Prizma 8
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Entreprenörer ser ljuset dar vi vanliga inte ser ett dugg.
Entreprenörer fınns i bade privat och offentlig sektor, med vitt skilda politiska
askadningar. Det gemensamma för er ar ate ni har en otrolig drivkraft och
brinner för ere arbete.
Nu har ni fatt en egen tidning som handlar om ate aga, driva och utveckla
företag. Ni har ju en standig lust att vilja utvecklas och var ambition ar att bli
en naturlig samlingsplats för entreprenörer. Las om andra flitiga entreprenörer,
stora som sına i nya tidningen Entreprenör.
Det ar val lire annat kul ocksa, ince bara jobb.
För prenumeration ring 08-762 61 41 eller www .entreprenor .se/prenumeration
®JJi JJ J j]J J
Svenskt Naringslivs nya tidning.
1 □
Bijan Fahimi
Vd
KÖTÜLÜĞÜ YOK ETMENİN
TEK YOLU
Dilek Yaraş
Redaktionsanvsvarig
Chefredaktör
pa turkiska
Nahid Ayazi
Chefredaktör
pa persiska
Hamdi A. Hassan
Chefredaktör
pa arabiska
Fotograf
MurammerÛÖŎzserÛ
lllustration
H±amdiÛÖŎzsy¦urrtĽÛ
Grafisk formgivning
DāilekÛYďaraşŔÛ
Korrektur
H±amdiÛÖ·zsy§urrtĽÛ
Ekonomi
SvÜenÛH±anssonÛ
Tryck
Grafiska
ııunkten
Priznı Sveriges
största flersprakiga tidning
pnaÛarabĖiska, ÛpnersiskaÛochÛturrkiskaÛ
PrizsmaÛar fackligt, ÛpnartipnolitiskÛ
ochÛreligiö½stÛobĖurndenÛtidning.¥Û
UtgivÜenÛavÜÛVeritasÛABÿÛ
Ansvarig utgivare
DāilekÛYďaraşŔÛ
Adress
Bÿox£Û24y2Û82, 1x04yÛ51xÛStockholmÛ
Tel: 08-¢4y50Û26zÛ88Û
Fax: 08-¢555Û1x6z5Û3ò6zÛ
e-mail: pnrizsma@chello.seÛ
ISSN:1x4y03ò-¢926z5Û
©¯Priz®maÛ
B
uÛ yılÛveÛbundanÛsonrakiÛ yıllarda,Û ömrümÛboyuncaÛ hayatımdakiÛ
güzelÛ şeylerinÛ sürekliÛ farkındaÛ olmaya,Û bütünÛ iyilikleri,Û bütünÛ
güzellikleriÛdahaÛçokÛtakdirÛetmeyeÛkararÛveriyorum.Û
Ö¸yßleÛyßa,ŧÛolumsuzluklaraÛyoğunlaşarak,wÛkötülüklereÛkahrederek,ÛyaşamanınÛ
kimeÛneÛfaydasıÛ var.Û SonundaÛoÛ çokÛnefretÛettiğiÛkişiÛyaÛ daÛolaylaÛaşırıÛ
yoğunlaşmaÛsonucuÛözdeşleşmeÛnoktasınaÛgelmiyorÛmuÛinsan?Û HangiÛaklıÛ
başındaÛinsan,ÛakşamÛyastığaÛbaşınıÛkoyduğundaÛhayataÛkarşıÛiçiniÛsevņecenÛ
duygularınÛkaplamasını,ÛkinÛveÛnefretÛduygularınınÛkaplamasıylaÛdeğişirÛsizce?Û
AslındaÛiçindeÛyaşadığımızÛdünyadaÛiyimserÛkalabilmeninÛoldukçaÛgüçÛ
olduğunuÛbiliyorum.¥Û
İnsanlarınÛakılÛalmÉazÛsebeplerleÛbirbiriniÛöldürdüğü,ŨÛ çıkarlarınıÛkorumakÛ
uğrunaÛsiziÛyaÛ daÛbaşkalarınıÛ gözününÛyaşınaÛbakmadanÛezipÛgeçtiğiÛbirÛ
dünyadaÛbenimÛ "içinizdeki sevecenlik duygularını besleyin " dememÛ
anlamsızÛgelebilir.Û
AmaÛbirÛdüşünün;ªÛneÛfaydasınıÛgördükÛbuÛg¿üneÛkadarÛkötülüğeÛyoğunlaşmanın.Û
OÛkaranlıkÛiçimizdekiÛbütünÛiyiÛduygularıÛdaÛeritipÛyokÛetmediÛmi?Û
BenÛdeÛhayatımınÛbazıÛdönemlerindeÛkötülüklereÛyoğunlaşmÉayıÛ-kötülükle
mücadele etme adına- denedim.ÛAmaÛhiçÛbirÛşekideÛbaşarılıÛolamadım.ÛÇünkü,Û
kötÙülüklerÛveÛolumsuzluklarÛbeniÛöyleÛbirÛkaramsarlaştırdıÛkiÛsürekliÛolagelenÛufakÛtefekĮÛgüzelliklerinÛbileÛfarkınaÛvaramamayaÛbaşladım.Û
SonundaÛbuÛruhÛhalininÛ-niyet ne kadar asil olursa olsun- birÛbataklığaÛ
benzediğiniÛveÛinsanıÛbüyükÛbirÛhızlaÛiçineÛçekerekÛbirÛruhÛkirlenmesineÛsebepÛ
olduğunuÛanladım.Û
BuÛanlayışaÛvardıktanÛsonraÛyenidenÛhayatımdakÄiÛgüzelliklereÛyoğunlaşmayaÛ
başladım.ÛOÛ noktadanÛsonraÛ daÛ buÛ yoğunlaştığımÛiyiliklerinÛsürekliÛ
büyüdüğününÛveÛçoğaldığınınÛfarkınaÛvardım.Û
İşteÛbuÛyeniÛyıldaÛdaÛbuÛfarkındalığımıÛhiçÛyitirmemeÛkararıÛalıyorum.Û
Çünkĭü;ÛyaşamÛdeneyimlerimÛbanaÛkĮötülükÛveÛolumsuzluklaÛbaşetmeninÛtekÛ
yolununÛiyiliğiÛveÛolumluluklarıÛbeslemekÛolduğunuÛöğretti.Û
BenÛveÛPrizma'èyaÛemeğiÛgeçenÛherkesÛsizlerinÛdeÛyeniÛyıldaÛ yaşamınÛ
güzelliklerineÛ yoğunlaşmanızıÛ veÛ dünyanızdakiÛiyßilerinÛçoğalarakÛbütünÛ
kötülükįlerinÛüÃstesindenÛgelmesiniÛdiliyoruz.Û
Not:Z Prizma'èyaÛgönderdiğinizÛistekÛkuponlarıÛbinleriÛbuldu,ÛbuÛbeniÛveÛ
dergiyeÛemeğiÛgeçenleriÛçokÛmutluÛediyor.ÛAmacımız,ÛsizlereÛdahaÛdaÛiyi,Û
güzelÛveÛyararlıÛbirÛdergiÛüretebilmek.Û
DergiÛevinizeÛsürekliÛgeliyorsaÛbĕileÛistekįÛkuponunuÛbizeÛgönderin.ÛBuÛ
istekÛkuponlarıÛsizlerleÛaramızdaÛoluşanÛbirÛsevgiÛveÛilgiÛbağıdır.ÛBuÛbağ,ÛbizeÛ
dahaÛçokÛçalışmaÛveÛsizinÛiçinÛdahaÛgüzelÛdergilerÛyapmaÛcoşkÄusuÛveriyor.Û
ınnehill
Nar blir man svensk?]
Nar blir man svensk, eller amerikan,
"pa riktigt"? Fönnodligen nar bade man
sjalv och ens omgivning
slutar betrakta en
som "invandrare".
Och dar ar det nog en
tragiskt stor skillnad
mellan USA och
Sverige. I USA blir man snabbt "amerikan",
har förblir man "invandrare",
trots att man kanske ar född i landet.
Av Göran Skytte. Sidan 5
Hayati KaeÂ:T Folkkar
profil i svenskt
musikliv. De flesta
ar ense om att Hayati
ar den framste
bland sangare
"Sveriges svar pa
Frank Sinatra" rned
en innerlig stamma
och lyrisk framtoning.
Han har en klockren artikulation
pa en svenska utan minsta brytning.
Av Stig Lundström. Siødan 6
4
Pessimisten sager "jag
kan inte", optimisten sager
"jag kan", en handlingsmanniska
sager "jag har
gjort "' . Av NilGün.
Sidan 9O
Ivntervjuer om Afkhõanistan
med Nina Hjelgrem, Ernst Klein
och Jan Hjarpe.Sidan 10
Hur turkiska privata tv-kanaler fÉörstörde
spraket. Nu för tiden anvander
alla den amerikanska filmens uttryckssatt.
Av Muammer Özer.
Sidan 13
Svensk design i Eqgyptisk bomull.
Egyptiska företagaren Samirs vag mot
framgangen. Sidan 14C
Barn sidor.
Astrid Lindgren och
Pippi Langstrump.
Sidan16F
K|vinnor i Va¦rbygard fick pengar fran
Storstadssatsningen. Nu har de olika
aktiviteter. De simmar, cyklar, aker till
stan, besöker museer ... Sidan 18M
Y©ousefÈ a²r assyrier.
Han kom till
Sverige fran Libanon,
ar uppvaxt i
Turkiet i Mardin.
Han vagar inte aka
till Turkiet.
Sidan 19
En efktiv spra³kĉinlaĞrningðsmetod
Olle Kjellin har som lakare, sprakforskare
och spraklarare utvecklat en effekti
v sprakinlamingsrnetod, som ar naturvetenskaplig
baserad pa hjarnans,
örats och talorganens funktioner och
samspel. Metoden ar humanistisk, baserad
pa talets mil i den manskliga
komrnunikationen. Sidan 2@07
Tensta konsthallĠ har presenterat tva
verk av filmaren och konstnaren
Kutlug Ataman. Sidan 22
Pa ett seminarium
anordııat
av
Ra´dda Barneıı
diskuteraµd¾e
mĢan kulturens,
traditi
onen s och
re! igionens
roll i barnuppfostran.
I panelen satt förutom
Mona Sahlin representanter för tre
religiosa grupper och kritiker ti II dessa.
Sidaıı 23
K}orta nylıġeter fran Sverige och Turkiet.
Sidaıı 24D
U¡tlĖüııdska akad½emģiker kan mer an
vad arbetsgivaren tror" av Jusutus
Bennet. Sidaıı 26
27 Insandare
·2s Har kan du hamta Prizma
29 Integrationstanten
İÇİNDEKİLER
5 Ne zaman İsveçli olunur
6 Türkiye'nin ve İsveç'in Frank Sinatrası
9 Baslangıç Noktası
1 O Afganistan ve terör için ne dediler?
13 Boku yedik
14 Mısır kumaşında İsveç deseni
16 Astrid Lindgren&Pippi Langstrump
18 Varbygard kadın projesi
19 iskandinavya'nın en büyük bitpazarı
20 Dil sokakta öğrenilir
22 Peruk takan kadınlar
23 Yine din kavgası
24 Kısa kısa
26 Göçmen akademisyenler
27 Okuyucu mektupları
28 Prizma'yı bulabileceğiniz yerler
29 Entegrasyon teyze
deyimleÛ"ekonomikÛmülteci"idiler.ÛFakatÛonlarınÛgöçÛetmekÛ
içinÛbaşkaÛveÛçokÛönemliÛbirÛnedenleriÛdahaÛvardı.ÛOÛnedenÛ
de,ÛiktidarÛsahiplerininÛbaskısıydı.ÛSıradanÛinsanlarÛsıkÛsıkÛyaÛ
papazlar,ÛyaÛkanunÛadamları,ÛyaÛdaÛbölgelerindekiÛzenginÛveÛ
güÁçlüÛinsanlarÛtarafındanÛcezalandırılıyorlardı.ÛİştłeÛbuÛbaskıÛ
veÛcezalardanÛkurtulmak;ÛözgürÛbirÛülkede,ÛözgürÛinsanlarÛ
olarakÛyaşamakÛiçinÛgöçtülerÛAmerikaÛ'ya.Û
Göran Skytte
Ne zaman gerçek bir
İsveçli olunur
1 800'lüÛyıllardaÛİsveç,ÛAvrupa'nınÛenÛfakirÛülkelerindenÛ
biriydiÛveÛİsveçÛhalkı,ÛiktidarÛsahiplerininÛbaskısıÛạltındaÛ
eziliyordu.Û OÛ nedenleÛ birÛ milyondanÛ fazlaÛ JsveçliÛ
Amerika'yaÛgöçtü.ÛBugünÛ birçokÛ İsYeçli'ninÛAmerika'daÛ
akrabalarıÛvar.ÛBenÛdeÛonlardanÛbiriyim.Û
Amerika'yaÛgöçenlerÛfakirdiler,ÛamaÛgüçsüzÛdeğildiler.íÛZayıfÛ
insanlar,ÛSmaland'ınÛiçlerindeki,ÛAllahÛ'ınÛbileÛunuttuğuÛküçükÛ
birÛköyden;ÛküçükÛbirÛgemiyleÛAtlantik'iÛaşıp,ÛdünyanınÛöbürÛ
ucundaki,ÛhiçÛtanımadıklarıÛyeniÛbirÛülkeyeÛgidemezler.Û
DoğalÛolarakÛiçlerindenÛenÛgüçlüleri,ÛenÛçalışkanlarıÛveÛenÛ
gözüpekleriÛ göçÛyolunuÛseçti.ÛSanırımÛbuÛdurumÛbugünÛiçinÛ
deÛgeçerli.ÛAnayurtlarınıÛbırakıpÛİsveç'ÛeÛgöçÛedenlerÛenÛzayıflarÛ
değil,ÛtamÛtersineÛenÛgüçlülerdir.Û
YĎalnızÛburadaÛönemliÛbirÛfarkıÛdaÛbelirtmemizÛgerekiyor.Û
ZamanındaÛAmerika'yaÛgöçÛedenÛİsveçlilerÛkendiÛbaşlarınınÛ
çarelerineÛbakmakÛzorundaydılar.ÛBuÛdurumÛonlarıÛdahaÛdaÛ
güçlüÛkılıyordu.ÛSonÛyıllardaÛİsveç'eÛgöçÛedenÛgöçmenlerÛiseÛ
buradaÛ mülteciÛ kampları,Û anadiliÛ eğitimleriÛ veÛ ekonomikÛ
yardımÛsistemiyleÛkarşılaşıyorlar.ÛBliÛonlarıÛdahaÛgüçlüÛdeğil,Û
tamÛtersineÛdahaÛzayıfÛbirÛhaleÛgetiriyor.Û
BenimÛhemÛannemin,ÛhemÛdeÛbabamınÛailesiÛŞikago'yaÛ
göçmüştü.ÛBuÛikiÛailedenÛsadeceÛbirkaçÛkişiÛİsveç'ÛeÛgeriÛdöndü,Û
geriħsiÛŞikago'ÛdaÛkaldı.ÛBazılarıÛhalaÛilkÛyerleştikleriÛmahalledeÛ
yaşıyorlar.Û ŞikagoÛcaddelerindeÛdolaşanÛ insanlarınÛpekÛ
çoğununÛ İsveççe,Û yaÛ daÛ enÛ azındanÛ İsveççeyiÛçağrıştıranÛ
soyadlarıÛvar:{Û Swanson,ÛAnderson,ÛLindstrom.Û
BununÛiçindirÛkiÛpekÛçokÛİsveçlinin,ÛAmerikaÛ'yaÛveÛAmerikanÛhalkınaÛkarşıÛkuvvetliÛduygulanĶÛveÛsempatileriÛvardır.Û
BununÛ içinÛ İsveçlilerinÛ çoğu,Û yazarÛ VilhelmÛMobergs'in,Û
Smaland'ÛınÛküÂçükÛbirÛköyÞündenÛBatı'ÛdakiÛbüyükÛülkeyeÛgöçenÛ
insanlarınÛöyküleriniÛanlatanÛkitaplarınıÛçokÛsever.Û
BenimÛ Şikago'dakiÛ akrabalarımÛ artıkÛ İsveççeÛ
konuşmuyorlar.Û OnlarÛartıkÛAmerikalılarÛveÛAmerikancaÛ
konuşuyorlar.ÛAmaÛduvarlarında,ÛşanlıÛanayurtlarınaÛolanÛ
sevgileriniÛgösterenÛveÛüstündeÛ"Evim,ÛgüzelÛevim"ÛyazanÛ
duvarÛhalılarıÛvar.Û KöklerininÛ İsveç'teÛ olduğunuÛhiçÛ
unutmuyorlarÛveÛ buÛkonudaÛçokÛhassaslar,Û amaÛAmerikaÛ
onlarınÛevi.ÛG°eriÛdönmeyiÛhiçÛdüşãünmüyorlar.ÛTabiiÛbuÛdurumÛ
genelÛmanzaraylaÛdaÛuyuşuyor;ÛinsanlarÛAmerikaÛ'yaÛgöçÛederler,ÛAmerika'danÛbaşkaÛülkelereÛdeğil.Û
"A ma duvarlarında, şanlı
anayurtlarına olan sevgilerini
gösteren ve üstünde "Evim, güzel
evim "yazan duvar halıları var. "
BuÛdurumÛİsveçÛ'tekiÛgöçmenlerÛiçinÛdeÛböyleÛgaliba.ÛÇoğuÛ
anaºyurtlanÍndakiÛkökleriniÛkoruyorlarĺ.ÛBazılanÍÛanayurdunÛdilineÛ
veÛadetlerineÛsıkıÛ sıkıyaÛsarılıyor.ÛAmaÛbunlarınÛçoğuÛaynıÛ
benimÛAmerika'dakiÛ-Amerikalılaşmış- akrabalarımÛ gibiÛ
İsveçÛ'teÛkalacaklar.Û
İnsanÛneÛzamanÛgerçekÛbirÛİsveçli,ÛyaÛdaÛAmerikanÛolurÛ
acaba?ÛBüyükÛolasılıklaÛhemÛkendileri,ÛhemÛdeÛçevreleriÛonlarıÛ
göçmenÛolarakÛgörmektenÛvazgeçtikleriÛzaman.ÛBuÛkonudaÛ
İsveçÛileÛAmerikaÛarasındaÛtrajĨikÛbirÛfarkÛvar.ÛAmerika'daÛ
insanÛ kısaÛ zamandaÛ "æAmerikalı"æÛ olur,Û buradaÛ iseÛ hepÛ
"G°öçmen"Ûkalır.ÛBuradaÛdoğÅmuşãÛolsĿaÛbileÛ.¨.¨.¨Û
İsveçÛgazeteleri,ÛAmerika'ÛdaÛyaşayanÛİsveçlilerinÛ
yaşadıklarıÛbölgeleriÛanlatanÛyazılarındaÛbuÛbölgeleri,ÛgayetÛ
pozitifÛçağrışımlarÛyapanÛ"åİsveçÛMahallesi"åÛdiyeÛtanımlıyorlar.Û
OradakiÛİsveçlileşmişÛbölgelerdenÛhayranlıklaÛsözÛediyorlar.Û
AmaÛaynıÛgazeteler,Ûİsveç'tekiÛArapların,Û İőranlıların,ÛyaÛdaÛ
TürklerinÛyaşadıklarıÛ mahalleleriÛanlatırken,Û hepÛnegatifÛ
çağrışımlıÛ"göçmenÛgettosu"ÛtamÊmlanxıÔasımÊÛkullanıyorlar.Û
N³edenÛbirÛ milyonÛ kişiÛAmerika'yaÛ göçtüÛ zamanında?Û
YoĸksullukÇtanÛkurtulmakÛiçinÛdoğalÛolarak.îÛOnlar,ŦÛbugünkÇüÛ
Türkiye ve İsveç'in Frank Sinatrası
llayali Kafe
Yazan: Stig Lundström
İsveç müzik dünyasında
halkın sevgilisi bir'profil
İstanbul'uÛ terkÛ edipÛ İsveç'eÛ yerleştiğiÛ 1962ÛyılındanÛ beri,Û
HayatiÛ Kafe'ninÛ hakkındaÛçokÛ şeyÛ yazılıpÛ çizildi.Û İsveçliÛ
müzikseverlerÛonaÛbirÛzamanlarÛ"TürkÛFrankÛSinatra"Ûdedi.Û
SanatÛyaşamınınÛkırkıncıÛyılÛjübilesiniÛgeçtiğimizÛekimÛayıÛ
içinde,Û cazÛsarayıÛNalen'deÛ dörtÛkonserÛ vererekÛ kutlayanÛ
HayatiÛKafe,ÛhalaÛenÛsevilenÛsanatçılardanÛbiri.Û
AnadiliÛTürkçe,ÛikinciÛdiliÛiseÛİspanyolca;ÛüstelikÛkoyuÛbirÛ
enternØasyonalist,ÛamaÛHayatiÛKafeÛbunaÛkarşınÛbuğuluÛsesiyle,Û
vurgularıyla,ÛşiirselÛüslubuylaÛtertemizÛbirÛİsveççeÛkonuşuyor.Û
BütünÛinsaniÛ eğilimlereÛ saygılı,Û amaÛhümanizmiÛherÛşeyinÛ
üstüneÛ koyuyorÛ o.Û
SekizÛyaşındaykenÛgüzelÛsesiyleÛailesinin,ÛarkadaşlarınınÛ
hayranlığmıÛkazanır.Û DahaÛoÛ yaşmdaÛmandolin,Û akordeon,Û
piyanoÛçalmayaÛbaşlar.ÛG®ençliğeÛadımÛattığıÛ1950'1ðiÛyıllardaÛ
Elvis'Ûten,ÛPaulÛAnka'Ûdan,ÛAnnÑstrong'Ûdan,ÛN´ÛatÛKingÛC«ole'Ûd½enÛ
etkilenirÛHayatiÛ ...ÛTonyʼnÛBennet,ÛSammyÛDavņiesÛJąrÛveÛMelÛ
ThormeÛd½eÛonuÚnÛfavorilerineÛd½ahildir.Û
İstanbul 'dan İsveç 'e
HayatiÛKafe,ÛmühendislikÛeğitimiÛgörmeyeÛbaşlar,ÛamaÛbirÛ
süreÛsonraÛmüzikÛağırÛbasar.ÛY¹ıldızıÛ1957ÛyılmdaÛçıktığıÛbirÛ
radyoÛprogrammdaÛparlar.ÛVeÛmühendislikÛeğitiminiÛgeçiciÛ
ÚÛ
olarakÛrafaÛkaldırır.Û
ProfesyonelÛ olarakÛ İstanbulÛ veÛ çevresindeÛ sahneÛ alanÛ
Hayati'ninÛünüÛgünÛgeçtikçeÛyayılırÛveÛhenüzÛyirmiÛyaşmdaÛ
birÛdelikanlıyŊken,ÛşarkılarıÛ1ÛOÛhaftaÛartÛardaÛlisteÛbaşıÛolur.Û
A}ynıÛyılÛTürkiye'ninÛkendineÛaitÛhaftalıkÛbirÛradyoÛprogramıÛ
olanÛilkÛvokalistiÛolur.Û
1961Ûyılında,Û İstanbul'ÛdakiÛ HiltonÛ otelindeÛ orkestraÛ şefiÛ
İsmetÛSiralÛ'ınÛdörÕtÛ kişilikÛ müzikÛgrubundaÛşarkıÛsöylerkenÛ
LinköpingliÛrestorancıÛSvenÛAnderssonÛtarafmdanÛkeşfedilir.Û
Andersson,ÛHayati'yeÛüçÛaylıkÛbirÛİsveçÛturnesiÛteklifiÛeder.Û
TurnØeÛHelsingborg'deÛbaşarılıÛbirÛaçılışÛyapar.ÛBununÛardındanÛ
TürkÇiyŊe'ninÛFrankÛ Sinatra'sıÛ İsveç'inÛ müzikÛ çevrelerinwdeÛ
tanınanÛbirÛ"ŜTürk"Ûolur.Û
HayatiÛİsveç'eÛyerleşirÛveÛkısaÛsüredeÛmüzikÛdünyasındaÛ
kendineÛönemliÛbirÛyerÛedinir.ÛÖyleÛki,ÛoÛzamanlarınÛenÛpopülerÛ
cazÛklubüÛolanÛBjörknaspaviljong'ÛdaÛprogramÛyapmayaÛbaşlar.Û
YirmiÛyaşındaÛbirÛdelikanlıÛiçinÛhiçÛfenaÛdeğildirÛbu.Û
Hayati Kafe Stockholm'deki evinde
HayatiÛ'ninÛasılÛyükselişiÛ1964Ûyılında,ÛtanmmışÛorkestraÛşefiÛ
CĀariÛHenrikÛNorinÛ'inÛorkestrasmdaÛşarkıÛsöylemesiyleÛbaşlar.Û
BuÛorkestradaÛsolistlikÛyapanÛHayatiÛbüyükÛbirÛsükseÛyapar.Û
TuÚrnļelerÛ birbiriniÛ kovalar.Û OnÛ haftaÛ sürenÛİngiltereÛ turnesiÛ
bunlardanÛbiridir.ÛAralarındaÛBems'inÛdeÛbulunduğuÛmüzikÛ
dünyasınınÛdevlerindenÛ sahneÛ teklifleriÛ yağmayaÛ başlar.Û
İsveç'teÛşarkıÛsöylemediğiÛsahneÛkalmaz.Û1968Ûyılmda,Û"Sant"Û
isimliÛşarkısıÛileÛ11ÛhaftaÛboyuncaÛlisteÛbaşındaÛkalır.ÛA}maÛ
onunÛpopülerÛşarkısıÛ"ŝSerÛduÛstjaĔmanÛiÛdetÛbla?"ÛdahaÛ1965Û'teÛ
çıkmıştı.Û
BütünÛbuÛbaşarılarınaÛkarşmÛsahneÛhayatınıÛpekÛgüvenceliÛ
bulmayanÛHayati,ÛyarımÛbıraktığıÛmühendislikÛeğitimineÛgeriÛ
döner.ÛBirÛsüreÛsonraÛyineÛeğitimiÛbirÛkenaraÛbırakırÛveÛDalamËalıÛ
7Û
HelenaÛileÛ evlenir.Û
ÇiftinÛ70'liÛyıllardaÛ
ikiÛoğluÛolur:ÛAdamÛ
veÛ David.Û ŞimdiÛ
ikisiÛdeÛbabalarÖınınÛ
izinde.íÛAdam,Ûkom-
aldı.Û BuÛ CD,Û yineÛ 2000Û yılınınÛ MartÛ ayındaÛ cazÛ klubüÛ
NalenÛ'deÛdinleyicilerinÛalkışlarınaÛmazharÛoldu.ÛBuÛyılÛşarkıcıÛ
MetaÛRoosÛveÛClaesÛCronasÛileÛbirlikteÛturn×eyeÛçıkanÛHayati,Û
Sandviken,Û MotalaÛ veÛ BotkyrkaÛ orkestralarıylaÛberaberÛ
konserlerÛvÛerdi.ÛKristiandstad'ınÛbüyükÛorkestrasıÒylaÛbirlikteÛ
SingapurÛ veÛ Tayland'daÛ konserlerÛ verdi.Û BütünÛbunlarınvÛ
dışındaÛAvusturya'daÛdaÛ
"O, profesyonel bir neşe saçıcı.
Başka ne ister ki insan bir sanatçıdan.?.e Est0nya'daÛyaptı.Û
TH SHO W MUST GO ON. "
Ente rnasyonalist
poziÛtör.¦Û EnÛünÛIÛüÛ
Hayati
polisiyeÛfilmlerdenÛ
olanÛ"Beck"ÛfilmlerininÛmüzikleriÛonaÛ
ait.Û DavidÛ iseÛ filmÛ
kurgusuÛ yapıyor.Û
"Robinson"Û
programınınÛ
kurgucularından.¦Û
Prodüktörlük
1970'1©iÛyıllarınÛortalarındaÛ yeniÛbirÛkariyereÛbaşlarÛHayati.Û
KısaÛsüredeÛpopülerÛ birÛ yerÛ halineÛ gelenÛ SveavagenÛ'dekiÛ
"HayatisÛKafe"yiÛaçar.ÛHayatiÛ'ninÛkahvesiÛİsveç'ÛinÛartistleri,Û
sanatçıları,ÛmüzisyenleriÛveÛmüzikÛsevdalılarıÛiçinÛbirÛilhamÛ
kaynağıÛhalineÛgelir.ÛAmaÛgündeÛonÛikiÛsaatÛaralıksızÛçalışmaÛ
temposuylaÛsağlığınıÛyitirmeÛnoktasınaÛgelenÛHayatiÛbuÛişiÛ
bırakır.Û
1980'ÛdeÛ SilÛasÛ BaĔckströmÛ ileÛberaberÛ birÛ prodüksüyonÛ
şirketiÛkĭurarakÛtanınmışÛsanatçılardanÛÖstenÛWamËerbring'in,Û
EvaÛRy¥dberg'in,Û Corn×elisÛVreswijk'in,Û LenaÛ Ericsson'un,Û
JanneÛCarlsson'unÛveÛdahaÛnicelerininÛyapımcısıÛolur.ÛBuÛ
aradaÛkendiÛsanatınaÛdaÛdevÛamÛederÛHayati.Û
1983Ûyılında,ÛİsveçÛDevletÛTelevizyonu'nunÛ"KvallenÛArÛ
Din"ÛismliÛprogramınıÛsunar.ÛTelevizyonÛprogramınınÛyanısıraÛ
radyoÛprogramlarınınÛ daÛ sürekliÛ konuğudur.Û YineÛ 1983Û
yılındaÛSandvikÛBigÛBandÛileÛbirÛuzunçalarÛyaparÛveÛİsveç'inÛ
enÛbüyükÛorkestralarındaÛşarkılarÛsöyler.Û1988ÛyılındaÛtamgünÛ
şarkıcıÛolmayaÛkesinÛkararÛverirÛveÛDanimarkaÛRadyosuÛ'nunÛ
büyükÛorkestrasındaÛsolistÛolur.Û
BuÛaradaÛuluslararasıÛsahneÛalmalarÛdaÛgittikçeÛsıklaşmayaÛ
başlar.ÛBeriÛinÛOrkestrası'ndaÛsahneÛalır;ÛHamburgÛ'daÛHerbĕÛ
G¯ellerÛ ileÛ birlikteÛ sahneÛ alır.Û 1993Û yılındaÛ HollandaÛ
Radyosu'nunÛ orkestrasıÛ MetropoleÛ ileÛ "TheÛCrooner"Û
CD'siniÛyapar.Û FrankÛ Sinatra'nınÛ 80.Û doğumÛgünündeÛ
Berlin'deÛsahneÛalarakÛ SinatraÛ içinÛsöyler.Û JanÛAllan,Û
Domnerus,ÛN´arman,ÛWČickman,Û C«laesÛC«rona,ÛMonicaÛDominique,wÛ
JonnyÛ Olsson,wÛ Kj ellÛ ÖhmanÛgibiÛtanınmışÛ cazÛ
sanatçılarıylaÛ beraberÛ şarkıÛ söyleyenÛHayatiÛKafe'ninÛ 3Û
uzunçaları,Û10Ûsingel'iÛvar.Û
Yeni çağda Haati Ka
YoĸrulmakÛbilmeyenÛsanatçıÛ2000ÛyılındaÛçıkardığıÛ"ForÛaliÛ
8õÛ weÛknow"ÛisimliÛCD'siÛileÛmüz¬ikÛeleştirmenlerindenÛtamÛnotÛ
sahneÛalanÛHayati,ÛbirÛturn×eÛ
HayatoiÛ hiçubirÛ zŌamanÛpolitoikÛolarakÛ etkinÛ olmadı.ÛAmaÛ
toplumsalÛveÛsosyalÛkonularlaÛherÛzamanÛyürektenÛilgilendi.Û
AdaletÛonunÛ"altın"Ûkelimesi.ÛÇokÛkültürlülük,ÛinsanÛhakları,Û
hümanizmÛonunÛiçinÛvazgeçilmezÛkavramlar.Û
1990'Û)ťarınÛbaşlarındaÛtırmanışÛgösterenÛyabancıÛdüşmanıÛ
eylemlerdenÛveÛ"Lasermannen"inÛsaldırılarındanÛetkilenenÛ
Hayati,ÛStockholm'dekiÛG°öçmenÛDairesiÛileÛilişkiÛkurarakÛ
"buÛkonudaÛİsveçÛyararınaÛbirşeylerÛyapmakÛistiyorum"Ûder.Û
G¯öçmenÛdairesi,ÛAüBF,ÛEx¢pressenÛveÛdahaÛbirçoklarıÛdesteklerÛ
onuÛ veÛ HayatiÛ "İsveçÛ İçinÛ BütünÛ SanatçılarÛ ElÛ Ele"Û
kampanyasınıÛbaşlatır.Û
BuÛkampanyaÛçerçevesindeÛ"Skansen"ÛdekiÛbüyükÛsahnedeÛ
halkÛkitlelerineÛyönelikÛikiÛbüyükÛgalaÛyapılır.Û250ÛtanınmışÛ
sanatçınınÛhiçbirÛücretÛalmadanÛkatıldığıÛ6ÛsaatlikÛşov,Û15Û000Û
kişiÛtarafındanÛizlenir.ÛYineÛkampanyaÛkapsamındaÛABF'ninÛ
yönetimindeÛ IÛ0'unÛ üzerindeÛradyoÛprogramıÛyapar.Û OnunÛ
buÛeylemÛveÛdavranışlarıÛentemËasyonalistliktenÛbaşkaÛnedirÛ
ki?Û
Dünya vatandaşı
HayatiÛKafe,ÛyaşamÛdeneyimiÛveÛgücüyleÛdolu,ÛçokÛokuyan,Û
lisanÛyeteneğiÛolan,ÛalçakgönüllüÛveÛtanıdığımÛenÛcanayakınÛ
insanlardanÛbiri.ÛNeÛzÙmanÛgöçmenlerinÛentegrasyonuÛkonusuÛ
tartışılsaÛhepÛoÛaklımaÛgelir.ÛToplumdaÛ kendineÛ iyiÛbirÛyerÛ
edinmiş,Û aranan,Û ünlüÛ veÛ başarılıÛ birÛsanatçı;Û çeşitliÛ etnikÛ
gruplarÛarasındaÛzenginÛbirÛkontakÛkişiÛ.§.§.îÛKendisiÛİsveçliÛHelenaÛileÛevli,ÛamaÛİsveç'eÛentegreÛolmakÛiçinÛ
illeÛdeÛbirÛİsveçliÛileÛevlenmekÛgerektiğiÛkanısındaÛdeğil.Û
Hayati,ÛbirÛekol,ÛörnekÛbirÛinsan.ÛBenÛonuÛ
neÛTürk,ÛneÛİsveçli,ÛneÛdeÛİsveçÛTürk'üÛolarakÛgörüyorum.ÛBenÛonu,ÛetnikÛveÛkültürelÛ
çeşitliliğinÛyarattığıÛmüthişÛolanaklarınıÛçokÛ
iyiÛ kavrayanÛ birÛ dünyaÛ vatandaşıÛ olarakÛ
görüyorum.Û
O,Û kendiÛ kültürÖÛmirasınıÛ daÛtümÛdünyaÛ
değerleriyleÛbirlikteÛheybesindeÛtaşıyanÛbirÛ
enternasyonalist,Û ilericiÛbirÛ insan,Û tırnakÛ
uçlarınaÛkadarÛhümanist.ÛO,ÛprofesyonelÛbirÛ
neşeÛ saçıcı.Û BaşkaÛ neÛ isterÛ kiÛ insanÛ birÛ
sanatçıdanÛ...Û
THEÛSHOWČÛMUSTÛG¯OÛON´.Û
Ni[ (jün'Ie haşhaşa
..
G
İşlerin kötüye gideceğini söyleyi duruyorsanız
bir kahin olma şansınız çok yüksektir.
Isaac Singer
Kötümser "yapılamaz" der.
İyimser "yapılabilir" der.
Motivasyona sahip kişi ise, "yaptım" der.
Eğer her sabah gününüze başlamadan önce sizi motive
edici mesajlar dinleseydiniz, zihniniz, yüreğiniz, ruhunuz
coşku ve heyecanla dolsayd ı, gününüz nasıl geçerdi?
Bir arkadaşınız, eşiniz veya patronunuz sizinle ilham
veren, enerjinizi arttıran "Yapabilirsin! Başarabilirsin!"
mesajlarıyla dolu bir konuşma yapsaydı içinizdeki gerçek
potansiyelinizi ortaya çıkarmak için içsel gücünüzü kim
bilir nasıl kullanırdınız?
Şimdi ve buradayız. Başka bir yerde ve zamanda olmamız
imkansız. Oysa, yaşamımızda alacağımız kararlar?
Eğer" sözcüğü bütün yaşamımızı yönetiyor
Eğer üniversiteden mezun olursam mutlu olacağım.
Eğer sevdiğim kişiyle evlenirsem mutlu olacağım.
Eğer çok para kazanacağım bir işe girersem mutlu olacağım.
Eğer ... Eğer ... Eğer ...
Bu Eğerler olduğumuz yerden başlamamızı, şimdi ve burada
olmamızı engelliyor.Gücümüzü ve mutluluğumuzu baltalıyor.
"Eğer. .. Eğer ... Eğer ... Bu
Eğerler olduğumuz yer.den
başlamamızı, şimdi ve burada
olmamızı engelliyor.
Gücümüzü ve mutluluğumuzu
baltalıyor. Anın harikulade
hazzını yaşamaktan bizi
alıkoyuyor."
tirme gücüne sahipsiniz.
Karşılaştığınız her sorunun,
zorluğun üstesinden
gelebilecek kadar güçlü
ve enerjik hissederdiniz
kendinizi değil mi?
Her şeyi yapabilme,
her şey olabilme, yaşamınızın
her boyutunu
istediğiniz şekilde değiş-
Anın harikulade hazzını yaşamaktan bizi alıkoyuyor.
Şu anda başlangıç noktasındasınız. Dışarıdan kazanacağınızı
sandığınız güç içinizde, burnunuzun dibinde.
Sevgiyle hoşça olun.
Bu köşede, düşünceleri nizi uyarmayı, yüzün üze
tebessüm kondurmayı, yüreğinizi umutla, ruhunuzu
coşkuyla doldurmayı amaçlıyorum.
Bir turist, ziyaret ettiği kasabanın yaşlı marangozuna
sorar: "Bu kasaba neyi ile ünlüdür?" Yaşlı adam yanıt verir:
"Bu kasaba, dünyada gidebileceğiniz her yerin başlangıç
noktasıdır. Buradan başlayarak istediğiniz her yere
gidebilirsiniz."
Yaşlı adam ne kadar haklı. Oysa çoğumuz yaşamın
zenginliğinin hazzına varabilmek için önce başka bir yerde
olmamız gerektiğini sanıyoruz; önce bir noktaya gelelim,
özlem duyduğumuz şeylere kavuşalım ondan sonra mutlu
olmaktan bahsedebiliriz.
9
TA.DIIKl5TAN
J'\
l
PAKiSTAN
1
\ 'Wafaba •
'ioıı91ıa:>ft 1! ;ımık• .Jııl
, 'Jif• • Afaııyıur
j,ı{;_.:rufo
Clıı{aı
oı;uthıiır
,
,,
SİNEMA -TV
Boku yedik
Muammer Özer
19 9 Ü' dan sonra mantar biter gibi
çoğalarak, örümcek ağı gibi tüm
Türkiye 'yi saran kötü televizyon dizileri,
yurdun en ücra köşesindeki en çelimsiz
eve kadar girdi. Çocukların, gençlerin
beyinlerini oymaya başladı. Devletin,
kurumların, hatta ana-babaların;
çocukları ve gençleri televizyonun
zararlı etkilerinden koru(ya)madığı bir
ülkede geleceğe yönelik iyimser olmak
çok zor. Bu tehdit sadece Türkiye'de
yaşayanlar için değil, yurtdışında
yaşayan Türkiye kökenli bizler için de
geçerli.
Aşağıda, ailece izleyerek eğlence
ihtiyacımızı giderdiğimiz yabancı
dizilerin, seslendirme adı altında
Türkçenin ırzına nasıl geçtiğini
örneklerle vereceğim. Bu örnekleri Türk
kanallarını izleyen herkes duymuştur
mutlaka. Dikkatle okuyalım ki
kulağımızdan beynimize nelerin,
girdiğinin bilincine varalım:
Piç kurusu
Hey bayım, bakar mısın?
Tanrm, bunu bana yapamazsın! ..
Orospu çocuğu!
Piç! ,
Sen bir hamam böceğisin dostum.
Son duanı yap haydut.
Suçlularla severek uğraşırım.
Tanrı aşkına
Hadi dostum
Bu harika
Tanrı adına
Tanrı seni korusun
Seni pis herif
Buna inanamıyorum
Söylesene neler oluyor burada
Pis Domuz!
Sen, iyi misin?
İçkiyi biraz fazla kaçırmış olmalıyım.
Seni pis ayyaş!
Bir içkiye ne dersin?
Piçkurusu!
Genç bayan, bu sizin olmalı.
Hey, sen ..
Mecbur gelmelisin ...
Sanırım gitmelisin.
Bak dostum ..
Doğrusunu istersen bu bir harika!
Allahın belası!
Bana inanmalısın!
Bu gerçekten inanılmaz bir şey!
Üzgünüm ahbap!
Hayvan herif!
Bok herif!
Boku yedik ..
Yukarıda benim kafama tesadüfen
takılan konuşmalardan bazı örnekler
verdim. Kimbilir daha ne ilginç örnekler
vardır benim dikkatimden kaçan. Bu
sözcük ve tümcelerin çoğu bir yabancı
film ya da dizide defalarca, bazen otuzkırk
kez kullanılıyor. Günlük yaşamda
bu tarz Türkçe konuşan kaç kişi
olduğunu çok merak ediyorum doğrusu.
Bu dil az gelişmiş televizyoncuların
ürettiği televizyon Türkçesi olsa gerek.
Bu tür sözleri, çocuk, genç, yaşlı
milyonlarca insan duyuyor ve farkına
varmadan beyinlerine kazıyor. Bunun
Türk diline verdiği zararı ve sonuçlarını
varın siz tahmin edin.
Türkçe dizilerde kullanılan arabesk
Türkçe de evlere şenlik. Yeşilçam 'da
Öztürk Sernegil, Kemal Suna! gibi
oyuncularla pişirilen dolmaları,
Yeşilam'ın mirasmı devralan televizyon
kanalları, seyirciye namussuzca
yedirıneye devam ediyorlar.
Osmanlı, öz Türkçe yerine Farsça
ve Arapçayı baştacı yaptı. Osmanlı'nın
son dönemlerinde ise geniş aydın ve
bürokrat kesimi, başta Fransızca olmak
üzere, Almanca ve İngilizceye hayranlık
duymaya başladılar. Atatürk, dil
devrimiyle Türkçeyi arındırıp bu arapsaçını
çözmeye çalıştıysa da ömrü
yetmedi.
Türkiye tarihinin en ünlü darbecisi
Kenan Evren, televizyondaki öz Türkçe
kelimeleri yasaklayıp, Osmanlıcaya
kapıyı yeniden araladı. Evren'in mirasını
devralan Turgut Özal ise, Türkçeyi
İngilizce ve Osmanlıca ile hannanladı.
Türkiye'nin gecekondu bölgesinde
yaşayan vatandaşlar bile "bay bay "
demeye başladı.
Erbakan boş durur mu, o da Arapçayı
pompaladı. Hatta, laik ve Latin alfabesi
kullanan Türkiye'de pankartlarını bile
Arapça yazdıkları oldu. Neyse ki Bülent
Ecevit Türkçeyi daha özenli kullanıyor
da teselli oluyoruz biraz ...
"Türkiye tarihinin en
ünlü darbecisi Kenan
Evren, televizyondaki öz
Türkçe kelimeleri
yasaklayıp,
Osmanlıcaya kapıyı
yeniden araladı.
Evren 'in mirasını
devralan Turgut Özal
ise, Türkçeyi İngilizce
ve Osmanlıca ile
harmanladı.
Sözün kısası, yönetici kadrolar
yüzyıllarca Türkçenin canma okumak
için ellerinden geleni yaptıkları halde,
hala tam başarılı olamadılar. Çünkü
Türkçe tüm saldırırlara karşın, ona
ihanet etmeyen halkın dilinde bütün
güzelliğiyle yaşıyor, sağlığı herşeye
rağmen şimdilik yerinde sayılır. Gelecek
kuşakların sağlıklı bir Türkçe ile
konuşmalarını istiyorsak, bilinçli ve
sabırlı bir savaşım vermemiz gerekiyor.
Unutmayalım ki anadil, insanın
kimliğini, kişiliğini, belirleyen en önemli
etkenlerdendir.
13
Mısırlı başarılı iş
adamı
Samir El-Rafie
boş zamanlarını
müzikle
değerlendiriyor ve
bir Bellman
hayranı
S
amir El-Rafie, kökleri Mısır 'ın
güneyindeki Sohag 'da ? lan bir iş
adamı. El-Rafie 'nin lsveç 'e ilk
gelişi ve bu ülke hakkında fikir sahibi
oluşu 1970 yılının yazına rastlzyoı OĉÛ
zamanlar genç bir öğrenciydi El-Rafie.
-¡ Mısır'ınÛdünyaÛçapındaÛünlü,ÛpamukluÛ
kumaşlarınaÛİsveç'şÛinÛhannÑonikÛdesenleriniÛ
uygulamaÛ fikriÛgirişimimizinÛtemeliniÛ
oluşturuyor.Û ÜàrünlerimizdeÛrenklerinÛ
birbiriyleÛuyumuÛçokÛönemli.Û
Steps'inÛkolleksiyonlarıÛGamlaÛStan'dakiÛ
dükkanda,Û şirketinÛemektarÛyöneticisiÛ
EdwardÛRizkÛveÛtasarımcıÛAnnaÛLagerströmÛtaraf¾ındanÛüretiliyor.Û
Mısır kumasına isvec deseni
'
'
- KahireÛ ÜàniversitesiÛ'ndenÛ "tarımÛ
mühendisi"ÛdiplomamıÛaldıktanÛsonraÛ
(é1970)êÛ yerleştimÛİsveç'e,Û diyenÛ El
Rafıe'ninÛüçÛçocuğuÛvar.ÛBüyükÛkızıÛJąasminÛ20ÛyaşındaÛveÛ
KTH'daÛ(éKungligaÛ
TeknÌiskaÛHögskola)êÛöğrenimÛgörüyor;Û16Û
yaşındakiÛ oğluÛ Karim,Û liseninÛ fenÛ
bölümündeÛokuyor;Û 13ÛyaşındakiÛküçükÛ
kızıÛDinaÛiseÛortaokulaÛgidiyor.Û
Elbislerineredeüretiyorsunuz?
-Mısır'dakiÛkendiÛ fabrikalarımızdaÛ
üretiyoruz.ÛBuÛdaÛbizeÛüretimÛaşamasındaÛ
kesinÛbirÛkontrolÛsağlıyor.Û
NeSdentekstil?MNı±sır'dan tekstil ithal
etmek kolay mı ?
-ŬÜàrünlerimiziÛ Mısır'danÛ ihraçÛetmekÛ
-¡TicareteÛsıfırÛsermayeyle,Û İsveç'inÛ
değişikÛşehirlerindekiÛpazarlardaÛçeşitliÛ
aksesuarlarÛveÛpamukluÛkumaşÛürünleriÛ
satarakÛbaşladım.Û OldukçaÛ azimliydim;Û
pesÛetmedenÛçokÛsıkıÛbirÛşekildeÛçalıştımÛ
veÛbirÛsüreÛsonraÛdaÛazmimin,ÛemeğiminÛ
meyveleriniÛtoplamayaÛbaşladım.Û
BundanÛ 23Û yılÛönce,Û eşimleÛ beraberÛ
ilkÛdükkanımızıÛsatınÛaldıkÛveÛşirketimizÛ
Steps'iÛkurduk.Û
14Û
StepsÛDesignÛbugünÛartık,Ûithalat-¡ihracatÛ
veÛtoptanÛsatışÛyapan,ÛoturmuşÛbirÛtekstilÛ
şirketi.Û SamirÛEI-RafieÛdeÛyıllarcaÛsürenÛ
azimliÛ çalışmasının,Û sabrınınÛ veÛ
emeklerininÛkarşılığınıÛalanÛbaşarılıÛbirÛişÛ
adamı.Û
Steps, yıllık cirosu
15 milyon kron
olan oldukça büyük
bir şirket.
İşe nerdeyse szfr
sermayeyle
başlayan Samir 'in
bu branşa olan
ilgisi dedesinden
miras.
Nasılbirboğuşmabu?
-GeneldeÛ çetrefilli,Û dörtköşeliÛ veÛ
girişimcilerinÛ önünüÛ kesecekÛ şekildeÛ
yorumaÛ açıkÛ olanÛ yasalarlaÛ sorunÛ
yaşãıyoruz.Û AyňnrıÛ zamandaÛ dağlarÛkadarÛ
zenginliğiÛbileÛeritecekÛbirÛgġümrükÛsistemiÛ
var.Û BütünÛbunlarınÛüstündeÛdeÛ çeşitliÛ
derecelerdekiÛmemurÛtakımı.Û..Û İşiniÛ
geliştirmekÛisteyenÛbirÛgirişimcininÛ
bürokrasiÛ yüzündenÛ çektiğiÛ çileyiÛ
anlatabilmekÛiçin,ÛinsanınÛçokÛyetenekliÛbirÛ
y¤ azarÛolmasıÛgerekiyor.Û
yüksek.ÛBuÛdaÛyaptığımızÛişteÛistediğimizÛ
sonÐuca,Û yaniÛbaşarıyaÛulaşmakÛ içinÛ
İsveçlilerdenÛdahaÛçokÛçalışmamızÛgerektiğiÛ
anlamınaÛgeliyor.Û
"Girişimcinin Mısır 'daki
bürokrasi yüzünden
çektiği çileyi
anlatabilmek için,
insanın çok yetenekli bir
yazar olması gerekiyor. "
1
'İsveçliler çok dürüstler
ve insanlara
güveniyorlar. Bu güven,
'bunlar saf, kolay
kandırırız
zihniyetiyle suistimal
edilmemeli. "
Göçmen bir girişimcinin İsveçiş
piyasasında tutunabilmesiiçinne gibi
özellikleresahipolmasıgerekiyor?
-HerşeydenÛönceÛ İsveçÛtoplumunaÛ
uyumÛ sağlamamızÛgerekiyor.Û İsveççeÛ
sorununuÛhalletmemizÛşart.ÛİşÛarkadaş´
larımızaÛveÛişimizeÛkarşıÛsĿaygılıÛolmamızÛ
daÛ çokÛ önemli.Û ZamanaÛ değerÛ verme,Û
güvenilirÛolmaÛdaÛdiğerÛönemliÛunsurlar.Û
İsveçlilerÛ çokÛdürüstlerÛ veÛ insanlaraÛ
gġüveniyorlarĺ.ÛBuÛgüven,Û "bunlar saf, kol ay
kandırırız " zihniyetiyleÛ suistimalÛ
edilmemeli.Û
EĂl-ëR¸afie;ªÛçokÛ başarılı,Û mücadeleciÛveÛ
kendineÛtoplumdaÛiyiÛbirÛyerÛedinmişÛçokÛ
sayıdaÛgöçmeninÛ olduğunuÛdaÛözellikleÛ
vurguladıktanÛ sonra;Û başarılıÛ olmaÛ
yolunda,ÛgöçmenlerinÛönündekiÛbariyerlerinÛçokÛdahaÛyüksekÛolduğunuÛbelirtiyor.Û
-BizimÛ yaptıklarımızÛ dahaÛ çokÛgözeÛ
batıyor.ÛBaşarılıÛolmamızÛiçinÛkonanÛçıta,Û
İŐsveçlilerÛiçinÛkonanÛ çıtadanÛ çokÛ dahaÛ
YZenigelenlerenegibiönerileriniz var?
-YčeniÛgelenler;ÛburadaÛyıllarcaÛyaşadıkÅtanÛ
sonraÛbelliÛbirÛseviyeyeÛgelmişÛveÛbirÛbirikimÛ
oluşturmuşÛinsanların,Û bütünÛbuÛ
varlıklarınıÛbirÛandaÛedindikleriÛyanılgısınaÛ
düşmemelidirler.Û BaşarıyaÛ gidenÛ tekÛ veÛ
doğruÛyolÛazimÛveÛemektenÛgeçer.Û
AslındaÛ sonÛ yıllardaÛ göçmenÛbirÛ
girişimcininÛ İsveçÛpiyasasındaÛyeriniÛ
sağlamlaştırmasıÛdahaÛdaÛgüçleşti.ÛBununlaÛ
beraber,ÛbizimÛzamanımızdaÛbulunmayanÛ
pekçokÛolanakÛveÛfırsatÛdaÛyeniÛgelenlerinÛ
hizmetoinde.Û
PolitikadaÛveÛişÛdünyasındaÛeskiyeÛ
oranlaÛçokÛdahaÛfaĚzlaÛsayıdaÛgöçmenÛvar.Û
BelkiÛdahaÛçokÛolmasıÛgerekir,ÛamaÛbizimÛ
geldiğimizÛyıllaraÛoranlaÛdurumÛdahaÛiyi.Û
Röportaj: Hamdi A. Hassan
başlangıçtaÛkolayÛdeğildi.ÛÇtünkÅü;ÛMısırlıÛ
üreticileri,Ûdelikli,ÛçayÛlekeliÛkumaşlarınÛ
İŐsveç'teÛsatılamayacağına;ÛnoelÛzamanıÛ
yazlıkÛgiysilerinÛburayaÛuymadığınaÛiknaÛ
etmekÛgerekiyordu.ÛDurumÛbuÛmaalesef.Û
ܹrünÐlerdekiÛyüksekÛkalitoeye,ÛyetenekliÛ
elÛemekçilerineÛkarşın,ÛüretimÛsürecindeÛ
ihmalkarlıktanÛkaynaklananÛçeşitliÛ
aksiliklerÛ oluyordu.Û BürokrasiÛveÛsözÛ
verilenÛzamandaÛişÛyetiştirmemeÛgibiÛ
konularaÛiseÛgirmekÛbileÛistemiyorum.Û
İsveç'teÛ biriktirdiğimizÛsermayeÛveÛ
Mısır'dakiÛaileminÛvarlığıylaÛ kendiÛ
fabrikamızıÛkurunca,ÛişlerimizÛdahaÛkolayÛ
yürümeyeÛ başladı.Û AmaÛ Mısır'ınÛ
bürokrasisiÛileÛ olanÛboğuşmamızÛhalaÛ
devamÛediyor.Û
Steps 'de olağan bir iş günü. Samir El-Rafie işletme müdürü Edward Rizk
(sağda) ve stilisti Anna Lagerström ile işbaşında.
Hazırlayan: Tuna Özer
Masalcı teyze
-Astrid Lindaren-
AstridLindgrenençoktanınmışİsveçliyazarlardanbiridir.
1907yılındaSmaland'dadoğdu.Öyküyazmayeteneğini
çokiyibiranlatıcıolanbabasındanaldığınısöyleyenAstridLindgren,
öykülerindekendiçocuklukanılarını
süsleyerekanlatır.Buöyküleriyazarkenhemkendiiçindeki
çocuğuhemdekitaplarınıokuyançocuklarıeğlendirmek
ister. Öykülerde anlattığı
oyunlarınçoğuAstrid'inçocukkenkendioynadığıoyunlardır.
1945yılındaen iyiçocukkitabı
ödülünüalanPippiLangstrump,
Lindgren'inentanınmışroman
kahramanlarından biridir.
DünyanınengüçlükızıdırPippi.
Annesigökyüzündedir, babası
iseaylarcakarayaçıkmayanbir
denizcidir. Pippi, VillaVillekulla'damaymunuHerrNilsson
veatıLillaGubbenileyaşar.EniyiarkadaşlarıTommyve
Annika'dır.Üçafacanyaşadıklarıkasabanınaltınıüstüne
getirirler.
,g
'\, . "Astrid Lindgren' in
en tanınmış 10
eseri"
1 - PippiLangstrump (57dileçevrildi)
2- Emili Lönneberga (39dileçevrildi)
3- BrödernaLejonhjarta (37dileçevrildi)
4- Karlssonpataket (36dileçevrildi)
5- RonjaRövardotter (35dileçevrildi)
6- MasterdetektivenBlomkvist (30dileçevrildi)
7- Bullerby-barnen (29 dileçevrildi)
8- Mio,minMio (27dileçevrildi)
9- Rasmuspa luffen (25dileçevrildi)
1O- Madicken (22 dileçevrildi)
UNÇ C) R A P
Pfi
-- 44
Çeviren: Gürhan Uçkan
T. C. Kültür Bakanlığı Yayınları
Sayılarla Astrid Lindgren
87kitapyazdı.
Kitapları76değişikdileçevrildi.
İsveçiçinde18milyonadetkitabıbasıldı.
İsveçdışında80milyonkitabısatıldı.
Kitaplarından32adetuzunfilmçekildi.Bufilmlerden
ilki"DenförstaMasterdetektivenBlomkvist"1947yılında
çekildi.
PippiLangstrumpilkdefa1970-73yıllarıarasındafilme
çekildi.
OnunilktiyatrooyunuPippiLangstrumpkitabından
yapıldıve1948yılındasahnelendi.
İsveçtelevizyonuAstridLindgren'inöykülerinden15adet
dizifilmyaptı.
AstridLindgren,1949yılındanbuyanayaklaşık200
radyoprogramınakatıldı.
Yurtiçindevedışında40adetödülaldı.
1973yılındaLinköpingÜniversitesinden,1978Leicester
Üniversitesinden,1989WarszavaÜniversitesinden
"FahriDoktorluk"ünvanlarıaldı.
16Û
,, .,, u
şuıyen E. yen n
Astrid Lindgren'in kitapları
Türkçe ve Kürtçe'ye de
çevrildi
.
;ı ,
Emil li l ,fümcberga l'
Pippi Hoplazıpla
villasına taşınıyor
Oküçük,çokküçükyerleşimyerinindışkenarında
eskivebakımsızbirbahçevardı.Obahçedekieski,
alçak evde UzunçorapPippioturuyordu.Dokuz
yaşındayd ıveevdetekbaşınayaşıyordu.Neannesi
vardı,nedababasıveaslına bakarsanızobundan
çokmemnundu.Böyleliklekimseona,tamenkeyifl i
zamanındagidipyatmasınısöylemiyordu vekimse
onu,canıkaramelaçekerken baltk yağı içmeye
zorlamıyordu.
Birzamanlarçoksevdiğibirbabasıvardı,evet,hiç
kuşkusuzanneside.Amaöyleçokzamangeçmişti
kiaradan,şimdipekbirşeyanımsamıyordu.Annesi,
Pippiçokküçükkenölmüştü. Beşikte yatarken
öylesinebağıranbirbebekti kihiçkimseyanına
yaklaşmaya cesaret edemezdi.Pippi,annesinin
gökyüzündeküçük birdeliğinucunda
oturup onuizlediğineinanıyordu.Bu
yüzdenzamanzamangökyüzünebakar,elsallayıpseslenirdi.
"Meraklanma!Benkendikendimebakabilirim!"
Pippi, babasınıunutmamıştı. Babası
açık denizkaptanıydı,bütünbüyük
denizlere yelkenaçardı.Pippionun
gemisinebinmişti, birdefas ındadeniz
kabarıpfenahaldefırtınaçıkıpbabasını
alıpgötürdüğüzamanakadar. Onun
günün birinde çıkıp geleceğine
inanıyordu. Boğulduğunu hiç
sanmıyordu.Babasınınbiradaya
çıktığını,adadabirçokzenciolduğunu,
babasınınonlara krallıkyaptığınıve
bütüngününü,başındakocamanbiraltıntaçolarak
dolaşarakgeçirdiğinisanıyordu.
"Annembirmelek,babamdazenci kralı,her
çocuğaböyleana-babanasipolmaz,"derdiPippi
halindenpekhoşnutolarak."Ve nezamanbabam
kendinebirgemiyaparvegelipbenialır, bendeo
zamanbirzenci prensesiolurum.Bakgörseno
zamanşamatayı!"
Bubahçelieviyıllarönce babası satınalmıştı. O
zamanlar, artık yaşlanıpyelkenliyledenizleri
dolaşamazhalegeldiğindePippi'yleburadaoturmayı
düşünmüştü.Ama,neyazıkki,rüzgarakapılıpdenize
savrulmuştu.Pippionundönmesinibeklerkenkalkıp
HoplazıplaVillası'nataşınmıştı.Evinadıböyleydi.Ev
öylece, derl itoplu,mobilyalıolarakonubekliyordu.
Güzelbiryazakşamıbabasınıngemisindekibütün
tayfalaravedaetmişti.Pippionlarıçokseverdi,onlar
daPippi'yiçokseverlerdi.
"Hoşçakalındelikanlı lar,"dediPippivehepsinisıra
ilealınlarındanöptü. "Benimiçinmeraklanmayınben
kendimebakabilirim."
PippisırtındaBayNilssonveelindeçanta olarak
sağlamadı mlarladimdikyürüyerekuzaklaşmıştı.
"Çokilginçbirçocuk,"deditayfalardanbiri
gözündensüzülenyaşıeliylesilerek.
Haklıydı.Pippiçokilginçbirçocuktu,hemdenasıl!
Onuneşibenzerigörülmemişyanıçokgüçlüolmasıydı.Öylegüçlüydüki,bütündünyadaonunkadar
güçlütekbirpolisyoktu. Dilerse,kocabiratıkaldıra
biliyordu.Diliyorduda.Sapsarıparalarınınbirmiktarı
nıödeyerekHoplazıplaVillası'nataşındığıgünbirat
satınalmıştı. Hepbiratı olsunistemiştiçünkü.At
şimdiverandadayaşıyordu.Pippiöğledensonra
kahvesinioradaiçmekistediğizamanhayvanıkaldrıp
bahçeyegötürüyordu.
HoplazıplaVillası'nınyanındabirbaşkabahçe,bir
başkaevvardı.Oevdeikiküçük,şirinçocuklabirlikte
biranneylebabayaşıyordu.·Bir
oğlan,birkız.OğlanınadıTommy,
kızın adı da Annika idi.Çok iyi
kalpli,terbiyeli ve söz dinler
çocuktular. To mmy aslatırnaklarını
yemezdi ve annesinin
dedikleriniderhalyerinegetirirdi.
Annikahiçkavgaetmezdi istediği
olmadığızamanlar. Ütülü,derl i
topluentarileriyle üzerinihiç
kirletmedendolaşırdı.Tommyile
Annika usluuslu kendibahçelerindeoynarlard
ı ama,hepbir
oyun arkadaşları olsun istemişlerdi.ÇünküozamanlarPippi
halababasıyladenizde dolaşıyordu.Çocuklar, çite
yaslanır, komşueve bakarlarve birbirlerineşöyle
derlerdi:
"Negarip,kimsebueve taşınmıyor!Keşke biri
oturuyorolsaydı,çocuğuolanbiri."
O güzelyaz akşamı,Pippiilkkez Hoplazıpla
Villası'nıneşiğindeniçeriadımattığındaTomm'yle
Annikaevdedeğildi.Birhaftalığınaanneannelerine
gitmişlerdi.Bu nedenle,komşuvillaya birinin
geldiğindenhabersizdiler. Döndükten sonra bahçe
kapısındadikilipsokağabakarlarken,biroyun
arkadaşınınkendilerineböylesineyakınolduğunu
bilmiyorlardı. Ta m durmuşgününgüzel birgünmü
olacağını,yoksaöylecansıkıcıgünlerdenbirigibimi
geçeceğini,yapacakbirşeybulupbulamayacakların
düşündüklerisıradaHoplazıplaVillası'nınbahçekapısı:ı
açıldıvedışarıküçükbirkızçıktı...
Çeviri: Gürhan Uçkan
100 bin kronluk kadın projesi
V arbygardluÛbirkaçÛkadının,Û
Sosyal'çdeÛ görevliÛM²arian'çaÛ
"ÇtocuklarımızaÛokuldaÛveÛboşÛ
zamanlarındaÛnasılÛyardımÛedebiliriz?"Û
diyeÛdanışmasıylaÛortayaÛ birÛ projeÛ
çıkıyor.ÛGunillaÛLandh,ÛsorumlusuÛolduğuÛprojeyiÛ
"kadınlara yardım ederek
çocuklara ulaşmak " olarakÛtanımlıyor.Û
Gunilla'yaÛbuÛprojeninÛkendisineÛmi,Û
yoksaÛtalepÛedenÛkadınlaraÛ mıÛ aitÛ
olduğunuÛsorduğumuzda;øÛbuÛveÛbununÛ
gibiÛbirçokÛprojĩeninÛyaklaşıkÛon-onÛbeşÛ
yıldırÛBotkyrkaÛBelediyesiÛ'ninÛraflarındaÛ
kaldığınıÛveÛbölgedeÛyaşayanÛkadınlardanÛgelenÛtalepleÛhayataÛgeçirildiğiniÛ
anlatıyor.Û
KadınlardanÛgelenÛistekÛüzerineÛ
raflardanÛindirilenÛprojeÛiçinÛBüyÞükşehirÛ
BelediyesiÛyatırımÛkapsamındaÛlÛ0ï0ïÛbinÛ
kronÛverir.ÛBöylelikleÛhemÛkadınlarınÛbirÛ
arayaÛgelerekÛhoşçaÛvakitÛgeçirmeleriniÛ
sağlayan,ÛhemÛdeÛbireyselÛgelişimlerineÛ
katkıdaÛbulunmaÛamacıÛgüdenÛbuÛprojĩeÛ
başlar.Û
KadınlarınÛizoleÛ yaşadıklarını,Û
çoğununÛ gençÛyaştaÛhastalıklarlaÛ
18õÛ
boğuştuğunuÛveÛartıkÛkendileriÛiçinÛdeÛ
birşeylerÛ yapmaÛ zamanınınÛgeldiğiniÛ
vurgulayaĒnÎÛGunilla,Û"OnlarınÛkendilerineÛ
olanÛgüvenleriniÛgeliştirerekÛmutluÛ
olmalarınaÛkatkıdaÛbulunmakÛveÛenÛ
önemlisi,ÛçocuklarıylaÛolanÛilişkilerindeÛ
onlaraÛdestekÛveımÕekÛbaşlıcaÛamacımız"Û
diyor.Û
mekÛgeliyor.Û
YaklaşıkÛ birÛ
yıldırÛyürütülenÐÛ
projeÛ çerçevesindeÛilkÛ
etkiniĦÛikÛ
olarak,Û
yüzmeÛ öğretmeniÛeşliğinde,Û
haftadaÛbirÛgünÛ
katıldıklarıÛ
derslerleÛyüz³
meyiÛ öğreniyorlar.ÛArdındanÛ
bisikletÛ
sürmeyiÛöğren
AralarındaÛ bazıları,Û küçükÛyaştaÛ
İsveç'eÛgelmelerineÛveÛhattaÛehliyetliÛ
olup}Û arabaÛ kullanmalarınaÛkarşın,Û
bisikleteÛbinmeyiÛöğrenmeÛimkanıÛ
bulamamışlar.ÛŞimdiÛiseÛçocuklarÛgibiÛ
sevinçlilerÛveÛbisikleteÛbinmeninÛzevkiniÛ
geçÛdeÛolsaÛyaşıyorlar.Û
DiğerÛbirÛetkinlikÛiseÛgeziler.Û..Û
GerekmedikçeÛ Varbygard'unÛdışınaÛ
çıkmayanÛkadınlarÛiçinÛStockholmÛveÛ
çevresindeÛ gezilerÛ düzenlenmiş.Û
BöylelikleÛkadınlarÛmüzeleriÛgörmüş;ÛbirÛ
uzmanlaÛbirlikteÛsıkÛsıkÛkırlara,ÛormanlaraÛgidipÛçeşitliÛbitkilerÛveÛmantarlarÛ
toplayarakÛtanımayaÛçalışmışlar.Û
ŞuÛsıralarÛiseÛR¸amazanÛdolaēyısıylaÛhepberaberÛ
yemeklerÛyapıp,ÛiftarÛsofralarıÛ
düzenliyorlar.Û
ÇtoğunluğunuÛ Türk,Û KürtÛ veÛ
MüslümanÛkadınlarınÛ oluşturduğuÛbuÛ
grubunÛFinliÛveÛPolanyalıÛüyeleriÛdeÛvar.Û
"KültürelÛfaĚrklılıklarıÛanlayabiÛiĦme",Û
"değişikÛbirÛkültürdeÛçocukÛyetiştirme"Û
gibiÛtłemaÛçalışmalarıÛdaÛyapÓanÛkadınlar;øÛ
mekanlarınaÛ uzmanlarÛ davetÛ ederek,Û
"Annelere yardım
ederek çocuklara
ulaşmak istiyoruz. "
bedenÛveÛruhÛsağlığıÛileÛilgiliÛbilgilenmeÛ
çalışmalarıÛdaÛgerçekleştirmıişler.Û
"BirÛözetoÛyapacakÛolursak;ªÛ anneleęreęÛ
yardımÛederekÛçocuklaraÛulaşmak,Û
onlarınÛeğitimlerineÛolumluÛkatkılardaÛ
bulunmakÛistiyoruz.ÛÇtünküÛinanıyoruzÛ
ki,ÛanneÛneÛkadarÛsağlıklı,ÛhuzurluÛveÛ
kendindenÛ eminÛ olursaÛ çocukÛ daÛ oÛ
kadarÛmutluÛveÛbaşarılıÛ olur"Û diyenÛ
Marian'aÛsormadanÛedemiyorum:{Û
"Bunca yıldır yabancılarla çalışıyorsun
ve sanırım çoğu da Türk.
Peki sen hiç Türkiye 'ye gittin mi? "
"HemÛdeÛçokÛkezÛgittim.Ûİstanbul,Û
M²armaris,ÛAlanya,ÛAntalya,Û Kuşadası"ÛdiyorÛM²ariana.Û
Röportaj:
Nurdn Haznedaroğlu
İSKANDİNAVYA'NIN
Yazı ve fotoğraf: Ayhan Ünlü / Kopenhag
EN BÜYÜK BİT PAZARI
Türkiye 'den duymaya alışık
olduğumuz, hani şu "
Ortadoğu ve Balkanlar 'ın en
büyük ... " diye başlayan deyimini
hatırlarsınız. işte size iskandinavya ve
Kuzey Avrupa 'nın en büyük
bitpazarzmn öyküsü: ·
Skarholmen,Û bitpazarıÛileÛünlüÛbirÛ
semt.ÛEski,ÛbüyükÛbirÛgarajĨdaÛyÞüzlerceÛ
mÈasa,ÛküçükÛküçükÛbirçokÛdükkĬanÛveÛ
kökleriÛdünyanınÛdörtÛbirÛyanındaÛolanÛ
iriliÛufaklıÛbirÛsürüÛ eşyayıÛalmakÛiçinÛ
didişen,ÛkökleriÛyineÛdünyanınÛdörtÛbirÛ
yanındaÛolanÛsayısızÛinsanÛ...Û
İçeriÛgirdiğinizdeÛneyeÛveÛkimeÛ
bakacağınızıÛşaşırıyorsunuz.ÛKullanılmışÛ
elektronikÛaletler,Ûmobilyalar,Ûgiysiler,Û
rengaĒrenkÛbiblolarÛveÛporselenler,ÛfığrfığrlıdÛanÛteÛ1©1©ÛiÛ
çocukÛ elbisleri,Û çeyizlikÛ
havlularÛ...Û Masalar,Û evdekiÛfazlaÛ
eşyalarıÎnıÛ satmakÛisteyenÛinsanlarÛ
taraf¾ındanÛkiralanabiliyor.ÛTazeÛekmekÛ
bileÛsatılıyorÛburada.ÛBuradaÛyok,Ûyok.Û
EskiÛpulÛveÛfoĜtoğrafkolleksiyonlarındanÛ
tutunÛ da,ÛbeyazÛ eşyayaÛ değinÛ herÛşeyiÛ
bulmakÛmümkün;Û sankiÛbirÛanılarÛ
mezarlığıÛburası.Û
YčaÛinsanlar?|ÛAmiyaneÛtabirleÛ72ÛmilletÛ
burada.ÛBuÛkadarÛulusÛbirÛaradaÛolurÛdaÛ
bizimÉkilerÛolmazÛmı?|Û
BizeÛilkÛsöylenen,Û "o ayıp şeyleri satan
Türk 'ü bulun "oldu.Û "Ayıp şey "
dedikleriÛbirÛpomoÛdükkanı.ÛSahibiÛbirÛ
Türk,Û İsmail.ÛTabiiÛ adıÛ çıkmışÛ PomoÛ
İsmail'e.Û BütünÛ çabalarımızaÛ karşın,Û
dergĠiÛiçinÛsöyleşiÛisteğimiziÛgeriÛ
çeviriyor.Û KendiniÛaçıklamaÛihtiyacıÛ
duymadığınıÛsöylüyor.Û ÇtokÛnazikÛveÛ
olumluÛdavranıyorÛbize.Û
İsmail'ÛinÛ dükkanından,Û birÛ pornoÛ
dükkanındanÛalınabilecekÛherÛşeyiÛalmakÛ
mümkünÛ değil.Û DahaÛ çokÛeskiÛ pornļoÛ
fiělmleriÛ veÛkitaplarÛ satıyor.Û BirkaçÛ
kırbaç,ÛbirkaçÛtaneÛdeÛplastikÛ...Û
DahaÛ sonraÛ İsmail'ÛinÛ komşusuÛ
kuyumcuyaÛuğruyoruz,ÛMardin'liÛYosefÛ
Usta'ya.Û
Mardinli Yosef Usta
Nezaman veneredengeldinİsveç 'e?
"ś 1976'da,ÛLübnan'danÛgeldimIJ,ÛamIJaÛTü¿rkÛ
olarakÛehliyetimÛvar.Û
Nasılehliyetyani?...
EeeÛ ...ÛNasılÛdiyorsunuz?|ÛPasapro?|Û...Û
HahÛNüfuĞsÛCĀüzdamÊ!ŖÛ NüfuĞsÛcüzdanımÛ
var.Û
Lübanan'anasılgrittin?
Türkiye'ÛdenÛSuriye'yeÛgittim.ÛSonraÛdaÛ
Suriye'denÛLübnan'aÛgittim.ÛAmaÛasılÛ
memleket:ÛTürkiye,Û Mardin,ÛYenikapıÛ
Mahallesi.Û
Türkyiye 'dennezaman ayrıldın?
12Ûyaşındaydım.Û
Türkiye'ye gidiyor musun?
Hayır,ÛçıktığımdanÛberiÛhiçÛgitmedim.Û
GitmekÛistiyorum,Û amaÛgidemiyorum.Û
KĆorkuyorumÛ...ÛAskerliğimiÛyapmadım.Û
Seıı²İsveçvatandaşımısın?
He.Û
İsveç vatandaşı olarak da mı
gidemiyorsun?
BenimÛTürkÛvatandaşlıkÛöldürmüşler,Û
öldürmemişlerÛbilmiyorum.ÛİsmailÛdiyorÛ
ki,Û 'seni beraber götüreyim, korkma '.
'Yok !ol Beni içeri korlar ' diyorum.Û
OÛgünÛteleviz©yondaÛçºıktılar:ÛDedilerÛki;Û
'60 'a kadar 70 'e kadar da, /00 'e
kadar da askerlik yapmamışsa
yapacak'.
SonraÛdedilerÛkiÛ'yaşı bu kadar olursa,
askerlik yapmamış olursa, Türkiye 'ye
gidebilirse Türk vatandaşı olarak
yapacak'.
Seni askerealsalar neyapacaklar?
Artıkyaşınıbaşıı³ııalmışsın?"
MutfaktaÛçalıştırırlar,ÛsoğanÛkestirirler.Û
Suriye'deyapmadınmıaskerlik?
YĎok,ÛLübnan'daÛdaÛyok.ÛBurdaÛdaÛyok.Û
DörtÛmemleket,ÛamaÛaskerlikÛyok.Û
Mardinli Yosef Usta askerlik işini bir
halledebilse Türkiye'ye gidecek.
Sana nasıl kız verdiler? Dört
memleket, hiçbirindeaskerlikyokz.
VerdilerÛişte.Û
Tü rkçeyi nasıl unutmadın?
Unutadım.ÛAtatürkÛİlkokÅuluÛ'naÛgimiştimÛ
Mardin'deÛ...ÛOkumak,ÛyazmakÛbiliyorum.Û
KonuşmakÛ daÛ biliyorum.Û
Suriye'deÛTürkçeÛkonuşuyordumÛ
arkadaşlarla.Û
İs°veç'egeldiğindeLübnan'dasavaşmı
vardı ?
Evet.ÛSavaşÛolduğuÛiçinÛİsveç'eÛgeldim.Û
OradaÛbirÛdükkanımÛvardı,Û altınlarım.Û
İkiÛarabamÛvardı.ÛTaksiÛişlettiriyordum.Û
BirÛevimÛvardı.ÛHepsiÛsavaştaÛgitti."Û
Bombalandı mı ?
"Yok,ÛbombalardanÛkaçtık,ÛeviÛbırakıp.Û
EviÛçaldılar,ÛdükkanıÛçaldılar,ÛarabalarıÛ
kırdılar.ÛHiçbirÛşeyÛkalmadı.ÛKalktıkÛbizÛ
deÛburayaÛgeldik."Û
19Û
Yabancı dil öğrenmenin garantili yolu
İsveççe öğrenimiyle ilgili eğitim kitapları ve programları hazırlayan, kurslarda
İsveççe öğretmenlerine ve öğrencilerine dilin en kolay ve en kısa yoldan nasıl
öğrenileceğini anlatan Olle Kjellin'in metodları , İsveç ve daha birçok ülkedeki
lisan kurslarında uygulanıyor. Olle Kjellin, İsveççe öğrenmeye yeni başlayan bir
yetişkinin, beş ila on ay içinde en azından beş yaşındaki İsveçli bir çocuk kadar
İsveççe konuşabileceğini iddia ediyor.
Olle Kj ellin bir doktor, bir dil araştırmacısı ve öğretmeni
olarak etkili bir lisan öğrenme yöntemi geliştirmiş. Bu,
beynin işitme ve konuşma bölgelerinin birbiriyle uyumlu
çalışmasına bağlı, bilimsel olarak kanıtlanmış bir yöntem.
Kj ellin'in yöntemi, şaşmaz bir mükemmellik taşıyan
çocukların dil öğrenim gelişiminden esinlenmiş.
Çocukların otomatik olarak işleyen dil öğrenme
sistematiğinin, yetişkinlerin koşullarına, olanaklarına, hatta
sınırlamalarına uygulanabileceğini düşünüyor Kj ellin. Bu
yöntemle lisan öğrenen bir yetişkin, bu lisanı sosyal olarak
en yüksek seviyede kullanma olanağına kavuşuyor. Hatta
bazı durumlarda, o ülkede doğan insanlardan ayırt
edilemeyecek noktaya bile ulaşabi 1 iyor
Bu yöntemde konuşmadaki harmoninin çok büyük bir
önemi var. İsveç 'te yayınlanan "konuşmanın ritmi ve
melodisi" konulu ilk ve tek kitap Olle Kj ellin tarafından
1978 yılında yayınlandı ve 1978-1995 yılları arasında 9 baskı
20
yaptı. 1998 yılında Amerika' da yapılan uluslarası bilim
konferansında da tanıtılan bu kitap, pekçok İsveççe öğretmeni
için rehber olma özelliği taşıyor.
Olle Kj ellin'e göre okuma-yazma için, konuşmanın ritmi ve
melodisi; gramatik, kelime haznesi kadar, önemli bir rol
oynuyor.
''İsveç'te göçmenler için
düzenlenen İsveççe kursları
çok yetersiz . Bu kurslarda
telafuzza , yani dilin ritmine
hiç önem verilmiyor ve
insanlar İsveççeyi daha
baştan yanlış
öğreniyorlar .''
''Çok sık kullanılan
söyleyiş biçimlerini
kendi kendinize 8-10 defa
tekrar ederseniz bir daha
hiç unutmazsınız. , ,
'Ş'HiçbirÛyabancıÛdiliÛsokaktaÛöğrendiğimÛJaponcaÛkadarÛrahatÛ
veÛ kusursuzÛkonuşamıyorum.Û BugünÛ neredeyseÛ anadilimÛ
İsveççeÛkadarÛkolaylıklaÛkonuştuğumÛJaponcayıÛbirÛyıÛ1ðÛiçinde,Û
sokaktakiÛinsanlardanÛöğrendim.Û
Okurken biçime dikkat edilmeli
DünyadakiÛbütünÛdillerÛarasındaÛfarklardanÛçokÛbenzerliklerÛ
olduğunuÛsavunanÛKjellinÛ'eÛgöre,ÛyeniĤÛöğrenilenÛdilinÛmelodisiniÛkavramanınqÛapayrıÛbirÛönemiÛvar.Û
OkuńnanÛİsveççeÛmetinlerdeÛiçeriğeÛdeğil,ÛbiçimeÛdikkatÛedilmesiniÛöneriyorÛKjellin.Û
"ÇeşitliÛsöyleyişÛbiçimlerineÛçokÛdikkatÛedin.ÛÖzellikleÛçokÛ
sıkÛkullanılanÛsöyleyişÛbiçimleriniÛdiğerÛyazılanlaraÛgeçmedenÛ
önceÛkendiÛkendinizeÛ8-1ÛOµÛdefaÛtekrarÛedersenizÛbirÛdahaÛhiçÛ
unutmazsınız.ÛBeyninÛyeniÛbirÛbilgiyiÛkalıcıÛhaleÛgetirmesiÛiçinÛ
10-15ÛdakikaÛyeterlidir".Û
LisanÛkurslardaÛöğrenilmez,ÛsokaktaÛöğrenilir.ÛTelaffuzunu,Û
yaniÛritminiÛiyiÛkavradığınızÛdilinÛgramatiğiniÛdeÛçokÛkolayÛveÛ
kısaÛ yoldanÛöğrenirsiniz"Û diyenÛ Kjellin,Û okuldaÛ öğrendiğiÛ
AlmancaÛ veÛ Fransızca'nınÛ hiçbirÛzamanÛ yeterliÛ düzeyeÛ
ulaşamadığınıÛsöylüyor.Û İngilizcesiÛ iĤseÛancakÛyıllarÛsürenÛ
üniversiteÛöğrenimindenÛsonraÛiyiÛdenebilecekÛbirÛseviyeyeÛ
ulaşmış.Û
Japonya'daÛ bulunduğuqÛ yıllardaÛ gelenekselÛ dilÛ ogrenmeÛ
metodlarınaÛ boşvermişÛ KĆjellin.Û DoğrudanÛ sokağaÛ çıkmış.Û
ÖnceÛ Japonca'nınÛ melodisiniÛ kavrayabilmekÛ içinÛ
konuşulanlarıÛdinlemişÛbolÛbol,ÛsonraÛdaÛiyiÛkötüÛdemedenÛ
konuşmayaÛbaşlamış.ÛHerkesle,ÛherÛkonuda,ÛkelimeÛdağarcığıÛ
yettiğiÛkadar.Û..ÛKonuştukçaÛgelişmişÛJaponcası.ÛÖyleÛki,ÛbirÛ
yılÛsonraÛartıkÛanadiliÛİsveççeÛkadarÛrahatÛkonuşmayaÛbaşlamışÛ
buÛdili.Û
Anadili çok önemli
"İnsanınÛ kendiÛanadiliniÛ iyiÛ bilmesi,Û yabancıÛ birÛ dilÛ
öğrenmesiniÛçokÛkolaylaştırıyor.ÛA}nadilinÛdışındaÛbilinenÛdiğerÛ
yabancıÛdillerÛdeÛyeniÛbirÛdilÛöğrenmeyeÛçokÛyardımcıÛoluyor.Û
DiyelimÛkiÛİsveççeÛöğreniyorsunuz;ÛanadilinizinÛyanındaÛbirÛ
deÛAúlmancaÛbiliyorsanızÛİsveççeyiÛöğrenmenizÛçokÛdahaÛkolayÛ
olacaktır.ÛÇünküÛikiÛdilÛaf·µasındaÛbenzerliklerÛbulacaksınız."Û
Doğru ritm = Doğru gramatik
"ŚİsveçÛ'teÛgöçmenlerÛiçinÛdüzenlenenÛİsveççeÛ kurslarıÛbuÛ
konudaÛçokÛyetersiz.ÛBuÛkurslardaÛtelaffuqza,Û yaniÛdilinÛritō
mineÛhiçÛönemÛverilmiyorÛveÛinsanlarÛİsveççeyiÛdahaÛbaştanÛ
yanlışÛöğreniyorlar.ÛBuÛkadarÛküçümsenenÛritmÛsorunuÛdiliÛ
öğrenmeninÛtemelÛtaşlarındanÛbiriÛaslında.Û
İsveççeyiÛdahaÛbaşındanÛdoğruÛritmleÛöğrenenÛöğrencilerÛ
cümleÛiçindekiÛkelimeÛdizimleriniÛdeÛçokÛdahaÛkolayÛveÛçabukÛ
öğreniyorlar.ÛDoğruÛritmÛveÛtelaffuzunÛardındanÛdoğruÛgramaō
tikÛgeliyor."Û
G®öçmenlerinÛ İsveççeyiÛ öğrenirkenÛ yaptıklarıÛ hatalarınÛ
başındaÛişitmıeÛduyularınıÛkuńllanmamalaıœınınÛgeldiğiniÛsöyleyenÛ
OlleÛ Kjellin,Û İsveççeÛ ileÛ boğuşanÛherkeseÛ hiçÛzamanÛ
kaybetmedenÛbolÛbolÛİsveççeÛyayınÛyapanÛradyo-televizyonÛ
programlarınıÛveÛsokaktakiÛinsanlarıÛdinlemeleriniÛöneriyor.Û
''İnsanın anadilini iyi
bilmesi yabancı dil
öğrenmeyi çok
kolaylaştırıyor. Ana dilin
dışında öğrenilen diğer
yabancı diller de yeni bir
dil öğrenmeye
çok yardımcı oluyor."
SözümüzÛ İsveççesininÛ yeterliÛolmamasındanÛ dolayıÛ
konuşmaktanÛ utananlara:{Û SokağaÛçıkın,Û hayatınÛiçine,Û
İsveçlilerinÛyaÛdaÛsizinÛdiliniziÛbilmeyenÛdiğerÛyabancılarınÛ
arasınaÛkarışıpÛİsveççeniziÛgeliştirin.Û
AnlamazlarsaÛ birÛdahaÛ anlatın,Û yineÛ anlamazlarsaÛ yineÛ
anlatın.ÛUnutmaymÛkiÛhiçÛkimseÛyabancıÛbirÛdiliÛmükemmelÛ
konuşamaz.ÛİsveççeyiÛsizdenÛdahaÛiyiÛbildiğiniÛdüşünerekÛsizinÛ
konuşmanızıÛküçümseyip,ÛsizinleÛalayÛedenlerinÛcesaretiniziÛ
kırmasınaÛ izinÛ vermeyin.Û HiçbirÛ dilÛkullanılmadan,Û
konuşmadanÛgelişmez.Û
peRUK T'(K'(N
K'(CV Ihlb'(R
22
L ondra'daÛyaşayanÛfilmÛyönetmeniÛKutluğÛAtaman,Û
filmleriniÛ StockhģolmlülerÛileÛpaylaşmakÛüzere,ÛTenÛ
staÛSanatÛGalerisi'ninÛgirişimleriyleÛİsveç'eÛgeldiÛveÛ
izleyicileriyleÛbuluştu.Û
1961ÛyılındaÛ İstanbul'ÛdaÛdoğanÛKutluğÛAtaman,Û GalatasarayÛ
Lisesi'niÛbitirdiktenÛsonraÛAmerika'yaÛ gitti.Û
Amerika'ÛdaÛsinemaÛalanındaÛeğitimÛgörenÛAtaman,ÛbirÛsüreÛ
sonraÛTürkiye'yeÛdönüpÛbirkaçÛyılÛİstanbul'daÛyaşadıktanÛ
sonra,ÛgeçtiğimizÛyıllardaÛLondra'yaÛyerleşir.Û
Ataman'ınÛfilmleri,ÛdünyanınsÛçeşitliÛülkelerindeÛdüzenlenenÛ
sanatÛfilmÈleriÛfestivallerindeÛgÀösterildiÛveÛenÛiyiÛyönetmen,wÛ
enÛiyiÛfilm,ÛenÛiyiÛsenaryo,ÛenÛiyiÛsanatÛyönetmeniÛgibiÛ çeşitliÛ
ödüllerÛaldı.Û
FilmleriniÛgenellikleÛvideoÛileÛçekenÛsanatçı,Ûbunun,ÛfilmÛ
yapmanınÛ maliyetininÛ çokÛyüksekÛ olmasındanÛ doğanÛ birÛ
zorunlulukÛolduğunuÛsöylüyor.Û"VideoÛileÛfilmÛyapmakÛhemÛ
çokÛdahaÛucuz,Û hemÛdeÛbasit.Û 35'likÛfilmleÛyaptığınızdaÛ
kameramanındanÛışıkçısınaÛekipÛkurmanızÛgerekiyor.ÛHalbukiÛ
benÛalıyorumÛkameramıÛelime,ÛbaşlıyorumÛçalışmaya.ÛAyňrıcaÛ
benimÛyaptığımÛçalışmalarınÛkalabalıkÛbirÛekibeÛtahammülüÛ
yok.ÛFilmeÛçektiğimÛkişilerinÛiçÛdünyalarınıÛveÛfark-lılıklarınıÛ
hakkĬıylaÛyansıtabilmemÛ için,Û onlarlaÛ bireÛbirÛ yakınÛ ilişkiÛ
kurmamÛgerekiyor."Û
SanatçınınÛTenstaÛ SanatÛ GalerisiÛ'ndeÛ
izleyicileriyleÛbuluşanÛfilmlerindenÛ"Peruk"Û
isminiÛtaşıyanıÛilginçÛbirÛvideoÛkurgulaması.Û
FilmdeÛçeşitliÛnedenlerleÛperukÛkullananÛ4Û
kadın,Û kameralaraÛ nedenÛ perukÛ
kullandıklarınıÛanlatırkenÛkendiÛhayatlarını,Û
politikÛgörüşleriniÛveÛçevreyleÛolanÛilişkileriniÛ
deÛanlatarak,ÛseyredenlereÛTürkiye'ninÛbirÛ
panaromasınıÛveriyorlar.Û
YalnızÛbuÛvideoÛfilmiÛbildiğinizÛfilmlerdenÛ
değil.ÛÇünküÛkadınlarınÛhepsiyleÛayrıÛayrı,Û
tekeÛ tekÛgörüşülmüşÛveÛherÛgörüşmeÛayrıÛ
birÛ bandaÛ kaydedilmiş.Û KaranlıkÛ salonaÛ
girdiğinizdeÛsiziÛ4ÛayrıÛekranda,Û4ÛayrıÛkadınınÛ
hayatÛhikayeleriÛkarşılıyor.Û SeyirciÛneredenÛbaşlayacağına,Û
kimÈiÛdinleyeceğineÛveÛneÛkadarÛdinleyeceğineÛkendiÛkararÛ
veriyor.ÛAmaçÛaktifÛbirÛseyirciyeÛulaşmak.Û
"ǧokyüklenmiyormusunuzseyircfiye?"
"BizÛfilmÛyapmakÛiçinÛbuÛkadarÛemekÛveriyoruz,ÛonlarÛdaÛ
izlemekÛ içinÛbirazÛemekÛversinler.Û BenÛseyircininÛ etkinÛ
olmasını,ÛfilmeÛkatkıdaÛbulunmasınıÛistiyorum.ÛTelevizyonÛ
karşısındakiÛgibiÛedilgenÛoturupÛherÛşeyinÛhazırÛgelmesiniÛ
beklemesindenÛhoşlanmıyorum."Û
Peruk takan kadınlar filminden bir sahne
"Tepkilernasılpeki?Hivçyakmanolmadımı ?"
"ŞimdiyeÛkadarÛolumsuzÛbirÛtepkiÛalmadım.ÛAyrıcaÛbenimÛ
seyircimÛzatenÛsıradanÛbirÛseyirciÛdeğil.Û SanatÛfilmlerine,Û
düşündürenÛfilmlereÛmeraklıÛolanlarÛgeliyorÛbenimÛfilmlerimiÛ
görmeye."Û
Ataman'ınÛTensta'daÛizleyicilereÛsunulanÛikinciÛfilmiÛdeÛ
pekÛkolayÛdeğilÛaslında.Û HerÛneÛkadarÛ PerukÛ TakanÛ
KadınlardakiÛkaosaÛbuÛfilmdeÛrastlanmıyorsaÛda,ÛtamÛ7ÛsaatÛ
uzunluğundaÛbireyselÛbirÛbelgesel.Û BuÛ belgeselde,Û
Türkiye'ninÛ yetiştirdiğiÛgelmişÛ geçmişÛenÛbüyükÛ operaÛ
sanatçısıÛSemihaÛBerksoy'unÛhayatınaÛtanıkÛoluyorsunuz.Û
Berksoy,ÛyatakÛodasında,ÛyönetmeninÛkendisineÛdoğruqlttÙuğuÛ
kamerayaÛhayatını,Ûaşklarını,ÛdüşleriniÛanlatıyorÛ...Û
"NRedenyedisaatlik bbirfilm? "
"ZatenÛben,ÛinsanlarÛfilmiÛhayatlarınınÛiçineÛalsınlarÛdiyeÛ
yaptım.ÛYaniÛfilmdekiÛkadınÛdurmadanÛanlatacakÛseyirciÛiseÛ
acıkıncaÛyemekÛyemeye,ÛçayÛkahģveÛiçmeyeÛçıkacak,ÛsonraÛ
geriÛgelipÛfilmeÛsürdüğüÛyerdenÛdevamÛedecek.ÛFilmleÛbirlikteÛ
yaşayacaklarÛbirÛnevi."Û
"Londra'nın neresinde oturuyorsunuz?"
"Orada,Û buradakiÛRinkeby,ÛTenstaÛ gibiÛ göçmenlerinÛ
yoğunÛolduqğuqÛbirÛbölgĠedeÛoturuyorum."Û
"Fiwlmyapmakkolay`mıorada?"
"Tabii,ÛözellikleÛentegrasyonlaÛilgiliÛbirşeylerÛyaptığmızdaÛ
paraÛ bulmakÛ kolay.Û A}maÛ benÛ pekÛ oÛ türÛ konularaÛ
yanaşmıyorum.ÛBenÛdahaÛçokÛbireyselÛyaşamınÛsırlarınıÛfilmeÛ
çekmeyiÛseviyorum."Û
"Londra'dakikonsolosluğumuzsizevefilmlerinizeilgi
gösteriyormu?"
"EskidenÛkutlamalaraÛfalanÛdavetÛederlerdi,ÛamaÛbuÛ"Peruk"ÛfilmindenÛsonraÛbeniÛdavetliÛlistesindenÛçıkardılar.ÛÇünküÛ
buÛ fiělmdeÛbirÛ deÛ türbanlıÛkadınÛnedenÛperukÛtaktığınıÛ
anlatıyordu.ÛLaikliğeÛbirÛeleştiriÛolarakÛaldılarÛbuÛfilmi.ÛBirÛ
deÛbenimÛaçıkÛaçıkÛgayÛolmamÛrahatsızÛediyorÛtabiiÛonları."Û
''Y]akıııgelecektekiprojxeniz?"
"Diyarbakır'daÛçekeceğimÛ birÛ uzunÛ filmÛprojemÛvar.Û
BununÛ hazırlıklarıÛ içindeyim.Û HazırlıklarımÛ biterÛ bitmezÛ
Diyarabakır'aÛdoğruÛyolÛalacağım."Û
KutluğÛAtaman'mÛbireyleriÛveÛtoplumuÛdidikÛdidikÛedenÛbuÛ
ilginçÛfilmleriÛIĄÛOµÛŞubat'aÛkadar,ÛTax¡ingegrandÛIĄÛOµÛadresindekiħÛ
TenstaÛSanatÛGalerisi'ndeÛgösteriliyor.Û
Radda Barnen'in,
toplumdaki kültür
çatışmalarını,
entegrasyon sorunlarını;
özellikle de göçmen aile-
/erin çocuklarının, bu
toplumla aileleri arasındaki
kuşak ve kültür çatışmalarını
tartışmak iç in,
düzenled iği panellerin
Yı· ne
din
sonuncusu Kasım ayının tartışıldı
sonunda gerçekleşti.
ÜŏçÛ bölümeÛ ayrılanÛ panellerinÛ
birincisinde,ÛkonuşmacıÛolarakÛsadeceÛ
diniÛkurumlarınÛtemsilcileriÛkatılırken,Û
ikinciÛ paneldeÛ muhalifÛ gruplarınÛ
temsilcileriÛyerÛaldı.ÛÜŏçüncüÛpaneleÛise,Û
herÛikiÛtaraf¾ınÛtemsilcilerininÛyanıÛsıraÛ
MonaÛSahlinÛdeÛkatıldı.Û
B~aşkĪanlığınıÛRiiddaÛB~amen'inÛyönetimÛ
kuruluÛbaşkanıÛAnnikaÛ Aùhberg'ninÛ
yaptığıÛpanelinÛdüzenlemesiÛdeÛilginçti:÷Û
OrtadaÛMonaÛSahlinÛveÛAnnikaÛAùhberg;Û
soldaÛdiniÛkurumlarınÛbaskılarınaÛkarşıÛ
olanÛmuhalifler,Û sağdaÛiseÛdiniÛkurumÛ
temsilcileriÛ...Û
İranlıÛHayedehÛDaragahi,ÛkonuşmasınaÛ
doğrudanÛAteistÛ olduğunuÛ söyleyerekÛ
başladıÛveÛKur'an'dakiÛbazıÛbölümlerinÛ
yorumununÛkadınlarınÛezilmesineÛzeminÛ
hazırladığıÍnıÛbelirtti.Û
SözlerineÛ yüksekÛ sesleÛ duaÛ okuyarakÛ
başlayanÛ StockholmÛ İslamÛBirliğiÛ'ninÛ
eğitimÛsorumlusuÛCezayirliÛAúbdulÛHafidÛ
iseÛDaragahi'ninÛ konuşmasındanÛhiçÛ
hoşlanmadığınıÛseıÌ1ÛbirÛdilleÛifadeÛettiktenÛ
sonraÛ CezayirÛ resmiÛ yönetiminiÛ e±
leştirerek,Û Cezayir'deÛ dinÛ özgürlüğüÛ
olmadığını,ÛresmiÛyönetimin,ÛMüslümanÛ
çoğunluğunÛiradesineÛengelÛolduğunuÛ
söyledi.Û
TaraflarınÛ karşılıklıÛatışmalarıylaÛ
devamÛedenÛtoplantıda,ÛherÛzamankiÛgibiÛ
enÛ ateşliÛ grupÛ olanÛ İranlıÛ muhalifier,Û
imamlarınÛ şeriatÛ propoganÎdasıÛ
yaptıklarınıÛsöyleyerekÛşeriat'inÛ İranÛ'daÛ
veÛdiğerÛülkelerdeÛsebebÛolduğuÛ baskıÛ
veÛacıÛlanĶÛanlattılar.Û
Mona Sah/in:
Biz göçmen kızlara
haksızlık ettik
onların haklarını
korumadık.
Yıllardır " tolerans
" diyordum.
Bu sözün çok yanlış
olduğunu yeni
anladım.
Bundan sonra
"'tolerans " zn
yerine
" sayı " kelimesini
kullanacağım
"'tolerans " kibir ve
üstünlük belirtiyor.
23
Kısa ... kısa ... Kısa ... kısa ... Kısa ... kısa ... Kısa ... kısa ... Kısa ... kısa ... Kısa ... kısa ... Kısa ... kısa
1
J
Güls r ren
Ergü/n
Soru n yanıtlayalım
Uz«unÛyıllardırÛİsveçÛR¸adyoÛKurumu'nunÛ
TürkçeÛ yayınıÛ Merhaba'nınÛ
redaksiyonundaÛçalışanÛGülserenÛErgünÛ
Engström,Û yineÛ aynıÛ kurumunÛ
bünyesindeÛbulunanÛveÛgöçmenlereÛ
yönelikÛ"kolayÛİÆsveççe"ÛyayınÛyapanÛ
"RingÛ saÛ svararÛ vi"ÛisimliÛprogramaÛ
transferÛ oldu.Û
GöçmenlerinÛgenellikleÛ İsveççeyiÛ
mükemmelÛ konuşamadıklarıÛ içinÛ
utandıklarındanÛradyoÛprĻogramlarınıÛ
aramadıklarınıÛsöyleyenÛGülserenÛErgÀünÛ
"BaşkalarınınÛ daÛ kendileriÛ gibiÛ
konuştuğunuÛduyanÛ insanlarÛbizimÛ
programızıÛ çekinmedenÛarıyorlar"Û
diyorÛveÛTürkÛizleyicilerinÛtelefoĜnlarınıÛ
özellikleÛbeklediğiniÛsöylüyor.Û
24
GüneşinÛaltındakiÛ herÛtürlüÛkonuyaÛ
programlarıÑndaÛ yerÛ verdiklerini,Û
dolayısıylaÛdaÛdinleyicilerinÛeğitim,Û
politika,Û iş,Û ekonomi,Û kültür,Û aile,Û
eğlenceÛgibiÛakıllarınaÛgelenÛherÛkonudaÛ
kendileriniÛarayabilecekleriniÛsöylüyorÛ
Çarşamba günleri
10.30 - 11.00,
Cumartesi günleri ise
11 .30 - 12.00
arası yayınlanan programı
89,6 frekansından
dinleyebilirsiniz.
Sayılarla Almanya'da 40
Yıllık Türk Göçü
30ÛEkimÛ196 1Û tarihinde,ÛTürkiyeÛileÛ
AlmanyaÛarasındaÛişçiÛalımıÛanlaşmasıÛ
imzalandı.Û YaklaşıkÛ500.000Û işgücüÛ
açığınınÛhükümÛ sürdüğüÛ oÛ dönemdeÛ
AlmanyaÛİtalya,ÛPortekiz,ÛİspanyaÛveÛ
YunanistanÛ ileÛ deÛ 1959ÛyılındanÛ
başlayarakÛişgücüÛalımıÛanlaşmalarıÛ
imzalamıştı.Û1961ÛyılındaÛTürkiye'ÛdenÛ
Almanya'yaÛ7.116ÛişçimijizÛgitti.ÛAlmanyaÛpetrolÛkriziÛveÛekonomikÛdurgunlukÛ
nedeniyleÛ KasımÛ 1973Û'teÛişçiÛalımınıÛ
durdurdu.Û BuÛ tariheÛgelindiğindeÛ
ülkedekiÛ TürkÛ işçilerininÛ sayısıÛ
910.500'eÛulaşmıştı.Û
Türk ve Alman Toplumları
Arasındaki İlişkiler
TürkiyeÛAraştırmalarÛMćerkeziÛ(ţTAM)ŤÛ
tarafındanÛ TürklerinÛ 1/3Û'ününÛ
bulunduğuÛ KuzeyÛ RenÛ VestfalyaÛ
EyaletiÛ'ndeÛyaşaēyanÛgöçmenlerÛarasındaÛ
herÛ yılÛ düzenliÛ olarakÛ yapılanÛ1000Û
ölçekliÛ ankette,Û TürkÛ vŅeÛAlmanlarÛ
arasındakiÛilişkilerinÛyoğunluğuÛ vŅeÛ
derecesiÛ araştırılmaktadır.Û BuÛ
araştırmanınÛ 1999Û veÛ 2000Û yılıÛ
sonuçlarınaÛgöreÛTürklerinÛyaklaşık %vÛ
80'ÛiÛAlmanlarlaÛdüzenliÛkontakÛiçerisindeÛ
bulunuyor.ìÛİşyerindeÛAlmanlarlaÛkontağıÛ
olanlarınÛoranıÛ %vÛ 78Ûiken,Û arkadaşÛ
çevresindeÛAlmanlarlaÛ görüşenlerinÛ
oranı %vÛ75ÛolarakÛortayaÛçıkıyor.Û
Yeni Nesiller
BirinciÛkuşakÛTürklerÛemekliliğeÛ
hazırlanırken,Û ikinciÛveÛüçüncüÛkuşakÛ
TürkleriÛAlmanÛ toplumundaÛgiderekÛ
artanÛoranlardaÛ saygınÛ mesleklereÛ
yöneliyorlar.Û BugünÛ 30.000Û TürkÛ
öğrencisi,ÛAlmanÛüniversitelerindeÛ
eğitimÛgörüyorÛveÛhukuk,Û ekonomi,Û
mühendislikÛveÛsosyal-ëbilimlerÛTürkÛ
öğrencilerinÛenÛçokÛtercihÛ ettikleriÛ
branşlarÛ olarakÛ ağırlıkÛkazanıyor.ìÛ
TA M'ınÛ herÛ yılÛ yaptığıÛ temsiliÛ
araştırmada,ÛTürkÛgöçmenlerinÛaldıklarıÛ
meslekÛ eğitimiÛ ileÛ ilgiliÛ olarakÛ daÛ şuÛ
sonuçlarÛortayaÛçıkıyor:÷Û
TürkiyeÛAraştırmalarÛ MerkeziÛ
arafındanÛ "Avrupa'dakiÛ TürkÛ
GirişimcilerinÛEkonomikÛGücü"ÛüzerineÛ
yapılanÛbirÛaraştınuntadaÛtoplamÛ59.500Û
TürkÛ girişimcisininÛ Almanya'daÛ
faaliyetlerdeÛbulunduğuÛortayaÛçıkıyor.Û
Almanya'daÛ TürkÛ işletmesiÛbaşınaÛ
düşenÛyıllıkÛortalamaÛyatırımÛmiktarıÛ
228.000Û DMÛolarakÛortayaÛçıkarken,Û
toplamÛyatırımÛmiktarıÛdaÛ2000ÛsenesiÛ
sonÎundaÛ13,6ÛMilyarÛDM'yiÛbulmuştur.Û
İşletmeÛ başınaÛ ortalamaÛ ciroÛ mijiktarıÛ
936.000ÛDMÛolmuş,ÛyıllıkÛtoplamÛciroÛ
miktarıÛ iseÛ 55.Û7Û MilyarÛ DM'yeÛ
ulaşmıştır.§ÛAlrnanya'dakiÛ327.000ÛkişiyeÛ
işÛolanağıÛ sağlayanÛ59.500Û TürkÛ
girişimcisi,ÛbuÛşekildeÛişletmeÛbaşınaÛ5,5Û
kişilikÛortalamaÛistidamÛyaratmaktadır.Û
TürkiyeÛ AraştırmalarÛ MćerkeziÛ
direktörüÛ Prof.Û Dr.Û FarukÛ Şen,Û
"Almanya'ÛdakiÛTürklerinÛhiçÛkuşkusuzÛ
halenÛbirçokÛsorunlarıÛvardır.ÛBunlardanÛ
enÛönemlisiÛAlmanÛtoplumuÛtarafındanÛ
kabullenilmeÛveÛtoplumunÛbirÛparçasıÛ
olarakÛ algılanmalarıÛ doğrultusundaÛ
yaşanĵmaktadır.Û
TürkÛtoplumununÛhukuki,Û kültürel,Û
sosyalÛ veÛ toplumsalÛ olarakÛ denkÛ
görülmemesiÛ ayırımcılığaÛ yolÛ
açmaktadır.Û BuÛayırımcılıkÛfırsatÛeşitliğiniÛ
ortadanÛkaldırmaktaÛveÛuyumuÛ
güçleştirmektedir.Û
AüncakÛyerelÛ toplumÛ tarafındanÛ
kabullenilmeÛsüreçleriÛTürklerinÛ toplumsalÛstatülerindekiÛdüzelmeyeÛparalelÛ
olarĻakÛartmaktadır.Û
İkinciÛkuşakÛüyeleriÛbulunduklarıÛ
top~lumlardaÛ gÀiderekÛ dahaÛ fazlaÛ
oranlardaÛkamusalÛalanaÛçıkmakta,ÛhakÛ
talepÛ etmekteÛ veÛyükselenÛ birÛbilinçÛ
düzeyiÛsergilemektedirler. "ÛdiyorÛ..Û
ı ... kısa ... kısa ..
Avrupa Birliği ortak
para biri Euro'ya
sancılı geçiş
Avrupa Birliği'nin 12 ülkesi
Euro'ya geçiyor. Ceplerdeki ulusal
paraların Euro'yla takası 28 Şubat
2002 itibariyle tamamlanmış
olacak ve 28 Şubat sonrasında
yastık altı paraları birer kağıt
parças ından öte değer
taşımayacak.
Aslında Euro Ocak 1999'dan beri
tedavülde, ancak 12 ülkede tek
para birimi olarak resmen
dolaşıma çıkmasıyla birlikte elle
tutulur, gerçek bir para· niteliğini
kazanıyor.
Euro'yla birlikte 300 milyon AB
vatandaşı yeni bir hayata başlıyor.
Tek para birimine geçen ülkeler
şunlar: Almanya , Avusturya,
Belçika, Finlandiya, Fransa,
Hollanda, İrlanda, İtalya , İspanya,
Lüksemburg, Portekiz ve
Yunanistan.
Bozuk paraların bir yüzünde,
Lüksemburg hariç, bütün ülkelerin
ulusal sembolleri bulunacak.
Bozukluklar 1 Cent'ten 2 Euro'ya
kadar uzanıyor. Bunların değerleri
şöyle: 1, 2, 5, 1 O, 20, 50 Cent, 1
ve 2Euro.
Piyasaya 14.5 milyar adet
sürülecek banknotlar ise 5, 1 O,
20, 50, 100, 200 ve 500 Euro
olarak düzenlendi.
Firmaları n
gelişimi
saat gibi olmalı
Başarılı bir şirketin gelişimi saate
benze meli, sadece ileri doğru
ilerlemeli. Bu öğüdün püf noktası bir
saat yapımcısı olmayı içeriyor,
0zaman göstericisi değil.
Zaman göstericisi her yerde
bulunmak ve herşeyin işlediğini
görmek ister. Her şey ondan sorulur.
Onun için de şirket bu tip bir
patronun kaldırabileceğinden daha
fazla gelişemez.
Saat yapımcısı olmaksa zamana
hükmetmeyi içerir. Girişimcilerin bu
noktaya ulaşması için özel çaba
harcamaları gereklidir. Çünkü o
zaman kurdukları şirket bir süre
sonra kendi başına yürür ve kararlar
alır hale gelecektir.
Önce kötü haber
lütfen!
Şirketiniz büyük bir zarara
uğramışsa ve bu yanınızda
çalışanları da etkileyecekse bunu
personelinize nasıl söylersiniz?
Amerikan Entrepreneur dergisi
böyle bir bilgilendirmeyi kesinlikle
ertelememeniz öğüdünü veriyor.
Çünkü , dedikodular ve ağızdan
ağıza yayılan yarı gerçekler
personelin moralini bozuyor ve
sonuçta şirkete zarar veriyor.
Şirketiniz küçükse bu haberi
personelinize şahsen vermeniz çok
daha uygun.
Eğer bu olası değilse, şirketteki
bütün alt kademedeki şeflerin
enfermasyon toplantılarında
personeli bilgilendirmeleri doğ ru
olur.
Yapabileceğiniz en kötü şey ise
personelin soru sormasına bile
fırsat vermeyecek şekide yazılı
açıklamada bulunmak.
4 büyük günah
Uzmanlar personel konferansı
düzenlediğinizde işleyeceğiniz belli
başlı ve en etkili günahları şöyle
sıralıyorlar:
1-Önce yer ayırtmak sonra plan
yapmak.
2-Uzun, temalı konferanslar
düzenlemek. Çalışanlar hafta
sonunu evde çoluk çocuğuyla
geçirmek ister, şefleriyle değil.
3- Bilgisayar tekniğini abartmak.
Aşırı gösterişli, alengirli tanıtımlar,
betimlemeler yapıp toplantıya
katılanları saatlerce bunlarla
oyalamak.
4- Büyük Birader'in çok fazla yer
almasına olanak sağlamak. Enerjik
bir şefin enerjisini tüketmesinin en
kısa yolu ona toplantı maratonları
düzenletmektir.
Ücretsiz fazla mesai
Memurlar Sendikasının 25 ile 65 yaş
arası 2000 memur arasında yaptığı
bir araştırmada. Her dört kişiden
birinin ücret almadan ya da yaklaşık
16,5 saat fazla mesai yaptığı ortaya
çıktı. Bu oranlar sayıya vurulunca
maaş ödenmeyen fazla mesailer 19
bin 500 tam gün işe karşılık geliyor.
Memurlar ve akademisyenler
genelde fazla mesai yapıyorlar ve
çoğunlukla de bu mesainin
karşılığını almıyorlar.
Fazla mesaide rekor erkeklere
ait. Özellikle de yedi yaşından
küçük çocuğu olan erkekler aşırı
fazla mesai yapıyorlar. Bunlardan
çoğu normal mesai saatleri nde
işlerini bitiremedikleri için fazla
mesaiye kaldıklarını söylüyorlar.
Sendikada araştırmacı olarak
görev yapan Mats Essemyr; "A sıl
problem fazla iş değil. Sorun bireyin
kendi iş saatleri üzerinde hiçbir
kontrolünün kalmaması ve işini
daha bilinçli bir şekilde kendi
istediği gibi planlayamaması" diyor.
25
A R B E TS MARKNADEN
Göçmen akademisyenlerin
birikimlerini değerlendiremiyoruz
Justus Bennet
Stockholm'deÛoturanÛKuzeyÛAmerikaÛkökenli,ÛçocukluÛbirÛ
dulsanızÛveÛeğitiminizÛsağlıkÛalanında,ÛheleÛkiÛaraştırmaÛalanıÛ
içindeÛ ise,Û işÛbulmaÛ şansınızÛ çokÛ yüksekÛ demektir.ÛAmaÛ
eğitimsiz,ÛyalnızÛyaşayan,Ûçocuklu,ÛAfrĝikaÛkökenliÛisenizÛveÛ
İsveç'inÛgüneyinde,ÛyaÛdaÛkuzeyindeÛbulunanÛkasabalardanÛ
birindeÛoturuyorsanızÛişinizÛzorÛdemektir.ÛHeleÛbirÛdeÛakademikÛ
eğitiminizinÛİsveçÛeğitimÛsistemindeÛkarşılıÓğıÛyoksa,ÛüstüneÛ
üstlükÛ İsveç'eÛ 1997ÛyılındanÛ sonraÛgelmişsenizÛişÛ bulmaÛ
şansınızÛyʼnokÛdenecekÛkadarÛazÛdemektir.Û
KuzeyÛAmerika'danÛgelenÛbirÛgöçmenin,Û eğitimiyleÛdoğruÛ
orantılıÛbirÛişÛbulmaÛşansıÛyüzdeÛ64Ûiken,Û buÛ oranÛAfrĝikalıÛ
göçmenlerdeÛsadeceÛyüzdeÛ32,3.ÛAMS'ınÛhazırladığıÛ"DoğruÛ
AdamÛY¹anlışÛİşte"ÛisimliÛraporÛdaÛbuÛverileriÛdoğrularÛnitelikte.Û
BuÛ rapordaÛ 1991-1997Û yıllarıÛ arasındaÛ İősveç'teÛyaşayanÛ
yüksekÛ eğitimliÛgöçmenlerinÛişÛpiyasasındakiÛkonumlarıÛ
inceleniyor.Û BuÛraporda,Û yüksekÛeğitimliÛgöçmenlerinÛçokÛ
önemliÛveÛ büyükÛ birÛ işgücüÛ potansiyeliÛ olduğu,Û amaÛbuÛ
potansiyelinÛyeterinceÛdeğerlendirilmediğiÛgörülüyor.ÛY¹üksekÛ
eğitimliÛgöçmenlerinÛçoğuÛkendiÛmeslekÛalanlarınınÛdışındakiÛ
işlerdeÛçalışıyor.ÛÖrnØeğin,ÛmesleğiÛhemşirelikÛolanÛgöçmenlerinÛ
sadeceÛ yüzdeÛ44'üÛkendiÛmeslekÛdalındaÛçalışıyor.Û
G®öçmenlerinÛbirikimleriniÛdeğerlendirmeÛ konusundaÛ çokÛ
kötüyüzÛveÛgünümüzdeÛkaygıÛverecekÛderecedeÛfazlaÛgöçmenÛ
işÛpiyasasınınÛdışındaÛduruÚyor.Û
TabiiÛkiÛbuÛsorunÛsadeceÛsağlıkÛbranşıÛiçinÛgeçerliÛdeğil.ÛBug¿ünÛ
eğitimÛsektöründeÛçalışmakÛüzereÛeğitilmişÛİsveçlilerinÛ5'teÛ
biriÛmeslekleriyleÛilgiliÛalandaÛçalışmıyor,Û amaÛ eğitimÛ
sektörÕündeÛçalışmakÛüzereÛeğitimÛalmışÛgöçmenlerinÛsadeceÛ
yüzdeÛ30'uÛeğitimÛsektöründeÛçalışıyor.Û
EğitimÛaldığıÛmeslekÛdalındaÛçalışmamakÛİsveçlilerÛiçinÛ-maaşıÛ
azÛbulma,ÛişÛortamınıÛbeğenmeme,ÛbaşkaÛbirÛalanaÛilgiÛduymaÛ
gibi- kendiÛseçimleriÛolurken,ÛgöçumenlerÛiçuinÛbirÛzŌorunlulukÛ
oĹluyoĹrÖ.Û
Eğitim seviyesine göre çalışma oranı
1 00
%
Avrupa Birliği dışında doğanlar
1 İsveç'te doğanlar
Lise altı
eğitim
lise eğitimi
mp
Proje ya da geçici iş kadrosu göçmen akademisyenler
arasında İsveçlilere oranla daha yaygın.
Resmi kurumlar genelde İsveçli akademisyenleri
kadrolarına alıyorlar. Göçmen akademisyenlerin
yarıdan fazlası özel sektörde çalışıyor.
İsveçli Göçmen
Özel sektör
47
Dernek ya da organizsayon 3 4
Resmi Kurum 50 40
Kendi işi 4 8
Kadro çeşidi
Tam kadro 85 62
Geçici 5 11
Proje 2 6
Diğer geçici kadro çeşitleri 4 11
43
Eğitim gördüğü alanda çalışanlar (26-45 yaş)
Yüksek eğitimli lerin işsizlik oranı(26-45 yaş)
İsveçli
Göçmen
/sveçli
Göçmen
26
Mühendis 93 51
Yüksek mühendis 91 31
Fen bilimleri 91 31
Hemşire 74 44
Doktor 88 64
Diş hekimi 86
Eğitmen 82 32
37
Mühendis 4,6 24,2
Yüksek mühendis 6,7 37,6
Fen bilimleri 11,9 39,4
Hemşire 6,4 33,0
Doktor 1,6 27,6
Diş hekimi 6,3 41,9
Eğitmen 6,3 42,1
$
Okuyucu
Mektupları
Prizma redaksiyonuna
Prizma'nınÛsonÛsayısındaAmerika'yaÛkarşıÛ11ÛEylül'deÛyapılanÛ
teröristÛsaldırıyıÛkonouÛalan"ÛBöyleÛg¿ünlerdeÛMüslümanÛolmakÛ
kolay"ÛdeğilÛbaşlıklıÛyazınızıÛokudum.Û
11Û EylülÛ günüÛbenÛbütünÛ günÛtelevizyonunÛkarşındaÛ
kaldım.ÛEuronews,ÛTVÛ4,ÛCNN³ÛochÛSVTÛkanallarıÛarasındaÛ
dolaştımÛdurdum.ÛBütÙünÛbuÛyayınÛkuruluşlarınınÛolayıÛeleÛ
alışÛbiçimleriÛçokÛilginçti.ÛUygarÛveÛgelişmişÛbatıÛdünyasıÛ
dünyanınÛ öteÛyanındaÛ kalanÛgelişmemiş,Û ilkelÛ ülkelerineÛ
karşıydı.Û
SaldırınınÛ ortasındaÛ LadinÛBeyefendiÛ'ninÛolduğuÛ
açıklandıktanÛsonraÛiseÛbaştaÛ imamlarÛ olmakÛ üzereÛ
müslümanlarÛ üzüntüleriniÛveÛ özürleriniÛbildirmekÛiçinÛ
birbirleriyleÛyarıştılarÛadeta.Û
İsterÛABD'dekiÛsonÛterörÛolayındaÛisterseÛ Rwanda'daÛ
olsun,ÛyokÛolan-Ūşehirler,ÛinsanlarÛgördüğümdeÛgözlerimdenÛ
yaşÛboşanıyor.ÛBizÛinsanlarınÛhalaÛbuÛkadarÛilkelÛolabilmesiÛ
çokÛacıÛelbette.ÛBununlaÛberaberÛbenimÛneyeÛinandığımın,ÛneÛ
yiyipÛ içtiğimin,Û davranışlarımınÛAfganistan'ÛdakiÛ yaÛdaÛ
ABD'dekiÛolaylarlaÛhiçÛbirÛalakasıÛyoktur.ÛBenÛvarolduğumÛ
içinÛözürÛdilemekÛdurumundaÛkalmaktanÛbıktımÛartık.Û
Evet,ÛAB~D'deÛolanÛolayÛçokÛyanlıştı.ÛAmaÛhiçÛkimseÛ
bununÛiçinÛbendenÛMüslümanımÛdiyeÛözürÛbeklemesin.Û
TimothyÛMcÛVeıghÛOklahoma'ÛdakiÛgökdeleniÛAllahÛadınaÛ
bombaladığındaÛhiçÛbirÛbatılıÛ-ūpardon,ÛhristiyanÛveÛpapazolaylarlaÛbirÛilgileriÛolmadığınıÛaçıklİamakÛzorundaÛhissetmedilerÛ
kendileıœini.Û
Amerika'ÛdaÛolanÛteröristÛolayaÛbaşkaÛbirÛaçıdanÛyaklaşmayaÛ
kalktığınızdaÛhemenÛyaÛanti-AmerikanÛyaÛdaÛteröristÛolarakÛ
damgalanıyorsunuz.Û
YanılıyorsunuzÛPrizmcfÛredaksiyonu.ÛİsveçÛveÛDanimarkaÛ
birbirlerindenÛoÛkadarÛdaÛfarklıÛdeğiller.Ûİsveç'ÛinÛentegrasyonÛ
politikasıÛasimilasyondanÛbaşkaÛbirşeyÛdeğildir.ÛFarklılıklarıÛ
değerlendirmektenÛbahsediyorlarÛam×ÛbuÛbirÛkandırmaca.ÛAsılÛ
amacınÛinsanlarınÛolabildiğinceÛbirbirineÛbenzemesiniÛsağlamakÛözellikleÛgöçmenÛsorunlarıÛveÛİslamÛkonusuÛaçıldığındaÛ
ortayaÛçıkıyor.Û
B~unpuÛdahaÛiyiÛaçıklamakÛiçin,ÛbaşyazınızdaÛsöz¨ünüÛettiğinizÛ
camiyiÛ eleÛ alalım.Û OrasıÛ birÛlokaldenÛbaşkaÛ birşeyÛ değil.Û
CamininÛtemelÛamacıÛezanÛokunmasıÛveÛnamazÛkılıËnmasındanÛ
başkaÛbirşeyÛdeğildir.Û
PekiÛhelalÛkesimeÛneÛoldu,ÛyasakÛmı?ÛErkekÛçocuklarınÛ
sünnetÛedilipÛedilmemesiÛbirÛvaroluşÛproblemiÛhalineÛgetirildi.Û
TürbanÛyasağıÛkonacakÛ mı?Û N³edenÌÛ MüslümanÛkadınlarÛ
devamlıÛezilenÛkadınlarÛolarakÛgösteriliyor?ÛÖyleÛdeğillerÛmi?Û
OnlarÛcamideÛerkeklerleÛberaberÛnamazÛkılamazlar.Û
Elbette,Û değişikÛgöçmenÛ gruplarıÛ arasındaÛ özellikleÛ deÛ
MüslümanlarınÛbuÛsorulanÍÛaralarındaÛaçıkçaÛtartışacakÄlarıÛortakÛ
buluşmaÛzeminlerineÛ gerekÛvardır.ÛAmaÛ bütünÛbuÛsorularÛ
tartışılırkenÛinsanlarınÛ değişikÛbirÛkültüreÛneÛkadarÛ uyumÛ
sağlamalarıÛgerektiğiÛdeÛtartışıÛimalı.ÛAhlakÛnedirÛneÛdeğildir?Û
BizÛneÛzamanÛtamÛolarakÛentegreÛolmuşÛoluruz?ÛGibiÛsorularıÛ
açıkÛaçıkÛkonuşmamızÛgerekir.Û
Siz,Û işÛpiyasasınınÛ kapılarınıÛgöçmenlereÛaçtığınıÛ iddiaÛ
ediyorsunuz.ÛAmaÛdemekÛistediğinizÛAfrikaÛyaÛdaÛAsya'danÛ
gelenÛgöçmenlerÛdeğilÛherhalde.ÛKısaÛveÛyoğunÛkurslardanÛ
sonraÛhemenÛdoktorlukÛyetkisiÛalarakÛişeÛbaşlayanÛdoktorlarÛ
PolonyalıÛyaÛdaÛİspÓanyolÛdoktorlar.ÛAvrupÓalıÛolmayanÛdokĪtorlarınÛiseÛburadaÛdoktorÛolarakÛçalışmaºyıÛunĵutmalarıÛgerekir.Û
ManzaraÛkapkaraÛdeğilÛaslında.ÛİsveçlilerinÛgöçmenlereÛ
bakışÛaçısınınÛkişidenÛkişiyeÛdeğiştiğiniÛdüşünerekÛteselliÛ
olabiliriz.ÛBuÛdaÛdünyanınÛherÛyerindeÛböyleÛherhalde.Û
BütünÛ bunlaraÛ ekÛolarakÛ İsveçÛ medyasınınÛ 11Û EylülÛ
olaylarındaÛaldığıÛtavrınÛolumluÛolduğunuÛveÛMüslümanlarıÛ
kamuoyunaÛpozitifÛbirÛşekildeÛyansıttıklarınıÛkabulÛetmekÛ
gerekir.Û ÖzellikleÛ deÛKuveytÛsavÛaşındakiÛtutumlarıylaÛ
kıyaslarsak.DemekkiÛbelliÛbirÛdeğişiklikÛolmuş.Û
EĂlbetteÛbizÛ "Řgöçumenleri"řÛ destekleyenÛ güçuleriÛ
desteklemeliyiz.ÛAmaÛbuÛdestekÛkörüÛ körÕüneÛ olmamalı.Û
OnlarınÛamaçÛveÛniyetleriniÛsorgulamamızÛ daÛ gerekir.Û
Entegrasyon,Û çokīÛkültürlülükī,Û çeşitlilikÛgibiÛağdalıÛlaflarÛ
ederlerkenÛbuÛanlattıklarınınÌÛ%v90'ınınÛneÛanlamaÛgeldiğiniÛ
bileÛbilmiyorÛolabilirlerÛçünkü.Û
SonuçÛolarakÛherşeyÛbizimÛ bireyÛolarakÛ İsveçÛ
toplumununÛbirÛparçasıÛolmamızÛönemlidir.Û
BenÛgelecektekiÛçocuklarımaÛkendiÛdeğerÛyargılarımıÛ
aşılamakÛ isterimÛ -insan hakları kapsamında tabiiki
EğerÛmümkünseÛbenÛbirÛinsanÛolarakÛsaygıÛveÛdeğerÛgörmekÛ
isterim.Û
BizimÛkendimizeÛsonnÑamızÛgerekenÛasılÛsoru:{ÛBireylerinÛ
kültürelÛhaklİarınınÛİsveçÛtoplumunaÛveÛİsveçÛdeğÄerÛyaºrgıÛ!ŕarınaÛ
nasılÛuyarlanacağıdır.ÛKanunÛveÛyasakÛkoymayıÛancakÛbuÛ
konuyuÛ açıklığaÛkavuşturduktanÛsonraÛtartışabiliriz.Û ÖyleÛ
değilÛmi?Û
FatmaTuncdehr/Fitl.Magq.
Dostlarımıza müjde!
Kızımız Sezen ile oğlumuz Tarkan'a
küçük bir erkek kardeş geldi.
Adını Serkan koyduk.
Mutluluğumuzu tüm sevenlerimizle
paylaşmak istiyoruz.
Önder-Sibel TOLUNAY
27
Prizma'yı
aşağıdaki adreslerden temin edebilirsiniz
28
:PRİZMA
SVERIGES
STÖRSTA
FLER
SPRAKIGA
TIDNING
Stockholm
ABF Huset Sveavagen41
Akalla Orient Livs Sibeliusgi'ngen36
Antour Resbureau Kungsgatan61
Ammouris Livs Ri'gsvedstorgeı 1
Braimok Livs Backgardsvagen49
Brandbergen Livs Jungfnıgatan403
Brödklillare Livs Malınvagen24B
Bibliotek Nacka ForumFonıın Centruın
Edens Livs, Yasaplatsen 18
Farsta Livs Lysviksgatan50
Ferdosi Bokhandel Drottninggatan87
Haga Orient Livs Hagalundsgatan21
Hallonda Orient Livs HallondaCentruıno
Haninge Delikates PoseidonsTorg 5
Hama Travel AB Hallonbergsplan 5-7
ICA (KB) livs Malınvagen 14A
ICA Akalla AkallaCentruın
ICA Hjulsta HjulsıaBackar 13
lromat Center Sibeliusgi'ngen9
J & D Sluhall Rinkebysvangen57-61
Kista Grossen Torsnasgatan2-4
Lena Livs Engelbrektsvagen46
Mahan Livs Sörbyplan4
Matforum i Tensta Hyppingeplan 5-19
Mega Gross FittjaCentruın
Munirs Livs Skarholınensgi'ngen 16
Nourozians Orient Mattor Hallonbergsps5-7
Orient Resor Ri'dınansgatan33
Pamir Livs&Video Hallonbergsplan5-7
Pars Express Frejgatan49
Pars Livs SolnaCentnıqın
Rese Centrum Sveavagen 120
Rinkeby Centrum Rinkebystorget
Rissne Deli Kavallerivagen26
Ronna Livs RonnaCenınım
Salam Orient Livs Edvard Griegsgangen 11
Saltskog Matcenter Skogvaktarvagen 1
Sim Jlirva Matmarknad Tenstagangen43
Syrico Gross Englundavagen42
Teheran Video Klubb Bergengaıaıı 6
Tempo Husby EdvardGriegsgi'ngen IO
Tensta Origent Livs Tenstagangen31
Todalia Orient Livs Sibeliusgangen24
Utllindska Delikatesser FleıningsbergsC.
Vivo Alby AlbyCenıruın
Vivo Hagalund Hagalundsgatan 19
Vivo Hövsjö Björnövagen IO
Vivo Prisma Skarholınensgangen22
Vivo Rinkeby RinkebyTorg 6
Vivo Storvreten Sıorvreısvagen J3
Vivo Tensta Tensıagangen7
Varbergs Tobak Yarbergsıorg 22
Vlisby Livs Cenıralvagen3
Vlixtkraft Mal 3 Radmansgaıan70
Yas Konditori EdvardGriegsgangen20
Tureberg Orient Livs Malınvagen 16B
Göteborg
Alis Godis Grossist Parıihallarna
Angered Centrum AngeredsTorg
Bibliotek Hammarkullen
Haınrnarkullentıorgeı62B
Bibliotek Kortedala KortedalaTorg
Asia Travel Friggagaıan 11
Bina Import AB Partihallarnxa
Bjursllitts Blommsterhandel BjnrslattsT.2
Feily Kurders Förening Friggagaıan 12
Galexen Livs GalileisGala37
Golf Agency Friggagatan 13
Hammar Hallen Haınmarkullentorgeı61
Hammarkullen Centrum Butik
Hamrnarkullentorget61
Hedens Guld Södravagen 19
Hisingen Lagpris Friskvaderstorgeı6
Hisingen Lagpris Godvadersgatan24
Hissingen Lagpris Bazar , Odalgaıan2
Iran Restaurang Stigbergsleden3
Iransk Pensionlir Förening
Lantmatıargatan 12
Irex Sweden Exchange SödraYagen43
Istanbul Restaurang KariJolıaıısgatan6
Merex Exchenge Odiıısgaıan 20 A
Middel East Tours KariJohansgatan40 A
Noor Restaurang Kungsgatan9
Orientalisk Livs Kar!Johansgaıan 11
Persian Palats Sıaınpgaıan4 C
Prins Konditori Prinsygat{an IO
Rambaldi Livs Hollandareplaısen5
Rangarang Galeri Musik Folkungagaıan8
Rosalita Blommsterstad Kungsgaıan7 A
Roskrogen Restaurang Ranangsgaıan8
Saghi Restaurang Friggagatan8
Sentonic Gross Waterloogatan4
Simmo Lagpris Bergsjö Januarigaıan2 E
Simmo Lagpris Gardsten Tiınjansgatan51
Simmo Lagpris Hjlillbo Hj üllboTorg
Simmo Lagpris Fyrklöversgatan66
Sofi Restaurang Odinsplatsen5
Sommar Livs Sonıınarvadersgaıan30
Travel Dream Linneplatsenvidpressbyrfı
Travel Express Friggagaıan29
Trliff'punkten Cafe OlofPalnıesplaıs
United Travel Center AB Barnhusgaıan4
Malmö
Al-Nawras present Bergsgatan34
Albatross Livs RanıelsYügen55
Apadana Air Travel Davidshallsgaıan6
Babylon Livs Yon RosensYag 64
Dania Livs BennetsYi'g45
Darrband Restaurang SödraBullıoftav.21
Favoriten Bennetsvag 13
Habib Bosh Livs SödraFörstadsgatan92
Hamid Salong MasterDanielsgaıan2
Iran Tours Travel Agency Ronnebygaıan24
Malmö Int. Calling Center SödraSkolg.41
Kaffe Dags Friisgaıan3 A
Middle East Travel Nobelvagen73
Mix Food RoCentruın
Mode Shopp YornRosensYag 18
Nansi's Bageri Siınrislıaınnsgaıan 10
Nassim Food AB Kopparbergsgaıan6 A
Omid Aldre Förening Föreningsgatan 8
Star Lighr Salong Ösıraförsıadsgaıan6
Sun Shine Livs Angellıolnısgaıan 12
Teheran Livs Möllevangstorget4
Tele & Media I Södra Skolgaıan45
Uni Exchange Bergsgaıan43
Uppsala
Caspian Food Yaksalagatan 19-21
Dax Video Almquuistgaıan37
Familje Dollar Livs Bandstolsvagen 20
ICA Gottsunda GottsundaCenırum
ICA Kvantum Marknadsgaıan
ICA Maxi Fyrisparksvagen 1
Kungs Livs Ku}ııgsgaıaıı47 C
Tiger Livs Marrnorvagen4
Upplandsmarknad Bandsıolsvagen4
Sivian Mat Center, Vaksalagatan 19
Helsingborg
Alfo Gross Södergatan41
Curry Paste Livs Södergaıan 109
Furutorps Livs, Furuıorpsgatan34
Södergatans Livs Södregaıan61
Kanarie Travel Södergatan IO1
Rannas Livs Furutorpsgatan 37
Saleh Livs, Södervgaıan43
Sharifs Livs Furuıorpsgatan6 B
Örebro
Ali Baba Livs Storgaıan 18
Kloster Hallen Klostergaıan 17
Persiska Delikateser Droııninggaıan29
Köping
Alsindibad Livs ÖsıraLanggatan 3 B
Enköping
Ninos Livs Torggatan28C
Norrköping
OBA Livs Sıocklıolmsvagen 16
Orient Livs SankiPersgatan86
Solaka Livs SankiPersgatan40
Jönköping
Orhoj Frukt Orient Livs RaslattsCenırunı
Nyköping
Orient Expressen VastraKvarngatan 15
Linköpıng
Samis Cash Livs Drottninggatan 18
Nora Livs Norgegaıan2
Tara Livs Atlasgatan 12
Boras
Jannis Livs Ösıgöıagatan25
Norrby Livs Norrby Tvargata34
Falkenberg
Mandarin Livs Storgaıan42
Vasteras
Sahand Livs Sıoragatan49
Halmstad
Simmo Lagpris Halmstad Linelıedsvagen2
Nadjas livs Fj ardingsstigen 1O
Huskvarna
iı;fd Rosenborgsgatan31
Karolin Livs Droııninggaıan6
Ljungby
Parlan Livs Olofsgaıan IO
Hadi oglumı
O aletin
başından kalk da
savaşı protesto
mitngine gideliml
Aman be babaanee!
Başka işin yok mu
Allaaşkına!
Şurdan bi mail atarız Bush'
olur biter!
ENTEGRASYON TEYZE
isveç'te sizin seyahat acenteniz
Resecentrum i City AB
Sveavagen 39 · 111 34 STOCKHOLM
Telefon: 08-22 22 90 · Telefax: 08-22 44 90
Postgiro: 56 32 94-8 · Bankgiro: 5670-3671
E-mail: info@resecentrum.se
lnternet: www.resecentrum.se
www.dinler.com
Emin Dinler
Filiz Sayın
Dinler Hotel Ürgüp ****
Telefon: +90 (0)384 341 3030
Dinler Hotel Alanya ****
Telefon: +90 (0)242 526 2094
HO GELDİNİZ!
PSEUDONYMERNAS
Vem ar det?
Av Stig Lundström
Kerstin Minten
En liten hjalpreda för bokalskare som
förbryllas av obekanta författarnamn eller
som vill veta om en viss författare
anvander sig av pseudonymer, nar
vederbörande levde eller om författaren
fortfarande ar i livet.
Pris: 90 kronor (inkl.moms)
Porto och frakt tillkommer
Skrifter& Tal
Karlavagen 73 114 49 Stockholm
Tel: 08-661 52 70 fax: 08-665 90 94
fg anistan
Inga problem
Afghanistan
lnga
problem!
Av Nina Hjelmgren
En general fran Afghanistan, en muslimsk
gerilla soldat som levt med krig i 20 ar. Och
en journalist fran Sverige, en vasterlandsk
kvinna som avskyr vald. Den har boken
handlar om deras osannolika möte. Nar hon
inser att han har varit del av sitt lands blodiga
historia i hela sitt vuxna liv, vill hon veta
mer. Han berattar. Timme ut och timme in.
Cisco Vision
Örby gard, 741 93 Knivsta
tel: 0705-39 44 08
inga.problem@ ciscovision.c.se
pg 26 83 90-2 bg 5258-7 466
Lagom
Svenskt
Av Dorothee Simon
Dilek Yaras
Det ör viktigt att du förstar det sprak
man talar i det land du bor. Viktigt ör
ocksa att du förstar landets folk och kultur.
Boken ska hjölpa dig att första en
del.
Boken tar upp fragor som t ex, hur du
söker arbete, tips hur du gör nör du ör
bjuden till en svensk familj, relationer
man-kvinna, föröldrar-barn.
Genom att sötta in 190:- (frakt tillkommer)
pa postgiro: 91 50 41 -8 far du boken.
08 Glöm inte skriva din adress
DoSo konsult
Sverige harfler lakare och sjuksköterskor an nagonsin
tidigare. Och fa lander har sa manga lakare per
invanare. Ta all denna kunskap och erfarenhet och
kombinera den med företagares förmaga att förnya
verksamheter. Da skulle Sverige fa varldens basta
sjukvard. Och operationsköerna skulle bli historia.
Det ar viktigt med utbildning, sjukvard och aldreomsorg.
Alldeles för viktigt för att inte ta vara pa all
den förnyelsekraft som finns i företagsamheten.
Företagare ar bra pa valfard. Ocksa.
..
SVENSKT NARINGSLIV
CONFEDERATION OF SWEDISH ENTERPRISE
NYFIKEN PA
ny cd-rom pa liitt svenska
• • •
Genom NYFIKEN PA vill vi beratta pa latt svenska
sadant som ar viktigt att kaıma till inom omradet
sexualitet och samlevnad. Dukan valja om du
vill lyssna till informationen eller lasa sjalv.
Nyfiken pd tar up:
KARLEK OCH SEXUALITET. Belyser mans och
kvinnors sexualitet, det första samlaget,
hoınosexualitet och onani.
KROPPEN. Beskriver mans och kvinnors
könsorgan, pubertet och menstruation.
sAKRARE SEX. Tar upp preventivmetoder,
abort och könssjukdomar.
SEXUELLA ÖVERGREPP. Belyser fragor om
integritet, valdtakt och övergrepp mot barn.
MÖTEN. Tar upp fragor kring ensamhet oclı
sjalvstandighet, jamstalldhet, traffsrallen,
familjeformer, historiska perspektiv pa samlevnad
samt prostitution.
Dessutom fınns en ORDLISTA som förklarar fackuttryck och
andra ord pa omradet, t. ex. beröring eller svartsjuka.
-----------------
-- -- -- --
# #
# # Bestiillningen kan skickas till:
# Folkhalsoinstitutets distributionstjanst, 120 88 Stockholın,
fax 08-449 88 ıı, e-post fli@strd.se, tf 08-449 88 22
Harmed bestalls ....... ex av Nyfıken pa a ıoo kronor styck.
Leııeradr
NAMN
ORG/ FÖRETAG
ADRES$
POSTADRESS
Faktrıreri11gsadress ( om aınımı iin levertuısadress)
Totrılspeltid: 1,5-2 timmar
Pris: 100 kconor inkl. moms. Porto tiUkommer.
\
•.
•
1
1
1
1
1
1
1
folK
M JI L $ O