23.03.2014 Views

Çalışınca oluyor - Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

Çalışınca oluyor - Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

Çalışınca oluyor - Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

İbrahim KARAOSMANOĞLU / <strong>Kocaeli</strong> Büyükşehir Belediye Başkanı<br />

Öğrencilere laf anlatmak zor değildir. Ben 10 seneyi aşkın bir süre<br />

öğretmenlik yapmış biri olarak söylüyorum: Doğru, yararlı bir şey<br />

anlattığınızda, onu kimse reddetmiyor. Acaba diyordum, çocuklar kolay<br />

anlıyor, öğreniyor da, yetişkinler mi ayak diriyor? Hayır. Belediye başkanlığı<br />

yapmaya başladıktan sonra gördüm ki doğru, yararlı şeyler söylendiğinde<br />

onlar da kabul ediyor, katılıyor, destekliyor.<br />

Öğretmenler fedakar mıdır? Hayır. Hemen şaşırmayın. Sakın kızmayın.<br />

Öğretmenlik, fedakarlıkla yürüyen bir iş değildir. Ben, kış günü okula paltosuz<br />

gelen öğrencilere palto almak isterdim. Bence bütün öğretmenler, öğle<br />

yemeğini evden getirdiği sandviçle geçiştiren, soğukta giyecek bir kabanı<br />

olmayan çocuklara yardım etmek ister. Televizyonda bile üşüyen, yoksul<br />

bir çocuk görsek içimiz acıyor. Düşünün ki öğretmensiniz ve o güzel, kara<br />

gözlü çocukların mahzun hallerini her gün görüyorsunuz. Fakat elinizden bir<br />

şey gelmez. Öğretmen maaşıyla geçinmek bir meseledir. Gazete alırken,<br />

bir müzik albümü, bir kitap alırken ince hesaplar yapmanız gerekir. Çoğu<br />

zaman ihtiyacınız olan şeylere yetişemezsiniz. Öğretmensinizdir, sizin de<br />

belki paltonuz yoktur, eskimiştir ya da bir pardösüyle geziyorsunuzdur. Fakat<br />

çocuklara kıyamazsınız. Yine de elden bir şey gelmez. Böyle böyle, yapmak<br />

isteyip de yapamadığınız fedakarlıklar içinizde birikir. Öğretmenin fedakarlığı,<br />

Türkiye’nin yükselişine katkı sağlamaktan vazgeçmeyişindedir. Bu da esasen<br />

fedakarlıktan ziyade azimle, sebatla, dirayetle alakalı bir durumdur.<br />

ÖĞRENCİLİĞE DÖNÜŞ<br />

Benim kaderim, beni öğretmenlikten belediyeciliğe sevk etti. Şimdi okullara<br />

koşuyorum. Öğretmenlerle, öğrencilerle sık sık görüşüyorum. Onlar da beni<br />

ziyarete geliyorlar. Bu görüşmelerde nasıl heyecanlanıyorum anlatamam.<br />

Yurtdışından öğrenci, öğretmen heyetleri de geliyor. Belediyecilikte, eskisinden<br />

de çeşitli öğrenci – öğretmen gruplarıyla temasım <strong>oluyor</strong>. Yoksul<br />

ailelere mensup öğrencilere giysi ve kırtasiye yardımları yapıyoruz. Onbinlerce<br />

üniversiteli gence burs veriyoruz. Öğretmenlikte yapamıyorduk, şimdi<br />

yapıyoruz. Peki bu fedakarlık mı? Bu da değil. Çünkü okullara, öğretmen ve<br />

öğrencilere destek olmak bizim işimiz zaten. Görevimiz bu.<br />

Öğretmen, milletini ve dolayısıyla ülkesini şekillendiren kişidir. İyi ki<br />

öğretmenlik yapmışım. Bu sayede, şimdi <strong>Kocaeli</strong>’ne bakarken, öğrenciler<br />

karşısında hissettiğim derin heyecanları yaşıyorum. <strong>Kocaeli</strong>’nin aslında tüm<br />

Türkiye’yle ilgisini kolayca fark edebiliyorum.<br />

Belediyeciliğin öğretmenlikten en büyük farkı ne? Şu: Öğretmenlikte sınav<br />

yaparsınız ve not verirsiniz. Belediyeciliğin ise kendisi bir sınav ve size not<br />

veriliyor.<br />

Çalışınca Oluyor.<br />

321

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!