daki<br />

Pomposa yonga levha tesisinin Temmuz<br />

<strong>2018</strong>’de devreye alınması hedeflenmektedir.<br />

Fransa’da Darbo şirketine ait 500 bin<br />

m3/yıl kapasiteli yonga levha üretim hattı<br />

yine geçtiğimiz yıl satın alınarak, Bulgaristan’daki<br />

mevcut yonga levha tesisine<br />

taşınmıştır. Bu hat da modernizasyon ve<br />

bakım çalışmalarından sonra 2019 yılında<br />

devreye alınacaktır. Tesislerin devreye<br />

alınması ile birlikte global arenadaki hedeflere<br />

ulaşılması ve şirketin yüzde 20 büyüme<br />

göstermesi öngörülmektedir.<br />

Kastamonu Entegre, sürdürülebilir büyümeyi<br />

sağlamak ve global pazardaki mevcut<br />

konumu güçlendirmek için, bundan<br />

sonraki yatırımlarına ağırlıklı olarak yurt<br />

dışında devam edecektir. Şirketin önümüzdeki<br />

dönemdeki temel hedefleri arasında,<br />

Türkiye dışındaki pazarlarda pazar payını<br />

daha da artırmak ve kendi sektöründe üretim<br />

ve satış coğrafyasını geliştirerek büyümeyi<br />

sağlamak bulunmaktadır.<br />

Kastamonu Entegre, ağaç bazlı panel sektöründe,<br />

dünyadaki ilk beş üreticiden biri<br />

ve global marka olma yolculuğunu emin<br />

adımlarla sürdürecek, hammaddeye yakın<br />

ve kârlılığı yüksek pazarlara yatırım yapmaya<br />

devam edecektir. Organik büyümenin<br />

yanı sıra inorganik büyüme modelini de<br />

başarıyla uygulayan Kastamonu Entegre,<br />

önümüzdeki dönemlerde de bu alandaki<br />

fırsatları değerlendirecektir. Öte yandan<br />

değer zincirinin önemli bir parçası olan<br />

odun hammaddesine yönelik geriye doğru<br />

entegrasyon stratejileri uygulamak, odun<br />

hammaddesi temininde alternatif kaynaklar<br />

oluşturmak ve hammadde arz güvenliğini<br />

sağlamak için plantasyon ormanları ve<br />

orman alımı yatırım fırsatlarını değerlendirmek<br />

uzun vadeli hedefleri arasında yer<br />

almaktadır. Kastamonu Entegre’nin global<br />

hedefleri arasında, ağaç bazlı panel sektöründe,<br />

Dünya’da ilk 5 üreticiden biri olmak<br />

bulunmaktadır.<br />

88 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 89


Sektörel<br />

Kanalsız klozet’in yeni adı: Purewash<br />

Sağlık ve temizlik hassasiyetine<br />

özel geliştirdiği teknolojilerle<br />

tüketicilerinin her<br />

zaman yanında olan SEREL,<br />

‘‘PureWash’’ teknolojisiyle<br />

de klozetlerde hızlı, kolay ve<br />

maksimum temizliği bir araya<br />

getirdi.<br />

Hijyen hassasiyetinin olduğu<br />

banyolara özel çözümler<br />

üreten SEREL Seramik Sağlık<br />

Gereçleri, temizliği kolay<br />

kanalsız klozet teknolojilerine<br />

verdiği “PureWash” ismiyle<br />

piyasaya yeni bir hareket getirdi.<br />

Kanalsız Teknolojisiyle Klozet<br />

Temizliğinde Kolaylık<br />

SEREL PureWash klozetler<br />

kanalsız yapısı sayesinde<br />

klozet girintileri olmaksızın<br />

temizliği en kolay üründür.<br />

Her noktaya ulaşan su akış<br />

sistemi sayesinde klozetlerin iç yüzeyini tek seferde yüzde yüz<br />

yıkayabilen PureWash teknolojisi bu sayede hijyen ve tasarrufu<br />

da bir arada sunuyor. PureWash teknolojisiyle yüzde yüz temizlik<br />

sağlayan ve kanalsız iç hazne yapısıyla da kolayca temizlenebilen<br />

klozetler banyolarında hijyen arayanların en büyük tercihi.<br />

PureWash ve Hygiene Plus Bir Arada<br />

SEREL’in tüm ürünlerinde olduğu gibi PureWash klozetlerde de<br />

Hygiene Plus teknolojisi standart olarak sunuluyor. Böylece yüzeyler<br />

kir tutmuyor; klozetler kolayca temizlenirken aynı zamanda<br />

hijyenik korumada sağlıyor.<br />

E.C.A. Purity, modern mekanlara kusursuz estetik sunuyor<br />

Geometri ve estetiğin kusursuz<br />

birleşimiyle meydana<br />

gelen E.C.A. Purity<br />

armatür serisi, modern<br />

mekanlar için ideal bir tercih<br />

oluşturuyor. Minimalizmin<br />

temel alındığı seride,<br />

pürüzsüz yüzeyler ve yumuşak<br />

hatlar ile yalın bir<br />

görünüm hedeflenirken,<br />

kullanım ergonomisi ürünleri<br />

ön plana çıkartıyor.<br />

İnovatif E.C.A. Purity serisi<br />

kullanıcı dostu ürünleri,<br />

ince ve zarif çizgileri<br />

ile dikkat çekiyor. Sektöre<br />

yenilikçi bir bakış açısı ile<br />

tasarlanan seri, E.C.A.<br />

kalitesi ile beğenilere sunuluyor.<br />

Armatürde özgün<br />

tasarımın yeni çizgisi:<br />

E.C.A. Icon serisi<br />

İnce ve şık tasarımıyla dikkatleri üzerine çeken E.C.A. Icon, özgün<br />

tasarımıyla armatür dünyasında fark yaratıyor. Süreklilik ve<br />

bütünlük konseptini ayrıntılarında yansıtan E.C.A. Icon koleksiyonu<br />

ürünleri, dinamik ve net çizgilerle yuvarlak hatların estetik<br />

birleşiminden oluşan detaylar barındırıyor.<br />

İşlevsellik ve ergonomik kullanım sunmasının yanı sıra, sade<br />

geometrik formların minimalist çekiciliğine ve elegant görünüme<br />

sahip olan ürünler kullanıldıkları mekânlara estetik katkı sağlıyor.<br />

90<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


Sektörel<br />

Seramiksan Türkiye Satış Müdürü M. Süreyya Çağlar<br />

“İyi Tasarım Herkesin Hakkı”<br />

“Seramiksan olarak biz her zaman inovatif ve yenilikçi üretim anlayışıyla hareket ediyoruz.<br />

İnovasyonun hayata katacağı değerin bilincindeyiz. İnsanların yaşam alanlarına konfor<br />

sağlamak için çalışıyoruz. Bizim ürünlerimizi almaya gelen bir müşteri, kaliteden ödün<br />

vermeden üretimlerimizi gerçekleştirdiğimizi bilir.”<br />

Kalite, hizmet, tedarik, bayi ilişkileri, ürün<br />

ve hizmet seçeneklerinde en iyi olmak<br />

amacıyla çalışmalarını gerçekleştiren Seramiksan,<br />

geçmişten güç ve ders alarak,<br />

akla ve bilime dayalı faaliyetleriyle sektörde<br />

liderik yolunda emin adımlarla ilerliyor.<br />

Daima “en iyi” olmak hedefiyle birinci önceliğini<br />

her zaman müşterilerine sunan<br />

firma, gerek üretim sürecinde, gerekse<br />

üretim sonrası çevre ve insan sağlığına<br />

azami özen gestermekte. Seramiksan Türkiye<br />

Satış Müdürü M. Süreyya Çağlar ile<br />

yapmış olduğumuz röportajda kendilerine<br />

şirket ve ürünleri ile ilgili merak ettiklerimizi<br />

sorduk.<br />

Öncelikle kısaca kendinizden<br />

ve çalışmalarınızdan bahseder<br />

misiniz?<br />

İşletme bölümü mezunuyum. 1992 yılında<br />

seramik sektörüne satış temsilcisi olarak<br />

girdim. Sırasıyla bölge müdürlüğü, saha<br />

müdürlüğü ve satış müdürlüğü görevlerinde<br />

bulundum. 2009 yılından bu yana ise<br />

Seramiksan Türkiye Satış Müdürü olarak<br />

görev yapmaktayım.<br />

Ürün gruplarınız ve yeni nesil<br />

ürünleriniz hakkında kısaca bilgi<br />

verir misiniz?<br />

Sektörün köklü ve yenilikçi markası olarak<br />

Türkiye’de sunduğumuz ilklerle öne<br />

çıkan bir firmayız. Tüm yaşam alanları ve<br />

kamusal alanlar için kullanılabilecek seramik,<br />

granit, teknik porselen karolar, vitrifiye<br />

ürünleri ve yapı kimyasalları üretiyoruz.<br />

10 x 20 duvar karosundan Türkiye’de ilk<br />

defa Seramiksan tarafından üretilen 20<br />

mm kalınlığında 120 x 180 sırsız porselen<br />

karolara kadar farklı ebatlarda, sınırsız<br />

renk ve desen seçenekleri ile ürettiğimiz<br />

ürünlerimizi müşterilerimize sunuyoruz.<br />

Teknoloji olarak dünyanın en modern vitrifiye<br />

üretim tesisine sahibiz. Yeni nesil 2.5<br />

litre ile sıvı atıkları 4 litre katı attıkları temizleyebilen<br />

‘’kanalsız’’ vitrifiye klozetlerimiz<br />

koleksiyonumuzda ön plana çıkıyor. Özellikle<br />

çok ciddi anlamda su tasarrufu yapan<br />

bu ürenler hem çevreci hem de kullanım<br />

sıklığına göre 1-2 yıl içerisinde kendisini<br />

amorti ediyor.<br />

Ürünlerinizin tasarım süreçlerinde<br />

ilham aldığınız kaynaklar neler<br />

oluyor? Ar&Ge ve Tasarım<br />

departmanlarınız ne tür nitelikteki<br />

çalışanlarınızdan oluşuyor?<br />

Son teknoloji üretim tesislerimizde özel<br />

tasarım ürünler üretiyoruz. İnovasyonun<br />

hayata katacağı değerin bilinciyle uzman<br />

bir AR GE ekibi ile çalışıyoruz. Tasarımda<br />

sınırları kaldırmak için benzersiz ürünleri<br />

sektöre kazandırıyoruz. Bugüne kadar<br />

sektörde pek çok ilke imza attık. Teknoloji<br />

anlamında üstün olmamız bizi tasarım<br />

anlamında özgürleştiriyor. Aynı zamanda<br />

dünyadaki en son trendleri yakından takip<br />

ediyoruz. “İyi Tasarım Herkesin Hakkı”<br />

mottosuyla müşterilerimize kaliteli ürünler<br />

sunmaya devam edeceğiz. AR GE çalışmalarına<br />

çok önem veren bir firmayız. AR<br />

GE’ye ayırdığımız bütçeyi her yıl artırıyoruz.<br />

AR GE ve tasarım departmanlarımızda<br />

yer alan çalışanlarımızın hepsi araştırma<br />

duygusuna sahip. Bu bizim olmazsa<br />

olmazımız. Hayal dünyası ile reel piyasayı<br />

analiz eden, trendleri yakından doğru<br />

gören, sürekli kendilerini geliştiren kişiler,<br />

fütürizm ile şu anda yaşanan hayatın gerçeklerini<br />

birleştirebilen kişiler departmanımızda<br />

yer alıyor.<br />

Teknoloji transferi ve ürün geliştirme<br />

konusundaki çalışmalarınızdan<br />

biraz bahseder misiniz?<br />

Sektörde teknoloji anlamında Türkiye<br />

standartlarının çok üstündeyiz. Sektöre<br />

sunduğumuz ilkler ve yenilikler ile dikkat<br />

çekiyoruz. <strong>2018</strong> koleksiyonumuzda Seramiksan<br />

tarafından Türkiye’de ilk defa üretilen<br />

UNISTONE yer alıyor. Sektörde çığır<br />

açan özelliklere sahip olan UNISTONE,<br />

mimar ve tasarımcıların şık ve fonksiyonel<br />

mekanlar oluşturmalarına imkan sağlıyor.<br />

UNISTONE, 11 mm ve 20 mm kalınlığında<br />

120 x 180 ölçülerinde üretiliyor ve istenilen<br />

şekilde kesilebiliyor, işlenebiliyor, birden<br />

fazla desenli ürünlerle bir arada kullanılma<br />

konforu sunuyor. Özellikle belediyelerin<br />

yaya yolları ve kamusal alanlar için üretilen<br />

bu ürünler bu anlamda çok büyük bir<br />

ihtiyacı karşılıyor.<br />

Şirketler arasında gerçekleşen<br />

inovasyon yarışı hakkında neler<br />

söylemek istersiniz?<br />

Şirketler arasında gerçekleşen inovasyon<br />

yarışının faydalı olduğunu düşünüyorum.<br />

Bu durum sektörün gelişmesini ve müşterilerin<br />

memnun olmasını sağlıyor.<br />

Günümüzde inovasyona önem vermeyen<br />

şirketler geri kalmaya mecburdur. Dünya<br />

pazarında kendine yer edinmek isteyen<br />

şirketler inovatif üretim anlayışına sahip<br />

olmalılar. Seramiksan olarak biz her zaman<br />

inovatif ve yenilikçi üretim anlayışıyla<br />

hareket ediyoruz. İnovasyonun hayata<br />

katacağı değerin bilincindeyiz. İnsanların<br />

yaşam alanlarına konfor sağlamak için çalışıyoruz.<br />

Bizim ürünlerimizi almaya gelen<br />

bir müşteri, kaliteden ödün vermeden üretimlerimizi<br />

gerçekleştirdiğimizi bilir.<br />

Bu tür çalışmaların doğru yönetilmediği<br />

takdirde popüleritenin gölgesinde<br />

kalarak gerçek anlamından<br />

uzaklaşabileceğini düşünüyor musunuz?<br />

Bu anlamda ne tür tedbirler<br />

alınabilir ya da alınmalı?<br />

Tabii ki. İnovasyonda önemli olan ürünlerin<br />

piyasaya ve tüketiciye uygun olması. Bu<br />

konuya dikkat edilmesi gerekiyor. Tüketicinin<br />

ihtiyaçlarını doğru belirleyip güçlü ve<br />

akılcı AR GE çalışmalarıyla ürünler tasarlanmalıdır.<br />

Projelerin fizibilitesinin de çok<br />

iyi yapılması gerekiyor.<br />

Ürünlerinizin rekabet edebilir olması<br />

ve uzun vadede varlığını sürdürebilmesi<br />

için ne gibi konulara önem<br />

veriyorsunuz?<br />

Bizim her zaman önceliğimiz güven duygusunu<br />

müşterilerimize yansıtmak. Bunun<br />

için de markalaşma çalışmalarına başladığımızda<br />

“Seramiksan Sözü” nü kullandık.<br />

Ardından ise “Hayatınız Güzel Olacak” sözünü<br />

verdik. Müşterilerimiz de verdiğimiz<br />

bu sözleri tuttuğumuzu gördü. Bu güvenle<br />

biz de inovatif ve tasarım ağırlıklı ürünler<br />

üretmeye yöneldik. Şimdi de “İyi Tasarım<br />

Herkesin Hakkı” diyoruz. Müşterilerimizin<br />

hayal ettikleri mekanları gerçeğe dönüştürüyoruz.<br />

Dünyanın en son trendlerini yakından<br />

takip ederek her zevke yönelik geniş<br />

ürün koleksiyonumuzu müşterilerimizle<br />

buluşturmaya devam edeceğiz.<br />

Firmanızın kalite politikaları ve<br />

sahip olduğunuz sertifikalar<br />

hakkında biraz bilgi verir misiniz?<br />

Türkiye’nin her yerine yayılmış 200’ün<br />

üzerinde bayi 1000’in üzerinde tali bayilerimizle<br />

müşterilerimizle buluşuyoruz. Bugün<br />

bayilerimiz aracılığıyla koşulsuz müşteri<br />

memnuniyetini götürüyoruz. Müşterilerimiz<br />

bizden bir ürün aldıklarında kaliteden ödün<br />

vermeden üretimlerimizi gerçekleştirdiğimizi<br />

bilir.<br />

Pazar payınız hakkında biraz<br />

bilgi verir misiniz? Hangi ülkelere<br />

ulaşıyorsunuz? Yeni pazar<br />

arayışlarınız var mı?<br />

Farklı teknik nitelikteki ürünlerinin çokluğu,<br />

ebat, renk ve desen çeşitleri ile Amerika,<br />

Avrupa, Afrika, Asya kıtalarındaki ülkelerin,<br />

taleplerini karşılayabiliyoruz. Azerbaycan,<br />

Gürcistan, Kanada, İngiltere olmak üzere<br />

55 ülkeye ihracat yapıyoruz.<br />

92 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 93


İki yıl içinde 50’den fazla ülkeye ihracat<br />

hedefini başarı ile gerçekleştiren Decovita,<br />

yıl sonunda bu sayıyı 80’e çıkarmayı hedefliyor.<br />

Bir diğer hedef ise yenilikçi ürünleri<br />

sayesinde, kaliteli ve lüks seramikler<br />

kategorisinde yarıştığı İtalya ve İspanya<br />

markalarının dünyadaki ihracat pazarından<br />

daha fazla pay almak.<br />

Decovita Seramik, 2016 yılında Bilecik’teki<br />

Bozüyük Organize Sanayi Bölgesi’nde 40<br />

milyon Euro’ya kurduğu fabrikasının üretim<br />

kapasitesini yüzde 150 oranında artırdı.<br />

Yeni fırınların 15 Mayıs itibarıyla faal duruma<br />

geçtiğini açıklayan Decovita Seramik<br />

Decovita Seramik, iki yıl<br />

önce 40 milyon Euro yatırımla<br />

kurduğu, yıllık 4 milyon<br />

metrekare kapasiteli<br />

fabrikasını yüzde 150 büyüterek<br />

üretim kapasitesini<br />

yıllık 10 milyon metrekareye<br />

yükseltti. 15 Mayıs itibarıyla<br />

fabrikadaki yeni fırınların<br />

faal duruma geçtiğini söyleyen<br />

Decovita Seramik<br />

Kurucu Ortağı Ercan Uyan,<br />

“2016 yılında fabrikamızı<br />

açarken, iki yıl sonrası için<br />

kapasitemizi artıracağımızın<br />

sözünü vermiştik. Çalışma<br />

şevkimiz, ülkemize, ekonomimize<br />

ve Türk insanına<br />

duyduğumuz sonsuz güvenle<br />

bugün bunu başarmanın<br />

mutluluğunu yaşıyoruz”<br />

dedi.<br />

Decovita Seramik’ten<br />

%150 kapasite artırımı<br />

Kurucu Ortağı Ercan Uyan, “İki yıl önce<br />

fabrika açılışında, kendimize ve ülkemize<br />

bazı sözler vermiştik. Dünyanın önde gelen<br />

seramik üreticileri arasında yer alan<br />

ülkemize yaraşır seramikler üretecek, yeni<br />

yatırımlarla hem üretimi hem de istihdamı<br />

artıracak ve yurt dışı pazarına açılacaktık.<br />

Çalışma şevkimiz, ülkemize, ekonomimize<br />

ve Türk insanına duyduğumuz sonsuz güvenle<br />

bugün tüm sözlerimizi yerine getirmenin<br />

mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.<br />

50’den fazla ülkeye ulaşıldı, hedef<br />

80 ülke!<br />

Ek yatırımla birlikte yıllık dört milyon metrekare<br />

olan seramik üretimlerini 10 milyon<br />

metrekareye çıkaracaklarını söyleyen<br />

Uyan, “Son teknoloji ve tam otomasyonlu<br />

sistemle kurduğumuz fabrikamızda 410<br />

çalışanımızla birlikte 24 saat üretim yapıyoruz.<br />

Buna rağmen iki yıllık süreçte en<br />

büyük sıkıntımız gerek yurt içinden gerek<br />

yurt dışından hızla artan talebe karşılık<br />

verememek oldu. Şu anda yurt içindeki<br />

bayileşme hedeflerini tamamlamış, yurt dışında<br />

ise Avrupa, Afrika, Amerika ve Ortadoğu’daki<br />

50’den fazla ülkeye ürünlerimizi<br />

ihraç etme başarısını yakalamış durumdayız.<br />

Hedefimiz bu sayıyı yıl sonuna kadar<br />

80’e çıkarmak. İhracat alanında ülkemize<br />

değer katmak öncelikli hedeflerimiz arasında<br />

yer alıyor. Stratejimizi yüzde 30 iç<br />

pazar, yüzde 70 ihracat olarak şekillendiriyoruz.<br />

Özellikle Avrupa pazarını çok<br />

önemsiyoruz. Bu nedenle bu yıl Avrupa’da<br />

ofis açarak hem bu kıtada hem de ABD ve<br />

Güney Amerika’da daha da etkili olmayı<br />

planlıyoruz” diye konuştu.<br />

“Bu oranda kapasite artışı, önemli<br />

bir hamle”<br />

Dünyanın içerisinde bulunduğu ekonomik<br />

durgunluğa rağmen iki yılda yüzde 150<br />

kapasite artışını Decovita’nın ülkesine<br />

duyduğu güvene bağlayan Uyan, “Durmak,<br />

gerilemenin başlangıcıdır. Ülkemize<br />

olan borcumuzu hiçbir şekilde ödeyemeyiz.<br />

Ancak bu tür geniş ve sürekli istihdam<br />

oluşturan, ülkenin ihracat hedeflerine ciddi<br />

katkılar sunan yatırımlarla ülke ekonomisine<br />

katkı vermeyi kendimize bir vatandaşlık<br />

görevi olarak görüyoruz” dedi.<br />

Tekfen İnşaat’tan Azerbaycan’da<br />

Stratejik İşbirliği İmzası<br />

Tekfen İnşaat, Azerbaycan Enerji Bakanlığı ile “Yenilenebilir Enerji Projelerinin<br />

Geliştirilmesi Konusunda Stratejik İşbirliği” niyet mektubunu imzaladı.<br />

Tekfen İnşaat Genel Müdürü Levent<br />

Kafkaslı, 25. Caspian Oil & Gas Fuarı’nda<br />

Azerbaycan Enerji Bakan<br />

Yardımcısı Samir Veliyev ile bir araya<br />

geldi. Bu buluşmada yenilenebilir<br />

enerji projelerinin geliştirilmesi konusunda<br />

stratejik işbirliği kapsamında<br />

bir niyet mektubu imzalandı.<br />

1996 yılından beri faaliyet gösterdiği<br />

Azerbaycan’da, petrol ve gaz sanayi<br />

tesisleri, stadyum ve yüksek yapılar<br />

olmak üzere çok sayıda ileri teknolojiye<br />

sahip projeye imza atan Tekfen<br />

İnşaat, Hazar Bölgesi’nde stratejik<br />

önemini ve ekonomik gücünü her geçen<br />

gün artıran ülkede, işverenlerin<br />

tercih ettiği güvenilir bir çözüm ortağı<br />

olmaya devam ediyor.<br />

Tekfen İnşaat, bugüne kadar BTC<br />

Ham Petrol Boru Hattı, Şahdeniz<br />

Faz 1 ve Faz 2 çerçevesinde, boru<br />

hattı, petrol ve doğalgaz terminalleri<br />

ile deniz platformları olmak üzere,<br />

petrol ve gaza dayalı enerji alanlarında<br />

çok sayıda proje gerçekleştirdi.<br />

Şimdi de Azerbaycan’ın 2025 Stratejik<br />

Yol Haritası’nda yer alan Alternatif<br />

ve Yenilenebilir Enerji Sahaları’nın<br />

Geliştirilmesi konusunda da ülkenin<br />

hizmetinde olmaya devam edecek.<br />

Portföy çeşitliliğinin artırılmasına<br />

stratejik öncelik veren Tekfen İnşaat’ın<br />

bu yöndeki somut adımlarından<br />

biri de, yenilenebilir enerji konusunda<br />

daha aktif rol almak olacak. Azerbaycan<br />

Enerji Bakanlığı ile 29 Mayıs<br />

<strong>2018</strong> tarihinde atılan bu imza, bu açıdan<br />

da büyük önem taşıyor.<br />

İmza töreninde hazır bulunan Tekfen<br />

İnşaat Genel Müdürü Levent Kafkaslı<br />

niyet mektubunu “1996 yılından bu<br />

yana kesintisiz olarak iş yaptığımız<br />

Azerbaycan’ın ekonomik gelişimine<br />

önemli katkılarda bulunuyoruz.<br />

Bu imzayla bölgedeki işbirliklerimizi,<br />

yenilenebilir enerji projelerini de dahil<br />

ederek genişletmeyi planlıyoruz.<br />

Doğal enerji kaynakları açısından<br />

zengin bir ülke olan Azerbaycan’ın,<br />

sürdürülebilir bir gelecek vizyonu ile<br />

yenilenebilir enerji alanında yatırım<br />

yapmayı hedeflemesi, bu alanda bir<br />

atılım yapma niyetinde olan Tekfen<br />

İnşaat için potansiyel yatırım olanaklarının<br />

tespiti ve fizibilite çalışmalarını<br />

birlikte gerçekleştirebilmek adına<br />

çok önemli bir fırsat.” sözleriyle değerlendirdi.<br />

Sektörel<br />

94 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 95


Sektörel<br />

Geofoam Kongresi’ne Austrotherm<br />

Türkiye tecrübesi damga vurdu<br />

Avrupa’nın önde gelen inşaat malzemesi üretici gruplarından biri olan, ısı yalıtım ürünleri<br />

alanında 65 yıldır faaliyet gösteren Austrotherm’in ana sponsorluğunda bu yıl beşincisi<br />

düzenlenen EPS<strong>2018</strong> Uluslararası Geofoam Kongresi, sektör profesyonellerini Bafra’da<br />

bir araya getirdi. Türkiye’de ilk ve tek geofoam teknolojisi ile ürün geliştiren marka olan<br />

Austrotherm Türkiye, tecrübelerini sektöre sundu.<br />

Austrotherm Türkiye; “Isı Yalıtımı, Ülke Kazanımı” dedi,<br />

Müdür Yollara Düştü<br />

Isı yalıtım malzemeleri üretimi alanında geçmişi 65 yıl öncesine dayanan ve Avrupa’nın<br />

önde gelen gruplarından biri olarak Türkiye’de de 6 üretim lokasyonu ile 10 yıldır faaliyet<br />

gösteren Austrotherm Türkiye’nin Genel Müdürü Özgür Kaan Alioğlu, Enerji Kimlik<br />

Belgesi’ne 597 gün kala, Enerji Tasarrufu konusunda Türkiye’nin nabzını tutmak ve Isı<br />

Yalıtım Kalınlıkları’na dikkat çekmek amacıyla yola çıktı.<br />

Enerji kaybı sorununa ve enerji tasarrufu<br />

ile ısı yalıtım kalınlıkları arasındaki ilişkiye<br />

dikkat çekmek için Austrotherm Türkiye<br />

tarafından başlatılan “ISI YALITIMI,<br />

ÜLKE KAZANIMI” bilinçlendirme projesinin<br />

ilk etabında, Austrotherm Türkiye Genel<br />

Müdürü Özgür Kaan Alioğlu, “MÜDÜR<br />

YOLLARDA” kod adı ile motosikletiyle 30<br />

gün boyunca 30 ili gezecek. Alioğlu, gittiği<br />

illerde konut sakinleri, apartman yöneticileri,<br />

esnaf ve ustalar ile bir araya gelecek,<br />

okul ziyaretlerinde öğrenciler ile buluşacak.<br />

Enerji tasarrufu sağlanması amacıyla<br />

uygulanan mantolama sistemlerinde kullanılan<br />

ısı yalıtım levhalarının önemine<br />

ve yalıtım kalınlıklarına dikkat çekecek,<br />

Türkiye’nin illere göre ısı yalıtım kalınlığı<br />

haritası ve EKB hakkında bilgi paylaşımında<br />

bulunacak Alioğlu’nun 30 günlük<br />

serüveni, @muduryollarda sosyal medya<br />

hesaplarından takip edilebilecek.<br />

Enerji tasarrufu ve ısı yalıtımı özelinde<br />

hazırlanan bilgilendirme dokümanını 100<br />

bin kişiye ulaştırmayı hedefleyen Austrotherm<br />

Türkiye Genel Müdürü Özgür Kaan<br />

Alioğlu ayrıca, ülke boyutunda konuya<br />

dikkat çekmek için “ISI YALITIMI, ÜLKE<br />

KAZANIMI. Daha YESIL BIR DÜNYA ve<br />

daha fazla ENERJI TASARRUFU için,<br />

daha KALIN MANTOLAMA yaptıralım”<br />

konseptinde change.org’da kampanya<br />

başlattı.<br />

“Enerji ihtiyacımızın % 75’in ithal ediyoruz,<br />

dışa bağımlılığı azaltmalı, daha fazla<br />

enerji tasarrufu sağlamalıyız”<br />

Ülkemiz enerji ihtiyacının %75’ini ithal<br />

ediyor, dışa bağımlılık nedeniyle milli güvenlik<br />

açısından da ısı yalıtımı ve sunduğu<br />

enerji tasarrufu ülkenin birincil konularından<br />

bir olmalı diyen Alioğlu, “Enerji<br />

tüketimimizin yüzde 35’sini konutlarda<br />

kullanıyoruz. Konutlarda tüketilen enerjinin<br />

yüzde 70’inden fazlası, ısıtma ve soğutma<br />

amaçlı. 2017’de enerji ithalatı için<br />

37 milyar dolar harcadık ve ithal ettiğimiz<br />

enerjinin %35’ini yani 13 milyar dolarını<br />

konutlarda kullandık. Türkiye’de yaklaşık<br />

21 milyon konutun 16 milyona yakınında<br />

ısı yalıtımı yok. Dış cepheye uygulanacak,<br />

daha kalın ısı yalıtım levhası içeren<br />

mantolama uygulaması yapılması ile ortalama<br />

yüzde 50 oranında enerji ve yakıttan<br />

tasarruf sağlanabilir. Mantolama maliyetinin<br />

yaklaşık 20%’si ısı yalıtım levhası,<br />

30%’u diğer komponentler ve 50%’si de<br />

uygulama ve şantiye gideridir. Isı Yalıtım<br />

levhası kalınlığını 2 kat (100%) artırmak,<br />

mantolama maliyetini sadece % 20 artırırken,<br />

enerji tasarruf miktarını ise 2 kat artırmak<br />

anlamına gelir. Mantolamanın kalbinde<br />

yer alan ısı yalıtım levhasının daha<br />

kalın olması, enerji tasarrufunu etkileyen<br />

en önemli etkendir” dedi.<br />

“Ne kadar kalın ısı yalıtım levhası, o kadar<br />

fazla enerji tasarrufu. Doğru kalınlıkta<br />

ısı yalıtımı, bireyin ve ülkenin kazanımı”<br />

Austrotherm Türkiye Genel Müdürü Özgür<br />

Kaan Alioğlu ayrıca, “Türk Standartları<br />

Enstitüsü’nün mevcut yönetmeliğinde<br />

yer alan TS 825 Binalarda Isı Yalıtım Kuralları<br />

Standardı’ndaki sınır kalınlık değerleri<br />

ilgili şehirde uygulanması gereken<br />

minimum ısı yalıtım kalınlığı değerleridir.<br />

Bize bu kalınlık değerinin altında yapılan<br />

ısı yalıtımının kayda değer bir fayda<br />

sağlamayacağını söyler. Ancak daha çok<br />

enerji tasarrufu yapabilmemiz için ne kalınlıkta<br />

ısı yalıtım levhası kullanmamız<br />

gerektiğini söylemez. Çünkü ne kadar kalın<br />

ısı yalıtım levhası, o kadar fazla enerji<br />

tasarrufu demektir. Bu sebeple biz tüketicilerin<br />

yaptırdığımız mantolama sistemlerinde<br />

bütçemizin elverdiği en yüksek<br />

kalınlıkta ısı yalıtım levhasını kullanmamız<br />

gerekmektedir, bu hem birey olarak<br />

kendimize hem de ülkemize kazanım demektir”<br />

dedi.<br />

1 Ocak 2020 tarihinde zorunlu olacak<br />

Enerji Kimlik Belgesi’ne 597 gün kala<br />

Enerji Tasarrufu konusunda Türkiye’nin<br />

nabzını tutacak, ısı yalıtım kalınlıklarına<br />

dikkat çekecek ve konuyu gündeme getirecek<br />

olan “Müdür Yollarda” projesi @<br />

muduryollarda sosyal medya hesaplarını<br />

takip edebilir, Change.org’da yer alan “ISI<br />

YALITIMI, ÜLKE KAZANIMI. Daha YESIL<br />

BIR DÜNYA ve daha fazla ENERJI TA-<br />

SARRUFU için, daha KALIN MANTOLA-<br />

MA yaptıralım” isimli kampanyaya online<br />

imza ile destek verebilirsiniz.<br />

9 - 11 Mayıs <strong>2018</strong> tarihleri arasında EPS-<br />

DER – EPS Sanayi Derneği tarafından<br />

düzenlenen, 5. Uluslararası Geofoam<br />

Konferansı Bafra’da gerçekleştirildi. Sektörün<br />

gelişimine sponsorluk projeleri ile<br />

de destek olan Austrotherm Türkiye’nin<br />

ana sponsorluğunda gerçekleşen kongreye,<br />

Almanya, Birleşik Arap Emirlikleri,<br />

Çekya, Finlandiya, Güney Afrika, Güney<br />

Kore, Hindistan, Hollanda, İtalya, Japonya,<br />

Kanada, Mısır, Namibya, Nijerya, Norveç,<br />

Romanya, Rusya, Suudi Arabistan,<br />

Slovakya, Şili ve Türkiye’nin yer aldığı 23<br />

Avrupa’nın önde gelen inşaat malzemesi üretici gruplarından<br />

biri olan, ısı yalıtım ürünleri alanında 65 yıldır faaliyet gösteren<br />

ve 10 yıldır Türkiye’de üretim yapan Austrotherm, ‘KalDer<br />

Ulusal Kalite Hareketi İyi Niyet Bildirgesi’ni imzalayarak, Ulusal<br />

Kalite Hareketi Programına katıldı.<br />

EFQM Mükemmellik Modeli’ni kurulduğu günden bu yana<br />

bir yönetim modeli olarak benimseyen Austrotherm Türkiye,<br />

bildirgeyi imzalayarak kalite odaklı yaklaşımında bir adım<br />

daha atmış oldu. Türkiye Kalite Derneği’nin (KalDer) başlattığı<br />

ve kurumlarda mükemmellik kavramının benimsenmesini<br />

hedefleyen ‘Ulusal Kalite Hareketi İyi Niyet Bildirgesi’ni<br />

Austrotherm Türkiye adına Genel Müdür Özgür Kaan Alioğlu<br />

imzaladı.<br />

Austrotherm Türkiye, kuruluşlarda müşteri, çalışan, toplum,<br />

tedarikçiler dahil tüm paydaşlarının beklentilerini karşılayan,<br />

üst düzeyde performans göstermesini ve sürdürülebilir bir<br />

başarıyı elde etmesini hedefleyen EFQM (Avrupa Kalite<br />

Austrotherm ulusal kalite hareketi’ne katıldı<br />

ülkeden 149 profesyonel katıldı. Sektörün<br />

nabzını tutan etkinlik, Türkiye’den ve dünyanın<br />

çok farklı coğrafyalarından alanında<br />

uzman akademisyenler, araştırmacıları,<br />

geoteknik mühendisleri, inşaat mühendisleri,<br />

zemin mekanikçileri, EPS Geofoam<br />

üreticileri, EPS hammadde tedarikçileri,<br />

EPS imalatında kullanılan makine ve ekipman<br />

üreticisi firmalar ile inşaat sektörünün<br />

önde gelen müteahhitlik firmalarını, proje<br />

firmalarını, müşavirlerini, ve STK temsilcilerini<br />

ve kamu ile özel sektör temsilcilerini<br />

bir araya getirdi. Austrotherm’in Türkiye’deki<br />

sektör profesyonellerine yönelik<br />

özel bir davet de gerçekleştirdiği etkinlikte,<br />

geofoam teknolojisindeki son gelişmeleri<br />

de tartıştı. Platformda, Türkiye’de ilk ve<br />

tek geofoam teknolojisi ile ürün geliştiren<br />

marka olan Austrotherm Türkiye, kongrede<br />

bir başarı hikayesi olarak Austrotherm geoBLOCK”®”<br />

ürününe dair bilgileri paylaştı.<br />

Düzenlenen gala yemeğinde ana sponsorlardan<br />

biri olan Austrotherm Türkiye’ye teşekkür<br />

plaketi, EPSDER Derneği Başkanı<br />

Erdem Ateş tarafından takdim edildi.<br />

Austrotherm Türkiye İnşaat Mühendisliği<br />

Uygulamaları Yöneticisi Dr. Emre Akınay;<br />

kongre ile ilgili, “Başta otoyol ve köprü yaklaşımı<br />

inşaatlarında kullanımı olmak üzere<br />

EPS Blok teknolojisinin birçok kullanım<br />

alanı üzerine nitelikli çalışmaların sunulduğu<br />

EPS<strong>2018</strong> Uluslararası Geofoam Kongresi,<br />

teknolojinin Türkiye’deki ilerlemesine<br />

ivme kazandıracaktır” dedi.<br />

1972 yılında gerçekleştirilen Dünyadaki<br />

ilk EPS Blok yol uygulamasının tasarımcı<br />

mühendisleri Tor Erik Frydenlund ve Geir<br />

Refsdal’ın onuruna düzenlenen etkinliğe,<br />

EPS Blok teknolojisi ile gerçekleştirdikleri<br />

çalışmalar ile dünya çapında tanınan Steven<br />

Bartlett, Roald Aabøe, Jan Vaslestad,<br />

Milan Duškov, David Arellano gibi isimler<br />

de katılım gösterdi.<br />

Yönetim Vakfı) Mükemmellik Modeli kapsamında imzaladığı<br />

“Ulusal Kalite Hareketi İyi Niyet Bildirgesi” ile mükemmelliğin<br />

temel kavramlarını benimseme ve yaşama geçirme konusunda<br />

kararlılıkla ilerlemeyi taahhüt etmiş oldu.<br />

96 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 97


Sektörel<br />

Çimsa’dan <strong>2018</strong>’e güçlü başlangıç:<br />

360 Milyon TL Ciro, 37 milyon TL net kar<br />

Çimsa, gelişmiş üretim yetkinlikleri ve operasyonel verimliliğe dayalı iş modeli ile <strong>2018</strong>’e<br />

karlı bir başlangıç yaptı. Yılın ilk çeyreğine ait cirosu 360 milyon TL’ye ulaşan şirketin net<br />

karı ise 37 Milyon TL olarak açıklandı<br />

Karlı ve sürdürülebilir büyüme hedefiyle 46<br />

yıldır çimento ve yapı malzemeleri sektörüne<br />

öncülük eden Çimsa, başarı ivmesini<br />

yılın ilk çeyreğinde de sürdürdü. Kamuoyu<br />

ile paylaşılan finansal verilere göre Çimsa’nın<br />

3 aylık cirosu 360 Milyon TL olarak<br />

gerçekleşirken, şirketin net karı ise 37 Milyon<br />

TL’ye ulaştı.<br />

Nevra Özhatay / Çimsa Genel Müdürü<br />

Başarımızın Formülü: Toplumsal<br />

Sorumluluk Bilincimiz, Öncü<br />

Yatırımlarımız, Güçlü Kurumsal ve<br />

Mali <strong>Yapı</strong>mız<br />

Çimsa Genel Müdürü Nevra Özhatay, “Şirketimizin<br />

yurtdışı ve Türkiye piyasalarındaki<br />

risk ve fırsatları öngörme gücünü yetkinliklerimizle<br />

birleştirerek, bu yıla da güçlü bir<br />

performansla başlangıç yaptık. 106 milyon<br />

ABD doları ile tarihimizin en yüksek yatırım<br />

seviyesini gerçekleştirdiğimiz 45. yılımızı<br />

geride bırakırken, rekabetçi üretim gücümüzü<br />

koruyarak büyümemizi sürdürüyor,<br />

Türkiye çimento ve yapı malzemeleri sektörüne<br />

öncülük ediyoruz. Bu topraklardan<br />

beslenen bir şirket olarak her daim ülkemize<br />

değer katıyor, toplumdan aldığımızı<br />

yine topluma veriyoruz” dedi.<br />

2014 yılında temelleri atılmaya başlanan<br />

üç büyük fabrika yatırımının meyvesinin<br />

toplandığı bir yıla girildiğini belirten Özhatay,<br />

“Afyonkarahisar Fabrikamızın Halımoru<br />

Köyü’ndeki modern üretim tesisine<br />

taşınmasını tamamladık. Eskişehir Fabrikamızdaki<br />

I. Üretim Hattı’nın hem gri hem<br />

beyaz klinker üretebilecek şekilde modifikasyonunun<br />

gerçekleştirdik ve Niğde Fabrikamızda<br />

ön ısıtıcı ve kapasite artırımı<br />

yatırımlarını yılın ilk çeyreği itibariyle devreye<br />

soktuk. İnanıyoruz ki, bu atılımlar neticesinde<br />

yurt içi ve yurt dışında Çimsa’nın<br />

marka gücüne katkıda bulunarak, kararlı<br />

adımlarla şirketimizi geleceğe taşıyacağız”<br />

dedi.<br />

“Şirketlerin sürdürülebilirliği,<br />

entegre düşünceyi<br />

içselleştirmekten geçiyor”<br />

Uzun yıllardır başarıyla yürütülen sürdürülebilirlik<br />

faaliyetlerini her yıl yaptığı raporlama<br />

ile paylaşan Çimsa, bu çalışmaları<br />

bir adım öteye taşıyarak, geçtiğimiz yıl<br />

reel sektörde bir ilke imza atarak hazırladığı<br />

Entegre Faaliyet Raporu’nun ikincisini<br />

Nisan ayında yayınladı. Şirketin 2017 yılına<br />

dair ekonomik, toplumsal ve çevresel<br />

yatırımlarının yanı sıra kısa, orta ve uzun<br />

vadede iş stratejisini ortaya koyan rapor<br />

hakkında Özhatay, “Çimsa olarak dünyada<br />

yaşanan gelişmeleri yakından takip ediyor,<br />

iyi uygulama örneklerini şirketimize taşıyor,<br />

öncülük ettiğimiz yeniliklerle ülkemize<br />

katkı sağlamayı görev ediniyoruz. Çağın<br />

gerekliliklerini yerine getiren bir şirket olma<br />

yolculuğumuzda pusulamız, tüm faaliyetlerimizin<br />

de kaldıracı olan sürdürülebilirliktir.<br />

Entegre düşüncenin şirket içerisinde yayılımının<br />

sağladığı fayda ile alanımızdaki<br />

liderliğimizi uzun yıllar sürdüreceğimize ve<br />

diğer şirketler için yol gösterici olacağımıza<br />

inanıyoruz” şeklinde konuştu.<br />

Eskişehir Fabrika<br />

Afyon Fabrika<br />

98<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


Sektörel<br />

Danfoss “Sustainable Energy for All”<br />

ile iş birliğine imza attı<br />

Isıtma, soğutma, motor kontrol sistemleri ve güç çözümleri alanlarında dünya lideri<br />

Danfoss, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilirlik Gelişim Hedefi (SDG7) sürecini hızlandırmak<br />

için Sustainable Energy for All (SEforALL) inisiyatifinin yeni tedarik partneri oldu.<br />

SEforALL CEO’su Rachel Kyte ve Danfoss Soğutma Bölümü Başkanı Jürgen Fischer, Lizbon-Portekiz’de<br />

SEforALL Forumunda düzenlenen bir törenle ortaklık anlaşmasını imzalarken.<br />

SDG7; tüm dünyada modern enerji hizmetlerine<br />

erişim sağlamayı, verimliliği<br />

artırmayı ve yenilenebilir enerji kaynaklarının<br />

kullanımını artırmayı hedefliyor.<br />

Danfoss, enerji tasarruflu çözümlerin<br />

faydaları ve sınıfının en iyisi mevcut soğutma<br />

teknolojilerinin enerji tasarrufu potansiyeli<br />

hakkında farkındalığı aktif olarak<br />

artırıyor.<br />

Danfoss, son üç yılda SEforALL ile sürdürdüğü<br />

yakın iş birliği çalışmalarının ardından<br />

inisiyatifinin resmi tedarik partneri<br />

oldu. SEforALL, SDG7 doğrultusunda<br />

dünya genelinde sürdürülebilir enerjiye<br />

erişimi ve 2030 yılında bunun nasıl gerçekleştirilebileceğini<br />

tartışmak için devlet,<br />

özel sektör ve sivil toplum liderlerini<br />

bir araya getiren ve kâr amacı gütmeyen<br />

küresel bir kuruluştur. Yeni partneri olarak<br />

Danfoss, enerji verimliliği, bölgesel enerji<br />

sistemleri, soğutma teknolojisi ve bina verimliliği<br />

ile ilgili faaliyetleri destekleyecek.<br />

Danfoss, tamamıyla enerji verimliliğini<br />

hızlandırmaya odaklanıyor. Bölgesel<br />

enerji de, Danfoss’un kentlerin kendi<br />

enerji sistemlerini geliştirmelerine yardımcı<br />

olmak için SEforALL ile güçlü bir<br />

fikir liderliği sergilediği ve ortak hareket<br />

ettiği alanlardan birisi. Danfoss’u destekleyen<br />

Bitten and Mads Clausen Derneği,<br />

yeterli kapasiteyi sağlamak için 2016 yılında<br />

UN City UNEP-DTU departmanında<br />

“Kentlerde Bölgesel Enerji İnisiyatifi”nin<br />

hayata geçirilmesi konusunda çalışan<br />

üç bölgesel enerji uzmanının üç yıllık 9<br />

milyon Danimarka Kronu olan masrafını<br />

üstlendi.<br />

Danfoss, Bölgesel Enerji Hizmetlerinin<br />

(DES) hızlanması için UN Environment<br />

ve SEforALL ile yakın iş birliğine devam<br />

edecek. SDG7´nin küresel enerji verimliliğini<br />

artırma oranını ikiye katlama<br />

çağrısını hayata geçirmek için ağırlıklı<br />

olarak verimli bölgesel ısıtma ve soğutma<br />

hizmetlerinin dünya genelinde benimsenmesini<br />

sağlamak ve enerji verimliliği<br />

politikası, faaliyetleri ve yatırımlarının geliştirilmesi<br />

hedefleniyor.<br />

SEforALL CEO’su ve BM Sustainable<br />

Energy for All Özel Temsilcisi Rachel<br />

Kyte: “Danfoss gibi şirketler, sürdürülebilirlik<br />

gelişim hedeflerini gerçekleştirmenin<br />

ne tür başarıları beraberinde getireceğini<br />

dünyanın görmesine yardımcı olabilir.<br />

Sürdürülebilir enerjiyle ilgili SDG7 hedefine<br />

ulaşmak için yarıştığımız bu zamanda<br />

bizi heyecanlandıracak çok şey var. Bununla<br />

birlikte ilerleme hâlâ gereken hızda<br />

veya ölçekte değil; özel sektör, devlet<br />

ve sivil toplum arasındaki ortaklıklara her<br />

zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulmaktadır”<br />

dedi. “SEforALL tedarik partneri<br />

olarak Danfoss, sürdürülebilir enerji<br />

hareketindeki liderlik rolünü genişleterek<br />

enerji verimliliğinde devrim yaratma çabalarına<br />

tüm dünyadan erişim ve derin bir<br />

uzmanlık sağlamaktadır.”<br />

Danfoss Soğutma Bölümü Başkanı ve<br />

Danfoss Grubu Yönetim Kurulu Üyesi<br />

Jürgen Fischer ise görüşlerini şu sözlerle<br />

ifade etti: “Resmi SEforALL partneri olduğumuz<br />

için son derece memnunuz. Bu<br />

Danfoss için doğal bir adım, çünkü enerji<br />

verimli çözümler geliştirmeye odaklanıyoruz.<br />

Enerji verimliliğini ikiye katlamak ve<br />

SDG7 hedefine ulaşabilmek için kentlerde<br />

bölgesel enerji alanında çalışmak zorunda<br />

olduğumuzun bilincindeyiz. Enerji<br />

giderlerinden tasarruf ve enerji verimliliği<br />

sağlayarak iklim değişikliği ile mücadele<br />

edeceğimizi, böylelikle hem müşterilerimize<br />

hem de gezegenimize yardımcı olabileceğimizi<br />

gösterdik.”<br />

Söz konusu ortaklık, Jürgen Fischer’in<br />

geçen yıl Danfoss’u temsilen Cooling for<br />

All Global Paneli’ne katılımının ardından<br />

gerçekleşti. Bu panelin sonunda tüm<br />

dünyada uygun maliyetli ve sürdürülebilir<br />

soğutma çözümlerine erişimin nasıl artırılabileceğine<br />

dair tavsiyeleri ve bulguları<br />

içeren bir rapor hazırlanıyor. Raporun<br />

<strong>2018</strong> Temmuz ayında yayınlanması bekleniyor.<br />

Akçansa Betonik Fikirler Proje Yarışması<br />

törenle tamamlandı<br />

Türkiye’nin lider yapı malzemeleri şirketi Akçansa tarafından bu yıl ‘Ses Getiren Bir Fikir<br />

Ver’ mottosuyla gerçekleştirilen Betonik Fikirler Proje Yarışması’nın ödül töreni, Sabancı<br />

Center’da gerçekleştirildi.<br />

Bu yıl dokuzuncusu düzenlenen Betonik<br />

Fikirler Proje Yarışması’na 146 üniversite<br />

başvurusuyla rekor katılım sağlandı. Yarışmada<br />

İstanbul Teknik Üniversitesi öğrencileri<br />

birinci olurken, ikinciliği Karabük<br />

Üniversitesi, üçüncülüğü ise Selçuk Üniversitesi<br />

öğrencileri kazandı.<br />

Türkiye’nin lider yapı malzemeleri şirketi<br />

Akçansa tarafından bu yıl dokuzuncusu<br />

düzenlenen Betonik Fikirler Proje Yarışması,<br />

Türkiye’nin dört bir yanındaki 146<br />

üniversiteden öğrencilerin katılımıyla gerçekleşti.<br />

Bu yıl kendi rekorunu kırarak<br />

gerçekleşen Betonik Fikirler’in ödül töreni,<br />

ünlü radyocu Geveze’nin sunumuyla Sabancı<br />

Center’da yapıldı. Törene, Sabancı<br />

Holding İnsan Kaynakları Grup Başkanı<br />

Hakan Timur, Akçansa Genel Müdürü Şahap<br />

Sarıer’in yanı sıra Betonik Fikirler Proje<br />

Yarışması jüri üyeleri, Akçansa çalışanları,<br />

iş ortakları ve finalist öğrenciler katıldı.<br />

Jüri değerlendirmesi sonucunda 9. Betonik<br />

Fikirler Yarışması’nın birinciliğini, İstanbul<br />

Teknik Üniversitesi öğrencilerinin Terleyen<br />

Beton Grubu aldı. İkinciliği Karabük Üniversitesi’nden<br />

Algrega alırken, Selçuk Üniversitesi<br />

öğrencilerinden oluşan Bir Torba<br />

Hayat yarışmayı üçüncü olarak tamamladı.<br />

Gençlerin gündeminde<br />

sürdürülebilirlik var<br />

Birincilik ödülünü alan Terleyen Beton Grubu,<br />

doğada hayatta kalmak için rüzgardan<br />

su elde etme becerisine sahip canlılardan<br />

ilham alarak betonu yeniden yorumladı. Bu<br />

sayede yeni bir fonksiyon kazanan beton<br />

aerodinamik bir yapıya kavuşarak havadaki<br />

nemi suya dönüştürebilmekte ve suyun<br />

yeniden kullanımını sağlamaktadır.<br />

Birinci grup üyelerine MacBook Air, ikinci<br />

grup üyelerine iPad Pro, üçüncü grup üyelerine<br />

ise Apple Watch hediye edildi.<br />

Timur: “Gençlere yatırım yapmak bizim en<br />

önemli sorumluluğumuz”<br />

Sabancı Holding İnsan Kaynakları Grup<br />

Başkanı Hakan Timur, üniversite-sanayi iş<br />

birliğinin önemine değinerek “Betonik Fikirler<br />

Proje Yarışması’nın ilk yılından bugüne<br />

artan bir katılım olduğunu görüyoruz. Yarışamaya<br />

başvuran üniversiteler ve üniversite<br />

çeşitliliği Betonik Fikirler Yarışması’nın<br />

çıkış amacına ulaştığını açıkça gösteriyor.<br />

Betonun, çimentonun farklı alanlarının<br />

neler olacağını görmek anlamak için yola<br />

çıkmış olabiliriz; fakat görüyoruz ki zaman<br />

içinde üniversite – sanayi iş birliğine ışık<br />

tutmak, genç arkadaşların çalışmalarını<br />

desteklemek, fikirleri almak anlamında<br />

da yol kat edildi. ‘Yeni Neslin Sabancısı’<br />

mottosuyla harekete geçtiğimiz dönemde,<br />

şirketlerimizi, yeni nesil arkadaşlarımızın<br />

çalışmak isteyeceği ortam haline getirmeye<br />

çalışıyoruz. Geleceğimizi emanet edeceğimiz<br />

gençleri iş dünyasında aramızda<br />

görmekten, onların dünyayı yakından takip<br />

eden, yenilikçi ve vizyoner bakış açılarından<br />

beslenmekten büyük mutluluk ve gurur<br />

duyuyoruz” dedi.<br />

Sarıer: “Hep birlikte yeni bir rekora<br />

imza attık”<br />

Akçansa’nın genç yeteneklere büyük<br />

Şahap Sarıer / Akçansa Genel Müdürü<br />

önem verdiğini belirten Akçansa Genel<br />

Müdürü Şahap Sarıer ise “Betonik Fikirler<br />

Proje Yarışması’na yapılan başvurular<br />

her geçen yıl çığ gibi katlanarak büyüyor.<br />

Bu yıl ‘Ses Getiren Bir Fikir Ver’ temasını<br />

işlediğimiz yarışmamıza tam 679 grup<br />

başvurusu yapıldı. Bu, tüm zamanların en<br />

yüksek grup başvuru sayısı oldu. 2010 yılında<br />

16 üniversite ve 64 öğrenci başvurusu<br />

ile başladığımız süreçte bugün 1500’e<br />

yakın başvuru aldık. Bu ilgi bize gösteriyor<br />

ki, fikrine önem verilmesini isteyen, çevresindeki<br />

sorunları fark eden, geleceği için<br />

endişelenen ve bunu düzeltmek için istek<br />

duyan gençlerimiz var.” diye konuştu.<br />

Akçansa, Betonik Fikirler Proje Yarışması<br />

jüri üyeleri adına TOÇEV’e destekte bulundu.<br />

100 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 101


Sektörel<br />

Yeni kanunla konut otoparklarına<br />

önemli değişiklikler geliyor<br />

Konut ve iş yeri otoparklarında ısı yalıtımı zorunlu hale geliyor. Çevre ve Şehircilik<br />

Bakanlığı tarafından hazırlanarak 22 Şubat <strong>2018</strong> tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan<br />

‘Yeni Otopark Yönetmeliği’ 01 <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>’de yürürlüğe giriyor.<br />

Yeni yönetmelik ile bodrum kat tavanlarına<br />

ısı yalıtımı yapılması zorunlu hale geliyor.<br />

Bu uygulama ile binalarda yetersiz<br />

yalıtılmış ya da hiç yalıtılmamış otopark<br />

ve bodrum kat tavanlarından kaynaklanan<br />

ısı kayıplarının önüne geçilmesi<br />

amaçlanıyor.<br />

Şehirlerde otopark kapasitesinin artırılmasını<br />

ve yerleşim yerlerinde araçların<br />

yol açtığı trafiği önlenmesini hedefleyen<br />

Bakanlık, binalarda her daire için en az<br />

1 araçlık otopark inşasını zorunlu hale<br />

getirecek. Otopark ve bodrum katların<br />

üstünde bulunan daire ve iş yerlerinin döşemelerinden<br />

kaybolan ısı enerjisini önlemek<br />

ve verimli ısınmayı sağlamak üzere,<br />

otopark tavanlarının ısı yalıtımı önem kazanacak.<br />

Otoparklardaki enerji kayıplarına<br />

‘Multipor’ çözümü<br />

Sektöründe ilklerin öncüsü Türk Ytong,<br />

enerji verimliliği ve yangın güvenliği konularında<br />

beklentileri karşılayan “Multipor<br />

Isı Yalıtım Levhası” ile bodrum kat<br />

otoparklarının tavan yalıtımlarında fark<br />

yaratıyor. Avrupa’nın da tercih ettiği ısı<br />

yalıtım çözümü olan, mineral esaslı ve<br />

yüzde 100 yangına dayanıklı Multipor ile<br />

binaların bodrum kat otopark tavanlarından<br />

yaşanacak ısı kayıplarının önüne güvenle<br />

geçiliyor.<br />

Türk Ytong Genel Müdürü Gökhan Erel,<br />

yapılarda bodrum kat kullanımının artmasıyla<br />

yangına dayanıklı ısı yalıtım ürünlerinin<br />

daha da önem kazandığını belirtiyor:<br />

Gökhan Erel / Türk Ytong Genel Müdürü<br />

“Binaların altına inşa edilen otoparklarda<br />

en önemli konu, bodrum katının üstündeki<br />

konut ya da iş yerlerinin yaşam kalitesini<br />

azaltmamak hatta arttırmak. Çünkü bodrum<br />

katlarında ciddi bir ısı yalıtım sorunu<br />

mevcut. Bu katlarda kullanılan malzemelere<br />

de en az binanın kendisi kadar özen<br />

gösterilmesi gerekiyor. Bodrum katlarındaki<br />

ısı yalıtımı, aslında binanın tümündeki<br />

enerjinin dolaşımı ve korunması açısından<br />

hayati öneme sahip. Multipor Isı Yalıtım<br />

Levhası, otopark ve bodrum katlarında yaşanan<br />

bu önemli soruna güvenli, sağlıklı<br />

ve ekonomik çözüm sunuyor.’ dedi. Erel<br />

ayrıca, ‘başta kamuya açık binalar olmak<br />

üzere bodrum katı otopark olarak değerlendirilecek<br />

tüm yapılarda ve yangından<br />

kaçışın zor olduğu yerlerde yangın dayanımı<br />

yüksek olan malzemeler tercih edilmeli.<br />

Multipor, A1 sınıfı hiç yanmaz bir ürün<br />

olarak, ısı yalıtımı uygulamalarında yüzde<br />

100 yangın güvenliği sağlıyor. Bakanlığımızın<br />

yürürlüğe sokacağı bodrum kat otopark<br />

yönetmeliğinin, kentlerde önemli bir<br />

sorun haline gelen otopark sorununa katkı<br />

sağlayacağını düşünüyoruz’ dedi.<br />

102<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


Sektörel<br />

Marshall yepyeni renk<br />

koleksiyonunu tanıttı<br />

Marshall’ın, kullanıcılarının dekorasyon eğilimlerine uygun olarak “Klasik”, “Canlı” ve “Trend”<br />

renkler 3 ana başlığında topladığı yepyeni renk koleksiyonu iddialı 96 renkle ilham veriyor.<br />

İzocam’dan Endüstriyel Binalar için<br />

iki yeni ürün birden<br />

İzocam mineral yün ailesine yeni katılan İzocam Endüstriyel Bina Levhası ve İzocam<br />

Endüstriyel Bina Levhası R+ ürünleri, ısı ve ses yalıtımı ile yangın güvenliği sağlamasının<br />

yanında, hafifliği sayesinde kolayca taşınabiliyor ve yerinde yapılan uygulamalar sırasında<br />

uygulayıcılara büyük bir kolaylık sunuyor.<br />

“Renklendir Hayatı” sloganıyla hayatımıza<br />

renk katmaya devam eden Marshall, uzman<br />

renk tasarımcıları tarafından oluşturulan<br />

yeni renk koleksiyonunu tanıttı. Marshall’ın<br />

“Klasik Renkler”, “Canlı Renkler” ve<br />

“Trend Renkler” olarak 3 ana başlık altında<br />

toplanan yeni koleksiyonu toplam 96 renkten<br />

oluşuyor. Böylece Marshall, yeni koleksiyonunda<br />

her dekorasyon zevkine ve<br />

yaşam alanlarına uygun renk önerileriyle,<br />

tüketicilerin renk seçim sürecini kolaylaştırıyor.<br />

Marshall’ın yeni renk koleksiyonunun tanıtımı<br />

AkzoNobel Marshall Pazarlama Müdürü<br />

Pınar Adabağ, Marshall İletişim Müdürü<br />

Betül Değirmenci ve Global Renk Estetik<br />

Merkezi Başkanı Heleen Van Gent’in katılımıyla<br />

gerçekleştirildi.<br />

Yeni renk koleksiyonu hakkında bilgi veren<br />

Adabağ, “Renklere olan tutkumuzdan yola<br />

çıkarak hazırladığımız yeni renk koleksiyonumuzu<br />

sizlerle paylaşmanın mutluluğu<br />

ve heyecanı içindeyiz. Dekorasyonun en<br />

önemli unsuru ve tamamlayıcısı olan duvarlar<br />

için renk ve dekorasyon uzmanları-<br />

Marshall’ın yeni koleksiyonu üç<br />

ana grupta toplanıyor<br />

Adabağ, yeni koleksiyonu “Klasik Renkler”,<br />

“Canlı Renkler” ve “Trend Renkler”<br />

olmak üzere 3 grupta toplandığını belirterek<br />

şunları söyledi: “Bu yıl dekorasyonda<br />

yükselen renk tonlarını da Trend Renkler<br />

koleksiyonumuzla beğeninize sunuyoruz.<br />

Grinin modern tonlarını, esrarengiz morlarla<br />

bir araya getirerek dekorasyonunuzda<br />

modern etkileri kolaylıkla vurgulayabilirsiniz.<br />

Gelin Teli, Meteor, Tütsü açık gri tonlarını<br />

temsil ederken, öne çıkan Karakalem<br />

ile koyu gri, Su Sümbülü ile gri mor tonları<br />

ve Rıhtım ile grinin mavi tonları keşfedilebilirken,<br />

grinin yeşil tonları için Zeytin Dalı<br />

favori renklerimizden.”<br />

“Klasik Renkler koleksiyonumuzda, her dekorasyona<br />

kolaylıkla uyum gösteren doğal<br />

tonların büyüleyici zarafetini sunuyoruz.<br />

Son derece yumuşak bej ve toprak renkleri,<br />

aydınlatıcı sarılar, buğulu yeşil ve puslu<br />

mavi tonlarıyla klasik renkler grubunu<br />

tercih ederek dingin mekânlar oluşturmak<br />

bilirsiniz. Bu serimizde ise Sabah Güneşi,<br />

Nar ve Ceviz Yeşili ile güçlü canlı etki isteyen<br />

tüketicilerimiz, Akşam Sefası, Afrika<br />

Menekşesi ve Kristal renklerimizle denge<br />

etkisi yaratacak tonları tercih edebilecekler.”<br />

AkzoNobel Global Renk Estetik Merkezi<br />

Başkanı Heleen Van Gent: “bir sonraki yılın<br />

eğilimi ve teması ile yılın rengini belirliyoruz.”<br />

Marshall’ın yeni renk koleksiyon tanıtımı<br />

yanısıra, markanın renk çalışmalarında<br />

AkzoNobel bilgi birikimi ve tecrübesinin<br />

önemi de vurgulanarak, AkzoNobel Global<br />

Renk Estetik Merkezi Başkanı Heleen Van<br />

Gent, her sene gerçekleştirilen Uluslararası<br />

Renk Trendleri çalışmalarına değindi. Bu<br />

çalışmalarda dünya genelinde önde gelen<br />

dekoratör, iç mimar, modacı, renk uzmanları,<br />

sosyal psikologlar ile bir araya gelerek,<br />

bir sonraki yılın eğilimi ve teması ile yılın<br />

rengini belirlediklerini vurgulayan Gent,<br />

bu çerçevede hazırlanan koleksiyonlar ve<br />

renk önerileri sunduklarını belirtti.<br />

“Amacımız, trendlerin renklere ve dekoras-<br />

Yalıtım sektörünün öncü markası olarak<br />

her ihtiyaca yönelik ürün ve çözümleri<br />

ile sektöre katkı sağlamayı sürdüren İzocam,<br />

gerçekleştirdiği Ar-Ge çalışmaları<br />

sonucunda mineral yün ürün grubuna iki<br />

yeni ürün daha ekledi. Yerinde uygulama<br />

yapılan metal binaların çatı ve cephelerinde<br />

iki metal levha arasında kullanılan<br />

İzocam Endüstriyel Bina Levhası (EBL)<br />

ve İzocam Endüstriyel Bina Levhası R+<br />

(EBL R+) ısı ve ses yalıtımı ile yangın<br />

güvenliği sağlarken hafifliği sayesinde<br />

kolayca taşınıyor ve esnek yapısıyla kolay<br />

uygulanabiliyor. Bu ürünlerin bir diğer<br />

özelliği ise bünyesine su almaması… Bu<br />

sayede, yağmur suyunun ürüne zarar<br />

verme riski ortadan kalkıyor, zamandan<br />

ve iş gücünden tasarruf sağlanıyor. Endüstriyel<br />

yapılara ısıl konfor getirmeyi hedefleyen<br />

ürünler, çevre dostu olmalarıyla<br />

da dikkat çekiyor. İzocam’ın CE ve EU-<br />

CEB belgelerine sahip ürünlerin kalitesi,<br />

uluslararası alanda da kabul görüyor.<br />

İzocam’ın yeni ürünlerinden EBL 37 mW/<br />

mK ısı iletkenlik değerine sahipken, EBL<br />

R+ ise 35 mW/mK iletkenliğe sahip olarak<br />

tasarlandı. Bu özellikleriyle etkin ısı yalıtımı<br />

yapan malzemeler, enerji verimliği<br />

konusunda oldukça iddialı.<br />

Türkiye’de yalıtım sektörüne “izocamlatma”<br />

sözcüğünü kazandıran İzocam’ın,<br />

endüstriyel binalarda, yerinde yapılan<br />

metal çatı ve duvar uygulamalarında kullanılmak<br />

üzere sektöre sunduğu bu ürünlerin<br />

uygulanması da son derece pratik.<br />

Kendi kendini taşıyabilen, eğilmez sarkmaz<br />

ve bunlarla birlikte esnek nitelikteki<br />

ürünler uygulama kolaylığı sunuyor.<br />

Farklı kalınlıklarda üretilen İzocam Endüstriyel<br />

Bina Levhası ve İzocam Endüstriyel<br />

Bina Levhası R+’ın ısı ve ses yalıtımının<br />

yanı sıra, A1 sınıfı yanmaz özelliği<br />

sayesinde yangın güvenliği sağladığının<br />

da altını çizen İzocam Genel Direktörü Levent<br />

Gökçe şunları söyledi: “Yalıtım malzemelerinin<br />

kalınlığı son derece önemli.<br />

Türkiye 2017 yılında enerji hammaddeleri<br />

ithalatına 37 milyar dolardan fazla ödeme<br />

yaptı. Son 10 yılda enerji ithalatımızın<br />

ülke ekonomisine bedeli 400 milyar doların<br />

üzerinde... Tükettiğimiz enerjinin yaklaşık<br />

dörtte üçünü dışarıdan ithal ediyoruz.<br />

Bu düzeyiyle enerji ithalatı, dış ticaret<br />

açığının en önemli kısmını oluşturuyor.<br />

Cari açığı daha düşük seviyelere indirmek<br />

ve enerjide aşırı dışa bağımlılığımızı<br />

azaltmak açısından konutlarımızda yapacağımız<br />

enerji tasarrufu büyük önem taşıyor.<br />

Doğru malzeme ve uygun kalınlık ile<br />

yalıtım yapılan binalar enerji tasarrufu için<br />

atılacak en büyük adımdır. İzocam’ın yeni<br />

ürünleri, 37 mW/mK ısı iletkenlik değerine<br />

sahip EBL ile 35 mW/mK ısı iletkenlik değerine<br />

sahip EBL R+ önemli bir ihtiyaca<br />

çözüm getiriyor.”<br />

Alışveriş merkezleri, sanayi yapıları, spor<br />

salonları, hastaneler, okullar gibi mekânlarda<br />

yangın dayanımı yüksek yanmaz<br />

yalıtım malzemeleri kullanımının oldukça<br />

önemli olduğunu vurgulayan Gökçe, “İzocam<br />

olarak son dönemde, Ar-Ge çalışmalarımızda<br />

yangın güvenliğine odaklandık.<br />

İnsanların toplu olarak bulunduğu yapılarda<br />

yangın dayanımı yüksek yanmaz yalıtım<br />

malzemeleri kullanımı oldukça önemli...<br />

Biliyoruz ki meydana gelebilecek<br />

olası yangınlarda, camyünü ve taşyünü<br />

gibi yanmaz yalıtım malzemeleri yangının<br />

başlangıcını ve yayılmasını engelleyecek,<br />

can ve mal kayıplarını azaltacak. Bu<br />

nedenle yeni ürünlerimizden olan İzocam<br />

Endüstriyel Bina Levhası ve İzocam Endüstriyel<br />

Bina Levhası R+ A1 sınıfı yanmaz<br />

özelliği sayesinde olası yangınlarda<br />

zaman kazandırıyor ve yangın güvenliği<br />

konusunda etkili çözümler sunuyor” dedi.<br />

mızla birlikte titizlikle çalışarak bu yıl çok<br />

daha zengin, çok daha kullanışlı ve hayatımıza<br />

kolaylıkla dahil edeceğimiz renk alternatifleri<br />

hazırladık.<br />

Marshall olarak yeni renk koleksiyonumuzda<br />

renk ailelerini gruplayarak renk önerileri<br />

yapmak yerine, tüketici dekorasyon eğilimlerine<br />

uygun olarak renk önerilerinde<br />

bulunuyoruz. Böylelikle tüketicilerimiz, her<br />

rengin kendileri için en uygun tonunu söz<br />

konusu koleksiyon içinde kolaylıkla bulabilecekler.”<br />

mümkün. Bu serinin öne çıkan yeni renkleri<br />

ise bejlerden vazgeçemeyenler için<br />

Lokum ve Martı, toprak vurgusu taşıyan<br />

Patika, karamel renklerden hoşlananlar<br />

için Sıcak Çikolata iken mavi ve yeşilin klasik<br />

tonları için Avokado ve Cennet Koyu.<br />

“Canlı Renkler” koleksiyonumuz ise duvarlarınıza<br />

neşe, sıcaklık ve dinamizm getiriyor.<br />

Uçuk kırmızılarla dekoratif vurgular<br />

yapabilir, serin suların ferahlatıcı etkisini<br />

mavilerle tamamlayabilir, yeşilin ve sarının<br />

en parlak tonlarını mekânlarınıza taşıya-<br />

yona yansımalarını doğru analiz edip, dünyanın<br />

her yerindeki markalarımızı kullanan<br />

tüketicilerimize bu renklerin her mekanda<br />

nasıl kullanılacaklarına dair fikir vermek.<br />

Bulunduğumuz ülkelerdeki tüketici ihtiyaçlarına<br />

ve eğilimlerine odaklanarak uygun<br />

renk kombinasyon ve koleksiyonları oluşturup,<br />

çeşitli mekanlarda, odalarda uygulanmış<br />

örnekleri ile ilham veriyoruz,” dedi.<br />

104 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 105


Sektörel<br />

Bonus, önde gelen projelerin yalıtım<br />

tercihi olmaya devam ediyor<br />

Özak GYO, Ziylan Gayrimenkul ve Yenigün İnşaat ortaklığında, Emlak Konut güvencesiyle<br />

hayata geçirilen, Marmara Denizi kıyısındaki Kazlıçeşme/ Zeytinburnu sahil yolunda<br />

yükselen “Büyükyalı” projesi, kritik detaylarının yalıtım malzemesi tercihini BONUS<br />

Yalıtım’dan yana kullandı.<br />

Yalıtımının ihtiyaçtan çok zorunlu hale<br />

geldiği ve yalıtım bilincinin giderek arttığı<br />

günümüzde; dört hayati yalıtım olarak<br />

adlandırılan ısı-su- ses ve yangın yalıtımı<br />

ürünlerini bir arada sunan Bonus Yalıtım,<br />

prestijli projelerin tercihi olmaya devam<br />

ediyor.<br />

Zeytinburnu Kazlıçeşme mevkiinde sahil<br />

yolunda yükselen Büyükyalı projesinde,<br />

farklı konsept ve büyüklüklerde konutlar,<br />

otel ve otelle birlikte işletilecek markalı<br />

rezidans konutlar yer alıyor. Projede<br />

sanatsal ve kültürel alanlar, çocuk oyun<br />

alanları ve sosyal tesislerin yanı sıra kiralanabilir<br />

ticari alanlar da bulunuyor. Son<br />

yılların en prestijli projeleri arasında yer<br />

alan Büyükyalı projesinin tüm dış cephe<br />

yalıtımı BONUS Taş Yünü, temel perde<br />

duvar yalıtımları ise Bonus XPS ürünleri<br />

ile yapıldı. Çok sayıda önemli referansa<br />

sahip olan Bonus Taş Yünü ile yüksek<br />

basma mukavemetine sahip, alanında<br />

lider marka olan Bonus XPS ürünleri ile<br />

yalıtımı yapılan projenin 2019 yılında faaliyete<br />

geçmesi planlanıyor.<br />

Çevreci, Yüksek Kaliteli Bonus<br />

Yalıtım Ürünleri<br />

Sahip olduğu düşük ısıl iletkenlik değeri<br />

ile mükemmel ısı yalıtımı sunarken, gürültüyü<br />

ve titreşimi emerek huzurlu ve<br />

sağlıklı bir yaşam alanı sunan BONUS<br />

Taş Yünü, A1 sınıfı yanmaz malzeme<br />

özelliği ile yapılarda tam yangın güvenliği<br />

sağlıyor. Üretim teknolojisini sahip olduğu<br />

AR-GE ve ÜR-GE altyapısıyla her geçen<br />

gün geliştiren BONUS Taş Yünü, %100<br />

yerli sermaye ve hammadde ile Eryap<br />

Grup Sakarya Hendek tesislerinde üretiliyor.<br />

Sahip olduğu yüksek basma mukavemeti<br />

ve yalıtım özelliği sayesinde yapılarda ve<br />

endüstride çatı ve teraslarda, temel, bodrum<br />

perde duvarlarında, frigofrik kamyon<br />

kasalarından soğuk hava depolarına, demiryollarından<br />

havaalanı pistlerine kadar<br />

çok geniş bir alanda kullanılan Bonus<br />

XPS ürünleri, tam otomasyon sistemi<br />

ile Eryap Grup İstanbul Silivri tesislerinde<br />

üretiliyor. Sahip olduğu alt yapısı ve<br />

ürün geliştirme faaliyetleri ile Türkiye’de<br />

700 kPa basma dayanımına sahip XPS<br />

üreten, yerli ilk ve tek Türk markası olan<br />

Bonus XPS’in üretiminde çevreci bir politika<br />

izleyen Eryap Grup, çevreyi koruma<br />

anlamında da sektörde fark yaratıyor.<br />

Bize kırmızı<br />

çok yakışıyor<br />

Hürriyet Gazetesi tarafından bu sene 15.’si<br />

düzenlenen, alanında en prestijli işlerin yarıştığı<br />

kırmızı ödüllerinde <strong>2018</strong> yılı; “En iyi Konut,<br />

İnşaat, İnşaat Yan Sanayi Reklamı” kategorisindeki<br />

ödül, binalardaki ses yalıtımının önemini<br />

esprili bir dille vurguladığı “Komşu” temalı<br />

ilanıyla Bonus Yalıtım’ın oldu.<br />

Yalıtım hakkında kamuoyunun bilinçlenmesine<br />

yönelik seminer, eğitim, üniversite ve derneklerle<br />

işbirlikleri, eğitim ve konferans sponsorlukları<br />

gibi çok sayıda pazarlama faaliyetinde<br />

bulunan Eryap Grup, Bonus markası ile reklam<br />

ve pazarlama alanında ilgi çekici çalışmalarına<br />

devam edecek.<br />

106<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


Sektörel<br />

Ode, ses yalıtımı yönetmeliğine<br />

‘starflex eco akustik’ ile hazır<br />

Yalıtım sektöründe faaliyetlerini Türkiye’den çıkan global bir marka olma hedefiyle sürdüren<br />

ODE Yalıtım, <strong>Haziran</strong> ayı başında yürürlüğe girecek olan Binaların Gürültüye Karşı Korunması<br />

Hakkında Yönetmelik’e ODE Starflex ECO Akustik adlı yeni nesil ürünüyle hazır.<br />

Türkiye’nin yalıtım sektöründeki öncü firması<br />

ODE Yalıtım, portföyüne eklediği<br />

yeni nesil ürünü olan ODE Starflex ECO<br />

Akustik ile <strong>Haziran</strong> ayı başında yürürlüğe<br />

girecek olan “Binaların Gürültüye Karşı<br />

Korunması Hakkındaki Yönetmelik”e hazır.<br />

Üretim tesisi ve proses modernizasyonları<br />

sayesinde kendi teknolojisini üreten ODE,<br />

kendi elektriği, oksijeni ve bağlayıcısı ile<br />

uygulayıcı dostu, çevreci yeni nesil Starflex<br />

ECO Akustik levha ürünüyle ses yalıtımı<br />

pazarında etkin olmayı hedefliyor.<br />

“Çorlu Tesisimizde Modernizasyon<br />

Gerçekleştirdik”<br />

Plansız kentleşmenin beraberinde getirdiği<br />

gürültü kirliliğini kontrol altına almak amacıyla<br />

uygulamaya girecek olan “Binaların<br />

Gürültüye Karşı Korunması Hakkındaki<br />

Yönetmelik” ile, insanların gürültünün zararlarına<br />

karşı korunacağını vurgulayan<br />

ODE Yalıtım Pazarlama Direktörü Ceylin<br />

Akdemir, şöyle konuştu: “Özellikle büyük<br />

kentler için gürültü kirliliği yaşamsal bir sorun<br />

haline dönüştü. Bu nedenle, projeler<br />

diğer kanuni düzenlemeler yanında, gürültüye<br />

karşı öngörülen şartlara uymaz iseler<br />

yapı ruhsatı alamayacaklar. Bu gelişmenin<br />

sektörümüz açısından büyüme performanslarını<br />

olumlu etkileyeceğini düşünüyoruz.<br />

ODE olarak son dönemde tüm planlamamızı,<br />

yeni pazar<br />

hedeflerimizin yanı sıra<br />

yeni yönetmelikler doğrultusunda<br />

ses, ısı ve<br />

su yalıtımında doğacak<br />

talebi karşılayabilmek<br />

öngörüsüyle yaptık. Önceki<br />

yıllarda Çorlu’da<br />

elyaflama ve Multipack<br />

alanlarında yatırım yapmıştık.<br />

6 milyon Euro<br />

tutarındaki fırın yenileme<br />

yatırımı ile kapasite<br />

artışı ve modernizasyon<br />

gerçekleştirdik.<br />

Cam fırın yakma sistemi<br />

oksi-fuel olarak<br />

modernize edildi. Ayrıca<br />

bu amaçla kullanılacak oksijen gazını<br />

üretecek bir “Oksijen Gazı Üretim Tesisi”<br />

kurduk. Tüm bu çalışmaların ardından, piyasaya<br />

sunduğumuz yeni nesil ürünümüz<br />

ODE Starflex ECO Akustik kullanımı ile<br />

konforlu ve gürültüden arınmış yapılarda<br />

yer alıyoruz.”<br />

“EPD Belgeli Ürünlerimizle Nitelikli Projelerde<br />

Yer Almaya Devam Edeceğiz”<br />

ODE Starflex ECO Akustik hakkında bilgi<br />

veren Akdemir, şöyle devam etti: “Yalıtım<br />

pazarında ses yalıtımı ve akustik düzenlemelerin<br />

gerekliliği nedeniyle, bu alandaki<br />

Ceylin Akdemir / ODE Yalıtım Pazarlama Direktörü<br />

yatırımlarımıza hız verdik. Bu kapsamda<br />

yeni prosesimizle ürettiğimiz çevreci yeni<br />

nesil yeşil Starflex ECO Akustik levha üretimine<br />

başladık. Ürüne ait akustik testler<br />

İstanbul Teknik Üniversitesi’nde yapılarak<br />

sahip olduğu yüksek ses yutuculuk ve üstün<br />

ısı yalıtımı performansı da tescillenmiştir.”<br />

Akdemir “Tüm bu üstün niteliklerin yanı<br />

sıra ürünlerimizin sahip olduğu EPD belgesiyle<br />

LEED, BREEAM ve DGNB sertifikaları<br />

almak isteyen nitelikli projelerde yer<br />

almaya devam edeceğiz.” diye ekledi.<br />

Betek, Türkiye’nin<br />

‘En Beğenilen Boya Şirketi’ seçildi<br />

Capital Dergisi tarafından bu yıl 17.si düzenlenen<br />

Türkiye’nin En Beğenilen Şirketleri<br />

2017 Ödülleri sahiplerini buldu. İnovatif<br />

ürünleri, müşterileriyle buluşturduğu özel<br />

hizmetleri ve yenilikçi yaklaşımı ile Türkiye’nin<br />

en önemli sanayi kuruluşlarından<br />

Konutlarda ısı yalıtımının yaygınlaştırılması<br />

ve tasarruf rakamlarının artırılmasına<br />

bir sosyal sorumluluk bilinciyle yaklaşan<br />

yalıtım sektörünün lideri Filli Boya<br />

Capatect ve Şekerbank proje kapsamıında<br />

5 ilde toplantılar gerçekleştirdi.<br />

Tekirdağ, Erzurum, Ankara, Bursa ve İzmir<br />

olmak üzere 5 ilde 1500’ü aşkın birey<br />

ve apartman/site yöneticisinin enerji verimliliği<br />

ve yalıtım konusunda bilgilendirildiği<br />

buluşmalar, tam bir yalıtım seferberliği<br />

havasında gerçekleşti.<br />

60 aya varan vade ile binalar yalıtılıyor<br />

Bugüne kadar 4 bini aşkın birey ve apartman/site<br />

yöneticisine finansman sağlanan<br />

Şekerbank-Filli Boya iş birliği kapsamında,<br />

yalıtım finansmanı, masrafsız<br />

biri olmayı başaran Filli Boya markasıyla<br />

tanınan Betek, “Boya” kategorisinde birincilik<br />

koltuğuna oturmayı başardı.<br />

59 sektörden 500’ün üzerinde şirketi temsilen<br />

1.400 yöneticinin katıldığı ve iş dünyasının<br />

nabzının tutulduğu araştırmada,<br />

olarak sunulan EKOkredi ile 60 aya varan<br />

vade ve avantajlı faiz oranları ile karşılanıyor<br />

ve binalar Capatect uzmanlığı ile<br />

yalıtılıyor. Böylece binaların elektrik ve<br />

doğal gaz giderlerinden tasarruf edilerek<br />

bu binalara yapılan harcamaların kendi<br />

kendini ödeyen yatırıma dönüşmesi planlanıyor.<br />

Taner Şahin “Yalıtımla elektrik ve doğal<br />

gaz giderlerinde yüzde 50’ye varan tasarruf<br />

mümkün”<br />

Yalıtım seferberliğine ilişkin konuşan Betek<br />

Boya Yalıtım Grubu Genel Müdür Yardımcısı<br />

Taner<br />

Soner Şahin<br />

toplam enerji<br />

tüketimimizin<br />

Türkiye’nin ve sektörünün en beğenilen<br />

şirketleri, şirket itibarına etki eden ürün ve<br />

hizmet kalitesi, müşteri memnuniyeti, güvenilirlik,<br />

yönetim kalitesi ve şeffaflık, yenilikçilik<br />

ve finansal sağlamlık, çalışan memnuniyeti<br />

gibi kriterler ele alınarak seçildi.<br />

Filli Boya ve Şekerbank, “Konutlarda Isı Yalıtım<br />

Seferberliği” ile 1.500 kişiye ulaştı<br />

yüzde 37’sini binalarda tükettiğimizi ve<br />

binalarda tüketilen enerjinin yüzde 70’inden<br />

fazlasının ısıtma ve soğutma amaçlı<br />

olduğunu belirterek; “Dış cepheye uygulanacak<br />

doğru bir ısı yalıtım sistemi<br />

ile yüzde 50 oranında enerji ve yakıttan<br />

tasarruf sağlanabilir. Türkiye’de her gelir<br />

düzeyindeki konut sahibinin dünyada 50<br />

yılı aşkın ürün ve uygulama tecrübesine<br />

sahip, Avrupa standartlarında Capatect<br />

Isı Yalıtım Sistemi’nin kalitesine kolaylıkla<br />

ulaşabilmesini sağlamayı amaçlıyoruz.”<br />

şeklinde konuştu.<br />

108 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 109


FİXA <strong>Yapı</strong> Kimyasalları<br />

41. <strong>Yapı</strong> Fuarı’ndan memnun ayrıldı<br />

Hem yapı kimyasalları alanında<br />

üretim yapan, hem de TS EN<br />

13499 standartlarında mantolama<br />

sistemleri üretimi gerçekleştiren<br />

FİXA <strong>Yapı</strong> Kimyasalları 8-12 Mayıs<br />

<strong>2018</strong> tarihleri arasında gerçekleşen<br />

41. İstanbul <strong>Yapı</strong> Fuarı’na katıldı.<br />

Stantlarının gördüğü yoğun ilgiden<br />

memnun olduğunu ileten firma,<br />

fuarın kendileri için verimli geçtiğini<br />

ifade etti.<br />

ITE Turkey bünyesinde yer alan YEM Fuarcılık tarafından<br />

düzenlenen <strong>Yapı</strong> Fuarı - Turkeybuild İstanbul, 11<br />

salon ve açık alanda 17 ülkeden 1.000’e yakın katılımcı<br />

firmayı ağırladı. Bu sene 85.923 kişi tarafından ziyaret<br />

edilen organizasyon, Türkiye’den ve dünyanın dört<br />

bir yanından gelen sektör profesyonellerini buluşturdu.<br />

Fixa <strong>Yapı</strong> Kimyasalları Büyük İlgi Gördü<br />

Her yıl olduğu gibi bu yıl da <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda yerini alan<br />

Fixa <strong>Yapı</strong> Kimyasalları, 3. Salonda ziyaretçilerini<br />

ağırladı. Hem mevcut bayileri ile buluşan hem de<br />

yerli ve yabancı profesyonel satın almacıları standında<br />

ağırlayan firma, fuardan memnun ayrıldı.<br />

Geçtiğimiz yılın ikinci yarısında lansmanını yaptığı<br />

alçı esaslı kendinden yayılan tesviye şapları kategorisindeki<br />

iki yeni ürünü olan, Maxifloor ve Topfloor’u<br />

ziyaretçilerine tanıtan FiXA, çimento esaslı zemin<br />

harçları ve tesviye şaplarına göre fiyat avantajı sağlayan<br />

bu iki yeni ürününün hızlı kuruma özelliği ile de<br />

uygulamacıya zaman kazandırmayı hedefliyor.<br />

Bu yılın başında sektörün beğenisine sunduğu<br />

5kg’lık Flex Derz Dolgu <strong>Malzeme</strong>si<br />

ile perakende müşterilerini<br />

de hedefleyen firma, ürünün şık<br />

ambalaj tasarımı ve pratik paketi<br />

ile daha küçük alanda yapılacak<br />

olan uygulamalar için tüketiciye<br />

ekonomik bir çözüm sağlayacak.<br />

Tüm Ziyaretçilerimize<br />

Teşekkür Ederiz<br />

Fuarı yoğun bir tempoda geçiren<br />

firmanın Pazarlama İletişimi<br />

Yöneticisi Ülkü Yurtsever, “Bu yıl<br />

bir kez daha <strong>Yapı</strong> Fuarı aracılığı<br />

ile sektörün profesyonelleri ile<br />

buluşmuş olmaktan memnuniyet<br />

duyduk. Her yıl olduğu gibi<br />

bu yıl da standımızı ziyaret edip<br />

ürünlerimizi ilgiyle inceleyen tüm<br />

ziyaretçilerimize teşekkür ederiz.<br />

Fuar aracılığı ile tanıştığımız<br />

ve şimdiye kadar henüz çalışma<br />

fırsatı bulamamış olduğumuz<br />

ziyaretçilerimiz ile de güçlü işbirlikleri<br />

yapabilmeyi temenni<br />

ediyoruz.” dedi.<br />

110<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


Proje<br />

kalite birikimimiz, deneyim ve bilgimizle<br />

özel sektörün geliştirdiği en büyük konseptli<br />

konut projelerinden biri olan Real<br />

Konaklar Yedikule’yi gerçekleştirmenin<br />

gururunu yaşıyoruz. Real Konaklar Yedikule,<br />

tarihi yarım adanın hemen yanı<br />

başında İstanbul için tarihi açıdan önemli<br />

bir bölgede bulunuyor. Yedikule adını;<br />

Fatih’in İstanbul’u fethinden sonra ilave<br />

ettirdiği iki kule ile yediye tamamlanan<br />

surlardan alır. İstanbul’un cümle kapısı<br />

tarihi surların hemen yanında bir başlangıç<br />

noktası ve bir menzil yeridir.<br />

Real Konaklar Yedikule; eski İstanbul’da<br />

ve şehrin merkezinde, yepyeni bir yaşam<br />

konseptiyle, tarihi dokuyu zedelemeden<br />

sitede yaşamanın huzurunu, özlenen<br />

eski İstanbul sadeliğinde fakat çağımız<br />

standartlarındaki teknolojinin keyfini sizlere<br />

sunmayı temel prensip edinerek projelendirildi.<br />

‘’dedi.<br />

Real Konaklar Yedikule’nin, Marmaray<br />

Kazlıçeşme istasyonuna 950 metre, sahil<br />

yoluna 750 metre, Yedikule tren istasyonuna<br />

400 metre, İDO Yenikapı iskelesi ve<br />

Aksaray’a 3.5 km, Eminönü ve Bakırköy<br />

gibi merkezlere 5 km mesafede olduğuna<br />

değinen Ahmet Dokumacı şöyle devam<br />

etti. ‘’ Projemiz ile ilgili henüz hiç tanıtım<br />

yapmadan yoğun bir talep gördük. Nisan<br />

<strong>2018</strong> itibari ile ön talep dönemi başladı.<br />

Aralık 2019 tarihinde de teslimat yapılacak.<br />

Projenin yatırım değeri 550 milyon<br />

TL’dir. Daire fiyatlarımız ise metrekare<br />

olarak 13.000 TL ile 17.000 TL aralığında<br />

değişiyor.’’<br />

Real Group’tan Yedikule’ye<br />

550 Milyon TL’lik konut projesi<br />

Real Group tarafından İstanbul Zeytinburnu Yedikule’de hayata geçirilen Real<br />

Konaklar Yedikule Projesi, 57.982m2 lik kapalı inşaat alanı,18.513m2 arsa üzerinde<br />

gerçekleşiyor.3+1 daire, 4+1 daire, 4+2 tripleks, 5+2 tripleks ve 5+2 dubleks olmak üzere 5<br />

çeşit konut alternatifi ile modern mimarisi, yenilikçi tasarımı ve sosyal alanları ile sakinlerine<br />

üst düzey konfor sunuyor.<br />

1989 yılında bir aile şirketi olarak kurulan<br />

Oliv <strong>Yapı</strong> ile temelleri atılan ve OND <strong>Yapı</strong><br />

Real Konaklar Yedikule Proje Künyesi<br />

Proje ismi<br />

Projenin Yeri<br />

Firma<br />

Toplam Alanı<br />

:Real Konaklar Yedikule<br />

:İstanbul - Zeytinburnu<br />

:Real Group<br />

:57.982m²’lik kapalı inşaat alanı, 18.513m2 arsa üzerinde gerçekleşiyor.<br />

Metrekare Aralığı :M² brüt aralığı 186m² ile 367m² arasında değişiyor.<br />

Metrekare Fiyatı :13.000TL ile 17.000TL aralığında değişiyor.<br />

Teslim Tarihi :Aralık 2019<br />

Toplam Konut Sayısı: 5 Çeşit Konut Mevcut.<br />

3+1 Daire, 4+1 Daire, 4+2 Tripleks, 5+2 Tripleks ve 5+2 Dubleks.<br />

Proje Özellikleri: Avrupa Yakasının yeni ulaşım merkezi olan Zeytinburnu ilçesinde tarihi<br />

yarımadanın hemen yanı başında, Avrasya Tüneli, Marmaray, Metro ve diğer toplu ulaşımın<br />

kilit noktasında yer alıyor.<br />

ile SE Mimarlık’ın katılımıyla daha da<br />

güçlenen Real Group, gayrimenkul sektörünün<br />

önde gelen firmalarından biri olma<br />

yolunda emin adımlarla ilerliyor.<br />

İstanbul Zeytinburnu Yedikule’de hayata<br />

geçirilen proje, 57.982m2 lik kapalı inşaat<br />

alanı,18.513m2 arsa üzerinde gerçekleşiyor.<br />

50 m2 ile 200 m2 arasında değişen<br />

özel bahçe kullanım alanlarıyla da doğayla<br />

iç içe bir yaşam vaad ediyor.<br />

3+1 daire, 4+1 daire, 4+2 tripleks, 5+2 tripleks<br />

ve 5+2 dubleks olmak üzere 5 çeşit<br />

konuk tipi bulunan projede M2 brüt aralığı<br />

186m2 ile 367m2 arasında değişiyor.<br />

Ahmet Dokumacı:<br />

Projenin tanıtım toplantısında konuşan<br />

Real Group Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet<br />

Dokumacı, projenin Aralık 2019’da<br />

tamamlanarak sakinlerine teslim edileceğini<br />

söyledi. Dokumacı ‘’Kazandığımız<br />

112 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 113


Proje<br />

220 Milyon TL’lik<br />

yatırımın ilk halkası<br />

‘Kavanya Koru’<br />

lanse edildi<br />

İnşaat sektöründeki 45 yılı aşkın tecrübesiyle alıcılarına<br />

yüksek prim avantajı sunan Kavanlar, İstanbul’un komşusu<br />

Kocaeli’de nitelikli bir projeye daha imzasını atıyor.<br />

Bölgedeki ilk projesi Kavanya Koru’yu satışa sunan firma,<br />

lansman dönemine özel oluşturduğu avantajlı fiyatlarla<br />

konut alıcılarına benzersiz bir yatırım imkanı sunuyor.<br />

Kocaeli’de hayata geçirdiği nitelikli projelerle<br />

adından söz ettiren Kavanlar, Kavanya<br />

Koru ile Kocaeli’ne yeni bir proje daha<br />

kazandırıyor. Bünyesinde; Hayal Kahvesi,<br />

Symbol Yaşam Merkezi ve beton tesisleri<br />

bulunan Kavanlar Grubu şirketlerinden<br />

KVN <strong>Yapı</strong> A.Ş. İzmit Çayırköy bölgesinde<br />

220 Milyon TL yatırımla hayata geçireceği<br />

Kavanya projelerinin ilk halkası Kavanya<br />

Koru’yu satışa sundu. Kavanya projelerinin<br />

‘Koru’ etabında 250 konut yer alırken, projenin<br />

toplamında 1.500 konut bulunacak.<br />

Kavanya Koru’da lansman dönemine özel<br />

olarak fiyatlar, projenin konumu ve donatılarına<br />

kıyasla ekonomik oranlarda tutulurken,<br />

daireler 195.000 TL den başlayan<br />

fiyatlarla satışa sunuluyor. Esnek ödeme<br />

seçeneklerine sahip Kavanya Koru’da daireler;<br />

vade farksız, kefilsiz ve bankasız 60<br />

ay taksit avantajıyla Kocaeli’ de yine ilklerin<br />

firması Kavanlar ayrıcalığıyla yatırımcılara<br />

sunuluyor.<br />

Cengiz Kavan: “Yoğun talebi<br />

karşılamaya yönelik Kavanya<br />

Koru Projesini geliştirdik”<br />

Kocaeli’de karlı bir yatırım projesini daha<br />

hayata geçirdiklerini belirten Kavanlar<br />

Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz<br />

Kavan; “Bölgede bugüne dek hayata geçirdiğimiz<br />

projelerimize yatırımcılardan<br />

büyük talep geldi ve aldığımız olumlu tepkiler<br />

bizleri son derece memnun etti. Son<br />

projemizi teslim ettiğimiz günden bugüne<br />

yeni bir proje geliştirmemiz noktasında<br />

ciddi bir talep alıyorduk. Bu anlamda Kavanya<br />

Koru projemizin sürecini hızlandırarak<br />

inşa çalışmalarına başladık. Birinci sınıf<br />

kalite ve işçilikle hayata geçireceğimiz<br />

Kavanya Koru, lokasyon avantajı ile birlikte<br />

bölgesine ve yatırımcısına da her geçen<br />

gün değer kazandıracak. Estetik mimarisiyle<br />

de Kocaeli’de örnek teşkil edecek<br />

projemizde lansman dönemine özel fırsatlarla<br />

satışlarımızı başlattık. Bulunduğumuz<br />

bölge fiyatlarına kıyasla projemizde<br />

lüksü ulaşılabilir kılıyoruz ve avantajlı<br />

fiyatlarla alıcılara sunuyoruz” dedi.<br />

Kavanlar Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Kavan<br />

Geniş ve ferah daireler yer alıyor<br />

Kavanya projelerinin ilk etabı Kavanya<br />

Koru’da 250 daire yer alıyor. Modern mimarisiyle<br />

bölgeye değer kazandıran ve<br />

aile öncelikli yaşam anlayışı ile hayata<br />

geçirilen Kavanya Koru’da; 1+1, 2+1 ve<br />

3+1 olmak üzere 50 bahçe dubleksi, 50<br />

çatı dubleksi ve 150 standart daire yer<br />

alıyor. Geniş ve ferah kullanım alanlarının<br />

bulunduğu projede daireler, 72 metrekare<br />

ile 155 metrekare arasında değişiklik<br />

gösteriyor.<br />

Estetik mimarisi, konforlu daireleri ve<br />

zengin sosyal yaşam alanlarıyla keyifli bir<br />

site hayatı sunan Kavanya Koru’da; yürüyüş<br />

alanları, çocuk oyun alanları, açık<br />

spor tesisleri, süs havuzları, fitness, sauna,<br />

çocuklar ve büyükler için açık havuzlar<br />

bulunuyor.<br />

Tüm ulaşım ağlarının merkezinde<br />

Konumlandığı bölgeye prestij kazandıracak<br />

Kavanya Koru projesi, merkezi lokasyonuyla<br />

dikkat çekiyor. İstanbul’un Anadolu’ya<br />

açılan kapısı Kocaeli’de yükselen<br />

proje; otoyolların, köprülerin, kavşakların<br />

ve raylı sistemlerin çevrelediği bir bölgede<br />

yer alıyor. İnşa çalışmalarının devam<br />

ettiği Kavanya Koru’da teslimler 2020’de<br />

yapılacak.<br />

114 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 115


Proje<br />

Akdamar Sky Suit<br />

Ayrıcalıklı yaşamı ayağınıza getiriyor<br />

Modern mimarinin en güzel sembollerinden biri olacak Akdamar Sky Suit, ezber bozan bir<br />

yapı felsefesiyle Kartal Yakacık’ın etkileyici siluetinde yer almaya hazırlanıyor. İstanbul’un<br />

yeşillikler içindeki lokasyonu Yakacık’ta yükselecek olan Akdamar Sky Suit’i bu kadar farklı<br />

kılansa lüks ve ayrıcalıkları en üst düzeyde tutuyor olması.<br />

Standartların üstünde, prestijli bir dünyanın<br />

kapılarını aralayan Akdamar Sky Suit,<br />

100 milyon TL’lik bir yatırımla 5.200 metrekare<br />

alan üzerine konumlanıyor. Tek blok<br />

ve yaklaşık 204 daireden oluşacak projede<br />

tüm daireler üstün özelliklerle donatılacak.<br />

Lüks ve konforu tek bir adreste buluşturacak<br />

olan proje, aynı zamanda yaşam ve ticaret<br />

merkezi haline dönüşmeyi amaçlıyor.<br />

Bu kapsamda dükkan, mağaza ve sosyal<br />

donatıların olduğu 210 bağımsız birime yer<br />

veren Sky Suit, yüksek yatırım değeriyle<br />

de alıcısına önemli avantajlar sağlıyor.<br />

“Hayata değer katan yapılar inşa<br />

ediyoruz”<br />

Van’da hayata geçirdikleri projelerle büyük<br />

bir başarı yakalayan ve bu başarıyı İstanbul’daki<br />

ilk projeleri Akdamar SKY Suit ile<br />

taçlandıran MSY Yılmazlar İnşaat Yönetim<br />

Kurulu Üyesi Selami Taşdemir; “MSY Yılmazlar<br />

İnşaat olarak her aşaması ve ayrıntısı<br />

incelikle düşünülmüş, tüm süreçleri<br />

titizlikle yürütülen bir projeye imza atmanın<br />

mutluluğunu yaşıyoruz. Dünya’da yükselen<br />

mimari anlayışa uygun olarak inşa edilecek<br />

projemiz, estetik ve lüks prensiplerini<br />

yeniden tanımlıyor. Kartal’ın elit projeleri<br />

arasında gösterilen Akdamar Sky Suit;<br />

insan, mutluluk ve standartların üzerinde<br />

iyi bir yaşam kavramını merkeze alıyor.<br />

Dolayısıyla dairelerimizden, sosyal alanlara<br />

kadar tüm birimlerimizde yenilikçi ve<br />

prestijli özelliklere yer verdik. Dairelerimiz<br />

1+1’den 3+1’e kadar olup, çağın ihtiyaçlarını<br />

karşılamaya yönelik hazırlanıyor. Geniş<br />

ve ferah yaşam alanları yaratma felsefemizin<br />

gereği olarak 1+1 dairelerimiz 75<br />

metrekareden, 1+1 loft dairelerimiz ise 113<br />

metrekareden başlıyor. Yüksek güvenlikli<br />

daire kapısı, dekoratif ve modern tasarıma<br />

sahip iç kapılar, akıllı ev otomasyon sistemi,<br />

ankastre cihazlar ile dairelerimizi ayrıcalıklı<br />

kılıyoruz. Daire özelliklerinin dışında<br />

Akdamar Sky Suit, eşsiz Adalar manzarası,<br />

komşusu Aydos Ormanları, mükemmel<br />

konumu ve yükselen yatırım değeriyle de<br />

çevresinde hayat bulan projelerden sıyrılmayı<br />

başarıyor. Bu başarının arkasındaki<br />

temel argüman ise ülkemizin en özel<br />

noktalarından biri olan Akdamar adasının<br />

eşsiz kodlarıdır. Biz MSY Yılmazlar İnşaat<br />

olarak Akdamar adasının ruhunu, güzelliğini<br />

ve birleştirici gücünü, bu projemizde<br />

olduğu gibi bundan sonra da imza atacağımız<br />

projelerde rehber kabul edecek ve<br />

sektörümüzün lider markalarından biri olması<br />

için çalışacağız” dedi.<br />

Evinizin penceresi doğanın<br />

ihtişamına açılıyor<br />

Marmara denizinin ufkuna bakan bir koruluğa<br />

komşu olmak ister misiniz? Öyleyse<br />

tabiatın en özel köşelerinden birinde yeriniz<br />

hazır… Yeşil ve mavinin buluştuğu<br />

eşsiz bir konumda yer alan Akdamar Sky<br />

Suit, doğanın büyüleyici atmosferini ve masalsı<br />

portresini gözler önüne seriyor. İstanbul’un<br />

ilham veren güzelliğinin merkezinde<br />

yer alan Sky Suit, Aydos Ormanlarının yer<br />

aldığı bir doğa harikasına da ev sahipliği<br />

yapıyor. Çevre hassasiyetiyle toplam arsa<br />

alanının %75’ini peyzaj alanlara ayıran Akdamar<br />

Sky Suit’de gökyüzünün mavilikleri,<br />

doğanın yeşiline karışıyor. Anadolu Yakası’nda<br />

yükselen yapılar arasında en çok<br />

yeşil alana sahip projelerin başında gelen<br />

Sky Suit, tabiatın kalbinde şehrin keşmekeşini<br />

geride bırakıyor.<br />

116<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


Proje<br />

AND Gayrimenkul Genel Müdürü Ali Baki Usta,<br />

AND Frekans Künyesi<br />

Anadolu Grubu’nun gayrimenkul sektöründe<br />

faaliyet gösteren markası AND<br />

Gayrimenkul’un yeni konut projesi AND<br />

Frekans’ın tanıtım toplantısı Soho House<br />

İstanbul’da, yoğun bir katılımla gerçekleşti.<br />

Projelerinde ‘YAP-YAŞAT’ felsefesiyle<br />

hareket eden ve içten dışa tasarım anlayışını<br />

benimseyen AND Gayrimenkul, konut<br />

sahibi olmak isteyenlerin ihtiyaç ve beklentilerine<br />

uygun akıllı çözümler sunduğu<br />

yeni projesi AND Frekans’ı tanıttı.<br />

Ali Baki Usta: Projenin adına<br />

Anadolu Grubu çalışanları karar<br />

verdi<br />

Anadolu Yakası’nın yeni yaşam merkezlerinden<br />

Kartal’da inşa edilecek AND Frekans<br />

ile ilgili detaylardan bahseden AND<br />

Gayrimenkul Genel Müdürü Ali Baki Usta,<br />

’’Yaptığımız araştırmalar ile komşuluk<br />

And Frekans ile<br />

kolektif bir yaşam başlıyor<br />

Projelerinde moda olanı değil, insanların ihtiyaç ve beklentilerini karşılayacak akıllı<br />

çözümleri ilke edinen AND Gayrimenkul’un yeni projesi AND Frekans’ın tanıtım toplantısı<br />

gerçekleştirildi. Anadolu Grubu’nun Kartal’da bulunan eski fabrika arazilerinden biri<br />

üzerinde yükselecek olan AND Frekans’ta ana tema kolektif yaşam olacak. Tasarımda<br />

yenilik ve retro, yaşamda paylaşım ekonomisi ve verimlilik bir araya gelecek.<br />

kavramının günümüz yaşam koşullarına<br />

uygun olarak evrim geçirdiğini gördük.<br />

İnsanların yaşam alanlarında mahremiyeti<br />

ön planda tutarken, komşuları ile aynı<br />

frekansta olmak ve ortak alanlarda birlikte<br />

sosyalleşebilmek istediklerini tespit<br />

ettik. Bu yüzden, her bir dairesinde farklı<br />

hayatlar yaşansa da ortak bir frekansta<br />

buluşmayı vadettiğimiz projemizin ismine<br />

de ortak bir şekilde karar vermek istedik.<br />

Anadolu Grubu çalışanlarına sorduk. Karar<br />

AND Frekans oldu, ortak bir frekansta<br />

buluştuk” dedi.<br />

E-5’in hemen yanında, metroya yürüme<br />

mesafesinde yer alan proje, merkezi konumunun<br />

yanı sıra deniz ve Adalar manzaralı<br />

dairelerin bulunduğu toplam 413 konuttan<br />

ve alternatif bir sokaktan oluşuyor.<br />

Projedeki 3 farklı bölüm, 3 farklı etap olarak<br />

planlandı. Her bir blok ismini içerisinde<br />

yer alan konut sayısından alıyor. Projenin<br />

ilk etabı AND Frekans 215’te 1+1, 2+1 ve<br />

3+1 dairelerden oluşan 215 konut yer alıyor.<br />

“Kolektif Yaşam Platformu” ile<br />

satın alma kirala<br />

Her bölümü sektöre damga vuracak bir<br />

konseptle satışa sunulacak projede, AND<br />

Frekans 215 ile birlikte duyurulan ve projenin<br />

tümünde uygulanacak ilk konsept ise<br />

‘‘Kolektif Yaşam Platformu’’ oldu. Dünyayı<br />

etkisi altına alan paylaşım ekonomisinin<br />

bir sonucu olarak ‘’sahip olmak değil, ihtiyaç<br />

süresince kullanmak’’ eksenindeki<br />

bu düzen, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de<br />

de farklı sektörlerde hızla yayılmaya<br />

devam ediyor. Gayrimenkul sektöründeki<br />

ilk uygulaması ise AND Frekans 215’de<br />

hayata geçiyor.<br />

Arsa Alanı<br />

: ~ 10.000 m2<br />

İnşaat Alanı<br />

: ~ 61.000 m2<br />

Toplam Konut Sayısı : 413<br />

Toplam Blok Sayısı : 3<br />

AND Frekans 215 : Satışta<br />

AND Frekans 156 : Çok yakında<br />

AND Frekans 42 : Çok yakında<br />

Kolektif yaşam konsepti günlük yaşamda<br />

sürekli kullanılmayan eşya, araç ve gereçler<br />

için hem ev içinde fazladan alan hem<br />

de fazladan bütçe ayırılmasına alternatif<br />

bir çözüm sunuyor. Yılda 1 kez kullanılan<br />

matkaptan, sadece misafir geldiğinde ihtiyaç<br />

duyulan sandalyeye; yaz aylarında<br />

kullanılan bisikletten her gün kullanılmayan<br />

çamaşır makinesine ve elektirik süpürgesine<br />

kadar birçok ev aletine daire<br />

içlerinde fazladan yer ayırılıyor. Üstelik<br />

satın alınması için de ek bir bütçe gerekiyor.<br />

AND Frekans’ta kolektif yaşam platformuyla<br />

bu tür ev araç ve gereçler site<br />

yönetiminden kiralanabilecek. Sistemin<br />

farklı bir boyutu da otomobili olmayanların<br />

otoparklarını ve ihtiyaç duymadıkları depolarını<br />

ihtiyacı olan diğer daire sahiplerine<br />

kiralayabilme imkanı sunuyor olması…<br />

Bu kiralamadan elde edilen ek bedeller ise<br />

aidattan düşülüyor. Kullanıcıların çok sık<br />

kullanmadıkları oyun odası, cep sineması,<br />

müzik ve hobi atölyeleri saatlik kiralanabilen<br />

alanlarken, fitness, kütüphane, sauna,<br />

buhar banyosu, kütüphane gibi alanlar ise<br />

ortak alanlar olarak kurgulandı.<br />

AND Frekans’ın tam ortasında yer alan<br />

sokağı, farklı konsepti ile Anadolu Yakası’nın<br />

yeni çekim merkezlerinden biri olmaya<br />

aday. Projenin bir diğer farklı boyutu<br />

ise binaların üzerindeki yeşil çatılar. Adalar<br />

ve deniz manzarasına hâkim yaklaşık<br />

80 metre yükseklikteki çatılarda konumlandırılan<br />

seyir terası ve serinleme havuzu,<br />

pergolalar, ekip biçme alanları ise açık<br />

hava sosyalleşme alanlarından bazıları.<br />

Kullanmayacağın metrekareyi satın alma<br />

Projede her metrekarenin daha işlevsel<br />

kullanılabilmesi için her detayın titizlikle<br />

düşünüldüğünü vurgulayan Ali Baki Usta,<br />

“Kolektif yaşam konseptini, mekânların<br />

verimliliği noktasında bir adım daha öteye<br />

taşıdık. Her metrekareyi<br />

santim santim tasarladık.<br />

İhtiyacınızdan daha fazla<br />

metrekareyi satın almayın<br />

diye yerden ısıtma ile petekleri<br />

ortadan kaldırdık, sürgülü<br />

kapılar ile atıl alanlar<br />

oluşmasının önüne geçtik ve<br />

evinizde fazlalık yarattığını<br />

düşündüğünüz eşyaları koyabileceğiniz<br />

her daireye özel depo alanları<br />

planladık. Huzurla nefes alabileceğiniz<br />

balkonları ise unutmadık ve dairelerimizin<br />

tümüne balkon ekledik ’’ dedi.<br />

Mimari tasarımını TAGO Architecs’in üstlendiği<br />

projenin iç mekan, ortak alan ve<br />

sosyal alanları ise Arketipo imzası taşıyor.<br />

Usta, “İç mimaride benimsenen verimlilik<br />

esasını, projenin hedef kitlesi ve konsepti<br />

ile uyumlu retro-modern bir yaklaşım ile<br />

tamamladık. Mutfaktaki karolardan, ortak<br />

alanlardaki yer döşemelerine, iç mekanlardaki<br />

enerjik tasarımdan, proje girişinde<br />

yer alan kütüphaneye kadar entegre bir<br />

kurgu ile projenin tümüne bu yaklaşımı<br />

yansıttık. Ortak alanları ise insanların günlük<br />

rutinlerini değiştirmeden, hayatın doğal<br />

akışında ve aynı frekansta sosyalleşebilecekleri<br />

şekilde planladık’’ diye konuştu.<br />

118 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 119


Proje<br />

Kağıthane’nin en büyük kentsel dönüşüm projesi<br />

‘İstova’ satışa çıktı<br />

İstanbul Avrupa Yakası’nın en hızlı gelişen ve yüksek yatırım değeri taşıyan bölgelerinden<br />

biri olan Kağıthane’de Yamaç <strong>Yapı</strong> imzasıyla hayata geçirilen ‘İstova’ projesinde yer alan<br />

daireler lansmana özel metrekaresi 5 bin 500 liradan satışa çıktı. Projeden konut sahibi<br />

olmak isteyenlere 60 ay sıfır faizle ödeme kolaylığı sunulacak.<br />

Yamaç <strong>Yapı</strong> tarafından İstanbul’un en<br />

hızlı gelişen ve değer kazanan bölgesi<br />

Kağıthane’de inşa edilen ‘İstova’ 140<br />

milyon TL’lik yatırımla hayata geçiyor. 7<br />

dönüm arazi üzerinde 15’er katlı 4 blok<br />

şeklinde yükselen proje 80 bin metrekare<br />

inşaat alanına sahip.<br />

‘İstova’ projesini çok özel bir lokasyonda<br />

hayata geçirdiklerini vurgulayan Yamaç<br />

<strong>Yapı</strong> Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yamaç,<br />

“Merkezi konumu ve ulaşım akslarına<br />

olan yakınlığıyla projemiz kısa sürede<br />

dikkatleri üzerine çekmeyi başardı” dedi.<br />

Bölge ile ilgili değerlendirmelerde bulunan<br />

Yamaç, “Kağıthane bölgesi, son yıllarda<br />

hayata geçirilen birçok yeni konut<br />

ile yatırımcıların ilgi odağı haline geldi.<br />

Uzun yıllar mesire alanı olan Kağıthane<br />

1950’den sonra sanayi, fabrikalar bölgesi<br />

olarak biliniyordu. Fabrikaların şehir dışına<br />

taşınmasıyla birlikte özellikle son on<br />

yıldır bölgede kentsel dönüşüm çalışmaları<br />

hız kazanmaya başladı. Kentsel dönüşüm<br />

çalışmalarıyla bölgedeki eski ve<br />

sağlıksız yapı stoku hızla yenileniyor. Yamaç<br />

<strong>Yapı</strong> olarak biz de ‘İstova’ projemizle<br />

bu değerli lokasyondaki yerimizi alarak<br />

Kağıthane’nin en büyük kentsel dönüşüm<br />

projesine imza atmanın gururunu yaşıyoruz”<br />

diye konuştu.<br />

Şehrin tam merkezinde<br />

metrekaresi 5 bin 500 lira…<br />

Projenin şehrin gerçekten tam merkezinde<br />

konumlandığını ve ulaşım akslarına<br />

olan yakınlığını vurgulayan Yamaç, şunları<br />

söyledi: “Maslak-Büyükdere-Levent<br />

hattına, Beşiktaş, Şişli, Mecidiyeköy’e<br />

ulaşım kolaylığıyla hem yatırım, hemde<br />

oturum amaçlı konut sahibi olmak isteyenlerin<br />

kısa sürede dikkatini çekmeyi<br />

başaran ‘İstova’, 500 adet konut ve 100<br />

adet ticari ünite ile toplam 600 bağımsız<br />

bölümden oluşuyor. Projemizde 1+1, 2+1,<br />

3+1, 4+1 ve 5+1’e kadar geniş daire seçeneklerimiz<br />

mevcut. Avrupa Yakası’nın<br />

en çok prim yapan bölgesinde yükselen<br />

‘İstova’ projemizin, yeni metro hattının tamamlanmasıyla<br />

birlikte değeri katlanarak<br />

artacak aynı zamanda da yüksek kira getirisine<br />

de sahip olacak. Projede daireler<br />

lansmana özel olarak kısa bir süreliğine<br />

metrekaresi 5 bin 500 TL’den başlayan<br />

fiyatlarla satışa sunuluyor. Bu değerli lokasyonda<br />

yer almak isteyenler bu fırsatı<br />

kaçırmamalı. Yatırımcılar tarafından bölgenin<br />

en uygun fiyatlı konut projesi olarak<br />

gösterilen projemizde 60 aya kadar sıfır<br />

faiz avantajı da sağlanıyor.”<br />

Levent- Büyükdere Caddesi’ne, köprü<br />

bağlantı yollarına, AVM’ler, eğitim kurumları<br />

ve hastanelere yakın konumlanan<br />

‘İstova’ projesinde teslimler 2020 yılında<br />

gerçekleşecek.<br />

Anadolu yakası’nın kalbinde konak yaşamı<br />

‘Koşuyolu Konakları’<br />

İstanbul’da bugüne dek nitelikli projelere imza atan Beyaz İnşaat, Boztepe Ortaklığı ile<br />

Anadolu Yakası’nın kalbinde butik proje Koşuyolu Konakları’nı hayata geçiriyor.<br />

Estetik yatay mimarisi ve az katlı yapısıyla<br />

şehrin tüm imkanlarını bir arada sunan<br />

Beyaz İnşaat - Boztepe Ortaklığı, aile öncelikli<br />

yaşamı Koşuyolu Konakları’yla yatırımcılara<br />

sunuyor.<br />

Anadolu Yakası’nın en değerli arazisi üzerinde<br />

yer alan Koşuyolu Konakları’nda 58<br />

adet konut yer alıyor. 2+1, 3+1, 4+1, 3+2,<br />

4+2 ve 5+2’den oluşan altı tip daire seçeneğine<br />

yer verilen projede daire büyüklükleri<br />

93 metrekare ile 235 metrekare arasında<br />

değişiklik gösteriyor.<br />

Konumu ve ayrıcalıkları ile yüksek yatırım<br />

potansiyeline sahip Koşuyolu Konakları,<br />

bölgede kalite ve konfora önem veren ailelerin<br />

taleplerine yanıt verecek şekilde tasarlandı.<br />

Bahçe ve dubleks seçeneklerinin<br />

yer aldığı Koşuyolu Konakları’nda geniş<br />

yeşil alanlar ve ferah daireler alıcılarına<br />

konforlu bir yaşam sunuyor.<br />

Ayrıcalıklı yaşam alanlarına sahip<br />

13.500 metrekare inşaat alanına sahip Koşuyolu<br />

Konakları yatay mimari ile hayata<br />

geçiriliyor. Merkezi konumunun yanı sıra<br />

az katlı yapısı, Koşuyolu Parkı’na komşu<br />

oluşu ve kısmi deniz manzarasına sahip<br />

konumuyla konut alıcılarının gözde projesi<br />

olarak dikkat çeken Koşuyolu Konakları<br />

yüksek yatırım potansiyeline sahip. Konak<br />

yaşamının tüm ayrıcalıklarının yer alacağı<br />

Koşuyolu Konakları’nda her ayrıntı titizlikle<br />

projelendiriliyor. Geniş peyzaj alanlarının<br />

yer aldığı projede; kapalı yüzme havuzu,<br />

sauna, fitness, çocuk oyun alanları, spor<br />

alanları ve piknik alanları mevcut.<br />

Tüm ulaşım ağlarının merkezinde<br />

yer alıyor<br />

Eğitim ve sağlık<br />

kuruluşlarının<br />

yanı sıra kafe ve<br />

AVM’lere yürüme<br />

mesafesinde yer<br />

alan proje sosyal<br />

hayatın tüm ayrıcalıklarını<br />

konut<br />

alıcılarına sunuyor.<br />

Ulaşımın tüm imkanlarını<br />

bir arada<br />

sunan projede;<br />

köprü, tünel, deniz<br />

ulaşımı ve raylı<br />

sistemlerden yararlanmak<br />

mümkün.<br />

Lokasyon<br />

avantajları sunan Koşuyolu Konakları; Avrasya<br />

Tüneli ile Marmaray Ayrılık Çeşmesi<br />

durağına 1 km, Şükrü Saraçoğlu Stadı’na<br />

2,5 km, Kadıköy Rıhtım’a 3,5 km, Marmara<br />

Üniversitesi’ne 4,5 km, Büyük Çamlıca Tepesi<br />

ve 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’ne 5<br />

kilometrelik mesafede yer alıyor.<br />

Tüm ulaşım ağlarının çevrelendiği bölgede<br />

yer alan proje, E-5 Otoyolu, Metro ve Validebağ<br />

korusuna da yürüme mesafesinde<br />

bulunuyor.<br />

120 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 121


Mimari<br />

PDG Mimarlar’dan doğayla bütünleşik tasarım:<br />

KentPlus Yalova<br />

Hareketli topografyası, ılıman iklimi ve deniz manzarasıyla karakterize olan Yalova<br />

Armutlu’nun Dereliköy yerleşkesinde konumlanan Mimar Cengiz Gültek ve Mimar Murat<br />

Şahin’in kurucusu olduğu PDG Mimarlar tarafından tasarlanan KentPlus YALOVA Wellness<br />

SPA Resort, konut, otel ve sosyal tesis gibi birçok farklı işlevi bir arada bulunduran karma<br />

kullanımlı bir kompleks olarak kullanıcılarına yeşille iç içe bir yaşam vadediyor.<br />

İstanbul ve Houston (ABD) kentlerindeki<br />

ofislerinde yer alan profesyonel kadrolarıyla<br />

ulusal ve uluslararası ölçekte nitelikli<br />

projelere imza atan PDG Mimarlar, Yalova<br />

- Armutlu’nun Dereliköy yerleşkesi<br />

yakınlarında 330.000 m²’lik bir arazide<br />

konumlanan KentPlus YALOVA Wellness<br />

SPA Resort projesinde, konut, konaklama<br />

ve sosyal birimleri topoğrafya ile gizleyerek,<br />

doğayla bütünleşmiş bir yaşam alanı<br />

sunuyor.<br />

Projelerini sahip olduğu tüm potansiyelleri<br />

sorgulayarak yenilikçi bir bakış açısıyla<br />

ele alan Mimar Cengiz Gültek ve Mimar<br />

Murat Şahin liderliğindeki PDG Mimarlar,<br />

Emay İnşaat’ın EPP işbirliği ile hayata<br />

geçirilen Kentplus Yalova projesinin çıkış<br />

noktası olarak arazinin kendine has yapısını<br />

kullanmış.<br />

Arazideki mevcut yeşil doku korunarak<br />

buna ilave edilen yeşil bantlarla yapı<br />

kompleksinin doğal bir atmosfer içinde<br />

kaybolmasını sağlayan mimarlar, yeşil<br />

dokunun kamusal alan niteliğini ön planda<br />

tutarak sokakları taşıt trafiğine kontrollü<br />

olarak kapatmış ve her sokağı kullanıcıların<br />

yol sonunda adeta küçük bir orman<br />

ile karşılaştıklarını hissetmeleri için bu<br />

yeşil bantlarla buluşturmuş. Arazide oluşturulan<br />

yeşil kurguya eklemlenecek proje<br />

birimleri bazen yeşille temas ettirilirken<br />

bazen de kendini çevrelemesine müsaade<br />

eden bir tavırla tasarlanmış. Konut<br />

birimleri arazinin yüksek yamaçlarında<br />

manzaraya yönlendirilirmiş, eğimin azaldığı<br />

yerlerde ise oteller konumlandırılmış.<br />

KentPlus Yalova konutlarında<br />

‘Hayat’ var...<br />

Kentplus Yalova içerisinde kurgulanan<br />

konutları alışılagelmiş tipolojilere yeni bir<br />

soluk getirecek şekilde tasarladıklarını<br />

belirten PDG Mimarlar Kurucu Ortağı Mimar<br />

Murat Şahin, tek tip konut üretmek<br />

yerine farklı bir yerleşim morfolojisi oluşturduklarını<br />

belirtiyor ve ekliyor: “Kentplus<br />

Yalova’da birbirini sürekli tekrar eden<br />

standart bir tip kullanılmayıp, kimi teras<br />

çatılı, kimi kırma çatılı, kimi daha büyük<br />

kapalı alanları olan, kimi ise küçük kapalı<br />

bir alana sahip fakat daha büyük bahçesi<br />

olan farklı tipolojilerin bir araya geldiği,<br />

sokakların kimi noktalarda daralıp ara<br />

geçişler oluştururken bir başka noktada<br />

genişleyerek ufak meydanlara dönüştüğü<br />

bir yerleşke oluşturuldu. Böylece 163<br />

blok içerisinde 14 farklı tip blok ve 1001<br />

daire içerisinde 63 farklı tip daire üretildi.<br />

Bu sayıya kırma çatılı ve teraslı ayrımı da<br />

yaparsak 126 tip üretilmiş oldu.”<br />

Konutlarda eski Türk evleri tipolojilerinde<br />

sıklıkla karşımıza çıkan ‘hayat’lar modern<br />

yaşama entegre edilerek yeniden<br />

yorumlanmış. Farklı biçimlenmeleri ve<br />

büyüklükleriyle çeşitlilik sağlayan konut<br />

birimlerinin birbirlerine eklemlendikleri<br />

noktalarda oluşturulan ‘hayat’ların iki<br />

farklı dairenin birleştirilerek kullanılması<br />

ya da komşuların etkileşimleri ve paylaşımlarını<br />

artırmaya hizmet eden keyifli bir<br />

ortak alan olarak kullanılması öngörülürken,<br />

esas olarak dışarıda oluşturulmuş<br />

olan atmosferin bir iç bahçe ile evin yani<br />

yaşamın içine çekilmesi hedeflenmiş.<br />

Böylece kullanıcının yalnızca sokağa çık-<br />

tığında deneyimlenebileceği bir atmosfer<br />

değil, günlük yaşantısının parçası olabilecek<br />

bir atmosfer yaratılmasını hedeflenmiş.<br />

Bütün bu yaklaşımlarla yeniden ele<br />

alınan konut birimleri, klasikleşen plan<br />

tiplerinin farklı şekillerde bir araya getirilmesi<br />

ve bu bir araya getirilişlerdeki işleyişin<br />

yeniden kurgulanmasıyla ezberleri<br />

bozan bir anlayışla tasarlanmış.<br />

Su ve yeşil birlikteliğiyle<br />

topografyaya gizlenen sosyal<br />

tesisler…<br />

PDG Mimarlar, arazinin bir diğer verimli<br />

verisi olan termal su kaynaklarını kullanıcıyla<br />

buluşturmayı hedefleyen sosyal tesis<br />

birimlerini farklı kotlara oturtmayı tercih etmiş<br />

ve birimlerin arazi içerisine gömülerek<br />

olabildiğince topografya içerisinde gizlenmesini<br />

hedeflemiş. Birimler içerisinde tasarlanan<br />

yeşil iç avlular ve termal ve soğuk<br />

su havuzlarıyla kullanıcıların su ve yeşil<br />

birlikteliğiyle çevrelenmesi planlanmış.<br />

Sosyal tesisler tasarlanırken geçmişteki<br />

hamam tipolojilerini irdelediklerini belirten<br />

PDG Mimarlar, termal havuz alanında<br />

bütün bir alana yayılan su kütlesi içerisinde<br />

küçük özel odacıklar oluşturmuş<br />

ve havuz alanında gün ışığı kullanımına<br />

yer vermiş. Mekan içerisindeki kurgunun<br />

farklı kullanıcı reflekslerine cevap vermesi<br />

planlanırken, içerde-dışarda olma durumu<br />

sorgulanmış ve termal su ile tatlı su<br />

arasında görsel bir ilişki kurulmuş.<br />

Kentplus Yalova dahilinde 592, 595 ve<br />

135 yatak kapasiteli üç farklı otel yapısı<br />

tasarlayan PDG Mimarlar, otel tasarımında<br />

konut birimlerinin görüşünü daraltmamak<br />

adına üst katlara doğru parçalanarak<br />

şekillenen bloklar kurgulamış. Bloklar alt<br />

katlara doğru topografyayla birlikte kademelendirilirken<br />

dışardan erişime olanak<br />

verilmesi sebebiyle alt katlar termal-açık<br />

havuzlar, spa merkezi, hamamlar, spor<br />

merkezi, güzellik merkezi, eğlence salonları<br />

gibi sosyal birimlerle donatılmış.<br />

Otellerle birlikte sosyalleşmenin arttığı,<br />

arazinin en az eğimli, denize doğru ilerleyen<br />

dere boyu aksı ise projenin ana<br />

rekreasyon hattı olarak tanımlanmış.<br />

Merkezde yer alan ve hem fiziksel, hem<br />

de işlevsel yapısı sayesinde bütün proje<br />

alanından topladığı kullanıcıları en uç<br />

noktada sahille buluşturan bu hat; çeşitli<br />

peyzaj öğeleri, kiosklar ve var olan dere<br />

arkının genişletilip tasarıma katılması ile<br />

zenginleştirilerek proje omurgası olarak<br />

düzenlenmiş. Bu omurga boyunca ilerleyen<br />

rekreasyon alanlarında hem yetişkinlere<br />

hem de farklı yaş gruplarındaki<br />

çocuklara hitap eden sosyal mekanlar<br />

oluşturan PDG Mimarlar, aksı biyolojik<br />

gölet, amfi tiyatro, farklı yaş grupları için<br />

farklı çocuk oyun alanları, gölet kenarında<br />

dinlenmek-vakit geçirmek için restoranlar<br />

ve tematik bahçelerle<br />

süslemiş. 1200 m²<br />

büyüklükteki biyolojik<br />

gölet çevresinde suyu<br />

temiz tutacak ve sulak<br />

ortamlarda kendiliğinden<br />

yetişebilen saçak<br />

köklü bitkiler, sazlar,<br />

kamışlar kullanılırken,<br />

Yalova’nın iklim<br />

ve toprak özelliklerine<br />

uygun bitkiler seçilerek<br />

zengin bir peyzaj<br />

alanı oluşturulmuş.<br />

Açık yeşil alanlarda<br />

çok su istemeyen yer<br />

örtücü bitkiler tercih<br />

edilirken, sert zeminlerde ise süpürge beton<br />

ve granit plak taş kullanılarak zeminde<br />

farklı geçişler sağlanmış.<br />

Projenin ana konsepti dahilinde konut,<br />

sosyal tesis ve otel birimlerinin yanı sıra<br />

kapalı otopark, sağlık merkezi, cami, okul<br />

ve restoran binalarını da tasarlayan PDG<br />

Mimarlar, Kentplus Yalova’da tasarımın<br />

ve tasarım sürecinin en önemli yönlendiricisi<br />

ve girdisini oluşturan doğal ortamın,<br />

kullanıcıların hayat akışına müdahil olmasını<br />

hedeflemiş.<br />

122 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 123


Mimari<br />

Evrenol Architects<br />

‘Tasarım Merkezi’ oldu!<br />

Kentsel tasarımdan karma kullanımlı yapılara, konaklama mekanlarından eğitim, kamu<br />

ve kültür yapılarına kadar genişleyen bir yelpazede mimarlık, iç mimarlık ve danışmanlık<br />

hizmetleri veren Mehpare Evrenol, Burak Karaca ve Tamer Tunbiş ortaklığındaki Evrenol<br />

Architects, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından “Tasarım Merkezi” ilan edildi.<br />

Evrenol Architects, Bilim Sanayi ve Teknoloji<br />

Bakanlığı’nın kısa süre önce hayata<br />

geçirdiği ve tasarım yoluyla ülke ekonomisinin<br />

uluslararası düzeyde rekabet edebilir<br />

bir yapıya kavuşturulması hedefiyle ortaya<br />

koyduğu teşvik desteğini almaya hak kazandı.<br />

Uygulama sayesinde “Tasarım Merkezi”<br />

ünvanını kazanan Mehpare Evrenol,<br />

Burak Karaca ve Tamer Tunbiş ortaklığındaki<br />

Evrenol Architects, elde edilecek<br />

avantajlarla, öncelikle sahip olduğu insan<br />

kaynakları niteliğini artırmayı ve tasarım<br />

vizyonunu genişletmeyi hedefliyor.<br />

Bakanlık tarafından Ağustos 2016’dan bu<br />

yana uygulanan Tasarım Merkezleri teşviği,<br />

ekonomide katma değer yaratacak,<br />

uluslararası pazarda rekabet gücünü artıracak<br />

ileri teknoloji içeren ürünler geliştirilmesini,<br />

özel sektörde ürün veya ürünlerin<br />

işlevselliğini artırma, geliştirme, iyileştirme<br />

ve farklılaştırmaya yönelik yenilikçi faaliyetlerin<br />

artırılmasını ve tasarım personeli<br />

ve nitelikli işgücü istihdamının artırılmasını<br />

desteklemeyi hedefliyor.<br />

Kuruluşundan bu yana edinmiş olduğu deneyimler<br />

sayesinde kendi standartları ve<br />

kalite yönetim anlayışını oluşturan Evrenol<br />

Architects’in bu birikimi, Bilim Sanayi ve<br />

Teknoloji Bakanlığı’nın Tasarım Merkezleri<br />

teşviğine başvuru sürecini hayli kolaylaştırmış<br />

ve pek çok olumlu geri bildirim almalarını<br />

sağlamış. İki farklı üniversiteden<br />

gelen akademisyenlere, farklı zamanlarda<br />

yaptıkları ziyaretlerde projelerinin tasarım<br />

felsefelerini, üretim biçimlerini, ekiplerini<br />

ve hedeflerini sunan firma ortakları<br />

“Akademisyenlerden oluşan bilirkişilerin<br />

ofisimize yaptıkları ziyaretler bizim için oldukça<br />

keyifliydi” diyor ve ekliyor: “Evrenol<br />

Architects olarak master plandan başlayarak<br />

iç mimari tasarımın en ince detayına<br />

kadar geniş bir perspektifte hizmet veriyoruz.<br />

Kuruluşumuzdan bu yana hayata geçirdiğimiz<br />

6 milyon metrekarenin üzerinde<br />

projemiz var. Bu bizlere hem gurur veriyor,<br />

hem de sorumluluklarımızı arttırıyor. Her<br />

bir projede yeni şeyler öğreniyor, kendimizi<br />

geliştirmeye çalışıyoruz. Tecrübelerimizden<br />

dolayı standartlarımız ve kalite<br />

yönetim anlayışımız var. Bunlar sayesinde<br />

başvuru sürecimiz oldukça olumlu geçti.<br />

<strong>Yapı</strong>cı geri bildirimler aldık ve eksiklerimizi<br />

gidermek adına hızla yola<br />

koyulduk.‘’<br />

Aldıkları unvanın tüm ekip<br />

üzerinde motive edici bir<br />

etkisi olduğunu belirten<br />

mimarlar, Tasarım<br />

Merkezi<br />

ünvanıyla<br />

birlikte<br />

ilk iş<br />

olarak akademinin verdiği geri bildirimler<br />

ışığında eksiklerini ve kaynaklarını bularak<br />

bunları çözüm getirmeyi planlıyor. Ofisin<br />

Kurucu Ortağı Mehpare Evrenol, üretimlerinin<br />

akademik ve sosyal ortamlarda paylaşımını<br />

arttırmayı ve personelin niteliğini<br />

artıracak eğitimlere ağırlık vermeyi birincil<br />

hedef haline getirdiklerini belirtiyor ve ekliyor:<br />

“Yıllardır tasarım gruplarından oluşan,<br />

oturmuş bir çalışma sistemimiz var. Niyetimiz<br />

istihdam ettiğimiz personelin niteliğini<br />

daha da arttırmak adına eğitimlere ağırlık<br />

vermek. Tasarım gücümüzü geliştirecek<br />

gerekli teknik ve donanımsal yeniliklerden<br />

maksimumda faydalanmak için bu alanlara<br />

yatırım yapmak istiyoruz.”<br />

124<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


Mimari<br />

Merkezi”, “Yetiştirme Yurdu”, ekonomik<br />

yoksunluk içerisinde bulunan<br />

yaşlılara huzurevi, engelli<br />

bireylere yönelik “Bakım ve Rehabilitasyon<br />

Merkezleri”, gündüzlü<br />

olarak hizmet veren “Sosyal<br />

Hizmet Merkezleri” için alanlar<br />

ayrılması planlanıyor. Darülaceze<br />

projesinde çalışanlar için de 1+1<br />

ve 2+1 konutlar yer alacak. Proje<br />

bir gönüllünün bağışladığı arsa<br />

üzerine inşa edilecek. Projenin<br />

teslim tarihi ise 2020 yılı olacak.<br />

Bahçesi, gölü ve kahvesi<br />

de olacak<br />

Dünyada bu projenin bir örneği<br />

olmadığını söyleyen Erkurtoğlu,<br />

500 kişilik bir cami yapacaklarını<br />

ve gayrimüslim vatandaşlar için<br />

de ayrı bir yer inşa edeceklerini<br />

vurguladı. Tüm birimlerin zemin<br />

oturumunun 160 dönümlük arazisinin<br />

yüzde 20’sini kapsadığını<br />

belirten Erkurtoğlu, “Projenin yüzde<br />

80’ini yeşil alan ve rekreasyon<br />

olarak ayırdık. Öyle bir plan yaptık<br />

ki binalar arasında sular dolaşacak.<br />

Botanik bahçesi olacak.<br />

Aynı zamanda bir gölet olacak<br />

ve göletin hemen başında bir<br />

köy kahvesi olacak. Bunun diğer<br />

binalardan farkı ise Selçuklu mimarisine<br />

göre değil de nostalji yaşanması<br />

açısından daha derme<br />

çatma yapacağız” dedi. Selçuklu<br />

mimarisi örnek alınarak modernize<br />

edilen projede, binalar 3 ve<br />

4 katlı olup sadece otel bloğu 7<br />

katlı olarak tasarlanmıştır. Kuş<br />

evlerinin dahi düşünüldüğü yeni<br />

Darülaceze’de, güneş ve rüzgar<br />

enerjisinden, yağmur sularından<br />

faydalanılacaktır. Şehir içerisinde<br />

elektrikli araçlar dışında başka<br />

araçlara izin verilmeyecektir.<br />

Böylece karbon salınımının minimum<br />

seviyede tutulması hedeflenmiştir.<br />

Ahmet Erkurtoğlu<br />

AE Mimarlık’ın Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Arnavutköy Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri Projesi<br />

AE mimarlık’a emanet<br />

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 4 yıl önce talimatını verdiği yeni Darülaceze için<br />

ilk kazma bu yaz sonu vurulacak. Yeni Darülaceze için düzenlenen yarışmayı kazanan ve<br />

projeyi bilabedel hayata geçireceklerini ifade eden AE Mimarlık Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Mimar Ahmet Erkurtoğlu, İstanbul’un Arnavutköy ilçesindeki dev kompleksin dünyada bir<br />

benzerinin olmadığını söyledi.<br />

123 yıldır, 30 bini çocuk, 100 bin kimsesizi<br />

ağırlayan 550 kişi kapasiteli Darülaceze’ye,<br />

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip<br />

Erdoğan’ın talimatıyla ek bir kampüs<br />

yapılıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 4<br />

yıl önce verdiği talimat üzerine başlatılan<br />

çalışmalarda son aşamaya gelindi.<br />

Arnavutköy’e bağlı Yassıören Köyü’nde<br />

160 bin metrekare alana yapılması planlanan<br />

yeni kompleks için açılan mimarlık<br />

yarışmasını kazanan AE Mimarlık’ın Yönetim<br />

Kurulu Başkanı Ahmet Erkurtoğlu,<br />

projeye yaz sonu start verileceğini söyledi.<br />

Konsepti ve projeyi hediye ederek,<br />

mimari açıdan ödeme talep etmediklerini<br />

söyleyen Erkurtoğlu, “Darülaceze, bizi<br />

heyecanlandıran bir proje oldu. 160 bin<br />

metrekarelik bir alan üzerine cumhurbaşkanımızın<br />

da sürekli belirttiği yatay<br />

mimariyi hayata geçirmemiz için önemli<br />

bir fırsattı bu. Projemizde, akıllı şehir<br />

konseptini uygulayacağız. Yani sıfır karbon<br />

salınımını sağlayacağız ve yağmur<br />

sularını arıtarak avlu içindeki kanallara<br />

aktaracağız. Projemizde, yatağından<br />

kalkamayan yaşlıların yeşili görmeleri ve<br />

hayata bağlı kalmaları için camları yerden<br />

tavana kadar uzattık. Yeşil alanların ağırlık<br />

kazandığı, bütün birimlerin birbiriyle<br />

koordinasyonunun kolayca sağladığımız<br />

projemizde ‘3Y’ diye tanımlanan, ‘yavaş,<br />

yatay, yaşanabilir’ şehir konseptini hayata<br />

geçireceğiz” dedi.<br />

Dünyada örneği yok<br />

250 milyon TL maliyetle hayata geçecek<br />

ve 1500 kişinin ağırlanacağı yeni Darülaceze’de;<br />

rehabilitasyon merkezi, zihinsel<br />

engelli, psikiyatrik tanılı, yoğun bakım- ile<br />

yatağa yağlı hastalar için birimler, amfi<br />

tiyatro, 1000 kişilik konferans salonu ve<br />

konaklama tesisleri, sosyal hizmet şehri<br />

bulunacak. Planlama alanında, bakıma<br />

muhtaç çocuklara yatılı olarak hizmet verecek<br />

“Çocuk Sevgi Evi”, “Çocuk Destek<br />

126 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 127


Mimari<br />

Istanbloom, kentin panoramasını<br />

Guardian Glass ile yansıtıyor<br />

İstanbul’un en işlek bölgelerinden biri olan<br />

Zincirlikuyu’da konumlanan ve “İstanbul’u anlamak<br />

ve anlatmak” konseptiyle tasarlanan<br />

karma kullanımlı Istanbloom, kentin üst üste<br />

yığılmış kütlesel ifadesi niteliğinde... <strong>Yapı</strong>nın<br />

mimari tasarımını üstlenen DB Architects’in<br />

çift cidarlı tasarlanan yapı fasadında ise tercihi,<br />

piyasaya sürüldüğü 2011 yılından bu yana<br />

birçok projede fark yaratan Guardian SunGuard®<br />

SuperNeutral SN 70/37’den yana olmuş.<br />

Guardian Glass tarafından teknolojik gelişmelere<br />

paralel olarak tasarlanıp geliştirilen ürün,<br />

yapının hem gören hem de görünen bir nesne<br />

olduğu bilinciyle, yapı fasadında kütleyi hem<br />

hafif hem de saydam gösterecek şekilde kullanılmış.<br />

Esin <strong>Yapı</strong> girişimiyle İstanbul’da inşa edilen,<br />

kentin zengin tarihi geçmişi ve dünden bugüne<br />

süregelen kültürel çeşitliliğinden ilham alarak<br />

DB Architects tarafından tasarlanan Istanbloom,<br />

kütlesel biçimleniş özelliğiyle, çevresindeki<br />

mevcut yapı ve dokularla ölçekli bir ilişki<br />

kuruyor. Yükselirken, çevre yapılar arasından<br />

sıyrıldığı noktada, gökyüzünde, boşlukta salınıyormuş<br />

duygusu veren kule, Guardian<br />

SunGuard® SuperNeutral SN 70/37 camın<br />

kullanıldığı cephelerinde eşsiz İstanbul panoramasını<br />

yansıtıyor. Çift cidarlı tasarlanan<br />

yapı fasadı, içerdeki kullanıma ve gün ışığının<br />

mevsime ve günün saatlerine göre değişen<br />

efektlerine bağlı olarak sürekli bir devinim içeriyor.<br />

Mimar ve yatırımcılar için özellikle enerji<br />

tasarrufu ve güneş kontrolünü temin ederken,<br />

yüksek doğal ışık geçirgenliği sunan kaplamalı<br />

cam ürünler geliştiren Guardian Glass,<br />

SunGuard® SuperNeutral SN 70/37 ile birçok<br />

gereksinimi tek bir üründe karşılıyor. Çok<br />

amaçlı kaplamasıyla yapay ışık için ihtiyacı en<br />

aza indiren ürün, üstün ısıl yalıtımla birleştirilmiş<br />

mükemmel bir güneş kontrolü Sunuyor ve<br />

uzun zamandır sektöre liderlik ediyor.<br />

“Cam yapının gözleridir, çevreyle ilişki kurarsınız…”<br />

diyen DB Architects Kurucusu Yüksek<br />

Mimar Bünyamin Derman, SunGuard® SuperNeutral<br />

SN 70/37’nin Istanbloom’da yarattığı<br />

etkiyi şu sözlerle anlatıyor:<br />

“Cam malzeme ile çalışırken istediğiniz oranda<br />

şeffaflık ve renk seçeneklerinizin olması,<br />

ışığı ve enerjiyi kontrol edebiliyor olmak, bir<br />

tasarımcı için önemli olanaklardır. Guardian’ın<br />

ürün çeşitliliği tasarımcıyı özgürleştirmekte,<br />

sağladığı teknik destek önünü açmaktadır.<br />

Kalitesi ise güven vermektedir. Istanbloom,<br />

İstanbul’un kültürel çeşitliliğini, kentin farklı ölçekteki<br />

yapılarının armonisini birbirinin üstüne<br />

yığılmış kütlelerle ifade eder. Onu tasarlarken<br />

istedik ki; hem kentin enerjisini yansıtsın hem<br />

de kendine has peyzajı ve tasarımıyla sakinliği<br />

ve dinginliği barındırsın. Kentin yaşantısı,<br />

ağacı, mevcut yapıları bu yapının fasadında<br />

yansısın.”<br />

128<br />

<strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong>


Mimari<br />

“Kenti kent yapan mimariden ziyade,<br />

ahlaki olgulardır”<br />

“Mimarinin temelinin insan olduğu unutulmamalıdır. İnsanı merkezine alan, insan esenliğini<br />

öncelikleri arasında en başa koyan, dünya üzerinde varoluşundan bugüne sürekli bir bağı<br />

olduğu doğayı ve insanın doğa ile olan bu irtibatını kuvvetlendiren, sürdürülebilir yapılar<br />

önem kazanacak.”<br />

Mimaristudio çatısı altında 2006 yılında<br />

serbest mimarlık faaliyetlerine başlayan<br />

Mimar ve Yüksek Endüstri Ürünleri Tasarımcısı<br />

Ayça Akkaya Kul & Y.Mimar Önder<br />

Kul; mimari proje, iç mimari proje, saha<br />

uygulama ve uygulama kontrolü çalışmaları<br />

gerçekleştirmekte. Bu çalışmalarının<br />

yanısıra, projeye özel mobilya ve aydınlatma<br />

tasarımları ile bunların üretimleri ile<br />

ilgili hizmetler de sunmaktalar. 10 yılı aşkındır<br />

yeni nesil çalışma mekanları üzerine<br />

çalışan ekip, özelllikle son yıllarda biofilik<br />

tasarım ve insanı odaklı “well-being” yaklaşımı<br />

üzerine çalışmalar yürütüyor. Mimaristudio<br />

Kurucu Ortakları Ayça Akkaya Kul<br />

ve Önder Kul ile çalışma alanları hakkında<br />

merak ettiklerimizi sorduk.<br />

Projelerinizde en çok neye dikkat<br />

edersiniz, nelere öncelik verirsiniz?<br />

Projelerimizi birbirinden farklı, özgün bir<br />

dille ele alyoruz. Dalında uzman kişi ve<br />

kurumlarla işbirliği yaparak, bir takım çalışması<br />

ve proje çözüm ortaklığı yaklaşımı ile<br />

tüm süreci yürütüyoruz. Özellikle projelerimizin<br />

temeline doğa ve insanı alarak tasarımlarımızı<br />

geliştiriyoruz. Bu bağlamda, her<br />

yeni projede üzerine koyarak, içinde insan<br />

sağlığı, mutluluğu ve esenliğini ön planda<br />

tutan, “well-being” konusunu çalışmalarımızın<br />

temeline alıyoruz. İşverenlerimizi ve<br />

iş liderliği yapan proje yönetim firmalarını<br />

bu konuda aydınlatmaya, projemizi bu<br />

yaklaşımla geliştirmenin kazançlarını ve<br />

avantajlarını aktarmaya çalışıyoruz. Kuşak<br />

farkı ile başlayan değişimin, mekanın fiziksel<br />

yapısını değiştirme süreci içinde, sadece<br />

iç mimari değişimle değil, bütünsel bir<br />

değişim yönetimi (change management)<br />

ile ele alınması gerekliliğini aktarmaya çalışıyoruz.<br />

Sizce başarılı bir mimar nasıl<br />

olmalıdır? Kendi başarınızı ne tür<br />

kriterlerle temellendiriyorsunuz?<br />

Başarı göreceli bir kavram, kişiden kişiye,<br />

kurumdan kuruma değişebilir. Bizim için<br />

başarı, öncelikle hizmet verdiğimiz kişi<br />

ve kurumların memnuniyeti, mutlulukları,<br />

olumlu geri bildirimleri ve başlatılan<br />

ilişkinin uzun yıllar aynı kaliteli bir çizgide,<br />

karşılıklı olarak sürdürülebilmesidir.<br />

Samimiyet, dürüstlük ve şeffaflık öncelikli<br />

prensiplerimizdir. Çalışmalarımız boyunca<br />

bu düsturdan ödün vermemeye çalışıyoruz.<br />

İşverenimiz ile yeni ilişki kurma<br />

aşmasında ya da uzun yıllardır çalışıyor<br />

dahi olsak, sadece o işi alabilmek ve yapabilmek<br />

adına olamayacak süreler ve<br />

gerçek olmayan bütçeleri kabul etmek<br />

yerine, sürecin gerçeklerini karşı tarafa<br />

aktarmaya çalışıyoruz. Sürecin başında<br />

verilecek temelsiz vaatlerin, işin ilerleyen<br />

zaman dilimi içinde sorunlara ve güvensizliğe<br />

sebep olacağını biliyoruz. Tasarım<br />

bağlamında ise, işverenimiz aynı kişi ya<br />

da grup olsa dahi, her yeni proje bizim<br />

için yeni bir başlangıç ve heyecandır. O<br />

heyecanı proje boyunca kaybetmemeye<br />

çalışıyoruz. Yeni fikirler ve kendi tasarımımız<br />

ürünlerle yepyeni bir tasarım<br />

yaklaşımı ortaya koymayı amaçlıyoruz.<br />

En önemlisi de, projelerimizin temeline<br />

insanı koyuyoruz. İnsanın, varoluşundan<br />

bugüne doğa ile olan kuvvetli bağını dikkate<br />

alıyor ve projelerimizi bu çerçevede<br />

geliştiriyoruz.<br />

Şehir planlamacılığı hakkındaki<br />

görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?<br />

Ülkemizde böyle bir şey niçin<br />

mümkün olmuyor?<br />

Türkiye’ deki mevcut yönetmenlik ve kanunlar<br />

içinde şehir planlama sürecini yü-<br />

rütmek kolay değil. Bu sadece bu döneme<br />

ait değil, on yıllardır devam eden bir<br />

sorun. Konu, geniş bir bakış ile Türkler’<br />

in göçebe yaşam kültürüne kadar uzanabilir.<br />

Lakin, bu kadar derine gitmeden<br />

şu tespiti yapabiliriz ki, şehir planlaması<br />

kararları, gerçekten yıllarını bu işe vermiş<br />

meslek erbaplarından oluşturulmuş<br />

ekiplerle verilmeli, yürütülmeli. İşin içinde<br />

sanat tarihçileri, restorasyon uzmanları,<br />

çevre mühendisleri, modernizm ve<br />

modern şehirler üzerine çalışmaları olan<br />

kıymetli meslek duayenleri olmalı. Kendi<br />

yaşam ve toplum yapımıza uygun bir model<br />

oluşturulması gerekmekte. O şehre<br />

ait planlama özelindeki kararlar ve ülke<br />

ölçeğinde yürürlükteki kural ve kanunlar,<br />

liyakat esası ile görevlendirilmiş kişilerden<br />

oluşan kurullarca, tartışarak, farklı<br />

fikir ve örnekler üzerinde müzakereler yapılarak<br />

alınmalı. Belediyecilik anlayışı da<br />

tabi ki bu manada değişmeli. Sektör ileri<br />

gelenleri, gerçek fikir sahiplerive meslek<br />

uzmanları davet edilmeli, çalışmalar birlikte<br />

geliştirilmeli. Bu anlamda ise, Eskişehir<br />

ve Lülerburgaz örnekleri rol model<br />

alınabilir diye düşünüyoruz.<br />

‘Kent’ ve ‘Şehir’ kavramlarını<br />

ayrıştıran olgu mimari olarak<br />

nerde başlar nerde biter?<br />

Şehirler, içinde yaşayan nüfusun büyük<br />

çoğunluğunun sanayi ve hizmet sektöründe<br />

çalışan bir yapıdan oluştuğu, kendini<br />

sürekli geliştiren, yaşayan bir organizmadır.<br />

Sosyoloji, ekonomi, mimari, siyaset<br />

gibi dinamikler şehri besler. Nüfus başlı<br />

başına şehir olmak adına bir kriter değildir.<br />

Kimi ülkelerde düşük yoğunluklu yerleşim<br />

yerleri şehir olabiliyorken, kimi ülkelerde<br />

belirli bir sayı altı yerleşim bölgeleri şehir<br />

statüsünde olamayabilmektedir. Şehir, tarih,<br />

siyaset, ekonomi, felsefe, kültür gibi<br />

kavramları bir potada eritir.<br />

Kent ise, yüksek yoğunluklu, içinde farklı<br />

toplulukları barındıran, kendi yönetim<br />

ekipleri olan, sanayi ve hizmet sektörünün<br />

çoğunlukta olduğu, toplumsal gelişme ile<br />

beslenen yerleşim birimidir. Kentler mimariden<br />

ziyade insan ile şekil alır ve kentlileşebilen<br />

insan kentin ana kaynağıdır. Bu<br />

sebeple toplum kavramı kent içinde önemli<br />

bir röperdir. Köy hayatından, kentliliğe geçiş<br />

de işte bu heterojen toplum yapısı ile<br />

olmaktadır.<br />

Bu kavramlar içinde aslında mimari en<br />

ufak konut ölçeğinden başlar ve bütünü<br />

oluşturur. Ticaret, sanayi, kültür vb. yapılar<br />

bu bütünün parçalarıdır. Zamanın mahalleleri<br />

plansız bir dönüşüm içinde sitelere<br />

ve yüksek bloklu yaşam alanlarına dönüşmektedir.<br />

Tüm bunlar bir tarafta, mimari<br />

aslında bütünün küçük bir parçasıdır, zira<br />

kenti kent yapan mimariden ziyade, ahlaki<br />

olgulardır. Daha çok ve kaliteli bina inşa<br />

ederek, konut, işyeri ve fabrika yapılarını<br />

bu yaklaşımla geliştirerek kent olgusunu<br />

Önder Kul<br />

kuvvetlendiremeyiz. Aslında günümüz<br />

kentleri kapitalist yaşamın bir ürünüdür de<br />

diyebiliriz. Bu bağlamda, şehir ve kent kavramlarını<br />

birbirinin tamamlayıcıları olarak<br />

görüyoruz.<br />

Türkiye’de mimarinin gelişimini<br />

ve özellikle son dönemde<br />

birbirinin kopyası niteliğinde<br />

ortaya çıkan projeleri nasıl<br />

değerlendiriyorsunuz?<br />

Mimarların daha söz alır ve karar süreci<br />

içinde daha boy gösterir olması olumlu gelişmeler<br />

gibi görünse de, zaman, maliyet,<br />

imar mevzuatları ve emsaller gibi bağlayıcılar<br />

içinde kaybolarak nitelikli yapılar üretme<br />

refleksimiz maalesef yaratıcılık önünde<br />

bir engel teşkil etmekte. Benzer planlama<br />

ilkeleri üzerine oturtulmuş, yine benzer<br />

yapı malzemeleri ile vücut bulmuş, adeta<br />

birbirinin kötü replikaları görüntüsündeki<br />

yapı gruplarının sayısı da bu sebeple hızla<br />

artmakta. Ülkemiz sınırları içinde, son 20<br />

yıl içinde inşa edilmiş, o şehrin sembolü<br />

diyebileceğimiz bir yapıyı örnek gösterebilir<br />

miyiz? Yakın coğrafyadan, Bakü’de<br />

yapılan Haydar Aliyev Kültür Merkezi gibi<br />

örnekler verebiliriz. Düşünün ki sadece bu<br />

örnek yapı özelinde, o şehre ziyaretçi çeken,<br />

sembol olabilmiş, bir hikayeyi içinde<br />

barındıran kaç tane modern mimari örneği<br />

gösterebiliriz? Bunu gerçekleştirebildiğimiz<br />

durumda, bu sorunuz aslında gerçek<br />

yanıtını olumlu yönde bulabilir. Yine de tüm<br />

bunların yanında, sayı olarak az da olsa,<br />

idealist, değerli ve iyi niyetli çalışmalar görmek<br />

de mutluluk verici.<br />

Gelecekte mimari üzerindeki en<br />

önemli etken sizce ne olacak?<br />

Teknoloji önüne geçilemez bir hızla gelişiyor,<br />

yaygınlaşıyor, form ve şekil değiştiriyor.<br />

Bu bağlamda mimari içinde de teknoloji<br />

ciddi bir yere sahip ve sürekli önemini<br />

Ayça Akkaya Kul<br />

artırıyor. Yine de, çağın bu gerçeği yanında<br />

mimarinin temelinin insan olduğu<br />

unutulmamalıdır. İnsanı merkezine alan,<br />

insan esenliğini öncelikleri arasında en<br />

başa koyan, dünya üzerinde varoluşundan<br />

bugüne sürekli bir bağı olduğu doğayı<br />

ve insanın doğa ile olan bu irtibatını<br />

kuvvetlendiren, sürdürülebilir yapılar<br />

önem kazanacak. Bu sebeple doğa ve<br />

doğal kaynaklar konuları, sadece mimaride<br />

değil, hayatın her aşamasında önceliklerin<br />

başında olmalı. Maalesef, yanlış<br />

uygulamalar ve bunların ürünü projeler<br />

hız kesmeden sürse de, ümidi kaybetmeden<br />

mücadeleyi ve doğru proler üretmeyi<br />

sürdürmek çok kıymetli.<br />

Tüm konuştuklarımız ışığında<br />

hayalimizdeki şehirler ve yaşam<br />

alanları için mimarların ve inşaat<br />

sektörü profesyonellerinin<br />

sorumluluklarını nasıl tanımlamak<br />

gerekir?<br />

Hayalimizdeki şehirler aslında çocukluğumuzdaki,<br />

komşuluk ilişkilerinin samimi<br />

olarak yaşandığı, mahalle kavramının o<br />

şehrin temel taşlarını oluşturduğu, güvenli,<br />

mutlu ve huzur içinde yaşanılan yaşam<br />

alanlarıydı. Buna öykünen ve bu özlem<br />

içinde geliştirilen pek çok projeyi de görmekte,<br />

takip etmekteyiz. Lakin sürekli göç<br />

alan ve farklı bir yapıya evrilen şehirlerde<br />

ve kentlerde bu tür gayretler ticari olmaktan<br />

öteye gidememekte. Sayısı çok az<br />

olan ve görece başarılı projelerin de şehir<br />

ile olan bağı tartışmaya açık bir konu. Bu<br />

bağlamda, yatırımcıdan, arsa sahibine,<br />

devlet kurumlarından tüm meslek disiplinlerinin<br />

en önemli görevi, önceliği insan ve<br />

doğa olan projeler geliştirmektir. Samimi<br />

olarak insanı merkezine almış, insani ölçülerde<br />

geliştirilmiş, ruhu olan projeler, ölçeğinden<br />

bağımsız olarak başarıya ulaşan<br />

projeler olacaktır kanaatindeyiz.<br />

130 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 131


Ürün<br />

Schneider Electric,<br />

Odace Wiser Akıllı Anahtar ile<br />

yaşam alanlarını zenginleştiriyor!<br />

Enerji yönetimi ve otomasyonda dünya<br />

çapında uzman olan Schneider<br />

Electric, Odace Wiser akıllı anahtarı<br />

sektöre sundu. Farklı yaşam alanlarına<br />

uyum sağlayan ve yenilikler<br />

sunan ürün, montaj gerektirmeyen<br />

yapısı sayesinde kullanıcıların kullanımına<br />

hazır olarak sunuluyor.<br />

Üç farklı kit, onlarca seçenek.<br />

Odace Wiser akıllı anahtar, içinde<br />

bir Odace Styl akıllı anahtarı ve bir<br />

AwoX LED enerji tasarruflu ampul<br />

bulunan kitlerden oluşuyor.<br />

Pille çalışan anahtarlar her türlü<br />

yüzeye monte edilebiliyor. Ayrıca<br />

telefona yüklenen “Wiser Lighting”<br />

uygulaması sayesinde birden fazla<br />

kiti kontrol etmek mümkün. Bu uygulama<br />

sayesinde uyanma saatinde<br />

ya da gece uyurken istenen ışık<br />

ayarlanabiliyor. Dinlenen<br />

müziğe göre<br />

ampul tempolu bir<br />

şekilde yanıp sönebiliyor.<br />

Aroma yayıcı<br />

seçeneğin seçilmesi<br />

durumunda ise tüm<br />

ortamı sakinleştirici<br />

kokular kaplıyor.<br />

Schneider Electric’in<br />

kit içinde sunduğu bir<br />

diğer ürün ise AwoX<br />

LED enerji tasarruflu<br />

ampuller. AwoX LED enerji tasarruflu<br />

ampuller de üç farklı opsiyonu<br />

içinde bulunduruyor.<br />

• Konforlu aydınlatma için sunulan<br />

Beyaz kit, gün ışığı veya soğuk beyaz<br />

seçenekler sunuyor. Bu sayede<br />

rahat ve keyifli bir ortam sağlıyor.<br />

• Mükemmel ambiyans için sunulan<br />

Aroma kiti ile hem ışık hem de<br />

kokuda mükemmelliği yakalamak<br />

mümkün. Bu kit iyi bir gece uykusu<br />

sunduğu gibi dinlendirici bir meditasyona<br />

kapıları aralıyor.<br />

• İlham verici renkleri ile Renkli kit,<br />

eğlenceli ortamlar yaratmak için<br />

tasarlandı. Oldukça geniş tutulan<br />

renk paletinden istenen renk seçilebiliyor.<br />

Böylece kutlama yemekleri,<br />

temalı partiler, oyunlar ve film geceleri<br />

farklı bir boyuta taşınıyor.<br />

Schneider Electric<br />

Acti 9 serisinin yeni<br />

üyesi:<br />

IDPN VIGI kaçak akım<br />

korumalı minyatür<br />

devre kesici<br />

Enerji yönetimi ve otomasyonda dünya çapında<br />

uzman Schneider Electric, yeni nesil koruma,<br />

kontrol ve haberleşme ürünlerinden oluşan Acti<br />

9 ailesine IDPN VIGI kaçak akım korumalı minyatür<br />

devre kesiciler (RCBO) çözümünü kattı.<br />

Eksiksiz kontrol ve güvenlik için geliştirilen bu<br />

entegre kontrol devre kesiciler; kaçak akım, aşırı<br />

yük ve kısa devreyi bir araya getirerek daha fazla<br />

verimlilik sağlıyor.<br />

Yüksek teknoloji<br />

ürünü IDPN<br />

VIGI, elektrik<br />

şoklarına karşı<br />

tam koruma<br />

sunuyor. Çıkış<br />

devrelerini ayırıyor<br />

ve yalıtıyor,<br />

kesinti süresini<br />

ortadan<br />

kaldırıyor, kritik<br />

ve hassas devrelerde<br />

yüksek<br />

servis sürekliliği<br />

sağlıyor.<br />

Entegre MCB<br />

ve RCD koruması;<br />

zorlu atmosfer<br />

koşulları,<br />

harmonik<br />

üreten yükler<br />

ve geçici çalışma<br />

akımları ile<br />

karşı karşıya<br />

gelen, yüksek<br />

servis sürekliliğine<br />

ihtiyaç duyan tesisatlar için en uygun<br />

çözümü yaratıyor. Ayrıca IDPN VIGI sayesinde<br />

bir devredeki herhangi bir arızanın kaynağı kolaylıkla<br />

tespit edilebiliyor, arızanın bir kısa devreden,<br />

aşırı yükten ya da kaçak akımdan kaynaklandığı<br />

görülebiliyor. IDPN VIGI, üzerindeki<br />

çift visitrip penceresi ile bu süreci hızlandırıyor,<br />

kolaylaştırıyor ve arızanın anında tespitini sağlıyor.<br />

IDPN VIGI ile bir kaçak akım arızası meydana<br />

geldiğinde sadece ilgili devre açılıyor ve kısa<br />

sürede yalıtım sağlanıyor. Tesisatın tümünde<br />

enerji kesintisini engellemek için avantaj sağlayarak,<br />

entegre ürünleriyle kablosuz ve kolay kurulum<br />

imkanı sunuluyor. Bu özellikleri ile IDPN<br />

VIGI kurumlara daha fazla zaman, verimlilik ve<br />

güvenilirlik kazandırıyor.<br />

GROHE <strong>2018</strong> Red Dot Ödülleri’nde rekorları alt üst etti<br />

GROHE, su sistemleri GROHE Red ve yeni GROHE BLUE<br />

Home, Milano’daki Fuorisalone’de lansmanı yapılan yeni ATRIO<br />

ürün ailesi gibi banyo koleksiyonları, Spa Colours Koleksiyonu,<br />

Euphoria 260 dış başlığı, mimari tasarımlı sifon panelleri ve<br />

SmartControl Gizli Duş Sistemi gibi ürünleriyle, prestijli Red Dot<br />

ödüllerine layık görüldü.<br />

GROHE Sense ve GROHE Sense Guard su güvenliği sistemleri<br />

de ödül kazandı. Ödül kazanan ürünlerin tümü, Almanya’nın<br />

Essen kentinde yer alan ve dünyanın en büyük çağdaş tasarım<br />

müzesi olan Red Dot Tasarım Müzesi’nde sergilenecek. Ayrıca<br />

ürünler 9 Temmuz <strong>2018</strong>’den itibaren Red Dot Tasarım Yıllığı’nda,<br />

Red Dot 21 adlı internet portalında, uygulamada ve internet<br />

sergisinde de yer alacak. Resmi ödül töreni, Red Dot Galası ve<br />

ardından gelen Tasarımcılar Gecesi Essen’de yapılacak.<br />

Sağlıklı yaşam alanları için<br />

Düfa Zeolit Antibakteriyel İç Cephe Boyası<br />

GROHE, modern tasarımlarda akıllı çözümleriyle<br />

ilham veriyor<br />

Uluslararası Red Dot Tasarım Yarışması, Almanya’da Design<br />

Zentrum Nordrhein- Westfalen e.V. tarafından düzenleniyor ve<br />

dünyanın dört bir yanından yapılan tasarım başvuruları, 40 uzmandan<br />

oluşan bir jüri tarafından yenilikçilik düzeyi, işlevsellik,<br />

ergonomi, kullanım ömrü ve ekolojik uyum gibi ölçütlere göre<br />

değerlendiriliyor.<br />

Bu yıl jürinin önüne 59 ülkeden başvurular geldi. GROHE, banyolar<br />

ve mutfaklar için modern tasarımlarıyla akıllı çözümler getiren<br />

olağanüstü bir ürün gamıyla jüri karşısına çıktı.<br />

Tam dokuz Red Dot Ödülü kazanan GROHE, tesisat ve armatür<br />

sektöründeki liderliğini bir kez daha kanıtlamış oldu.<br />

Düfa Boya’nın yeni ürünü ZEOLİT<br />

Antibakteriyel İpek Mat iç cephe<br />

boyaları tüketicilere sağlıklı yaşam<br />

alanları sunuyor.<br />

Yaşam alanlarında nem ve sıcaklıktan<br />

kaynaklı küf mantarlarının<br />

üremesi sonucu meydana gelen<br />

küflenme, üst solunum yolu hastalıklarına<br />

neden olarak yaşam kalitesini<br />

oldukça düşürüyor. Kullanıldığı<br />

mekanlarda fark yaratan Düfa<br />

Zeolit Antibakteriyel<br />

İpek Mat su bazlı iç<br />

cephe boyaları özel<br />

formülasyonunda<br />

yer alan aktif “Zinc<br />

pyrithione” bileşeni<br />

sayesinde küf ve<br />

bakteri oluşumuna<br />

karşı maksimum direnç<br />

sağlıyor.<br />

Sağlık Bakanlığı<br />

onaylı Düfa Zeolit<br />

antibakteriyel boyalar;<br />

medikal alanlarda,<br />

hastanelerde,<br />

ilaç ve gıda üretim tesislerinde,<br />

çocuk odalarında, okullarda, kreşlerde,<br />

laboratuvarlarda kısacası<br />

hijyenin önem kazandığı her türlü<br />

mekânda güvenle kullanılabiliyor.<br />

Yeditepe Üniversitesi Genetik Mühendisliği<br />

Bölümü Biyosidal ve Ar-<br />

Ge laboratuvarları tarafından test<br />

edilen Zeolit, kokusuz ve çevre<br />

dostu bir ürün oluşuyla da ön plana<br />

çıkıyor.<br />

132 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 133


Ürün<br />

Creavit’le banyolara renk geldi<br />

Karizmatik Antrasit, maceracı Basalt, hayalperest Cappucino...<br />

Modern banyolar için soft ve yalın bir tasarım: “STRADA U”<br />

Creavit, faklı yaşam tarzlarına hitap eden ve herkesin hayalindeki<br />

banyoya dair bir şeyler bulabileceği tasarım bakış açısını, bu<br />

sefer de rengarenk lavabo ve klozetler ile tüketiciyle buluşturuyor.<br />

Creavit 5mm’lik ultra ince kenarlarıyla günümüzün tasarım<br />

trendlerini yakından takip eden tüketicilerin ihtiyaçlarını karşılayan<br />

ULTRA lavaboyu ve FREE asma klozeti, yeni renkleriyle kullanıcıların<br />

beğenisine sunuyor. Ayrıca genel kullanım alanlarında<br />

da kombini tamamlayacak Creavit’in fotoselli pisuar modeli, farklı<br />

renk seçenekleriyle banyoda bütünlük sağlıyor. Banyolarda alışılagelmiş<br />

renkler olan beyaz, siyah ve kırmızıyla sınırlı kalmak<br />

istemeyenler ve banyo kombinlerini tamamlayıcı daha çok renk<br />

arayanlar için Creavit, antrasit, basalt ve cappucino renklerini<br />

mat tonlarda sunuyor.<br />

Siz de banyonuzda renkli lavabo ve klozetleri tercih ederek farklı<br />

bir dekorasyona imza atabilir, alışılmışın yerine, sizi yansıtan<br />

enerjik renklerle, tarzınızı banyonuza taşıyabilirsiniz.<br />

200 yıllık tecrübesiyle dünyanın lider<br />

banyo ürünleri markası Ideal Standard,<br />

yumuşak hatların ve ince çizgilerin bir<br />

arada kullanıldığı Strada U lavabolar ile<br />

modern banyo anlayışına yeni bir soluk<br />

getiriyor.<br />

Ideal Standard’ın minimalist tasarım ve<br />

şıklık arasındaki dengeyi koruyarak hayata<br />

geçirdiği Strada U lavabolar, şık ve<br />

modern tasarımıyla banyolarınızın havasını<br />

değiştiriyor, banyolarınızı özgün<br />

mekanlara dönüştürüyor.<br />

Yalın, Şık ve Fonksiyonel<br />

Soft ve yalın çizgilere sahip olan Strada<br />

U lavabolar, sadeliğinin yanı sıra mobilya<br />

üzeri kullanımıyla banyolara şıklık<br />

katıyor. İnce tasarımıyla banyolarda hafiflik<br />

hissi uyandıran Strada U lavabolar,<br />

50, 55 ve 70 cm alternatifleri ile farklı<br />

ebatlardaki tezgahlara uygulanarak her<br />

banyoya uyum sağlayacak bütünsel çözümler<br />

sunuyor.<br />

Artemis’te dar banyolara<br />

geniş çözümler var!<br />

Küçük metrekareli evler çoğalırken banyolar da küçüldü ama artık<br />

yeni ev sahipleri hem kullanışlı hem şık bir banyodan vazgeçmek<br />

zorunda kalmıyor. 20 yılı aşkın tecrübesiyle banyo yıkanma<br />

alanlarının öncü markası olan Artemis, yeni ürünü katlanabilir<br />

duş kabinlerini kullanıcılarının beğenisine sundu<br />

Gayrimenkul ve inşaat sektöründe gün geçtikçe daha çok yer<br />

bulan küçük metrekareli yaşam alanları ev sahipleri tarafından<br />

tercih edilmeye başlandı. İnşaat ve mimarlık alanlarının tercih<br />

edilen “banyo yıkanma alanlarının” öncü markası Artemis, kalite<br />

ve inovatif çizgisini yansıtan “katlanabilir duş kabinlerini” “Ares<br />

Serisi/Menteşeli Sistem” adıyla kullanıcıların karşısına çıkardı.<br />

Banyoları daha ferah tutarak ergonomik kullanım sağlayan<br />

“Ares Serisi/Menteşeli Sistem” hem içe ve hem de dışarıya açılarak<br />

tüketicilere rahatlatıcı çözümler getiriyor. Herkesin rahatlıkla<br />

kullanabilmesi için tasarlanan “katlanabilir duş kabini” yaşlı ve<br />

engelli kullanımı için de ergonomik ve pratik çözümü banyolara<br />

yansıtıyor. Ayrıca, lavabo ve klozet ile dolap alanları korunurken<br />

mevcut alanın en verimli şekilde kullanılması sağlanıyor. Diğer<br />

taraftan, katlanabilir duş kabini açılırken çevresinde bulunan<br />

nesnelere de temas sağlamıyor.<br />

Türk mühendis ve tasarımcıların pratik öngörüsü<br />

AR-GE ve ÜR-GE süreçlerini tamamen Türk mühendis ve tasarımcılarla<br />

yürüten Artemis, son teknoloji ile üretilen malzemeleri<br />

ürünlerinde kullanarak sektörde fark yaratıyor. İnovasyonu ön<br />

planda tutan iş yapma ilkesi, Artemis’in tüm ürünlerinde olduğu<br />

gibi “Ares Serisi/Menteşeli Sistem”de de kalitesiyle kendini<br />

gösteriyor.<br />

ISVEA; Yeni nesil banyolar şıklık yarışında<br />

ISVEA’nın ödüllü tasarımcılarından Sevil Acar imzası<br />

taşıyan Bei; tasarım, şıklık ve işlevselliği banyolarla buluşturan,<br />

detaylarda fark yaratan bir koleksiyon.<br />

Aksesuarlar şıklıklarıyla dikkat çekiyor<br />

Ayrıcalıklı bir banyo deneyimi yaşamak isteyenler için<br />

tasarlanan Bei, aksesuarlarıyla fonksiyonelliğin sınırlarını<br />

zorluyor. Tasarımda kullanılan aksesuarlar işlevsellikleri<br />

kadar şıklıklarıyla da göz dolduruyor. Modern<br />

tasarımıyla fark yaratan Bei Tezgahüstü Aksesuarlık,<br />

kullanıcılara şık bir çözüm, Yan Aksesuarlık ise kullanım<br />

kolaylığı sunuyor.<br />

Kendi ekseni etrafında dönen Boy Dolabı ile<br />

işlevsel şıklık<br />

Banyo mobilyaları, günümüz banyo dekorasyonunda<br />

gerek estetik açıdan gerekse sunduğu depolama imkanıyla<br />

olmazsa olmazlar arasında yerini alıyor. Bei’nin en<br />

göz alıcı tasarımları arasında ise Kısa Boy Dolabı, Lavabo<br />

Dolabı ve kendi ekseni etrafında dönen Boy Dolabı<br />

yer alıyor. Bei, banyoda ihtiyaç duyulabilecek her şey<br />

için düzenli bir yerleşim imkanı sağlıyor. Detaylardaki şık<br />

unsurlar ve çapraz dolap ayakları ise dikkat çekiyor.<br />

Farklı renk kombinasyonlarıyla banyolar daha<br />

sıcak<br />

Yumuşak hatları ile banyolara modern bir hava getiren<br />

Bei’nin çift renkli kombinasyonları banyolara sıcaklık katıyor.<br />

Siyah-vizon ve beyaz-meşe renk seçeneklerinin<br />

yer aldığı seri, aynı zamanda puf, ayna gibi farklı tasarımlarla<br />

da kombinlenerek çok yönlü bir kullanım imkanı<br />

sağlıyor.<br />

134 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 135


Ürün<br />

Bien’den dış mekanlara özel tasarımlar:<br />

Şık.. Dayanıklı.. Kullanışlı..<br />

Türkiye’de ilk Bien teknolojisi ile üretilen<br />

ve Arkitera ödüllü 20 mm kalınlığındaki full<br />

body teknik porselen karo koleksiyonları dış<br />

zeminler için farklı alternatifler sunuyor.<br />

Türkiye’de ilk kez Bien teknolojisiyle üretilen<br />

20 mm kalınlığındaki full body teknik porselen<br />

karoları Belgium Stone, Naturawood,<br />

Quartz serileri özel tasarımı, dayanıklılığı ve<br />

kullanışlılığı ile farklılığını gösteriyor.<br />

Yaz aylarına girdiğimiz bu dönemde havaların<br />

da güzelleşmesiyle dışarıda vakit geçirme<br />

isteğimiz artıyor. Kimimiz yazlık mekanlara<br />

gidiyor, kimimiz sokaklarda, parklarda,<br />

bahçelerde olmayı tercih ediyor. Bien’in tasarlayıp<br />

ürettiği 20 mm’lik dış zemin koleksiyonları<br />

da yazlıklara, parklara, bahçelere,<br />

yürüyüş parkurlarına ve hatta teraslara da<br />

doğal, estetik, renkli zeminler oluşturmanıza<br />

yardımcı oluyor.<br />

BOCCHI ile açık hava banyoları<br />

Yarım asrı aşan bilgi birikimiyle banyo ürünleri sektörünün öncüsü<br />

BOCCHI, “rahatlık ve mutluluk veren samimi ortamlar yaratma” anlayışıyla<br />

biçimlenen koleksiyonları ile mekandaki sınırları ortadan<br />

kaldırarak, arınma keyfini, açık hava banyolarına taşıyor. Arınmanın,<br />

ihtiyaç olmanın ötesinde aynı zamanda başlı başına keyfe dönüştüğü<br />

günümüzde banyo deneyiminizi BOCCHI ile renklendirin.<br />

Seramik banyo ürünleri alanında yenilikçi ve renkli çözümler sunan<br />

BOCCHI , seramik ve sağlık gereçleri, armatür, mobilya, sırlı<br />

porselen ve seramik karo koleksiyonları ile açık hava banyolarında<br />

konfor ve estetiği buluşturmak isteyenlere fonksiyonellik ve tasarımda<br />

sınırsız bir özgürlük sağlıyor. 19 farklı renkte üretilen seramik<br />

ve sağlık gereçleri koleksiyonundan tercihlerini toprak tonlarından<br />

yapmak isteyenler için kahverengi, yasemin ve kaşmir renklerini<br />

sunan BOCCHI, mat mint, somon ve buz mavisi renkleri ile de banyolarda<br />

yatıştırıcı bir etki sağlıyor. Limon sarısı, mandalina sarısı<br />

ve turuncu, kırmızı ile yazın enerjisini banyolara yansıtırken, klasik<br />

stilden şaşmayanlar için ise beyaz, siyah ve gri tonları açık hava<br />

banyolarında sade ve şık bir görünüm yaratarak vazgeçilmezliğini<br />

koruyor.<br />

Bahçe içerisinde konumlandırılan açık hava banyolarında kullanılan<br />

vitrifiye ürünler, BOCCHI mobilya koleksiyonundaki her stile<br />

uyan ve her renkle eşleştirilebilen masif ahşap banyo mobilyalarıyla<br />

dengelenerek bahçeler ile bütünleşiyor. İnovasyona yaptığı<br />

yatırımlar ile sadece estetik görünümü değil, aynı zamanda fonksiyonelliği<br />

de bir üst boyuta taşıyan BOCCHI, dış mekan kullanımına<br />

uygun karo koleksiyonu ile zengin renk, desen, doku ve boyut<br />

seçenekleri sunarak bahçeden verandaya tüm alanlara sınırsız<br />

tasarım özgürlüğü getiriyor.<br />

PRATİK, HIZLI, DOĞAL, ESTETİK<br />

Çatlamaya ve kırılmaya karşı dayanıklı 20<br />

mm’lik koleksiyonlar dış mekanların yanı sıra<br />

iç mekanlarda da tercih edilebilecek nitelikte.<br />

Koleksiyonlar kalın ve dayanıklı olması nedeniyle<br />

iş yerlerinde ağır malzemelerin taşındığı mekanlarda,<br />

giriş rampalarında, otopark ve garajlarda da kullanım imkanı<br />

sağlıyor.<br />

Zahmetsizce döşenebilen 20 mm’lik karolar yalnızca yere bırakılarak,<br />

yani kuru olarak uygulanabiliyor. <strong>Yapı</strong>ştırıcı, sıva, derz<br />

ve işçilik gerektirmeyen zeminler de hemen kullanıma hazır hale<br />

geliyor.<br />

Viko’dan Novella S Serisi; Gecikmeli anahtar teknolojisi…<br />

Kärcher HDS 8/18 Sıcak Basınçlı Yıkama Makinesi<br />

Gelişen teknoloji, her geçen<br />

gün hayatı daha da kolaylaştırıyor.<br />

Alanında birçok yeniliğe<br />

ve ilke imza atan, sunduğu inovatif<br />

ürünlerle fark yaratan Panasonic<br />

Eco Solutions Türkiye<br />

de VİKO imzalı Artline Serisinin<br />

Novella S modeli ile standartları<br />

yukarıya taşıyor. Gecikmeli<br />

anahtar fonksiyonuna sahip<br />

olan Novella S sayesinde, ışıklar<br />

dokunuşunuzdan 6 saniye<br />

sonra sönüyor. Bu da size yaşam<br />

alanınızdaki bir sonraki<br />

hareketinizi konforlu bir şekilde<br />

tamamlamak için zaman kazandırıyor.<br />

Elektrik anahtarları, üstün VİKO<br />

teknolojisi ile geleceğe çoktan<br />

hazır. VİKO’nun Artline Serisi Novella S modeli, bunun en önemli<br />

göstergelerinden… Elinizi hisseden Novella S, gecikmeli anahtar<br />

özelliği ve dokunmatik fonksiyonu ile dikkat çekiyor. Düğme yüzeyine<br />

kısa süreli temas ile gecikmeli anahtar fonksiyonuna geçiş<br />

yapılıyor. Bu özellik sayesinde ışıklar, kapatıldıktan 6 saniye<br />

sonra sönüyor ve size odadan çıkana kadar zaman kazandırıyor.<br />

Örneğin ışığı kapattıktan sonra yatağınıza giderken önünüzü<br />

görmenize, dışarı çıkarken kapınızı kapatmadan önce evinizin<br />

anahtarını bulmanıza, koridordaysanız gideceğiniz odanın kapısını<br />

bulmanıza ya da mutfaktaysanız bir şeyleri kırıp dökmeden<br />

çıkmanıza yardımcı oluyor. Ayrıca dokunmatik teknolojili ve 3<br />

ödüllü Novella S’e parmak ucunuzla hafifçe dokunmanız, ışıkları<br />

açmanız ya da kapatmanız için yeterli. Odanızdaki ışığın parlaklık<br />

derecesi, ürün üzerinden rahatlıkla ayarlanabilirken, LED<br />

göstergesi de ışığın seviyesini görmenizi sağlıyor. Öte yandan<br />

Novella S ile istendiği takdirde iki ışık kaynağı birden dokunmatik<br />

olarak kontrol edilebiliyor.<br />

Novella S; beyaz, krem, metalik beyaz, gümüş, saten, bronz,<br />

antrasit, füme ve siyah renk seçenekleri ile de evinizin dekorasyonunu<br />

en zarif şekilde tamamlıyor.<br />

Basınçlı yıkamanın<br />

mucidi<br />

Kärcher,<br />

yüksek hijyen<br />

standartlarına<br />

sahip işletmelerin<br />

ihtiyaçlarına<br />

HDS 8/18 Sıcak<br />

Basınçlı Yıkama<br />

Makinesiyle cevap<br />

veriyor. 85<br />

°C’ye kadar ısıttığı<br />

suyla inatçı kir- leri çok daha<br />

kolay çıkaran HDS 8/18, ekonomik<br />

tüketimi, ergonomik ve dayanıklı yapısıyla<br />

profesyonellerin en güvenilir<br />

temizlik asistanı oluyor.<br />

Basınçlı yıkama denilince akla gelen<br />

ilk markalardan Kärcher, basınçlı yıkama<br />

teknolojisini ısının kir sökme<br />

gücüyle birleştiriyor. Kärcher HDS<br />

8/18 Sıcak Basınçlı Yıkama Makinesi,<br />

85 °C’ye kadar ısıttığı suyla hem<br />

inatçı kirleri daha kolay çıkarıyor<br />

hem de temizlik maddesi ihtiyacını<br />

en aza indiriyor. 180 bar basınca<br />

sahip HDS 8/18, ergonomik ve dayanıklı<br />

yapısıyla ağır işlerin üstesinden de kolaylıkla gelebiliyor.<br />

Özellikle yüksek hijyen standartlarına sahip kurumsal ve profesyonel<br />

alanlar için ideal HDS 8/18, eco!efficiency modu ile dizel<br />

yakıt tüketimini en az indirerek, çevre dostu, ekonomik ve etkili<br />

bir temizlik sağlıyor.<br />

136 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 137


Fuar<br />

41. <strong>Yapı</strong> Fuarı’na projeleriyle damgasını vurdu<br />

Türkiye’nin lider yapı malzemeleri şirketi Akçansa, 1915<br />

Çanakkale Köprüsü için geliştirdiği 1803 Çimento ve<br />

Smart Beton ürünleriyle <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda ilgi odağı oldu.<br />

‘Dünyanın en uzun orta açıklıklı asma köprüsü’ unvanını<br />

taşıyacak 1915 Çanakkale Köprüsü’nün hazır beton<br />

tedarikçisi olan Akçansa, bu yılki standında Çanakkale<br />

Köprüsü’ne yer verdi.<br />

Akçansa’nın uzun soluklu Ar-Ge çalışmaları sonunda,<br />

proje için özel olarak geliştirilen ‘1803 Çimento’ ürününün<br />

kullanıldığı beton minimum 100 yıl servis ömrüne<br />

sahip olacak şekilde geliştirildi. 1803 çimento ile üretilen<br />

beton, 1915 Çanakkale Köprüsü ayaklarının denizin<br />

içinde kalan kısımlarında ve yaklaşım viyadüklerinde<br />

kullanılacak. Üretim için dört adet, betonu ısıtma ve soğutma<br />

kabiliyetine sahip hazır beton tesisi kurulurken,<br />

projede toplam 300 bin metreküp hazır beton kullanılacağı<br />

öngörülüyor.<br />

<strong>Yapı</strong> Fuarı – Turkeybuild İstanbul, bu yıl<br />

85.923 Ziyaretçiyi ağırladı<br />

Balkanlar, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’yı<br />

kapsayan bölgedeki en büyük, dünyada ise 5 büyük yapı fuarından biri olan yapı, inşaat<br />

malzemeleri ve teknolojileri fuarı <strong>Yapı</strong> Fuarı – Turkeybuild İstanbul’u bu sene 85.923 kişi<br />

ziyaret etti.<br />

Artık beton konuşuyor!<br />

Akçansa’nın en yeni ürünü olan Smart Beton’un tanıtımı<br />

da <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda yapıldı. Müşteri ihtiyaçlarına göre tasarımı<br />

ve üretimi özel olarak yapılan Smart Beton bu özelliklerini<br />

içerdiği akıllı sensörler sayesinde de takip edilebilir kılıyor.<br />

Betonsa bu inovatif ürünü ile, özellikle hidratasyon ısısı ve dayanım<br />

gelişiminin önemli olduğu projelerde, nesnelerin interneti,<br />

simülasyon gibi Endüstri 4.0 konseptlerini beton sektöründe kullanarak<br />

dijital dönüşümün öncülüğünü yapıyor.<br />

Betonsa Smartbeton ürünü ile projelerde beton özelliklerinin takip<br />

edilebilmesi için özel cihaz yatırımlarını ve işçilik maliyetlerini<br />

ortadan kaldırıyor ve gerektiğinde proje takviminin hızlandırılabilmesi<br />

için saha çalışanlarına güvenilir veri sağlıyor.<br />

Akçansa Genel Müdürü Şahap Sarıer, “Akçansa, Türkiye’de<br />

yapı malzemeleri sektörünün lideri olarak, müşterilerimizin tüm<br />

taleplerini karşılayacak ürünler ve çözümler üretirken, aynı zamanda<br />

sektörümüzün dijital dönüşümüne yön verecek projelere<br />

imza atıyor”dedi.<br />

Baumit, en yeni çözümleri ile 41. <strong>Yapı</strong> Fuarı’ndaydı<br />

Tüyap Kongre ve Fuar Merkezi’nde 8-12<br />

Mayıs tarihlerinde düzenlenen fuar, WikiHouse<br />

Vakfı’nın kurucularından Alastair<br />

Parvin, mimar Asif Khan ve Achim Menges<br />

gibi dünyaca ünlü isimlerin yanı sıra Türkiye’den<br />

ve dünyanın dört bir yanından 90’ın<br />

üzerinde ünlü mimar, endüstri uzmanı ve<br />

lideri bir araya getirdi.<br />

Türkiye’nin lider sektörlerinde lider fuarlar<br />

düzenleyen ITE Turkey bünyesinde yer<br />

alan YEM Fuarcılık tarafından düzenlenen<br />

<strong>Yapı</strong> Fuarı – Turkeybuild İstanbul, bu sene<br />

11 salon ve açık alanda 17 ülkeden 1.000’e<br />

yakın katılımcı firmayı ağırladı.<br />

<strong>Yapı</strong> Fuarı – Turkeybuild İstanbul, 41. yılına<br />

özel olarak hazırlanan İŞ GELİŞTİRME<br />

PLATFORMU etkinliklerine ev sahipliği<br />

yaparak ‘YAPI SAHNE’ ve ‘YAPI ARENA’<br />

programları ile birlikte ‘YAPI UNPLUGGED’<br />

atölye çalışması ve ‘YAPI MASTERCLASS’<br />

mimari ustalık sınıflarıyla inovasyondan<br />

teknolojiye, mimariden tasarıma kadar sektöre<br />

dair tüm konuları gündeme taşıdı. Bu<br />

seneki etkinlik programı, katılımcı ve ziyaretçilerin<br />

büyük beğenisini topladı.<br />

41. <strong>Yapı</strong> Fuarı – Turkeybuild İstanbul ile ilgili<br />

değerlendirmelerde bulunan ITE Group<br />

Bölge Direktörü Kemal Ülgen: “40 yıldır olduğu<br />

gibi 41. yılımızda da çok başarılı bir<br />

fuarı geride bıraktık ve 17 ülkeden 1000’e<br />

yakın katılımcı firmayı ağırladık. 5 gün boyunca<br />

sektöre dair pek çok konuyu alanında<br />

uzman isimlerle masaya yatırdık. Alastair<br />

Parvin, Asif Khan ve Achim Menges gibi<br />

dünyaca ünlü mimar ve tasarımcıları sektörümüzün<br />

takipçileri ile buluşturduk,hep<br />

birlikte kendilerinin bilgi ve deneyimlerinden<br />

faydalandık. Fuarlardaki en büyük beklentilerden<br />

biri de yabancı katılımcı ve ziyaretçilerdir.<br />

ITE Group’un global düzeydeki<br />

gücünü de arkamıza alarak hem T.C. Ekonomi<br />

Bakanlığı hem de kendi bünyemizde<br />

uyguladığımız Alım Heyeti Programları sayesinde<br />

ulaştığımız sonuçtan son derece<br />

memnunuz. Her iki alım heyeti programı ile<br />

50 ülkeden gelen 150’den fazla alıcıyı katılımcılarla<br />

buluşturarak yeni iş birliği fırsatlarının<br />

yaratılmasına vesile olduk” dedi.<br />

Fuara bu sene en çok katılım gösteren ülkeler<br />

arasında ise; Polonya, Almanya, İtalya,<br />

Rusya, Çin, Tayvan ve Çek Cumhuriyeti<br />

yer alıyor.<br />

<strong>Yapı</strong> Fuarı –<br />

Turkeybuild<br />

İstanbul,<br />

41’inci yılında<br />

sosyal<br />

sorumluluk<br />

projesi<br />

kapsamında<br />

önemli bir<br />

çalışmayı<br />

hayata geçirdi.<br />

Herkes<br />

İçin Mimarlık<br />

Derneği<br />

işbirliği ile<br />

başlatılan<br />

proje<br />

kapsamında<br />

fuarda stand<br />

üretimi<br />

sonrası<br />

kalan atık<br />

malzemeler geri dönüştürülerek oturma<br />

birimleri üretildi. Üretilen oturma birimleri<br />

ve açık derslik üniteleri Uşak Eşme Güllü<br />

Köyü İlk ve Ortaokulu’na gönderilerek<br />

yeniden kullanıma sunuldu.<br />

Baumit, bir yıl aradan sonra <strong>Yapı</strong> Fuarı-Turkeybuild<br />

İstanbul <strong>2018</strong>’e katıldı. 8-12 Mayıs tarihleri arasında<br />

sektör paydaşlarını bir araya getiren fuarda Baumit,<br />

iç mekanlar için geliştirilen yeni ürün konsepti Healthy<br />

Living’in tanıtımını gerçekleştirdi.<br />

Baumit’den Sağlıklı Yaşam<br />

Baumit, 41. <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda yepyeni bir ürün konseptini<br />

sektöre sundu: Healthy Living.<br />

Baumit’in kurduğu ve Avrupa’nın bu alanda en büyük<br />

çalışması olan VİVA Araştırma Parkı’ndan elde<br />

edilen verilerle iki yıllık bir araştırma sonucunda geliştirilen<br />

Healthy Living konsepti, Baumit’in ürün geliştirme<br />

vizyonunu yansıtan sağlıklı yaşam anlayışını,<br />

dış cephelerden sonra artık iç mekanlara da taşıyor.<br />

Baumit Klima adı altında sunulan ve 9 üründen oluşan<br />

sistem, özel reçeteleri ile iç mekan iklim özelliklerini<br />

iyileştiriyor, nem dengesini düzenleyerek küf<br />

oluşumunu engelliyor. Sistem böylece, iç mekanlar<br />

için sadece konforu iyileştirmekle kalmıyor, aynı zamanda<br />

ısıya bağlı hastalıkların da önüne geçilmesini<br />

sağlıyor. Baumit Klima ürünleri, <strong>2018</strong> yılının ikinci<br />

yarısında Baumit Global ile birlikte Türkiye’de de piyasaya<br />

sunuluyor olacak.<br />

Baumit, sağlıklı yaşam teması ile hazırladığı standında ayrıca<br />

dış cephe ısı yalıtım sistemlerine de yer verdi. Stantta profesyonellerin<br />

tercihi, yüksek koruma ve uygun maliyet avantajı sunan<br />

Pro Sistem ile zorlu hava koşullarına karşı yüksek darbe<br />

dayanımı sağlaması için geliştirilen Power Sistem, uygulaması<br />

yapılmış şekilde tüm bileşenleri gösterilerek anlatıldı. Üniversitelerle<br />

birlikte Mesleki ve Teknik Liselerin de ilgi gösterdiği Baumit<br />

standında öğrencilere ürünlerle ilgili detaylı bilgiler de aktarıldı.<br />

138 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 139


Fuar<br />

Ege Seramik <strong>Yapı</strong> Fuarını başarıyla tamamladı<br />

Hekim <strong>Yapı</strong> 41. İstanbul <strong>Yapı</strong> Fuarı’nı da başarıyla tamamladı<br />

Mart ayı başında lansmanını gerçekleştirdiği<br />

Spring Collection <strong>2018</strong>’i<br />

kapsayan 33 yeni serisinin yanı sıra<br />

güncel portföyünden de ürünlerini ziyaretçilerle<br />

buluşturan Ege Seramik,<br />

aldığı olumlu tepkilerden çok memnun.<br />

Özellikle 20x20cm ölçülü Vintage<br />

Konsepti ve 6x25cm ölçülü Tuğla<br />

Konsepti ürün gruplarının nihai tüketiciden<br />

ve sektör profesyonellerinden<br />

yoğun ilgi gördüğünü belirten Ege<br />

Seramik Genel Müdürü Göksen Yedigüller,<br />

‘’ Yeni serilerimizin tamamının<br />

ve sergilediğimiz portföy ürünlerimizin<br />

gördüğü ilgiden çok memnun kaldık.<br />

<strong>Yapı</strong> Fuarı gibi fuar organizasyonları<br />

sayesinde emek harcadığımız ürünlerimizin<br />

tüketiciden aldığı tepkileri bire<br />

bir ölçme şansımız oluyor. Spring Collection<br />

<strong>2018</strong> ile güzel bir ivme yakaladık.<br />

Tabi böyle güzel tepkiler alınca<br />

da memnuniyetimiz katlanarak artıyor.<br />

Daha iyisini ortaya çıkarabilmek için bu motivasyonla çok daha<br />

azimli çalışıyoruz. İnanıyorum ki hazırlıklarına başladığımız<br />

<strong>2018</strong> Autumn Collection ürünlerimiz de en az Spring Collection<br />

kadar başarılı olacak. En kullanışlı, şık ve trend ürünleri görmek<br />

için bizi takip etmeye devam edin. ’’ dedi.<br />

ITE Türkiye bünyesinde bulunan Yem Fuarcılık tarafından 41.’si<br />

düzenlenen İstanbul <strong>Yapı</strong> Fuarı; Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde,<br />

8-12 Mayıs tarihinde ziyaretçilere kapılarını açtı. Birçok<br />

salon ve açık alandan oluşan sergileme alanında 900’ün üzerinde<br />

katılımcı yer alırken, 100.000 ‘in üzerinde Türkiye ve dünyanın<br />

birçok ülkesinden ziyaretçiler, sektör profesyonelleri fuarı<br />

ziyaret etti.<br />

Hekim <strong>Yapı</strong> A.Ş.; özellikle iç ve dış cephe kaplama malzemesi<br />

olarak kullanılan HekimBoard fibercement doğal çimento levhalar;<br />

poliüretan, EPS ve taşyünü dolgulu sandviç duvar ve cephe<br />

panelleri olarak kullanılan HekimPanel; beyaz ve karbonlu EPS<br />

ısı yalıtım ve enjeksiyon ürünleri olarak kullanılan HekimPor ve<br />

prefabrike yapıların EPS yalıtımlı HekimBoard hazır yapı duvar<br />

paneli olarak kullanılan HekimPan markalarıyla üretimini gerçekleştirdiği<br />

dört ana ürün grubunu ve yeni Ar-Ge ürünleri olan 4 mm<br />

– 30 mm kalınlıklarında fibercement ürünlerini sergiledi.<br />

Ayrıca fuarda, <strong>2018</strong> yılı başından itibaren üretimine başlanan<br />

ve Türkiye’de ilk defa Hekim <strong>Yapı</strong> tarafından üretilen kendinden<br />

renkli fibercement ürünü ve A1 sınıfı yanmazlık özelliğine sahip<br />

cephe-çatı kaplama ürünleri de ziyaretçilerin ve sektör profesyonellerinin<br />

beğenilerine sunuldu. Fuar sırasında stantta bulunan<br />

özel yanmazlık ve su testi uygulama stantları sayesinde ziyaretçiler<br />

fibercement ürünlerinin suya ve yangına dayanıklı olduğunu<br />

uygulayarak görme imkânı buldu.<br />

%100 kendi yerli üretimi olan, yatırımlarını öz sermayesi ile gerçekleştiren,<br />

ülkemizin gururu ve uluslararası alanda da bizleri<br />

temsil eden Hekim <strong>Yapı</strong> A.Ş.; kendi ürünleriyle oluşturulan ve her<br />

sene olduğu gibi yoğun ilgi çeken inovatif ve dekoratif özelliklere<br />

sahip standıyla, kurumsal yapıdaki satış- pazarlama ekibiyle,<br />

değerli iş ortaklarını ve ziyaretçileri ağırlamaktan memnuniyet<br />

duydu.<br />

Ege Vitrifiye seçkin ürünleriyle ziyaretçilerden tam not aldı<br />

Sektörün yenilikçi markası<br />

Ege Vitrifiye, seçkin<br />

ürünleriyle 8-12 Mayıs<br />

<strong>2018</strong> tarihleri arasında<br />

İstanbul <strong>Yapı</strong> Fuarı’na<br />

katıldı. Fuar süresince<br />

ürünlerini yurtiçi ve yurtdışından<br />

gelen ziyaretçilere<br />

tanıtan firma, yapı<br />

dünyasının olmazsa olmazı<br />

seramik sağlık gereçleri<br />

sektörü hakkında<br />

sektör profesyonellerine<br />

bilgiler verdi.<br />

Ege Vitrifiye Genel Müdürü<br />

Merter Savaş; “<strong>Yapı</strong><br />

Fuarı’nı yıllardır takip ediyor,<br />

piyasada katma değer<br />

yaratan özel ürünlerimizi<br />

fuarda sergiliyoruz.<br />

Bu sene de ödüllü Finikia<br />

serimiz, organik hatlara<br />

sahip Arna serimiz ve<br />

Merter Savaş / Ege Vitrifiye Genel Müdürü<br />

ağırlıklı yapı projelerinde<br />

tercih edilen ürünlerimiz ile markamızı temsil ettik” diye belirtti.<br />

Fuarın tanıtımının daha iyi yapılması gerektiğini vurgulayan<br />

Savaş “Geçmişi uzun yıllara dayanan <strong>Yapı</strong> Fuarı’nın bizim için<br />

önemi büyük, önümüzdeki sene tanıtımının daha iyi yapılarak,<br />

yurtiçi ve yurt dışından daha çok sektör profesyonelinin fuara<br />

katılımını temenni ediyoruz” diye ekledi.<br />

Braas İnovasyonları, 41. İstanbul <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda ilgi ile karşılandı<br />

“Çatı Sistemi” kavramının öncü ve lider firması Braas Çatı Sistemleri,<br />

08-12 Mayıs <strong>2018</strong> tarihlerinde düzenlenen 41. İstanbul<br />

<strong>Yapı</strong> Fuarı’nda, inovatif kimliği ile eğimli çatılar için geliştirilen<br />

en yeni ürünlerini ziyaretçilerin beğenisine sundu. Braas, İstanbul<br />

<strong>Yapı</strong> Fuarı’nın 41. yılında “Çatıda Çığır Açan Yeni Teknoloji:<br />

Evolution Innotech”, “Çatılarda Estetik”, “Çatılarda Su Yalıtımın<br />

Önemi”, “Çatı Katı Yaşam Konforu ve Uzun Ömürlü Detay Çözümleri”<br />

ve “Yağmur İndirme Sistemleri” konseptlerine vurgu yaparak<br />

ürünlerini tanıttı. Yeni ürünlere ek olarak Braas standında,<br />

BMI Grup markaları “Wolfin” ve “Icopal Shingle-Sistem” ‘e de yer<br />

verildi.<br />

<strong>Yapı</strong> sektörünün tüm bileşenlerini bir araya getiren önemli bir<br />

organizasyon olan Uluslararası İstanbul <strong>Yapı</strong> Fuarı, 08-12 Mayıs<br />

<strong>2018</strong> tarihlerinde Beylikdüzü TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde<br />

düzenlendi. Braas Çatı Sistemleri bu yıl 41. kez kapılarını<br />

açan fuarda, günümüzde ulaşılabilen en üst düzey çimentolu<br />

kiremit üretim teknolojisi Evolution Innotech’ i, yeni su yalıtım<br />

ürünleri Divoroll Universal-S HYPER, Maksimum 2S ve Kompakt’ı,<br />

tasarım ve kalitenin mükemmel bileşimi Topas 13V Matt<br />

Antrasit modelini ve yepyeni Çelik Yağmur İndirme Sistemi’ni ziyaretçileri<br />

ile buluşturdu. BMI Grup markaları Wolfin ve Icopal<br />

Shingle-Sistem’e de stantta yer verildi.<br />

Çatıda Güçlü, Uzun Ömürlü ve İnovatif Çözümler<br />

41. İstanbul <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda Braas Çatı Sistemleri standını ziyaret<br />

edenler, Evolution Innotech ve diğer gelişmiş yüzey kaplama<br />

teknolojileri ile üretilmiş kiremitleri yakından görme fırsatını elde<br />

ettiler. Evolution Innotech, Braas’ın yoğun Ar-Ge çalışmaları sonunda<br />

geliştirdiği, çimentolu kiremit üretim teknolojisinde günümüzde<br />

ulaşılabilen en üstün kiremit yüzey kaplama teknolojisi.<br />

Evolution Innotech sayesinde Braas kiremidin yüzeyi, “Colour-<br />

FUSION - Ergitmeli kaynaştırma tekniği” ile gövdeyle bütünleşik,<br />

sağlam bir yapıya kavuşuyor ve çatı, zorlu çevre koşullarına<br />

(yağmur, kar, don vb.) karşı bir zırh gibi korunuyor. Böylece kiremidin<br />

estetik ve fiziksel performansı artırılarak çevresel etkilere<br />

karşı daha güçlü ve daha dayanıklı hale getiriliyor.<br />

140 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 141


Fuar<br />

Türk Ytong ürünleri, <strong>Yapı</strong> İstanbul Fuarı’nda büyük ilgi gördü<br />

Şişecam Düzcam <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda yeni ürünlerini tanıttı<br />

<strong>Yapı</strong> malzemesi sektörünün lider kuruluşu Türk Ytong, 8-12 Mayıs<br />

<strong>2018</strong> tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde<br />

gerçekleşen 41’inci Uluslararası <strong>Yapı</strong> İstanbul Fuarı’nda yer aldı.<br />

Türk Ytong, Multipor Isı Yalıtım Levhası ve Ytong 0,09 Duvar<br />

Blokları başta olmak üzere yenilikçi ürün ve hizmetlerini fuarda<br />

sergiledi. Türk Ytong Genel Müdür Yardımcı Tolga Öztoprak, fuarda<br />

yaptığı açıklamada ‘Fuarda iş ortaklıklarımızın ve sosyal<br />

paydaşlarımızın sayısını artırma imkanı bulduk ve ürünlerimizi<br />

daha geniş kitlelere tanıttık. Bütün sektörü bir çatı altında toplayan<br />

<strong>Yapı</strong> Fuarı’nın sektöre sağladığı fayda her yıl artıyor’ dedi.<br />

Multipor yapılarda yangına kalkan oluyor<br />

Türk Ytong fuarda, yüzde 100 yanmaz NaturePlus ve IBU (Alman<br />

<strong>Yapı</strong> ve Çevre Enstitüsü) EPD sertifikalı, “Multipor’’ ısı yalıtım<br />

levhası ile dikkatleri üzerine çekti.<br />

Mineral esaslı Multipor Isı Yalıtım Levhası, binalarda ısı yalıtımı<br />

yetersiz duvarların, tavan ve terasların ısı yalıtımında, ısıtılmayan<br />

hacimlerin tavanlarında ve binaların konsol döşemelerinin<br />

ısı yalıtımında kullanılıyor. A1 sınıfı hiç yanmaz özellikteki Multipor,<br />

yangın durumunda mutlak bir emniyet sağlıyor, en yüksek<br />

sıcaklıklarda bile herhangi bir zehirli gaz veya duman çıkarmıyor.<br />

Tolga Öztoprak, tüketicilerin ve yatırımcıların ısı yalıtım malzemesi<br />

tercihinde, ürünün yangına dayanım performansını da<br />

mutlaka sorgulaması gerektiğini belirtiyor: ‘Binalarda yapılan ısı<br />

yalıtım uygulamalarında enerji performansı yüksek, yangına dayanıklı<br />

yapı malzemelerinin tercih edilmesi gerekiyor.<br />

Avrupa’daki istatistiklere göre günümüzde bir odada oluşan küçük<br />

bir yangının tam bir yangın haline gelmesi için geçen süre<br />

yaklaşık 3 dakika. 1950’lerde bu süre 15 dakikaydı.<br />

Yangının bu kadar hızlı yayılmasının nedeni, binaların geçmişe<br />

nazaran daha fazla yanıcı malzeme içeriyor olması. Bu açıdan<br />

A1 sınıfı hiç yanmaz Multipor Isı yalıtım Levhası ile sektörde<br />

önemli bir ihtiyaca çözüm üretiyoruz.” dedi.<br />

Türkiye düzcam pazarının lideri ve Avrupa’nın en büyük üreticisi<br />

Şişecam Düzcam, ileri teknoloji ürünleriyle bu yıl 41.’si düzenlenen<br />

ve sektörün en prestijli fuarlarından biri olan <strong>Yapı</strong> Fuarı Turkeybuild<br />

İstanbul <strong>2018</strong>’deki yerini aldı. Şişecam Düzcam, 8-12<br />

Mayıs <strong>2018</strong> tarihleri arasında Beylikdüzü TÜYAP Fuar ve Kongre<br />

Merkezi’nde düzenlenen fuarda yenilikçi ürünleriyle ziyaretçilerden<br />

büyük ilgi gördü.<br />

Cam sektörünün global oyuncusu Şişecam Topluluğu bünyesinde<br />

faaliyet gösteren Şişecam Düzcam, 8-12 Mayıs <strong>2018</strong> tarihleri<br />

arasında Beylikdüzü TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde<br />

düzenlenen ve sektörün en prestijli fuarlarından biri olan <strong>Yapı</strong><br />

Fuarı Turkeybuild İstanbul <strong>2018</strong>’deki yerini aldı. Fuarda, 190<br />

metrekarelik özel dekorasyonlu standında ileri teknoloji ürünlerini<br />

sergileyen Şişecam Düzcam, ürün geliştirme ve Ar-Ge çalışmalarındaki<br />

uzmanlığını bir kez daha gözler önüne sererken<br />

fuar ziyaretçilerine enerji tasarrufu, emniyet ve gürültü kontrolü<br />

sağlayan ve dekorasyon kullanımına yönelik en yeni ve katma<br />

değerli ileri teknoloji ürünleri hakkında bilgiler verdi.<br />

Ar-Ge ve yatırım faaliyetlerini aralıksız sürdürerek pazarın değişen<br />

ve gelişen ihtiyaçlarına yenilikçi çözümler sunan Şişecam<br />

Düzcam‘ın üstün nitelikli ürünlerinin çevre dostu binalar yaratılmasına<br />

olanak tanıdığı bildirildi.<br />

Şişecam Düzcam, fuarda yılın Çatı Cephe <strong>Malzeme</strong>si Ödülü’nü<br />

alan yeni ürünü Temperlenebilir Boyalı Cam’ı sergiledi. Şişecam<br />

Temperlenebilir Boyalı Cam, özelliği ile emniyet ihtiyacına yönelik<br />

çözüm sunarak iç mekanların yanı sıra dış mekanlarda da<br />

uygulanabilmektedir.<br />

Şişecam Düzcam’ın sergilediği, etkin ısı yalıtımı ve güneş kontrolü<br />

sağlayan yüksek performanslı temperlenebilir yeni ürünleri<br />

fuarda büyük ilgi gördü.<br />

Fibrobeton inovatif ürünleri ile <strong>Yapı</strong> Fuarı’ndaydı<br />

Şirket olarak her yıl artırdıkları Arge yatırımları ile dünya<br />

GRC pazarına yenilikleri ve ilk’leri sunmaya devam<br />

ettiklerini belirten Fibrobeton Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Dündar Yetişener, “Türk markası olarak dünya GRC<br />

sektörünü domine etmekten ve trend belirlemekten büyük<br />

heyecan duyuyoruz” dedi.<br />

Dünya GRC (Glass Fiber Reinforced Concrete) lideri<br />

Fibrobeton, “Hayal gücünüz sınırsız ise…” sloganı<br />

ile yapı sektörüne, mimar ve mühendislere dış cephe<br />

kaplamalarında yeni standartlar ve tasarım alternatifleri<br />

sunuyor. Fibrobeton, tamamı şirket Arge merkezinde<br />

geliştirilen yenilikçi dış cephe ürünlerini 08 - 12 Mayıs<br />

tarihleri arasında TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde<br />

düzenlenen 41. <strong>Yapı</strong>, İnşaat <strong>Malzeme</strong>leri ve Teknolojileri<br />

Fuarı’nda sergiledi. Fibrobeton’un 7 nolu salonu<br />

ve G121 numaralı standı, <strong>Yapı</strong> Fuarı’na özel olarak tasarlandı.<br />

Prekast zemin üzerine renkli motifler işlendi<br />

Bu yıl ilk kez Fibrobeton standının tüm duvarları prekast,<br />

renkli ve tekstürlü tek parça panelleri ile kaplandı. Fibrobeton<br />

standı bu yeni tasarımı ile fuar ziyaretçilerinin ilgi odağı oldu.<br />

Mimarlar için özgünlük ve özgürlük, mühendisler için kolay ve<br />

hızlı montaj, yatırımcılar için ekonomi ve uzun ömürlülük, kullanıcılar<br />

için estetik ve güven sunan Fibr<br />

obeton ürünleri, inovatif ürün geliştirme yetkinliği ile yapılara değer<br />

katıyor ve prestij kazandırıyor.<br />

10-15 mm’ye kadar incelen kalınlıkta üretilen Fibrobeton cephe<br />

kaplaması, alkaliye dayanıklı cam elyafıyla takviye edilen beton<br />

ürünü özelliği taşıyor. Kolay kalıplanabildiği gibi, her tür kalıba<br />

döküm kolaylığı sağladığı için iyi bir dekorasyon malzemesi de<br />

olabilen ürün, çelik karkasla takviye edilerek de istenilen geometri<br />

ve boyutta panel haline getirilebiliyor. Ürün, çelik karkaslı<br />

ve tekstürlü cephe kaplama panelleri olarak üretildiği gibi, taş ve<br />

ahsap dokulu panel olarak tasarlanabiliyor.<br />

Ekobord, fark yaratan ürünleriyle <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda<br />

Ekobord Flat ürünü ile sektörde fark yaratan Ekobord,<br />

41. <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda ürünleri ile ilgili yenilikleri<br />

sektör profesyonelleri ile paylaşıyor. Ekobord,<br />

Türkiye’nin yedi bölgesine yayılmış 33 bayisiyle<br />

gerek uygulama gerekse ürün satışıyla sektörün<br />

önde gelen markaları arasında yer alıyor.<br />

İnsan ve doğaya tamamıyla dost, montajı kolay,<br />

yüksek mukavemete sahip, estetik ve farklı çeşitlerde<br />

yeni nesil fibercement levhalar üreten Ekobord,<br />

8 –12 Mayıs <strong>2018</strong> tarihleri arasında TÜYAP<br />

İstanbul Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen<br />

41. <strong>Yapı</strong> Fuarı’na katılıyor. Vefa Holding bünyesinde<br />

faaliyet gösteren Ekobord, fuarda sektöründeki<br />

yeni gelişmeleri takip etmek, ticari işbirlikleri kurmak<br />

ve yenilikçi ürünlerini tanıtmayı amaçlıyor.<br />

Vefa Holding Satış, Pazarlama ve İş Geliştirme<br />

Müdürü İsmail Kolay, özellikle geçen yıl çok talep<br />

gören Ekobord Flat’ın bu yıl da fuarın yıldızı olduğunu<br />

söyledi. Kolay, “Ekobord Flat, çok fazla talep<br />

görüyor, sade ve şıklığıyla göz dolduruyor. Uzun<br />

yıllar süren bir Ar-Ge çalışması ile ortaya çıkan<br />

özel teknoloji ve sistemlerle geliştirilen Ekobord Flat, püskürtme<br />

boyama ile boyanarak renkli ya da desen baskılı üretiliyor.<br />

Boyanmış şekilde üretilip şantiyeye hazır hale getiriliyor. Kaplama<br />

hissi veren ve daha teknolojik bu sistem, şantiyedeki astar<br />

boya ve son kat boyama işlemlerini ortadan kaldırır. Ekobord<br />

Flat desen baskılı ise herhangi bir fotoğrafı ya da deseni doğrudan<br />

Flat’in üzerine uygulayan çok özel bir Ekobord teknolojisidir”<br />

diye konuştu.<br />

Ekobord olarak sektörde uyguladıkları proses farklarıyla öne çıktıklarının<br />

altını çizen Kolay, şunları kaydetti. “Ekobord Yeni Nesil<br />

Fibercement Levhaları organik malzemelerden üretilen ve Exova<br />

Warringtonfire yanmazlık belgeli, yüksek mukavemetli ve iklim<br />

şartlarına dayanıklı bir üründür. Dış cephelerdeki uygulaması<br />

mekanik montaj şeklinde havalandırma detayı ile yapılmaktadır.<br />

Bölgeye göre uygun izolasyon kalınlığı ve malzemesi kullanıldığında<br />

etkili bir izolasyon sağlamaktadır. Soğuk havalarda yüksek<br />

ısı izolasyonu sağlarken sıcak havalarda cephede oluşan<br />

sıcaklığı havalandırma yöntemiyle uzaklaştırarak binanın içini<br />

serin tutmaktadır.”<br />

142 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 143


Fuar<br />

Knauf, 41. <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda sektörle “Çözüm”ü buluşturdu<br />

GF Hakan Plastik, TEBİF <strong>2018</strong> Fuarı’ndaydı<br />

Knauf, 8-12 Mayıs <strong>2018</strong> tarihlerinde yapı sektörünün buluşma<br />

noktası olan 41. <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda sektör profesyonelleri ile buluştu.<br />

Yeni ürün lansmanları, ürün ve sistem performansları ve deneyim<br />

alanları ile yapı sektörüne sunduğu çözümlerin anlatıldığı<br />

Knauf standına ilgi oldukça yoğundu.<br />

41. <strong>Yapı</strong> Fuarı için geliştirilen “Knauf Varsa Çözüm Var” söylemi<br />

aracılığıyla Knauf Türkiye’nin ürün, sistem ve performansları<br />

ile yapı sektörüne kazandırdığı çözümler ziyaretçilere sunuldu.<br />

Knauf standında oluşturulan ürün performans alanları sayesinde<br />

ziyaretçiler Knauf çözümlerini yakından deneyimleme fırsatı<br />

buldu. Sektöre kazandırdığı yeni ürün, sistem ve performans<br />

çözümlerini de standında sergileyen Knauf’un darbeye dayanıklı<br />

yeni ürünü Jetgips® Diamant, uygulamalarda hız, kolaylık<br />

ve yüksek mukavemet performans sergileyen Tribon®, su yalıtımında<br />

yüksek performans sunan Knauf’un yeni ürün ailesi<br />

ziyaretçiler tarafından büyük ilgi ve talep gördü. Ayrıca, Knauf<br />

Jetgips® Fire ile Yalıtım Sektörü Başarı Ödülleri’nde kazandığı<br />

Yılın Yangın Yalıtım Ürünü ödülünü <strong>Yapı</strong> Fuarı’nda düzenlenen<br />

tören ile aldı.<br />

Konusunda uzman ekibiyle fuar boyunca sektör ilgililerine sunduğu<br />

çözümleri standında sergileyen Knauf, oluşturulan dijital<br />

araçlar ile de ziyaretçilerine yaşattığı deneyimi bir adım öteye<br />

taşımış oldu. Ziyaretçiler “Çözüm Noktası” adı verilen kiosklarda<br />

ürünlerin teknik özelliklerini inceledi, uygulama filmleri, ses,<br />

akustik, yangın ve yüzey kalitesi simülasyonları ve diğer interaktif<br />

araçlar sayesinde ürün performanslarını deneyimledi. Aynı<br />

zamanda “Çözüm Noktaları” sayesinde ziyaretçiler talep ettikleri<br />

tüm ürün broşür ve föylerini kendilerine dijital olarak gönderme<br />

fırsatına sahip oldu. Bu sayede kağıt israfının önüne geçen Knauf,<br />

çevreye duyarlılığını da göstermiş oldu.<br />

GF Hakan Plastik, yapı sektörü için özel sektör ve devlet kurumlarını<br />

biraraya getiren Türkiye İnşaat Teknolojileri ve Endüstriyel<br />

<strong>Yapı</strong> Fuarı (TEBİF <strong>2018</strong>)‘e katıldı.<br />

TEBIF <strong>2018</strong> bu yıl ilk defa TOKİ, Emlak Konut, Kiptaş, Vakıflar<br />

Genel Müdürlüğü ve Metro İstanbul’un desteği ve katkısı ile 19-<br />

22 Nisan <strong>2018</strong> tarihlerinde Congresium Ankara’da düzenlendi.<br />

Açılışı Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan tarafından<br />

gerçekleştirilen fuarda, açılış sonrası standı gezen Bakan,<br />

Milletvekilleri ve Kurum Genel Müdürleri, marka ve ürünler<br />

hakkında bilgi aldı.<br />

GF Hakan Plastik’in alt yapı ve üst yapı ürün grubu ile yer aldığı<br />

fuarda SİLENTA ürün grubu ile öne çıktı. GF Hakan Plastik<br />

Yurtiçi Satış Direktörü Murat Üçer, TEBİF <strong>2018</strong>’in GF Hakan<br />

Plastik açısından bu yıl ilk yurtiçi fuar katılımı olduğunu belirterek<br />

şunları söyledi: “GF Hakan Plastik olarak Türkiye genelinde ikisi<br />

İstanbul olmak üzere 6 satış bölgemiz ve geniş bir satış yapılanmamız<br />

var. Bayilerimiz ve müşterilerimizle yakın olmayı tercih<br />

eden bir markayız. Bu yıl ilk kez düzenlenen TEBIF <strong>2018</strong>’e katılımımız<br />

bizim için devlet kurumları ve kurumların mühendisleri<br />

ile birebir görüşme imkanı sunması açısından önemli. Fuarda alt<br />

yapı ve üst yapı ürünlerimizle yer aldık ve ağırlığı da Silenta ürün<br />

grubumuza verdik. Çünkü yapıların ihtiyaçları doğrultusunda hazırlanan<br />

ve yürürlüğe giren yeni yönetmelikler, bu ürün grubumuzun<br />

öne çıkmasını sağlıyor. Bu konuda en hazırlıklı firmaların<br />

başında geliyoruz. Türkiye’nin ilk sessiz borusu olan Silenta ve<br />

bu grubun diğer üyeleri ihracat pazarında en çok tercih edilen<br />

ürünlerimiz arasında yer alıyor. En sessiz borumuz Silenta Premium,<br />

yanmaya dayanıklı sessiz boru sistemimiz Silenta FR gibi<br />

ürünler plastik boru sektöründe özellikli ürünler. Bu fuarın da yeni<br />

nesil ürünler üreten firmalar ve diğer paydaşlar açısından son<br />

derece verimli olduğunu düşünüyoruz.”<br />

Suudi Arabistan kesintisiz enerji için ‘Aksa Jeneratör’ diyor<br />

Teksan Jeneratör Suudi Arabistan’daki pazar payını artıracak<br />

Asya, Avrupa, Ortadoğu, Afrika ve Amerika’da bulunan<br />

14 ofisiyle faaliyet gösterdiği alanda küresel çapta ilk 5<br />

firma arasında yer alan Aksa Jeneratör, Saudi Elenex<br />

& Saudi Aircon <strong>2018</strong> Uluslararası Elektrik, Aydınlatma,<br />

Güç Üretimi ve Su Teknolojisi Fuarı’na dizel jeneratör<br />

ürünleriyle katıldı<br />

Üç kıtadaki üretimiyle 160 ülkeye ihracat gerçekleştiren<br />

ve üretiminin yüzde 50’den fazlasını ihraç eden Aksa<br />

Jeneratör, farklı coğrafyalarda düzenlenen fuarlarla, jeneratör<br />

sektörü temsilcileriyle bir araya gelmeye devam<br />

ediyor.<br />

Aksa, gelişen inşaat sektörüyle dikkatleri üzerine çeken<br />

Arap Yarımadasının kalbi Suudi Arabistan’da düzenlenen<br />

Saudi Elenex & Saudi Aircon <strong>2018</strong>’e (Uluslararası<br />

Elektrik, Aydınlatma, Güç Üretimi ve Su Teknolojisi Fuarı)<br />

katıldı. 7-9 Mayıs tarihlerinde Riyad’da düzenlenen<br />

ve kamu ile özel sektör karar vericilerini ortak bir ağda<br />

buluşturan fuarda, Aksa’nın sergilediği dizel jeneratörler<br />

büyük beğeni topladı. Pek çok sektör temsilcisiyle bir<br />

araya gelme imkânı buldukları bu organizasyona uzun<br />

yıllardır katılım gösterdiklerini belirten Aksa Jeneratör<br />

CEO’su Alper Peker, “Suudi Arabistan, yapı sektörünü<br />

dinamik olan, önemli bir pazar. Uzun yıllardır bulunduğumuz<br />

bu pazardaönemli iş birlikleri gerçekleştiriyoruz. İş<br />

ağımızın çok geniş olduğu Suudi Arabistan’da düzenlenen<br />

ve pek çok ülkeden sektör temsilcisini buluşturan bu<br />

etkinlikte bulunmaktan ve ürünlerimizi fuar ziyaretçileriyle<br />

buluşturmaktan dolayı memnunuz” dedi.<br />

Enerji sektöründe son yıllarda ileri teknoloji üreten firmaların öne<br />

çıktığı görülüyor. Sektörün devleri ise ürün ve hizmetlerini tanıtmak<br />

için dünyaca kabul görmüş fuarları tercih ediyor. Bu<br />

yıl yirmincisi gerçekleşen ve 7-9 Mayıs <strong>2018</strong> tarihlerinde<br />

Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da düzenlenen Saudi<br />

Elenex Trade Show da sektörün alanında en büyük<br />

organizasyonlarından biri olarak kabul ediliyor. Teksan<br />

Jeneratör bu önemli buluşmada yerini aldı ve Saudi Elenex<br />

Fuarı’nda inovatif ürünlerini sergiledi. Teksan’ın hedefinde<br />

Suudi Arabistan’daki pazar payını artırmak var.<br />

Enerji sektörünün yakından takip ettiği Saudi Elenex<br />

Trade Show (20. Uluslararası Elektrik, Aydınlatma, Güç<br />

Üretimi ve Su Teknolojisi Fuarı) firmaların yeni ürünlerini<br />

tanıttığı bir platforma dönüştü. Pek çok bölgeden binlerce<br />

katılımcı ve ziyaretçiyi buluşturan fuarda yaklaşık<br />

çeyrek asırdır yenilikçi çözümleri ile enerji sektöründe<br />

hizmet veren Teksan Jeneratör, kesintisiz güç çözümlerini<br />

sergiledi.<br />

Saudi Elenex Fuarı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan<br />

Teksan Jeneratör Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim<br />

Kurulu Üyesi Burak Başeğmezler şunları söyledi:<br />

“Teksan Jeneratör olarak sektörümüz ile ilgili önemli organizasyonların<br />

hemen hepsine katılıyoruz. Son olarak<br />

7-9 Mayıs <strong>2018</strong> tarihlerinde Riyad’da gerçekleşen Saudi<br />

Elenex Fuarı’nda şirketimizin Ar-Ge gücünü ortaya koyan<br />

inovatif ürünlerimizi sergiledik. Ar-Ge ve inovasyon gücümüzle<br />

ürettiğimiz üstün teknoloji ürünlerimizi 128 ülkeye ihraç<br />

ediyoruz. Suudi Arabistan’a da önemli oranda ihracat gerçekleştiriyoruz.<br />

Suudi Arabistan, Ortadoğu ve Körfez Bölgesi açısından<br />

çok önemli bir merkez konumunda bulunuyor. <strong>2018</strong> yılında bu<br />

pazardan aldığımız payı daha da artırmayı planlıyoruz. Fuarda<br />

gördüğümüz yoğun ilgi hedefimize ulaşmak noktasında motive<br />

edici oldu.”<br />

144 <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> <strong>Yapı</strong> <strong>Malzeme</strong> <strong>Haziran</strong> <strong>2018</strong> 145

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!