08.10.2017 Aufrufe

EUROPA JOURNAL - HABER AVRUPA OKTOBER 2017

www.europa-journal.net

www.europa-journal.net

MEHR ANZEIGEN
WENIGER ANZEIGEN

Sie wollen auch ein ePaper? Erhöhen Sie die Reichweite Ihrer Titel.

YUMPU macht aus Druck-PDFs automatisch weboptimierte ePaper, die Google liebt.

15 EKİM GENEL SEÇİMLERİNDE FARKLI PARTİLERDEN ÖN PLANA ÇIKAN TÜRKİYE KÖKENLİ ADAYLAR...<br />

Yeşiller Partisi’nden<br />

ALEV KORUN<br />

Sosyal Demokrat Parti’den<br />

SELMA YILDIRIM<br />

Yeşiller Partisi’nden<br />

AYGÜL BERİVAN ASLAN<br />

Avusturya Halk Partisi’nden<br />

EFGANİ DÖNMEZ<br />

Sosyal Demokrat Parti’den<br />

NURTEN YILMAZ<br />

Fotos: Parlamentsdirektion / PHOTO SIMONIS - WILKE - SPÖ Tirol<br />

UNABHÄNGIGE MONATLICHE ZEITUNG FÜR WIRTSCHAFT, INTEGRATION UND BILDUNG<br />

<strong>HABER</strong><br />

VRUP<br />

A A<br />

<strong>AVRUPA</strong>’NIN AYLIK BAĞIMSIZ EKONOMİ, ENTEGRASYON VE EĞİTİM GAZETESİ<br />

SAYI: 69 EKiM <strong>2017</strong> - AUSGABE: 69 <strong>OKTOBER</strong> <strong>2017</strong><br />

Österreichische Post AG - MZ 11Z038817M - Mehmet Inak - Roßbachstr. 10 - 6020 Innsbruck<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

R<br />

E<br />

C H<br />

www.europa-journal.net<br />

I<br />

Mustafa Yenici im Exklusiv-Interview<br />

‘‘Wenn man<br />

nicht wählen M us t af a Ye nic i<br />

k andi d ie r t<br />

geht, lässt<br />

f ür d ie S PÖ<br />

man andere<br />

über die eigene<br />

Zukunft<br />

entscheiden’’<br />

SEITE 16<br />

KAYBEDEN KİM OLACAK?<br />

Foto: Markus Sibrawa<br />

FP Ö Lide ri<br />

H ein z-Ch ri stian S trache<br />

Başb ak an ve SPÖ Li d er i Chri stian Ke rn<br />

ÖVP Li de ri<br />

Seb astian Kur z<br />

L is te Pi l z Başk anı<br />

Pe te r Pil z<br />

NEOS Başk anı<br />

M atthi as Strol z<br />

15 EKİM SEÇİMLERİNDEN SONRA AVUSTURYA’DA<br />

HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK!<br />

Avusturya'da 15 Ekim genel seçimlerine<br />

sayılı günler kala bütün<br />

araştırma ve anketler seçim sonucuna<br />

entegrasyon, göç ve mülteci<br />

konularının doğrudan etki edeceğini<br />

gösteriyor. Bunun en somut<br />

örneği: Kısa süre önce Almanya'da<br />

yapılan genel seçimlerde bu konuların<br />

belirleyici olması ve Alman<br />

hükümetini oluşturan Hıristiyan<br />

Demokrat Birlik (CDU) ve Sosyal<br />

Demokrat Parti'nin (SDP) büyük oy<br />

kaybı yaşaması.<br />

Fotos: Parlamentsdirektion / PHOTO SIMONIS - WILKE - ÖVP - SPÖ / Johannes Zinner<br />

IRKÇILARIN ÖNLENEMEZ YÜKSELİŞİ<br />

<strong>2017</strong> Avrupa'nın seçim yılı ve<br />

Fransa, Hollanda ve Almanya'da<br />

genel seçimler yaşandı. Avrupa<br />

Birliği'nin en önemli ülkelerindeki<br />

seçimlerde iktidarı kazanan partilerden<br />

çok aşırı sağ, ırkçı ve İslam<br />

düşmanı partilerin yükselişi dikkat<br />

çekti. Göçmen karşıtı politikalarla<br />

ön plana çıkan ırkçı partiler, Fransa<br />

ve Hollanda'da sandıktan ikinci<br />

parti olarak çıkarken, Almanya'da<br />

İslam ve göçmen karşıtı aşırı sağcı<br />

Yeş il l er Başk anı Ul ri ke Lunace k<br />

Almanya için Alternatif Partisi<br />

(AfD) seçimlerde üçüncü parti olarak<br />

İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra<br />

ilk kez parlamentonya girme başarısı<br />

gösterdi. AfD'nin meclise girmesi<br />

''70 yıl sonra Nazi'ler Alman<br />

Meclisine geri döndü'' eleştirilerini<br />

beraberinde getirdi.<br />

AVUSTURYA’DA DURUM<br />

DAHA DA VAHİM<br />

Aşırı sağın en güçlü olduğu ülke<br />

Avusturya olarak gösteriliyor ve<br />

Özgürlükler Partisi (FPÖ), hükümet<br />

ortağı olmaya çok yakın. Önceki<br />

yıllarda bu partiyle koalisyon kurmayı<br />

reddeden Halk Partisi (ÖVP)<br />

ve Sosyal Demokratlar (SPÖ) ilk<br />

defa bu seçimlerde yabancı ve<br />

İslam karşıtı aşırı sağcı partiye<br />

kapıyı açık bıraktılar.<br />

HÜKÜMET SEÇENEKLERİ<br />

Anketler Sebastian Kurz liderliğindeki<br />

ÖVP’nin seçimi kazanacağını<br />

gösteriyor. Kurz’un yeni hükümeti<br />

kurabilmesi için iki seçeneği var.<br />

ÖVP-SPÖ veya ÖVP-FPÖ. Başbakan<br />

ve SPÖ lideri Christian Kern’in<br />

‘Seçimi kazanamazsak muhalefete<br />

geçebiliriz’ açıklamasına rağmen<br />

büyük koalisyon ÖVP-SPÖ seçenekler<br />

arasında. Bunun yanında<br />

ÖVP aşırı sağcı FPÖ ile de hükümeti<br />

kurabilir. En son seçenek<br />

ise SPÖ ile FPÖ’nün hükümeti<br />

kurması.<br />

HALK DEĞİŞİM İSTİYOR AMA...<br />

Avusturya halkının geneli uzun<br />

süredir ülkeyi yöneten SPÖ ve ÖVP<br />

hükümetlerinden memnun değil.<br />

DEVAMI SAYFA 16’DA


EKİM <strong>2017</strong><br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

AVUSTURYA - 2<br />

AKADEMİSYEN GÖRÜŞÜ<br />

Cumhuriyet dönemi romancı, gazeteci<br />

şair ve diplomatlardan olan<br />

Yakup Kadri Karaosmanoğlu (1889-<br />

1974) yazdığı “Yaban” adlı romanda,<br />

I. Dünya Savaşı sonrasında Porsuk<br />

Çayı’nın kenarındaki bir Anadolu<br />

köyüne yerleşen gazi Ahmet Celal’in<br />

dönemin aydınlarına sitem ettiği bir<br />

sözüne yer verilir. Beni çok derinden<br />

etkileyen bu söz, bana sanki Anadolu’nun<br />

değişik yerlerinden Avrupa’ya<br />

göçen soydaşlarımızın durumunu da<br />

anlatır: “Anadolu halkının bir ruhu<br />

vardı, nüfuz edemedin. Bir kafası<br />

vardı; aydınlatamadın. Bir vücudu<br />

vardı besleyemedin. Üstünde yaşadığı<br />

bir toprak vardı; işletemedin.<br />

Onu hayvani duyguların, cehaletin,<br />

yoksulluğun ve kıtlığın eline bıraktın”<br />

(Karaosmanoğlu <strong>2017</strong>, 10) der. Avrupalı<br />

Türkler, yeni bir yüzyılın ilk çeyreği,<br />

yeni bir bin yılın başlangıcında,<br />

bugün kendilerini gurbete mecbur<br />

eden yoksulluğun da cehaletin de<br />

belini kırmış; geleceğe yönelik yeni<br />

ve öngörülmemiş uzak hedeflerin<br />

peşinden gitmektedir.<br />

Dünya’daki gelişmeler küresel güçlerin<br />

siyasi dengeleri yeniden düzenleme<br />

çabası içinde olduğunu alenen<br />

gösteriyor. Yaşananlar hiç de Türklerin<br />

lehine görünmüyor. Avrupa ülkelerinde<br />

giderek yükselen ırkçılık hareketleri,<br />

siyasi kutuplaşmalar neredeyse<br />

Türklerin Avrupa’daki varlıklarını<br />

tehdit edecek boyutlara geliyor.<br />

Ortadoğu ise süper güçlerin, ırkların,<br />

kültürlerin, medeniyetlerin karşılaşma<br />

ve çatışma sahasına dönmüş<br />

durumda. Böyle bir durumda zaman,<br />

Türklerin ayrışmasının değil; nerede,<br />

hangi coğrafyada yaşanıyor olsa da<br />

“dilde birlik, fikirde birlik, dinde birlik<br />

ve işte birlik” felsefesi için ömürlerini<br />

vakfeden İsmail Bey Gaspıralı(1851-<br />

191 4) ve nice Türk aydınının bıraktığı<br />

kültürel mirasa sahip çıkmasının<br />

zamanıdır.<br />

Kültürün en önemli taşıyıcısı ve gelecek<br />

kuşaklara aktarıcısı olan dildir.<br />

Kendi dilini iyi bilen, ikinci veya<br />

üçüncü bir dile de hâkim olur.<br />

Yaşadığı çevrede kişiler arası iletişimi<br />

güçlü, hatırı sayılan bir konumda<br />

yaşar. Dil bu nedenle kişiye özgüven<br />

veren, onu ayakta tutan bir güçtür.<br />

Bununla birlikte, Türk tarihinde anadiline<br />

gereken özenin gösterilmediği<br />

dönemler de yaşanmamış değil.<br />

Örneğin Arapça ve Arap milleti<br />

“kavm-i necip” denilerek yüceltilmiş;<br />

hatta Kur’an-ı Kerim’in Arapça olması<br />

itibarı ile neredeyse kutsanmıştır.<br />

Geçmişte uydurma hadislerle Fars<br />

dilini “cennet dili” olarak gösterenlerin<br />

yerini İngilizce “bilim dili” diyenler<br />

almış durumda. Yani tehlike geçmiş<br />

değil; geçmişte doğu dillerine atfedilen<br />

önem, bugün batı dillerine gösteriliyor;<br />

değişik platformlarda gereksiz<br />

dayatmalarda bulunuluyor; batı dillerinden<br />

birinde kısıtlı dil bilgisi ile de<br />

olsa okuyup yazmaya çalışanlara<br />

özenti yayılıyor. Bununla birlikte, küresel<br />

iletişim dilinin İngilizce olduğu<br />

gerçeği inkâr edilemezse de Türkçe<br />

bizim anadilimiz. Onu öğrenemez,<br />

öğretemezsek, özendiğimiz diğer dilleri<br />

de öğretemeyiz. Dolayısı ile önce<br />

Türkçe, sonra diğer diller…<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

Prof. Dr. Mustafa ÇAKIR<br />

Anadolu Üniversitesi Yurtdışı Türkler Araştırma Merkezi Müdürü – Eskişehir E-Mail: mcakir@anadolu.edu.tr<br />

Dil, kültür ve milli birlik<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

Yurt dışında, gurbet illerde Türkçe<br />

konuşmak, okuyup yazmak daha da<br />

bir önem ve anlam kazanmaktadır.<br />

Türk olmanın göstergesi, Türkçe konuşmaktır.<br />

Bir kısım çevrelerde Atatürk’ün<br />

“Ne mutlu Türküm diyene”<br />

sözü, Türk kavramına duyulan tepkinin<br />

bilinçli bir karşılığı olarak arka<br />

plana atılmaya çalışılsa da Batı<br />

dünyasında Türklük ve Türk dünyası<br />

kavramları güncelliğini her geçen<br />

gün artırmaktadır. Türkçe, Orta Asya<br />

ve Afrika gibi henüz bütünüyle keşfedilmemiş<br />

bölgelere ulaşan yolların<br />

kesiştiği bir dönel kavşak gibidir.<br />

Bu nedenle her geçen gün önemini<br />

artırmaktadır.<br />

Türk kelimesi bir ırkı tanımlamak için<br />

değil; milli birliğin, dayanışmanın<br />

sembolü olarak kullanılır. Türk milleti<br />

deyince de birbirine tarih, dil, kültür<br />

ve ülkü birliği gibi ortaklıkların ve bu<br />

ortaklığa bağlı olan duygudaşların<br />

oluşturduğu topluluk akla gelmektedir.<br />

Bu topluluğun üyeleri ortak bir<br />

geçmişe, ortak değerlere sahip olup,<br />

bir arada yaşamak için adeta kendiliğinden<br />

anlaşmış; kederde ve kıvançta<br />

bir arada olmaya sözleşmiştir.<br />

Tarihi küresel güçlerin yeniden hayat<br />

bulmak için büyük bir gayret içinde<br />

olduğunu unutmadan; nerede, hangi<br />

coğrafya olursak olalım; milli birliğimizi<br />

ve kardeşliğimizi korumaya<br />

özen göstermeliyiz. Bu şuurla, yani;<br />

heyecanlarımızı, renklerimizi kaybetmeden<br />

yaşarsak; millet olma özelliğimizi<br />

kaybetmeyiz.<br />

Millet varlığını devam ettirebilmek<br />

için kendini koruma ihtiyacı duyar. Bu<br />

I<br />

E<br />

C H<br />

ihtiyaç toplu yaşama ve onun güçlenmiş<br />

şekli olan milli birlik, yani dil, kültür,<br />

tarih birliği yoluyla sağlanır. Milli<br />

birliğimizde söz edersek, Türk Milletinin<br />

tamamı bir bütündür ve Atatürk’ün<br />

sözüyle “Millet ve biz yoktur;<br />

birlik halinde millet vardır. Biz ayrı,<br />

millet ayrı değildir”. Milletin içinde<br />

ayırıcı, bölücü ve etnik adlandırmalar<br />

gibi unsurlara yer verilmez. Bu söylemler,<br />

kadim düşmanların milletin<br />

güçten düşürülmesi için yaptığı girişimlerdir.<br />

Atatürk’ün önemle belirttiği<br />

gibi milletimizin bütün bireyleri, aynı<br />

tarihe, ahlâka, hukuka, aynı ortak<br />

kültüre sahiptir. Tüm yurttaşlar eşittir.<br />

Bu husus “geleceklerini ve yazgılarını<br />

Türk milliyetine vicdanî arzularıyla<br />

bağlamış” olan, Hıristiyan, Musevî<br />

ve benzeri bütün yurttaşlarımız<br />

için de geçerlidir. Müslim ve gayrimüslim,<br />

Türk vatandaşları arasında<br />

hiçbir ayrım yapılmaz (Dura 2016, 6).<br />

İngiliz devlet adamı Lord N. George<br />

Curzon (1859-1925) “Ülkeler, üzerinde<br />

dünya egemenliği için büyük<br />

oyunların oynandığı satranç tahtası<br />

gibidir” demişti. Bu oyundan galip<br />

gelebilmek için, milli birliğin önemi<br />

inkâr edilemez; milli birlik, bir yurdun,<br />

milletin en değerli varlığı ve<br />

gücüdür. Bu güç, maddi menfaate<br />

dayalı değil; ancak, yurttaşların<br />

birbirlerine millet bilinci etrafında<br />

bağlanması, kenetlenmesi ile gerçekleşir.<br />

Bir milletin çocuklarının birbirini<br />

tanıması, iyi geçinmesi ve birbirini<br />

sevmesi gerekir. Milletleri diğerlerinden<br />

farklı kılan özellikler; dil, kültür,<br />

tarih gibi altbirliklerin özelliklerinde<br />

saklıdır. Birliklerin yok olması, milli<br />

birliği, milletin yok olması, dolayısı ile<br />

Ahmet’in, Ayşe’nin ve pek çok bireyin<br />

teker teker yok olup gitmesidir. Bu<br />

anlamda dil, milli birliği kuran; kültürünü<br />

ve tarihini gelecek nesillere<br />

aktaran ve milleti bir arada daha canlı<br />

tutan çimentodur.<br />

Bütün bu birliklerin düzenlenmesi,<br />

gelecek kuşaklara aktarılması milli<br />

duygularla, karşılık gözetilmeden<br />

doğal yollarla yapılır. Bu çabanın temelinde<br />

ırkçılık yok; kültürel rekabet<br />

vardır. Kültürün yaşatılması da dilin<br />

yaşatılmasına bağlıdır. Türkler bu rekabetten<br />

galip geldiğinde rakiplerine<br />

karşı mağrur değil, müşfik ve alçak<br />

gönüllü davranırlar. Bu nedenle, Türk<br />

tarihinde ne kölelik, ne de ırk<br />

ayrımının izleri vardır. Tarih bunun<br />

sayısız örnekleri ile doludur.<br />

Bitirirken; milli duygular ile anadili<br />

arasındaki bağ çok kuvvetlidir ve anadilinin<br />

yaşatılması, milli duyguların<br />

yaşatılması ile eş değerdedir. Birlik ve<br />

beraberliklerine sahip çıkamayan, onları<br />

gelecek kuşaklara aktaramayan<br />

milletler, birlik ve beraberliklerinin yanı<br />

sıra yaşama dair umutlarını da kaybeder.<br />

Unutulmamalıdır ki Musa olmak<br />

isteyen, Firavun’un aklına uymaz.<br />

Önerilen Kaynaklar<br />

Cihan DURA (2015). “Milli Birlik… Hemen Şimdi!...”<br />

Bilgi Yurdu Gençlik Dergisi. Yıl 9, Sayı 51. ss. 6-7.<br />

Yakup Kadri KARAOSMANOĞLU (<strong>2017</strong>). Yaban. 77. Baskı. İstanbul:<br />

İletişim Yayınları. (İlk yayın yılı: 1932. ISBN: 9789754700060)<br />

6€<br />

Hızlı Havale*<br />

Havalenizi DenizBank ile yapın, Türkiye’nin 81 şehrinde 4.200 noktaya anında ulaşın!<br />

• DenizBank A.Ş.’nin 700’ü aşkın şubesine göndereceğiniz havaleleri<br />

bir saat içinde Türkiye’de hiçbir ek masraf kesilmeden<br />

memlekete gönderiyoruz.<br />

• Havalelerinizi ister Avusturya genelindeki 27 şubemizden,<br />

ister internet şubemiz üzerinden online yapın, paranızı hesaplı,<br />

güvenli ve hızlı bir şekilde memlekete ulaştıralım!<br />

Haftaiçi uzun çalışma<br />

saatlerimizle hizmetinizdeyiz.<br />

Ayrıca Viyana şubelerimiz<br />

Cumartesi günleri de açık!<br />

* Bireysel müşterilerin DenizBank A.Ş., İş Bankası ve Halk Bankası’na yaptıkları 200 Euro’ya kadar olan havaleleri için bir sonraki değişikliğe kadar geçerli ücret.<br />

Müşteri Hizmetleri 0800 88 66 00, www.denizbank.at<br />

DenizBank bir Sberbank grubu kuruluşudur.<br />

Entgeltliche Einschaltung


3 - AVUSTURYA<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

EKİM <strong>2017</strong><br />

"Kinder und Jugendliche schützen – Gewalt verhindern"<br />

Çocukları ve gençleri koruyalım<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

Viyana (OTS)- Kamu Savcılığı Kurumu<br />

her yıl yeni bir konuyu tartışmak<br />

üzere Sivil Toplum Kuruluşları<br />

(STK) forumunu düzenliyor. Geçtiğimiz<br />

günlerde düzenlenen bu yılki<br />

forumun teması "Çocuk ve gençleri<br />

koruyalım, şiddeti engelleyelim"<br />

oldu. Konunun odak noktası toplumsal<br />

dezavantajlı çocuk ve gençlerin<br />

Avusturya basınında haber<br />

yapılış biçimini gösteren bir araştırmaydı.<br />

Forumun konuşmacılarından<br />

hukukçu Günther Kräuter<br />

araştırmanın sonuçlarının korkutucu<br />

olduğunu dile getirdi. Basın<br />

analisti Maria Pernegger basında<br />

haber olarak çıkan olayların sadece<br />

%3’ünde çocuk ve gençlerin potansiyel<br />

ve kabiliyetleri üzerinde<br />

durulduğunu, tek taraflı haber<br />

yapılması nedeniyle gerçekle ilgisi<br />

olmayan bir resim çizildiğini bunun<br />

da haber konusu olan çocukları<br />

olumsuz etkilediğini, Birleşmiş Milletler<br />

(BM) Çocuk Hakları anlamında<br />

haber yapılmadığını belirtti.<br />

Toplum uzmanı Martin Schenk<br />

çocukların günlük hayatın gerçekliğinde<br />

göz önüne alınması gerektiğini<br />

(Yani: Hasta babasına bakarken<br />

ne durumda, rutubetli evde oturmak<br />

ona ne ifade ediyor, arkadaşları<br />

ile arası nasıl, annesi üç işte<br />

nasıl çalışıyor) söyledi. Ona göre<br />

mesele, ("Çocuk ne yapabilir, ne<br />

söylüyor ve neye ihtiyaç duyuyor?")<br />

çocuğun ne yapabileceğinin<br />

bilhassa teşvik edilmesiyle ilgili.<br />

Çocuk ve genç en iyi gelişme<br />

şartlarına ancak saygı gördüğü bir<br />

çevrede sahip olur.<br />

Viyana Üniversitesi Eğitim Bilimleri<br />

Enstitüsünden profesör Stefan<br />

Hopmann forumdaki sunumunda<br />

insan hakları eğitiminin konuyla ilgisine<br />

dikkat çekti: "En etkili insan<br />

hakları eğitimi çocuk haklarını dikkate<br />

almaktır. Çocuk aktif olarak<br />

haklarını talep etmeyi öğrenmelidir.<br />

Eğitim kurumları çocukları<br />

yetiştirerek nitelik kazandırırken<br />

sistematik olarak onları ciddiye<br />

alırlarsa müthiş etkili olurlar.<br />

Mesele sadece çocuklara bilgi<br />

kazandırma değil, bilakis bireysel<br />

yaşam koşulları ve diğer bireylerle<br />

nasıl anlaşacağı tecrübesidir."<br />

BM Çocuk Hakları Sözleşmesinin<br />

Uygulanması Odakta<br />

Temmuz 2012’den bu yana<br />

insan haklarının korunması ve desteklenmesinden<br />

sorumlu kurum,<br />

Kamu Savcılığıdır. Anayasal bu görevi<br />

yerine getirmek için bu kurum<br />

her sene güncel meseleleri konuşmak<br />

için STK forumu düzenliyor.<br />

Tam gün süren tartışma ve atölye<br />

çalışmaları (workshops) ile bu kez<br />

de BM Çocuk Hakları Sözleşmesinin<br />

uygulanması tartışıldı. Geçen yıl<br />

basın analisti MediaAffairs’den<br />

Maria Prenegger, Kamu Savcılığının<br />

işbirliğiyle engelli insanların<br />

basında konu edilmesini araştırdı.<br />

Bu çalışma Basın Bakanı Thomas<br />

Drozda’nın da katıldığı başbakanlıkta<br />

yapılan bir toplantıda sivil<br />

toplum temsilcilerine ve basın sorumlularına<br />

tanıtılmıştı.<br />

Sosyal yönden dezavantajlı çocukların<br />

nasıl haber yapıldığını gösteren<br />

yeni araştırmanın acil müdahalenin<br />

gerekliliğini ortaya koyduğunu<br />

savunan hukukçu Günther<br />

Kräuter, çocuk ve gençlerin potansiyel<br />

ve yeteneklerinin daha güçlü<br />

Volksanwalt Günther Kräuter:<br />

„Die Potentiale und Talente der Kinder und Jugendlichen<br />

müssen stärker sichtbar gemacht werden. Sie sollen und<br />

können selbst für sich sprechen!“<br />

bir şekilde açığa çıkarılmasını ve<br />

kendileri adına konuşabilmelerinin<br />

sağlanması gerektiğini söyledi.<br />

Çalışmanın ve STK forumunun<br />

sonuçları özel bir raporla meclise<br />

sunulacak. Yurt içinde ve dışında<br />

Kamu Savcılığının çocuk ve genç<br />

haklarıyla ilgili şu özel yayınları da<br />

talep görüyor: "Genç insanlar ve<br />

hakları" (Gertrude Brinek), "Okul<br />

sistemindeki çocuk kronik hasta"<br />

(Peter Fichtenbauer).<br />

KEINE<br />

HALBEN<br />

SACHEN!<br />

GANZTAGSSCHULE<br />

BEZAHLTE ANZEIGE<br />

Die Schule von heute muss nicht nur SchülerInnen, sondern auch PädagogInnen ein ideales Umfeld bieten.<br />

Denn auch die besten LehrerInnen können ihre Fähigkeiten nur dann optimal einsetzen, wenn sie dafür<br />

zeitgemäße Bedingungen vorfinden. Nur so können sie ihre SchülerInnen spielerisch auf die Welt von morgen<br />

vorbereiten. Das geht ganz einfach: Ganztagsschule. keine-halben-sachen.at


EKİM <strong>2017</strong><br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

AVUSTURYA - 4<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

Çocuk masum bir varlıktır, henüz<br />

dünyası kirlenmediği için, Allah`a<br />

daha yakındır. Suya benzer, doğal<br />

akışına bırakılırsa, zamanı geldiğinde<br />

su misali yatağını bulacaktır.<br />

Fıtratı dolayısıyla iyiye, doğruya<br />

eğilimlidir. Asıl sorun yanlış yaklaşımlardır<br />

ki, onu yanlışa sürükler.<br />

Yapamayacağı şeyleri istemek,<br />

yaptığı hatalara aşırı tepki vermek<br />

veya fiziksel, sözel şiddet uygulamak<br />

gibi. Yani, yanlış davranışa<br />

yanlış cevap vermek…<br />

Yanlış yapan çocuk doğrudan<br />

saptırılmış, rayından çıkarılmış<br />

çocuktur. Çünkü başka çıkar yol<br />

bulamamıştır. Yani onu yanlışa<br />

zorlayan etkenler mevcuttur.<br />

Hata yapmayan insan yoktur. Ama<br />

hatalarından öğrenmeyen insan<br />

çoktur. Hal böyleyken mühim<br />

olan, çocukları hatalarından dolayı<br />

ayıplayıp, günah ve cezalarla korkutmak<br />

yerine hata yapan çocuğa,<br />

hatalardan dersler çıkarıp doğruların<br />

öğrenileceği gerçeğini göstermek,<br />

sabır ve duayla Allah`tan<br />

yardım istemek, kısacası emek<br />

vermektir.<br />

Çocuğun dünyasındaki „hayatı„<br />

zorlaştırmamak lazım. Söylediği ile<br />

yaptığı birbirine uymayan büyükler,<br />

gerek anne-baba olsun, gerek<br />

”GegenHassimNetz”<br />

‘İnternette Nefrete Hayır’<br />

T.C. Dışişleri Bakanlığı Bregenz Başkonsolosluğu<br />

vatandaşlarımızın internet<br />

ortamında yaşayabileceği<br />

saldırılara karşı çok önemli bir açıklamada<br />

bulundu.<br />

Bregenz Başkonsolosluğu:<br />

Facebook’ta adınız “yabancı” olduğu<br />

için hakarete mi uğruyorsunuz?<br />

“Chat” yaparken cinsiyetiniz,<br />

kökeniniz ya da cinsel tercihinizden<br />

ötürü aşağılayıcı yorumlar mı alıyorsunuz?<br />

Forumlarda grubunuz<br />

hakkında şiddet eğilimli yazılar okuduğunuz<br />

için kendinizi tehdit altında<br />

mı hissediyorsunuz?<br />

Bu gibi durumlarda ”GegenHassim-<br />

Netz” (Web’de Nefrete Hayır) Danışmanlık<br />

Merkezi size yardımcı<br />

olabilir. Söz konusu merkez; nefret,<br />

karalama kampanyaları ve sibermobbing<br />

mağduru internet kullanıcılarının<br />

kendilerini bu eylemlerden<br />

nasıl koruyacakları ve eylemleri<br />

gerçekleştirenlere karşı nasıl mücadele<br />

edecekleri konusunda bilgi<br />

vermekte ve destek sağlamaktadır.<br />

Danışmanlık Merkezi’nin faaliyetleri,<br />

Avusturya’da ırk ayrımcılığıyla<br />

mücadele amacıyla kamu yararına<br />

hizmet veren bir dernek olan<br />

“ZARA”nın (“Zivilcourage und Anti-<br />

Rassismus-Arbeit”) hukuk ve psikososyal<br />

alanlarda eğitimli çalışanları<br />

tarafından yürütülmektedir.<br />

“ZARA”, 2000 yılından bu yana ırkçılık<br />

mağduru ve tanığı kişiler için<br />

danışmanlık hizmeti vermekte ve<br />

söz konusu kişilere ücretsiz olarak<br />

hukuki danışmanlık ve destek faaliyetleri<br />

sunmaktadır. “ZARA”, kuruluşundan<br />

bu yana sanal ortamda<br />

nefrete karşı mücadelede aktif rol<br />

almaktadır.”GegenHassimNetz”<br />

(Web’de Nefrete Hayır) Danışmanlık<br />

Merkezi ile siber-mobbing ve<br />

YASEMİN KARAGÖZ<br />

yasemin-ka@hotmail.com<br />

ÇOCUK DEYİP GEÇMEYELİM<br />

öğretmen veya din görevlisi veya<br />

çocuğun hayatında aktif rol alan<br />

başka insanlar, çocuğa, yalan<br />

söylemeyi, sözünde durmamayı<br />

öğretir. Çünkü çocuğun gözünden<br />

hiçbir şey kaçmaz. Yaşadıkları,<br />

hatta yaşadıklarının ona hissettirdikleri<br />

bilinç altında kalır. Çocukta<br />

ona göre davranışlar sergiler (iyi<br />

ya da kötü). Hepimizin yakınen<br />

bildiği bir hikâyade, Peygamber<br />

efendimizin secdedeyken, omuzuna<br />

çıkan torununu yere düşmesin<br />

diye kendiliğinden ininceye<br />

kadar beklemesi, düştüğünde bir<br />

yerinin acımasından korktuğu için<br />

değil de, çocuğun o acıyı camide<br />

hissederse, camiyi acı veren bir<br />

yer olarak hatırlayacağını düşündüğündendir.<br />

Bilinmezliklerle savaşır…<br />

Çocuklar, bilmediklerini, hayal<br />

dünyasında farklı objelerle tanımlar.<br />

Kendine yakın hissetiği insanları<br />

ve film karakterlerini örnek<br />

alabilir. Bu yüzden küçükken, sevilen<br />

kişilerden duyulan sözler ve<br />

davranışlar bilinçaltına kaydedilir<br />

ve zaman zaman günlük hayatında<br />

hal ve davranışlarına yansır.<br />

Çocuk bilmediği için sorar; öğrenmek<br />

ve anlamak için sorar. Bizi<br />

zorlayan sorular da olacaktır elbette;<br />

Allah nerede? Neye benzer,<br />

nerde yaşar? gibi. Öyle soru mu<br />

olur? Bunları sormak ayıp, günah...<br />

deyip geçiştirmek ya da onun anlayamayacağı<br />

bir dilden konuşmak<br />

yerine, en başta: Sen ne düşünüyorsun<br />

bu konuda? diyerek söze<br />

başlamak onun kafasında nasıl<br />

bir resim olduğunu bilmemize yarayacağından,<br />

oradan yola çıkmak,<br />

doyurucu bir cevap vermeye yardımcı<br />

olacaktır. Çocuk sorularına<br />

doğru ve anlaşılır cevap alamazsa,<br />

yanlış algılamasına ve kendi dünyasında<br />

yanlış şekillendirilmesine<br />

sebep olur. Topraktaki tohuma zamanında<br />

su vermeyince, var olan<br />

tohumun, yeşermeden kuruyup<br />

gitmesi gibi, doğru cevabı alamayan<br />

çocuğun öğrenme isteği de<br />

kırılmış olur.<br />

Dinen mesul olmadığı halde, alışabilir<br />

korkusuyla çocuklara helal<br />

olanları haramlaştırmak (yasaklamak)<br />

da aynı etkiyi yapar. Onun<br />

makul isteklerini törpülemek veya<br />

önüne geçmek, ilerki yaşlarda<br />

içinde kalan isteklerini tekrar yaşamak<br />

istemesine sebep olacaktır.<br />

Çocukken odasına astığı bir köpek<br />

resmi yüzünden „günahtır“ diyerek<br />

dayak atılan çocuğun, büyüdüğünde<br />

vücuduna köpek resmini<br />

dövme yaptırması gibi…<br />

Çocuk sahibi olanlar bilirler: Onu<br />

hayata hazırlamak bir vebaldir.<br />

Yaptığı güzel hareketlere değer<br />

verilmeyen, hataları büyütülerek<br />

kınanan, başkalarıyla kıyaslanarak<br />

küçük düşürülen çocuklar, bu<br />

olumsuzluk karşısında doğal olarak<br />

savunmaya geçecektir. Bu<br />

durum yalan söylemesine ya da<br />

olaylardan hiç bahsetmemesine,<br />

saklamasına sebep olacaktır.<br />

Bu ruh haliyle yaşamaya terkedilen<br />

çocukta kişilik bozuklukları,<br />

kin ve intikam alma hissi çoğalacağından,<br />

saldırgan ve zarar veren<br />

davranışlar sergiler. Bugün, karmaşık<br />

ve anlaşılması zor bir hayat<br />

yaşayan insanlara bakıldığında,<br />

geçmişinde bu tür sorunlar yaşadıkları<br />

görülür.<br />

„Ne kadar değerli insan gördüysem<br />

onların çocuğa değer verdiğini<br />

de gördüm. Çocuğa değer<br />

vermek bir lütuf değildir, insan<br />

olmanın gereğidir. Bu gerekliliğe<br />

önem veren ebeveynlerin çocukları<br />

hayatla barışık yaşar. Ne<br />

kadar sorunlu çocuk gördüysem,<br />

onların hepsinin çocuk deyip<br />

geçilmiş olduğunu gördüm.“<br />

der Pedagog Adem Güneş bir<br />

kitabında…<br />

Bregenz Başkonsolosluğu: İNTERNET ORTAMINDA SALDIRI VE NEFRET<br />

SUÇUNA MARUZ KALDIKLARINI DÜŞÜNEN VATANDAŞLARIMIZIN DİKKATİNE!<br />

İnternette Saldırı, Nefret ve<br />

Hakarete Karşı Başvuru Merkezi<br />

benzeri ayrımcılık türleriyle mücadele<br />

alanında hizmet portföyünü<br />

genişletmektedir (www.zara.or.at).<br />

“CounterAct” çevrimiçi platformu<br />

ile “ZARA”, internetteki nefret ve<br />

karalama kampanyalarına karşı<br />

hedef kitlesine bilgi, yöntem<br />

ve etkin mücadele konularında<br />

rehberlik etmektedir. Ayrıca, platform<br />

üzerinde muhtelif inisiyatif,<br />

kampanya, eğitim faaliyetleri<br />

ve internette nefret üzerine<br />

araştırma konularına dair genel<br />

bilgilere ulaşabilir; ücretsiz olarak<br />

office@zara.or.at adresinden<br />

e-mail yoluyla bilgi broşürü talep<br />

edebilirsiniz.<br />

(www.counteract.or.at)<br />

Sanal ortamda nefret suçuna maruz<br />

kaldıklarını düşünen vatandaşlarımızın<br />

başvurabileceği söz konusu<br />

merkez, müracaatçılara bu tür eylemlerle<br />

nasıl mücadele edecekleri<br />

konusunda yardım ve tavsiyede bulunmakta;<br />

internetteki yorumların<br />

suç unsuru içermesi halinde süratle<br />

savcılıkla temasa geçmekte, bunun<br />

yanı sıra sosyal medya kuruluşlarına<br />

da bilgi vererek bu tür<br />

yorumların yayından kaldırılmasını<br />

sağlamaktadır.<br />

Avusturya’dan<br />

Filistin’e<br />

1.5 Milyon<br />

Euro Destek<br />

A<br />

VRUP<br />

<strong>HABER</strong><br />

A<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

Gazete Kurucusu (Gründerin)<br />

Katrin VORHAUSER<br />

İmtiyaz Sahibi (Herausgeber und Inhaber)<br />

Mehmet İNAK<br />

Genel Yayın Yönetmeni (Chefredaktion)<br />

Hasan KESKİN<br />

Türkiye Temsilcisi<br />

Mag. Ahmet ZUBİ<br />

06.10.<strong>2017</strong> - 13.11.<strong>2017</strong><br />

SAYI: 69 EKiM <strong>2017</strong> - <strong>OKTOBER</strong> <strong>2017</strong> AUSGABE: 69<br />

ANSCHRIFT - ADRES<br />

<strong>HABER</strong> <strong>AVRUPA</strong> - <strong>EUROPA</strong> <strong>JOURNAL</strong><br />

Roßbachstr. 10 - 6020 Innsbruck<br />

© UNRWA Shirley De-Leon-Garnier<br />

Gazze'de görev yapan Birleşmiş<br />

Milletler Filistinli Mültecilere<br />

Yardım Ajansı (UNRWA), Avusturya<br />

Devleti’nden Batı Şeria ve<br />

Gazze’de Filistinlilerin sağlık ve<br />

bakım hizmetlerinde kullanılmak<br />

üzere 1.5 milyon euroluk<br />

bir yardım yapıldığını açıkladı.<br />

Yardım ajansından yapılan açıklamada,<br />

"Avusturya devleti,<br />

UNRWA'nın Avusturya Kalkınma<br />

Ajansı aracılığıyla Filistin<br />

topraklarındaki sağlık hizmetlerine<br />

yardım için 1.5 milyon euro<br />

bağışta bulundu. Söz konusu<br />

yardım ilaç ve tıbbi malzeme<br />

eksikliğinin giderilmesi, hastaların<br />

tedavi ve bakım hizmetleri<br />

için kullanılacak."<br />

Avusturya Kalkınma Ajansı<br />

Temsilcisi Dr. Andrea Nasi, "Her<br />

bir Filistinli mültecinin menfaati<br />

için UNRWA sağlık programını<br />

sürdürülebilir bir şekilde desteklemeyi<br />

devam edececeğiz."<br />

UNRWA Dış İlişkiler ve İletişim<br />

Departmanı Direktörü Françoise<br />

Vanni, "Filistinli mültecilerin<br />

sağlıklı yaşayabilmeleri için<br />

kapsamlı hizmetlere erişim sağlanması<br />

hayati bir adımdır ve<br />

Avusturya'ya desteklerinden<br />

ötürü içtenlikle teşekkür ederim"<br />

dedi.<br />

UNRWA Yardım Ajansı, Batı<br />

Şeria ve Gazze'de toplam 65<br />

sağlık merkezinde 2 milyondan<br />

fazla Filistinli mülteciye hizmet<br />

sunuyor. Her yaştan hastaya tedavi,<br />

bakım ve korunma imkânı<br />

sağlamaya çalışıyor.<br />

Baskı-Druck: Medien-Druck Salzburg GmbH<br />

Yayımlanan köşe yazıları ve reklamların içeriğinden<br />

gazetemiz sorumlu değildir.<br />

www.europa-journal.net - info@europa-journal.net<br />

R<br />

I<br />

E<br />

C H


5 - AVUSTURYA<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

EKİM <strong>2017</strong><br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

Yeşiller Partisi Milletvekili<br />

Ahmet Demir<br />

© Grünen Tirol<br />

2016’nın Kasım ayında Avusturya<br />

İş Piyasası Kurumu’nun (AMS) hesaplamalarında<br />

çocukları alakadar<br />

eden ödemelerde eksiklik olduğu ve<br />

bundan dolayı geri ödemeler yapılacağı<br />

belirtilmişti. Sosyal medyada<br />

Almanya’nın bir Türk Facebook<br />

grubu AMS’in yanısıra Avusturya<br />

Maliye Bakanlığı (Finanzamt) tarafından<br />

da geri ödemeler yapılması<br />

gerektiğine dair yanlış bilgi yaydı.<br />

Bunu duyan vatandaşlarımız hemen<br />

ertesi sabah Avusturya’nın çoğu<br />

yerinde bu devlet dairelerini birkaç<br />

kişinin kendi kafasına göre yazdığı<br />

asılsız başvurularla boğup, kapılarında<br />

kuyruklar oluşturdu.<br />

24 saat bile geçmemesine rağmen<br />

bu bilginin bu kadar hızla yayılması<br />

ve insanların ayaklanmasına sebep<br />

Oylarımızı<br />

kullanalım!<br />

Oylarımız boşa<br />

gitmesin!<br />

olması çok düşündürücü. O gün<br />

bazıları için bu bir kaç yüz Euro<br />

demekti. Bu onların en tabii hakkı.<br />

Buna kimsenin bir lafı yok. Ama<br />

farz edelim seçimler olsa ve biri gidin<br />

demokratik hakkınızı kullanın ve<br />

ülkenin kaderini sizde belirleyin<br />

dese, eminim günler geçse de bu<br />

haberi bir avuç insan duyar ve bunlar<br />

arasında yine yarısı bile oy kullanmaya<br />

gitmez.<br />

Biz hep burdan kaybettik ve kaybetmeye<br />

devam edeceğiz. Gelecek<br />

nesillere iyi bir altyapı, yaşanacak<br />

ve gelecek vaad eden bir dünya bırakmak<br />

istiyorsak lütfen 15 Ekim’de<br />

oy kullanmaya gidelim. Bunun bizlere<br />

ilk bakışta maddi bir getirisi<br />

olmasa da çocuklarımızın geleceği<br />

için en iyi yatırım olacaktır.<br />

Foto: BMWFW / Christian Lendl<br />

BM Mahrer und WKÖ-Schultz: Startschuss für „Unternehmerin macht Schule“<br />

Gençlerde Girişimcilik Ruhunu<br />

Uyandıracak Projeler Yolda<br />

Avusturya girişimcilik cazibesini arttırmaya devam<br />

etse de, henüz hak ettiği yere gelebilmiş değil.<br />

Bu olguyu değiştirmek ve gençlerde erken yaşlardan<br />

itibaren girişimciliği çekici kılmak ve bu ruhu<br />

uyandırmak için Ekonomi Bakanı Harald Mahrer,<br />

Ticaret Odası (WKÖ) başkan yardımcısı ve FiW<br />

başkanı Martha Schultz geçtiğimiz günlerde<br />

Viyana Business School’da Eğitim Bakanlığı’nın da<br />

desteğiyle “Okul girişimci yetiştirir” projesini<br />

başlattılar. Avusturya’nın her yerinden başarılı<br />

girişimciler, girişimcilik elçileri olarak, sunulan<br />

fırsatları ve genelde özgür düşünme ve hareketi<br />

cesaretlendiren mesajları vermek için okullara<br />

davet edilecekler.<br />

Bakan Harald Mahrer: “Dijitalleşme fırsatları<br />

tamamen yeni iş imkânları sunuyor. Bireysel<br />

girişimciliğe adım atmak hiç bu kadar heyecanlı<br />

olmamıştı. Bunun için bizler genç insanları<br />

inisiyatiflerimizle teşvik etmek istiyoruz.”<br />

Schultz’un konu hakkındaki ifadeleri ise şöyle:<br />

“Avusturya’da daha çok girişimcilik ruhuna ihtiyacımız<br />

var. Son bir araştırmaya göre (GUESS) üniversiteyi<br />

bitirenlerin sadece %5’i kendi işini<br />

kurmak istiyor ve bu oran 5 yıllık bir iş tecrübesinden<br />

sonra %23’e ulaşıyor. Bu sonuç bize<br />

gösteriyor ki gençlerimizi daha erken yaşta<br />

yönlendirmeliyiz. Gençlerin büyük bir kısmında<br />

meslek seçimi düşünceleri daha okullarda<br />

oluşmaya başladığı için girişimciliği okullara<br />

götürmek zorundayız ve erkenden onları girişimci<br />

bir kariyer için motive etmeliyiz.”<br />

Proje okullara, bir işletmeciyi davet ederek ilk<br />

elden öğrencilere girişimcilik fırsatları ve zorlukları<br />

hakkında bilgi edinme imkânı tanıyor.<br />

Informationen zum Projekt und praktische Unterlagen unter<br />

www.wko.at/Content.Node/kampagnen/unternehmerinmachtschule/start.html<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

Entgeltliche Einschaltung


2018 Otoban Pulu<br />

(Vinyet) fiyatları<br />

belli oldu<br />

Avusturya'da otoyol<br />

pullarının 2018 yılı<br />

satış fiyatları ASFI-<br />

NAG tarafından açıklandı.<br />

Buna göre<br />

senelik otoyol pulu<br />

<strong>2017</strong> yılına göre 0,90<br />

euro cent artışla<br />

87,30 eurodan, 2 aylık 26,20 ve on günlük vinyet<br />

de 9,00 eurodan satışa sunuluyor. <strong>2017</strong>’ye<br />

ait otoban pullarının 31 Ocak 2018’ye kadar geçerli<br />

olacağını açıklayan ASFINAG yetkilileri en<br />

geç 1 Şubat’tan itibaren yeni otoban pullarının<br />

araçlara yapıştırılması gerektiğini, aksi taktirde<br />

ücretli yollara vinyetsiz çıkan sürücülere cezai<br />

işlem uygulanacağı hatırlatmasını yaptılar.<br />

DİJİTAL VİNYET: Kasım’dan itibaren dijital<br />

otoyol pulu başvurusunda bulunabilirsiniz.<br />

Neue Tarife 2018 für Pkw<br />

(bzw. alle zweispurigen Kfz bis 3,5t hzG):<br />

10-Tages-Vignette: EUR 9,00<br />

2-Monats-Vignette: EUR 26,20<br />

Jahresvignette: EUR 87,30<br />

Neue Tarife 2018 für Motorräder (einspurige Kfz):<br />

10-Tages-Vignette: EUR 5,20<br />

2-Monats-Vignette: EUR 13,10<br />

Jahresvignette: EUR 34,70<br />

FOTO: ASFINAG<br />

Avusturya'da Peçe Yasağı<br />

1 Ekim’de Başladı<br />

Avusturya'da tartışmalara neden<br />

olan, kamusal alanda yüzün<br />

tanınmayacak şekilde örtülmesini<br />

yasaklayan ve "burka yasağı"<br />

olarak da bilinen yasanın<br />

Ekim başından itibaren yürürlüğe<br />

girmesi ile yeni bir dönem<br />

başladı.<br />

İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan<br />

açıklamaya göre, 1 Ekim'de<br />

yürürlüğe giren yeni yasaya<br />

göre, yüz tanınmayacak şekilde<br />

örtülemeyecek. Kamuoyunda<br />

"burka yasağı" olarak bilinen<br />

yeni uygulama ile polis yasağa<br />

uymayan kişiye 150 euroya<br />

kadar para cezası verebilecek.<br />

Ancak cezai işleme geçmeden<br />

önce peçe takan ve benzer kıyafetler<br />

giyen kişiler emniyet güçleri<br />

tarafından yeni yasayla ilgili<br />

bilgilendirilecek.<br />

4DİLDE BROŞÜR<br />

İçişleri Bakanlığı, Avusturya'da<br />

yüzün tamamen örtülmesinin<br />

yasaklandığını anlatan Almanca,<br />

İngilizce, Türkçe ve Arapça bilgilendirme<br />

metni hazırlandığını<br />

ve başta havalimanları olmak<br />

üzere bireylere öncelikli olarak<br />

bu metinlerin verileceğini ve<br />

kanun hakkında bu kişilerin<br />

bilgilendirileceğini açıkladı.<br />

YASANIN KAPSAMI<br />

Bakanlık yetkilileri yasağın, topluma<br />

açık bütün alanların yanı<br />

sıra otobüs, tren, uçak ve gemi<br />

gibi toplu taşıma araçlarını da<br />

kapsadığını, yüzü tamamen<br />

örten peçe, kask, bere ve<br />

maske gibi unsurların çıkarılarak<br />

bireyin yüz kısmının (çenenin alt<br />

kısmından, alının üst kısmına<br />

kadar) görünür şekilde olması<br />

gerektiğini vurguladı.<br />

İlk etapta uyarılacak bireyler,<br />

bu unsurları taşımakta diretirse<br />

150 euroya kadar para cezası<br />

alacak. Yüzünü açmayı kabul<br />

etmeyenler ise karakola götürülecek.<br />

POLİS SENDİKASINDAN<br />

BAKANLIĞA ELEŞTİRİ<br />

Yeni kanunun polisleri ilgilendiren<br />

birçok kısmının çok açık<br />

olmadığını vurgulayan Polis<br />

Sendikası’ndan Hermann Greylinger,<br />

İçişleri Bakanlığı’nın kendilerini<br />

bilgilendirmediği ve<br />

yasanın uygulayıcısı olan polislere<br />

yönelik hukuki güvence<br />

sağlanması gerektiğini vurguladı.<br />

Greylinger, tam olarak yönetmelik<br />

belli olmazsa birçok<br />

memurun sorunlarla karşılaşacağını<br />

vurguladı.<br />

BAKANLIK HERŞEY AÇIK<br />

İçişleri Bakanlığı sözcüsü Karl-<br />

Heinz Grundböck, ‘Polisler gerekli<br />

şekilde bilgilendirilmeye<br />

başlandı ve kanun tamamen<br />

açıktır. Ayrıca hangi durumlarda<br />

cezai işlem yapılacağı, tıpkı hız<br />

sınırını aşan birine uygulanan<br />

yaptırım gibi bellidir. 4 dilde<br />

broşürler de bu konuda polislere<br />

yardımcı olacaktır.’<br />

CEZAYİRLİ İŞADAMI:<br />

‘CEZALARI BEN ÖDERİM’<br />

Avrupa'daki tesettür yasakları<br />

kapsamındaki para cezalarını<br />

ödemek için fon oluşturan<br />

Cezayir asıllı Fransız işadamı<br />

Rachid Nekkaz, hedefinin peçeyi<br />

değil sadece dini özgürlükleri<br />

savunmak olduğunu ve bu<br />

bağlamda bütün cezaları ödeyebileceğini<br />

açıkladı.<br />

© BMI


EKİM <strong>2017</strong><br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

AVUSTURYA - 8<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

© Parlamentsdirektion / PHOTO SIMONIS<br />

Nurten YILMAZ<br />

Abgeordnete zum Nationalrat (SPÖ)<br />

nurten.yilmaz@parlament.gv.at<br />

Miteinander<br />

unsere Zukunft<br />

gestalten<br />

Egal ob Menschen hier geboren wurden,<br />

nach Österreich geflüchtet sind oder als<br />

EU-BürgerInnen einpendeln. Soziale<br />

Herausforderungen, die Migration und<br />

Integration mit sich bringt, können<br />

wir nur miteinander bewältigen. Integrationspolitik<br />

schafft Chancen und Zuversicht.<br />

Jede Person hat das Recht auf ein<br />

gutes Leben, ein Leben in Würde und in<br />

ökonomischer Selbstbestimmung. Damit<br />

das gelingt müssen wir PolitikerInnen<br />

die Rahmenbedingungen schaffen: niederschwellige<br />

Bildungseinrichtungen, individuell<br />

abgestimmte Kursangebote,<br />

AMS-Qualifizierungsmaßnahmen, die<br />

Stärken stärken und Schwächen schwächen.<br />

Das gilt besonders für Frauen: Wir<br />

müssen sie zur ökonomischen Selbstständigkeit<br />

befähigen und konsequent<br />

für die Rechte der Frauen eintreten. Egal<br />

woher jemand kommt, es gibt keine<br />

Rechtfertigung für Gewalt an Frauen<br />

oder Kindern.<br />

Mit dem Integrationsjahr, das mit<br />

September in Kraft getreten ist, schaffen<br />

wir erstmals Strukturen, mit denen wir<br />

unseren Wiener Zugang „Integration von<br />

Anfang an“ österreichweit implementieren.<br />

Die Chancen einer Person dürfen<br />

nicht davon abhängen, wo man in Österreich<br />

lebt. Da braucht es Integrationsstrukturen,<br />

die vom ersten Tag an legal<br />

aufhältige Personen unterstützen. Damit<br />

sich alle zurecht finden. Damit alle<br />

wissen, wie unser Land tickt. Das will ich<br />

vorantreiben. Dazu sollten wir auch die<br />

Integrationsagenden in andere Hände<br />

legen. In Hände, die an pragmatischer<br />

und wirklicher Integrationspolitik überhaupt<br />

interessiert sind, und nicht – wie<br />

bisher Sebastian Kurz – über Schlagzeilen<br />

Stimmungen vergiften und das<br />

Thema Integration einzig zur Selbstprofilierung<br />

nutzen.<br />

Als SPÖ-Integrationssprecherin setze ich<br />

mich dafür ein, dass alle Menschen sich<br />

mit Respekt und auf Augenhöhe begegnen.<br />

Jeder Mensch in Österreich hat<br />

Anerkennung verdient. Wenn wir aufeinander<br />

schauen und miteinander an<br />

unserer Zukunft arbeiten, ist ein Zusammenleben<br />

in Würde und Vielfalt möglich.<br />

Das ist die Erfolgsgeschichte Österreichs.<br />

Und an dieser Geschichte möchte ich<br />

auch die nächsten 5 Jahre weiterwirken.<br />

Sie wohnen in Ottakring, Hernals, Währing<br />

oder Döbling? Mit einer Stimme<br />

für die SPÖ und einer Vorzugsstimme<br />

für mich (Platz 1) können Sie mich<br />

unterstützen.<br />

Erstmals über 6,4 Millionen Wahlberechtigte<br />

Avusturya’da seçmen<br />

sayısı rekor seviyede<br />

Seçmen listelerinin açıklanmasından sonra ortaya<br />

çıkan oy kullanabileceklerin sayısı 6.4<br />

milyonu geçerek tüm zamanların rekor seviyesine<br />

ulaştı. İçişleri Bakanlığının son resmi<br />

verilerine göre seçmen sayısı 6.401.304.<br />

Seçmenlerin artışı en çok erkekler ve yurt<br />

dışında yaşayan Avusturyalılarda oldu. Kadın<br />

seçmen sayısında 2016 Cumhurbaşkanı seçiminden<br />

sonra ikinci kez bir azalma görülmesine<br />

rağmen seçmen oranı erkeklerinkinden<br />

yüksek kaldı (%51.67). Kadın seçmen oranı<br />

2013 yılı genel seçimlerinde göre %0.006<br />

(2.105 kişi) azalırken, erkek seçmen oranında<br />

ise artış %0,62 (19.101 kişi) oldu.<br />

60 bin ‘Yurt Dışı’ Avusturyalı...<br />

Yeni seçmen listesinde 4.210 yeni yurt dışı<br />

Avusturyalı yer aldı. 2013 genel seçimlerinde<br />

18.362 olan sayı 15 Ekim'de yapılacak genel<br />

seçimde 60.749’a yükseldi. Yurt dışı oyların<br />

siyasal etkisi şimdilik çok az, bu seçmenlerin<br />

oranı %0.95. Tahminen 350-400 bin yurt dışı<br />

Avusturyalının genel seçimlerde oy kullanabileceği<br />

hesaplanıyor. Bu büyüklük Kärnten<br />

(440.207 seçmen) ve Salzburg (395.720 seçmen)<br />

arasına yerleşiyor. En az seçmen sayısı<br />

Burgenland’ta (232.740), en fazla Aşağı Avusturya’da<br />

(1.289.119). Viyana’nın nüfusu daha<br />

fazla olmasına karşı hatırı sayılır sayıda göçmenin<br />

Avusturya vatandaşı olmamasından<br />

dolayı seçmen sayısı (1.154.184) Aşağı Avusturya’dan<br />

az. Yukarı Avusturya (1.103.664),<br />

Steiermark (969.653). Steiermark’ta da Kärnten<br />

ve Viyana eyaletlerinde olduğu gibi seçmen<br />

sayısında 2013 genel seçimleri ve 2016<br />

Cumhurbaşkanlığı seçimine göre bir düşüş<br />

var. Vorarlberg seçmen sayısı en fazla artan<br />

eyalet (%0.44) olmasına karşın 272.903 seçmeniyle<br />

sondan ikinci sırada, Tirol ise 543.114<br />

seçmeniyle eyaletler arasında 5. sırada yer<br />

alıyor.<br />

© BMI / Gerd Pachauer


<strong>OKTOBER</strong> <strong>2017</strong><br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

INTEGRATION / SPRACHE - 9<br />

oder<br />

Geld zurück! 1<br />

Immer für Sie & Ihr Kind da - für alle Schulklassen und<br />

alle Fächer von der Volksschule bis zur Matura!<br />

Herzaman sizin ve çocuğunuz için burada - bütün<br />

sınıflar ve dersler için, İlkokul‘dan Matura‘ya kadar.<br />

Rechtzeitig aktiv werden:<br />

Gezieltes & intensives Training<br />

für die Zentralmatura!<br />

Şimdi aktif bir şekilde, hedefe<br />

odaklı ve yoğun bir eğitim<br />

ile Yeni Sınav Sistemi‘ne<br />

(Zentralmatura) hazırlanın.<br />

Nur für Neukunden: Testen Sie 2 kostenlose Schnupperstunden!<br />

Sadece yeni öğrenciler için: 2 ücretsiz deneme saatine katılabilirsiniz.<br />

1 Sondertarif: Aktionsbedingungen unter www.schuelerhilfe.at/fuenfwegodergeldzurueck.<br />

INNSBRUCK, Salurner Str. 18, 0512 / 570557<br />

HALL, Stadtgraben 1, 05223 / 52737<br />

SCHWAZ, Münchner Str. 48, 05242 / 61077<br />

WÖRGL, Speckbacherstr. 8, 05332 / 77951<br />

TELFS, Obermarktstr. 2, 05262 / 63376<br />

WWW.SCHUELERHILFE.AT<br />

Statement von<br />

Sebastian Kurz,<br />

Außen- und Integrationsminister<br />

Integration<br />

im Gespräch<br />

Der Österreichische Integrationsfonds (ÖIF)<br />

widmet sich diesen Herbst ganz den Themen<br />

Migration, Integration, Islam und Zusammenhalt<br />

Der ÖIF veranstaltet diesen Herbst zahlreiche<br />

Veranstaltungen, bei denen mit namhaften<br />

ExpertInnen über aktuelle Themen<br />

der Integrationsdebatte diskutiert wird:<br />

die Entwicklung eines Islams europäischer<br />

Prägung, die Integration von Frauen mit<br />

Migrationshintergrund, Herausforderungen<br />

der Integration muslimischer Flüchtlinge<br />

und wie ein friedliches Zusammenleben in<br />

Zukunft gesichert werden kann.<br />

Im Rahmen der bereits stattgefundenen<br />

Gesprächsreihe „Integration und Islam“<br />

setzten sich ExpertInnen wie Mouhanad<br />

Khorchide, Hamed Abdel-Samad, Seyran<br />

Ateş, Karin Kneissl, Nina Scholz und Carla<br />

Amina Baghajati mit den Schwierigkeiten<br />

unterschiedlicher Wertehaltungen und<br />

deren Auswirkungen auf erfolgreiche Integration<br />

auseinander. In der Gesprächsrunde<br />

mit Seyran Ateş, Imamin und Gründerin<br />

einer liberalen Moschee, sowie Nahostexpertin<br />

Karin Kneissl wurde insbesondere<br />

die Gleichberechtigung der Frauen als wichtiger<br />

Faktor für die gesamte Gesellschaft<br />

thematisiert.<br />

Unter dem Motto „Gesellschaft im<br />

Wandel: Was hält uns zusammen?“<br />

werden im Oktober und November weitere<br />

ExpertInnen zum Gespräch mit „Die<br />

Presse“- Chefredakteur Rainer Novak<br />

eingeladen. Mit Philosoph Konrad Paul<br />

Liessmann werden am 10. Oktober Auswirkungen<br />

von Migration und Integration auf<br />

den gesellschaftlichen Zusammenhalt thematisiert.<br />

Im Gespräch mit Alice Schwarzer,<br />

Chefredakteurin der „EMMA“, am 17.<br />

November liegt der Fokus bei der Integration<br />

von muslimischen Frauen vor dem<br />

Hintergrund patriarchaler Strukturen und<br />

des politischen Islam.<br />

Die Veranstaltungen sind mit persönlicher Anmeldung öffentlich zugänglich.<br />

Das laufende Programm ist auf der Website des ÖIF abzurufen unter<br />

www.integrationsfonds.at/veranstaltungen<br />

© Felicitas Matern / feelimage.at<br />

Entgeltliche Einschaltung<br />

Die Sprache des Kindes in uns<br />

von Mag. Zwetelina Ortega<br />

Wie mehrsprachige Erziehung funktioniert,<br />

wenn Eltern Deutsch besser sprechen als die Muttersprache<br />

Ich gehöre zusammen mit einer Menge Jungeltern<br />

zu der zweiten Generation Migrantinnen<br />

und Migranten in Österreich. Wir sind Kinder<br />

derjenigen, die tatsächlich ausgewandert<br />

sind. Wir sind in Österreich geboren oder<br />

waren noch sehr jung, als wir hierherkamen.<br />

Ich selbst war im Volksschulalter. Für uns ist<br />

Deutsch eine weitere Muttersprache neben<br />

der unserer Eltern. Wir wurden auf Deutsch<br />

eingeschult, haben auf Deutsch unsere Ausbildung<br />

absolviert und unsere berufliche Laufbahn<br />

gestartet. Deutsch ist für uns zentral im<br />

Alltag. Und wenn es darum geht, komplexe<br />

Sachverhalte zu besprechen, sind wir auf<br />

Deutsch besser und eloquenter.<br />

Die Entscheidung<br />

Es kommt der Moment der Entscheidung,<br />

wenn das erste Kind in unser Leben tritt. In<br />

welcher Sprache sollen wir mit unserem Kind<br />

sprechen? Auf Deutsch, weil es unsere stärkere<br />

Sprache ist? Oder doch in der Sprache unserer<br />

eigenen Eltern, um dem Kind eine weitere<br />

sprachliche und kulturelle Chance zu eröffnen,<br />

um es mit all den Kosewörtern zu überhäufen,<br />

wie es damals unsere Eltern mit uns getan<br />

haben? Es ist keine leichte Entscheidung.<br />

Kommende Termine für Eltern:<br />

Es gibt vieles, was für beide Möglichkeiten<br />

spricht. Die größte Angst, die Eltern der<br />

zweiten Generation haben, ist, dass sie selbst<br />

nicht mehr die Sprache ihrer Eltern gut genug<br />

können, um sie ihren eigenen Kindern weiterzugeben.<br />

Mit dem Kind mitwachsen<br />

Eine Mutter erzählte mir, dass sie in Österreich<br />

geboren wurde, als Tochter einer thailändischen<br />

Mutter und eines österreichischen<br />

Vaters. Sie hatte sich entschieden, mit ihrem<br />

Kind Thai zu sprechen, denn sonst hätte es<br />

keine Chance, diese Sprache zu lernen. "Am<br />

Anfang war es komisch", sagte sie, "aber auch<br />

schön, es hat viele Erinnerungen an meine<br />

eigene Kindheit mit meiner Mutter wachgerufen.<br />

Und der Umgang mit ihr intensivierte sich.<br />

Nach einigen Wochen war es das Natürlichste<br />

der Welt für mich, mein Kind auf Thai anzusprechen."<br />

Eine andere Mutter erzählte mir,<br />

seitdem ihr Sohn in den Kindergarten gehe, sei<br />

sein Wortschatz auf Deutsch explodiert, und<br />

sie könne kaum mit dem Kroatischen mithalten:<br />

"Ich muss oft überlegen – wie hieß das<br />

nochmals auf Kroatisch? Ich merke richtig, wie<br />

ich sprachlich mit meinem Kind mitwachse.<br />

I am educating my child in a multilingual way: Samstag, 21.10.<strong>2017</strong>, 10.00 - 14.00 Uhr<br />

Mehrsprachige Erziehung von Geburt an: Freitag, 24.11.<strong>2017</strong>, 12.00 - 16.00 Uhr<br />

Damit ich ihm den reichen Wortschatz bieten<br />

kann, entwickle ich mich selbst sprachlich<br />

weiter." Und genau das ist das Geheimnis, um<br />

mit dieser Angst umzugehen. Wir selbst müssen<br />

an unserer Sprache arbeiten, damit wir<br />

unsere Kinder fördern können – und wir müssen<br />

authentisch sein. Zugeben, wenn einem<br />

ein Wort nicht einfällt – man kennt es meist,<br />

aber es liegt vergraben unter der Last jahrelanger<br />

Nichtverwendung. Gemeinsam mit<br />

unserem Kind können wir das Wörterbuch<br />

aufschlagen, googeln, oder wie auch immer<br />

nachsehen, und gemeinsam dazulernen.<br />

Sprache und Gefühl<br />

Es hört sich nach großem Mehraufwand an,<br />

das kann man nicht leugnen. Aber wir vermitteln<br />

mit Sprache noch so viel mehr als Wortschatz<br />

und Grammatik, zum Beispiel Gefühle,<br />

die wir als Kinder von unseren Eltern in ihrer<br />

Sprache bekommen haben. In dieser Sprache<br />

wurden wir in den Schlaf gewiegt, wurden wir<br />

liebkost und getröstet. Es ist die Sprache, in der<br />

das Kind in uns Liebe und Geborgenheit von<br />

den Eltern erfahren hat. Wir müssen nicht alles<br />

alleine bewältigen, wenn es um die sprachliche<br />

Erziehung unseres Kindes geht. Wir haben das<br />

Zur Autorin:<br />

Mag. Zwetelina Ortega ist Sprachwissenschaftlerin, Autorin<br />

und Expertin für Mehrsprachigkeit. Sie ist Gründerin des<br />

"Beratungszentrum Linguamulti - mehrsprachige Erziehung<br />

und kreative Sprachförderung" (www.linguamulti.at).<br />

Dort bietet sie individuelle Beratung und Workshops für<br />

mehrsprachige Erziehung an und arbeitet mit Eltern,<br />

PädagogInnen und Kindern. Ortega ist mit Bulgarisch,<br />

Spanisch und Deutsch aufgewachsen. In diesen drei Sprachen<br />

verfasst sie auch ihre literarischen Texte. 2012 erschien der<br />

Gedichtband "Aз und tú" (Edition Yara).<br />

Sie lehrt an der Universität Wien und leitet unter anderem<br />

Fortbildungen an der Pädagogischen Hochschule Wien,<br />

dem Landesinstitut für Schule in Bremen etc.<br />

Kontakt: z.ortega@linguamulti.at oder +436769669775<br />

Glück, dass es in Österreich eine Reihe von<br />

Angeboten gibt, die wir nutzen können!<br />

Ursprünglich erschienen am 15.2.2016 www.derstandard.at<br />

Beratungszentrum Linguamulti - mehrsprachige Erziehung und kreative Sprachförderung,<br />

Beratung und Workshops für mehrsprachige Erziehung<br />

Therapiezentrum Gersthof, Klostergasse 31-33, 1180 Wien<br />

Anmeldung ist erforderlich: z.ortega@linguamulti.at oder +436769669775<br />

© Magdalena Possert


<strong>OKTOBER</strong> <strong>2017</strong><br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

JUGEND UND AUSBILDUNG - 10<br />

10.000ster Schüler besuchte Talente-Check<br />

Testzentrum übertrifft Erwartungen<br />

(LK) Fit für die berufliche Zukunft! Kürzlich absolvierte<br />

der 10.000ste Schüler den Talente-<br />

Check im Testzentrum der Wirtschaftskammer<br />

Salzburg. Khalil Khalilov von der Neuen<br />

Mittelschule Hallein Stadt absolvierte die<br />

Teststrecke, die Aufschluss über persönliche<br />

Begabungen und Talente gibt. "Ich finde es toll,<br />

dass ich meine Fähigkeiten hier überprüfen lassen<br />

kann. Das ist für meine weitere Bildungsund<br />

Berufswahl eine große Hilfe." Auf einer<br />

Fläche von mehr als 700 Quadratmetern<br />

verteilen sich mehr als 30 Stationen, die das<br />

Wesentliche an den Tag fördern: die Talente<br />

und Potenziale der jungen Testpersonen.<br />

Stärken und Fähigkeiten erkennen und so die<br />

eigenen Erfolgschancen erhöhen: Unter diesem<br />

Motto wird Schülerinnen und Schülern<br />

seit Herbst 2015 im Bundesland Salzburg der<br />

Talente-Check angeboten.<br />

Allein im vergangenen Jahr 2016 haben sich<br />

5.552 Schülerinnen und Schüler (inklusive der<br />

Schülerinnen und Schüler der Polytechnischen<br />

Schulen) am Talente-Check beteiligt. Damit<br />

wurden 88 Prozent der Zielgruppe der Schüler<br />

Foto: www.neumayr.cc<br />

in der 8. Schulstufe erreicht. 85,8 Prozent der<br />

getesteten Schülerinnen und Schüler kamen<br />

zum anschließenden Beratungsgespräch. Sehr<br />

positiv ist auch die Bewertung, die die teilnehmenden<br />

Schülerinnen und Schüler sowie<br />

deren Eltern abgaben: So wurde die Beratung<br />

mit dem Wert 1,2 auf der Schulnotenskala<br />

beurteilt.<br />

Zuerst durch den Test-Parcours<br />

und dann in die Beratung<br />

Für den Talente-Check hat die Wirtschaftskammer<br />

rund drei Millionen Euro in einen 700<br />

Quadratmeter großen Test-Parcours investiert.<br />

In diesem Parcours werden in etwa vier Stunden<br />

Interessen, Intelligenz und Leistungsvermögen<br />

genauso abgefragt wie technisches<br />

Verständnis oder manuelles Geschick. In der<br />

Pause wird Energie getankt, eine Boulderwand<br />

und Spiele sorgen für Ablenkung und Entspannung.<br />

Nach Abschluss des Tests werden die Ergebnisse<br />

und deren Interpretation in Einzelgesprächen<br />

mit den Jugendlichen und ihren<br />

Erziehungsberechtigten besprochen.<br />

Kurzfilmbewerb für Jugendliche<br />

"Smart up your Life“<br />

Smart up Your Life!<br />

Filmen, einreichen, gewinnen!<br />

Gefragt sind eure Ideen zum Thema<br />

„Aufeinander Zugehen: Flucht – Interkultur – Zusammenleben“<br />

• Für oö. Jugendliche von 12 bis 19 Jahren<br />

• Einreichschluss: 16. Februar 2018<br />

• begleitende Video-Workshops buchbar<br />

Unter dem Motto „Smart up your life“<br />

laden Welthaus Linz und der Verein „Land<br />

der Menschen“ Jugendliche ein, mit<br />

dem Smartphone Kurzfilme rund um das<br />

Thema „Aufeinander Zugehen: Flucht.Interkultur.Zusammenleben“<br />

zu drehen und einzureichen.<br />

Die Aktion läuft bis 16. Februar<br />

2018 und wird vom Land OÖ unterstützt.<br />

Jahr der Vielfalt<br />

Um Begegnungen verschiedenster Menschen<br />

zu fördern, hat LR Anschober im<br />

Mai das „Jahr der Vielfalt“ in OÖ ins Leben<br />

gerufen: Kurz vor Halbzeit haben bereits<br />

über 60 Initiativen, Gemeinden und Vereine<br />

mit mehr als 70 Veranstaltungen und<br />

Projekten zu einem Erfolg beigetragen:<br />

vom Sportclub über Sprachcafés bis hin<br />

zu Filmabenden und traditionellen Festen<br />

und Festivals. Zwischenbilanz: Genauso<br />

vielfältig wie Oberösterreich und seine<br />

Bevölkerung ist, so vielfältig sind auch<br />

www.smartupyourlife.at<br />

www.facebook.com/Smartupyourlife.at<br />

die Veranstaltungen, so vielfältig ist das<br />

Miteinander.<br />

Der neue Kurzfilmwettbewerb zum Themenrahmen<br />

Flucht.Interkultur.Zusammenleben<br />

ist ein Teil davon und bietet Jugendlichen<br />

die Möglichkeit, von Fluchtgeschichten bis<br />

zum täglichen Miteinander, künstlerisch<br />

aktiv zu werden.<br />

Zum Projekt<br />

Für das Projekt „Smart up your Life“ laden<br />

wir oö. Jugendliche im Alter von 12 bis 19<br />

Jahren ein, bis einschließlich 16. Februar<br />

2018 mit ihren Smartphones Kurzfilme rund<br />

um das Thema: Aufeinander Zugehen:<br />

Flucht.Interkultur.Zusammenleben zu drehen<br />

und einzureichen. Damit bieten wir<br />

einen unkonventionellen Zugang zur Bildungsarbeit<br />

an, mit der speziellen Ausrichtung,<br />

neue Medien und globales Lernen<br />

zu vereinen.<br />

www.smartupyourlife.at<br />

© Welthaus Linz<br />

Standort Oberösterreich braucht die Potenziale der Jugendlichen:<br />

Messe „Jugend & Beruf“<br />

Orientierungshilfe ist gefragt:<br />

„Aus vielen Gesprächen und Rückmeldungen<br />

wissen wir, dass sowohl die Jugendlichen als<br />

auch deren Eltern oftmals aufgrund der Vielzahl<br />

an Schul- und Ausbildungsmöglichkeiten<br />

bei ihrer Entscheidung überfordert sind.“, so<br />

WKOÖ-Präsidentin Doris Hummer.<br />

Die Messe „Jugend & Beruf“ in Wels bietet<br />

den Jugendlichen und deren Eltern eine umfassende<br />

Orientierungshilfe, man kann sich<br />

über 200 Lehrberufe, mehr als 20 Schularten<br />

und unzählige Studien-, Aus- und Weiterbildungsmöglichkeiten<br />

informieren. Außerdem<br />

bietet die Messe direkte Einblicke in die<br />

verschiedensten Berufswelten. Rund 100 Ausbildungsbetriebe<br />

und zahlreiche Branchenvertretungen<br />

zeigen Berufsbilder, in denen<br />

man vor Ort seine eigenen Fähigkeiten diesbezüglich<br />

ausprobieren kann. Heuer nehmen<br />

269 Aussteller aus den vielfältigsten Bereichen<br />

teil.<br />

Ausstellungsbereiche<br />

Auf rund 15.000 m² Ausstellungsfläche präsentieren<br />

sich auf dem Welser Messegelände<br />

folgende Messebereiche:<br />

„Lehre“: In den Hallen 3 und 4 wird in „lebenden<br />

Werkstätten“ ein praktischer Einblick in<br />

die Berufswelt gegeben.<br />

Branchenvertretungen, Berufsschulen und<br />

Lehrlinge stehen für Informationen und Auskünfte<br />

gerne zur Verfügung.<br />

„Ausbildungsbetriebe“: Betriebe unterschiedlichster<br />

Branchen stellen sich in den<br />

Hallen 1, 5 und 6 persönlich vor.<br />

Interessierte Jugendliche erfahren direkt von<br />

den Ausstellern bzw. deren Lehrlingen alles<br />

über die Ausbildungs- und Karrieremöglichkeiten<br />

im Betrieb.<br />

„Schule“: In den Hallen 6, 7 und 8 geben<br />

Schüler/-innen Einblick in ihren spannenden<br />

Schulalltag. Es präsentieren sich oberösterreichische<br />

Schulen und zusätzliche Bildungseinrichtungen<br />

anderer Bundesländer.<br />

Öffnungszeiten<br />

11.10. - 14.10.<strong>2017</strong>:<br />

Miwoch und Donnerstag 8:30 Uhr – 15:00 Uhr<br />

Freitag 8:30 Uhr – 17:00 Uhr<br />

Samstag 8:30 Uhr – 16:00 Uhr<br />

Eintri frei!<br />

„Studium & Fachausbildung“: In den Hallen<br />

6, 7und 8 OG beraten Experten über Ausbildungswege,<br />

Studienwahl, Studiendauer und<br />

Berufsaussichten.<br />

„Berufs- und Bildungsberatung“: In den<br />

Hallen 1 und 5 präsentieren sich Aussteller,<br />

die über ein sehr breit gefächertes Informations-<br />

und Beratungsangebot verfügen. Hier<br />

erfährt man alles über die Möglichkeiten,<br />

um die eigenen Stärken und Interessen<br />

kennenzulernen.<br />

Weitere Informationen finden Sie unter<br />

www.jugendundberuf.at<br />

Ein GRATIS Zugpendelverkehr vom Welser<br />

Hauptbahnhof zum Messegelände steht den<br />

Messebesuchern zur Verfügung.<br />

Entgeltliche Einschaltung


11 - ARBEIT UND AUSBILDUNG<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

<strong>OKTOBER</strong> <strong>2017</strong><br />

Entsendeprogramm für Senioren mit Berufserfahrung<br />

Senior Experts Austria<br />

Wien (OTS) - Die österreichische Hilfsorganisation<br />

Jugend Eine Welt stellt ein neues<br />

Entsendeprogramm vor: Mit „Senior Experts<br />

Austria“ können künftig Seniorinnen und<br />

Senioren auf Auslandseinsatz gehen und<br />

ihre fachlichen Kenntnisse und Erfahrungen<br />

ehrenamtlich an Menschen in Afrika, Asien,<br />

Lateinamerika oder Osteuropa weitergeben.<br />

Die Kosten für den Einsatz werden – dank<br />

einer großzügigen Förderung durch die POK<br />

Pühringer Privatstiftung und das Sozialministerium<br />

- größtenteils übernommen.<br />

„Wir bringen Angebot und Nachfrage zusammen:<br />

Zum einen Menschen in Pension mit<br />

Berufs- und Lebenserfahrung, die etwas<br />

Sinnvolles tun möchten und sich für Entwicklungszusammenarbeit<br />

interessieren, zum<br />

anderen gemeinnützige Organisationen, Bildungseinrichtungen<br />

und Kleinbetriebe in<br />

Ländern des globalen Südens und Osteuropa,<br />

die auf die Fachkenntnisse qualifizierter<br />

Seniorinnen und Senioren zurückgreifen wollen“,<br />

erläutert Jugend Eine Welt-Geschäftsführer<br />

Reinhard Heiserer.<br />

Auslandseinsätze stark im Trend<br />

Die österreichische Hilfsorganisation hat<br />

große Erfahrung in der Organisation von<br />

Freiwilligeneinsätzen. Durch „Senior Experts<br />

Austria“ könnte ein neuer Trend eingeleitet<br />

werden: In Deutschland und der Schweiz<br />

sind ähnliche Senioren-Programme seit<br />

langem etabliert und werden sehr gut<br />

nachgefragt.<br />

Aktiv für die gute Sache<br />

Der Schwerpunkt von „Senior Experts Austria“<br />

liegt bei Einsätzen in Sozial- und Bildungseinrichtungen.<br />

Interessierte Senioren stellen ihre<br />

Expertise und ihre Zeit unentgeltlich in den<br />

Dienst der guten Sache. Dafür werden Reise-,<br />

Versicherungs- und Unterbringungskosten<br />

übernommen. Auch eine sorgfältige Vorbereitung<br />

auf den Einsatz, die Betreuung während<br />

des Einsatzes und ein „Follow up“ nach der<br />

Rückkehr sind mit im Paket.<br />

Besonders gefragt sind Fachkräfte aus den<br />

Bereichen Handwerk und Technik, Handel<br />

und Vertrieb, Bildung und Ausbildung, Gesundheits-<br />

und Sozialwesen, Landwirtschaft<br />

und Tourismus.<br />

Weitere Informationen auf:<br />

www.jugendeinewelt.at<br />

Foto: A. Serra<br />

Für engagierte Integrationsarbeit<br />

Land würdigt heimische Unternehmen<br />

Bregenz (VLK) – Zusammenarbeit in Vielfalt:<br />

Unter diesem Moo waren heuer im Rahmen<br />

des vierten Vorarlberger Integraonspreises<br />

Unternehmen gesucht, die im Sinne des Diversitätsmanagement-Konzepts<br />

eine vielfälge<br />

Belegscha strategisch zum Vorteil nutzen und<br />

Integraonsprozesse am Arbeitsplatz akv<br />

fördern. Vier Unternehmen wurden prämiert.<br />

"Integraon heißt zusammenleben und zusammenarbeiten.<br />

Der Integraonsprozess selbst ist<br />

ein langfrisger und äußerst faceenreicher<br />

Vorgang, der dann gelingt, wenn Mehrheitsgesellscha<br />

und Zugewanderte gleichermaßen<br />

einen akven Beitrag leisten. Genau hier setzt<br />

Vorarlberg an, um den Zusammenhalt im Lande<br />

auch in Zukun zu erhalten und zu stärken", so<br />

Landesrat Schwärzler.<br />

Zusammenarbeit in Vielfalt -<br />

Vorreiter vor den Vorhang geholt<br />

Es sei posiv, dass sich in immer mehr Unternehmen<br />

die Erkenntnis<br />

durchsetzt, dass eine Belegscha<br />

aus Mitarbeitenden<br />

unterschiedlicher Herkun<br />

ein Erfolgsfaktor sein kann,<br />

ein strategischer Webewerbsvorteil.<br />

"Wer Vielfalt als<br />

eine besondere Ressource<br />

bewusst fördert und professionell<br />

managt, weiß, dass<br />

sich das nicht nur auf die<br />

Movaon der Mitarbeitenden<br />

sondern auch auf das<br />

Geschäsergebnis gewinnbringend<br />

auswirken kann", so Schwärzler.<br />

Sprachliche und interkulturelle Weiterbildungsmöglichkeiten<br />

für Mitarbeitende, die Aus- und<br />

Weiterbildung von Lehrlingen und auch<br />

eine bewusste integraons- und diversitätsorienerte<br />

Öffnung besmmter Berufsgruppen<br />

sind für Schwärzler gute Möglichkeiten,<br />

den gemeinsamen Erfolg weiter<br />

auszubauen.<br />

Die Preisträger des Integraonspreises sind:<br />

Moll GmbH (Als Frisör von Bagdad nach<br />

Frastanz in Vorarlberg), Tomaselli Gabriel<br />

BauGmbH (Diversity – Chance und Herausforderung)<br />

und Rudolf Ölz Meisterbäcker Gmbh<br />

& Co KG (Deutsch am Arbeitsplatz – Wir<br />

verstehen!). Der Sonderpreis ging an den<br />

Kinder Campus Höchst GmbH mit dem Projekt<br />

"Kinder Campus – Lern- und Begegnungsort<br />

in Höchst"<br />

Bezahlte Anzeige<br />

Ich geh mal<br />

ins BIZ<br />

Im BerufsInfoZentrum bist du richtig,<br />

wenn es um deine Berufswahl geht.<br />

Ob du mit der Schulklasse, mit Freundinnen und Freunden oder allein<br />

kommst, die Berater/innen der BerufsInfoZentren (BIZ) des AMS informieren<br />

und beraten dich gerne rund um deine Ausbildungs- und Berufswahl.<br />

Weitere Infos unter www.ams.at/biz<br />

3x in<br />

Vorarlberg<br />

Bludenz<br />

Bregenz<br />

Feldkirch<br />

www.ams.at/biz


<strong>OKTOBER</strong> <strong>2017</strong><br />

Neue Jugendapp NÖ<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

JUGEND UND BERUF - 12<br />

Jugendkarte, Jugendticket und Schülerausweis in einem<br />

© NLK Burchhart<br />

NLK - In St. Pölten präsentierten Landesrat Karl<br />

Wilfing und Landesrätin Barbara Schwarz<br />

die neue Jugendapp NÖ, welche die 1424<br />

Jugendkarte, das TOP-Jugendticket und in<br />

Zukunft auch einen digitalen Schülerausweis<br />

kombiniert und ab sofort in den Stores<br />

verfügbar ist.<br />

Wilfing erinnerte dabei an bis dato 60.000 Besitzer<br />

einer Jugendkarte und 1,65 Millionen<br />

verkaufte Jugendtickets. In Verfolgung des<br />

Ziels von Landeshauptfrau Johanna Mikl-Leitner,<br />

Niederösterreich zum schnellsten Bundesland<br />

und damit die Verwaltung einfacher,<br />

schneller und transparenter zu machen, „ist<br />

Niederösterreich mit dieser neuen Serviceleistung<br />

für Jugendliche, die zu 85 Prozent ein<br />

Smartphone besitzen, das erste Bundesland<br />

mit einer volldigitalen Lösung“, meinte der<br />

Landesrat.<br />

Zu beantragen ist die Jugendapp, die neben<br />

Jugendkarte, Jugendticket und künftig Schülerausweis<br />

auch Events, News und Gewinnspiele<br />

beinhalte, weiterhin direkt bei der Gemeinde<br />

bzw. jetzt auch im VOR-Servicecenter;<br />

die Freischaltung erfolgt über ein SMS mit<br />

TAN-Code. „Verschlüsselte Kommunikation,<br />

Hochsicherheitsspeicher und eine Screenshotsicherung<br />

sorgen für die entsprechende<br />

Sicherheit der Daten.<br />

Mit Ende des Jahres wird auch der Schülerausweis<br />

edu.card in die Jugendapp integriert<br />

und damit in digitaler Form zur Verfügung<br />

stehen. Die erste Pilotphase wird an 40<br />

ausgewählten Pflichtschulen starten und auf<br />

freiwilliger Basis rund 5.000 Schüler ab der<br />

ersten Sekundarstufe umfassen.<br />

„Damit erleichtern wir die Schülerfreifahrt<br />

und erreichen eine Kostenreduktion und<br />

Vereinfachung des Verwaltungsaufwandes,<br />

etwa durch eine automatische Verlängerung<br />

oder Deaktivierung. Niederösterreich stellt<br />

damit wieder einmal seine Vorreiterrolle<br />

unter Beweis“, unterstrich Schwarz abschließend.<br />

Jobs mit Österreich drin<br />

SPAR, ein zu 100 Prozent österreichisches<br />

Unternehmen, bietet in Österreich rund<br />

42.800 Menschen einen modernen und<br />

sicheren Arbeitsplatz.<br />

Beruf und Familie gut vereinbaren<br />

Als familiengeführtes Unternehmen schafft<br />

SPAR familienfreundliche Bedingungen aus<br />

Überzeugung. Die Bandbreite an Berufen bei<br />

SPAR ist riesig: Sie reicht vom Lehrling über<br />

die Feinkostmitarbeiterin bis hin zum IT-Manager.<br />

SPAR nimmt laufend neue Mitarbeiterinnen<br />

und Mitarbeiter auf. 75 Prozent der<br />

SPAR-Belegschaft sind Frauen. SPAR unterstützt<br />

Wiedereinsteigerinnen und Wiedereinsteiger<br />

beim Neubeginn und bietet zahlreiche<br />

Aus- und Weiterbildungsmöglichkeiten.<br />

Mitarbeiterbefragung:<br />

Zufriedenheitsquote liegt bei 82 Prozent<br />

SPAR führt regelmäßig Befragungen bei den<br />

Mitarbeitenden durch. Die durchschnittliche<br />

Zufriedenheitsquote liegt bei 82 Prozent. Besonders<br />

gut bewertet wurde SPAR im Bereich<br />

„Arbeitgeberimage und Bindung“: 86 Prozent<br />

würden SPAR ihren Freunden und Bekannten<br />

als Arbeitgeber weiterempfehlen.<br />

Die neue Kampagne thematisiert, was dem<br />

Unternehmen SPAR wichtig ist: Jobs mit<br />

Familiensinn, Jobs mit Aussichten, Jobs mit<br />

Zukunft und Jobs mit Sicherheit – eben Jobs<br />

mit Österreich drin.<br />

www.spar.at/mitarbeiter-tvspots<br />

Info-Veranstaltungen für SchülerInnen<br />

Wien (OTS) - Weiter in die Schule gehen oder<br />

eine Lehre machen? Vor dieser Entscheidung<br />

stehen Jugendliche nach der 8. oder 9. Schulstufe.<br />

Um die Schülerinnen und Schüler bei<br />

dieser wichtigen Weichenstellung für den zukünftigen<br />

Lebensweg zu unterstützen, findet<br />

bis Mitte November <strong>2017</strong> an einigen Wiener<br />

Schulen die mehrsprachige Informationsveranstaltung<br />

„Wohin mit 14?“ statt.<br />

Welche weiterführenden Schultypen gibt es?<br />

Wie steht es um das österreichische Lehrangebot?<br />

Was sind aktuelle Trends am Arbeitsmarkt?<br />

Diese und weitere Fragen werden von<br />

ExpertInnen beantwortet. Die Beratung wird<br />

Wohin mit 14?<br />

nicht nur auf Deutsch, sondern auch auf<br />

Arabisch, Bosnisch/Kroatisch/Serbisch und<br />

Türkisch angeboten und richtet sich auch<br />

an die Eltern. Die Teilnahme an der Veranstaltung<br />

ist kostenlos.<br />

Kommende Termine:<br />

• 11. Oktober <strong>2017</strong>, von 18 bis 20 Uhr<br />

o Ort: Neue Mittelschule Absberggasse<br />

• 18. Oktober <strong>2017</strong>, von 18 bis 20 Uhr<br />

o Ort: Neue Mittelschule Pöchlarnstraße<br />

• 13. November <strong>2017</strong>, von 18 bis 20 Uhr<br />

o Ort: Neue Mittelschule Kauergasse


13 - AVUSTURYA<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

EKİM <strong>2017</strong><br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

NEOS<br />

Partisi’nden<br />

Çok Önemli<br />

Bir Seçime<br />

Katılım<br />

Projesi:<br />

"Oy kullanacağım<br />

I geh wählen"<br />

OTS - Seçime yüksek katılım ve demokratik<br />

bir seçimde her Avusturyalının<br />

yer alması NEOS Partisi<br />

için çok önemli. NEOS Genel<br />

Sekreteri Nick Donig "Meşru bir<br />

devletin varlığı ve işleyen bir toplumun<br />

temeli, yüksek bir seçime<br />

katılım oranı ile ortaya çıkar. Bu<br />

yalnız idareci partilerin değil her<br />

oyun temsil edildiği meclisi de<br />

güçlendirir. Son 10 yılda ise<br />

seçime katılım oranı daima düştü.<br />

Bu olumsuz gelişmenin bizler,<br />

somut önlemlerle karşısında durmak<br />

istiyoruz. Hedefimiz: Seçime<br />

katılım oranının %80’in üzerinde<br />

olması. Seçim yasasında somut<br />

tedbirlerin yanı sıra NEOS, Irmgard<br />

Griss’in yer aldığı 'Oy kullanacağım'<br />

başlıklı bir video da<br />

yayınladı."<br />

NEOS seçime katılımın yüksek olması<br />

için bir takım somut öneriler<br />

getiriyor: İlki ek seçim günleri.<br />

Seçim gününde seçim bölgesinde<br />

olamayan bir vatandaşa ilave<br />

günlerde de oy kullanabilme<br />

hakkı verilmeli. İkincisi yurt<br />

dışında yaşayan Avusturyalıların<br />

seçmen kütüğüne yazılmasının<br />

basitleştirilmesi. Üçüncüsü ise<br />

meclisteki bir kısım milletvekillerinin<br />

Almanya’da olduğu gibi<br />

direk seçilebilmesi. Böylece seçmen<br />

vekil ilişkisi daha kuvvetli<br />

olur ve seçmenin katılım için<br />

motivasyonu artar. En temel çare<br />

ise okullarda siyaset eğitiminin<br />

güçlendirilmesi. Okullarda siyasi<br />

tartışmalarda öğrencilerin ilgisi<br />

oldukça yüksek. Bundan dolayı<br />

siyaset eğitiminin tüm okul tiplerinde<br />

kapsamlı olarak geliştirilmesi<br />

ve 16 yaşındaki tüm<br />

gençlerin siyasi sistem, partiler ve<br />

demokrasi ile ilgili bilgilerle yeterince<br />

tanışık olmasının garanti<br />

altına alınması gerekir.<br />

© NEOS<br />

Beratungsstelle<br />

#GegenHassimNetz<br />

Beratung und Unterstützung für Betroffene<br />

von Hass und Hetze im Internet.<br />

Sie sind von Hass und Hetze im Internet betroffen? Die neue Beratungsstelle<br />

#GegenHassimNetz kann Ihnen in solchen Situationen helfen!<br />

Die Berater*innen unterstützen Sie dabei sich aktiv gegen Hass im Netz zu<br />

wehren und informieren Sie über mögliche rechtliche Schritte.<br />

Die Beratungsstelle #GegenHassimNetz ist erreichbar von:<br />

Mo – Mi: 9.00 – 16.30 Uhr<br />

Do: 10.00 –18.30 Uhr<br />

Fr: 9.00 –15.00 Uhr<br />

Telefon: (+43) 01 - 236 55 34<br />

E-Mail: beratung@zara.or.at<br />

Web/Chat/Meldeformular: https://beratungsstelle.counteract.or.at/<br />

Facebook Messenger: facebook.com/zara.or.at/<br />

Twitter: @CounterACT_Hass<br />

https://beratungsstelle.counteract.or.at/


EKİM <strong>2017</strong><br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

AVUSTURYA - 14<br />

Avusturya<br />

Üniversiteleri<br />

Sınıfta<br />

Kaldı...<br />

Times Yüksek Öğretim Dünya Üniversiteleri<br />

Sıralaması (Times Higher Education World<br />

University Ranking) açıklandı. Avusturya<br />

Üniversiteleri genel olarak geriledi. Sadece<br />

Innsbruck Üniversitesi ileri basamaklara tırmanmayı<br />

başarırken, Graz Üniversitesi sıralamadaki<br />

yerini korudu.<br />

Ülkenin en iyi üniversitesi kabul edilen Viyana<br />

Üniversitesi ise 161’den 165. sıraya geriledi.<br />

Büyük ve tehlikeli bir uyarı<br />

Listeye göre Asya ülkeleri ve özellikle Çin<br />

üniversiteleri en güçlü ilerlemeyi katederken,<br />

bu ülkelerle yarışabilmek için çok büyük<br />

bir çaba gerektiği açıklandı. Avusturya'daki üniversitelerin<br />

neredeyse tamamının gerilemesi<br />

uzmanlar tarafından ciddi bir uyarı olarak<br />

değerlendirildi.<br />

Sıralamada gerilemesine rağmen Viyana Üniversitesi<br />

Rektörü Heinz Engl, üniversitesinin<br />

ülkede en iyi olmasının memnuniyet verici<br />

olduğunu açıkladı.<br />

ABD üniversiteleri ilk 20'nin 15'inde yer alarak<br />

listeyi domine etti. Buna rağmen ilk 2 sırada<br />

yer alamadı. Listede 1. sırayı Oxford, 2. sırayı<br />

Cambridge ve 3. sırayı ise California Teknoloji<br />

Enstitüsü ve Stanford Üniversitesi paylaştılar.<br />

Avrupa'da Zürih Teknoloji Enstitüsü 10. sırada<br />

yer alarak en başarılı Avrupa üniversitesi oldu.<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

Uzm. Psikolog Sebiha Ünal(Devrim):<br />

“Çocukların arkadaşlarla iletişimi ileriki yaşta sağlıklı bir eş ilişkisi için önemli bir unsurdur.”<br />

OTİZMLİ KİŞİLER VE<br />

ARKADAŞLIK İLİŞKİLERİ<br />

Uzm. Psikolog Sebiha Ünal(Devrim):<br />

Arkadaşlık çoğunlukla birdenbire<br />

gelişen bir olaydır. Tanıştığınız kişiyle<br />

ilgi alanlarınız uyumludur ve o kişiyle<br />

görüşmek zaman geçirmek hoşunuza<br />

gider, böylece arkadaş olup<br />

görüşmeyi ilerletirsiniz. Çocuklar ise<br />

karakterinin uyum sağladığı çocukla<br />

oynamasını sever ve arkadaş olur.<br />

Arkadaşlık iyi bir sosyal/duygusal<br />

gelişim için önemlidir. Çocukların<br />

arkadaşlarla iletişimi ileriki yaşta<br />

sağlıklı bir eş ilişkisi için önemli bir<br />

unsurdur.<br />

Çocuğunuz otizmli ise ve arkadaşlık<br />

kurmakta zorlanıyorsa sosyal izolasyona<br />

girmesini önleyin ve arkadaşlık<br />

kurmasında yardımcı olun. Beraber<br />

oynamasını stimulans edin mesela<br />

beraber lego ile bir kule yapın,<br />

böylece otizmli çocuk görsel olarak<br />

uygulamayı sizinle öğrenir ve sonrasında<br />

gördüklerini başka çocuklarla<br />

oynarken uygular.<br />

Otizmli çocuğunuza sosyal<br />

faaliyetleri uygulaması<br />

biraz zaman alabilir fakat<br />

vazgeçmeyin her seferinde<br />

bir adım daha<br />

ilerlediğinizi göreceksiniz.<br />

Sürekli iltifat etmenizde<br />

önemli, böylece çocuğunuz<br />

biraz daha stimulans olacaktır.<br />

Eve sürekli çevrenizdeki çocuklardan<br />

davet edin ve çocuğunuzla oynamasını<br />

sağlayın.<br />

6 ile 9 yaş arası çocuğunuz için<br />

birlikte oynayan çocuklar hakkında<br />

kitap okuyun veya resim çizin.<br />

13 yaşından itibaren çocukları ise<br />

sosyal iletişim kurabilmeleri için<br />

spor kulübüne yazdırın. Bu yaştaki<br />

çocuklara dikkat edilmeli çünkü<br />

o yaşta çocuk daha çok internet<br />

ve televizyon arkasında kalmaya<br />

meyillidir.<br />

Otizmli yetişkinler için ise sosyal<br />

gelişim kursları mevcuttur ve bu<br />

kurslara yönelmelerini tavsiye ederim.<br />

Böylece onlar da sosyal yönden<br />

iletişim içerisinde olacaklardır.<br />

Daha fazla bilgi ve iletişim için:<br />

www.sebihadevrim.com<br />

info@sebihadevrim.com<br />

Uzm. Psikolog Sebiha Ünal’ın (Devrim)<br />

yayımlanan kitapları...<br />

Uzm. Psikolog Sebiha Ünal(Devrim), Otizm ve İlişki uzmanıdır.<br />

Daha önce kendi hikâyesi hakkında ''Anne, ben uzaylı mıyım?'' adlı kitabı,<br />

sonrasında ''Otizm'e pozitif bakış açısı ve Otizm'i anlamak adlı kitapları<br />

yazdı. Şuan Uzm. Psikolog olarak Türkiye ve Avrupa da yaptığı çalışmaları,<br />

verdiği eğitim ve sunumları pozitif psikoloji yönünden sürdürüyor.<br />

Kendi yaptığı çalışmalar ve edindiği tecrübeler sonucunda pozitif<br />

psikolojinin otizmli kişilerde ne kadar güzel sonuçlar getirdiğini gördü ve<br />

bu yüzden uzmanlık alanını pozitif psikoloji ile geliştirdi ve bunu kendi<br />

merkezinde uyguluyor. Yetenekleri vurgulamak ve bunlara yönelmenin<br />

otizmin zayıf yönlerinden daha da önemli olduğunu düşünüyor.<br />

Avusturya’da suç<br />

işleme yaşı düşüyor<br />

Gençlerin faili oldukları soygun ve<br />

uyuşturucu madde suçlarında önemli<br />

bir artış var. Bu eğilim Avusturya genelinde<br />

mevcut ve Salzburg emniyeti<br />

de bunu onaylıyor. Suç oranları öncelikle<br />

soygun, maddi hasar ve hırsızlıkta<br />

artış halinde.<br />

Fail, 14 yaşından itibaren yargılanıp<br />

ceza alabiliyor. Henüz birkaç hafta<br />

önce 14 ile 19 yaş arasındaki dört<br />

genç Salzburg eyaletinin Oberndorf,<br />

Hallein ve Saalfelden şehirlerinde hırsızlık<br />

suçlamasından dolayı hakim<br />

önüne çıktılar.<br />

Suçlar genellikle yazın vuku buluyor<br />

Salzburg emniyetinin açıklamasına<br />

göre soygun ve bağımlılık maddesi<br />

ticareti yapan suçlularının yaşları oldukça<br />

küçük, suç mahalleri genellikle<br />

tütünün de satıldığı büfeler, benzinlikler<br />

ve caddeler. Ayrıca suçlar genellikle<br />

yaz aylarında işleniyor.<br />

Straftäter werden immer jünger<br />

Eigentums- und Drogendelikte von sehr<br />

jungen Straftätern nehmen deutlich zu...<br />

Suç yaşı düşüyor<br />

Gençlerin en çok işledikleri suçlar,<br />

soygun, maddi hasar veren olaylar ve<br />

hırsızlık.<br />

Avusturya geneli için yapılan suç istatistiklerine<br />

göre en çok artış %49’la<br />

hırsızlık ve %35 ile maddi hasara<br />

sebebiyet veren olaylarda görüldü.<br />

Salzburg’da Neustart adlı dernek, şu<br />

anda bir suç işlemiş 650 kişiyle ilgileniyor.<br />

Gözetim Memuru Peter Wieser:<br />

‘Genç suçlu sayısında önemli bir<br />

artış yok. Tabi ki 15-18 yaş arası genç<br />

suçlular mevcut ve mahkeme bunları<br />

genç olarak değerlendiriyor.’<br />

Puch-Urstein’da (Tennengau) hapishanede<br />

şu anda 14-17 yaş arası 11 tutuklu<br />

genç mevcut. Şartlar elverdiği<br />

sürece akrabalar ya da diğer ilgili kişiler<br />

gözetimi alıyorlar, eğer buna<br />

imkân yoksa genç parmaklıklar arkasına<br />

gidiyor.<br />

AK Salzburg her bireyin hakkını savunuyor<br />

Salzburg İşçi Odası’ndan<br />

çok önemli başarı...<br />

AK Salzburg, üyelerinin ve tüketicilerin<br />

hakkını koruma mücadelesini<br />

sürdürüyor. En son<br />

verdiği mücadelelerden biri de<br />

aşırı yüksek telefon faturalarına<br />

karşı oldu. Cep telefonu<br />

(Handy) kullanıcılarının büyük<br />

bir kısmı gelen yüksek faturalara<br />

karşı bir şeyler yapılabileceğine<br />

imkân görmüyordu, ta<br />

ki AK Salzburg Ağustos ayında<br />

bu yüksek telefon faturalarına<br />

karşı tüketicileri bilgilendirene<br />

dek. 11 yaşındaki bir çocuk<br />

annesinin cep telefonuna 570<br />

euroluk bir fatura gelmesine<br />

sebep olur. AK uzmanlarının<br />

olaya el atmasıyla anne 570<br />

euroyu geri alır. Bu olayla AK,<br />

tüketicileri yüksek faturalara<br />

karşı bilinçlendirmeye başlar.<br />

Basının da katkısıyla daha çok<br />

tüketici bu konuda AK Salzburg’un<br />

yardımına başvurur.<br />

Üç yüksek fatura olayında<br />

2700 euroyu firmalardan geri<br />

almayı başarır. AK Salzburg<br />

tüketici danışmanı Christian<br />

Obermoser bu konuda şunları<br />

söyledi: "Birçok mağdur yazılı<br />

itirazda bulunmuyor, çünkü ya<br />

telefon şirketini aradığında<br />

reddediliyor ya da yapılacak bir<br />

Symbolfoto<br />

Handynutzer suchten spät aber doch Hilfe– und bekamen sie<br />

3 Mega-Rechnungen, 2.700 Euro Schaden: Die AK holte das Geld zurück<br />

şey olmadığını düşünüyor." Üç<br />

dava ve basının da olayların<br />

üzerine gitmesi tüketicinin<br />

davranışını değiştirdi. İtiraz sürelerinin<br />

kısmen ya da tamamen<br />

geçmiş olmasına rağmen<br />

AK Salzburg 3 olayda toplam<br />

2700 euroyu telefon firmalarından<br />

geri aldı. Bir olayda<br />

hat sunucu firma uzlaşmacı<br />

davrandı ve 1.626 euroyu tüketiciye<br />

ödedi. Diğer iki olayda<br />

AK olayları tahkim kuruluna<br />

taşıdı. Sonuçta 503 ve 595<br />

euro hak sahiplerine geri<br />

ödendi.<br />

595 euro tutarındaki meblağın<br />

telefon firması tarafından geri<br />

ödenmesi olayı şöyle: Ailenin<br />

9 yaşındaki oğlu iki günde<br />

cep telefonuyla yaklaşık 600<br />

euroluk oyun satın alır. Bu<br />

aileyi sarsar aile yüksek cep<br />

telefonu faturası haberlerini<br />

basından takip ettiği için AK’ya<br />

başvurur. İtiraz süresi geçtiği<br />

halde AK uzmanları bedeli geri<br />

almayı başarır.<br />

AK Salzburg Başkanı Siegfried<br />

Pichler: "AK Salzburg her<br />

zaman üyelerinin ve tüketicilerin<br />

yanındadır. Basının da<br />

bu konuya ilgisiz kalmaması<br />

daha çok mağdura ulaşımı<br />

sağlamıştır. Bu arada uzlaşmacı<br />

hat sunucularının da<br />

olması AK’nın mücadelesine<br />

katkı sağlamıştır. AK Salzburg’un<br />

bu hizmeti etkisini<br />

göstermiştir. Biz Salzburg’luların<br />

haklarını korumak için<br />

mücadele ediyoruz."


15 - AVUSTURYA<br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

EKİM <strong>2017</strong><br />

Tirol Eyalet Yönetimi ailelerin<br />

güçlü bir şekilde desteklenmesi<br />

için çalışmalara devam ediyor.<br />

Eyalet Valisi Günther Platter ve<br />

Eğitim Sorumlusu Beate Palfrader;<br />

‘‘Mesleki başarı için en<br />

Land Tirol unterstützt Familien<br />

LRin Beate Palfrader und LH Günther Platter wollen Familien bestmöglich unterstützen temel unsur iyi bir eğitimdir ve<br />

© Land Tirol / Pidner<br />

İşçi Odası (AK) olmasa<br />

3.6 Milyon kişi kaybeder<br />

Neos ve FPÖ Partilerinin, Avusturya İşçi<br />

Odası (AK) üyeliğine ve üyelik aidatlarının<br />

düşürülmesi için yaptığı hoş ve temiz olmayan<br />

mücadelesi çalışanların partileri ne<br />

kadar az ilgilendirdiğini gösteriyor. 2016<br />

yılında Avusturya genelinde İşçi Odaları,<br />

dayanışma katkısı 432.6 Milyon euro, aynı<br />

zamanda çalışanları için 532 Milyon euro<br />

için mücadelesini gerçekleştirdi.<br />

AK’yı çalışanların çıkarlarını koruyan bir<br />

örgüt olarak kötüleme söz konusu olunca<br />

‘neoliberal’ partiler için her yol mübah;<br />

eski, yarı doğru ya da tamamen yanlış bilgilerle<br />

dolu argümanlar bile…<br />

Özgürlükçülerin ve Neos’ların işçi oylarını<br />

almak için uğraşısı sırasında bunu görmek<br />

mümkün. FPÖ ekonomi programında<br />

dayanışma aidatlarını kaldırarak yüklü<br />

miktar tasarruf edeceğini açıklıyor. Oysa<br />

gerçekte olay tam tersi: Amaç sadece işçi<br />

haklarının içini boşaltmak.<br />

Gerçekler<br />

İşçi Odaları (AK) 3.6 Milyondan fazla<br />

çalışanı temsil ediyor. Bir üye ayda ortalama<br />

sadece 6.99 euro aidat ödüyor. İş<br />

arayan, doğum izninde olan çırak ve sınırlı<br />

çalışan 816 bin üye aidat ödemekten<br />

muaflar. Fakat bu üyelerin hepsi AK’dan<br />

tam hizmet alıyorlar.<br />

İş yerinde sorun olunca ne oluyor? Davayı<br />

kim sürdürüyor, masrafları kim karşılıyor?<br />

Neos’lar mı? FPÖ mü? Vergisini ödeyenlerin<br />

milyon euro aidatlarından aldıkları Parti<br />

Yardımı’na karşın tabii ki hayır.<br />

Şu iki sayı Avusturya genelinde İşçi<br />

Odaları’nın (AK) karalanmasında meselenin<br />

gerçekte ne olduğunu gösteriyor:<br />

Avusturya genelinde 2016’da dayanışma<br />

aidatlarının tamamı 432.6 milyon ve AK,<br />

532 milyon euro üyelerin hakkettiğini geri<br />

alma mücadelesi verdi ve AK olmasaydı bu<br />

532 milyondan olunacaktı.<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

Aidatları kısmak ya da tamamen kaldırmak<br />

isteyenlerin asıl meselesi, bu 532 milyon<br />

eurodur, bu para çalışanlarındır, onların<br />

özellikle Tirol gençlerinin bunu<br />

yapabilmesini sağlamak eyalet<br />

yönetiminin görevidir. Bu vesileyle<br />

aileler burslar ve toplu<br />

taşıma ücretlerinde sağlanacak<br />

teşviklerle desteklenmektedir.<br />

2016/<strong>2017</strong> yılında 901 öğrenciye<br />

817 bin euro burs verildi.<br />

Yatılı okulda okumak zorunda<br />

olan özellikle 5’ten 8. sınıfa<br />

kadarki öğrenciler burslara<br />

başvurabilirler. Ayrıca belli şartlarda<br />

9. ve 10. sınıfa giden<br />

öğrenciler için de destekler<br />

Ohne AK gibt es<br />

3,6 Millionen Verlierer<br />

hakları ve korunması içindir. İşte hiçbir<br />

seçim programında yer almayan tüm<br />

gerçek budur.<br />

Ohne AK würden für deren Mitglieder schwere Zeiten anbrechen...<br />

İşçi Odası (AK) olmasa üyelerini zor zamanlar bekliyor...<br />

TİROL EYALETİ AİLELERİ DESTEKLİYOR<br />

Entgeltliche Einschaltung<br />

mevcuttur. Bunun yanında yine<br />

5’ten 8. sınıfa kadar öğrenciler<br />

toplu taşıma araçları desteği<br />

için başvurabilirler. 9 ve üstü<br />

sınıf öğrencileri de Tirol dışında<br />

okuyorlarsa onlar için de belli<br />

şartlarda destekler mevcuttur.’’<br />

Ayrıntılı Bilgi İçin:<br />

Tel: 0512/508-3759 veya E-Mail:<br />

landesgedaechnisstiftung@tirol.gv.at<br />

© alphaspirit/Fotolia<br />

Die neue Wohnbauförderung<br />

rung<br />

Jetzt t<br />

noch<br />

günstiger!<br />

g<br />

etzt<br />

o ch<br />

ig !<br />

Entgeltliche Einschaltung<br />

Ab 1. Oktober<br />

mehr Förderung in Tirol für:<br />

-<br />

Energiesparendes Bauen<br />

-<br />

Erneuerbare Energieträger<br />

- Verdichtete Bauweise<br />

(z.B. Doppel-, Reihen- oder Mehrfamilienhaus)<br />

-<br />

Eigenheimeime<br />

- Qualitätsvolle tsvolle Bauausführung<br />

Mehr dazu auf: www.tirol.gv.at/wohnbauw<br />

w.tirol.gv.at/wohn


EKİM <strong>2017</strong><br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

AVUSTURYA - 16<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

I<br />

E<br />

C H<br />

Sandığa gitmemek aşırı sağcıları güçlendirir ve onların<br />

yapacaklarını kabul etmek anlamına gelir!<br />

15 EKİM’DEN SONRA<br />

AVUSTURYA’YI NASIL<br />

BİR GELECEK BEKLİYOR?<br />

HALK DEĞİŞİM İSTİYOR AMA...<br />

Uzun süredir ülkeyi yöneten SPÖ ve<br />

ÖVP hükümetlerinden Avusturya<br />

halkı memnun değil. Bunun için<br />

değişimi savunanların sayısı her<br />

geçen gün artıyor. Aşırı sağcıların<br />

her yeni seçimde oylarını arttırmasının<br />

nedenlerinden biri de değişim<br />

isteyen insanların verdikleri<br />

‘Protesto Oyları’. Uzun süre halkın<br />

verdiği mesajı alamayan büyük partiler,<br />

son dönemlerde farklı yüzlere<br />

yer verse de birçok şey için geç kaldılar.<br />

SPÖ’nün Christian Kern hamlesi<br />

ve ÖVP’nin Sebastin Kurz ile<br />

yeni bir döneme girmesine rağmen<br />

anketlerin aşırı sağcı partinin %25<br />

civarında oy alacağını göstermesi,<br />

Avusturya’nın her 4 seçmenden<br />

1’inin aşırı sağı desteklediği bir<br />

ülkeye dönüşmesi gerçeğini değiştirmeyecek.<br />

AŞIRI SAĞCI FPÖ İLE “DEĞİŞİM”<br />

Avusturya halkı değişim istese de<br />

şu an Halk Partisi veSosyal Demokratlar<br />

dışında en güçlü parti FPÖ.<br />

Dolayısıyla SPÖ veÖVP’nin ‘değişim’<br />

için tek alternatifi aşırı sağcı,<br />

ırkçı, yabancı veİslam düşmanı<br />

FPÖ. Bu parti iktidar ortağı olursa<br />

Avusturya halkının ‘değişim’ beklentisi<br />

gerçekleşecek, ancak ülkenin<br />

kısa veuzun vadedebüyük bir yara<br />

alacağına kesin gözüyle bakılıyor.<br />

BAŞBAKAN KERN’DEN<br />

TÜRKÇE MESAJ<br />

Avusturya Başbakanı Christian Kern<br />

aşırı sağ tehlikesine karşın yayınladığı<br />

Türkçemesajda, ‘‘Avusturya<br />

önemli bir karar aşamasında.<br />

Avrupa Birliği’nin en önemli ülkelerinde<br />

yapılan seçimleri değerlendiren<br />

uzmanlar, "Avrupa'da<br />

medya ve bazı siyasi partiler<br />

insanları Müslümanlardan korkutmanın<br />

bir yolunu buldular. Her<br />

toplumda milliyetçi olan bir kitle<br />

mutlaka vardır, ancak bu zamana<br />

kadar aşırı sağ bir partiye çok fazla<br />

oy vermemelerinin sebebi belki de<br />

Bu seçim ülkemizde hangi toplumsal<br />

görüşlerin ağırlık kazanacağını<br />

ve gelecekte hayatımızın nasıl<br />

şekileneceğini belirleyecek’’ açıklamasında<br />

bulunarak Avusturya vatandaşı<br />

olan ve16 yaşını dolduran<br />

her bireyi 15 Ekim Avusturya parlamento<br />

seçimlerinde oy vermeye ve<br />

ülkenin geleceğini beraber şekillendirmeye<br />

davet etti.<br />

HER OY HAYATİ ÖNEMDE<br />

Ülkenin ve özellikle göçmen kökenlilerin<br />

geleceği açısından son derece<br />

önemli olan bu seçimde<br />

aşırı sağın bu kadar moda olmamasıydı.<br />

Artık yerli halk doğrudan,<br />

özellikle Müslüman göçmen ve<br />

mültecilere karşı öfkelerini açığa<br />

vurabiliyorlar. En kötüsü de bu<br />

artık sıradan bir hale dönüştü.<br />

Avrupa kendi değerlerinden uzaklaşıyor.<br />

Bugüne kadar seçmenlerin<br />

kararlarında ekonomik talepler<br />

çok önemli noktadayken artık<br />

15.<br />

Oktober<br />

<strong>2017</strong><br />

Avusturya vatandaşı olan ve16 yaşını<br />

doldurmuş her bireyin sandığa<br />

giderek görevini yapması gerekiyor.<br />

Buna rağmen seçime kayıtsız kalınması,<br />

aşırı sağcıların elinin daha da<br />

güçlenmesi ve onların yapacaklarını<br />

kabul etmek anlamına gelecektir.<br />

ANALİZ: ‘<strong>AVRUPA</strong>'NIN GELECEĞİ KARANLIK’<br />

ırkçıların halka empoze ettiği<br />

korku ve günah keçisi konumundaki<br />

göçmen ve mülteciler seçimlerin<br />

sonucunu belirliyor. Politika<br />

üretemeyen merkez ve hatta<br />

sol partiler dahi oy kaygısıyla<br />

aşırı sağa kaymak zorunda kalıyorlar.<br />

Uzun vadede bu yanlış politikalar<br />

Avrupa Birliği'nin geleceğini<br />

karartabilir.''<br />

Foto: Markus Sibrawa<br />

Mustafa Yenici<br />

kandidiert<br />

für die SPÖ<br />

www.facebook.com/YeniciMustafa/<br />

Herr Yenici, Sie sind Wiener mit<br />

türkischen Wurzeln. Was sollte man<br />

außerdem über Sie wissen?<br />

Ich bin gebürtiger Wiener, 43 Jahre<br />

alt und Vater von zwei ganz tollen<br />

Kindern. Außerdem bin ich aktiver<br />

Vienna Fan (ältester Fußballverein<br />

Österreichs).<br />

Was ist Ihr Lieblingsort in Wien und<br />

weshalb?<br />

Die Bellevue Wiese in Döbling! Ich<br />

bin in Döbling aufgewachsen und die<br />

Aussicht von der Wiese auf die Stadt<br />

ist einfach unvergleichlich.<br />

Wie sind Sie zur Politik gekommen<br />

und weshalb kandidieren Sie bei<br />

der Nationalratswahl?<br />

Ich war in meiner Schulzeit Schulsprecher<br />

und wurde damals von den<br />

parteinahen SchülerInnen - Organisationen<br />

kontaktiert. Da war die<br />

Wahl recht einfach und so bin ich<br />

zu der damaligen Aktion kritischer<br />

SchülerInnen gekommen. Der weitere<br />

Weg führte dann über die<br />

Sozialistische Jugend in die Partei.<br />

Mustafa Yenici im Exklusiv-Interview<br />

‘‘Wenn man nicht wählen geht,<br />

lässt man andere über die eigene<br />

Zukunft entscheiden’’<br />

Ich kandidiere unter anderem, weil<br />

für mich eine "ideale" Welt eine<br />

sozialdemokratische ist. Außerdem<br />

möchte ich als Kind von MigrantInnen,<br />

dem in Österreich viele Chancen<br />

geboten worden sind, auch der<br />

Gesellschaft etwas zurückgeben.<br />

Für was möchten Sie sich einsetzen,<br />

was ist Ihr Versprechen an Ihre<br />

Wähler?<br />

Ich möchte mich für die Partizipation<br />

der Meschen mit Migrationshintergrund<br />

in der Gesellschaft<br />

einsetzen. Es gibt noch viele gläserne<br />

Decken in vielen Bereichen,<br />

die wiederum zu einer Distanzierung<br />

von bestimmten Gruppen führen.<br />

Die Gesellschaft muss akzeptieren,<br />

dass jemand, dessen Familie seit<br />

Generationen in Österreich lebt,<br />

auch ein/e ÖsterreicherIn ist. Auch<br />

wenn er/sie z.B. Mehmet, Milena<br />

oder Abiola heißt.<br />

Auf Ihrem Wahlplakat liest<br />

man: „Weil Vielfalt nicht nur<br />

ein Schlagwort ist“. Was heißt<br />

Vielfalt für Sie?<br />

Das Wort "Vielfalt" wird oft und<br />

gern benutzt, aber selten gelebt. Wir<br />

müssen aufhören über Menschen<br />

zu reden und anfangen mit ihnen zu<br />

reden. Es wäre im Jahre <strong>2017</strong> - zumindest<br />

für die meisten - unvorstellbar,<br />

dass ausschließlich Männer<br />

über Frauenpolitik diskutieren und<br />

dann diese den Frauen Verhaltensregeln<br />

aufdrücken wollen. Aber in<br />

vielen Bereichen passiert genau das.<br />

Und diese gelebte Vielfalt, egal ob<br />

ethnisch oder in Form von Lebenskonzepten,<br />

kann eine Gesellschaft<br />

extrem bereichern.<br />

Möchten Sie unseren Leserinnen<br />

und Lesern noch etwas sagen?<br />

Ich fordere all jene, die das Stimmrecht<br />

haben, auf, zur Wahl zu gehen.<br />

Wenn man nicht wählen geht, lässt<br />

man andere über die eigene Zukunft<br />

entscheiden. Und bei dieser Wahl<br />

kann man die Zukunft wählen<br />

und gestalten oder einige Schritte<br />

in die Vergangenheit machen. Die<br />

LeserInnen haben die Wahl.

Hurra! Ihre Datei wurde hochgeladen und ist bereit für die Veröffentlichung.

Erfolgreich gespeichert!

Leider ist etwas schief gelaufen!