Erfolgreiche ePaper selbst erstellen
Machen Sie aus Ihren PDF Publikationen ein blätterbares Flipbook mit unserer einzigartigen Google optimierten e-Paper Software.
Wir sagen JA<br />
ALEV KORUN<br />
Abgeordnete zum Nationalrat (Die Grünen)<br />
Deutsch Lernen<br />
und Mund Halten?<br />
NURTEN YILMAZ<br />
Abgeordnete zum Nationalrat (SPÖ)<br />
SEITE 6<br />
Netzwerke gegen<br />
Radikalisierung<br />
und Dschihadismus<br />
SEITE 8<br />
UNABHÄNGIGE MONATLICHE ZEITUNG FÜR WIRTSCHAFT, INTEGRATION UND BILDUNG<br />
<strong>HABER</strong><br />
VRUP<br />
A A<br />
<strong>AVRUPA</strong>’NIN AYLIK BAĞIMSIZ EKONOMİ, ENTEGRASYON VE EĞİTİM GAZETESİ<br />
SAYI: 41 EKİM <strong>2014</strong> - AUSGABE: 41 <strong>OKTOBER</strong> <strong>2014</strong><br />
© BKA / Andy Wenzel<br />
zur<br />
P.b.b. Verlagsort: 6020 Innbruck 11Z038817M<br />
Retour- und Postsendungen: Mehmet Inak - Roßbachstr. 10 - 6020 Innsbruck<br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
INTEGRATION<br />
BU PAZAR PARLAMENTO<br />
SEÇİMLERİ OLSA SEÇİMİ<br />
KİM KAZANIR?<br />
ANKETLERE GÖRE AŞIRI SAĞCI<br />
FPÖ, AVUSTURYA’DA 1. PARTİ...<br />
E<br />
R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
R<br />
E<br />
C H<br />
I<br />
kolaylaştırılması yönünde görüş belittiler.<br />
SAYFA 8 Foto: BMI<br />
SAYFA 18<br />
Gabrielle Costigan<br />
Ich nenne mich selbst<br />
Neuzeit-Weltbürgerich<br />
fühle mich nicht<br />
durch Grenzen<br />
gebunden<br />
Experten für Erleichterung von<br />
Doppelstaatsbürgerschaften<br />
Çifte Vatandaşlık<br />
Kolaylaştırılıyor mu?<br />
İçişleri Komisyonu’nda yapılan<br />
görüşmelerde uzmanlar, çifte vatandaşlığın<br />
Erfolgreiche Migrantinnen in Europa<br />
Reaktionen auf den Entwurf des neuen Islamgesetzes<br />
SEITE 12<br />
SEITE 19<br />
ÖZEL<br />
<strong>HABER</strong><br />
YENİ İSLAM YASA<br />
TASARISI’NA TEPKİLER<br />
SAYFA 19<br />
IGGiÖ Başkanı<br />
Fuat Sanaç:<br />
‘‘Bu tasarının bazı maddeleri anayasayanın<br />
eşitlik haklarına aykırıdır.<br />
İkinci sınıf olarak görülmeyi kabul<br />
etmiyoruz ve inşallah haklarımızı<br />
sonuna kadar arayarak istediğimiz<br />
sonucu alacağız.’’<br />
Cumhurbaşkanı<br />
Heinz Fischer:<br />
‘‘Yeni İslam Yasa Tasarısı üzerine<br />
tartışmalar devam ediyor. Bu tasarı<br />
yasalaşırsa ve bazı maddelerin<br />
anayasaya aykırı olduğu<br />
belirtiliyorsa, son kararı<br />
Anayasa Mahkemesi verecektir.’’<br />
© Bundesministerium für Landesverteidigung und Sport<br />
Dışişleri ve Uyum<br />
Bakanı Sebastian Kurz,<br />
Devlet Bakanı Josef<br />
Ostermayer ile düzenlediği<br />
basın toplantısında,<br />
tasarının Müslümanların<br />
lehine olduğunu belirterek<br />
bu haliyle yasalaşması<br />
gerektiğini belirtti.<br />
Dışişleri Bakanı Kurz ve Devlet Bakanı Ostermayer<br />
‘Onları Olduğu Gibi Kabul Edin!’<br />
© BKA / Andy Wenzel<br />
© İbrahim Turgut<br />
SAYFA 4<br />
Mag.a Dudu Küçükgöl<br />
Die Muslimische Jugend Österreich (MJÖ):<br />
‘‘Das neue Islamgesetzt<br />
entmündigt Muslime!’’<br />
Avusturya Müslüman Gençlik Derneği (MJÖ):<br />
‘‘Yeni İslam Yasası, Müslümanların<br />
haklarını ellerinden alıyor!’’<br />
Avrupa’da IŞİD korkusu...<br />
SAYFA 2
EKİM <strong>2014</strong><br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong> - 2<br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
AKADEMİSYEN GÖRÜŞÜ<br />
Farklı bir dili öğrenmek ve öğrenilen dilde<br />
iletişim kurmak, kültürler arası seyreden<br />
bir araçla evrensel bir yolculuk yapmak<br />
gibidir. Bu nedenle herkes en azından bir<br />
yabancı dili öğrenmeye veya çocuklarına<br />
öğretmeye çalışmaktadır. Özellikle Türkiye’de<br />
bu uğurda da oldukça yüklü maddi<br />
bedeller ödenmektedir. Yabancı dil öğrenmek<br />
bir amaçsa, bir yabancı dilde iletişim<br />
kurmak da ticari gerekliliklerin dışında ayrı<br />
bir saygınlık vesilesi olarak görülmektedir.<br />
Söz konusu çocuklar olunca, çocukların<br />
küçük yaştan itibaren bir yabancı dili<br />
öğrenmeleri veya içinde doğdukları kültür<br />
ortamlarında birinci, ikinci dilleri edinmeleri<br />
yetişkinlere göre daha kolay olmaktadır.<br />
Çünkü çocukların dil ve iletişim<br />
becerileri onların içine doğduğu kültür ve<br />
bu kültürün taşıyıcıları ile kurdukları ilişkilerle<br />
sürekli olarak gelişmektedir. Bu gelişim<br />
sürecinde beyinleri de dil öğrenmeye<br />
programlanmış olduğundan, duydukları<br />
sesleri ve sözleri edinen çocuklar, aynı<br />
zamanda edindikleri dilin sözsüz iletişim ve<br />
beden dili normlarını da öğrenmektedir.<br />
Bu durumda, çocukların doğal olarak dil<br />
edinme becerisine sahip oldukları ve dil<br />
gelişimlerini sürdürdükleri; doğuştan<br />
getirdikleri iletişim yeteneklerini çevresel<br />
koşullara bağlı olarak geliştirdikleri söylenebilir.<br />
Dolayısıyla çocuklar ne kadar erken<br />
yaşta ikinci bir dil ve kültürle tanışırsa,<br />
öğrenilen ikinci dil o kadar kalıcı olur ve<br />
başarılı dil gelişiminin yanı sıra, ikinci dilin<br />
ve kültürün taşıyıcıları ile de sağlıklı ilişkiler<br />
kurulabilir.<br />
Dili bir araştırma objesi olarak ele alan<br />
bilimciler, iki dillilikle ilgili dilbilimsel<br />
yetkinliği açıklayan bir tanım üzerinde<br />
henüz hemfikir olamadılar. Bununla birlikte<br />
çocukların ilk üç yıl içindeki dil öğrenme<br />
yeteneklerinin dikkat çekici düzeyde olduğunu<br />
kabul ettiler. Bu yaşlarda birden fazla<br />
dili aynı anda öğrenme kapasitesine sahip<br />
olan çocuklar, özellikle ilk beş yıl içinde ana<br />
dilini edinme sürecine benzer bir şekilde<br />
edindikleri ikinci, üçüncü dilleri anadili<br />
düzeyinde ve aksansız konuşabiliyor.<br />
Birden fazla dili konuşanlara iki dilli diyoruz.<br />
Weinreich (1987), iki dillileri tanımlarken,<br />
bireyin her iki dili de gereksinim<br />
duyduğu an değiştirerek rahatça kullanması<br />
gibi genel bir açıklama yapmıştır. İki<br />
dilli olmanın ölçüsünü de her iki dili de çok<br />
iyi düzeyde kullanabilme becerisi şeklinde<br />
açıklamıştır (Weinreich1987: 53). Buna<br />
karşın McLaughlin (1984: 8) ve Köppe<br />
(1994: 4) iki dillileri tanımlarken bir orta yol<br />
bulmaya çalışmışlar ve iki dilli insanları, bir<br />
dili ana dili düzeyinde konuşan ve ikinci bir<br />
dili de gerektiği ortamlarda kendini ifade<br />
edecek kadar kullanma yetkinliğine sahip<br />
olan kimseler olarak değerlendirmişlerdir.<br />
Bu görüşe göre her iki dilin anadili yetkinliği<br />
düzeyinde olması gerekmemektedir.<br />
Bununla birlikte iki dilli bir toplumsal ve<br />
sosyal hayatın gerçekleşebilmesi için çevresel<br />
koşulların ve dil öğrenme süreçlerinin<br />
Prof. Dr. Mustafa ÇAKIR<br />
Anadolu Üniversitesi Yurtdışı Türkler Araştırma Merkezi Müdürü – Eskişehir<br />
mcakir@anadolu.edu.tr<br />
Bireysel iki dillilik ve çocuklarımız<br />
Avrupa’dan IŞİD saflarına katılan gençlerin tekrar<br />
geri dönme ihtimali hükümetleri alarma geçirdi...<br />
Avrupa’da IŞİD korkusu<br />
Avrupa Birliği ülkeleri, örgüt saflarına<br />
katılmış ve AB vatandaşlığı olan binlerce<br />
gencin, tekrar bu ülkelere döndükleri<br />
taktirde nasıl bir yol haritası izleneceğini<br />
tartışıyor.<br />
Özellikle Fransa, Almanya ve İngiltere gibi<br />
ülkeler bu kişilerin Avrupa’ya döndüklerinde<br />
“potansiyel bir tehlike” ve “tehdit<br />
unsuru” olabileceklerini ve bunun önüne<br />
geçilmesi için neler yapılabileceği<br />
üzerine çalışmalar yapıyor.<br />
Birçok ülke, belli örgütler içinde savaştıkları<br />
tespit edilmiş kişilerin yargılanıp hapis<br />
cezası alması ve bu kişilere yaptırımlar uygulanması<br />
noktasında adımlar atsa da, bu<br />
sorunun sadece hukuki ve cezai yaptırımlarla<br />
çözülemeyeceği noktasında hemfikir.<br />
Avusturya’dan IŞİD’e katılan Boşnak<br />
kökenli 17 ve 15 yaşındaki Samra ve Sabina'nın<br />
aileleriyle irtibata geçerek pişman<br />
olduklarını ve tekrar geri dönmek istediklerini<br />
belirtmeleri tartışmaları da beraberinde<br />
getirirken, bu konuda İçişleri Bakanlığı’nın<br />
nasıl hareket edeceği merakla<br />
bekleniyor.<br />
Sosyologlar geri dönen veya dönecek “bu<br />
gençlere sadece ceza vermek ve onları<br />
cezaevine göndermek, daha da radikalleşmelerine<br />
neden olabilir” uyarısını yaparken,<br />
Avrupa genelinde “radikalleşmeden<br />
arınma” programlarının hayata geçirilmesi<br />
gerektiğini belirtiyorlar.<br />
Almanya’da uygulanan “Hayat” ve İngiltere’de<br />
“The Al Furqan” ve “The Channel”<br />
gibi projelerin daha da geliştirilmesi ve<br />
diğer Avrupa ülkelerinde de hayata geçirilmesi<br />
gündemdeki yerini korurken, özellikle<br />
Avrupa’da en çok Müslümanın<br />
yaşadığı ülke olan Fransa bu projelerden<br />
yararlanmak istiyor. Bu programların odak<br />
noktasını “radikalleşme eğimli” olan kişilerin<br />
önlerinin kesilmesi oluşturuyor.<br />
de uygun olması gerekir.<br />
Koşulların ve süreçlerin farklılığı, iki dillilik<br />
üzerinde de doğal- kültürel iki dillik,<br />
elit - yerel iki dillilik veya erken-geç iki<br />
dillilik gibi bir dizi sınıflandırmaların<br />
yapılmasına neden olmuştur.<br />
Erken veya geç yaşta kazanılan iki dillik<br />
yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız<br />
açısından önemli görülmektedir. Erken<br />
yaşta kazanılan iki dillik, çocuğun dil edinimi<br />
yaşını geçmeden, yani dilbilgisi kuralı<br />
bilinci oluşmadan önce ikinci bir dil ile<br />
tanışması ile olur ki bu da yaklaşık 10<br />
yaşına kadar sürer. Bu yaştan sonra dilbilgisi<br />
kuralları ile yabancı dil veya ikinci dil<br />
olarak öğrenilen dil zaman içinde çevresel<br />
faktörlerin de olumlu etkisiyle iki dilliğe<br />
ulaşır (Boeckmann 1977: 28). Okul ve aile<br />
gibi çevresel faktörlerin yetersiz olması<br />
halinde ise iki taraflı yarı dillilik (Semilinguismus)<br />
tehlikesi ortaya çıkar ki bu konu<br />
üzerinde hassasiyetle durulmalıdır.<br />
Birincil ve ikincil iki dilli kavramları bilim<br />
insanları tarafından kapsamlı bir şekilde<br />
incelenmiş. Çocuk birinci ve ikinci dili aynı<br />
zaman dilimi içinde birlikte ediniyorsa,<br />
KAYNAKLAR:<br />
Apeltauer, Ernst. (1997). Grundlagen des Erst- und Fremdsprachenerwerbs.<br />
Eine Einführung. Berlin, München u.a.: Langenscheidt.<br />
Baker, Colin. (4. baskı). 2006. Foundations of Bilingual Education<br />
and Bilingualism. Clevedon, England: Multilingual Matters.<br />
Boeckmann, Klaus-Börge. (1997). Zweisprachigkeit und Schulerfolg:<br />
das Beispiel Burgenland. Frankfurt am Main, Berlin u.a.:Lang.<br />
birincil iki dilli; yok eğer ikinci dili birinci dilden<br />
sonra öğreniyorsa ikincil iki dilli oluyor<br />
(Apeltauer 1977: 45). Baker (2005: 97) ise<br />
bu görüşü destekler nitelikte görüş öne<br />
sürüyor ve karma evliliklerden dünyaya<br />
gelen çocukların çevresel şartların yerine<br />
getirilmesi halinde doğuştan itibaren iki<br />
dilli olacaklarını belirtiyor.<br />
Özetle, yurtdışında yaşayan kuşakların toplum<br />
içinde kendini özgürce ifade edebilmesi<br />
için ileri düzeyde Almanca öğrenmesi;<br />
Türk kültür ve medeniyetinden kopmaması,<br />
dünya ile bütünleşmiş bir hayat sürebilmesi<br />
içinde Türkçe öğrenmesi, Türkiye ve<br />
yaşadığı çevredeki Türk toplumu ile iletişimini<br />
koparmaması gerekir. Çocukların<br />
Türkçe ve Almanca dışında ikinci, üçüncü<br />
dilleri öğrenmeleri için gerekli ortamların<br />
hazırlanması; teşvik edilmesi, yatırımlar<br />
arasında eğitim yatırımının öncelikler<br />
arasına alınması ve gelecek kuşakların çok<br />
dilli yetiştirilmesi gerekir.<br />
Köppe, Regina. (1997). Sprachentrennung im frühen bilingualen<br />
Erstspracherwerb Französisch, Deutsch. Tübingen: Narr.<br />
McLaughlin, Barry. (1984). Second language acquisition in<br />
childhood: Vol. 1. Preschool children (2nd ed.). Hillsdale,<br />
NJ: Erlbaum. (ERIC Document No. ED154604).<br />
Weinreich, Uriel. (1977). Sprache in Kontakt. Ergebnisse und<br />
Probleme der Zweisprachigkeitsforschung. München: Beck.<br />
bezahlte Anzeige<br />
Tag der offenenTür!<br />
Sonntag, 26.Oktober<br />
von 10:00 - 17:00 Uhr<br />
Jugend und Energie:<br />
unsere Zukunft!<br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
Gazete Kurucusu (Gründerin)<br />
Katrin VORHAUSER<br />
İmtiyaz Sahibi (Herausgeber und Inhaber)<br />
Mehmet İNAK<br />
Genel Yayın Yönetmeni (Chefredaktion)<br />
Hasan KESKİN<br />
Türkiye Temsilcisi<br />
Mag. Ahmet ZUBİ<br />
R<br />
E<br />
C H<br />
I<br />
15.10.<strong>2014</strong> - 10.11.<strong>2014</strong><br />
SAYI: 41 EKİM <strong>2014</strong> - AUSGABE: 41 <strong>OKTOBER</strong> <strong>2014</strong><br />
ANSCHRIFT - ADRES<br />
<strong>HABER</strong> <strong>AVRUPA</strong> - <strong>EUROPA</strong> <strong>JOURNAL</strong><br />
Roßbachstr. 10 - 6020 Innsbruck<br />
Retour- und Postsendungen:<br />
Mehmet Inak - Roßbachstr. 10 - 6020 Innsbruck<br />
Baskı-Druck: Medien-Druck Salzburg GmbH<br />
Yayımlanan köşe yazıları ve reklamların içeriğinden<br />
gazetemiz sorumlu değildir.<br />
Für Werbeanfragen<br />
Tel. (+43) 512 31 71 67<br />
www.europa-journal.net - info@europa-journal.net<br />
Reisen Sie mit den vergünstigten<br />
öffentlichen<br />
Verkehrsmitteln an!<br />
Weitere Informationen unter www.tirol.gv.at
3 - AVUSTURYA<br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
EKİM <strong>2014</strong><br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
Değerli Okurlar,<br />
Son makalemde sizlerle, denge ile ilgili bir<br />
yazı paylaşmıştım. İki tarafı; hem Anavatanı,<br />
hem yaşadığımız, çalıştığımız iki ülkeyi<br />
düşünmemiz gerektiğini ve sadece<br />
Türkiye‘de değil, gurbetteki, hayatımızın<br />
çoğunu geçirdiğimiz devletlerde de neler<br />
olup bitiyor bilmemiz, görmemiz, öğrenmemiz<br />
gerektiğini yazmıştım.<br />
Bu günlerde bu satırların yine ne kadar aktüel<br />
olduğunu hep beraber görmekteyiz.<br />
Yıllarca kardeşce, dostça, samimice sırt<br />
sırta, omuz omuza çalışan ve yan yana yaşayan<br />
insanların bugün fiilen ve fiziken<br />
tartışmalara girdiklerine şahit oluyoruz.<br />
Kendilerini ayıran yönler ile ortaya çıktıklarını<br />
görüyoruz. Dün kardeş ve dost<br />
olanlar, bugün birbirlerine neredeyse<br />
düşman gibi davranıyorlar .<br />
Bir iki radikal grup veya şahıs yüzünden,<br />
bugünlerde Avrupa‘nın yerli medyası<br />
hepimizi adeta kötü, radikal, tehlikeli gibi<br />
göstermek isterken, bizler ne yapıyoruz?<br />
Birlik ve beraberlik sergileyecekken,<br />
Wir leben in einer Zeit großen<br />
Wandels. So wie wir uns<br />
heute in Bezug auf Bildung<br />
verhalten, was wir tun oder<br />
unterlassen, beeinflusst die<br />
Zukunft und unsere Kinder.<br />
Jeder Mensch kann dabei<br />
Unglaubliches leisten, selbst<br />
wenn es oft Hindernisse<br />
gibt.<br />
Wir leben in einer Zeit, in<br />
der Bildung zunehmend an<br />
Bedeutung gewinnt. Damit<br />
knüpft der Westen – das<br />
wird oft vergessen - an eine<br />
Tradition an, die zu den vielen<br />
arabischen Wurzeln des<br />
europäischen Denkens seit<br />
der Renaissance reicht.<br />
Immer mehr wächst die Erkenntnis,<br />
dass Bildung eine<br />
Brücke zu einem sinnerfüllten<br />
Leben und höherem<br />
Wohlstand ist. Die Wahl des<br />
richtigen Berufs ist freilich<br />
eine herausfordernde Angelegenheit,<br />
nicht nur aufgrund<br />
der Fülle der<br />
Möglichkeiten, sondern<br />
auch wegen der raschen<br />
Veränderung der Welt.<br />
Umfassende Information ist<br />
dabei die grundlegende<br />
Voraussetzung, um die richtige<br />
Schul-, Ausbildungs-,<br />
Studien- oder Berufswahl zu<br />
treffen und Sackgassen zu<br />
vermeiden.<br />
Das AMS Tirol hilft bei<br />
beruflichen Fragestellungen,<br />
durch die Jugendberatung<br />
und die Berufsinfozentren<br />
(BIZ). „Die BIZen des AMS<br />
Tirol bieten professionelle<br />
Infos, einen Interessentest,<br />
sowie Bildungs- und<br />
Berufsberatung an. In der<br />
Jugendberatung können<br />
diese Infos dann gemeinsam<br />
mit Eltern und<br />
Jugendlichen zu einer<br />
Entscheidung gebündelt<br />
werden. Vielleicht kommen<br />
Sie auch zur BeSt³<br />
und besuchen den Stand<br />
des AMS Tirol.“, lädt Mag.<br />
Sabine Platzer-Werlberger<br />
zu einem Besuch ein.<br />
UZMAN GÖRÜŞÜ<br />
Bildung ist eine Brücke<br />
zu Sinnerfüllung und<br />
finanzieller Absicherung<br />
Jeder Mensch hat Fähigkeiten geschenkt bekommen. Jeder Mensch sollte damit auch die Gelegenheit<br />
nutzen, aus diesen Fähigkeiten etwas zu gestalten. Oder mit dem türkischen Sprichwort<br />
formuliert: „Etwas nicht zu wissen ist keine Schande, etwas nicht zu lernen ist eine.“<br />
kendimizi bu istenilen köşelere ittiriyoruz.<br />
Kutuplaşıyoruz. Ötekileşiyoruz. Bizi birbirimizden<br />
ayıran örnekler ve olayları hep<br />
ortaya koyuyoruz.<br />
Peki neden?<br />
Niye bizi birleştiren, dostluğumuzu pekiştiren<br />
olayları ortaya çıkarmıyoruz? Geçmiş<br />
ve aktüel güzel örnekler sergilemiyoruz?<br />
Ekim <strong>2014</strong> oldu ve biz halen başarılı gençlerimizi,<br />
iş adamlarımızı, sanatkârlarımızı<br />
yeterince tanımıyoruz ve onore etmiyoruz.<br />
Avrupalılar, gerçek veya sözde entegrasyon<br />
çalışmalarında bizim aramızdan bir<br />
kaç insanı „role model“ yani örnek model<br />
diye sahnelere çıkarıp, neredeyse bizler<br />
bunları entegre ettik, başarılı yaptık<br />
derken, bizler halen aramızdan çıkan ve<br />
başarılı olan birilerini, sadece „kendi<br />
grubumuzdan değiller diye“ yerden yere<br />
vurmayı ve karalamayı, taşlamayı daha<br />
uygun görüyoruz.<br />
Halbuki şu aralar Avusturya`da, 50 yıl Türkiye‘den<br />
göçü anma programları, törenleri<br />
var. 50 yıl Türk, Kürt, Sünni, Alevi hepimiz<br />
kardeş olarak bu güzel ülkede yaşadık ve<br />
ülkenin ekonomisini hep beraber büyüttük.<br />
Aynı zamanda aile içindeki maddi<br />
durumlarımızı da düzelltik.<br />
Yine son yıllarda hepimizin Anavatanı olan<br />
Türkiye‘nin de giderek büyüdüğünü ve düzeldiğini<br />
gördük. Her yönde ilerlemeler<br />
var, insanlar giderek huzura kavuşuyor.<br />
Herşey henüz fevkalade oldu demek<br />
doğru olmaz. Avusturya`da da her şey sadece<br />
güzel gitmedi; ırkçılık da arttı, işsizlik<br />
de, stres de. Ama yine de her iki ülke<br />
de çok güzel ve yaşanacak yerler.<br />
Binlerce gurbette büyüyen ve çalışan<br />
insan son yıllarda Türkiye`ye geri döndü,<br />
yine onbinlerce dönmek istemekte. Her<br />
şey iyiye gidiyor. ‘‘Gidiyordu.’’<br />
Geçen sene sanki kara bir güç düğmeye<br />
basarcasına önce Anavatanda, sonra tüm<br />
Avrupa‘da toplumuzu ikiye böler gibi oldu.<br />
Sonra yeni operasyonlar, sonra yine, ve<br />
yine. Toplumumuz ikiye değil, sanki<br />
onlarca parçaya ayrıldı, daha doğrusu<br />
ayırıldı.<br />
Halbuki biz onlarca, hayır, yüzlerce yıl,<br />
beraber yaşamayı bildik, kardeş olmayı<br />
bildik.<br />
Ve halen ve yine kardeş olmayı biliriz.<br />
ATTİLA DİNÇER<br />
attila.dincer@yvdk.gov.tr<br />
T.C. Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı Yurtdışı<br />
Vatandaşlar Danışma Kurulu Üyesi, Entegrasyon ve İletişim Uzmanı<br />
Neden bizleri birleştiren<br />
yönlerimize bakmıyoruz?<br />
Die BeSt³ – die größte Bildungsmesse<br />
in Österreich –<br />
unterstützt junge, aber auch<br />
erwachsene Menschen bei<br />
der Beantwortung aller beruflichen<br />
und bildungsrelevanten<br />
Fragen mit ihrem<br />
umfangreichen Informations-<br />
und Beratungsangebot.<br />
Vom 22. bis 24. Oktober<br />
<strong>2014</strong> macht die BeSt³ in<br />
Innsbruck Halt und bietet<br />
Interessierten einen breiten<br />
Überblick rund um das<br />
Thema Beruf und Bildung.<br />
Infos erteilen die BIZen und die Jugendberatung beim AMS Tirol. Besuchen Sie auch unsere Homepages<br />
www.ams.at/tirol und www.arbeitszimmer.cc oder kontaktieren Sie die AMS-ServiceLine unter 0512/58 19 99.<br />
Nasıl mı?<br />
Daha çok bir araya gelerek, daha çok<br />
konuşarak. Daha çok sorular sorup,<br />
dinleyerek.<br />
Değerli Dostlar;<br />
Bizler ta çocukluğumuzdan itibaren, sanki<br />
dinlemeyi ve sorular sormayı unuttuk,<br />
onun yerine kafamıza göre yorumlar yapıyoruz.<br />
Karşımızdaki insanı bilmediğimiz<br />
için, ona kimsin, nesin, ne istiyorsun diye<br />
sorma yerine, başkalarının dediklerine bakıyoruz,<br />
yorumlar yapıyoruz. Eleştiriyoruz<br />
ve kendi notumuzu veriyoruz. Halbuki ne<br />
olur, karşı düşünce de olan insanlarla da<br />
buluşsak, konuşsak. Eminim kırgınlıklar,<br />
kutuplaşmalar yok olmasada azalır. Ön<br />
yargılar kırılır.<br />
Ne demişler, hayvanlar koklaşa koklaşa,<br />
insanlar konuşa konuşa…<br />
Sizlere başarılı, hayırlı çalışmalar ve<br />
eski-yeni dostlarınızla güzel sohbetler<br />
dilerim.<br />
ATTİLA DİNÇER<br />
E-Posta: attila.dincer@yvdk.gov.tr<br />
Eğitim Duygularımızı<br />
Besleyen ve Mali Güvencemizi<br />
Sağlayan Bir Köprüdür<br />
Her insanın doğuştan farklı kabiliyetleri mevcuttur. Bununla birlikte her birey, sahip<br />
olduğu yeteneklerinden bir şeyler yapmak için, varolan fırsatları kullanmalıdır. Bunu bir<br />
Türk atasözüyle açıklamak istersek: ‘‘Bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıptır.’’<br />
Büyük değişikliklerin olduğu<br />
bir zamanda yaşıyoruz.<br />
Eğitim konusunda nasıl davranıyorsak,<br />
neyi yapıyor ya<br />
da yapmayı bırakıyorsak, bu<br />
davranışlarımız geleceği ve<br />
çocuklarımızı etkiliyor. Çoğu<br />
zaman engeller de olsa, her<br />
insan çok önemli şeyler<br />
başarabilir.<br />
Eğitimin artarak önem<br />
kazandığı bir zamanda<br />
yaşıyoruz. Bununla birlikte<br />
Batı dünyasında; Rönesanstan<br />
bugüne uzanan, eğitim<br />
ile ilgili birçok geleneğin<br />
Arap dünyasına ve köklerine<br />
dayandığı çoğu zaman<br />
unutuluyor.<br />
Eğitimin anlamlı bir yaşama<br />
ve yüksek bir hayat standardına<br />
köprü olduğu<br />
yargısı artarak gelişiyor.<br />
Doğru meslek seçimi tabii ki<br />
zor bir mesele, bu yalnız<br />
fırsatların bolluğundan<br />
değil, aynı zamanda hızla<br />
değişen dünyadan da kaynaklanmaktadır.<br />
Bu nedenle<br />
kapsamlı ve doğru bilgilendirilmek;<br />
en uygun<br />
okulu, eğitimi, üniversiteyi<br />
ve mesleği<br />
seçmek ve çıkmaz sokaklardan<br />
kurtulmak<br />
için temel şarttır.<br />
Tirol İş ve İşçi Bulma<br />
Kurumu’nun (AMS)<br />
Genç Danışmanlığı ve<br />
Mesleki Bilgilendirme<br />
Merkezleri (BIZ) aracılığıyla<br />
meslekle ilgili<br />
sorularda yardımcı<br />
oluyor. Mag. Sabine<br />
Platzer-Werlberger:<br />
Fotocredit: Paul Weber<br />
‘‘Tirol AMS’nin mesleki<br />
bilgilendirme merkezleri;<br />
profesyonel enformasyon,<br />
ilgi testi, eğitim ve mesleki<br />
danışmanlık ta hizmetler<br />
sunuyor. Bu bilgiler daha<br />
sonra genç danışmanlığında<br />
ebeveyn ve gençlerle<br />
birlikte en doğru olan karara<br />
bağlanıyor. Sizi de BeSt³<br />
Meslek ve Eğitim Fuarı’na<br />
gelmeye, AMS Tirol standını<br />
ziyaret etmeye davet<br />
ediyoruz.’’<br />
BeSt³, -Avusturya’daki en<br />
büyük eğitim fuarı- gençlere<br />
ve aynı zamanda yetişkinlere<br />
de kapsamlı bilgilendirme<br />
ve danışmanlık<br />
hizmetleriyle mesleki ve<br />
meslekle ilgili tüm sorularını<br />
cevaplamada yardımcı ve<br />
destek oluyor. BeSt³, 22<br />
Ekim’den 24 Ekim’e kadar<br />
İnnsbruck’ta olacak, ilgilenen<br />
ve ihtiyacı olanlara<br />
meslek ve eğitim konularında<br />
geniş kapsamlı bir<br />
bakış açısı sunacak.<br />
Bilgilendirme, AMS Tirol bünyesindeki BIZ’ler ve Genç Danışmanlıkları’nda. www.ams.at/tirol ve<br />
www.arbeitszimmer.cc web sayfalarımızı ziyaret ediniz ya da 0512/58 19 99 servis hattını arayınız.<br />
Entgeltliche Einschaltung
EKİM <strong>2014</strong><br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
AVUSTURYA - 4<br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
Hepimiz farklı sıfatlarla sıfatlandırıldık.<br />
Şayet Allah herkesin tıpatıp aynı olmasını<br />
isteseydi, hiç şüphesiz öyle yapardı. Farklılıklara<br />
saygı göstermemek, kendi doğrularını<br />
başkalarına dayatmaya kalkmak,<br />
Hakk'ın mukaddes nizamına saygısızlık<br />
demektir. Şems-i Tebriz-i<br />
Bir Pedagog, anne-babalarla çocuk eğitimi<br />
üzerine çalışırken sorar: „Vişne sevip<br />
kiraz sevmeyen var mı?“ diye. Vişne sevmeyenlere<br />
birer çekirdek verip, bu çekirdeğin<br />
anne karnına düşen ilk döllenmiş<br />
hücre olduğunu düşünmelerini ister.<br />
Çekirdek anne karnında büyür ve dünyaya<br />
gelir. Anne-baba, tatlı bir kiraz beklerken<br />
ekşi bir vişneye ‘bebeğe’ sahip olur.<br />
Çünkü verilen çekirdek, kiraz çekirdeğinden<br />
ayırt edilemeyecek benzerlikte vişne<br />
çekirdeğidir. Görünürde bebekler de<br />
kiraza çok benzeyen vişne bebeklerdir.<br />
Anne-babalar vişne olan bebekleri kiraz<br />
sevdikleri için, kiraza döndürmek için başlarlar<br />
çalışmaya. Vişne çocuk derslerle,<br />
kurslarla „ben olamadım sen ol“ dayatmalarıyla,<br />
nasihatlerle kiraz olma yolunda<br />
değişime başlar. Vişne çocuklar, ergenlik<br />
çağına gelip“ ben kimim?“ sorusuna kendilerine<br />
sorduklarında görürler ki, ne<br />
anne-babalarının istediği gibi kiraz olmuşlar,<br />
ne de olmaları gerektiği gibi vişne.<br />
Ne kadar acı bir durum değil mi?<br />
Doğuştan, bir yere ait olma, orda olduğu<br />
Onları Olduğu<br />
Gibi Kabul Edin!<br />
gibi kabul görme, her insanda varolan bir<br />
ihtiyaçtır. Bu durum çocuklarda da aynıdır.<br />
Aile müessesesi aynı tip insan yetiştiren<br />
bir insan fabrikası değildir.<br />
Her çocuğun ayrı kabiliyeti, istek ve arzuları,<br />
yetenekleri ve becerileri vardır. Bunu<br />
keşfetmeye çalışmak, onu bir şeye yönlendirmeden<br />
daha önce yapılması gerekendir.<br />
Tabii ki anne-baba olarak onun<br />
eğitimi için planlar yapacaksınız; ama<br />
onların kabiliyet ve yeteneklerine göre.<br />
Onu gözlemlemek, neleri sevip sevmediğini,<br />
becerilerini, ilgi alanlarını görebilmek<br />
çok önemlidir. Yani tabiri caizse „Kim bu<br />
çocuk? Hangi gizli sırlarla dünyaya geldi?“<br />
sorularına cevap aramaktır. Kendilerine<br />
bu soruyu sormayanlar, onları kendi<br />
istekdikleri yolda yürütmeye için çalışırlar.<br />
Hatta bazen de zorlarlar. Onları oldukları<br />
gibi kabul etmek varken...<br />
Birgün bir toplumda acısını paylaşmak<br />
isteyen bir baba şunları anlatır:<br />
„Şimdiye kadar bu konuda hiç konuşmadım,<br />
ama bugün konuşmak istiyorum.<br />
Benim bir oğlum vardı. O dünyaya gelince,<br />
yapmak isteyip de yapamadığım<br />
herşeyi ona verebilmek için çalıştım,<br />
durdum. Ben parasızlıktan üniversiteye<br />
gidememiştim, onu gönderdim. Ben çok<br />
çekingendim o girişken olsun istedim. Bu<br />
yüzden öğrenci başkanlığına adaylığını<br />
koysun istedim, başkan seçildi.<br />
YASEMİN KARAGÖZ<br />
yasemin-ka@hotmail.com<br />
Ben futbol oynamak isterdim, gençliğimde,<br />
imkânlar elvermedi, oğlum oynasın<br />
istedim. Üniversite takımına girdi.<br />
Sınıfını da geçti. O yaz ne oldu biliyor musunuz?<br />
Canına kıydı. Cebinden bana<br />
yazılmış bir not çıktı: „Babacığım bilmiyorum<br />
ben kimim? Ben sanki SEN'im.“<br />
Çocuklarda veya gençlerde biryerlere<br />
gelebilme, iyiyi yakalıyabilme eğilimi<br />
olsa dahi, ailesi tarafından onay ve kabul<br />
görmedikçe onu geliştiremez. Bir konuda<br />
diretmek, dayatmak ve inatlaşmak belli<br />
bir süre işe yarasa da kalıcı olmaz, ona<br />
fayda yerine zarar verir. Ergenliğe adım<br />
atıp, kimlik arayışına girince “ben<br />
kimim?“ sorusuna cevaben “ben de varım<br />
ve bir bireyim, üstelik sizden de farklıyım“<br />
dediği zaman işler tamamen değişir. Ama<br />
siz ümitsizliğe kapılmayın. Onları olduğu<br />
gibi kabul edin, dinleyin: Kendilerini ifade<br />
etmelerine müsade edin. Eleştirmeyin,<br />
öğüt de vermeyin, ama anlamaya çalışın.<br />
Güvende olduğunu hissederse, sırlarını<br />
paylaşacaktır. Ona fikirlerine değer<br />
verdiğinizi hissettirin. Sevin ve sabırla<br />
bekleyin...<br />
Çocuklar toprağa atılan tohum misali<br />
gibidir. Toprak verimliyse, mahsul güzel<br />
olur. Siz de verimli bir toprak olun ki,<br />
onlar sizde yeşerebilsinler!<br />
Geleceğe mutlu, umutlu, imanlı nesiller<br />
yetiştirmeniz dileğiyle!<br />
Erste Hilfe rettet Leben<br />
İlk Yardım<br />
Hayat Kurtarıyor<br />
Viyana (OTS)- Avusturya toplumunda ani kalp krizi<br />
vakalarında artış var. Viyana Tıp Fakültesi ve<br />
Viyana Devlet Hastanesi’nin Acil Tıp Klinikleri ve<br />
Viyana Profesyonel Kurtarma’nın birlikte yaptıkları<br />
çalışmalar, kardiyovasküler kriz durumlarında<br />
çabuk yardımın önemine dikkat çekiyor.<br />
Kardiyovasküler hastalıklar dünyada en sık ölüm<br />
nedeni. İstatistiksel olarak her on Avusturyalı’dan<br />
biri ani kalp krizine maruz kalıyor.<br />
Ağustos 2013’den Nisan <strong>2014</strong>’e kadar olan zaman<br />
diliminde Viyana Kurtarma’nın sağlık ekibi ve acil<br />
doktorlarının tekrar hayata döndürdüğü 701 hastadan<br />
359’u topluluk içinde aniden yere yığılmış.<br />
Yüzde 45’ine, görenler tarafından kurtarma ekibi<br />
gelmeden ilk yardım tedbirleriyle müdahale edilmiş<br />
ve faydası olmuş. Çünkü bunların yaşama<br />
şansı müdahale edilmeyenlerden daha yüksek.<br />
Gözlemlenen kalp krizlerinin çoğunda kurtarma<br />
çağrılmış fakat kimse suni solunum tedbirlerini<br />
uygulamamış. Acil doktorları, suni solunum<br />
tedbirlerinin uygulanmasında bir iyileştirme<br />
potansiyeli olduğuna işaret ediyorlar.<br />
Viyana Devlet Hastanesi ve Tıp Fakültesi’nin Anestezi,<br />
Yoğun Bakım ve Ağrı Terapi Kliniği’nden<br />
Mario Krammel bu konuda şunları söylüyor:<br />
‘‘Toplumda bir kalp krizi durumunda suni solunum<br />
tedbirlerini uygulamaya hazır olma konusu önemlidir.<br />
Burada her bir kişi doğrudan hayat kurtarıcı<br />
olabilir. Anında bir yardım, yaşama şansını kaliteli<br />
bir şekilde yükseltebilir.’’<br />
‘‘Drück mich! - Bastır!’’ Kampanyası<br />
Dünya Kalp Günü dolayısıyla Ani Kalp Ölümü ile<br />
Mücadele Derneği (PULS) ve Acil Tıp Birliği ‘‘Drück<br />
mich!’’ sloganıyla herkesi ilk yardıma çağırıyor. Bu<br />
ülke genelindeki yeni kampanya ani bir kalp krizi<br />
olayında kurtarma ekibi gelmeden yardım etmenin<br />
nasıl basit ve etkili olduğunu gösteriyor.<br />
12-19 yaş arasındaki çocuk ve gençlerin katılabileceği anket internette<br />
Çocuk ve Gençlere:<br />
Haklarınıza yönelik<br />
önemli bir anket<br />
Viyana (OTS)- Birleşmiş Milletler (BM)<br />
Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 25. Yıl dönümü<br />
etkinlikleri çerçevesinde Ebeveyn<br />
Eğitimi ve Çocuk Hakları Enstitüsü Çocuk<br />
Hakları Ağı, Avusturya genelinde bir anket<br />
başlattı. İnternette yer alan bu anket 12-<br />
19 yaşları arasındaki tüm çocuk ve gençlere<br />
yönelik. Ankete 3 Kasım <strong>2014</strong>’e kadar<br />
www.kinderhabenrechte.at/barometer internet<br />
sayfasından katılınabilir.<br />
Çocuk Hakları Barometresi anketinde olabildiğince<br />
yüksek katılımın gerçekleşmesi<br />
için eğitmenler, çocuk ve genç gruplarının<br />
danışmanları, bütün genç ve çocukları bulundukları<br />
çevrede (okul, gençlik merkezi<br />
ve dernekleri v.b.) anketi desteklemeye<br />
davet ediyorlar.<br />
Anketin en önemli soruları ve hedefi şunlar:<br />
1. Çocuk ve gençler, hakları hakkında ne<br />
kadar bilgilendirilmişlerdir?<br />
2. Çocuk ve gençler açısından haklarına<br />
uyulması ne kadar yerine getiriliyor?<br />
3. Hangi alanlarda çocuk ve gençler<br />
kendini iyi korunmuş hissediyor, hangi<br />
alanlarda mevzuatta ve kanunların uygulanmasında<br />
düzenleme gerekli?<br />
Anketin diğer bir amacı da çocukları hakları<br />
hakkında daha çok bilinçlendirmek.<br />
Çocuklar haklarını daha iyi bilmeli. Yetişkinler,<br />
özellikle de siyasi sorumlular kanun<br />
normlarına uyulmasında ve uygulanmasında<br />
aktif olmalılar. En önemli kazanım<br />
10 Kasım <strong>2014</strong>’de ‘‘25 Yıl Birleşmiş Milletler<br />
Çocuk Hakları Sözleşmesi’’ konulu<br />
meclis araştırması kapsamında mecliste<br />
anket sonuçlarının açıklanması olacak.<br />
© Markuks Jürgens / pixelio.de<br />
Diğer Bilgiler:<br />
BM Çocuk Hakları Sözleşmesi<br />
20 Kasım 1989’da karara bağlandı. İnsan<br />
haklarının özel bir şekli olan bu sözleşme<br />
özellikle 18 yaş altı gençleri ve çocukları<br />
ilgilendiriyor ve onlara talep etme hakkı<br />
tanıyor. Çocuk hakları, bunun için devlete<br />
ve tüm sorumluluk sahiplerine çocuğun<br />
refahı ve gelişimi için en iyi koşulları sağlamaları<br />
görevini yüklüyor.<br />
Avusturya Çocuk Hakları Ağı<br />
Bu oluşum, Milli Koalisyon BM Çocuk Hakları<br />
Sözleşmesi’nin Avusturya’da uygulanmasını<br />
desteklemek amacıyla kurulan 42<br />
Çocuk Hakları Örgüt ve Kuruluşu’ndan oluşan<br />
bağımsız bir ağdır. Aralık 1997’de hükümetin<br />
BM Çocuk Hakları Komisyonu’na<br />
sunduğu ülke raporuna paralel tamamlayıcı<br />
bir rapor hazırlamak üzere oluşturuldu.<br />
2011 yılında ilk defa konu hakkında<br />
bir online anket düzenledi.<br />
Çocuk Hakları ve Ebeveyn Eğitimi Enstitüsü<br />
Enstitü, Avusturya Çocuk Hakları Ağı’nın<br />
bir parçası. Üniversite harici bir araştırma<br />
kuruluşu olarak genellikle bakanlık, valilik,<br />
temsilci ve derneklerin görevlendirilmeleriyle<br />
toplum bilimsel araştırmalar yürütüyor.<br />
En önemli araştırma konuları eğitim,<br />
iş gücü piyasası, aile, katılım, entegrasyon,<br />
çocuk ve genç hakları.<br />
Daha fazla bilgi için:<br />
www.kinderrechteinstitut.at<br />
www.kinderhabenrechte.at<br />
www.kinderrechtskonvention.info<br />
Entgeltliche Einschaltung
5 - SALZBURG<br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
EKİM <strong>2014</strong><br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
© Forum Salzburger Volkskultur<br />
Emco-Test-Labors in der HTL Hallein Im Bild v.l.: HTL Dir. Ing. Franz Kurz, Ing. Gehrer und Wilhelm Höpflinger HTL<br />
Hallein, LH Stv. Dr. Christian Stöckl, Ing. Pieringer FACC, Gisela Maier Eigentümerin EMCO-TEST, Dr. Johannes Fink<br />
Maier-Privatstiftung, Landesschulratspräsident Mag. Johannes Plötzeneder, Ministerialrat Dipl. Ing. Wolfgang Scharl<br />
(LK)- Salzburg Vali Vekili Mag. Dr. Christian<br />
Stöckl, Hallein Yüksek Teknik Okulu’nda<br />
Emco-Test firmasının kurduğu laboratuvarların<br />
resmi açılışında yaptığı konuşmada:<br />
‘’Demografik gelişim, iş piyasası politikasını<br />
ve mesleki eğitimi büyük sorunlarla karşı<br />
karşıya bırakıyor. Çok iyi eğitimli kalifiye<br />
elemanların eksikliğindeki artış, giderek<br />
daha fazla firma için sorun teşkil ediyor.<br />
Olası işe alınma görüşmelerinde ilk soru<br />
AMS-Berufsinfozentren<br />
mit Qualitätssiegel<br />
ausgezeichnet<br />
AMS Mesleki<br />
Bilgilendirme<br />
Merkezleri’nin<br />
Hizmet Kalitesi<br />
Tescillendi<br />
Viyana (OTS)- İş ve İşçi Bulma<br />
Kurumu’nun (AMS) Avusturya<br />
genelindeki 67 mesleki bilgilendirme<br />
merkezi; mesleki bilgilendirme,<br />
meslekte eğitim ve<br />
gelişme üzerine danışma ve bilgi<br />
edinmek için merkez temas noktalarıdır.<br />
Geçen yıl yaklaşık yarım<br />
milyon insan AMS’nin mesleki<br />
bilgilendirme merkezlerini (BIZ)<br />
ziyaret etti, 20 binden fazla ziyaretçi<br />
bireysel mesleki danışmanlık<br />
hizmetinden yararlandı.<br />
Mesleki bilgilendirme merkezlerinin<br />
hizmetlerini yüksek seviyede<br />
tutabilmek ve daha da<br />
geliştirmek için AMS danışmanlığın<br />
kalite ve kapsamını, danışmanların<br />
eğitim ve yetisini ve<br />
diğer birçok yönleriyle IBOBB-<br />
Belgesi çerçevesinde değerlendirmesi<br />
için Avusturya Mesleki<br />
Eğitim Araştırma Enstitüsü’nü(ÖIBF)<br />
görevlendirdi.<br />
Sonuç:<br />
AMS’nin 67 mesleki bilgilendirme<br />
merkezinin hizmet kalitesi<br />
1,31 notuyla yüksek seviyede<br />
olarak değerlendirildi ve merkezler<br />
kalite mührü IBOBB-Belgesi<br />
ile ödüllendirildi. AMS Avusturya’nın<br />
mesleki bilgilendirme yöneticisi<br />
Sabine Putz, bunun 250<br />
danışmanın yaptıkları mükemmel<br />
işin ödüllendirilmesi olduğunu,<br />
merkezlerin modern ve<br />
müşteri odaklı mesleki ve eğitim<br />
danışmanlık hizmetleri taleplerine<br />
uygun olduğunu belirterek,<br />
IBOBB- Kalite Belgesi’nin, İş ve<br />
İşçi Bulma Kurumu’nun doğru<br />
yolda olduğunun bir göstergesi<br />
olduğunu söyledi.<br />
Junge Menschen von heute sind die Fachkräfte von morgen<br />
Bugünün Gençleri Yarının<br />
Kalifiye Elemanları<br />
yine eğitimli kalifiye eleman olup olunmaması.<br />
Gerçekte de iyi eğitimli çalışanlara<br />
sahip olan firmalar ayakta kalabiliyor ve<br />
akabinde eğer yeterli kalifiye elemanları<br />
varsa yerli ekonomide ilerleme kat edebiliyorlar.<br />
Bu nedenle birçok işletme insiyatif<br />
kullanarak, gençinsanlara şans tanıyor. Burada<br />
Kuchl’dan Emco-Test firmasına, Hallein<br />
Yüksek Teknik Okulu’nu gençlerin<br />
eğitimi için karşılıksız 200 bin avro değerinde<br />
bir ‘Sertlik Testi Laboratuva’ ile donattığı<br />
için teşekkürlerimi sunarım.’’<br />
Stöckl: ‘‘Gençlere iyi bir eğitim sağlamak siyasetin<br />
ve toplumun asıl görevlerinden biridir.<br />
Bugün mesleki eğitimi olmayan<br />
gençlerin işgücü pazarında şansları hemen<br />
hemen yoktur. Diğer yandan işletmeler kalifiye<br />
eleman arayışındalar. Acilen ihtiyaç<br />
duyulan kalifiye elemana sahip olmak için<br />
reçete, onu kendi bünyenden çıkarmaktır.<br />
Bu nedenle giderek daha çok firma genç insanları<br />
tam olarak eğitebilecekleri kendi<br />
eğitim atölyelerini oluşturuyor. Burada şu<br />
sloganı vurgulamak isterim. Bugünün çırakları<br />
yarının kalifiye elamanlarıdır.’’<br />
Bilgi Notu: Emco-Test firması, ‘işletme-okul<br />
işbirliği’ kapsamında Hallein Yüksek Teknik<br />
Okulu ile, okulda donanım ve yazımıyla en<br />
yeni teknik makinaları olan bir mekânın<br />
masraflarını üstlendi.<br />
Salzburg Eğitim Danışmanlığı’nın<br />
Ücretsiz Bilgilendirme Hattı<br />
Bir aramayla eğitim ile ilgili tüm bilgileri alın!<br />
İster eğitime devam etmek için finansman imkânları hakkında<br />
bilgilere ihtiyaç olsun, ister özel danışma programı<br />
istensin ya da bir sonraki Bireysel Analiz Testi‘nin (Kompetenzworkshop)<br />
nerede ve ne zaman olacağı bilinmek istensin;<br />
0800 208 400 numaralı telefonu arayın ya da<br />
frage@bildungsberatung-salzburg.at adresine mail yollayın.<br />
Sunulan hizmet ücretsiz, tarafsız ve güvenilirdir. Salzburg<br />
Eğitim Danışmanlığı Ağı’nın danışma kurumlarından<br />
tecrübeli danışmanlar soru ve meselelerle yakından ilgileniyor<br />
ve tavsiye arayanların neye ihtiyacı olduklarına<br />
açıklık getiriyor.<br />
İster küçük sorular ister büyük meseleler; Salzburg Yetişkin<br />
Eğitimi İşletmecisi Martin Wiedemair: ‘‘Biz insanların kısır<br />
döngüye düşmelerinden kaçınmalıyız.’’ Eğer konu geniş<br />
kapsamlı ise uzmanlar ya bir geri arama teklif ederler<br />
ya da ihtiyaca göre beş kurumun bir tanesinde özel<br />
danışma randevusu verirler. Bilgilendirme hattı her hafta<br />
Pazartesi’nden Cuma’ya kadar saat 08.00’dan 14.00’a<br />
kadar hizmet vermektedir.<br />
Bu hizmetin arkasında, işbirliği ve Tecrübe-Bilgi Aktarımları’yla<br />
(KnowHow) şu ortaklar yer almakta: Salzburg İşçi<br />
Odası, Biber Eğitim Danışmanlığı, Kadın & İş (Frau & Arbeit),<br />
Öğrenim Bölgeleri, Viele Derneği ve Salzburg Ticaret<br />
Odası. Proje koordinasyonu, Salzburg Yetişkin Eğitimi<br />
Derneği’nin yetkisindedir. Finansmanı Avrupa Sosyal<br />
Fonu’nun, Eğitim Sanat ve Kültür Bakanlığı’nın, Salzburg<br />
Eyaleti’nin, eyalet başkenti Salzburg’un ve Salzburg İş ve<br />
İşçi Bulma Kurumu’nun kaynaklarından sağlanmaktadır.<br />
Daha detaylı bilgi için: www.bildungsberatung-salzburg.at<br />
Salzburg, Netzwerk Eğitim Danışmanlığı Ekibi - Infoteam Netzwerk Bildungsberatung Salzburg<br />
İLETİŞİM/KONTAKT: Netzwerk Bildungsberatung Salzburg,<br />
Infoservice: 0800 208 400, E-Mail: frage@bildungsberatung-salzburg.at<br />
Gratis Infotelefon der<br />
Bildungsberatung<br />
Mit einem Anruf alle Infos für den Bildungsweg erhalten<br />
Ob jemand Infos zu Finanzierungsmöglichkeiten<br />
von Weiterbildung<br />
benötigt, einen persönlichen<br />
Beratungstermin wünscht, oder<br />
wissen will, wo und wann der<br />
nächste Kompetenzworkshop stattfindet:<br />
0800 208 400 wählen oder an<br />
frage@bildungsberatung-salzburg.at<br />
mailen.<br />
Das Angebot ist kostenfrei, neutral<br />
und vertraulich. Erfahrene BeraterInnen<br />
aus den Beratungseinrichtungen<br />
des Netzwerk Bildungsberatung<br />
Salzburg gehen auf Fragen und<br />
Anliegen ein und klären, was die<br />
Ratsuchenden brauchen.<br />
Egal, ob kleine Fragen oder große<br />
Anliegen: „Wir möchten vermeiden,<br />
dass Menschen im Kreis geschickt<br />
werden“, so Martin Wiedemair,<br />
Geschäftsführer der Salzburger<br />
Erwachsenenbildung. Geht es um<br />
detailliertere Fragen können die<br />
ExpertInnen am Telefon entweder<br />
einen Rückruf anbieten oder, je<br />
nach Bedarf, einen persönlichen<br />
Beratungstermin in einer der fünf<br />
Einrichtungen vergeben. Die Infoline<br />
ist jede Woche von Montag bis<br />
Freitag zwischen 08.00 bis 14.00 Uhr<br />
besetzt.<br />
Hinter dem Service stehen die<br />
Kooperation und das Know-How der<br />
PartnerInnen: Arbeiterkammer Salzburg,<br />
BiBer Bildungsberatung, Frau &<br />
Arbeit, Lernenden Regionen, Verein<br />
VIELE und der Wirtschaftskammer<br />
Salzburg. Die Projektkoordination<br />
obliegt dem Verein Salzburger<br />
Erwachsenenbildung. Finanziert wird<br />
das Projekt aus Mitteln des Europäischen<br />
Sozialfonds, des Bundesministeriums<br />
für Unterricht, Kunst<br />
und Kultur, des Landes Salzburg, der<br />
Landeshauptstadt Salzburg sowie<br />
des Arbeitsmarktservice Salzburg.<br />
Weitere Informationen finden Sie unter:<br />
www.bildungsberatung-salzburg.at
EKİM <strong>2014</strong><br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
AVUSTURYA - 6<br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
Alev Korun<br />
Abgeordnete zum<br />
Nationalrat (Die Grünen)<br />
alev.korun@gruene.at<br />
OÖ EXPORTTAG <strong>2014</strong><br />
CHANCENREICHE MÄRKTE DER ZUKUNFT<br />
Exporterfolge made in Upper Austria<br />
© Parlamentsdirektion / PHOTO SIMONIS<br />
Deutsch Lernen<br />
und Mund Halten?<br />
Vor ein paar Tagen war's. Bin am Abend nach<br />
Hause gekommen und wollte noch schnell<br />
ein paar Mails beantworten. Dann schaute<br />
ich auch auf meine Facebook-Seite. Und entdeckte<br />
wieder ein paar Kommentare, die<br />
Meinungsverschiedenheit und inhaltliche<br />
Auseinandersetzung mit ethnischer Herabwürdigung<br />
verwechseln. Das ist nichts Neues<br />
für mich, ich bekomme viele Hassmails, und<br />
ein paar Morddrohungen waren auch schon<br />
dabei.<br />
"... und wollte Sie auf diesen Weg einmal<br />
daran erinnern, dass gerade Sie als Person<br />
mit Immigrations Hintergrund sich solche<br />
Kommentare (gemeint ist Kritik an der FPÖ)<br />
ersparen sollten. Zeugt nicht von großer<br />
Intelligenz". Wieder einmal. Ich kenne diese<br />
Strategie schon recht gut: Es fängt oft sogar<br />
recht höflich mit Kritik an einer Aussage von<br />
mir an. Geht dann weiter mit "Sie sollten<br />
dankbar sein, dass Sie überhaupt da sein dürfen"<br />
(wenn man überhaupt gesiezt wird).<br />
Dann folgt das obligate "Aber wenn es Ihnen<br />
hier nicht passt, können Sie ja wieder<br />
gehen". Und das alles, weil man bestimmte<br />
Zustände kritisiert hat. Als 'MigrantIn': In den<br />
Augen eines solchen Gegenübers. Und das<br />
zählt dann viel mehr als Argumente. Ein<br />
"Migrationshintergrund", der sich ständig in<br />
den Vordergrund drängt. Ahnenzählerei statt<br />
Argumente ...<br />
Wer deutschtümelt, sollte wenigstens<br />
Deutsch können, war mein erster Gedanke<br />
beim Lesen der Nachricht, die mir Herr D.<br />
persönlich - aber natürlich auf einem öffentlichen<br />
Forum - überbracht hatte. Wie gut<br />
jemand eine Sprache kann und erst recht, ob<br />
er die Rechtschreibung beherrscht, ist mir<br />
persönlich ja ziemlich egal. Wenn aber<br />
jemand glaubt, durch seine Muttersprache<br />
und "Abstammung" etwas Höheres/Besseres<br />
zu sein als andere, deshalb diesen "anderen"<br />
den Mund verbieten will und dabei seine<br />
eigene Muttersprache verstümmelt, dann ist<br />
das mehr als schräg. Ich erinnere mich noch<br />
immer an eine Broschüre der FPÖ aus<br />
den 1990ern, wo allen Ernstes kritisiert<br />
wurde, dass die "Ausländerkinder nicht<br />
rechtsschreiben (sic!) können". Was für eine<br />
Ironie: Jene, die ständig "Lernt Deutsch!"<br />
rufen, beherrschen es oft selbst nur fehlerhaft.<br />
Beim Schreiben habe ich schon damit<br />
gerechnet, dass auf meine Reaktion weitere<br />
Hasspostings folgen würden. Rassismus lebt<br />
ja davon, dass den "Minderwertigen" ihr<br />
Platz in der Gesellschaft zugewiesen wird,<br />
nämlich der ganz unten. Und Rassismus<br />
hält es ganz schlecht aus, wenn diese sich<br />
erdreisten, diesen Platz nicht einnehmen zu<br />
wollen, so gar nicht geknickt antworten und<br />
den, der auf sie hinabschaut, auch noch der<br />
Lächerlichkeit preisgeben.<br />
Aber womit ich überhaupt nicht gerechnet<br />
habe, war, dass meine sarkastische Antwort,<br />
die ausnahmsweise mal auf inhaltliche Argumente<br />
verzichtet hat, auf so massives Interesse<br />
- negativ wie positiv - stoßen würde.<br />
Einerseits die üblichen "Schleich dich nach<br />
Hause"- Meldungen, andererseits die vielen<br />
"Likes", Solidaritätsbekundungen, Bestärkungen.<br />
Warum hat mein Posting, das Diskriminierendes<br />
mit simpler Korrektur der<br />
Rechtschreibung und Grammatik beantwortet,<br />
so viel Emotion ausgelöst? Meine These<br />
dazu ist: wir sind mitten in einem Prozess,<br />
unterwegs zu einem neuen "Wir". Die alten<br />
Einteilungen Inländer/Ausländer, Einheimischer/Einwanderer<br />
passen nicht mehr, sie<br />
beschreiben uns, unser Zusammenleben,<br />
unsere Gesellschaft nicht mehr. Es sind<br />
bewegte und unsichere Zeiten, wo manche<br />
sich fragen "Wenn die sich auch ÖsterreicherInnen<br />
nennen, was sind dann wir?". Und auf<br />
der anderen Seite der Medaille: Menschen,<br />
die sich fragen, wann sie endlich nicht mehr<br />
MigrantIn, sondern Gleiche unter Gleichen<br />
sein dürfen. "Mein Migrantsein war eine<br />
Information, kein Zustand", hat der kluge<br />
Navid Kermani einmal geschrieben.<br />
Wer darf sich zum "Wir" zählen? Wer darf dazugehören?<br />
Können/Dürfen nur "gebürtige<br />
ÖsterreicherInnen" gut Deutsch sprechen?<br />
Was ist dann mit der Forderung, perfekt<br />
Deutsch zu können? Darf eine Migrantin<br />
Hiesige korrigieren, und wenn Ja, bis zu<br />
welchem Punkt? Muss sie dankbarER sein als<br />
andere ÖsterreicherInnen, die hier leben und<br />
ihre Steuern zahlen? Wenn viele - keine<br />
Sorge, ich weiß, lange nicht alle - EinwanderInnen<br />
die Sprache beherrschen, "sich<br />
benehmen", einem gut bezahlten Job nachgehen,<br />
sind sie dann Teil von "Wir"? Wann ist<br />
man angekommen und angenommen? Wenn<br />
man im Nationalrat sitzt? Oder auch dann<br />
nicht, wenn man eine rechtspopulistische<br />
Partei kritisiert? Wann hören wir auf, von<br />
„Wir“ und „Ihr“ zu sprechen und werden zu<br />
einem neuen, größeren "Wir"?<br />
Über Integration hat mir eine US-Amerikanerin<br />
einmal gesagt, "Wir in den USA haben<br />
Sorge, dass MigrantInnen unsere Gesellschaft<br />
nicht als die ihre ansehen könnten, ihr<br />
in Europa habt die Sorge, dass sie genau das<br />
tun". 'Ownership' hat sie das genannt. Ist<br />
Ownership an der Gesellschaft in Europa erwünscht?<br />
Oder glauben manche, Integration<br />
bestünde aus Deutschlernen und Mund<br />
halten? Vor allem, wenn es darum geht,<br />
unangenehme Wahrheiten über unsere<br />
Gesellschaft auszusprechen, in der wir ja alle<br />
leben.<br />
Unsere Gesellschaften sind in Bewegung<br />
gekommen. Ich sage bewusst und stolz,<br />
„unsere“. Wissend, dass auch das für<br />
Widerspruch und Widerstand sorgen wird.<br />
Trotzdem gibt es inzwischen viele Menschen,<br />
die an diesem neuen "Wir" arbeiten, ja es<br />
eigentlich tagtäglich leben. Die „WER bist<br />
du?“ fragen statt “WOHER bist du?“. Die<br />
Zugehörigkeit nicht (primär) nach Abstammung,<br />
Muttersprache oder Ethnie definieren,<br />
sondern nach geteilten Werten.<br />
In den nächsten Jahren geht es um diesen<br />
Aushandlungsprozess, um diese eminent<br />
wichtige Frage, der sich niemand von uns<br />
entziehen kann: Wer ist "Wir"? Ich behaupte,<br />
genau deshalb war die Auseinandersetzung<br />
zwischen einem, der von "Wir" spricht und<br />
dabei jemand anderem das Rederecht entziehen<br />
will, und der, die so ein ausgrenzendes<br />
"Wir" in Frage stellt, für so viele<br />
Menschen interessant. Weil es mit ihnen<br />
selbst und wie sie "Wir" definieren zu tun<br />
hat. Und mit der Frage, was für eine<br />
Gesellschaft wir sein wollen. Soll die alte,<br />
ethnische Trennlinie aufrecht bleiben oder<br />
wollen wir etwas Neues hervorbringen?<br />
Meine Vision ist eine Gesellschaft, die sich<br />
vor ihren Schwierigkeiten und Konflikten<br />
nicht drückt und sich ihnen beherzt stellt, die<br />
aber auch aus ihrer Verschiedenartigkeit<br />
Lösungskompetenz und Kraft schöpft. Und zu<br />
einem neuen "Wir" aufbricht.<br />
Ich finde, gemeinsam schaffen wir das!<br />
Montag, 10. November <strong>2014</strong><br />
PALAIS KAUFMÄNNISCHER VEREIN, Linz<br />
EXPORTTAG ab 8:00 Uhr<br />
Wirtschaftsdelegierte und Technologie experten<br />
40 der AUSSENWIRTSCHAFT AUSTRIA für kostenlose<br />
Beratungsgespräche<br />
35 Info- und Beratungsstände von Top-Exportdienstleistern<br />
Veranstaltungen wie Export-Foren zu Ländern,<br />
20 Branchenspecials und Panels und die Internationale<br />
Businessbörse<br />
Schwerpunktmärkte:<br />
4 SLOWAKEI, TÜRKEI, SÜDKOREA und MEXIKO<br />
EXPORTER’S NIGHT ab 17:00 Uhr<br />
Gastreferat:<br />
Prof. Dr. Andreas Otterbach<br />
Spannende Diskussionen<br />
mit Top-Experten und Exporteuren<br />
Exporter’s Treff & ExportierBar<br />
zum Netzwerken<br />
Nähere Informationen & Anmeldung unter: W www.exportcenter.at/exporttag, T 05-90909-3440<br />
‘Sosyal Geçmiş’<br />
eğitim fırsatlarında<br />
belirleyici oluyor<br />
Viyana Sosyal Yenilikler Merkezi’nden<br />
araştırmacı-yazar August Gächter, ‘‘Eğitim<br />
Perspektifleri’’ adlı çalışmasının sonuçlarını<br />
yaptığı bir sunumla tanıttı. Gächter araştırmanın<br />
sonuçlarını şöyle özetledi:<br />
-Ebeveynlerin mesleki ve sosyal statüleri<br />
geldikleri ülkelere nazaran daha önemli<br />
Avusturya’da eğitime katılımın ebeveynin<br />
kökenine göre keskin bir şekilde farklılaştığı<br />
uzun zamandır biliniyor. Çalışma verilerine<br />
göre 2008’den 2013’e kadar 15 ile 19 yaşları<br />
arasındaki gençlerin ebeveyni Avusturyalı<br />
olanların yüzde 93’ü ,Türk olanların ise yüzde<br />
67’si örgün eğitimde bulunmuş.<br />
-Köken önemli bir fark nedeni değil<br />
Ebeveynin ülkesine göre yapılan karşılaştırmada,<br />
ebeveyni Türkiye’den gelen en düşük<br />
oranda eğitime katılan öğrenci grubuyla,<br />
ebeveyni Avusturyalı olan en yüksek oranda<br />
eğitime katılan öğrenci grubu arasında yüzde<br />
26’lık bir fark var. Fakat cinsiyet, vatandaşlık<br />
ve oturum süreleri gibi belirli faktörler göz<br />
önüne alınınca fark yüzde 21’e düşüyor ve<br />
ebeveynlerin mesleki ve sosyal statüleri,<br />
ailenin sosyal ve ekonomik durumu dikkate<br />
alındığında aradaki fark daha da azalıyor.<br />
Ebeveynin kökeninin etkisi sadece yüzde 5<br />
gibi bir oranda etkilemiş oluyor.<br />
-Öğretmen faktörü durumu kötüleştiriyor<br />
mu?<br />
Eşit sosyal ve ekonomik koşullarda eğitime<br />
katılımda çok az farkların olması beklenir.<br />
Böyle olunca eğitim sistemi farklı çıkış yollarıyla<br />
ayrımcılığı dengelemeye çalışır. Belki<br />
© Gerd Altmann / pixelio.de<br />
Entgeltliche Einschaltung<br />
Bildungschancen: Sozialer Hintergrund entscheidend<br />
bunu yaparken ayrımcılığı kendi oluşturur.<br />
Çünkü farklı oranda eğitime katılımın, sosyal<br />
ve ekonomik durumdan mı yoksa çevre ve<br />
her şeyden önce okul personelinin tepkisinden<br />
mi meydana geldiği belli değildir.<br />
Çalışmada; yüksek okullara ve meslek okullarına<br />
gidenler, geldikleri ülkelere göre de araştırılmıştır.<br />
Burada da sosyal ve ekonomik<br />
geçmiş önemli bir etkendir. İlaveten oturulan<br />
yer de önemli bir rol oynamaktadır.<br />
Burada değişik gruplar arasındaki fark yüzde<br />
15’tir. Bitirme sınavı olan okullarda en düşük<br />
oranı ebeveynleri Sırbistan, Kosova ve Karadağ’dan<br />
gelen öğrenciler oluşturmakta.<br />
En yüksek oranı oluşturan öğrenci grubu<br />
ise ebeveynleri diğer ülkelerden gelenler,<br />
çoğunlukla ebeveynleri iyi eğitim almış Afrika<br />
ve Asya’dan gelmiş mülteci çocuklardır ki<br />
bunların oranı, ebeveynleri Avusturyalı olan<br />
çocuklardan yüksektir.<br />
Araştırma, neden Kosova, Karadağ ve Sırbistan<br />
kökenli çocukların oranının bu okullarda<br />
düşük olduğuna verilerle destekleyen bir<br />
açıklama getirememiştir. Fakat şöyle bir tezle<br />
açıklanabilir: Bu ülkelerden gelen ebeveynlerin<br />
Türkiye’den gelen ebeveynler gibi eğitim<br />
hırsı yoktur, onlar daha çok çocuklarının el<br />
becerisi gerektiren işlere ağırlık vermesini istemekteler.<br />
Eski Yugoslavya’dan gelenlerde<br />
eğitim personelinin otoriter olduğu düşüncesi<br />
daha hakim ve eğitim farkının ailenin<br />
birlikte durmasını tehlikeye düşüreceğini<br />
düşünüyorlar, oysa Türk ebeveynler risk<br />
almayı seviyor ve daha çok özgüven sahibi.
7-AVUSTURYA<br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
EKİM <strong>2014</strong><br />
Mit 6-Punkte-Programm auf Weg zur besten Bildung<br />
Avusturya Eğitim Bakanı Gabriele Heinisch-Hosek yeni programı açıkladı...<br />
Hükümetin 6 Maddelik<br />
Yeni Eğitim Programı<br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
Eğitim Bakanı Gabriele Heinisch-<br />
Hosek hükümetin eğitimle ilgili<br />
kapsamlı tedbir paketini tanıttı.<br />
Paket yaşamın her kesiminde<br />
ihtiyaç duyulabilecek erişilebilir<br />
ve nitelikli eğitim hizmetlerini<br />
içeriyor ve bu hizmetler<br />
anaokuldan okula ve erişkin<br />
eğitimine kadar uzanıyor. Paket<br />
şu noktalardan oluşuyor.<br />
-Kreşle okul arasındaki dolaylı<br />
engeller kaldırıldı<br />
Çocukların ilk andan severek<br />
okula gitmeleri için destek olunacak.<br />
<strong>2014</strong>/15 Eğitim yılında 35<br />
noktada açık eğitim hedefleri ve<br />
bilimsel değerlendirmeli okula<br />
başlama uygulaması başlatılıp,<br />
2016/17 eğitim yılında genele<br />
yayılacak. Zorunlu kreş yılı ve ilkokulun<br />
ilk iki yılı, kreşi ve ilkokulu<br />
birbirine yaklaştıracak, böylece<br />
eğitime başlama her çocuk için<br />
uygun olacak. Birlikte oluşturulan<br />
geçiş ve eğitimcilerin birlikte<br />
çalışmalarıyla ebeveyn ve çocuklara<br />
pedagojik hizmet ve danışmanlık<br />
sunulacak.<br />
-Baştan itibaren dil desteğine<br />
odaklanma<br />
Her çocuk normal dersi takip<br />
edebilmeli. Bu nedenle konuşma<br />
ve okuma yeteneğinin gelişimini<br />
desteklemek için, olabildiğince<br />
erken tedbirler alınacak. Sürdürülebilir,<br />
istisnasız bir destek<br />
anaokulunda başlayarak okulda<br />
da devam edilecek. Eğitim dili Almanca<br />
olarak kesinleştirilmeli<br />
fakat aynı zamanda çok dillilik<br />
potansiyeli de göz önünde bulundurulmalı.<br />
Hükümet bu alana<br />
toplam 45 milyon avro yatırım<br />
yapacak. Okuma desteği alanında<br />
tedbirlerin denetlenmesi<br />
ve daha geliştirilmesi için Eğitim<br />
Bakanlığı bir ‘Avusturya Okuma<br />
Planı’ oluşturdu.<br />
-Okullar için daha fazla otonomi<br />
Okullar zaten eğitim olayını<br />
kendi sorumluluklarında oluşturuyor<br />
fakat çoğu bundan<br />
tamamıyla yararlanmıyor. Bu<br />
programla ders ve teneffüs zamanlarının<br />
belirlenmesi, müdürlere<br />
öğretmenlerin seçiminde<br />
daha söz hakkı verilmesi gibi<br />
otonomiyi arttırıcı tedbirler<br />
hedefleniyor. Okullar gelecekte<br />
profillerini belirlemede daha<br />
fazla imkanlar elde etmeli.<br />
-Tam gün okullar için daha<br />
fazla kalite<br />
Hükümet 2018/19 Eğitim Yılına<br />
kadar tam gün okulların yaygınlaştırılması<br />
için 800 milyon avro<br />
yatırım yapacak, bu zamana<br />
kadar her 3 çocuktan biri için bu<br />
okullarda yer olmalı. Aksiyon<br />
paketiyle ebeveyn ve çocuklar<br />
için bu okul türünün kalitesi yükseltilecek.<br />
Öğrenme zamanının<br />
hedefleri ve görevleriyle ve boş<br />
zamanın tasarımı ile ilgili kalite<br />
kriterleri tespit edilecek ve kalite<br />
kontrolünü gelecekte okul denetleme<br />
üstlenecek. Gezilerin,<br />
proje günlerinin ve çok günlü<br />
gösterilerin süre ve sıklıklarını<br />
genelde okul kendi belirlemeli.<br />
-Tam gün okullarda<br />
her gün hareket<br />
Çok hareket eden çocuklar daha<br />
kolay öğrenir. Çocukların harekete<br />
ihtiyacı var. Bu nedenle ilk<br />
adım olarak günlük beden<br />
eğitimi tam gün okullarda uygulamaya<br />
konuyor. Kulüp antrenörlerine<br />
okullar açılacak ve onların<br />
yetilerinden, çocukların boş<br />
zamanlarını spor ağırlıklı değerlendirmeleri<br />
konusunda yararlanılacak.<br />
Bu tedbirler için 10<br />
milyon avro kullanılacak.<br />
-Erişkin eğitimi seçeneği-<br />
Öğrenme okuldan sonra da<br />
devam eder<br />
Erişkin eğitimi insiyatifi gelecek<br />
3 yıl daha devam ediyor. Hedef<br />
çalışma yaşında olan düşük eğitimli<br />
kişi oranını kalıcı olarak düşürmek.<br />
Böylece eğitim seviyesi<br />
düşük olan kişilerin mesleki fırsat<br />
ve perspektifleri iyileştirilmiş<br />
olacak. Bu uygulamaya ekonominin<br />
zorda olduğu dönemlerde de<br />
devam edilmişti. Avusturya<br />
burada uluslararası bağlamda da<br />
öncüdür.<br />
Eğitim Bakanı Gabriele Heinisch-<br />
Hosek tanıtımı şöyle bitirdi:<br />
‘‘Bugünkü anlaşmayla eminim ki,<br />
yeni bir eğitim politikasına kapı<br />
açıldı.’’<br />
Bundesministerin für Bildung Gabriele Heinisch-Hosek<br />
Mit 6-Punkte-Programm auf Weg<br />
zur besten Bildung<br />
1. Schulstart NEU – Bildung beginnt bei den Kleinsten<br />
2. Sprach- und Leseförderung – von Anfang an<br />
3. Schulautonomie stärken – Möglichkeiten erweitern<br />
4. Qualitätsoffensive für ganztägige Schulformen – mehr Chancen für Kinder<br />
5. Jeden Tag Bewegung – neue Möglichkeiten schaffen<br />
6. Initiative Erwachsenenbildung – Lernen hört nach der Schule nicht auf<br />
Foto: Astrid Knie<br />
WIFI<br />
Ihr Karrierebegleiter<br />
Sie haben in Ihrem Berufsleben noch viel vor?<br />
Das WIFI Oberösterreich begleitet Sie<br />
… zum Lehrabschluss<br />
… zur Meisterprüfung<br />
… zum akademischen Abschluss<br />
… zur Berufsreifeprüfung<br />
… zum diplomierten Fachtechniker / Fachwirt<br />
... in jeder Phase Ihres Berufslebens.<br />
Die Zeugnisse, Diplome und internationalen<br />
Zertifikate sind in der Wirtschaft anerkannt.<br />
WIFI-Kundenservice unter:<br />
05/7000-77 wifi.at/ooe<br />
Sprechen<br />
Sie mit uns!<br />
WIFI<br />
Sizin Kariyer Destekçiniz<br />
Meslek hayatınızda yapacak daha çok şeyiniz mi var?<br />
Yukarı Avusturya (OÖ) WIFI<br />
… Çıraklık eğitimini tamamlamanıza<br />
… Ustalık Sınavına<br />
… Akademi eğitiminizi tamamlamanıza<br />
… Mesleki Olgunluk Sınavına<br />
… Diplomalı Kalifiye Teknisyenliğe /Yöneticiliğe<br />
... Size iş hayatınızın her alanında eşlik ediyor.<br />
Alınan karneler, diplomalar ve uluslararası sertifikalar<br />
ekonomi sektöründe tanınmaktadır.<br />
WIFI-Almanca Danışmanlık<br />
hizmetinden randevunuzu alınız!<br />
05/7000-7553 wifi.at/ooe<br />
Almanca için<br />
danışmanlık: Ücretsiz,<br />
Türkçe danışmanlık<br />
hizmeti verilmektedir<br />
Entgeltliche Einschaltung
EKİM <strong>2014</strong><br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
AVUSTURYA - 8<br />
© Parlamentsdirektion / PHOTO SIMONIS<br />
Weltweit stellen die Radikalisierung und<br />
der Extremismus im Zusammenhang mit<br />
dem sogenannten "Islamischen Staat"<br />
und ähnlich gelagerten terroristischen<br />
Gruppierungen ein aktuelles Problem für<br />
demokratische Gesellschaften dar. Immer<br />
wieder werden insbesondere junge<br />
Menschen Opfer von Personen, die Jugendliche<br />
radikalisieren und für ihre mörderischen<br />
Interessen instrumentalisieren.<br />
Wie verhindert man aber am besten, dass<br />
junge MitbürgerInnen in den Dschihadismus<br />
abdriften und von Radikalen anagitiert<br />
werden? In erster Linie: Bildung,<br />
Ausbildung, ein funktionierender Sozialstaat,<br />
soziale Perspektiven, sinnvolle<br />
Lohnarbeit, emotionale Aufmerksamkeit<br />
und Anerkennung. Darüber hinaus:<br />
Österreich hat jetzt auch schon<br />
gute strafrechtliche Möglichkeiten, um<br />
terroristische Straftaten und dessen<br />
Unterstützung gesetzlich zu bekämpfen.<br />
Zusätzlich braucht es die Möglichkeit,<br />
dass sich verzweifelte Eltern, PädagogInnen<br />
oder FreundInnen an ein professionelles<br />
Hilfsnetzwerk wenden können,<br />
welches sie unterstützt und hoffentlich<br />
verhindert, dass ein Jugendlicher "in den<br />
Dschihad" zieht.<br />
Wien hat mit dem "Netzwerk zur Deradikalisierung<br />
und Prävention" als erste reagiert.<br />
Nach langer Vorbereitung wurde<br />
Ende September im Gemeinderat ein<br />
Maßnahmenpaket beschlossen. Einzelne<br />
Fachdienststellen der Stadtverwaltung<br />
stehen darin in intensivem Kontakt und<br />
Wien (OTS) - Gallup Enstitüsü tarafından<br />
Österreich Gazetesi için yapılan<br />
en güncel seçim anketine göre, aşırı<br />
sağcı Avusturya Özgürlük Partisi (FPÖ),<br />
ülke genelinde birinci parti olarak<br />
görünüyor.<br />
Anket sonuçlarına göre FPÖ, Sosyal Demokrat<br />
Parti (SPÖ) ve Avusturya Halk<br />
Partisi (ÖVP) başa baş bir yarış içindeler.<br />
‘‘Bu pazar parlamento seçimleri olsa<br />
hangi partiye oy verirdiniz?’’ sorusuna<br />
ankete katılanların % 26’sı FPÖ, % 25’i<br />
© BKA / Andy Wenzel<br />
Nurten YILMAZ<br />
Abgeordnete zum Nationalrat (SPÖ)<br />
nurten.yilmaz@parlament.gv.at<br />
Netzwerke gegen<br />
Radikalisierung<br />
und Dschihadismus<br />
Austausch mit dem Stadtschulrat, der Kinder-<br />
und Jugendanwaltschaft und externen<br />
ExpertInnen. Aktuelle Entwicklungen<br />
werden ebenso beobachtet, wie daraus<br />
Vorschläge für Maßnahmen entwickelt<br />
werden. Folgende Aufgaben hat das<br />
Netzwerk:<br />
- Aus- und Weiterbildungen für<br />
JugendarbeiterInnen und LehrerInnen,<br />
- Hilfestellung für Eltern und<br />
Jugendliche;<br />
- Zusammenarbeit mit der Polizei<br />
und dem Verfassungsschutz, um gegen<br />
Hintermänner vorzugehen;<br />
- Zusammenarbeit mit der<br />
Islamische Glaubensgemeinschaft, um<br />
präventive Angebote für Jugendliche und<br />
deren Eltern zu schaffen;<br />
- Entwicklung von Strategien für<br />
den Umgang mit HeimkehrerInnen aus<br />
dem sogenannten "Dschihad-Krieg".<br />
Ich bin jedenfalls froh, dass es in Bälde<br />
auch eine österreichweite Kooperation<br />
gibt, um dieser Radikalisierung entgegenzuwirken:<br />
Im Familienministerium wird<br />
eine Hotline angesiedelt sein, an die sich<br />
Betroffene und deren Umfeld wenden<br />
können. Es ist unsere gemeinsame<br />
Aufgabe als Gesellschaft, unsere Jugendlichen<br />
vor Terroristen zu schützen.<br />
BU PAZAR PARLAMENTO SEÇİMLERİ OLSA<br />
SEÇİMİ KİM KAZANIR?<br />
ANKETLERE GÖRE AŞIRI SAĞCI<br />
FPÖ, AVUSTURYA’DA 1. PARTİ...<br />
Başbakan Yardımcısı Mitterlehner ve Başbakan Faymann<br />
SPÖ derken, Reinhold Mitterlehner’in<br />
başa geçmesiyle oylarında tekrar ciddi<br />
bir yükseliş olan ÖVP ise % 24 ile üçüncü<br />
parti durumunda.<br />
Son dönemlerde Avusturya genelinde<br />
ciddi başarılara imza atan Yeşiller Partisi<br />
(Die Grünen) % 14, Neos Partisi ise<br />
% 8’lik oy oranına sahip.<br />
Hükümete güven artıyor<br />
ÖVP-SPÖ Koalisyon Hükümeti’ne güveniyor<br />
musunuz? sorusuna ankete katılanların<br />
% 43’ü, ‘Evet Güveniyoruz’<br />
derken, yaz aylarında % 21’e<br />
düşen güvenilirlik oranının ciddi<br />
bir şekilde yükselmesi, Başbakan<br />
yardımcılığına Reinhold Mitterlehner’in<br />
gelmesine bağlanıyor.<br />
Kurz en sevilen politikacı<br />
Ankete katılanlara göre, % 55 ile<br />
ÖVP’den Dışişleri ve Uyum Bakanı<br />
Sebastian Kurz en sevilen politikacı<br />
olurken, yine aynı partiden<br />
yeni Maliye Bakanı Hans Jörg<br />
Schelling % 34 ile ikinci sırayı aldı.<br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
Hayatına nasıl bir yön vereceğini henüz bilmiyor musun?<br />
Öyleyse Gençlik Koçluğu (Jugendcoaching) senin için doğru adres!<br />
Hemen bize ulaş - bizi aramandan çok memnun olacağız.<br />
JUGENDCOACHING<br />
BIFO - Beratung für Bildung und Beruf<br />
Bahnhofstraße 24, 6850 Dornbirn<br />
n<br />
T 05572 31 717<br />
·<br />
bifoinfo@bifo.at<br />
·<br />
www.bifo.at<br />
NEBA ist eine Initiative<br />
des Sozialministeriumservice<br />
neba.at/jugendoaching<br />
Dein Jugendcoach berät dich.<br />
Melde dich gleich an!<br />
dafür gem. GmbH<br />
Markus-Sittikus-Straße us-Straße 20, 6845 Hohenems<br />
T 05576 20 770<br />
70<br />
·<br />
info@dafuer.at<br />
·<br />
www.dafuer.at<br />
„Meine Chance für die Zukunft”<br />
Was mach` ich nach der<br />
Schule?<br />
Okul bittikten sonra NE yapacağım?<br />
Wie bekomme ich den Job, der mir<br />
gefällt?<br />
Vorarlberg’de<br />
yeni hükümet<br />
kuruldu<br />
‘‘Vorarlberg’i beraber şekillendirelim’’<br />
Vorarlberg eyaletinde Avusturya Halk Partisi<br />
(ÖVP) ve Yeşiller Partisi tarafından kurulan koalisyon<br />
hükümeti, <strong>2014</strong>-2019 yıllarını kapsayan<br />
çalışma programlarını açıkladılar. Ana merkezini<br />
finans sektörü, ekonomi, eğitim ve çevredoğa<br />
konularının oluşturduğu program, Eyalet<br />
Valisi Markus Wallner ve Vorarlberg Yeşiller<br />
Başkanı ve yeni Eyalet Meclis Üyesi Johannes<br />
Rauch tarafından basına tanıtıldı.<br />
Vali Wallner ve Meclis Üyesi Rauch; yeni kurulan<br />
hükümetin bu kadar<br />
kısa sürede çok kapsamlı<br />
bir çalışma programı<br />
oluşturmasının bir başarı<br />
olduğunu vurgulayarak:<br />
‘‘Yeni eyalet yönetimi olarak<br />
güzel ve hızlı bir<br />
çalışma yaparak 2019<br />
yılına kadar atacağımız<br />
adımları belirledik. Finans<br />
sektöründe artık yeni<br />
borçlanmalara gitmeyeceğiz.<br />
Bunun yanında<br />
Sevdiğim işi NASIL bulabilirim?<br />
Was kann ich, was macht mirSpaß?<br />
Neleri eri yapabilirim, neleri yapmak hoşuma gider?<br />
Vorarlberg gemeinsam gestalten<br />
Foto: VLK/Gerhard Wirth<br />
Gefördert von:<br />
Vorarlberg Yeşiller Başkanı Johannes Rauch ve Eyalet Valisi Markus Wallner<br />
yine, dinamik ve dünyaya açık bir bölge olarak;<br />
kalifiye insanların, eğitimli gençlerin, yenilikçi<br />
ve başarılı şirketlerin artması için elimizden<br />
geleni yapacağız. Küçük yaşlardan itibaren<br />
çocukların eğitiminin desteklenmesi çalışmalarına<br />
ağırlık vermeye devam ederek hiçbir<br />
çocuğun geri planda kalmasına izin vermeyeceğiz.<br />
İş ve ailenin birarada uyumlu bir şekilde<br />
sürdürülebilmesi için gerekli adımları atarak<br />
orta ve uzun vadeli hedef olarak herkesin bir<br />
işe sahip olacağı ortamı<br />
oluşturmak istiyoruz.<br />
İklimin, doğanın korunması<br />
ve çevresel tehdit oluşturabilecek<br />
çalışmalar yerine,<br />
doğa dostu ‘Green Jobs’<br />
çalışmalarını destekleyeceğiz.<br />
Yoksullukla da kararlı bir<br />
şekilde mücadele ederek,<br />
sosyal sistemi güçlendireceğiz.’’<br />
diyerek çalışma<br />
programını tanıttılar.<br />
Foto: VLK/Gerhard Wirth
9 - VORARLBERG<br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
EKİM <strong>2014</strong><br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
Yeteneklerini Güçlendir!<br />
Kendi beceri ve yeteneklerinin farkında olan kişiler iş piyasasında daha<br />
rahat iş bulurlar. Doğru ve hazırlanmış bir şekilde uygun pozisyonlar<br />
için başvuru yapmak, başarılı bir kariyer için ön koşuldur. BIFO-Yeterlilik<br />
Danışmanlığı, iş arayanları destekler ve onlara eşlik eder.<br />
Kendi güçlü taraflarını ve yetenekleri tanıyan kişiler, bunu başarılı bir şekilde<br />
hedefe ulaşmak için kullanabilirler. Bizim danışmanlarımızla rehberlik hizmetimiz,<br />
bireysel ve grup çalışmalarıyla kişilere özel bir profil oluşturur ve birlikte bir hareket<br />
planı belirlenir. Bu özel programlar, farklı sebeplerden dolayı; mecburiyetten<br />
veya isteğe bağlı olarak iş bulmak veya değiştirmek durumunda olanlar veya ilgili<br />
ve yetenekli oldukları konularda kendi güçlü yanlarını ön plana çıkarabilecekleri<br />
alanlarda çalışmak isteyen herkes için düşünülmüştür.<br />
Sonraki Randevu Tarihleri:<br />
Feldkirch İşçi Odası (AK Feldkirch)<br />
1. Program: 13 Kasım <strong>2014</strong> Perşembe,<br />
08.30 - 12.30 saatleri arası<br />
2. Program: 25 Kasım <strong>2014</strong> Salı,<br />
08.30 - 12.30 saatleri arası<br />
3. Program: BIFO-Danışmanlık,<br />
Bireysel Randevular<br />
Talebe göre sonraki randevular<br />
Dornbirn’de de mümkün olabilir.<br />
Bilgi & Kayıt:<br />
bifoinfo@bifo.at, Tel. 05572 31717<br />
Eyalet Kültür Bakanı Harald Sonderegger ve Murat Üstün<br />
Vorarlberg eyaleti “<strong>2014</strong> Yılın Bestecisi”<br />
ödülüne Feldkirch Senfoni orkestrası<br />
şefi Murat Üstün layık görüldü.<br />
1 Ekim Uluslararası Müzik Günü’nde<br />
eyalet parlamento binası, Montfort salonunda<br />
düzenlenen etkinlikte Üstün’e<br />
ödülünü takdim eden Vorarlberg Eyaleti<br />
Kültür Bakanı Harald Sonderegger:<br />
‘‘Murat Üstün, Vorarlberg Eyaleti’nde<br />
bugüne kadar çok büyük ‘Sanatsal İzler’<br />
BİLGİ NOTU: Programlar Almanca Dilinde yapılacaktır.<br />
Entgeltliche Einschaltung<br />
Murat Üstün’e<br />
“<strong>2014</strong> Yılın<br />
Bestecisi”<br />
ödülü<br />
Vorarlberger Kompositionspreis <strong>2014</strong> an Murat Üstün überreicht<br />
bırakmıştır. Yaptığı müzik ise doğu ile<br />
batı kültürlerine aracılık eden bu büyük<br />
şahsiyeti takdir eden, <strong>2014</strong> Yılın Bestecisi<br />
Ödülü‘nü kendisine vermekten onur<br />
duyuyorum.’’ dedi.<br />
Programa başta Bregenz Başkonsolosumuz<br />
Cemal Erbay, eşi Funda Batı Erbay<br />
ve Yeşiller Partisi milletvekilimiz Vahide<br />
Aydın başta olmak üzere seçkin bir davetli<br />
topluluğu katılmıştır.<br />
Fotos: VLK/ SERRA<br />
Vahide Aydın<br />
Landtagsabgeordnete<br />
vahide.aydin@gruene.at<br />
Vorarlberg<br />
gemeinsam gestalten<br />
statt einsam!<br />
Nach dem fulminanten Wahlsieg und<br />
den konstruktiven Regierungsverhandlungen<br />
kann ich von einer historischen Weichenstellung<br />
für Vorarlberg sprechen. Es ist die erste<br />
Koalitionsregierung mit grüner Beteiligung in<br />
der Geschichte des Landes.<br />
Das Arbeitsprogramm lässt in vielen Bereichen<br />
die grüne Handschrift deutlich erkennen.<br />
Wie z.B. im Umwelt-und Klimaschutz,<br />
Soziales und Armutsbekämpfung, Bildung, usw.<br />
Ein klares Bekenntnis zur gemeinsamen<br />
Schule mit einer Vielzahl von konkreten Verbesserungen<br />
für Volks- und Mittelschulen.<br />
Das Grüne Ziel, die Zahl der SpitzenschülerInnen<br />
zu verdoppeln und jene der RisikoschülerInnen<br />
zu halbieren. Dieses Ziel ist<br />
auch im Regierungsprogramm enthalten.<br />
Davon profitiert nicht nur die Vorarlberger<br />
Wirtschaft, sondern auch die gesamte<br />
Gesellschaft unmittelbar. Das ist auch<br />
integrationspolitisch sehr wichtig.<br />
Auch im Integrationsbereich ist uns<br />
einiges gelungen. So wird der Familienzuschuss<br />
weiter entwickelt und der Kreis der<br />
Bezieher ausgeweitet. Die bestehenden<br />
sozialrechtlichen Benachteiligungen werden<br />
unabhängig von der Staatsbürgerschaft abgebaut.<br />
Der weitere Ausbau der Sprachkurse<br />
für Kleinkinder bis zum hohen Alter ist auch<br />
© Grünen Vorarlberg<br />
im Regierungsprogramm niedergeschrieben.<br />
Diskriminierung und Rassismus wird durch<br />
geeignete Maßnahmen bekämpft und das<br />
Regionalbüro von der Gleichbehandlungsanwaltschaft<br />
wird fixe Sprechstunden<br />
diesbezüglich in Vorarlberg abhalten. Den<br />
Problemen des Zusammenlebens werden<br />
durch den Ausbau von Angeboten insbesondere<br />
im Bereich der Siedlungs- und Gemeinwesenarbeit<br />
begegnet werden.<br />
Das ist nur ein kleiner Auszug aus dem<br />
umfassenden Maßnahmenpaket. Jetzt heißt<br />
es, das vereinbarte Programm umzusetzen.<br />
Auch bei dieser Wahl konnte ich wieder mit<br />
Vorzugstimmen in allen vier Bezirken einige<br />
Plätze vorgereiht werden. In meinem<br />
Heimatbezirk Dornbirn habe ich den zweiten<br />
Platz hinter Johannes Rauch mit 2463<br />
Vorzugsstimmen ergattert.<br />
Mit 5.803 Vorzugsstimmen landesweit kann<br />
ich mit Stolz sagen, dass ich 10% der<br />
WählerInnen für unser Anliegen überzeugen<br />
konnte. Da kann ich nur DANKE sagen!!!<br />
Eyalet genelinde; bütün seçmenlerin<br />
% 10’nun, toplam 5803 tercihli oyunu alarak,<br />
sizleri seçim kampanyamız ve hedeflerim ile<br />
etkileyebilmenin haklı gururunu yaşıyorum.<br />
Bu vesileyle herkese teşekkür ediyorum.<br />
Bregenz Başkonsolosumuz Cemal Erbay<br />
Ödül Töreni’nde yaptığı konuşmada,<br />
“Dünya Müzik Günü”nde böyle anlamlı bir<br />
vesileyle parlamento çatısı altında bulunmaktan<br />
onur duyduğunu; Murat Üstün’ün,<br />
“<strong>2014</strong> Vorarlberg Yılın Bestecisi” ödülüne ve<br />
ünvanına layık görülmesinden fevkalade<br />
mutlu olduğunu; Bu ödülün, Avusturya’ya<br />
Türk İşgücü Göçünün 50. Yıldönümüne isabet<br />
etmesinin de ayrı bir anlam ve değer<br />
taşıdığını; Sn. Üstün’ün sadece yetenekli bir<br />
müzisyen değil, aynı zamanda fevkalade<br />
alçak gönüllü, temiz kalpli ve yardımsever bir<br />
insan olduğunu vurguladı. Murat Üstün’ün,<br />
yaşamı, eserleri ve sanatçı kimliğinden de<br />
kısaca bahseden Başkonsolosumuz, O’nun<br />
mümtaz kişiliği ve öncü çalışmalarıyla genç<br />
müzisyenlere örnek olduğunu ve Vorarlberg’de<br />
Türk kültür ve sanatının tanıtımına<br />
büyük katkılarda bulunduğunu vurguladı.<br />
Entgeltliche Einschaltung
© SoWi-Holding Universität Innsbruck<br />
Chiara Hager, HG-5 2013/14<br />
mit<br />
Tourismus<br />
corner<br />
Messe Innsbruck<br />
22. - 24. Oktober <strong>2014</strong><br />
09.00 - 17.00 Uhr<br />
www.best-innsbruck.at<br />
Eintritt frei!<br />
Veranstalter & Organisation<br />
Partner & Sponsoren
11 - LEHRE / BILDUNG / AUSBILDUNG<br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
<strong>OKTOBER</strong> <strong>2014</strong><br />
Wie finde ich Jobs mit Zukunft?<br />
Ein Beruf, der Spaß macht, ist wichtig für die<br />
Lebensplanung, das spätere Einkommen und<br />
die Karrieremöglichkeiten. Daher ist es wichtig,<br />
dass sich Jugendliche rechtzeitig mit der<br />
Berufswahl auseinandersetzen und sich über<br />
die vielfältigen Ausbildungen und Berufsbilder<br />
informieren.<br />
Das AMS bietet viele interessante Informationen<br />
über Berufe, Arbeitsmarkttrends und<br />
Aus- und Weiterbildung. Zahlreiche Online-<br />
Angebote und Broschüren sowie die Berufs-<br />
InfoZentren (BIZ) unterstützen bei der beruflichen<br />
Orientierung.<br />
BerufsInfoZentren - Persönliche Unterstützung<br />
bei der Berufswahl<br />
In den rund 70 österreichweiten BerufsInfo-<br />
Zentren (BIZ) finden Jugendliche persönliche<br />
Unterstützung bei der Berufswahl durch die ExpertInnen<br />
des AMS. In vielen BerufsInfoZentren<br />
werden auch spezielle Workshops wie z.B.<br />
Technikrallyes für Mädchen angeboten. Im BIZ<br />
stehen auch Internet-PCs, Broschüren und zahlreiche<br />
Videofilme auf DVD zur Auswahl. Ein BIZ<br />
in Ihrer Nähe finden Sie unter www.ams.at/biz<br />
© AMS / Das Medienstudio<br />
Das AMS bietet Tipps für<br />
Jugendliche zum Thema Berufswahl<br />
arbeitszimmer.cc - Die AMS-Jugendplattform<br />
Alle Infos auf einen Klick! Auf der Online-<br />
Jugendplattform www.arbeitszimmer.cc bietet<br />
das AMS für SchülerInnen, Lehrlinge, StudentInnen<br />
und auch für LehrerInnen viele interessante<br />
Informationen über Berufe, Arbeitsmarkttrends<br />
und Aus- und Weiterbildung.<br />
Berufswahlhilfen unterstützen bei der Suche<br />
nach dem richtigen Beruf. Hilfreiche Tipps zu<br />
den Themen Praktika und Jobsuche runden das<br />
Angebot ab. Weiters findet man aktuelle<br />
News zu österreichweiten jugendrelevanten<br />
AMS-Aktivitäten wie Bildungs- und Berufsmessen<br />
oder Infotagen in den AMS-Berufsinformationszentren<br />
(BIZ).<br />
Jugendkompass - Testen Sie Ihre persönlichen<br />
Berufsinteressen<br />
Der Jugendkompass liefert ein persönliches<br />
Interessensprofil und eine Liste passender<br />
Berufe. Der Test dauert ca. 15 Minuten und<br />
beinhaltet 50 Fragen, die für die Berufswahl<br />
wichtige personen- und arbeitsplatzbezogene<br />
Merkmale erfassen. Als Ergebnis erhält<br />
man eine Liste passender Vorschläge für die<br />
Berufswahl und kann sich gleich online darüber<br />
informieren. www.ams.at/jugendkompass<br />
Ausbildungskompass<br />
Der Ausbildungskompass bietet einen umfassenden<br />
Überblick über das Ausbildungssystem<br />
in Österreich. Lehrausbildungen sind ebenso<br />
beschrieben wie mittlere und höhere Schulen,<br />
Universitäten, Fachhochschulen etc. Die Informationen<br />
beinhalten Art, Dauer, Inhalte, Kosten<br />
sowie Ort (Institution) der gewünschten<br />
Ausbildung. www.ams.at/ausbildungskompass<br />
Karriere riere mit Lehre<br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
Ahmet Demir<br />
Abgeordneter zum<br />
Tiroler Landtag<br />
ahmet.demir@gruene.at<br />
Es ist Zeit für<br />
Reformen!<br />
Angefangen vom Kindergarten bis zur<br />
Universität wird selektiert.<br />
Leider entscheidet in Österreich nicht<br />
die Begabung über die Schullaufbahn,<br />
sondern die soziale Situation der Eltern.<br />
45% der SchülerInnen in der Hauptschule<br />
kommen aus Haushalten mit<br />
weniger als 1.500 Euro Monatseinkommen<br />
und in der AHS-Unterstufe sind es<br />
lediglich 18%. Was uns zu Denken geben<br />
sollte ist, dass die Chance eines Kindes,<br />
deren Eltern studiert haben, in die AHS<br />
zu gehen, bei 79% liegt.<br />
Heute fehlen bei vielen Jugendlichen<br />
Grundfertigkeiten wie sinnerfassendes<br />
Lesen oder einfache mathematische<br />
oder geometrische Grundkenntnisse.<br />
Ca. 70 Prozent der Mädchen landen weiter<br />
in klassischen „Frauenberufen“ und<br />
Jugendliche mit Migrationshintergrund<br />
müssen sich öfter bewerben als jene<br />
ohne Migrationshintergrund, um eine<br />
Lehrstelle zu finden.<br />
Die Doppelgleisigkeiten in unserem<br />
Bildungssystem (NMS, Gymnasium &<br />
Sonderschule) sind zum Teil die Ursache<br />
für diese Probleme.<br />
Wir brauchen eine grundlegende Schulreform<br />
ab dem Kindergarten und eine<br />
moderne gemeinsame Schule bis zum<br />
14. Lebensjahr.<br />
Die gemeinsame Schule ist weder<br />
die Ursache, noch die Lösung für<br />
bestehende Qualitätsprobleme.<br />
Aber die gemeinsame Schule beendet<br />
endlich die derzeit bestehende soziale<br />
Selektion.<br />
Diese Reformen würden auch das<br />
Problem des FacharbeiterInnenmangels<br />
beheben und die Jugendarbeitslosigkeit<br />
senken.<br />
Für die Lehrlinge braucht es sowohl ein<br />
gutes Angebot an lehrlingsspezifischer<br />
Beratung und Anlaufstellen für Probleme<br />
als auch Bildungsberatungsangebote.<br />
Die Jugendlichen müssen ihre Rechte<br />
kennen!<br />
Wir dürfen nicht vergessen: „Geht´s den<br />
Kindern und Jugendlichen gut, geht’s<br />
auch der Wirtschaft gut!“<br />
© Gerhard Berger<br />
Heute Lehrling,<br />
morgen erfolgreiche reiche Fachkraft:<br />
Neue Berufe und Schwerpunkte machen die Lehre<br />
im Betrieb attraktiver denn je.<br />
Wusstest Du, dass es<br />
in Österreich mehr als 200 Lehrberufe<br />
gibt?<br />
Jeder<br />
davon<br />
bietet<br />
eine<br />
hochwertige Ausbildung, die<br />
Praxis<br />
und<br />
Fachwissen optimal miteinander verbindet. Und<br />
weil unsere<br />
Betriebe<br />
laufend<br />
Fachkräfte<br />
brauchen,<br />
ist<br />
der<br />
Start<br />
einer<br />
Lehre<br />
eine<br />
gute<br />
Investition in eine erfolgreiche Zukunft. Vor<br />
allem technische Berufe<br />
bieten<br />
für Mädchen und<br />
Burschen tolle Karrierechancen. Dort werden<br />
besonders viele Fachkräfte benötigt und auch die Gehälter<br />
sind höher.<br />
Wie<br />
erfolgreich<br />
die<br />
betriebliche<br />
Lehrlingsausbildung ist,<br />
haben<br />
die „EuroSkills <strong>2014</strong>“ gezeigt. Unsere jungen Fachkräfte haben<br />
sich dort mit 19 Medaillen den Europameister-Titel geholt. Um<br />
die<br />
Lehre<br />
weiter<br />
zu<br />
stärken<br />
und noch<br />
attraktiver zu<br />
machen,<br />
modernisiert<br />
das<br />
Wirtschaftsminsterium laufend die<br />
Ausbildung<br />
und<br />
etabliert neue Berufe. e.<br />
Alle Informationen gibt es Online auf www.bmwfw.gv.at.<br />
Damit die Lehrausbildung ung erfolgreich verläuft und<br />
auch abgeschlossen wird, gibt es jetzt ein neues Service-<br />
angebot. Professionellee Coaches zeigen Stärken<br />
und Schwächen auf und unterstützen Lehrlinge und ausbil-<br />
dende Betriebe. Sie helfen zum Beispiel bei der Vorbereitung auf<br />
die Lehrabschlussprüfung und vermitteln bei<br />
<br />
<br />
Lehrlingscoaching ist mit wenigen Klicks auf<br />
der Website www.lehrlingscoaching.at möglich.<br />
Jetzt anmelden: n:<br />
Neues Coaching-Programm für Lehrlinge und Betriebe<br />
Besuche uns!<br />
Best³ Graz<br />
(23. bis 25.Oktober)<br />
„Tag der Lehre + “ Wien<br />
(29. bis 30. Oktober)<br />
BIM „Berufs-Info-Messe“<br />
Salzburg<br />
(20. bis 23. November)<br />
Entgeltliche Einschaltung
<strong>OKTOBER</strong> <strong>2014</strong><br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
FRAUENSEITE -12<br />
Erfolgreiche Migrantinnen in Europa<br />
Beatrice Achaleke (B): Liebe Gabrielle,<br />
könnten Sie sich kurz vorstellen?<br />
Gabrielle Costigan (G): Mein Name ist Gabrielle<br />
Costigan. Ich arbeite für die OMV Exploration<br />
and Production und bin momentan die Leiterin<br />
für den Bereich Funktional Excellence.<br />
B: Sie sind eine der glücklichen Gewinnerinnen<br />
des ‘2. Petroleum Industry Award <strong>2014</strong>’ in der<br />
Kategorie Leadership. Was bedeutet der Preis<br />
für Sie?<br />
G: Dieser Preis ist für mich zum einen eine<br />
Anerkennung, dass auch Frauen in der männerdominierten<br />
Erdölindustrie Karriere machen<br />
können. Zum anderen wird mit diesem<br />
Preis hervorgehoben, dass es eine Reihe von<br />
Menschen gibt, die eine genaue Vorstellung<br />
davon haben, wie die funktionelle und prozesstechnische<br />
Qualität der Erdölindustrie immer<br />
weiter verbessert werden kann.<br />
B: Was bedeutet diese Auszeichnung wirklich<br />
für Ihre Position und für Ihre nächsten Schritte<br />
in der Firma?<br />
G: Ich habe die Auszeichnung auch stellvertretend<br />
für meine Kollegen und Kolleginnen angenommen,<br />
die sich unermüdlich für innovative<br />
Arbeitsmechanismen einsetzen. Besonders<br />
hervorheben möchte ich die vier Senior Vice<br />
Präsidenten von Exploration und Produktion<br />
(E&P), welche die Vision hatten, eine vollständig<br />
integrierte Arbeitsweise zwischen allen<br />
Funktionsbereichen innerhalb von E&P sicherzustellen.<br />
Für mich persönlich bedeutet diese<br />
Auszeichnung, dass mein Einsatz diese Vision<br />
operativ umzusetzen, anerkannt wird und ich<br />
damit auch etwas zum Wandel des Bereiches<br />
E&P beigetragen habe. Die OMV setzt sehr viel<br />
Kraft in die Optimierung bestehender Prozesse.<br />
Die kontinuierliche Analyse und entsprechende<br />
Anpassung der funktionsübergreifenden<br />
Prozesse garantiert, dass die OMV weiterhin ein<br />
Spitzenunternehmen bleibt, in dem ich gerne<br />
tätig bin.<br />
B: Sie sind eine der ganz wenigen weiblichen<br />
Führungskräfte in einer sehr männlich dominierten<br />
Öl- und Gasindustrie. Was bedeutet das<br />
für Sie? Was hat es gebraucht, um dorthin zu<br />
gelangen, und wie fühlt es sich an, dort zu sein?<br />
G: Leider ist das eine Frage, die immer wieder<br />
gestellt wird - und ja, es ist immer noch wahr: es<br />
gibt nur wenige Frauen, die auf diesem Gebiet<br />
arbeiten. Es ist jedoch ein Umfeld, das wertschätzt,<br />
was man „auf den Tisch legt“... - es zählen<br />
Kompetenz und Leistung. Mit diesen beiden<br />
Dingen ist es egal, welches Geschlecht man hat.<br />
Ich persönlich denke nicht zu viel über diese<br />
Frage nach, denn es gibt so viele andere Themen,<br />
die Aufmerksamkeit benötigen. Aber eine<br />
positive Notiz am Rande: ich habe bemerkt,<br />
dass es neuerdings eine Menge Frauen gibt, die<br />
Karrieren in technischen Bereichen anstreben.<br />
Und das sind letztlich jene jungen Frauen, die<br />
aktiv gefördert werden müssen und denen die<br />
enormen Chancen in diesen sehr technischen<br />
und männlich dominierten Bereichen aufgezeigt<br />
werden sollen.<br />
“I have noticed that there are a lot of females<br />
coming through recently who are choosing<br />
careers in the technical field. And these are the<br />
young ladies, who need to be fostered and who<br />
need to be shown the huge opportunities in<br />
these very technical, male dominated areas.”<br />
Die OMV hat eine große Initiative, namens<br />
„OMV sucht die Technik- Queen", ins Leben<br />
gerufen. Im Rahmen dieser Initiative werden<br />
interessierten Frauen die technischen Berufsmöglichkeiten<br />
nähergebracht. Ich bin eine der<br />
Mentorinnen dieses Programms, das sich auf<br />
junge Frauen konzentriert, die derzeit in der<br />
Schule sind (im Alter zwischen 14 und 16) und<br />
die möglicherweise gerne eine technische<br />
Karriere einschlagen würden. Dieses Programm<br />
zeigt ihnen, was es heißt, in diesem Bereich zu<br />
arbeiten.<br />
Gabrielle Costigan<br />
Ich nenne mich selbst Neuzeit-Weltbürger -<br />
ich fühle mich nicht durch Grenzen gebunden<br />
B: Es ist interessant - wenn ich mit Frauen<br />
spreche, die in Führungspositionen sind, sagen<br />
sie immer: „Ich betone nicht, dass ich eine<br />
weibliche Führungskraft bin“.<br />
G: Ich konzentriere mich nur auf meine Arbeit.<br />
Menschen, die im technischen Bereich arbeiten,<br />
neigen dazu zu sagen, dass es nicht wirklich<br />
zählt wer man ist. Doch was Sie gesagt<br />
haben, scheint nicht für die anderen Bereiche<br />
des Managements zu gelten. Ich denke, im<br />
technischen Bereich braucht man eine Basis an<br />
technischen Kenntnissen. Zusätzlich muss man<br />
in jeder Art von leitender Position in der Lage<br />
sein, Kontakte zu knüpfen. Man muss wissen,<br />
was man selbst und mit seinen Kollegen leisten<br />
kann. Man muss wissen, wo die nächste große<br />
Aufgabe wartet und sein Team dort hin führen<br />
- und das ist nur ein kleiner Teil davon, der<br />
einen erfolgreichen Leader ausmacht.<br />
B: Was macht Gabrielle Costigan aus?<br />
G: Ich würde sagen eine Reihe von Dingen. Ich<br />
nenne mich selbst einen Neuzeit-Weltbürger.<br />
Ich sehe mich nicht durch irgendwelche Grenzen<br />
gebunden – so gehe ich auch an meine<br />
Arbeit und meinen Stil heran. Ich bin unglaublich<br />
schnell im Anpassen und dabei, einen Kurs<br />
zu nehmen, der „unbekannt“ ist. Ich führe dies<br />
auf die Tatsache zurück, dass ich in Australien<br />
aufgewachsen und mit vielen verschiedenen<br />
Kulturen in Berührung gekommen bin. Ich war<br />
privilegiert genug, dass man mich gelehrt hat,<br />
dass jeder dieser Unterschiede ein erstaunliches<br />
Spektrum an Input für jede Art von Arbeit<br />
bringt, in der man sich selbst wiederfindet.<br />
“I grew up in Australia and was exposed to<br />
many diverse cultures. I have been privileged<br />
enough to have been taught that this is<br />
valuable and that each of these differences<br />
bring an amazing array of input in all type<br />
of work that we find ourselves in.”<br />
Also, was macht mich einzigartig? Ich habe<br />
keine Angst mit verschiedenen Gesellschaftsschichten<br />
zu arbeiten. Ich bin flexibel,<br />
in der Tat - unglaublich flexibel, in jedem<br />
Umfeld, in dem ich mich befinde.<br />
B: Würden Sie sagen das ist ein Wettbewerbsvorteil,<br />
welchen Frauen mit internationalem<br />
Hintergrund definitiv öfter nutzen<br />
sollten, um dorthin zu kommen, wo sie sein<br />
möchten?<br />
G: Ich glaube nicht, dass es nur für Frauen mit<br />
internationalem Hintergrund gilt, sondern<br />
auch für jene mit weniger internationaler<br />
Erfahrung. Ich denke heutzutage, im Zeitalter<br />
der Globalisierung, muss man sehr flexibel und<br />
sehr schnell sein, man muss in der Lage sein,<br />
sich auf eine gegebene Situation einzustellen.<br />
Das bedeutet nicht, seinen Fokus auf lange<br />
Sicht zu verlieren, denn man muss sein Ziel<br />
erreichen. Aber es ist vielleicht nicht die<br />
gerade Linie, die man geplant hat. Dieser Weg<br />
beschert einem vielleicht einige Beulen und<br />
ein paar Kratzer. Aber wenn man sich<br />
dementsprechend ändern kann, macht einen<br />
das wahrscheinlich erfolgreicher als jemand<br />
anderen, der eine sehr starke Vorstellung<br />
davon hat, wie er dorthin kommt.<br />
B: Sie sind also ein Senior-Manager, und eine<br />
junge „Chef- Mutter“ (mom in chief).<br />
G: Ja, (lacht), ich mag diesen Ausdruck. Junge<br />
Chef Mutter. Ich bin die Chef Mutter…<br />
B: Wie managen Sie Ihr Chef-Mutter Unternehmen?<br />
Ich nenne es Zwischenunternehmen.<br />
Wie führen Sie dieses „Unternehmen“<br />
und wie kombinieren Sie es mit Ihrer<br />
Managerfunktion bei der OMV?<br />
G: Ich muss sagen, bevor ich ein Kind hatte<br />
habe ich gedacht: Oh, es wird alles so einfach<br />
werden – aber das ist es nicht. Das ist eine Tatsache.<br />
Es bedarf, und ich habe es viele Male<br />
von anderen Frauen gehört, absolut perfekter<br />
Planung. Man braucht einen Sicherheitsplan,<br />
und einen Sicherheits- Sicherheits- Sicherheitsplan.<br />
Wenn man diesen Plan nicht hat,<br />
dann, Sie wissen schon, sitzt man irgendwie<br />
in der Tinte.<br />
“You need to have back up plans<br />
and back up, back up back up plans.<br />
If you don’t have those set in place<br />
then you are a kind of a bit, you know…<br />
down the alleyway.”<br />
Was die Dinge einfacher macht ist, dass<br />
ich einen Partner habe, der mich sehr<br />
unterstützt. Wir haben beide internationale<br />
Jobs, die mit vielen Reisen einhergehen. Das<br />
muss koordiniert und geplant sein. Aber<br />
die OMV hat auch große Schritte unternommen,<br />
durch das Einrichten von Kindertagesstätten<br />
etwa und durch flexible<br />
Arbeitszeiten.<br />
B: Was macht Sie glücklich? Wann haben<br />
Sie wirklich das Gefühl, in Ihrem Element, Sie<br />
selbst zu sein?<br />
G: Die Tatsache, dass ich weiß, dass ich noch<br />
nicht da bin, wo ich hin will, aber ich bin heute<br />
näher dran, als ich es gestern war...<br />
Vielen Dank für das Interview<br />
Zur Person:<br />
Vorstandsvorsitzende der Organisation MiM (MiA in Motion<br />
- unabhängige Plattform von Frauen mit internationalem<br />
Geboren in Australien, in Österreich seit 1999<br />
Hintergrund, welche den interkulturellen Dialog, sowie die<br />
Gearbeitet hat sie unter anderem für: Lenzing AG Austria, Vielfalt in der Gesellschaft fördert)<br />
Clariant AG/Schweiz, Alcatel-Lucent/Belgien, Mondi/Irland,<br />
Botschafterin beim projektXchange (Österreichweites Projekt,<br />
Frantschach AG/Österreich, Johnson&Johnson/Italien,<br />
bei dem Persönlichkeiten mit Migrationshintergrund ihre<br />
Danone/Frankreich, UK, Dt. Post AG/Deutschland, Pacific<br />
persönlichen Erfahrungen mit SchülerInnen austauschen)<br />
Dunlop/Australien, Dairy Farmers Ltd./Neuseeland,<br />
Australien, Colgate-Palmolive/Australien, L’Oreal/Australien, Engagement für Frauen im Rahmen der Accenture Women<br />
weitere Jobs in der Tschechischen Republik, Frankreich, Initiative, die Frauen an ihrem Arbeitsplatz unterstützt<br />
Schweiz, USA, Belgien, Spanien, Rumänien.<br />
(Trainings, grenzüberschreitende Veranstaltungen)<br />
Preisträgerin MiA Award 2008 (Wirtschaft)<br />
Gewinnerin des 2. Petroleum Industry Award <strong>2014</strong>
13 - INTEGRATION<br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
<strong>OKTOBER</strong> <strong>2014</strong><br />
Erfolgreiche Nachhilfearbeit in Sachen Migration<br />
Wien (OTS): 15 Projekte präsentierten einen<br />
Mix aus Ausstellungen, Musik, Aktivismus,<br />
Diskussionen, Doku-Theater und Film. Sie<br />
fokussierten, analysierten und feierten<br />
den durch Migration vorangetriebenen<br />
gesellschaftlichen Wandel: Die insgesamt 25<br />
Veranstaltungen erfreuten sich durchwegs<br />
eines großen BesucherInnenzuspruchs, viele<br />
der WIENWOCHE-Locations gerieten dabei an<br />
ihre Kapazitätsgrenzen.<br />
Bereits zu Beginn der WIENWOCHE boten<br />
AsylwerberInnen und MigrantInnen ohne<br />
Papiere, Arbeitslose und Menschen in<br />
prekären Lebenssituationen ihre Fähigkeiten<br />
beim Tauschmarkt „Migrationale“ in<br />
der Brunnenpassage feil. Unter dem<br />
Motto „Wir bitten nicht, wir bieten“<br />
© Drago Palavra<br />
WIEN<br />
WOCHE<br />
experimentierte diese Initiative mit der Möglichkeit,<br />
Tauschnetzwerke als wirtschaftliches<br />
Standbein für Personen nutzbar zu machen,<br />
die vom Arbeitsmarkt durch rechtliche oder<br />
faktische Hürden ausgeschlossen bleiben.<br />
Den Erfolg sozialer Kämpfe von GastarbeiterInnen<br />
feierte die szenische Erzählung<br />
„Gaygusuz gegen Österreich“ im Schauspielhaus.<br />
Das Buchprojekt „WIENerWARTEN“ thematisierte<br />
eine migrantische Grunderfahrung:<br />
das Warten. Die von "Proll Positions" verlegte<br />
"Edition 44mm" veröffentlichte mit "Millions<br />
of Migrations" 44 utopische Bücher zum<br />
Thema Migration, die es noch zu schreiben<br />
gilt. Im Rahmen der Kampagne „Stell dich<br />
nicht so an – Stell mich an“ informierten als<br />
PromoterInnen angestellte BettlerInnen<br />
hunderte von WieneInnen<br />
auf Augenhöhe über ihre<br />
Lebensumstände.<br />
Insgesamt fanden bei der<br />
WIENWOCHE 15 Projekte<br />
statt, die laut den Initiatoren<br />
„Erste Hilfe“ leisten sollten<br />
für: „Das Schreckgespenst der<br />
„Nation“, die Allzweckwaffe<br />
für billige Wahlprozente und<br />
überhaupt der Grund-für-alle-<br />
Probleme-wo-es-gibt… Heiß<br />
umkämpft, scharf geregelt<br />
und ständig schlechtgeredet:<br />
die Migration.“<br />
Statement von<br />
Sebastian Kurz,<br />
Außen- und Integrationsminister<br />
Die Novelle des<br />
Islamgesetzes<br />
Der Islam in Österreich hat eine lange<br />
Tradition. Seit 1912 haben wir in unserem<br />
Land ein Islamgesetz, womit wir europaweit<br />
eine Vorreiterrolle einnehmen. Die<br />
Religion als solche hat sich aber entwickelt<br />
und so ist auch das Gesetz in die Jahre<br />
gekommen. Es bedurfte dringend einer<br />
Novelle, welche Anfang Oktober in die<br />
Begutachtung gegangen ist. Vor drei Jahren<br />
hat der Expertenrat für Integration dieses<br />
Thema eingebracht, was daraufhin zur<br />
Gründung des Dialogforum Islam führte.<br />
Nachdem man sich auch im neuen<br />
Regierungsprogramm auf die Überarbeitung<br />
geeinigt hatte, haben wir nun in<br />
Zusammenarbeit gemeinsam eine Novelle<br />
erarbeitet, welche Rechte und Pflichten für<br />
die Islamischen Religionsgesellschaften in<br />
Österreich definiert. Rechte, die auf Basis<br />
österreichischer und internationaler<br />
Rechtsnormen das Verhältnis der Islamischen<br />
Religionsgesellschaften zum Staat<br />
regeln. Dazu zählt das Recht auf islamische<br />
Friedhöfe, die auf Dauer eingerichtet<br />
werden sollen und eine Beerdigung nach<br />
© Felicitas Matern / feelimage.at<br />
islamischen Vorschriften zulassen, genauso<br />
wie Speisevorschriften, die eine Erzeugung<br />
der Nahrungsmittel nach Glaubensregeln<br />
zulässt. Auch die Seelsorge in staatlichen<br />
Einrichtungen wie Krankenhäusern, Militär<br />
und Justizanstalten wird in der Novelle<br />
geregelt. Damit die Qualifikationen der<br />
Imame und Seelsorger auf gleichem Niveau<br />
sind, wird ein Studium der islamischen<br />
Theologie eingeführt. Die Ausbildung ist<br />
somit angepasst an die Lebensumstände<br />
der Musliminnen und Muslime in Österreich<br />
und, in Verbindung mit einer<br />
möglichst frühzeitigen Praxisphase, an den<br />
späteren Aufgaben orientiert. Neben den<br />
Rechten sind aber auch Pflichten klar definiert,<br />
die ein funktionierendes Zusammenleben<br />
in Österreich sicherstellen sollen.<br />
Mit diesem Gesetz wird eine umfassende<br />
Anerkennung für Menschen muslimischen<br />
Glaubens in Österreich geschaffen.<br />
Die Botschaft, die wir vermitteln wollen,<br />
ist klar und eindeutig: Es gibt keinen<br />
Widerspruch, Muslim und Österreicher zu<br />
sein.<br />
148 Nationen sprechen über 100 verschiedene Sprachen<br />
Linz im Zeichen der<br />
Mehrsprachigkeit<br />
Linz - Traditionell finden jedes Jahr am 26.<br />
September anlässlich des Europäischen<br />
Tages der Sprachen (ETS) dutzende Veranstaltungen<br />
in ganz Europa statt. Die Stadt<br />
Linz stellte dieses Jahr zum ersten Mal<br />
unter dem Motto „Tag der Sprachen“ diesen<br />
Sprachenreichtum in den Fokus der<br />
Aufmerksamkeit. Über 50 KooperationspartnerInnen<br />
veranstalteten mehr als<br />
70 Veranstaltungen die zeigten, dass<br />
Mehrsprachigkeit, Multikulturalität und<br />
Zusammenleben hier selbstverständlich<br />
sind und zum Stadtbild gehören.<br />
„Mit der Feier zum Tag der Sprachen mit<br />
den insgesamt 70 Veranstaltungen in der<br />
Innenstadt ist es uns ein Anliegen, die<br />
Vorteile von Sprachkenntnissen im persönlichen<br />
wie im beruflichen Leben aufzuzeigen.<br />
In Linz leben heute bereits Menschen<br />
aus 148 verschiedenen Nationen, die über<br />
100 verschiedene Sprachen sprechen.<br />
Foto: Stadt Linz<br />
Sprachenvielfalt ist längst Realität in unserer<br />
Gesellschaft und damit auch im Alltag.“,<br />
so Bürgermeister Klaus Luger im Vorfeld zur<br />
Veranstaltung.<br />
„Kulturelle und ethnische Vielfalt halte ich<br />
für die Lebensversicherung unserer<br />
Gesellschaft. Wer Integration als Chance<br />
versteht, erkennt im Zusammenleben der<br />
verschiedenen Kulturen auch einen Mehrwert<br />
für unsere Gesellschaft. Mit dem<br />
Tag der Sprachen und dem vielfältigen<br />
Rahmenprogramm schaffen wir für alle<br />
Linzerinnen und Linzer die Bühne, ihre<br />
kulturellen Wurzeln zu präsentieren<br />
und rücken die Mehrsprachigkeit als<br />
gesellschaftlichen und wirtschaftlichen<br />
Erfolgsfaktor in den Mittelpunkt“, so Integrationsreferent<br />
Stadtrat Stefan Giegler.<br />
70 Veranstaltungen standen auf dem<br />
Programm der einwöchigen Sprachreise.<br />
Das Angebot umfasste Vorträge und<br />
Präsentationen, Führungen,<br />
Filme, Sprachschnupperkurse,<br />
Spielstunden,<br />
Sprachcafes,<br />
Radiosendungen, eine<br />
Lesestraßenbahn, Kochabende<br />
und vieles mehr.<br />
Das Highlight der<br />
Veranstaltungsreihe war<br />
„Linz is(s)t viele Sprachen“.<br />
Auf der Landstraße<br />
konnte man eine<br />
kulinarische Weltreise<br />
auf der „Straße der<br />
Sprachen“ erleben.
<strong>OKTOBER</strong> <strong>2014</strong><br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
KULTUR -14<br />
Avusturya! Österreich!<br />
Wanderausstellung in Wien – Innsbruck – Graz – Linz<br />
Anfang der 1960er Jahre kamen, aufgrund<br />
des am 15. Mai 1964 abgeschlossenen<br />
Anwerbeabkommens mit der<br />
Türkei, die ersten jungen GastarbeiterInnen<br />
mit Zügen und Bussen aus der Türkei<br />
nach Osterreich. Über diese Menschen<br />
und ihr Leben in unserem Land kursieren<br />
zwar viele Vorurteile, tatsächlich aber<br />
weiß man sehr wenig über sie. Nun<br />
haben einige von ihnen Worte für ihre<br />
Geschichte gefunden: Die Ausstellung<br />
„Avusturya! Österreich!“ erlaubt uns<br />
einen Blick in die Lebens-und Gefühlswelt<br />
© Verein JUKUS<br />
dieser MigrantInnen. Seit 2012 recherchieren<br />
und interviewen MitarbeiterInnen<br />
des Vereins JUKUS türkische und<br />
kurdische MigrantInnen der ersten<br />
Generation. Dabei wurden über 30 Interviews<br />
in Wien, Niederösterreich, Oberösterreich,<br />
Tirol, der Steiermark und<br />
Vorarlberg geführt. Das erarbeitete<br />
Datenmaterial ist ein wichtiger Beitrag<br />
zur österreichischen Zeitgeschichte und<br />
wird mit der Ausstellung „Avusturya!<br />
Österreich!“ auch der Öffentlichkeit<br />
zugänglich gemacht.<br />
Die Ausstellung versteht<br />
sich als Wanderausstellung.<br />
Neben dem<br />
Kick Off im Wiener<br />
Volkskundemuseum,<br />
das bereits im September<br />
durchgeführt<br />
wurde, werden interessierte<br />
BesucherInnen<br />
nun im November nach<br />
Innsbruck (Bäckerei),<br />
im Dezember nach Graz<br />
(GrazMuseum) und<br />
abschließend Anfang<br />
2015 nach Linz (Arbeiterkammer<br />
OÖ) eingeladen. „Avusturya!<br />
Österreich!“ zeigt neben einer chronologischen<br />
Aufarbeitung der Migrationsgeschichte<br />
Fotoportraits der Interviewten<br />
und Auszüge aus deren privaten Fotoalben.<br />
Ergänzt werden die Bilder von<br />
Sprüchen, Zitaten und Witzen der<br />
Portraitierten, um die vielen Facetten<br />
ihrer gesellschaftlichen Wirklichkeit aufzuzeigen.<br />
Im Rahmen der Ausstellung<br />
wird auch die Publikation „50 Jahre<br />
türkische GAST(?)ARBEIT in Österreich.<br />
Wissenschaftliche Analysen / Lebensgeschichten“<br />
veröffentlicht, das sowohl in<br />
türkischer als auch deutscher Sprache<br />
erscheint. Das im Zuge der Ausstellung<br />
entstandene Buch umfasst wissenschaftliche<br />
Essays zu den unterschiedlichsten<br />
Aspekten der türkischen Arbeitsmigration<br />
in Österreich. Die Publikation<br />
beinhaltet Beiträge von namhaften<br />
SoziologInnen, MigrationsexpertInnen,<br />
PhilosophInnen und HistorikerInnen.<br />
Ergänzend zur wissenschaftlichen Ebene<br />
nehmen sowohl die Bilder und persönlichen<br />
Dokumente, als auch die<br />
Erfahrungen und Erlebnisse der<br />
InterviewpartnerInnen einen breiten<br />
Raum ein.<br />
© Verein JUKUS<br />
Termine:<br />
04. November bis 23. November <strong>2014</strong><br />
Ort: Die Bäckerei Kulturbackstube Innsbruck<br />
2. bis 21. Dezember<br />
Ort: GrazMuseum<br />
Mitte Jänner 2015<br />
Ort: Arbeiterkammer<br />
OÖ Linz<br />
Spielefest <strong>2014</strong><br />
Jubiläums-Event mit Spiel, Spaß und Spannung<br />
Wenn von 14. bis 16. November das 30.<br />
Spielefest im Austria Center Vienna seine<br />
Pforten öffnet, dann darf wieder nach<br />
Herzenslust gespielt, gewürfelt und taktiert<br />
werden. 30 Stunden lang stehen jeweils von<br />
9 bis 19 Uhr nicht nur sämtliche Neuheiten<br />
des aktuellen Spielejahrgangs, sondern auch<br />
alle Klassiker der Spielewelt im Mittelpunkt<br />
des Spiel-Geschehens.<br />
Rund 5.000 Spiele warten in Europas größter<br />
Spielothek darauf, ausgeliehen und auf<br />
über 1.500 Tischen getestet zu werden. Die<br />
veranstaltende IG Spiele verspricht zum<br />
30-jährigen Jubiläum ein Wochenende<br />
voller Action, Spannung und Spaß. Neben<br />
den Top-Neuheiten der Spiele-Verlage<br />
wartet ein buntes Rahmenprogramm auf<br />
die rund 70.000 Besucher. Eröffnet wird das<br />
Jubiläums-Spielefest diesmal von der<br />
Bundesministerin für Familien und Jugend,<br />
Frau Dr. Sophie Karmasin persönlich.<br />
Wo: Austria Center Vienna<br />
Wann: 14.11. bis 16. 11. jeweils 9-19 Uhr<br />
Die Reise zum Goldenen Apfel<br />
Eine gemeinsame Geschichte von Orient und Okzident<br />
Inhalt:<br />
Päpste studierten an arabischen Universitäten,<br />
türkische Prinzen wuchsen mit europäischen<br />
Kaisersöhnen auf und Perserkönige bewahrten<br />
Residenz Verlag<br />
die griechische Philosophie vor dem Untergang.<br />
Ob Bankenwesen, Minnesang oder das<br />
Konzept der romantischen Liebe – viele vermeintlich<br />
abendländische Ideen sind gemeinsame<br />
Entwicklungen von Orient und Okzident.<br />
Dieses Buch zeigt, wie sich die angeblich so<br />
verschiedenen Kulturkreise austauschten und<br />
trotz kriegerischer Konflikte und religiöser<br />
Differenzen zu einem gemeinsamen Ganzen<br />
entwickelten. Abseits von Klischees beschreibt<br />
es ein kulturelles Miteinander, das bis in die<br />
Gegenwart reicht. Eine Reise zu uns selbst und<br />
zur Vielfalt, die wir in uns tragen.<br />
Kritik:<br />
Das Buch beweist, dass es viele Gemeinsamkeiten<br />
von Orient und Okzident gibt. Der Autor,<br />
Georg Mayrhofer, gibt viele Details, deshalb ist<br />
das Buch besonders für Geschichtsinteressierte<br />
empfehlenswert.<br />
Georg Mayrhofer:<br />
Die Reise zum Goldenen Apfel<br />
Residenz Verlag<br />
224 Seiten<br />
Hardcover<br />
EUR 21,90<br />
ISBN: 9783701733415<br />
Vom 20. bis 26. Oktober findet in den<br />
österreichischen Bibliotheken bereits zum<br />
neunten Mal das größte Literaturfestival<br />
des Landes statt.<br />
In Tausenden Veranstaltungen, die sich auf<br />
alle neun Bundesländer verteilen, lockt<br />
das Festival jedes Jahr rund eine halbe<br />
Österreich liest<br />
Tausende Veranstaltungen in allen neun Bundesländern<br />
Million Besucherinnen und Besucher in die<br />
Bibliotheken. Durch das vielfältige und<br />
umfangreiche Veranstaltungsangebot, das<br />
Lesungen, Workshops, Literatur-Cafés,<br />
Lesenächte, Bilderbuchkinos, Literaturwanderungen<br />
und vieles mehr umfasst, ist<br />
unser Festival einzigartig in Österreich.
15 - JUGEND UND BILDUNG<br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
<strong>OKTOBER</strong> <strong>2014</strong><br />
Unterschiede in der Bildungsbeteiligung<br />
Herkunftsland nicht ausschlaggebend<br />
Avusturya’nın en büyük Eğitim<br />
Fuarı Die BeSt³; sade, saygın,<br />
uzman ve tam motive olmuş bir<br />
şekilde, en iyi biçimde bilgilendirme<br />
imkânı sunuyor.<br />
Bu fuarda; eğitim, öğretim, ileri<br />
eğitim ve kariyer konularında<br />
Der soziale Hintergrund hat einen<br />
stärkeren Einfluss auf die Bildungsbeteiligung<br />
als das Herkunftsland<br />
der Eltern. Das zeigt die Studie<br />
„Perspektiven Bildung“, deren<br />
Ergebnisse Studienautor August<br />
Gächter vom Wiener Zentrum<br />
für Soziale Innovation bei der<br />
3. Jahrestagung der Migrationsund<br />
Integrationsforschung von<br />
Uni Wien und Akademie der Wissenschaften<br />
(ÖAW) präsentiert hat.<br />
Unter den 15-19jährigen gibt es<br />
nach Ende der Schulpflicht je nach<br />
elterlichem Herkunftsstaat erhebliche<br />
Unterschiede in der Bildungsbeteiligung.<br />
Während nur etwa<br />
70% der Jugendlichen mit Eltern<br />
aus der Türkei eine weiterführende<br />
Ausbildung besuchen, sind es bei<br />
jenen mit in Österreich geborenen<br />
Eltern rund 94%. Jugendliche mit<br />
kapsamlı bir sunum yapılıyor.<br />
Yıllardır BeSt³ – Innsbruck, „Bariyersiz<br />
bir şekilde eğitim ve Meslek -<br />
Ohne Barrieren zu Bildung und<br />
Beruf“ sloganıyla hareket ediyor.<br />
Sosyal İşler Bakanlığı, Gençlik Koçluğu<br />
hizmeti ile bu yıl da özellikle<br />
Eltern aus der Türkei sind dagegen<br />
ungewöhnlich häufig beschäftigt<br />
(8%) oder aktiv arbeitsuchend<br />
(8%). Es stellte sich die Frage,<br />
ob diese Unterschiede dem<br />
Herkunftsland geschuldet sind, den<br />
Eigenschaften der Betroffenen<br />
selbst oder den Lebensumständen<br />
in Österreich. (Zu den Umständen<br />
zu zählen sind die Bildungssituation<br />
der Eltern, die Beschäftigungslage<br />
© Tim Reckmann / pixelio.de<br />
BeSt tekrar İnnsbruck’da<br />
22 Ekim Çarşamba’dan 24 Ekim Cuma’ya kadar. İnnsbruck’da tekrar buluşalım<br />
özürlü veya özel eğitime ihtiyacı<br />
olan öğrenci ve gençlerin mesleğe<br />
bunun yanında eğitime erişiminin<br />
sağlanmasını ağırlık noktaları<br />
olarak belirlemiştir.<br />
Avusturya iş piyasasını ve eğitim<br />
imkânlarını iyi tanımayan göçmen<br />
kökenli gençlerin, ayrıca öğrenme<br />
güçlüğü çekenlerin, Gençlik Koçluğu<br />
ile potansiyellerinin ortaya<br />
çıkarılması da hedeflenmektedir. Bireysel<br />
gelecek planlaması ile; yeni<br />
bir eğitime veya okula başlama,<br />
bunun için gerekli yeterliliğe<br />
ulaşmada yol haritası,<br />
(mesleki) eğitim veya iş<br />
ilişkisi değerlendirilerek<br />
oraya çıkarılabilir.<br />
und -qualität im Haushalt, sowie<br />
die regionalen Bildungsangebote<br />
und ihre Alternativen.)<br />
Es zeigt sich laut Gächter, dass bei<br />
gleichen familiären Voraussetzungen<br />
und gleichen Lebensumständen,<br />
die staatliche Herkunft<br />
der Familie keinen nennenswerten<br />
Einfluss auf die<br />
Ausbildungsbeteiligung der<br />
15-19jährigen hat. Es gibt<br />
aber Unterschiede bei der<br />
Art der Ausbildung: Jugendliche,<br />
deren Familien aus der<br />
Türkei zugezogen sind,<br />
besuchen häufiger als zu<br />
erwarten war die AHS und<br />
BHS, Jugendliche, deren Familien<br />
aus Serbien oder aus Bosnien<br />
zugezogen sind, häufiger als<br />
erwartet eine Lehre bzw. Fachschule.<br />
Für beides, ob in Ausbildung<br />
und welche Ausbildung, ist<br />
vor allem die Bildungs- und Berufssituation<br />
der Eltern von Bedeutung.<br />
Gençlik Koçluğu hizmeti özellikle,<br />
9. sınıftan 19 yaşına kadar olan<br />
gençlere yöneliktir. Ayrıca bu<br />
programa özel pedagajik eğitime<br />
ihtiyacı olan veya özürlü olan 25<br />
yaşına kadar gençlerde katılabilirler.<br />
Bu Eğitim Fuarı’na sadece kısa<br />
bir ziyaret ile katılmak yerine,<br />
eğlenceli ve eğitici etkinliklerle<br />
geleceğinize yönelik olumlu adımlar<br />
atabilirsiniz.<br />
Foto: SoWi-Holding<br />
Foto: SoWi-Holding<br />
Fuarı düzenleyenler, sahne programları ve etkinlikler<br />
hakkında en son haberleri www.best-innsbruck.at<br />
web adresinden bulabilirsin.<br />
BeSt 3 <strong>2014</strong>, 22 Ekim’den 24 Ekim’e kadar saat 9’dan<br />
17’ye kadar İnnsbruck Fuar Merkezi’nde<br />
(Messe Innsbruck). Giriş ücretsiz!<br />
Aktuelle Studien zu Bildung und Ausbildung<br />
Wien - WKO: Der Institutsleiter des WIFI Österreich, Dr.<br />
Michael Landertshammer, stellte bei einer Pressekonferenz<br />
wichtige Studien zum Thema Lehre und Bildung vor: Der<br />
jährliche OECD-Bericht „Bildung auf einen Blick“ bietet einen<br />
internationalen Vergleich von Bildungssystemen nach bestimmten<br />
Indikatoren wie z.B. Bildungsbeteiligung, Absolventenquoten,<br />
Bildungsausgaben, Lehr- und Lernbedingungen<br />
etc. Die Studie bestätigt den Erfolg der österreichischen<br />
Berufsbildung: 76 % der 15-19jährigen in Österreich wählen<br />
einen beruflichen Bildungsweg (Lehre, BMHS). Damit liegt<br />
Österreich auf Rang 1 von 41 innerhalb der OECD-Staaten.<br />
Insgesamt haben 83 % (der OECD Durchschnitt liegt bei 75%) der<br />
Erwerbsbevölkerung (25-64jährige) einen Abschluss auf SEK II-<br />
Ebene, was einer Steigerung von 9 % seit 1997 entspricht.<br />
51 % der derzeit in Ausbildung stehenden Jugendlichen<br />
erwerben einen hochschulischen Abschluss (OECD: 48 %)<br />
Während Personen mit (lediglich) Pflichtschulabschluss eine Arbeitslosenrate von 8 % (OECD:<br />
14 %) aufweisen, beträgt sie bei Personen mit Fachkräfteausbildung nur 3 % (OECD: 8 %), bei<br />
jenen mit Hochschulbildung 2 % (OECD: 5 %).<br />
Österreich hat einen der geringsten Anteile an NEET-Jugendlichen (Neither in employment<br />
nor in education or training): 9,7 % (OECD: 15,0 %).<br />
Eine Aktuelle Studie der WKÖ zur<br />
immer schwieriger werdenden<br />
Lehrlingssuche zeigt: Zahlreiche<br />
Lehrstellen können nicht besetzt<br />
werden. Die Zahl der Lehrlinge<br />
sinkt seit einigen Jahren. Der<br />
wichtigste Grund dafür ist die sinkende<br />
Zahl der Jugendlichen. Bei<br />
den Ausbildungsbetrieben führt<br />
dies zu zunehmenden Schwierigkeiten<br />
bei der Lehrlingssuche.<br />
Besonders betroffen ist der Tourismus,<br />
dort geben in Summe 71<br />
Prozent an, dass die Lehrlingssuche<br />
schwierig ist, 15 Prozent<br />
sagen sogar, dass es unmöglich ist.<br />
Es folgen Gewerbe (64 Prozent)<br />
und Handwerk sowie der Handel<br />
(63 Prozent). Aber auch bei der<br />
Industrie bekunden bereits 43<br />
Prozent Schwierigkeiten.
EKİM <strong>2014</strong><br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
AVUSTURYA - 16<br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
ÖZEL<br />
RÖPORTAJ<br />
<strong>AVRUPA</strong>’DA BAŞARILI GÖÇMENLER...<br />
‘‘Ben yeni zamanın<br />
dünya vatandaşıyım...’’<br />
Beatrice Achaleke (B): Sevgili<br />
Gabrielle kendinizi kısaca tanıtır<br />
mısınız?<br />
Gabrielle Costigan (G): Adım<br />
Gabrielle Costigan. OMV Araştırma<br />
ve Üretim’de çalışıyorum,<br />
şu anda ‘İşlevsel Mükemmellik -<br />
Funktional Excellence’ bölümünün<br />
yöneticisiyim.<br />
B: Yöneticilik kategorisinde <strong>2014</strong><br />
2. Petrol Endüstrisi Ödülünü<br />
kazanan talihlilerden birisiniz.<br />
Sizin için bu ödül ne anlam ifade<br />
ediyor?<br />
G: Sanırım ki bu ödül gerçekte,<br />
erkekler tarafından domine edilen<br />
petrol endüstrisinde kadınların<br />
da kariyer yapmasının<br />
mümkün olduğunu kanıtlamaktadır.<br />
Ayrıca bu ödülün başka bir<br />
anlamı da petrol endüstirisinin<br />
kalitesini işlevsel ve teknik yönden<br />
daha ileriye taşıyabilecek<br />
insanları önplana çıkarmasıdır.<br />
B: Bu ödülün şirketteki pozisyonunuz<br />
ve gelecekteki adımlarınız<br />
için anlamı nedir?<br />
G: Bu ödülü, hiç yorulmadan yeni<br />
çalışma mekanizmasını mümkün<br />
kılan çalışma arkaşlarım adına da<br />
kabul ettim. Özellikle petrol<br />
endüstrisinde tüm kompleks<br />
işlevler arasında tamamıyla entegre<br />
olmuş bir çalışma biçimini<br />
güvence altına alan üst düzeydeki<br />
başkan yardımcıları adına. Ayrıca<br />
benim için bu ödül, OMV Araştırma<br />
ve Üretimde yapılması<br />
gerekli değişiklikte önemli bir<br />
parça ve öncü olmam anlamına<br />
geliyor. OMV’yi öncü şirket olarak<br />
tutabilmek için tüm mevcut işlemlerin<br />
analiz edilmeye ve yeni<br />
gelişme vizyonuna göre düzenlenmeye<br />
ihtiyacı var ve şirket<br />
bunu sağlamak için çok önemli<br />
adımlar atıyor.<br />
Rund drei Viertel aller erwerbstätigen<br />
Frauen sind in nur wenigen Berufsfeldern<br />
tätig und verdienen immer noch rund 1/3<br />
weniger als Männer. Technische und<br />
handwerkliche Berufe sind nach wie vor<br />
Männerdomänen.<br />
B: Erkeklerin çok baskın olduğu<br />
petrol ve gaz endüstrisinde<br />
sayısı çok az olan kadın yöneticilerden<br />
birisiniz. Bunun sizin için<br />
anlamı nedir? Sizi oraya taşıyan<br />
nedir ve orada olmak nasıl bir<br />
duygu?<br />
G: Maalesef bu her zaman sorulan<br />
bir soru ve evet hala da<br />
doğru. Çevrede bu iş çizgisinde<br />
çalışan az sayıda kadın var, fakat<br />
bu çevre senin ortaya koyduğunu<br />
değerlendiriyor, uzmanlık ve performans.<br />
Cinsiyet değil, burada<br />
bu ikisi önemli. Dikkat edilecek<br />
konular varken şahsen bu soru<br />
üstüne fazla kafa yormuyorum.<br />
Olumlu taraf hakkında bir not;<br />
teknik alanda kariyer yapmak isteyen<br />
bir çok kadının olduğunu<br />
fark ettim. Bunlar teşvik edilmesi<br />
ve onlara bu çok teknik ve erkek<br />
baskın alanlardaki büyük fırsatların<br />
gösterilmesi gereken genç<br />
kadınlar. Onlar zaten özellikle<br />
OMV’nin ortaya koyduğu<br />
‘OMV Teknik Kraliçeyi Arıyor’ adlı<br />
büyük insiyatif yoluyla geliyorlar.<br />
Ben şu anda 14 -16 yaşlarında<br />
olan ve gelecekte olasılıkla teknik<br />
alanda kariyer yapmayı seçebilecek<br />
genç kızlara odaklanmış<br />
bu programın gözlemcisiyim.<br />
Bu program onlara bu alanda<br />
çalışmanın ne anlama geldiğini<br />
gösteriyor.<br />
B: İlginç, yöneticilik pozisyonunda<br />
olan kadınlarla ne zaman<br />
konuşsam, onlar her zaman<br />
kadın yönetici olmaya odaklanmadıklarını<br />
söylüyorlar.<br />
G: Ben sadece işime konsantre<br />
olmaya çalışırım. Teknik alanda<br />
insanların kim olduğu değil,<br />
temel teknik bilgiye sahip olup olmadığı<br />
önemlidir. İlaveten herhangi<br />
bir yönetici pozisyonda<br />
olunduğunda sürekli uygun bir<br />
şekilde iletişim kurabilmelisin.<br />
Kendinin ve iş arkadaşlarının<br />
neler yapabileceğini bilmelisin.<br />
Bir sonraki büyük şeyin nerede<br />
olduğunu bilmeli ve takımını<br />
oraya yönlendirmelisin bu<br />
başarılı bir lider olmanın küçük<br />
bir kısmıdır.<br />
B: Gabrielle Costigan’ı farklı<br />
kılan nedir?<br />
G: Birkaç şey olduğunu söyleyebilirim.<br />
Kendime zamane dünya<br />
vatandaşı diyorum. Kendimi<br />
sınırlara bağlı olarak sınıflandırmıyorum.<br />
Bu benim işime ve<br />
stilime yaklaşımım. Bilinmeyen<br />
bir şey hakkında kurs almakta ve<br />
adapte olmakta inanılmaz<br />
hızlıyım. Bunda Avustralya’da<br />
büyümemin ve çok değişik<br />
kültürlerle karşılaşmamın katkısı<br />
var. Bunun değerli olduğu ve bu<br />
farklılıkların her birinin bulunduğumuz<br />
tüm iş türlerinde bir takım<br />
bilgi girdisi olarak kullanılabileceğinin<br />
öğretilmesi imtiyazına sahip<br />
oldum. Beni benzersiz kılan ne<br />
mi? Yaşamın farklı kesimleriyle<br />
çalışmaktan bir endişem yok.<br />
Gerçek şu ki ben esneğim, inanılmaz<br />
esnek kendimi bulduğum<br />
her çevrede.<br />
Gabrielle Costigan<br />
B: Bunun uluslararası geçmişi<br />
olan bir kadının istediği bir yere<br />
ulaşabilmesi için mutlaka sıklıkla<br />
kullanmak zorunda olduğu bir<br />
rekabet üstünlüğü olduğunu<br />
söyleyebilir misiniz?<br />
G: Sanırım öyle, yalnız uluslararası<br />
geçmişi olan bayanlar için<br />
değil, bütün cinsler için bu böyle.<br />
Globalleştiğimiz bu devirde çok<br />
becerikli, çabuk ve verilen<br />
durumu değiştirebilecek güçte<br />
olmak gerektiğini düşünüyorum.<br />
Bu uzun dönemli vizyonuna<br />
odaklanmayı azaltacağın anlamına<br />
gelmemeli, çünkü amaçladığını<br />
elde edebilmelisin. Bu tahmin<br />
ettiğin ya da planladığın gibi<br />
doğru bir çizgide olmayabilir.<br />
Bu yolda bazı darbeler yiyebilir<br />
ve bozukluklarla karşılaşabilirsin.<br />
Bunlara göre değişebilirsen<br />
oraya ulaşmada dirençli bir<br />
düşünceye sahip olan diğerlerinden<br />
belki de çok daha başarılı<br />
olabilirsin.<br />
B: Kıdemli bir yöneticisiniz ve<br />
asıl ‘Şef’ genç bir annesiniz.<br />
G: Evet… (gülüyor) Söyleminiz<br />
hoşuma gitti. ‘‘Şef genç anne’’<br />
Ben şef anneyim.<br />
FiT - Frauen in Handwerk und Technik<br />
Projekt des AMS zur Förderung von Frauen in nicht traditionellen Berufen<br />
Diese Analyse war für das AMS ausschlaggebend<br />
ein Programm FiT zu installieren.<br />
Dieses ist in drei Phasen aufgeteilt:<br />
Orientierung<br />
In Berufsorientierungskursen bekommen<br />
die Teilnehmerinnen einen umfassenden<br />
Überblick über die Fülle an handwerklichtechnischen<br />
Berufen. Darüber hinaus<br />
erhalten sie Einstiegsqualifizierungen und<br />
Unterstützung bei der Planung und<br />
Umsetzung der Berufsausbildung. (Finanzielles,<br />
Beruf & Familie, …)<br />
Vorqualifizierung für technische<br />
Ausbildung<br />
Bei Interesse für einen handwerklichtechnischen<br />
Beruf erhalten sie im Kurs<br />
„technische Vorqualifizierung“ eine<br />
Basisqualifizierung in jenen Bereichen,<br />
die sie im späteren Beruf benötigen. Ein<br />
2-4-wöchiges Praktikum gibt ihnen einen<br />
Einblick in die technisch-handwerkliche<br />
Arbeitswelt.<br />
Berufsausbildung<br />
Das AMS finanziert die Ausbildung der<br />
“FiT“-Teilnehmerinnen, die mit einem<br />
Lehrabschluss oder einem vergleichbaren<br />
Schulabschluss endet. Auch eine<br />
Ausbildung in einer naturwissenschaftlichtechnischen<br />
Fachhochschule oder in einem<br />
technischen Kolleg ist möglich.<br />
B: (Karşılıklı gülüşler) Şef anne<br />
şirketini nasıl dengeliyorsunuz?<br />
Şirketler arasında? O şirketi nasıl<br />
yönetiyor ve OMV’deki idareci<br />
fonksiyonuz ile nasıl birleştiriyorsunuz?<br />
G: Çocuk sahibi olmadan her<br />
şeyin basit olacağını düşündüğümü<br />
söylemeliyim fakat değil.<br />
Bu gerçek. Çoğu kere diğer kadınlardan<br />
da duydum, bu mutlaka<br />
kusursuz bir planlama gerektiriyor.<br />
Planları yedeklemek zorundasınız.<br />
Eğer bunlara sahip<br />
değilseniz sıkıntı yaşarsınız.<br />
Benim için işleri kolaylaştıran<br />
bana çok destek olan bir<br />
eşe sahip olmamdı. Her ikimiz de<br />
çok seyahat etmeyi gerektiren<br />
uluslararası mesleklere sahiptik.<br />
Bu sürekli bir koordinasyon ve<br />
planlama gerektiriyordu. OMV de<br />
gündüz bakımı ve esnek çalışma<br />
saatleri gibi konularda büyük<br />
adımlar attı.<br />
B: Gabrielle’yi ne mutlu ediyor?<br />
Size gerçekten kendiniz olduğunuzu<br />
hissettiren şey nedir?<br />
G: Henüz olmam gereken yerde<br />
olmadığımı, ama bugün dünden<br />
daha çok o yere yakın olduğumu<br />
bilmem gerçeği.<br />
Bu güzel söyleşi için teşekkürler.<br />
Ziel<br />
• Qualifizierung von Frauen in nicht<br />
traditionellen Berufen<br />
(Mindestlevel: Lehrabschlussprüfung)<br />
• Frauen einen besseren Zugang zu<br />
technischen Berufen ermöglichen<br />
• Einkommensunterschiede abbauen<br />
An wen richtet sich das Programm?<br />
Alle Frauen, unabhängig vom<br />
Qualifikationsniveau, die an einer<br />
Aus- oder Weiterbildung in handwerklichen<br />
und technischen Berufsbereichen<br />
interessiert sind, sind angesprochen.<br />
Während der gesamten Vorbereitung<br />
und Ausbildung kann eine Beratung und<br />
Begleitung in Anspruch genommen werden,<br />
z.B. bei Fragen der Kinderbetreuung,<br />
Lernunterstützung, etc.
17 - AVUSTURYA<br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
EKİM <strong>2014</strong><br />
TİROL İŞÇİ ODASI (AK TİROL) ÜYELERİ DİKKAT:<br />
Çıraklar, öğrenciler ve üniversite öğrencileri için<br />
eğitim teşviği başvuruları başlamıştır.<br />
AK TİROL’ün Eğitim Desteği<br />
fırsatını kaçırmayın...<br />
Özellikle eğitim ve öğretim Tirol İşçi Odası<br />
(AK Tirol) için çok önemli bir konudur.<br />
Fakat eğitim için maddi imkânlar gerekir<br />
ve bu eğitim masraflarını karşılamak kısıtlı<br />
bütçeli aileler için her geçen gün daha da<br />
zorlaşmaktadır.<br />
Bu sebeple AK Tirol, yıllardır üyelerini<br />
eğitim teşviği ile destekliyor ve çıraklara,<br />
öğrencilere ve üniversite öğrencilerine<br />
eğitim teşvikleri veriyor. Bu yıl için de<br />
1.6 milyon avro’nun üzerinde bir miktar<br />
ayrılmıştır.<br />
© Ariwasabi /fotolia.com<br />
Yardım miktarı, - Gelir Durumuna Göre -<br />
bir eğitim yılında tek defa olmak üzere<br />
300 ile 690 avro arası, yurt dışında eğitim<br />
gören ünivertsite öğrencileri için ise bir<br />
eğitim yılında tek defa olmak üzere 340 ile<br />
850 avro arasındadır.<br />
Başvuru Süresi<br />
<strong>2014</strong>/15 Eğitim-Öğretim yılı için AK<br />
Yardım Başvuruları başlamış olup 31<br />
Mart 2015’e kadar sürecektir. Çıraklar,<br />
öğrenciler ve üniversite öğrencileri için<br />
farklı başvuru formları mevcuttur.<br />
S chlau se in un d<br />
A K Beihilfe n sich ern<br />
Mitglieder der AK Tirol aufgepasst:<br />
Ab sofort können wieder die<br />
beliebten Beihilfen für Schüler,<br />
Lehrlinge und Studenten<br />
beantragt werden.<br />
Başvuru için daha fazla<br />
bilgiye ihtiyacı olanlar,<br />
0800/22 55 22-1515<br />
telefon numarasını<br />
ücretsiz arayabilirler.<br />
Başvuru formları ve<br />
işleyiş kuralları; AK Tirol<br />
İnnsbruck Merkez ve<br />
tüm AK İlçe Temsilcilikleri’nde<br />
mevcuttur.<br />
İnternet üzerinden de<br />
www.ak-tirol.com<br />
adresinden indirilebilir<br />
ve farklı teşvik bilgilerine<br />
ulaşılabilirsiniz.<br />
ANZEIGE<br />
Organize suç şebekeleri ilaç güvenliğini tehlikeye sokuyor<br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
Austria Card tarafından üretilecek 9,3 Milyon<br />
yeni E-Kart yakında adreslere postalanacak...<br />
Yeni nesil<br />
E-Kart’lar geliyor<br />
E-Kart tamamen yenilendi, daha sağlam,<br />
daha hafif ve yeni bir tasarım.<br />
Sosyal Sigortalılar Birliği genel<br />
müdür temsilcisi Volker Schörghofer<br />
yeni E-Kartı tanıttı.<br />
Yeni nesil E-Kart, Austria Card tarafından<br />
üretilerek sahiplerine teslim<br />
edilecek. Gelecek yıl yaklaşık 4 milyon<br />
kartın değiştirilmesi gerekiyor.<br />
Çünkü bu kartların Avrupa Hastalık<br />
Sigortası (EKVK) kısmının süresi doluyor.<br />
Sosyal Sigortalılar Birliği Genel<br />
Müdürü Josef Probst: ‘‘Yeni nesil<br />
E-Kart üretimı için Austria Card ile yerli<br />
bir tedarikçi Avrupa genelindeki ihaleyi<br />
kazandı. Bedel 17 milyon avro, bir<br />
kartın maliyeti böylece üretimden<br />
sevke kadar 1,65 avroya mal oluyor.’’<br />
Yeni E-Kart, katları dikişlenmiş bu<br />
sayede esnekliği artmış ve kırılmalara<br />
karşı daha dayanıklı hale getirilmiş<br />
ve yüzde 20 ağırlıktan tasarruf edilmiş.<br />
Yüzeyde, Sigortalar Kurumu’nun yeni<br />
logosunun yanında görme engelliler<br />
için Braill yazısı da yer almakta.<br />
Gelecekte hasta bilgileri yer almayacak<br />
Probst: ‘‘Çipe hasta bilgileri kayıt edilmeyecek.<br />
E-Kart bir anahtar kartı, muayeneler<br />
için Admin-Kartlar olacak.<br />
Gelecek yıllarda ELGA donanımı için eczaneler<br />
ve bakım evleri gibi yeni sağlık<br />
hizmeti sunucuları da sisteme bağlanacak,<br />
sadece 170 bin kişi bu hizmetten<br />
faydalanmayacağını bildirebilir.<br />
Hasta kağıdının yerine konulan E-Kart<br />
Sistemi bugün daha fazlasını yapıyor.<br />
İlaç Onaylama Servisi ile, onay zorunluluğu<br />
olan ilaç başvuruları elektronik<br />
halledilebilir. Hastalık ve sağlık izinleri<br />
doktor ve sigorta arasında elektronik iş<br />
göremezlik başvurusu sistemi (eAUM)<br />
üzerinden değişimleri gerçekleştirilebilir.<br />
Bunlara ek olarak Ameliyat Öncesi<br />
Tanı Sistemiyle (PROP) ameliyat öncesi<br />
gerekli incelemelerin belirlenmesinde<br />
doktorlara destek oluyor. E-Kart, vatandaş<br />
kartı olarak da kullanılabiliyor.’’<br />
DİKKAT: İlaç Sahteciliği<br />
giderek artıyor...<br />
© SVC<br />
Viyana (OTS)- Ülke genelinde ‘‘Vigorali<br />
Operasyonu’’adıyla yetkililer uluslararası<br />
faaliyet gösteren ilaç kalpazanlar halkasına<br />
bir darbe indirmeyi başardı. Yalnız<br />
Avusturya’da 20 bin paket, yaklaşık 300<br />
bin sahte ilaç ele geçirildi. Organize suçlara<br />
karşı bu başarıdan dolayı Avusturya<br />
Eczacılar Odası; Federal Suçlar Dairesi’ni,<br />
İçişleri Bakanlığı’nı, AGES’i ve Federal<br />
Güvenlik Bürosu’nu kutladı.<br />
En son bulgulara göre, sahte ilaçların sevkiyatında<br />
gerçekte var olan eczanelerin<br />
itibarının kullanıldığı ortaya çıktı. Paketler<br />
yasa dışı kanallarla, kısmen de Avusturyalı<br />
eczanelerin adreslerine gönderiliyor.<br />
Böylece ‘suçsuz’ eczaneler haksız yere<br />
suçlanıyor. Eczacılar Odası Başkanı<br />
Mag.pharm. Max Wellan konu hakkında<br />
şunları söyledi: ‘‘Sahte ilaç alanında suçun<br />
ve olayı çözümleme başarısının çapları da<br />
gittikçe arttı. İlaç güvenliği yüzeysel görülmemelidir.<br />
Güzel bir paket, profesyonel<br />
bir ana sayfa, bölmesinde orijinal gibi<br />
duran tabletler ilacın gerçek olduğunun<br />
garantisi olmaz. Eczanenin kalitesinin<br />
arkasında bir çok kontrol ve güvenlik<br />
tedbirlerinden bütün bir sistem vardır.’’<br />
İlaç sahteciliğinin ‘‘İlaç Suçları’’ şimdiye<br />
dek hafife alındığını vurgulayan Eczacılar<br />
Odası daire müdürü Dr. Hans Steindl ise<br />
Avrupa düzeyinde yasal şartlarda bir ağırlaştırmanın<br />
gerekliliğini talep ederek,<br />
‘‘Kurallar, özellikle postayla siparişte yeniden<br />
gözden geçirilmelidir.’’ dedi.<br />
Avusturya’da devlet eczaneleri, yerel sağlık<br />
tedarikçileri olarak önemli bir rol oynar.<br />
Eczaneler en yüksek seviyede kalite sunar.<br />
Avusturya eczane sistemi sıkı ve etkili ilaç<br />
kontrolüyle tanınır. Bu hastaya ve müşteriye<br />
çok büyük bir emniyet sunar. İlaçların<br />
sıkı kontrolle verilmesi ve sağlanması<br />
Avusturya’da ilaç trafiğinde sahteciliğin<br />
önüne geçer. Toplam 5800 akademi<br />
eğitimli eczacı 1340 eczanede halkı sağlık<br />
konularında aydınlatır. Danışmanlık kabiliyeti<br />
eczacının temel performanslarından<br />
biridir. İlaveten 350’nin üzerinde eczacı<br />
değerli bakım ve danışmanlık hizmetlerini<br />
Avusturya hastanelerinde verirler.<br />
Avusturya Eczacılar Odası iki mobil<br />
hizmet daha sunmaktadır:<br />
- 1455 Alo Eczane üzerinden arayan kişi<br />
en yakın nöbetçi eczane hakkında hızlı ve<br />
teknik bilgi ya da ilaçla ilgili bilgi alabilir.<br />
- Akıllı telefon kullanıcıları ApoApp<br />
üzerinden ‘eczane’ ve ‘ilaç’ anahtar<br />
kelimelerini kullanarak bu hizmetlerden<br />
yararlanabilir.<br />
© Andrea Damm / pixelio.de
EKİM <strong>2014</strong><br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
AVUSTURYA - 18<br />
Experten für Erleichterung von Doppelstaatsbürgerschaften<br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
İçişleri Komisyonunda Vatandaşlık Kanunuyla İlgili Görüşmeler<br />
Çifte Vatandaşlık<br />
Kolaylaştırılıyor mu?<br />
Foto: BMI<br />
Viyana (PK)- Avrupa’da genel<br />
eğilim çifte ve çok vatandaşlığı<br />
kolaylaştırmak yönünde. ‘‘Avusturya<br />
da bu eğilime kayıtsız kalmamalı.’’<br />
Bu mecliste, içişleri<br />
komisyonunun vatandaşlık<br />
kanunuyla ilgili görüşmelere<br />
kanun hakkında fikirlerini<br />
ve önerilerini sunmak üzere<br />
davet edilen uzmanların ortak<br />
görüşü.<br />
Viyana Belediyesi 35. Bölüm’den<br />
Werner Sedlak, İçişleri Bakanlığı<br />
Oturum ve Vatandaşlık Dairesi’nden<br />
Dietmar Hudsky, siyaset<br />
bilimciler Gerd Valchars ve<br />
Alice Vadrot, göçmen danışma<br />
merkezinden hukukçu Dunja<br />
Bogdanovic-Govedarica, ayrıca<br />
mecliste yer alan SPÖ, ÖVP,<br />
Yeşiller ve Neos parti grupları<br />
tarafından belirlenen uzmanlar<br />
görüşmelere katıldılar.<br />
İçişleri komisyonundaki görüşmelere<br />
katılan bu uzmanların<br />
vatandaşlık kanunu hakkındaki<br />
Göğüs Kanseri Erken Teşhis Programı<br />
Bilgilendirme Kampanyası...<br />
Viyana (OTS)- Avusturya göğüs<br />
kanseri erken teşhis programı,<br />
Ekim ayında bilgilendirme kampanyası<br />
başlattı. Hedef, bu hayati<br />
konuda kadınların ilgisini<br />
kuvvetle programa çekmek,<br />
bunun yanında yeni mamografi<br />
imkânları ve erken tanının önemli<br />
noktaları hakkında onları bilgilendirmek.<br />
Bu kampanyada belirlenen hedef<br />
kitleye en iyi şekilde ulaşabilmek<br />
için, telefon servis hattı ve internet<br />
sayfası gibi önemli bilgilendirme<br />
kaynakları aktif olarak<br />
kullanılacak.<br />
Avusturya Sağlık Bakanı Dr.in<br />
Sabine Oberhauser kampanya<br />
hakkında: ‘‘Göğüs kanseri erken<br />
teşhis programını; Sağlık Bakanı,<br />
bir doktor ve bir kadın olarak çok<br />
olumlu buluyorum. Göğüs kanseri<br />
önemli, aynı zamanda duygusal<br />
bir konudur. Bu nedenle<br />
kadınlara hitap edebilmek ve<br />
onların ilgisini uyandırabilmek<br />
gerekmektedir.’’<br />
Sembol Yeşil Renkteki<br />
Hatırlatma Bandı<br />
Yeşil umudun rengidir. Ayrıca<br />
düşünceleri şöyle:<br />
Bogdanavic-Govedarica, Kanunun,<br />
vatandaşlığı kazanma şartlarının<br />
ağır olduğundan dolayı<br />
büyük bir kesimi dışladığını<br />
söylüyor. Birçok kişi istenilen<br />
Almanca seviyesini gösteremezken,<br />
bir kesimde istenilen gelir<br />
miktarını belgeleyemiyor. En<br />
büyük sorun ise bu grupların<br />
dışlanmasından dolayı oluşan<br />
demokrasi açığı, çünkü vatandaş<br />
olmayan oy veremiyor. Bogdanavic-Govedarica<br />
göçmen kökenli<br />
çocuklara vatandaşlığın<br />
Avusturya’da doğmaları anında<br />
verilmesini savunuyor ve çifte<br />
vatandaşlık lehinde.<br />
Siyaset Bilimci Alice Vadrot ta<br />
seçme hakkı yoluyla elde edilen<br />
siyasi katılımın başarılı bir entegrasyon<br />
için önemli olduğu<br />
düşüncesinde. Bu nedenle en<br />
azından AB vatandaşları için<br />
çifte vatandaşlık talep ediyor,<br />
bu Avusturya demokrasisinin<br />
yeşil, programın da rengi olduğu<br />
için hatırlatma bandında seçilmiştir.<br />
Bu hatırlatma bantları<br />
erken tanı için mamografinin<br />
yapıldığı tüm radyoloji istasyonlarında<br />
kadınlara bir sonraki<br />
muayenesini hatırlatmak için<br />
dağıtılacak.<br />
Kampanya kadınlara hitap<br />
etmeli ve onları bilgilendirmeli<br />
Kampanya Avusturya’daki tüm<br />
kadınlara seslenmeli ve onları<br />
erken tanı programının en<br />
önemli içerikleri hakkında bilgilendirmelidir.<br />
Program sorumlularından<br />
Dr. Marianne Bernhart kadınlara<br />
şu tavsiyelerde bulunuyor: ‘‘Program<br />
hakkında bilgi edinin bunun<br />
için www.frueh-erkennen.at<br />
web sayfamızı ziyaret edin ya da<br />
0800 500 181 servis hattını<br />
arayın.’’ Dr. Bernhart özellikle 45-<br />
69 yaş kadınlardan oluşan çekirdek<br />
hedef kitlenin konuya önem<br />
vermesini istiyor.<br />
Mamografi, erken tanı muayenesi<br />
olarak hastalık belirtisi olmayan<br />
sağlıklı kadınlara yönelik,<br />
faydasının yanında yanlış pozitif<br />
kalitesini arttırabilir. Vadrot,<br />
uzun vadede AB ülkelerinin bu<br />
sorunlara ortak bir düzenleme<br />
getirmesini istiyor.<br />
Diğer bir siyaset bilimci<br />
Gerd Valchars, şu an geçerli olan<br />
vatandaşlık edinme kurallarını<br />
aşırı dışlayıcı olarak niteliyor.<br />
Belirli koşullarda vatandaşlığın<br />
ülkede doğumda verilmesinden<br />
yana, bu koşullardan biri,<br />
örnek olarak ebeveynin oturum<br />
süresi olabilir. Bu kural şimdiki<br />
yasayla kombine edilebilir. Aksi<br />
takdirde burada yaşayanların<br />
eşit olma hakkı daha da kısıtlanabilir<br />
ve demokrasi meşruluğunu<br />
kaybedebilir.<br />
Yeşiller Milletvekili Alev Korun<br />
kendi tecrübesinden hareketle<br />
vatandaş olmanın, ait olma duygusunu<br />
müthiş arttırdığını ve<br />
insanın kendini toplumun eşit<br />
haklara sahip bir parçası olarak<br />
hissettiğini dile getiriyor. Diğer<br />
sorunlu bir konu da çalışanların<br />
sonuç, aşırı doz ve terapi, tekrarlanan<br />
radyasyon yüklenimi gibi<br />
riskleri de var. Yarar ve zararı<br />
dünya genelinde 600 bin kadın<br />
üzerinde araştırılmış bu temel<br />
alınarak uluslararası çoğu ülkede<br />
50-69 yaş arasındaki kadınların 2<br />
yılda bir mamografi yaptırmaları<br />
uygun görülmüştür. Avusturya’da<br />
tıp uzmanlarının oluruyla yaş<br />
sınırı 45-69 arasında belirlenmiştir.<br />
70 yaşın üstündeki<br />
kadınlar da isterlerse mamografi<br />
yaptırabilirler. Avusturya’da <strong>2014</strong><br />
yılının başından itibaren şimdiye<br />
kadar yaklaşık 410 bin mamografi<br />
yapıldı. Bu yılın başından beri de<br />
erken tanı mamografisinin oranı<br />
yapılan mamografiler içinde<br />
arttı. Vorarlberg Bölge Sosyal<br />
Sağlık Kurumu Başkanı ve Avusturya<br />
Sosyal Sağlık Kurumu<br />
adına program geliştirme<br />
çalışmalarını yürüten Manfred<br />
Brunner, Göğüs Kanseri Erken<br />
Tanı programı ve erken tanı mamografisi<br />
hakkında şunları söylüyor:<br />
‘‘Program zamanla daha<br />
çok kabul görmesine rağmen<br />
birçok kadın sistemin faydası ve<br />
%70’i vatandaşlık için gereken<br />
gelir koşulunu yerine getiremiyor.<br />
Böylece fiilen seçme hakkı<br />
eski dönemdeki ‘‘Kısıtlı Seçme<br />
Hakkı’nda’’ olduğu gibi gelire<br />
bağlanmış oluyor. Korun, vatandaşlık<br />
yasasında olan ‘10 Yıllık<br />
Süre’ şartındaki ikâmet süresinin<br />
düzenlenmesi ve hesaplanmasında<br />
daha esnek olunmasını<br />
söylüyor.<br />
SPÖ Milletvekili Nurten Yılmaz<br />
vatandaşlığa geçerken yapılan<br />
yüksek masraflardan şikâyetçi<br />
ve bunun çalışanlar için ağır bir<br />
yük olduğunu vurguluyor. Ayrıca<br />
Yılmaz’a göre Avusturya lise<br />
diplomasının dili bildiğine dair<br />
belge sayılmaması da diğer bir<br />
sorun.<br />
Viyana Belediyesi 35. Bölüm’den<br />
Werner Sedlak, herşeyden önce<br />
yıpratıcı idari prosedürleri eleştiriyor.<br />
Yalnız vatandaşlığın alınması<br />
için gerekli olan, gelir<br />
belgeleri dosyası her bir durum<br />
Im Bild (vlnr): Univ.-Doz. Dr. Franz Frühwald, Sprecher der regionalverantwortlichen Radiologen des Österreichischen Brustkrebs-<br />
Früherkennungsprogramms; Gesundheitsministerin Dr.in Sabine Oberhauser, MAS; Dr. in Marianne Bernhart, programmverantwortliche<br />
Medizinerin des Brustkrebs-Früherkennungsprogramms und Manfred Brunner, Obmann der Vorarlberger Gebietskrankenkasse und<br />
Verhandlungsführer seitens der Sozialversicherung bei der Programmentwicklung, bei der Vorstellung der neuen Informationskampagne.<br />
işleyişine tam olarak güvenemediklerinden<br />
bunlar azami olarak<br />
bilgilendirilmeli. Erken tanı mamografilerindeki<br />
artış yaz öncesi<br />
programdan alınan uygulamaların<br />
etkili olduğunu gösteriyor.<br />
Temmuz’da uygulanmaya başlayan<br />
tedbirlerle (Hedef: Çekirdek<br />
kitleyi oluşturan 45-69 yaş<br />
Für weitere Informationen:<br />
Falls Sie noch weitere Informationen über das<br />
Österreichische Brustkrebs-Früherkennungsprogramm<br />
wünschen, erhalten Sie diese bei<br />
der Serviceline 0800 500 181. Die Serviceline<br />
informiert auch in Englisch, Bosnisch,<br />
Kroatisch, Serbisch und Türkisch.<br />
www.frueh-erkennen.at<br />
için 100 sayfadan oluşuyor. Bu<br />
nedenle milletvekillerinin yasalarda<br />
değişiklik yaparken bunun<br />
idari birimlere etkilerini de<br />
düşünmelerini istiyor. Çifte<br />
vatandaşlık konusunda Sedlak,<br />
uluslararası eğilimin bu konuda<br />
sert Avusturya tutumundan<br />
farklı olduğunu söylüyor.<br />
İçişleri Bakanlığı uzmanları ise<br />
şu an yürürlükteki yasanın<br />
değişikliğe ihtiyacı olmadığını<br />
savunuyor. Dietmar Hudsky,<br />
vatandaşlıkla ilgili esaslarda<br />
temkinli olunmasını nihayetinde<br />
bunun kimin Avusturya’da tam<br />
hak ve sorumluluklara sahip olacağını<br />
belirlediğini söylüyor. Şu<br />
an vatandaşlığın kazanılması için<br />
olan yasal çerçeve köken, aile<br />
birliği, vatansızlıktan kaçınma,<br />
çok vatandaşlıktan kaçınma gibi<br />
ilkeleri takip ediyor. Bu ilkelerin<br />
geçerli ve anlamlı olduğunu<br />
savunarak, çifte vatandaşlığın<br />
yayılmasına karşı duruyor.<br />
arası tüm kadınların E-Kartlarının<br />
erken tanı mamografisi için<br />
kullanıma açılması, diagnostik<br />
mamografinin genişletilmiş<br />
endeksiyon listesinin uygulamaya<br />
konulması.) yakın zamanda,<br />
göğüs kanseri erken teşhis<br />
programı hakkında anlamlı veriler<br />
almak mümkün olacaktır.’’<br />
Daha detaylı bilgi için:<br />
Avusturya Göğüs Kanseri Erken Teşhis<br />
Programı hakkında detaylı bilgi için,<br />
0800 500 181 numaralı servis telefonunu<br />
arayabilirsiniz. Telefon Servisi<br />
İngilizce, Boşnakça, Hırvatça, Sırpça ve<br />
Türkçe dillerinde de hizmet vermektedir.<br />
serviceline@frueh-erkennen.at<br />
© Österreichisches Brustkrebs-Früherkennungsprogramm
19 - AVUSTURYA<br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
EKİM <strong>2014</strong><br />
YENİ İSLAM YASA TASARISI’NA TEPKİLER<br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
IGGiÖ Başkanı Fuat Sanaç:<br />
Cumhurbaşkanı Heinz Fischer:<br />
Reaktionen auf den Entwurf des neuen Islamgesetzes<br />
“Sie ist eine politische und eine rechtliche und<br />
eine gesellschaftliche Verantwortung gegenüber<br />
den Menschen. In dieser Unterteilung<br />
läuft auch die Begutachtung. In allen drei Bereichen<br />
herrschen große Bedenken. Die Muslime<br />
in Österreich fühlen sich entmündigt und<br />
sind wegen dem Generalverdacht aufgebracht.<br />
Absehbar wird, dass die medialen Proteste<br />
eine Zeit lang weitergehen werden.<br />
Der Präsident der IGGIÖ Dr. Fuat Sanaç spricht<br />
sich definitiv gegen dieses Gesetz aus. Das hat<br />
er auch sofort, ohne Verzug, gleich nach seiner<br />
Rückkehr von der Pilgerreise offiziell kund<br />
getan. Seine Begutachtung läuft sachlich vernünftig<br />
mit konstruktiver Kritik. Der oberste<br />
Vertreter geht geplant vor und setzt auf<br />
Diplomatie und auf den Paritätsgrundsatz.<br />
Die Muslimische Jugend Österreich (MJÖ):<br />
‘‘Das neue<br />
Islamgesetzt<br />
entmündigt<br />
Muslime!’’<br />
Die Vorstandsmitglieder der Muslimische<br />
Jugend Österreich (MJÖ), Mag.a Dudu<br />
Küçükgöl, Jonas Elhalawany und B.A. Zekija<br />
Imsirpasic haben in einer Pressekonferenz<br />
ausdrücklich betont, dass das neue Islamgesetz<br />
viele Stellen beinhalte, die die<br />
Muslime zu Bürgern 2.Klasse mache und sie<br />
somit entmündige. Bis zum 7.November <strong>2014</strong><br />
ist es möglich Einspruch gegen den Entwurf<br />
zu erheben.<br />
Folgende Stellen sind laut Experten<br />
verfassungswidrig:<br />
Nach dem neuen Islamgesetz ist es für<br />
muslimische Organisationen und Vereine<br />
verboten, finanzielle Unterstützung aus dem<br />
Ausland zu erhalten.<br />
Falls der Entwurf bewilligt werden sollte,<br />
ist die IGGIÖ die alleinige Autorität, die in<br />
religiösen Angelegenheiten Entscheidungen<br />
treffen darf. Somit werden alle bisherigen<br />
Vereine und Organisationen aufgelöst.<br />
Alle Organisationen und Vereine, die ihre<br />
bisherigen Aktivitäten fortsetzen möchten,<br />
werden nach dem neuen Islamgesetz<br />
komplett von der der Regierung unterlegenen<br />
IGGIÖ befehligt. In diesem Fall werden<br />
alle religiösen Aktivitäten von der Regierung<br />
bewilligt werden müssen, z.B. wird die Regierung<br />
sogar festlegen, welche Themen der<br />
Imam in der Freitagspredigt vortragen darf.<br />
Die wohl schockierendste Stelle im neuen<br />
Islamgesetz ist der 2.Absatz des Paragraphen<br />
Unsere<br />
Forderungen<br />
sind:<br />
‘‘Bu tasarıda kabul edemeyeceğimiz maddeler<br />
mevcut. Bunlar anayasaya ve din özgürlüğüne aykırıdır.<br />
Diğer dini cemaatlere tanınan bütün hakların<br />
Müslümanlara da tanınması gerekir. Biz de bunun için<br />
sonuna kadar mücadele edeceğiz.’’ dedi.<br />
Der Präsident warnt vor einem Lex-Islam. Das<br />
ist unerwünscht.<br />
Bis zum 7.November <strong>2014</strong> läuft die Begutachtungsfrist<br />
für den Entwurf zur Novelle des<br />
Islam-Gesetzes. Mit 5 Wochen eine sehr kurze<br />
Zeit. Vergleichbare Gesetze anderer Konfessionen<br />
sollen 2 bis 5 Jahre in Begutachtung<br />
gewesen sein. Seit einigen Wochen ist der<br />
neue Entwurf nun von den IGGIÖ Juristen in<br />
Behandlung. 8 Rechtsexperten sind beteiligt.<br />
Es läuft die Phase 2. Diese beinhaltet 2 Verfahren.<br />
Zum einen die rechtliche Stellungnahme<br />
zur Begutachtung, und zum anderen<br />
die Verfassungskonformität. Es sind zudem 3<br />
absolut unabhängige und renommierte<br />
Gutachter beauftragt, die eine getrennte<br />
Expertise durchführen. Das Verfassungsrecht<br />
BA Zekija Imsirpasic (li), Mag.a Dudu Küçükgöl (re)<br />
„Islamisch Theologische Erziehung“. Nach<br />
diesem Paragraphen verbietet die Regierung<br />
auf der einen Seite, dass die im Ausland<br />
studierten Imame in Österreich tätig sein<br />
können; und auf der anderen Seite sucht die<br />
österreichische Regierung selber aus, wer in<br />
Österreich die zukünftigen Imame ausbilden<br />
darf. Die für die anderen religiösen Organisationen<br />
gültige Voraussetzung „von derselben<br />
religiösen Gemeinde zu sein“ wird nach dem<br />
neuen Islamgesetz für Muslime nicht gültig<br />
sein. In diesem Fall werden die Imame von<br />
Nichtmuslimen unterrichtet. Im Gegenzug<br />
dazu ist es laut Israeliten- und Protestantengesetz<br />
möglich, dass diese religiösen<br />
Organisationen die Freiheit haben, das Lehrpersonal<br />
an ihren Schulen selbst bestimmen<br />
zu dürfen.<br />
Die Vorstandsmitglieder der MJÖ betonen<br />
vehement, dass dieses Gesetzt gegen die<br />
religiöse Freiheit der Muslime sei, und sie<br />
somit zu BürgerInnen zweiter Klasse mache.<br />
Gleichzeitig würde das Verbieten der<br />
religiösen Organisationen und Vereine dazu<br />
führen, dass die religiösen Aktivitäten nur<br />
mehr „im Untergrund“ durgeführt werden<br />
würden und dass somit der Nährboden für<br />
Radikalismus unter Jugendlichen aufbereitet<br />
werden würde.<br />
Die Muslimische Jugend Österreich fordert,<br />
unter Berücksichtigung der oben genannten<br />
Punkte, die Neuauflage des Entwurfes.<br />
• Ein verfassungskonformes Gesetz<br />
• Ein Gesetz, das für die Islamische Glaubensgemeinschaft<br />
gilt und nicht für alle "Anhänger des Islams"<br />
• Unterschiedliche Gesetze für unterschiedliche Konfessionen<br />
(wie auch z.B. bei Orthodoxen, Protestanten usw.)<br />
‘‘Kamuoyunun tartışmasına açılan yeni İslam Yasa<br />
Tasarısı yasalaşır ve bünyesinde anayasaya aykırı<br />
maddeler barındırdığı yönünde itiraz ve başvuru<br />
olursa, bu konuda bütün demokratik ülkelerde olduğu<br />
gibi son kararı Anayasa Mahkemesi verir.’’ dedi.<br />
und das Religionsrecht sprechen schon in der<br />
ersten Begutachtungsphase dem Gesetz ihre<br />
Kritik entgegen. Aber man bräuchte noch<br />
einen juristischen Experten für Völkerrecht.<br />
Dieser fehle. Viele Teile des Gesetzes sind<br />
inhaltlich und juristisch unbestimmt. Es<br />
widerspricht dem Gleichheitsprinzip. Laut den<br />
begutachtenden Juristen der IGGIÖ sind zwei<br />
Drittel des neuen Gesetzes ohne jeglichen<br />
Zweifel verfassungswidrig. Auch das Gewohnheitsrecht<br />
komme in Frage.<br />
Es kommen Fragen zu unverständlichen Punkten<br />
auf. Warum in die Versammlungsfreiheit<br />
und die Vereinigungsfreiheit eingegriffen<br />
wird?<br />
Warum die Ausbildung der Imame von den<br />
Vereinen IGGiÖ nicht anerkannt wären? Auch<br />
© Muslimische Jugend Österrreich<br />
Bizim<br />
Taleplerimiz<br />
Şunlardır:<br />
die Regeln zum Schutz der Amtsverschwiegenheit<br />
für Imame ist von großer Bedeutung.<br />
Diese Regeln bestehen jedoch für Priester und<br />
Rabbiner.<br />
Der Gleichheitsgrundsatz ist verletzt. Bevor<br />
das Gesetz geändert werden kann, bedarf es<br />
zunächst einer Begründung.<br />
All diese Fragen werden in den folgenden<br />
Tagen der Begutachtung mit dem Obersten<br />
Rat behandelt werden. Auch der Schura-Rat<br />
der IGGIÖ wird sich dem Entwurf speziell<br />
annehmen. Wenn dieser inakzeptable Entwurf<br />
zur Ratifizierung kommen sollte, scheint<br />
somit einer Verfassungsklage nichts im Wege<br />
zu stehen.”<br />
Ercan Karaduman<br />
Experte für Europäische Politik<br />
Avusturya Müslüman Gençlik Derneği (MJÖ):<br />
Yeni İslam Yasası,<br />
Müslümanların<br />
haklarını<br />
ellerinden alıyor!<br />
Avusturya Müslüman Gençlik Derneği<br />
(MJÖ) yönetim kurulu üyeleri Mag.a<br />
Dudu Küçükgöl, Jonas Elhalawany ve<br />
B.A. Zekija Imsirpasic, yaptıkları basın<br />
toplantısında, yeni islam yasa taslağına<br />
müslümanların aleyhine birçok madde<br />
içerdiği nedeniyle tepki gösterdiler. Şu<br />
an tasarı niteliği taşıyan yeni yasaya itiraz<br />
süresi 7 Kasım <strong>2014</strong>‘de sona eriyor.<br />
Yasa tasarısının eleştirilen maddeleri<br />
özetle şunlar:<br />
Yeni İslam Yasa Taslağı’na göre<br />
Avusturya’da bulunan hiçbir İslami<br />
teşkilat yurtdışından maddi herhangi<br />
bir destek veya yardım alamayacak.<br />
Yasa yürürlüğe girdiği takdirde İslam<br />
dinine dair mevzularda tek söz sahibi<br />
kurulus IGGiÖ olacak ve şimdiye kadar<br />
mevcut olan diğer tüm dini dernek ve<br />
kuruluşlar kapatılacak. İslami aktivite<br />
ve faaliyetlerine devam etmek isteyen<br />
dernekler artık tamamiyle hükümet<br />
yönetimi altında bulunacak olan<br />
IGGiÖ’nün alt yapı derneği statüsünde<br />
buna devam edebilecekler. Bu<br />
durumda yapılan her dini faaliyette<br />
veya dernek içi verilebilecek her<br />
kararda devlet onayı gerekecek,<br />
örneğin Cuma hutbesi konuları dahi<br />
devlet tarafından belirlenecek.<br />
Yeni İslam Yasası’nın en çarpıcı kararlarından<br />
biri de „İslami İlahiyat Öğretimi“<br />
fıkrasının ikinci maddesidir. Bu<br />
maddeye göre devlet hem yurt dışında<br />
eğitim görmüş imamların Avusturya’da<br />
görevde bulunmalarını yasaklayacak,<br />
hem de Avusturya’da eğitim görecek<br />
imam adaylarının öğretim görevlilerini<br />
kendisi belirleyecek. Diğer dini kuruluşlarda<br />
öğretim görevlilerine dair<br />
mevcut olan „mevzu bahis dine mensup<br />
olma şartı“ müslümanlar için<br />
geçerli olmayacak, bu durumda imam<br />
adayları müslüman olmayan öğretim<br />
görevlileri tarafından eğitilecektir. Karşı<br />
örnek olarak “Museviler ve Protestanlar”<br />
yasası incelendiğinde din<br />
mensuplarının kendi okullarında görev<br />
alacak öğretim üyelerini seçme özgürlüğüne<br />
rastlanmaktadır.<br />
MJÖ yönetim kurulu üyeleri bu yasanın<br />
Müslümanların dini özgürlüğüne ve<br />
eşit haklarına zarar verip onları ikinci<br />
sınıf vatandaş statüsüne getirdiğini belirtip,<br />
yasanın aynı zamanda İslami derneklerin<br />
kapatılıp, dini faaliyetlerin<br />
gizlice yürütülmesine yol açacağına ve<br />
bu şartlar altında radikal zihniyetin bilhassa<br />
gençlerde yaygınlaşacağı tehlikesine<br />
dikkat çektiler.<br />
Avusturya Müslüman Gençlik Derneği<br />
yukarıda belirtilen noktaların göz<br />
önünde bulunarak tasarının yeniden<br />
düzenlenmesini talep ediyor.<br />
• Anayasaya uygun bir Yasa<br />
• Bütün "İslami Tarafları" kapsayan değil<br />
Avusturya İslam Cemaati için geçerli bir Yasa<br />
• Farklı mezhepler için farklı Yasalar<br />
(Örneğin Ortodoks, Protestanlar vs. olduğu gibi)<br />
© Bundesministerium für Landesverteidigung und Sport
EKİM <strong>2014</strong><br />
<strong>HABER</strong><br />
<strong>AVRUPA</strong><br />
AVUSTURYA - 20<br />
Ö<br />
S<br />
<strong>EUROPA</strong><br />
T<br />
E<br />
R R<br />
<strong>JOURNAL</strong><br />
I<br />
E<br />
C H<br />
Başbakan Werner Faymann ve<br />
Başbakan Yardımcısı Reinhold<br />
Mitterlehner Eğitim Bakanı Gabriele<br />
Heinisch-Hosek ve Maliye<br />
Bakanı Hans-Jörg Schelling ile<br />
birlikte düzenledikleri basın<br />
toplantısında hükümetin eğitim<br />
ve vergi reformu konularında<br />
atacağı adımları tanıttılar.<br />
Koalisyon hükümetinin aldığı<br />
kararlar şöyle:<br />
Vergi reformu çerçevesinde 5<br />
milyar avroluk bir rahatlatma<br />
planlanıyor. Reform ekonominin<br />
şartlarına da bağlı. Öneriler<br />
Mart’a kadar değerlendirilecek.<br />
Başbakan bu konuda şu açıklamayı<br />
yaptı: ‘‘Vergide yükü hafifletme<br />
siyasi ortamın kolay<br />
olmadığı zamana denk geldi.<br />
Diğer yandan vergi indirimleri<br />
meşru olduğu için; önemli, sağlık<br />
ve bakım gibi diğer alanlarda da<br />
kalite kaybı istemiyoruz. Bu nedenle<br />
vergi üzerinde çalışan grup<br />
© BKA / Andy Wenzel<br />
yalnız doğru tedbirleri değil, aynı<br />
zamanda uygulanabilir olanları<br />
da araştırıyor. Grup uygun önerileri<br />
ortaya koyduktan sonra bu<br />
Haziran’a kadar mecliste tartışılacak<br />
ve hangi tedbirlerin yürürlüğe<br />
gireceğine karar verilecek.’’<br />
Eğitim konusuna dair Başbakan<br />
Yardımcısı Mitterlehner de şu<br />
Eğitim ve Vergi Reformu’nda atılacak adımlar tanıtıldı<br />
‘‘ÖVP ve SPÖ arasındaki<br />
uyum güçleniyor’’<br />
açıklamalarda bulundu: ‘‘Küçük<br />
çocukları ilgilendiren sistematik<br />
bir paket ortaya koyduk. Onları<br />
uygun bir şekilde desteklemek<br />
için zihinsel ve sosyal kabiliyetlerini<br />
ortaya koymak istiyoruz. Geleceklerine<br />
temel teşkil ettiği için<br />
kreşten ilkokula geçiş özellikle<br />
önemli. Bu bağlamda okula başladıklarında<br />
Almanca konuşabilecek<br />
konumda olmaları için desteğimizi<br />
buna uygun vermek<br />
istiyoruz. Bunun için nitelikli tüm<br />
gün hizmetimizi yaygınlaştıracağız.<br />
Günlük hareket üniteleriyle<br />
ilgili olarak da okullar kulüplerden<br />
antrenörlere açılacak.’’<br />
Son olarak Faymann ve Mitterlehner<br />
hükümet içindeki uyuma<br />
vurgu yaptılar. Faymann: ‘‘Takım<br />
olarak ülkemiz için de arzulanan<br />
zor bir ekip çalışması başardık.’’<br />
Mitterlehner de ekip kültürünü<br />
överek, böyle olumlu ve çözüme<br />
odaklanmış bir ortamın daha<br />
önce hükümet görüşmelerinde<br />
çok nadir olduğunu vurguladı.<br />
© Dragan Tatic<br />
Kurz ve Sanaç<br />
yeni bir kampanya<br />
başlattılar<br />
Avusturya Dışişleri ve Uyum<br />
Bakanı Sebastian Kurz ile Avusturya<br />
İslam Cemaati (IGGiÖ)<br />
Başkanı Fuat Sanaç, birlikte<br />
gençlerin radikalleşmesi ve İslam<br />
dininin suistimal edilmesini<br />
engellemek adına yeni bir<br />
kampanya başlattılar.<br />
Bu çalışma için hazırlanan bilgi<br />
broşürü ile Avusturya genelindeki<br />
bütün cami, okul ve İslami<br />
derneklere ulaşılarak, özellikle<br />
IŞİD gibi örgütlere karşı gençleri<br />
bilinçlendirme amaçlanıyor.<br />
Video Kampanyası<br />
Ekim ayı içinde ayrıca „BİZİM<br />
ADIMIZA DEĞİL / NOT IN OUR<br />
NAME“ adında ‘Teröre, Şiddete<br />
ve Savaşa karşı’ söylemlerin yeralacağı<br />
bir video hazırlanmakta.<br />
Kasım ayından itibaren de<br />
„Identität / Kimlik“ ve „Radikalleşmeye<br />
Karşı Charta“ isimli<br />
projeler hayata geçirilecek.<br />
Entgeltliche Einschaltung