Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Markalaşmanın önemi<br />
Geçmiş dönemlerde ekonomik anlamda üretim birimleri oluşturmak ve üretim<br />
yapmanın ciddi bir sorun olduğunu belirten uzmanlar, günümüz ekonomilerinde ve<br />
şu an Türkiye ekonomisinde ise üretim yapmanın sorun halinden çıktığını sorunun<br />
üretime pazar bulmakta olduğunu belirtti. Ekonomik krizi atlatmak için markalaşma<br />
uyarısında bulunan uzmanlar, müşterilerin mal veya hizmet değil marka tükettiğine<br />
vurgu yaptı.<br />
Geçmiş dönemlerde ekonomik anlamda üretim birimleri oluşturmak<br />
ve üretim yapmanın ciddi bir sorun olduğunu belirten<br />
uzmanlar, günümüz ekonomilerinde ve şu an Türkiye ekonomisinde<br />
ise üretim yapmanın sorun halinden çıktığını sorunun<br />
üretime pazar bulmakta olduğunu belirtti. Ekonomik krizi<br />
atlatmak için markalaşma uyarısında bulunan uzmanlar, müşterilerin<br />
mal veya hizmet değil marka tükettiğine vurgu yaptı.<br />
İçinden geçmekte olunan dönemde alevlenen ekonomik<br />
gelişim tartışmalarında üretebilen Türkiye’de artık ikinci<br />
aşamaya geçmek gerekliliğinin kendini iyice belli ettiğini<br />
ifade eden uzmanlar, ikinci aşama olarak kast edilenin üretime<br />
pazar bulma anlamına gelen ve popüler tartışmalardan<br />
uzak gerçek manada ‘Marka’ olabilmek olduğunu dile getirdi.<br />
Müşterilerin yani pazarların günümüzde ‘Mal veya hizmet’<br />
değil ‘Marka’ tükettiğini ve ekonominin tek kurtuluşunun üretimin<br />
markalaşmasından geçtiğini söyleyen Marka ve Reklam<br />
Danışmanı aynı zamanda Subbrand Marka ve Reklam<br />
Ajansı Başkanı Mustafa Solmaz konuyla ilgili şu açıklamalarda<br />
bulundu: “Günümüzde Türkiye’deki firmaların fazlasıyla<br />
ciddiye almaları zorunlu olan konu ‘Marka’ olabilmektir. Bu<br />
kavramı kullanırken artık daha dikkatli kullanıyorum çünkü<br />
‘Markalaşmak’ adı altında o kadar çok yanlış kullanım ve dil<br />
kirliliği oluştu ki üreticiler markalaşmak ile ilgili kandırılmaya<br />
başlandı. Bu kandırılma eğilimi yüzünden zarar görenler<br />
sadece üreticiler olmuyor maalesef, yanlış kullanılan kaynaklar<br />
yüzünden ülke ekonomisi ve tüm vatandaşlar zarar<br />
görüyor. Günümüzde tüm mal ve hizmetler; tüketicisine birden<br />
çok fayda ve avantaj sunmak ve bu fayda ve avantajları<br />
ne pahasına olursa olsun korumak zorundadırlar. Biz buna<br />
‘Tüketim Vaadi’ diyoruz. Tüketim vaadinizi tutarlı ve sürdürülebilir<br />
şekilde müşterinizle paylaşırken onunla her duyusal<br />
zeminde bir bağ kurmak ve kurulan bu bağın da sosyal<br />
anlamda tüketiciye ne katacağını çok net bir biçimde belirtmek<br />
zorundasınız. İşte ‘Tüketim vaadinizin’ müşterinizle<br />
bağ kurmasına ve bu bağın sosyal bir anlam içinde olmasına<br />
‘Marka’ diyoruz. Eğer bir markanız yani tüketiciye vaadiniz<br />
varsa bu vaatlerin tüketicinize anlatılması, tanıtılması ve bunları<br />
yaparken duyusal olarak bağ kurulması işlemlerine de<br />
‘Reklam’ diyoruz. Dolayısıyla bir markanız yoksa ürününüzü<br />
farklılaştıramaz, satamazsınız ve yine bir markanız yoksa reklam<br />
yapamazsınız. Unutmayın ki müşteriler ürün ya da hizmet<br />
değil ‘Marka’ tüketir ve marka ürün ve hizmetten çok daha<br />
fazlasıdır. Reklam ise markayı büyütmeye, müşteriye marka<br />
vaadini zekice ulaştırmaya ve müşterinin marka ile her zeminde<br />
bağ kurmasına aracılık yapar. Türkiye’nin üreten ekonomisinin<br />
kalkınmasının tek yolu üretimin markaya dönüşme<br />
sürecini başarı ile tamamlayabilmemizden geçiyor”.<br />
48 <strong>Ocak</strong> <strong>2019</strong>