yalnizdegilsinALLAHVARcom

Madem böyle bir tehlike vardır, bir mümin hayatının en son anına kadar bu
tehlikeden sakınmak zorundadır. Çünkü insanın "iman ettim" deyip, gevĢeklik
göstermemesi çok önemlidir. Ġnsan ne zaman yaptıklarının sonsuz ahiret hayatına
ulaĢmak için yeterli olduğunu düĢünse, o zaman "Hayır; gerçekten insan, azar.
Kendini müstağni gördüğünden." (Alak Suresi, 6-7) ayetinde bildirildiği gibi
azgınlık gösterebilir. Bu sebepten ötürü her türlü ihtimal göz önünde bulundurulmalı
ve hiçbir Ģekilde ihmalkâr davranılmamalıdır.
MÜCADELEDEN KAÇANLAR VE GERĠ KALANLAR
Kalbindeki imanı zayıflamıĢ ya da tümüyle yok olmuĢ bir kimse, bir süre sanki
hiçbir Ģey yokmuĢ gibi Müslümanların arasında bulunabilir ve dinin kurallarına uygun
bir görüntü altında yaĢayabilir. Ancak Allah bu gibi insanları açığa çıkarmak için bazı
imtihan ortamları yaratır. Zorluklarla, açlıkla, yoklukla, hastalıkla, mallardan ve
canlardan eksiltmeyle denemeden geçirilen müminlerin bu zorluklar karĢısında
sağlamlığı artarken, kalplerinde hastalık olanlar ise her geçen an inkâra biraz daha
yaklaĢırlar.
Bir insan ölene kadar dindar olup son anlarında dünya sevgisine kanıp dinden
dönebilir. Dünyaya meyledebilir. Dünya sevgisi ağır basıp, Allah rızasını yenebilir, bu
kiĢiyi küfre sürükleyebilir.
Ayetlerde sık sık peygamberlerin içinde bulunduğu topluma karĢı, masum ve
dindar kimseleri korumak için mücadele ettiği anlatılır. Peygamberimiz zamanında da
bu sistem geçerlidir. Peygamberimiz ashabı ile birlikte bu kimselerle mücadele
etmiĢtir. Bunların hepsi Allah‘ın ve peygamberin emri ile gerçeklemiĢ olan dini
yükümlülüklerdir. Fakat bazıları bu görevden kaçmıĢtır, korkmuĢtur. Bu kimseler de
Kuran'da kalpleri mühürlenmiĢ, yani tam olarak imandan çıkmıĢ kimseler olarak
bildirilmektedir.
Günümüzde ise Müslümanların inkârcılara karĢı yapacakları bu mücadele fikri
alanda yürütülmektedir. Bu fikri mücadele ise inkârcıların tüm dayanak noktalarının
bilimsel olarak ortadan kaldırılması, ilmi olarak çürütülmesi anlamını taĢımaktadır. Bu
konuda her Müslüman‘a çok büyük bir sorumluluk düĢmektedir ve hiç kimse fikri
mücadelede geri planda kalmamalıdır.
ََ ئِ‏ ‏َآ أ ‏ُل وشِ‏ لَتْ‏ طُلُرَةٌف أَنْ‏ آمِىُلُاْ‏ بِاّللّ‏ ِ ََ اَاٌِدُلَاْ‏ مَعَ‏ رَطُلُلًِِ‏ اطْتَأْ‏ ‏َوَكَ‏ أُلَْ‏ لُلُاْ‏ الطَُّْ‏ لِ‏ مِىٍُْلمْ‏ ََ قَالُلُاْ‏ ‏َرْ‏ وَا وَ‏ ‏ُله مَّعَ‏
الْ‏ ‏َاعِدِٔهَ‏
رَضُلُاْ‏ بِأَن َٔ ‏ُلُوُلُاْ‏ مَعَ‏ الْ‏ ََُ الِفِ‏ ََ طُل ‏ِعَ‏ عَلَّ‏ قُللُلُبٍِِمْ‏ ‏ٍَُلمْ‏ َٜ ‏َٔنْ‏ ‏ٍَُلُنَ‏