02.06.2013 Views

Tahsilat Genel Tebliği - Gelir İdaresi Başkanlığı

Tahsilat Genel Tebliği - Gelir İdaresi Başkanlığı

Tahsilat Genel Tebliği - Gelir İdaresi Başkanlığı

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

8. Zarar derecesinin genel esasları<br />

a) Tabii afet nedeniyle zarara maruz kalan varlıkların zarar derecesinin tespitinde;<br />

- Afetin vukuu bulduğu tarihten önceki rayiç değerleri esas alınacaktır.<br />

- Afetin vukuu ile birlikte zarara maruz kalan varlıkların zarar sonrası değerleri, il veya ilçe idare kurullarınca<br />

tespit edilecektir.<br />

- Afetin vukuu ile birlikte zarara maruz kalan varlıkların zarar sonrası değerlerinin, afetin vukuu bulduğu<br />

tarihten önceki rayiç değerlerine bölümüyle zararın derecesi tespit edilecektir.<br />

b) Tabii afet nedeniyle zarara maruz kalan mahsullerin değerlerinin tespitinde;<br />

- Afete maruz kalan mahsullerin zarar derecesinin tespiti, bu mahsulün yetiştirildiği araziden normal olarak<br />

üretimi mümkün olan mahsul miktarı ile zarar sonrası elde edilebilecek mahsul miktarının oranlaması suretiyle<br />

bulunacaktır.<br />

- Zarar öncesi ve sonrasına konu mahsul miktarları il veya ilçe idare kurullarınca tespit edilecektir.<br />

c) Afet nedeniyle hem varlıklarını hem de mahsullerini kaybedenlerin zarar dereceleri, varlıkların ve<br />

mahsullerin zarar öncesi ve zarar sonrası rayiç değerleri esas alınarak toplamı üzerinden mukayese yapılmak suretiyle<br />

belirlenecektir.<br />

Belirlenen zarar derecesi, madde hükmüne göre aranılan üçte bir şartının gerçekleşip gerçekleşmediğinin<br />

tespitinde kullanılacaktır.<br />

III- Tahsil İmkansızlığı Sebebiyle Terkin<br />

6183 sayılı Kanunun 106 ncı maddesinde, “Yapılacak takip sonunda tahsili imkansız veya tahsili için yapılacak<br />

giderlerin alacaktan fazla bulunduğu anlaşılan 5.000.000 liraya 31 kadar (5.000.000 lira dahil) amme alacakları, amme<br />

idarelerinde terkin yetkisini haiz olanlar tarafından tahsil zamanaşımı süresi beklenilmeksizin terkin olunabilir. Bakanlar<br />

Kurulu, bu miktarı on katına kadar artırmaya yetkilidir.<br />

Maliye ve Gümrük Bakanı, yukarıdaki fıkra hükmüne göre terkin edilecek amme alacağının miktarını<br />

belirlemeye yetkilidir.<br />

Terkin salahiyetini haiz olanlar bu salahiyetlerin tamamını veya bir kısmını mahalli makamlara bırakabilirler.”<br />

hükmü yer almaktadır.<br />

Madde hükmüne göre, amme alacaklarının takip ve tahsiline yönelik olarak yapılacak masraflar dikkate<br />

alınarak, terkin edilecek amme alacağı tutarı Bakanlar Kurulunca belirlenmektedir.<br />

Terkin yetkisine haiz olanlar, bu yetkilerinin tamamını veya bir kısmını mahalli makamlara bırakabilmektedir.<br />

İKİNCİ BÖLÜM<br />

Yasaklar ve Cezalar<br />

1. 6183 sayılı Kanunun 107 nci maddesinde, Kanunu tatbik etmekle görevli kişilerin bu Kanundan kaynaklanan<br />

görevleri ve bu görevlere uymamaları halinde uygulanacak cezalar düzenlenmektedir.<br />

Maddede ayrıca, bu Kanunun 41 inci maddesine göre amme alacağını tahsil yetkisi verilen kuruluşlara,<br />

yapacakları tahsile yönelik bilgilerin verilmesinin yasakları ihlal sayılmayacağı belirtilmiştir.<br />

2. 6183 sayılı Kanunun 108 ve 109 uncu maddelerinde artırmalara katılamayacak ve artırmalarda mal satın<br />

alamayacak olanlar ile takdir muamelelerine ve kararlara iştirak edemeyecek olanlar sayılmış ve belirlenen yasaklara<br />

uymayanlara uygulanacak cezalar düzenlenmiştir.<br />

3. 6183 sayılı Kanunun 110 uncu maddesinde, “Amme alacağının tahsili için hakkında takip muamelelerine<br />

başlanan borçlu kısmen veya tamamen tahsile engel olmak veya tahsili zorlaştırmak maksadiyle mallarından bir kısmını<br />

veya tamamını,<br />

1. Mülkünden çıkararak, telef ederek yahut değerden düşürerek gerçek surette,<br />

2. Gizliyerek, kaçırarak muvazaa yolu ile başkasının uhdesine geçirerek veya aslı olmıyan borçlar ikrar ederek,<br />

yahut alındılar vererek gerçeğe aykırı surette, varlığını yok eder veya azaltır ve geri kalan mallar borcu karşılamaya<br />

yetmezse üç aydan üç yıla kadar hapis cezasiyle cezalandırılır ve tevellüt eden zarar az ise verilecek ceza yarısına kadar<br />

indirilerek, eğer pek fahiş ise yarısına kadar artırılarak hükmolunur.” hükmü yer almaktadır.<br />

Madde hükmüne göre, amme borçlusunun cezalandırılabilmesi için;<br />

31 31.01.2004 tarihli ve 25363 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5083 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Para Birimi<br />

Hakkında Kanunun 2. maddesi uyarınca 5 YTL.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!