06.01.2015 Views

pdf indir - YDİ Çağrı

pdf indir - YDİ Çağrı

pdf indir - YDİ Çağrı

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

yeni işçi dünyası<br />

SERNA- SERAL Tekstil Fabrikası işçileri<br />

grevlerini kararlılıkla sürdürüyor<br />

10<br />

SE R NA- S E R A L Fa b r i k a s ı ,<br />

İstanbul- Bostancı Oto Sanayi<br />

Bölgesinde kurulu penyelik kumaş<br />

üreten ve ürettiği kumaşın çoğunu<br />

ihraç eden 20 yıllık bir tekstil<br />

fabrikası.<br />

Grevin 4. gününde ziyaret ettiğimiz<br />

işçilerin ve İşyeri İşçi Temsilcisi Suzan<br />

GÜNDÜZ’ün (12 yıllık işçi) verdikleri<br />

bilgiye göre; fabrikada 20’ye yakını idari<br />

personel olmak üzere toplam 130 işçi<br />

çalışmaktadır. 1,5 yıldır yürüttükleri<br />

sendikal örgütlülük mücadelesinin neticesinde<br />

çoğu kadın olan işçilerden 72’si<br />

Türk- İş’e bağlı TEKSİF Sendikası’na<br />

üye olmuşlar. 2005’in Nisan ayında<br />

TİS görüşmeleri başlamış. TİS’in çoğu<br />

maddelerinde anlaşma sağlanmış fakat<br />

ücret zamlarında anlaşamamaları üzerine<br />

patron lokavt (toplu işten çıkarma)<br />

ilan etmiş ve bunun üzerine işçiler<br />

greve çıkmışlar.<br />

Suzan GÜNDÜZ, greve çıkmadan<br />

önce kendisiyle birlikte üç işçiyi işten<br />

atan patrona karşı fabrikanın önünde<br />

direnmiş ve içerde sendika üyesi işçi<br />

arkadaşlarının 4 günlük direnmeleri<br />

sonucu patron kendilerini tekrar işe<br />

almak zorunda kalmış. Greve böyle bir<br />

kazanımın moraliyle başlamışlar.<br />

Talepleri arasında lokavtın kaldırılması,<br />

ücretlerin yükseltilmesi, ikramiye<br />

sayısının arttırılması, sürekli<br />

mesai yapmanın kaldırılması, izin sürelerinin<br />

arttırılması v.b. var. İşçilerin<br />

en kıdemlisi 15, en kıdemsizi ise 3 yıllıkmış.<br />

İşçilerin anlatımına göre bu işyerinde,<br />

yıllardır düşük ücretle (ayda<br />

350- 450 milyon arası) çocuk ve sigortasız<br />

işçi çalıştırılmaktadır; işçiler haftalarca<br />

2- 3 saat masalar üzerinde uyunan<br />

uykularla çalıştırılmaktadır, kadın<br />

işçiler -erkeklerle aynı işi yapmalarına<br />

rağmen- erkeklere göre %30 düşük ücretle<br />

çalıştırılmaktadır. Cinsel tacizlere<br />

ve benzeri saldırılara kadar ücretli kölelik<br />

düzeninin her türlü barbarlığının<br />

en katmerli şekilde yaşandığı bu işyerine<br />

hiçbir devlet görevlisi gelmemiş,<br />

oysa şu an hak aramaya çıktıklarında<br />

köpekli çevik kuvvet polislerince etrafları<br />

sarılmış.<br />

Görüşmeyi yaptığımız sırada yüzlerce<br />

çevik kuvvet polisi fabrikanın<br />

önünden geçen caddenin karşı kaldırımına<br />

küçük bir grev çadırı açtırmamak<br />

için uğraşıyordu.<br />

Grevin 8. gününde ikinci kez ziyaret<br />

ettiğimiz işçilerin ilk günkünden daha<br />

büyük bir kararlılık ve coşku içinde grevi<br />

sürdürdüklerini gördük. Gittiğimiz saatlerde<br />

greve çıkacak MİGROS işçilerinden<br />

bir grup işçi de grev ziyaretine<br />

gelmişlerdi. Ziyaretçileri “Yaşasın Sınıf<br />

Dayanışması” sloganıyla karşılayan işçiler,<br />

saatlerce süren sohbetlerde sendikalarda<br />

hakları için örgütlenmemiş<br />

işçilerin bırakın insan onuruna yaraşır<br />

çalışma koşullarına sahip olmayı insan<br />

yerine konulmadığını yaşadıkları<br />

somut canlı örneklerle anlattılar.<br />

Örgütlenme aşamasında kendilerine<br />

ailelerin pek desteği olmadığını belirten<br />

işçiler, greve çıkmadan önce aileleri<br />

tek tek ziyaret edip ikna etmeye<br />

çalıştıklarını, greve çıktıktan sonra<br />

da tüm ailelerin beklenilenden daha<br />

güçlü ve kararlı bir şekilde kendilerini<br />

desteklediklerini söylediler.<br />

Grevci işçilerin yarıdan fazlası kadın.<br />

Grevci kadın işçilerden Fadime<br />

DUMAN (8 yıllık işçi) erkek işçi arkadaşıyla<br />

aynı tezgahta aynı işi yapmasına<br />

rağmen, erkek işçi 400 milyon<br />

alırken kendisinin 370 milyon aldığını<br />

ifade ederek, eşit işe eşit ücret ödenmediğinden,<br />

kadın ücretlerinin düşük<br />

olduğundan bahsetti.<br />

Sendikalaşmadan önce işyerinde<br />

patronlar ve şefler tarafından cinsel<br />

tacize uğradıklarını, bilinçl enip sendikada<br />

örgütlendikten sonra hiçbir<br />

patron veya şefin böyle davranışlarda<br />

bulunamadıklarını belirtti. Grevci<br />

kadın olarak fabrikanın önünde grev<br />

gömlekleriyle erkek işçi arkadaşlarıyla<br />

omuz omuza direnmeyi ilk başlarda<br />

bazı ailelerin sıcak karşılamadığını;<br />

grup halinde ev ziyaretlerinde anlatımların<br />

ve grev yerine ailelerin bizzat<br />

gelerek aynı amaç etrafında birleşmiş<br />

kavga dostluğunun nasıl içten, güvenilir<br />

ve samimi bir dostluk ve iyi bir<br />

ortam olduğunu görerek ikna olduklarını<br />

söyledi<br />

Çevre fabrikalara bildiri dağıttıklarını,<br />

çevre fabrikalardaki işçilerden az<br />

da olsa dayanışma ve destek gördüklerini<br />

fakat bunun istenildiği düzeyde<br />

olmadığını, bunun nedenlerinden<br />

birinin grevde olduklarının henüz<br />

kamuoyunda yeterince duyurulamadığını,<br />

önümüzdeki günlerde destek<br />

talep eden geniş tanıtım kampanyaları<br />

yürüteceklerini söylediler.<br />

SERNA işçilerini grevlerinin 17. gününde<br />

(2 Ekim) ziyaret ettiğimizde artık<br />

grev çadırları yoktu. İşçilerin grev<br />

çadırı patron-devlet işbirliği ile, çevik<br />

kuvvet güçleri tarafından işçilerin az<br />

sayıda bulunmaları nedeniyle bir geceyarısı<br />

operasyonuyla - işçiler buna<br />

“Şafak Operasyonu” diyorlar - dağıtılmış.<br />

Aynı zamanda direnişin sembolü<br />

de olan çadırdan yoksun kalan<br />

işçiler ziyaret ettiğimiz gün yağmurun<br />

altında nöbet tutuyor ve yemeklerini<br />

yerde taşların üzerinde oturarak yağmur<br />

altında soğuk havada yiyorlardı.<br />

Öğlen yemeği sonrasında işçiler ve<br />

ziyaretçileri sloganlar ve alkışlar eşliğinde<br />

yürüyüş halinde kültürel etkinliğin<br />

düzenleneceği Tez-Koop-İş<br />

2. Şube’nin toplantı salonuna gidildi.<br />

Burada düzenlenen ve coşkulu geçen<br />

şiirli, korolu ve tiyatrolu etkinliğe 100<br />

kişilik bir katılım oldu.<br />

Tüm ziyaretçilerini, “Güle Güle<br />

Dostlar, Yine Bekleriz!” sloganları ve<br />

alkışlarla uğurlayan grevci işçi arkadaşlardan,<br />

candan ilgiye ve sohbete<br />

doymadan, başka zaman görüşmek<br />

üzere ayrıldık.<br />

YDİ ÇAĞRI Gazetesi olarak tüm<br />

sınıf bilinçli işçileri ve duyarlı kamuoyunu<br />

son yıllarda pek fazla yaşanmayan<br />

grev mücadelelerinden biri olan<br />

SERNA- SERAL işçilerinin grevini ziyaret<br />

ederek dayanışmada bulunmaya<br />

ve desteklemeye çağırıyoruz.<br />

Eylül 2005 ✓

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!