ÃalÄ±ÅÄ±nca oluyor - Kocaeli BÃ¼yÃ¼kÅehir Belediyesi

More documents

Recommendations

Info

İbrahim KARAOSMANOĞLU / Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Yardım konusu AK Partili Belediyelerin, dar gelirli vatandaşlara yönelik kömür, gıda, kırtasiye, giyim, ilaç yardımları kimilerinde büyük rahatsızlık uyandırıyor. CHP, öğrencilere belediyeler tarafından verilen bursların iptali için dava açtı ve Anayasa Mahkemesi de ilgili kanunda, belediyelerin öğrencilere burs vermelerini engelleyen bir değişiklik yaptı. Artık, belediyeler, öğrencilere burs veremeyecek. İnanılır gibi değil. Sanki, CHP’liler hiç okula gitmemiş, hiç öğrenci olmamış? Üniversite’de öğrenim görmek, yalnızca dar gelirli değil, orta gelir seviyesindeki ailelerin çocukları için de maddi bakımdan zorlayıcı bir süreçtir. Çünkü üniversite öğrenimi demek, bir kültür dünyasına dalmak demektir. Kitaplarla, dergilerle, konferanslarla, korserlerle, filmlerle haşır neşir olmaktır. Öğrenim kalitesinin yükselmesi, bu gibi materyallere ulaşma imkanlarıyla doğru orantılıdır. Bunun için de üniversiteli öğrencilere burs verilir. CHP’nin öğrencilere bur verilmesine itiraz edişine akıl sır erdiremiyorum. Gerçekten bu zihniyetin ilkelliği beni dehşete düşürüyor. SEVGİ, ŞEFKAT, HİZMET VE CÖMERTLİK ANORMAL Mİ? Yine de sakin olayım. Bir CHP’li gibi düşünmeye çalışayım. Belki bir mantığı vardır? Belki bir şeyi gözden kaçırmışımdır? Empati kurayım. Binlerce yıldır öğrencilere, talebelere yönelik yardımların yapıldığı, bu yardımların kültürel olarak hep desteklendiği bir coğrafyada, belki CHP bizim bilmediğimiz bir sırrı keşfetmiştir? CHP’li kimseler diyorlar ki “Öğrencilere burs veren belediyeler, AK Parti’ye olan sempatiyi artırıyor.” Ve şunu ekliyorlar: “AK Partililer belediye 346 Çalışınca Oluyor.
İbrahim KARAOSMANOĞLU / Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı imkanlarıyla burs vererek kendilerine duygusal bir çıkar sağlıyorlar.” Cevap veriyorum: Belediye başkanı olarak ben, elbette genci yaşlısısıyla hemşerilerimin sepmatisini, güvenini, sevgisini kazanacak türde işler yapacağım. Yaptığım bütün işlerde zaten hemşerilerimin sevinmesini ve benim projelerimden, yatırımlarımdan, icraatlarımdan hoşnut olmasını gözetiyorum? Şöyle mi diyeyim: “Öğrenciler başının çaresine baksın, belediyeden kuruş vermem olnara?” Böyle bir saçmalık olabilir mi? Elbette bursları belediyemizin bütçesinden veriyoruz. Kendi cebimizden ödemiyoruz. Belediye bütçesi demek, vatandaşın parası demektir. Ben kendi parasını vatandaştan niye esirgeyeyim? Yarın bu güzel ülkeyi çekip çevirecek, omuzlayacak, aydınlık günlere taşıyacak olan kardeşlerime karşı niye cimrilik edeyim? Zaten kendisine ait olan parayı ondan hangi akla hizmet esirgeyeyim? Ve hemşerilerimin beni sevmesi, bana teşekkür etmesi neden anormal olsun? Kaldı ki, bizler burs verirken ailesi AK Partiye mi, CHP’ye mi, bir başka partiye mi oy vermiş diye bakmıyoruz ki? Hiçbir ayrım yapmadan, hangi siyasi tutuma yakın olursa olsun, üniversitelileri destekliyoruz. ŞEHİRDEN VE İNSANLIKTAN YANA Bu ülkede, bu şehirde artık hizmet siyaseti var. Hepimiz bu hizmetlerden, bu imkanlardan yararlanacağız. Çünkü bu toprağın çocuklarıyız. Basit ve kaba ayrımlarla işler iyürütemeyiz. Birbirimize saygı göstermeyi, birbirimizi sevmeyi öğrenmek zorundayız. Hırsla, hırçınlıkla, bilinçsizce yürütemeyiz işlerimizi. Aklımızı başımıza toplamamız gerek. Ben, hemşerilerime karşı saygılı, mütevazı, cömert ve güleryüzlü olmak zorundayım. Bunu bir kere söyleyeceğim. Bir daha tekrar etmeyeceğim: Ben ihtiyaç sahibi hemşerilerime giyim, ilaç, kömür, gıda, kırtasiye… ne gerekiyorsa vermeye devam edeceğim, icabında canımı da vereceğim! Benim işim bu, vazifem bu! Gıda verilmesin, ilaç verilmesin, burs verilmesin demeye insan utanır. Biz zaten bu şehirde yaşam kalitesini yükseltmek için canla başla çalışıyoruz. Yaptığımız konutlar, yollar, parklar, tesisler, tüneller… ortadadır. 40 yıl, 50 yıl sonrasını planlayarak yol alıyoruz. Buyursunlar, itiraz edenler bunlara da itiraz etsin. Sanki hiçbir şey yapmıyoruz da bir tek dan gelirli kardeşlerimize yardım yaparak onları kendi safımıza çekmeye çalışıyormuşuz gibi çirkin ve tüyler ürpertici iddialarda bulunmasınlar! Ben, Kocaeli’nden yanayım, Türkiye’den, insanlıktan yanayım. İnanıyorum ki şehrim de, ülkem de, insanlık da benim yayınmadır. Bu, kıskanılacak bir şey değil, bu, iştirak edilecek, desteklenecek bir şey. Biraz daha şehirli, biraz daha kültürlü olmakta fayda vardır. (Kırkbir, s. 60, Aralık 2008) Çalışınca Oluyor. 347
Page 1 and 2:
İbrahim KARAOSMANOĞLU Kocaeli Bü
Page 3 and 4:
İçindekiler 09 13 15 17 20 23 26
Page 5 and 6:
206 210 212 214 216 218 220 223 225
Page 7 and 8:
369 371 374 379 382 384 389 391 393
Page 9 and 10:
İbrahim KARAOSMANOĞLU / Kocaeli B
Page 11 and 12:
Çalışınca Oluyor. Çalışınca
Page 13 and 14:
Page 15 and 16:
Page 17 and 18:
Page 19 and 20:
Page 21 and 22:
Page 23 and 24:
Page 25 and 26:
Page 27 and 28:
Page 29 and 30:
Page 31 and 32:
Page 33 and 34:
Page 35 and 36:
Page 37 and 38:
Page 39 and 40:
Page 41 and 42:
Page 43 and 44:
Page 45 and 46:
Page 47 and 48:
Page 49 and 50:
Page 51 and 52:
Page 53 and 54:
Page 55 and 56:
Page 57 and 58:
Page 59 and 60:
Page 61 and 62:
Page 63 and 64:
Page 65 and 66:
Page 67 and 68:
Page 69 and 70:
Page 71 and 72:
Page 73 and 74:
Page 75 and 76:
Page 77 and 78:
Page 79 and 80:
Page 81 and 82:
Page 83 and 84:
Page 85 and 86:
Page 87 and 88:
Page 89 and 90:
Page 91 and 92:
Page 93 and 94:
Page 95 and 96:
Page 97 and 98:
Page 99 and 100:
Page 101 and 102:
Page 103 and 104:
Page 105 and 106:
Page 107 and 108:
Page 109 and 110:
Page 111 and 112:
Page 113 and 114:
Page 115 and 116:
Page 117 and 118:
Page 119 and 120:
Page 121 and 122:
Page 123 and 124:
Page 125 and 126:
Page 127 and 128:
Page 129 and 130:
Page 131 and 132:
Page 133 and 134:
Page 135 and 136:
Page 137 and 138:
Page 139 and 140:
Page 141 and 142:
Page 143 and 144:
Page 145 and 146:
Page 147 and 148:
Page 149 and 150:
Page 151 and 152:
Page 153 and 154:
Page 155 and 156:
Page 157 and 158:
Page 159 and 160:
Page 161 and 162:
Page 163 and 164:
Page 165 and 166:
Page 167 and 168:
Page 169 and 170:
Page 171 and 172:
Page 173 and 174:
Page 175 and 176:
Page 177 and 178:
Page 179 and 180:
Page 181 and 182:
Page 183 and 184:
Page 185 and 186:
Page 187 and 188:
Page 189 and 190:
Page 191 and 192:
Page 193 and 194:
Page 195 and 196:
Page 197 and 198:
Page 199 and 200:
Page 201 and 202:
Page 203 and 204:
Page 205 and 206:
Page 207 and 208:
Page 209 and 210:
Page 211 and 212:
Page 213 and 214:
Page 215 and 216:
Page 217 and 218:
Page 219 and 220:
Page 221 and 222:
Page 223 and 224:
Page 225 and 226:
Page 227 and 228:
Page 229 and 230:
Page 231 and 232:
Page 233 and 234:
Page 235 and 236:
Page 237 and 238:
Page 239 and 240:
Page 241 and 242:
Page 243 and 244:
Page 245 and 246:
Page 247 and 248:
Page 249 and 250:
Page 251 and 252:
Page 253 and 254:
Page 255 and 256:
Page 257 and 258:
Page 259 and 260:
Page 261 and 262:
Page 263 and 264:
Page 265 and 266:
Page 267 and 268:
Page 269 and 270:
Page 271 and 272:
Page 273 and 274:
Page 275 and 276:
Page 277 and 278:
Page 279 and 280:
Page 281 and 282:
Page 283 and 284:
Page 285 and 286:
Page 287 and 288:
Page 289 and 290:
Page 291 and 292:
Page 293 and 294:
Page 295 and 296: İbrahim KARAOSMANOĞLU / Kocaeli B
Page 323 and 324: Çalışınca Oluyor. Çalışınca
Page 345: İbrahim KARAOSMANOĞLU / Kocaeli B
Page 397 and 398:
Page 399 and 400:
Page 401 and 402:
Page 403 and 404:
Page 405 and 406:
Page 407 and 408:
Page 409 and 410:
Page 411 and 412:
Page 413 and 414:
Page 415 and 416:
Page 417 and 418:
Page 419 and 420:
Page 421 and 422:
Page 423 and 424:
Page 425 and 426:
Page 427 and 428:
Page 429 and 430:
Page 431 and 432:
Page 433 and 434:
Page 435 and 436:
Page 437 and 438:
Page 439 and 440:
Page 441 and 442:
Page 443 and 444:
Page 445 and 446:
Page 447 and 448:
show all

ÃalÄ±ÅÄ±nca oluyor - Kocaeli BÃ¼yÃ¼kÅehir Belediyesi

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template?

ÃalÄ±ÅÄ±nca oluyor - Kocaeli BÃ¼yÃ¼kÅehir Belediyesi