ÃalÄ±ÅÄ±nca oluyor - Kocaeli BÃ¼yÃ¼kÅehir Belediyesi

More documents

Recommendations

Info

İbrahim KARAOSMANOĞLU / Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Çanakkale’deki yüksek ruhu yaşamak zorundayız Aziz hemşehrilerim, kıymetli dostlarım; Çanakkale Savaşları, tarihimizin en çarpıcı, en müthiş sayfasıdır. Bir tarafta İngilizler, Fransızlar, Hintliler, Avustralyalılar, Yeni Zelandalılar… Bir tarafta Türk ordusu. Bir de 500 kişilik, göstermelik Alman askeri yanımızdaydı. Bir tarafta dev, zırhlı savaş gemileri… Bizde Fatih zamanından kalma toplar. 93 yıl önceki bu akıl almaz savaşın çığlıkları, feryatları bugün de yüreğimizi dağlıyor. Komutanların hatıralarını okuyunuz. İnsanın yüreği parçalanıyor. Hâlâ Çanakkale’nin yankıları, silah sesleri, Allah Allah nidaları bizi derinden sarsıyor. Neden böyle? Çünkü, Çanakkale Savaşı hakikaten bir mahşerdi. 950 bin asker çarpışıyordu. Siperler arasındaki mesafe 5-10 metreydi. Bu kadar yakın siperler, dünyanın hiçbir yerinde görülmemiştir. Bizim askerlerimizin çoğu gencecikti. Tıp öğrencilerinden çiftçilere kadar, 15-16 yaşında çocuklar cepheye gelmişti. Türküde “Çanakkale içinde aynalı çarşı / Ana ben gidiyorum düşmana karşı” diyor ya, bunu o çocuklar söylüyor işte. Ellerinde doğru düzgün silah yoktu. Yiyecek kıttı. Ayakkabısı olmayan askerlerimiz vardı. Bugün bile rahat konuşamıyoruz. Bir ağlıyoruz, bir gülüyoruz. Çanakkale Zaferi’nden duyduğumuz gururla, şehitlerimizin acısı birbiriyle yarışıyor. Yoksulluğun hüznüyle, cesaretin, kahramanlığın coşkusu birbiriyle yarışıyor. 192 Çalışınca Oluyor.
İbrahim KARAOSMANOĞLU / Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Türkiye’nin her yerinden askerlerimiz çıkıp gelmişti. Bilhassa İstanbul’dan Çanakkale’ye sevkıyat yapılmıştı. Kocaeli’nden gidip de şehit olanların sayısı 600’den fazladır. Anadolu’daki her üç evden birinden Çanakkale şehidi çıkmıştır. Çanakkale Savaşları, tüm milletimizin yüreğine şimşek gibi düşmüştür. 19 Şubat’ta savaş başladı. Fransız savaş gemileri kıyılarımızı bombalıyor. Boğazda 13 tane Türk tabyası vardı. Yani 13 yerde askerlerimiz mevzilenmişti. Bombardıman sürdükçe Türk askerleri şehit oluyordu. Düşünün, askerlerimizin üzerine tam 6 bin top mermisi düşmüştü! Düşman donanması Çanakkale’ye girip, oradan İstanbul Boğazı’nı, Osmanlı başkentini ele geçirmeyi planlıyor. 18 Mart’ta asıl hücum başladı. Uçaklarıyla keşif yaparak, nereden saldıracaklarını tespit etmişlerdi. 231 tane irili ufaklı savaş gemisi ve tam 1155 topla gelmişlerdi. Bizim, Nusret mayın gemimizin döktüğü mayınlar sayesinde, Fransız zırhlısında patlama olmuş ve gemi 3 dakika içinde batmıştı. İngiliz gemilerinden biri de mayınlara çarparak parçalandı. Ve Türk topçularının ateşiyle sulara gömüldü. Bir başka gemi daha isabet alıp batınca, düşman donanması darmadağın oldu. O gün, Seyit Onbaşı’nın bulunduğu tabyada 40 kadar şehit ve yaralı vardı. Düşünün, bomba yağıyor ve yanınızdaki arkadaşlarınız paramparça oluyor! Seyit Onbaşı tek başına 275 kiloluk top mermisini kaldırıp merdivenden çıkardı ve topun namlusuna sürdü. Savaşın dönüm noktası olan atışı yaptı. İkinci İngiliz zırhlısı, Seyit onbaşının atışıyla isabet almıştı. Boğaza kadar giren 40 düşman gemisi vardı. Suyun üstünde kalan gemiler de tahrip edilmişti. Haberleşme gemilerini, mayın tarama gemilerini batırmıştık. Düşman, 900 asker kaybetmişti. 18 Mart 1915 Perşembe günü… Türk askeri, orada bütün memleketi savunuyordu. Bütün milleti savunuyordu. Çanakkale geçilseydi, başkent İstanbul ele geçirilecekti. Türk askerinin cephanesi azdı. Bu yüzden akşama doğru ateşi zayıflamıştı. Yine de düşmanlar ertesi gün savaşmayı göze alamadılar! Gelselerdi, yumruklarla, süngülerle saldıracaktık. Nitekim, deniz savaşından sonra öyle oldu. Gırtlak gırtlağa, göze göz, dişe diş bir kara savaşı başladı. Aziz kardeşlerim; Çalışınca Oluyor. 193
Page 1 and 2:
İbrahim KARAOSMANOĞLU Kocaeli Bü
Page 3 and 4:
İçindekiler 09 13 15 17 20 23 26
Page 5 and 6:
206 210 212 214 216 218 220 223 225
Page 7 and 8:
369 371 374 379 382 384 389 391 393
Page 9 and 10:
İbrahim KARAOSMANOĞLU / Kocaeli B
Page 11 and 12:
Çalışınca Oluyor. Çalışınca
Page 13 and 14:
Page 15 and 16:
Page 17 and 18:
Page 19 and 20:
Page 21 and 22:
Page 23 and 24:
Page 25 and 26:
Page 27 and 28:
Page 29 and 30:
Page 31 and 32:
Page 33 and 34:
Page 35 and 36:
Page 37 and 38:
Page 39 and 40:
Page 41 and 42:
Page 43 and 44:
Page 45 and 46:
Page 47 and 48:
Page 49 and 50:
Page 51 and 52:
Page 53 and 54:
Page 55 and 56:
Page 57 and 58:
Page 59 and 60:
Page 61 and 62:
Page 63 and 64:
Page 65 and 66:
Page 67 and 68:
Page 69 and 70:
Page 71 and 72:
Page 73 and 74:
Page 75 and 76:
Page 77 and 78:
Page 79 and 80:
Page 81 and 82:
Page 83 and 84:
Page 85 and 86:
Page 87 and 88:
Page 89 and 90:
Page 91 and 92:
Page 93 and 94:
Page 95 and 96:
Page 97 and 98:
Page 99 and 100:
Page 101 and 102:
Page 103 and 104:
Page 105 and 106:
Page 107 and 108:
Page 109 and 110:
Page 111 and 112:
Page 113 and 114:
Page 115 and 116:
Page 117 and 118:
Page 119 and 120:
Page 121 and 122:
Page 123 and 124:
Page 125 and 126:
Page 127 and 128:
Page 129 and 130:
Page 131 and 132:
Page 133 and 134:
Page 135 and 136:
Page 137 and 138:
Page 139 and 140:
Page 141 and 142: İbrahim KARAOSMANOĞLU / Kocaeli B
Page 155 and 156: Çalışınca Oluyor. Çalışınca
Page 191: İbrahim KARAOSMANOĞLU / Kocaeli B
Page 229 and 230: Çalışınca Oluyor. Çalışınca
Page 243 and 244:
Page 245 and 246:
Page 247 and 248:
Page 249 and 250:
Page 251 and 252:
Page 253 and 254:
Page 255 and 256:
Page 257 and 258:
Page 259 and 260:
Page 261 and 262:
Page 263 and 264:
Page 265 and 266:
Page 267 and 268:
Page 269 and 270:
Page 271 and 272:
Page 273 and 274:
Page 275 and 276:
Page 277 and 278:
Page 279 and 280:
Page 281 and 282:
Page 283 and 284:
Page 285 and 286:
Page 287 and 288:
Page 289 and 290:
Page 291 and 292:
Page 293 and 294:
Page 295 and 296:
Page 297 and 298:
Page 299 and 300:
Page 301 and 302:
Page 303 and 304:
Page 305 and 306:
Page 307 and 308:
Page 309 and 310:
Page 311 and 312:
Page 313 and 314:
Page 315 and 316:
Page 317 and 318:
Page 319 and 320:
Page 321 and 322:
Page 323 and 324:
Page 325 and 326:
Page 327 and 328:
Page 329 and 330:
Page 331 and 332:
Page 333 and 334:
Page 335 and 336:
Page 337 and 338:
Page 339 and 340:
Page 341 and 342:
Page 343 and 344:
Page 345 and 346:
Page 347 and 348:
Page 349 and 350:
Page 351 and 352:
Page 353 and 354:
Page 355 and 356:
Page 357 and 358:
Page 359 and 360:
Page 361 and 362:
Page 363 and 364:
Page 365 and 366:
Page 367 and 368:
Page 369 and 370:
Page 371 and 372:
Page 373 and 374:
Page 375 and 376:
Page 377 and 378:
Page 379 and 380:
Page 381 and 382:
Page 383 and 384:
Page 385 and 386:
Page 387 and 388:
Page 389 and 390:
Page 391 and 392:
Page 393 and 394:
Page 395 and 396:
Page 397 and 398:
Page 399 and 400:
Page 401 and 402:
Page 403 and 404:
Page 405 and 406:
Page 407 and 408:
Page 409 and 410:
Page 411 and 412:
Page 413 and 414:
Page 415 and 416:
Page 417 and 418:
Page 419 and 420:
Page 421 and 422:
Page 423 and 424:
Page 425 and 426:
Page 427 and 428:
Page 429 and 430:
Page 431 and 432:
Page 433 and 434:
Page 435 and 436:
Page 437 and 438:
Page 439 and 440:
Page 441 and 442:
Page 443 and 444:
Page 445 and 446:
Page 447 and 448:
show all

ÃalÄ±ÅÄ±nca oluyor - Kocaeli BÃ¼yÃ¼kÅehir Belediyesi

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template?

ÃalÄ±ÅÄ±nca oluyor - Kocaeli BÃ¼yÃ¼kÅehir Belediyesi