26.02.2013 Views

okumalarım - Zeki Zikrullah Kırmızı * Okumanın Sonuna Yolculuk

okumalarım - Zeki Zikrullah Kırmızı * Okumanın Sonuna Yolculuk

okumalarım - Zeki Zikrullah Kırmızı * Okumanın Sonuna Yolculuk

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

yokluklarını, boĢluklarını anlatmak daha yaratıcı, kıĢkırtıcı bir yol. Bu nedenle<br />

Türkay öyküleri, yapıtın küçük oylumuna karĢın boĢluklarıyla oldukça büyük bir<br />

giriĢim. Böyle bir varlıksızlık üzerinde kümelenip iliĢkilenen yazı gereci ise en doğal<br />

biçim ve içeriklerinde bile büyülü, olağanüstü bir iz bırakıyor haliyle okur üzerinde.<br />

Kutlamak gerek.<br />

Kutlamak gerek çünkü doygun, kibirli yazı kasılmalarını giderebilir, kabızlığı<br />

önleyebilir böylesi bir yaklaĢım. Sanki varlık, doluluğuyla bir erk kaynağı ve yazı bu<br />

erki yedeklemiĢ, sefere çıkmıĢ bir fatih… Peh peh… Bunu kırmak az Ģey değil.<br />

Orçun Türkay kendisiyle de dalgasını geçerek köĢe kapmaca ya da kaçma<br />

kovalamaca oyununa veriyor kendisini. Diyebilirim ki, imge üzerine bir çalıĢma<br />

onunkisi. Anladığımızca, imgenin apaçıklığına değil haklı olarak kapalı, karanlık<br />

yanına yoğunlaĢıyor. Çünkü bir yapıtı çekici kılmanın en masum, geçerli<br />

yöntemlerinden biri bu… Ama dizginleri bırakmaya gelmez. Böyle olursa kaza<br />

kaçınılmaz olur.<br />

Öte yandan dilde, dilin içolanakları içerisinde kalarak yadırgatma etkisini<br />

denemesi ayrı bir dil tadı (dil üzerine düĢünmenin metinsel tadı) yaratmıĢ. Ortaya<br />

özgün bir çalıĢma çıkmıĢ böylece. Azınlıkta kalan böyle yazarlar için desteğimi<br />

esirgeyemem (okur olarak).<br />

Kendini bile isteye ele veren içtenlik, bir biçem olarak ucu belki Latife Tekin‟e<br />

varacak bir tükenmemiĢ kaynak henüz. Bir ucundan Orçun Türkay yakalamıĢ…<br />

GeniĢ çaplı ve açılı göndermeleri ise, yerel yazarın aslında evrene yazması<br />

gerektiğini anımsatıyor bize. Haklı. Onun dil(sel) tutumuyla gündelik yaĢam kendine<br />

benzerliğiyle görünür oluyor. Son yılların önemli çalıĢmalarından…<br />

***<br />

Badiou, Alain/Cassin, Barbara; Heidegger, Nazizm, Kadınlar, Felsefe,<br />

(2012), Çev. Hayri Gökşin Özkuray<br />

MonoKL Yayınları, Birinci Basım, Kasım 2011, İstanbul, 101 s.<br />

Heidegger‟in felsefe ve siyasal bağlanması çeveresinde dönen ikili tartıĢma<br />

geriye, felsefenin baĢlangıcına değin uzanıyor haliyle. Filozofun bireyliğiyle<br />

(yaĢayan, somut varlık) onun ötesine (belki de berisine) düĢ(ebil)en felsefesi nasıl<br />

iliĢkilendirilir, okunabilir sorusuna bir yaklaĢım sağlıyor Badiou/Cassin ikilisi ve iyi de<br />

yapıyorlar diyeyim. Bundan nereye değin, ne çıkar sorusunun açık, doyurucu bir<br />

yanıtı verilebilir mi, bilemiyorum. Aynı tartıĢma tarihsel kiĢiler (figür) için de<br />

yapılabilir ve biz belli bir mesafeden (zaman ve uzam olarak) bakınca, bakıĢımız<br />

donatılı bakıĢ olacağından kaçınılmazca, üstelik savunmanın zemini de yitik (kayıp)<br />

olacağından, belki de asıl vurguyu düĢünsel esinlenmelere yapmak yerinde olur.<br />

Çünkü ilke, kural, doğru kolayından çıkmaz ve yine çünkü düĢünce bedene (edime),<br />

edim düĢünceye sığmaz, bunu öğrendik (psikanalizden, felsefeden. vb.)<br />

Burada önemli olan, burada örneğini Badiou/Cassin‟in verdiği bir tartıĢma<br />

sunuĢ tekniği. Bunu, indirgemelere karĢı bir duruĢ, hakikat arayıĢının bir boyutu<br />

olarak görmek istedim açıkçası. Hiçbir Ģey küçümsenmemeli ve Heidegger‟in<br />

Nazizm kadar kadınla, Yahudiyle ne yaptığı da anlaĢılmaya çalıĢılmalı.<br />

14

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!